YEREL İDARELERDE BÜYÜKLÜK ÖLçÜTLERİ Nuri TORTOr

advertisement
YEREL İDARELERDE BÜYÜKLÜK ÖLçÜTLERİ
Nuri TORTOr
Merkezi idarede mülki taksimat veya bölünme sözcüğü ile ifade edilen
kavram yerel idareler için de geçerlidir. Anayasamız 126 ncı maddesinde,
"Türkiye merkezi idare kurulu§u bakımmdan, coğrafya durumuna, ekonomik
§artlara ve kamu hizmetlerinin gereklerine göre illere; iller de diğer kademeli
bölümlere ayrılır" denilmektedir. Görüldüğü gibi Anayasa bu bölünmede üç
önemli ölçütün esas olduğunu kabul etmi§tir. Bunlar coğrafya durumu,
ekonomik §artlar ve kamu hizmetlerinin gerekleridir. Bir yerin il olması, ilçe
olmasmda gözönünde tutulacak ölçütler bunlardır. Uygulamada bu kararlar
maalesef genellikle politik niteliktedir. Bir yerin il veya ilçe olmasma hiç bir
ara§tırma yapılmadan miting meydanlarında söz verilir. Türkiye Büyük Millet
Meclisi komisyonlarında parmak hesabı ile bir yerin il ve ilçe olması için listeye
eklemeler yapılır. İl olan yerlerde otomatik olarak yerel yönetim birimi olan il
özel idaresi de kurulmu§ olur. Belediye ve köy kurulması yönünden ölçütler
daha nesneldir. Belediye kurulması için, nüfus tabanının en az 2000 olması
gereklidir. Ancak bu ön ko§uldan sonra halkoyuna ba§vurulması, il genel meclisi
kararı, Danı§tay görü§ü ve Bakanlar Kurulu Kararı ve Cumhurba§kanı'nın
onaması gibi a§amaların yerine getirilmesi gereklidir.
Köy kurma yetkisi İçi§leri Bakanlığı'na tanınmı§tır. Bunun için önce il
yönetim kurulu, il genel meclisi, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ile Sağlık
Bakanlığı'nın görü§leri alınır. Uygulamada bir yerle§im biriminin köy haline
getirilmesi için nüfusunun belli bir düzeyde olması, en az 150 olması ko§ulu
aranmaktadır.
İl, ilçe ile yerel idare kurulu§larınm büyüklükleri yani nüfus ve alan olarak
ne olması gerektiği konusunda bir ölçüt aramak gerekir ise; ilk akla gelen ölçüt,
kamu hizmetlerinin en etkin ve verimli biçimde yürütülmesini sağlayacak
büyüklüktür, diyebiliriz. Biz bu ara§tırmamızda yabancı kaynaklardan da
yararlanarak özellikle yerel yönetimler yönünden diğer ülkelerde uygulanan ve
geli§tirilen ölçütlerden söz edeceğiz.
YEREL VÖNETİMLERİN İKİLİ VANI
Yerel yönetimler ikili bir fonksiyona sahiptir. Önce Anayasa ve kanunlarla
belirlenen organlar ~arafından toplumsal bir iradeyi ifade eden bir insan grubu­
•
Prof. Dr., TODAıE Genel Müdürü, Gazi Üniversitesi
Q;ığdtıf
YnYI YOnftimln, Ci. 4,
Stıyı
6,
Kasım
1995,8.21-2$.
ıktisadi ve ıdari Bilimler Fakültesi Öıretim Üyesi.
22
ÇAGD~ YEREL YÖNETİMLER
dur. Yani siyasal bir yönetimdir. Öte yandan yetkili olduğu sınırlar içinde yüküm­
lü olduğu bazı yönetsel görevleri yürütmekle görevli bir birimdir, yönetimdir. Bu
anlamda bir yerel idarenin siyasal niteliği, yürüttüğü görevlerden ilke olarak ba­
ğımsız ve kendisine tanınm~ ve garanti edilmi§ olan özerklik anla~ının kanıtı­
dır. Bu özerklik,
Fransız Anayasası 'nın 72 nci maddesinde,
(libre
administration), Alman Anayasası'nın 28 inci maddesinde, (selbstverwaltung)
sözcükleri ile İngiltere'de de (self government) sözcükleri ile ifade edilmektedir.
