cinsel taciz: üniversite öğrencilerinin algı ve tepkileri

advertisement
XIII. Ulusal Eğitim Bilimleri Kurultayı, 6-9 Temmuz 2004 İnönü Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Malatya
CİNSEL TACİZ: ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN ALGI VE TEPKİLERİ
SEXUAL HARASSMENT: THE PERCEPTIONS AND REACTIONS OF UNIVERSITY STUDENTS
Arş.Gör. Emine DURMUŞ
Ankara Üniversitesi
[email protected]
Özet
Bu çalışmada cinsel taciz konusu incelenmiştir. Araştırmada; üniversite öğrencilerinin yaşadıkları cinsel taciz
olayları betimlenmeye, taciz sonrası yaşanan duygular ve gösterilen tepkiler belirlenmeye çalışılmıştır. Araştırmada
araştırmacı tarafından geliştirilen araç kullanılmıştır. Verilerin istatistiksel analizi SPSS ortamında “varyans analizi”
yapılarak analiz edilmiştir.
Araştırmada
cinsel tacizin çoğunlukla taciz edici bakışlarla(%60,7), toplu taşım araçlarında
sıkıştırılmayla(%30,7), istekleri dışında insanlar tarafından dokunulmayla(%47,2), konuşmalarda cinsel içerikli
espriler(%26,3) ve çocukluklarında korkutucu ve rahatsız edici biçimde dokunma(%22,6) şeklinde yaşandığı
görülmüştür.
Cinsel taciz sonrası yoğun olarak yapanlara öfke duyulduğu, üzüntü(%58,3), utanma(%54,9), korku(%43,2)
ve çaresizlik(%35,7) duyguları ile
birlikte şok olma(%47,2)duygularının yoğun olarak yaşandığı görülmektedir.
Araştırma sonuçları cinsel tacize tepkinin; ya
ortam terk edilerek(%65,3),
ya da “elimden gelse yapanı
döverdim”(%51,3)diye içe atılan öfke ya da hiç
bir şey yapmama(544,7) davranışları dışında farklı bir tepki
gösterilmediğini ortaya koymuştur.
Anahtar Sözcükler : Cinsel Taciz
Abstract
In this brief research the subject of sexual harassment has been studied. Throughout this research
we have tried to describe the incidents of sexual harassment that have been experienced by university
students and also identify their emotions and reactionsduring the post sexual harassment period. We have
used a questionaire prepared by an expert researcher. The statistical analysis the data has been made in a
SPSS atmosphere by means of using ‘a variance analysis’.
In this study it has been observed that sexual harassment has been made through harassing looks(
60.7 %) , touching people on commuter buses ( 30.7 % ), touching people without them desiring it( 47.2 %) ,
sexual jokes while talking (26.3%). It has been observed that during the post sexual harassment period
students had a feeling of anger towards the abuser; and also the feeling of sadness( 58.3 %), shyness
(54.9%), fear (43.2%) , helplessness(35.7%), an intessive shock(47.2%).
The results of the study show that the students reacted to sexual harassment by just leaving the
place (65.3%), by saying that they would beat the abuser if they could (51.3%) or by showing no
reaction(544.7 %).
Key Words : Sexual Harassment
GİRİŞ
Cinsel Taciz :
Cinsel Taciz tüm ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de de son derece yaygın ve ciddi bir
sorundur. Mağdurları genellikle kadınlar ve çocuklardır. Mağdurların psikolojik ve fiziksel sağlığı, toplumsal
ve ekonomik yaşamlarını büyük oranda etkileyen bir durumdur. Buna rağmen, cinsel tacizi tam olarak
tanımlamak ve kapsamını belirlemek zordur. Cinsel taciz olarak kabul edilen davranışlar konusunda bütüncül
bir tanım üzerinde bir anlaşmaya varmak zordur (Baypınar 2003). Cinsel taciz genelde kadın cinselliğiyle
ilgili imalı sözler, aşağılama ve dalga geçme şeklinde de yapılabilir (Karaman, 2003) Kadını (ya da kişiyi)
utandıracak, küçük düşürecek her türlü söz, davranış, cinsel içerikli talep, dokunma, hepsi cinsel taciz
olabilir. Örneğin işyerinde duvarlara çıplak kadın fotoğraflarının asılması, kadının dekoltesi ile ilgili
imalarda bulunmak, bedenine kadının isteği dışında dokunmak, kadın cinselliğini ön plana çıkaran,
aşağılayan açık saçık fıkralar anlatmak, cinsel içerikli konuşmalar yapmak, telefonla veya cinsel içerikli
elektronik postalarla rahatsız etmek, bu listeyi daha da uzatmak mümkün.
