3. ÜNİTE: HZ. MUHAMMEDİ TANIYALIM 1. Hz. Muhammed’in Doğduğu Çevreyi Tanıyalım 2. Hz. Muhammed’in Aile Büyüklerini Tanıyalım 3. Hz. Muhammed’in Doğumu, Çocukluk ve Gençlik Yılları 4. Hz. Muhammed’in Çocukluk ve Gençlik Yıllarındaki Erdemli Davranışları 5. Kevser Suresi ve Anlamı 1. Hz. Muhammed’in Doğduğu Çevreyi Tanıyalım Hz. Muhammed (sas), Arabistanın Mekke şehrinde 571 yılında doğdu. Mekke Arabistan sınırları içerisinde yer alır. Mekkeyi bu kadar önemli kılan sebepler sizce neler olabilir? 1-Peygamber efendimiz Hz.Muhammed Mustafa (sas) bu şehirde doğmuştur. 2-Kıblemiz olan kabe buradadır. 3-İslam güneşinin doğduğu yerdir. O dönemde ki Mekkede bulunan dini inançlar hakkında bir fikriniz var mı? Putperestler Hristiyan Musevi(Yahudi) Hanif: Hz.İbrahimin (as) getirmiş olduğu dini benimseyen insanlara denir.Bu dine inananlar sadece Allaha inanıyor putlara tapmıyor ve kötü alışkanlıklardan uzak duruyorlardı. Hz. Muhammed’in (sas) doğduğu dönemde Araplar kabileler halinde yaşarlardı. Peki kabile ne demektir bilen var mı? Kabile:Akrabalardan meydana gelen topluluğa denir. Kabileler arasında sürekli savaş olurdu.Çünkü kabileden bir kişinin işlediği suçtan, tüm kabile sorumlu tutulurdu. Her kabilenin bir lideri vardı. Kabile lideri, genellikle kabilenin yaşlı, bilgili, akıllı ve deneyimli kişilerinden biri olurdu. Arap halkının bir bölümü göçebe, diğer bölümü ise yerleşik bir hayat sürerdi. Göçebe yaşayan insanlara BEDEVİ denir. Bedevilerin geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. Yerleşik yaşayanlara HADARİ denir.Hadariler köy ve kentlerde yaşamlarını sürdürürler. Hadarilerin geçim kaynağı ticarettir.Çünkü Mekke dağlık bir bölgede bulunduğundan tarıma elverişli değildir. Arap toplumunda hürler ve köleler olmak üzere başlıca iki grup vardı. Hürler bütün haklara sahip iken kölelerin hiçbir hakkı yoktu. Köleler bir eşya ve hayvan gibi muamele görürdü, insan yerine konmazdı. İslamiyetin gelmesiyle birlikte hür ve köle ayrımı ortadan kaldırılmış tüm insanlar eşit kabul edilmiştir. Hz. Muhammed(sas), nasıl bir ortamda dünyaya gelmiştir. Güçlü olanlar zayıf olanları ezerdi Kadın ve kızlara değer verilmez. Küçücük kızlar diri diri toprağa gömülürdü. İçki, kumar, tefecilik gibi kötülükler çoğalmıştı. İnsanlar haksız yere öldürülürdü. İnsanlar kendi elleriyle yaptıkları putlara taparlardı. Peki çocuklar İslamiyet gelmeden önceki bu kadar kötülüğün ve zulmün yaşandığı karanlık döneme ne denir bilen var mı? Cahiliyye Devri denir. 2. Hz. Muhammed’in Aile Büyüklerini Tanıyalım KUREYŞ KABİLESİ Zühreoğulları Vehb Haşimoğulları Abdülmuttalip Amine Abdullah Hz. Muhammed Mustafa (sas) Kasım Abdullah İbrahim Zeynep Ümmü Gülsüm Rukiye Fatıma Hz. Muhammed Mustafa (sas) Babası: ABDULLAH Annesi: AMİNE Süt annesi: HALİME Dedesi: ABDÜLMUTTALİP Amcaları: EBU TALİP, HAMZA, ABBAS Peygamberimizin soyu, dedeleri yoluyla Hz.