Dış ticaretin finansmanı değişik boyutlarda incelenebilir

advertisement
Dış Ticaretin Finansmanı
Dış ticaretin finansmanı değişik boyutlarda incelenebilir. Birinci boyut
ihracatın ve ithalatın finansmanıdır. İhracatın finansmanı da sevkiyat
öncesi finansman ve sevkiyat sonrası finansman olarak ikiye ayrılır.
Sevkiyat öncesi finansman, siparişin alınması ile sevkiyatın yapılması
arasındaki sürede ihtiyaç duyulan finansmandır. Bu sürede ihracatçı,
malları imal etmek veya satın almak, ambalajlamak ve ithalatçıya sevk
etmek için finansmana ihtiyaç duyar. Sevkiyat sonrası finansman, malların
sevkinden sonra tahsilâta kadar geçen sürede ihtiyaç duyulan
finansmandır. İhracatın finansmanı zaman boyutuna göre ikiye ayrılır.
Bunlar kısa dönemli finansman ve uzun dönemli finansmandır. Kısa
dönemli finansman tüketim malları ve ara malı ihracatında söz konusu
iken, uzun dönemli finansman yatırım mallarının ihracatında söz konusu
olmaktadır.
İthalatın finansmanı ithalat aşamasında finansman ve ithalat sonrası
finansman olarak iki boyutta değerlendirilebilir. İthalat aşamasında
finansman, ithalatçı malları teslim alıncaya kadarki sürede ihtiyaç duyulan
finansmandır. İthalat sonrası finansman ise, ithalatçının malları teslim
aldıktan sonra malın satılıp tahsilât yapılıncaya kadar geçen sürede
gereksinme duyulan finansmandır. İthalatın finansmanı da zaman
boyutunda, kısa dönemli finansman ve uzun dönemli finansman olarak iki
boyutta değerlendirilir. İhracatın finansmanında olduğu gibi, ithalatın
finansmanında da tüketici malları ve ara malı ithalatında kısa dönemli,
yatırım malları ithalatında uzun dönemli finansman söz konusudur.
İhracatın finansmanında kısa vadeli sevkiyat öncesi finansman kaynakları
aşağıda açıklanmıştır:
 Peşin ödeme: Peşin ödemede ithalatçı malları teslim almadan önce
ihracatçıya ödeme yapar. Burada ihracat için sevk öncesi finansmanı,
peşin ödeme yaparak ithalatçı sağlamaktadır.
 Prefinansman: İhracatçı firmaların bizzat ithalatçılardan veya yurtdışı
bankalardan sağlayıp Türkiye’deki bir banka aracılığı ile kullandıkları döviz
kredisidir. Türkiye’deki banka krediye garanti verir veya vermeyebilir.
 Kırmızı şartlı akreditif: Sevkiyat öncesinde ihracatçının avans almasını
sağlayan bir akreditif türüdür. İhracatçının bu imkândan yararlanabilmesi
için, ithalatçının akreditifi kırmızı şartlı olarak açtırması gerekmektedir.
Kırmızı şartlı akreditifte muhabir banka (ihracatçının bankası), ihracatçı
malları sevk ettiğini gösteren belgeleri teslim etmeden avans ödemesinde
bulunur. Sevkiyatın gerçekleşmesini müteakip sevk belgeleri kendisine
verilince, muhabir banka avans süresine isabet eden faizi ve avans
ödemesini düşerek kalan kısmı ihracatçıya öder. Muhabir banka daha
sonra sevk belgelerini ithalatçının bankasına (amir banka) gönderir. Amir
banka sevk belgeleri kendisine ulaşınca ithalat bedelini muhabir bankaya
öder. İhracat gerçekleşmezse muhabir banka avans miktarını faizi birlikte
amir bankadan talep eder. Amir banka ödemeyi yapar ve kendisine ödeme
yapılması için ithalatçıya talepte bulunur. Görüldüğü gibi kırmızı şartlı
akreditif uygulamasında ithalatçı risk almaktadır.
 Yeşil şartlı akreditif: Bu akreditif türünde de ihracatçı avans
kullanabilmektedir. Ancak ihracatçının avans kullanabilmesi için malları
depolaması ve malların mülkiyetini bankaya devreden ambar teslim
makbuzunu bankaya vermesi gerekmektedir. Böylece amir banka ve
ithalatçı riski azaltmış olur. Bu tür akreditif, ihracatçının malları hazırladığı
ancak sevk için taşıma aracını beklediği durumlarda kullanılır. Bilindiği gibi
akreditifli ödemede, ihracatçı malları yükleyip sevk belgelerini ibraz
etmeden bankadan ödeme alamaz. Yeşil şartlı akreditif ihracatçının malları
yüklemeden ödeme almasını sağlar.
