Kozmetik

advertisement
Yakında olsun uzakta olsun
Tanrının yarattığı her şey
Gizliden gizliye bağlı birbirine
Bir yıldızı rahatsız etmeden
Dokunamazsın bir çiçeğe
FRANCİS THOMPSON
► İÇERİK;
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
İlaç nedir?
İlaçların araştırma ve geliştirme süreçleri
Tedavide yeni yaklaşımlar ve yeni ilaçlar
İlaç bağımlılığı ve tedavisi
Tarım ilaçları
Tarım ilaçlarının çevreye etkileri
Kozmetik nedir? Tarihçesi
Kozmetiğin sınıflandırılması
Kozmetiklerin geliştirilme süreçleri
Kozmetiklere bağlı istenmeyen durumlar
Kozmetiğin insanlar üzerindeki etkisi
Günümüzdeki modern kozmetik anlayışı
İlaç nedir ?
♦
Canlı hücre üzerinde
meydana getirdiği tesir ile
bir hastalığın teşhis ve
tedavisini veya bu
hastalıktan korunmayı
mümkün kılan kimyasal
preparatlara ilaç denir.
İLAÇ ÜRETİMİ
♦
İlaç aktif maddelerinin,
yardımcı katkı maddeleri ile
belirli oranlarda
karıştırılarak, çeşitli ürün
formlarında kullanıcıya
sunulması ilaç üretimi
olarak adlandırılır
İlaçlar;
► Katı form(tablet, film kaplı tablet,
draje, kapsül, kuru şurup)
► Yarı
katı form(krem, merhem,
Süppozituar)
► Sıvı
form(steril ampul ve flakon,
steril olmayan şurup, damla)
şeklinde 3 farklı formda üretilirler.
İLAÇ ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME
SÜRECİ (AR-GE)
► İlaç
araştırması ve
geliştirmesi ile uğraşan ilaç
endüstrisi kuruluşlarında
ve ayrıca akademik
kuruluşlarda, yeni ilaçlar
bulmak için devamlı
çalışmalar yapılır.
► İlaç
geliştirmede temel amaç, insanların
yaşamında daha iyiye doğru bir değişiklik
yapabilmektir. Geliştirilen her ilaç veya aşının
kullanımı ile koruyucu, tedavi edici veya
hastalığın belirti ve bulgularını azaltıcı bir
etkinin elde edilmesi gerekmektedir.
► İlaç
geliştirme süresi 4 ana bölümden
oluşur:
1) keşif ve araştırma
2) preklinik çalışmalar
3) klinik çalışmalar
4) onay ve pazar sonrası denetim
Dünyada, biyomedikal olarak, yeni ilaç
geliştirilmesi ve değerlendirilmesi birbirini
izleyen başlıca iki basmaktan oluşur. Bunlar:
►
1. Klinik-öncesi (prekilinik) çalışma ve
değerlendirmeler
2. Klinik çalışma ve değerlendirmedir.
► Klinik-öncesi

değerlendirme:
Doğal kaynaklardan ortaya çıkarılan bir
kimyasal molekülün önce uygun deney
hayvanları üzerinde denenmesi ile
insanlar üzerindeki olası yarar ve
zararlarının öngörülmeye çalışılması
amaçlanır.

Binlerce molekül arasında tarama
testleri ile ilaç olmaya aday olan
molekül ayrıştırılır ve sonuçta bu aday
moleküllerin farmasötik (ilacın şekli)
şekil haline getirilmesi araştırmaları
yapılır.
Deneyler başlıca tarama ve
toksisite testleri olarak sürdürülür

Tarama testleri laboratuvar
koşullarındaki araştırmalar olarak
sürdürülür.

Toksisite testleri de
köpeklerde yapılır.
► Klinik
 İnsan
değerlendirme:
üzerinde kullanılabileceği
öngörülen aday ilaç molekülleri
çeşitli farmasötik biçimlere
getirilerek ve ilgili etik kuruldan
mutlaka izni alınarak gönüllü sağlam
ve hasta denekler üzerinde denenir.
Klinik denemeler başlıca dört
basamaktaki dönemsel çalışmalar ile
gerçekleştirilir. Bunlar:
►
1.
2.
3.
4.
Faz
Faz
Faz
Faz
I (birinci dönem),
II (ikinci dönem),
III (üçüncü dönem) ve
IV (dördüncü dönem) çalışmalardır.
