PowerPoint Sunusu - Su, Jeotermal ve Zemin Etüd Sondaj İşleri

advertisement
Tel : 0 ( 232 ) 838 19 44 - 0 ( 216 ) 348 68 09
GSM : 0 ( 542 ) 284 20 00
Web : www.geomakmuhendislik.com
Blog : www.geomakmuhendislik.blogspaot.com
E-mail : [email protected]
[email protected]
Jeotermal ve Minerali Su
Aramasında Uygulanan Jeolojik
ve Jeofizik Yöntemler
Yöntemler ve Uygulamaları
1. Jeolojik Yöntemler
•
1.1. Jeolojik Harita
•
1. Jeolojik Harita Yapı
Yapımı ( 1 / 25.000 veya 1 / 5.000 ölçekli )
Topografik ve jeolojik haritalara ruhsatlar iş
malarıı baş
işlenerek arazi çalış
alışmalar
başlar. Haritalar, Map İnfo 11.5 programı
programında
googel earth üzerine raster dosyası
dosyası olarak atı
atılır, daha sonra MTA fayları
faylarıda googel earth pro programı
programında üzerine
atı
masıı baş
atılarak arazinin ön çalış
alışmas
başlar.
• Googel Earth Pro’
Pro’da 1 / 25.000 ölçekli ruhsat alanı
alanının ve
fayları
ı
nda
gö
ö
sterildiğ
ğ
i
3D
jeolojik
harita
faylar
g sterildi
•
İnceleme alanı
alanını 1 / 25.000 ölçekli Nedcad 6.0 programı
programında hazı
hazırlanmış
rlanmış ruhsat sı
sınırları
rları işaretli jeolojik harita
•
İnceleme Alanı
Alanının Map İnfo 11.5 de Hazı
Hazırlanmış
rlanmış 3D Jeolojik Haritası
Haritası
•
•
•
1.2. Topografik Harita
İnceleme alanı
alanını jeoloik haritası
haritası 1 / 25.000 veya 1 / 5000 ölçekli Ned cad 6.0 programı
programında çizilir ve ruhsatlar ile
incelenecek alanlar haritada iş
işaretlenir.
İnceleme alanı
alanını 1 / 25.000 ölçekli Nedcad 6.0 programı
programında hazı
hazırlanmış
rlanmış ruhsat sı
sınırları
rları işaretli topografik harita
2. Jeofizik Yöntemler
2.1. Rezistivite ( DES ) Yö
Yöntemi
Su ve Zemin etütlerinde Formasyonu oluşturan tabakaların dizilişi, kalınlıkları ve yanal süreksizlikleri
konularında bilgi edinmek, varsa ana kayanın ve boşlukların yeri, derinlikleri ve boyutlarını ortaya
koymak gerekmektedir. Ayrıca yer altı suyu seviyesinin belirlenmesi de önem taşımaktadır. Bu amaçla
yapılan çalışmalardan biride rezistivite yöntemidir.
Yere verilen bir akımın oluşturduğu potansiyeli ölçerek yeraltının görünür özdirenci hesaplanabilir. Yarı
sonsuz homojen bir ortamda I akımının r uzaklıkta bir P noktasındaki potansiyeli ;
V= (pI)/(2pr)
Formülü ile verilir. Homojen bir ortamın özdirenci ise ;
P = 2pr V / I
Olacaktır. Yere verilen akım ( I ), oluşan potansiyel farkı ( Δ V ) ölçüldükten sonra uygulanan elektrot
dizilimlerine ilişkin formüllerle hesaplanan r ; yer altı homojen ise gerçek, homojen değilse görünür
özdirence eşit olacaktır. Elektrotlar arasındaki uzaklığı değiştirerek ölçülen çeşitli görünür özdirenç
değerlerinden yatay yada az çok yatay olan yeraltı tabakalarının derinlikleri kalınlıkları ve özdirençleri
belirlenir. Elektrot düzeneğini yanal yönde bir profil üzerinde kaydırarak süreksizlikler, faylar, kırıkçatlak sistemleri ve boşluklar izlenebilir.
Elektrot özdirenç yöntemlerinde akımın etkin bir şekilde nüfuz edebileceği derinlik; elektrotlar
arasındaki uzaklığa, yer altı cisimlerinin şekillerine, büyüklüklerine ve özdirençlerine bağlıdır.
Kayaçlarda elektriğin iletimi , elektriksel yükün hareketiyle gerçekleşir.Bu yük iyonlarla ve elektrotlarla
taşınır ve bunların hareket yeteneği her maddede başkadır. Kayaçların çoğunda iletkenlik elektrolitiktir ve
bu mineral tanelerinde değil gözeneklerde yer alır. Elektrik akımını ileten iyonlar , tuzların suda erimesi
sonucunda ortaya çıkarlar. H er bir iyon ancak belli bir yük taşıyabileceğinden bir eriyikte ne kadar çok
iyon varsa ve bunlar ne kadar çabuk hareket edebilirlerse daha çok elektrik yük taşımış olur. Buna göre
tuzluluk bir kayacın özdirencinin belirlenmesinde önemli bir etkendir. Sıcaklığın artması suyun
viskozitesini azaltır. Bu da iyonların daha hareketli olmalarını sağladığından özdirenç değerlerinde
azalmaya neden olur.
Özdirenç formülü ;
ra = K ( Δ V / I ) ile ifade edilir ve burada K elektrot dizilimine bağlı bir katsayıdır.
V
O
M
A
N
B
b
r
r
ρ
yeriçi
Sclumberger elektrot dizilimi
Yukarıda A ve B akım elektrotlarına M ve N potansiyel eletrotlarına işaret ettiğinde geometrik faktör ( K )
K = 2p ¤ [ ( 1 / AM ) – ( 1 / BM ) – ( 1 / AN ) +( 1 / BN ) ]
Formülüyle bulunur. Arazi çalışmalarında genellikle ;
K ; metre ( m )
ΔV; milivolt ( mV )
I ; miliamper ( mA )
ra ; ohm.m
birimleri cinsinden ölçülmektedir.
Akım ve potansiyel elektrotlarının bir noktaya göre simetrik olması hesapları kolaylaştırır. Akım
elektrotlarının birbirine yakın olması akımın fazla derinlere inmesini önler. Potansiyel elektrotlarının akım
elektrotlarına yakınlığı yüzeysel cisimlerin ölçüler üzerinde etkisini arttırır.
Bu çalışmada Schlumberger Elektrot dizlimi kullanılmıştır Bu dizilimde elektrotlar 0 noktasına göre
simetriktir. MN aralığı AB aralığından çok küçüktür ve en çok onda biri büyüklüğünde yerleştirilmelidir.
Bunun böyle seçilmesi 0 noktasında beliren alanı ölçmektir.