İbrahim’e kadar uzanmaktaydı. Hz. Muhammed’in aile büyükleri; dürüstlükleri ve yaptıkları iyi çalışmalarla Mekke toplumunda saygın bir yer edinmişlerdi. Bu şiirde acaba Hz Muhammed (s.a.v) Annesi ÂMİNE hatun, Abdülmuttalib'e torun İsmail'den gelir soyun Muhammed Aleyhisselam Yirmi Nisan Pazartesi Beş yüz yetmiş bir gecesi Doğdu cihan bir tanesi Muhammed Aleyhisselam peygamberimizle ilgili hangi bilgiler verilmektedir? Peygamberimiz Hz.Muhammet Mustafa (sas) Doğmadan iki ay önce kadar babası ABDULLAHı kaybetmiştir. Doğduktan kısa bir süre sonra Süt annesi HALİME’ye verilmiştir. Çünkü Mekke’nin havası, yeni doğan çocuklar için elverişli değildi. Bu nedenle de bebekler doğumdan kısa bir süre sonra Mekke dışındaki köylerde yaşayan sütannelere verilirdi. Süt annesi Halime Peygamberimizi dört yaşına kadar büyütmüştür. Peygamberimiz dört yaşından altı yaşına kadar annesi AMİNE ile yaşamıştır.Bir gün Peygamberimiz annesi ile birlikte mezarı mekke dışında olan babasının ziyaretine giderken dönüşte, ebva denilen yerde hastalandığı için Annesi kaybetmiştir. Bu arada çocuklar öksüz ve yetim ne demek bileniniz var mı? Yetim babası ölmüş olana, Öksüz ise annesi ölmüş olana denir. Görüyorsunuz değil mi çocuklar Peygamberimiz küçük yaşta olmasına rağmen hem yetim hem öksüz kalmıştır. Peygamberimiz altı yaşından sekiz yaşına kadar dedesi ABDÜLMUTTALİP ile birlikte kalmıştır. Peygamberimiz sekiz yaşındayken dedesini de kaybetmiştir. Sekiz yaşından itibaren amcası EBU TALİP onu yanına alarak yaşadığı sürece onu korudu ve ona yardımcı oldu. Ebû Talip, ticaretle uğraşırdı. Dürüst, güvenilir bir kimseydi. Mekkeliler tarafından sevilir ve sayılırdı. Ebû Talip, Mekkelilerin çoğunluğunun içinde bulunduğu kötülüklerden uzak dururdu. Putlara tapmaz, kimseye haksızlık etmezdi. Hz. Muhammed MEKKE 571 Yılının Rebiülevvel ayının 12. gecesi AMİNE ABDÜLMUTTALİP HALİME ABDULLAH EBU TALİP,HAMZA,ABBAS ŞEYMA 3. Hz. Muhammed’in Doğumu, Çocukluk ve Gençlik Yılları Peygamberimiz küçük yaşlarda olmasına rağmen hem anne hem baba şefkatinden ve sevgisinden mahrum kalmıştı. Peygamberimiz anne ve babasından sonra dedesini de erken yaşlarda kaybetmiştir Hz. Muhammed dedesinin ölümünden sonra amcası Ebû Talib’in yanında kalmaya başladı. Ebû Talip yeğenini hiç yanından ayırmadı, gittiği her yere onu da beraberinde götürdü. O da amcasına yardımcı oldu, zaman zaman amcasının koyunlarını otlatarak çobanlık yaptı. Ebû Talip, ticaretle uğraşırdı. Sık sık Mekke dışına ticaret yolculuklarına çıkardı. Hz. Muhammed (sas) de on iki yaşlarına geldiğinde amcasıyla birlikte ticaret yapmaya başladı. Peygamberimiz hem Arabistan dışındaki bölgeleri tanıdı hem de ticaret yapmayı öğrenmiş oldu. Araplarda haram aylar vardı.Bu aylarda savaş yapılmazdı. Peki bu aylar nelermiş hep birlikte öğrenelim sevgili çocuklar ZİLHİCCE ZİLKADE HARAM AYLAR MUHARREM RECEP Haram aylarda yapılan savaşlara FİCAR SAVAŞI denir. Peygamberimiz gençlik döneminde, Mekkeli kabileler arasında yapılan Ficar Savaşlarına da katılmıştır. Fakat o, sadece amcalarının yanında yer almış, kimseyi yaralamamış, kimsenin canına kıymamıştır. Hz. Muhammed(sas), gençlik döneminde birçok sosyal faaliyete de katılmıştır. Bu faaliyetlerden biri de HILFU’L FUDUL’a yani ERDEMLİLER TOPLULUĞU’na katılması olmuştur. Erdemliler Topluluğunun amacı sizce ne olabilir çocuklar bu konuda bir fikriniz var mı? Erdemliler Topluluğunun amacı:Mekke’de insanların haksızlığa uğramaması için çaba göstermek,haksızlara