ilahiyat Araştırmaları Dergisi 1 Journal of Divine Studies Sayı 1 No. 2, Aralık 1 December 2014 Makale 1 Article: 115-152 İslam Hukukunda Rehin Akdi Hostage Contract in Islamic Law ARIF ATALAY Öz: Rehin alacaklısının hakkı hem rehin konusu mal hem de rehin veren borçlunun zirnıneti maktadır. kısmi de ile ilgilidir; Bu sebeple rehin ödemesi, alacağını iflası, diğer alacaklıların alacağı alacaklısı , ölümü, veren için değil aynı gibi durumlarda, rehinli mal sayesin- imk'Inını zamanda borçlu için de bulur. Rehin akdi sadece borç faydalıdır. Zira borçlu verdiği rehin sayesinde veresiye mal almak, ödünç para almak suretiyle ve sıkıntılarını zirnıneti bağla­ borçlu olan nillinin borcunu ödememesi, kaybolması daha kolay tahsil etme ise sadece ihtiyaçlarını karşılar giderir. Anahtar Kelimeler: Rehin, rehin veren, kabul, borç, icab, kabz. Abstract: Hostage contract, in case of non-fulfillment of the discharge of the debt, the collection entitled to tal<e Money by turning the property is held by a limited kind right. Mürtehin has the priority over other creditors. İt is a security contract which takes the pledged merchandise under guarantce in case of bankruptey of the pledgor or non-payment of debt. The most im portant factor of the hostage contract which maker it different from other shopping is not just being limited whith icab and acceptane, but also the necessity of the grips (delivered from) whit them. Keywords: Hostage, pledger, acceptance, debt, offer, receive. Dr. Öğrt. Sivas ŞarkışlaMehmet Emin Tuna Ortaokulu ilahiyat Araştırmalan Dergisi, 2, 2014 G 1 Arif Atalay Giriş İslam dini; insanlar arasında, alışveriş yerlerinde, güvenliğin pekiş­ tirilmesi, iktisadi ve ticari hareketliliğin canlanması için güvenlik akitle- ri teşri kılmıştır; rehin de İslam'ın teşri kıldığı en önemli güvenlik akdidir.1 Bir borcun alacağın zamanı geldiğinde ifasıdır. almanın borçludan geri zirnıneti kilde borcunu ödemeyebilir, böylece borçlunun meşguldür. teminata Böyle bir durumda bağlaması teminatların normal yolu Ancak borçlu bazen istenilen zamanda ve beklenen alacaklının borç verirken şe­ hala borçla alacağını ayni bir güvenlik tedbiridir. Bugün sosyal hayatta ayni önemi gün geçtikçe biraz daha artmaktadır. Hangi devirde olursa olsun borcun tahsilinde ayni teminat en güvenilir yöntemdir. Rehin alacaklısının hakkı ren borçlunun zirnıneti zirnıneti bağlamaktadır. borcunu ödememesi, hem rehin konusu mal hem de rehin ve- ile ilgilidir; Bu sebeple rehin kısmi ödemesi, rumlarda, rehinli mal sayesinde imkanını diğer alacaklıların alacağı alacaklısı, iflası, ölümü, alacağını faydalıdır. Zira borçlu verdiği kaybolması gibi du- değil aynı zamanda rehin sayesinde veresiye mal almak, ödünç para almak suretiyle ihtiyaçlarını rını borçlu olan rahinin daha kolay tahsil etme bulur. Rehin akdi sadece borç veren için borçlu için de ise sadece karşılar ve sıkıntıla­ giderir. Rehin akdinin nasıl ve ne zaman başladığını net olarak ifade edil- mernekle birlikte İslam öncesinde, hukuki bir teamülü gerçekleştirmek için, yazılı bir vesikanın düzenlenmesinin mümkün olmadığı zaman, vadeli işler için rehin alınması kabul edilmekteydi. Kaynaklarımızda 2 rehin akdinin öteden beri milletler dönemi Araplarında kullanıldığı, yasaklamadığı, aksine insanları arasında mevcut olduğu, cahiliye Rasulullah Efendimizin bu muameleyi bu muamele üzerine takrir buyurduğu haberi mevcuttur.' Cahiliye döneminde toplum rehin alır ve tayin edilen Kasani, Alaud din Ebü Bekir b. Mcs'ud, Bcdili 'u's-saıı{ıf fi tcrtibi'ş -ş crai', Bcyrut, ts. (Daru'l-Kutubi'l-İlmiyye) , VI, 145; Ş i rb i n i , a.g.e, ll, 121; Kamevi, Abdul M eli k, Meda intiffıu'l-mürtehini mine'l-merhuni, Mecelletii'l-bııhıisi'l-fı khıyyet'il-mııası rati, Sayı: 23, 1417/ 1997, s. 165; Dürcyni , Muhammed Fethi, BuMı s u Mukaraneti fl'l-fıkhı'l-İslami ve Usıilih, lleyrut, 1414/ 1994, ll, 466. Schacht, Jos eph, "Relliıı ", İ. ı\, IX, 670. Bilmen, Ömer Nas uhi, Hııkııkı İslamiyye ve Istılalıatı Fıklliyye Kamıısu, İstanbul 1986, VII, 22. G ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 حبيس كل امرأ بما كسب رهين كل نفس بما كسبت رهينة راهن مرهون مرتهن ارتهان 1Arif Atalay Adl( ) عدل: Güvenilir olan üçüncü Rehn ya da rehine ( )رهن: kişi. Alıkoymak, bir şeyi rehin etmek (ayni te- minat) manasmadır. Merhi'ı.n anlamında da kullanılır. 11 Rehin akdi mazmun binefsihi bir mal ile yapılan güvenlik aktidir, 12 kabz 13 veya tahliye ile tamamlanır. Akit tamamlanmadan önce rahin dilerse merhunu teslim eder dilerse akdi bozar. Mürrehin merhunu zettiği kalı­ zaman merhunun tazmini mürtehine aittir. Telef olduğu zaman - rahin rehni çözüneeye kadar- mürtehinin mülkünden telef olur. 14 1.1. Rehin Akdinin Meşruiyeti Rehin akdinin ve Hadis'lerde meşru aramamız olup olmadığını öncelikle Kur'an-ı Kerim'de uygun olur. Kur'anda; "Ey iman edenler! Birbirinize belirli bir süre için borçlandığınız yazınız, zaman onu içinizden bir katip olarak yazsın" 15 doğru ve "eğer yolculukta olup katip bulamazsanız teslim alınan rehin yeter" 16 gelmiş ayetleri, haber kipinde yaptığınız zaman tutun, şahit bir emirdir. Çünkü ayetin; atıflarının alışverişlerde ayetlerden ilki veresi ye para olduğu yazın, sözleşme emir kipinde gelmesi en dan söz konusu olan şeyin caiz olduğunu ifade eder. j 17 azın­ Zikredilen bu rehin alabilme ve ikincisi de semen zaman semenin veresiye olabilmesi için bir delil olarak da kabul edilmektedir! er. 18 Alimler müdayene ayeti olarak bilinen, eğer katip bulamazsanız tes- lim alınmış rehin yeter seferde de hazarda da 19 j ayetinin lafzından yola çıkarak, rehin akdinin yapılabilineceğini meşruiyeti üzerinde icma sabit olmuştur. kabul etmişler, böylece akdin 20 Bu konuda delil olarak kabul edilen Hadis'lerden en çok dikkate alınan Hz. Aişe'den nakledilen; Hz. Peygamber aile fertleri için bir Ya- Bilnıcn, VII, S; Çeker, s. 273. Helakı an1nda misli veya bedeli ödenen) başka bir şekilde ödenemeyen mald1r. Erdoğan, Mehmet, Fıkıh Terimleri Sözliiğü, s. 40. ' ' Atalay, Arif, İslam Hukukunda Kabz, (IIasılmamış Doktora Tezi), Konya 2012, s. 95-97. 11 Mcvsıli, Abdullah b. Mahmud İbn Mcvdudi, cl-İhtiyar li- Ta'lili'l-Muhtar, İstanbul 1951, ll, 64. ı; يا ايها ا لذين امنوا اذا تداينتم بدين الى اجل مسمى فاكتبه بينكم كاتب با العدل. Bakara, 11282 . وان كنتم على سفر و لم تجدوا كاتبا فرهان مقبوضة. Ilakara,11282. 17 Scrahsi, XXI, 63. 11 12 18 19 2 G ° Çeker, s. 84. ولم تجدوا كاتبا فرهان مقبوضة. Ilakara, 1/ 282. Kasaııi, VI, 135. ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 اجل نسيئة ان نبي ( ص) اشترى من يهودي طعاما الى اجل ورهنه درعه لقد رهن رسول هللا ( ص) درعه عند يهودي بالمدينة فاخذه منه شعيرا عن اسما بنت يذيد ان النبي (ص) توفي ودرعه مرهنة عند يهودي بطعام الرهن ينعقد بااليجاب و القبول ويتم بالقبض المرتهن مجوز مفرغا نتميزا تم العقد فيه و اذا قبضه آل يغلق الرهن وضةٌ سفَ ٍر َولَ ْم تَ ِجدُو ْا كَاتِبًا فَ ِرهَانٌ َّم ْقبُ َ َوإِن كُنتُ ْم َعلَى َ 1 Arif Atalay le birlikte rehin verilirse caizdir; çünkü sıhhatine rehinin satım mani değildir. akdinin aksine, rehnin bitişik olduğundan hurma kapsamına meyvesiz olarak çünkü ev ken üzerindeki ev ve eşyası ağaçlar eve tabi veleri rehin olmaz, meyve geçerlidir; çünkü değildir. satılması şart koşulmasa satışa konusudur. ağacı olmaksızın eğer, hurmanın ağaçların Şayet bir ev içindeki- 45 rehin verildiği zaman mey- ağacı hakkındaki hurma ıslah aynı rehin olmadan durum söz de bu şekilde olan veya herhangi bir şeyi de tahsis etmese ve mürtehine teslim etse rehin sahihtir. Rehinin hurma, üzüm ve ona bitişik yani mürtehin bunun geçerli satım ağacı üzerinde meyveleri olan bir araziyi rehin zaman arazi üzerindeki hiçbir dahil durumu Bir arazi rehin verilir- dahil olmaz, rehinde de verdiği da akdinde ise 16 bulunan ve bu ması şeye dahil edilme eşyasının üzerindeki meyveler Bir kimse, içinde ekin bulunan, hurma ağaç meyve varsa, Satım yapılabilir, satıma da rehne dahil olur. bir rivayete göre de, hurma bu da girer. Meyve rehin olan lerle birlikte rehin verilse bu işlem de caizdir. Diğer çevrilmiştir, ağaçta Rehin verilen bu yoktur. Fakat evin rehin edilmesinde ev değildir, böyle bu yerle rehin konusunda da ona tabi olur. ağacının satışı zorunluluğu ağaç bağlı olan her şey olmasını kastetmişlerdir. kapsamına Bu rehnin geçerli ol- akdinin tersine, ancak arazinin içinde olmasıyla olur. Çünkü satım akdi bu ekinler, girer; çünkü rahin ve olanların bitişik şeyler da rehne olmadan da geçerli olur. Hatta mürtehin meyvelerin çürümesinden korkarsa, hakimin emriyle bunları satabilir. 47 İmaını Malik'e göre rehin alınan hurma ağacının meyvesi rehne dahil olmaz; ancak mürtehin meyvenin rehne dahil sa rehne dahil olur. Meyvelerin ağacın üstünde olmasını şart koşar­ olması ya da olmaması 4 durumu değiştirmez, aynı konumdadırlar. ~ 1.3. Rehin Akdine Konu Olacaklarm Özellikleri Rehin akdine konu olacak şeyler belirli birtakım özelliklere sahip -ıs Mcrglnanl, IV, 473; Haddad, EbCı Bcl<r b. Ali b. Muhammed cz-Zcbidl (v. 800/ 1397), clCevlıeretu'n-neyyire ala Muhtasari'J-Kuduri, istanbul 1316, 1, 295. -ı.n Nevevi, el-Mecınu' şerlli'l-Mülıezzeb, Darü'l-Fikr, Beynıt t.y., XII, 344. 47 Haddcid, I, 195. 13 Sahnun, Abdüssclam b. Said Tcnuhi, cl~Miidcvvcnctii'l-kiibnlı Bcyrut 1905, IV, 135. G ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 İslam Hukukunda Rehin Akdi 1 olmalıdır. Bu özellikler a- Belirli olan. şunlardan ibarettir: 19 b- Bir başkasıyla ilişkisi olmayan 50 c- Elde edilmesi mümkün olan, her hihtir.51 Genel olarak satışı caiz olan her şeyin şeyde rehin olarak verilmesi sa- rehin de caizdir, değildir. satışı caiz olmayan şeylerin edasının geciktirilmesi durumunda mürtehinin hakkını alması için 52 Bu durumda "satılabilir" olması aranan rehin verilmesi de caiz Çünkü rehin, borcun yapılan bir güvenlik akdidir. özellik olmalıdır. Peygamber Efendimiz (sas)'in bir yahudiye olayında da kullanılan konusu görüldüğü ve hukuken mal olabileceğine sayılan bir işlemdir. özelliğinden hayvanın dir. Hayvanların dayandığı şeylerin borç karşılığında şeyler gibi rehin verilmesi geçerli karşı karşıyadır. değerlendirilir. Yeşil rehin verilmesi ise geçerli olmaz" 51 olması hakkında değerinden alacağın tıpkı Dola- bitkiler demişler­ Hanetilerin bırakılan hayvana hadisidir. Diğer yandan hayvan, satılması geçer- değeri olan (mütekavvim) bir bir yerden tahsil edilmesinin hayvan da rehin alimierin söylediklerinin delil, Hz. Peygamber'in (sas)i rehin olarak binilir ve sütü sağılır, mali çıkan bazı yola rehin verilmesinin geçerli li olan ve hukuken malların 53 Bu alimler, "hayvanlar telef olmakla bunlar çabuk bozulan gibi çabuk bozulan amaçlarla dair bir delil olarak gösterilebilir. Çünkü Rasulul- aksine, sahip olunan yısıyla rehin vermesi başka (mütekavvim) bütün lah demir zırhını cihat ederken kullanmakta idi. Mütekavvim zırhını gibi, Allah'a itaat etmede ya da imkansız olması maldır. Alacağın başka durumunda, tahsil edilmesi de mümkündür. rehne konu olan diğer mallar gibidir. hayvanın Dolayısıyla Ayrıca zamanı 19 Belirli alnıasından kastcdilcn; akde ınahal olacak özelliğe sahip olnıasıd ır. Henüz doğmam ı ş yavrunun, sütteki ve zeytindeki yağın, buğdaydaki unun akde m ah al olmaz. bkz. Atalay, s. 64. ı;o Başkasıyla ilişkisi olmamasından maksatj şayi' hisseli, ortak bir mal oln1aması ve malın bir başkasının kullanımında bulunnıamasıdır. Ayrıntılı bilgi için bkz. Atalay, s. 64, 65. ı;ı MevsılL Il, 64. 52 İbn Hazm, Ebu Muhammed b. Ali b. Ahmed b. Said Zahiri (v. 456/1064), cl-Muhalla s.ı (thk. Ahmed Muhammed Şakir), Beyrut ts., Vl, 365. bkz. Mergin ani, IV, 472. Serahsi, XXI, 63. S·l الرهن مركوب و محلوب. Buhari, "Rehin", 4; İbn M acc, "Rehin", 2440. ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 G İslam Hukukunda Rehin Akdi 1 bir borçtur. Derek 61 karşılığında rehin verilmesi geçersiz bir işlemdir. Çünkü derek, nihinden olmayan bir şey değildir. Diğer ğından, hakkın alınması sebebiyle merhundan bir yandan tazmin edilmesi hak gerektiren bir yaralama da böyledir. değildir. mümkün olan bir mal karşılığında yapılan derek Kısas tur. alınması edilmiş bir rehin bir mal sözleşmesi karşılığında Mal mümkün bulunmadı­ geçersiz olmuş­ rehin verilmesi konusu 62 1.4. Rehin Akdinde Şahitlik Mürtehinin merhunu edip etmediği noktasında kabzettiği ya da etmediği , rahinin ise teslim şahitlik inkar ya da ispatta önemli bir yere sahiptir. Şahitliğin geçerli olup olmaması konusunda Peygamber (sas)'den rivayet edilen; "Rahin ve mürrehin ve buna benzer kimseler, ğa düştükleri zaman delil getirmek 63 davalı içindir;" davacı hadis-i şerifi konunun temelini oluşturmaktadır. Bu durumda mürtehin, merhunu teslim ise bunu inkar edip iki lira karşılığında da rehin rehin şahit aldığını şahitlerden getirse bu verdiğine diğeri verdiğine şahitlik geçersizdir. Çünkü etseler Ebu Hanife (rh.a)'ya göre şahitler, şahitlik Muhammed'e göre ise; eğer etmekte ise söz konusu iddia etse, rahin biri, onu yüz milyon de iki yüz milyon lira 61 sabit olur. Bu durumda olduğunu lığında karşılığında verilmiş şahitlerin şahirliği kabul edilir ve mer- biri yüz milyon lira, rehin verildiğine karşılığında olduğunu liralık ları 01 52 6 J şahitlik diğeri ise yüz elli milyon lira karşı­ iddia etmekte ise bu durumda malın 65 ederse, mürrehin de yüz elli milyon lira miktarda hem söz hem de anlam için rehin konusu iddia yüz milyon lira hunun yüz milyon lira karşılığında olduğuna hükmedilir. Şahitlerden şahitlikleri Ebu Yusuf ve İmam mürtehin iki yüz milyon lira malın, karşılığın­ ettikleri konuda, hem söz hem de anlam bakımından farklı şeyler söylemişlerdir. olduğu anlaşmazlı­ için, yemin teklif edilmesi de şahitler bakımından aynı yüz milyon lira karşılığında yüz milyon fikirde oldukrehin verildi- Bir kimseyi mahkemeye getirme konusunda kefil oln1ak. ScrahsL XXI, 73; McrginclnL IV, 474. Buhari~ "Rehin". 6; bkz. Nevevl, Ravza) lV, 97. اذا اختلف الراهن والمرتهن و نحوه فالبينة على المدعي واليمين على المدعى عليه. bkz. Serahsi, XXI, 125. " bkz. Scrahsi, XXI, 125. ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 G 1 Arif Atalay ğine şahitlikte lira liralık hükrnedilir. Elli milyon yüz milyon lira üzerine olduğunu bölüm ise şahitlerden birinin yaptığı yapılan atıftır. Mürtehinin, yüz milyon şahitlerin yaptığı şahitlik davacı iddia etmesi halinde kimse şahitlerden birini yalanlarnış olduğu için geçersiz olur. Şahitlerden biri, rehin sözleşmesinin karşılığında yapıldığına şahitlik şahitlik sunda ettikleri şeyin diğeri dolar, 66 ise milyon lira etmekte iseler bu dururnda borç konu- cinsleri farklı olduğu için yaptıkları şahit­ lik geçersiz olur. Bu dururnda bir bedeli iddia eden kimsenin, kendi şahitlerinden birini yalanlamış olması gerekir. Çeşitleri 1.5. Rehin Akdinin Rehin akdinin, geçerli olup bir "aynı" lerini teminat olmamasına, lazım altına almasına, şöyle sıralaya 67 sahih ya da olmamasına, batıl oluşuna göre çeşit­ biliriz: a- Sahih Rehin: Sıhhat şartlarını toplamış aslen ve vasfen sahih olan rehin aktidir. Aslen mütekavvim olan olup şeyler, diğer bir ifade ile olmasından kastedilen vasfen ifadesinden kastedilen de; tek parça şahsa halinde bulunan, bir tek olan ait olan şeyleri rehin verrnek gibidir. b- F<lsit Rehin: Aslen sahih olup vasfen sahih olmayan, yani bizzat kendisi mün'akid olan, ancak bazı harici vasıfları itibariyle gayrı meşru bulunan rehindir. Muşaı veya meşgulü rehin verrnek gibi. 68 c- Batıl Rehin: Aslen sahih olmayan rehindir. Mal olmayan bir rehin vermek ve binefsihi mazmun olmayan bir almak gibi. şey şeyi mukabilinde rehin 69 d. Rehnü'l-rnüstear: Sahibinin izniyle verilmesidir. başkasına ait bir malın rehin 70 1.6. Rehinde Muhafaza ve Masraflar Rehin alınan malın korunması, tarafından yapılabileceği tiyle ortak muhafaza edilmesi bizzat rnürtehin gibi aile fertlerine, müfavada veya inan sure- olduğu ortağına, aylık veya senelik ücretle güvenilir hizmetçisine de muhafaza ettirebilir. 66 kiralarnış olduğu Aynı şekilde Bkz. Scralısi, XXI, 125. 67 Bkz. Serahsl, XXI, 125. Ortaklann hisselerinin hangi kısmında olduğu bilinn1eyen hisseli eşya. fı'f Biln1en, VIL 5. 70 Şafii , III, 222; İbn Kudanıc, IV, 225. ~ ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 bir kadın İslam Hukukunda Rehin Akdi 1 almış olduğu rehni lerden birinin kocasına yanında Fakat bunlardan muhafaza ettirebilir. Merhunun bu kimse- telef olması halinde rehnin tazmini gerekmez. başkasının yanında hükmünde olur ve mürtehine telef olursa merhun gasp "zaman'ı gasp" gerekir. Bir görüşe merhunu muhafaza edecek emin mürtehinin aile fertlerinden aynı yani onunla beraber edilmiş göre de olmalıdır; şarttır. yerde ikamet eden kimseler olmalan Buna göre; mürtehin, merhunu aile fertlerinden olmayan bir emin'e muhafaza ettirir de merhun zayi olursa mürtehine gasp kir. Bununla birlikte gerek r ehin verirken gerekse hafaza ederken birtakım masrafları olmaktadır. bölümünün, kime ve nekadar miktarda maktadır. alırken Bu gere- ve rehini mu- masrafların hangi olduğu aşağıdaki şekillerde ol- 71 Rehnin muhafazası ile ilgili masraflar mürtehine aittir. Hatta bu kıymetinden masraflar merhunun fazla olsa ve merhun gerek mürtehi- nin elinde bulunsa gerekse adlin elinde bulunsadurum dır. tazminatı değişmez, aynı­ Çünkü merhunun muhafaza menfaati mürtehine aittir. Hatta "mas- rafı karşı taraf çekecek" şeklindeki şarta itibar edilmez. Çünkü merhunu korumak mürtehin üzerine zaten vaciptir, bu rehin onun elinde kendi malı konumundadır. n Hasan Basriden; "rehnin ması masrafları alacağın güvenliğinin için mürtehine aittir. Rahin merhunun masraflanndan buna mecbur edilmez; fakat hakim merhundan ihtiyaç kısmını satar," şeklindeki rivayet icmanın dışındadır. Rehnin hayvan ve benzeri olması halinde korun- kaçınırsa miktarınca olan 73 nafakasını, çobanının üc- retini, rahinin yerine getirmesi gerekir; çünkü rehnin gelirleri de rahine aittir. şey 71 Rehin; kölesiyse öldüğü zaman kefeni, depolanması gereken bir ise mahzen kirası güvenliğin korunması rahine aittir. Rahin bu masraflardan için kendi malından bunu yerine getirinceye ka- dar mecbur edileceği konusunda icma vardır. mahzen kirasının rahine ait kaçınırsa, 75 Burada depolama için olmasıyla korunması için mürtehine ait Mevsıli, Il . 66; Bilmen, VIL 30i Çeker, 274. Mcvsıll, Il, 66; Bilmen, VII, 30; Çeker, 274. i J Nevevi, Ravza, lV, 93; Şirbini, rT,l36. 74 Mevsıli, Il, 65. '' Merginani, IV, 470; İbn Kudame, IV, 474; Nevevi, Ravza, IV, 93; Şirbini, II,l36; Düreyni, II, 468. 71 72 ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 G 1 Arif Atalay olmasını karıştırmamak lazımdır. vardır, muhafaza ise tazmin Merhunun aynını maksatlıdır. ibka veya menfaatlarını ıslah raflar n1hine aittir. Mesela merhün akarın merhün ne lazım hayvanın tamiri, merhün bahçenin gelir. Çünkü merhunun Merhunun vergisi, kün masraflarıdır. öşrü 76 gibi yemi ve suyu, çoban ücreti, sulanması menfaatları şeyler gibi masraflar rahi- esasen rahinin mülküdür. de rahine aittir. Çünkü bunlar mül- 77 Hanbelilere göre de merhunun taamı, masraflarını diğer muhafazasına kisvesi, ret, tedavi ücreti vb. bütün masrafları rahine aittir. üzerine için yapılacak mas- Özetle malın yararının devam etmesi için ona yapı­ lacak masraflar rahine aittir. vererek muhafaza l<fır maksadı Depolamada ticari bir ait üc- Şeklinde bir hüküm 78 farklı olarak rahinin alıkonulmaz; merhunun ya- mezheplerden bırakmıştır. Hz.Peygamber (sas): "Rehin, rahinden 79 ran da, masraflan da rabine aittir," ve yine bir hadis-i şerifte de ; "Merhunu sağan ve ona binen kimse masrafını da çeker,'" buyrulmuş­ 0 tur. Çünkü merhün, rahinin mülkiyetinde kalmaya devam etmektedir. Bir mülke yapılacak masraflar ise sahibine ait olur. Hz. Ebu (radıyallahu Hüreyre anh) 81 anlatıyor: lah(aleyhissalatü vesselam) buyurdular ki: "Rehin (olarak van)a, sütü, nafakası nafakası mukabilinde binilir. Sağmal "Resulul- bırakılan hayvan rehin hay- bırakılmışsa mukabilinde içilir. Nafaka, binen ve sütünü içen üzerine- dir."82 Bu hadis-i şeriften mürtehinin riıhinin izniyle merhunun nafakasını sağlaması durumunda faydalanabileceği de Merhunun elinde emanet gelir. 76 i? iR 79 81 " sJ G kıymeti çıkartılabilir. borçtan fazla olursa bu olacağından fazlalık mürtehinin buna isabet eden iade ücreti rahine lazım 83 Scrahsi, XXI, 65; Mcvsıli, II, 66; Bilnıcn, VII, 30; Çeker, s. 274. Serahsi, XXI, 163. Nevevi, Ravza, [V, 95; Bilmen, Vll, 3l. آل يغلق الرهن و هو ممن رهنه له غنمه و عليه غرمه. İbn Macc, "Rehin", 2441. على من يحلبه ويركبه نفقته. İbn Mace, " Rehin", 2441. Scrahsi , XXI,78. ض َي ه َوعلى.ًب لَبَنُ الدَّرِّ بِنَفَقَتِهِ إ َذا كانَ َمرْ هُونا ُ َويُش َْر،َب ال َّرهْنُ بِنَفَقَتِ ِه ُ يُرْ ك:هللا ُ قال َر:هللاُ َع ْنهُ قال ِ سو ُل ه ِ عن أبى هريرة َر أخرجه البخارى وأبو داود والترمذي. َُب النَّفَقَة ْ َ الَّ ِذى يlluhari, Rehin, 4; Tirmizi, lluyu', ُ ب َويَرْ ك ُ ش َر 4/1254; Ebu Davud, Buylı', 78/3526.. Mcvsıli, Il, 66; Bilmen, VII, 30; Çeker, s. 274. ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 İslam Hukukunda Rehin Akdi 1 Rahin ile mürrehinden birisi başkasının ne yani hakimin veya yapmış olur. Çünkü bir kimse hakimin izni olmaksızın rehinden biri diğerine başka Mürrehin tarafından da emri ait olan ait yaparsa müteberri ait masrafı sayılır. Her akdin sonuçlar Fakat rahin ile müryapmış olduğu zaman yolda emniyeti olur ve 85 Niteliği tarafıara vardır. onun emri veya olursa, rehni beraberinde götürebilir. Götürülmesindeki masraflar mürtehine aittir. Rehin akdinin de masrafı 84 menedilmemiş 2. Rehin'in Hukuki kendi kendi- yapsa teberru olarak onun emriyle yaparsa gideceği bir yere masrafı olmaksızın başkasına masrafı biri diğerinden isteye bilir. rahin diğerine sorumluluk yükleyen hukuki bir sonucu tarafıara hatta üçüncü Rehin akdinin hukuki hükmü ve merhunun telefi durumunda vardır. şahıslara yüklediği birtakım niteliğinden razınininin maksat bu akdin kime ait olduğudur. 2.1. Rehin Akdinin Hükmü Alacağın merhundan tahsil edilebilmesi rehin mü dahilindedir. alma 86 ne sahip kurulan bir yetidir.87 hakkın alınması hükmü, olmasıdır. Bu konuda mezhepler arasında küçük ifade ihtilaf yoktur. Hanefilere göre; sözleşmesinin hük- Burada asıl olan mürtehinin alacağını merhumdan imkanının olmasıdır. farklarından başka sözleşmesinin bir mala alacaklının hakkını Bir hakkın sözleşmenin alınması ilişkin olduğundan rehin merhundan alabilme yetkisi- konusunda teminat olmak üzere hükmü; elinde bulundurma (zilyedlik) mülki- İmam-ı Şafiiye göre ise; rehin sözleşmesinin hükmü kefalet, havale ve diğer sözleşmelerde olduğu gibi, hak sahibine konusunda daha fazla yetki verilmesidir. ğu 4 hakkını talep etme Rehinde satım akdinde oldu- gibi mülk edindirme veya kira akdinde dirme gibi bir hak yoktur. ~ 88 olduğu gibi menfaat edin- 89 Kasant VI, 152; Biln1en. VII, 30. ss Bilnıcn. VII, 45. 86 Serahsi, XXI, 67; bkz. Kasani, vr, 145. Serahsi, XXI, 63. "" Serahsi , XXI, 63. 119 Şafii , III, 167. ~ 7 ilahiyat Araştırmalan Dergisi, 2, 2014 G المعير المستعير İslam Hukukunda Rehin Akdi 1 12- Rahin deyni ödemezse, hakim deyni ödemesi için rahini mecbur edebilir. 93 13- Her iki tarafın rızasıyla Bu takdirde birinci rehin lunmuş olur. rehin başka karşılıklı rıza bir rehinle değiştirilebilir. edilmiş, ile iptal ikincisi akde- 91 Rehinden maksat alacağın güvenlikte olma her durumda güvence altına alınması olmasıdır. sağlanmalıdır. Bu Buna göre, rahin ve mürte- hinden birinin veya her ikisinin vefatıyla rehin akdi batıl hükümleri vereseye intikal eder ve terekeden deyn ödenir. olmaz. Rehnin 95 2.2. Merhunun Tazmini Rehin den sözleşmesindeki tazminat alınabilme tazminatıdır. yükümlülüğü, hakkın mürrehin- Bu yüzden tazminat yükümlülüğü, merhu- nun bizzat kendisinde değil, mali değerinde sabit olmuştur. (r.a)'tan telef şöyle nakledilmiştir: olması "Rehin durumunda, fazla kalan kimse, on milyon liralık bir borcu deki bir elbisesini rehin olarak olsa, rahin üzerindeki borç rucu eder. 97 miktarı diğerinden karşılığında, bıraksa düşer. bu durumda mürtehin kalan sözleşmesinin tarafları, beş 96 Hz. Ali merhunun talep eder." Bir on milyon lira değerin­ ve elbise mürtehinde iken telef Elbise beş milyon milyon lira lirayı değerinde ise, almak üzere borçluya Hz. Peygamber (sas) "rehin, verildiği borç karşılığındadır;" buyurmaktadır. Buna göre de rehinler verildikleri borç miktarınca telef olurlar. Hz. Ömer, İbn Abbas ve Hanefiler'e göre; "merhunun telef olması durumunda, borcun veya merhunun değerinden miktar tazminat hükümlerine tabidir. emanet hükmünde olduğu, telef 98 olması hangisi daha az ise o İmam-ı Şafii ise; merhunun halinde değerinin şülmeyeceği görüşündedir. Ancak mürtehinin teaddide bunun dışındadır. 100 99 borçtan dübulunması Bu görüşe; Zühri'nin Said b. el-Müseyyeb'den (v. '1:~ Ali Haydar Efendi, Il, 308. Çeker, 274. ?S Ali Haydar Efendi, ı 308. w;, Serahsi, XXI, 78. 97 Scrahsi, XXI, 65; bkz. ibn Hümaın, X, 145. 9 s Serahsi, XXI, 65; bkz. ibn Hümam, X, 145. "" Emanet olan malda haksız fiil, kullanımda tecavüz. bkz. Schacht, Joseph, İslam Hukukuna Giriş, terc. Dağ, Mehmet/ Şener, Abdulkadir, Ankara 1986, s. 140, 147 vd., 157. 100 Şafii , III, 168; Scrahsi, XXI ,65; Ncvcvi, Ravza, IV, 96. 'H c ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 G ال يغلق الرهن غرم انا لمغرمون آليغلق الرهن هو لصاحبه الذى رهنه له غنمه و عليه غرمه İslam Hukukunda Rehin Akdi 1 Mürtehin, hernekadar rehin'den hükümlerine tabi olmasa da na sahiptir. 109 konusunda tazminat alacağı karşılığında onları alıkoyma hakkı­ Merhunun sütü, yünü, yavrusu, meyvesi gibi merhundan artışlar, meydana gelen elinde rehin olarak helak olur; çünkü ise doğan artışlar aslın karşılığı n1hine ait olup merhun ile beraber mürtehinin kalır. Bu bunların olan artışlar helak olsa mazmun olmaksızın hepsi teb'an merhündur. Tabi olan bir şeyden hissesi olamaz. Asıl rehin helak olup şeyin artış­ lar (nema) baki kalsa, asla isabet eden borç düşer. 110 aşağıdaki şekillerden Rehni "fekk etmek"; yani borcu tasfiye etmek, biri ile borçtan kurtulması a. Mürtehinin neticesinde rehni kurtarmalda mümkün olur. alacağını, n1hine hibe etmesi ve n1hinin de bu hibeyi reddetmemesi.ııı b. Mürtehinin, riliini borçtan ibra etmesi ve riliinin de bunu reddetmemesi. c. Rahinin borcunu, mürtehine veya onun hukuki temsilcisine ödemesi. d. Bir üçüncü şahsın, teberru yoluyla borcu ödemesi. e. Mürtehinin, borçlu bulunduğu bir üçüncü havale etmesiyle (alacağın temliki suretiyle). Mürtehin rehni n'ıhine şahsı rahin üzerine 112 hizmet etmesi veya onun için riliine ariyet olarak verse, riliinin rehin malı hesabına çalışması kabzetmesiyle mürte- hinin üzerinden tazmin kalkar. Bu durumda rahinin elindeyken helak olması halinde mürtehinin mazmun/tazmin edilme borcunu isteme kalmıştır. 113 hakkı sorumluluğu yoktur. Rahinin kabzetmesiyle özelliğini kaybetmiştir. Mürtehinin riliinden devam eder, çünkü mürtehinin rehin hakkı sabit Rahin, rehni mürtehine kiraya verse ve kira adına yeniden kabz da bulunsa rehin batıl olur. Artık kira müdderi telef olsa emanet olarak telef alacağı düşmez. olmuş olur, bunun esnasında karşılığında bu mecur mürtehinin 114 "" Serahsi, XXI, 75. ııo bkz. İbn Rüşd, a.g.c, IV, 1438; Bilmen, VII, 23. 111 Mecelle, m. 847. 112 Karaman, Hayrettin, Mukayeseli İslam Hukuku, İstanbul 1991, III, 158. 11 ·' Merginani, IV, 490. ıı-ı Zuhayli, V, 261; Bilmen, VII, 43. ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 G 1Arif Atalay Rehin akdinin feshedilebilir fı bağlayan bir akittir. Bağlanan feshetmesi mümkün değildir. 115 özelliği vardır; de ancak rehin tek tara- olduğu taraf rahin için rahinin rehni Mürtehin, bu akitle bağlı olmadığı için, dilediği zaman akdi feshederek rehni sahibine iade edebilir. 116 3. Rehinde Tasarruf hakkı Merhun rehin verildikten sonra, tasarruf ne kadar tasarruf tehinin tasarrufu Ayrıca şunu ması caiz hakkı olduğu etrafında dönüp dolaşmaktadır. Çünkü bu, konusunu iki ana alt maması faydalanılma­ da belirtmeliyiz; rehnin menfaatinden değildir. malı ziyan ve heder etmektir. Rehin oldu117 Ondan yararlanacakların kim başlık altında ve daha iyi anlaşılması kimin konusundaki ihtilaflar n1hinin ve mür- ğu esnada ondan yararlanmak gerekir. olduğu olduğu, kim ele bakımından almamız daha iyi konunun dağıl­ olacaktır. 