Bu açıklamalardan yola çıkılarak cinsel tacizde ortaya çıkan özellikler şöyle sıralanabilir;
1. Cinsel nitelikteki davranışların bazıları niteliği gereği taciz oluşturmakla beraber, bazıları maruz
kalan kişiye bağlı olarak farklı nitelendirilebilir. Bu nedenle istenmeyen davranışlar cinsel taciz
oluşturur.
2. Cinsel taciz oluşturan davranışın mutlaka cinsel nitelikli olması şart değildir. Cinsel nitelikli olmasa
da kadına ve erkeğe cinsiyetinden ötürü yöneltilen istenmeyen davranışlar da cinsel taciz oluşturur.
3. İşyerinde cinsel taciz istihdamda cinsiyet ayırımcılığı olarak kabul edildiği için, bir davranışın
cinsiyet ayırımcılığı anlamında cinsel taciz oluşturabilmesi için, davranışın bir istihdam/çalışma
koşulu haline gelmesi şarttır (Baypınar,2003)
Cinsel tacize geniş bir dizi istenmeyen cinsel hareket eşlik eder. Bunlar; gereksiz fiziksel temas,
dokunma veya elleme; dış görünüş hakkında imalı ve hoş olmayan sözler, şakalar ve yorumlar, açık olarak
yapılan sözlü sarkıntılık; sırnaşma ve davet etme; işyerinde pornografik resimler kullanılması; cinsel
yaklaşım talepleri; fiziksel sarkıntılık gibi başlıklarda toplanabilir (Hattatoğlu, 1995).
Cinsel tacizin ortaya çıkma nedenlerine ilişkin çeşitli modeller ve hipotezler geliştirilmiştir
(Livingstone, Gutek , Tangri ,1982). Biyolojik modele göre bu tür davranışlar insanlar arasındaki doğal
cinsel güdülerin ve çekimin bir sonucu olarak ele alınmaktadır. Bu modele göre cinsel taciz olumsuz bir
niyetten çok, erkeklerin kadınlardan daha güçlü olan cinsel gereksinimlerinden kaynaklanmaktadır. Sosyokültürel model cinsel tacizi, cinsiyetler arasındaki ataerkil ideolojiden kaynaklanan eşitsizliğin bir sonucu
olarak değerlendirmektedir. Livingstone’ye göre
modellerin hiç biri görgül çalışmalarda tam olarak
desteklenmemiş veya red edilmemiştir. Boşanmış veya bekar genç kadınların daha fazla taciz edildiğini,
yüksek statüde olan kadınlar için riskin azaldığını göstermekle birlikte, eğitim düzeyinin yüksek olduğu
işlerlerinde beklenenin tersine taciz oranının arttığın saptamıştır. (Berkem,1993). Jansen ve Gutek (1982)
cinsel tacizin hangi koşullarda ortaya çıktığını belirlemeye çalıştıkların araştırmalarında, cinsel tacizin
kadınlarda yarattığı duygusal reaksiyonları faktör analizine tabi tuttuklarında, üç faktör saptamışlardır.
Birincisi güvensizlik, üzüntü ve depresyon gibi kendilerine yönelik duygusal tepkiler. İkincisi kızgınlık ve
tiksinti gibi dışa yöneltilen duygusal tepkiler ve üçüncüsü ise, erkekleri bu yönde etkiledikleri için
kendilerini suçlama ve utanma duyguları olduğunu ortaya koymuştur. Örn. gece tek başına yolda yürürken
taciz edilen bir kadın, bu yaşantıyı, gece tek başına yürüdüğü için kendi hatası olarak görebilmektedir
(Berkem,1993). Bu bulgulara göre araştırmaya katılan kadınların % 25,4’ü taciz olayını kendi davranışlarına
bağlarken, % 29,3’ü cesaret vermiş olabileceklerini kabul etmiş ve % 20,9’u kendi karakter özelliklerinden
dolayı taciz edildiklerini düşünmüştür.
Eğitimde Cinsel Taciz
Fitzgerald (1982), Yale üniversitesinde yapılan bir araştırmada kız öğrencilerin % 50’nin hocaları
tarafından taciz edildiklerini, aşağılandıklarını, saldırıya uğradıklarını ve hakaret edildiklerini belirtmiş, taciz
sonrası kursu bıraktıkları, bölüm değiştirdikleri ve yüksek öğrenimi terk ettiklerini belirtmişlerdir. Yale
üniversitesinde tesbit edilen bu durum sonrası bir çok üniversiteden de cinsel taciz konusunda yakınma ve
şikayetler başladıkları görülmüştür. (Hyde&DeLamater, 1997).
