Yudum Bulut KASIM-2012 Günümüzde, kalp hastalıklarının cerrahi tedavisinde en çok kullanılan yöntem açık kalp cerrahisidir. CERRAHİ GİRİŞİM HASTAYI; FİZİKSEL, PSİKOLOJİK, SOSYAL EKONOMİK YÖNDEN ETKİLER ve, AMELİYAT SONRASI KİŞİNİN YAŞAMINDA DEĞİŞİM GEREKTİREN DENEYİMLERİNDEN BİRİDİR. *HASTALARIN AMELİYAT SONRASI YENİ YAŞAM BİÇİMİNE UYUM SAĞLAMASI *VÜCUT İMAJINDAKİ DEĞİŞİKLİĞİ KABULLENMESİ ve SONRAKİ YAŞAMINI OLABİLDİĞİNCE BAĞIMSIZ SÜRDÜREBİLMESİ GEREKLİ BİLGİ VE BECERİYİ ÖĞRENMESİYLE MÜMKÜNDÜR. CERRAHİ GİRİŞİM ÖNCESİ, CERRAHİ GİRİŞİM SIRASI VE CERRAHİ GİRİŞİM SONRASI HEMŞİRELİK BAKIMI; *PREOPERATİF, *YOĞUN BAKIM VE *POSTOPERATİF DÖNEM BAKIM ÜNİTELERİNDE GERÇEKLEŞMEKTEDİR. *HASTANIN ÖYKÜSÜNÜN ALINMASI, *FİZİKSEL, *PSİKOLOJİK DURUMUNUN DEĞERLENDİRİLMESİ, *HASTANIN AMELİYAT ÖNCESİ HAZIRLANMASI *EĞİTİMİNİN YAPILMASI, *YOĞUN BAKIMDA İZLENMESİ, DEĞERLENDİRİLMESİ, *POSTOPERATİF DÖNEM BAKIM UYGULAMALARININ YERİNE GETİRİLMESİ *TABURCULUK EĞİTİMİ KONULARINI KAPSAMAKTADIR. KALBİN CERRAHİ GİRİŞİM GEREKTİREN HASTALIKLARI KALBE İLİŞKİN CERRAHİ GİRİŞİMLER •Koroner Arter Hastalıkları (KAH) •Koroner arter bypass grefti (CABG) •Kalp Kapağı Hastalıkları •Annüloplasti •Kalp Travmaları •Valvuloplasti •Kalp Tümörleri •Valvotomi •Kardiyomyopatiler •Kalp kapağı replasmanı •Kalp transplantasyonu Hasta eğitimi; bireyin gereksinimlerini karşılayacak, sorunlarına çözüm üretecek bilgi, beceri, tutum ve davranışların kazanılması süreci olarak tanımlanabilir. *HASTANIN SAĞLIĞI İLE İLGİLİ KONULARDA BİLGİLENMESİ; *BİREYİN HASTALIĞI YA DA SORUNLARIYLA BAŞ EDEBİLMESİ, *TEDAVİ VE UYGULAMALARA YARDIMCI OLABİLMESİ, *GELİŞEBİLECEK KOMPLİKASYONLARIN EN AZA İNDİRİLMESİ, *BAKIM MALİYETİNİN AZALTILMASI *HASTANEDE KALIŞ SÜRESİNİN KISALTILMASI GİBİ PEK ÇOK KONUDA YARAR SAĞLAMAKTADIR. Barett’in yaptığı bir araştırmada 15 hastanın tümü teşhislerini ve hastalık nedenlerini, 11 hastada hastalıklarının yaşamlarını nasıl etkilediğini bilmek istediklerini vurgulamışlardır. BU VE BENZER ARAŞTIRMA SONUÇLARI HASTALARIN; *HASTALIK NEDENLERİ, *YAŞAMLARINA ETKİLERİ, *HASTANEDEN ÇIKTIKTAN SONRAKİ YAŞAMIN DÜZENLENMESİ KONUSUNDA BİLGİ SAHİBİ OLMAK İSTEDİKLERİNİ AÇIKÇA ORTAYA ÇIKARMAKTADIR. TABURCULUK EĞİTİMİ Hastalar kendi bakımlarını evlerinde sürdürebilecekleri duruma geldiklerinde taburcu edilirler. Sağlık bakım kaynaklarının pahalı ve sınırlı olması, cerrahi alandaki ilerlemeler hastanede kalış süresini kısaltmıştır. Taburculuk eğitimi; hasta ve ailesinin taburcu olduktan sonra gereksinimleri olabilecek bakım aktiviteleri ile ilgili sorumluluk almaya hazırlanmasıdır. Taburculuk eğitiminin amacı; Evde bakım gereksinimlerini karşılamalarına yardımcı olmak, Gerektiğinde sağlık ekibinden yardım almalarını kolaylaştırmak, İyileşme sürecini hızlandırmak, Normal yaşama en kısa sürede geçişi sağlamaktır. Yeni bir yaşam stili geliştirmelerini sağlamaktır. Taburculuk eğitimi verilen hastaların; iyileşme süreçlerinin hızlandığı, öz güvenlerinin arttığı, hastaneye/polikliniğe tekrarlı başvuruların ve maliyetin azaldığı ve bakım kalitesinin yükseldiği belirtilmektedir . Ayrıca taburculuk planlamasının potansiyel diğer bir