Güney Afrika

advertisement
Madenden Sonra Ekonomisini Dünya Kupasına Endeksleyen Ülke:
Güney Afrika
Afrika kıtasının en güneyinde yer alan, 48.7 milyonluk nüfusu ile renkli ve çok dilli bir ülke olan Güney Afrika
Cumhuriyeti, zengin maden yataklarıyla uzun yıllardır çekim merkezi durumunda. Ancak bu yıl ülkede
oynanacak olan Dünya Kupası ülkeye olan ilgiyi daha da arttırmış durumda. Çünkü Dünya Kupası
olimpiyatları bile geride bırakabilecek kadar parasal bir büyüklüğe sahip.
Son yıllarda kaydedilen %5’lik büyüme ile sağlanan ekonomik istikrar, AB ve EFTA ülkelerinin yanı sıra Güney
Afrika Gümrük Birliği ve Güney Afrika Kalkınma Topluluğu ülkeleri ile serbest ticaret imkânlarıyla sahra altı
Afrika pazarına giriş kapısı olan Güney Afrika, ülkemiz ihracatçıları ve yatırımcıları için cazip bir pazar
konumundadır.
Güney Afrika’nın 18.yüzyılın ortalarına kadar tarım ve hayvancılığa dayalı olan ekonomisi, 18.yüzyılın ikinci
yarısından itibaren, dünyanın en zengin altın ve elmas yataklarının bulunmasıyla birlikte gelişme kaydetmeye
başlamıştır. Ekonomik güç ve gelişmişlik düzeyi bakımından Afrika kıtasının en büyük ekonomisi olan Güney
Afrika’da büyük ölçüde sanayi ve madenciliğe dayanan piyasa ekonomisi yürürlükte.
Güney Afrika’nın 1990’lı yılların ortasına kadar izlediği ithal ikameci politika ve uyguladığı yüksek gümrük
tarifeleri bu tarihlerden itibaren değişmeye başlamış. 2003 yılına kadar dış ticaret fazlası veren ülke daha
sonraki yıllardan itibaren dış ticaret açığı vermeye başlamış. Dış ticaret dengesinin açık vermesinde artan iç
talep, yükselen petrol fiyatları, savunma sanayi için yapılan alımlar ve kuraklık nedeniyle artan gıda ithalatı etkili
olmuş durumda.
İthalat ve ihracat artıyor
Güney Afrika’nın son yıllardaki ihracat ve ithalat değerlerinde düzenli bir artış gözlemlenmekte.Ülke
ihracatının 2003 yılında 31,6 milyar Dolardan 2008 yılında 73,9 milyar Dolara çıkmasında değerli madenlerde
yaşanan ihracat artışının önemli bir etkisi olmuş. Diğer taraftan ülkenin ithalatı da aynı dönemde 34,5 Milyar
Dolardan 87,5 Milyar dolara çıkmış.
2008 yılında Güney Afrika Cumhuriyeti’nin ithalatının yüzde 22’sini madeni yakıt ve yağlar oluşturuyor.
Ülke madeni yakıt ve yağları kendi ihtiyacına yönelik olarak kullanmanın yanısıra bunları işleyerek ihracatını da
gerçekleştirmekte. Bu ürün grubunun ithalatında yaşanan artış oranı bir önceki yıla göre yüzde 32’dir ve son 5
yıl içerisinde ise ithalatını yaklaşık 3 katına çıkarmıştır. En çok ithal edilen ikinci ürün grubu elektriksiz
makinalardır. Daha sonra ise elektrikli makinalar gelmekte. En çok ithal edilen yirmi ürün grubu arasında en çok
dikkat çeken ürün grubu, 2007 yılına göre yüzde 39’luk artışı ve 1,6 milyar Dolarlık ithalatıyla havacılık - uzay
araçları parçalarıdır.
