Etkili iletişim için tıklayınız

advertisement
İLETİŞİM
Süleyman NAZİFŞAN
Rehber öğretmen
İLETİŞİM NEDİR?
Bizim başkalarını,başkalarının da bizi bizi anlamasına
yarayan
bir SÜREÇTİR.
Düşünme ve görüşlerin sözlü olarak karşılıklı alışverişidir.
Sözcüklerin,resimlerin figürlerin grafiklerin,vb.sembollerin
Kullanılarak bilgi,düşünce,duygu ve becerileri aktarılması
sürecidir.
Organizmanın bir uyarana verdiği ayrımcı bir tepki olarak;
Gücün gösterilmesine yarayan bir mekanizma olarak
görmektedir.
2
İLETİŞİMİN ÖNEMİ
VE
TEMEL İŞLEVLERİ



Anlamların paylaşılma süreci
Özel ilişkiler düzeni içindeki bilgi
işaretlerini hedefleyen eylemler dizisi
Karşılıklı anlayışa ulaşmak amacıyla
bilginin katılımcılar tarafından
paylaşıldığı yakınlaşma süreci
3
İLETİŞİM BOZULURSA








İnsanlar arasında anlaşma sağlanamaz
İnsanlar birbirine yabancılaşır
Belirlenen bireysel, kurumsal ve ulusal hedeflere
ulaşılamaz
İnsanlar yaşadıkları ortamlardan, çalıştıkları
kurumlardan ayrılabilirler
İnsanlar amaçlarından vazgeçebilirler
İnsanlar birbirleriyle çatışırlar, ilişkilerini bozarlar,
kavga ederler, hatta birbirlerini öldürebilirler
İnsanların yönettiği her yapı ve düzeydeki gruplarda
kaos oluşabilir, darbe olabilir
İnsanların yönettiği uluslar birbirleriyle savaşabilir
4
İLETİŞİMİN İŞLEVLERİ








Enformasyon (BilgilenmeBilgilendirme)
Sosyalizasyon (toplumsallaşma)
Motivasyon (Güdüleme)
Entegrasyon ( Bütünleştirme )
Eğitim
Kültürel Gelişme
Eğlenme
Tartışma
5
İLETİŞİMLE İLGİLİ YANILGILAR








Anlamların sözcüklerde ve şekillerde aranması
İletişimin sözel bir süreç olarak ele alınması
Anlatmanın iletişim olarak görülmesi
İletişimin tüm sorunların çözümü olarak görülmesi
İletişimin her zaman çok iyi bir şey olarak görülmesi
"Ne kadar çok iletişim kurulursa o kadar iyidir"
düşüncesi
İletişimin bozulabileceği, kopabileceği düşüncesi
İletişimin doğal bir yetenek olduğu düşüncesi
6
İLETİŞİMİN ÖĞELERİ
KAYNAK
MESAJ
KANAL
ALICI
DÖNÜT
7
İLETİŞİMİN ÖĞELERİ





Kaynak: İletişim sürecini başlatan kişi.
Mesaj: Kaynaktan alıcıya gönderilen
uyarıcılar.
Kanal: Mesajın alıcıya iletilmesini sağlayan
araç ve yöntemler.
Alıcı: Gönderilen mesaja hedef olan kişi ya
da kişiler.
Dönüt: Alıcının kaynak tarafından gönderilen
uyarıcılara gösterdiği tepki
8
Sağlıklı İletişim İçin






Vericiyi tam olarak dinlemek ve anlamaya hazır olmak
Kelimelerin içeriğine ve aktarılmak istenen duygulara
açık olmak
Kelimelerin sözlük anlamları dışında "vericide" ne
anlama geldiklerini tanımayı istemek
Kodu açılan mesaj ile kodlanan mesajın anlam
bütünlüğünü kontrol etmek
Ana konuyu kaçırmamak. Özetlemeler yapmak
İletişimi önyargı ve dirençle kesmemek
9
Sağlıklı İletişim İçin





Vericinin duygularını anlayabilmek, farklı insanların
bakış açılarından bakmayı başarabilmek
Üzerinde fikir birliği olmayan noktalardan önce,
anlaşılan noktaları açıklığa kavuşturmak
Üzerinde fikir birliği olmayan konuların ele alınışında
kelimeleri ve bedeni kontrol etmek.
Duygusal gerginliğin bedene ve ses tonuna
yansımasını önlemek
Karar anında bile iletişimi kapatmadan doğru
dinlemek ve sağlıklı geri bildirimleri sürdürmek
çabasından vazgeçmemek
10
İLETİŞİM TÜRLERİ




Öz iletişim
Kişiler arası iletişim
Örgüt –içi iletişim
Kitle iletişimi
11
Öz iletişim


Bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel
ihtiyaçlarının farkına varmasını, iç gözlem yapmasını,
rüya görerek kendi içinden mesaj almasını ya da
kendisine sorular sorarak bunlara cevaplar üretmesini
bir öz iletişim sayabiliriz.
Karşı karşıya gelen iki insan arasında gerçekleşen
iletişimin benzeri, tek bir insanın içinde de
gerçekleşmektedir. İnsanlar, kendi içlerinde bir takım
mesajlar üreterek ve bunları yorumlayarak kişi – içi
iletişimde bulunurlar.
12
Kişiler Arası iletişim
13
Örgüt –içi iletişim

Örgüt, iş ve işlev bölümü yaparak, bir
otorite hiyerarşisi içerisinde ortak bir
amacı gerçekleştirmek için bir araya
gelmiş insanların faaliyetlerinin
koordinasyonudur
14
Kitle iletişimi


Bir takım bilgilerin, sembollerin, bir
takım hedefler tarafından üretilmesi,
geniş insan topluluklarına iletilmesi ve
bu insanlar tarafından yorumlanması
sürecine kitle iletişimi adı verilir.
Kitle iletişiminde kaynak ve hedef
arasındaki kanallara ise kitle iletişim
araçları denmektedir.
15
KİŞİLER ARASI İLETİŞİM
SÖZLÜ İLETİŞİM
( KONUŞMA DİLİ)



Sözlü iletişimler "dil ve dil ötesi " olmak üzere
iki alt sınıfa ayrılmaktadır
Dille iletişimde kişiler, ürettikleri bilgileri
birbirlerine ileterek anlamlandırırlar
Dil ötesi iletişim, sesin niteliği ile ilgilidir; sesin
tonu, sesin hızı, şiddeti, hangi kelimelerin
vurgulandığı, duraklamalar ve benzeri
özellikler, dil ötesi iletişim sayılır
16
KİŞİLER ARASI İLETİŞİM
SÖZLÜ İLETİŞİM
( KONUŞMA DİLİ)


Dille iletişimde kişilerin "ne söyledikleri",
dil ötesi iletişimde ise "nasıl söyledikleri"
önemlidir
Araştırmalar, insanların günlük yaşamda
birbirlerinin ne söylediklerinden çok,
nasıl söylediklerine dikkat ettiklerini
göstermektedir
17
Sen Dili

Sen dili ile olumsuz duygularını dile
getirmek, eleştirmek ve
hoşnutsuzluğunu belirtmek karşı tarafta
çok olumsuz duygular ve sonuçlar
doğurur. Kişinin direnmesine, karşı
gelmesine kızmasına ve dolayısıyla söz
dinlememesine neden olur
18
Ben Dili

Ben dili direnç ve baş kaldırmayı daha az
ortaya çıkarır ve davranışın değişmesinde
karşı tarafa sorumluluk verir. Ben dili kişinin o
anda, karşılaştığı durum veya davranış
karşısında kişisel tepkisini duygu ve
düşüncelerini açıklayan bir ifade tarzıdır. Ben
dili, başkaları hakkında değerlendirme ve
yorumlamalarımızı değil bizim duygu ve
yaşantılarımızı açıklar
19
Konuşma


Konuşma, duygu, düşünce ve
dileklerimizi görsel ve işitsel öğeler
aracılığıyla karşımızdakine iletmektedir
İnsanda dilince değişir kader,
Ya yurda baş olur, ya başı gider
Yusuf Has Hacib
20
İyi Konuşmacıda Aranan
Nitelikler:

İyi bir konuşmacı konuşma eylemini
oluşturan fiziksel öğelerin önemini bilir
 Görsel davranış
 Ses
 Dil
 Zihinsel etkinlik
21
İyi Konuşmacıda Aranan
Nitelikler:





İyi bir konuşmacı konuşma öncesinde kendisini ve
konusunu iyi hazırlar
İyi bir konuşmacı konuşmalarında tanımlamalara,
örneklere, açıklamalara, karşılaştırmalara, kanıtlara,
istatistiksel bilgilere, gerekli tekrarlara ve görsel
yardımcılara yer verir
İyi bir konuşmacı, gözlem gücünü geliştirmiştir.
İyi bir konuşmacı seçtiği konuşma alanlarında geniş bir
bilgi birikiminin desteğinden yararlanır
İyi bir konuşmacı amacına uygun yönde ve mantıki bir
akış içinde düşünme yeteneğini geliştirmiştir
22
İyi Konuşmacıda Aranan
Nitelikler:





