sözde ermeni soykırımı

advertisement
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
İstanbul
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
OSMANLI İMPARATORLUĞU’NUN SÖZDE ERMENİ SOYKIRIMI
YAPTIĞINI KANUNLAŞTIRAN FRANSA’YA CEVAPLARLA
KARŞI TEDBİR ÖNERİMİZ
A-
Sözde Ermeni soykırımının Fransa’da kanunlaşmasının özet
tarihçesi:
1) Dünyayı asırlardan beri sömüren ve halen sahip olduğu iktisadi
kuvveti sömürdüğü çoğu İslam milletlerine borçlu bulunan
Fransa, Sözde Ermeni Soykırımı Tasarısını 1988 yılından beri
gündeminde tutmuş, Fransız Senatosu ile Millet Meclisi
arasında gidip gelen tasarıyı Fransız Senatosu 8 Kasım 2000
tarihinde kabul etmiş, 577 üyeden oluşan Millet Meclisine gelen
tasarı ermeni reyleri peşinde koşan sadece elli üyenin çabalarile
18 Ocak 2001 tarihinde kanunlaşmıştır. Yasa, Türkiye’nin ve
Osmanlı İmparatorluğu’nun adını açıklamamakta ve sadece
“ Fransa 1915 Ermeni Soykırımını tanır” cümlesinden
oluşmaktadır.
Fransa Cumhurbaşkanının veya başbakanın yahut en az 60
milletvekili veya senatörün başvurusu ile yasanın iptali için
Fransız Anayasa Mahkemesine müracaat edilebilirse de kesin
bir güvence değildir.
Osmanlı İmparatorluğu’nun hasta adam olarak tanımlandığı
ondokuzuncu asır ortalarından bu yana, kendi sömürgecilik
hayallerine alet olarak kışkırttığı Ermenilerin 1995
Anayasasında yer alan ve “ 1990 Bağımsızlık Bildirgesi’ndeki
ulusal hedeflere bağlı kalınacaktır” diyen Anayasal kuralın
yollama yaptığı Bildirgenin 12. Maddesinde yazılı olup,
“ Ermenistan Cumhuriyeti, 1915’te Osmanlı Türkiye’si ve
Batı Ermenistan’da gerçekleştirilen soykırımın uluslar arası
alanda kabulü için çaba gösterir” şeklinde bulunan kuralın
gerçekleştirilmesini din ayırımı esasından hareket eden birçok
Hıristiyan devlet gibi, Fransa da üstlenmiştir.
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
-2Fransa bu tür acaip yasalar konusunda tecrübeli bir ülkedir.
İkinci Dünya Savaşında, herhangi bir savunmayı ve harbi göze
alamadığından, Paris şehri dahil, memleketin bir bölümünü
Almanya’ya teslim etmek zorunda kalan Fransa, Almanların
Yahudi soykırımı yaptığını da kanunlaştırmış ve GAYSSOT
YASASI diye anılan bir kanunla “ İkinci Dünya Savaşında
yahudiler soykırıma uğramadı” demeyi yasaklamış ve
Alman Nazilerle birlikte katıldığı soykırımlardan pişmanlık
getirme yoluna gitmiştir.
B-
Fransa ile diğer Batı devletlerinin soykırımı ve diğer benzeri
tarihi ayıpları:
1)
3 Kasım 1839 tarihli TANZİMAT FERMANI ile
23 Aralık 1876 tarihli Osmanlı KANUNU ESASİSİ,
Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşayan ermeniler dahil, tüm
insanları, hangi din ve ırktan olursa olsun, kanun güvencesine
aldığı ve bu durum Fransız ilim adamları tarafından da
açıklandığı halde, Osmanlı İmparatorluğu’nu (hasta adamı)
parçalamayı ve sömürmeyi, İngiltere ve Rusya ile birlikte
amaçlayan Fransa 1893, 1894 ve 1895 yıllarında Türkiye’de
yaşayan ermenileri devamlı isyanlara yönlendirmiştir.
2) Fransa, İngiltere ve Rusya ile birlikte, bu düşmanca planını
İkinci Dünya Savaşı boyunca da tekrarlamış, 1915 yılında, dört
cephede savaşan Osmanlı ordularını arkadan vurmak için,
Yozgat, Kayseri, Sivas, Erzurum gibi şehirlerimizde ermeni
isyanları çıkarttırmış, katliamlar yaptırmış, 1915 Martında
ermenilerin işgal ettiği Van’ın kurtuluşu ancak dört ay sonra
sağlanabilmiştir. Maraş ve Antep, Kılıç Ali’nin başkanlığında
savaşan Maraş’lı SÜTÇÜ İMAM ve Türk milis kuvvetleri
tarafından Fransızlardan geri alınmıştır.
Dört cephede savaşmak zorunda kalan Osmanlı İmparatorluğu
da isyan eden ermenileri zorunlu göçe tabi tutmuş, bu arada
birçok ermeni de, hem yerinden yurdundan olmuş, hem de
hayatını kaybetmiştir, ama bunun sorumlusu, kendisi savunmak
zorunda bulunan Osmanlı İmparatorluğu değil, düşmanlı birlik
olan ermeniler ve bunları kışkırtan Fransızlarla Ruslar ve
İngilizlerdir.
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
-3Osmanlı İmparatorluğu’nun kuvvetli zamanlarında, Devlete
bağlılığı nedenile “tebaayı sadıka” diye anılan ermeniler
kendi sömürgeciliği uğrunda isyana zorlayan Fransa, işgal ettiği
bazı güney illerimizden, ancak pabucun pahalı olduğunu
kanıtlayan CİDDİ Devlet adamı Mustafa Kemal Paşa hükümeti
ile imzaladığı 1921 tarihli Ankara Anlaşmasile çekilip gitmiş,
sömürgesi Suriye’ye kattığı Antakya ve İskenderun’u
(HATAY) da 1938 yılında yine CİDDİ Devlet adamı
Atatürk’e teslim etmek zorunda kalmıştır.
