İnovasyon Rehberi: Kârlılık ve Rekabetin Elkitabı

advertisement
İnovasyon Rehberi: Kârlılık ve Rekabetin Elkitabı
Şirin Elçi
İhsan Karataylı
© 2008 Technopolis Group Türkiye. Tüm hakları saklıdır. Bu kitabın hiçbir bölümü, yazılı izin
alınmadan kullanılamaz ve herhangi bir yöntemle çoğaltılıp yayınlanamaz. İzin için başvuru adresi:
[email protected]
Editör : Özge Eyigün, Gözde Köse
Tasarım : Caner Elçi
Fotoğraflar: © Shutterstock
ii
Önsöz
Dünya ekonomisinin 2007 yılı sonlarından itibaren yaşamaya başladığı düşük büyüme ve
nispeten daha yüksek enflasyon dönemi Türk reel sektörünün rekabet gücü sorununu
büyütmektedir. Türk Lirasının aşırı değerlenmiş olması ekonomimizin diğer rekabet gücü
unsurlarındaki eksikleri göz ardı etmemelidir. Türkiye ekonomisinde döviz kurunun enflasyon
üzerindeki etkisi ve ithal girdi kullanımı nedeniyle kur artışı rekabet gücünü artıracak tek ve en iyi
ilaç değildir. Rekabet gücü için verimlilik artışı ile rekabetçi maliyet ve fiyat elde edilmesi, diğer
yandan kalite ve inovasyonla farklılaşma zorunludur. Artık 1960-70‟lerin bir ürün ömrünün 1020 yıl olduğu dönemlerde değiliz. Sektörlere bağlı olarak rekabet her alanı kapsamakta ve ürünün
ortalama ömrü giderek aylara düşmektedir. Bu nedenle günümüzde rekabet gücü işletme
faaliyetlerinin her alanında sürekli inovasyondan geçmektedir.
Öte yandan, günümüzde inovasyon belirli dönemlerde, belirli alanlarda gündeme alınacak ve
işletme dışından alınan destekle bir kez için yapılacak bir konu olmaktan çıkmıştır. Konu ve
zaman olarak sürekli ve sınırsız bir inovasyon ihtiyacı ile karşı karşıyayız. Bu da işletme
kültürünün inovasyonu özümsemesini gerektirmektedir.
İnovasyon sadece işletmeler için rekabet gücü sorunu değildir. Günümüzün bilgi toplumlarında
devlet, toplum ve işletmenin performansı bir bütündür ve bu tür konuların toplumsal bilgi ve
hayatın bir parçası haline gelmesi gereklidir.
Kamu kurumlarımızın, KOBİ‟lerimizin, geniş esnaf kesimlerimizin inovasyonda ve verimlilik
artışında yaşadıkları ciddi zorluklar konunun önemini göstermektedir.
Hayatın en önemli kuralları basit veya sade kurallardır. Kuralın sade olması kolay olduğu
anlamına gelmemektedir; en sade kuralı dahi bütün yönleriyle anlamak ve özümsemek
göründüğünden zordur.
ANSİAD, geleneksel olarak, güncel olay ve tartışmalardan ziyade, Türkiye ve Antalya
ekonomisinin temel konuları üzerinde durmayı, temel sorunlar üzerinde uzun dönemli
çözümleri araştırmayı tercih eden, toplumsal katkıyı bir sorumluluk olarak gören ve bu yönde
bütün üyelerinin fedakarlığı ile çeşitli çalışmalar gerçekleştiren bir kurumdur.
Bu çerçevede ANSİAD olarak, gelişmenin ve kalkınmanın inovasyondan geçtiğini, bu konunun
ilköğretimden başlamak üzere yaşamın vazgeçilmez bir parçası olduğunu, insanımızın her iş ve
i
meslekte inovasyonla içli dışlı olması gerektiğini izah etmek ve inovasyon bilincinin yerleşmesini
sağlamak niyetiyle 2008 yılını ANSİAD “İnovasyonla Rekabet Seferberliği Yılı” ilan ettik.
„ANSİAD 2008 İnovasyonla Rekabet Seferberliği Yılı‟ kapsamında, üyelerimiz başta olmak
üzere, Antalya‟daki işletmelerde inovasyon kültürünün yaratılmasına ve inovasyonla rekabet
gücünün artırılmasına yönelik bir dizi etkinlik gerçekleştirdik.
İnovasyon Rehberi: Kârlılık ve Rekabetin El Kitabı bu etkinliklerimizin en önemlilerinden
birisidir. Kitap, inovasyona ilişkin ana kavramların yanı sıra, “inovasyon yapmaya nasıl
başlanır?”, “inovasyon için gerekli kaynaklara nasıl ulaşılır?”, “inovasyonda başarı için taktikler
neler olmalıdır?”, “işletmelerin inovasyon faaliyetlerinde yararlanabilecekleri ulusal ve uluslararası
destekler ve kaynaklar nelerdir?” gibi sorulara kısa ve öz cevaplar sunmaktadır.
Kitabımızın inovasyon konusunda farkındalık yaratmak, gerekli temel bilginin özümsenmesini
sağlamak bakımından yararlı olacağını ümit ediyoruz. Girişimcilik, inovasyon konulu
etkinliklerimizde fedakârca çalışan üyelerimize, bu kitabı hazırlayan değerli uzmanlara ve
arkadaşlarımıza, kitabın basımına katkıda bulunan Halk Bankası yönetimine teşekkürlerimizi
sunuyoruz.
Bir işletme, hatta bir ülke geleceğe ilişkin ümitle, heyecanla gelişebilir. İnovasyon kültürüyle
atılan her adım bu ümit ve heyecanı geliştirir, hayatın her alanında dinamizm yaratır. Bu nedenle,
inovasyon kültürünün iş adamlarımızdan başlayarak bütün ulusumuza yayılmasını diliyoruz. Bu
dileğimizi Mevlana‟nın mısralarını bir kez daha hatırlayarak tamamlayalım:
"Her gün bir yerden bir yere göçmek ne iyi. Her gün bir yere konmak ne güzel. Bulanmadan, donmadan
akmak ne hoş. Dünle beraber gitti cancağızım, ne kadar söz varsa düne ait, şimdi yeni şeyler söylemek lazım."
Saygılarımla,
Ali Rıza AKINCI
ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı
ii
“Tarihin hiçbir döneminde inovasyon, bu kadar kısa sürede bu kadar çok
kişiye bu kadar çok şey vadetmemişti.”
Bill Gates
1.
İnovasyon sözcüğünü son zamanlarda sıkça duyar olduk. Ara sıra karşımıza
çıkan “moda” terimlerden biri mi inovasyon?
İnovasyon kavramı, Türkiye‟de gündemleri 2000‟lerin ortalarından itibaren meşgul
etmeye başladı. Ancak inovasyon, 1900‟lü yılların başından bu yana özellikle gelişmiş
ülkelerin gündemlerinde önemli bir tutuyor. 50 yılı akşın bir süredir de üzerinde çok
ciddi araştırmalar ve çalışmalar yapılıyor.
İnovasyon, ilk defa ekonomist ve politika bilimcisi Joseph Schumpeter tarafından
“kalkınmanın itici gücü” olarak tanımlandı. Schumpeter, 1911‟de yazdığı ve 1934 yılında
İngilizce‟ye çevrilen kitabında, inovasyonu, müşterilerin henüz bilmediği bir ürünün veya
varolan bir ürünün yeni bir niteliğinin pazara sürülmesi; yeni bir üretim yönteminin uygulanmaya
başlanması; yeni bir pazarın açılması; hammaddelerin veya yarı mamüllerin tedariği konusunda yeni
bir kaynağın bulunması; bir sanayinin yeni organizasyona sahip olması olarak tanımlar. Ünlü
ekonomist ayrıca, girişimcilerin inovasyoncu rolleriyle pazarda dengeyi bozduklarını ve ekonomide
sürekli dinamizm yarattıklarını vurgular.
1
Kökeni bu kadar geçmişe dayanan, ve işletmeler için rekabetin, toplumlar ve ülkeler için
kalkınma ve refahın anahtarı olarak kabul edilen inovasyonun önemini kavrayan pek çok
şirket ve ülke bugün diğerlerinin önemli farkla önüne geçmiş durumda.
2
“Bir yöneticinin düşebileceği en büyük tuzaklardan birisi inovasyonla
(innovation) yeniliğin (novelty) birbiriyle karıştırılmasıdır. İnovasyon,
yenilikten farklı olarak, değer yaratır.”
Peter F. Drucker
2.
İnovasyon deyince ne anlamalıyız?
Latince „innovatus‟tan türemiş bir sözcük olan inovasyon, kökeni itibariyle “toplumsal,
kültürel ve idari ortamda yeni yöntemlerin kullanılmaya başlanması” anlamına gelir. Webster
sözlüğü, inovasyonu „yeni ve farklı bir sonuç‟ olarak tanımlar. Bugün, teknik bir terim
olarak dilimize ve dünya dillerine yerleşen inovasyon, sözlük anlamında da vurgulandığı
gibi, yeniliğin kendisinden çok sonucunu; farklılaştırma ve değiştirmeye bağlı ekonomik
ve toplumsal bir süreci ifade eder. “İnovasyon”, Türk Dil Kurumu‟nun (TDK)
sözlüğünde ve yazım kılavuzunda da yer bulur; TDK, kelimenin eşanlamlısı olarak
„yenileşim‟ sözcüğüne de sözlüğünde yer verir.
Ünlü yönetim gurusu Peter F. Drucker, inovasyonu girişimcilerin sahip olduğu özel bir
araç olarak nitelendirir. Girişimciler bu araç sayesinde farklı bir iş veya farklı bir hizmet
için değişim fırsatını kullanırlar. Girişimci olmayı öğrenen işletmeler ve toplumlar da
zenginleşir. Drucker‟a göre inovasyon, “bir disiplin olarak sunulma, öğrenilme ve
uygulanma özelliğine sahiptir.”
3
İnovasyonun ve türlerinin tanımına yönelik çok sayıda kaynak bulunmaktadır. Bu
nedenle, uluslararası kabül gören en uygun kaynak olarak OECD ile Avrupa
Komisyonu‟nun birlikte yayınladığı Oslo Kılavuzu‟ndan temel almakta yarar var. Oslo
Kılavuzu‟nda inovasyon şu şekilde tanımlanır:
“İnovasyon, yeni veya önemli ölçüde değiştirilmiş ürün (mal ya da
hizmet), veya sürecin; yeni bir pazarlama yönteminin; ya da iş
uygulamalarında, işyeri organizasyonunda veya dış ilişkilerde yeni
bir organizasyonel yöntemin uygulanmasıdır.”
4
“İnovasyon sadece teknoloji geliştirmekle ilgili değildir. İnovasyon bizim
pazarlama stratejilerimiz, nasıl finansman sağladığımız, stratejik ortaklık
kurma şeklimiz ve devlet kurumlarıyla nasıl çalıştığımızı gözlemleme ve
yeniden yapılandırmadır.
Firoz Rasul, BALLARD Systems Inc., CEO
3.
Bu tanımdan anlaşıldığı kadarıyla; inovasyonu sadece ürettiğimiz mal ve
hizmetlerde değil daha başka alanlarda da mı yapabiliriz?
Tanımda da belirtildigi gibi, bir şirket, ürettiği ürünlerde ve hizmetlerde, süreçlerinde,
ürün tasarımında, pazarlama yönteminde ve organizasyonunda inovasyon yapabilir.
Buna göre, Oslo Kılavuzu inovasyonu dört başlık altında sınıflandırır:
Ürün inovasyonu, yeni veya özellikleri ya da kullanım amaçları açısından
önemli ölçüde geliştirilmiş/iyileştirilmiş bir mal veya hizmetin pazara
sunulmasıdır. Bu, teknik özelliklerde, parçalarda ve malzemelerde, yerleşik
yazılımda, kullanım kolaylığında veya diğer işlevsel özelliklerde önemli
iyileştirmeleri/geliştirmeleri içerir.
Süreç inovasyonu, yeni veya önemli ölçüde geliştirilmiş/iyileştirilmiş üretim ya
da dağıtım yönteminin uygulanmasıdır. Bu, tekniklerde, ekipmanda ve/veya
yazılımda önemli değişiklikleri içerir.
5
Pazarlama inovasyonu, ürün tasarımında veya paketinde, ürün yerleştirmede,
ürün promosyonunda ya da fiyatlandırmasında önemli değişiklikler içeren yeni
bir pazarlama yönteminin uygulanmasıdır.
Organizasyonel
inovasyon,
firmanın
iş
uygulamalarında,
işyeri
organizasyonunda veya dış ilişkilerinde yeni bir organizasyonel yöntemin
uygulanmasıdır.
Organizasyonel
inovasyon
ve
pazarlama
inovasyonu, „teknolojik olmayan inovasyon‟ sınıfına
girer ve en az teknolojik inovasyon kadar
önemlidir. Örneğin, araştırma-geliştirme (Ar-Ge)
çalışmalarının sonuçlarını kullanarak teknolojik
inovasyon
yapan
bir
firmanın
pazarlama
inovasyonu yapmaması durumunda geliştirdiği
ürünle yeterli ticari başarıyı yakalaması mümkün
olamaz. Rekabet gücü açısından büyük öneme
sahip “imaj ve ün” de pazarlama inovasyonunun
gücüyle kendini gösterir.
Teknolojik olmayan inovasyon, yeni ve daha
etkin iş yapış yöntemlerinin uygulanmasını
(organizasyonel inovasyon) ve geliştirilen ürün
6
veya hizmetin daha fazla müşteri çekecek şekilde tasarlanmasını ve pazarlanmasını
(pazarlama inovasyonu) gerektirdiğinden firmaların pazar paylarını artırmalarını ve yeni
pazarlara girmelerini sağlar. Bu da hem firmalar, hem de ülkeler için artan rekabet gücü
ve büyüme demektir.
Firmalar için inovasyon, verimliliği ve kârlılığı artırdığından, yeni pazarlara girilmesini ve
mevcut pazarın büyütülmesini sağladığından çok önemli bir rekabet aracıdır. Verimli,
kârlı ve rekabet gücü yüksek firmaların faaliyet gösterdiği ekonomiler kalkınır, gelişir ve
küresel ölçekte rekabet avantajı kazanır. Dolayısıyla, ülkeler için inovasyon, istihdam
artışını, sürdürülebilir büyümeyi, toplumsal refahı ve yaşam kalitesini garantileyen en
önemli faktördür.