İyi bir konuşmacı amacına uygun yönde ve mantıki bir
bakış içinde düşünme yeteneğini geliştirmiştir.
İyi bir konuşmacı konuşma hızını ayarlamasını bilir
İyi bir konuşmacı, kendi yeteneklerini değerlendirmeyi,
sınırlarını saptamayı bilir
İyi bir konuşmacı, dinleyicisini yakından tanır
İyi bir konuşmacı, konuşmada kişiliğin önemini göz
önünde bulundurur

İyi bir konuşmacı dinleyicileri ile yüz yüze iletişim kurar

İyi bir konuşmacı, kendi kendisinin titiz bir eleştiricisidir
23
Dinleme


Dinleyici, olağan bir konuşma eyleminde
söylenenlerin anlamları gözleriyle ve
kulaklarıyla alır
İşitme ve dinleme birbirleriyle ilişkili,
ancak birbirlerinden ayrı eylemlerdir.
İşitme fizyolojik, dinleme ise psikolojik
bir süreçtir
24
İyi Dinlemeyi Etkileyen Faktörler



Konuyu ilginç bulmamak
Konuşanda ille de kusur bulmaya
çalışmak
Konuşmadaki bazı noktalara aşırı
duyarlılık göstermek



Sahte dikkat
Dikkatin kopmasına neden olmak yada
aldırmamak
Düşünce hızından gereğince yararlanmamak
25
SÖZSÜZ İLETİŞİM


İnsanın iletişimi tek başına sözcüklerle
sınırlandırılamaz
Bizler iletişim kurarken jestlerimizi,
mimiklerimizi, sesimizin tonunu vb.
sözel olamayan elemanları iletişimdeki
yeri ortalama %10 olan sözcükleri
güçlendirmek, daha anlamlı kurmak için
kullanmaktayız
26
SÖZSÜZ İLETİŞİM






Yüz İfadeleri
Jestler ve Mimikler
Baş Hareketleri
Dokunma
Mekan Kullanımı
Araçlar
27
Sözsüz İletişimde Alan

İnsanlar birbirleriyle ilişkilerini esas
olarak dört alanda düzenlerler:




Çok yakın alan ( İçli- dışlı alan, mahrem
alan )
Kişisel alan
Sosyal alan
Genel alan
28
Etkin iletişimin önündeki engeller
 Korkularımız
 Önyargılarımız
 Duyarsızlığımız
 İsim takma merakımız (etiketleme)
 Kendimize güvensizliğimiz.
 Alınganlığımız
 Sürekli kendimizi öne çıkarma merakımız (Benmerkezciliğimiz)
Dinleme becerisi kazanma
- Hangi tür bilgileri dinleriz? Neden?
- Etkili ve doğru dinlemenin kuralları
29
ETKİN İLETİŞİMİN ÖNÜNDEKİ ENGELLER
 Korkularımız
 Önyargılarımız
 Duyarsızlığımız
 İsim takma merakımız (etiketleme)
 Kendimize güvensizliğimiz.
 Alınganlığımız
 Sürekli kendimizi öne çıkarma
merakımız (Ben-merkezciliğimiz)
30
Korkularımız
- Yeni durum ve insanlardan
- Yanlış şeyler söylemekten
- Alaya alınmaktan
- Başkalarının gözünde aptal
görünmekten
- Eleştirilmekten
31
Önyargılarımız
Önyargısız olmak mümkün mü?
32
Duyarsızlığımız
İnsanlar onları ne kadar
umursadığınızı bilmedikçe ne
kadar bildiğinizi
umursamazlar.
Başkalarının duygu ve düşüncelerini
dikkate almayıp, sürekli kendi
yaptıklarımız, kendi durumumuz ya da
kendi duygularımızla ilgilendiğimizde
insanlarla olan iletişimimizde aksama
olur.
33
Ben-merkezciliğimiz
Ben merkezci biriyle konuşmakta olan kişi
kendini önemsiz hatta varlığı dikkate
alınmıyor gibi hisseder. Böylece sağlıklı
iletişim gerçekleşmez.
İletişim iki tarafın karşılıklı yer aldığı bir
süreçtir.
34
HANGİ TÜR BİLGİLERİ DİNLERİZ ?
NEDEN ?
KİŞİ, SÖYLENEN
ŞEYİN İLGİNÇ,
ÖNEMLİ VE
YARARLI
OLDUĞUNU
DÜŞÜNDÜĞÜ
ZAMAN DİNLER
35
Raymond BAUER
ve arkadaşları;
Alıcının gelen
mesajlardan
“işine geleni
aldığını”
keşfettiler.
36
ETKİLİ VE DOĞRU DİNLEMENİN
KURALLARI

Yapmakta olduğunuz işi bir tarafa bırakın. Biri
bir şey anlatırken başka bir şeyle meşgul olmayın,
başka şeyler düşünmemeye çalışın.
 Diğer düşüncelerinizi geri plana itin; dikkatinizi
konuşmacının ne söylediğine verin. Konuya, olaya
konsantre olun
37
 Konuşmacının gözlerine bakın.
 Konuşan kişiye doğru biraz eğilin
 Konuya ilişkin değerlendirme yapmadan
önce, mesajın tamamlandığından emin olun.
Hemen sonuca varmayın ve onu peşinen
yargılamayın.
Kendini beğenmiş biri güzel şeyler anlatamaz mı?
38
 Başınızı sallayarak veya anlattıklarını kendi
kelimelerinizle tekrar ederek konuşanı
cesaretlendirin.
Anlatılanları kendi kelimelerinizle tekrarlamanız dikkatinizi
söylenenlere vermenizi sağlar. Aynı zaman da “Ben seni
dinliyorum, sana değer veriyorum ve seni anlamaya
çalışıyorum” mesajı verir.
 Sorular sorarak konuya açıklık kazandırın.
“Çok mu üzüldün?”
“Her zaman mı böyle yapar?
 Dinlerken kulaklarınız kadar gözlerinizi de
kullanın
Yüz ifadeleri
39
 Çok kızdığınız ya da şaşkınlığa
uğradığınız durumlarda bile önce gerçekte
ne söylendiğini anlamaya çalışın. Kendinizi
konuşanın yerine koyup, empati gösterin.
Dinlerken kendinize şunu sorun; “Onun yerinde ben olsaydım
ne düşünürdüm ne yapardım?”
 Anlamadığınızda yorum yapmayın,
gerekirse doğrudan sorun
40
ÖZETLE:
Göz iletişimi sağlayarak, sorular
sorarak, başınızı sallayarak,
konuşmacının söylediklerini
özetleyerek, (konuşulanlara
dayanarak) bir şeyler ekleyerek,
dinlemenizi engelleyecek telefonlara
ve diğer engellere izin vermeyerek
konuşmacıyı “gerçekten
dinlediğinizi” onu ve söylediklerini
önemsediğinizi belli edin.
41
İletişim kurmamak imkansızdır.
Herkes iletişim içindedir.
İki insan birbirinin farkına vardığı
anda iletişim başlar.
42
-
Boyumuzla (Yüksekliğin gücü)
Yüzümüzle
Sesimizle
Bedenimizle
Oluşturduğumuz ortamlarla
sürekli mesaj veriyoruz
43
“KENDİMİZİ NASIL YANSITTIĞIMIZ” ÇOK
ÖNEMLİDİR.
44
“KENDİMİZ HAKKINDA
SÖZCÜKLERİN ASLA
VEREMEYECEĞİ
MESAJLAR VERİRİZ.”
45
VERILEN MESAJLAR
KARŞIMIZDAKİ ÜZERİNDE TÜM
ETKİYİ BU ÜÇ KANALDAN
BIRAKIRIZ
SÖZ
 SES TONU
 BEDEN DİLİ

: -----: -----: -----46
HAREKET VE YÜZ İFADELERİMİZİN
KULLANDIĞIMIZ SÖZCÜKLERDEN SEKİZ
KAT DAHA GÜÇLÜ OLDUĞUNU BİLİYOR
MUYDUNUZ?
SÖZ
: % 7
 SES TONU : % 35
 BEDEN DİLİ : % 58