Schlumberger elektrot dizilimi
Geometrik faktör ( K )
K = p [ (a²/b ) – ( b /4 ) ] veya çok yaklaşık olarak ,
K = p [ ( AB² - MN ² ) / 4MN] formülleriyle bulunabilir.
Schlumberger elektrot dizilimi ; tabakalı ortamların düşey elektrik sondajlarıyla
araştırılmasında çok uygundur. Ayrıca M ve N potansiyel elektrotları gerektikce
değiştirildiğinden işçilikten tasarruf sağlar.
2 D KB – GD Rezistivite Kesiti ( 2 DPMR )
Rezistivite DES degerlendirilmesi ve kesidi
2.2. Çok Elektrotlu Rezistivite ( DES 2D ) Yöntemi
Çok Elektrotlu Rezistivite değerlendirilmesi ve kesiti Madlap - Resdraw
Çok Elektrotlu Rezistivite Değerleri Yazımı
2.3. İndüklem Polarizasyon ( IP ) Yöntemi
Yeryüzü üzerine yerleştirilen bir elektrod tertibinin akım elektrodları bir bataryaya bağlanırsa potansiyel elektrodlarında
bir voltaj oluşur. Akım elektrotlerının bağlantısı kesildiğinde voltaj birden bire düşmez, sürekli bir şekilde büyüklüğünde
bir azalma görülür. Keza akım verildiğinde voltaj hemen maksimum değerine ulaşmaz, ancak sabit bir artışla birkaç saniye
veya dakika sonra bu değere ulaşır. İşte bu olaya jeofizik litreatürde ( İndüklem Polarizasyon ) veya kısaca IP denir ve
bundan yararlanarak yeraltının elektirik özellikleri hakkında bilgi elde edilmesine çalışılır
. Yeraltısuyu Taşıyan Bir Ortamın Yeryüzünden Elde Edilen ρa ve IP Anomalileri
DES Eğrisi
IP Eğrisi
Rezistivite ve IP ergilerinin birlikte değerlendirilmesi programı
2.4. Self Potansiyel ( SP ) Yöntemi
Bu yöntem, yapay akımlar kullanılmadan yerin doğal potansiyelinden yararlanarak, herhangi
iki nokta arasındaki gerilim farkının ölçülmesi esasına dayanmaktadır. Doğada, kaynak
kullanmadan gerilim farkı oluşturacak, iklim değişimleri, topoğrafya, jeolojik koşullar ve
benzeri bir çok neden vardır. Çok yağışlı veya çok kurak iklimlerde yer altı su seviyesinin
değişimi, kayaçların farklı petrofiziksel özellikte bulunmaları SP değişimine neden olan
başlıca faktörlerdir. Ayrıca metal su boruları, trafo merkezleri, tuzlu su dokanakları, kuyular,
cüruf yığınları da küçük de olsa SP değişimlerine neden olur. İki nokta arasındaki gerilim
farkının ölçülmesi amaçlandığından, ölçülerin etkilenmemesi için polarize olmayan elektrotlar
kullanılır. Elektrotların yerleştirildiği ölçü noktalarına ufak çukurlar kazılarak içi su ile
doldurulur ve yer ile elektrot arasındaki kontak direnci bu şekilde en aza indirilmiş olur.
Mümkün olduğunca az dirençli, fazla uzun olmayan (en fazla 1000 m) kablolar kullanılır.
Elektrotlar arasındaki gerilim farkını ölçmek için özel tomografi ölçüm cihazı kullanılır. SP
ölçümleri, elektrotlardan bir tanesi sabit kalmak üzere diğer elektrotun ölçü noktalarında
gezdirilmesi şeklinde yapılan potansiyel ölçüsü veya iki elektrot arasının sabit tutulması ve
ölçü noktalarında gezdirilmesi şeklinde yapılan gradyent ölçüsü biçiminde yapılır. Potansiyel
ölçümlerinde baz noktası belirti bölgesi dışında seçilmelidir. SP yöntemi, yerin doğal
potansiyelinin, belirli koşullar altında, en yüksek değerini göstermesi nedeniyle fayların ve
yaraltısularının aranmasında en çok kullanılan yöntemlerden biridir. Ölçüm sonuçları,
potansiyel kontur haritaları şeklinde sunulur. Ayrıca çalışılan alanlarda belirli doğrultularda
alınan profil ölçüleri, potansiyelin uzaklıkla değişimi hakkında yararlı bilgiler verir
2.5. Time Domain Electromagnetic ( TEM ) Yöntemi
Zaman Ortamı Elektromanyetik yöntem ( Time – Domain Electromagnetic method ) ya da
Geçici Elektromanyetik Yöntem ( Transient Electromagnetic Method – TEM ) verici kontrolü
ile sağlanabilen yüksek çözünürlüğü ile gerek ekonomik amaçlı doğal kaynakların
aranmasında, gerekse yerkabuğunun hem derin hem de sığ kesimlerinin incelenmesinde
kullanılan jeofizik yöntemidir. Uygulamadaki kullanım üstünlükleri yapı yönetim – yöntem
ilişkisi anlamında değişik ölçü dizgeleri istenilen sonuçlara ulaşma olasılığını artırması
nedeniyle tüm dünyada yaygın olarak kullanılmaktadır. TEM yöntemi, yerin iletkenlik
değişimlerinin incelenmesi amacıyla yapay bir kaynaktan verilen elektrik akımının belirli bir
süre kesilmesiyle oluşan indiksüyon akımlarının zamana bağlı yayınımı esasına dayalı olarak
çalışır. İndiksiyon akımları sonucu oluşan elektromanyetik alanların ölçümü ve
değerlendirilmesi ile ilgilenilen cevherleşme bölgelerine veya jeolojik yapılara ait bilgileri
ulaşılabilir ( yeraltısuyu araştırması, jeotermal alan araştırması, jeolojik harita yapımı, kömür
aramaları vb. ) TEM yöntemi yeryüzünde uygulandığı gibi aynı biçimde havada da başarılı
biçimde uygulanmaktadır.
Yöntemin uygulanması için amaca bağlı olarak kullanabilen farklı alıcı – verici düzenekleri
vardır. İki ucu topraklanmış bir elektrik kutup ya da bir halkadan ( loop ) verilen değişken
( alternatif ) akım sonucu oluşan zamana bağlı manyetik alan ortamda bir iletken olması
durumunda birincil manyetik alana dik yönde uyartım ya da Eddy akımlarının akmasına
neden olur. Bu akımlar sönümlenirken kendilerini yaratan alana ters yönde ikincil alana ters
yönde ikincil manyetik alanları oluştururlar. Doğal olarak zamana bağlı indiksiyon akımları
gibi, ikincil alanda zaman içinde sönümlenir. Sözü edilen bu sönümlenme indiksiyon
akımlarının içinde oluştuğu iletken yapının öziletkenliği ( veya özdirenci ), boyutları, derinliği
gibi değiştirgenlere bağlı hızlı ve yavaş olarak gelişir. Şekil’de bir halka vericiden geçen
değişken bir akımın oluşturacağı manyetik alan çizgileri gösterilmiştir.
