İslam Hukukunda Rehin Akdi

advertisement
ilahiyat Araştırmaları Dergisi 1 Journal of Divine Studies
Sayı 1 No. 2, Aralık 1 December 2014
Makale 1 Article: 115-152
İslam
Hukukunda Rehin Akdi
Hostage Contract in Islamic Law
ARIF ATALAY
Öz: Rehin alacaklısının hakkı hem rehin konusu mal hem de rehin veren borçlunun
zirnıneti
maktadır.
kısmi
de
ile ilgilidir;
Bu sebeple rehin
ödemesi,
alacağını
iflası,
diğer alacaklıların alacağı
alacaklısı ,
ölümü,
veren için değil
aynı
gibi durumlarda, rehinli mal sayesin-
imk'Inını
zamanda borçlu için de
bulur. Rehin akdi sadece borç
faydalıdır.
Zira borçlu verdiği rehin
sayesinde veresiye mal almak, ödünç para almak suretiyle
ve
sıkıntılarını
zirnıneti bağla­
borçlu olan nillinin borcunu ödememesi,
kaybolması
daha kolay tahsil etme
ise sadece
ihtiyaçlarını karşılar
giderir.
Anahtar Kelimeler: Rehin, rehin veren, kabul, borç, icab, kabz.
Abstract: Hostage contract, in case of non-fulfillment of the discharge of the
debt, the collection entitled to tal<e Money by turning the property is held by a
limited kind right. Mürtehin has the priority over other creditors. İt is a security
contract which takes the pledged merchandise under guarantce in case of bankruptey of the pledgor or non-payment of debt. The most im portant factor of the
hostage contract which maker it different from other shopping is not just being
limited whith icab and acceptane, but also the necessity of the grips (delivered
from) whit them.
Keywords: Hostage, pledger, acceptance, debt, offer, receive.
Dr. Öğrt.  Sivas ŞarkışlaMehmet Emin Tuna Ortaokulu
ilahiyat Araştırmalan Dergisi, 2, 2014
G
1 Arif Atalay
Giriş
İslam dini; insanlar arasında, alışveriş yerlerinde, güvenliğin pekiş­
tirilmesi, iktisadi ve ticari
hareketliliğin canlanması
için güvenlik akitle-
ri teşri kılmıştır; rehin de İslam'ın teşri kıldığı en önemli güvenlik akdidir.1
Bir
borcun
alacağın zamanı geldiğinde
ifasıdır.
almanın
borçludan geri
zirnıneti
kilde borcunu ödemeyebilir, böylece borçlunun
meşguldür.
teminata
Böyle bir durumda
bağlaması
teminatların
normal yolu
Ancak borçlu bazen istenilen zamanda ve beklenen
alacaklının
borç verirken
şe­
hala borçla
alacağını
ayni
bir güvenlik tedbiridir. Bugün sosyal hayatta ayni
önemi gün geçtikçe biraz daha
artmaktadır.
Hangi devirde
olursa olsun borcun tahsilinde ayni teminat en güvenilir yöntemdir.
Rehin
alacaklısının hakkı
ren borçlunun
zirnıneti
zirnıneti bağlamaktadır.
borcunu ödememesi,
hem rehin konusu mal hem de rehin ve-
ile ilgilidir;
Bu sebeple rehin
kısmi
ödemesi,
rumlarda, rehinli mal sayesinde
imkanını
diğer alacaklıların alacağı
alacaklısı,
iflası,
ölümü,
alacağını
faydalıdır.
Zira borçlu
verdiği
kaybolması
gibi du-
değil aynı
zamanda
rehin sayesinde veresiye
mal almak, ödünç para almak suretiyle ihtiyaçlarını
rını
borçlu olan rahinin
daha kolay tahsil etme
bulur. Rehin akdi sadece borç veren için
borçlu için de
ise sadece
karşılar
ve
sıkıntıla­
giderir.
Rehin akdinin
nasıl
ve ne zaman
başladığını
net olarak ifade edil-
mernekle birlikte İslam öncesinde, hukuki bir teamülü gerçekleştirmek
için,
yazılı
bir
vesikanın
düzenlenmesinin mümkün
olmadığı
zaman,
vadeli işler için rehin alınması kabul edilmekteydi. Kaynaklarımızda
2
rehin akdinin öteden beri milletler
dönemi
Araplarında kullanıldığı,
yasaklamadığı,
aksine
insanları
arasında
mevcut
olduğu,
cahiliye
Rasulullah Efendimizin bu muameleyi
bu muamele üzerine takrir
buyurduğu
haberi mevcuttur.' Cahiliye döneminde toplum rehin alır ve tayin edilen
Kasani, Alaud din Ebü Bekir b. Mcs'ud, Bcdili 'u's-saıı{ıf fi tcrtibi'ş -ş crai', Bcyrut, ts.
(Daru'l-Kutubi'l-İlmiyye) , VI, 145; Ş i rb i n i , a.g.e, ll, 121; Kamevi, Abdul M eli k, Meda intiffıu'l-mürtehini mine'l-merhuni, Mecelletii'l-bııhıisi'l-fı khıyyet'il-mııası rati, Sayı: 23,
1417/ 1997, s. 165; Dürcyni , Muhammed Fethi, BuMı s u Mukaraneti fl'l-fıkhı'l-İslami ve
Usıilih, lleyrut, 1414/ 1994, ll, 466.
Schacht, Jos eph, "Relliıı ", İ. ı\, IX, 670.
Bilmen, Ömer Nas uhi, Hııkııkı İslamiyye ve Istılalıatı Fıklliyye Kamıısu, İstanbul 1986,
VII, 22.
G
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
‫حبيس‬
‫كل امرأ بما كسب رهين‬
‫كل نفس بما كسبت رهينة‬
‫راهن‬
‫مرهون‬
‫مرتهن‬
‫ارتهان‬
1Arif Atalay
Adl( ‫) عدل‬: Güvenilir olan üçüncü
Rehn ya da rehine ( ‫)رهن‬:
kişi.
Alıkoymak,
bir
şeyi
rehin etmek (ayni te-
minat) manasmadır. Merhi'ı.n anlamında da kullanılır.
11
Rehin akdi mazmun binefsihi bir mal ile yapılan güvenlik aktidir,
12
kabz
13
veya tahliye ile tamamlanır. Akit tamamlanmadan önce rahin
dilerse merhunu teslim eder dilerse akdi bozar. Mürrehin merhunu
zettiği
kalı­
zaman merhunun tazmini mürtehine aittir. Telef olduğu zaman -
rahin rehni çözüneeye kadar- mürtehinin mülkünden telef olur.
14
1.1. Rehin Akdinin Meşruiyeti
Rehin akdinin
ve Hadis'lerde
meşru
aramamız
olup
olmadığını
öncelikle
Kur'an-ı
Kerim'de
uygun olur.
Kur'anda; "Ey iman edenler! Birbirinize belirli bir süre için borçlandığınız
yazınız,
zaman onu
içinizden bir katip
olarak yazsın" 15
doğru
ve "eğer yolculukta olup katip bulamazsanız teslim alınan rehin yeter"
16
gelmiş
ayetleri, haber kipinde
yaptığınız
zaman
tutun,
şahit
bir emirdir. Çünkü ayetin;
atıflarının
alışverişlerde
ayetlerden ilki veresi ye
para
olduğu
yazın, sözleşme
emir kipinde gelmesi en
dan söz konusu olan şeyin caiz olduğunu ifade eder.
j
17
azın­
Zikredilen bu
rehin alabilme ve ikincisi de semen
zaman semenin veresiye olabilmesi için bir delil olarak da
kabul edilmektedir! er.
18
Alimler müdayene ayeti olarak bilinen, eğer katip bulamazsanız tes-
lim alınmış rehin yeter
seferde de hazarda da
19
j
ayetinin lafzından yola çıkarak, rehin akdinin
yapılabilineceğini
meşruiyeti üzerinde icma sabit olmuştur.
kabul
etmişler,
böylece akdin
20
Bu konuda delil olarak kabul edilen Hadis'lerden en çok dikkate
alınan
Hz.
Aişe'den
nakledilen; Hz. Peygamber aile fertleri için bir Ya-
Bilnıcn, VII, S; Çeker, s. 273.
Helakı an1nda misli veya bedeli ödenen) başka bir şekilde ödenemeyen mald1r. Erdoğan, Mehmet, Fıkıh Terimleri Sözliiğü, s. 40.
' ' Atalay, Arif, İslam Hukukunda Kabz, (IIasılmamış Doktora Tezi), Konya 2012, s. 95-97.
11
Mcvsıli, Abdullah b. Mahmud İbn Mcvdudi, cl-İhtiyar li- Ta'lili'l-Muhtar, İstanbul
1951, ll, 64.
ı;
‫ يا ايها ا لذين امنوا اذا تداينتم بدين الى اجل مسمى فاكتبه بينكم كاتب با العدل‬. Bakara, 11282 .
‫ وان كنتم على سفر و لم تجدوا كاتبا فرهان مقبوضة‬. Ilakara,11282.
17
Scrahsi, XXI, 63.
11
12
18
19
2
G
°
Çeker, s. 84.
‫ ولم تجدوا كاتبا فرهان مقبوضة‬. Ilakara, 1/ 282.
Kasaııi, VI, 135.