3.1. Rabinin Rehinde Tasarruf Hakkı Rahinin rehinde tasarruf hakkı rehnin taşınır olmamasına, olup kabzdan önce ve sonra tasarrufta bulunma durumuna göre dir. Merhunu kabzetmediği müddetçe nillin muhayyerdir, mürtehin dilerse merhunu teslim eder, dilerse rehinden geri döner. gamber Efendimiz (sas) merhunda meydana gelecek tığı değişmekte­ 118 artışı Ancak Pey- rahine bırak­ gibi, merhunun kendisini de, "rehin onu rehin olarak veren kimse119 nindir, " buyurmaktadır. 120 Buna göre mürtehinin elinde olan şeyin mülkiyeri yakin bilgi ve icma ile rahinindir, bu konuda ihtilaf yoktur. Bu duruma göre, mürrehin için merhunda rehin de kendi mülkünden mün yoktur. 121 hakkı vardır faydatanmasından engelleneceğine verahinin dair bir hük- Ebu Hanifeye göre de mülk her yönüyle rahine aittir, mürtehinin sadece hapis hakkı vardır. m Merhunun rahinin mülkiyetiyle ilişkisinin kesilmeyeceği Ancak bu ilişkisinin hangi konusunda hiçbir sınırlar içerisinde şekilde olacağı ihtilaf yoktur. konusu ihtilaflıdır. "' Mecelle, m. 717. Mecelle, m. 716. Zuhayli, V, 253. ı ı• 11 7 m 119 ما لم يقبضه فالراهن بالخيار ان شاء سلمه و ان شاء رجع عن الرهن. İbn Hümam, X, 140. الرهن من راهنه الذي رهنه. Ebu Davud, "rehin", 3526. "" Serahsi, XXI, 76. "' İbn Hazm, VI, 366. m Kasani, VI, 145; Zuhayli, V, 253. G ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 على من يحلبه و يركبه نفقته على من يحلبه و يركبه نفقته 1Arif Atalay Zahirilere göre rehnin bütün Merhfın hayvanın bi yine rahine aittir. rrıerhfın ler gibidir. Fakat rahin rrıenfaatleri yapacağı rrıenfaatleri rahine ait sütü ve binilrrıesi hayvana infakta o halde olrrıaz. infak karşılığında terhinden önce hayvanın alır, de bu de gi- rrıenfaat­ bulunrrıazsa verrrıese rahin izin sütünü olduğu rehnin rrıürtehin üzerine binebilir, rrıu­ kabilinde alacağı da borçtan düşrrıez. m Binit hayvanı rehin olduğu zanafakası man, miktannca biniliri sütlü hayvan rehin nafakası miktannca sütü içilir. olduğu Caferller göre de; rehnin menfaatinin hepsi sahibinden rrıaz. Rehin'den önce ya da sonra olrrıası arasında lıdır. yararıanınası rrıürtehinin Rahinin bu türden tasarrufta rrıevkuftur. Çünkü onun tasarrufu verirse tasarruf geçerli olur. 135 olmaması sahih bağ­ icazetine hakkını batıl güvenlik değildir. edinrnek iznine bulunrrıası rrıürtehinin rrıürtehinin olmaksızın etmektedir. Mürtehinin izni tasarrufunun nafiz 131 kullanrrıak, binrrıek, giyrrıek, rrıesken ve buna benzer herhangi bir yolla alıkonul­ fark yoktur. Merhun hayvana binrnekten de sütünü sağınaktan da alıkonulrrıaz. Rahinin rehin'den; zaman, 133 Mürtehin izin Çünkü rahinin malı olan merhundan mürtehinin hakkından dolayıdır. Mürre- hin razı olunca rahinin tasarrufu sahih olur. 136 Rahinin; vakfederek, satarak, hibe ederek, olmaksızın merhfına tehini merhfınu yoktur. hakkını etrrıesi ilgiyi azaltarak ya da sıkıntıya sakınası 137 zayi gibi tasarruf gibi veya mürtehinin izni başkasına rehin vererek hakkı alınadığı rrıür­ konusunda ihtilaf Böyle bir terhin batıldır. Birinci mürrehin bunu dava ederek isteyebilir. Merhun, ikinci mürtehinin elinde telef olsa, birinci mürtehin, merhun misliyyattan ise mislini, kıyemiyyattan ise kıymetin 138 tazmin ettirir ve bu da bedel yerine geçer. Rahin, bu bir tasarrufta tasar rufların bulunduğu en başında gelen, rrıerhfınu satmak suretiyle zaman; mürtehinin icazetine veya 39 borcunu ödeyinceye kadar rrıevkue tur. 110 rrıürtehinin Çünkü başkasının hakkı ona "' Şevkanl , V, 198,1 99; Bilmen, VII, 46. ! ~?; الرهن يركب بنفقته و يشرب لبن الدر اذا كان مرهونا. Ruhari, "Rehin ", 4; ibn Mace, 2440. "'" İbn Hazm, VI, 365. n; Şirbini, II, 130; Zuhayli, V, 253. '" Mecelle, m.748, 141; Ali Haydar Efendi, ll, 362. 1 Ş ir bini, II, 132. " '·" Bilmen, VII, 42. 139 Borcu ödemesiyle veya nıürtchinin i zin verınesiyle caiz olur, aksi halde caiz olmaz. G ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 İslam Hukukunda Rehin Akdi taalluk etmektedir. Mürtehin bunu geçerli kabul etmesi, rahinin mürtelıine olan borcunu ödemesi, mürtehinin bu borçtan rahini ibra etmesi durumlarından biriyle bi mürtehinin hakkı satış caiz ve geçerli olur. Mevkuf olmasının sebe- sebebiyle idi, Mürtehinin icazetiyle merhun hinin hakkı razı olmasıyla hakkı düşmüş satılınca kabul edilen görüşe olur. göre mürte- merhunun bedeline naklonulur. Rahinin borcunu ödeme- mesi durumunda ise merhunun bedeli, "Zahirü'r-rivaye'ye" 111 göre borç yerine rehin olura; yani bedel mübdelin hükmünü izin vermezse bir rivayete göre müşteri satış alır. Mürtehin satışa feshedilir, rahin rehni çözse bile lehine bir yol yoktur; mürtehin için merhundaki hak sabittir ve mülk sahibi gibi olur. Kabul edilen görüşe göre mürtehinin feshetmesiyle satış gerekli fesholunmaz. Çünkü mürtehin sadece olduğu hakkı hapis müşteri edemez. Bu durumda şayet satış akdini batıl rahinin rehni çözmesini belderse rehnin çözülmesine kadar bu şatış akdi mevkuf olur. Cumhura göre; hakkının korumasının için feshedebilir yoksa 142 rahin, merhunu satarsa, mürtehin satışı boza- bilir. İmam-ı Malik, "eğer satışı bozmaz da alacağım peşinen ödensin diye satışı bozmadım itibar edilir," demiştir. Rahin rehin derse, ona yemin ettirilir; yemin ederse sözüne 143 verdiği şeyin bir borcunu ödemek için isteyemez/ (rahinin) tasarrufu altında 145 da adl'e teslim edilir. olan bir şeyse; Deve, ya da birini, kalan bir kısım rehin olarak verilen mal sahibinin olmaktan tamamen çıkarılır ve mürtehine ya Rehin kendisinden faydalanılması tüketilerek litreyle ölçülen, mürrehinden merhunu isteme getirilmiştir. kısmını 44 tartıyla hakkı ölçülen yoktur; şeyler şeklinde gibi, rahin için bir sınırlandırma 146 sığır ve çayırda otlayan davar rehin olarak bırakılsa, söz ko- Mcvsıll, Il, 69; Bilmen, VII, 42. imam Muhammed'den revatür veya şöhret yoluyla nakil ve rivayet edilmiş olan: elAsl/el-Mebsüt, el-Cami'u's-sağir, el-Cami'u'l-kebir, es-Siyeru's-sağir ve es-siyeru'lkebir, ez-Ziyadat ve Ziyadetü'z-ziyadat. Zahir'rivaye kitapları el-Hakim Merzevi ( v. 334/945) tarafında n kısaltılarak bir araya getirilmiş (cl-Kafi) ve Serahsi tarafından otuz ci lt halinde şerhedilmiştir (el-Mebsut). Metin ve şerh matbudur. bkz. Karaman, Hayrettin, İslam Hukuk Tarihi, İstanbul 1989, s. 218, 219. 112 Mcrglnani, IV, 487; Zuhayll, V, 26. '" ibn Hazm, lll, 41 7. 144 Kasani, VI, 153. 14 ·' Çeker, s. 273. 116 Kasanl, VI, 145. 110 141 ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 G ال صدقة اآل عن ظهر غنى İslam Hukukunda Rehin Akdi 1 riliin, rehinde her hangi bir tasarrufta bulunacak olursa bu tasarruf batıl Şayet olur. böyle bir tasarrufa izin verecek olursa, bu tasarruf sahih, rehin de batıl olur. 155 Mürtehinin, rehni rehin aldığı şehrin dışına çıkarması durumunda; riliinin burada merhunu rehin olmaktan çıkarma hakkı yoktur. 156 Özetle Hanefilere ve M~ılikilere göre, mürtehinin izni olmaksızın bulunması n1hinin tasarrufta batıldır. 