Türkiye için öncelikli ülke
Güney Afrika Cumhuriyeti, DTM tarafından 2003 yılında uygulamaya konulan Afrika Ülkeleri ile
Ekonomik İlişkilerin Geliştirilmesi Stratejisi kapsamında, sahra altı Afrika ülkeleri pazarına giriş için öncelikli ülke
olarak belirlenmiş durumda.
Türkiye’nin Güney Afrika’ya gerçekleştirdiği ihracat son yıllarda sürekli bir artış eğilimine sahip ve 2008
yılında 1.23 milyar USD olarak gerçekleşmiş.
Türkiye’nin Güney Afrika’ya gerçekleştirdiği ihracatın en önemli kalemleri arasında kıymetli taşlar,
mineral yakıtlar ve motorlu kara taşıtları (demiryolu hariç) yer almakta. Türkiye’nin Güney Afrika’dan
gerçekleştirdiği ürün ithalatında ise ilk sırada, ihracatta da ilk sırada yer alan ürün grubu olan “inciler, kıymetli
taşlar ve metal mamulleri’’ var. Daha sonra ise mineral yakıtlar ve motorlu kara taşıtları (demiryolu hariç)
gelmekte.
Yüksek pazar potansiyeli
Güney Afrika, Afrika kıtasının en sofistike serbest pazar ekonomisine sahip olan ve kıta yüzölçümünün
sadece yüzde 3’ünü kaplamasına rağmen, Afrika kıtasının toplam sınai üretiminin yüzde 40’ını, top lam
GSYİH’nın yüzde 25’ini, toplam elektrik ve maden üretiminin ise yaklaşık yarısını gerçekleştirmekte. 2008 Dünya
Bankası verilerine göre Güney Afrika iş yapma ve yatırım yapmada kolaylık sıralamasında 178 ülke arasında 35.
sırada bulunmakta.
2006 yılında 68,5 milyar dolar, 2007 yılında 79,9 milyar dolar, 2008 yılında ise 87,5 milyar dolar olarak
gerçekleşen Güney Afrika’nın ithalatının sektörel dağılımı incelendiğinde sanayi ürünlerinin yüzde 82’lik payla ilk
sırada olduğu, madencilik ürünlerinin yüzde 16, tarım ürünlerinin ise yaklaşık yüzde 2 paya sahip olduğu
görülmekte. Ülke pazarı uluslararası rekabete açıldıkça ve pazar genişledikçe, tüketicilerin ürün tercihlerinde
kalite ve satış sonrası hizmetler önemli bir belirleyici unsur haline gelmekte.
Riskler ve avantajlar bilinmeli
Afrika kıtasının en büyük ekonomisi olan Güney Afrika ekonomisi aynı zamanda işsizlik, fakirlik, büyük
gelir dağılımı dengesizliği, AIDS ve yüksek suç oranı ve bunların sonucunda da yatırım eksikliği ve beyin göçü gibi
sorunlarla da karşı karşıya yatırımcıların bu riski iyi bilmesi gerekmekte.
Yine, oldukça gelişmiş bir pazara sahip olan Güney Afrika’da pazara giriş stratejileri başlangıçta iyi
planlanmalı ve Güney Afrika pazarına girmek isteyen firmaların, özellikle Avrupalı firmaların yoğun rekabet
içerisinde olduğu oldukça gelişmiş ve doygun bir pazarda rekabet etmeleri gerektiği ihmal edilmemeli.
Güney Afrika pazarına yeni giriş yapacak bir ürün, yoğun bir pazar araştırmasını ve promosyon
faaliyetlerini gerektirmekte. Güney Afrikalı tüketicilerin marka bağımlılıklarının yüksek olması, özellikle ismi
bilinmeyen markaların pazara girişlerinde pazar araştırması ve promosyon faaliyetlerinin önemini daha da
artırmakta.
