CÜMLE TÜRLERİ YÜKLEMİN TÜRÜNE GÖRE CÜMLELER 1. EYLEM (FİİL) CÜMLESİ Yüklemi çekimli bir eylemden oluşan cümlelere “eylem cümlesi” denir. 1. Hazırladığı sofraya son bir kez göz attı. yüklem (göz at – tı) eylem bilinen geçmiş zaman 2. Sevincinden şarkılar, türküler söyledi. yüklem (söyle – di) eylem bilinen geçmiş zaman 2. AD (İSİM) CÜMLESİ Yüklemi ek eylem almış isim ve isim soylu sözcük veya söz öbeklerinden (isim, zamir, tamlamalar ve diğer söz öbekleri) oluşan cümlelere “isim cümlesi” denir. 1. Kurşun askerler oyun alanında uygun adımdaydı. yüklem Adım: isim 2. Okumam gereken bir sürü kitap varmış. yüklem Var: isim YÜKLEMİN YERİNE (SÖZ DİZİMİNE ) GÖRE CÜMLELER 1. KURALLI (DÜZ) CÜMLE Yüklemi sonda bulunan cümlelerdir. 1. Kişinin kullandığı dil, dünyasını yansıtır. yüklem 2. Vitrindeki elbise bana göreydi. yüklem 2. KURALSIZ (DEVRİK) CÜMLE Yüklemi sonda olmayan cümlelerdir. 1. Kalakaldım bana söylediklerinden sonra. yüklem 2. Dünyanın en sessiz korosu ayaklandı o sabah. yüklem 3. EKSİLTİLİ CÜMLE Yüklemi olmayan, tamamlanması okuyucunun yorumuna bırakılan cümlelerdir. 1. Bana başka bir şey söylemedi ki… (ne anlatayım?) 2. Dürüst insanları severim, sahtekârları asla… (sevmem.) ANLAMINA GÖRE CÜMLELER 1. OLUMLU CÜMLE Yüklemin bildirdiği yargı, gerçekleşmişse ya da gerçekleşebilir durumdaysa bu tür cümlelere “olumlu cümle” denir. 1. Öğretmenin sorduğu soruyu ben bildim. yüklem (“Bil-(mek)” eylemi, gerçekleştiği için cümle olumludur.) 2. Konakta birbirinden güzel birçok tablo vardı. yüklem (“Var” sözcüğü, var olan bir durumu anlattığı için cümle olumludur.) 2. OLUMSUZ CÜMLE Yüklemin bildirdiği yargının geçekleşmediğini ya da gerçekleşemeyeceğini anlatan cümlelere "olumsuz cümle" denir. Eyleme getirilen “-ma / -me, -maz / -mez” olumsuzluk ekiyle; ad cümlelerinde yüklemle birlikte söylenen “-sız/-siz”, “yok, değil” ek ve sözcükleriyle olumsuz cümle yapılır. 1. Dün akşam sevdiğim diziyi izleyemedim. Yüklem 2. Dün akşam bizim sokak çok ıssızdı. yüklem 3. Bu aralar bizi arayıp sorduğun yok. yüklem 4. İnsanlar arasında ayrım yapmanız hiç hoş değil. yüklem a. Biçimce olumlu, anlamca olumsuz cümle Yükleminde olumsuzluk eki ya da sözcüğü bulunmadığı hâlde anlamı olumsuz olan cümlelerdir. 1. Ne sana kırıldım ne ona. (İkinize de kırılmadım.) 2. Bu soğukta dışarı çıkabilirsen çık. (Çıkamazsın.) 3. Sanki çok çalıştı da yoruldu beyefendi. (Çalışmadı.) 4. Kader böyleymiş, ne gelir elden? (Elden bir şey gelmez.) b. Biçimce olumsuz, anlamca olumlu cümle Yükleminde “-me, -mez; -sız, yok, değil” ek ve sözcükleri bulunsa bile anlamca olumlu olan cümlelerdir. 1. 2. 3. 4. Şiirden anlamıyor değiliz. (Anlıyoruz.) O, işini bilmez mi? (Bilir.) Ne üzülüyorsun, sanki gidecek yerin mi yok? (Var.) Derse karşı ilgisiz olduğunu söyleyemem. (İlgili.) 