3) Türk vatandaşları dahil, başka din ve ırktan olan milletleri
kendi haksız yararları uğruna kırmak ve soykırımına uğratmak
Fransa ve diğer Batı devletlerinin tarihinde de vardır ve birkaç
çarpıcı örnek şöyledir.
a) Bütün Dünya Dergisinin 1964 Mayıs sayısında bir
incelemesi yayımlanan Amerika’lı yazar M.V.
WOODGATE Fransa’da Saint Barthelemy Katliamını
anlatmakta, 1572 yılının 24 Ağustos gününde,
katolikler tarafından “ onbinlerce Protestan’ın
öldürüldüğünü belgelemektedir” Bu katliamda ufak bir
ayrıntı şöyle anlatılmaktadır:
“ Bu ‘ilahi intikam görevi’ yüzyıllardan beri Aziz
Barthelemy’ye ithaf edilmiş olan 24 Ağustos günü
sabaha karşı başladı. Saat beşe doğru St. Germain
l’Auxerre kilisesinin çanları sabahın sessizliğini yırttı.
Onun hemen arkasından Adliye Sarayı’ndan verilen
işaret üzerine katliam başladı.
İlk olarak Amiral Coligny öldürüldü. Cesedi sarayının
pencerelerinden sokağa atılarak parçalandı.
Arkasından sayısız taraftarları da Amiralin akıbetine
uğradı. Bir çokları daha yataklarından kalkmağa
vakit bulamadan öldürüldü. Damdan kaçıp
kurtulmak isteyenler tüfeklerle vurulup manzarayı
görenlerin deyimiyle ‘kuşlar gibi’ aşağı düşürüldü.
Kendilerini pencerelerden dışarı atan kadın, erkek ve
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
-4çocuklar sokaklarda bekleşen gözü dönmüş kalabalık
tarafından linç edildi. Şehrin sokaklarından yükselen
gürültü korkunçtu. Katillerin vahşi naraları, kaçıp
canlarını kurtarmak isteyenlerin dehşet dolu
çığlıklarına karışıyordu. Her taraf kandan kıpkırmızı
kesilmişti. ‘Bütün Paris’te bu korkunç katliamdan
masun kalmış olan bir tek yan sokak bile yoktu... Her
taraf kaçan ve kovalanan insanlarla dolmuştu! ‘
Katliam bütün bir gün ve onu takip eden akşam
boyunca devam etti. Artık gözü dönmüş olan kanlı
kalabalığın önüne geçmek imkanı kalmamış gibiydi.
Kumandanlar adamlarına söz geçiremiyorlardı. Hava
kararmağa başladığı sırada kral katliamın
durdurulmasını emretti. Fakat bu emri yerine getiren
olmadı. Ertesi ve daha ertesi gün katliam tekrar ve bu
sefer çok daha büyük bir vahşetle başladı. Bazı
tarihçilere göre bu günler zarfında Paris’te
öldürülenlerin sayısı on bini aşmıştır. “
b) DELHİ’Lİ RAHMETULLAH Efendinin, 1972 yayımı
olup, ÖMER FEHMİ Efendi ile NÜZHET Efendinin
Türkçeye çevirdiği İZHAR-ÜL HAKK adlı eserden
aldığımız Fransız katliam örnekleri şöyledir:
aa) “Hicretten 2000 yıl önce büyük Kostantin
Yahudilerin tümünü kulaklarını kestirmiş ve onları
çeşitli bölgelere sürüp memleketinden atmıştır.”
(Delhili s. 723)
bb) “ Fransa’da ulusal bayram günlerinde Hıristiyanlar
Yahudilerin yüzlerine yumruk vururlar. Onlara taş
atarlar. Bazan da ölümlerine sebep olurlardı.
Hıristiyan olan memleketin büyüğü de Hıristiyanları
bu işleri yapmaya kışkırttı. Kral Filip Yahudiye
borçlu olanlar yalnız beşte birini öderler diye emir
çıkardı. Ondan sonra da beşte dördü de ödenmez,
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
-5diyerek borçlarını kapattı. Sent ve Çarles
Fransa’dan Yahudileri yedi deniz başka
memleketlere sürmüşlerdir. İspanya’dan sürülen
Yahudilerin sayısı çoktur. Malları, evleri yağma
edilmiştir. Pek az sayıda Yahudi İspanya’da
kalmıştır ki onlar da Hıristiyanlığı kabul
edenlerdir.” (Delhili s. 725)
cc) “ İkinci Kostantin bir emirname çıkarmış,
‘Yahudiler Hıristiyanlığı kabul ederler veya bir teki
kalmayıncaya kadar yok edilirler.’ Demiştir. Kudüs
şehrinin hücumla elde edilmesi sırasında
Hıristiyanlardan başkaları öldürüldüler. Yetmiş bin
Yahudiyi toplayıp yaktılar.” (Delhili s. 726)
dd) “1194 yılında Tulos şehri valisi Raymon
protestanlarla başka din taşıyanların memleketten
sürülmesine göz yumduğu için papalık ile birlikte
Fransa kralı 300 bin askerle Tulos üzerine yürüdü.
Vali Raymon’u esir alarak işkence ile öldürdüler.