Ülkemizde çalışan kadınlar üzerinde yapılan araştırmada, öğretmen ve memurların da cinsel tacizle
karşı karşıya olduğunu ortaya koymuştur. Eğitim sektöründe çalışan öğretmen, öğretim elemanı, memur ve
hizmetli kadınların sorunlarını tespit amacıyla 24 ilde bin 853 kadınla görüşülme yapılmış, Cinsel tacizle
karşılaşanların yüzde 76.1'i bu durumu iş ve iş dışındaki arkadaşlarıyla paylaştığını, yüzde 16.8'i sessiz
kaldığını belirtirken, yalnızca yüzde 8.4'ü yönetim ve işyeri sendika temsilciliğine şikâyette bulunduğunu
belirtmişlerdir (Kahraman,2003).
Cinsel taciz sadece okulda, sokakta değil iş yerlerinde de yaygın görülen bir durumdur. Gutek (1985)
araştırmasında kadınların %42’sinin, erkeklerin % 15’inin işerinde cinsel tacize maruz kaldıklarını ortaya
koymuştur (Hyde&DeLamater, 1997)..
Çocuklarda Cinsel Taciz:
Bange/Deegener(1996), Çocuklara cinsel tacizi, her tür cinsel davranış olarak değerlendirip, çocuğa
veya çocuğun gözü önünde, kendi razısı olmadan uygulanan veya çocuğun bedensel, ruhsal zihinsel veya
sözel gelişmesine bağlı olarak bilinçli zarar verilmesidir. (www.wildwasser-wiesbaden.de)
Bir yetişkinin cinsel doyum sağlama amacı ile bir çocuğa yaklaşması ve onu kullanması istismardır.
İstismar başlıca 3 grupta toplanabilir. (1) Dokunma olmaksızın yapılan istismar (2) Dokunmanın yer aldığı
istismar ve (3) şiddet kullanılarak yapılan istismarlar. Birinci gruba giren saldırılarda sözel yolla yapılan
sataşmalar, ayıp telefon konuşmaları, teşhircilik, röntgencilik ve çocuğun cinsel ilişki sahnesine doğrudan
tanık olması gibi bir olgu yer almaktadır İkinci grupta, dokunularak yapılan istismarda genellikle bir
yetişkinin çocuğun vücuduna cinsel amaçla dokunmasıdır. Son bölüm olan şiddet kullanılarak yapılan
istismarda ise, çocuğu fuhuşa zorlamak ve müstehcen yayınlara konu ederek para kazanmayı
kapsamaktadır(Günçe,1991)
Sadece Amerika'da her sene kayıtlara geçen 80,000 çocuk tacizi olayı vardır. Yapılan açıklamalara
göre bu konuda rapor edilmeyenlerin sayısı rapor edilenlerden daha fazla. Sorunun tanımlanması, çocuk
tacizinin durdurulması ve tacize uğrayan çocukların profesyonel yardım görmesi artık bir zorunluluk
olmuştur. Çocuklara cinsel tacizin uzun vadedeki hem duygusal hem de psikolojik etkeni küçümsenmeyecek
derecededir.
Çocuk cinsel tacizi farklı kişiler aracılığı ile yaşayabilir. Çocuğun annesi, babası, üvey anne veya
babası, kardeşi, akrabaları, öğretmenleri, komşu veya herhangi bir yabancı kişi. Hiç bir çocuk cinsel tacizle
başa çıkabilecek bir psikolojiye sahip değildir. Taciz sonrası çocuk fiziksel, ruhsal ve duygusal bir çok sorun
yaşayabilir. Stres bozuklukları, depresyon, düşük öz-saygı,
saldırgan ve antisosyal davranışlar, okul
problemleri, hiperaktivite gibi davranış problemleri yaşayabilir.
Türk Hukukunda cinsel taciz nasıl tanımlanıyor?
Türk Hukuku'nda "cinsel taciz" diye bir kavram yok. En azından bu biçimde ifade edilmiyor.
TCK'nın 421. maddesi, "Kadınlara ve genç erkeklere söz atanlar, üç aydan bir seneye ve sarkıntılık edenler
altı aydan iki seneye kadar hapsolunur" diyor. Yargıtay da cinsel tacizi henüz sözlüğüne almamış.
Sarkıntılığı "belirli bir kimseye karşı işlenen ve o kişinin edep ve iffetine dokunan ani ve hareketler
yönünden kesiklik gösteren edepsizce davranışlar" olarak tanımlıyor (turkhukuksitesi.com).