1. Faz I (birinci dönem):

Bu dönem daha önce sadece deney
hayvanında denenmiş ilacın ilk kez
insanda denendiği dönemdir. İnceleme
genellikle sağlam gönüllü deneklerde ve
10-15 kişilik ufak sayıdaki bir grup
üzerinde yapılır.
2. Faz II (ikinci dönem):
 Bu
dönemde kısıtlı sayıdaki
hastada ilacın terapötik
(tedavi edici) ve profilaktik
(koruyucu) dozları araştırılır
3. Faz III (üçüncü dönem):
 Bu
dönem çok merkezli, olası en
fazla hasta üzerinde terapötik
etkinliği sağlamak için yapılan
çalışma dönemini kapsar.
4. Faz IV (dördüncü dönem):
 Bu
dönemde ilaç deneme amacıyla
verilmez. Sadece hasta için tıbbi
bakım gerektiğinden, ilaç hastalara
rutin olarak kullandırılır. Sonuçlar
bakımından ilacın tedavi etkinliği ve
yan etkileri izlenir, değerlendirilir
Tedavide Yeni Yaklaşımlar-Yeni
İlaçlar:
► Son
yıllarda genomik (bir organizmadaki
tüm genlerin incelenmesi) ve proteomik
(protein profillerinin sistematik analizi)
gibi yeni gelişen bilimlerle, ilaç
geliştirilmesinde büyük aşamalar
gerçekleştirilmeye başlanmıştır.
► Öncelikle
sağlam ve hastalıklı hücre
proteomları ve genomları karşılaştırılır
ve buna dayalı olarak hedef protein
veya genlerin belirlenmesi işlemi
saptanır. Daha sonra ise, bu hedefe
yönelik ilaç molekülü bulunur.
► Son
dönemde geliştirilen ilaçlar, hastalığı
yenmek için insan vücudundaki
proteinler ve vücut tarafından üretilen
diğer maddeler kullanılarak üretilen
ilaçlardır. Bu tür ilaçlar, biyoteknolojik
ilaç olarak tanımlanırlar.
►
Biyoteknolojik ürünlerin geliştirilmesi daha
etkili ve daha az yan etkili ilaçların
bulunmasına olanak sağlamaktadır. Ayrıca,
bazı hastalıklarda yeterli miktarlarda
bulunamayan insan proteinlerinin büyük
miktarlarda üretimi sağlanabilmektedir.
İlaç Bağımlılığı ve Tedavisi
► Hastalıkları
tedavi etmek için
kullanılan ilaçların bilinçsizce alınması,
sürekli kullanma alışkanlığına yol
açarak, bağımlılığa sebep olabilir ve
bu bağımlılık tehlikeli sonuçlar
doğurabilir.
► İnsanlar
gereksiz yere ilaç kullanmaya
çeşitli nedenlerle başlarlar.Bazıları ruhsal
çöküntü ya da yetersizlik duygusuna
kapıldıklarında, bazıları da arkadaşlarına
ayak uydurabilmek için ilaç kullanırlar.
İlaç Bağımlılığının Etkileri:

Fiziksel(tam) bağımlılıkta, ilaç vücudun
mutlaka karşılanması gereken fiziksel bir
gereksinimi gibidir. Bağımlı kişi ilaçtan
yoksun kaldığında, çok şiddetli ağrılar ve
kusma gibi sarsıcı “yoksunluk belirtileri”
ortaya çıkar.

Ruhsal bağımlılıkta kişi ilacın kendisi için
vazgeçilmez bir gereksinim olduğuna
inanır. Hatta ilaçsız kaldığında bazı
fiziksel sıkıntılar da yaşar; ama ilacı çok
uzun süre yüksek dozda kullanmamışsa
ağır yoksunluk belirtileri görülmez.
Bağımlılık Yaratan İlaçlar
Fiziksel ve ruhsal etkileri nedeniyle
kullanılan bağımlılık yapan bazı
uyuşturucular şunlardır:
• afyon
• morfin
• kodein
• papaverin
► Afyon:
haşhaş bitkisinden
elde edilen güçlü bir
uyuşturucudur. Aşırı miktarda
alındığında öldürecek kadar
zehirli olmasına karşın tıpta ilaç
olarak çok kullanılır.
