İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri Herkes İçin Çocuk Kanserlerinde Tanı Sempozyum Dizisi No: 49 ● Mayıs 2006; s.103 - 105 Onkolojik Hastada Kan Tablosu Bozukluğu Doç. Dr. Ayşegül Ünüvar Onkolojik hastalıklar erişkinlerde sık, ancak çocuk ve adolesanlarda nadirdir. Tüm malignitelerin %1’den azı pediatrik hastalarda ortaya çıkar. Bir yılda 0-15 yaş grubu her 10.000 çocuktan birine kanser tanısı konmaktadır. Ancak çocukluk çağı kanserleri metastatik yayılım yapmadan erken evrelerde tanınırsa hem prognoz daha iyi olmakta, hem de daha az agresif tedavi yaklaşımı yapılabilmektedir. Onkolojik hastada çeşitli kan tablosu bozuklukları oluşabilir. Bunlardan biri pansitopeni veya bisitopeni’dir. Akut löseminin başlıca bulguları kemik iliği yetersizliğine bağlıdır. Çok az hastada ise tanı sırasında tam kan sayımı tamamen normaldir. Yeni tanı konan akut lösemili çocukların yaklaşık %90’ında anemi veya trombositopeni veya her ikisi de vardır. Lökosit sayıları oldukça değişkendir. B-prekürsör ALL’li çocukların yaklaşık 1/4’ünde lökosit sayısı 5.000/mm3’ün altındadır ve periferik yaymada blast görülmeyebilir. Hatta, bu çocukların bazılarının periferik yaymasında lökoeritroblastik değişiklikler vardır, immatür myeloid hücrelerin varlığı yanlışlıkla AML ön tanısının konmasına neden olabilir. Benzer şekilde AML’li hastaların yaklaşık 1/3’ünde de tanı sırasında lökopeni vardır, bu durum özellikle akut promyelositik lösemide sıktır. Pansitopeni veya bisitopenisi olan hastalara bu nedenle tanısal amaçlı kemik iliği aspirasyonu±kemik iliği biyopsisi yapılmalıdır. Yalnızca tek hücre serisi etkilendiğinde ise durum daha komplekstir. Persistan normokrom-normositer anemi ve retikülosit indeksi düşük olan bir infant veya çocukta beraberinde renal yetersizlik, belirgin hemolitik anemi veya geçici eritroblastopeni düşündüren bulgular yoksa kemik iliği incelemesi mutlaka yapılmalıdır. İzole ve ağır trombositopenisi olan bir hastada sıklıkla ön tanı olarak idiopatik trombositopenik purpura düşünülür. Ancak, beraberinde organomegali varsa veya tedavide kortikosteroid kullanımı planlanıyorsa kemik iliği aspirasyonu yapılmalıdır. Kanserin prezentasyon bulgusu olarak kanama sıklıkla trombositopeniye bağlıdır ve akut lösemili çocuklarda ortaya çıkar. Dissemine intravasküler koagülasyon (DIC) varlığı da akut promyelositik (özellikle) ve monoblastik lösemide kanama nedeni olabilir. ALL’de DIC sık değildir, varsa sıklıkla T-ALL’de görülür. DIC nöroblastom gibi solid tümörlerde de gelişebilir. İzole lökopeni birçok viral infeksiyonda sık rastlanan bir bulgudur, ayrıca birçok konjenital nötropeninin tipik bulgusudur. Beraberinde kemik ağrısı veya organomegali yoksa lösemiye bağlı bir bulgu olması genellikle beklenmez. Nöroblastom, Ewing sarkomu, Hodgkin hastalığı, non-Hodgkin lenfoma ve rabdomyosarkom kemik iliği metastazı yapabilen malignitelerdir, yaygın infiltrasyon lökoeritroblastik değişikliklere neden olabilir. Ancak, kemik iliği metastazına bağlı pansitopeni çok nadirdir. Alveolar rabdomyosarkomda (özellikle t (2;15) ile birlikte olan) primitif hücrelerin periferik yaymada da 103 Doç. Dr. Ayşegül Ünüvar görülebileceği bildirilmiştir. İmmünolojik ve sitogenetik çalışmalar bu durumu akut lösemiden kolaylıkla ayırabilir. Lökositoz’a gelince; yeni tanı konan akut lösemi