157 mevkuftur; çerli olmaz. rızası olmadıkça Taşınmaz Rehinde Tasarruf Hakkı verdiği araziden faydalanamaz ancak arazinin ya da arazide bulunan ve araziye tabi olan birtakım işlemler yapması içinde hurma alması ağacı geçerli bir ağaçları bu tasarruf ge- 158 Rahin rehin için mezheplere göre de Rahin, borç ödenıneden önce, merhunda feshi mümkün bir surette tasarrufta bulunsa, mürtehinin 3.1.2. diğer sulamak ve mallarının ibkası ve iyileştirmeleri da zaruridir. Buna göre bir kimsenin, diğer birtakım ağaçlar işlemdir. Ağaçları tıpkı hayvanı bulunan bir araziyi rehin sulamak rahinin görevidir; çünkü yemiemek gibi değerlendirilir. Malın yararının devam etmesi için ona yapılacak masraflar da rahine aittir. 159 Rahin, rehin verdiği bu, rehnedilen araziden hakkı bulunduğu araziyi ekme yararlanmadır. için, Hanetilere göre edilmektedir. Rahinin, söz konusu bunun sebebi ise onun nasıl daha uygundur. Çünkü rehin ortadan malın başkasına yararına leşme yaptığı için gerekmiştir. 160 Çünkü hakkı ihlal kiraya vermesi de böyledir; karşılığında yararlanması yasak ise, vermesinin yasak kiraya verilmesi ile elde edinceye kadar ait olur. Çünkü o bedel, ' ·'·' 1 6 ~ ':' "' "' malı kaldırmaktadır. Eğer değildir. Çünkü hapis bir hak verilmektedir. Bunun geçerli malı alacağını hakkını bir bedel sahip Bu ise, onda mürtehinin hapis yasaktır. ki kendisinin o maldan yararını başkasına bağlayıcı hakkına sayılması , devamlı olması başkasına mürtehinin, elinde bulundurma kiraya verecek olursa kira, rahine sahip olduğu bir mal konusunda söz- 160 Zuhayll, V, 263-264. Şafii, III, 196. Merglnanl, lV, 431; ibn Rüşd, ll, 321; Zuhayli, V, 263-264. Ali Haydar Efendi, Il, 308. Serahsi , XXI, 163. Scrahsi, XXI, 163. ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 G 1Arif Atalay Merhfın ev ise; rahin bu evde oturamaz; çünkü rehin akdi, mülkün 161 hapsini ifade eder. Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi böyle bir davranış Başka mülkün hapsini ihlal etmektedir. görüşte bir ise tüketilmenin olmaması kaydı getirilmiştir, şöyleki; merhfın, olup kendisinden faydalanılan tüketilmeksizin şey ise rahin için onu mürtehinden isteme 16 hakkı vardır ve faydalanması bittiği zaman mürtehine iade eder. " Şafiiler onlara de göre; merhfından şehir yukarıdaki rahin, içinde binebilir, artışı tüketilmeye benzer bir merhunun faydalanma menfaatleri ve bir hakkına merhfın kıymetini kayıt getirmişler azaltmayacak sahiptir. Mesela; ve surette merhfın hayvana hanede ikamet edebilir. Çünkü rehnin Şafiilere rahinin mülküdür ve göre borç, menfaat ve gelire taalluk etmez. 163 Rehnin kıymetinin azalması sonucunu veren inşaat, rehnedilmiş arazide ağaç dikmek gibi hallerde ise, faydalanma hakkına riayet etmek üzere mürtehinin izni lanması caiz olmadıkça riliinin yarar- değildir. Mürtehin, rahinin tasarrufundan önce 164 olduğu bu izninden de vazgeçebilir. vermiş İmaını Malik'e göre; mürtehin rehin alınan arazi üzerinde rahinin ziraat yapmasına izin verse ve o da oturduğun tarlayı ekse, bu rehin verip de içinde ev gibi ve yine rehin verip de kendine hizmet gibidir, yani böyle bir durumda bunların ettirdiğin köle hepsi de rehin olmaktan çı­ kar.165 Bir de borcun ödenme vaktinin gelmesine veya gelmemesine göre konunun değerlendirmesi yapılmaktadır. gelmemişse ödenme rahin, zamanın merhfın yer üzerine ağaç dikebilir. Çünkü borcun gelmesine kadar bu yerin menfaatini tatil etmek, zayi etmek demektir, ki bu durum zamanı gelmemiş Borcun ödenme vakti henüz yasaklanmıştır. malı Fakat borcun ödenme ise rahin ya borcunu hemen vermeye veya merhfınu satmaya mecbur olacağından bu ağaç dikme işine mahal yoktur. 166 3.2. Mürtehin'in Rehinde Tasarruf Hakkı Rehin sözleşmesi, merhfınu sözleşme kurtarılması tarihinden söz konusu malın bulundurulmasını gerek- tarihine kadar, mürtehinin elinde '" Kasanl, VI, 149. Kasihıl, VI, 145. '"' Nevevi, Ravza, lV, 79; Zuhayli, V, 255; Bilmen, Vll, 46. 104 Nevevi, Ravza, IV, 79; Zuhayli, V, 255; 13ilmen, VII, 46. '"·' Sahnun, IV, 164. 100 Bilmen, VII, 46. 162 G ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 فرهان مقبوضة له غنمه و عليه غرمه آليغلق الرهن هو لصاحبه الذى رهنه له غنمه و عليه غرمه كل قرض جر نفعا فهو ربا الرهن محلوب و مركوب الرهن يركب بنفقته اذا كان مرهونا و الدر يشرب بنفقته اذا كان مرهونا و على الذي يركب و يشرب الرهن مركوب و محلوب و قال مغيرة عن ابراهيم تركب الضالة بقدر علفها و تحلب بقدر علفها آل تحلب ماشية امرئ بغير اذنه 1Arif Atalay olmaksızın rehin'den faydalanacak olursa, rahinin borcundan faydalan- dığı miktara göre düşülür. 187 gözetmişlerdir, Zahiriler de faydalanma konusunda infak etmeyi onlara göre de; n1hin merhun'a infaktan kaçınırsa, infak ettiği miktarca merhundan faydalanır. Caferilere göre de mürtehinin infaktan kaçınması şart değildir. hayvana infak şeyler, ettiği olduğu faydalanması az olsa da çok olsa da, borçtan edildiği için rahinin merhun'a faydalanır düşülmez. "binek merhun merhıln Malildler konuya biraz daha şöyledir; dolayı olmuşsa, tin de belli ve tayin Bu durum dikkate görüşündedirler. farklı açıdan yaklaşmışlar bu şart borç bir satış ve şöyle veya buna benzer bir veya izin verme caizdir. edilmiş olması olmasın. söz konusu 190 189 rahin, mürtehine faydalanmak için izin verse veya mürte- faydalanmayı şart koşsa, eğer sebepten Şahi­ hayvanı hadis alınarak nafakasına göre binilir ve sütü içilir; hin faydalandığı Buna delil olarak olduğu zaman infak edildiği miktarca sütü içilir." demişlerdir; ve bu miktarca binilir, sütlü hayvan naklettiği zaman infak 188 Mürtehin, binilen hayvana ve sütlü müddetçe bunlardan nin Ebu Hüreyreden mürtehin merhun'a gerekir ki, kirayı Şayet borç bir karzdan merhundan faydalanması caiz olmaz. müdde- ifsat eden cehalet satış hem de bir kira dolayı ise mürtehinin Çünkü böyle bir akit hem bir aktidir ve bu caizdir. Ayrıca 191 Hanbelilere göre de mürtehinin rehin'den; hizmet ettirerek, binerek, giyerek, emzirterek, faydalandığı yerleşerek miktarca borçtan dür. M ürtehin hakkını alacağı ve başka şekillerde faydalandığı düşülür. zaman zaman, Çünkü menfaat ri1hinin mülkü- kullandığı miktarca rahinin zim- metinde olan borçtan düşülür. ın Hanefi, Şafii ödemeye yetersiz merhunun parası hem rehnin ve diğer kaldığı mezheplere göre; rahinin ve borçluların borçlarını malı borçlarını istedikleri zaman mürtehin için tahsis edilir. Çünkü mürtehinin aynına bağlıdır hem de rahinin hakkı zirnınetine bağlıdır. Diğer 187 Zuhayl!, V, 258. '" Bkz, Karnevi, s. 173. ı 8~) " 1911 İbn Hazrn, VI, 365, 366; İbn Kudarne, IV, 474. 191 Zuhayll, V, 257. İbn Kudarnc, IV, 470. 