► Morfin:
Morfin Afyonda yüzde on
oranında bulunan, kuvvetli ağrı kesici
özelliği olan bir maddedir. En büyük etkisi
merkezi sinir sisteminde görülür. Morfin,
kolaylıkla alışkanlık yapabilen bir maddedir.
► Kodein:
Afyondan elde edilen bir
uyuşturucudur. Morfinden daha zayıf bir
uyuşturucu olup, alışkanlık yapma
derecesi de keza daha azdır. Bu yüzden
en çok kullanılan uyuşturucudur.
► Papa
verin: Afyondan
elde edilen ve hekimlikte
kullanılan bir maddedir.
İlaç Bağımlılığının Tedavisi
 İlaç
bağımlılarının tedavisinde birkaç amaç
birden güdülür. Kişiyi kötü alışkanlığından
kurtarmak, bağımlının vücut sağlığına
kavuşmasını sağlamak ve hepsinden
önemlisi,tedaviden sonra yeniden o ilaçları
kullanmamasına yardımcı olmaktır.
TARIM
İLAÇLARI
PESTİSİTLERİN TARİHÇESİ
 Pestisitlerin kullanımı çok eski tarihlere
dayanmaktadır. M.Ö. 1500’lere ait bir
papirüs üzerinde bit, pire ve eşek arılarına
karşı insektisit(böcek öldürücü) hazırlanışına
dair kayıtlar bulunmuştur.

Doğal zararlılara pestler, bunlarla
mücadele etmek için kullanılan
sentetik organik maddelere de
pestisitler denir.
Başlıca pestisitler;
► böcekler
► kemirgenler
► mantarlar
► yabani otlar
Pestler insanlar için gerekli maddelere zarar
verdiklerinden, bunlarla mücadele etmek hususu
zamanımızda hayati bir konu haline gelmiştir.
PESTİSİT ÇEŞİTLERİ
Pestisitler kimyasal formüllerine veya
kullanılma amaçlarına göre birkaç ana gruba
ayrılır.
Kimyasal formüllerine göre;
1) Klorlanmış hidrokarbonlar
2) Klorlanmış fenoksi asitler
3) Organofosfatlar
4) Karbamatlar
Kullanılma amaçlarına göre;
1) Böceklere karşı kullanılanlar (insektisit)
2) Mantarlara karşı kullanılanlar (fungusit)
3) Otlara karşı kullanılanlar (herbisit)
4) Kemirgenlere karşı kullanılanlar
(rodendisit)
gibidir.
TARIM İLAÇLARININ ÇEVREYE ETKİLERİ
Tarımsal alanlara, orman veya bahçelere uygulanan tarım
ilaçları havaya, suya ve toprağa, oradan da bu ortamlarda
yaşayan diğer canlılara geçmekte ve dönüşüme
uğramaktadır.
A) TOPRAK KİRLİLİĞİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Gerek bitkiler üzerine, gerekse doğrudan toprağa verilerek
yapılan tarım ilacı uygulamasından mikro ve makro toprak
flora ve faunası etkilenir. Sonuçta toprağın havalanması,
nitrifikasyon, mineralizasyon, toprağın taneli yapı kazanması
olumsuz yönde etkilenmiş olur.
B) SU KİRLİLİĞİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Toprak ve bitki uygulamalarından sonra toprak
yüzeyinde kalan pestisitler, yağmur suları ile
yüzey akışı şeklinde veya toprak içerisinde
aşağıya doğru yıkanmak suretiyle taban suyu ve
diğer su kaynaklarına ulaşabilirler.
C)İNSAN ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Tarım ilaçlarının üretimi veya kullanılması
sırasında meydana gelen is kazaları, ilaçların insan
sağlığına karsı olumsuz etkilerini derhal
göstermektedir. Tarım ilaçları insan vücuduna ağız,
deri veya solunum yoluyla girmektedir.
Tarım ilaçlarının insanlar üzerindeki etkileri
fetal yaşamdan itibaren başlamaktadır. Bu
ilaçlar plasentadan fetüse geçmekte, bunun
sonucunda düşükler, sorunlu çocuk doğumları
görülmektedir.
Bir kısmı ise doğrudan doğruya periferal ve
merkezi sinir sistemi üzerinde göstererek
organizmanın yaşamını tehdit etmektedir.