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
‫اجل‬
‫نسيئة‬
‫ان نبي ( ص) اشترى من يهودي طعاما الى اجل ورهنه درعه‬
‫لقد رهن رسول هللا ( ص) درعه عند يهودي بالمدينة فاخذه منه شعيرا‬
‫عن اسما بنت يذيد ان النبي (ص) توفي ودرعه مرهنة عند يهودي بطعام‬
‫الرهن ينعقد بااليجاب و القبول ويتم بالقبض‬
‫المرتهن مجوز مفرغا نتميزا تم العقد فيه و اذا قبضه‬
‫آل يغلق الرهن‬
‫وضةٌ‬
‫سفَ ٍر َولَ ْم تَ ِجدُو ْا كَاتِبًا فَ ِرهَانٌ َّم ْقبُ َ‬
‫َوإِن كُنتُ ْم َعلَى َ‬
1 Arif Atalay
le birlikte rehin verilirse caizdir; çünkü
sıhhatine
rehinin
satım
mani
değildir.
akdinin aksine, rehnin
bitişik olduğundan
hurma
kapsamına
meyvesiz olarak
çünkü ev
ken üzerindeki ev ve
eşyası
ağaçlar
eve tabi
veleri rehin olmaz, meyve
geçerlidir; çünkü
değildir.
satılması şart koşulmasa satışa
konusudur.
ağacı
olmaksızın
eğer, hurmanın
ağaçların
Şayet
bir ev içindeki-
45
rehin
verildiği
zaman mey-
ağacı hakkındaki
hurma
ıslah
aynı
rehin
olmadan
durum söz
de bu
şekilde
olan veya herhangi bir
şeyi
de tahsis etmese ve mürtehine
teslim etse rehin sahihtir. Rehinin
hurma, üzüm ve ona bitişik yani
mürtehin bunun geçerli
satım
ağacı
üzerinde meyveleri olan bir araziyi rehin
zaman arazi üzerindeki hiçbir
dahil
durumu
Bir arazi rehin verilir-
dahil olmaz, rehinde de
verdiği
da
akdinde ise
16
bulunan ve bu
ması
şeye
dahil edilme
eşyasının
üzerindeki meyveler
Bir kimse, içinde ekin bulunan, hurma
ağaç
meyve varsa,
Satım
yapılabilir, satıma
da rehne dahil olur.
bir rivayete göre de, hurma
bu da
girer. Meyve rehin olan
lerle birlikte rehin verilse bu işlem de caizdir.
Diğer
çevrilmiştir,
ağaçta
Rehin verilen bu
yoktur. Fakat evin rehin edilmesinde ev
değildir,
böyle
bu yerle
rehin konusunda da ona tabi olur.
ağacının satışı
zorunluluğu
ağaç
bağlı
olan her
şey
olmasını kastetmişlerdir.
kapsamına
Bu rehnin geçerli ol-
akdinin tersine, ancak arazinin içinde
olmasıyla
olur. Çünkü
satım
akdi bu
ekinler,
girer; çünkü rahin ve
olanların
bitişik şeyler
da rehne
olmadan da
geçerli olur. Hatta mürtehin meyvelerin çürümesinden korkarsa, hakimin emriyle bunları satabilir.
47
İmaını Malik'e göre rehin alınan hurma ağacının meyvesi rehne
dahil olmaz; ancak mürtehin meyvenin rehne dahil
sa rehne dahil olur. Meyvelerin
ağacın
üstünde
olmasını şart koşar­
olması
ya da
olmaması
4
durumu değiştirmez, aynı konumdadırlar. ~
1.3. Rehin Akdine Konu Olacaklarm Özellikleri
Rehin akdine konu olacak
şeyler
belirli
birtakım
özelliklere sahip
-ıs Mcrglnanl, IV, 473; Haddad, EbCı Bcl<r b. Ali b. Muhammed cz-Zcbidl (v. 800/ 1397), clCevlıeretu'n-neyyire ala Muhtasari'J-Kuduri, istanbul 1316, 1, 295.
-ı.n Nevevi, el-Mecınu' şerlli'l-Mülıezzeb, Darü'l-Fikr, Beynıt t.y., XII, 344.
47
Haddcid, I, 195.
13
Sahnun, Abdüssclam b. Said Tcnuhi, cl~Miidcvvcnctii'l-kiibnlı Bcyrut 1905, IV, 135.
G
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
İslam Hukukunda Rehin Akdi 1
olmalıdır.
Bu özellikler
a- Belirli olan.
şunlardan
ibarettir:
19
b- Bir başkasıyla ilişkisi olmayan
50
c- Elde edilmesi mümkün olan, her
hihtir.51
Genel olarak
satışı
caiz olan her
şeyin
şeyde
rehin olarak verilmesi sa-
rehin de caizdir,
değildir.
satışı
caiz
olmayan
şeylerin
edasının
geciktirilmesi durumunda mürtehinin hakkını alması için
52 Bu durumda "satılabilir" olması aranan
rehin verilmesi de caiz
Çünkü rehin, borcun
yapılan bir güvenlik akdidir.
özellik olmalıdır.
Peygamber Efendimiz (sas)'in bir yahudiye
olayında
da
kullanılan
konusu
görüldüğü
ve hukuken mal
olabileceğine
sayılan
bir
işlemdir.
özelliğinden
hayvanın
dir.
Hayvanların
dayandığı
şeylerin
borç
karşılığında
şeyler
gibi
rehin verilmesi geçerli
karşı karşıyadır.
değerlendirilir. Yeşil
rehin verilmesi ise geçerli olmaz"
51
olması hakkında
değerinden alacağın
tıpkı
Dola-
bitkiler
demişler­
Hanetilerin
bırakılan
hayvana
hadisidir. Diğer yandan hayvan, satılması geçer-
değeri
olan (mütekavvim) bir
bir yerden tahsil edilmesinin
hayvan da
rehin
alimierin söylediklerinin
delil, Hz. Peygamber'in (sas)i rehin olarak
binilir ve sütü sağılır,
mali
çıkan bazı
yola
rehin verilmesinin geçerli
li olan ve hukuken
malların
53
Bu alimler, "hayvanlar telef olmakla
bunlar çabuk bozulan
gibi çabuk bozulan
amaçlarla
dair bir delil olarak gösterilebilir. Çünkü Rasulul-
aksine, sahip olunan
yısıyla
rehin vermesi
başka
(mütekavvim) bütün
lah demir zırhını cihat ederken kullanmakta idi.
Mütekavvim
zırhını
gibi, Allah'a itaat etmede ya da
imkansız olması
maldır. Alacağın başka
durumunda,
tahsil edilmesi de mümkündür.
rehne konu olan
diğer
mallar gibidir.
hayvanın
Dolayısıyla
Ayrıca zamanı
19
Belirli alnıasından kastcdilcn; akde ınahal olacak özelliğe sahip olnıasıd ır. Henüz
doğmam ı ş yavrunun, sütteki ve zeytindeki yağın, buğdaydaki unun akde m ah al olmaz.
bkz. Atalay, s. 64.
ı;o Başkasıyla ilişkisi olmamasından maksatj şayi' hisseli, ortak bir mal oln1aması ve
malın bir başkasının kullanımında bulunnıamasıdır. Ayrıntılı bilgi için bkz. Atalay, s.
64, 65.
ı;ı MevsılL Il, 64.
52
İbn Hazm, Ebu Muhammed b. Ali b. Ahmed b. Said Zahiri (v. 456/1064), cl-Muhalla
s.ı (thk. Ahmed Muhammed Şakir), Beyrut ts., Vl, 365. bkz. Mergin ani, IV, 472.
Serahsi, XXI, 63.
S·l
‫ الرهن مركوب و محلوب‬. Buhari, "Rehin", 4; İbn M acc, "Rehin", 2440.
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
G
İslam Hukukunda Rehin Akdi 1
bir borçtur. Derek
61
karşılığında rehin verilmesi geçersiz bir işlemdir.
Çünkü derek, nihinden
olmayan bir
şey
değildir. Diğer
ğından,
hakkın alınması
sebebiyle merhundan bir
yandan tazmin edilmesi hak
gerektiren bir yaralama
da böyledir.
değildir.
mümkün olan bir mal
karşılığında yapılan
derek
Kısas
tur.
alınması
edilmiş
bir rehin
bir mal
sözleşmesi
karşılığında
Mal
mümkün
bulunmadı­
geçersiz
olmuş­
rehin verilmesi konusu
62
1.4. Rehin Akdinde Şahitlik
Mürtehinin merhunu
edip
etmediği noktasında
kabzettiği
ya da
etmediği ,
rahinin ise teslim
şahitlik
inkar ya da ispatta
önemli bir yere
sahiptir.
Şahitliğin
geçerli olup
olmaması
konusunda Peygamber (sas)'den
rivayet edilen; "Rahin ve mürrehin ve buna benzer kimseler,
ğa düştükleri
zaman delil getirmek
63
davalı içindir;"
davacı
hadis-i şerifi konunun temelini oluşturmaktadır.
Bu durumda mürtehin, merhunu teslim
ise bunu inkar edip iki
lira
karşılığında
da rehin
rehin
şahit
aldığını
şahitlerden
getirse bu
verdiğine diğeri
verdiğine şahitlik
geçersizdir. Çünkü
etseler Ebu Hanife (rh.a)'ya göre
şahitler, şahitlik
Muhammed'e göre ise;
eğer
etmekte ise söz konusu
iddia etse, rahin
biri, onu yüz milyon
de iki yüz milyon lira
61
sabit olur. Bu durumda
olduğunu
lığında
karşılığında verilmiş
şahitlerin şahirliği
kabul edilir ve mer-
biri yüz milyon lira,
rehin verildiğine
karşılığında olduğunu
liralık
ları
01
52
6
J
şahitlik
diğeri
ise yüz elli milyon lira karşı­
iddia etmekte ise bu durumda
malın
65
ederse, mürrehin de yüz elli milyon lira
miktarda hem söz hem de anlam
için rehin konusu
iddia
yüz milyon lira
hunun yüz milyon lira karşılığında olduğuna hükmedilir.
Şahitlerden
şahitlikleri
Ebu Yusuf ve İmam
mürtehin iki yüz milyon lira
malın,
karşılığın­
ettikleri konuda, hem söz hem de
anlam bakımından farklı şeyler söylemişlerdir.
olduğu
anlaşmazlı­
için, yemin teklif edilmesi de
şahitler
bakımından aynı
yüz milyon lira
karşılığında
yüz milyon
fikirde oldukrehin verildi-
Bir kimseyi mahkemeye getirme konusunda kefil oln1ak.
ScrahsL XXI, 73; McrginclnL IV, 474.
Buhari~ "Rehin". 6; bkz. Nevevl, Ravza) lV, 97.
‫ اذا اختلف الراهن والمرتهن و نحوه فالبينة على المدعي واليمين على المدعى عليه‬. bkz. Serahsi, XXI, 125.
"
bkz. Scrahsi, XXI, 125.
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
G
1 Arif Atalay
ğine
şahitlikte
lira
liralık
hükrnedilir. Elli milyon
yüz milyon lira üzerine
olduğunu
bölüm ise şahitlerden birinin yaptığı
yapılan atıftır.