Dikdörtgen bir halka vericiden geçen değişken elektrik akımının oluşturduğu manyetik alan
çizgileri ( yeryüzündeki alan çizgileri gösterilmiştir ).
Yöntemin uygulanması aşamasında değişken akım için çeşitli kaynak türleri kullanılabilir.
Kaynak seçiminde göz önüne alınması gereken noktalardan biri, verici olarak kullanılan
halkada oluşturulan alan ile yer içinde oluşan ikincil alan arasında çok büyük bir genlik
farkının olmasıdır. Eğer her iki alan birlikte ölçülmek istenirse çeşitli sorunlarla karşılaşılabilir ve signal
ayrımı sorun yaratabilir. Bu nedenle, vericideki akım kapatıldıktan sonra yapılan ölçümlerde, vericiden
kaynaklanan birincil alanlar olmaksızın ölçüler alınması nedeniyle frekans ortamı ölçülerinden daha hızlıdır.
Böylece birincil alandan dolayı oluşan sorunlardan bağımsız çalışır. Örneğin her bir frekans ayrı bir
derinliğe karşılık gelir. Yeni her frekans için ayrı ölçüm yapılması gerekir. Şekil 9’da Zaman ortamında
yapılan ölçümler ise belirli bir aralıktaki frekansları kapsamakta ve dolayısıyla ölçümlerin yapıldığı zaman
aralığında tüm frekanslarda değişik ve istenen derinlikler göz önüne alınarak veri toplanabilmektedir.
Akımın uygulanması anında ve kesildikten sonra gösterdiği değişim
Uygulamalarda bilinen bir diğer gerçek ise; bir halkadan geçirilen elektrik akımı hemen en yüksek
değerine ulaşmaz. Tersi bir durumda da aniden kesilmeye çalışılırsa akım değeri sıfır değerine düşmez
Akım kesildikten sonra çeşitli zamanlardaki akım çizgileri ile aşağı ve yanlara doğru yayınımları (
diffusion ) ( McNeil, 1990 )
Yeryüzünde bir halkadan ( verici, transmitter ) verilen ( geçen ) akımın kesilme anını göz önüne alalım.
Akımdaki bu ani ve hızlı değişim yeryüzünde bir manyetik alan yaratır. Manyetik alan çizgileri iletken
ortamlardan ( metalik maden yatakları, gömülü borular, tuzlu çözeltiler ve benzeri ) geçerse, iletken içinden
ikincil elektrik akımları yani Eddy akımları oluşturur. Akımın kesilme anından sonraki herhangi bir zaman
içinde yer içinde oluşan uyartım akımları basit akım çizgileri ile gösterilebilir. Akım çizgileri verici halkanın
şekli ile aşağı ve yanlara doğru yayınırlar
Akımın yayınımı ( diffusion ) ile sigara dumanının halkaları arasında benzerlik kurulursa, meydana gelen
karmaşık olay basitçe gösterilebilir.
Akımın yayınımı ( diffusion ) ile sigara dumanının halkaları arasında benzerlik kurulursa,
meydana gelen karmaşık olay basitçe gösterilebilir.
Uyartım akımları, içinde oluştukları ve yayındıkları ortamın fiziksel özelliklerine ( biçim,
boyut, iletkenlik, vs. ) bağlı olarak zaman içinde sönümlenirler. Örnek olarak tabakalı bir
ortam göz önüne alındığında, uyartım akımların yayınımı iletken tabakalar içinde daha
yavaştır. Sönümlenen bu akımlarının yaratığı ikincil bir manyetik alanın etkisi uygun bir alıcı
bobin veya halka ile ölçülebilir. Alıcı halkada oluşan gerilim değeri, sönümlenen akımdan
dolayı oluşan ikincil manyetik alanın alıcı halka eksenine paralel bileşeninin zamana göre
değişimi ile orantılıdır. Geçici alan değerleri çeşitli parametrelerde ( windows ) örneklenerek
kayıt edilir. Genelde kullanılan ölçüm süresi akımın kesildiği andan sonra 0.001 ile 300
millisaniye arasında değişir
TEM yöntemi kaynak sinyalleri ve alıcıda kaydedilen im ( signal ) ( Hoekstra and Blohm,
1990 )
TEM Verileri Kat Haritası
2.6. Proton Magnetic Rezonans ( PMR ) Yöntemi
Proton Manyetik Rezonans yöntemi suyu direkt saplanmasını sağlayan yeni ve kesin bir yöntemdir.
( MRS ) nın klasik yöntemlerine karşın avantajı uygulanan nükleer manyetik rezonans
( NMR )
prensibinden dolayı hidrolik özellikleri ve yer altı suyu içeriğinin saptanmasındaki belirsizlikleri azaltmada
seçici bir yaklaşım sağlamaktadır.
Prensip olarak, 2 khz civarında spesifik frekansta puls akımı ile yere serilmiş verici halka
( loop )
tarafından oluşturulan manyetik alan ile su moleküllerinin Hidrojen protonları uyarılır. Denge durumunda ,
protonların titreşim dağılımı yer manyetik alanı boyunca yönlenirler. Yer manyetik alanına dik olarak
uygulanan manyetik alan bileşeni proton hareketini etkiler. Uygulanan akım kesildikten sonra, aynı verici loop
alıcı loop olarak kullanarak protonların meydana getirdiği manyetik alan sinyal genliği Eo genliği ve sönüm
şeklideki gibi kaydedilir.
Manyetik rezonans puls akımı ve sönüm sinyalinin şekli ( Bernard ve diğerleri )
Manyetik rezonans puls akım I (t) ve ölçülen manyetik alan elektrik gerilimi e(t) aşağıdaki gibi ifade edilir.
I(t) = Iocos(wot) , e(t) = Eoe1/T2 cos(wot+jo)
*
Bu nedenle , ( MR ) metot Proton Manyetik Rezonans ( PMR ) metot ve Nükleer Manyetik Rezonans metot (
NMR ) olarakta bilinir. Söz konusu ölçüm aynı noktada onlarca kez tekrarlanır ve sinyal gürültü oranlarının
ortalaması alınır ve elde edilen sinyalden derinliğin fonksiyonu olarak hidrolojik parametreler cinsinden
yorumlanır.
Burada ı akım şiddeti, Dt akım müddeti, Eo: sinyalin başlangıç genliği (nV) ve yer altı suyunun % içeriği ile
ilgili, e(t) sinyal sönümü T*2 : sinyalin sönüm zaman sabiti (ms) ve ortalama gözenek hacmi ile ilgili, IDt :
uyarıcı plus momenti (A.ms) ve inceleme derinliği ile ilgili terimlerdir. Uygulamada loop genişliği inceleme
derinliğine eşit olabilmektedir.