yararı, sağlık çalışanı ile hasta arasında devam eden bir ilişki oluşmasını desteklemektir. Taburculuğun planlanması sürecinde anahtar, hasta ve ailesi ile iletişimdir. Hemşirelerin iletişimi koordine ederek taburculuk planını evde bakıma köprü olması açısından sağlık bakım kayıtlarına kaydetmesi önemlidir. Taburculuk eğitimi; Ameliyat öncesi ve sonrası dönemde tekrarlanarak yapılmalıdır. Öğrenme aktivitelerine gerekirse ve uygunsa aileyi de aktif şekilde dahil etmek gerekir. Ancak bu şekilde hastalar, hastalığın getirdiği yetersizliklerle baş edebilir ve daha sonraki yaşamlarını komplikasyonsuz, üretken ve mutlu şekilde sürdürebilir. Hasta eğitimi yapılırken; uygun ortam yaratılmalı. Hastaya karşı yargılayıcı ve eleştirici davranışlardan kaçınılmalıdır. Bireyin sadece hastalığı değil, sosyal, psikolojik ve kültürel durumu ile özgeçmişi dikkate alınmalıdır. AÇIK KALP CERRAHİSİ SONRASI TABURCULUK EĞİTİMİ Hasta ve ailesi transport ve eve dönüş konusunda anksiyete yaşamaktadırlar. Hastanın özellikle evdeki ilk günlerinde çok yakından gözlenmesi, normal ve tehlikeli durumların birbirinden ayırt edilmesi, olabilecek tehlikelere karşı uyanık olunması önemlidir. Konuya yönelik yapılan çalışmalarda ameliyattan sonraki üç ay ile bir yıl içinde hastalar yaygın olarak kas sertliği, göğüste ve bacakta ağrı, kilo kaybı, uyku bozuklukları, iştahsızlık, konstipasyon, banyo yapmada zorluk gibi fiziksel problemlerin yanı sıra mutsuzluk, stresörlerle baş edememe, huzursuzluk, panik atak yaşamaktadırlar. Ayrıca açık kalp ameliyatı geçiren hastaların yaşam biçimi, sosyal faaliyetleri, fiziksel aktiviteleri, iş yaşamlarında değişmeler görülmekte evlilik-aile ilişkilerinde ve cinsel yaşamlarında problemler yaşanabilmektedir. Hasta ve ailesini hastayı ilgilendiren tüm konularda, sorumlulukları çerçevesinde eğitmek hemşireliğin önemli görev ve sorumluluklarındandır. Goodman açık kalp ameliyatı olan hastaları ameliyattan sonraki 6-8 hafta süreyle incelemiş, inceleme sonunda opere olan ve yeni yaşam stilleri için bilgilendirilmeyen hastaların %78’inin hastaneden taburcu olduktan sonra evde ağrı, hareket kısıtlılığı ve solunum güçlüğü gibi fiziksel sorunlarla karşılaştıklarını belirlemişlerdir. Boşaltım Hijyenik Bakım Cinsel Yaşam İlaç Kullanımı Kontrole Gelme Alışkanlıklar Ruh Halinde Değişiklik Uğraşı Beslenme İstenmeyen Belirtilerin Görülmesi Oturma-Yatma Pozisyonu Dinlenme Acil Durumlar Egzersiz Ağrı Uyku İlaç Kullanımı İlaçların isimleri, etki-yan etkilerinin bilinmesi önemlidir. Öğrenmesini kolaylaştıracak sınıflamalı ilaç kartı hazırlanmalıdır. Hastaların ilaçlarını doğru zamanda-dozda almaları, uygun saklamaları, bitmeden yenisini temin etmeleri tedavinin sürekliliğinde önemlidir. Kapak replasmanı yapılan hastaların antikoagülan ilaçların yan etkilerini ve önleyici girişimlerini bilmeleri(travmalardan korunma, kesikler sonrası kanama süreleri) ve tedavi kartı taşınmalıdırlar. Ağrının Kontrolü Operasyon sonrası omuz, sırt ve göğüs bölgelerindeki ağrıların geçmesi birkaç ay sürebilir. Ağrıyı daha az yaşamaları için insizyon bölgesinin zorlanmadan korunması önemlidir. Hastalar egzersiz