Mürtehinin, yüz milyon
şahitlerin yaptığı şahitlik davacı
iddia etmesi halinde
kimse şahitlerden birini yalanlarnış olduğu için geçersiz olur.
Şahitlerden
biri, rehin
sözleşmesinin
karşılığında yapıldığına şahitlik
şahitlik
sunda
ettikleri
şeyin
diğeri
dolar,
66
ise milyon lira
etmekte iseler bu dururnda borç konu-
cinsleri
farklı olduğu
için
yaptıkları şahit­
lik geçersiz olur. Bu dururnda bir bedeli iddia eden kimsenin, kendi
şahitlerinden birini yalanlamış olması gerekir.
Çeşitleri
1.5. Rehin Akdinin
Rehin akdinin, geçerli olup
bir
"aynı"
lerini
teminat
olmamasına, lazım
altına almasına,
şöyle sıralaya
67
sahih ya da
olmamasına,
batıl oluşuna
göre
çeşit­
biliriz:
a- Sahih Rehin:
Sıhhat şartlarını toplamış
aslen ve vasfen sahih olan rehin aktidir. Aslen
mütekavvim olan
olup
şeyler,
diğer
bir ifade ile
olmasından
kastedilen
vasfen ifadesinden kastedilen de; tek parça
şahsa
halinde bulunan, bir tek
olan
ait olan
şeyleri
rehin verrnek gibidir.
b- F<lsit Rehin: Aslen sahih olup vasfen sahih olmayan, yani bizzat
kendisi mün'akid olan, ancak
bazı
harici
vasıfları
itibariyle
gayrı meşru
bulunan rehindir. Muşaı veya meşgulü rehin verrnek gibi.
68
c-
Batıl
Rehin: Aslen sahih olmayan rehindir. Mal olmayan bir
rehin vermek ve binefsihi mazmun olmayan bir
almak gibi.
şey
şeyi
mukabilinde rehin
69
d. Rehnü'l-rnüstear: Sahibinin izniyle
verilmesidir.
başkasına
ait bir
malın
rehin
70
1.6. Rehinde Muhafaza ve Masraflar
Rehin
alınan malın korunması,
tarafından yapılabileceği
tiyle ortak
muhafaza edilmesi bizzat rnürtehin
gibi aile fertlerine, müfavada veya inan sure-
olduğu ortağına, aylık
veya senelik ücretle
güvenilir hizmetçisine de muhafaza ettirebilir.
66
kiralarnış olduğu
Aynı şekilde
Bkz. Scralısi, XXI, 125.
67
Bkz. Serahsl, XXI, 125.
Ortaklann hisselerinin hangi kısmında olduğu bilinn1eyen hisseli eşya.
fı'f Biln1en, VIL 5.
70
Şafii , III, 222; İbn Kudanıc, IV, 225.
~
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
bir
kadın
İslam Hukukunda Rehin Akdi 1
almış olduğu
rehni
lerden birinin
kocasına
yanında
Fakat bunlardan
muhafaza ettirebilir. Merhunun bu kimse-
telef
olması
halinde rehnin tazmini gerekmez.
başkasının yanında
hükmünde olur ve mürtehine
telef olursa merhun gasp
"zaman'ı
gasp" gerekir. Bir
görüşe
merhunu muhafaza edecek emin mürtehinin aile fertlerinden
aynı
yani onunla beraber
edilmiş
göre de
olmalıdır;
şarttır.
yerde ikamet eden kimseler olmalan
Buna göre; mürtehin, merhunu aile fertlerinden olmayan bir emin'e
muhafaza ettirir de merhun zayi olursa mürtehine gasp
kir. Bununla birlikte gerek r ehin verirken gerekse
hafaza ederken
birtakım masrafları olmaktadır.
bölümünün, kime ve nekadar miktarda
maktadır.
alırken
Bu
gere-
ve rehini mu-
masrafların
hangi
olduğu aşağıdaki şekillerde
ol-
71
Rehnin
muhafazası
ile ilgili masraflar mürtehine aittir. Hatta bu
kıymetinden
masraflar merhunun
fazla olsa ve merhun gerek mürtehi-
nin elinde bulunsa gerekse adlin elinde bulunsadurum
dır.
tazminatı
değişmez, aynı­
Çünkü merhunun muhafaza menfaati mürtehine aittir. Hatta "mas-
rafı karşı
taraf çekecek"
şeklindeki şarta
itibar edilmez. Çünkü merhunu
korumak mürtehin üzerine zaten vaciptir, bu rehin onun elinde kendi
malı konumundadır. n
Hasan Basriden; "rehnin
ması
masrafları alacağın güvenliğinin
için mürtehine aittir. Rahin merhunun masraflanndan
buna mecbur edilmez; fakat hakim merhundan ihtiyaç
kısmını satar," şeklindeki rivayet icmanın dışındadır.
Rehnin hayvan ve benzeri
olması
halinde
korun-
kaçınırsa
miktarınca
olan
73
nafakasını, çobanının
üc-
retini, rahinin yerine getirmesi gerekir; çünkü rehnin gelirleri de rahine
aittir.
şey
71
Rehin; kölesiyse öldüğü zaman kefeni, depolanması gereken bir
ise mahzen
kirası
güvenliğin korunması
rahine aittir. Rahin bu masraflardan
için kendi
malından
bunu yerine getirinceye ka-
dar mecbur edileceği konusunda icma vardır.
mahzen
kirasının
rahine ait
kaçınırsa,
75
Burada depolama için
olmasıyla korunması
için mürtehine ait
Mevsıli, Il . 66; Bilmen, VIL 30i Çeker, 274.
Mcvsıll, Il, 66; Bilmen, VII, 30; Çeker, 274.
i J Nevevi, Ravza, lV, 93; Şirbini, rT,l36.
74
Mevsıli, Il, 65.
'' Merginani, IV, 470; İbn Kudame, IV, 474; Nevevi, Ravza, IV, 93; Şirbini, II,l36; Düreyni,
II, 468.
71
72
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
G
1 Arif Atalay
olmasını karıştırmamak lazımdır.
vardır,
muhafaza ise tazmin
Merhunun
aynını
maksatlıdır.
ibka veya
menfaatlarını ıslah
raflar n1hine aittir. Mesela merhün
akarın
merhün
ne
lazım
hayvanın
tamiri, merhün bahçenin
gelir. Çünkü merhunun
Merhunun vergisi,
kün masraflarıdır.
öşrü
76
gibi
yemi ve suyu, çoban ücreti,
sulanması
menfaatları
şeyler
gibi masraflar rahi-
esasen rahinin mülküdür.
de rahine aittir. Çünkü bunlar mül-
77
Hanbelilere göre de merhunun
taamı,
masraflarını diğer
muhafazasına
kisvesi,
ret, tedavi ücreti vb. bütün masrafları rahine aittir.
üzerine
için yapılacak mas-
Özetle malın yararının devam etmesi için ona yapı­
lacak masraflar rahine aittir.
vererek muhafaza
l<fır maksadı
Depolamada ticari bir
ait üc-
Şeklinde bir hüküm
78
farklı
olarak rahinin
alıkonulmaz;
merhunun ya-
mezheplerden
bırakmıştır.
Hz.Peygamber (sas): "Rehin, rahinden
79
ran da, masraflan da rabine aittir,"
ve yine bir hadis-i şerifte de ;
"Merhunu sağan ve ona binen kimse masrafını da çeker,'" buyrulmuş­
0
tur. Çünkü merhün, rahinin mülkiyetinde kalmaya devam etmektedir.
Bir mülke yapılacak masraflar ise sahibine ait olur.
Hz.
Ebu
(radıyallahu
Hüreyre
anh)
81
anlatıyor:
lah(aleyhissalatü vesselam) buyurdular ki: "Rehin (olarak
van)a,
sütü,
nafakası
nafakası
mukabilinde binilir.
Sağmal
"Resulul-
bırakılan
hayvan rehin
hay-
bırakılmışsa
mukabilinde içilir. Nafaka, binen ve sütünü içen üzerine-
dir."82 Bu hadis-i şeriften mürtehinin riıhinin izniyle merhunun nafakasını sağlaması
durumunda faydalanabileceği de
Merhunun
elinde emanet
gelir.
76
i?
iR
79
81
"
sJ
G
kıymeti
çıkartılabilir.
borçtan fazla olursa bu
olacağından
fazlalık
mürtehinin
buna isabet eden iade ücreti rahine
lazım
83
Scrahsi, XXI, 65; Mcvsıli, II, 66; Bilnıcn, VII, 30; Çeker, s. 274.
Serahsi, XXI, 163.
Nevevi, Ravza, [V, 95; Bilmen, Vll, 3l.
‫آل يغلق الرهن و هو ممن رهنه له غنمه و عليه غرمه‬. İbn Macc, "Rehin", 2441.
‫على من يحلبه ويركبه نفقته‬. İbn Mace, " Rehin", 2441.
Scrahsi , XXI,78.
‫ض َي ه‬
‫ َوعلى‬.ً‫ب لَبَنُ الدَّرِّ بِنَفَقَتِهِ إ َذا كانَ َمرْ هُونا‬
ُ ‫ َويُش َْر‬،‫َب ال َّرهْنُ بِنَفَقَتِ ِه‬
ُ ‫ يُرْ ك‬:‫هللا‬
ُ ‫ قال َر‬:‫هللاُ َع ْنهُ قال‬
ِ ‫سو ُل ه‬
ِ ‫عن أبى هريرة َر‬
‫ أخرجه البخارى وأبو داود والترمذي‬. ُ‫َب النَّفَقَة‬
ْ َ‫ الَّ ِذى ي‬lluhari, Rehin, 4; Tirmizi, lluyu',
ُ ‫ب َويَرْ ك‬
ُ ‫ش َر‬
4/1254; Ebu Davud, Buylı', 78/3526..
Mcvsıli, Il, 66; Bilmen, VII, 30; Çeker, s. 274.