İnovasyon kavramını yakından ilgilendiren
iki farklı alana daha göz atıp, “ekoinovasyon”
ve
“toplumsal
inovasyon”
tanımlarına yer vermekte yarar var. Ekoinovasyon, çevreye olan olumsuz etkilerin
azaltılması amacıyla yeni veya iyileştirilmiş
ürün, hizmet ve süreçlerin geliştirilmesi; veya
ürün, hizmet ve süreçlerin çevreye olumsuz
etki
yaratmayacak
şekilde
geliştirilmesi
olarak tanımlanabilir. Toplumsal inovasyon
7
ise, inovasyonun sadece ekonomik bir sistem olmadığı; aynı zamanda eşitsizlikleri
ortadan kaldıran, istihdam yaratan ve çevrenin korumasına katkıda bulunan toplumsal
bir sistem olduğu gerçeğinden hareketle ön plana çıkmaktadır. Toplumsal inovasyon,
ticari amaç gütmeden, toplumun tüm kesimlerine fayda sağlayacak yenilik, değişiklik ve
iyileştirme faaliyetlerinin geliştirilmesini ve uygulanmasını ifade eder.
İnovasyonla ilgili yanlış inanışlar
İnovasyonun bilim ve teknolojiyle sınırlı olduğuna inanmak
İnovasyonun Ar-Ge‟yle sınırlı olduğunu düşünmek
İnovasyonla buluşu bir tutmak
İnovasyonu
sadece
büyük
firmaların
yapabileceğine
inanmak
Bir defaya mahsus bir faaliyet ya da proje olarak görmek
Büyük kaynaklar ve finansman gerektirdiğini düşünmek
Belli sektörlerdeki işletmelerin yapabileceği bir faaliyet
olarak görmek
Bir firmada bu işle görevlendirilmiş kişilerin göreviymiş gibi
düşünmek
8
İnovasyon, içerdiği farklılığın, yeniliğin ve değişikliğin büyüklüğüne göre de „radikal‟ veya
„artımsal‟ olmak üzere ikiye ayırılır. İnovasyon, radikal fikirler sonucu daha önce
denenmemiş ürün, hizmet veya yöntemlerin geliştirildiği büyük atılımlarla oluşuyorsa
„radikal inovasyon‟ olarak adlandırılır. Adım adım yapılan, bir dizi geliştirme ve
iyileştirme faaliyetini içeren çalışmaların sonucu olarak ortaya çıkıyorsa, bu, „artımsal
inovasyon‟dur. Radikal inovasyonla müşterilerin davranışlarında önemli değişikliklere yol
açan büyük ölçüde değişmiş ürünler ve/veya tamamen yeni ürün, hizmet ve yöntemler
geliştirilir ve pazara sunulur. Bunun dışında kalan inovasyonlar artımsal inovasyon olarak
değerlendirilir.
Her ne kadar “başarı öyküsü” olarak anlatılan inovasyonlar (örneğin, 3M‟in Post-it®‟i,
Apple‟ın iPod®‟u) radikal inovasyonlar olsa da şirketlerin rekabetçiliğini mümkün ve
sürdürülebilir kılan artımsal inovasyondur.
4.
Daha anlaşılır olması için inovasyon türlerini bir örnekle açmak mümkün
mü?
Bir tarım ürünü olarak domatesi ele alalım. Bu ürünü sadece tarlalarda veya seralarda
üretip, toptancılara sattığımızı varsayalım. Yaptığımız iş bundan ibaretse, bir üretici
olarak herhangi bir inovasyon faaliyetinde bulunmuyoruz demektir. Dolayısıyla hem
kazancımız, hem de kazancımıza bağlı olarak ekonomiye ve topluma katkımız belli bir
9
seviyede kalacak; bu seviyenin üzerine çıkamayacağı gibi, muhtemelen kontrol
edemeyeceğimiz faktörlerden dolayı düşebilecektir.
Her üretici bir girişimcidir. Bir üretici olarak girişimcilik ruhumuzun verdiği enerjiyle bu
gidişatı değiştirmeye, bunun için de inovasyon yapmaya karar verdiğimizde ürünümüze
değişik nitelikler kazandırmakla işe başlarız. Bu niteliklerle, ürünümüzü daha farklı hedef
Daha anlaşılır olması için
inovasyon türlerini bir örnekle
açmak mümkün mü?
10
kitlelere, daha başka pazarlara satmayı başarabiliriz. Örneğin, domateslerimizi organik
olarak üretir; doğal ve insan sağlığına zarar vemeyecek yöntemlerle kurutur; organik
zeytinyağı ve organik aromatik bitkilerle karıştırıp müşteriyi bir bakışta çeken
kavanozlarda satmaya başlayarak gelir seviyesi yüksek kesimlere ve gelişmiş ülkelerin
pazarlarına ulaştırabiliriz. Satışlarımızı, ürünümüz için pazar potansiyeli taşıyan farklı
ülkelerin dillerinde yayın yapan, müşteriye güvenli on-line satış imkanı sağlayan bir web
sitesi üzerinden yapabiliriz. Potansiyel alıcılara ürünümüzü tanıtmak için web sitemize
çok çeşitli içerikler ve özellikler ekleyebiliriz. Örneğin beslenme alışkanlıklarıyla sağlık
sorunları arasındaki ilişkinin tartışıldığı ve uzman doktorlara soruların sorulup cevapların
alındığı bir bölüm yayınlayabiliriz. Web sitemizden yaptığımız satışlar için kurduğumuz
sistemle sipariş ve stok kontrolünü de sağlayabiliriz. Ürünümüzün üretiminden
pazarlama ve satış sürecinin sonuna kadar geçen aşamaların tamamında çevreye zarar
vermemek için gerekli önlemleri alır; bunun için gerekli belgelendirmeyi sağlar ve bunu
müşterilerimize duyururuz.
Tüm bunları gerçekleştirirken, aslında inovasyonun farklı türlerini hayata geçirmiş
oluruz:
domatesi organik yöntemlerle üretmek süreç inovasyonu;
ortaya çıkan son ürünümüz ürün inovasyonu;
albenisi yüksek, renk ve şekil olarak çarpıcı bir kavanozla pazara sunmamız
pazarlama inovasyonu;
web sitemiz aracılığıyla satışa geçmemiz hizmet inovasyonu;
11
web sitemiz üzerinden yapılan satışlar için kurduğumuz sipariş ve stok kontrol
sistemi organizasyonel inovasyon;
ürünümüzün ve üretim ve pazarlama sürecimizin çevreye zarar vermeyecek
şekilde yapılandırılması eko-inovasyon;
ürünümüze kattığımız yeni değerlerle pazar payımızın artması sonucu organik
domates üretinde sözleşmeli tarım modelini yaygınlaştırmamızla sağlacağımız
toplumsal fayda toplumsal inovasyon yaptığımız anlamına gelir.
12
“Ekonomik refahın odağındaki konu
inovasyondur.”
Michael Porter
5.
İnovasyonu neden önemsemeliyiz?
Günümüzde, şirketlerin rekabet avantajını sadece maliyetler ve fiyatlar belirlemiyor.
Pazarın ihtiyaçlarına yanıt verme hızı, ürün ömürlerindeki kısalmalar, ürün ve hizmet
kalitesi, tasarım, yeni ürün ve hizmetlerin geliştirilmesi, müşteri isteklerine göre ürün ve
hizmet üretimi, yeni yönetim ve organizasyon modelleri gibi pek çok faktör de işin
içinde; ve maliyet ve fiyatlardan daha önemli. İşte tüm bu etkenler, şirketlerin inovasyon
yapmasını gerektirir.
İnovasyon sayesinde şirketler, pazar paylarını artırıp yeni pazarlara girilmesine imkan
sağlayacak yeni ürünler/hizmetler geliştirirler. Mevcut ürünlerinde/hizmetlerinde
müşteri istek ve ihtiyaçlarına daha iyi cevap verecek ve dolayısıyla daha geniş bir kesim
tarafından tercih edilecek şekilde iyileştirmeler yaparlar. Ürün ve hizmetlerinin daha hızlı
ve daha iyi fiyatlarla üretilmesini ve satılmasını sağlayacak süreçler geliştirirler. Tüm
bunlar, şirketlerin rekabet gücünün artmasını sağlayacak faktörlerdir.
Sektörü ve büyüklüğü ne olursa olsun tüm firmaların inovasyon yapması kaçınılmazdır.
Örneğin, bir tekstil firması yıkandığında buruşmayan bir kumaş geliştirebilir; bir
13
restoran, bilgisayar kontrollü sipariş ve faturalama sistemine geçebilir; bir turizm
acentası, web sitesi üzerinden rezervasyon ve bilgi servisi ile müşterilerine hizmet
vermeye başlayabilir. Bir ürünün teslim süresini kısaltmak veya bir hizmetin sunuş
kalitesini artırmak için kalite standartları uygulamaya başlamak; tam zamanında üretim
tekniklerini kullanarak üretim sistemini yeniden yapılandırmak ya da bir ürünün
ambalajını daha kolay açılır kapanır hale getirmek de birer inovasyondur. Bu
inovasyonlar sayesinde, bir şirket rekabet yarışında ayakta kalır ve rakiplerine göre bir
adım daha öne çıkar.
Bir ülkede refah ve yaşam standardı, rekabet gücü artarsa yükselir; rekabet gücü içinse
üretkenliği artırmak gerekir. Üretkenliği artıran en önemli araç inovasyondur. Bu
nedenle inovasyon, ülkeler için ekonomik büyümenin, artan istihdamın ve yaşam
kalitesinin anahtarıdır. Ancak bu sayede, ülkenin ve toplumun kaynaklarının ürün ve
hizmete dönüştürülmesi ve bu ürün ve hizmetlerden ekonomik ve toplumsal değer
yaratılması mümkün olur. İnovasyonla toplum, aynı kaynaktan çok daha büyük getiriler
elde eder. Bugüne kadar konuyla ilgili yapılan araştırmalar, ülkelerin belli bir süre, ihracat
oranlarındaki iyiye gidiş veya iç talebin
yüksekliği
sayesinde
büyüyebildiklerini;
ancak bu büyümenin uzun vadeli ve
sürdürülebilir olmasının ülkenin inovasyon
performansına ve bu performanstaki artışa
bağlı olduğunu göstermektedir.
14
“Lideri takipçiden inovasyon
ayırır.”
Steve Jobs
6.
İnovasyon kavramıyla ilgili başka neler bilmeliyiz?
İnovasyon, tesadüfen gerçekleştirilen, büyük ve parlak fikirlerin ve fırsatların
nadiren yakalanıp uygulamaya konduğu bir eylem değildir. Bilinçli ve sistemli
atılan adımlarla gerçekleşen, stratejik bir bakış açısıyla yürütülen bir süreçtir.
İnovasyon, sadece yeninin ve yeniliğin peşinde olmak değildir. Varolanı daha iyi
hale getirmek; geliştirmek ve farklılaştırmak da inovasyondur.
İnovasyonla icat (buluş) aynı şey değildir. İcat, yenilik boyutu olan bir fikrin ürün
veya sürece dönüştürülmesidir. İcat, başarıyla ticarileştirilmediği sürece
toplumsal ve ekonomik fayda yaratamaz; dolayısıyla inovasyon olarak
adlandırılamaz. Her ne kadar inovasyonda icatların sonuçlarından yararlanmak
mümkün olsa da inovasyon, icat olmadan da gerçekleşebilir. Dolayısıyla, icat,
inovasyonun ilk aşaması olarak görülmemelidir.
15
İnovasyon, Ar-Ge ile de bir tutulmamalıdır. İcat gibi, Ar-Ge de inovasyona girdi
oluşturabilir; ancak inovasyon, Ar-Ge faaliyeti olmaksızın da yapılabilir. Ar-Ge
paranın bilgiye dönüştürülmesi; inovasyon bilginin paraya dönüştürülmesidir.
İnovasyon
şirketin
diğer
faaliyetlerinden
bağımsız
bir
eylem
olarak
görülmemelidir. Aksine, tüm faaliyetler ve süreçler inovasyonla içiçe
yürütülmelidir. Yapılan her iş gelişmeye, iyileştirmeye, değer yaratacak şekilde
farklılaşmaya açık olmaldır. İnovasyonu, kurum kültürü haline getirmiş ve
süreçleriyle bütünleştirmiş işletmeler, inovasyon performansı yüksek olan
işletmelerdir.
İnovasyon, bir şirketin daha yüksek kâr marjı kazanmasına neden olsa da bunun
ne kadar süreceğini tahmin etmek olanaksızdır. Günümüzde gelişen teknolojinin,
değişen müşteri isteklerinin, bilgiye ve teknolojiye kolaylıkla erişen rakiplerin
inovasyonu taklit etme becerilerinin hızları düşünüldüğünde, inovasyonun
işletmeler açısından sürekli bir faaliyet halinde yürütülmesi
kaçınılmaz bir hal almaktadır.
İnovasyonda
başarı
için
şirketlerin,
inovasyon
faaliyetini tamamlayıcı stratejilere ve yetkinliklere
ihtiyacı vardır. Sahip olunan insan kaynaklarının yeni
16
becerilerle donatılması ve yetişmiş insan gücünün işletme bünyesinde
tutulmasının sağlanmasına yönelik stratejiler; inovasyon konusunda rakipler de
dahil olmak üzere dış paydaşlarla işbirliği yapma becerisi ve stratejileri;
işletmenin faaliyetlerini ilgilendiren alanlarda, işletmenin bulunduğu bölgede, ve
yurtiçinde ve dışında geliştirilen yeni teknolojilerin ve üretilen bilginin sürekli
olarak takibi ve ihtiyaç duyulanların firma tarafından benimsenmesi gibi konular,
bu tür yetkinlik ve stratejilere birer örnektir.
İnovasyonda başarı için bilinmesi gerekenler:
İnovasyonun herşeyden önce kültürel bir konu olduğunu kabul
etmek
Risk alma konusunda cesaret sahibi olmak
Yaratıcılığı en üst düzeyde kullanmak ve bunu destekleyen bir ortam
oluşturmak
Başarıyı ödüllendirirken başarısızlığı hoş görmek
Müşterinin en önemli inovasyon kaynağı olduğunu asla unutmamak
Doğru, açık ve etkin bir iletişim ortamı oluşturmak
İşbirliğine açık olmak ve bunun için geniş bir ağa sahip olmak
İnovasyon için ölçülebilir hedefler koymak ve performansı izleyip
değerlendirmek
Bilgiyi yönetmek
17
“Hiçbir problem, onları yarattığımız andaki bilinçle çözülemez; dünyaya
yeni bir gözle bakmamız gerekir.”
Albert Einstein
7.
İnovasyona nereden başlamalıyız?