Bütün şehri yağma ettiler. Ve bir milyona yakın
halkı türlü işkencelerle yok ettiler. Bu savaşa
papalar ve papazlar da katılarak askerleri şu
sözlerle cesaretlendiriyor ve teşvik ediyorlardı:
' Bizler sizleri Allah adına kutluyoruz. Bu hainlerle
bütün gücünüzü harcayarak savaşın, İslam’lardan
daha şiddetli savaşın. Sizin temiz ve güçlü ellerinizle
bunlar yok edilmelidirler. Din uğruna, Allah
uğruna savaşıyorsunuz...’ “
Bu savaşlardan bir süre sonra Fransız’lar yine
birdenbire içinde protestanlar bulunan şehirlere
hücum ettiler. Umulmadık bir zamanda yapılan bu
hücumda protestanlar kötü bir baskına
uğradıklarından şaşırdılar. Birçokları kılıçtan
geçirildi. Kaçanlar da yollarda soğuktan donup
öldüler. Bu olaydan 87 yıl sonra 1400 yılında
Fransız’lar bir defa daha protestan bulunan
şehirlere baskın yaptılar. Fakat protestanlar önceki
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
-6baskından ders almış olduklarından geçen seferki
gibi hazırlıksız değillerdi. Karşı koydular ve bu
savaş tam 30 yıl sürdü. Protestanlar katoliklere
şöyle diyorlardı: ‘Biz sizlere itaat ediyoruz. Hiçbir
taşkınlık yapmıyoruz. Sizlere para cezası vermeye
de razıyız ama doğruluğumuzdan, dinimizden,
mezhebimizden, imanımızdan hiçbir zaman en ufak
bir fedakarlık yapamayız. Bizler ölürüz fakat
dinimizden dönmeyiz.’”
(Delhili s. 728 – 729)
c)
18. Asır Fransız yazarlarından DIDEROT ile
D’ALEMBERT’in müşterek eseri ilk Ansiklopedinin
Selahattin HİLAV tarafından Türkçemize kazandırılan
birinci cildinin 200. Sahifesi de şöyledir:
“ Çağımızın akıllı insanlarından birinin dediği gibi,
boş inançlar, haçlı seferleri denen bulaşıcı hastalığı,
yani keşişlerin önayak oldukları, Roma Sarayı
politikasının desteklediği, Avrupa hükümdarlarının
prenslerinin ve onlara bağlı olanların uyguladıkları
deniz aşırı seferlerin düzenlenmesini Avrupa’da
yaygınlaştırınca, Kudüs’te, cinsiyet ve yaş farkı
gözetilmeden herkes boğazlanmıştı ve haçlılar,
tecavüz ettikten sonra öldürdükleri kadınların
kanları hala üzerinden sızan haçlarıyla, Hz. İsa’nın
kabrine ulaştıkları zaman toprağı öpmüşler ve
gözyaşlarına boğulmuşlardı. “
c) Fransız sömürgesi Cezayir’in 1950 - 1060 arasında giriştiği
İstiklal Savaşlarında şehit edilen İslam nüfusu bir milyondan
fazladır.
Tarihteki soykırım suçlarından ancak bazı örnekler verilen
Fransa’nın, sözde ermeni soykırımını kanunlaştırırken
düştüğü hata, hangi din ve ırktan olursa olsun, tarihte tüm
milletlerin, sırf egoizm ve sömürü amacile zaman zaman
birbirlerini ezmiş olmasını göz ardı etmesidir.
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
-7Tarihte çeşitli milletlerin, diğerlerini sömürmek için yaptığı
haksızlıklarla çılgınlıklar, Amerikalı yazar GEORGE
LAKHOVSKY’in 1939 yayımı Fransızca eserinde de
belirtilmiştir. Eserin kapağı:
“ LA CIVILISATION ET LA FOLİE RACISTE
TROİS VİRUS TUENT LES NATİONS:
LA LUTTE DES RELIGIONS
LA LUTTE DES CLASSES
LA LUTTE DES RACES”
şeklinde olup, “Medeniyet ve ırkçılık çılgınlığı, üç virüs
milletleri öldürüyor: Dinler mücadelesi, sınıflar
mücadelesi, ırklar mücadelesi” manasına gelmekte ve egoist
Batının haksız davranışlarını özetlemektedir.
Soykırımın yapıldığı iddia edilen 1915 yılında Osmanlı
Devleti sınırlarının dört bir yanında ve dokuz cephede birden
savaşmak zorundadır ve savunmaktadır. Çanakkale’de hayat
memat savaşı vermektedir ve kendi uyruğundaki ermenileri
kırmaya maddi imkanı yoktur. Sözde soykırım tarihinde
Osmanlı İmparatorluğu’nun Çanakkale’de ne derece sıkışık
olduğu İhsan TAYHANİ’nin 1 Nisan 1999 tarihli Cumhuriyet
Gazetesi’nde şöyle özetlenmektedir.
“ Birinci aşamada Amiral Carden, İngiliz donanması
için en büyük tehlike olan toplar ve mayınları
ortadan kaldırmak amacıyla 19 Şubat 1915’ten
başlamak üzere 18 Mart 1915’e kadar bir ay
süreyle istihkam mevzilerini top ateşiyle dövdü.
Planın ikinci ayağında, İngiliz-Fransız donanma
filolarının iki kat halinde saldırıları vardı.
Queen Elizabeth, Agamemnon, Lord Nelson,
İnflexible, Triumph, Prince George, Suften, Bouvet,
Charlamagne, Gaulois, Cornwallis, Canopus,
Vengeance, Irresistble, Albion, Ocean, Swiftsure,
Majestic adlı gemiler, 18 Mart 1915 tarihinde nihai
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
-8hedeflerine ulaşmak için yoğun bir top ateşiyle
birlikte Boğaz’a girdiler ve tabyalarımızı ateşe
tuttular.