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
İslam Hukukunda Rehin Akdi 1
Rahin ile mürrehinden birisi
başkasının
ne yani hakimin veya
yapmış
olur. Çünkü bir kimse
hakimin izni
olmaksızın
rehinden biri
diğerine
başka
Mürrehin
tarafından
da
emri
ait olan
ait
yaparsa müteberri
ait
masrafı
sayılır.
Her akdin
sonuçlar
Fakat rahin ile müryapmış olduğu
zaman yolda emniyeti olur ve
85
Niteliği
tarafıara
vardır.
onun emri veya
olursa, rehni beraberinde götürebilir.
Götürülmesindeki masraflar mürtehine aittir.
Rehin akdinin de
masrafı
84
menedilmemiş
2. Rehin'in Hukuki
kendi kendi-
yapsa teberru olarak
onun emriyle yaparsa
gideceği
bir yere
masrafı
olmaksızın
başkasına
masrafı biri diğerinden isteye bilir.
rahin
diğerine
sorumluluk yükleyen hukuki bir sonucu
tarafıara
hatta üçüncü
Rehin akdinin hukuki
hükmü ve merhunun telefi durumunda
vardır.
şahıslara yüklediği birtakım
niteliğinden
razınininin
maksat bu akdin
kime ait
olduğudur.
2.1. Rehin Akdinin Hükmü
Alacağın
merhundan tahsil edilebilmesi rehin
mü dahilindedir.
alma
86
ne sahip
kurulan bir
yetidir.87
hakkın alınması
hükmü,
olmasıdır.
Bu konuda mezhepler
arasında
küçük ifade
ihtilaf yoktur.
Hanefilere göre;
sözleşmesinin
hük-
Burada asıl olan mürtehinin alacağını merhumdan
imkanının olmasıdır.
farklarından başka
sözleşmesinin
bir mala
alacaklının hakkını
Bir hakkın
sözleşmenin
alınması
ilişkin olduğundan
rehin
merhundan alabilme yetkisi-
konusunda teminat olmak üzere
hükmü; elinde bulundurma (zilyedlik) mülki-
İmam-ı Şafiiye göre ise; rehin sözleşmesinin hükmü kefalet, havale
ve
diğer sözleşmelerde olduğu
gibi, hak sahibine
konusunda daha fazla yetki verilmesidir.
ğu
4
hakkını
talep etme
Rehinde satım akdinde oldu-
gibi mülk edindirme veya kira akdinde
dirme gibi bir hak yoktur.
~
88
olduğu
gibi menfaat edin-
89
Kasant VI, 152; Biln1en. VII, 30.
ss Bilnıcn. VII, 45.
86
Serahsi, XXI, 67; bkz. Kasani, vr, 145.
Serahsi, XXI, 63.
"" Serahsi , XXI, 63.
119
Şafii , III, 167.
~
7
ilahiyat Araştırmalan Dergisi, 2, 2014
G
‫المعير‬
‫المستعير‬
İslam Hukukunda Rehin Akdi 1
12- Rahin deyni ödemezse, hakim deyni ödemesi için rahini mecbur
edebilir.
93
13- Her iki
tarafın rızasıyla
Bu takdirde birinci rehin
lunmuş olur.
rehin
başka
karşılıklı rıza
bir rehinle
değiştirilebilir.
edilmiş,
ile iptal
ikincisi akde-
91
Rehinden maksat
alacağın
güvenlikte olma her durumda
güvence
altına alınması olmasıdır.
sağlanmalıdır.
Bu
Buna göre, rahin ve mürte-
hinden birinin veya her ikisinin vefatıyla rehin akdi
batıl
hükümleri vereseye intikal eder ve terekeden deyn ödenir.
olmaz. Rehnin
95
2.2. Merhunun Tazmini
Rehin
den
sözleşmesindeki
tazminat
alınabilme tazminatıdır.
yükümlülüğü, hakkın
mürrehin-
Bu yüzden tazminat yükümlülüğü, merhu-
nun bizzat kendisinde değil, mali değerinde sabit olmuştur.
(r.a)'tan
telef
şöyle nakledilmiştir:
olması
"Rehin
durumunda, fazla kalan
kimse, on milyon
liralık
bir borcu
deki bir elbisesini rehin olarak
olsa, rahin üzerindeki borç
rucu eder.
97
miktarı diğerinden
karşılığında,
bıraksa
düşer.
bu durumda mürtehin kalan
sözleşmesinin tarafları,
beş
96
Hz. Ali
merhunun
talep eder." Bir
on milyon lira
değerin­
ve elbise mürtehinde iken telef
Elbise
beş
milyon
milyon lira
lirayı
değerinde
ise,
almak üzere borçluya
Hz. Peygamber (sas) "rehin, verildiği borç karşılığındadır;"
buyurmaktadır.
Buna göre de rehinler verildikleri borç
miktarınca
telef
olurlar.
Hz. Ömer, İbn Abbas ve Hanefiler'e göre; "merhunun telef olması
durumunda, borcun veya merhunun
değerinden
miktar tazminat hükümlerine tabidir.
emanet hükmünde
olduğu,
telef
98
olması
hangisi daha az ise o
İmam-ı Şafii ise; merhunun
halinde
değerinin
şülmeyeceği görüşündedir. Ancak mürtehinin teaddide
bunun dışındadır.
100
99
borçtan dübulunması
Bu görüşe; Zühri'nin Said b. el-Müseyyeb'den (v.
'1:~
Ali Haydar Efendi, Il, 308.
Çeker, 274.
?S Ali Haydar Efendi, ı
308.
w;,
Serahsi, XXI, 78.
97
Scrahsi, XXI, 65; bkz. ibn Hümaın, X, 145.
9
s Serahsi, XXI, 65; bkz. ibn Hümam, X, 145.
"" Emanet olan malda haksız fiil, kullanımda tecavüz. bkz. Schacht, Joseph, İslam Hukukuna Giriş, terc. Dağ, Mehmet/ Şener, Abdulkadir, Ankara 1986, s. 140, 147 vd., 157.
100
Şafii , III, 168; Scrahsi, XXI ,65; Ncvcvi, Ravza, IV, 96.
'H
c
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
G
‫ال يغلق الرهن‬
‫غرم‬
‫انا لمغرمون‬
‫آليغلق الرهن هو لصاحبه الذى رهنه له غنمه و عليه غرمه‬
İslam Hukukunda Rehin Akdi 1
Mürtehin, hernekadar rehin'den
hükümlerine tabi olmasa da
na sahiptir.
109
konusunda tazminat
alacağı karşılığında onları alıkoyma hakkı­
Merhunun sütü, yünü, yavrusu, meyvesi gibi merhundan
artışlar,
meydana gelen
elinde rehin olarak
helak olur; çünkü
ise
doğan artışlar
aslın karşılığı
n1hine ait olup merhun ile beraber mürtehinin
kalır.
Bu
bunların
olan
artışlar
helak olsa mazmun
olmaksızın
hepsi teb'an merhündur. Tabi olan bir
şeyden
hissesi olamaz.
Asıl
rehin helak olup
şeyin
artış­
lar (nema) baki kalsa, asla isabet eden borç düşer.
110
aşağıdaki şekillerden
Rehni "fekk etmek"; yani borcu tasfiye etmek,
biri ile borçtan
kurtulması
a. Mürtehinin
neticesinde rehni kurtarmalda mümkün olur.
alacağını,
n1hine hibe etmesi ve n1hinin de bu hibeyi
reddetmemesi.ııı
b. Mürtehinin, riliini borçtan ibra etmesi ve riliinin de bunu reddetmemesi.
c. Rahinin borcunu, mürtehine veya onun hukuki temsilcisine
ödemesi.
d. Bir üçüncü
şahsın,
teberru yoluyla borcu ödemesi.
e. Mürtehinin, borçlu
bulunduğu
bir üçüncü
havale etmesiyle (alacağın temliki suretiyle).
Mürtehin rehni
n'ıhine
şahsı
rahin üzerine
112
hizmet etmesi veya onun
için riliine ariyet olarak verse, riliinin rehin
malı
hesabına çalışması
kabzetmesiyle mürte-
hinin üzerinden tazmin kalkar. Bu durumda rahinin elindeyken helak
olması
halinde mürtehinin
mazmun/tazmin edilme
borcunu isteme
kalmıştır.
113
hakkı
sorumluluğu
yoktur. Rahinin kabzetmesiyle
özelliğini kaybetmiştir.
Mürtehinin riliinden
devam eder, çünkü mürtehinin rehin
hakkı
sabit
Rahin, rehni mürtehine kiraya verse ve kira adına yeniden
kabz da bulunsa rehin
batıl
olur. Artık kira müdderi
telef olsa emanet olarak telef
alacağı düşmez.
olmuş
olur, bunun
esnasında
karşılığında
bu mecur
mürtehinin
114
"" Serahsi, XXI, 75.
ııo bkz. İbn Rüşd, a.g.c, IV, 1438; Bilmen, VII, 23.
111
Mecelle, m. 847.
112
Karaman, Hayrettin, Mukayeseli İslam Hukuku, İstanbul 1991, III, 158.
11
·' Merginani, IV, 490.
ıı-ı Zuhayli, V, 261; Bilmen, VII, 43.
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
G
1Arif Atalay
Rehin akdinin feshedilebilir
fı bağlayan
bir akittir.
Bağlanan
feshetmesi mümkün değildir.
115
özelliği
vardır;
de
ancak rehin tek tara-
olduğu
taraf rahin
için rahinin rehni
Mürtehin, bu akitle bağlı olmadığı için,
dilediği zaman akdi feshederek rehni sahibine iade edebilir.
116
3. Rehinde Tasarruf
hakkı
Merhun rehin verildikten sonra, tasarruf
ne kadar tasarruf
tehinin tasarrufu
Ayrıca şunu
ması
caiz
hakkı olduğu
etrafında
dönüp
dolaşmaktadır.
Çünkü bu,
konusunu iki ana alt
maması
faydalanılma­
da belirtmeliyiz; rehnin menfaatinden
değildir.
malı
ziyan ve heder etmektir. Rehin oldu117
Ondan yararlanacakların kim
başlık altında
ve daha iyi anlaşılması
kimin
konusundaki ihtilaflar n1hinin ve mür-
ğu esnada ondan yararlanmak gerekir.
olduğu
olduğu,
kim
ele
bakımından
almamız
daha iyi
konunun
dağıl­
olacaktır.