AMAÇ
Cinsel taciz dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de ciddi ve önemli bir sorundur ve mağdurları
çoğunlukla çocuklar ve kadınlardır. Yaygınlığı bilinse de cinsel tacizin yaşanma yoğunluğu ile ilgili sayısal
veriler çok fazla değildir. Bu çalışma üniversite öğrenicilerinin yaşamları boyunca karışlaştıkları cinsel taciz
olayları ve gösterdikleri tepkileri betimlemeyi amaçlamaktadır. Üniversite Öğrencileri ne tür cinsel taciz
olayları yaşadıkları, taciz sonrası hangi duyguları hissettikleri ve hangi tepkileri gösterdikleri betimlenmiştir.
YÖNTEM
Bu araştırma üniversite öğrencilerinin yaşadıkları taciz olaylarını, olaylar sonrası gösterilen tepkileri
belirlemeye çalışan betimsel nitelikli tarama modelinde bir araştırmadır..
Araştırma grubu 2003-2004 eğitim-öğretim yılında Ankara Üniversitesi, Hacettepe üniversitesi
Eğitim Bilimleri Fakültesi, Eğitim Bilimleri Fakültesi ve İlahiyat Fakültelerine bağlı
Rehberlik ve
Psikolojik Danışma, Sınıf Öğretmenliği, Sosyal Bilgiler Öğretmenliği, Zihinsel Engelliler Öğretmenliği, Din
Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği bölümlerinin
çeşitli sınıflarında okuyan 270
öğrenciden
oluşmaktadır.
Tablo -1 Araştırmaya Katılan Öğrencilerin Fakülte ve Bölümlerine Göre Dağılımları
Fakülteler
Sayı
Yüzde
AÜ Eğitim Bilimleri Fakültesi
209
% 77.4
AÜ İlahiyat Fakültesi
34
% 12.6
HÜ Eğitim Fakültesi
27
% 10.0
Toplam
270
% 100
Araştırma grubu öğrencilerinin yaşları 18 ile 34 yaş arasında değişmektedir. Grubun %64.8’sı kız (n=175),
%35.2’ü erkek (n=95) öğrencidir.
Tablo - 2 Cinsiyetlerine Göre Öğrencilerin Dağılımı
Cinsiyet
Sayı
Yüzde
Kız
175
% 64.8
Erkek
95
% 35.2
Toplam
270
% 100
Veri Toplama Aracı
Üniversite öğrencilerinin ne tür cinsel taciz olayları yaşadıkları ve sonrasında ne tür tepkiler
gösterdiklerini belirlemek amacıyla 40 maddelik veri toplama aracı kullanılmıştır. Araç, araştırmacı
tarafından geliştirtmiştir. Veri toplama aracı 4 bölümden oluşmakta ve cevaplanması yaklaşık 10 dakika
sürmektedir.
1. Bölümde cinsel taciz olaylarının şeklini ve türünü belirlemeyi amaçlayan 13 madde.
2. Bölümde taciz olaylarının yaşandığı yerleri ve ortamları belirlemeyi amaçlayan 7 madde
3. Bölümde taciz olayları sonrası yaşanan duyguları belirlemeyen 16 madde
4. Bölümde taciz olayları sonrası gösterilen tepkileri belirlemeyi amaçlayan 11 madde
bulunmaktadır.
Veri toplama aracını hazırlamak amacıyla, taciz olayları ile ilgili günlük gazeteler ve ilgili İnternet
sayfaları taranmıştır. Pilot çalışma olarak, farklı bölümlerde okuyan öğrencilere ne tür cinsel taciz olayları
yaşadıkları, ne tür tepkiler verdikleri sorulmuş ve elde edilen bilgiler doğrultusunda, uzman görüşü de
alınarak bilgi toplama aracına son şekli verilmiştir. Anketin doldurulması yaklaşık 10 dakika sürmektedir.
Verilerin Analizi
Çalışma sonunda elde edilen veriler, SPSS ortamında varyans analizi yapılarak analiz edilmiştir.
Maddelerin yüzdelik oranları alınarak yorumlanmıştır.
BULGULAR VE YORUM
Araştırmaya katılan öğrencilerin 26,2 (71) ölçme aracında sıralanan taciz olaylarının hiç birini
yaşamadıklarını ifade etmişlerdir. Veri toplama aracını cevaplayan öğrencilerin 73,7(199) ölçme aracında
yer alan taciz olaylarının bir veya bir kaçını yaşadıklarını ifade etmişlerdir. Birinci bölümdeki analizlere
bu öğrencilerin cevapları da katılmıştır. Yaşanan taciz olaylarının oranları belirlenirken, çalışmaya katılan ve
sıralanan taciz olaylarından birini veya bir kaçını yaşayan öğrenciler ile hiç yaşamadığını belirten
öğrencilerin cevapları birlikte analiz edilmiş, değerlendirilmiştir.
