ENZIMLER

advertisement
23.11.2015
Süper kahraman
Kaptan Enzim
Sağlığımızın
koruyucusu
ENZİMLERİN ÖNEMİ
Biyokimyasal
süreçlerin merkezinde yer alırlar.
Hastalık tanısında kullanılan önemli
belirteçlerdir.
Birçok ilaç enzimlere etki ederek tedavi edici
özelliklerini gösterir.
ENZIMLER
Doç.Dr.Pınar AKSOY SAĞIRLI
 Buchner,
TARIHÇE
 Grekçe " enzymos " mayalandırmak, maya
şekeri fermente eden madde için "zymase"
terimini kullandı.
gibi kabarmak

1877’de "Enzim" terimi ilk kez Wilhelm
Kühne (1837-1900) tarafından ortaya
atıldı.

 Enzim
1897’de Alman fizyolojist Eduard
maddeler için,
Buchner fermentasyonun canlı içermeyen
 Ferment
ortamda da oluştuğunu gösterdi.


1907’de Nobel kimya ödülünü kazandı.

1926’da James B Sumner üreaz’ın saf
1965’te David Chilton Philips ve ark.
İlk kez lizozim enziminin yapısını X- ışını
kristalografisi yöntemi kullanarak çözdü.
ve 1937’de de katalaz’ı kristalize etti.
1946’da Nobel kimya ödülü ikiye
terimi, canlı organizmalar tarafından yapılan
fermentasyon için kullanıldı.
Eduard Buchner
protein olduğunu buldu ve kristalize etti

terimi, cansız maddeler örn. pepsin gibi kimyasal
James Batcheller
Sumner
Yapısal biyolojinin başlangıcı
bölü dü Y
bölündü.
Yarısı, enzimlerin
i l i kristalize
k i t li
edilebildiğini kanıtlayan Sumner’a
diğer yarısı ise enzimlerin saf protein
olduklarını kanıtlayan Northrop ve
Stanley’e verildi.
John Howard Wendell Meredith
Northrop
Stanley
1
23.11.2015
Enzimlerin etki tarzı


1894’te Emile Fischer, Anahtar-kilit modeli
1930’lar Haldane enzim ve substrat arasında zayıf bağlar olduğunu
öne sürdü.

1958’de Koshland, "induced fit " (uyum oluşturma) modeli
ENZIMLERIN YAPıSı
Metabolizma reaksiyonlarını
hızlandıran protein yapısında
biyolojik katalizörlere ENZİM
denir.
Bazı enzimlerin katalitik etki
gösterebilmeleri için gereksinim
duydukları protein olmayan
organik bileşiğe veya metal
iyonuna KOFAKTÖR denir.
Kofaktörlere göre gruplandırma
ENZIM ILE ILGILI DIĞER TANıMLAR
 Substrat:
Enzimlerin etki ettikleri maddelere
substrat adı verilir.
 Kofaktör: Enzimin kataliz edeceği kimyasal
reaksiyonu belirler.
 Apoenzim: Enzimin etki edeceği substratı
belirleyen kısım apoenzim adını alır.
 Holoenzim (enzim): Apoenzim ve kofaktörün
oluşturduğu yapıya kompleks yapıya denir.
DIĞER BIR SıNıFLANDıRMA:

Koenzim kompleks organik bileşikler (NAD,
Koenzim:
FAD, TPP vb.)

Kofaktör metal iyonları (Mg+2, Fe+2, Mn+2)
Kofaktör:
veya basit organik bileşikler
HOLOENZIM
2
23.11.2015
Organik Kofaktör Örnekleri
METAL IYONU IÇEREN ENZIMLER
İyon
Enzim
Bakır, Cu+2
Sitokrom Oksidaz
Askorbat oksidaz
Tirozinaz
Demir , Fe+2 veya Fe+3
Katalaz
Sitokromlar
Peroksidaz
Nitrojenaz
Hidrojenaz
Magnezyum, Mg+2
Glukoz-6-fosfataz
Hekzokinaz
Pirüvat Kinaz, Kreatin kinaz,
Fosfofruktokinaz,
DNA polimeraz
Mangan, Mn+2
Arginaz
Ribonükleotid redüktaz
Pirüvat karboksilaz
Molibden
Nitrat redüktaz
Nitrojenaz
Nikel
Üreaz
Çinko
Alkol dehidrojenaz
Karbonik anhidraz
DNA polimeraz

ENZİMLERİN REAKSİYON HIZLARINA
ETKİSİ
Kofaktör içermeyen enzimler:
Pepsin,
Tripsin,
BIR REAKSIYONUN HıZı NASıL
ARTTıRıLABILIR?


Reaktanların konsantrasyonunun arttırılması
Temperatürü arttırarak (böylece moleküllere enerji verilmiş olur),

Ortama katalizör katılarak. Enzimler reaksiyon hızına etki eder, dengeye etki
etmez.

pH değişikliği
3
23.11.2015

Enzimler, biyolojik reaksiyonun hızını 109-1016 gibi
bir faktör kadar arttırabilirler.

Biyolojik sistemlerde hücrelerin kullanabileceği
enerji türü “G” ile gösterilen GİBSS serbest
enerjisidir.