(Dikkat Vücudunuz konuşuyor.A. Şerif İZGÖREN)
47
İnsanlar ne dediğinize değil, ne yaptığınıza bakar.
48
SÖZ VE DAVRANIŞLARIMIZDA
MESAJLAR SAKLIDIR
1- KABUL
2- REDDETME
3- UMURSAMAMA
49
50
51
52
İNSAN KARŞISINDAKİNDEN
NELER BEKLER?
 İnsan ilişkilerinin temelinde karşılıklı
sevgi ve saygının yattığını unutmayın.
 İnsanları oldukları gibi kabul edin,
değiştirmeye çalışmayın.
 Kendinize ve başkalarına seçim hakkı
tanıyın. Baskı ve zorlamalardan kaçının.
53
İnsanların övgü ve onay beklediklerini
unutmayın.
Hatalı olduğunuzda özür dilemekten
çekinmeyin.
 İnsanlara
yardım edin ve onlara size
yardım etme fırsatı verin.
54
 İyi bir dinleyici olun.
 Kırıcı ve kaba olmaktan kaçının. Daima
nazik olun.
 Kendinizi geliştirmeye açık olun.
 Kendinize özen gösterin.
55
ÇEVRENİZDE
OLUMLU İZLENİM
OLUŞTURMAK İÇİN
NASIL
DAVRANMALISINIZ?
56
İçten ve açık olun
BELİRSİZ MESAJLAR VERMEYİN.
57
Yöneliş
Daima konuştuğunuz veya sizinle
konuşan insana dönük durun.
58
Dinlediğinizi Gösterin
Karşınızdaki konuşurken sık sık başınızı
hafifçe aşağı-yukarı hareket ettirerek onu
dinlediğinizi ve anladığınızı hissettirin.
59
Dokunmaktan Kaçınmayın
60
Sahiplenmek için de
dokunmayı kullanırız
- Kalabalık yerde erkekler ve
kadınlar eşlerine karşı nasıl
davranır?
- Yeni bir araba alan nasıl poz
verir?
61
Tebessümü Unutmayın
GÜLER YÜZLÜ OLUN
62
Nezaketli olmayı ihmal etmeyin
NAZİK OLUN
63
Ses tonunuzu iyi ayarlayın
SESİNİZİ NASIL KULLANDIĞINIZIN VE SES
TONUNUZUN FARKINDA OLUN
64
İFADE ETMEK İSTEDİĞİNİZ
DUYGULARINIZI ORTAYA KOYACAK
DURUŞ SERGİLEYİN
65
Jestleri Unutmayın
Ellerinizi cebinizde tutmaktan ve kollarınızı
kavuşturmaktan, ellerinizle ağzınızı
örtmekten kaçının.
66
Konuşurken Gözlere Bakın
GÖZ TEMASINI İHMAL ETMEYİN
67
Otururken...
- Ayaktaysanız, dik durun.
- Oturuyorsanız sandalye ve
koltuğunuzu tam olarak
doldurun ve arkanıza
yaslanın.
- Birisiyle konuşurken ve
birisi doğrudan sizinle
konuşurken öne eğilin ve
ilginizi gösterin.
68
Kendinize Özen Gösterin
"Çevrenizden
Göreceğiniz İtibar
ve Saygı,
Kendinize
Gösterdiğiniz Özen
Kadardır."
- GİYİMİNİZE DİKKAT EDİN
(Dış görünüş)
“Doğru giyinin,
önemli görünün
karşılığını her zaman
alırsınız.”
69
İLETİŞİMİ ENGELLEYEN
ETMENLER






Psikolojik (seçici Algılama, Önyargı ve
Sayıltılar)
Anlam (Semantik)
Konum (Statü, örgütsel uzaklık)
Korunma
Alan (Fiziksel uzaklık)
Sıradizin (Hiyerarşi)
70
İLETİŞİMİ ENGELLEYEN
ETMENLER







Uyutma
Sınırlama (Bilgi eksikliği)
Kesintiler
Zaman kısıtlaması
Geçmiş deneyimler
Çok az yada çok fazla ilgi
Kişisel gereksinim ve beklentiler
71
Örn: Bir kimseye, "Keşke bir saat önce gelebilseydin, o zaman
işlerimiz kolaylaşmış olurdu." Dendiğinde; bu kişi kendini zaten
suçlu hissediyorsa, birden savunuculuğu artacak ve;

(A) "Kabahat sende. Ben ne bileyim bu işin bu kadar
önemli olduğunu. Bana daha önce söyleyemez
miydin?" gibi bir cevap verecektir.
Ancak söz konusu kişi, kendini suçlu hissetmiyorsa, o
zaman daha rahat konuşabilir ve kendini savunma
ihtiyacını o denli hissetmez; ve,
(B) "Yaa, keşke gelebilseydim. Neyse şimdi biraz
daha hızlı çalışır, geç gelmemi telafi ederim. "
Şeklinde cevap verebilir. Kişinin geç gelmesinden
ötürü kendini suçlu hissedip, hissetmemesi o kişinin
benlik anlayışından ileri gelir.
72
SAVUNUCU İLETİŞİM

Yargılayıcı Tutum: Yargılayıcı tutum
savunuculuğu arttırır. Konuşan kişinin
yaşı, mevkii, dinleyenle geçmiş
ilişkilerinin türü, savunucu tutumun ne
zaman ve ne ölçüde ortaya çıkacağını
etkiler
73
SAVUNUCU İLETİŞİM

Denetlemeye Yönelik Tutum:
Konuşmacının dinleyiciyi denetleme,
belli bir yöne çekme ya da fikrini
değiştirme gibi amaçlar taşımasını
içerdiğinden, bunu sezen dinleyicinin
savunuculuğu artar.
74
SAVUNUCU İLETİŞİM

Belli Bir Stratejiyi İzleyen Planlı Tutum:
Konuşanın amaçları konusunda
dinleyiciyi kuşkuya düşürebileceğinden,
savunucu tutum yaratır.
75
SAVUNUCU İLETİŞİM

Üstünlük Belirten Tutum: Konuştuğu
kimseden daha üstün olduğunu ima
eden kimse, sorunun çözümüne
ortaklaşa eğilmeyi önler. Dinleyici
konuşanın söylediklerini dinleme yerine,
bütün enerjisini kendini savunmaya
yöneltir.
76
SAVUNUCU İLETİŞİM

Kesin Tutum: Kesin tutumlu kimse,
dinleyende "kendi düşündüğünün
dışında bir gerçek kabul etmeyen,
başkalarının düşüncelerini
kendisininkine benzetmek için baskı
yapan kişi" izlenimi uyandırabilir. Bu
izlenim de savunuculuğu körükler
77
AÇIK İLETİŞİM

Tanıtıcı Tutum: Tanıtıcı tutum içinde
olan kimse, karşısındakinin kuşku ve
korkularını uyandırmadan iletişimde
bulunur. Bu tutumun öteki kişi ya da
kişileri tehdit edici, yargılayıcı bir özelliği
yoktur, olduğu gibi kabul edilir.
78
AÇIK İLETİŞİM

Soruna Yönelik Tutum: Bu tutum içinde
karşıdaki kişiden katkı beklenir. Çünkü
sorunun tartışılarak çözüleceği, her iki
tarafça kabul edilmiştir. Sorunu
beraberce tanıma ve çözüm yollarını
arama bu tutumun gereğidir.
79
AÇIK İLETİŞİM

Plansız, Kendiliğinden Oluşan Tutum:
Bu tutum insana daha "doğal"
geldiğinden "sinsilik" kuşkusu
uyandırmaz, savunuculuğa yol açmaz.
80
AÇIK İLETİŞİM

Eşitlik Belirten Tutum: Dinleyici,
konuşanın kendini üstün görmediğini
anlarsa, işbirliğine açık bir tutum içine
daha kolaylıkla girebilir. Gerçek
yaşamda mevki, zihinsel yetenek farkları
olsa bile, "eşit iletişim tutumu" bu
farklılıkları önemsiz yapar.
81
AÇIK İLETİŞİM

Denemeci Tutum: Kesin tutumun karşıtı
tavır "denemecilik" tir. Denemeci tutum
içinde olan kişiler karşısındaki kişilerin
söylediklerini, kendi düşünce ve
tutumları kadar değerli bulma eğilimi
içindedirler.
82
SAVUNMA VE UYUM
DÜZENLERİNİN
İLETİŞİMDEKİ ROLÜ


Benliğin temel görevlerinden biri olan kişiliği
kaygıdan kurtaran, onun uyumunu sağlayan
savunma düzenlerinin iletişim üzerinde olumlu
ya da olumsuz etkileri vardır
İnsanın önce kendisini anlayıp tanıması, kendi
duygu ve düşünceleriyle iyi iletişim kurması,
başkasının durumuna anlayış göstermesi ve
sürekli geri iletişimle verdiği iletilere karşı
aldığı cevapları denetlemesiyle sağlanır.
83
İNSANLARLA İLİŞKİLERİ
ENGELLEYEN VE
KOLAYLAŞTIRAN DAVRANIŞLAR

Ellerin kenetlenmesi,

Kolların kavuşturulması,

Bacak bacak üstüne atılması,

Geriye doğru yaslanarak oturulması
ilişkiyi olumsuz yönde etkiler
84
İNSANLARLA İLİŞKİLERİ
ENGELLEYEN VE
KOLAYLAŞTIRAN DAVRANIŞLAR

kolları kavuşturmadan

bacak bacak üstüne atmadan oturmak

elleri açarak öne doğru eğilmek
açık bir insan olduğunuz izlenimini
yaratarak ilişkiyi kolaylaştırır
85
İNSANLARLA İLİŞKİLERİ
ENGELLEYEN VE
KOLAYLAŞTIRAN DAVRANIŞLAR

Karşıdaki kişinin yüzüne bakmadan ve
gözleri kaçırarak konuşmak o kişide
kendisine değer verilmediği duygusunu
doğuracağı için ilişkiyi zorlaştırır
86
İNSANLARLA İLİŞKİLERİ
ENGELLEYEN VE
KOLAYLAŞTIRAN DAVRANIŞLAR