Bahsedilen tekrarlı ölçü örneğinin ve ölçülerin nasıl
değerlendirildiğini göstermektedir. Üçüncü şekilde görülen T1 yer manyetik alanına paralel proton manyetik
momentinin bileşeni ile ilgili boyuna zaman sabitidir. T1 Tekrarlı ölçülerde sinyalin iki farklı genliğinden
aşağıdaki gibi saptanabilir.
ile ilgili boyuna zaman sabitidir. T1 Tekrarlı ölçülerde sinyalin iki farklı genliğinden aşağıdaki
gibi saptanabilir.
E'o ve Eo olan T1 in hesaplanması örneği (Bernard ve diğerleri )
Eo = Eo(1-eDt/T1) , T1 » - Dt / log ( 1 – E'o / Eo )
Bu bağıntıdaki terimlerin tanımları Hidrojeolojide ve Hidrojeofizik yöntemi Manyetik
rezonansta aşağıdaki gibidir :
Hidrojeolojide :
Kuyu verimi ( m3/ h ) = Faktör x transmissivity ( m2 / s ) x kuyu hidrolik gradiyenti (m )
Transmissivity ( m2 / s ) = Geçirgenlik (m / s ) x kalınlık ( m )
Burada kuyu hidroliği gradiyent tanımı şamatik olarak Şekilde gösterilmiştir. Bir
formasyonun Transmissivity’si o formasyonun hidrojeolojik potansiyiyelini ifade eder ve su
taşıyan Kayacın geçirgenliği K ( m / s ) kalınlığın çarpımından elde edilen ölçüdür. Su
kuyusunun spesifik kapasitesi üretimi / pompajda su seviyesi farkı olarak tanımlanır.
Hidrojeofizik yöntemi Manyetik Rezonansta:
Geçirimlilik = Katsayı x gözeneklilik x ( T1 )2
Transmissivity = Katsayı x gözeneklilik x kalınlık x ( T1 )2 ( m / s )
= Katsayı x ( eşdeğer su kalınlığı ) x ( T1 )2
Yeraltısuyu alınan kuyuda hidrolik gradiyent değişimi
Manyetik rezonans yönteminde ölçülen parametreler :
1- Uyarıcı akım kesildikten sonra Eo genliğinin sönüm şekli doğrudan yeraltı suyu içeriğine yani yeraltısuyu
miktarına bağlıdır.
2- Alanın sönüm sabiti , T*, gözenek hacmiyle ilgili T* gözenekteki serbest su ve ıslak kil suyu arasındaki
farkı belirler.
3- Uyarıcı akıma göre sönen alanın faz farkı yerin özdirencine bağlıdır. Tablo T*2 zaman sabiti, ortama
gözenek hacmi ve geçirgenlik arasındaki sayısal ilişkileri göstermektedir.
T*2 Gözenek ve Geçirgenlik Arasındaki İlişkiler (Bernard ve diğerleri )
T*2 (ms) Zaman sabiti
Ortalama Gözenek hacmi
1000
Serbest su
500
Göl, nehir
200
Çakıl
100
Orta
50
İnce
20
Kil
Kapalı su
Geçirgenlik
(Permeability)
Yüksek
Orta
Alçak
Protonların yanıtının başlangıç genliğinin ölçümü loptan geçen akımın şiddetinin fonksiyonu
olan derinlikteki formasyonun gözenekliliğini saptar. Eğer bir tabakanın kalınlığı 10 m ve
%5’lik su içeriyorsa, diğer taraftan 5 m kalınlıklı tabaka % 10’luk su içeriyorsa tabaka
kalınlığı ile su içeriğinin çarpımı ( 10mx5% = 5mx10% = 0.5m ) sağlanabilecek toplam su
miktarı 0.5 m olarak değerlendirilir. Şekilde MR yöntemi uygulama örneği gösterilmektedir.
MR yöntemi uygulama örneği (Bernard ve diğerleri )
MR yöntemiyle 100 – 2500 metre derinlikteki yeraltı suyu aramaları yapılmaktadır. ( MRS )
yönteminin avantajı yer altı suyundaki protonun yanıtının saptanabilmesidir. Yani sinyal
yoksa yeraltı suyu yok demektir. ( MRS ) yöntemi aşağıdaki sınırlamalara sahiptir. Geniş
yarıçaplı bir loop ve büyük akım miktarı gerektirdiğinden loop ağır ve topografik arızalı
yerlerde serimi zor olmaktadır.
PMR Ölçümlerinden Elde Edilmiş Kat Haritası
2 D K – G PMR Kesiti
2.7. Kontürolü Audıo Manyetotellurik( CSAMT ) Yöntemi
CSAMT (contrlled-source audiofrequency magnetotelluric), ilk kez Goldstein ve Srangvvay (1975) tarafından
manyetik alanın zayıf sinyallerini ölçme zorlukları üzerine önerilmiştir. CSAMT, MT yönteminden daha ucuz bir
yöntemdir. (CSAMT) yapay audiofrequency manyetotellürik (AMT) olarak da adlandırılan yere bağlı elektrik dipol
ile yapay kaynaklı veya kontrollü kaynak ile çalışan bir yöntemdir. CSAMT son yıllarda artan bir ilgi ile maden,
jeotermal, hidrokarbon ve radyoaktif yataklarının aranmasında, yer altı suyu ve zemin etütlerinde kullanılan bir
yöntem olmuştur. Özellikle 20-2000 metre derinlikler için iyi sonuçlar verir. Maksimum derinlik 3 km dir.
CSAM T de alanların polarizasyonu verici bir antenin veya dipolün yönlendirilmesine bağlıdır ve sinyal gerilimleri,
MT den farklı olarak, mevsim veya günün zamanına bağlı değildir.
CSAMT sinyal kaynağı yere serili indüksiyon halkası veya yere bağlı bir veya iki dipol akım kaynağından oluşur.
Yer içine gönderilen sinyal için kullanılan akım miktarı 10-160 Amper aralıklarında ve çoğu etütlerde 0.1-10000 Hz
frekans aralıklarındadır. Verici (Transmeter) Tx- alıcı (reciever) Rx arasındaki uzaklık hedeflenen derinliğin 5 katı
olması gerekir. 2-3 km lik derinlik için Tx-Rx arasındaki uzaklık 5-15 km uzaklıklarda olmalıdır. Rx elektrot aralığı
50 metre civarındadır. Şekide çizilmiş olan özel düzen, yayılım uzunluğu boyunca elektrik alan okumalarını
normalleştirmek maksadıyla bir manyetik alan okumasının kullanıldığı yön bağımsız kaba bir CSAMT etüdü içindir.