sırasında ağrı duyuyorlarsa analjezik aldıktan sonra egzersiz yapmalarının, egzersiz sırasında insizyon bölgesinin küçük bir yastık ile desteklenmesinin ağrı üzerine yararı olacaktır. Ayrıca ağrıyı dindirmeye yönelik yürüyüş, tv izleme, hoşlanılan uğraşlarla zaman geçirme gibi, dikkati başka yöne çeken ilaç dışı uygulamalar da kullanılabilir. Yara Bakımı İnsizyon bölgesi enfeksiyon belirti ve bulguları yönünden günlük olarak kontrol edilmelidir. El hijyenine dikkat edilmelidir. Yara iyileşmesini yaş, sigara içme, obesite, diabet, anemi, stres, uzun süre ameliyatta kalma, cerrahi teknik, drenler gibi pek çok faktör etkilemektedir. Ameliyat bölgesinin iyileşmesi ortalama 6-8 haftada olmaktadır. Bu sürede zorlayıcı hareketlerden, ağır eşya kaldırma, itme-çekme gibi hareketlerden kaçınılması, araba kullanılmaması gerekmektedir. 3 ay korse kullanması gerekmektedir. İstenmeyen Belirtilerin Önlenmesi Ödem Özellikle hastanın damar alınan kolunda ya da bacağında şişlikler olabilir ve birkaç ay sürebilir. Ödemi önlemek için uzun süreli oturma-yatma durumunda kol ya da bacak elevasyona alınmalı ve uzun süre hareketsiz kalmamalıdır. Ödemi engellemek için varis çorabı ameliyattan sonraki ilk 6 ay boyunca kullanılmalıdır. Eğer ayaktaki şişlik bu süreden sonrada devam ediyorsa varis çorabı devamlı, uygun teknikle, gün boyunca giyilmelidir. Ameliyattan sonraki ilk 1 aylık dönemde göğüs kemiğinin korunması amacıyla varis çorabını bir başkasının giydirmesi önerilmelidir. Enfeksiyon Hastaya insizyon yerlerini günde iki kez gözlemesi, el hijyenine ve beslenmesine dikkat etmesi ve enfeksiyon belirtileri olabilecek; - Yara yerinin kırmızılığında ve ısısında artış - Şişme, hassasiyet, - Akıntı, - Beden ısısının 38 C’den fazla olması halinde hastaneye başvurması söylenir. Beslenme İştahsızlık geçici bir durum olup, hastanın iştahının tam olarak geri dönmesi birkaç hafta alabilir. Kolesterol ve sodyumdan düşük diyet önerilir. sağlıklı bir diyet uygulayarak ideal kiloyu korumanın önemi anlatılmalıdır. Hastanın günlük diyet %50-55’ karbonhidratlardan, %30-35’i yağlardan, %1015’i proteinden sağlanacak şekilde ayarlanmalıdır. Beslenmede hastaların; katı yağlar, sakatat, pastırma, sucuk vb., yağlı unlu gıdalar, kabuklu deniz ürünlerinden, kremalı tatlılar ve şekerden kaçınmaları, yağsız yada yağ oranı düşük besinler,bol meyve-sebze, fındık, tavuk, balık diyette bulundurulmalıdır. Protein gereksinimini bezelye, kurubaklagil, tahıl ve et ile karşılanmalıdır. Lifli gıdalar özellikle kolesterolü yüksek kişilere önerilmektedir. Yulaf ürünleri, kuru baklagiller, tam ekmek, sebzeler, meyveler liflerden zengin gıdalardır. Boşaltım Hastaların ameliyattan önce aç kalmaları, ameliyattan sonra birkaç gün normal beslenememeleri, hareketsizlik ve kullanılan ilaçlara bağlı olarak konstipasyon görülebilir. Ayrıca konstipasyon için kullanılan ilaçlara ya da alınan gıdalara bağlı olarak diare de gelişebilmektedir. Hastaya; daha çok posadan zengin sebze-meyveler ve bol sıvı tüketmesi önerilir. Kullanılan ağrı kesiciler konstipasyona neden olabileceği için uygun beslenme ve düzenli egzersiz programı hazırlanmalıdır. Diare