192 G "الظهر يركب بنفقته اذا كان مرهنا و لبن الدر يشرب بنفقته ا ذا كان مرهونا. Eb(ı ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 Davud, "rehin", 3526. İslam Hukukunda Rehin Akdi 1 borçluların hakkı ise ayna hakkı duruma göre mürtehinin rehnin birçok hakkına bağlı olmaksızın faydasından biridir. Merhün satılır, değeri Bu parasını sahiplerine göre daha önceliklidir. ı mürtehinin para mürtehinin borcundan fazla olursa kalan kısmı diğer alacaklılara iade eder. merhünu satma konusunda da zirnınete bağlıdır. daha kuvvetlidir. Böyle bir uygulama da parayı alır; denk gelirse o sadece 19 ·' Kısacası mürtehin alma konusunda da diğer borç 91 Merhunun riliine geri verilmesi ya da gasbedilmesi durumunda mürtehinin elinde bulundurma sözleşmesi de geçersiz olmaz. Mürtehinin merhundan müeyyideler de vardır. Eğer ile cima ederse şüphesiz haramlığı olmadığı faydalanmasında zinadır; alınmaz. konusundaki cahillik Eğer karım yok gibi yapılan duruma göre mürrehin kendisine rehin ki bu yordum" demesi dikkate hakkı onun, "haram Ancak iddiası dılıinin birtakım bırakılan olduğunu cariye bilmi- izniyle cima yaparsa kabul edilir ve had uygulanmaz. zannettim veya cariyem zannettim derse, had uygulanmaz ve cima eden kimsenin mihir vermesi gerekir, çocuk da nesebinden şüphe hürdür. Çünkü çıkartır. rehin 19 5 haddi ortadan kaldırır dolayı nesli ve hürriyeti ortaya '196 Hüküm olarak mürtehin borcu fazla olan kısmı miktarınca maldan hak sahibidir, emanettir. Mürtehin rehni vedia verirse, satmalda veya kiraya vermekle ya da iare olarak bırakmakla, rehin vermekle veya her- hangi bir şekilde tasarrufta bulunursa bütün kıymetini tazmin eder. Mürtehin, açık sözleşme tam olarak kurulduktan sonra, rahin kendisine bir yetki vermedikçe merhünu satamaz. Mürtehin olmaksızın ri'ıhinin rızası rehni satsa bu bir "bey-i fuzulidir." Buna göre rahin muhay- yerdir, dilerse bu vererek bu satışı satışı fesheder, dilerse icazet şartları mevcut ise icazet tenfiz eder. Rahinin izniyle mürtehinin rehni sahih ve nafizdir. Hatta rahin mürtehine; "rehni tellala ver hakkını 197 satması satsın da al" demekle mürtehin tellala verip elinde merhün telef olsa mürtehine tazmin ettirilmez. Rahin: "Filan güne kadar borcumu ödeİbn Kudamc, IV. 489; Ncvcvi, Ravza. IV, 88. Kasani, VI, 145; ibn Kudame, lV, 489; Düreyni, ll, 468. ı•.ı Serahsi , XXI, 70. 190 Nevevi, Ravza, IV, 99; Şirbini, II, 138. 197 Mcvsıli, II, 65. 193 19 " ilahiyat Araştırmalan Dergisi, 2, 2014 G 1Arif Atalay mezsem rehni satıp parasından alacağını söylemiş olduğu al"; diye mürtehini vekil etse gün de borcunu ödeyemese mürtehin o rehni satarak 19 alacağını tahsil edebilir. ~ Aksi halde mürtehinin alacağının ödenmesi için elindeki rehni satma hakkı yoktur. 199 İmam-ı Şafiiye göre bir kimse bir köleyi rehin olarak alsa ve hakkı­ nı zamanı geldiğinde alma vekili ması olmaksızın satması için, vekil olamaz. kabul edilemez. 200 de onu satınayı caiz değildir. Şayet şart koşsa, n}hin veya n}hinin Mürtehin, kendi kendisine sat- kendisine satsa da bu satış herhaliyle Mürtehin, rabinin izni olmaksızın rehni başkasına olmaksızın rehin veremez. Rahinin, mürtehinin izni rehni bir başka kimseye rehnetmesi batıldır. izni olmaksızın denildi, çünkü rahin, mürtehinin izniyle rehni bir başka şahsa rehnedebilir. Mürtehin rehni rahine iare edebilir, olur. 203 dir, dolayısıyla 202 201 fakat kiraya verse kira batıl Çünkü kiraya vermesiyle yeni bir akitleşme meydana gelmekteilk akitleşme son bulmaktadır. Mürtehin, merhunu rahine iyda veya iare vermesi durumunda rehin mürtehinin tazmininden çıkar, rahinin elinde telef olursa borçtan bir şey sakıt olmaz. Kısaca özetleyecek olursak, rehin akdi disini ne de menfaatini ve de ödeme vaktinin geldiği ve menfaatlerindeki artışlarını; zamanda, artışları alacaklıya ne akdin rahinin mülkünde yerden başka gideceği 205 ne merhunun ken- yapılması esnasında salıipienmeyi sabit olduğu üzere rehin akdinin gereğidir. menedilmemişse ne gerektirmez. Merhun kalır. Bu da icma ile Mürtehinin, merhunu bir bir yere götürmesi konusuna gelince; mürtehin, zaman yolda emniyet varsa, n}hin 204 tarafından rehni beraber götürebilir. Götürme başka böyle bir yere işlemden esnasındaki mas- rafları mürtehine ait olur. Bu mesele İmam-ı Azama göredir. İmameyne göre; ne mürrehin ne de adl, rehni başka yere götüremezler. 206 İmam-ı Şafiiye göre; mürrehin için rehin aldığını, rehin aldığı şeh- ,., Serahsi, XXI, 63; Bilmen, VII, 42. Mevsıli, Il, 69. Şafii, lll, 197; Şirbini, ll, 135. "'' Ali Haydar Efendi, Il, 351-352. 1 02 Mecelle, m. 749. 203 Sahnun, TV, 149; Ali Haydar Efendi, ll, 364. 199 201 ' "'' Bilmen, VII, 43. "'·' Düreyni, Il, 468. Bilmen, VII, 45. 20 " G ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 آل يغلق الرهن 1Arif Atalay insanların Günümüzde kullanması mürtehinin mesken olarak maksadı ile rahin borcunu ödeyinceye kadar evlerini rehin şeklinde bir uygulama mezheplerin ittifakı bırakılınaları ile caiz olmayan bir borç işlemidir. Bu şekilde yapılan bir al<it, "bey bi'l-vefa" ı kabilinden değil­ 2 3 dir. Çünkü insanların bundan maksadı bey'/satış değildir. 214 Fakat rahin, mürtehinin kiraya vermesi için izin vermesi ve mürtehin, rehin malı kiraya vermesi ya da başkasına teslim etmesi halinde mal rehin olmaktan yoktur. Çünkü kira, her iki taraf için de sözleşmesi, rehin sadece n}hin çıkar rehin vermesi için ve kiradan geri bağlayıcı bir dılıine dönüş sözleşmedir. bakımından bağlayıcıdır. Bir şey de Oysa kendisi ile eşit veya daha güçlü bir şeyin araya girmesi ile bozulur. İkinci sözleşmenin geçerli olabilmesi için ilkinin, zorunlu olarak geçersiz gerekmektedir. olması 215 İmam-ı Malik'e göre; mürtehin sadece akar ve arazi kabilinden olan bir rehnin menfaatini bir müddet için kendisine ait olmayı şart koşabi­ lir.216 Hanbelilere göre; ev, eşya ve buna benzer gıda masrafı gerektirmeyen şeylerden mürtehinin faydalanabilmesi, rahinin izni olmadıkça hiçbir halde caiz olmaz. Çünkü rehin, rehnin menfaatleri ve rehinde meydana gelen artışları n}hinin mülküdür. Onun izni sı bunları alamaz. Merhun, ev ve şeylerden ise, rabinin izni ması değildir. caiz Rehin nasıl başkası olmaksızın Bu konuda bir gibi harcamaya ihtiyacı ihtilafın olduğu rivayet faydası artışları ki rabinin mülkündeyse ve rehin'den faydalanmaya izin verirse ve karşılığında edilmemiştir. da böyledir, ise bu taydalanma caiz alacağı değildir. malın fiyatına, evin kirasına veya karz karşılık da bir karz Çünkü bu kimse menfaat getiren bir borç elde ediyor demektir, bu da rehin bir olmayan mürtehinin bunlardan faydalan- rabinin izni olmadan faydalanamaz. Rahin mürtehine olmaksızın (borç) eşya olmaksızın başka­ dışında haramdır. Eğer bir şeye karşı­ lıksa verahin de mürtehine faydalanması konusunda izin verirse bu caiz olur.:m m Satıcının bir malı, müşteriye, malın bedelini, malı reddettiğinde geri almak üzere satnıasıdır. ''" Zuhayli, V, 257. m Serahsi, XXI, 64. "' İbnHazm, VI, 368. 217 İbn Kudamc, IV, 467; Zuhayli, V, 258. G ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 İslam Hukukunda Rehin Akdi 1 İmam Ahmed bu konuda şüpheye ve riske mahal bırakınıyar ve bu- nun açık bir faiz olduğunu söylüyor. Mürtehin kendisi ile faydalanmak karşılığında bir karza mukabil ev rehin bir faiz olur. 218 alırsa, öyle bir faydalanma halis Mürtehin, merhunu, rahinin izni ile ariyer verse ve ariyet alan da bunu teslim alsa söz konusu mal ariyet alanın elinde olduğu sürece re- hin olmaktan çıkar. İmam Muhammed (r.a) burada, malın sözleşme çıkmasını kastetmemiştiL konusu olmaktan bulunması sebebiyle gerekli olan tazmin kastetmiştir. içindir. 