A+B ↔C+D reaksiyon sistemi, henüz dengede
değilken denge durumuna ilerleme eğilimindedir
eğilimindedir. Bu
ilerleme eğilimi, reaksiyon için bir itici güç olduğunu
gösterir. İtici güç, “Serbest enerji değişimi” olarak
ifade edilen ve “ΔG” ile gösterilen bir büyüklük olup
A+B ile C+D’nin sahip oldukları enerjilerin farkına
eşittir.
Aktivasyon enerjisi (Ea, ΔG+) ve serbest enerji
değişimi (ΔG°)
Şekilde termodinamik olarak ürün
oluşumuna giden kimyasal bir
reaksiyonun tipik enerji profilini
görmekteyiz. ΔG (-) değerdedir. Serbest
enerji değerinin negatif olması A ile B
reaktanlarından C ve D ürünleri oluşurken
enerji elde edildiğini ve dolayısıyla
reaksiyonun EKZERGONİK olduğunu
göstermektedir. Bu da reaksiyonun spontan
olarak gerçekleşebileceğini gösterir. ΔG
pozitif ise reaksiyon ENDERGONİK tir ve
gerçekleşmesi için enerjiye ihtiyaç vardır.
Reaksiyonun aktivasyonun enerjisini düsürerek reaksiyon hızını arttırırlar.

Reaksiyonlarda reaktanlar ürüne
dönüştürülmeden önce aşılması
gereken bir enerji engeli vardır.
Buna “Serbest aktivasyon
enerjisi” denir. Enerjinin
maksimum noktasına “ transition
state (=geçiş durumu)” denir.
Başka bir ifadeyle tüm
reaktanların geçiş durumuna
yükselmeleri için gereken enerji
enerji,
serbest aktivasyon enerjisi
olarak tanımlanır. Sonuçta
enzimler, biyolojik reaksiyonların
hızını, moleküllerin aşması
gereken bu enerji engelini
(serbest aktivasyon enerjisini)
düşürerek artırırlar.
ENZIM SUBSTRAT BIRLEŞMESI
 Aktif
bölge: Enzimin substratla birleştiği ve katalitik
reaksiyonun meydana geldiği kısma denir.
Aktif Bölge
1. Substrat bağlayan
kısım (apoenzim)
2. Katalizleyici kısım
(kofaktör veya bazı özel
amino asid dizileri)
ENZİM KİNETİĞİ
Anahtar-Kilit Modeli
Enzimatik reaksiyonun hızı
 Düşük substrat konsantrasyonlarında reaksiyonun hızı
substrat konsantrasyonu ile doğru orantılıdır.
 Substrat
konsantrasyonu arttıkça enzimatik reaksiyonun
hızı substrat konsantrasyonu ile orantılı olarak artmaz
daha az artar.
 Substrat
konsantrasyonu daha fazla arttırılırsa reaksiyon
hızı sabitleşir ve artık hız substrat konsantrasyonuna
bağlı değildir. Enzim substrat ile doymuştur.
4
23.11.2015
MICHAELIS-MENTEN

KINETIĞI
Michaelis-Menten Teorisi
Tek substratlı reaksiyonlarda reaksiyon hızı ile
substrat konsantrasyonu arsındaki ilişki michaelisMenten kinetiği ile açıklanır ve aşağıdaki şekilde
ifade edilir.
ENZİM KİNETİĞİ
Michaelis-Menten Teorisi
Michaelis-Menten Teorisi
 Km,
enzimatik reaksiyonun hızı,
maksimum hızın yarısına eşit olduğu
andaki substrat konsantrasyonudur ve
molarite olarak ifade edilir ve enzimin
substratına olan ilgisini belirler
Leonor Michaelis
1875-1949
 Km
değeri düştükçe enzimin
substratına olan affinitesi artar
Bu teori enzimin önce ES komleksi oluşturmak üzere bağlandığını, ikinci olarak
ES kompleksinin serbest enzim ve serbest ürün oluşturmak üzere yıkıldığını ve
her iki basamağın iki yönlü olarak işlediğini kabul eder.
 Km
büyüdükçe enzimin substratına
olan affinitesi azalır
Maud Menten
1879-1960
MICHAELIS-MENTEN KINETIĞININ ÖZELLIKLERI
Km, bu eşitliğin sabitidir. E ve konsantrasyonlarından
bağımsızdır.
Vmax, enzim konsantrasyonuna ve enzim doygunluğu sağlayan
substrat konsantrasyonuna göre değişir. Ancak substrat
konsantrasyonundan
y
bağımsızdır.
ğ
Km ve Vmax, pH, temperatür ve diğer faktörlerle değişebilir
[S]’a bağlı olarak değişen hız eğrisi, dikdörtgen biçiminde
hiperbolik bir fonksiyon verir.
5
23.11.2015
İKI SUBSTRATLı REAKSIYONLARıN
KINETIĞI
Tek substratlıya göre daha karmaşıktır. Bu tip
reaksiyonlarda enzimin substrat ile bağlanması iki
farklı mekanizma ile gerçekleşir.
1. Tek yer değiştirmeli reaksiyon, reaksiyonun
çin aynı
y anda A ve B substratlarının
ilerlemesi ç
enzime bağlanması gerek (Malat dehidrojenaz)
2. Çift yer değiştirmeli reaksiyon, iki substratlı
reaksiyonlarda çift yer değiştirmeli tipinde ikinci
substrat bağlanıp ürün oluşturmadan önce birinci
substrat enzime bağlanmalı ve oluşturduğu ürün
enzimden ayrılmalı ve oly modifiye enzim ile ilerler.
Oluşan modifiye enzim ikinci substrat ile bağlanır ve
ikinci ürün oluşur (aspartat transaminaz).

