KONU: 1. KLASİK DÖNEMİN EVRELERİ İçerik Viyana’nın müzik merkezi oluşu. 18. yy. Avrupa’da bilim sanat ve düşünce alanındaki gelişmeler. Klasik dönemin evreleri. Ön klasik evre Erken klasik evre Doruk klasik evre Viyana’nın müzik merkezi oluşu 18. yy ortalarına doğru İtalya, uzun süre elinde tuttuğu müzikal üstünlüğü kaybetti. Viyana coğrafi konumuyla önemli bir noktadadır. Avrupa yollarının kesişme noktasında yer alır. Binlerce yıllık Tuna yolu üzerinde inşa edilmiş olan Viyana, her zaman önemli bir stratejik nokta olmuştur. Asya’dan gelen akınlara karşı bir kale niteliği taşımış 200 yılı aşkın bir süre içerisinde Türk akınlarına uğramış ve Türk kuşatması altında kalmıştır. 1683 yılından itibaren önem kazanmıştır. Sanatçı ve bilim adamları 18. yy da buraya akın etmeye başladı. Burada Fransız zarafeti, Slav melankolisi hafiften İtalyan neşesine karışıyor, Almanların ağırbaşlı netliği Macar gururunu ve İspanyol azametini yumuşatıyordu. Bu etkiler Viyana müziğinde kolayca farkedilir. 1750’lerde İtalyan stili hala Tuna kıyısındaki başkentte egemen idi. Ancak halk opera türüne doymuştu. Müzik yön değiştirdi ve çalgı müziği ön plana geçti. Olabildiğince soylular gibi davranmaya çalışan zenginler de orkestral müziğin gelişmesinde önemli rol oynadılar. Kişizade saraylarındaki küçük müzik toplulukları, ev sahibinin ve ailesinin hizmetçi kadrosundaydı. Oda müziği böylece gelişti. Ilık yaz gecelerinde serenadlar bahçelere renk katar oldu. Gazeteler, bazen bütün bir sütunu , alto(viyola) çalmasını bilen bir aşçı, ya da iyi flüt çalması şart olan bir oda uşağı tutmak isteyenlerin ilanlarına ayırıyordu. Bir buçuk yüzyıl süreyle Viyana ile bağı olamyan hiçbir besteciye rastlanmadı. Bu bestecilerden ilki Christoph Willibald Gluck oldu. Cavidan Selanik, Müzik Sanatının Tarihsel Serüveni 18. yy. da Avrupa’da Bilim, Sanat ve Düşünce alanındaki yenilikler 1747 Johann Stamitz’in Mannheim’ da senfoni hareketini başlatması. 1748 Immanuel Kant’ın Aydınlanma Nedir? Yapıtını yayınlaması. 1751 Rousseau’nun da katıldığı Fransız Ansiklopedisinin yayınlanmaya başlaması. 1752Buffonlar Savaşı ve Köyün Falcısı hafif operası. 1755 Haydn’ın ilk dörtlüleri. 1756 L. Mozart’ın Keman çalma metodu ve W. A. Mozart’ın doğumu. 1762 Gluck’un Orpheo ve Euridice operasının sahnelenmesi. 1768 J. Christian BACH’ ın piyano resitali. (piyanonun tanıtılması) 1770 Mozart’ın ilk yaylılar dörtlüsü, Beethowen’in doğumu, Clementi’nin ilk piyano sonatlarını bestelemesi. 1774 Goethe’nin Erwin ve Elmira’sı 1775 Amerikan Devrimi (1783’ kadar) 1776 J. Hawkins ve Charles Burney’in Genel Müzik Tarihi. 1789 Fransız Devrimi (1794’e kadar) 1791 Mozart’ın ölümü. 1799 Beethowen’in 1. senfonisi. 1800 Haydn’ın Mevsimler oratoryosu. Ahmet Say , Müzik Tarihi (sf. 260) 1798 J. LOUİS DAVİD’in MARAT’NIN ÖLDÜRÜLMESİ TABLOSU. Klasik Dönemin Evreleri Müzik tarihinde Bach’ın ölüm tarihi olan 1750’den başlayarak Beethoven’ın ölüm tarihi 1827 yılına kadar geçen dönem Klasik Dönem olarak tanımlanır. Klasik Dönem, yüzyıllar boyu değerini koruyan mükemmel ve klasik sitil olarak adlandırılan müziklerin bestelendiği dönem olması açısından önem taşımaktadır. İnsanların eşit ve özgür olması gerektiği yolundaki düşüncelerin yaygınlaşmasıyla Avrupa’da başlayan Aydınlanma Felsefesi, Barok Dönemin son evresinde ortaya çıkan Rokoko, Almanların kendilerine özgü müzik sitillerini geliştirmeye başlamalarıyla birlikte adını Alman edebiyatındaki bir romanın adından alan, sezgi ve duyguyu temel alan Fırtına ve Gerilim akımı da Klasik Dönemi hazırlayan öğelerdir. İnsan yaşamının sanatla dolması ve yalnız soyluların değil halkın da sanatla buluşması gerektiği