Tablo- 3 Cinsel Taciz Olaylarının Dağılımı
Yüzde
Cinsel Taciz Durumları
Sayı
%
Toplu taşım araçlarında kasıtlı olarak sıkıştırıldınız mı?
83
30,7*
İnsanların size isteğiniz dışında dokundukları oldu mu?
123
45,6*
Cep telefonunuza, sizi cinsel anlamda rahatsız eden mesajlar geldiği oldu mu?
44
16,3
Sağlık muayeneleri sırasında size rahatsız edici biçimde dokunulduğu oldu mu?
19
7,0
Çocukken size korkutucu, rahatsız edici biçimde dokunan oldu mu?
61
22,6*
Sizi cinsel anlamda kullanan ya da inciten oldu mu?
39
14,4
İstemediğiniz halde size cinsel ilişki teklif edildi mi?
40
14,8
oldu mu?
9
3,3
Konuşmalarında sürekli cinselliği espri konusu ederek sizi rahatsız eden oldu mu?
71
26,3
41
15,2*
rahatsız edici biçimde dokundukları oldu mu?
19
7,0*
Size rahatsız edici biçimde bakan, bakışları ile taciz eden oldu mu?
164
60,7*
3
1,1
Öğretmen ya da Öğretim Üyelerinden cinsel çıkar sağlamak amacıyla size yaklaşan
İnsanların görebileceğini bilerek odasında, duvarında, kitap ya da notları arasında
pornografik ya da cinsel içerikli resim, dergi, CD bulunduran oldu mu?
Kişisel bakım yapılan (berber, kuaför, hamam, güzellik salonu vb) yerlerde size
Sizden cinsel çıkar sağlamak amacıyla, Öğretmen ya da öğretim üyelerinin, notu
tehdit olarak kullandığı oldu mu?
p<.05* Kız ve erkek öğrencilerin bu maddelere verdikleri cevaplar .05 düzeyinde anlamlıdır.
Öğrencilere yaşamlarında en çok karşılaştıkları cinsel taciz olayları sorulduğunda en çok işaretlenen
madde “rahatsız edici biçimde bakışlar ve bakışlar ile taciz edilme” maddesi olduğu görülmektedir.
Öğrencilerin % 60.7 (164) gibi büyük bir oranı bakışlarla rahatsız edildiklerini ve bu durumdan rahatsız
olduklarını belirtmişlerdir.
İkinci sırada en çok işaretlenen madde “İnsanların istekleri dışında dokunmaları” maddesi
olmuştur. Öğrencilerin % 45.6 (123) insanların istekleri dışında dokunmalarından rahatsız olduklarını
belirmişlerdir.
Üçüncü sırada, “toplu taşım araçlarında kasıtlı olarak sıkıştırılma”maddesi yer almaktadır.
Öğrencilerin büyük bölümü, %30.7 (83) toplu taşım araçlarında kasıtlı olarak sıkıştırıldıklarını ve bunun
rahatsızlığını yaşadıklarını ifade etmişlerdir.
Dördüncü sırada “Konuşmalarda sürekli cinselliği espiri konusu ederek
rahatsız edilme”
maddesi en çok işaretlenen madde olmuştur %26,3 (71).
Üniversite öğrencilerinin yaşadıkları cinsel taciz olayları arasında beşinci olarak “Çocukken size
korkutucu, rahatsız edici biçimde dokunulup, dokunulmadığı” maddesidir. Öğrencilerin çoğunluğu bu
maddeyi evet diye işaretlemişlerdir %22,6 (61)
Sıralamada 6. sırada yaşanan cinsel taciz olayı “ Cep telefonlarına, cinsel anlamda rahatsız edici
mesajlar gelip gelmediği” sorulduğu madde olmuştur. Öğrenciler % 16,3 (44) oranında bu olayları
yaşadıklarını ifade etmişlerdir.
Yedinci sırada % 15,3 (41) öğrenciler “başkalarının görebileceğini bilerek odasında, duvarında,
kitap ya da notları arasında pornografik ya da cinsel içerikli resim, derci, CD bulunduran” kişilerden
rahatsızlık duyduklarını belirtmişlerdir.