ENZIM İNHİBİTÖRLERİ
Yarışmalı inhibisyon dört farklı durumda olur;
1. Substratın yapısal analogları, enzimin aktif
bölgesine bağlanmak için substrat ile yarışır.
2. İki substratlı reaksiyonlarda; ikinci substratın
yüksek konsantrasyonları enzime bağlanmak için
bi i i substrat
birinci
b
il yarışır.
ile
3. Reaksiyon sonucunda oluşan ürün inhibitör gibi
davranır.
4. Kofaktör olarak metal iyonu gerektiren bazı
reaksiyonlar benzer metal iyonları ile inhibe
olurlar.
ENZİM İNHİBİSYONU
Enzimatik tepkimelerin hızını azaltan veya
enzimlerin kataliz görevini yerine getirmelerini
tamamen engelleyen maddelere inhibitör adı
verilmektedir.
Enzimlere bağlanabildikleri halde, substrat gibi
davranmayan ve ürün oluşturmayan bu maddeler
enzimin katalitik görevini yerine getirmesini
engellemektedir. Bu olaya da inhibisyon denir.
A. REVERSİBL İNHİBİSYON
1.Kompetitif İnhibisyon (Yarışmalı)
ÖRN.
● Suksinat dehidronejanaz’ın malonik asid, okzalat ve okzalasetat ile
inhibisyonu.
FADH2
FAD
COOH
CH - COOH
CH2
CH2
COOH
Suksinik asid
suksinat dehidrojenaz
HOOC - CH
Fumarik asid
COOH
CH2
COOH
Malonik asid
6
23.11.2015
ÖRN.
● Metanol
zehirlenmelerinde yararlanılır.
2. Nonkompetitif inhibisyon (Yarışmasız, karışık)
Nonkompetitif inhibisyonda, inhibitör, enzime aktif alan dışındaki bir
yerden bağlanır bu bağlanma enzimin üç boyutlu yapısını değiştirir.
Aktif bölge substratı bağlar ancak “transition state” stabilize edecek
kadar ve reaksiyonu kataliz edecek kadar uzun değildir.
Nonkompetitif inhibition, Vmax’ı düşürür ve enzim artık aynı
etkinlikte reaksiyonu kataliz edemez. Reaksiyon, kompetitif
inhibisyonda olduğu gibi [S] artırarak geri döndürülemez.
ÖRN.
CN-, H2S: Fe-porfirin içeren enzimlerin
(sitokromlar, katalaz, peroksidaz) inhibitörüdür.
 NaF: Aktivasyonları için Ca2+ gerektiren enzimlerin
(bazı fosforilazlar) inhibitörüdür.
 CN-, EDTA: Bakırlı enzimlerin (tirozinaz, askorbat
oksidaz, ürat oksidaz) inhibitörüdür.
 Hg, Pb, Ag gibi ağır metaller: Enzimlerin aktif
merkezinde veya enzimin konformasyonunda
önemli olan, –SH grubu ile reaksiyona girerek
inhibisyon yaparlar. Örn. Civa iyonları üreaz’ı
inhibe eder.
3. Unkompetitif İnhibitör
 CO,
İnhibitör sadece ES kompleksine bağlanır. Substrat
konsantrasyonunun artması inhibisyon derecesini arttırabilir.
İ hibitö substratın
İnhibitör
b t t aktif
ktif bölgesi
böl i dışındaki
d d ki kısmına
k
b ğl
bağlanır.
B
Bu
tür inhibisyon çoğunlukla 2 substratlı enzimlerde görülür. Km
ve Vmax azalır.
Örn. Bağırsaklarda alkali fosfataz’ın L-fenilalanin tarafından
inhibisyonu.
7
23.11.2015
B. İRREVERSIBL INHIBISYON
● İrreversibl inhibitörler enzimin aktif
bölgesine kovalan olarak bağlanarak
enzimin yapısını değiştirir. Bu nedenle geri
dönüşümsüzdür.
● Sıklıkla reaktif fonksiyonel gruplar
içerirler Bunlar;
içerirler.
Aldehit, haloalkalen, fenil sülfonat,
florofosfonat gibi gruplardır.
● Bu elektrofilik gruplar kovalan bağ
oluşturmak üzere amino asidlerin yan
zincirlerindeki –OH veya –SH grupları ile
reaksiyona girer.
DIĞER INHIBITÖRLER
ÖRN.
● Asetilkolin esteraz’ın sinir gazı (Nitrojen Mustard)
zehirleri tarafından inhibisyonu
● Gümüş, civa ve oksidan ajanlar irreversibl inhibitörler
arasında sayılabilir.
ENZİM AKTİVATÖRLERİ (Proenzimler=zimojenler,
preproenzimler)
Soya fasulyesinde tripsin inhibitörü.
Ascaris solucanında tripsin inhibitörü varlığı, solucanın
bağırsaklarda sindirilmeden yaşamasını sağlar.
 İnhibitörleri,
İ hibi l i yarışmalı
l ve yarışmasız olmak
l k üzere kesin
k i
sınırlarla birbirinden ayırmak çoğunlukla mümkün
değildir.


