Sanal zorbalık ergenleri tehdit ediyor

advertisement
Sanal zorbalık ergenleri tehdit ediyor
İstanbul’da 13 yaşındaki Hakan Ekinci’nin ölümüyle sanal
oyunlardaki şiddet konusu bir kez daha gündeme geldi. Giderek
artan internet bağımlılığı, oyun bağımlılığı ve sosyal medya
bağımlılığı gibi kavramlara “siber zorbalık” denilen davranış
probleminin eklendiğine dikkat çeken uzmanlar, “Ergenlik
döneminde kendine güveni tam gelişmemiş bireyler bu
davranışlardan çok kolay etkilenebilir” uyarısında bulundu.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr.
Onur Noyan, günümüzdeki teknolojik gelişmelerle birlikte internetin hayatımıza
girmesinin kaçınılmaz olduğunu, bu nedenle internet ve internet üzerinden kurulan
iletişimin bazı sorunları beraberinde getirdiğine dikkat çekti.
Son yıllarda giderek artan internet bağımlılığı, oyun bağımlılığı, sosyal medya
bağımlılığı gibi kavramlara “siber zorbalık” denilen bir davranış probleminin de
eklendiğini kaydeden Yrd. Doç. Dr. Onur Noyan, şunları söyledi:
“İnternet bağımlılığının getirdiği sosyal izolasyon, yalnızlık, iletişim bozukluğu ve
depresyon gibi bireyin kendi içinde yaşadığı sorunlara, akranları tarafından zarar
görme sorunu da eklenmiştir. Siber zorbalık, bir kişi ya da bir grubun, internet
üzerinden oynanan oyunlar, sosyal medya araçları, mail ve sohbet odaları aracılığı ile
bir başka kişiyi sürekli rahatsız etmesi, baskı altına alması ve tacize varan
davranışlarda bulunması olarak değerlendirilmektedir.
Bu davranış sürekli ya da belirli aralıklarla tekrar ederek, karşı tarafa zarar vermeye
yönelik bir etki olarak devam eder. Başlangıçta şaka ve eğlence amaçlı gibi gözükse
de bu davranışın devam etmesi ile kişide olumsuz sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Bu
davranışlar isim takmak, alay etmek, şifreleri ele geçirmek, asılsız haberleri yaymak,
hesapları ele geçirmek, oyun içinde değişiklikler yapmak, oyundan dışlamak,
aşağılamak, istemediği şeyleri yapmaya zorlamak gibi bir çok alanda
gözükebilmektedir.
Normalde yüz yüze söylen(e)meyecek sözler, konuşmalar sanal ortam üzerinden
karşıdaki kişiyi aşağılayacak tarzda devam edebilir. Devamlılık olmazsa bu durum,
siber zorbalık olarak değerlendirilemez. Temelde kişinin kişilik yapısı ve duyguları
zarar görecek düzeyde iletişim kurulur. Ergenlik döneminde kendine güveni tam olarak
www.npistanbul.com / www.uskudar.edu.tr
gelişmemiş bireyler bu davranışlardan çok kolay etkilenebilir. Yetişkinler ise bu
davranış biçimi ile çok daha kolay baş edebilmektedir.”
Sokaktaki zorbalık sanal dünyaya taşındı
Önceden sokaklarda ya da okul bahçelerinde görülen zorbalığın artık sanal alemde
yaşanmaya başladığını ifade eden Yrd.Doç.Dr. Onur Noyan, “Sanal zorbalığa maruz
kalan ergenlerin okulda konsantrasyon bozukluğu yaşadığı, okul başarılarının
etkilendiği; okuldan memnun olmama, öfke, üzüntü, moral bozukluğu, huzursuzluk gibi
duygudurum dalgalanmaları yaşadıkları, depresyon, kaygı bozukluğu, psikotik
bozukluk gibi durumları yaşadıkları görülmektedir. Bu tür durumları önlemek ve
yaşamamak için bireylerin kendisine ya da bir başkasına yapılan sanal zorbalığın
farkında olması oldukça önemlidir” diye konuştu.