Ekonomik görܧ yönünden değerlendirilirse, bir yerel idarenin boyutu,
görevleri ve özerkliği arasında bir bağlantı kurmak mümkündür. Her kamu malı
için' ekonomik yönden optimal bir yerinden yönetim derecesi vardır. Şöyle ki,
kamu malının talep derecesini belirleyen bir yerel idare, o malları tüketen tüm
bireylerin ya§adığı yerel idare biriminin tümünü kapsar. Bu yönden, bir yerel
idarenin büyüklüğü veya geni§liği, bir ba§ka ifade ile kapsadığı alan ile onun
yaptığı görevler arasında yakın bir ili§ki vardır. Fransa'da 36.000 belediye,
ısviçre'de 22 kanton ve 3072 belediye vardır. Bunların nüfus büyüklükleri,
alanları farklıdır. Bu büyüklüğü etkileyen, hizmetlerin niteliği ve türleridir.
Diğer ülkelerde il, ilçe ve yerel idare sayılarını giderek artırmak yerine azaltmak
eğilimi vardır. En azından mevcut durumu koruma, gereksiz yeni örgütler
kurmama yoluna gidilmektedir. Fransa'da 1700'li yıllarda da mevcut olan il
örgütleri 83 dolayında olup, bugün de sayıları yeni eklernelerle 96 civarındadır.
1964 yılında bölge valilikleri kurulmu§tur. 1969 yılında ekonomik yerel
geli§meye hizmet etmesi için bölge yerel idareleri kurulmU§ ve 1972 yılında
bunlara bölgesel kamu kurumu niteliği tanınmı§tır. Ba§langıçta, il ve bölge
idareleri merkezi idarenin bir uzantısı olarak kurulmU§ iken, daha sonra yava§
yava§ yerel yönetim biçiminde de örgütlenmi§lerdir. 1982 yılına kadar valiler il
genel meclisinin de ba§kanı idiler. Bu tarihte il özel idareleri tamamen bağımsız
bir kurulu§ haline getirildi. Ba§kanını zaten kendileri seçmekte idi. Bu tarihte
yürütme görevini de üstlendiler. 2 Mart 1982 tarihli kanuna dayanılarak, 1986
yılında bölgelerde bir yerel yönetim örgütü oldular.
Yerel idarelerin giderek birle§tirilmesi akımı Fransa'da pek ba§arı1ı
olmamakla beraber diğer ülkelerde (örneğin Belçika, İspanya, İtalya, Hollanda
ve Portekiz' de) olumlu sonuçlar verdi.
Belçika'da 1830'lu yıllardan beri deği§meyen yerel yönetim sistemi, 1971
büyük deği§ikliğe uğramı§ ve o zamana kadar 2359 olan belediye
(commune) sayısı, birle§tirilerek 589'a indirilmi§tir. Bunun için, nüfus büyüklüğü
ve geni§lik ölçütü getirilmi§tir. Buna göre, belediye olmak için en az 5000 nüfus
ve 3000 hektar geni§lik olması gereklidir. Bu reform hareketi ile, daha önce
belediyeler için ortalama nüfus 4136 iken 16.565'e çıkmı§tır.
yılında
İngiltere ve Galler Bölgesinde 47 ilçe ve 333 nahiye (districts) ve
metropoliten bölgelerde de 6 ilçe ve 36 nahiye bulunmaktadır. 1986 yılında
metropoliten bölgelerdeki ilçeler ve Büyük Londra Konseyi kaldırılmı§tır.
Bugün herhangi bir nahiyenin ortalama nüfusu 100.000 civarındadır.
Metropoliten bir nahiyenin (districts) nüfusu da 300.000'i geçmektedir.
YEREL İDARELERDE BÜYÜKLÜK ÖLÇÜlLERİ
23
İngiltere'de 10.200 dolayında (paroisse) denilen mahalle ve köyler vardır. Fakat
bunlar bir yerel idare birimi değildir.
Almanya'da 1965 yılında yerel idarelerde reformu gerçeklqtirmek için
bütün eyaletlerde birer komisyon kurulmu§tur. Komisyonun, yerel idarelerin
yapacakları görevler ile orantılı olarak nüfus büyüklüklerinin ne olması gerektiği
konusunda çall§ma yapması istenmi§tir. Bu çall§malar sonucunda, 1965 yılında
belediye sayısı 24.438 iken 1978'de bu sayı 8518'e dü§ürülmü§tür. 1965'de
mevcut belediyelerin 11.000 adedinin nüfusu 500'den az idi. Şunu da
belirtmeliyiz ki, nüfus büyüklüğü her eyaletin kendi ko§uUanna göre
deği§iklikler göstermektedir.
Yerel yönetimlere verilen görevlerin niteliği, onların minimum ve
maksimum büyüklüklerinin ne olacağı konusunda önemli bir i§arettir. İsveç'te
1951 yılında belediye sayısı 2500 iken, 1951 yılında 1037'ye indirilmi§ ve 1969­
1974 reformunda da bu sayı 284'e dܧürülmü§tür. ilk reformda bazı bölgelerin
nüfusunun birle§tirilmesi yolu ile ve en az 2000 nüfus ölçüt alınarak birlqme
sağlanmı§tır. İkinci reformda ise birle§mede en önemli etken eğitim sistemi
olmu§tur. ilköğretim süresi uzatılarak ortaöğretimi de içine almı§ ve
belediyelerin bu ihtiyaca cevap vermeleri için en az 8000 nüfus ölçütü
getirilmi§tir.