Proenzimler = zimojenler, preproenzimler
 Enzime
bağlanarak onun aktivitesini arttıran maddelerdir.
enzimin allosterik regülasyonunda rol
oynarlar.
 Bu tür enzimler bazı iyonların, organik maddelerin veya
enzimlerin
i l i kendilerinin
k dil i i aktif
ktif şekilleriyle
kill i l aktive
kti edilirler.
dili l
Enzimlerin inaktif şekilleri, bazen pro- öneki veya –ojen
son eki ile gösterilir.
 Proenzimler = zimojenler, preproenzimler
 Genellikle
8
23.11.2015
ENZİM AKTİVİTESİNİN ÖLÇÜLMESİ
Bir internasyonal ünite enzim aktivitesi: 1 mikromol (mol)
(10-6 mol) substratın belirli ve özel şartlarda, 1 dakikada
değişikliğe uğramasını kataliz eden enzim miktarıdır (= 1U;
U/L olarak gösterilir).
Spesifik aktivite: 1mg enzim proteininin aktivitesidir.
aktivitesidir U/mg ile
gösterilir.
Katal: Uluslararası Biokimya ve Moleküler Bioloji Birliği
(IUBMB)’nin önerdiği birimdir. Mol/saniye olarak ifade edilir.
Enzim konsantrasyonu ise katal/L olarak ifade edilir.
1U = 10-6mol/60 s = 16.7 x 10-9mol/s veya 1n katal/L = 0.06
U/L.
ENZİM SİSTEMLERİ
Enzim sistemlerinde bir enzimin oluşturduğu ürün, kendisinden sonra
gelen enzim için substrattır.
 Enzim
sistemlerinde yer alan enzimler sitoplazmada
dağılmış halde bulunabilecekleri gibi, serbest olmayıp
birleşmiş halde de bulunabilirler. Bazı enzim
sistemlerinde yer alan enzimler birbirleriyle sıkı sıkıya
bağlı olarak bulunur, bunlar enzim kompleksini
oluşturur.
l t
Örn.
asidi sentaz (7 enzim)
 Piruvat dehidrojenaz ve 2-oksoglutarat dehidrojenaz
(3er enzim)
 Yağ
YAĞ ASİDİ SENTAZ KOMPLEKSİ
9
23.11.2015
İZOENZİMLER (İZOZİMLER)
İzoenzim (izozim), organizmada aynı reaksiyonu kataliz
ettikleri halde, değişik dokularda farklı molekül yapısında
bulunan enzimlere denir.
Başka bir deyişle, aynı substrata etkili olan fakat birden fazla şekilde
bulunan enzimlere 'izoenzim' denir.
Bu farklı enzim formalarının tümüde aynı reaksiyonu kataliz ederler
ve bu nedenle de aynı enzim gibi sınıflandırılırlar.
Bunlar değişik Şartlarda bile (pH, ısı, ışık) aynı etkiyi gösterirler.
İzoenzimlerin protein yapısı birbirlerinden küçük farklar gösterir,
dolayısıyla bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri de farklıdır.
Ancak elektroforezde birbirlerinden ayrılabilirler.
Başta laktat dehidrogenaz (LDH) olmak üzere
kreatinin kinaz (CK), hekzokinaz, aldolaz, alkali
fosfataz vb enzimlerin izoenzimleri saptanmıştır.
Klinik kimyada en çok çalışılmış olan izoenzimler
LDH ve CK izoenzimleridir.
 Izoenzimler elektroforezle, absorbtif özelliklerindeki
farklarla (kolon kromatografisi) yada özgül
antikorlarla birbirlerinden ayrılırlar.

İzoenzimler
Laktat dehidrojenaz (LDH) laktik asidin piruvik aside
yükseltgenmesini sağlar.
Laktat dehidrojenaz’ın temelden farklı iki değişik tipi
[H (heart=kalp) ve M (muscle=kas)] vardır, bunlar da 4’er özdeş
altbirim (H ve M alt birimleri) içerirler. H ve M izoenzimlerinin
molekül ağırlıkları aynı olmakla birlikte (33.500), amino asid
bileşimleri ve immunolojik özellikleri farklıdır.
Kalp LDH’ı saf tetramer (H4),
) kas LDH’ı saf tetramer (M4) olup
diğer dokularda ayrıca H ve M altbirimlerinin birleşmesiyle M3H,
M2H2 ve MH3 olmak üzere üç tip daha LDH bulunur. İzoenzimler
elektroforezle birbirlerinden ayrılabilirler. Elektroforezde LDH
elektroforetik mobiliteleri birbirinden farklı, molekül ağırlıkları
aynı olan beş fraksiyona ayrılır.
ENZİMLERE ETKİ EDEN ETKENLER
Enzim konsantrasyonu
Substrat konsantrasyonu
 Temperatür
 pH
 Zaman
Z
 Reaksiyon ürünleri
 Işık ve diğer fiziksel etkiler
 Hormonlar ve diğer maddeler