D)HEDEF OLMAYAN ORGANİZMALAR
ÜZERİNE ETKİSİ
Hemen bütün insektisitler spesifik olmadıkları için sadece
hedef organizmaları öldürmez, omurgalı ve omurgasız diğer
organizmaları da etkilerler.
Örneğin;
Arılar, kuşlar ve balıklar, mikroorganizmalar ve
omurgasızlar gibi hedef olmayan organizmalarda ölümler.
TÜRKİYE VE DÜNYADA KULLANIMI
Dünyada tarım ilacı üretimi 3 milyon ton civarındadır.
Herbisitler tarım ilaçları içinde % 47'lik bir payla birinci sırayı
almaktadır. Bunu % 29 ile insektisitler izlemekte, fungisitlerin
ise % 19'luk bir payı bulunmaktadır. Diğer pestisit grupları ise
% 5'lik bir paya sahiptir.
Türkiye'de birim alana kullanılan ilaç miktarı gelişmiş
ülkelere göre çok düşük düzeyde kalmaktadır. Türkiye'ye
kıyasla Fransa ve Almanya'da 9, İtalya'da 15, Hollanda'da 35,
Yunanistan'da 12, Belçika'da 21, ABD de 15, İsviçre ve
Japonya da 17kat daha fazla ilaç tüketilmektedir.
Kozmetik
Kozmetikler, deri, tırnak, saç gibi
organların görünüşünü düzelterek bir
kimseyi güzelleştirmek için kullanılan
maddeler, preparatlar, tedavi biçimleri ve
araçlarıdır.
Kozmetoloji, kozmetik preparatları ve bu
preparatlarla ilgili insan vücudunu
sistematik olarak inceleyen bir bilim dalıdır.
Dekore etmek süslenmek anlamına gelen
kosmein kelimesinden türetilmiştir.
KOZMETİĞİN
TARİHÇESİ
İnsanlar en eski çağlardan beri, renklerin önemini
kavrayarak renkleri çeşitli amaçlarla
kullanmışlardır. Bunların en önemlilerinden biri
kadınların görünüşlerini değiştirmek,güzelleştirmek
ve cinsel çekiciliği arttırmak amacı ile
kullanılmasıdır.
► M.Ö.5000
yılında eski Mısır firavunlarından
malaşit yeşilinin göz boyası olarak
kullanıldığı bilinmektedir.
► Yine
Mısır firavunlarından Nentavi’nin
mumyası bize firavunun saçlarının kırmızıya
boyanmış olduğunu göstermektedir.
► İÖ
2300'lerde Çin'de yasemin ve lotustan, İÖ
1500'lerde ise Hindistan'da santal, yasemin, gül,
nergis gibi çiçeklerden parfüm yapılıyordu.
► Anadolu'
da ise öteden beri güzel kokular sürme,
kına kullanma, gözlere sürme çekme geleneği
vardı.
nın saraylarında ve İtalya'da ise,
kozmetikler olmazsa olmaz süslenme
öğeleriydi. Kadınlar kadar erkekler de
yüzlerinin beyazlanmasına ve makyaja
düşkündü.
► Fransa‘
► 18.
yüzyılda Fransa'da parfüm ve güzellik
gereçleri bir sanayi dalı durumuna geldi
yılları arasında kozmetikler
genelde kadınlar tarafından geniş ölçüde
kullanılmaya başlayarak, kozmetik
endüstrisinin gelişmesine yol açmıştır.
► 1920-1930
► 1958
de Mrs-Mc Donald kozmetiklerin
kadınların birçok psikolojik sorunlarının
giderilmesinde çok önemli bir rol oynadığını
ileri sürerek yeni bir çığır açmıştır
Kozmetik ürünlerin sınıflandırılması
► Genel
anlamda kozmetikler deri,
tırnak, saç gibi organların görünüşünü
düzelten ve güzelleştiren preparatlar
olarak bilinir.
