BU SAYlDA

advertisement
e
SAIIİBl:
TORiK:tYE
!SLA!M:
EINSTİ.TÖLElfU ·TA.LE.BE
FEDERASYONU ADINA
GENEL BAŞKAN
MAHMUT~
. ..
~;;
e YAZI
lŞLERt
MÜDtffifi.
CAIIİT
BALTACI
BU SAYlDA
ÇIKAR.KEN
KUR'AN :
Müslümanların
Mukaddes ıKitabı
. . . . . . . .. . . .. . . Prof. M.
· İSLAMDA TEFEKKÖR
HA:MİDULLAH
....... Fabi:r BO :t OKKÖR~Çtl
YA il:..AHi (Şiir) ............... H. Nusret ZORILUTlJ,NA
YAHYA B. MUAZ ElR- RAZİ Dr. A. Snphi FUR.~T
:MEDENİYET
TAlUH:tNDE
MEIDENİYETİNİN
!SLAM
YERİ
M. Zekiü KONRAPA
FATİH'DEN (Şiir)
: ........... F. S. lU:olımed HAN
ŞEMSEDDİN. SAMi . . . . . . .. .. ..
V. ERTAN
OKULLARIMIZDA DİN VE
AHLAK EGİTtMİ ........... , . . . Do!;. Nurettin TOPÇU .
İSr.1\EDA
TIRMALARI
HUKUK
ARAŞ-
..................... Dr. Y. Ziya KAVAKÇI
İSLAM'DA VIDRGİ HUKUKU-
~T:BJKEVifoNrr---:::~ ........ Dr. Salih .TUG
İSLAM !DEAL:tz:M! .. ... .. . .. . . Faik TÜRKMEN
İSLAM!
TORK
EDE!BİY,A.-
TlNA G:tiRER.Iq!lN ....... .' ....... Dr Necla PEKOLCAY
DO<)UM KONTROLU VE NÜFUS PLANLAMA ........ ; ...... Dr. '.Ç\saf ATASEVEN
Dr. Gül~n ~TASEVEN
SiNEMA. s:tLAHTIR
Yücel JIEKİMOOLU
YÜKSEK !SL.AM ENSTİTO'str ÖGRENots1NE (Şiir) ... Ali ffivi KURUCU
tSLAM:t TÜRK ·EDEB!YATI Do!;. Dr.
HABE:RLER
M. K. BİLGEGİL
........... , . . . . . . . . . tSLAM M:EDEN'tY:EJ.rİ
iDAREHANE
Türkiye· isiAıri Elliıtitiileri Talebe Federıi.syonu Genel Merlı:ezi .
Nuruosmaniye Caddesi No: 82/2
Tel. : 22 46 02
İSTANBUL
CA0:AL00:LU
ıınııııııııııı!'''.~ıııuıııııuıuııuımııırtnıııııuııııııııuıııııııııııııııııııııııııııııııııuııııııııııııııııııııııııııııııımıııımmııııııııııııuııınmmıııııuı!ııuııuıııııııııııııııııııııııı
Haberleşme
Ve Havale Adresi : ·
1315
İSLAM MEDENİYETİ, P.K. :
SİRKECİ
TEMSILCILERI
Ankara
ID:>n ya
Kayseri
T.İ.H.O.M.C.:F.
Ş"ÜKRÜ
T.İ.E.T.F.
Mah.
İzmir
T.İ.E.T.ıF.
Mah. İcr. Kom: Başkanı:
Genel lBa§kam:
T.İ.E.T.F. İkinci Başkanı:_
İcr.
Kom.
ÖZTÜRK
A. EKREl\:1 GE..I\l'Ç
Baş.
t.
:
HACİVAT
O. ÇETİN
nuıııııı•"'IU!ut•uımııııııuııııımıuııuuuıııııııtuınııııııııııııuııııııtıiııııııııııııııuuıııuıııwumnııııımıııuııııuuuıııınııuumııımıııııımııııruuııııııııııınmrıımıı
TEKNIK KADRO
Dış
Münasebetler ·
Mahmut ÖZTt!.RK
Ressam :
Sekreter :
Erdiı~an ATAK
Dizgi ve Baskı:
Gürbüz AZAK
TA N
MATBAA s·r
-
İSTANBUL
Yıl: ı -Sayı: 1 -İkinci Baskı
Basıldığı.
tarih:
16
Ağustos
1968
ııuııuııır.ıııııır..ı.ıııııumııııııuııuı!ıııııııuruııııııııııııuumıııuuıuıııııuıuumunımııııııııııuuımıııııuıınııııııuııııuııııııuııımummmmıııuııııuuııııımuumıı
ABONE
Yıllık
: 12
sayı,
30. TL.
Dış
Kap.: 2 renk 2.500. TL.
Tek renk 2.000 TL.
Altı Aylık : 6 sayı, 15. TL.
İç Kapak: 2 renk 1.500 TL.
Öğrencilere .% 20 Ten.Zllat yapılır.
Tek renk 1.000 TL.
Yabancı Memleketlere tk( kat!.
Reııldi ilan sahi.:fesi :
Tamamı
1.200 TL.
1/2
750 TL.
Bir sayısı
250 Kuruş.,
1/4
400 _TL.