10
23.11.2015
Feed-back inhibisyon= Olumsuz ürün denetimi
Enzim konsantrasyonu
Eğer pH ve sıcaklık uygunsa
yeterli miktara substrat bulunan
bir ortamda, enzim yoğunluğu
arttıkça
k reaksiyon
ki
hızı
h dda artar.
Sınırlı miktarda substrat bulunan
bir ortamda, enzim yoğunluğu
artırılırsa reaksiyon bir süre
devam eder ve sonra durur.
Sitrik asit siklusu gibi yolaklarda bir enzimin ürünü diğer enzimin
substratı olur.
Bu metabolik yolaklarların ilk tersinmez aşamalarının kontrol
edilebilmesiyle tüm yolağın hücre tarafından kontrol altına alınması
sağlanabilir. Enzimli metabolik yolaklarda bu ilk tersinmez adımın
kontrolü de bir engelleyici tarafından sağlanır aslında bu engelleyici
yolağın son ürünüdür.
Y l k iişledikçe
Yolak
l dik son ürün
ü ü miktarı
ik
artar. Son
S üürün
ü miktarı
ik
gereken
k
seviyeyi geçince artık daha fazla ürün üretimi gereksiz olacağı için
yolağın durdurulması gerekir. Yolağın son ürünü, enzime etkin nokta
dışında bir yerden bağlanır ve enzimin yarışmasız engelleyicisi olur.
Etkin noktanın yapısı değiştiği için artık substrat bağlanamaz.
Bu şekilde düzenlenebilecek olan enzimlere de allosterik enzimler
denir.
Bazı enzim reaksiyonlarında oluşan ürünler enzimleri
inhibe ettiklerinden reaksiyon ilerledikçe reaksiyon hızı,
yüksek enzim konsantrasyonunda bile azalır. Ürünlerin bu
tür inhibisyonuna feed-back inhibisyon (geriye dönük
inhibisyon= olumsuz ürün denetimi) denir.
inhibisyon
Feed-back inhibisyon ile etkilenen enzimler allosterik
enzim’lerdir.
Substrat konsantrasyonu
Enzim miktarı sabit tutulup substrat
yoğunluğu artılırsa, reaksiyon hızı en
yüksek noktaya ulaştıktan sonra sabit
kalır. Bunun nedeni enzimlerin bir süre
sonra substrata doymuş hale gelmeleri
ve hiç boş kalmaksızın çalışmalarıdır.
pH
Temperatür
Enzimler protein yapılı
olduğundan, proteinleri etkileyen
sıcaklık değişimlerine
duyarlıdırlar.Tepkime hızının
yyükselmesi,, sıcaklıkla doğru
ğ
orantılıdır. Fakat belirli bir
noktadan itibaren düşmeye başlar
ve tamamen durur. En iyi
çalışabileceği sıcaklığa Optimum
Sıcaklık denir. Bu değer pek çok
canlıda 30 - 40 °C arasındadır.
(İnsanda 36,5 °C )
Enzimler pH değişimine karşı çok
duyarlıdırlar. Genellikle çok fazla
asidik ve alkalik ortamda
etkisizdirler. Bazı hallerde
enzimler en yüksek etkinliği belirli
bir pH derecesinde gösterirler. Bu
pH derecesine "Optimum
Optimum pH
pH"
denir. Örneğin, proteini parçalayan
pepsin, midenin pH 2’lik asidik
ortamında maksimum çalışır; buna
zıt olarak pankreastan salgılanan
ve yine protein sindiriminde rol
alan tripsin, ancak pH 8,5’da
optimum olarak çalışabilir.
11
23.11.2015
DÜZENLEYİCİ (REGÜLATÖR) ENZİMLER
Bazı enzimlerin katalitik
fonksiyonlarının yanı sıra
metabolizma reaksiyonlarını
düzenleyici, kontrol edici etkileri
vardır.
Bu enzimler; sinyal verici moleküllerle etkilenme şekillerine
göre iki gruba ayrılır:
Bu nedenle bu enzimler
düzenleyici (regülatör) enzim
olarak adlandırılır.
2) Kovalan bağlanma ile etkilenen enzimler
1) Allosterik enzimler (allo: diğer, başka; allosterik: başka yer)
Düzenleyici enzimlerin
aktiviteleri sinyal verici
moleküllerle düzenlenir.
1.ALLOSTERIK ENZIMLER
Allosterik yer, reaksiyon ürünü, enzim proteini ile substratın
birleştiği yerin dışında bir yerde birleşebilir. Bu yere allosterik
yer adı verilir.