geliştiği zaman da bol sıvı almaları, muz, şeftali, havuç, patates haşlaması, pirinç lapası alması önerilebilir. Egzersizler Egzersizler ameliyat sonrası hastalarda psikolojik, sosyal fonksiyonları arttırdığı ve göğüs ağrısı belirtilerini azalttığı için önemlidir. Hellerstein’inin KAH üzerinde yaptığı çalışmada egzersiz eğitiminden sonra, depresyon skorlarının düştüğünü göstermiştir. Egzersiz programı belirlenirken, hastanın egzersiz sırasında yorgunluk durumu ve nabzı değerlendirilmeli, hasta tolere edebileceği egzersizleri belirli aralıklarla dinlenerek yapmaya özendirilmelidir. Yürüyüş önerilebilecek en iyi egzersizdir. Yürüyüş mesafesi her gün artırılarak haftada 500 m, 2 ay sonunda 3-4 km’ ye çıkarılabilir. Egzersiz açken, yemekten 2 saat sonra, yeterli sıvı alınarak, çok sıcak, nemli, aşırı güneşli olmayan ortamda, başlamalı ve sonlandırılmalıdır. Solunum yetersizliği, yorgunluk, baş ağrısı ve dönmesi, göğüste ağrı-baskı hissi, çarpıntı, yaygın terleme, yapılan egzersizin tolere edilemediğini gösterir. Bu belirtiler ortaya çıktığında hasta dinlenmelidir. Eğer dinlenmekle geçmiyorsa hekime başvurmalıdır. Dinlenme Hızlı bir iyileşme için egzersiz kadar dinlenmekte gereklidir. Yemeklerden sonra 20-30dk oturup dinlenilmelidir. Hasta egzersiz ve dinlenme arasındaki dengeyi sürdürmeyi öğrenmelidir. Oturma ve yatma pozisyonu: İki ay boyunca yaklaşık 5 kg’dan ağır yük kaldırmamalı,itme ve çekme hareketleri yapılmamalıdır. Hasta oturup kalkarken ağırlığını kollarına vermemeli, kollarını yalnızca dengeyi sağlamak için kullanmalıdır.6 ay boyunca sırt üstü ve semifowler pozisyonunda yatmalıdır. Uyku: Uyku, bireyin yaşam bütünlüğünü devam ettirebilmesi için gerekli enerjiyi sağlama sürecidir. Uykusuzluk ve uyku düzensizliği; öğrenme güçlüğü, depresyon, kas ağrısı, yorgunluk ve halisünasyona yol açabilir. Kalp cerrahisi sonrası uykuya dalmakta zorluk, uyku bölünmeleri, uyandıktan sonra bir daha uykuya dalamamak sıkça görülen durumlardır. Bütün bunlar zamanla azalır ve altı aya kadar geçer. Uyku sorunlarının en önemli nedeni ağrı olduğundan öncelikle hastaların ağrısı giderilmeye çalışılmalı, daha sonra ihtiyaç duyulursa ilaç tedavisine geçilmelidir. Ayrıca hastalara her gece belirli saatlerde yatmaları ve günde 8-10 saat uyumaları gerektiği de söylenmelidir. Hijyenik Bakım Açık kalp ameliyatından sonra hastalar genellikle yara yerinin enfekte olabileceği ya da banyo yaparken düşecekleri endişesiyle birkaç hafta banyo yapmaktan kaçınmaktadır. Ameliyat kesi yerinde, problem yoksa 5. gün birinin yardımıyla banyo yapabileceği hastalara söylenmelidir. Hastalara baş dönmesi ve bitkinliğe neden olacağından banyoda sıcak su kullanmaması, insizyon bölgesini parfümsüz bir sabun ve su ile ovmadan yumuşak hareketlerle günlük olarak yıkayabileceği söylenmelidir. Hekim tarafından önerilmemişse insizyon bölgesine krem ya da pomad kullanılmamalıdır. Alışkanlıklar Alkol: Bazı araştırmacılar az miktarda alkol tüketilmesinin kalbi koruyucu etkisi olabileceği görüşünü desteklemektedirler. Miyokard iskemisi konusundaki yapılan çalışmalarda; akut koroner olaylardan sonraki