1/8
250 TL.
MeCill.iıamızdaki. yazılar me'haz gösterilmeden alınamaz.
GönderHen ya,zılar basılsm. basılı:iıasm iade edilmez.
15-AGUSTOS 1967
sAYFA: 3
-·-~--·---
1
i
K r•
Prof. Muhammed
HAMiDULLAH
Müslümanların
(İslam Araştırmaları
Enştit~ü, _Edebiyat
~Mukaddes
İstanbul)
Fakültesi,
Kita:b:l (1)-
§§,
=
=
=
=
sl§.m mulraddes kitaoı, bizzat kendisi er;ı manalı bir
ç.ok isimlerle adlandırılır. Mesela «Kur'an;ı, (ıPeygam­
ber tarafından okunan şey), «<ütabullah;ı. (Allahın
emir _ve nehiyleri'nin kitabı), Furkan (İyiyi kötüden aYırdetme ölçüsü) . vs. gibi 1ismtler bu kabildendir.
Kur'an arapça bir kitaptır. Hem de dünya dilleri
tarihinde yegane bir valoa olan bu lisan, 1400 seneden beri ne k erime ·hazinesinde ne telaffuzunda ve
hatta ne _de yazılır;ımda, bir değişikliğe uğraınıştır.
Böylece Hz. Muhamnied'in kendini dinleyenlere vazettiği ve Kur'anın ayetlerini bildirdiği lisanla Rahat'tan Bağdad'a
kadar halen bugiin radyolarda dinlemekte olduğumuz lisan ve giinümüzde neşrediımiş arapça gazete ve ·kitaplarda okuduğumuz !isan
da aynidir. O halde diyebiliriz ki, Kur'an, hala yaşayan ve kusursuz, anlaşılan bir lisanla yazılınıştır. Kur'an-ı Kerim, (Süre) adı
verilen gayr-ı müsavi u'zunluklarda, 114 kısımdan meydana gelmiş­
tir. Tevrat v.e bir arada dört ineilden daha haci'mlidir. Kur'an'ın
mulıte1if Fransızca tercemeleri unıumiyetle sık yazılı 600 sahifelik .
kitaplar halindedir.
·
=
=
=
=
·=
§§
=
=
=
§E
1
~
§
••
~
§
Ahmed Yaşar_ OCAH:
(Yük İslam Enst. ·
Son Sınıf Öğr.) '
EL DEGl\IEMİŞLİK
Müslümanlar, _Kur'an-ı Kerlm'm inSaiılığa _vaaz etsin, bildirsin diye Hz. Muhanmıed'e vahyedilmiş olan Allah'ın sözü olduğuna
dnanırlar. Bir Müslümana Peygamberiii bu kitabın yazarı olduğu~
nu söylemekten daha _.büyük bir_ hakaret olmaz~ Zira Hz~ Mulıam­
med sadece Kur'an'a kendiliğ.inden bir şey !ilave.,etmeyen, bir nakil olup her ne şekilde olursa olsun kendi arzu ve isteğine. göre
her hangi bir şeyi de ondan çıkarmış, neshetmiş değilclir. Durum
böyle olunca kendisi· nasıl olur da bunun ı(haşa) yazan olabilir.
Nit~kim Kur'an bizzat. bu noktaya işaret eder. E~er bir gayri
müslim nezaketli olınak isterse kalem münazaralarmda bu husiısu
lııesaba katmak mecburiyetindedir.
(1) Fransız mÜslümanlarının ne_şir ormanı olan "Fran.ce-lsUim" adlı derginin, Mart
1&67 tarihli 1. sayısından iktlbas edilmiş olup Türkçe tercemesi Dr. Salih TUÖ tara-.
frndan gözden geçirilmiştir.
--·
-----~------~--------
15 AGUSTÖS. 1967
lllERDE
islam'ın yüce peygamberi Hz. ·:rvı:uhammed M. S. 570 yılınÇ!a Meklre'de doğdu.
. 40 yaşına .geldiğinde henüz bir ümmi Cebrıill adındaki Melek gelerek Allahın
kendis:ni insanlar arasından Peygamber olarak seçtiğini haber verdi. Ayrıca
elinıizdeki Kur'an'ın 96. suresinin baştan beş ayetlerini teşkil eden ilk· ilil.hi tebliği de ulaştırdı. Şunu göz önüne getirmek haıki!katen heyecan vericidir-ki, bilr
ummiye vahyedilen bu ilk ayetler büti,in •insanlığa has ıiıliin v.e hislerin birer
kayİıağı olarak s~dece KALEM'in övülın'esine hasr ve tahsis edilmiştir~ Hz. Pey~
gamber 632 yılına kadar daha 23 sene :qayatta kaldı. Bütün bu seneler zarfında
aynı şekilde Cebrail adlı Melelr vasıtasıyle zaman zaman gelen sil.ir ayetleri de
tebellüğ etti. Bu ayet! er maddi olsun manevi olsun anane, hukuk, ahlak gibi
herkesin kendine dersler çıkardığı insanın: muhtaç olduğu her hususta kaideler
getirmekteydi.