Ancak, Anlaşık Devletleri’nin bu mağrur
donanmaları, Yüzbaşı Hakkı komutasındaki Nusret
mayın gemisinin Boğaz’a döktüğü mayın tuzağına
doğru yol aldıklarından hebersizdirler. Mayın
tuzağına düşen donanma, Türk savunmasının altı
saat kırk beş dakika süren olağanüstü direnmesiyle
karşılaşınca Çanakkale Boğazı’nı geçemeyeceğini
anlamış, ama yedi gemisinin de mürettebatıyla
birlikte Boğaz’ın derin sularına görülmesini
önleyememiştir.”
OSMANLI’nın hayatını ve İstanbul’u 250 bin şehit ve
yaralı vererek kurtardığı bu devrede Orta ve Doğu
Anadolu’da soykırıma maddi imkanı yoktur, soykırım batı
iftirasıdır.
Tarihte ve halen sırf haksız milli yarar uğruna başka milletleri
yok eden bu arada, Avrupa’nın göbeğinde Polonya’yı yakın
tarihte üç defa taksim eden, Orta Asya’daki Türki devletleri ve
kafkasları işgal edip sömüren, 1994 Antlaşması gereğince
istiklalini ilan ettiği gerekçesile 850 bin nüfuslu Çeçenistan’ı
tekrar işgal eden ve bu nüfusun büyük bölümünün komşu
ülkelere sığınmasına neden olan ayrıca, sırf Müslüman
oldukları gerekçesile ve diğer batılılarla birlikte hareket ederek
son yıllarda Bosna ve Hersek’i perişan eden Rusya gibi
soykırımcıların bulunduğu bir Dünyada, Fransa’nın, sırf
kendini korumak amacile Osmanlı Devletinin göçe zorladığı
Ermenilere soykırım yaptığını iddia etmesi ve kanunlaştırması
sömürü düzeninin örtülü bir örneğidir, haksızdır.
İDDİA EDİLEN SOYKIRIM TARİHLERİNDE VE ÖNCEKİ
YILLARDA OSMANLININ , ANCAK AZGIN DEVLETLERİN
İŞİ SOYKIRIM ŞÖYLE DURSUN, İÇ KARGAŞA VE DIŞ
SALDIRILARA DAHİ YETERİNCE KARŞI KOYACAK GÜCÜ
YOKTU. Şöyle ki:
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
İstanbul
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
-91) 5 Ekim 1908’de Avusturya Bosna - Hersek’i işgal ve ilhak
etmiş, boyun eğilmiştir.
2) Bulgaristan 1908’de bağımsızlığını ilan etmiş, engellenememiş
ve 19.4.1909 tarihinde bu bağımsızlık tanınmıştır.
3) Yunanistan 27.7.1908 tarihinde, 1878 Berlin Antlaşması
gereğince garantör Avrupa devletlerinin boşalttığı Girit Adasını
işgal etmiştir.
4) Mebusan Meclisi 27 Nisan 1909 tarihinde Sultan Hamit’in
tahttan indirilmesine karar vermiş, Rum EMANUEL
KARASSO ile Ermeni ARAM Efendinin de dahil olduğu dört
kişi tebliğe memur edilmiş, yerine Sultan Beşinci Mehmet
Reşat geçmiştir.
5) 1910 yılında Arnavutluk’ta isyan çıkmıştır.
6) İtalya 29 Eylül 1911 tarihinde Trablusgarp’ı işgal etmiş, harp
olmuştur.
7) Trablusgarp kendisine bırakılmayan İtalya bu defa, Ege
Denizindeki 12 Ada ile Rodos’u 24 Nisan 1912 tarihinde işgal
etmiş, 15 Ekim 1912 tarihli anlaşma ile Libya da İtalya’ya
bırakılmıştır.
8) Ekim 1912 tarihinde Yunanistan, Bulgaristan, Sırbistan ve
Karadağ Devletleri birlikte Osmanlı topraklarına girmiş, büyük
araziler işgal etmiş, Osmanlı boyun eğmiştir.
9) 23 Ocak 1913 tarihinde, Enver bey (Paşa) BABIALİ’yi basmış,
iç isyan başarı sağlamış, 12 Temmuz 1913 tarihinde İttihat ve
Terakki Partisi diktatörlüğü başlamıştır.
10) 2 Kasım 1914 tarihinde Rusya Osmanlı İmparatorluğu’na harp
ilan etmiş, İngiltere ve Fransa da Rusya’ya katılmış, Birinci
Cihan Harbi başlamıştır. Bu arada, 1915 Ocak ayında
Rusya’nın Doğu Anadolu’da giriştiği saldırıyı önlemek isteyen
Enver Paşa’nın Sarıkamış Harekatında, Allahu Ekber
Dağlarında doksan bin kadar olduğu söylenen Osmanlı askeri
donarak ve tifüsten ölmüştür.
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
- 10 Rus, İngiliz ve Fransız donanmaları Çanakkale sahillerine
saldırmış, 18 Mart 1915 tarihinde püskürtülmüş, ancak bu zafer
Osmanlıya, 50 bini yedek subay olmak üzere 253.000
(ikiyüzelliüçbin) şehide mal olmuştur.
Birinci Cihan Harbi, Irak, Süveyş Kanalı, Romanya ve Kafkas
cephelerinde de sürmüştür.
İşte, Sözde Ermeni Soykırımı Osmanlı’nın, Mustafa Kemal’in
deyimile, “Bu ahval ve şeraiti içinde” olmuştur ki, kendi
başının derdine düşmüş Osmanlı’nın bu soykırımı yapmasına,
yapabilmesine maddi gücü yoktur.