. CSAMT etüdü tipik Serilimi
CSAMT Yönteminde Görünür Özdirenç ve Faz Farkı
CSAMT teorisinin temel prensibi de Maxwell denklemleri cinsiden açıklanabilir. Şekil 10 da görülen CSAMT
düzeneği, EM derinlik sondajındaki Turam yöntemine kabaca benzetebilir. Şekilde görüldüğü gibi verici kaynak 1-2 km
uzunluğundadır. Uzun bir kablo içinden doğrulm veya alçak frekanslarda alternatif akım geçmesi halinde manyetik
alan aynı zamanda Amfr kanunu olarak da bilinen Bio-Savvart kanununa göre Şekildeki gibi ele alınabilir. (10-1)
denklemine benzer şekilde doğru akımınkine yakın kabullerle (Enjang ve diğerleri, 2003) CSANf dipol kaynak için
manyetik alanın silindirik koordinatlarda radyal bileşenindeki Bessel fonksiyonı. terimlerini ihmal ederek
oluşturduğu manyetik ve elektrik alan gerilimini ve içerdiği özellikleri aşağıdaki ifadelerle vermiştir. Bio-Sawart
kanunun pratikteki ifadesi olan sağ el kuralına göre başparmak yönü manyetik alan yönü H( radyal bileşenidir. Bu
manyetik gerilim yakın alan olursa alçak frekanslarda doğru akım ifadesine yaklaşım kabulü prensibinden (quasi
statik alan) dolayı
Hr= IdlsinØ / 2 pr2
kuralına göre başparmak yönü manyetik alan yönü H( radyal bileşenidir. Bu manyetik gerilim yakın alan olursa
alçak frekanslarda doğru akım ifadesine yaklaşım kabulü prensibinden (quasi statik alan) dolayı
Hr= IdlsinØ / 2 pr2
yazılabilir. Şekil 10.6. de görüldüğü gibi, burada dl dipol uzunluğu, r kaynak-sondaj arası uzaklık, a iletkenlik, I
dipol kablosundaki akım miktarıdır. Bu durumda yakın alan için Maxwell denklemlerinden elektrik gerilim
EØ = IdlsinØ / 2pr2
elde edilir. Bu iki denklemden göri\r ki E elektktrik alanı yakın alan bölgesinde özdirenç ile doğrudan orantılı ve
frekansa bağımlı değildi n manyetiiik alanı ise özdirence ve frekansa da bağımlı değildir. Yakın alan görünür
özdirenci, ρa , Tx_ Rx arsınddaki r uzaklığının bir fonksiyonudur. İfadesine benzer tanımla ρa
ρa = r E0 / 2Hr
elde edilir. Bu yakın alan ölçüleri ve nüfuz derinliğinin dizilim geometrisi ile kontrol edildiğini ve frekansın
kontrolünün olmadığını gösterir.
Uzak alan için, yakın alanınkinden yüksek frekanslarda manyetik ve elektrik alan düzlem dalga olarak
yayılacağından Maxwell denklemlerinden
Hr = ( IdlsinØ / p√μωr3 ) e-ip/4 , EØ = IdlsinØ / 2pr3
yazılabilir. Bu iki denklemden görülür ki homojen ortamlar için E alanı uzak alan bölgesinde özdirence ile
doğrudan orantılı ve frekans bağımlı değildir. Yatay H alan bileşeni özdirencin kare köküne ve frekansa
bağımlıdır. Bu iki bağıntıdan uzak alan görünür özdirenci p( birbirine dik yatay bileşen alan oranlarından
aşağıdaki gibi saptanabilir.
ρa = ( 1 / μω ) | EØ / Hr |
elde edilen son bağıntı yukarıda MT için tanımlanan Cagniard görünür özdirencinin aynısı olduğu anlaşılır.
Elektrik ve manyetik alan bileşenlerinin göreceli gerilimleri verici Tx ve alıcı Rx arsındaki r uzaklığına, ortam
özelliklerine ve frekansa bağlıdır. Ortam özellikleri ve frekans 5 nüfuz derinliğini belirler. Nüfuz derinliği
| kr | = ( r √2 ) / δ = r / δ
ifadesi ile açıklabilir. Burada kr indüksiyon sayısı olarak adlandırılır. İndüksiyon sayısın davranış karakterine
göre, Şekilde görüldüğü gibi, CSAMT yönteminde yayılan EM alanın üç bölgesi bulunmaktadır. Verici dipole
yakın bölge yakın alan bölgesi diye tanımlanan I kr I «1 küçük indüksiyon sayısı ile elektrik olarak karakterize
edilir. Verici dipolden uzak bölge uzak alan veya düzlem dalga bölgesi diye tanımlanan I kr I »1 büyük
indüksiyon sayısı ile elektrik olarak karakterize edilir. Bu iki bölge arası geçiş bölgesi olarak isimlendirilir.
1000 Ohm metrelik homojen hir yer ortamında yakın alan etkilerini gösteren CSAMT Cagniard özdirenci.
MT de kaynak ölçü noktasından sonsuz uzakta ve alanın polarize olmadığı kabul edilif» CSAMT de kaynak
belirli uzaklıktadır ve yön bağımlı olarak polarizedir. Bu yorumda iki önemli sonuç ortaya koymaktadır: düzlem
olmayan dalga veya geometrik etkiler ve kaynak yığılma etkileri. Düzlem olmayan dalga etkileri kaynak ve sondaj
noktası arasındaki r mesafesinden dolayıdır. r>46 kaynağından uzak ölçü bölgesi uzak alan bölgesi olarak bilinir.
Mesafenin 0.59<r<45 olması yani yakın olması geçiş bölgesi ve kaynağa çok yakın (r<0.58) olması yakın alan
bölgesi olarak adlandırılır. Nüfuz derinliğini dört katını aşan r kaynak-sondaj noktası aralığında r<0.5 de geçiş
bölgesi gerçek özdirenci bozar, yakın alan bölgesi sinyal satürasyonuna sebep olur ve özel veri elde edilmesini
önler.
Yukarıdaki koşullar sağlandığında yakın alan etkisi 32 Hz frekansından küçük frekanslarda görünür özdirenç
eğrisinin 45 derecelik açı ile yükselmesi ile şekil deki gibi görülür.
Geçiş bölgesi homojen ortamlarda yumuşak bir değişim gösterirken katmanlı ortamlarda özdirenç farklılığına
bağlı karmaşık değişimler gösterir. Bu bakımdan CSAMT ölçülerinde uzak alan bölgesinde düzlem dalga
oluşturulmasına dikkat etmek zorunluluğu bulunmaktadır.
Maksimum sinyal için Tx -Rx uzaklığının minimum değerlerinde CSAMT verileri yakın alan ve geçiş bölgesi
değerlerini içerir. Bu kaynak etkisi sorununu gidermek için uzak alanınkine eşdeğer görünür özdirenç değeri elde
etmek amacıyla CSAMT verilerine düzeltme uygulanması gerekmektedir. Yakın alan CSAMT görünür özdirenci
düzeltmede düzlem dalga görünür özdirenci yüksek frekans için Cagniard denklemi ile saptanan görünür özdirenç
ve alçakıfitfkans için yakın alan denklemi ile saptanan görünür özdirenç olarak kullanılır.