Bir şirkette inovasyon serüveninin başlangıcında dört ana adımın atılması gerekir:
Farkındalık
Mutabakat
Strateji
Sistem
Farkındalık: Öncelikle, inovasyonun ne olduğu ve öneminin şirket yönetimi ve
çalışanları tarafından anlaşılması ve kavranması şarttır. İnovasyonun, sadece
şirketin kârlılığı için değil; bireylerin yaşam kalitelerinin ve refah seviyelerinin
yükseltilmesi; toplumsal kalkınmanın ve ülkenin ekonomik gelişiminin
sağlanması; sürdürülebilir kalkınmanın garanti altına alınması için en önemli araç
olduğu konusunda bilinç oluşturulmalıdır.
Mutabakat: İnovasyonun önemi ve vazgeçilmezliğinin tüm yönetici ve
çalışanlar tarafından kavranmasından sonra, bu yolda elbirliğiyle çalışmak
konusunda şirket genelinde söz, fikir ve anlayış birliği oluşturulur.
18
Strateji: Firma yönetiminin çalışanlarla birlikte inovasyon serüveninde nasıl
ilerleneceğine dair bir stratejiyi birlikte belirlemesi ve uygulamaya koyması
atılacak üçüncü adımdır. İnovasyon stratejisi, firmanın farklılaşmasını sağlayacak
hamleleri tanımlar. Bu hamleleri yapabilmek için gereken eylemler de stratejinin
bir parçasıdır. İnovasyonda yatırım öncelikle strateji yardımıyla belirlenir.
Firmanın kısıtlı kaynaklarının ne tür inovasyon faaliyetleri için nasıl kanalize
edileceğinin yanıtını bulmak strateji sayesinde mümkündür.
İnovasyon Döngüsü
Fırsatların
Yakalanması
Stratejik Seçimin
Yapılması
Öğrenme
İNOVASYON
Uygulamaya
koyma/Pazara
sunma
Gerekli Bilginin
Edinilmesi
Çözümün
Geliştirilmesi
19
Sistem: İnovasyona hazırlık aşamasında atılacak son adım, inovasyon
döngüsünü yönetmek için gerekli sistemin kurulmasıdır. Bu sistem, şirketin tüm
çalışanlarının
ve yöneticilerinin
inovasyon fikirleri geliştirmelerinin ve
önermelerinin sağlanmasını; dış dünyada olup bitenlerin takibiyle inovasyon
fırsatlarının yakalanmasını; inovasyon fikirleri arasından şirket için en uygun ve
stratejik olanların seçilmesinin sağlanmasını; seçilen fikrin inovasyona
dönüştürülmesinde izlenmesi gereken yolun tanımlanmasını mümkün kılar.
20
“.....‟Hangi yola gitmem gerektiğini söyler misin?‟
„Bu, büyük ölçüde nereye ulaşmak istediğine bağlı‟ dedi Kedi.
„Nereye olduğu çok da fark etmez –„ dedi Alice.
„O zaman hangi yoldan gideceğin de fark etmez,‟ dedi Kedi....”
Lewis Carroll (1865), Alice Harikalar Diyarında
8.
İnovasyon serüveninde nasıl bir yol izlemeliyiz?
Şirketlerin varlık nedeni, paydaşları için zenginlik yaratmaktır. Bu paydaşlar, şirketin
hissedarları, yöneticileri ve çalışanları olduğu gibi, aynı zamanda, ekonomiye, refah
düzeyine ve yaşam kalitesine katkıda bulunduğu için devlet ve toplumdur.
Şirketlerin yaratacakları zenginlikle orantılı olarak büyümeleri ve bu büyüme trendini
sürdürülebilir kılmaları gerekir. Hedef böyle olunca, bu hedefe ulaşmak için stratejik bir
yaklaşımın varlığı kaçınılmazdır. Bu stratejik yaklaşım, şirketlerin hedefe ulaşmalarında
izleyecekleri yolun ne olacağını ve bu yolda kullanacakları en önemli araç olan
inovasyondan nasıl yararlanacaklarını belirler.
Bu yaklaşımın yazılı hale getirilmesi ve şirketin yönetici ve çalışanlarının leerinden
düşmeyecek bir kılavuz halini almasının sağlanması gerekir. Bu kılavuz, iş planı olarak
adlandırılır ve büyüklüğü, sektörü ve yaşı ne olursa olsun tüm şirketlerin hazırlayıp
düzenli aralıklarla güncellemesi gereken bir dokümandır.
21
İyi bir iş planı,
şirketin hedefini,
bu hedefe ulaşırken izleyeceği stratejiyi,
bu stratejide inovasyonun rolünü,
stratejiyi hayata geçirmek için gereken, var olan ve sahip olunması gereken
kaynakları,
bu kaynaklardan nasıl yararlanılacağını,
stratejinin
adım
adım
gerçekleştirilmesinde
kimin
hangi
sorumluluğu
üstlendiğini, bu sorumluluğu hangi zaman dilimleri içinde yerine getireceğini ve
bu ilerlemenin hangi göstergelerle ölçüleceğini gösteren bir eylem planını içerir.
İnovatif bir şirketin iş planı aşağıdaki başlıklardan oluşur:
1. Yönetici Özeti: İş planının
takip eden sayfalarında yer alan
bölümlerin
özetinin
bölümdür.
Şirketin
verildiği
ana
paydaşları tarafından kolaylıkla
anlaşılabilecek
şekilde
22
hazırlanması; kısa, açık, net, akılda kalıcı olması gerekir.
2. Şirketle İlgili Tanıtıcı Bilgi: Şirketin kısa tarihçesi ve organizasyon yapısı
hakkında bilgi verir.
3. Stratejik Hedef: Şirketin vizyon ve misyonunun yanısıra ölçülebilir ve
izlenebilir kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerinin yer aldığı bölümdür.
4. Mevcut Durum: Şirketin mevcut ürün ve hizmetlerinin, bu ürün ve hizmetlerin
satış, kâr ve ciroya katkı oranlarının; faaliyet gösterdiği pazarların; belli başlı
müşterilerinin; rakiplerinin; mevcut pazarlardaki büyümeye ilişkin tahminlerin
açıklandığı bölümdür.
5. Ana Yetkinlikler: Şirketin sahip olduğu ve onu
rakiplerinden ayıran özellikler ve güçlü yanların analiz
edildiği; ana tedarikçilerin, sahip olunan üretim ve
teknoloji alt yapısının değerlendirildiği; insan kaynağı
açısından sahip olunan avantajların ele alındığı bölümdür.
6. İnovasyon
Stratejisi:
Şirketin
büyümesine
ilişkin
izlenecek yolun ortaya konduğu; inovasyona ilişkin
hedeflerin detaylandırıldığı (örneğin, “üç yıl içinde yeni
ürün ve hizmetlerin toplam ciromuz içindeki payı yüzde
23
X‟e çıkacak”; “süreç inovasyonuyla maliyetlerimizi ilk yılın sonunda yüzde Y
azaltacağız” gibi); bu hedeflere ulaşmak için inovasyon faaliyetlerinin nasıl
yöneticileceğinin açıklandığı bölümdür.
7. Finansman Kaynakları: Şirketin geçmiş finansal
verilerinin bir özetinin verildiği; yatırım, satış ve nakit
akışına
ilişkin
projeksiyonların
yer
aldığı;
risk
analizinin yapıldığı; stratejiyi hayata geçirmek için
gerekli kaynakların nereden ve nasıl temin edileceğine
ilişkin planların verildiği bölümdür.
8. Eylem
Planı:
Stratejinin
gerçekleştirilmesi
aşamasında şirket içinden kimin hangi sorumluluğu
üstlendiğini, bu sorumluluğu hangi zaman dilimleri
içinde yerine getireceğini ve bu konudaki ilerlemenin
hangi göstergelerle ölçüleceğini gösteren bölümdür.
Bir şirketin iş planındaki inovasyon stratejisi, rekabet savaşında bir hücum kararı gibidir.
Her hamle yeni bir inovasyon faaliyeti için bir fırsat doğurur. Bu nedenle, inovasyon
stratejisinin pazardaki, organizasyonel yetenek ve yetkinliklerdeki, iş hedeflerindeki
değişimlere bağlı olarak değişmesi, yaşayan, dinamik bir doküman olması gerekir.
24
“Her kuruluşun tek bir ana yetkinliğe ihtiyacı var: İnovasyon”
Peter F. Drucker
9.
Şirketlerde inovasyon süreci nasıl gerçekleşir?
İnovasyon sürecinin ilk ve en önemli aşaması fırsat yakalama/fikir geliştirme evresidir.
İnovasyon fikirleri geliştirirken temel yaklaşım,“hiçbir şey imkansız değildir” olmalıdır.
İnovasyon farkındalığının ve mutabakatının yaratıldığı bir şirkette, çalışanlar ve
yöneticiler, ürünlerini, hizmetlerini, iş yapış yöntemlerini sürekli olarak sorgularlar. En
üst düzeydeki yöneticiden alt seviyedeki çalışanlara kadar herkes inovasyon sürecini
tetikleyebilir. Herkes, kolaylaştırmak; fark yaratmak; basitleştirmek; değer yaratmak için
fikirler geliştirip yeni yollar bulabilir. Özellikle ürün ve hizmet inovasyonlarına ait
fikirler, müşterilerle yakın ilişki halinde olunmasıyla ve mevcut ve potansiyel müşterilerin
ihtiyaçlarının anlaşılmasıyla ortaya çıkar.
Fırsatları yakalama ve bunları inovasyon fikirlerine dönüştürme ile başlayan inovasyon
süreci, öğrenme süreciyle tamamlanır. İnovasyon faaliyeti bu sürecin sürekli
tekrarlanmasıyla bir döngü şeklinde devam eder. Sürecin ana adımları şunlardır:
Fırsatların yakalanması: Bir firmanın potansiyel inovasyon fikirleri için sürekli
olarak fırsatları belirlemesi ve değerlendirmesi gerekir. Bu fırsatlar, firma
çalışanlarının inovasyon fikirlerinden, müşterilerin değişen gereksinimlerinden,
25
rakiplerin çalışmalarından, yeni geliştirilen teknolojilerden veya tedarikçilerden
kaynaklanıyor olabilir. Ya da yurtiçinde veya dışında herhangi bir kuruluş veya
kişi tarafından yapılan bir Ar-Ge çalışmasının sonuçları veya yeni bir
düzenlemeye, kanuna ya da standarta uyma zorunluluğu inovasyon fırsatlarını
doğurabilir. Rekabet gücünü kaybetmek istemeyen bir firmanın bu tür sinyalleri
zaman kaybetmeden yakalabiliyor olması gerekir.
Stratejik seçimin yapılması: İnovasyon faaliyetine başlamak amacıyla kaynak
ayırmadan önce yakalanan fırsatlar arasından stratejik açıdan en önemli olanın
seçilmesi gerekir. Bu seçimde göz önünde bulundurulacak etkenlerin başında
müşterilerin gereksinimleri ve istekleri gelir. İnovasyon için ayrılmış geniş
kaynakları olan büyük şirketler bile tüm fırsatları değerlendiremezler. Asıl başarı,
en büyük rekabet avantajını sunan fırsatı seçip inovasyona
dönüştürebilmektir.
Gerekli
bilginin
edinilmesi:
Firmaya
rekabet
gücü
kazandırmada en yüksek potansiyele sahip inovasyon fikrini
hayata
geçirmeye
başlamadan
önce
ihtiyaç
duyulan
kaynakların ayrılması gerekir. Bu amaçla, öncelikle ürün,
hizmet veya sürecin geliştirilebilmesi için gerekli bilgiler
biraraya getirilmelidir. Yazılı olan bilginin yanında yazılı
olmayan bilgiye erişmek de büyük önem taşır. İnovasyon
26
faaliyetinin yürütüleceği konuda yetkin, yerli veya yabancı bir uzmanı işe almak
veya danışman olarak çalıştırmak, yurtiçindeki veya dışındaki üniversite veya ArGe kurumlarından hizmet almak, yazılı olmayan bilgiye ulaşmanın yolları
arasındadır. Hangi yol seçilirse seçilsin, edinilen bilgilerin firma tarafından
özümsenmesi ve mümkün olduğunca yazılı hale getirilmesi firmanın yetkinliğinin
ve rekabet avantajının sürdürülmesi açısından önemlidir.
Çözümün geliştirilmesi ve uygulamaya koyma/pazara sunma: İnovasyon için
gerekli bilgi ve bilgi kaynakları bir
araya getirilip inovasyon projesi
tanımlandıktan
sonra
sıra
uygulamaya gelir. Bu aşamada
ürün, hizmet veya süreç son halini
alana kadar çalışmalar sürdürülür.
Pazardan sürekli olarak alınan
bilgilerle desteklenen geliştirme
çalışmaları,
ürünün,
hizmetin
pazarlanması veya sürecin ticari kullanımı ile devam eder.
Öğrenme: Bu aşama, diğer tüm aşamalardaki başarı ve başarısızlıkların
değerlendirilmesine, gerekli bilgilerin üretilmesine ve bunların inovasyon sürecini
daha iyi yönetmede kullanılmasına olanak sağlar. “Öğrenme”nin etkisi diğer tüm
27
aşamalara yansıdığından inovasyonun sürekliliği, dolayısıyla firmanın rekabet
gücünün sürekliliği açısından büyük önem taşır.
İnovasyon sürecinde yaşananlar ve kazanılan deneyim, yeni inovasyon
fikirlerinin geliştirilmesi ve uygulanması aşamasında çok daha başarılı ve hızlı bir
sürecin gerçekleştirilmesini sağlar. Bunun için süreçte yapılan doğrular ve
yanlışlardan dersler çıkarılır; bu dersler şirket çalışanları ile paylaşılır ve yazılı hale
getirilerek kurumsal hafızanın oluşmasına katkı sağlanır.
İnovasyon Sürecini Yönetmenin Altın Kuralları
• Firmanızın ürün ve süreçlerini periyodik aralıklarla nasıl iyileştirebileceğinizi
sorgulayın.
• Sorgulama sırasında beyin fırtınası, SWOT analizi, TRIZ gibi sistematik bir
yöntem kullanın ve sonuçları yazılı hale getirerek takip edin.
• Çalışanlarınızın inovatif fikirlerini üst yönetime iletebileceği bir platform
oluşturun.
• Çalışanlarınızı inovatif fikirleri için ödüllendirin.
• Çalışanlardan gelen fikirleri değerlendirmek için stratejinizle bağlantılı kriterler
ve prosedür belirleyin ve uygulayın.
28
• Çalışanlarınızın fikir üretip fırsatları takip edebilmeleri için fazladan zaman
yaratmalarına imkân sağlayın.