Aslında, Rus, Fransız ve İngiliz kışkırtmaları neticesinde
Ermeni çeteleri devleti arkadan vurmuş, yabancı ve düşman
devletlerin maşası bu ermeni çetelerinin satılmışlığı nedenile,
günahsız Ermeni halkı zorunlu olarak sürülmüş, telef olmuş ve
satılmış ırkdaşlarının kurbanı olmuştur. Çelik Gülersoy’un
29 Ocak 2001 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’ndeki deyimile;
“ a) Ermeni soykırımı, yer-yer olmuş olabilir.
b) Kıyımı ve olayları başlatan, Ermeni çeteleridir.
c) Onları kullanan, Çarlık Rusyası’dır.
Günümüzde kim, Çarlık Rusyası’nı savunuyorsa,
üstlensin.
d) Olaylar ortalık güllük gülistanlık iken değil, bir
Cihan Savaşı’nın içinde geçmiştir. Hangi devlet,
hele savaş içinde, kendisine çekilen bir harçeri, bir
buket çiçekle karşılar? Tarihte böyle bir örnek var
mı?
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
- 11 e) Cihan Savaşı’nda sadece şu kadar Ermeni ölmekle
kalmadı, Osmanlı’nın geri kalanı, yani Türk’ü,
Arnavut’u, Boşnak’ı, Arap’ı, Çerkes’i, ...
milyonlarca genç de günahsız olarak öldü.
İktidardaki cunta, Sarıkamış’ta 80 bin genci de,
kara gömdü.
f) Savaş suçlusu saydıklarınız, Avrupa’da takır-takır
zaten öldü.”
C-
Fransa ile diğer mütecaviz Hıristiyan Devletlerin Türkiye
aleyhindeki davranışlarının başlıca nedenleri:
1)
Evvela, ORTA ASYA HORASAN’dan gelip BİZANS’ı
fetheden, orta zamanları kapatıp yeni çağı açan, 1535 yılında
padişah olan Kanuni SULTAN SÜLEYMAN zamanında
Avrupa’nın iki katı büyüklüğünde 20 milyon 840 bin
kilometre karelik üç kıta toprağını Türk gölü Karadeniz Kırım
sahilinden Hint Okyanusu kıyılarına, Hazar Denizi’nden
Cebeli Tarık Boğazı’na kadar sınırları içine alan, ilaveten
1683 yılında Avrupa’nın göbeği VİYANA’ya da dayanan
İslam TÜRKÜ, müteassıp Hıristiyan BATI kendi yönünden
haklı olarak bir türlü kabullenememiş, sürekli dışlamış,
“DÜŞMAN” kalmışız.
Dört asırdan bu yana “Tanrı bizi Türklerden korusun” diye
dua etmeye de başlayan Avrupa’lı Hıristiyan Devletlerin
gözünü korkutan Osmanlı cihangirliğini anlatan 1 Eylül 1984
tarihli Hürriyet Gazetesi karikatürü şöyledir:
“ HAVA DURUMU
Yurdumuz Orta Avrupa’dan gelen alçak basınçla
ekvatordan gelen yüksek basınçlı ve yağışlı
havanın etkisinde kalacaktır.
Buna göre önümüzdeki 24 saat içinde
bölgelerimize göre hava durumu:
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
- 12 • Batı Karadeniz bölgesi
Romanya, Bulgaristan ve Kırım dolayları
parçalı bulutlu,
• Doğu Karadeniz bölgesi
Batum, Bakü, Kafkasya dolayları öğleye
kadar açık, öğle saatlerinden sonra yağışlı,
Hazar Denizi kaba dalgalı, görüş uzaklığı
15 km.
• Akdeniz bölgesi
Cezayir, Fas ve Tunus dolayları açık, Mısır,
Lübnan, Ürdün, Filistin dolayları parçalı
bulutlu,
• Doğu Anadolu bölgesi
İran, Irak, Suriye ve Mezopotamya dolayları
çok bulutlu, Arabistan Yarımadası açık
geçecektir. ”
Yaklaşık dört asır çaresiz kalmış Batı düşman kesilmesin
ve iftira etmesin de ne yapsın.
Hıristiyan batının, İslam Türke bu sürekli düşmanlığına cevap,
Galatasaray Lisesi mezunu olup, bütün garbın mağlup edildiği
ÇANAKKALE savaşlarına da katılan, (1) numaralı Ali Sami
Yen’le birlikte Galatasaray Spor Kulübü’nün (2) numaralı
kurucusu bulunan merhum şair Emin Bülent SERDAROĞLU’nun
üç mısrasında şöyle özetlenmiştir:
“ Binlerce can dirilse de anlatsa geçmişi;
Garbin cebin-i (korkak) zalimi affetmedim seni...
Türk’üm ve düşmanım sana, kalsam da bir kişi”
Nilgün CERRAHOĞLU’nun 29 Ocak 2001 tarihli MİLLİYET
Gazetesi’nde, belgelerle birlikte belirttiğine göre, İkinci Dünya
Savaşı’nda Alman ırkçısı Nazilerde, “ yahudi, çingene, siyasi
suçlu savaş suçlusu, antisosyal” gibi çeşitli cezalara tabi
kimselerden “gaz oda”larında yakılacak suçluların “lakabı”nın
“müslüman” olması da, Hıristiyan GARBIN İslama, sürekli
düşman olduğunu kanıtlamaktadır.