uğrayanlar varsa onların haklarını almaktır. Çocuklar biz peygamberimizi her anlamda örnek almalıyız değil mi? Peki kendimize soralım arkadaşlarımız veya başka insanlar bize ne kadar güveniyor, verdiğimiz sözleri yerine getireceğimize inanıyorlarmı.Eğer cevabınız evet ise ne güzel size, yok eğer hayırsa bir an önce kendimize peygamberimizi örnek almalı onun gibi yaşamaya gayret göstermeliyiz. Arkadaşlar sizleri de böyle aramızda görmek isteriz Cahiliye devrindeki Mekkelilerin Peygamber efendimize Muhammedül Emin yani Güvenilir Muhammed dediğini biliyor musunuz? Peygamberimiz hem çocukluğunda hem de gençliğinde doğruluktan asla ayrılmamıştır. Peygamberimiz hayatında asla yalan söylememiştir. Çocuklar siz sevmediğiniz, düşmanım dediğiniz birisine bir şeyinizi emanet eder misiniz? İşte çocuklar Mekkeli müşrikler peygamberimizi kendilerine düşman görmelerine rağmen eşyalarını ona emanet ederlerdi. Peygamberimiz dürüst ve güvenir olduğu için, Ticaretle uğraşan ve Mekke’de saygın bir yeri olan Hz. Haticenin dikkatini çekmiştir. Hz. Hatice Peygamberimize iş ortaklığı teklif etti peygamberimiz bu teklifi kabul ederek ve Hz.Hatice’nin kervanlarını yönetmeye başladı. Kısa süre içinde Hz. Hatice’nin kazancı arttı. Peygamberimizin ahlakına, dürüstlüğüne, çalışkanlığına hayran kalan Hz. Hatice, ona evlenme teklifinde bulundu. Peygamberimiz bu teklifi kabul etti ve evlendiler. Peygamberimiz Hz. Hatice ile evleğinde 25 yaşındaydı. Hz. Hatice ise 40 yaşındaydı. KASIM FATIMA ÜMMÜ GÜLSÜM ABDULLAH Peygamberimizin Çocukları RUKİYE ZEYNEP Fatıma dışında Peygamberimizin bütün çocukları peygamberimizden önce vefat etmiştir. Kabe Hakemliği hakkında her hangi bir fikriniz var mı çocuklar? Hz. Muhammed otuz beş yaşlarında iken bir sel felaketinden dolayı büyük hasar gören Kâbe Mekkeliler tarafından onarıma alınarak eski temeller üzerine yeniden yapılmıştı. Sıra Hacer-i-Esvet’in yerine konulmasına gelince anlaşmazlık çıkmış ve kabileleler neredeyse birbirleriyle savaşacak duruma gelmişti. Bunun üzerine Kureyş’in ileri gelenlerinden Ebu Ümeyye bin Mugire, “ Beni Şeybe kapısından Kâbe’ ye ilk girecek kimseyi hakem tayin edelim.” deyince orada bulunan herkes bu fikri kabul etmiştir. Hz. Muhammed o kapıdan girince de çok sevinmişler ve bu güvenilir kimsenin hükmüne razıyız demişlerdir. Çünkü Peygamberimiz, güzel ahlakı, sağlam karakteri ve dürüstlüğü ile herkesin güvenini kazanmıştı. Toplum ona hayrandı. İnsanlar ona dürüst ve güvenilir anlamına gelen “Muhammed’ül- Emin” (güvenilir Muhammed) ismini vermişti. Mekke’de “elEmin” (emin kişi) denildiğinde Hz. Muhammed akla gelirdi. Durum kendisine anlatılınca Hz. Peygamber, Hacer-i Esvet’i bir örtü içine koydu. Bütün kabile reislerinin katılımı ile örtüyü kaldırdı ve taşı kendi elleriyle yerine yerleştirdi. Böylece sorun giderilmiş ve barış sağlanmış oldu. Bu olay Hz. Muhammed’e ne kadar güvenildiğini göstermektedir. 