• Çalışanlarınızın önerdikleri fikirleri test edebilmeleri için küçük de olsa bir
bütçe ayırın.
• Periyodik aralıklarla ürün ve hizmetleriniz için müşteri memnuniyetini ölçün
ve nasıl iyileştirebileceğinizi belirlemeye çalışın.
• Müşterilerinizin sunmakta olduğunuz ürün ve hizmetler için farkında
oldukları veya olmadıkları ihtiyaçlarını tespit edecek mekanizmalar geliştirin
ve periyodik olarak uygulayın.
• Rakiplerinizi belirleyin, düzenli olarak neler yaptıklarını izleyin ve yazılı bir
raporda toplayın.
• Tedarikçilerinizle düzenli aralıklarla ürün ve süreçlerinizi iyileştirebilecek ne
tür çalışmalar yapılabileceği konusunda çalıştaylar düzenleyin.
• Sektörünüzle ilgili alanlarda çalışmalar gerçekleştiren üniversiteler, araştırma
merkezleri gibi kuruluşlarla düzenli olarak bir araya gelip inovasyon
faaliyetlerinize yapabilecekleri katkıları konuşun.
• Maliye Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik
Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve
Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) ve Türkiye Teknoloji Geliştirme
Vakfı (TTGV) tarafından sağlanan inovasyon teşvik ve desteklerini ve
Avrupa Birliği‟nin Çerçeve Programları‟nı inceleyin ve inovasyon projeleriniz
için bu imkânlardan yararlanın.
29
• Firmanızın faaliyet alanı ile ilgili konularda patent, endüstriyel tasarım ve
marka tescillerini takip edecek bir mekanizma kurun ve düzenli aralıklarla takip
edin.
• Yeni ürün ve hizmet geliştirme sürecinizi tanımlayın ve yazılı hale getirin.
• Tüm bu faaliyetleri içerecek bir inovasyon stratejisini ve eylem planını iş
planınıza yerleştirin, ve tüm çalışanlarınızın hazırlık ve uygulama sürecine dahil
olmasını sağlayın.
• Sektörünüz dışındaki alanlardaki teknolojik gelişmeleri ve teknoloji alanlarını
(bilgi ve iletişim teknolojileri, nano teknolojiler gibi) tespit edin ve bu
alanlardaki gelişmeleri takip ederek bunların ürün, hizmet ve süreçlerinize ne
tür farklılıklar kazandırabileceğine kafa yorun.
30
“Microsoft‟un en büyük varlığı çalışanlarının hayal gücüdür.”
Bill Gates
10. İnovasyon kaynaklarına nasıl ulaşabiliriz?
İnovasyon kaynakları, hem şirketin içinde hem de dışında bulunmaktadır. Şirket
dışındaki kaynaklar sadece firmanın bulunduğu bölge veya ülke ile sınırlı kalmayıp tüm
dünyayı kapsar.
Bir şirketin yararlanabileceği inovasyon kaynaklarından başlıcaları şöyle sıralanabilir:
Çalışanların fikirleri,
Müşterilerin ihtiyaç, istek ve beklentileri,
Tedarikçilerden gelen geri beslemeler, fikirler ve öneriler,
Altyüklenicilerden gelen geri beslemeler, fikirler ve öneriler,
Şirket içinde ve dışındaki (örneğin üniversitelerdeki) araştırmacıların ve Ar-Ge
birimlerinin yürüttüğü veya sonuçlandırdığı Ar-Ge çalışmaları,
Rakiplerin yeni ürünleri, hizmetleri, pazarlama yöntemleri, Ar-Ge faaliyetleri,
Teknolojik gelişmeler,
Fuarlar ve benzeri etkinlikler,
Patentler, faydalı modeller ve tasarımlar.
31
“İnovasyonun, Ar-Ge için kaç dolarınız olduğuyla ilgisi yoktur...inovasyon
parayla ilgili değildir. Sahip olduğunuz insan kaynağı, onlara nasıl liderlik
ettiğiniz, ve onlardan ne elde ettiğinizle ilgilidir.”
Steve Jobs
11. İnovasyonda bir yöneticinin rolü ne olmalı?
Bir şirketteki çalışanların hepsi veya bir kısmı inovasyon için ne kadar istekli olurlarsa
olsunlar, doğru liderlik vasıflarına sahip bir yöneticileri yoksa bu hiçbir işe yaramaz.
Dolayısıyla inovasyonda başarı için ön şart, doğru özelliklere sahip bir liderin varlığıdır.
İnovasyon sürecinin tetikleyicisi, sürükleyicisi ve tamamlayıcısı liderdir. Lider, inovasyon
için gereken farkındalığı yaratan; tüm diğer yöneticileri ve çalışanları ortak hedefe
kilitleyen; iş planındaki yol haritasının herkesin katkısıyla çizilmesini sağlayan; gerekli
kaynakları ayıran, inovasyonu teşvik eden atmosferi oluşturan kişidir.
Doğru özelliklere sahip bir lider,
İnovasyon konusunda hırslı, istekli ve heyecanlıdır. Bu hırs, istek ve heyecanı
çevresindekilere de yansıtır.
Şirketinde inovasyon için gerekli atmosferin oluşturulmasının kendi elinde
olduğunu bilir ve buna göre davranır.
32
İnovasyon sürecini sahiplenir. Sürecin başarıyla yönetilmesi konusunda kendine
güveni tamdır.
Şirket içinde ve dışında inovasyon sürecine dahil olan ve olması gereken herkesi
bu konuda yüreklendirir ve motive eder.
Esnek ve yapıcıdır. Kuralların ve kalıpların esiri olmaz, çalışanlarını da bu tür
kısıtlamaların içine sokmaz.
Pozitif düşünür.
Vizyon sahibidir.
Risk alır ama aynı zamanda riski iyi yönetir. Belirsizlikleri ortadan kaldırır.
Çalışanlarına inanır ve güvenir. Onlara değer, yetki ve sorumluluk verir ve onları
dinler.
33
“....Bu adam [1665-1741 yılları arasında yaşamış Daniel Jeanrichard‟ı
kastederek], diyor, kelimenin tam anlamıyla, ilk modern saat girişimcisi
-
Fransız menşeli modası geçmiş ürünlere bakarak bir ürün yaratıyor,
-
Pazarın olanaklarına uyarlanmış bir satış fiyatı belirliyor,
-
Kendi ticaretleri için bölgeye ayak basan dantelcileri dağıtım ağı olarak
kullanıyor,
-
Kendine çıraklar yetiştiriyor,...
-
Aletler, araç gereçler ve çeşitli düzenekler konusunda uzman mekanikçiler
veya saatçilerle işbirliği yapıyor,
-
Spiraller ve yaylar gibi Cenevre‟ye kadar ülke sınırları içinde üretilmemiş
parçalar satın alıyor,
-
Satışlarından alması gereken paraları tahsil etmeden önce, kendisine
malzeme sağlayanlara olan borcunu ödeyebilmek için topraklarını satıyor,
böylece zaman içinde bir servet yaratıyor....”
Estelle Fallet (2002) Bir saat fabrikasının romanı, Tissot
12. İnovasyoncuların kişilik özellikleri nelerdir?
Her gerçek girişimci, bir inovasyoncu; her inovasyoncu bir girişimcidir. İnovasyoncu
meraklı ve araştırıcıdır; mevcut durumu kabul etmez; normal ve değişmez olarak kabul
edilen doğruları sorgular; memnun olmadığı her ne ise (şartlar, ürün, hizmet, süreç,
organizasyon,...) değiştirmek için ve iyileştirmek için çaba harcar.
34
İnovasyona yatkın bireylerin sahip olması gereken özelliklerin çok azı doğuştan gelen
özelliklerdir. Herkes, iyi birer inovasyoncu olmak için kendini yetiştirebilir. Bir şirkette
yapılması gereken, tüm çalışanlarını bu özelliklere sahip olacak şekilde yetiştirmek,
motive etmek ve teşvik etmektir.
Bir inovasyoncunun kişilik özelliklerini şöyle sıralamak mümkündür:
Hedefe odaklanırlar, ne istediklerini bilirler ve bundan ödün vermezler.
Yaratıcı yönleri ağır basar; sık sık hayal kurmakla birlikte hayalle yetinmeyip
bunları hayata geçirmek için çalışırlar.
Hata yapmaktan korkmazlar. Yaptıkları hatalardan ders çıkarmayı bilirler ve bir
kez yaptıkları hataları nadiren ikinciye tekrarlarlar.
Geniş bir bakış açısına sahip vizyoner kişilerdir.
Fırsatları herkesten önce fark edip bunlardan
çarpıcı fikirler çıkarırlar.
Öz disiplinleri ve içten gelen motivasyonları
yüksek kişilerdir.
Kendine güvenleri fazladır; olumlu ve yapıcı
düşünürler.
İşbirliğine açık, kolay iletişim kuran; sahip
oldukları ağları sürekli olarak genişleten kişilerdir.
35
“Dünya çok hızlı değişiyor. Artık büyük küçüğü yenemiyor.
Hızlı yavaşı yeniyor.”
Rupert Murdoch
13. Şirketimizde inovasyon kültürünü nasıl oluşturabiliriz?
İnovasyon
kültürünün
oluşturulması
şirketin
yöneticisinin,
yani
liderin,
yükümlülüğündedir. Kültürel değişim, davranışların, inanışların ve değerlerin değişimiyle
ilgilidir; insanların kafa yapılarının değişmesini gerektirir. Bu, önemli bir değişim
demektir ve belli bir süre gerektirir. Bu sürenin uzunluğu veya kısalığı, liderin inovasyon
konusunu sahiplenme düzeyi ve bu amaçla gerekli farkındalığı ve motive edici ortamı
yaratmasıyla bağlantılıdır.
İnovasyonun hedefinin çalışanlara çok iyi anlatılması ve kendilerinin inovasyon sonunda
elde edecekleri kazanımların ortaya konması değişimi hızlandırır.
İnovasyon kültürünün hakim olduğu bir ortamda bulunması gereken önemli bir unsur,
güvendir. Yönetim ve çalışanlar arasında açık bir iletişimin olması, bu güven ortamının
oluşmasının ön şartı olarak görülmelidir. Bu konuda ilk adımı atanın yönetici olması
gerekir. Çalışanların seslerini duyurduklarını bilmek ve şirketle ilgili gelişmeler hakkında
zamanında bilgi sahibi olmalarını sağlamak güven ve bağlılığı artırır.
36
Küçük ölçekli firmalarda önemli bir sorun olarak görülmese de orta ve büyük ölçekli
şirketlerdeki bürokrasi, inovasyon kültürünün oluşturulmasının önünde bir önemli
bariyer olarak yer alabilmektedir. Bürokrasi, bu tür şirketlerin inovasyon sürecini
gerektiği gibi hızlı bir şekilde gerçekleştirmelerini de engeller. General Electric‟in
efsanevi lideri Jack Welch, şirketin süreçlerini iyileştirme çalışmasını yönetirken,
“hedefim, büyük şirketimize küçük firmaların ruhunu ve hızını kazandırmak” demiştir.
Küçük şirketlerin de inovasyon konusunda sahip oldukları bu esneklik ve hız avantajını
iyi kullanmaları gerekir.
Şirketler, inovasyon fikirlerini seçme ve uygulama konusunda ne kadar hızlı hareket
ederlerse, çalışanların motivasyonu ve sürece katılımı o derece yüksek olur. Sürecin
beklenenden uzun sürmesi ise hayal kırıklıklarını ve motivasyonsuzlukları beraberinde
getirir. Sonuçta, çalışanlar sadece inovasyon konusunda değil, rutin işlerin yapılmasında
da isteksizlik yaşamaya başlarlar.
İnovasyon kültürünün yeşermesini sağlayan diğer
önemli bir unsur, yönetici ve çalışanlarda “şirketi
sahiplenme”
duygusunun
yaratılmasıdır.
Çalışanların inovasyon fikirleri ve inovasyon
sürecine
katılımlarıyla
şirket
zenginleşip
büyüyecekse, çalışanların bu fikirleri üretmek ve
37
uygulamak için bir nedenleri olmalıdır. Bu amaçla çeşitli yöntemler uygulamaya
konabilir. Belli kriterleri sağlayan çalışanlara şirket hisselerinden verilmesi, etkili
yöntemlerden biridir. Ayrıca, her bir çalışanın inovasyon sürecine katılımının şirket
üzerindeki etkilerinin bilinmesinin sağlanması önemli bir motivasyon aracıdır.
Çalışanları inovasyona teşvik etmek için parasal ödüller kullanılsa da bu yaklaşım şirket
içinde rekabetçi bir ortam oluşmasına yol açabilir. Bu rekabet ortamı, iletişimin önünde
bir engel oluşturabileceği gibi, çalışanlar tarafından daha az etki yarattığı için tercih
edilmeyeceği düşünülen ancak şirket için gerekli artımsal inovasyonlarla ilgili fikirlerin
üretilmesi ve uygulanmasının önünde bir engel
oluşturabilir. Bu nedenle, ödül sistemlerinin inovasyon
kültürünü güçlendirecek şekilde tasarlanması gerekir.
İnovasyon kültürünü ve ortamını yaratırken, şirketlerin
başarısızlığı belli oranda tolere etmeleri gerekir.
İnovasyon, risk almayı da beraberinde getirdiği için
bazı
durumlarda
başarısızlık
kaçınılmaz
olabilir.
İnovasyon sürecinde de hata yapmamak mümkün
değildir. Tüm çalışanların inovasyon fikirleri geliştirip
inovasyon
yaratabilmek
sürecine
için
dâhil
hataları
olduğu
bir
ortam
cezalandırmayan
bir
kurumsal kültür geliştirilmelidir.
38
“İnsanlara ne istediklerini sormuş olsaydım „daha hızlı koşan
atlar‟ diyeceklerdi.”
Henry Ford
14. Ürün/hizmet ve süreç inovasyonu yaparken izleyebileceğimiz kullanışlı bir
yöntem var mı?
Ürün/hizmet ve süreç inovasyonunda yaygın olarak kullanılan “aşama-kapı” (stage-gate)
yöntemi, inovasyon sürecinin sistemli bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlar. Robert
Cooper tarafından geliştirilen yönteme göre inovasyon faaliyeti birbirinden ayrı
bölümlere ayrılır. Bir bölümden diğerine geçmek için belli kriterlerin sağlanması şartı
aranır. Bunun ardında yatan mantık, ürün inovasyonunun ilk aşamalarında yapılan
yatırımların minimum düzeyde tutuluyor olması nedeniyle, başarısızlık durumu söz
konusuysa inovasyon projesinde bir sonraki aşamaya geçmeden yatırımların
durdurulmasını sağlamaktır. Böylece, mevcut finansal olanaklara, kaynaklara ve pazara
çıkış zamanına bakılarak bir şirkette birden fazla inovasyon projesi yürütülebilir. Birden
fazla inovasyon projesinin başlatılmasıyla oluşan bu yapıya “inovasyon kanalı” adı verilir.