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
- 13 2)
Fransa dahil, Hıristiyan batının Türk düşmanlığının ikinci
sebebi, Türkün ve Türkiye’nin ZAMAN ZAMAN ZAYIF
KALMASI ve hasta adam durumundan tam
kurtulamamasıdır.
Kuvvetlinin zayıfı sömürdüğü tarihin her devresinde
kaçınılmaz bir doğal kanun olmuştur.
Maddi ve manevi desteklediği ermeni terör örgütü ASALA
elile kırkbir hariciyecimizi şehit eden, 12 Eylül 1980 Askeri
Hükümetlerinin disiplinli idaresi neticesinde ASALA’nın yok
edilmesinden hemen sonra 1985’te PKK kürt terörünü
örgütleyip onbeş yıl kadar gibi bir zamanda otuz binden fazla
günahsız Türkün şehit edilmesine, bunun birkaç misli insanın
sakat ve perişan kalmasına neden olan BATI, sırf Türkiye
aleyhinde çalıştığı ve çalışacağı gerekçesile PKK’yı hala
beslemekte ve ayakta tutmaktadır.
Sözde medeni, aslında sömürgeci Batının bu ahlaksız
faaliyetini belgeleyen ve 31 Aralık 2000 tarihli Hürriyet
Gazetesi yazarı sayın Emin Çölaşan’ın verdiği bilgiler
şöyledir:
“ PKK şimdi Avrupa’da siyasallaşmaya çalışıyor.
Örnekler vereyim:
PKK.’nın Avrupa’da 1 konfedarasyonu,
8 federasyonu, 232 derneği, 123 ERNK temsilciliği
ve yan kuruluşu, 22 Kürdistan komitesi, 14 spor
kulübü, 4 halkevi, 18 ülkede bürosu, 26 akademi ve
kültür merkezi var.
Bu kuruluşların 189’u Almanya’da, 53’ü Fransa’da,
39’u İsviçre’de, 32’si Hollanda’da, 25’i Avusturya’da,
21’i Belçika’da, diğerleri ise Danimarka, İsveç, İtalya,
İspanya, Romanya, Yunanistan ve Bulgaristan’da.
(Ayrıca birkaç ay önce Avusturalya’da Kürt Evi
açıldı)
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
- 14 PKK’nın Avrupa’da 2 televizyon kanalı, 11 radyo
kanalı, 20 gazete ve dergisi, 6 haber merkezi ve 3
yayınevi var.
Aralarında İtalya’nın da bulunduğu bazı Avrupa
ülkeleri, resmi olmasa bile, Güneydoğu Anadolu
bölgesini Kürdistan olarak kabul ediyor.
PKK, aralarında Hollanda, Belçika ve İtalya gibilerin
de bulunduğu pek çok Avrupa ülkesi tarafından
'‘terör örgütü’ olarak tanınmıyor. Örneğin, Hollanda
ve Belçika gibi bazı ülkelerde PKK’nın çocuk
kaçırarak örgüte gönderdiği ve uyuşturucu ticareti
yaptığı belgelendi.
Buna rağmen, bu ülkeler PKK’yı ‘terör örgütü’
olarak tanımlamıyor.”
BATI’NIN BU ŞIMARIK DÜŞMANLIĞINA ZEMİN
HAZIRLAYAN BAZI DEVLET HATALARI VE BELGELERİ
DE ŞÖYLEDİR:
a)
1973 - 1984 arasında tüketici enflasyonu yüzde 16 - 115
arasında seyretmekte, ancak BİLGİ, İLGİ ve BİLİNÇ’ten
yoksun İdare nedenile dirence faizleri yüzde 5 ve 10 düzeyinde
kalmakta, davalar artmakta adalet bozulmaktadır. Disiplin ve
ciddiyet getiren 1980 12 Eylül Askeri müdahelesinden sonra
20.9.1980 / 13.12.1983 arasında iktidar olan Bülent ULUSU
Hükümetinin ciddiyetinden çekinen tüccar ve esnafın keyfi zam
yapmaktan kaçınması nedenile enflasyon 1981 yılında yüzde 34,
1982 yılında da 21’e düşmüştür.
Yani: Devlet İdaresi, en azından CİDDİ, daha da iyisi
BİLGİLİ VE BAŞARILI olursa, memleket işleri
bazen AKTİF elatmaya da gerek kalmaksızın
düzelmektedir.
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
İstanbul
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
- 15 Kendi sınıfını senelerce geçemeyen, hatta ikinci sınıfa
geçemeyen, ancak üniversite ve memleket idaresinde
söz sahibi olmayı dayatan anarşist, bir bölümü satılmış
vatan haini talebe ve YANDAŞLARININ isyanları
12 Eylül devresinde sona ermiş, Asala bu devrede yok
olmuş, ancak 12 Eylül İdaresini sulandıran ÖZAL
devresinde, onbeş yıl azarak sürecek PKK terörü de
başlamıştır. Başka bir ifade ile, yabancı devlet
tecavüzleri dahil, başarısızlıkların BİRİNCİ SEBEBİ
DEVLET İDARESİNİN BOZUKLUĞUDUR. Sözde
Ermeni Soykırımı da bu zayıflıktan kaynaklanmıştır.
b) 2000 yılı sonu itibarile milli gelirden kişi başına düşen yıllık
pay 3.000 dolardan daha az olduğu gibi, Hükümetlerin
yetersizliği nedenile en yoksul 134 bin aileden her birinin
yıllık geliri 392 dolar, buna karşı en çok geliri olan 134 bin
aileden her birinin ortalama yıllık geliri 91.898 dolardır. Yani
en yoksul ailenin gelirinin 234 katı (Türk-İş Sendikası
araştırması). Güneydoğu’da onbeş sene süren PKK.