Karşıdaki kişinin yüzüne bakılması,
mümkün olduğu kadar göz teması
kurulması ise ilişkiyi olumlu yönde
etkileyecektir
87
İNSANLARLA İLİŞKİLERİ
ENGELLEYEN VE
KOLAYLAŞTIRAN DAVRANIŞLAR

Karşınızdaki kişiye verdiğiniz önemin en
başta gelen göstergesi onun adını
öğrenmek ve kullanmaktır. Unutmayın
ki bütün dünyada ve bütün dillerde
insanlar için en güzel kelime kendi
isimleridir
88
İNSANLARLA İLİŞKİLERİ
ENGELLEYEN VE
KOLAYLAŞTIRAN DAVRANIŞLAR

İnsanların en başta gelen ihtiyaçlardan biri
anlaşılmaktır. Bu sebeple karşımızdaki kişiyi
hiç ses çıkarmadan ifadesiz bir şekilde
dinlersek onu dinleyip dinlemediğimizi,
anlayıp anlamadığımızı bilemez ve bu
durumdan rahatsızlık duyar. Bunun için
karşımızdaki kişiyi anladığımızı belirten sözler
sarf eder ve yüz ifadelerimizle onu
anladığımızı belirtirsek ilişkinin geliştirilmesine
yardımcı oluruz
89
İNSANLARLA İLİŞKİLERİ
ENGELLEYEN VE
KOLAYLAŞTIRAN DAVRANIŞLAR

Bunlardan başka ilişkide bulunduğumuz kişiye
"evet" "hayır" şeklinde cevap verilmeyecek
şekilde açık uçlu sorular sorarsanız, onun
anlattığı ve söylediklerini sadece dinlemekle
yetinmeyip özetleyerek tekrarlarsanız, ona
isim kartınızı veya üzerine not olan bir kağıt
bile olsa bir şeyler verirseniz onlarla ilişkinizi
olumlu yönde geliştirmek konusunda önemli
adımlar atmış olursunuz.
90
ALGI


Uyaran: Gerek iç dünyadan gerekse dış
dünyadan gelen ısı, ışık, ses, basınç gibi
fiziksel etkilerin duyu organlarını etkilemesi ve
duyum olayının başlamasını sağlayan
etmenlere uyaran denir
Duyum: Bireyin duyu organları yoluyla iç ve
dış dünyadan aldığı uyaranlara duyum denir.
91
ALGI



İletim: İç ve dış dünyadan gelen, duyum eşiği içerisinde duyu
organları tarafından fark edilen duyumlar; vücudun her noktasını
bir ağ gibi saran ve santral görevi gören sinir sistemi yoluyla
direk beyne ve oradaki ilgili merkezlere aktarılır
İzlenim: Sinir sistemi tarafından beynin ilgili bölümlerine
aktarılan duyumların bazıları düşünce ve idrak sürecine
girmeden direkt olarak tekrar sinir sistemi yoluyla uyarana tepki
olarak döner
Dönüt: Birey elde ettiği duyumların ne boyutta doğru olduğunu
ve kargaşadan uzak olduğunu anlayabilmek için elde ettiği
duyumları değerlendirme içerisine alır. Değerlendirme süreci
sonunda birey elde ettiği duyumlardan dönütler alır. Bu dönüt
ne oranda yüksek olursa bireyin nesneye yönelmesi ve ilgisi o
oranda artar
92
Algıya Etki Eden İç
Faktörler





Bireyin içinde bulunduğu ruhsal durum,
Bireyin o andaki beklentileri,
Bireyin bilişsel, duyuşsal ve psikomotor
becerileri,
Bireyin o ana kadar elde ettiği tecrübeler,
Duyu organlarının sağlık yönünden aktiviteleri
algılamayı etkiler.
93
Algıya Etki Eden Dış
Faktörler




Yakınlık; uyarıcıların bir zaman dilimi içerisinde
birbirine yakın aralıklarla veya peş peşe verilmesi
algılamayı kolaylaştırır
Benzerlik; uyarıcılar arasında birbirine yakın olanlar
daha kolay ve çabuk gruplandırılarak birbirine yakın
olduğu için algılaması kolay olur
Devamlılık; belirli aralıklarla veya sık sık karşılaşılan
uyaranlar duyumların ve algıların kalıplaşmasına
neden olur
Relatiflik; karşılaştığımız uyaranları bulunduğu
ortam içerisinde hep ona göre algılarız
94
İyi ve sağlıklı bir algılama için





Uyaranın şiddetinin duyum eşiğine uygun
olması
Uyaranın doğru duyu organı tarafından
algılanması
Uyaranın alıcının beklenti düzeyine uygun
olması
Uyaranın daha çok görme ve işitme duyu
organlarına hitap etmesi
Uyaranın alındığı ortamın uygun olmasına
95
OKUL AİLE İŞBİRLİĞİ
OKUL AİLE İŞBİRLİĞİ


Bütün tür ve düzeydeki okullarda
öğrenim gören öğrencilerin başarısının
artmasında temel anahtarlardan
birisidir.
Öğrenci başarısının artması,katılım,
güdülenme, kendine güven ve
davranışların değişmesini sağlamaktadır.
97
AYRICA ;

Çocukların okul ve öğretmenlere karşı
olumlu tutumlar geliştirmelerinde aile
katılımı temel bir araçtır...
98
Birçok öğretmen, toplumsal ve ailevi sorunların
okuldaki öğretim sürecini engellediğini
düşünmektedirler...

Öğrencilerin bir kısmı okula,




beslenmeden,
sağlık sorunları,
güvenlik ve
sevgi gibi temel ihtiyaçları karşılanmamış
olarak gelmektedirler...
99
Öğretmenlerin ailelerle ilgili
yakınmalarından birisi de;

Ailelerin okula sağladığı desteğin
yetersizliği ve okulların amacı ve
yapmak istedikleri ile ilgilenmemeleridir.
100
Ailelerin okul ve öğretmenlerden
yakınmaları:


Çocuklarına yeterince akademik beceri kazandırılmasında
başarısız olunduğu yönündedir...
Ayrıca aileler okulları, sorun ve olumsuzluklardan koruyan
değil, tanıştıran yerler olarak görmektedirler...
101
Okul-Aile İşbirliği,

Eğitimsel değerlere dayalı
olarak,aileleri,öğretmenleri,yöneticileri
ve öğrencileri bir araya getirerek eğitim
ihtiyaçlarının uygun biçimde
karşılanması için, bu grupların
birbirlerinden neler bekleyebilecekleri ve
birbirlerine nasıl yardım edecekleri
konusunda görüş birliği sağlarlar.
102
Ailelerin Çocuğun Okuldaki
Başarısındaki Rolleri,


Ailelerin okul ile işbirliğinde ve okul
etkinliklerine katılımında bazı rolleri
vardır.
Bu roller aileler tarafından ne kadar
etkili biçimde gerçekleşirse,öğrencilerin
eğitiminin niteliği ve okul-aile ortaklığı o
kadar artar...
103
1. Resmi Roller :
Aileler okulda düzenlenen toplantılara ve
bazı programlara katılırlar. Okulla ilgili
formlar doldururlar ve çocuklarının
eğitimi için bazı temel yükümlülükleri
yerine getirirler.
104
2 . Evdeki Öğretmen Rolü :
Aileler çocukların ev ödevlerine yardım
ederler.
Çocukların evdeki öğrenme sürecine
katkıda bulunurlar.
Çocukların doğru çalışma alışkanlıkları
geliştirmelerine yardım ederler.
105
3. Okul Programlarını
Destekleme Rolü :




Aileler çeşitli gezilere katılırlar.
Okulların yıl sonu müsamerelerine
yardım ederler.
Okula gelir sağlayacak etkinliklere
katılırlar.
Okulda bazı hizmetler için gönüllü
çalışırlar.
106
Okul Aile Katılımının Engelleri:






Ana babaların kendi okul yaşantılarının
olumsuzluğu,
Ailelerin ekonomik sorunları,
Ailelerin okula ayıracak zamanlarının yokluğu,
Ailelerin eğitim düzeylerinin düşük olması,
Öğretmenlerin olumsuz tutumları,
Ev ve okul kültürünün farklılığı,
107
Okul-Aile İşbirliğinin İlkeleri :



Aileler, okulun ve eğitim sürecinin
ayrılmaz bir parçası olarak görülmelidir.
Katılım çalışmaları okulun temel
sorunları üzerinde odaklaşmalıdır.
Aile katılımı, ailelerin birbirleri ile
etkileşimi ile başlar.
108
Aile Katılımında Öncelikler;



Ailelerin kendi çocuklarının eğitimine
katkıları,
Ailelerin birbirlerine katkıları,
Ailelerin birbirlerinin çocuklarının
eğitimlerine katkıları...
109
Okul-Aile İşbirliğinde Dikkat
Edilmesi Gereken Hususlar :