39
fikir
fizibilite
test etme
uygulama
pazara
sunma
fırsatları
arama
değerlendirme
onaylama
geliştirme
ve üretme
müşteriye
ulaştırma
kapı
kapı
kapı
kapı
İnovasyon kanalı yaklaşımı, inovasyon fikirlerinin projeye dönüştürülmesinde ve
ürün/hizmet inovasyonu sürecinin yönetilmesinde kullanılan basit ve pratik bir araçtır.
Bu aracın kullanılmasıyla fikirden pazara kadar geçen sürenin hızlandırılması ve adım
adım başarıyla yönetilmesi sağlanır. “Kapı”larla ayrılan her bir aşamanın sonunda belli
çıktıların elde edilmesi gerekir.
Önerilen bir inovasyon fikri değerlendirilip uygulanmaya karar verilirse inovasyon
kanalına girer. Böylece bir inovasyon projesi halini alır. İnovasyon projesinin artık
sistemli bir şekilde yönetilmesi gerekmektedir. Her aşamanın sonunda bir “kapı”ya
40
ulaşıldığında bir sonrakine geçilmesinin uygun olup olmadığı değerlendirilir. Kanal
boyunca ilerlerken aşamalar ve kapılar yol gösterici olur. Her ikisinde de projenin hem
teknik hem de pazar boyutuyla ilgili değerlendirme yapılır.
Kanaldaki aşamalar,
Fikir geliştirme
Fizilibitenin yapılması
Fikri test etme
Uygulama
Pazara sunma adımlarından oluşur.
Kapılar, aşamaların sonundadır. Bir aşama tamamlanıp kapıya ulaşıldığında yapılan
değerlendirmeye bağlı olarak ya kapıdan geçilir; ya geçilmez ya da durulur ve beklenir.
Bir önceki aşamayla ilgili yapılan değerlendirmeye göre inovasyon projesi başarıya
ulaşacak gibi görünüyorsa bir sonraki kapıya kadar ilerlenir. Başarısızlık söz konusuysa
projeden vazgeçilir ve kapıdan sonraki aşamaya geçilmez. Durup bekleme durumu,
inovasyon fikrinin potansiyel içermesi ama belli
nedenlerden dolayı sonraki aşamaya geçmenin
mümkün olamaması halinde söz konusu olur. Bu
nedenler, inovasyon projesini sürdürmek için o an
için gerekli kaynakların bulunamaması olabileceği
41
gibi önemli belirsizliklerin varlığı da olabilir. Dolayısıyla, sorunlar çözüldüğünde proje
beklediği kapıdan geçirilerek bir sonraki aşamaya geçer.
Kanalın şeklinin huniye benzetilmesinin nedeni, başlangıçta sayıca fazla olan inovasyon
fikirlerinin her bir aşamanın ardından azalmasından kaynaklanır. Ancak, kapıdan geçen
fikirlerin nitelikleri yüksektir. Sonlara doğru yaklaşıldıkça sayı daha da azalır. Kanalın dar
ucuna iyice yaklaşan projeler, pazara sunulmak üzere hazırlanan yeni ürün ve hizmet
inovasyonlarıdır.
42
“Bulunduğun yerde kalabilmek için koşmak zorundasın.”
Lewis Carroll (1865), Alice Harikalar Diyarında
15. Başarılı
bir
inovasyon
yaptığımızda
rakiplerimiz
bunu
hızla
kopyalayabiliyor. Bu konuda neler yapılabilir?
İnovasyon, çok basit fikirlerin başarıyla uygulanmasıyla da kendini gösterdiğinden fikri
ilk uygulayan, doğal olarak, başlangıçta diğerlerinden bir adım öndedir. Ama özellikle
günümüzde rakiplerin inovasyonu kopyalama hızları göz önüne alındığında bu avantajı
uzun süre korumak mümkün olamadığı gibi, bazen ilk olmak bir dezavantaj halini de
alabilir. Hatta rakipler, pazara sürülen “ilk”in zayıf noktalarını belirleme ve
“kopyalarında” bu zayıflıkları ortadan kaldırma yeteneğine sahipse durum daha da kötü
bir hal alabilir. Çoğu zaman da, hızla kopyalanan “ilk”, kendisinden birkaç adım öndeki
kopyalarıyla rekabet etmek zorunda bırakılır. Örneğin, Gillette‟in üç bıçaklı “Mach 3”ü
piyasaya çıktıktan kısa süre sonra karşısında Wilkonson Sword Company dört bıçaklı
ürününü buldu.
Hizmet inovasyonunda kopyalama ve bir adım öteye götürerek pazara sürme, özellikle
de bilişim teknolojileri işin içindeyken çok yaygın olarak gözlenebilir (örneğin, bankalar
arasında cep telefonunu üzerinden sunulan hizmetlerle ilgili yaşanan rekabet gibi).
43
Dolayısıyla, pazarda ilk olmanın getirdiği avantajın uzun süre kullanılması pek de
mümkün olmayabilir.
Bu da yine değişik bakış açıları ve fikirlerle farklılaşmanın yollarının aranmasını
gerektirir. Yuvarlak çay poşetlerini ilk geliştiren firma olan Tetley‟s Teabag, ürünün çok
kolay kopyalanacağını bildiğinden üretim yönteminin kopyalanmasını önlemenin
yollarını aradı. Tetley, bunun için, çay poşetlerini üretecek makinaları her zaman çalıştığı
tedarikçisi yerine, bir danışmanlık firmasına geliştirtip ürettirdi. Böylece, rakiplerin bu tür
bir poşeti üretecek makinaları kolaylıkla temin etmeleri ihtimali ortadan kaldırılmış oldu.
Dolayısıyla, sürekli olarak farklılaşmaya kafa yoran, değişime
hızla ayak uyduran ve yeni, farklı, üstün ürünler ve hizmetlerle
birlikte iş yapış yöntemleri de geliştirip uygulayan firmalar,
sadece bir “ilk”i başaran firmaların önünde ilerler.
İnovasyonun yasal yollarla korunmasında kullanılan araçların
başında fikri haklar mevzuatı gelir. Fikri hak, bir eserin
yaratıcısına veya bir buluşçuya, eserinden ya da buluşundan
belli bir süre için ticari olarak yararlanma haklarının verilmesi
ile korunur. Bu haklar ayrıca, hak sahibi tarafından satılabilir,
lisanslanabilir veya başka şekillerde değerlendirilebilir.
44
Edebiyat ve sanat eserleri, buluşlar, markalar ve tasarımlar gibi değişik fikir ürünleri
farklı şekillerde korunur:
Teknik ve bilimsel buluşlar patentle,
Sözcükler, simgeler, kokular, sesler, renkler ve şekiller gibi, bir ürünü veya
hizmeti diğerlerinden ayırt etmeye yarayan özellikler markayla,
Kitaplar, tablolar, müzik eserleri, filmler ve plaklar gibi, edebiyat ve sanat eserleri
ile yazılımlar, telif hakkıyla korunur.
Tasarımlar, coğrafi işaretler ve ticari sırlar da fikri mülkiyet türleri olarak kabul edilir ve
çoğu ülkede bunlar için belli bir hukuki koruma biçimi vardır.
Fikri haklara ilişkin mevzuat, fikrin ticari haklarını korumayı talep eden kişiye verdiği
gibi, korunmakta olan fikir haklarının ihlalini de önler. Başkalarının fikri haklarını ihlal
etmek hukuken suç sayılır ve ihlal durumunda ağır para ve hapis cezaları söz konusudur.
Bu nedenle, inovasyon yapanın hem kendi fikir haklarının korunmasını sağlanması hem
de korunmakta olan fikri hakları ihlal etmemesi için gerekli önlemleri alması
gerekmektedir (örneğin, bir ürün inovasyonu faaliyetine başlamadan önce dünyadaki
patent veritabanlarının incelenmesi gibi).
Ülkemizde fikri hakların korunması konusunda geniş bilgiye Türk Patent Enstitüsü‟nün
web sitesinden (http://www.tpe.gov.tr) ulaşılabilmektedir.
45
“Çoğumuz için en büyük tehlike, yükseği hedefleyip ona
ulaşamamak değil; alçağı hedefleyip ona erişmektir.”
Michelangelo
16. Hangi şartlar altında inovasyonda başarısızlık söz konusudur?
İnovasyon süreci ne kadar ciddiye alınırsa ve başarıyla yönetilirse başarısızlık riski o
derece az olacaktır. İnovasyonda başarısızlık sadece maddi kayıp anlamına gelmez;
çalışanların motivasyonunun kırılmasına, moral bozukluğuna; şirketin inovasyon için
kaynak ayırırken tereddütlü davranmasına yol açar. Bunun bilincinde olan bir yönetici,
inovasyon sürecinin etkin ve sistemli bir şekilde yönetilmesi için gerekli tüm önlemleri
almalıdır.
Alınan tüm önlemlere rağmen başarısızlık kaçınılmaz görünüyorsa, bazı yöntemlerin,
örneğin yukarıda açıklanan “aşama-kapı” yaklaşımının uygulanması inovasyon projesinin
fazla ilerlemeden durdurulmasını sağlar. Böylece, moral çöküntüsü ve kaynak kaybı gibi
problemler daha düşük bir seviyede kalır.
Başarısızlıkla karşılaşıldığında bunun nedenlerinin zaman kaybedilmeden analiz edilmesi
gerekir. Ardından, bu durum şirket içinde açıkça tartışılmalı ve çıkarılan dersler kayıt
altına alınmalıdır.
46
İnovasyonda başarısızlığın ana nedenleri incelendiğinde aşağıdaki faktörlerle karşılaşılır:
Şirket içinde inovasyon konusunda yeterli farkındalığın oluşmamış olması,
Şirket içinde hedef birliğinin olmaması,
Yöneticilerin ve/veya çalışanların şirketi yeterince sahiplenmemiş olması,
İnovasyonun şirkette belli sayıdaki çalışanlar ve/veya yöneticiler tarafından
önemsenmesi ve sahiplenilmesi,
Şirket içinde yöneticiler ve çalışanlar arasında ve/veya çalışanların kendi
aralarında iletişimin zayıf ve yetersiz olması,
Şirkette
inovasyon
kültürünün
oluşturulması
ve
inovasyon
sürecinin
yönetilmesinden sorumlu yöneticinin doğru liderlik özelliklerine sahip olmaması
veya liderlik özelliklerinin yetersizliği,
Şirket içinde ekip ruhunun olmaması;
takım çalışmalarının yetersizliği,
Şirketin hedeflerini, bu hedeflere ulaşmak
için
izlenecek
inovasyonun
yolun
bu
yol
haritasını
ve
haritasındaki
(stratejideki) yerini gösteren yazılı bir iş
planının bulunmaması,
Şirketin yazılı bir iş planı varsa da bunun
üst yönetimden bir ya da birkaç kişinin
katkısıyla
hazırlanmış
olması,
diğer
47
çalışanların hazırlık sürecine dahil edilmemiş olması,
Şirketin yazılı iş planı olmasına rağmen bunun kağıt üzerinde kalması/tüm
yönetici ve çalışanlar tarafından okunup kullanılmaması,
İnovasyon hedeflerinin bulunmaması veya hedeflerin olmasına rağmen ölçülüp
değerlendirmeye imkan sağlayacak şekilde tanımlanmamış olması,
İnovasyon sürecinin yönetilmesi için gerekli sistemlerin kurulmamış olması,
Sistemler bulunsa da uygulamaya gelindiğinde bunların kullanılmasında yeterli
ciddiyetin gösterilmiyor olması,
İnovasyon sürecinin başarısının ve etkinliğinin izlendiği ve değerlendirildiği bir
sistemin bulunmaması,
Şirketin inovasyonla ilgili olarak diğer kişi ve kuruluşlarla işbirliğinden kaçınması;
inovasyonda işbirliğini rekabet gücünü tehlikeye sokacak bir etken olarak
görmesi.
48
“Geleneksel düşünmekten kendimizi kurtarabilirsek geleceğimizi
şekillendirebiliriz.”
James Bertrand
17. İnovasyon, ekonomik ve toplumsal kalkınmanın da tetikleyicisi olduğuna
göre bu konuda şirketler dışındaki kesimler neler yapmalı?
Şirketler, içinde bulundukları ortamdan soyutlanmış bir şekilde inovasyon yapmazlar.
Tam tersine, şirketin inovasyon faaliyetlerinin niteliği ve inovasyon performansları
bulundukları bölgenin ve ülkenin kültüründen, sunduğu imkânlardan ve yarattığı
şartlardan büyük ölçüde etkilenir.
Örneğin, Amerika‟da kültürün, toplumun, ekonomik ve yasal kurumların inovasyonu
teşvik eden bir ortam yarattığı; bunun bir kanıtı olarak her yıl ülkede 500.000 şirketin
kurulduğu; 2003 yılında, her 100 yetişkinden 11‟inin (Avrupa‟daki tüm diğer ülkelerden
daha yüksek bir oranda) girişimcilik faaliyeti içinde bulunduğu ifade edilmektedir.1
Ülkedeki şirketler sadece sayıca değil aynı zamanda inovasyon performansı bakımından
da ilerdedir. Bunu sağlayan faktörler, politik istikrar, uygun politikalar, kanunlar ve
düzenlemeler, fikri hakların korunmasına yönelik mevzuat ve uygulamalar, finansman ve
insan kaynağına kolay ulaşım ve inovasyon konusunda işbirliği yapması gereken
1
Adams, K (2006) The Sources of Innovation and Creativity, National Center on Education and the
Economy
49
kuruluşlar arasındaki yakın ilişki olarak sıralanmaktadır. Özellikle bu sonuncu etkenin
önemi ve bu konuda üniversitelerin oynadığı rol, şu örnekle vurgulanmaktadır: “Sadece
bir üniversitedeki, Massachusetts Institute of Technology‟deki (MIT), araştırmalardan ve
araştırmacılardan kurulan şirketlerin oluşturacağı bir ulus, dünyanın gayrisafi yurtiçi
hasıla bakımından en büyük 24. ekonomisini oluşturur.”
Dolayısıyla, şirketlerin inovasyon faaliyetlerini etkileyen ve inovasyon süreçlerini
başarıyla yönetmelerini sağlayan şartların oluşturulmasında devlete önemli rol
düşmektedir. Şirketin inovasyon faaliyetlerini etkileyen ortam, “ulusal inovasyon
sistemi” olarak adlandırılır.