KOZMETİKLERİN DERMATOLOJİDE
KULLANIMI ÜÇ TEMEL AŞAMADAN
OLUŞUR:
1)Cilt temizliği
2)Cildin nemlendirmesi
3)Cilt bakım ürünleri
1)Cilt temizliğinde kullanılan
ürünler
►
►
►
►
►
Sabunlar ve sindetler
Yağ içermeyen temizleyiciler
Temizleyici kremler
Tonikler ve sıkılaştırıcılar
Temizlik maskeleri
2)Cildin nemlendirilmesinde
kullanılan ürünler
►
►
►
►
Oklüzif yağlar
Su çekici humektanlar
Hidrofilik maddeler
Güneşten koruyucular
3)Cilt bakım ürünlerinde kullanılan
ürünler
► Yumuşatıcı
kremler
► Yumuşatıcı losyonlar
► Temizleyici kremler
► Yüz maskeleri
► Ter kokularını önleyen
► Traş preparatları
Saça uygulanan kozmetik
ürünler üç temel aşamadan
oluşur:
1)Saç bakım ve temizliği için
kullanılanlar(şampuanlar)
2)İyileştirici bakım ürünleri
3)Saç şekillendirici ve saç rengini
değiştirmek için kullanılanlar
 Günümüzde kozmetikler tıbbi gözetim gerektiren
ve belirgin ilaç aktivitesi gösteren bileşikleri
kapsamaktadır. Bu nedenle şöyle bir grup ele
almamız mümkündür:
1) Alfa-Hidroksi asitler (Aha)
2) Antioksidantlar
3) Vitaminler ve derideki etkileri
4) Bitkiler ve bitki kaynaklı maddeler
5) Biyolojik maddeler
Alfa-Hidroksi asitler (Aha)
► AHA’ler
•
•
•
•
•
•
dermatolojide kullanım alanları;
güneş lekeleri gibi pigment düzensizlikleri,
ince ve orta derinlikteki kırışıklıklar,
kuru cilt,
akne vulgaris ve rozasea tedavisi,
siğil tedavisi,
seboreik keratoz ve solar keratoz gibi bazı
dermatolojik hastalıklar sayılabilir.
Antioksidantlar
► Deride
hücresel proteinler, enzimler, DNA,ve RNA
ve hücre zarındaki doymamış yağ asidleri
üzerindeki oksidatif hasarlar derinin doğal
savunma mekanizmasını bozar.
► Derinin
oksidatif strese karşı korunması amacıyla
içinde antioksidanların bulunduğu kozmetikler ve
deri bakım ürünleri geliştirilmiştir.
Vitaminler ve derideki etkileri
► Son
yıllarda gerçekleştirilen klinik ve laboratuar
çalışmaları çeşitli deri hastalıklarını
iyileştirilmesinde tropikal vitamin uygulamasının
yaralı olduğunu göstermiştir.
► Özellikle
vitaminlerin,yaşlanmaya bağlı
kırışıklıkların,kuru/yağlı cilt değişikliklerinin
önlenmesi,geciktirilmesi ve durdurulmasında
önemli bir yeri olduğunu göstermiştir.
Bitkiler ve bitki kaynaklı maddeler
► İnsanlar
bitkisel kaynaklı ürünlerin daha güvenli
olduğuna inandıklarından bitkisel ürünlerin
kullanımı daha popülerdir. Bitkiler kozmetikler ve
deri bakım ürünlerinde koku verici olarak
kullanılmaktadır.
Biyolojik maddeler
► Cilt
bakım ürünlerinde deriye etkili
maddelerin kullanımının artmasına bağlı
olarak kullanılan biyolojik maddelerin sayısı
artmaktadır.
► Bu
maddeler derideki hücresel olayları
etkileyerek,hücrelerin doğal yenilenme,tamir
ve kontrol mekanizmalarını uyararak,derinin
daha sağlıklı ve genç görünmesini sağlarlar.
Kozmetik ürünlerde mikrobiyolojik
etkiler

Mikroorganizmalar, üremeleri için uygun bir
ortam oluşturan herhangi bir maddenin
içinde ya da yüzeyinde oluşabilirler.

Bu yüzden kozmetik ürünlerin tüketicilerin
sağlığı ve ürünlerin tüketiciler tarafından
güvenli kullanımı önem
Bu mikroorganizmaların ürünlere
çeşitli etkileri vardır:
a. Gözle görülür etkiler:
Sıvı formülasyonlarda mikroorganizmalar,
çökelti, bulanıklık veya ince bir zar oluşumuna
neden olabilirken daha katı preparatlarda,
sıklıkla renkli olmak üzere bakteri, maya ve
küf kolonileri oluşabilir
► b.