Okul – Aile işbirliği çok amaçlı, iyi
planlanmış ve uzun süreli olarak
düzenlendiğinde başarılı olur.
Okul – Aile işbirliği çalışmaları hem
sorunların çözümü, hem de olması
mümkün olan sorunların önlenmesine
yönelik olmalıdır.
110
Okul-Aile İşbirliğinde Dikkat
Edilmesi Gereken Hususlar :


Ailelerin okul etkinliklerine katılımı
için
mutlaka çok iyi eğitim almış
olmaları gerekmez.
Okul–Aile işbirliği iyi
düzenlendiğinde en çok alt sosyo –
ekonomik düzeyden gelen
çocuklar için yarar sağlar.
111
Aile Katılımını Artırmak İçin
Öneriler:



Ailelerin çocuklarının eğitimi ve okula
katılım konusunda ne yapmaları
gerektiğini açıkça tanımlayın,
Ailelerin katılım çaba ve isteklerini teşvik
edin,
Aile ve okulun birbirine güvenini teşvik
geliştirin,
112
Aile Katılımını Artırmak İçin
Öneriler:
Ailelerin evdeki yaşantılarını tanıyın ve
yardım edin,
Belli konularda becerili ailelerden eğitimde
yararlanın.
113
Aile Katılımını Artırmak İçin
Öneriler:

Devlet kaynaklarından eğitime ayrılan
reel payın her geçen gün azaldığı, buna
karşın eğitime ihtiyaç duyan çağ
nüfusunun hızla arttığı ülkemizde,
ailelerin okulların işlevini yerine
getirebilmesi için sağlayacakları
ekonomik, toplumsal, kültürel destek ve
katkıları büyük önem taşımaktadır.”
114
Çocukla İletişim


Her anne baba kendine güvenen,
sorunlarını çözebilen, kendine ve
başkalarına saygılı, hak yemeyen,
hakkını yedirmeyen, kendiyle barışık,
sorumluluk duygusu gelişmiş, atılgan
çocuklar yetiştirmek istemektedirler.
Çocuklar içinde yaşadıkları iletişim
ortamında (aile - okul)
biçimlenmektedir.
115
Çocukla İletişim


Bir, üç, altı ve on altı yaşlar bağımsız
davranışların öne çıktığı “ben” denilen
yaşlardır. Çocuğun “ben” dediği yaşlarda anne
baba “biz”e model olabilse, çocuk da
olgunlaşıp “biz”e ulaşabilir.
Bu hepimizin istediği çocuk tipidir. Ancak çok
az insan “biz” bilincine ulaşabilmektedir.
Neden?
116
Kişiliğimizin üç benlik durumu
vardır



Anne Baba Benlik Durumu
Yetişkin Benlik Durumu
Çocuk Benlik Durumu
117
Anne baba benlik durumunda

kurallar vardır ve koruyucu ya da
eleştirici anne babayı yansıtır.
118
Yetişkin benlik durumunda

gerçekler vardır
119
Çocuk benlik durumunda ise

duyguların ağır bastığı bir benlik
durumudur
120
Bir insan başka biriyle
konuşurken


Kendi benlik durumlarının birinden,
karşısındakinin benlik durumlarından birine
doğru konuşur. Burada beklediğimiz ya da
öğrenilmesini istediğimiz iletişimdeki iki kişinin
yetişkin benlik durumlarını kullanmalarıdır.
İnsanların iletişiminde etkili olan o sabit bakış
açısında değişiklik yapılmadan davranışta
yapılan değişiklikler yüzeysel ve kısa süreli
olmaktadır.
121
Anne babaların hangi bilinçte
olduğu

Çocukları ile çatışma durumlarında
kendini açığa vurmaktadır. Bir çatışma
durumunda kişiler çatışma çözme
yöntemlerini kullanmaktadırlar
122
ÇATIŞMA ÇÖZME YÖNTEMLERİ




Kazan-kaybet yöntem
Baskıcı yöntem
Ödün veren yöntemi
Demokratik yöntem
123
KAZAN-KAYBET YÖNTEMİ

Büyükler, çocukla aralarında bir çatışma
çıkınca ya da onda bir davranışı
değiştirmek, ona bir davranışı
kazandırmak için ödül ve cezaya
başvururlar
124
BASKICI YÖNTEM

Anne babalar güç kullanarak çatışmayı
kazanır, çocuklar kaybederler ve mutsuz
olurlar
125
Bu iki yöntemde de

Çatışma çözümünde çocuğun katkısı
yoktur.Bu nedenle





çocukta sorumluluk duygusu ve iç denetim
gelişmez.
Bağımlı ve isyankâr olur.
Büyüğün gücü çocukta ilişkiyi iyice bozan
baş etme yöntemlerini oluşturur.
Duygular olumsuzdur.
Sürekli izleme gerektirir
126
ÖDÜN VEREN YÖNTEMİNDE





büyükler, çocuklarla aralarında bir çatışma çıkınca
olay büyümesin diye çocuğun davranışını görmezden
gelir ya da çocuğun dayatmasına direnemez ve onun
dediğini kabul edip kaybederler.
Çocuk anne babaya karşı sürekli bir güç kullanır. Bu
ilişkide anne baba mutsuzdur.
Her istediğini elde eden çocukta iç denetim ve
sorumluluk duygusu gelişmez.
Anlayışsızlık, bencillik, iş birliği eksikliği kişilik
özellikleri olur.
Sürekli kaybeden büyükte çocuğa karşı olumsuz
duygular oluşur ve güç kullanarak baş etme
yöntemleri geliştirir
127
DEMOKRATİK YÖNTEMDE




Karşılıklı olarak eşit bir ilişki vardır.
Burada büyükler ve çocuklar arasında bir
çatışma çıkınca her iki taraf birbirinin
haklarına, gereksinimlerine saygı duyar ve her
iki tarafa da uygun gelebilecek bir çözüme
birlikte karar verip uygularlar.
Hiç kimse kaybetmeyip herkes kazanır ve
mutlu olur.
Çocuğa saygı duyulduğu ve düşüncesi alındığı
için iç denetim ve sorumluluk duygusu gelişir.
128
Çocuğu ruh sağlığı yerinde, atılgan
bir birey olarak yetiştirilebilmesi için


Anne babanın da “biz” bilincinde olması
ile gerçekleşebilecektir.
Çocuklarımıza “biz bilincinde”
olduğumuzu “etkili iletişim” becerilerini
kullanarak gösterebiliriz.
129
Biz bilincinin göstergesi





Duyguları tanımak,
çocuğu değiştirmeye çalışmadan olduğu
gibi kabul etmek,
sorun olduğunda sorunun kimde
olduğunu saptamak,
sağlıklı bir iletişime nelerin engel
olduğunu bilmek
iletişimi bozan engelleri kullanmamaktır
130
Etkisiz iletişim yolları

1- Emir Vermek, Yönlendirmek
Bu iletilerle çocuğumuza doğrudan
anne-babanın duygu ve düşünceleriyle
davranması iletilir. “Hemen o yemeği
bitir!”, “Telefonda konuştuğun yeter
artık!”, “Git ders çalış!” gibi.
131
Etkisiz iletişim yolları

2-Uyarmak, Göz Dağı Vermek
Bu iletilerle çocuk korkmuş ve sindirilmiş
olacaktır.”Eğer evin içinde top
oynamaya devam edersen, o topu
keserim. ”, “Ödevlerini bitirmezsen
dışarı bırakmam seni.” gibi.
132
Etkisiz iletişim yolları

3-Ahlâk Dersi Vermek
Ahlâk dersi içeren iletiler, çocuğa
otoritenin ve zorunlulukların gücünü ve
doğrunun ne olduğunu göstermektedir.
“O diziyi seyretmemelisin.”, “Bütün
doğru insanlar böyle davranır.” gibi.
133
Etkisiz iletişim yolları

4- Öğüt Vermek, Çözüm ve Öneri
Getirmek
Çocuğa bağımlı olması gerektiği, kendisinin
bir şey yapamayacağı, kendisinin kararlar
alamayacağı ve dıştan denetimli olmaları
gerektiği iletilmektedir. Çocuğun ne hissettiği,
ne düşündüğü ve ne istediğini anlamadan
çözüm önerileri getirildiğinde, çocuk
anlaşılmadığını hissedecektir.”Neden gidip
arkadaşlarınla oynamıyorsun?”, “Elbiselerini
yerine koyamaz mısın?” gibi.
134
Etkisiz iletişim yolları

5- Öğretmek, Nutuk Çekmek, Mantıklı
Düşünceler Önermek
Zaman zaman bu iletiler çocuğun herhangi bir sorun
yaşamadığı durumlarda kullanıldığında sorun
yaratmayabilir. Dikiş dikmeyi öğretmek, ödevlerinde
yardımcı olmak gibi. Ama herhangi bir sorun
durumunda bu iletiler çocukta yetersizlik duygusu,
söylenenlere cevap vermeme, küsme ya da sunulan
mantıklı düşünceleri çürütmek için çabalamaya neden
olur. “Ben senin yaşındayken .....”, “Kitaplar fırlatılıp
atılmak için değil okunmak içindir” gibi.
135
Etkisiz iletişim yolları