3.1. Rabinin Rehinde Tasarruf Hakkı
Rahinin rehinde tasarruf
hakkı
rehnin
taşınır
olmamasına,
olup
kabzdan önce ve sonra tasarrufta bulunma durumuna göre
dir. Merhunu
kabzetmediği
müddetçe nillin muhayyerdir, mürtehin
dilerse merhunu teslim eder, dilerse rehinden geri döner.
gamber Efendimiz (sas) merhunda meydana gelecek
tığı
değişmekte­
118
artışı
Ancak Pey-
rahine
bırak­
gibi, merhunun kendisini de, "rehin onu rehin olarak veren kimse119
nindir, "
buyurmaktadır.
120
Buna göre mürtehinin elinde olan şeyin
mülkiyeri yakin bilgi ve icma ile rahinindir, bu konuda ihtilaf yoktur.
Bu duruma göre, mürrehin için merhunda rehin
de kendi mülkünden
mün yoktur.
121
hakkı vardır
faydatanmasından engelleneceğine
verahinin
dair bir hük-
Ebu Hanifeye göre de mülk her yönüyle rahine aittir,
mürtehinin sadece hapis hakkı vardır. m Merhunun rahinin mülkiyetiyle
ilişkisinin kesilmeyeceği
Ancak bu ilişkisinin hangi
konusunda hiçbir
sınırlar
içerisinde
şekilde
olacağı
ihtilaf yoktur.
konusu
ihtilaflıdır.
"' Mecelle, m. 717.
Mecelle, m. 716.
Zuhayli, V, 253.
ı ı•
11 7
m
119
‫ ما لم يقبضه فالراهن بالخيار ان شاء سلمه و ان شاء رجع عن الرهن‬. İbn Hümam, X, 140.
‫ الرهن من راهنه الذي رهنه‬. Ebu Davud, "rehin", 3526.
"" Serahsi, XXI, 76.
"' İbn Hazm, VI, 366.
m Kasani, VI, 145; Zuhayli, V, 253.
G
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
‫على من يحلبه و يركبه نفقته‬
‫على من يحلبه و يركبه نفقته‬
1Arif Atalay
Zahirilere göre rehnin bütün
Merhfın hayvanın
bi yine rahine aittir.
rrıerhfın
ler gibidir. Fakat rahin
rrıenfaatleri
yapacağı
rrıenfaatleri
rahine ait
sütü ve
binilrrıesi
hayvana infakta
o halde
olrrıaz.
infak karşılığında
terhinden önce
hayvanın
alır,
de bu
de
gi-
rrıenfaat­
bulunrrıazsa
verrrıese
rahin izin
sütünü
olduğu
rehnin
rrıürtehin
üzerine binebilir,
rrıu­
kabilinde alacağı da borçtan düşrrıez. m Binit hayvanı rehin olduğu zanafakası
man,
miktannca biniliri sütlü hayvan rehin
nafakası miktannca sütü içilir.
olduğu
Caferller göre de; rehnin menfaatinin hepsi sahibinden
rrıaz.
Rehin'den önce ya da sonra
olrrıası arasında
lıdır.
yararıanınası rrıürtehinin
Rahinin bu türden tasarrufta
rrıevkuftur.
Çünkü onun tasarrufu
verirse tasarruf geçerli olur.
135
olmaması
sahih
bağ­
icazetine
hakkını batıl
güvenlik
değildir.
edinrnek
iznine
bulunrrıası rrıürtehinin
rrıürtehinin
olmaksızın
etmektedir. Mürtehinin izni
tasarrufunun nafiz
131
kullanrrıak, binrrıek, giyrrıek, rrıesken
ve buna benzer herhangi bir yolla
alıkonul­
fark yoktur. Merhun
hayvana binrnekten de sütünü sağınaktan da alıkonulrrıaz.
Rahinin rehin'den;
zaman,
133
Mürtehin izin
Çünkü rahinin malı olan merhundan
mürtehinin
hakkından dolayıdır.
Mürre-
hin razı olunca rahinin tasarrufu sahih olur. 136 Rahinin; vakfederek,
satarak, hibe ederek,
olmaksızın merhfına
tehini
merhfınu
yoktur.
hakkını
etrrıesi
ilgiyi azaltarak ya da
sıkıntıya sakınası
137
zayi
gibi tasarruf
gibi veya mürtehinin izni
başkasına
rehin vererek
hakkı alınadığı
rrıür­
konusunda ihtilaf
Böyle bir terhin batıldır. Birinci mürrehin bunu dava ederek
isteyebilir. Merhun, ikinci mürtehinin elinde telef olsa, birinci
mürtehin, merhun misliyyattan ise mislini,
kıyemiyyattan
ise
kıymetin
138
tazmin ettirir ve bu da bedel yerine geçer.
Rahin, bu
bir tasarrufta
tasar rufların
bulunduğu
en
başında
gelen,
rrıerhfınu
satmak suretiyle
zaman; mürtehinin icazetine veya
39
borcunu ödeyinceye kadar rrıevkue tur.
110
rrıürtehinin
Çünkü başkasının hakkı ona
"' Şevkanl , V, 198,1 99; Bilmen, VII, 46.
! ~?;
‫الرهن يركب بنفقته و يشرب لبن الدر اذا كان مرهونا‬. Ruhari, "Rehin ", 4; ibn Mace, 2440.
"'" İbn Hazm, VI, 365.
n; Şirbini, II, 130; Zuhayli, V, 253.
'" Mecelle, m.748, 141; Ali Haydar Efendi, ll, 362.
1
Ş ir bini, II, 132.
"
'·" Bilmen, VII, 42.
139
Borcu ödemesiyle veya nıürtchinin i zin verınesiyle caiz olur, aksi halde caiz olmaz.
G
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
İslam Hukukunda Rehin Akdi
taalluk etmektedir. Mürtehin bunu geçerli kabul etmesi, rahinin mürtelıine
olan borcunu ödemesi, mürtehinin bu borçtan rahini ibra etmesi
durumlarından
biriyle
bi mürtehinin
hakkı
satış
caiz ve geçerli olur. Mevkuf olmasının sebe-
sebebiyle idi,
Mürtehinin icazetiyle merhun
hinin
hakkı
razı olmasıyla hakkı düşmüş
satılınca
kabul edilen
görüşe
olur.
göre mürte-
merhunun bedeline naklonulur. Rahinin borcunu ödeme-
mesi durumunda ise merhunun bedeli, "Zahirü'r-rivaye'ye" 111 göre borç
yerine rehin olura; yani bedel mübdelin hükmünü
izin vermezse bir rivayete göre
müşteri
satış
alır.
Mürtehin
satışa
feshedilir, rahin rehni çözse bile
lehine bir yol yoktur; mürtehin için merhundaki hak sabittir ve
mülk sahibi gibi olur. Kabul edilen görüşe göre mürtehinin feshetmesiyle
satış
gerekli
fesholunmaz. Çünkü mürtehin sadece
olduğu
hakkı
hapis
müşteri
edemez. Bu durumda
şayet
satış
akdini
batıl
rahinin rehni çözmesini belderse rehnin
çözülmesine kadar bu şatış akdi mevkuf olur.
Cumhura göre;
hakkının korumasının
için feshedebilir yoksa
142
rahin, merhunu satarsa, mürtehin
satışı
boza-
bilir. İmam-ı Malik, "eğer satışı bozmaz da alacağım peşinen ödensin
diye
satışı bozmadım
itibar edilir," demiştir.
Rahin rehin
derse, ona yemin ettirilir; yemin ederse sözüne
143
verdiği şeyin
bir
borcunu ödemek için isteyemez/
(rahinin) tasarrufu
altında
145
da adl'e teslim edilir.
olan bir
şeyse;
Deve,
ya da birini, kalan bir
kısım
rehin olarak verilen mal sahibinin
olmaktan tamamen
çıkarılır
ve mürtehine ya
Rehin kendisinden faydalanılması tüketilerek
litreyle ölçülen,
mürrehinden merhunu isteme
getirilmiştir.
kısmını
44
tartıyla
hakkı
ölçülen
yoktur;
şeyler
şeklinde
gibi, rahin için
bir
sınırlandırma
146
sığır
ve
çayırda
otlayan davar rehin olarak
bırakılsa,
söz ko-
Mcvsıll, Il, 69; Bilmen, VII, 42.
imam Muhammed'den revatür veya şöhret yoluyla nakil ve rivayet edilmiş olan: elAsl/el-Mebsüt, el-Cami'u's-sağir, el-Cami'u'l-kebir, es-Siyeru's-sağir ve es-siyeru'lkebir, ez-Ziyadat ve Ziyadetü'z-ziyadat. Zahir'rivaye kitapları el-Hakim Merzevi ( v.
334/945) tarafında n kısaltılarak bir araya getirilmiş (cl-Kafi) ve Serahsi tarafından otuz
ci lt halinde şerhedilmiştir (el-Mebsut). Metin ve şerh matbudur. bkz. Karaman, Hayrettin, İslam Hukuk Tarihi, İstanbul 1989, s. 218, 219.
112
Mcrglnani, IV, 487; Zuhayll, V, 26.
'" ibn Hazm, lll, 41 7.
144
Kasani, VI, 153.
14
·' Çeker, s. 273.
116
Kasanl, VI, 145.
110
141
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
G
‫ال صدقة اآل عن ظهر غنى‬
İslam Hukukunda Rehin Akdi 1
riliin, rehinde her hangi bir tasarrufta bulunacak olursa bu tasarruf batıl
Şayet
olur.
böyle bir tasarrufa izin verecek olursa, bu tasarruf sahih,
rehin de batıl olur.
155
Mürtehinin, rehni rehin
aldığı şehrin dışına çıkarması
durumunda;
riliinin burada merhunu rehin olmaktan çıkarma hakkı yoktur.
156
Özetle Hanefilere ve M~ılikilere göre, mürtehinin izni olmaksızın
bulunması
n1hinin tasarrufta
batıldır.