sonuçların, içki içenlerde içmeyenlere kıyasla daha iyi olduğu gösterilmiştir. Alkol, damarlarda oluşan aterom plakları üzerindeki kalsiyum ya da damar duvarındaki birikintilerin çözülmesini sağlayan High Density Lipoprotein kolestrolün normal düzeylerde (%3570mg) kalmasına yardımcı olur. Buna karşın aşırı alkol tüketilmesi, çeşitli kardiovasküler sorunlara neden olabilmektedir. Bu nedenle alkolün kalp için yararlı mı yoksa zararlı mı olduğu konusunda sağlık ekibi elemanları, hastalarına tavsiyede bulunacakları zaman çelişkide kalabilmektedirler. Hastanın alkol alışkanlığı var ise bırakması en doğru olanıdır. Alkol ilaçlarla birlikte alındığında istenmeyen yan etkilere neden olabileceği söylenmelidir. Fazla miktarda tüketilecek alkol, kalpte yorulma ve deformite meydana getirir. Kilo artışı ve karaciğer bozukluğu da fazla alkol tüketilmesi ile ortaya çıkan istenmeyen etkilerdir. Sigara: Dünyada yapılan tüm araştırmalara göre, kalp ve damar sistemi üzerine zararlı olduğu saptanmıştır. Sigara içme ateroskleroz için kesin risk faktörüdür. Nikotin sigara içilir içilmez hemen plazmada katokalominlerin miktarını arttırmakta, aynı zamanda kalp hızı ve basıncını yükselterek kalbin oksijen ihtiyacını arttırmaktadır. Sigara içen kişilerin içmeyenlere göre kalp krizi geçirme riski 2 kat daha fazladır. Ameliyattan sonra aktif ve pasif olarak kesinlikle sigara içmemesi gerekmektedir. Cinsel Yaşam Açık kalp cerrahisi sonrası hastalara, cinsel yaşama ilişkin endişelerin normal olduğu açıklanmalıdır. Seksüel ilişkiye başlama normal hayata geri dönüşün bir parçasıdır. Hastalara ameliyattan 4-6 hafta sonra seks yapılması önerilmektedir. Cinsel yaşama başlama kriterlerinden birisi hastanın iki kat merdiveni zorlanmadan çıkabilmesidir. İki kat merdiven çıkma ve cinsel ilişkide miyokardial oksijen gereksiniminin eşit olduğu saptanmıştır. Cinsel ilişki sırasında sternumu germeyecek ve yorucu olmayan pozisyonlar tercih edilmesi gerekmektedir. Ayrıca olağan dışı bir yerde veya değişik bir partner ile gerçekleştirilen eylemin daha fazla strese yol açacağı için bu tür ilişkilerden kaçınılması önerilmektedir. Hastalarda, cinsel aktivitenin ölüme yol açabileceği korkusu yanında, eşi ile arasında soğukluğun gelişebileceği endişesi gelişmekte, bazen de hastanın istekli olmasına rağmen, eşinin endişesi olabilir. Hastaya cinsel yaşamın eski düzeyine döndürülmesi konusunda aceleci davranılmaması ve kendini rahat hissetmesi önerilmelidir. Hastalar, ilişki sırasında gelişen anjina, aşırı yorgunluk, uzamış dispne, ilişki sonrası 10 dakikadan daha fazla süren çarpıntı hissettikleri takdirde hekime başvurmaları yönünde uyarılmalıdır. Ruh Halinde Değişiklik Operasyon sonrası hastalar mutsuzluk, stresle baş edememe, aile içinde rol karmaşıklığı, anksiyete, depresyon ve panik atak yaşamaktadırlar. Newman’ın, kardiyak ameliyat sonrası bilişsel defisitlerin gelişmesinde; ileri yaş, hastanın eğitim süresi, ameliyat sonrasında arterial basınç, genetik yatkınlık, hastaların kullandığı bazı ilaçlar gibi faktörlerin etkili olabileceğinden, Mill’s de ileri yaş, uzun süreli total perfüzyon, serebral kan akım