3. SORU CÜMLESİ Soru anlamı taşıyan ve yanıt isteyen cümlelerdir. Soru cümlesi, soru sıfatı, soru zamiri, soru zarfı ve “mi” soru edatıyla kurulur. 1. 2. 3. 4. Bilgi yarışmasında birinci olan hangi okuldu? Bu odayı hanginiz böyle dağıttı? Seni bu kadar etkileyen olay nasıl başladı? Bu filmi daha önce görmüş müydün? Bazı cümleler bilgi, açıklama istemez; onaylatma, özlem, kınama, şaşma … anlamları taşır. Böyle soru cümlesine "sözde soru cümlesi" denir. 1.Şu kısacık ömrünüzde insanlara küsülür mü? 2. Nerede o eski günler? YAPILARINA GÖRE CÜMLELER 1. BASİT CÜMLE Tek bir yargıyı bildiren yani bir yüklemden oluşun cümlelere “basit cümle” denir. Basit cümlelerde yüklemin dışında yan yargı özelliği gösteren“çekimli bir eylem, eylemsi, ek eylem almış isim ya da isim soylu sözcükler” bulunmaz. 1. Kadıncağızın yüzü ocaktan al al olmuştu. yüklem 2. Masal kahramanlarına bir çocuk gibi ilgi duyardı. yüklem 3. Upuzun, kıvrım kıvrım dağ yolunu bir saatte aştılar. yüklem 2. BİRLEŞİK CÜMLE Bir temel yargı (yüklem) ve bu temel yargıya bağlı en az bir yan yargının bulunduğu cümlelere “birleşik cümle” denir. Birleşik cümleler yan cümlenin özelliğine göre değişik türlere ayrılır: a. Girişik Birleşik Cümle b. Koşullu Birleşik Cümle c. İç İçe Birleşik Cümle d. Ki’li Birleşik Cümle e. Mi'li Birleşik Cümle a. Girişik Birleşik Cümle Yan cümleleri eylemsilerden (ad-eylem, sıfateylem, zarf-eylem) oluşur. Girişik birleşik cümlelerde yan yargı, temel yargının özne, nesne, zarf ve dolaylı tümleci gibi herhangi bir ögesi olabilir. Yani eylemsi hangi öge içinde kalıyorsa yan cümle o görevdedir. Yan yargı Temel yargı Karanlıkta onun radyo konuşmasını dinliyordum. belirtili nesne İsim fiil Yan yargı yüklem Temel yargı Depremde yıkılan evler, bu yıl yeniden yapıldı. özne yüklem Sıfat fiil Yan yargı Temel yargı Yüzünü buruşturarak elini bana uzattı. Zarf Tümleci Zarf fiil yüklem b. Koşullu Birleşik Cümle Temel yargıya şart anlamı katan bir yan yargıdan oluşan birleşik cümledir. Bu tür cümlelerde yan yargının yüklemi, dilek-şart kip eki olan “-se/-sa” ile kurulur. Yan yargı Temel yargı Biraz daha çalışsa başarı belgesi alacak. zarf tümleci Dilek-Şart Eki Yan yargı yüklem Temel yargı Kar yağarsa kardan adam yaparız. zarf tümleci Dilek-Şart Eki yüklem c. İç İçe Birleşik Cümle Bir iç, bir dış cümleden oluşan cümlelerdir. İçteki cümle, çoğu zaman doğrudan anlatımla aktarılan bir alıntıdır ve temel yargıya belirtisiz nesne göreviyle bağlanır. Yan yargı Temel yargı Dedem ne güzeldi o günler, dedi. belirtisiz nesne Yan yargı yüklem Temel yargı Bahçe kapısında “Park etmeyiniz!” yazılıydı. belirtisiz nesne yüklem d. Ki’li Birleşik Cümle Çekimlenmiş bir fiilden oluşan yan cümlenin, temel cümleye “ki” bağlacıyla