Uzak alan bölgesinde, etki eden EM dalgası yer içine düşey olarak düzlem dalga şeklinde yayıldığı düşünülebilir.
Bu durumda CSAMT, MT ye benzer ve kaynağa paralel elektrik alan ölçüleri için r>46 olduğunda hesaplanan
özdirençler, Zonge ve Hughes, 1988 in belirttiı|iıgibi, yer içinin gerçek özdirençlerinin %5 içindedir. Bu koşul
altında ölçülen özdirençler kaymak-sondaj aralığından veya geometriden bağımsızdır. Cagniard özdirenci olarak
adlandırılan uzak alan
Özdirenç ρa aşağıdaki birbirine dik elektrik manyetik alan birleşenlerinin oranında ki gibi hesaplanabilir.
ρa = 0.2T ( E x / Ey )2
Ex yatay doğrultuda nV/km biriminde elektrik alan gerilimi, H yatay doğrultitya dik g:ama biriminde manyetik alan
birimi ve T saniye biriminde periyottur. Faz farkı
φ = φE - φH
φE, kaynak sinyalini referans alan elektrik alanın faz açısı, φH benzer olarak manyetik alanın faz açısıdır. n/4 veya
785.4 mili radyanlık faz farkı homojen yer içini temsil eder, daha büyük değerler yüksekten alçak özdirenç
katmanını temsil eder, daha küçük değerler alçaktan yüksek özdirenç katmanını temsil eder.
Yakın alan ve uzak alan bölgeleri arasındaki geçiş bölgesinde özdirençler kısmen geometrinin fonksiyonudur ve
veriler geometri ve frekans ile kontrol edilir. Geçiş bölgesi genelde hızlı azalıp değişen ( V ) şeklinde grafiği olan
Cagniard özdirenç verisi olarak tanınabilir ve alçak frekanslara doğru hızlı yükselir. Bu kısım jeolojik değişimlere
çok duyarlıdır. MT ve CSAMT verilerinin karşılaştırılmasını göstermektedir
MT ve CSAMT verilerinin karşılaştırması
Manyetotelliirik (Uzak Kaynaklı Elektromanyetik) Yöntemler
Arazi etüdünün en önemli karakteristiklerinden biri araştırma derinliğidir. CSAMT için araştırma derinliği
D
= 356 ? ρ /ƒ
dir. Ayrıca düzlem dalga sinyalinin genliğinin %37 ye düştüğü derinlikte nüfuz derinliği (skin depth) aşağıdaki gibi
tanımlanır.
δ = 503 ? ρ /ƒ
Nüfuz derinliği tanımıyla
D= δ/ ?2
Dalga boyu, l
l = 2p δ
ile ilgilidir. Araştırma derinliğinin kontrol faktörü sinyalin frekansı ve yerin özdirencidir. Sinyal gerilimi aralık
mesafesinin küpünün tersi l/r3 ile söner. Verici-alıcı arsındaki uzaklık hedeflenen derinliğin 5 katı olmalıdır. Örneğin
tavsiye edilen, 5-15 km verici-alıcı arasındaki uzaklık için erişebilinen derinlik 2-3 km arasındadır. Yanal çözüm
tipik olarak dipol uzunluğuna bağlı olan 100-200 m aralığındadır ve düşey çözüm genellikle araştırma derinliğinin
%(5-20) arlığına düşmektedir.
CSAMT Yöntemi uygulaması
CSAMT için yerin özdirenci ve frekansın fonksiyonu olarak etkin inceleme derinliğinin grafikten saptanmasını
göstermektedir.
(1-8192) Hz frekans aralığında CSAMT özdirenç, empedans fazı, elektrik ve manyetik alan genlikleri çift
logaritmik çizim örneği, (Zonge, 2004).
Nispeten yarı sonsuz homojen bir ortam üzerinde T x-Rx aralığı 5 km civarında sondaj yapıldığında lkm derinlikteki
aşağısı tanınmak istenirse ortam öz direnci 1000 Ohm metre olduğunda 100 Hz civarı frekansta sondaj ile, ortam
özdirenci 100 Ohm metre olduğunda 10 Hz civarı frekansta sondaj yapılması gerektiği görülmektedir.
CSAMT’de yerin özdirenç ve frekansın fonksiyonu olarak etkin inceleme derinliğinin grafik değişimi. ( Zonge, 1992
)
MT ve CSAMT de en önemli yorum sorunu statik etkidir. Bu etki satha yakın elektrik olarak heterojen ortamlardaki
belirli kütle yüzeyinde biriken statik yüklerden ileri gelir.
Kaynağa yakın yakın alan bölgesinde yer içine nüfuz eden dalga düzlem alan gibi davranış göstermez ve görünür
özdirenç Cagniard ilişkisinden çok daha karmaşıktır. Ayrıca manyetik alan frekansa ve özdirence bağımsızdır. Nüfuz
derinliğinin kaynak ve ölçü noktası arasındaki geometrinin direkt fonksiyonu olduğu nüfuz derilik ilişkisine göre bu
önemli bir karışıklıktır. Bundan dolayı yakın alan verileri EM sondaj etüdünden ziyade daha çok dipol-dipol İP
etüdüne benzer davranış gösterir. Yakın alan bölgesinden mümkün olduğunca kaçınılır.
Elde edilen veriler, diğer yöntemlerde olduğu gibi, görünür özdirenç eğrileri, yapma kesitleri ve haritalar şeklinde
hazırlanarak yorumlanır. Ters (invers) yorum yapma kesitler elde edildikten sonra uygulanır. CSAMT verilerinin
yorumunda MT veri-işlem teknikleri kullanılır. İki boyutlu yapma kesitlerin elde edilmesi ve çözünürlülüğü için
önerilen paket programlan temin edilebilen birçok algoritma vardır.
CSAMT ufak ve büyük yapıları ayırt edebilen yüksek çözünürlüklü EM sondaj yöntemidir.
CSAMT sismiği yerini alamaz fakat: 1. sismik etüt için rekonnesans etüt olarak kullanılır, 2. sismik yorumun statik
düzeltmesine yardımcı olur, 3. sismik verilerin elde edilemediği volkanik veya karmaşık jeolojik yapılı arazilerde
yegane tekniktir.
CSAMT KB – GD Kesiti ( Sencsamt Bilgisayar Programı )
CSAMT Kesitleri
2.8. Gravite Yöntemi
Garvite yöntemi yer kabuğunun içinde görülen daha çok veya daha az yoğunluklu
heterojenitelerinin kütle çekimi farklılık değerlerini ölçerek tesbit edilen lokal kütlelerin
hacimsel şeklini, derinliğini, yoğunluğunu ve rezervini saptayan bir jeofizik yöntemdir.