4. Hz. Muhammed’in Çocukluk ve Gençlik Yıllarındaki Erdemli Davranışları Erdemli davranış nedir neler olabilir çocuklar? Erdemli davranış güzel ahlaka uygun davranış demektir.Bu bir insanın ihtiyacını gidermek olabilir,Susayan bir köpeğin susuzluğunu gidermek olabilir,Büyüklerimize karşı saygılı olmak olabilir. Peygamberimizin erdemli davranışlarını hep birlikte sayalım mı ? Hz. Muhammed(sas), içinde yaşadığı toplumda herkes tarafından sevilen ve sayılan biriydi. O; olgun, ağırbaşlı ve anlayışlı bir kişiliğe sahipti. Ailesine sevgi ve saygılı davranan, kötülüklerden uzak yaşayan ve haksızlıklara karşı koyan biriydi. Peygamberimiz küçük yaşta kaybettiği anne ve babasının mezarını sık sık ziyaret ederdi. Kendisine iyilik yapanları saygı, sevgi ve hayırla anardı. Peygaberimizin amcası Ebu talip çok zengin değildi. Peygamberimiz evlendiğinde amca oğlu olan Hz. Aliyi yanına alarak amcasına destek çıkmıştır. Hz. Muhammed(sas), daima güzel söz söyler, ahlaklı davranırdı. İnsanlara da her zaman ahlaklı olmalarını öğütlerdi. Hz. Muhammed’in(sas) gençlik döneminde, haksızlık yapmak, içki içmek, kumar oynamak gibi kötü alışkanlıklar, insanlar arasında oldukça yaygındı. Ancak Hz. Muhammed(sas),bu kötü alışkanlıkların hiçbirini yapmamıştır. Peygamberimiz, her türlü kötü davranışlardan uzak durduğu gibi savurganlıktan da kaçınırdı. Peygamber efendimiz için Kuranı Kerimde Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Andolsun ki Resulullah, sizin için Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çok zikredenler için güzel bir örnektir.” Ahzâb suresi, 21. ayet Çocuklar bu ayette Allah peygamberimizi kimlere örnek gösteriyor. Evet sizin de dediğiniz gibi biz müslümanlara örnek gösteriyor.Biz peygamberimizi örnek alıyorsak onun gibi yaşamalıyız, onun gibi büyüklerimize karşı saygılı olmalıyız. Hz. Muhammed(sas), çevresindeki insanlara hiçbir zaman zarar vermezdi. O, her zaman adaletsizliğin, haksız kazancın, rüşvetin ve hırsızlığın topluma zarar veren davranışlar olduğunu söylerdi. Hz. Muhammed’in yaşadığı toplumda cinsiyet ve ırk ayrımı çok yaygındı. İşçiler, hizmetçiler ve köleler hem ağır işlerde çalıştırılır hem de renkleri ve dış görünüşleri nedeniyle aşağılanırdı. Peygamberimiz, işverenlerden, işçilerine yapabilecekleri kadar iş vermelerini isterdi. Peygamberimiz, toplum içinde insanların eksiklerini yüzlerine vurmaz, onları incitmezdi.İnsanları uyarırken onları küçük düşürecek söz ve davranışlardan kaçınırdı. O,daima güzel söz söylemeye, güzel konuşmaya, insanlarla iyi ilişkiler içinde olmaya önem verirdi. Bir hataları olduğunda insanları güzel bir dille uyarırdı. Hz. Muhammed gerek gençlik gerekse olgunluk dönemlerinde haksızlıklara karşı çıkmıştır. Haksızlık yapanları uyarmaya önem vermiştir. Bizler de onun bu güzel davranışlarını örnek almalıyız. Kimseye haksızlık yapmamalı,yapılan tüm haksızlıklara da karşı çıkmalıyız. Haksızlık yapanları güzel bir dille uyarmalıyız. 5. Kevser Suresi ve Anlamı “Kevser” bolluk, bereket, çok nimet ve neslin çoğalması anlamlarına gelir. Yüce Allah, Hz. Muhammed’e birçok nimet vermiştir. Bunlardan biri de Hz.Peygamberin neslini Hz. Fatımanın devam ettirmesidir. (Resulum!) Kuşkusuz biz sana kevseri verdik. Şimdi sen Rabb’ine kulluk et ve kurban kes. Asıl sonu(soyu) kesik olan, şüphesiz sana hınç besleyendir. HAZIRLAYAN ÇEVİK ERSİN TEMEL İLOKULU DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ ÖĞRETMENİ YUNUS DEMİR