Renk değişiklikleri :
Üründeki bileşenlere bağlı değişikliklerin
bir sonucu olarak, PH, redoks veya
organizmanın metabolik değişiklikleri sonucu
mikroorganizmaların oluşturduğu pigmentler
renk değişikliklerine yol açmaktadır.
► c.
Gaz oluşumu ve PH değişimi :
Kozmetik ürünlerdeki oksijen eksikliği,
mikroorganizmaların fermantasyona sebep
olmalarına yol açar.
Kozmetik ürünlerin çoğunda gerekli bir madde
olan gliserin, bazı mikroorganizmalar tarafından
kolaylıkla fermente edilir.
► e.
Koku ile ilgili etkiler :
Birçok mikroorganizmanın karakteristik koku
oluşturduğu, çeşitli aroma oluşturan bakterilerin
tanımlandığı bilinmektedir.

Bu aromalardan en tipik olanları, hidrojen sülfür
gibi kükürt içeren metabolikler, yağ asitlerinin kötü
kokusu, enzimlerin kokusu ve amonyağın
kokusudur.
►.
f. Yapı ile ilgili etkiler :
Tropikal preparatların deri üzerinde
oluşturduğu his,kabul edilebilirlikleri için
önemlidir.
Kremler, topak veya kumlu hale gelebilir.
Sıvı preparatlarda, deriye uygulandığında
hissedilebilen viskozite değişiklikleri
olabilmektedir
► g.
Toksik etkiler :
 Kozmetik
ürünlerin uygulanmasının
ardından bazen tahriş oluşabilmektedir.
 Özellikle
göz, kont amine olmuş kozmetik
ürünlerden kaynaklanan enfeksiyonlara
duyarlıdır.
► Kozmetikte
kullanılacak olan hammaddelerin
mikrobiyolojik kaliteleri kullanılmadan önce yeterince
kontrol edilmelidir. Hammaddeler aynı üreticiden,
özelliklerini belirten belgelerle birlikte alınmalıdır.
Alınan örneklerde bakteri, maya ve mantar kontrol
testleri yapılmalı, temiz ve tozsuz ortamlarda iyi
kapalı kaplarda saklanmalıdır.
 Kozmetik
ürünlerle ilgili düzenleyici otorite
FDA, kozmetikleri ve içerikleri halka
satılmadan önce onaylamak zorunda
değildir. Genellikle FDA bu ürünleri pazara
sunulduktan sonra düzenlemeye alır.
 Bu
şu demektir; üreticiler herhangi bir içeriği
veya hammaddeyi, renk, katkı maddeleri ve
bazı yasaklanmış maddeler hariç , hükümet
onayı almadan, bir ürün pazarlayabilirler.
bu yüzden;
Kaliteli kozmetik ürünlerin içeriklerinin
güvenliği için de gerekli programların
sağlanması gerekmektedir:
CIR
► kozmetik
içeriklerini değerlendirme programı
► 1976
yılında kurulan bu programın amacı,
kozmetiklerde kullanılan maddelerin güvenilir
olup olmadıklarını belirlemektir
► CIR
programı, kamuya açık işleyişi, uzman paneli
üyelerinin bütünlüğü, FDA ve CFA’nın katkıları ve
kozmetik endüstrisinin işbirliği sayesinde karar
vermede bağımsız kalmıştır.
Kozmetik ürünlerin üretiminde bu
etkilerin azalması için kullanılan
hammaddelerin ve bitmiş kozmetik
ürünlerin taşıdığı mikroorganizma
sayısının düşürülmesinde
GAMA RADYASYONU ve
IŞINLAMA YÖNTEMİ
günümüzde halen güvenli, etkili ve
verimli bir yöntemler olarak
onaylanmaktadır.

Kozmetik bir preparatın deri ile
geçimsizliği iki türlüdür.
Bunlardan ilki Toksik reaksiyondur. Bu tür
maddeler deriye sürüldüklerinde
1.dereceden irritasyon meydana getirirler
(ödem ve eritem). Örnek olarak düşük yağ
asidi sabunlarını gösterebiliriz.
İkincisi, derinin tahammülsüzlüğüdür
Tahammülsüzlük, belirli bir preparatın çoğu
kişide herhangi bir reaksiyon göstermezken
diğer bir kişide duyarlılık yaratmasıdır.
Bu çeşit maddeler uygulamalarından
ancak 24-48 saat sonra bir tepki yaratır.