Gravite yöntemi, diğer yöntemlerden ucuz olması sebebiyle rekonnesans yöntem olarak
petrol, jeotermal ve madaen yataklarının aranmasında fay anomalilerinin yarı değer ilişki
kadiseni göre saplanmasını sağlar.
Bouguer Gravite Verilerinden Elde Edilen Gravite Haritası
3. Gaz Etütleri
3.1. CO2 Gaz Etüdü
Yer kabuğunun her yerinden çok zayıf ta olsa atmosfere salınmakta olan CO2 gazı akısının,
gazın yer altında zenginleştiği yerlerde çok daha yüksek olması gerektiği öngörüsü ve
dünyanın pek çok yerinde bunun doğrulanmış olması aramalarda gaz akısı ölçümlerini sonuç
alıcı bir teknik olarak ortaya çıkarmıştır.
CO2 gazı toprak gazı olarak jeotermal ruhsat sahasında jeotermal potansiyel alanlarını ve fay
zonlarını saptamak amacı ile ölçülmüştür. Bu amaç doğrultusunda 1000 - 5000 mlik
profillerde 200 şer metre aralıklı 20 noktada CO2 ölçümü planlanmış 20 noktada ölçüm
yapılmıştır. Ek 1. ( 1 / 60.000 ölçekli ) Haritası verilmiştir. Ölçülen toprak gazı (CO2)
değerleri bilgisayar ortamında istatistiksel olarak değerlendirilmiş ve ruhsat alanının anomali
haritaları hazırlanarak eklerde sunulmuştur.
Ölçümler ABD yapımı cihazlar kullanılarak yerde uygun delikler açılarak alınmış.
Yer kabuğunun her yerinden çok zayıf ta olsa atmosfere salınmakta olan CO2 gazı akısının,
gazın yer altında zenginleştiği yerlerde çok daha yüksek olması gerektiği öngörüsü ve
dünyanın pek çok yerinde bunun doğrulanmış olması aramalarda gaz akısı ölçümlerini sonuç
alıcı bir teknik olarak ortaya çıkarmıştır.
Yakın zamana kadar bu amaçla toprak atmosferinde CO2 gazı oranını belirlemeye yönelik
ölçüm ve analizler yapıla gelirdi. şimdi ise, gaz akısını, birim alandan atmosfere birim
zamanda ne kadar gaz boşalışını ölçen aygıtlar geliştirildi. Bu aygıtlar bir gaz toplama odası
ve bir de infrared gaz analiz biriminden oluşmakta. Bu yolla hızlı, güvenilir ve temsil etme
yeterliği yüksek bir tarama yapılabiliyor.
CO2 Yer Gazı Haritası Çizimi Program Arc Gis 9.3
CO2 Yer Gazı 3D Googel Earth Görünümü
3.2. Radon ( Rn ) Gaz Etüdü
Radon (Rn), renksiz, kokusuz, tatsız, radyoaktif bir gazdır. Radon; kaya, toprak ve sudaki doğal Uranyumun
(U) radyoaktif bozunması sonucunda oluşur.
Radon 86 atom numarasına sahip kimyasal olarak inert bir gazdır. Rn – 222 bozunduğunda 5.49 MeVolt alfa
tanecikleri yayar. Rn – 222 bozunduğunda ürünleri olan Po – 218 v3 Po – 214’de radyoaktiftir.
Rn ( Radon ) Gazı ölçümleri ABD yapımı cihazlarla çok yüksek hassasiyetlerde yapılır.
H2S , CH4 ( Metan ) ve Civa Buharı etütleride şirketimizce yapılmaktadır.
4. Sondaj
4.1. Jeotermal Sondaj
Jeotermal Sondaj, Yer Kabuğunun derinlerdeki ısı enerjisini yeryüzüne çıkartıp değişik
amaçlar için kulanılmasına yarıyan bir sondajdır. Bu kulanımlar elektirik üretimi, ısınma,
seracılık, termal turizm vb amaçlar.
Sondaj Yöntemleri ;
1 – Rotary Sondaj
2 – Darbeli Sondaj
Jeotermal Arama Sondajlarının Sınıfları;
1 – Gradyan Sondajı
2 – Arama Sondajı
3 – Üretim Sondajı
4 – Geliştirme Sondajı
5 – Re – Enjeksiyon Sondajı
6 – Gözlem Kuyuları
Jeotermal Su Sondaj Makinesi Görünümü
Jeotermal Su Sondaj Makinesi Görünümü
4.2. Su Sondajı
Değişik Derinlik ve çaplarda DSİ ruhsatı alınarak su sondajları firmamız tarafından
makinalarımızca açılmaktadır. Bu Sondajlar İSO 9000 standarlarına uygun ve özel borular
kunlanılarak yapılabildiği gibi, plastik sondaj borularıda kulanılarak yapılmaktadır. Sondaj
sonunda çakılama ve yıkama işlemleri yapılaır. Sondaj borusu ağzı değişik müşlerinin isteğine
göre kesilerek flanşlanıp teslim edilir. Özel Kuyularda ise sırf kuvarstan oluşan özel suyun
sertliğini düşürücü çakıl kulanılabilir.
4.3. Su Sondajı Loğu
Sp ve Rezistivite Logu ile birlikte Formasyonun değerlendirilmesi
4.4. Zemin Sondajı
Zemin Sondajı,, SPT, % 100 karotlu gibi değişik derinliklerde ve değişik metrajlarda
şirketimiz uzman mühendisleri nezaretinde açılır ve alınan numuneler laboratuarlara
gönderilerek analizleri hassasiyetle yapılır.
Sondajlardan alınan örselenmiş ve örselenmemiş zemin numuneleri üzerinde Bayındırlık
Bakanlığı yetki belgeli laboratuarda:
Üç eksenli basınç dayanımı
Serbest basınç dayanımı
Elek analizi
Konsalidasyon
Atterberg Limitleri
Deneyleri yapılmaktadır.
Kaya ortamda ise:
Nokta yükleme ve basınç deneyleri yapılmaktadır.
Sondaj, jeofizik ve laboratuar çalışmalarından elde edilen veriler kullanılarak, zemin
parametreleri (c,f, v.s.) , potansiyel sıvılaşma durumu, Y.A.S.S depremsellik, sıvılaşma, zemin
hakim periyodu ve inşaatla ilgili önerileri içeren, yapıda kullanılacak temel sistemi ile ilgili
önerileri ve temelde kullanılacak parametreleri içeren Bayındırlık Bakanlığı formatına uygun
zemin etüt raporu hazırlanmaktadır.