yetersizlikleri, aortanın aterosklerotik olması, CABG ve kapak replasmanlarının beyin iskemisinde risk arttırıcı faktörler olduğunu belirtmiştir. ACİL DURUMLAR •ameliyat öncesi ağrılara benzeyen göğüste, omuzda, boyunda veya çenede dinlenmeye ve dil altı hap almaya rağmen geçmeyen ağrı, •çok hızlı ve düzensiz kalp atışları, •nefes darlığı ile birlikte olan çarpıntı, •dinlenmekle geçmeyen nefes darlığı, •günde 1-1.5 kg dan fazla kilo artışı, •görmede ani değişiklikler, bayılma hissi, •kolda ve bacakta ani güç kaybı ve tutamama hali, •38 dereceyi geçen vücut ısısı, •idrar zorluğu ve kanlı idrar, makattan taze kan gelmesi, katran kıvamında gaita, •kahve telvesi şeklinde kusma, •insizyon bölgesinde iltihaplı akıntı olması, kızarması, şişmesi, sıcaklığında artış olması durumunda acilen doktorunu bilgilendirmesi gerektiği bildirilir. İşe başlama: Kalp ameliyatlarında, semptomatik düzelmeden sonra, hastanın ameliyat sonrası işine döneceği konusunda ikna edilmesi, onun sosyal ve psikolojik konforunu sağlama açısından çok önemlidir. Bu açıklama hastayı son derece rahatlatır. Çalışma hayatına hafif tempolu işlerde, günde dört saati geçmemesi koşuluyla ilk 4 haftadan sonra, zorlamaların olduğu özellikle ellerin kullanıldığı işlerde 3. aydan sonra başlanması önerilmektedir. Ev işleri yapma Bayan hastalar için iyileştiğinin bir göstergesi de ev işlerini yapabilmeleridir. Yemek hazırlama, temizlik, çocuk bakımı, etraf düzenleme gibi aktiviteleri yerine getirmek için 8 haftadan sonra yapılacak kontrol ve doktorun kararına göre hareket edilmelidir. Hasta kendini iyi hissettiği müddetçe 8. haftadan itibaren ev işlerine başlayabilir. Seyahat Taburculuktan itibaren dünyanın her yerine yolculuk yapılabilir. Ayrıca sağlık yönünden en güvenli yolculuk uçakla yapılandır. Uzun süreli araç içinde seyahat edilmemeli ve 1-2 saatte bir mola verilip 10 dk yürüyüş yapması sağlanmalıdır. Otomobil kullanma Hastalıktan sonraki iyileşme döneminde reflekslerde azalma görüldüğünden özellikle ameliyat sonrasındaki ilk 6-8 haftada hastaların araba kullanmaları risklidir. Ayrıca araba kullanma insizyon bölgesinde gerginlik yaratabileceğinden ve herhangi bir travma durumunda ameliyat bölgesinde açılmalar olabileceğinden hastalara araba kullanmamaları önerilmektedir. Sosyal faaliyet Taburcu olduktan sonraki ilk on günde ziyaretçiler ve telefon görüşmeleri kısıtlanabilir. 10. günden itibaren gittikçe güçlenildiği fark edilecek, çevre ile gerekli sosyal faaliyetlere katılabileceklerdir. Evde kalındığı süre içinde iyileşmeyi hızlandırmak ve morali yüksek tutmak için; sabah normal saatte kalkılmalı, mümkünse duş alınmalı, daima düzenli giyinilmeli, pijama ile dolaşılmamalı, her gün aktivite arttırılmalı, özellikle yürüyüşler yapılmalı, öğleden önce ve öğleden sonra; hareket ve yemek sonrası dinlenilmelidir. Ayrıca küçük ev işlerine yardımcı olma, tiyatro, sinema, alışverişe gitme, arkadaş ziyaretinde sakınca yoktur. Kontrole Gelme Hastalar taburculuk sonrası, eğer soruları olursa telefon edecekleri kişiyi bilmelidirler. Hastalara önemli durumlar ve randevu tarihleri açık bir dille anlatılmalı ve not edilmelidir.