157
mevkuftur;
çerli olmaz.
rızası olmadıkça
Taşınmaz
Rehinde Tasarruf Hakkı
verdiği
araziden faydalanamaz ancak arazinin ya da
arazide bulunan ve araziye tabi olan
birtakım işlemler yapması
içinde hurma
alması
ağacı
geçerli bir
ağaçları
bu tasarruf ge-
158
Rahin rehin
için
mezheplere göre de
Rahin, borç ödenıneden önce, merhunda feshi mümkün bir
surette tasarrufta bulunsa, mürtehinin
3.1.2.
diğer
sulamak
ve
mallarının ibkası
ve
iyileştirmeleri
da zaruridir. Buna göre bir kimsenin,
diğer birtakım ağaçlar
işlemdir. Ağaçları
tıpkı hayvanı
bulunan bir araziyi rehin
sulamak rahinin görevidir; çünkü
yemiemek gibi
değerlendirilir. Malın
yararının devam etmesi için ona yapılacak masraflar da rahine aittir.
159
Rahin, rehin
verdiği
bu, rehnedilen araziden
hakkı bulunduğu
araziyi ekme
yararlanmadır.
için, Hanetilere göre
edilmektedir. Rahinin, söz konusu
bunun sebebi ise
onun
nasıl
daha uygundur. Çünkü
rehin
ortadan
malın başkasına
yararına
leşme yaptığı için gerekmiştir.
160
Çünkü
hakkı
ihlal
kiraya vermesi de böyledir;
karşılığında
yararlanması
yasak ise,
vermesinin yasak
kiraya verilmesi ile
elde edinceye kadar
ait olur. Çünkü o bedel,
' ·'·'
1 6
~
':'
"'
"'
malı
kaldırmaktadır. Eğer
değildir.
Çünkü hapis
bir hak verilmektedir. Bunun geçerli
malı alacağını
hakkını
bir bedel
sahip
Bu ise, onda mürtehinin hapis
yasaktır.
ki kendisinin o maldan
yararını başkasına
bağlayıcı
hakkına
sayılması ,
devamlı
olması
başkasına
mürtehinin,
elinde bulundurma
kiraya verecek olursa kira, rahine
sahip
olduğu
bir mal konusunda söz-
160
Zuhayll, V, 263-264.
Şafii, III, 196.
Merglnanl, lV, 431; ibn Rüşd, ll, 321; Zuhayli, V, 263-264.
Ali Haydar Efendi, Il, 308.
Serahsi , XXI, 163.
Scrahsi, XXI, 163.
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
G
1Arif Atalay
Merhfın
ev ise; rahin bu evde oturamaz; çünkü rehin akdi, mülkün
161
hapsini ifade eder.
Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi böyle bir davranış
Başka
mülkün hapsini ihlal etmektedir.
görüşte
bir
ise tüketilmenin
olmaması kaydı getirilmiştir, şöyleki; merhfın,
olup
kendisinden
faydalanılan
tüketilmeksizin
şey
ise rahin için onu mürtehinden isteme
16
hakkı vardır ve faydalanması bittiği zaman mürtehine iade eder. "
Şafiiler
onlara
de
göre;
merhfından
şehir
yukarıdaki
rahin,
içinde binebilir,
artışı
tüketilmeye benzer bir
merhunun
faydalanma
menfaatleri ve
bir
hakkına
merhfın
kıymetini
kayıt getirmişler
azaltmayacak
sahiptir. Mesela;
ve
surette
merhfın
hayvana
hanede ikamet edebilir. Çünkü rehnin
Şafiilere
rahinin mülküdür ve
göre borç, menfaat ve
gelire taalluk etmez. 163 Rehnin kıymetinin azalması sonucunu veren
inşaat, rehnedilmiş
arazide
ağaç
dikmek gibi hallerde ise, faydalanma
hakkına
riayet etmek üzere mürtehinin izni
lanması
caiz
olmadıkça
riliinin yarar-
değildir.
Mürtehin, rahinin tasarrufundan önce
164
olduğu bu izninden de vazgeçebilir.
vermiş
İmaını Malik'e göre; mürtehin rehin alınan arazi üzerinde rahinin
ziraat yapmasına izin verse ve o da
oturduğun
tarlayı
ekse, bu rehin verip de içinde
ev gibi ve yine rehin verip de kendine hizmet
gibidir, yani böyle bir durumda
bunların
ettirdiğin
köle
hepsi de rehin olmaktan
çı­
kar.165 Bir de borcun ödenme vaktinin gelmesine veya gelmemesine göre
konunun
değerlendirmesi yapılmaktadır.
gelmemişse
ödenme
rahin,
zamanın
merhfın
yer üzerine
ağaç
dikebilir. Çünkü borcun
gelmesine kadar bu yerin menfaatini tatil etmek,
zayi etmek demektir, ki bu durum
zamanı gelmemiş
Borcun ödenme vakti henüz
yasaklanmıştır.
malı
Fakat borcun ödenme
ise rahin ya borcunu hemen vermeye veya
merhfınu
satmaya mecbur olacağından bu ağaç dikme işine mahal yoktur.
166
3.2. Mürtehin'in Rehinde Tasarruf Hakkı
Rehin
sözleşmesi, merhfınu sözleşme
kurtarılması
tarihinden söz konusu
malın
bulundurulmasını
gerek-
tarihine kadar, mürtehinin elinde
'" Kasanl, VI, 149.
Kasihıl, VI, 145.
'"' Nevevi, Ravza, lV, 79; Zuhayli, V, 255; Bilmen, Vll, 46.
104
Nevevi, Ravza, IV, 79; Zuhayli, V, 255; 13ilmen, VII, 46.
'"·' Sahnun, IV, 164.
100
Bilmen, VII, 46.
162
G
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
‫فرهان مقبوضة‬
‫له غنمه و عليه غرمه‬
‫آليغلق الرهن هو لصاحبه الذى رهنه له غنمه و عليه غرمه‬
‫كل قرض جر نفعا فهو ربا‬
‫الرهن محلوب و مركوب‬
‫الرهن يركب بنفقته اذا كان مرهونا و الدر يشرب بنفقته اذا كان مرهونا و على الذي يركب و يشرب‬
‫الرهن مركوب و محلوب و قال مغيرة عن ابراهيم تركب الضالة بقدر علفها و تحلب بقدر علفها‬
‫آل تحلب ماشية امرئ بغير اذنه‬
1Arif Atalay
olmaksızın
rehin'den faydalanacak olursa, rahinin borcundan faydalan-
dığı miktara göre düşülür.
187
gözetmişlerdir,
Zahiriler de faydalanma konusunda infak etmeyi
onlara göre de; n1hin merhun'a infaktan
kaçınırsa,
infak ettiği miktarca merhundan faydalanır.
Caferilere göre de mürtehinin
infaktan
kaçınması şart değildir.
hayvana infak
şeyler,
ettiği
olduğu
faydalanması
az olsa da çok olsa da, borçtan
edildiği
için rahinin merhun'a
faydalanır
düşülmez.
"binek
merhun
merhıln
Malildler konuya biraz daha
şöyledir;
dolayı olmuşsa,
tin de belli ve tayin
Bu durum dikkate
görüşündedirler.
farklı açıdan yaklaşmışlar
bu
şart
borç bir
satış
ve
şöyle
veya buna benzer bir
veya izin verme caizdir.
edilmiş olması
olmasın.
söz konusu
190
189
rahin, mürtehine faydalanmak için izin verse veya mürte-
faydalanmayı şart koşsa, eğer
sebepten
Şahi­
hayvanı
hadis
alınarak nafakasına göre binilir ve sütü içilir;
hin
faydalandığı
Buna delil olarak
olduğu zaman infak edildiği miktarca sütü içilir."
demişlerdir;
ve bu
miktarca binilir, sütlü hayvan
naklettiği
zaman infak
188
Mürtehin, binilen hayvana ve sütlü
müddetçe bunlardan
nin Ebu Hüreyreden
mürtehin merhun'a
gerekir ki,
kirayı
Şayet
borç bir karzdan
merhundan faydalanması caiz olmaz.
müdde-
ifsat eden cehalet
satış
hem de bir kira
dolayı
ise mürtehinin
Çünkü böyle bir akit hem bir
aktidir ve bu caizdir.
Ayrıca
191
Hanbelilere göre de mürtehinin rehin'den; hizmet ettirerek, binerek,
giyerek, emzirterek,
faydalandığı
yerleşerek
miktarca borçtan
dür. M ürtehin
hakkını alacağı
ve
başka şekillerde faydalandığı
düşülür.
zaman
zaman,
Çünkü menfaat ri1hinin mülkü-
kullandığı
miktarca rahinin zim-
metinde olan borçtan düşülür. ın
Hanefi,
Şafii
ödemeye yetersiz
merhunun
parası
hem rehnin
ve
diğer
kaldığı
mezheplere göre; rahinin
ve
borçluların borçlarını
malı borçlarını
istedikleri zaman
mürtehin için tahsis edilir. Çünkü mürtehinin
aynına bağlıdır
hem de rahinin
hakkı
zirnınetine bağlıdır. Diğer
187
Zuhayl!, V, 258.
'" Bkz, Karnevi, s. 173.
ı 8~)
"
1911
İbn Hazrn, VI, 365, 366; İbn Kudarne, IV, 474.
191
Zuhayll, V, 257.
İbn Kudarnc, IV, 470.
192
G
‫"الظهر يركب بنفقته اذا كان مرهنا و لبن الدر يشرب بنفقته ا ذا كان مرهونا‬.
Eb(ı
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
Davud, "rehin", 3526.
İslam Hukukunda Rehin Akdi 1
borçluların hakkı
ise ayna
hakkı
duruma göre mürtehinin
rehnin birçok
hakkına
bağlı olmaksızın
faydasından
biridir. Merhün
satılır, değeri
Bu
parasını
sahiplerine göre daha önceliklidir. ı
mürtehinin
para mürtehinin borcundan fazla
olursa kalan kısmı diğer alacaklılara iade eder.
merhünu satma konusunda da
zirnınete bağlıdır.
daha kuvvetlidir. Böyle bir uygulama da
parayı alır;
denk gelirse o
sadece
19
·'
Kısacası mürtehin
alma konusunda da
diğer
borç
91
Merhunun riliine geri verilmesi ya da gasbedilmesi durumunda
mürtehinin elinde bulundurma
sözleşmesi de geçersiz olmaz.