Eğer inhibisyon oluşuyorsa bu inhibisyon şekline allosterik
inhibisyon veya son ürün inhibisyonu, son ürün tarafından
inhibe edilen enzime de allosterik enzim denir.
Allosterik enzim
E1
Allosterik etki: Allosterik yere bağlanan madde enzimin etkili
bölgesinde biçimsel bir değişiklik meydana getirebilir.
getirebilir Bunun
sonucu olarak enzim proteininin şeklinin değişmesi nedeniyle
enzimin substratla birleşmesi, substratın yapısına ve
konsantrasyonuna bağlı olarak inhibisyona sebep olabileceği
gibi aktivasyona da sebep olabilir. Bu etkiye allosterik etki
denir.
A
E2
B
E3
C
D
Feed-back inhibisyon
Efektör (sinyal verici molekül, modülatör), aktif bölge dışındaki
bağlanma bölgelerine bağlanan maddelere denir.
pozitif efektör (aktivatör), enzimin aktivitesini arttıran efektör,
negatif efektör (inhibitör), enzimin aktivitesini azaltan efektör
Allosterik aktivatör ve inhibitörler
12
23.11.2015
Allosterik enzimler Michaelis-Menten
kinetiğine uymazlar.
Örn. Fosfofruktokinazın allosterik regülasyonu
2.KOVALAN BAĞLANMA ILE ETKILENEN ENZIMLER
Çeşitli kimyasal grupların enzime kovalan bağlanması sonucunda
düzenleyici enzimlerin yapılarında değişiklikler meydana gelir.
Böylece regülatör enzim aktif veya inaktif şekle dönüşür. Genellikle
bu dönüşmeyi de enzimler katalizler.
Hücresel enzimler çeşitli nedenlerle hücre dışına çıkarlar:
HASTALIK TANISINDA ENZİMLER
İnsanlarda görülen
hastalıkların tanı veya
ayırıcı tanısının yapılması
ve sağaltımın izlenmesinde
enzimatik
i ik ölçümlerin
öl ü l i
uygulanması ile ilgilenen
bilim dalı, klinik
enzimoloji olarak
adlandırılmaktadır.
-Hücre membran hasarı
-Hücre ölümü
-Enzim üretiminde artış
13
23.11.2015
Fonksiyonel ve fonksiyonel olmayan enzimlerin farklılıkları
Fonksiyonel plazma
enzimleri
Fonksiyonel olmayan
plazma enzimleri
Plazma
konsantrasyonları
Plazma kons. Dokuya
oranla yüksek
Normal şartlarda plazma
konsantrasyonu dokuya
oranla çok düşük
Fonksiyonu
Fonksiyonları biliniyor
Bilinmiyor
S bt t
Substratı
Substratlaı
S
b t tl plazmada
l
d
mevcut
S b t tl plazmada
Substratları
l
d
yok
Sentez yeri
Karaciğer
KC, Kalp, iskelet kası,
beyin gibi farklı organlar
Hastalıktaki etkisi
Karaciğer hastalıklarında Farklı organ
azalır
hastalıklarında artar
Örnek
Protrombin gibi
pıhtılaşma faktörleri,
Lipoprotein kinaz,
psödokolinesteraz
Klinik enzim ölçümleri
Serum
İdrar
Gut sıvısı
Plazma enzimleri
1. Fonksiyonal plazma enzimleri
2. Fonksiyonel olmayan plazma enzimleri
Fonksiyonel olmayan enzim kaynakları
AST, ALT, CK, alkalin
fosfataz, asit fosfataz,
lipaz
Fonksiyonel olmayan enzimlerin
tıptaki önemi nedir?
Hücre Hasarı, Miyokard infarktüsü ve viral hepatit gibi
hücre hasarının olduğu hastalıklarda enzimler kana salınır.
Normal yolun tıkanması, örneğin safra yolunun tıkanması
sonucu alkalin fofataz artar.
1. Hastalık tanısında, farklı organların hastalıkları
farklı enzimlerin artışına sebep olur.
Enzim sentezinin artması, tıkayıcı karaciğer hastalığında
alkalin fosfatın sentez hızı artar.
2. Hastalığın prognozunda, tedavi öncesi ve sonrası
enzim düzeyleri farklılık gösterir.
Geçirgenliğin artması, hipoksik
membranının geçirgenliği artar.
durumlarda
hücre
HASTALIK TANISINDA Önemli ENZİMLER
Hast. tanısında en sık kull.Enzimler
Hastalık
Serum pankreas amilaz’ı
Bazı pankreas kanserlerinde ve pankreas
iltihabında artar
Serum asid fosfataz ve prostat