Bütün bu giri§imlerde, küçük bir belediyenin hareket olanağının daha az
ve diğer araçlarının yeterli olmayacağı varsayımından
hareket edilmektedir. Yerlqim birimi büyüdükçe daha etkin bir bütçeye sahip
olabilecek ve daha yararlı hizmetler yapabilecektir. Ancak Fransa gibi bazı
ülkelerde birle§menin sağlayacağı yararların bir ba§ka yöntemle sağlanabileceği
kabul edilmektedir. Yerel yönetimler arasında çe§itli unvanlar altında kurulacak
§ehirsel birlikler, tek amaçlı veya çok amaçlı sendikalar ve bölgesel kurulU§lar
yolu ile i§birliği sağlanmaktadır. Fransa'da bu amaçla kurulmu§ 18.000 dolayında
yerel yönetimler arasında i§birliğine yönelik yerel yönetimler kamu kurumları
vardır. Bunlar yerel idarelerin kendi istekleri ile kurulmaktadır. Birçok
hizmetler (su, sağlık, enerji, eğitim, temizlik ve yol i§leri gibi) bu birlikler yolu
ile çözümlenmektedir.
olacağı, olanaklarının
ııİZMETLERİN NİTELİGİ
Bütün ülkelerde, bazı farklarla merkezi idareler ve yerel idareler tarafından
yürütülen hizmetler vardır. Merkezi idarelerin üstlendiği hizmetler ülke
yönünden büyük önem ta§ıyan hizmetlerdir. Bunlar merkezi idare tarafından
yönetilir ve ülke düzeyinde merkezi idarenin ta§ra örgütleri tarafından
yürütülür. Bazı görevler vardır ki bölgesel ve yerel bir nitelik de gösterebilir,
ancak devletin ulusal ,çıkarları söz konusudur ve devlet tarafından yapılması
gereken hizmetlerdir. Orneğin dı§i§lcri, ulusal savunma, mali i§ler ve önemli alt
yapı sorunları (ulusal yol ağları, deniz ve nehir ula§ımı, ulusal demiryolları ağı
gibi) bunlar arasında sıralanabilir. Bunların dı§ında kamu düzeni ile ilgili
ÇAGDAŞ YEREL YÖNETIMLER
24
karma§ık görevler vardır. Örneğin kamu düzeni ve güvenlikle ilgili hizmetle,
gibi. Bunlar, her yerde aynı nitelikte ve aynı ölçütlerle yerine getirilmesi gereken
hizmetlerdir.
Bazı hizmetler vardır ki, bunların kapsamı bölgesel ve yerel sınırları
geçecek nitelikte değildir. Örneğin yerel yapılanmanın genel planı, yerel alt
yapının yapılması ve bakımı (yerel idare yolları, su depolarının kullanılması,
suların bo§altılması, spor merkezleri yapımı ve bakımı, ana okulları ve okulların
yapım ve bakımı) bu nitelikte hizmetler sayılır. Yerel idareler, yerel ve bölgesel
idarenin yönetselorganları olarak, bu tür yönetsel görevleri, yerinden yönetim
kurulu§ları olarak en iyi yerine getirebilecek kurulu§lardır.
BÜYÜKLÜGÜN ÖNEMİ
Bir yerel idarenin nüfus ve alan olarak büyüklüğü, yetki ve görevleri
belirlemede en önemli etkendir. Yerel bölgesel kurulu§ büyüdükçe görevlerinin
kapsamı da o oranda geni§lemektedir. Yerel idarenin etkinlik düzeyi arttıkça,
özerklik derecesi de o denli önem arzetmektedir. Yerel idare küçük ve daha az
etkili ise, o yerel idareye verilen görevler de o oranda az demektir. Bir ba§ka
deyimle, yerel idarenin etkinlik derecesi büyüklüğü ile ilgili ve orantılıdır.
Burada hem coğrafi sınırlar, hem de nüfus önemlidir. Nüfus büyüklüğü yerel
idarenin gelirlerini etkiler. Nüfus çoğaldıkça nüfusa göre alınan paylar ve
halktan doğrudan doğruya alınan vergi, resim ve harçlar artar. Personel sayısı,
nüfus oranına, gelire ve hizmetlerin niteliğine göre deği§ir. Nüfus ve yüzölçümü
durumuna göre, yerel idarenin yapmakla yükümlü olduğu görevlerin kapsamı ve
niteliği de deği§iklikler gösterir.