Ürünlerin etkisi kişiden kişiye değişmektedir.
örneğin; saç losyonlarında renk açma
amacıyla kullanılan kinin tuzları, antiseptik
preparatlarda kullanılan birçok kozmetik
preparatta kullanılan lanolin bile bazı
kişilerde tahammülsüzlük yaratabilir.

A.B Devletlerinde bir firma 1961 yılında
bastırdığı Professional Formulary de alerjik
reaksiyonların nedeni oldukları gerekçesi ile
kullanılmasında dikkatli olunması gereken
maddeler listelenmiştir.
►
►
►
►
►
►
►
Acı badem yağı
Arsenik bileşikleri
Arap zamkı
Bizmut bileşikleri
buğday nişastası
Çinko sülfat
fenol
►
►
►
►
►
►
►
Kakao yağı
Karanfil esansı
Karaya sakızı
Lavanta esansı
Limon esansı
Portakal kabuğu yağı
Reçineler
Kozmetikler;
► Dekoratif
► Psikolojik
► Sosyal
► Klinik yönlerden insanları etkilemektedirler.
►
Dekoratif:
Bu kozmetik preparatların
dekoratif olarak etkisini
göstermek için yüz veya
vücudun kusurlu yanlarını
gizlemek amaçlanmaktadır.
► Psikolojik:
Kozmetik uygulamalar kişilerin özellikle
kadınların ruhsal bozukluklarını tamamen
gideremese bile önleyici bir etki sağlamıştır.
► Sosyal:
Kozmetiklerin herkes tarafından
kullanılması bunların gerektiği şekilde
uygulayacak güzellik salonlarının açılması,
taklit mücevher endüstrisinin gelişmesi
güzellik yönünden kadınların arasındaki gelir
farkından doğan eşitsizliği azaltmıştır.
► Klinik:
Kozmetiklerin kuşkusuz en
önemli etkileri klinik etkileridir.
Örneğin, nemlendirici kremler, derinin
gerektiğinden önce yaşlanmasını önler.
Güvenli bir şekilde güzellik sağlamak için
tüketicilerin dikkat etmesi gerekenler vardır…
• Makyaj ürünleri zarar verici şekilde
sürülmemelidir.
• farklı aplikatörler kullanılmalıdır.
• Bir ürünün orijinal kıvama gelmesi için asla bir
sıvı katılmamalıdır.
• Alerjik bir reaksiyona sebebiyet veren ürünü
kullanmayı hemen bırakmalısınız.
• Rengi değişiyorsa veya kokusu
yoğunlaşıyorsa bu ürünü kullanmayı
bırakınız,
• Işık ve sıcaklık ürün içindeki koruma faktörünü
azaltır.
• Makyaj ürünlerinin ağzı sıkıca kapatılmalıdır.
• Aereosol güzellik ürünleri herhangi bir ısı
materyalinin veya sigaranın yanında
kullanılmamalıdır çünkü bu ürünler yanıcıdır.
Ayrıca şu içeriklerin yasaklı
olduğunun bilincinde olmalıdır:
► Bithional
► Cıva
bileşimleri
► Halojenli salisinidler
► Kloroform
► Kloroflorokarbon propellant
► Hekzaklorofen
Derinin temizlenmesi, güzelleştirilmesi ve
sağlıklı bir görüntü kazanması, insanoğlunun
zamanla değişmeyen içgüdüsel diyebileceğimiz
isteklerinden biridir.
İnsanoğlu önceleri bu isteğini yerine getirmek
için, deneme yanılma yolu ile çeşitli maddeler
bulmuş ve kendisini güzelleştirecek biçimde bu
maddeleri uygulamışlardır.
ilaçlar
Gribal, kemoterapik, analjenik ilaçlar
Aradaki ince
çizgiler
pudralar, spreyler,
parfümler, lipstikler,
tırnak cilaları, göz
ve yüz makyaj
ürünleri
Kozmetik
ürünler
kepek şampuanları,
floridli diş macunları,
antiperspirantlar, güneşten koruyucular
Hem kozmetik
Hem ilaç
kaynakça
►
Araştırma ve geliştirme faaliyetleri. (b.t.) Web:
http://www.bilimilac.com.tr/arge/faaliyet.aspx
Tarihi:16.11.2009].