6- Yargılamak, Eleştirmek, Suçlamak,
Aynı Düşüncede Olmamak
Olumsuz değerlendirmeler içeren bu iletiler,
çocuğu en çok etkileyen mesajları içerir.
Çocuk değersiz olduğunu hisseder.” Sen zaten
hep böyle yaparsın”, “Şapşal”, “Bir şeyi
beceremez misin?” “Sen adam olacaksın da
ben göreceğim”, “Kötü çocuklar gibi
davranma” gibi.
136
Etkisiz iletişim yolları

7- Övmek, Aynı Düşüncede Olmak, Olumlu
Değerlendirmeler Yapmak
Bu iletiler günlük yaşamda oldukça sık kullanılır. Bir
anlamada moral vermek gibi görünür. Çocuğun bir
sorunu olmadığında ya da sorun yaratan bir durum
olmadığı sürece yararlı da olabilir. Ama herhangi bir
sorun durumunda, asıl soruna inilmediği için kızgınlık
ya da anlaşılmamışlık hissettirirler. Örneğin, çocuk
ödevini yapamadığında “sen akıllı çocuksun,
yapabilirsin .” ya da “Sen bunu yapacak
kapasitedesin.” gibi.
137
Etkisiz iletişim yolları

8- Ad Takmak, Alay Etmek
Çocukların benlik imajlarını olumsuz
etkiler. “Bebek gibi ağlama”,”Hadi ya”,
“Havuç” gibi.
138
Etkisiz iletişim yolları

9-Yorumlamak, Analiz Etmek, Tanı
Koymak
Bu iletilerle çocuğa ben seni senden
daha iyi tanırım iletisi verilir. “Çaba
göstermediğin için derslerin zayıf.”,
“Aslında sen öyle demek istemiyorsun.”
gibi.
139
Etkisiz iletişim yolları

10-Soru Sormak, Sınamak, Çapraz
Sorgulama
Sorgulamak çocukta güvenilmediği hissi
doğuracaktır. Ayrıca sorularla çocuk annebabasının sorunu çözeceği ya da annebabasının endişelendiği hissine kapılabilir. “Ne
yaptığının farkında mısın?”, Bunu sana kim
öğretti?”, “ Neden? Kim? Sen ne dedin?
Nasıl?” gibi.
140
Çocuklar ile etkili iletişim
kurabilmek için



Çocuğunuzu dikkatli ve nazik bir şekilde
dinleyin.
Çocuğunuz konuşurken sözünü
kesmeyin.
Çocuğunuz konuşurken vereceğiniz
cevabı hazırlamakla meşgul olmayın.
141
Çocuklar ile etkili iletişim
kurabilmek için


Çocuğunuz konuşmasını bitirip sizden
cevap isteyene kadar, düşüncenizi
söylemeyi erteleyin.
Çocuğunuzun, ihtiyacı olduğunda onun
yanında olacağınızı bilmesine izin verin.
142
Çocuklar ile etkili iletişim
kurabilmek için


Çocuğunuz sizinle konuşmak istediğinde
gazetenizi bırakın, televizyonu kapatın
ve dinlemeye hazır olun.
Çocuğunuz size önemli bir şey
anlatmaya çalışırken telefon konuşması
yapmaktan kaçının.
143
Çocuklar ile etkili iletişim
kurabilmek için
 Başkalarının
yanında
çocuğunuzu
eleştirmeniz
ya
da
uyarmanız,
çocuğunuzun size gücenmesine ve
kızgınlık duygularına neden olabilir ve
size
olan
güven
duygusunu
zedeleyebilir. Çocuğunuzla konuşurken,
gerekmiyorsa başkalarını konuşmanıza
katmayın ve mümkün olduğunca
çocuğunuzla yalnızken konuşun.
144
Çocuklar ile etkili iletişim
kurabilmek için


Çocuğunuzla konuşurken fiziksel olarak
onunla aynı seviyede olmaya dikkat
edin, tepesinden bakmak yerine eğilin
ve göz hizasında iken onunla konuşun.
Eğer, çocuğunuza kızgınsanız, onunla
konuşmak için sakinleşmeyi bekleyin.
Aksi halde objektif olamayabilirsiniz.
145
Çocuklar ile etkili iletişim
kurabilmek için

Çok yorgun olduğunuz zamanlarda
çocuğunuzu aktif bir şekilde dinlemeniz
zorlaşacaktır. Bu nedenle çocuğunuzla
konuşmak için yorgun olmadığınız
zamanları seçmeye özen gösterin.
146
Çocuklar ile etkili iletişim
kurabilmek için


"Neden öyle olduğunu ya da neden öyle
davrandığını" sormak yerine "Ne
olduğunu“ sorun.
Hakaret içiren ya da aşağılayıcı
sözcükler kullanmayın.
147
Çocuklar ile etkili iletişim
kurabilmek için
 "Ben
sözümü
bitirdikten
sonra
konuşacaksın, senin için en iyisinin ne
olduğunu biliyorum, sadece söylediğimi
yap" gibi cümleleri azaltmaya çalışın, bu
tür konuşma biçimi açık iletişimi
engeller ve daha sonra çocuğunuzun
sizinle açık iletişim kurma olasılığını
azaltabilir.
148
Çocuklar ile etkili iletişim
kurabilmek için



Konunun çözümü için, çocuğunuzun adım
adım bazı tedbirler planlamasına yardım ve
öncülük edin.
Yaptıklarıyla ya da yapmadıklarıyla onu
yargılamayın. Çocuğunuza, onu olduğu gibi
kabul ettiğinizi gösterin.
Çocuğunuzun sizinle iletişim kurma çabasını
destekleyerek açık iletişimin sürdürülmesine
yardımcı olun.
149
İYİ İLETİŞİMİN GETİRDİKLERİ



Herkes ne yapması gerektiğini bilir.
Herkes, neyi neden yaptığını ve bunun
kuruluşun hedeflerine ne kadar
uyduğunu bilir.
Kaynaklar, doğru zamanda doğru
yerlerde kullanılır.
150
İYİ İLETİŞİMİN GETİRDİKLERİ



Verimi artırabilecek tüm fikirler iyi
karşılanır ve bunlardan yararlanılır.
İnsanlar becerilerini daha çabuk
geliştirirler.
Sorunlar, kuruluş içindeki bilgi birikimi
kullanılarak daha kısa sürede çözülür.
151
KÖTÜ İLETİŞİMİN GÖTÜRDÜKLERİ


İnsanlar ne yapmaları gerektiği
konusunda açık bir bilgiye sahip
değildir: zaman ve kaynak kaybı.
İnsanlar fikir ve becerilerini
açıklamazlar: beceri geliştirmede
yavaşlık, sorunların çözümünün çok
zaman alması.
152
KÖTÜ İLETİŞİMİN GÖTÜRDÜKLERİ



İnsanlar diğerlerinin söylediklerini yanlış
anlarlar
İnsanlar neyi, neden yaptıklarını bilmezler:
yapılan iş üzerinde düşünmeme, bilinç
eksikliği.
Okul kısa sürede tepki gösteremez ve esnek
değildir: velilerde kötü izlenim doğması ve
bunun sonucunda gelen öğrenci kaybı.
153
ETKİLİ İLETİŞİM
Yüz Yüze (Bire bir ) İletişim :


İletişimin büyük bir bölümü başka kişilerle yüz
yüzeyken gerçekleştirilir : bilgi almak, öneride
bulunmak, başkalarına çalışmaları hakkındaki
görüşleriniz söylemek, bütün bunlar bire bir
iletişim durumlarıdır.
Bire bir iletişim doğru iletişim kurmanın en
önemli olduğu alandır. Önce nasıl iletişim
kurduğunuzu değerlendirin
155
S
I
K
S
I
K
1
İnsanların sizi yanlış anladığına inanıyor musunuz ?
2
Başkalarıyla konuşurken, anlattıklarınızın ucunu
kaçırdığınızı düşünüyor musunuz ?
3
İnsanlar, siz bir şey anlattıktan sonra geri dönüp ek
bilgi istiyorlar mı ?
4
Alaycı mısınız ?
5
Yüz yüze görüşmelerden kaçınır mısınız ?
6
Söylemek istediğinizi önceden hazırlar ve konuştuğunuz
kişinin anlayacağı şekilde anlatır mısınız ?
B
A
Z
E
N
S
E
Y
R
E
K
156
S
I
K
S
I
K
7
Birisiyle konuşurken göz temasını korur musunuz ?
8
Karşınızdakilere söylediklerinizi anlayıp anlamadıklarını
sorar mısınız ?
9
Konuşmak için uygun bir zaman ve yer arar mısınız ?
10
İnsanlara onlardan bir şey istemenizin nedenini açıklar
mısınız ?
11
Birisine söylemeniz gereken şey zor, karışık ya da her
ikisi birden ise söylemeden önce planlar mısınız ?
12
İnsanlara görüşlerini sorar mısınız ?
B
A
Z
E
N
S
E
Y
R
E
K
157
PUANLAMA
Sık sık
Bazen
Seyrek
Soru 1- 5
1 Puan
2 Puan
3 Puan
Soru 6-12
3 Puan
2 Puan
1 Puan
158
DEĞERLENDİRME