Terörünün en önemli sebeplerinden biri de bu gelir
dağılımının Güneydoğu’da daha bozuk ve işsizliğin bu
bölgede daha yoğun olmasıdır. Bu nedenle Devlet idaresinin
bu işsizliği giderecek şekilde düzelmesi, anarşiyi de soykırım
iddialarını da büyük ölçüde ortadan kaldıracaktır.
c)
Resmi makamların açıklamalarına göre, mükellef adedi ve
kaçırılan vergi miktarı bakımından zaman zaman yüzde 98’i
geçen vergi kaçakçılığı nedenile yıllık hazine gelirlerinin
yarısına yakını Devlet borçları faizlerine gitmekte, bu da gelir
dağılımını rantiye lehine, emekçiler zararına bozmakta, terör
örgütlerine ve yabancı devletlere KİRALANMAK dahil,
işsizlik suçları artmaktadır.
d) Devletin toplayabildiği yıllık vergi ve diğer gelirlerin, hatta
hazinenin borç aldığı paraların önemli bir bölümü de Devletle
işbirliği yapan çetelerin suistimallerile erimekte, Devlet
ihaleleri birkaç katına mal olmaktadır. TEKSTİL
KAÇAKÇILIĞI, HAYALİ İHRACAT, AKARYAKIT
KAÇAKÇILIĞI, ET KAÇAKÇILIĞI, DEVLET
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
- 16 TİYATROLARINDA NAYLON FATURA, TAHIL
ÜRÜNLERİ VE ŞEKER KAÇAKÇILIĞI, KAPANAN
BANKALARIN DEVLETE VERDİĞİ ZARAR, DEVLET
BANKALARININ KATRİLYONLUK GÖREV
ZARARLARI, Hükümetlerin özensizliğinden ve bazen de
suçluluğundan kaynaklanan ulusal zararlarımızın bir
bölümüdür.
Tamamı İdarenin yetersizliğinden kaynaklanan bu tür sürekli
milli zararlar neticesidir ki, CIA, FBI, ve DEA gibi
Amerikan kuruluşlarının 2000 Aralık ayında açıklanan
raporlarına göre Türkiye çeteleşen ve çeteleşmesi önümüzdeki
20 yılda daha da gelişecek Devletler arasında sayılmıştır.
e)
Devlet İdaresinin bu zayıflığının bir delili ve örneği de,
1966 - 2000 yıllarında, milletvekillerinin Kıyak Emekliliğini
düzenleyen 11 ( onbir) Kanunun tamamı Anayasa
Mahkemesi’nce iptal edildiği halde, mahkeme kararlarının
uygulanmasının hiçbir organ tarafından geciktirilemeyeceğini
açıklayan Anayasa’nın 138. Maddesine rağmen, iptal edilen
kanunların uygulanmasının engellenememiş olmasıdır.
İşte ZAYIFLIĞI ve SÜREKLİ ZAYIFLIĞI yukarıdaki
örneklerle kanıtlanan Türkiye’nin aleyhinde diğer devletler
boy boy bu zayıflığı kötüye kullanmakta, Ermeni Soykırımı
gibi ACAİP gelişmeler oluşmaktadır.
Bu olumsuz netice, 18. Asır Fransız filozofu ve hukukçusu
MONTESQUİEU’nun deyimile, “ Her millet layık olduğu
idare şekline sahiptir” prensibinin de bir neticesidir.
Anayasal organlarımızla Türk milleti, vergi kaçakçılığı ve
suistimaller dahil, bu kötü yönetim tarzını düzeltmediği
takdirde, Sözde ermeni Soykırımı Fransız Kanunu gibi daha
çok BELALARA maruz kalmamız ve Tanrı korusun, ikinci
defa İstiklal Savaşı yapmamız kaçınılmaz olabilir. İstiklal
Savaşı’nı sürdürebilmek için MUSTAFA KEMAL PAŞA’nın
çıkarmak zorunda kaldığı 7-8 Ağustos 1921 tarihli “ tekalif-i
milliye” vergisinin “ halkın elindeki taşıma araçlarile
ayda bir defa 100 kilometrelik bir mesafeye askeri
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
İstanbul
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
- 17 malzeme taşımak “ ayrıca “halkın elindeki taşıt
araçlarile taşıt hayvanlarının bedeli daha sonra ödenmek
üzere, yüzde yirmisinin Devlete teslim yükümlülüğünü”
kapsadığı HATIRLANIR ve DÜŞÜNÜLÜRSE, son yıllarda
% 98’leri aşan vergi kaçakçılığının, Ermeni Soykırımı
iftiraları dahil, çok pahalıya mal olduğu, daha kolay
anlaşılacaktır. ( Mustafa Kemal Paşa, Sakarya Meydan
Muharabesini kazandıktan sonra, tekalif-i milliye’den doğan
borçları hemen ödemiş ve Hukuk Devleti prensibini
uygulamıştır).
D-
FRANSA’NIN GERÇEKLEŞTİRDİĞİ VE DAHA BİRÇOK
HIRİSTİYAN BATI DEVLETLERİNİN DE PLANLADIĞI
SÖZDE ERMENİ SOYKIRIMI VE BENZERİ BELALARA
KARŞI TEDBİRLERİMİZ DE ŞÖYLE OLMALIDIR:
1) Bir Tarih Bakanlığı kurulmalı,
- Bu Tarih Bakanlığı, üniversiteler ve TÜBİTAK ile de
işbirliği yapmak suretile, OSMANLI İMPARATORLUĞU
ARŞİVLERİ başta olmak üzere, soykırım yapılmadığını
kanıtlayan milli ve milletlerarası yayınları toplamalı ve
değerlendirmeli, neticeleri, internet dahil, Dünyaya
duyurmalı,
- Almanya’dakiler başta olmak üzere, yabancı memleketlerde
bulunan Türk İşveren ve işçi kuruluşlarını harekete
geçirmeli,
2) Sonra da, bu Bakanlık bir bölümü yukarıda açıklanan Fransa
ve diğer devletler soykırımlarını belgelemelidir.