Bu yaklaşımın kökeni, inovasyon kavramında olduğu gibi, yine eskilere, 1841 yılında
ekonomist Friedrich List tarafından ortaya konan „Ulusal Politik Ekonomi Sistemi‟ne
dayanır. Ardından 1980‟li yılların ortalarında ekonomistler tarafından yeniden ele alınmış
ve inovasyonla ilişkilendirilmiştir. İnovasyon sistemi kavramı, bir ülkede inovasyonun,
kamu kurumları, özel sektör kuruluşları,
üniversiteler, araştırma kurumları gibi
farklı aktörlerin oluşturduğu ağyapı ve
bunlar arasındaki ilişkiler ve etkileşim
sayesinde
gerçekleştiği
gerçeğine
dayanır.
50
Ulusal İnovasyon Sistemi: Ana aktörler ve akışlar
Talep
Çerçeve Şartlar
Müşteriler (nihai talep)
Üreticiler (ara talep)
Finansal ortam, vergilendirme ve teşvikler,
inovasyona ve girişimciliğe eğilim, hareketlilik
Sanayi Sistemi
Aracılar
Büyük Şirketler
Araştırma
kurumları, Aracı
kurumlar
Eğitim ve Araştırma
Sistemi
Politik Sistem
Mesleki eğitim ve
öğrenim
Devlet
Yüksek öğrenim ve
araştırma
Yönetişim
Kamu sektörü araştırma
Politikalar
KOBİ’ler
Yeni teknolojiye dayalı
firmalar
Kamu
politikalarının
potansiyel
erişim alanı…
Altyapı
Bankalar, girişim
sermayesi
Fikri haklar ve
enformasyon
İnovasyon ve iş
desteği
Standartlar ve
normlar
Kaynak: Arnold ve Kulhman, Technopolis 2001 (OECD, 2005)
Bu sistemin başarıyla işlemesinde ana sorumluluk devlete düşmektedir. Ancak şirketler
de sistemdeki aksaklıkları bildirmek ve rekabet güçlerini yakından ilgilendiren bu konuda
gerekli adımların atılmasında sistemdeki diğer kurumlarla birlikte çalışmakla
51
yükümlüdür. Aksi takdirde bu durum, ulusal inovasyon sistemi iyi işleyen ülkelerdeki
rakipleriyle aralarında “haksız rekabet” ortamının oluşmasına yol açacaktır. İnovasyon
sistemi başarıyla işleyen bir ülkedeki rakibi yetişmiş insan gücüne rahatlıkla ulaşırken
sistemde aksaklıkların yaşandığı ülkedeki şirket nitelikli personel bulmakta zorlanıyorsa;
rakibi inovasyon projeleri için çok çeşitli finansal imkânlardan yararlanırken kendisinin
yaşadığı en büyük sorun inovasyonun finansmanıysa; kuruluşlar arasındaki koordinasyon
ve işbirliğindeki zayıflık inovasyon sürecini olumsuz etkiliyorsa, dezavantajlı ülkedeki
şirket, rakibiyle arasındaki rekabet dengesizliğinin ortadan kaldırılması için daha çok çaba
harcamak zorunda kalacaktır.
52
“Ar-Ge, euro‟ları bilgiye dönüştürmektir...
ancak inovasyon, bilgiyi tekrar euro‟lara dönüştürmek anlamına gelir...”.
Esko Aho
18. Türkiye’de inovasyon faaliyetlerimizin finansmanı için ne tür devlet
destekleri var?
Türkiye‟de inovasyonun finansmanı için ayrılan devlet destekleri, Sanayi ve Ticaret
Bakanlığı, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Küçük ve
Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) ve Türkiye
Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) tarafından kullandırılmaktadır.
İnovasyonu teknolojik inovasyon boyutuyla ve genellikle Ar-Ge‟yle bağlantılı ele alan bu
desteklerle ilgili özet bilgi takip eden bölümlerde yer almaktadır. Bu desteklerle ilgili daha
ayrıntılı bilgiye ilgili kuruluşun websitesinden erişilebilir.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı-SANTEZ Proje Destekleri
Sanayi Tezleri (SANTEZ) projeleri, üniversite-sanayi-kamu işbirliği ile gerçekleştirilecek,
teknoloji geliştirme, teknolojik ürün ve üretim yöntemlerine ilişkin çalışmaların
projelendirilmesine, üniversite-sanayi işbirliğinin geliştirilmesine ve üniversitede yapılan
uygulamalı araştırmaların, katma değer yaratacak ürün ya da üretim yöntemi
53
dönüşmesine destek sağlamak üzere planlanmıştır. Bu çerçevede üniversitelerde
sanayinin problemlerini çözmeye odaklanmış yüksek lisans ve doktora tezleri
desteklenmektedir.
Sanayi Tezleri Projesi kapsamında desteklenecek tezlerin destekleme süresi 3 yıl olarak
öngörülmüştür. Proje bütçesinin en fazla % 75‟i oranında hibe desteği sağlanmaktadır.
Proje bütçesinin en az % 25‟inin işletmeler tarafından nakit olarak finanse edilmesi
gerekmektedir.
Başvuru için iletişim adresi:
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı
Sanayi Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğü
Eskişehir Yolu 7. Km ODTÜ Karşısı No:154 ANKARA
Telefon
: 0312 219 65 00
Fax
: 0312 219 67 38
E-Posta
: [email protected]
Web adresi
: http://www.sanayi.gov.tr
54
TÜBİTAK Tarafından Sağlanan Destekler
Sanayi Ar-Ge Projelerini Destekleme Programı
Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı, 1995 yılından bu yana TÜBİTAK ile Dış
Ticaret Müsteşarlığı‟nın (DTM) işbirliğinde yürütülmektedir. Program, firma düzeyinde
katma değer yaratan kuruluşların Ar-Ge çalışmalarını teşvik etmek ve bu yolla Türk
sanayisinin Ar-Ge yeteneğinin yükseltilmesine katkıda bulunmak üzere oluşturulmuştur.
Destek programı kapsamında Türk firmalarının yeni ürün ve süreç geliştirmeye yönelik
projeleri en fazla üç yıl süreyle %60‟a varan oranlarda sağlanan hibeyle desteklenir.
Destek alabilmek için firmaların projelerini TÜBİTAK web sitesinde yer alan formatta
TÜBİTAK‟a sunmaları gerekmektedir. Başvurular, konusunda uzman kişilerce
değerlendirilir. Desteklenmeye alınan projeler yürütülürken proje harcamaları ilgili firma
tarafından gerçekleştirilir. Harcamalara ilişkin talepler, firma tarafından TÜBİTAK‟ın
istediği formatta hazırlanarak sunulur. Harcama tutarları, TÜBİTAK‟ın yapacağı
incelemenin ardından belirlenen destek oranı üzerinden firmaya ödenir. TÜBİTAK,
KOBİ‟lere belli oranlarda ön ödeme imkânı sunmaktadır. Bunun için KOBİ‟nin gerekli
teminatları sağlaması gerekmektedir.
Desteklenecek projelerin bütçeleri için herhangi bir alt veya üst limit bulunmamaktadır.
Program
kapsamında
desteklenen
giderler,
personel
giderleri;
alet/teçhizat/yazılım/yayın alımları; danışmanlık ve hizmet alımları; yurtiçi Ar-Ge
55
kuruluşlarından Ar-Ge hizmeti alımı; malzeme alımları; seyahat giderleri ve TPE‟den
alınacak patente ilişkin giderlerinden oluşmaktadır.
KOBİ Ar-Ge Başlangıç Destek Programı
Bu program, „Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı‟nın KOBİ‟lerin ihtiyaçları
doğrultusunda başvuru süreci ve prosedürleri basitleştirilmiş halidir. Program
kapsamında, KOBİ'lerin yeni bir ürün geliştirilmesi, mevcut bir ürünün geliştirilmesi,
iyileştirilmesi, ürün kalitesi veya standardının yükseltilmesi veya maliyet düşürücü
nitelikte yeni tekniklerin, yeni üretim teknolojilerinin geliştirilmesi konularında
yürütecekleri en fazla 400.000 YTL bütçe ve 18 ay süre ile sınırlı ilk iki projeleri
TÜBİTAK tarafından desteklenir.
Projelere sağlanacak desteklerle KOBİ'lerin, teknoloji ve inovasyon kapasitelerinin
geliştirilerek daha rekabetçi olmaları, sistematik proje yapabilmeleri, katma değeri yüksek
ürün geliştirebilmeleri, kurumsal araştırma ve teknoloji geliştirme kültürüne sahip
olmaları, ulusal ve uluslararası destek programlarında daha etkin yer almaları
hedeflenmektedir.
Program kapsamında desteklenen gider kalemleri „Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme
Programı‟ kapsamında desteklenen gider kalemleri ile aynıdır. Ayrıca KOBİ‟ler bu
programa başvururken, başvuru dosyasının hazırlanması aşamasında uzmanlaşmış
56
kurumlardan danışmanlık hizmeti alabilmekte ve projenin kabul edilmesi durumunda
hizmet bedelinin belli bir kısmı destek kapsamında karşılanabilmektedir.
Teknoloji ve Yenilik Odaklı Girişimleri Destekleme Programı (TEKNOGİRİŞİM)
Teknogirişim programının amacı, yüksek eğitimli (lisans, yüksek lisans veya doktora)
kişilerin inovatif iş fikirlerinin temin edilen sermaye desteğiyle katma değeri yüksek
girişimlere dönüşmelerinin sağlanmasıdır.
Program kapsamında, firmalarını kurmuş olan girişimcilerin iş fikrine dair projeleri;
personel, malzeme, alet/teçhizat/yazılım, seyahat, danışmanlık, hizmet alımı, ofis kira
gideri ve ofise ait su, elektrik, ısıtma ve iletişim giderleri %75 oranında (en fazla 100.000
YTL‟ye kadar) ve bir yıl süreyle desteklenmektedir.
Program kapsamında destekten faydalanmak isteyen girişimcilerin, üniversitelerin örgün
öğrenim veren herhangi bir lisans programından bir yıl içinde mezun olabilecek
durumdaki lisans, yüksek lisans veya doktora öğrencisi olmaları; ya da lisans, yüksek
lisans veya doktora derecelerinden birini ön başvuru tarihinden en çok 5 yıl önce almış
olmaları gerekmektedir.
Destekten faydalanmak isteyenlerin inovatif iş fikirlerini TÜBİTAK web sayfasında yer
alan iş planı doğrultusunda yazılı hale getirerek sunmaları gerekmektedir. Yapılan
57
değerlendirmeler sonunda projelerin desteklenebilmesi için girişimcilerin girişimcilikle
ilgili çeşitli eğitimler alması talep edilebilmektedir.
Başvurular için iletişim bilgileri:
TÜBİTAK - Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı (TEYDEB)
Atatürk Bulvarı No:221 06100 Kavaklıdere/ANKARA
Tel
: (0312) 467 1801 - (0312) 467 3295
Faks
: (0312) 427 4305
E-posta
: [email protected]
Web
: http://www.tubitak.gov.tr
58
KOSGEB Tarafından Sağlanan Destekler
Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB)
tarafından KOBİ‟lerin rekabet güçlerini artırmaya yönelik çok sayıda farklı destek
sağlanmaktadır. Aşağıda özetlenen destekler, KOBİ‟lerin inovasyon yeteneğinin
artırılmasına katkı sağlayacak nitelikteki desteklerdir.
Teknoloji Araştırma ve Geliştirme Desteği
Bilim ve teknolojiye dayalı yeni fikir ve buluşlara sahip işletmelerin, ulusal ve uluslararası
platformlarda rekabet edebilecek teknolojik düzeyde kurulması, gelişmesi ve yeni ürün
üretilmesi veya geliştirilmesi amacıyla sağlanan desteklerdir. Teknoloji Geliştirme
Merkezleri (TEKMER), Duvarsız Teknoloji İnkübatörleri (DTİ), Teknoloji Yenilik
Merkezleri ve benzer nitelikteki Ar-Ge‟ye yönelik işbirliği protokolleri çerçevesinde
oluşturulan kurumlarda desteklenmesine karar verilen işletmeler için KOSGEB
tarafından aşağıda destekler sağlanır.
Malzeme, Teçhizat ve Prototip Üretimi ile İlgili Giderler ve Deneme Amaçlı Hammadde
Temini Desteği: Teçhizat ve demirbaşların teminat karşılığı satın alınması halinde
verilecek desteğin üst limiti 200.000 YTL‟dir. Teçhizat ve demirbaşların finansal
kiralama yolu ile alınması halinde, teçhizat ve demirbaşların faturada yer alan peşin
bedeli ve KDV dışında kalan finansal kiralama giderlerine verilecek desteğin üst limiti
59
50.000 YTL‟dir. Teminat karşılığı sağlanan destek, proje süresi bitimini müteakip; ilk 12
ay ödemesiz dönemden sonra, 24 ayda 3‟er aylık eşit taksitler halinde geri ödenmektedir.
Finansal kiralama yoluna gidilmesi halinde ise destek üst limiti ve destek oranı
azalmakta, ancak geri ödeme olmamaktadır.
Kalite Geliştirme ve Teknolojik Donanım Desteği:
-
Ürün kalitesinde ve üretim teknolojisinde iyileştirmeler yapmak,
-
Mevcut teknolojik düzeyde ilerleme sağlamak,
-
Stratejik ve kritik sektörlerde ana sanayi-yan sanayi ilişkisini geliştirmek
amaçlarından en az birini kapsamak üzere destek sağlanabilmektedir.
Projesi KOSGEB tarafından desteklenerek başarı ile tamamlanan işletmelere verilecek
olan kalite geliştirme ve teknolojik donanım temini için; kalite geliştirme ve teknolojik
donanım için gerekli demirbaşların teminat karşılığı satın alınması halinde verilecek
desteğin üst limiti 50.000 (elli bin) YTL‟dir. Kalite geliştirme ve teknolojik donanım için
gerekli demirbaşların finansal kiralama yolu ile alınması halinde, teçhizat ve
demirbaşların faturada yer alan peşin bedeli ve KDV dışında kalan finansal kiralama
giderlerine verilecek desteğin üst limiti 15.000 YTL‟dir. Desteğin banka teminat
mektubu karşılığında verilmesi durumunda, geri ödemenin, proje süresi bitimini
müteakip, ilk 12 ay ödemesiz dönemden sonra, 12 ayda 3‟er aylık eşit taksitler halinde
yapılması gerekir. Finansal kiralama yoluna gidilmesi halinde ise destek üst limiti ve
destek oranı azalmakta, ancak geri ödeme olmamaktadır.