4.5. Fore Kazık Sondajı
4.6. Maden Sondajı
3D Madenin koordinatlı jeolojik ve jeofizik yöntemlerle gömülü rezervlerin en yüksek
noktalarının belirlenmesi
Map İnfo Encom Discoover Model Oluşturulması
5. Zemin Etüdü Çalışmaları
5.1. Heyelan Etüdü
Heyelen Etütlerinde gelişmiş bilgisayar programları yardımıyla jeolojik ve jeofizik çok sayıda
yöntem uygulanarak etütler şirketimiz mühendislerince yapılıp değerlendirilmektedir.
Heyelan Riski Analiz Programları ( Senslope)
Heyelan Riski Analiz Programları ( Slide v.6.0)
5.2. Zemin Oturmaları Etüdü
Oturma ve Basınç Dayanımları Hesaplama Programı ( Phase 2.0 )
5.3. Zemin Sıvılaşması Etüdü
Sıvlaşma Riski Analizi Programı Degerlendirmesi
TABLO- . TERZAGHI 'ZEMİN TAŞIMA GÜCÜ' TEORİSİ'NİN DİKDÖRTGEN/KARE TEMEL(a),
ŞERİT TEMEL(b) VE DAİRE TEMEL(c) ŞEKİLLERİNE MUKAYESELİ UYGULAMASI ÖZEL
BİLGİSAYAR PROGRAMı
5.4. Zemin Gerilmeleri Etüdü
Zeminlerde oluşan gerilmeler bilgisayar programlarınca değerlendirilip, etütleri yapılmaktadır.
Ayrıca Zemin Araştırmalarında sıkça kullanılan, jeofizik yöntemler
1 – Sismik Yansıma ve Kırılma
2 – MASW Yöntemi
3 – Mikro Tremor Yöntemi
4 – Remi Yöntemi
Sahalarda uygulanır.
Firmamız ayrıca beton testlerinde yapmaktadır.
• GEOMAK MÜHENDİSLİK Referanslarımız
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Özdilek A.Ş
A.Ş. Jeotermal Sı
Sıcak Su Etü
Etüdü – İzmir
Arç
Arçelik A.Ş
A.Ş Su Etü
Etüdü - İstanbul
Nuh Acar LTD. ŞTİ. Sı
Sıcak Su Etü
Etüdü Denizli – Aydı
Aydın – İzmir
Karizma Madencilik A.Ş
A.Ş. Sı
Sıcak Su Etü
Etüdü Aydı
Aydın – İzmir
Erikli Kaynak Koruma Etü
Etüdü – Bursa
Korusu Kaynak Koruma Etü
Etüdü – Bursa
Freshe Kaynak Koruma Etü
Etüdü – Bursa
Sırma Kaynak Koruma Etü
Etüdü – Bursa
Uludağ
Uludağ Kaynak Koruma Etü
Etüdü – Bursa
Kınık Kaynak Koruma Etü
Etüdü – Bursa
Korozo A.Ş
A.Ş. Zemin Etü
Etüdü İzmir – İstanbul
Betonsa Su Etü
Etüdü – Bileç
Bileçik
Hamidiye Kaynak Alanı
Alanı Etü
Etüdü – İstanbul
Egesu Kaynak Alanı
Alanı Etü
Etüdü – İzmir
Yamanlar Su Kaynak Alanı
Alanı Etü
Etüdü – İzmir
İzmir Su Kaynak Alanı
Alanı Etü
Etüdü – İzmir
Maret Su Etü
Etüdü Şekerpı
ekerpınar – Kocaeli
Beymen Holding Su Etü
Etüdü Kadı
Kadıköy – İstanbul
İst. Mimar Sinan İlçesi Revizyon İmar Planı
Planı
İst. Gaziosmanpaş
Gaziosmanpaşa İlçesi Revizyon İmar Planı
Planı
Almira Otel Sı
Sıcak Su Araması
Araması Bodrum – Bursa
Honda Otomabil fabrikası
fabrikası Su Etü
Etüdü Şekerpı
ekerpınar – Kocaeli
İnan Sü
Süt Su Etü
Etüdü – Kastamonu
Bursa İl Özel İdare Jeotermal Sı
Sıcak Su Etü
Etüdü – Bursa
İzmir İl Özel İdare Su Etü
Etüdü – İzmir
İstanbul İl Özel İdaresi Su Etü
Etüdü – Kilyos,
Kilyos, İstanbul
Aydı
Aydın İl Özel İdaresi Jeotermal Sı
Sıcak Su Etü
Etüdü - Aydı
Aydın
Ağaoğ
aoğlu Çekmekö
ekmeköy Su Etü
Etüdü – İstanbul
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Bozcada Yerleş
Yerleşime Uygunluk Etü
Etüdü – Çanakkale
SDS Enerji A.Ş
A.Ş Jeotermal Sı
Sıcak Su Etü
Etüdü - Aydı
Aydın - İzmir
Simpaş
ş
Konutları
ı
Su
Etü
ü
d
ü
–
İ
stanbul
Simpa Konutlar
Et
Ege Ordu Komutanlığı
Komutanlığı Su Etü
Etüdü – İzmir
Foç
Foça Komando Tugayı
Tugayı Su Etü
Etüdü – İzmir
Bornova Jandarma Tugayı
Tugayı Su Etü
Etüdü - İzmir
İzsu Su Etü
Etüdü – Efemç
Efemçukuru,
ukuru, İzmir
İski Su Etü
ü
d
ü
–
Beykoz,
İstanbul
Et
Eskihisar Arabalı
Arabalı Vapur İskelesi Yerleş
Yerleşime Aç
Açım Etü
Etüdü – Kocaeli
Maret Su Etü
Etüdü – İstanbul
Novartis İlaç
laç Fabrikası
Fabrikası Su Etü
Etüdü – İstanbul
Hattat Plaza Maslak – İstanbul
Uludağ
Uludağ İçecek San. A.Ş
A.Ş
Sırma İçeçek San A.Ş
A.Ş
Fresha İçecek A.Ş
A.Ş
Bursa İçecek San A.Ş
A.Ş
KOZ A.Ş
A.Ş Jeotermal Etü
Etütleri
Danonesa Su Etü
ü
d
ü
– Gönen
Et
Betonsa Su Etü
Etüdü - Bilecik
Kuran Grup Jeotermal Su Araması
Araması
Oyak İnşaat A.Ş
A.Ş
Bursa Yeni Kaplı
Kaplıca, Kervansaray Otel, Almira Otel, Yı
Yıldı
ldız Termal Otel, Boyugü
Boyugüzel Otel
Sonuç
• Şirketimizin kaliteyi ön planda tutup,
uygun fiyatlarla yukarıda yer alan bütün
etüt ve sondajları yapmaktadır.
Saygılarımızla;
Semih Oruç ( Jeoloji Mühendisi )
Cihat Demirbaşak ( Jeofizik Mühendisi )
Download