HAYRİ DOMANİÇ
---------------------------------------------------------------------------------------OSMANLI DEVLETİNİN SOYKIRIM YAPMADIĞINI
KANITLAYAN ESERLERDEN ÖRNEKLER :
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
- 18 1)
Prof. E. FEİGL, Ein Mythos das Teror.
2)
K.GÜRÜN, Ermeni Dosyası.
3)
Prof. Nejat GÖYÜNÇ, Osmanlı İdaresinde Ermeniler, Gültepe
Yayınları 1983.
4)
Ebru TOKTAR’ın 22 Ocak 2001 tarihli Cumhuriyet Gazetesi’nin
11. Sahifesinde yer alan “ Fransız Arşivleri Soykırım Savına
Karşı” adlı incelemesi ile yollama yapılan Doç.Dr. Bilge YAVUZ ve
Prof. Dr. Ünsal YAVUZ’un eserleri,
5)
Amerika’lı tarihçi Paul C. HELMREICH’in “Sevr Entrikaları” adlı
eseri.
6)
Esat URAS’ın eseri olup, Tarih Araştırmaları Vakfı tarafından 1987
yılında yayımlanan “Tarihte Ermeniler ve Ermeni Meselesi” adlı
kitap.
7)
Başbakanlık Devlet arşivleri Genel Müdürlüğü’nün yayımladığı
“ Ermeni Olayları Tarihi”, “Arşiv Belgelerine Göre Kafkaslar’da
ve Anadolu’da ermeni Mezalimi” adlı kitap.
8)
Kültür Bakanlığı’nın çıkardığı “Alman Kaynaklarına Göre
2. Abdülhamit Döneminde Ermeni Olayları” adlı kitap.
9)
Cemal KUTAY’ın “Şehit Sadrazam Talat Paşanın Gurbet
Hatıraları” 3. Bası 1983.
10)
ÖZKAN İ. Reşat, “Küresel Çıkar Oyunları İçinde Türkiye’nin Dış
Politika Sorunları” Ümit Yayıncılık, Mayıs 1999.
11)
Tanju ERDEM, “25 Nisan’da Parlayan Komutan”.
12)
Ergün AYBARS, “Türkiye Cumhuriyeti Tarihi 1” , Ankara 1995.
13)
H.C. ARMSTRONG, “Bozkurt”, İstanbul, 1996.
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
İstanbul
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
- 19 14)
1989’da Fransa’da basılmış; çeşitli üniversitelerde çalışan bilim
adamları kurulunca hazırlanmış; 1000 sayfayı aşkın iki ciltten oluşan
“ Osmanlı İmparatorluğu Tarihi”, Türkçe’ye çeviren Server
TANİLLİ, Adam Yayınları.
15)
“Anıtları ve Kitabelerile Diyarbakır Tarihi” 1990 (Diyarbakır
Belediye Yayınları).
16)
Ayrıca Türkiye’nin de 29.3.1950 tarihli ve 7469 sayılı kanunla
onayladığı 9.12.1948 tarihli “Soykırım (jenosit) Suçunun
Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi”’ne bakılabilir.
17)
Bilal N. ŞEMŞİR “Osmanlı Ermenileri “ (1856-1880).
18)
Prof. Dr. Alev COŞKUN, “Kuvayı Milliye’nin kuruluşu”
Cumhuriyet Kitap Kulübü.
19)
Yard. Doç.Dr. Yusuf Ziya BİLDİRİCİ, “Adana’da Ermenilerin
Yaptığı Katliamlar ve Fransız-Ermeni İlişkileri” , Ankara 1999.
20)
Kazım KARABEKİR, “Ermeni Mezalimi”.
21)
Prof. Dr. Mehmed MAKSUDOĞLU, “Kuruluşunun 700. Yılında
Osmanlı Tarihi 1299 - 1922”, Boğaziçi Yayınları 1999.
22)
Cemal KUTAY, “Türkiye İstiklal ve Hürriyet Mücadeleleri
Tarihi” Cilt.17. 2. Bası 1981.
NOT:
Hasan PULUR’un 22 Ocak 2001 tarihli Milliyet Gazetesi’nde
belirttiğine göre ABD. Kongre Kitaplığı Kataloglarına göre Ermeni
Soykırımı yapıldığını savunan 26 bin kitap, makale ve broşür
olmasına karşı, aksini savunan Türk eserleri sadece 35 bin adettir.
29 ve 30 Ocak 2001 tarihli ZAMAN Gazetesi haberi de, sadece
Fransa’da Türkiye aleyhine 26.000 (yirmialtıbin) eser olduğunu
doğrula
makta, Ermeni Soykırımı yapılmadığını savunan
Türkiye’deki kitapların 84 ( seksendört) adet, tezlerin ise 29
(yirmidokuz) adet olduğunu açıklamaktadır.
Prof. Dr. HAYRİ DOMANİÇ
Tel.: (0.212) 249 40 53 – 293 81 77
245 12 93 – 245 12 94
Fax: (0.212) 244 54 52
İstanbul
22.1.2001
Gümüşsuyu Caddesi Hacı İzzetpaşa Sokak No. 36/12
Kabataş - İSTANBUL
Download