219 Çünkü ariyet alanın O, malın mürtehinin elinde yükümlülüğünün elinde bulundurması sona erdiğini kendi faydası Rehin alınan arazi batsayada araziyi su bassa, yararlanılama­ yan bir nehir olsa ve suyu da çekilemese bu durumda mürtehin, rahinden bir hak talep edemez. Çünkü rehin arazi, özellikle sahibi telef olmuş munu hükmündedir. Zira o, kaybetmiştir. mürtehin, hakkını Rehin malın değerinin etmiş sayılır. Diğer tahsil elde ettikten sonra merhunu, man rahinden mümkün yararlanılmaya elverişli alacağını aldığı şekilde sebebiyle yandan mürtehin, alacağını teslim edebilecek ise o zayapması o anda değildir. den su çekilirse tıpkı önce kaçmasına olduğu benzemektedir. gibi rehin olur. Arazinin bilir bir duruma gelmesiyle yeniden değer kazanmıştır. şeyler bozulmuş ise bu miktar borçtan düşülür. gelirini alsa ve öşrünü edemez. Çünkü bunu veya haracını kendiliğinden bağışlamış sayılır. Eğer ise onun hakkını bir olma duru- kalkması ortadan talep edebilir. Oysa bunu Bu konu rehnedilen kölenin den hakkında çiğnemiş 220 Eğer yararlanıla­ Araziden bir Mürtehin arazinin ödese rahinden hiçbir rahinin talebi arazi- şey talep olmaksızın ödediğin­ devlet, mürtehini bunu ödemeye zorlamış öşür veya haraç gibi yükümlülüğü bulunmamaktadır. Hakkı çiğnenen kişi ise ancak hak- olur. Çünkü mürtehinin, kını çiğneyenden onu ödemesini talep edebilir. 221 Sonuç Rehin akdi, borcun ifasının yerine getirilmemesi durumunda, hak "' ibn Kudame, TV, 467; Zuhayli, V, 259. "' Serahsi, XXI, 164; Nevevi, Ravza, IV, 96. "'' Serahsi, XXI, 164. 2 21 Scrahsi, XXI, 63. ilahiyat Araştırmalan Dergisi, 2, 2014 G 1Arif Atalay sahibi için elinde sınırlı etmede bulundurduğu malı bir ayni haktır. alacağını paraya çevirerek Mürtehin diğer alacaklılara tahsil göre öncelik- lidir. Rahinin iflas etmesi durumunda ya da borcun ödenmemesi halinde, rehin alacağı teminat Rehin akdinin kabz" almanın) alan bir güvenlik (tevsikat) aktidir. diğer alışverişlerden ayıncı sadece icab ve kabulle (teslim altına gerekli sınırlı olmaması, olmasıdır. olan en önemli faktör bunlarla birlikte kabz'ın da Bunu da "Rehin akdi: icab +kabul + şeklinde formülleştirebiliriz. Rehinin akdi seferde yapılabileceği uygulamasında görüldüğü Ayrıca gibi, Hz. Peygamber (sas)'in de gibi hazarda da (seferde ehli kitaptan olan biriyle ve ibadet rehin akdi yapılabilir. aracı olabilen bir Peygamber Efendimizin bu metine ehl-i kitapla da rehin akdinin değilken) yapılabilir. şeyle uygulamasında yapılabileceği de üm- konusunda bir de- lildir.m dılıinin Kabzdan sonra mürtehinin izni olmaksızın bulunamaz. Mürtehinin nin izni olmaksızın namaz. Böyle tutarlı mülkiyet hakkı herhangi bir faydalanmada ve tasarrufta hakkı ise kabzdan sonra sadece hapistir. Rahi- mürtehin de hiçbir tasarruf ve faydalanma da bulu- olması da rehnin sağlaması tehinin de rahinin izni rehnin muktezasma yet olmaksızın aykırıdır. olmaksızın aynı şekilde faydalanma ve tasarrufta Aksi halde mür- bulunmaları tarafların hakları halel gelmektedir; rahin izinsiz hinin hem hapis akdi açısından da korun- olur. Çünkü mürtehin izinsiz kullandığı takdirde rahinin mülki- hakkına şüphe gereken güvenlik ve gereklidir. Her ne surette olursa olsun, ister rehne zarar versin isterse vermesin; rahinin, mürtehinin izni mamış devam etmekle birlikte hakkına getirmektedir. değil kullandığı takdirde mürte- halel gelmekte hem de akdin Şayet durum bu şekilde olmasaydı, güvenilirliğine bu akde rehin de duruma göre iare, emanet ya da vedia akdi denilir. Mezhepler arasındaki görüş ayrılığının olmaması da rehin akdinin tevsikat akdi olduğunun nerdeyse sigortası durumundadır. İSAM kütüphanesinde araştırdığım rehin konusu en 222 G geniş konuyla ilgili bütün kaynaklar içerisinde ve çok örnekli şekilde Serahsl'nin Şirbini, II, 121. ilahiyat Araştırmaları Dergisi. 2. 2014 el-MebsCıt İslam Hukukunda Rehin Akdi 1 isimli eserinde işlenmiştir. 223 Ayrıca yukardaki araştırmamıza dayanarak günümüzdeki tapu sicil müesseselerinin devlet müeyyidesiyle teminat alınması sebebiyle menkul rehninin tapuya tescilinin İslam hukukuna göre kabz/teslim alma yerine durumda rehin akdi, geçebileceğini alışverişler için sosyal söyleyebiliriz. Her hal ve hayatın vazgeçilmez ve ge- rekli bir unsurudur. Kaynaklar Aclüni , İsmail b. Muhammed b. Abdi'I-hadi el-cerrahi, Keşfü'l-hafa, Beyrut 1997. Ali Haydar Efendi , Küçük Eminefendizade, Dürerü'l-hiikkam şerhu Mecelleti'l- ahkam, İstanbul 1330. Atalay, Arif, İslam Hukukunda Kabz, (Basılmamış Doktora Tezi), Konya 2012. Ayid , Ahmed vd., el-Mu'cemü'l-Arabiyyi'l-esasi, Beyrut, 1994. Bilmen, Ömer Nasuhi, Hukukı İslamiyye ve Istılahatı Fıkhiyye Kamusu, İstanbul 1986. Çeker, Orhan, Fıkıh Dersleri l , Konya 2005. Düreyni, Muhammed Fethi, BuMısu Mukaraneti fi'l-fıkhı'l-İslami ve Usulih, Beyrut, 1414/ 1994. Erdoğan, Mehmet, Fıkıh ve Hukuk Terimleri sözlüğü, İstanbul 2005. Haddad, Ebu Bekr b. Ali b. Muhammed ez-Zebidi, el-Cevlıere w 'n-neyyire ala Muhtasari'l-Kuduri, İstanbul 1316. İbn Hazm, EbU Muhammed b. Ali b. Ahmed b. Said Zahiri, Ahmed Muhammed Şakir), el-Muhalla (thk. Beyrut ty. İbn Hümam, Kemaleddin Muhammed b. Abdülvahid es-Sivasi el-İskenderi, Şerhu fethu'l-kadir, Beyrut ty İbn Kudame, Ebu Muhammed Abdullah b. Ahmed, el-Muğni, Beyrut 1992. İbn Rüşd, el-Hafid Ebu'I-Velid Muhammed b. Ahmed, Bidayet'ül-müctehid ve Nihayetü'l-muktesid, İstanbul 1991. Karaman, Hayrettin, Mukayeseli İslam Hukuku, İstanbul 1991. Karaman, Hayrettin, İslam Hukuk Tarihi, İstanbul 1989. Kamevi, Abdul Melik, Meda intWlu'l-mürtehini mine'l-merhuni, Mecelletü'l223 Bkz. Scrahsi, XXI, 63-185. ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014 G 1Arif Atalay buh(ısi'l-t!khıyyet'il-muasırati, Sayı: 23, 1417/1997. Kasani, Alauddin Ebu Bekir b. Mes'ud, Bedai'u's-sanaf fi tertibi'ş-şerai', Daru'l- Kutubi'l-İlmiyye, Beyrut, ts. Malik b. Enes, el-Esbahi, el-Müdevvenetü 'l kübra, Beyrut 1415/ 1994. Merginani, Ebü'l-Hasan Burhaneddin Ali b. Ebi Bekir, el-Hidaye şerhu Bidaye- ti'l-mübtedi, Beyrut 1990. Şeref Nevevi, Ebu Zekeriyya Muhyiddin Yahya b. b. Mılri, Ravzatü't-talibin, Beyrut ty. Nevevi, Ebu Zekeriyya Muhyiddin Yahya b. Şeref b. Muri , el-Mecrnu' şerhi'J­ Mühezzeb, Darü'l-Fikr, Beyrut ty. Sahnun, Abdüsselam b. Said Tenuhi, el-Müdevvenetü 'l-kübn1, Beyrut 1905 Serahsi, Şemsu'l-Eimme Muhammed b. Ahmed b. Sehl, -Mebsüt, İstanbul 1983. Schacht, Joseph, İslam Hukukuna Giriş/An Introduction to Islamic Law, terc. Dağ, Mehmet/ Şener, Abdulkadir, Ankara 1986. Şafii, Muhammed b. İdris, el-Ümın, Kahire 1961. Şevkani, Ebu Abdullah Muhammed b. Ali b. Muhammed el-Havlani, Neylu'l- evtar şerlıi Münteka'l-ahbar, Beyrut, 1347. Şirbini, Şemseddin ila ma'rifeti el- Hatib Muhammed b. Ahmed el- Kahiri, nıeani Muğni'l-ınuhtac elfazi'l-Minhac, Beyrut ts. Zebidi, Ebü'l-Feyz Murtaza Muhammed b. Muhammed b. Muhammed, Tacü'larCıs min cevahiri'l-KamCıs, (thk. Ali eş-Şiri) Beyrut 1994. Zuhayli, Vehbe, el-Fıkhu'J-İslami, (tre. Komisyon), İstanbul 1994. G ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014