60
Danışmanlık Desteği: KOBİ‟lerin yurtiçi/yurtdışı üniversite öğretim üyelerinden teknik,
yönetim, finansman, pazarlama ve proje dokümanı hazırlama konularında alacakları
danışmanlık hizmeti için destek sağlanmaktadır. Bu amaçla sağlanan desteğin üst limiti
20.000 YTL‟dir.
Ar-Ge Sonuçlarını Yayınlama Desteği: Projesi desteklenen KOBİ‟lerin, Ar-Ge
çalışmasının sonuçlarının tanıtımı ve duyurulması amacıyla kitap, broşür, CD gibi
yayınları yapması için sağlanır. Desteğin üst limiti 3.000 YTL.
Teknopark Kira Desteği: Ar-Ge projesi desteklenerek, başarıyla mezun olmuş
işletmelerin mezuniyet tarihinden itibaren 12 ay içinde teknoparklarda yer kiralaması
durumunda, teknoparklardan kiralayacakları alan için sağlanan destektir. Teknopark kira
desteğinin üst limiti 20.000 YTL‟dir.
İşlik Tahsisi: Desteklenen işletmelere, Ar-Ge projelerini gerçekleştirebilmeleri için proje
süresine bağlı olarak 24 aya kadar işlik tahsis edilebilmektedir.
Ar-Ge Konusuna İlişkin Yurtdışı Kongre, Konferans, Panel, Sempozyum,Teknoloji
Fuarları ile Teknoloji Transfer Amaçlı Yurtdışı Toplantılara Katılım ve Ziyaret Desteği:
Bu kapsamında, desteklenen her işletmeden bir yetkili temsilcinin ulaşım, konaklama ve
61
katılım ücreti finanse edilmektedir. Bu amaçla verilebilecek desteğin üst limiti 5.000
YTL‟dir.
Sınai Mülkiyet Hakkı Desteği: Bu destek Teknoloji Araştırma ve Geliştirme Desteği alan
işletmelere veya stratejik yol haritası KOSGEB tarafından onaylanan işletmelere
verilmektedir. Desteğin ödenmesinde Türk Patent Enstitüsü‟ne veya WIPO üyesi
ülkelerin resmi patent kuruluşlarına yapılan ödeme belgeleri ve miktarları esas
alınmaktadır. Sınaî Mülkiyet Hakkı Desteğinde, destek oranı en fazla %70 olmak üzere,
destek unsurları ve üst limitleri şu şekildedir:
1) Yurtiçinden alınacak Patent Belgesi için üst limit 6.000 YTL, yurtdışından
alınacak Patent Belgesi için üst limit 10.000 YTL,
2) Yurtiçinden alınacak Faydalı Model Belgesi için üst limit 6.000 YTL,
yurtdışından alınacak belge için üst limit 10.000 YTL,
3) Yurtiçinden alınacak Endüstriyel Tasarım Tescil Belgesi için üst limit 6.000 YTL,
yurtdışından alınacak belge için üst limit 10.000 YTL,
4) Yurtiçinden alınacak Entegre Devre Topoğrafyaları Tescil Belgesi için üst limit
6.000 YTL, yurtdışından alınacak belge için üst limit 10.000 YTL‟dir.
Başvurular için iletişim bilgileri:
KOSGEB desteklerinden faydalanmak isteyen işletmelerin bağlı bulundukları illlerden
sorumlu KOSGEB müdürlüklerine başvurmaları gerekmektedir. Başvuru şartları ve il
müdürlüklerinin
listesine
http://www.kosgeb.gov.tr
adresinden
ulaşılabilir.
62
TTGV Tarafından Sağlanan Destekler
Teknoloji Geliştirme Projeleri Desteği
TTGV, Teknoloji Geliştirme Projesi (TGP) desteği kapsamında sanayi kuruluşları ve
yazılım şirketleri tarafından gerçekleştirilen araştırma geliştirme projelerine geri ödemeli
finansal destek sağlamaktadır. "Teknolojik Ürün" ve "Teknolojik Proses İnovasyonu"
kavramları çerçevesinde, bilgi birikimi projeyi gerçekleştiren firmada kalmak üzere, ticari
değeri olan ürünlerin elde edildiği teknoloji geliştirme düzeyindeki Ar-Ge faaliyetleri
desteklenmektedir. Altyapı veya üretim yatırımına dayalı projeler TGP destek kapması
dışında kalmaktadır.
Bu kapsamda, sanayi kuruluşları ve yazılım şirketlerinin Ar-Ge faaliyetlerini desteklemek
amacıyla oluşturulan desteğin tamamı geri ödemeli olup, destek miktarı en fazla
1.000.000 ABD Doları olarak belirlenmiştir. Destek süresi en fazla 2 yıldır. Bir firma
aynı proje için hem TTGV Teknoloji Geliştirme Projeleri Desteği‟ne hem de TÜBİTAK
tarafından yürütülen Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı‟na başvurabilir.
Ticarileştirme Projeleri Desteği
Bu destekten TTGV'nin Teknoloji Geliştirme Projeleri Desteği‟nden yararlanarak
prototip geliştirme aşamasını başarıyla tamamlamış firmalar yararlanabilir. Ticarileştirme
63
Projeleri Desteği, TTGV desteğiyle tamamlanmış projelerin sonunda elde edilen
çıktıların ölçek ekonomisine uygun şekilde ticarileştirilmesine yönelik geliştirilecek
projelere destek sağlamayı amaçlamaktadır.
Desteğe, TTGV desteğiyle prototip geliştirme aşamasını başarı ile tamamlamış sanayi
kuruluşları ve yazılım şirketleri başvurabilir. Ticarileştirme desteği kapsamında TTGV
tarafından sağlanan geri ödemeli desteğin üst limiti 1.000.000 ABD Doları‟dır.
Ortak Teknoloji Geliştirme Projeleri Desteği
Bu program, kuruluşlar arasında araştırma ve teknoloji geliştirme alanında işbirliklerinin
geliştirilmesini teşvik etmeyi amaçlar. Destek ile ortaklıktan doğan değeri artırmak üzere
kuruluşların uzmanlık alanlarındaki Ar-Ge birikimlerinin bütünü tamamlayacak tarzda
bir araya getirilmesi ve daha kapsamlı Ar-Ge faaliyetlerinde entegrasyon ve kapasite
gelişiminin sağlanması hedeflenmektedir. Bu doğrultuda, ortak faaliyet alanlarında
rekabet öncesi veya rekabetiçi işbirliği yapmak için bir araya gelen kuruluşların projeleri
de desteklenmektedir.
Temel ve uygulamalı araştırma süreçlerini de kapsayabilecek projeler için sağlanacak
destek geri ödemeli olup üst limiti 2,5 milyon ABD Doları olarak belirlenmiştir. Destek
süresi en fazla 2 yıldır. Program kapsamında, üniversite ve araştırma kurumlarınyla
işbirliği ve bu kurumlardan hizmet alımları teşvik edilmektedir.
64
Ön Kuluçka Destekleri
İleri teknoloji alanlarında yeni iş fikirlerinin oluşturulmasını kolaylaştırmak ve ortaya
çıkacak iş planlarının kalitesini artırmak amacı ile geliştirilen Ön İnkübasyon Destekleri,
teknoloji tabanlı iş fikri sahibi kişi ve kuruluşlara, fikirlerini olgunlaştırmaları amacıyla
erken aşama destekleri sağlanmasını amaçlar.
Ön Kuluçka Desteği, TTGV‟nin Başlangıç Sermayesi Destekleri kapsamında yatırım
yapılmak üzere değerlendirilebilecek iş fikirlerine, iş planı hazırlama ve bu iş planlarının
uygulanabilirliğini test etme yönünde sağlanan destekleri kapsar.
Risk Paylaşımı Desteği
Teknoloji tabanlı ve yüksek büyüme potansiyeli olan firmalar yaratmayı ve geliştirmeyi
hedefleyen Risk Paylaşımı Projeleri Destekleri kapsamında, ileri teknoloji alanlarında
küçük bütçeli ve yüksek riskli projeler desteklenir. Desteklenen projeler kurulma
aşamasındaki işletmelere olduğu kadar kurulu işletmelere de sağlanır.
Proje harcamalarının %50‟sine kadar olan kısmı için güvence alınmadan, 200.000 ABD
Doları‟na kadar, geri ödemeli olarak finansal destekten yararlanır. Destek süresi en fazla
2 yıldır.
65
Başlangıç Sermayesi Destekleri
Başlangıç Sermayesi Destekleri‟nin amacı, yaratıcı, benzersiz ve ileri teknolojiye dayanan
fikirlere ve vizyonu olan yetenekli girişimcilere yatırım yapmaktır. Bu destek
kapsamında, ileri teknoloji odaklı, anlamlı ve inandırıcı iş planlarının hayata geçirilmesi
için fikir sahiplerine ve girişimcilere sermaye desteği sağlanır. TTGV, desteklenmesine
karar verilen başvurularda, iş planlarının hayata geçirilmesi için en fazla 400.000 ABD
Doları tutarına kadar sağlanan sermaye desteği sağlar.
Başvurular için iletişim bilgileri:
Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı
CYBERPLAZA B-Blok Kat:5-6
Bilkent 06800 ANKARA
Tel
: (312) 265 02 72
Faks
: (312) 265 02 62
E-Posta
: [email protected]
Web
: http://www.ttgv.org.tr
66
Vergisel Teşvikler
Yukarıdaki finansman desteklerine ek olarak, firmaların gerçekleştirdikleri Ar-Ge ve
inovasyon faaliyetlerine ilişkin vergi teşvikleri bulunmaktadır. Maliye Bakanlığı ile Sanayi
ve Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen vergi teşviklerine yönelik destekler
aşağıda sıralanmaktadır.
28.02.2008 tarih ve 5746 nolu Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında
Kanun Kapsamında Sağlanan Destekler
31.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5228 Sayılı Kanun‟un 28 ve 31. maddeleri ile 193
Sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve 5422 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu‟nda değişiklikler
yapılmıştır.
Söz
konusu
değişikliklerle,
mükelleflerin
işletmeler
bünyesinde
gerçekleştirdikleri münhasıran yeni teknoloji ve bilgi arayışına yönelik araştırma ve
geliştirme harcamaları üzerinden hesaplanacak Ar-Ge indiriminin uygulanması
başlamıştır. 2008‟de geliştirilen 5746 nolu kanun ile 2004 yılında sağlanmakta olan
destekler genişletilerek, Ar-Ge ve inovasyon faaliyetleri gerçekleştiren şirketlere tanınan
haklar genişletilmiş, ayrıca ek destekler sağlanmıştır. Aşağıda bu kapsamda sağlananan
destekler kanunda yer aldığı haliyle verilmektedir.
1) Ar-Ge indirimi: Teknoloji merkezi işletmelerinde, Ar-Ge merkezlerinde, kamu
kurum ve kuruluşları ile kanunla kurulan vakıflar tarafından veya uluslararası
67
fonlarca desteklenen Ar-Ge ve yenilik projelerinde, rekabet öncesi işbirliği
projelerinde
ve
teknogirişim
sermaye
desteklerinden
yararlananlarca
gerçekleştirilen Ar-Ge ve yenilik harcamalarının tamamı ile 500 ve üzerinde tam
zaman eşdeğer Ar-Ge personeli istihdam eden
Ar-Ge merkezlerinde ayrıca o
yıl yapılan Ar-Ge ve yenilik harcamasının bir önceki yıla göre artışının yarısı,
13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 10 uncu
maddesine göre kurum kazancının ve 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir
Vergisi Kanununun 89 uncu maddesi uyarınca ticari kazancın tespitinde indirim
konusu yapılır. Ayrıca bu harcamalar, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul
Kanununa göre aktifleştirilmek suretiyle amortisman yoluyla itfa edilir, bir
iktisadi kıymet oluşmaması halinde ise doğrudan gider yazılır. Kazancın yetersiz
olması nedeniyle ilgili hesap döneminde indirim konusu yapılamayan tutar,
sonraki hesap dönemlerine devredilir. Devredilen tutarlar, takip eden yıllarda
213 sayılı Kanuna göre her yıl belirlenen yeniden değerleme oranında artırılarak
dikkate alınır.
2) Gelir vergisi stopajı teşviki: Kamu personeli hariç olmak üzere teknoloji merkezi
işletmelerinde, Ar-Ge merkezlerinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla
kurulan vakıflar tarafından veya uluslararası fonlarca desteklenen ya da
TÜBİTAK tarafından yürütülen Ar-Ge ve yenilik projelerinde, teknogirişim
sermaye desteklerinden yararlanan işletmelerde ve rekabet öncesi işbirliği
projelerinde çalışan Ar-Ge ve destek personelinin; bu çalışmaları karşılığında
68
elde ettikleri ücretlerinin doktoralı olanlar için yüzde doksanı, diğerleri için yüzde
sekseni gelir vergisinden müstesnadır.
3) Sigorta primi desteği: Kamu personeli hariç olmak üzere teknoloji merkezi
işletmelerinde, Ar-Ge merkezlerinde, kamu kurum ve kuruluşları ile kanunla
kurulan vakıflar tarafından veya uluslararası fonlarca desteklenen ya da
TÜBİTAK tarafından yürütülen Ar-Ge ve yenilik projeleri ile rekabet öncesi
işbirliği projelerinde ve teknogirişim sermaye desteklerinden yararlanan
işletmelerde çalışan Ar-Ge ve destek personeli ile 26/6/2001 tarihli ve 4691
sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanununun geçici 2 nci maddesi uyarınca
ücreti gelir vergisinden istisna olan personelin; bu çalışmaları karşılığında elde
ettikleri ücretleri üzerinden hesaplanan sigorta primi işveren hissesinin yarısı, her
bir çalışan için beş yıl süreyle Maliye Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten
karşılanır.
4) Damga vergisi istisnası: Bu Kanun kapsamındaki her türlü Ar-Ge ve yenilik
faaliyetleri ile ilgili olarak düzenlenen kağıtlardan damga vergisi alınmaz.
5) Teknogirişim sermayesi desteği: Merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri
tarafından bu Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendindeki
koşulları taşıyanlara bir defaya mahsus olmak üzere teminat alınmaksızın 100.000
Yeni Türk Lirasına kadar teknogirişim sermayesi desteği hibe olarak verilir. Bu
fıkra uyarınca yılı bütçesinde Ar-Ge projelerinin desteklenmesi amacıyla ödeneği
bulunan merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin tümü tarafından
yapılan ödemelerin toplamı, her takvim yılı için 10.000.000 Yeni Türk Lirasını
69
geçemez. Bu tutarlar, takip eden yıllarda 213 sayılı Kanuna göre her yıl belirlenen
yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır.