spesifik antijen (PSA)
Prostat kanserlerinde artar.
Serum alkali fosfataz
Kemik hastalıklarında, bazı kemik tutulumu
olan kanser türlerinde ve kolestaz (safra
akımının durması)’da artar.
K
Kreatin
ti kinaz
ki
(CK)
Kas distrofisinde,
K
di t fi i d karaciğer
k
iğ h
hastalıklarında
t l kl
d ve
miyokard infarktüsünde artar.
GOT (Glutamat okzalasetat
transaminaz; Aspartat transaminaz,
AST)
Miyokard (kalp kası) infarktüsünde, karaciğer
hastalıklarında ve sarılıkta artar.
GPT (Glutamat piruvat transaminaz;
Alanin transaminaz, ALT):
Karaciğer bozukluklarında, sarılıkta artar.
Laktat dehidrojenaz (LDH):
Kalp, karaciğer, kas hastalıklarında ve bazı
kanserlerde (Örn. Lösemi) artar.
-Glutamil transpeptidaz (-GT):
Karaciğer, safra kesesi ve pankreas
hastalıklarında artar.
14
23.11.2015
ENZİMLERİN ECZACILIKTA KULLANIMI
Bugün tıp ,eczacılık, tarım, hayvancılık, çevre, gıda, kağıt, tekstil,
deterjan vb. birçok alanda enzimler kullanılmaktadır.
Son yıllarda biyoteknoloji alanında gelişmelerle elde edilen
enzimlerin kullanımının en fazla olduğu alan gıda endüstrisidir.
Proteazlar ve amilazlar bu alanda en çok kullanılan enzimlerdir.
Eczacılıkta da enzimler kullanılmaktadır. Bu alandaki en iyi
y
örneği, hazım kolaylaştırıcı bazı ilaçların bileşimindeki
Proteini parçalayan proteaz , nişastayı parçalayan selüloz , Yağları
parçalayan lipaz ve Laktozu parçalayan laktaz enzimlerdir.
Enzimlerin eczacılıkta kullanıma bir diğer örnek de penisilin
amidan enzimidir.
ENZİMLERİN ECZACILIKTA KULLANIMI
ENZİMLERİN ECZACILIKTA KULLANIMI
1.
2.
Bazı enzimler direk olarak ilaç olarak
kullanılabilir
Ya da Enzim inhibitörleri tedavi
amaçlı kullanılabilir
İlaç olarak kullanılan reversibl inhibitörler:
İlacın adı
İnhibe ettiği enzim
Tedavi
Lovastatin
HMG-CoA redüktaz
Hipolipemik (lipid düşürücü),
Hipokolesterolemik
Allopurinol
Ksantin oksidaz
Hipoürisemik (gut hastalığı)
Asetazolamid
Metazolamid
Karbonik anhidraz
Diüretik
Metotreksat (=ametopterin)
Dihidrofolat redüktaz
Kanser
Aspirin
Prostaglandin sentetaz
Antienflamatuvar
Sitozin arabinozid
DNA polimeraz
RNA polimeraz
Antiviral, kanser
ACE inhibitörleri
Enapril
Cilazapril
Lisinopril
Anjiotensin dönüştürücü
enzim (ACE)
Antihipertansif
1.Bazı enzimler ilaç olarak kullanılır.
a. Karaciğer, safra kesesi, pankreas hastalıklarından kaynaklanan
sindirim bozukluklarında protein, karbohidrat ve lipidleri hidroliz
eden enzimler ilaç olarak kullanılır. Sindirim enzimleri;
Multanzim (pankreatin (lipaz-amilaz-proteaz), ağır sindirim rah.)
Pankreoflat
Pankrean
Flaton (pankreatin, hemiselülaz)
Festal
b.Yara tedavisinde, dokunun oluşması için peptid bağlarını ve
heteropolisaklaridleri hidroliz eden enzimler kullanılır.
Hiyaluronidaz (lasonil)
2.Enzim inhibitörleri ilaç olarak kullanılır
İlaç olarak kullanılan İrreversibl inhibitörler
İlacın adı
Sulfanilamid
İnhibe ettiği enzim Tedavi
Dihidrofolat sentetaz Antibakteriyel
Hidrazinler
Monoamin oksidaz
(MAO)
Antidepresan,
psikostimülan
Penisilin
Transpeptidaz
Antibiyotik
Sefalosporin
Klavulanik asid
Transpeptidaz
-Laktamaz
Antibiyotik
Antibiyotik adjuvanı
(adjuvan: etki
arttırıcı)
15
23.11.2015
Enzim İnhibisyonu
İlaçlar farmakolojik etkilerini genellikle enzimlerin normal
faaliyetlerinde değişikliğe neden olarak gösterirler.
Bu da genellikle enzim inhibisyonu şeklindedir.