 Devredilebilir akreditif: İhracatçı tarafından başka bir firmaya
devredilebilen akreditiftir. Akreditif açılırken ihracatçıya bu yetkinin açıkça
verilmesi gerekir. Bu durum ihracatçının aracı olduğu durumlarda
kullanılır. İhracatçı, ihracat amacıyla malları satın aldığı tarafa herhangi bir
ödeme yapmaz, sadece kendi lehine açılmış akreditifi devreder. Akreditifi
devralan taraf sevkiyatı yapar, sevk belgelerini bankaya ibraz eder ve
parasını alır. Tabii ki aracı durumundaki ihracatçıya, aracılık hizmetinden
dolayı bir komisyon ödenir.
 Banka kredileri: İhracatçılar bankalardan sevk öncesi finansman
ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla döviz kredisi alabilirler.
 Eximbank kredileri: Eximbank’ın sevk öncesi kredi programları aşağıda
sıralanmıştır:
o
o
o
o
o
o
TL cinsinden sevk öncesi ihracat kredileri
Döviz cinsinden sevk öncesi ihracat kredileri
Dış ticaret şirketleri TL/döviz ihracat kredileri
İhracata hazırlık kredileri
KOBİ ihracata hazırlık kredileri
Sevk öncesi reeskont kredisi
Bu kredilerle ilgili güncel ayrıntılı bilgiler Türk Eximbank’ın
www.eximbank.gov.tr adresli web sitesinden öğrenilebilir.
İhracatın finansmanında kısa vadeli sevkiyat sonrası finansman kaynakları
aşağıda açıklanmıştır:
 İhracatçı lehine akreditif açılması: İhracatçı lehine akreditif açıldığında,
ihracatçı akreditif sözleşmesinde belirtilen belgeleri bankaya verdiğinde
ödemeyi alır. Dolayısıyla, ihracatçı ödemeyi almak için malların ithalatçının
eline geçmesini beklemez.
 İştira ve ıskonto kredisi: İhracatçı banka kabullü vadeli bir poliçeyi
vadesinden önce kırdırarak (ıskonto ettirerek) finansman sağlayabilir.
 İhracat Faktoringi: Faktoring ayrıntılı olarak başka bir konu başlığı
olarak ele alınmıştır. Bu konu ile ilgili söz konusu konu başlığına müracaat
edilebilir.
İhracatçılar, ihracata konu olan yatırım mallarını imal etmek veya yurt
dışı taahhüt işine konu olan inşaatı yapmak için uzun dönemli sevkiyat
öncesi finansmana ihtiyaç duyarlar. Bu finansman genellikle ya öz
kaynaklarla karşılanır ya da yurt içi veya yurt dışı bankalardan kredi alınır.
Sevkiyat sonrası uzun vadeli finansman kaynaklar ise satıcı kredileri, alıcı
kredileri ve forfaitingdir.
 Satıcı kredileri: İhracatçı, yatırım mallarının ihracatında ithalatçıya uzun
bir vade tanımış ise burada satıcı kredisi söz konusudur. Satıcı kredileri
ithalatçı tarafından ihracatçıya, uzun vadeli banka kredileri gibi bir ödeme
planına bağlı olarak taksitlerle ödenir. Ancak ihracatçı, ithalatçının taksit
ödemelerini karşılık gösterip bankasından kredi alarak ödeme süresinde
finansman sağlayabilir. Bu durumda ithalatçının göndereceği satıcı kredisi
taksitleriyle ihracatçının banka kredisi ödenmiş olur. Ancak ihracatçı bu
krediyi sevk sonrasında almalıdır.
 Alıcı kredileri: Alıcı (ithalatçı), Türk Eximbank tarafından verilen ülke
kredi programlarından yararlanabilir. Alıcının bundan yararlanması için
ihracat bedelinin % 15’ini ödemesi gerekir. Kalan borç ise azami 8 yılda
ödenir. Burada süreç şu şekilde işlemektedir: Öncelikle Türk Eximbank’ın
ihracatçının ülkesine yönelik bir ülke programı olması gerekir. Bu
programdan yararlanan ithalatçıdır. İthalatçının bu programdan
yararlanabilmesi için ülkesindeki bir banka veya devlet kurumunun aracılık
yapması ve ithalatçıya garanti vermesi gerekir. Kredi uygun
bulunduğunda, sevkiyatı müteakip Türk Eximbank Türkiye’deki ihracatçıya
ödemeyi yapar. Türk Eximbank kredinin tahsilâtını ithalatçının bu işleme
aracılık eden bankasından yapar. Böylece Türkiye’deki ihracatçı sevkiyatı
müteakip parasını almış olur. Eximbank’ın ülke programları ile ilgili
ayrıntılı bilgi www.eximbank.gov.tr adresinde ülke kredileri ve garantileri
sayfasından alınabilir.