Öğrencilerin yoğun olarak işaretledikleri bir diğer madde de % 14,8 (40) oranında “İstenmediği
halde cinsel ilişki teklif edilme” maddesi olmuştur. Çok yakın bir oranda %14,4 (39) tarafından işaretlenen
madde de “Cinsel anlamda kullanıldıkları ve ya incitildikleri” maddesi olmuştur.
Onuncu ve on birinci sırada işaretlenen maddelerin işaretlenme oranı aynı %7,0 (19). “Sağlık
muayeneleri sırasında rahatsı edici biçimde dokunma” ve “ kişisel bakım yapılan (berber, kuaför,
hamam, güzellik salonu vb) yerlerde rahatsız edici biçimde dokunulma” maddeleridir.
En az işaretlenen maddeler % 3,3 (9) oranında “ öğretmen ya da öğretim üyelerinden cinsel çıkar
sağlamak amacıyla yaklaşımlar” ve %1,1 (3) oranında işaretlenen madde ise “insel çıkar sağlamak
amacıyla öğretmen ya da öğretim üyelerinin notu tehdit olarak kullanılması” maddelerinin işaretlendiği
görülmektedir.
İkinci bölümde yer alan taciz olaylarının yaşandığı yer ve ortamlarla ilgili analizler yapılırken, ölçme
aracında yer alan maddelerden bir veya birkaçını yaşadığını belirten öğrencilerin cevapları değerlendirilmeye
alınmıştır. Cinsel taciz olaylarının yaşandığı yer ve ortamlarla ilgili bulgular aşağıdaki gibidir.
Araştırmaya katılan öğrencilerin % 9,0 (18) bu olayları aile ve akraba arasında % 23,5 (47) okul
ya da fakülte ortamında, % 66,0 (133) hiç tanımadıkları yabancı kişilerin olduğu ortamlarda, % 22,1
(44) Tanıdığı ama çok samimi olmadığı insanların bulunduğu ortamlarda, % 15,1 (30) yakın arkadaş
çevrelerinde % 14,6(29) karma arkadaş topluluklarında ve % 16,6 (33) özel ilişkilerinde yaşadıklarını
ifade etmişlerdir.
Cinsel taciz sonrası yaşanılan duygular sorulduğunda, verilen cevaplar aşağıda Tablo-4’de
verilmiştir.
Tablo –4 Cinsel Taciz Sonrası Yaşanan Duyguların Dağılımı
Taciz Sonrası Yaşanan Duygular
Sayı
Yüzde
Kendilerini çaresiz hissettim
71
% 35,7
Üzüldüm
116
% 58,3
Kendimi suçladım
43
%21,6
Kendime güvenim azaldı
39
% 19,6
Yapanlara öfke duyduklarını
155
% 77,9
İnsanlara güvenimi yitirdim
35
% 17,6
Kendimi kirlenmiş hissettim
35
% 19,6)
Kendime kızdım
50
% 25,1
Kendimi aşağılanmış hissettim
59
% 29,6
Utandım
109
% 54,9
O an ne hissettiğimi bilemedim
68
% 34,2
Şok oldum
94
% 47,2
Kendimi güçsüz hissettim
48
% 24,1
Korktum
86
% 43,2
Kendimi yalnız hissettim
64
% 32,2
Tablo 4’de görüldüğü gibi, Cinsel taciz olayları sonrasında yoğun olarak yaşanılan duygu Tacizi
yapanlara duyulan Öfke. Araştırmaya katılan öğrencilerin çok büyük çoğunluğu % 77,9 (155) taciz sonrası
büyük oranda yapanlara öfke duyduklarını ifade etmişlerdir. Öfkeyi takip eden duygu % 58,3 (116) oranı ile
Üzüntü olmuştur. Taciz sonrası yaşanan üzüntü duygusunu, % 54,9 (109) oranı ile Utanma duygusunun yer
aldığı görülmektedir.
Öğrenciler % 47,2 (94) oranı ile taciz sonrası şok olduklarını.
korktuklarını ifade etmişlerdir.
% 43,2 (86) oranının da ise
% 35,7 (71) oranında ise kedilerini çaresiz hissettiklerini ifade
etmişlerdir. İlginç olan bir başka duygu % 32,2 (64) oranında kendilerini yalnız hissettiklerini ve %29,6 (59)
oranında ise kendilerini aşağılanmış hissettiklerini belirtmişlerdir.
Araştırmaya katılan öğrencilerin % 19,6 (39) kendilerine güvenlerinin azaldığını, % 17,6 (35)
insanlara duydukları güvenlerinin azaldığını ifade etmişlerdir.
Araştırma verileri göstermiştir ki, cinsel taciz sonrası yaşanılan duyguların başında, tacizi yapanlara
duyulan öfke, olaydan dolayı yoğun üzüntü ve utanma duyguları yaşadıklarıdır.