Mürtehinin merhundan
müeyyideler de
vardır. Eğer
ile cima ederse
şüphesiz
haramlığı
olmadığı
faydalanmasında
zinadır;
alınmaz.
konusundaki cahillik
Eğer karım
yok
gibi
yapılan
duruma göre
mürrehin kendisine rehin
ki bu
yordum" demesi dikkate
hakkı
onun, "haram
Ancak
iddiası
dılıinin
birtakım
bırakılan
olduğunu
cariye
bilmi-
izniyle cima yaparsa
kabul edilir ve had uygulanmaz.
zannettim veya cariyem zannettim derse, had uygulanmaz ve
cima eden kimsenin mihir vermesi gerekir, çocuk da nesebinden
şüphe
hürdür. Çünkü
çıkartır.
rehin
19 5
haddi ortadan
kaldırır
dolayı
nesli ve hürriyeti ortaya
'196
Hüküm olarak mürtehin borcu
fazla olan
kısmı
miktarınca
maldan hak sahibidir,
emanettir. Mürtehin rehni vedia verirse, satmalda veya
kiraya vermekle ya da iare olarak
bırakmakla,
rehin vermekle veya her-
hangi bir şekilde tasarrufta bulunursa bütün kıymetini tazmin eder.
Mürtehin,
açık
sözleşme
tam olarak kurulduktan sonra, rahin kendisine
bir yetki vermedikçe merhünu satamaz. Mürtehin
olmaksızın
ri'ıhinin rızası
rehni satsa bu bir "bey-i fuzulidir." Buna göre rahin muhay-
yerdir, dilerse bu
vererek bu
satışı
satışı
fesheder, dilerse icazet
şartları
mevcut ise icazet
tenfiz eder. Rahinin izniyle mürtehinin rehni
sahih ve nafizdir. Hatta rahin mürtehine; "rehni tellala ver
hakkını
197
satması
satsın
da
al" demekle mürtehin tellala verip elinde merhün telef olsa
mürtehine tazmin ettirilmez. Rahin: "Filan güne kadar borcumu ödeİbn Kudamc, IV. 489; Ncvcvi, Ravza. IV, 88.
Kasani, VI, 145; ibn Kudame, lV, 489; Düreyni, ll, 468.
ı•.ı Serahsi , XXI, 70.
190
Nevevi, Ravza, IV, 99; Şirbini, II, 138.
197
Mcvsıli, II, 65.
193
19
"
ilahiyat Araştırmalan Dergisi, 2, 2014
G
1Arif Atalay
mezsem rehni
satıp parasından alacağını
söylemiş olduğu
al"; diye mürtehini vekil etse
gün de borcunu ödeyemese mürtehin o rehni satarak
19
alacağını tahsil edebilir. ~ Aksi halde mürtehinin alacağının ödenmesi
için elindeki rehni satma hakkı yoktur.
199
İmam-ı Şafiiye göre bir kimse bir köleyi rehin olarak alsa ve hakkı­
nı
zamanı geldiğinde
alma
vekili
ması
olmaksızın satması
için, vekil olamaz.
kabul edilemez.
200
de onu satınayı
caiz
değildir.
Şayet
şart koşsa,
n}hin veya n}hinin
Mürtehin, kendi kendisine sat-
kendisine satsa da bu
satış
herhaliyle
Mürtehin, rabinin izni olmaksızın rehni başkasına
olmaksızın
rehin veremez. Rahinin, mürtehinin izni
rehni bir
başka
kimseye rehnetmesi batıldır. izni olmaksızın denildi, çünkü rahin, mürtehinin izniyle rehni bir başka şahsa rehnedebilir.
Mürtehin rehni rahine iare edebilir,
olur.
203
dir,
dolayısıyla
202
201
fakat kiraya verse kira batıl
Çünkü kiraya vermesiyle yeni bir akitleşme meydana gelmekteilk
akitleşme
son
bulmaktadır.
Mürtehin, merhunu
rahine iyda veya iare vermesi durumunda rehin mürtehinin tazmininden çıkar, rahinin elinde telef olursa borçtan bir şey sakıt olmaz.
Kısaca
özetleyecek olursak, rehin akdi
disini ne de menfaatini ve
de ödeme vaktinin
geldiği
ve menfaatlerindeki
artışlarını;
zamanda,
artışları
alacaklıya
ne akdin
rahinin mülkünde
yerden
başka
gideceği
205
ne merhunun ken-
yapılması esnasında
salıipienmeyi
sabit olduğu üzere rehin akdinin gereğidir.
menedilmemişse
ne
gerektirmez. Merhun
kalır.
Bu da icma ile
Mürtehinin, merhunu bir
bir yere götürmesi konusuna gelince; mürtehin,
zaman yolda emniyet varsa, n}hin
204
tarafından
rehni beraber götürebilir. Götürme
başka
böyle bir
yere
işlemden
esnasındaki
mas-
rafları mürtehine ait olur. Bu mesele İmam-ı Azama göredir. İmameyne
göre; ne mürrehin ne de adl, rehni başka yere götüremezler.
206
İmam-ı Şafiiye göre; mürrehin için rehin aldığını, rehin aldığı şeh-
,., Serahsi, XXI, 63; Bilmen, VII, 42.
Mevsıli, Il, 69.
Şafii, lll, 197; Şirbini, ll, 135.
"'' Ali Haydar Efendi, Il, 351-352.
1 02
Mecelle, m. 749.
203
Sahnun, TV, 149; Ali Haydar Efendi, ll, 364.
199
201
'
"'' Bilmen, VII, 43.
"'·' Düreyni, Il, 468.
Bilmen, VII, 45.
20
"
G
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
‫آل يغلق‬
‫الرهن‬
1Arif Atalay
insanların
Günümüzde
kullanması
mürtehinin mesken olarak
maksadı
ile rahin borcunu ödeyinceye kadar evlerini rehin
şeklinde
bir uygulama mezheplerin
ittifakı
bırakılınaları
ile caiz olmayan bir borç
işlemidir. Bu şekilde yapılan bir al<it, "bey bi'l-vefa" ı kabilinden değil­
2 3
dir. Çünkü insanların bundan maksadı bey'/satış değildir.
214
Fakat rahin, mürtehinin kiraya vermesi için izin vermesi ve mürtehin, rehin
malı
kiraya vermesi ya da
başkasına
teslim etmesi halinde mal rehin olmaktan
yoktur. Çünkü kira, her iki taraf için de
sözleşmesi,
rehin
sadece n}hin
çıkar
rehin vermesi için
ve kiradan geri
bağlayıcı
bir
dılıine
dönüş
sözleşmedir.
bakımından bağlayıcıdır.
Bir
şey
de
Oysa
kendisi
ile eşit veya daha güçlü bir şeyin araya girmesi ile bozulur. İkinci sözleşmenin
geçerli olabilmesi için ilkinin, zorunlu olarak geçersiz
gerekmektedir.
olması
215
İmam-ı Malik'e göre; mürtehin sadece akar ve arazi kabilinden olan
bir rehnin menfaatini bir müddet için kendisine ait
olmayı şart koşabi­
lir.216 Hanbelilere göre; ev, eşya ve buna benzer gıda masrafı gerektirmeyen
şeylerden
mürtehinin faydalanabilmesi, rahinin izni
olmadıkça
hiçbir halde caiz olmaz. Çünkü rehin, rehnin menfaatleri ve rehinde
meydana gelen artışları n}hinin mülküdür. Onun izni
sı bunları
alamaz. Merhun, ev ve
şeylerden
ise, rabinin izni
ması
değildir.
caiz
Rehin
nasıl
başkası
olmaksızın
Bu konuda bir
gibi harcamaya
ihtiyacı
ihtilafın olduğu
rivayet
faydası
artışları
ki rabinin mülkündeyse
ve
rehin'den faydalanmaya izin verirse ve
karşılığında
edilmemiştir.
da böyledir,
ise bu taydalanma caiz
alacağı
değildir.
malın fiyatına,
evin
kirasına
veya karz
karşılık
da bir karz
Çünkü bu kimse
menfaat getiren bir borç elde ediyor demektir, bu da
rehin bir
olmayan
mürtehinin bunlardan faydalan-
rabinin izni olmadan faydalanamaz. Rahin mürtehine
olmaksızın
(borç)
eşya
olmaksızın başka­
dışında
haramdır. Eğer
bir
şeye karşı­
lıksa verahin de mürtehine faydalanması konusunda izin verirse bu caiz
olur.:m
m Satıcının bir malı, müşteriye, malın bedelini, malı reddettiğinde geri almak üzere
satnıasıdır.
''" Zuhayli, V, 257.
m Serahsi, XXI, 64.
"' İbnHazm, VI, 368.
217
İbn Kudamc, IV, 467; Zuhayli, V, 258.
G
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
İslam Hukukunda Rehin Akdi 1
İmam Ahmed bu konuda şüpheye ve riske mahal bırakınıyar ve bu-
nun
açık
bir faiz
olduğunu
söylüyor. Mürtehin kendisi ile faydalanmak
karşılığında
bir karza mukabil ev rehin
bir faiz olur.
218
alırsa,
öyle bir faydalanma halis
Mürtehin, merhunu, rahinin izni ile ariyer verse ve ariyet alan da
bunu teslim alsa söz konusu mal ariyet
alanın
elinde
olduğu
sürece re-
hin olmaktan çıkar. İmam Muhammed (r.a) burada, malın sözleşme
çıkmasını kastetmemiştiL
konusu olmaktan
bulunması
sebebiyle gerekli olan tazmin
kastetmiştir.
içindir.
219
Çünkü ariyet
alanın
O,
malın
mürtehinin elinde
yükümlülüğünün
elinde
bulundurması
sona
erdiğini
kendi
faydası
Rehin alınan arazi batsayada araziyi su bassa, yararlanılama­
yan bir nehir olsa ve suyu da çekilemese bu durumda mürtehin, rahinden bir hak talep edemez. Çünkü rehin arazi, özellikle sahibi
telef
olmuş
munu
hükmündedir. Zira o,
kaybetmiştir.
mürtehin,
hakkını
Rehin
malın değerinin
etmiş sayılır. Diğer
tahsil
elde ettikten sonra merhunu,
man rahinden
mümkün
yararlanılmaya elverişli
alacağını
aldığı şekilde
sebebiyle
yandan mürtehin,
alacağını
teslim edebilecek ise o zayapması
o anda
değildir.
den su çekilirse
tıpkı
önce
kaçmasına
olduğu
benzemektedir.
gibi rehin olur. Arazinin
bilir bir duruma gelmesiyle yeniden
değer kazanmıştır.