32’den yüksek : Bire bir iletişim
becerilerinizin yüksek olduğu anlaşılıyor.
Bazı alanlarda geliştirmeye gerek olabilir
26 – 32 Puan : Bazı becerilerinizin
olduğu söylenebilir, ama önemli ölçüde
gelişme gösterebilirsiniz.
26’dan düşük : Becerilerinizin bir çok
alanda geliştirilmeye ihtiyacı var.
159
Grupla Yüz Yüze İletişim :

Karşınızdakiler veliler yada her gün
birlikte çalıştığınız iş arkadaşlarınız olsa
da bir grup insanla yüz yüze görüşmek
sıkıntı verici olabilir. Ancak aynı anda bir
çok kişiye bilgi vermenin yada velilerin
belirli bir konudaki görüşlerini almanın
en verimli yolu, grupla yüz yüze iletişim
kurmaktır.
160
S
I
K
S
I
K
1
Bir grupla konuşmak beni gerginleştirir.
2
Bir toplantı yapılacaksa, katılacak olanlara önceden
haber veririm.
3
Velilerden bazılarının toplantılara katkısı olmuyor
4
Herhangi bir toplantıda söyleyeceklerimi önceden
planlarım
5
Veli toplantılarında bir tek ben konuşurum
B
A
Z
E
N
S
E
Y
R
E
K
161
S
I
K
S
I
K
6
Bir toplantıda bilgi verdikten sonra toplantıda
bulunanlar geri dönüp benden ek bilgi, açıklama
istemezler
7
Toplantılarda herkese istediği kadar söz veririm.
8
Karışıklığı önlemek için insanların tartışmasına izin
veririm.
9
İnsanlara benim görüşlerim dışında fikir belirtmek
isteyip istemediklerini sorarım.
10
Konuştuğum her gruba daima aynı muameleyi
yaparım.
B
A
Z
E
N
S
E
Y
R
E
K
162
PUANLAMA
Sık sık
Bazen
Seyrek
Soru 1,3,5,7,8,10
1 Puan
2 Puan
3 Puan
Soru 2,4,6,9
3 Puan
2 Puan
1 Puan
163
DEĞERLENDİRME



26’dan yüksek : Grupla iletişim
becerilerinizin yüksek olduğu anlaşılıyor.
Bazı alanlarda geliştirmeye gerek olabilir
20 – 26 Puan : Bazı becerilerinizin
olduğu söylenebilir, ama önemli ölçüde
gelişme gösterebilirsiniz.
20’den düşük : Becerilerinizin bir çok
alanda geliştirilmeye ihtiyacı var.
164
BİLGİ VERMEK:



İnsanlara kendileri hakkında bilgi
vermezseniz işlerin iyi ya da kötü
gittiğini nereden bilecekler?
Velilere yanlış yaptıklarını söylemezseniz
kendilerini düzeltip geliştirmelerini nasıl
beklersiniz?
Motivasyon bakımından da velilerin neyi
iyi yaptığını bilmesinde yarar vardır.
165
S
I
K
S
I
K
1
Yorumlarımı belirli konularda yoğunlaştırırım.
2
Değerlendirmeler ya da sayılar kullanmak yerine
yorumlarımın açık ve öznel olmasına özen gösteririm.
3
Yorumlarımı kişinin öğrencinin dönem sonu performans
değerlendirmesi sırasında tartışmak üzere kendime
saklarım
4
Eleştirilerimin açıkça anlaşılmasına çalışırım
5
Getirdiğim eleştirileri, öğrencilerin gelişmek için neler
yapmaları gerektiği konusundaki önerilerle tamamlarım.
6
Eleştirilerim kişinin gelecekteki potansiyeline değil,
geçmişteki performansına dayanır.
B
A
Z
E
N
S
E
Y
R
E
K
166
S
I
K
S
I
K
7
Olumsuz yönleri de olsa her zaman olumlu şeyler
söylemeye çalışırım.
8
Verdiğim bilgiler konusunda her zaman karşımdakinin
görüşünü sorarım.
9
Bir tartışmaya girmek yerine, karşımdakine ileride nasıl
davranmasını istediğimi anlatırım.
10
Karşımdakine görüşlerimi iletmeden önce,
performansları hakkındaki kendi düşüncelerini sorarım
11
Olumsuz eleştiri yapma durumunda kaldığım zaman
zorlanırım
12
Birisi iyi bir iş yaptığında onu överim.
B
A
Z
E
N
S
E
Y
R
E
K
167
PUANLAMA
Soru 2,3,6,9,11
Soru 1,4,5,7,8,10,12
Sık sık
1 Puan
3 Puan
Bazen
Seyrek
2 Puan
3 Puan
2 Puan
1 Puan
168
DEĞERLENDİRME



32’den yüksek : bilgi verme
becerilerinizin yüksek olduğu anlaşılıyor.
Bazı alanlarda geliştirmeye gerek olabilir
26 – 32 Puan : Bazı becerilerinizin
olduğu söylenebilir, ama önemli ölçüde
gelişme gösterebilirsiniz.
26’dan düşük : Becerilerinizin bir çok
alanda geliştirilmeye ihtiyacı var.
169
DİNLEME BECERİLERİ



İletişimin en önemli bölümlerinden birisi de
başkalarının söylemek istediklerini
dinlemektir. Eğer iyi dinlemezseniz, önemli
bilgi parçalarını kaçırırsınız.
Çoğu kişi daha ilk birkaç cümleyi duyar
duymaz karşılarındakinin ne demek istediğini
anladığını sanır.
En önemli bilginin en sonda saklı olduğunu
unutmayın ve karşınızdakinin sözünü
kesmemeye özen gösterin.
170
S
I
K
S
I
K
1
Dinlerken karşımda konuşan kişiyle göz temasını korurum.
2
Karşımda konuşanın görünüşü ve tarzı, söylediklerinin
dinlemeye deyip değmediği konusundaki fikrimi önemli
ölçüde etkiler.
3
Fikirlerimi ve duygularımı karşımda konuşanınkilere
uydurmaya çalışırım.
4
“Bütün Tablo” yerine özel ayrıntıları dinlerim.
5
Hem söylenenleri hem de bunların gerisindeki duyguları
dinlerim.
B
A
Z
E
N
S
E
Y
R
E
K
171
S
I
K
S
I
K
6
Netleşmek için soru sorarım.
7
Konuşmacı sözünü bitirene kadar hakkında yargıya
varmaktan kaçınırım.
8
Söylenenlerin tutarlılığını ve mantığını
değerlendirmek için bilinçli bir çaba harcarım.
9
Dinlerken, ilk fırsatta neler söyleyeceğimi
düşünürüm.
10
En son konuşan kişi olmayı tercih ederim.
B
A
Z
E
N
S
E
Y
R
E
K
172
PUANLAMA
Soru 2,4,9,10
Soru 1,3,5,7,8
Sık sık
1 Puan
3 Puan
Bazen
2 Puan
2 Puan
Seyrek
3 Puan
1 Puan
173
DEĞERLENDİRME



26’dan yüksek : Dinleme becerilerinizin
yüksek olduğu anlaşılıyor. Bazı alanlarda
geliştirmeye gerek olabilir
20 – 26 Puan : Bazı becerilerinizin
olduğu söylenebilir, ama önemli ölçüde
gelişme gösterebilirsiniz.
20’den düşük : Becerilerinizin bir çok
alanda geliştirilmeye ihtiyacı var.
174
SORUNLARI TARTIŞIP
ANLAŞMAYA VARMAK



Zor konuları tartışırken temel noktaları ve bir sonuca
varma gereğini gözden kaçırmamak önemlidir.
Gerçek bir anlaşmaya varmak zor olabilir, çok zamana
gerek duyulabilir, ama herkesin aynı amaç için bütün
gücüyle çalışmasının getirdiği yarar çeşitli amaçlara
varmak için isteksizce çalışmanın sağlayacağı
faydadan çok daha büyüktür.
Başka insanların istediklerinizi yapmaya zorlamanız
kısa dönemde başarı getirse de, uzun dönemde kesin
olarak başarısızlıkla sonuçlanır: anlaşma korkutarak
değil, herkesin rızasıyla sağlanmalıdır.
175
S
I
K
S
I
K
1
Önce kendi düşüncemi açıklar, daha sonra tartışmayı
açarım.
2
Hep herkes için yararlı bir sonuç ararım.
3
İyi bir tartışmadan kaçınmam.
4
Çok zamanımı alsa da karşımdakinin kendi sorununu
nasıl çözeceğini anlamasına çalışırım.
5
Başka insanların görüşlerini anlamaya çalışırım.
6
İnsanlar sorunlarını anlamak için bana gelirler.
B
A
Z
E
N
S
E
Y
R
E
K
176
S
I
K
S
I
K
7
İnsanlara problemlerinin ne olduğunu söylerim.
8
Sadece gerçeklere ve olgulara dayanırım, karşımdakine
asla hakaret etmem.
9
Karşımdakini fikrini değiştirmeye zorlamak yerine teslim
olmaya hazır olurum.
10
Problem oluşturmamak için tartışmalı konuları asla
gündeme getirmem.
11
Önce karşımdakinin düşüncesini açıklamasını isterim.
12
Karşımdaki duygularına kapılırsa onu engellemek için
bir şey yapmam.
B
A
Z
E
N
S
E
Y
R
E
K
177
PUANLAMA
Sık sık
Bazen
Seyrek
Soru 1,3,7,9,10,12
1 Puan
2 Puan
3 Puan
Soru 2,4,5,6,8,11
3 Puan
2 Puan
1 Puan
178
DEĞERLENDİRME