Tablo-5’de taciz sonrası gösterilen tepkilerin dağılımı verilmiştir.
Tablo –5 Cinsel Taciz Sonrası Gösterilen Tepkilerin Dağılımı
Taciz Sonrası Gösterilen Tepkiler
Sayı
Yüzde
Hiçbir şey yapmadım
89
% 44,7
Ortamı terk ettim
130
% 65,3
Arkadaşlarıma anlattım
85
%42,7
Aileme anlattım
38
% 19,1
Yetkililere haber verdim
10
% 5,0
Korkudan bağırdım, ağladım
19
% 9,6
Kendimi tutamayıp kavga ettim
36
% 18,1
Çevredekilerden yardım istedim
13
% 6,5
Çaresizdim, hiçbir şey yapamadım
53
% 26,6
Elimden gelse yapanı döverdim
102
% 51,3
Tablo –5’de görüldüğü gibi Cinsel taciz sonrası gösterilen tepkilerin başında % 65,3 (130) oranında
Ortamı Terk etme geliyor. Araştırmaya katılan öğrencilerin % 51,3 (102)’ü elimizde olsa yapanı döverdik
diyerek cevaplamış. Öğrencilerin yarısından fazlası ortamı terk ettiklerini belirtmişlerdir. Bunu % 44,7
(89) oranında hiçbir şey yapmadım maddesi geliyor. Öğrencilerin yarısına yakını taciz sonrası hiçbir şey
yapmadıklarını belirtmişlerdir. Gösterilen tepkiler arasında ancak % 19 (38) olayı ailesine anlattığını ifade
ederken, % 42,7 (85) arkadaşlarına anlattıklarını belirtiyorlar. Ve çok küçük bir bölümü % 5 (10)
yetkililere haber verdiklerini belirtmişlerdir. Araştırmaya katılan öğrencilerin % 18,1 (36) kendilerini
tutamayıp kavga ettiklerini belirtirken, % 9,6 (19)’u korkudan bağırıp ağladıklarını ifade etmişlerdir.
Araştırma verileri gösteriyor ki, taciz sonrasında öğrenciler ortamı terk etmek, ellerinde olsa
yapanları dövmek (ama dövmemişler) ve hiç bir şey yapmamak gibi tepkileri tercih etmektedirler.
SONUÇ VE ÖNERİLER
Araştırma sonuçları, araştırmaya katılanların daha çok bakışlarla, toplu taşım araçlarında
sıkıştırılarak, istekleri dışında insanların dokunmasıyla, konuşmalarda cinsel içerikli espriler yapılarak ve
çocukluklarında korkutucu ve rahatsız edici biçimde dokunularak cinsel taciz olaylarını yaşandıkları
görülmektedir.
Araştırma sonuçları göstermektedir ki, üniversite öğrencilerinin % 22,6 çocukluklarında korkutucu
ve rahatsız edici biçimde dokunulmaktan dolayı olumsuz bir yaşantı geçirmiş.
(Berkem,1993)Jansen ve Gutek (1982) cinsel tacizin hangi koşullarda ortaya çıktığını belirlemeye
çalıştıkların araştırmalarında, cinsel tacizin kadınlarda yarattığı duygusal reaksiyonları faktör analizine tabi
tuttuklarında, üç faktör saptamışlardır. Birincisi güvensizlik, üzüntü ve depresyon gibi kendilerine yönelik
duygusal tepkiler. İkincisi kızgınlık ve tiksinti gibi dışa yöneltilen duygusal tepkiler ve üçüncüsü ise,
erkekleri bu yönde etkiledikleri için kendilerini suçlama ve utanma duyguları olduğunu ortaya koymuştur.
Örn. gece tek başına yolda yürürken taciz edilen bir kadın, bu yaşantıyı, gece tek başına yürüdüğü için kendi
hatası olarak görebilmektedir (Berkem,1993). Bu bulgulara göre araştırmaya katılan kadınların % 25,4’ü
taciz olayını kendi davranışlarına bağlarken, % 29,3’ü cesaret vermiş olabileceklerini kabul etmiş ve %
20,9’u kendi karakter özelliklerinden dolayı taciz edildiklerini düşünmüştür
Araştırmada
cinsel tacizin çoğunlukla taciz edici bakışlarla(%60,7), toplu taşım araçlarında
sıkıştırılmayla(%30,7), istekleri dışında insanlar tarafından dokunulmayla(%47,2), konuşmalarda cinsel
içerikli espriler(%26,3) ve çocukluklarında korkutucu ve rahatsız edici biçimde dokunma(%22,6) şeklinde
yaşandığı görülmüştür.