Ailelerine bildirmekten çekiniyorlar
Ülkemizde siber zorbalıkla ilgili çok fazla veri olmadığını kaydeden Yrd.Doç.Dr. Onur
Noyan, “Çünkü genellikle ergenler ailelerine bu durumu bildirmekten çekiniyorlar ya da
ailelerine bildirseler bile aileleri yasal bildirimde bulunmaktan çekiniyor. Ülkemizde
farklı çalışmalarda farklı yaş gruplarında %50’lere vardığı belirtilmiştir. Uluslararası
verilere göre bilgisayar, akıllı telefon ve internet kullanan ergenlerin %30-45’ inin siber
zorbalığa maruz kaldığı, zorbalığa maruz kalanların ise %20’sinin kendine zarar
vermeyi düşündüğü belirtiliyor” dedi.
Popüler olmak için zorbalığa başvuruyorlar
Zorbalık yapan kişilerde genelikle intikam alma duygusu, popüler olma ve beğenilme
arzusu, yaşamış olduğu başarısızlık ve hayal kırıklıklarını sanal ortamda gidermeye
çalışma ve altta yatan bazı psikolojik problemlerin kişiyi bunu yapmaya itiyor
olabileceğini ifade eden Yrd.Doç.Dr. Onur Noyan “ Özellikle yalnız, sosyal ilişkileri
zayıf, kendini bir sanal çevrede kabul ettirmek isteyen, özgüveni düşük bireyler sanal
zorbalığa maruz kalmaya daha yatkındırlar” dedi.
Aileler bu tavsiyelere dikkat!
Yrd.Doç.Dr. Onur Noyan, bireysel olarak alınacak önlemlerle birlikte ulusal olarak da
bazı önlemler alınması gerektiğini vurgulayarak ailelere şu tavsiyelerde bulundu:
“Evde başlayan önlemler, okulda devam etmeli ve internet kullanımının kontrolü devlet
birimlerince denetlenmelidir. Aileler tarafından öncelikle çocuklarıyla sağlıklı iletişim
kurulması sağlanmalı, ergenlere saygı duyulduğu aile içinde hissettirilmeli, duygu
ifadesine izin verilerek ergenin paylaşımlarda bulunması sağlanmalıdır. İnternet ve
telefon kullanımı konusunda ergenlere model olunmalı çocukların sakinleştirilmesi için
internet kullanılmamalı, şiddet içeren film ya da oyunlar oynamasına izin
verilmemelidir. Bunun yanısıra girilen internet siteleri takip edilmeli, bilgisayar tüm aile
bireylerinin görebileceği bir ortamda bulunmalıdır.”
www.npistanbul.com / www.uskudar.edu.tr
Siber zorbalığa maruz kalan bir çocuğun bu durumu ailesi ile paylaşması gerektiğini
de ifade eden Yrd.Doç.Dr. Onur Noyan, “Ailesi ile paylaşmıyorsa aile buradaki sorunu
gidermek için bir uzmandan destek almalıdır. Paylaştığı anda suçlamadan,
yargılamadan durumu anlamaya çalışmalı, sonraempati göstererek bu sorundan nasıl
kurtulunabileceği üzerine birlikte düşünülmelidir. Eğer çocuktaki etkilenme derecesi
yüksekse zaman kaybetmeden psikososyal destek alınmalıdır. Sorunun gittikçe
büyüdüğü vakalarda hukuki süreç başlatılarak araştırma yapılmalıdır” diye konuştu.
Bilgi için: İletişim Ofisi Halkla İlişkiler Ajansı
Ayşegül Erben / [email protected] / 0212 324 80 17, 0536 572 27 88
www.npistanbul.com / www.uskudar.edu.tr
Download