Forfaiting ayrı bir konu başlığı olarak ele alınmıştır. Bu konu ile ilgili
bilgiler ilgili konu başlığındaki sayfadan alınabilir.
İthalat aşamasındaki en önemli finansman kaynağı akreditif kredisidir.
Akreditif açıldığında amir banka (ithalatçının bankası) akreditif
sözleşmesinde belirtilen belgeler kendisine sunulduğunda ödeme yapmayı
taahhüt etmektedir. Dolayısıyla amir bankanın ithalatçı adına ödeme
yükümlülüğü bulunmaktadır. Amir banka akreditif açıldığında akreditif
bedelinin tamamını ithalatçıdan talep edebilir. Bununla beraber amir banka
akreditif bedelinin tahsilini sevk belgelerinin gelmesine kadar erteleyebilir.
Amir banka akreditif açıldığında akreditif bedelinin tamamını tahsil
etmezse, ithalatçıya gayri nakdi kredi açmış olur. Bu gayri nakdi kredi
akreditif kredisi olarak isimlendirilir. Bir de karşılıklı akreditif vardır.
İhracatçı başka bir ülkeden ithal ettiği malları ihraç ediyorsa karşılıklı
akreditifi kullanabilir. Burada ihracatçı müşterisine karşı satıcı, malları
satın aldığı yabancı ülkedeki satıcıya karşı ithalatçı konumundadır.
İhracatçı kendisi lehine açılmış olan akreditifi bankasına teminat
göstererek, malları ithal ettiği satıcı lehine bir akreditif açtırabilir. Burada
iki akreditif işlemi söz konusudur. İhracatçı birinci akreditifin lehdarı
(ödemeyi alacak taraf), ikinci akreditifin ise amiridir (ödemeyi yapacak
taraf). Birinci akreditiften tahsil edilen bedelle ikinci akreditif ödenir.
Böylece ihracatçının (aynı zamanda ithalatçı) kasasından para çıkmamış
olur.
Kısa vadeli ithalat sonrası finansmanda en sık kullanılan yöntem vesaik
ibrazından belli bir süre sonra ödemeli akreditif ve poliçe kabullü
akreditiftir. Vesaik ibrazından belli bir süre sonra ödemeli akreditifte,
muhabir banka (ihracatçının bankası) ihracatçı sevk belgelerini teslim
ettikten belirli bir süre sonra (akreditifte belirtilen süre) ödemeyi yapar.
Amir banka da (ithalatçının bankası) muhabir bankaya bu sürenin sonunda
ödeme yapar. Bu nedenle amir banka, ithalatçıdan da ödemeyi bu sürenin
sonunda talep eder. Dolayısıyla ithalatçıya akreditifte belirtilen süre kadar
vade tanınmış olur. Poliçe kabullü akreditifte ise; ihracatçı teyitli
akreditifte muhabir banka, teyitsiz akreditifte amir banka üzerine bir poliçe
çeker. Poliçe vadeli ise, üzerine poliçe çekilen bankalar poliçe vadesi
sonunda ödemeyi yaparlar ve ithalatçıdan tahsilâtı vade sonuna bırakırlar.
Mal mukabili ve vesaik mukabili ödemelerde de ithalatçıya vade
tanınabilir. İhracatçı ithalatçıya vade tanımak istiyorsa, ithalatçı üzerine bir
poliçe çeker ve banka garantisi ister. Bu işlem tamamlandıktan sonra,
ithalatçı malların bedelini poliçe vadesinin sonunda öder.
Uzun dönemli ithalat sonrası finansmanda ise ülke kredileri kullanılabilir.
Ülke kredilerine bankalar aracılık etmektedir. Türkiye’deki ithalatçının
yapması gereken bankasına başvurmaktır. İthalatçının ülke kredisi
kullanabileceğine karar verilirse, ithalatçı bedelin % 15’ini peşin olarak
öder. Geriye kalan % 85’lik kısmı ise vade boyunca öder. İthalatçı
ödemelerini krediye aracılık eden bankasına yapar. Ülke kredileri için
bankalara danışılması gerekmektedir. Çünkü Türkiye’deki bankalar yabancı
ihracat kredi kuruluşlarının ülke programlarına aracılık yapmaktadırlar.
Kaynak: ABİGEM
http://www.abigem.org/appmanager/tr/portal?_nfpb=true&_pageLabel=pageKobiUluslararasi&nod
eName=KobiUluslararasi_01
Download