Çe§itli batı ülkelerinde yerel idarelerin birle§tirilmesi ve giderek sayılarının
daha etken kurulu§lar haline getirmek çabasından
azaltılması çabaları, onları
kaynaklanmaktadır.
Etkili, özerk ve performansı üstün bir yerel idare olmadan kamu
yönetiminde yerinden yönetim sisteminden beklenen amaçlara ula§ılamaz.
Ancak etkili, özerk, performansı yüksek bir yerel idare birimi ülke düzeyinde
beklenen ya§am ko§ullarını ve hizmetleri gerçeklc§tirebilir. Bir yerel idarenin en
zorunlu görevlerini asgari ölçüde yerine getirebilmesi için belirli bir büyüklüğü
olması gerekir.
SONUÇ
Merkezi ve yerinden yönetim kurulu§ları geçmi§lerine bakılırsa bir
ihtiyaçtan doğmu§tur. Büyüklükleri, istisnalar dı§ında amaçlara, pratik ve
fonksiyonel gereklere göre saptanmı§tır. Olması gereken ölçüt, her türlü siyasal
nedenlerin dı§ında coğrafi, ekonomik ko§ullar ve kamu hizmetlerinin
gerekleridir. Günümüzde birçok ülkelerde görülen birle§tirme çabaları ve birlik
veya bölge ve federasyon biçiminde örgütlenmelerin amacı, geçmi§ten kalan,
bugünün ko§ullarına cevap vermeyen tarihsel yapıyı, modern devletin
YEREL İDARELERDE BÜYÜKLÜK ÖLÇÜlLERİ
25
gereklerine göre yeniden düzenlemektir. Bu düzenlemelerde art niyet, siyasal
bir amaç yoktur. Bilimsel veriler ve ülke çıkarları gözönünde tutulmaktadır.
Bu idarelere yeni görevler verilmesi ve mevcut görevlerini daha nitelikli
söz konusudur. Bunun için gerekli teknik ve personel donanımının
yapılması gereklidir. Ku§kusuz bu olanaklara, mevcut genel idareler sahip
değildir. Bunların yetenekli personel ilc ve teknik donanımla donatılmaları da
çok iyi hesap edilmelidir. Gereğinden fazla personel ve gereğinden fazla nitelik
aranması kaynak israfı olabilir. Bunların sağlanmasında da nüfus ve yüzölçümü
gibi ölçütler gözönünde tutulmalıdır.
yapmaları
Avrupa Konseyi'ne üye ülkelerde ba§latılan reform, yeniden yapılanma
hareketlerinin gerçek amacı, yerel idarelerin etkinliğini ve özerkliğini
güçlendirmektir. Yeni bir yönetsel kademe kurulması (bölge yönetimi, büyük
§ehir yönetimi veya ilçe özel yönetimi gibi) için ülkenin merkezden ve yerinden
yönetim örgütlenmesinin incelenmesi ve nesnel ölçütler bulunması gerekir.
Şunu belirtmek gerekir ki, yerel idarelerin ya§amlarını ve etkinliklerini
sürdürmek için kesin bir asgari ölçüt yoktur. Ancak bunların görevlerini
yapmalarına uygun olacak bir büyüklük anlayı§ı vardır.
Bunların
hizmetlerini doğrudan doğruya kendilerinin yürütmeleri de §art
Karar makamı olarak gerekli düzenlemeleri yaparlar ve bu
düzenlemeler çerçevesinde hizmeti diğer kurulu§lara, özel ki§i ve kurulu§lara
değildir.
yaptırabilirler.
Yerel kurulu§ların büyüklükleri ile ilgili olarak kesin bir asgari ölçüt
olmadığı gibi, optimal büyüklük de yoktur. Optimal büyüklüğün saptanmasında
yükümlü oldukları görevler ve buna göre nüfus, yüzölçümü gibi ölçütler
gözönünde tutulur. Ama gözden kaçırılmaması gereken önemli tek ölçüt, nesnel
kurallar aramak, bireysel çözümler üretmek yerine, ülke düzeyinde genel
çözümler getirmektir.
KAYNAKÇA
Kulesza, Michal. Les Relations Entre Differents Niveaux des Autorites Locales,
C.E. Communes et Regions d' Europe, No. 48, 1992.
Leidinger, Adalbert. Strueture et Fonetions des Colleetivites Locales, C.E.
Communes et Regions d'Europe, No. 48, 1992.
Marcou, Gerard. La Taille des Collectivites Loeales et l'Etendue de Leurs,
Competenees, C.E. Communes et Rcgions d'Europe, No. 48,1992.
Stoke, Gerry. Strueture .et Taille des Collectivites Loeales, C.E. Communes et
Regions d'Europe, No. 48, 1992.
Download