bağlandığı cümlelere denir. Bu cümlelerde temel cümle genellikle “ki”den önce gelir. Temel yargı Yan yargı Sana söyleyeceğim o kadar çok şey var ki nereden başlasam.” Yan yargı Temel yargı O kadar çok çalıştı ki artık dinlenmek istiyor. e. Mi'li Birleşik Cümle Yan cümlesi "mi" soru edatıyla kurulan birleşik cümledir. Bu durumda "mi" soru anlamından sıyrılır ve temel cümlenin (yüklemin) anlamına zaman ya da koşul anlamı katar. "mi" soru edatıyla kurulan yan cümleler, temel cümlenin her zaman zarf tümleci olur. • Öğretmenimizi kapıda gördük mü kaçacak delik arardık. • Evine erken geldi mi mutluluğu yüzünden okunurdu. • Ağaçlar tomurcuklandı mı baharın geldiğini anlardık. 3. SIRALI CÜMLE Aralarında anlam ilgisi bulunan birden çok cümlenin virgül ya da noktalı virgülle bağlanarak sıralanmasıyla oluşan dizine “sıralı cümle” denir. Birden çok cümleden oluştuğu için sıralı cümlenin birden çok yüklemi vardır. 1. Gündüz ateş yakamazsın, dumanı görünür. yüklem yüklem 2. Çok şey konuşuldu, kimse bir şey anlamadı, ilgi dağıldı. yüklem yüklem yüklem a. Bağımlı Sıralı Cümle Cümleleri arasında öge ortaklığı olan sıralı cümlelerdir. Bu cümlelerde bir öge ortak olarak kullanılabildiği gibi birden fazla öge de ortak olarak kullanılabilir. Çalışmaları yurt çapında tanınmış, beğenilmişti. özne yüklem yüklem “Çalışmaları yurt çapında tanınmış, (çalışmaları) beğenilmişti.” Bu çiftlikte koyun besleniyor, süt ürünleri üretiliyordu. dolaylı tümleç yüklem yüklem “Bu çiftlikte koyun besleniyor, (bu çiftlikte) süt ürünleri üretiliyor.” b. Bağımsız Sıralı Cümle Cümleleri arasında öge ortaklığı olmayan sıralı cümlelerdir. Kapı açıldı, ufak tefek biri içeriye girdi. özne yüklem özne ZT yüklem Verdiği sözleri tutmuyor, onu bir daha aramayacağım. belirtili nesne yüklem B’li.N. ZT yüklem 4. BAĞLI CÜMLE Birden çok cümlenin bağlaçlarla (fakat, ama, çünkü, de, ancak…) bağlanmasıyla oluşan cümlelere "bağlı cümle“ denir. Bağlı cümle ile sıralı cümle arasındaki tek fark, bağlı cümlenin bağlaçlarla sıralı cümlenin noktalama işaretleriyle birbirine bağlanmasıdır. 1. Kapı açıldı ve ufak tefek biri içeriye girdi. 2. Dün gelemedim çünkü işim vardı. a. Bağımlı Bağlı Cümle Cümleler arasında öge ortaklığı vardır. Şimdilik olaylara karışmayalım ama gelişmeleri yakından izleyelim. yüklem yüklem (Gizli özne “biz” her iki cümle için ortak kullanılmıştır.) Böcekler uyanmaya ve kırlar çiçeklenmeye başlamıştı. özne özne yüklem (Yüklem her iki cümlenin öznesi için ortak kullanılmıştır.) b. Bağımsız Bağlı Cümle Cümleler arasında öge ortaklığı yoktur. Gözlerinde yıldızımsı parıltılar olurdu ya da ben öyle düşünürdüm. dolaylı Tümleç Özne yüklem özne yüklem Binanın temeli atılmış ama inşaata başlanmamıştı. özne yüklem D. T. Yüklem V. ŞİMŞEK