Güney Afrika pazara giriş stratejilerinde, ülkede işsizlik oranının yüksek olmasına rağmen halen belli
sektörlerde kalifiye işgücünün temininde sıkıntılar bulunduğu ve telekomünikasyon maliyetlerinin de gelişmiş
ülkelere nazaran yüksek olduğu hususları göz önünde bulundurulmalı.
Güney Afrika’ya piyasa araştırması veya iş bağlantısı kurmak amacıyla gerçekleştirilecek ziyaretler
öncesinde, Ticaret Müşavirliği ile temasa geçilmesi ve ilgilenilen sektörlerle ilgili olarak ziyaret öncesinde gerekli
ön hazırlık çalışmalarının yapılmasında fayda bulunuyor.
Güney Afrika’yı bir Afrika ülkesi olarak değil, gelişmiş, tüketicinin korunduğu, mağazalar zincirinin çok
güçlü ve kuralların katı olduğu bir ülke olarak değerlendirmekte fayda görülmekte.
Son yıllarda kaydedilen %5’lik büyüme ile sağlanan ekonomik istikrar, AB ve EFTA ülkelerinin yanı sıra Güney
Afrika Gümrük Birliği ve Güney Afrika Kalkınma Topluluğu ülkeleri ile serbest ticaret imkânlarıyla sahra altı
Afrika pazarına giriş kapısı olan Güney Afrika, ülkemiz ihracatçıları ve yatırımcıları için cazip bir pazar
konumundadır.
Uluslararası denetim ve danışmanlık firması Grant Thornton’un hesaplamasına göre Dünya Kupası, Güney
Afrika ekonomisine yaklaşık 2,6 milyar dolarlık katkı sağlarken, bunun 1,5 milyar dolarlık kısmı doğrudan
harcama şeklinde olacak.
Dünya Kupası büyük fırsat
Dünya Kupası günümüzde düzenlenen en önemli ekonomik ve sportif etkinliklerin başında geliyor.
Kupa öncesi, kupa dönemi ve kupa sonrasında başta turnuvayı düzenleyen ülke ekonomisi olmak üzere tüm
küresel ekonomi, bu organizasyondan önemli ölçüde etkileniyor. 1 aylık süre içinde yarattığı ekonomik katma
değer ve sosyal etkileri göz önüne alındığında, Dünya Kupası, olimpiyatları bile geride bırakabilecek kadar
parasal bir büyüklüğe sahip.
Güney Afrika dört gözle beklediği 2010 FIFA Dünya Kupası’nın “sihirli değnek” etkisi yansıtacağına
inanıyor. 2005’te 7.5 milyon, 2006’da 8.4 milyon ve 2007’de 9 milyon yabancı turist Güney Afrika’yı ziyaret
etmiş. 2008 ‘de ülkeye gelen yabancı turist sayısı 9.5 milyona ulaşmış. 2009 yılında ekonomik krizle turist
sayısında gerileme yaşandı. Bu yüzden garsondan tezgahtara, otelciden hayvanat bahçesi çalışanına bütün ülke,
Dünya Kupası’nın verdiği gururun yanında daha çok para kazanacaklarını düşünüyor. 2010’da 10 milyon turist
bekleniyor. 2010 FIFA Dünya Kupası’nın marka ve konumlandırma danışmanı, ‘Marka Coşkusu: Almanya Nasıl
Ulusal Markalaşma ile Dünya Kupası’nı Kazandı’ kitabının yazarı Dr. Nikolaus Eberl, Dünya Kupası sayesinde
ülkenin turizm gelirlerine en az 1,5 milyar Euro katkı sağlayacağını söylüyor. FIFA Genel Sekreteri Jerome Valcke
ise kriz nedeniyle gelecek kişi sayısının 300 binde kalabileceğini söylüyor. Ne olursa olsun Afrikalıların Dünya
Kupası’ndan ekonomik beklentilerinin yüksek olduğu çok açık.
KAYNAK
Güney Afrika Cumhuriyeti Ülke Raporu, İMMİB Pazara Giriş Şubesi
Download