32’den yüksek : Tartışma becerilerinizin
yüksek olduğu anlaşılıyor. Bazı alanlarda
geliştirmeye gerek olabilir
26 – 32 Puan : Bazı becerilerinizin
olduğu söylenebilir, ama önemli ölçüde
gelişme gösterebilirsiniz.
26’dan düşük : Becerilerinizin bir çok
alanda geliştirilmeye ihtiyacı var.
179
ETKİLİ İLETİŞİMİN İLK
ADIMLARI :







Mesajın kurgulanması
Mesajın alıcıya uygun olmasının sağlanması
Alıcının hazırlanması
Mesajın iletilmesi
Mesajın alınması
Mesajın yorumlanması
Mesajın anlaşıldığından emin olunması
180
MESAJIN HAZIRLANMASI:

Mesajın titizlikle hazırlanması ve alıcılarına uygun biçimde işletilmesi
başarının temel koşuludur. İletişimin bu aşamasını göz ardı etmeyin. İyi
bir hazırlık iletişimin kolay gerçekleşmesini sağlayacak, mesajınızı almaya
hazır olmayan bir alıcının oluşturacağı engelleri ortadan kaldıracak, alıcıya
uygun olmayan eksik ya da yanlış bir mesajın iletilmesini önleyecektir.
Karmaşık bir konu hakkında bir inceleme ya da basit bir görev hakkında
bir bilgi notu hazırlasanız, ilkelerin aynı olacağını unutmayınız

“Bana hizmet eden altı dürüst adam var. Bana bütün bildiklerimi
onlar öğrettiler. Adları Ne, Neden, Ne zaman, Nasıl, Nerede, Kim”
Rudyard Kipling
181
Öğrencilerinizin verimlilik sorununu
tartışmanız gerekiyorsa;






NE elde etmek istiyorum; Öğrencilerimden birinin
performansında ilerleme kaydetmek istiyorum
Bunun yapılması NEDEN gerekli? Çünkü öğrencimin
performansındaki düşüklük bütün sınıfı etkiliyor.
NE ZAMAN yapılması gerekli? Mümkün olan en kısa
zamanda
En iyi HANGİ yöntemle yapılır? Öğrencinin performansını
arttıracak hedefler ve aşamalar belirleyerek
NEREDE? Okulda ve belki de bir eğitim kurumu yardımıyla
KİM tarafından? Aramızda (Öğrenci – Öğretmen – Veli –
Rehber Öğretmen ) kurulacak işbirliğiyle
182
MESAJIN ALICIYA UYARLANMASI




İleteceğiniz her mesaj alıcına uyarlanmalıdır.
Mesajınızı dinleyenlere nasıl ileteceğinizi kesin
olarak belirlemeniz gerekir.
Sizi dinleyenler zaten görüşlerinize yakın mı
duruyorlar yoksa onları ikna etmeniz mi
gerekecek ?
Mesajın alıcıya uyarlanması aşamasında
dikkat edilmesi gereken iki temel nokta bilgi
ve iletim tarzıdır
183
MESAJIN ALICIYA UYARLANMASI
BİLGİ :


Vereceğiniz ayrıntıların sayısı, alıcının
konu hakkında ne bildiğine sıkı sıkıya
bağlıdır.
Veliler işin nasıl yapılacağının yanı sıra
neden yapılması gerektiğini de
öğrenmek zorundadırlar.
184
MESAJIN ALICIYA UYARLANMASI
İLETİM TARZI:

Sakin ve aşamalı bir yöntem uyguluyor
ve her aşamada alıcının konuyu anlayıp
anlamadığını kontrol ediyor musunuz?
Yoksa tam tersine alıcıya bütün bilgileri
bir kerede ve aceleyle mi veriyorsunuz?
Gündelik hayattan örnekler vermeye de
özen gösteriyor musunuz?
185
ALICIYI HAZIRLAMAK


İletmek istediğiniz mesajı dikkatle düşünün.
Alıcı daha önceden hazırlıklı olsa daha mı iyi
olurdu? Eğer bunun yararı olacaksa alıcıya
haber verin.
Önceden haber vermek, alıcılara fikir ve
düşüncelerini toparlama ya da size
vermelerini istediğiniz bilgileri edinme fırsatını
tanır. Hem gönderici hem de alıcıyı toplantı
öncesinde gerekli hazırlığı yapmışsa her ikisi
de toplantıdan azami yarar sağlayacaktır.
186
MESAJIN İLETİLMESİ




Mesajı iletmek için sözlü yöntem seçilmişseniz, uygun
bir ses tonu kullanmaya ve vücut dilinizin mesajınızı
desteklemesine dikkat edin. Bunlar sözlerin kendisi
kadar önemli olabilir. Göz temasını koruyup açık ve
anlaşılır bir biçimde konuşun, sesiniz güvenli ve
dostça olsun. Dolambaçlı konuşmayın, asıl konuya
girin.
Hızlı konuşmayın, alıcının sizi izlediğini kontrol edin.
Mesajınız sözlü ile alıcı tarafında algılandığını görmeye
çalışın.
Mesajınız ne kadar karışıksa, alıcınızın söylediklerinizi
anlayıp anlamadığını o denli sık kontrol etmeniz
gerekecektir.
187
MESAJINIZ ANLAŞILDI MI?


Mesajınızın doğru iletilip iletilmediğini
kontrol etmezseniz onların görüş, fikir
ve planlarının sizin istediğiniz yönde
gelişmemesi tehlikesiyle karşı karşıya
kalabilirsiniz.
İnsanlar genellikle karşılarındakinin
duymak istediklerini düşündükleri
şeyleri söylerler.
188
SONUÇ OLARAK

Bir kişiyle yüz yüze konuşmaya
başlamadan önce kendinizi iyi
hazırlayın. Görüşmeye başlamadan önce
aşağıdaki noktaları zihninizde açıklığa
kavuşturmaya çalışın.
189
SONUÇ OLARAK






NE elde etmek istiyorum
NEDEN yapılmalı
NE ZAMAN yapılmalı
En iyi NASIL yapılır
NEREDE
KİM
190
BİR GRUPLA YÜZ YÜZE GÖRÜŞMEK

Grupla yüz yüze görüşmek, aynı bilgileri
tek tek vermekten daha etkin ve daha
kolaydır.
191
Toplantılarda
Bilgiler
Toplantının neden gerekli olduğunu söyleyin
Hedefler
Hangi hedefe varmanın hedeflendiğini belirleyin
Genel Görevler
Özel Görevler
Genel plan hakkında bilgi verin
Söz konusu hedefleri kişisel görevleri ve
aşamalarını ayrıntılı olarak anlatın
Zamanlama
Başlangıç ve bitiş zamanlarını belirtin, her aşama
için hedef zaman belirleyin
Geri bilgilenme aşamasının önemini unutmayın
Soru var mı?
192
AKTİF DİNLEME






Rahatsız edilmeden konuşabileceğiniz bir yer
seçin
Konuşmak isteyen kişiye ilgi gösterin
Sözünü bitirene kadar dinleyin. Genellikle en
son kelimeler önemlidir.
Dikkatinizi belli edin: başınızla onaylayın,
gülümseyin, göz temasını sağlayın.
Tepki ve davranışlarınızla desteğinizi belirtin
Göndericinin ilettiği mesajı doğru olarak alıp
almadığınızı kontrol edin
193
AKTİF DİNLEME






Harekete geçmeden önce ana noktaları
özetleyin ve onaylayın
Göndericinin tezine dayanın. Kendi
düşüncelerinizi ikame etmeyin.
Bulunduğu durumu anlamaya çalışın
Ne SÖYLEMEDİKLERİNE dikkat edin, bu da
önemli olabilir.
Kişisel görüşlerinizin dinlenmenizi
engellemesine izin vermeyin
Gevşeyin, rahatken daha iyi dinlersiniz
194


İlk adım ilgili herkesi tartışılması
gereken bir problemin varlığına ikna
etmektir.
İnsanlara neyin yanlış olduğunu
söylemek yerine, kendi sorunlarını
kendilerinin belirlemelerine yardımcı
olmak daha doğrudur. Böyle bir
yaklaşım onları varlığına inanmadıkları
problemler çıkardığınız kuşkusundan
kurtaracak, böylelikle vereceğiniz mesajı
anlamamazlıktan gelmelerini
engelleyecektir.
195
KATILIMINIZDAN DOLAYI
TEŞEKÜR EDERİM
SÜLEYMAN NAZİFŞAN
REHBER ÖĞRETMEN
Download