şeyler bozulmuş ise bu miktar borçtan düşülür.
gelirini alsa ve
öşrünü
edemez. Çünkü bunu
veya
haracını
kendiliğinden
bağışlamış sayılır. Eğer
ise onun hakkını
bir
olma duru-
kalkması
ortadan
talep edebilir. Oysa bunu
Bu konu rehnedilen kölenin
den
hakkında
çiğnemiş
220
Eğer
yararlanıla­
Araziden bir
Mürtehin arazinin
ödese rahinden hiçbir
rahinin talebi
arazi-
şey
talep
olmaksızın ödediğin­
devlet, mürtehini bunu ödemeye
zorlamış
öşür
veya haraç gibi
yükümlülüğü bulunmamaktadır. Hakkı çiğnenen kişi
ise ancak hak-
olur. Çünkü mürtehinin,
kını çiğneyenden onu ödemesini talep edebilir.
221
Sonuç
Rehin akdi, borcun
ifasının
yerine getirilmemesi durumunda, hak
"' ibn Kudame, TV, 467; Zuhayli, V, 259.
"' Serahsi, XXI, 164; Nevevi, Ravza, IV, 96.
"'' Serahsi, XXI, 164.
2 21
Scrahsi, XXI, 63.
ilahiyat Araştırmalan Dergisi, 2, 2014
G
1Arif Atalay
sahibi için elinde
sınırlı
etmede
bulundurduğu malı
bir ayni
haktır.
alacağını
paraya çevirerek
Mürtehin
diğer alacaklılara
tahsil
göre öncelik-
lidir. Rahinin iflas etmesi durumunda ya da borcun ödenmemesi halinde, rehin
alacağı
teminat
Rehin akdinin
kabz"
almanın)
alan bir güvenlik (tevsikat) aktidir.
diğer alışverişlerden ayıncı
sadece icab ve kabulle
(teslim
altına
gerekli
sınırlı olmaması,
olmasıdır.
olan en önemli faktör
bunlarla birlikte
kabz'ın
da
Bunu da "Rehin akdi: icab +kabul +
şeklinde formülleştirebiliriz.
Rehinin akdi seferde
yapılabileceği
uygulamasında görüldüğü
Ayrıca
gibi, Hz. Peygamber (sas)'in de
gibi hazarda da (seferde
ehli kitaptan olan biriyle ve ibadet
rehin akdi
yapılabilir.
aracı
olabilen bir
Peygamber Efendimizin bu
metine ehl-i kitapla da rehin akdinin
değilken) yapılabilir.
şeyle
uygulamasında
yapılabileceği
de
üm-
konusunda bir de-
lildir.m
dılıinin
Kabzdan sonra
mürtehinin izni
olmaksızın
bulunamaz. Mürtehinin
nin izni
olmaksızın
namaz. Böyle
tutarlı
mülkiyet
hakkı
herhangi bir faydalanmada ve tasarrufta
hakkı
ise kabzdan sonra sadece hapistir. Rahi-
mürtehin de hiçbir tasarruf ve faydalanma da bulu-
olması
da rehnin
sağlaması
tehinin de rahinin izni
rehnin muktezasma
yet
olmaksızın
aykırıdır.
olmaksızın aynı şekilde
faydalanma ve tasarrufta
Aksi halde
mür-
bulunmaları
tarafların hakları
halel gelmektedir; rahin izinsiz
hinin hem hapis
akdi
açısından
da korun-
olur. Çünkü mürtehin izinsiz kullandığı takdirde rahinin mülki-
hakkına
şüphe
gereken güvenlik
ve gereklidir. Her ne surette olursa olsun, ister rehne zarar versin
isterse vermesin; rahinin, mürtehinin izni
mamış
devam etmekle birlikte
hakkına
getirmektedir.
değil
kullandığı
takdirde mürte-
halel gelmekte hem de akdin
Şayet
durum bu
şekilde olmasaydı,
güvenilirliğine
bu akde rehin
de duruma göre iare, emanet ya da vedia akdi denilir.
Mezhepler
arasındaki görüş ayrılığının olmaması
da rehin akdinin
tevsikat akdi olduğunun nerdeyse sigortası durumundadır. İSAM kütüphanesinde
araştırdığım
rehin konusu en
222
G
geniş
konuyla ilgili bütün kaynaklar içerisinde
ve çok örnekli
şekilde
Serahsl'nin
Şirbini, II, 121.
ilahiyat Araştırmaları Dergisi. 2. 2014
el-MebsCıt
İslam Hukukunda Rehin Akdi 1
isimli eserinde işlenmiştir. 223 Ayrıca yukardaki araştırmamıza dayanarak
günümüzdeki tapu sicil müesseselerinin devlet müeyyidesiyle teminat
alınması sebebiyle menkul rehninin tapuya tescilinin İslam hukukuna
göre kabz/teslim alma yerine
durumda rehin akdi,
geçebileceğini
alışverişler
için sosyal
söyleyebiliriz. Her hal ve
hayatın
vazgeçilmez ve ge-
rekli bir unsurudur.
Kaynaklar
Aclüni , İsmail b. Muhammed b. Abdi'I-hadi el-cerrahi, Keşfü'l-hafa, Beyrut 1997.
Ali Haydar Efendi , Küçük Eminefendizade, Dürerü'l-hiikkam
şerhu
Mecelleti'l-
ahkam, İstanbul 1330.
Atalay, Arif, İslam Hukukunda Kabz, (Basılmamış Doktora Tezi), Konya 2012.
Ayid , Ahmed vd., el-Mu'cemü'l-Arabiyyi'l-esasi, Beyrut, 1994.
Bilmen, Ömer Nasuhi, Hukukı İslamiyye ve Istılahatı Fıkhiyye Kamusu, İstanbul
1986.
Çeker, Orhan,
Fıkıh
Dersleri l , Konya 2005.
Düreyni, Muhammed Fethi, BuMısu Mukaraneti fi'l-fıkhı'l-İslami ve Usulih,
Beyrut, 1414/ 1994.
Erdoğan, Mehmet, Fıkıh
ve Hukuk Terimleri sözlüğü, İstanbul 2005.
Haddad, Ebu Bekr b. Ali b. Muhammed ez-Zebidi,
el-Cevlıere w 'n-neyyire
ala
Muhtasari'l-Kuduri, İstanbul 1316.
İbn Hazm, EbU Muhammed b. Ali b. Ahmed b. Said Zahiri,
Ahmed Muhammed
Şakir),
el-Muhalla (thk.
Beyrut ty.
İbn Hümam, Kemaleddin Muhammed b. Abdülvahid es-Sivasi el-İskenderi,
Şerhu
fethu'l-kadir, Beyrut ty
İbn Kudame, Ebu Muhammed Abdullah b. Ahmed, el-Muğni, Beyrut 1992.
İbn Rüşd, el-Hafid Ebu'I-Velid Muhammed b. Ahmed,
Bidayet'ül-müctehid ve
Nihayetü'l-muktesid, İstanbul 1991.
Karaman, Hayrettin, Mukayeseli İslam Hukuku, İstanbul 1991.
Karaman, Hayrettin, İslam Hukuk Tarihi, İstanbul 1989.
Kamevi, Abdul Melik, Meda intWlu'l-mürtehini mine'l-merhuni, Mecelletü'l223
Bkz. Scrahsi, XXI, 63-185.
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
G
1Arif Atalay
buh(ısi'l-t!khıyyet'il-muasırati, Sayı:
23, 1417/1997.
Kasani, Alauddin Ebu Bekir b. Mes'ud, Bedai'u's-sanaf fi
tertibi'ş-şerai',
Daru'l-
Kutubi'l-İlmiyye, Beyrut, ts.
Malik b. Enes, el-Esbahi, el-Müdevvenetü 'l kübra, Beyrut 1415/ 1994.
Merginani, Ebü'l-Hasan Burhaneddin Ali b. Ebi Bekir, el-Hidaye
şerhu
Bidaye-
ti'l-mübtedi, Beyrut 1990.
Şeref
Nevevi, Ebu Zekeriyya Muhyiddin Yahya b.
b.
Mılri,
Ravzatü't-talibin,
Beyrut ty.
Nevevi, Ebu Zekeriyya Muhyiddin Yahya b.
Şeref
b. Muri , el-Mecrnu'
şerhi'J­
Mühezzeb, Darü'l-Fikr, Beyrut ty.
Sahnun, Abdüsselam b. Said Tenuhi, el-Müdevvenetü 'l-kübn1, Beyrut 1905
Serahsi, Şemsu'l-Eimme Muhammed b. Ahmed b. Sehl, -Mebsüt, İstanbul 1983.
Schacht, Joseph, İslam Hukukuna Giriş/An Introduction to Islamic Law, terc.
Dağ,
Mehmet/
Şener,
Abdulkadir, Ankara 1986.
Şafii, Muhammed b. İdris, el-Ümın, Kahire 1961.
Şevkani,
Ebu Abdullah Muhammed b. Ali b. Muhammed el-Havlani, Neylu'l-
evtar şerlıi Münteka'l-ahbar, Beyrut, 1347.
Şirbini, Şemseddin
ila ma'rifeti
el- Hatib Muhammed b. Ahmed el- Kahiri,
nıeani
Muğni'l-ınuhtac
elfazi'l-Minhac, Beyrut ts.
Zebidi, Ebü'l-Feyz Murtaza Muhammed b. Muhammed b. Muhammed, Tacü'larCıs
min
cevahiri'l-KamCıs,
(thk. Ali
eş-Şiri)
Beyrut 1994.
Zuhayli, Vehbe, el-Fıkhu'J-İslami, (tre. Komisyon), İstanbul 1994.
G
ilahiyat Araştırmaları Dergisi, 2, 2014
Download