yolundaki düşünce sonucunda müzikte; biçim, armoni, ezgisel ve sözel yapıda yenilikler yapılmıştır. Bu dönemde besteciler Barok Dönemin karmaşık ve süslü ezgisel yapısından uzaklaşarak düzenli ve dengeli bir yapı oluşturmaya başlamışlardır. Halk ezgilerinden yararlanılarak bestelenen ezgilerin ön planda olması, yalın ve içten ezgilerin bestelenmesini sağlamıştır. Klasik Dönem bestecileri müzik dilinin herkesin anlayabileceği bir yalınlıkta olmasını istemişlerdir. Barok Döneminin aşırı süslemelerinden, karmaşık armonik yapısından farklı olarak zarif ve basit bir anlatım sitilini kullanmışlardır. Kullanılan çalgıların istenilen derin duyguları anlatmaya yetmeyen fiziksel yapıları yeni çalgılar arayışını başlatmış ve böylelikle piyano icat edilerek müzik sanatına kazandırılmıştır. Tarih içinden süzülerek gelen kalıcı değerlerin müziği anlamında kullanılan Klasik kavramı, özellikle Haydn ve Mozart’ın olgunluk dönemi eserleri için kullanılır. Bu dönemde operada gerçekleşen yenilikler, senfonik eserlerin filizlenmesi ve senfoni orkestrasının şekillenmesi büyük önem taşır. Müzikteki gelişmeler bestecilerin de yeni, farklı ve kusursuz eserler bestelemelerini sağlamış ve Klasik Dönemin sarsılmaz temeli oluşturulmuştur. Ön Klasik Evre (1720-1760) a. Berlin Okulu: Berlin’deki müzisyenler kendisi de besteci olan Kral Büyük Friedrich (Fredrik)’in etrafında toplanmıştır. Klasik dönemin ilk çalışmalarını yapan besteciler, Bach’ın iki oğlu Carl Philipp Emanuel Bach (Karl Filip Emanuel Bah) ve 1710 yılında yeni bulunan piyanoyu ilk kez halk önünde çalarak tanıtan Johann Christian Bach (Yohan Kristiyan Bah)’tır. Bu ekolde yapılan en önemli çalışma, konçerto formunun geliştirilmesi ve bas akorlarının özgürce ve daha geniş bir alanda kullanılmış olmasıdır. b. Mannheim Okulu: Almanya’nın Palatinate Eyaleti valisinin desteğiyle kurulan Mannheim Orkestrası’na üye olarak katılan ve daha sonra orkestranın yöneticiliğine atanan usta kemancı Johann Stamitz (Yohan Şıtamitz,1717-1757) yeni bir orkestra geleneği oluşturur. Müzik tarihinde ilk kez, bakır nefesli çalgılara orkestralarda yer verilmiştir. Senfoni biçimine menuet bölümü eklenerek bölümler üçten dörde çıkarılmıştır. Orkestra üyelerinin her biri zamanının ünlü bir bestecisi ve çalgısının da usta bir yorumcusudur. Tüm Avrupa’da ses gürlüğünde ustalıkları ile üne kavuşan Mannheim (Manhaym) Orkestrası’nın yaptığı çalışmalar kendilerinden sonraki bestecilere ışık tutmuştur. c. Viyana Klasikleri Asıl Viyana Klasikleri sayılan Franz Joseph Haydn (Franz Yosef Haydın), Wolfgang Amadeus Mozart (Volfgang Amadeus Motzart) ve Ludwig van Beethoven (Ludvig Van Bethovın)’dan önce Viyana’da çalışarak Viyana’ya özgü sanat ve çalışma ortamını hazırlayan sanatçıların yaptıkları çalışmaları kapsayan evredir. Viyana, Avrupa’nın en önemli sanat merkezlerinden biri olmuştur. Erken Klasik Evre (1760-1780) Bu evre Haydn, Mozart’ın gençlik dönemlerinde yazdıkları eserleri kapsar. Haydn, Mannheim bestecileri ve Viyana ön klasiklerinin yolunu izleyerek ilk quartet (kuvartet) ve senfonilerini yazmış ve yenilikçi çalışmalar yapmıştır. Haydn’ın müziğinden etkilenen Mozart bu dönemde onun çalgısal sitilini örnek alarak eserler vermiştir. Bu dönemde daha çok opera ve senfoni formu işlenmiştir. Doruk Klasik Evre (1780-1820) Bu evre Haydn, Mozart ve Beethoven’in olgunluk dönemlerine rastlar. Bu aşamada hemen hemen tüm orkestra çalgıları için özellikle konçerto formunda eserler yazılmış, oda müziği kavramı geliştirilmiş ve en güzel örnekleri verilmiştir. Orkestranın bütün çalgıları için konçertolar yazılmıştır. Kontrbas için yazılan konçerto, müzik tarihindeki tek örnektir.