Cinsel taciz sonrası
yoğun olarak yapanlara öfke duyulduğu, üzüntü(%58,3), utanma(%54,9),
korku(%43,2) ve çaresizlik(%35,7) duyguları ile
birlikte şok olma(%47,2)duygularının yoğun olarak
yaşandığı görülmektedir. Araştırma sonuçları cinsel tacize tepkinin; ya ortam terk edilerek(%65,3), ya da
“elimden gelse yapanı döverdim”(%51,3)diye içe atılan öfke ya da hiç bir şey yapmama(544,7) davranışları
dışında farklı bir tepki gösterilmediğini ortaya koymuştur.
Araştırma sonuçları göstermiştir ki, cinsel tacize tepki olarak çoğunlukla, kızgınlık, tiksinti gibi dışa
yönelik duygusal tepkiler ya da üzüntü, güvensizlik gibi kendilerine yönelik tepkiler veya erkekleri bu yönde
etkiledikleri için utanma, kendini suçlama gibi duygular yaşadıkları ve böyle tepkiler verdikleri görülmüştür.
KAYNAKÇA
1. Bakırcı, K. (2000) İşyerinde Cinsel Taciz Ve Türk İş Hukukuna İlişkin Çözüm Önerileri,
http://www.turkhukuksitesi.com/faq/cinsel_taciz.shtml
2. Long, Barbara (2004) The MMPI-2 in sexual harassment and discrimination litigants. Journal
of Clinical Psychology; Jun2004, Vol. 60 Issue 6, p643,
3. Baypınar, Başar (2003) İşyerinde Cinsel Taciz, İnsan Kaynakları Cilt-5, sayı 2.
4. Berkem, Gülden (1993) “İşyerinde Cinsel Taciz” 3P Psikiyatri, Psikoloji, Psikofarmakoloji
Dergisi. 1(4)
5. Berkem, Gülden (1996) “Kız ve Erkek Üniversite Öğrencilerinin Ailede Toplumsal Cinsiyet
Rolüne İlişkin Tutumları ve Benlik Algısı” 3P Dergisi. 4(4)
6. Bozkır, Faruk (2003) Cinsel Taciz ve Tecavüz Olaylarında Psikolojik Tedavinin Önemi.
www.dünyaonline.com
7. Cinsel Taciz Konusunda Türkçe Bilgiler. (www.wildwasser-wiesbaden.de)
8. Cinsel Taciz. www.kadinlar.com
9. Colarelli, Stephen M. (2004) Perceptions of sexual harassment: An evolutionary perspective.
Psychology, Evolution & Gender; Dec2002, Vol. 4 Issue 3, p243, 22p,
10. Ünal, Mehmet (2002) www.cukurova.edu.tr
11. www. fortunecity.com (2002) "Ya Susacaksın, Ya İşinden Olacaksın",
http://members./bilgistan/Kadinlar/taciz03
12. Günçe, Gülseren (1991) Çocuğun Cinsel İstismarı Çocuk İstismarı ve İhmali. Çocukların Kötü
Muameleden Korunması I. Ulusal Kongresi, Ankara.
13. Hyde, Janet Shibley&DeLamater, John(1997) Understanding Human Sexuality. University of
Wisconsin. Madison
14. Karaman, Sibel (2002) Okulda Cinsel Taciz. www.milliyet.com.tr
15. Kutchinsky, Berl (1991) Çocuğun Cinsel istismarı: Yaygınlık, Müdahale ve Önlemler Çocuk
İstismarı ve İhmali. Çocukların Kötü Muameleden Korunması I. Ulusal Kongresi, Ankara+
16. Livingstone, J (1982) Responses To Sexual Harasment On The Jab. Organizational And
Individual Actions. Social Issues, 38(4)
17. Roberts, Jacquie (1991) Cinsel İstismara Uğramış Çocukların Alternatif Bakımı, Çocuk İstismarı
ve İhmali. Çocukların Kötü Muameleden Korunması I. Ulusal Kongresi, Ankara
18. www.ruki.cinseltaciz.com
19. Oates, Kim(1991) Çocukların Cinsel İstismarının Kalıcı Etkileri. Çocuk İstismarı ve İhmali.
Çocukların Kötü Muameleden Korunması I. Ulusal Kongresi, Ankara.
20. Thompson, Kevin M(2003). Psychopathology and Sexual Trauma in Childhood and
Adulthood. Journal of Traumatic Stress; Feb2003, Vol. 16 Issue 1, p35,
Download