6) Rekabet öncesi işbirliği projelerinde işbirliğini oluşturan kuruluşların bu
işbirliğine yaptıkları katkılar, işbirliği protokolünde belirlenen kuruluşlardan biri
adına açılacak özel bir hesapta izlenir. Özel hesaba aktarılan bu tutarlar,
harcamanın yapıldığı dönemde katkı sağlayan kuruluşların Ar-Ge harcaması
olarak kabul edilir ve proje dışında başka bir amaç için kullanılamaz. Proje
hesabında toplanan tutarlar, proje özel hesabı açan kuruluşun kazancının
tespitinde gelir olarak dikkate alınmaz.
7) Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerinde bulunanların; kamu kurum ve kuruluşları,
kanunla kurulan vakıflar ile uluslararası fonlardan aldıkları destekler özel bir fon
hesabında tutulur. Bu fon, 193 sayılı Kanun ve 5520 sayılı Kanuna göre vergiye
tabi kazancın ve ilgili yılda yapılan Ar-Ge harcaması tutarının tespitinde dikkate
alınmaz. Bu fonun, elde edildiği hesap dönemini izleyen beş yıl içinde sermayeye
ilâve dışında herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilmesi veya işletmeden
çekilmesi halinde, zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğratılmış
sayılır.
Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde Yerleşik Şirketlere Sağlanan Destekler
4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu‟nun 06 Temmuz 2001 tarih ve 24454
sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmesiyle birlikte bu tür bölgelerde yer
70
alacak, Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerinde bulunan şirkelere yönelik vergi avantajlarının
sağlandığı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri kurulmaya başlanmıştır. 2007 yılı sonu
itibariyle toplam ülkemizde 28 Teknoloji Geliştirme Bölgesi kurulmuştur. Bunların 15‟i
faaliyet halindedir.
Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu doğrultusunda bu tür bölgelerde
faaliyet
gösteren gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, münhasıran bu bölgedeki yazılım
ve Ar-Ge‟ ye dayalı üretim faaliyetlerinden elde ettikleri kazançları ile bölgede çalışan
araştırmacı,
yazılımcı
ve
Ar-Ge
personelinin
bu görevleri ile ilgili ücretleri
31.12.2013 tarihine kadar vergiden müstesnadır. Bu süre içerisinde münhasıran bu
bölgelerde geliştirilerek üretilen ürünlerin satışından elde edilen kazançlar da katma
değer vergisinden müstesnadır.
71
Avrupa Birliği İnovasyon Destek Programları
Araştırma Çerçeve Programları
Avrupa Birliği Araştırma Çerçeve Programları, çok uluslu araştırma ve teknoloji
geliştirme projelerinin desteklendiği Topluluk Program‟larının başında gelmektedir. İlki
1984 yılında başlayan Çerçeve Programları (ÇP) çok yıllı programlar olup, kapsamı ve
programa ayrılan bütçe miktarı sürekli olarak programda artış göstermektedir.
Çerçeve Programları‟nın başlıca amaçları arasında, Avrupa‟nın bilimsel ve teknolojik
temelinin güçlendirilmesi, endüstriyel rekabetin desteklenmesi ve ülkeler arası işbirliğinin
teşvik edilmesi sayılabilir. AB‟nin Mart 2000‟de yapılan Zirve Toplantısı‟nda belirtilen
ve Lizbon Stratejisi olarak adlandırılan strateji kapsamında ise, AB‟nin "dünyanın en
dinamik rekabetçi bilgi temelli ekonomisi" olması hedeflenmiştir. Buna bağlı olarak
Birliğin Ar-Ge harcamalarının
gayrisafi yurtiçi hasıla içindeki
payının
%3‟e
çıkarılması
hedefi konmuştur.
Bütünleştirilmiş bir Avrupa
Araştırma Alanı (European
Research
Area-ERA)
72
oluşturmayı hedefleyen ve 2002-2006 döneminde gerçekleştirilen 6. Çerçeve Programı
(6.ÇP) ve 2007-2013 yıllarında yürürlükte olan 7. Çerçeve Programı (7.ÇP) AB‟nin bu
hedefe ulaşması amacıyla şekillendirilmiştir.
Türkiye‟de, 6. ÇP‟dan başlayarak AB Araştırma Çerçeve Programları‟na dahil olmuştur.
Bu kapsamda, ülke olarak programın havuzuna finansal katkı sağlanmaktadır. Türk
kuruluşları da bu programlara proje önerebilmekte ve destekten yararlanabilmektedir.
Halen devam etmekte olan 7. Çerçeve Programı‟na başvuracak projelerde, genel olarak,
en az 3 farklı AB üyesi ve aday ülke veya esas üye ülkeden en az 3 bağımsız kuruluşun
yer alması gerekmektedir.
7. Çerçeve Programı‟na katılım sağlayabilmek için işletmelerin dokuz ana başlık altında
devam etmekte olan çağrıların takip etmeleri ve ilgi alanlarda çağrıların çıkması
durumunda Avrupa‟daki kuruluşlarla ortak proje önerisinde bulunmaları gerekmektedir.
Türkiye‟de koordinasyonu TÜBİTAK tarafından yürütülmekte olan programla ilgili
detaylı bilgi http://www.fp7.org.tr adresinde yer almaktadır.
73
Rekabetçilik ve İnovasyon Çerçeve Programı
Rekabet Edebilirlik ve Yenilik Çerçeve Programı (Competitiveness and Innovation
Framework Programme - CIP), Avrupa‟da rekabetçiliği ve inovasyonu destekleyerek,
etkin enerji kullanımını ve sürdürülebilir büyümeyi sağlamak amacıyla, daha önce
uygulanmış olan İşletme ve Girişimcilik Çok Yıllı Programı (MAP), Life Çevre
Programı, e-Ten, e-Content ve Modinis gibi destek programlarını tek bir çerçeve altında
bir araya getiren bir programdır. Ayrıca, 7. Çerçeve Programı kapsamında yürütülecek
olan araştırma ve teknolojik gelişme projelerinden ayrı olmakla birlikte, bu kapsamdaki
çalışmaları tamamlayıcı niteliktedir.
3.621 Milyon Avroluk bütçesi ile 2007-2013 yılları arasında uygulanacak olan programın
temel amacı:
Avrupa‟da başta KOBİ‟ler olmak üzere rekabet ve yenilikçilik kapasitesinin
artırılması,
Sürdürülebilir büyümeyi ve sayısal içermeyi sağlamış bir bilgi toplumunun
oluşumunun hızlandırılması,
Bilgi ve iletişim teknolojilerinin etkin kullanımının sağlanması,
Yeni ve yenilenebilir enerji kullanımının artırılması ve etkin enerji tüketiminin
sağlanması
olarak belirlenmiştir.
74
Program, kapsamının genişliği nedeniyle üç alt bileşenden oluşacak şekilde
tasarlanmıştır.
Girişimcilik ve İnovasyon Programı (EIP)
Bilgi ve İletişim Teknolojileri Politika Destek Programı (ICT - PSP)
Avrupa Akıllı Enerji ve Teknoloji Programı (IEE)
Bu programlardan ilk ikisine Türkiye tarafından katılım kararı alınmış; IEE programına
ise önümüzdeki yıllarda tekrar değerlendirilmek üzere katılmama kararı alınmıştır. EIP
programı Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, ICT-PSP programı ise Devlet Planlama Teşkilatı
(DPT) koordinasyonunda yürütülecektir.
CIP programı ile ilgili detaylı bilgilere http://www.bilgitoplumu.gov.tr/cip-psp/
adresinden ulaşılabilmektedir.
75
Girişim Sermayesi Fonları ve İş Melekleri
İnovasyon için en etkin finansman araçlarının başında girişim sermayesi ve iş melekleri
yatırımları gelir. Her iki yatırım türü de kurulma aşamasındaki ve yeni kurulmuş şirketler
için önemli fırsatlar sunar. Yatırım yapılan şirketten alınan hisse kaşılığında, gereken
finansman ve yönetim danışmanlığı sağlanarak şirketin büyütülmesi ve yapılan yatırımın
çok üstünde gelir elde edilmesi beklenir.
Girişim sermayesi, önemli ekonomik kazanç getirme potansiyeli olan, genç, hızlı
büyüyen şirketlere deneyimli profesyonellerce finansman sağlanmasıdır. Girişim
sermayesinde yatırım için gereken fonlar, konunun uzmanları tarafından sermaye
piyasasından toplanır.
İş melekleri, yüksek kazançlara sahip, kendileri de birer girişimci olan kişilerdir.
Karşılığında önemli finansal getiriler elde etmek için sahip oldukları finansal kaynakları,
deneyim ve ilgi alanlarına giren kurulma aşamasındaki veya yeni kurulan şirketlere
yatırırlar. İş melekleri de yatırım yaptıkları şirketlerden hisse alırlar ve aktif olarak
yönetimde söz sahibi olmayı yeğlerler.
Bu alanda devlete düşen önemli bir görev, özel sermayeyi inovasyonun finansmanına
özendirmek; girişim sermayesi fonları ve iş melekleri için uygun ortamı oluşturmaktır.
Bu amaçla gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasının yanında politik ve ekonomik
76
istikrarın sağlanması büyük önem taşır. Özel sermaye için bu tarz yatırımları çekici hale
getirmekte kullanılan önemli bir araç, yatırımların dönüşlerini doğrudan etkileyen vergi
teşvikleridir.
Diğer yandan, girişim sermayesi ve iş melekleri yatırımları konusunda farkındalık
yaratma çalışmaları; girişimcilerle yatırımcıları bir araya getirecek faaliyetlerin
desteklenmesi; girişim sermayesi ve iş melekleri ağlarının oluşturulmasının teşviki; bu
tarz yatırımlar için yüksek etik standartlarının oluşturulmasının sağlanması da devletin
başlıca görevleri arasındadır.
Ülkemizde girişim sermayesiyle ilgili yasal düzenlemeler Sermaye Piyasası Kurulu
tarafından yapılmaktadır. Türkiye‟de kurulu girişim sermayesi şirketleri, İş Girişim
Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş. and KOBİ Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş.
Vakıf Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş.‟dir.
Türkiye’deki Girişim Sermayesi Şirketleri:
İş Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş.
İş Kuleleri Kule 2, Kat:8 - 34330 Levent - İstanbul - Türkiye
Tel
: 0212 325 17 44
Faks
: 0212 270 58 08
E-posta
: [email protected]
Web
: http://www.isgirisim.com.tr
77
KOBİ Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş.
Ceyhun Atıf Kansu Cad. 56. Sok. No:18 KAT: 2 BALGAT-ANKARA
Tel
: 0312 285 50 00(Pbx)
Faks
: 0312 286 21 00
E-posta
: [email protected]
Web
: http://www.kobias.com.tr
Vakıf Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş.
Sancak Mahallesi 201. Sokak NO:9/5 Yıldız-Çankaya/Ankara
Telefon
: 0312 440 98 61
Fax
: 0312 440 90 81
e-mail
: [email protected]
Web
: http://www.vakifgirisim.com.tr
Türkiye’deki İş Melekleri Ağları
ODTÜ Teknokent Yönetici Şirketi - http://www.metutech.metu.edu.tr/
LabX - http://www.lab-x.org/
TIMA (Turkiye İş Melekleri Ağı ) - http://www.tima.biz/
78
Yazarlar Hakkında
Şirin Elçi
Technopolis Türkiye‟nin kurucusu ve genel müdürü Şirin Elçi, onüç yılı aşkın bir süredir
inovasyon ve inovasyon stratejileri konusunda çalışan, yurtiçinde ve dışında çeşitli
kuruluşlara danışmanlık yapmaktadır. Yüksek lisans derecesini Orta Doğu Teknik
Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Politika Çalışmaları Programı‟ndan “Türk Sanayinde
İnovasyon Yönetimi” konulu teziyle alan Elçi, aynı zamanda, Amerikan Yönetim ve İş
İdaresi Enstitüsü‟nden dereceye sahip. Technopolis‟i kurmadan önce çeşitli yerli ve
yabancı kuruluşlarda görev aldı; yaklaşık sekiz yıl Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı‟nda
yönetici olarak çalıştı. Şirin Elçi, halen Avrupa Komisyonu‟nun „Trend Chart on
Innovation‟ ve ERAWATCH girişimlerinde ülkemizi temsil ediyor. Uzun süredir aktif
şekilde ülkemizde inovasyonu gündeme taşımak ve bu konuda farkındalık yaratmak için
çalışıyor. Bu çabalarının en önemli adımını, yöneticisi olduğu “Eski Köye Yeni Adet
Getirin!” adlı proje kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu ile
yaptığı çalışmalarla inovasyonun milli eğitim müfredatına entegre edilmesi oluşturuyor.
Bir yıl içinde 30 binin üzerinde okuyucu kitlesine ulaşan „İnovasyon: Kalkınmanın ve
Rekabetin Anahtarı‟ adlı kitabının yazarı; İnovasyon Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve
Genel Sekreteri, International Association for Management of Technology (IAMOT),
International Society for Professional Innovation Management (ISPIM), TÜSİAD
Ulusal İnovasyon Girişimi çalışma grubu üyesi, Eskişehir Yazılım Üssü Genç Girişimci
79
Eğitim Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi ve International Network of SMEs (INSME)
kayıtlı uzmanıdır.
İhsan Karataylı
İnovasyon sistemleri ve stratejisi konusunda yaklaşık on yıllık deneyime sahiptir. Lisans
derecesini Orta Doğu Teknik Üniversitesi Makina Mühendisliği Bölümü‟nden alan
Karataylı, sanayi kuruluşlarının inovasyon ve Ar-Ge faaliyetlerine destek sağlayan
Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı‟nda firmaların teknolojik inovasyon projeleri
konusunda çalışmıştır. Daha sonra TEMSA‟da çalışmaya başlayan Karataylı, inovasyon
kültürünün firma bünyesinde yaygınlaştırılması ve inovasyon sisteminin kurulmasında
görev almıştır. Bu dönemde aynı zamanda Sabancı Holding İnovasyon Çalışma
grubunda da aktif olarak çalışan Karataylı, Technopolis Group‟da, yurtiçinde dışında
inovasyona dayalı rekabet gücü ve kalkınma projelerinde görev almaktadır. Ayrıca,
ülkemizde inovasyon farkındalığının yaratılması konusunda da önemli projelere imza
atmıştır. Bu kapsamdaki çalışmalarına İnovasyon Derneği Genel Sekreter Yardımcısı
olarak devam etmektedir.
80
Download