Sülfonilamid
Antimikrobiyal maddelerdir
Bakteriyositatik etkiye sahiptirler
 Mikroorganizmaların folik asid sentezi sırasında moleküle
PABA yerine sülfanilamid girmesi
FOLIK ASID
 Mikroorganizmaların folik asid sentezi sırasında moleküle
PABA yerine sülfanilamid girmesi
Folik asid sentezi olmaz, mikroorganizma ölür
 Bir
karbon atomlu köklerin, moleküller
arasındaki geçişlerinde önemli rol oynar. Bazı
amino asitlerden aldığı köklerin pürin ve
pirimidin sentezinde kullanılır.
 DNA'nın sentezinde vazife alır.
 Bu vazifeyi yapabilmesi için bu vitaminin 5,10metiltetrahidrofolat halinde olması gerekir. Bu
geçiş ise B12 yokluğunda mümkün olmaz. Buna
göre megaloblastik kansızlığa, B12'nin, dolaylı
olarak tesiri vardır.
16
23.11.2015
 Folik asid redüktaz inhibitörleri
 Monoamino oksidaz inhibitörleri
Folik asid tetrahidrofolik asid (THFA)’e dönüştükten sonra tek karbon
atomlu grupları taşıma görevini yapar.
Folik asid redüktaz inhibitörleri,
Aminopterin
Ametopterin
Yapı olarak folik aside çok benzerler, folik asidle yarışarak bu enzimle
birleşir ve enzimi inhibe ederler.
Sonuç olarak, THFA meydana gelemez, purin biosentezi, dolayısıyla da
RNA, DNA biosentezi önlenir. Bu nedenle bu ilaçlar kanserde, özellikle
de lösemide kullanılır.
Adrenalin, noradrenalin, serotonin,
tiramin gibi biolojik aminler sinir
iletiminde nörotransmiter olarak görev
yaparlar. Monoamin oksidaz (MAO) ise
bunları oksidatif dezaminasyona
uğratarak etki göstermelerini önler.
MAO inhibitörleri (izokarboksazid,
nialamid, fenelazin) bu enzimi inhibe
ederek, bu aminlerin inaktivasyonuna
engel olur ve etkilerinin devamını
sağlar. Bu nedenle psikostimulan olarak
kullanılırlar.
 Hidroksimetilglutaril-CoA (HMG-CoA)
redüktaz inhibitörleri
MEVCUT STATINLER
HMG-CoA redüktaz inhibitörleri (Örn. Lovastatin) kolesterol
biosentezini inhibe ettiğinden hipolipidemik ve hipokolesterolemik
olarak kullanılır.
HO
O
O
O
O
H3 C
C
HO
O
C
-
C
H3 C
SCoA
O
HMG-CoA
CH3
O
H
H
H
CH3
H3 C
Lovastatin
 Ksantin oksidaz inhibitörleri
Allopurinol yapı olarak hipoksantine benzediğinden, kompetitif
inhibisyonla ksantin oksidaz’ı inhibe ederek, ürik asid yapımını
durdurur. Aşırı ürat yapımından kaynaklanan gut (damla, nikris)
hastalığında, hipoürisemik olarak kullanılır.
Anjiotensin dönüştürücü enzim
(ACE=Angiotensin Converting Enzyme)
inhibitörleri
Damar daraltıcı etkisiyle tansiyonu yükselten anjiotensin II’nin
biosentezini sağlayan ACE enzimini inhibe eden ilaçlar hipertansiyon
tedavisinde kullanılır.
İlaç
Günlük Doz
Benazepril
10 mg
Captopril
50 mg
(25 mg bid)
Enalapril
5 mg
Fosinopril
10 mg
Lisinopril
10 mg
Moexipril
7.5 mg
Perindopril
4 mg
Quinapril
10 mg
Ramipril
2.5 mg
Trandolapril
2 mg
17
23.11.2015
Bakteri Hücre duvarı
Transpeptidaz inhibitörleri
NAGA
Bakterilerin hücre duvarlarının oluşmasında yer alan penta
glisin köprüleri transpeptidaz adlı bir enzimin etkisiyle iki
alanini birbirine bağlar.
NAMA
glu
ala
NAGA
NAMA
NAGA
ala
liz
ala
-ala
transpeptidaz
+pentaglisin (5 glisin)
Alanil alanin yapısında olan penisilinler, kompetitif
inhibisyonla bu enzimi inhibe ederler, bunun sonucunda
bakterinin hücre duvarı parçalanır.
NAGA
NAMA
glu
ala
NAGA
gli
gli
ala
glu
NAGA
NAMA
liz
gli
gli
NAMA
NAGA
ala
gli
liz
ala
NAMA
NAGA
NAMA
Bakteri hücre duvarının şematik yapısı. (NAGA=N-Asetil glukozamin; NAMA=N-Asetil muramik asid).
ENZİMLERİN SINIFLANDIRILMASI
Enzimler “Uluslararası Biokimya ve Moleküler Bioloji
Birliği (IUBMB)’nin Enzim Komisyonu (E.C.)” tarafından
6 sınıfa ayrılmıştır:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
Oksidoredüktazlar
Transferazlar
Hidrolazlar
Liyazlar
İzomerazlar
Ligazlar
Her enzime,
 kısa ve günlük kullanışa elverişli bir “önerilmiş
önerilmiş isim”
isim
 katalizlediği reaksiyona göre “sistematik
sistematik isim
isim”
 uluslararası araştırma dergileri, özetler ve indekslerde
yer alan doğru ve açık tanımını yapan “klasifikasyon
klasifikasyon
numarası” verilmiştir.
numarası
2. Örnek:
ATP + kreatin
ADP + kreatin fosfat
 önerilmiş isim: kre
reatin
atin kinaz
 sistematik isim: ATP : kreatin fosfotransferaz
 klasifikasyon numarası: EC
EC..2.7.3.2
EC
2
7
3
2
enzim komisyonu
ana sınıf (= transferaz)
alt sınıf (= fosfotransferaz)
alt-alt sınıf (= alıcısı azotlu bir grup)
özel seri numarası
Bu altı sınıfın alt sınıfları ve alt-altsınıfları vardır. Her
enzimin bir numarası vardır ve bu numara E.C. olarak
belirtilir.
Örneğin: Suksinil Co A hidrolaz (E.C. 3.1.2.3)
3: Enzim sınıfı: Hidrolaz
1: Enzim altsınıfı: Ester bağlarını hidroliz eder.
2: Enzim alt-altsınıfı: Tioester bağlarını hidroliz eder.
3: Enzimin kendi özel numarası, bu enzimin alt-altsınıfta
üçüncü enzim olduğunu gösterir.
18
23.11.2015
1. Oksidoredüktazlar
• dehidrojenazlar
• oksidazlar
• redüktazlar
• peroksidazlar
• katalaz
• oksijenazlar
• hidroksilazlar
4. Liyazlar
• dekarboksilazlar
• aldolazlar
• hidratazlar
• dehidratazlar
• sentazlar
• liyazlar
2. Transferazlar
• transaldolaz
• transketolaz
• acil, metil, glikozil ve
fosfotransferazlar
• kinazlar
• fosfomutazlar
5. İzomerazlar
• rasemazlar
• epimerazlar
• izomerazlar
• mutazlar
3. Hidrolazlar
• esterazlar
• glikozidazlar
• peptidazlar
• fosfatazlar
• tiyolazlar
• fosfolipazlar
• amidazlar
• deaminazlar
• ribonükleazlar
6. Ligazlar
• sentetazlar
• karboksilazlar
19
Download