►
Başgut, B. ve Abacıoğlu, N. ( Eylül 2005). Gazi Üniversitesi Eczacılık
Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı. Bilim, Eğitim ve Düşünce Dergisi, Cilt
5, Sayı 3.
►
Bergfeld, W., Belsito, D., Marks, J. ve Andersen, A. (2005). Kozmetik
içeriklerin güvenirliği. JAM ACAD DERMATOL, Cilt 2, Sayı 1.
►
Berkes, F. Ve Kışlalıoğlu, M. (1990). Çevre ve Ekoloji (3). İstanbul: Remzi
Kitapevi.
[ Erişim
►
Çepel, N. (2002). Ekolojik Sorunlar ve Çözümleri. Tubitak, 17–19.
►
Gündüz, T. (1994). Çevre Sorunları. A.Ü Fen Fakültesi Kimya Bölümü,
161–165.
►
İlaç Bağımlılığı. (b.t.) Web: http://bitkisel-ilac.yiberkit.com/home/ilacbagimliligi-ve tedavisi.html?showall=1.[Erişim Tarihi: 18.11.2009].
►
Kaymak, Y. ve Tırnaksız, F. (2007). Kozmetik Ürünlere Bağlı İstenmeyen
Etkiler. Gazi Üniversitesi Mediko Sosyal Sağlık Merkezi, Gazi Üniversitesi
Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Teknoloji Anabilim Dalı. Ankara.
►
Kozmetik İçeriklerin Güvenirliliği. (2005). Journal of the American
Academy of Dermatology, Cilt 2, Sayı 1.
►
Lewis, C. (2004). Kozmetik ürün ve ilaç arasındaki ince çizgi. Online
Kozmetoloji Dergisi, Cilt 3, Sayı 1.
►
Naki Sivri, N. (2005). Türkiye Piyasasında Mevcut Bazı Kozmetiklerin
Gama Radyasyonla Dekontaminasyonu, Hacettepe Üniversitesi Eczacılık
Teknoloji Bölümü, Radyofarmasi Anabilim Dalı, Ankara.
►
Öğüt, S. ve Seçilmiş, H. (b.t.). Süleyman Demirel University, Faculty of
Engineering Architecture Department of Food Engineering, 32260
Isparta/Turkey. Web:
http://idc.sdu.edu.tr/tammetinler/yonetim/yonetim33.pdf
[Erişim Tarihi: 16.11.2009].
►
Özen, İ. ve Dönderici, L. (1994). Sindentler ve dermatolojik kullanım
alanları. Ankara: İbn-i Sina Hast. Dermatoloji ABD.
►
Özer, Ö. ve Güneri, T. (b.t.). Ege Üniversitesi Kozmetoloji Bilim Dalı.
►
Pfizer ve ilaçta ar-ge. (b.t.) Web:
http://www.pfizer.com.tr/pfizer/tr/ArGe_Bilgi_1.aspx [Erişim Tarihi:
15.11.2009].
►
Türk Farmakoloji Derneği. ( Ocak-Nisan 2005). Klinik Farmakoloji
Çalışma Grubu Yayını, Sayı 1.
►
Türkiye İlaç Endüstrisi. (b.t.) Web:
http://www.abdiibrahim.com.tr/content.asp?bolum=5
[Erişim Tarihi: 13.11.2009]
►
Uçar, Ö. (2004). Kozmetik ve İlaç Arasındaki İnce Çizgi. Kozmetoloji
Dergisi, Cilt 3, Sayı 1.
►
Yeni İlaçların Geliştirilmesi. (b.t.) Web:
http://web.inonu.edu.tr/~eolmez/yeniilaclaringelistirilmesi.doc
[ Erişim Tarihi: 14.11.2009].
►
►
Yeni İlaçların Geliştirilmesi. (b.t.) Web: http://www.enderyarsan.net/
[Erişim Tarihi: 17.10.2009]
Yücel, Ü. (2007). Pestisitlerin insan ve çevre üzerine etkileri. Ankara
Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi, Nükleer Kimya Bölümü, Ders
notları.
Web:http://www.dogainsanisbirligidernegi.org.tr/makaleler/pestisitler.d
oc
[ Erişim Tarihi: 17.10.2009]
Hazırlayanlar
► Esra
KAPUCU 2006260026
► Hasan KAHVECİ 2006260025
► Özlem SUSAM 2009260054
► Yeşim ÇANTA 2006260010
Download