hastalarının yaklaşık yarısında lökosit sayısı 20.000/mm3’ün üzerindedir. B-prekürsör ALL’li çocukların %10’unda, T-ALL’de %50’sinde, AML’de %30’unda lökosit sayısı 100.000/mm3’ün üzerindedir, periferik yaymada blastlar belirgindir. Kronik myeloid lösemide (KML) ise kan tablosu farklıdır, lökositoz periferde az sayıda blast ile birliktedir. Philadelphia kromozomu-pozitif KML’de eozinofili, bazofili, myeloid seride sola kayma, trombositoz ve splenomegali önemli bulgulardır. Juvenil KML’de ise monositoz, hepatosplenomegali ve cilt lezyonları tanıya yardımcı olur. Eozinofili malignitelerin prezentasyonunda olabileceği gibi, parazitik infeksiyonlar, allerjik durumlar ve hipereozinofilik sendromda da beklenen bir bulgudur. Eozinofili ile prezente olan çocukluk çağı B-prekürsör ALL’de (özellikle t(5;14) birlikteliğinde) eozinofili paraneoplastik sendrom bulgusu olarak ortaya çıkabilir. Eozinofili Hodgkin hastalığında da olabilir. Özetlersek pansitopeni veya lökositozu olan bir hastada; - Aşikar bir neden olmaksızın periferik kan hücrelerinin bir veya birden fazlasında belirgin etkilenme varsa, - Periferik yaymada blast varsa, - Periferik yaymada lökoeritroblastik değişiklikler varsa, - Açıklanamayan lenfadenopati veya hepatosplenomegali ile birlikteyse, - Ön mediastinal kitle ile birlikteyse kemik iliği aspirasyonu ve biyopsisi yapılmalıdır. Gizli (occult) bir primerden dahi kemik iliği metastazı yaparak kan tablosu bozukluğuna neden olabilen, aşağıdaki tabloda verilen tümörleri kapsayan “çocukluk çağının küçük yuvarlak hücreli tümörleri” de ayırıcı tanıda unutulmamalıdır. Bu tümörlerin bazı özellikleri vardır: Işık mikroskobu düzeyinde sıklıkla birbirinden ayrılamazlar, primitif veya embriyonal görünümleri vardır, kesin tanı için diğer diagnostik tetkikler mutlaka yapılmalıdır. KÜÇÜK YUVARLAK HÜCRELİ TÜMÖRLER 1. Primitif nöroektodermal tümörler - Ewing tümörleri (klasik, atipik, periferik primitif nöroektodermal tümör) - Askin tümör (torako-pulmoner bölgenin malign küçük hücreli tümörü) - Malign ektomezenşioma - Bifenotipik sarkom - Olfaktor nöroblastom 104 Onkolojik Hastada Kan Tablosu Bozukluğu 2. Rabdomyosarkom - Alveolar rabdomyosarkom - Embriyonal rabdomyosarkom - Andiferansiye sarkom 3. Nöroblastom 4. Desmoplastik küçük yuvarlak hücreli tümör 5. Lenfoma - Anaplastik büyük hücreli lenfoma - Burkitt lenfoma 6. Malign melanom 7. Küçük hücreli osteosarkom 8. Ekstrarenal monofazik Wilms tümör 9. Ekstrarenal rabdoid tümör Trombositoz’un ayırıcı tanısı infeksiyoz, inflamatuar ve neoplastik hastalıkları kapsar. Hepatoblastomda trombositoz sıklıkla saptanır, nöroblastomda da görülebilir. Wilms tümör, hepatoblastom ve beyin tümörlerinde eritrositoz bildirilmiştir. Konuşma sırasında kan tablosu bozukluğu olan onkolojik vaka örnekleri de verilecektir, birlikte tartışılacağından burada vakalar yazılmamıştır. KAYNAKLAR 1. Pizzo PA, Poplack DG. Principles and Practice of Pediatric Oncology. 5th ed. Lippincott Williams&Wilkins, 2006. 2. Nathan DG, Orkin SH, Ginsburg D, Look AT. Nathan and Oski’s Hematology of Infancy and Childhood. 6th ed. WB Saunders Company, 2003. 3. Behrman RE, Kliegman RM, Jenson HB. Nelson Textbook of Pediatrics. 17th ed. WB Saunders Company, 2004. 4. Lanzkowsky P. Manual of Pediatric Hematology and Oncology, 4th ed, Elsevier Academic Press, 2005. 105