Kur'an işte bu tebliğierin müdevven b:r ;;;eklidir.
MUHAFAZA
Kendisine 'bir vahiy gelir gelmez, Peygamber onu önce· erkek sahabeLerden
· müteşekkil bir meclisde sonra da (onun hayatını kaJeme alan :ii!m İshak (öl.
~- 768) ın Sire adlı eseııinde bize sahih yollardaıı rivayet ettiği gibir Iradınlardan
kurulu bir heyete tınavet ve tebliğ ediyordu. Hz. Muhammed bu metni yazdır­
mak için katiplerinden birini çağırıyor ve kronolojik bir sıraya dayanan mekanik bir tedviıı yerı~ne süre ve ayetferıi manasma göre bir araya getiriyordu. Her
yeni vahiy geldiğinde bu yeni parçanın belirli yerini, mevcut bütün •iç:nde tayin
ve tesbit ediyordu. iBunlarda sıirelere ait _Ş.yet1er<'.p.. olduğu gı~bj: süreler'in dahi
devamı mevzuubahis oluyordu ve
bütün bunların yazı'an Hz. Peyıgambei·e
aitti.
Hz. Muhammed (S.A.) ashabından namazlardaki okuma ilıtiyaçları için bu
ınetiııleııin ezberlemeler~m istiyordu: 21ira hiÇ bir nam·az ilil.hi kaynağa dayanan Kur'an _metninden kısımlar .okunmaksızın muteber değildir ·ki, bunu- okuyanlar arasında asil He avaının dindar yahut profan, namazı kıldıranla Kur'an
tilavetini din1 eyen arasında bir tefr'lk yapımaz.
İslamiyet, _istedi ki, Allah'ın kitabının ilmi, rııhban S!nrfının taht-ı inhisarında olmaktan uzak, cemiyetin bütün tabakaıları içine yazılsın. (Böylece) yazı
ile tesbit işi hafızasının eksik taraflarına yardım ~iyor. Hafıza da (Kur'an'ı)
yazıp istisah edenlerin hatalarını düzeltmeye muavenette bulunuyordu.
!İmdi bile şayan-ı hayret olan ve hemen hemen kusursuz bir çı:ft muhafaza
. metodu ile iktifa etmeyen Hz. Peygamber her m~btedi'den çalışmalarını ya
bizzat kendi huzurunda yahutta ·yetişmesini peygamberin yanında tamamlamış b'.:riniıı nezaretinde yapmasını ·iStiyordu. Bu usül (icazetname) okunulan ve
hıfz edilen şeyin doğruluğuna dair bir tasdikname malıiyet:nde idi.Bu üçlÜ metod da o zamandan geld-I, günümüzde de devam edip gitmekte.ıp.r. Bir genç müslüman Kur'an öğrenme çalışmalarını bitirdiği zaman bizzat
sahib-i icazet olan hocası ona bir tasdiliname Vierir k!i, bunda öğretilenlerin ilk
kaynağa kadar uygunluğu gösterilir ve Peygambere kadar çtkan öğretmenler '
zincirinin nesil be nesil şeceresi zikredilir.
Modern bir istatistik gösteriyor ki, hafız sayısı Kur'an'ı metne bakmaksı­
zın tilavet etmesini 'bilen, tamamiyle ezb erine almış erkek ve kadın müslümanlar sade Türkiye'de 150.000'1 aşmaktadır. Bunlar dünyada milyonları aşmakta­
dırlar .. Ramazan ayında Paris canıünde bile bütün erkeklerin ve bütün ırkların
gönulden teşkil ettikleri cemıı:at namazlarında işte bu Kur'an tilavet olunur.
Ş
TEDVİN
peyg.amberin vefatı sırasında en azdaiı. _(Medine asıllı müsmmanlar) sekiz
kadar hafız vardı,· ha,tta aralarmda ü'mmi adında biT de kadın hafız .bulunuyordu. _O sırada 100.000 ıer'e baliğ olan müslümanl;ar,-ancaık. namaz dbadetiıı­
qen ilıtiyaçlarına yeter derecede az çok uzun bazı parçaları biliyorl-ardı..
Pey:gaınberin ölümü sırasında ·evinde bir takını Kur'an sfuelel:'.i bulunan
· paketlenmi§ yazİlı parçalar bulunduğu bili'nmektedir. Öyle görülüyor ki, Peygamber', ömrünün sonlarına doğ.ı:u bu hususu düşünmu§ ve kolleksiyon yani
Kur'an'ın bu «resmi» riüshasını ikmal etmeden önce son nefesiniverm'i§tir. Zira
bu kolieksiyon natamamdır.
O halde bu işi Peygamberden sonra yapmak icabetmişti 4 Nitelriın, Halife
Ebu Bekir bunu c:ddi surette ele aldı. Çünkü harpler memJeketi lı.:ı.İ-ıp geçiriy~r
Ye en iyi hafızlar memleketin müdataası için savaşlara işti;rakten muaf tutul-
15 AGUSTOS 1967
-
-
-
_.._ .-.. -
-
-
İSLA.l\1
1\ffiDENiYETİ -
-
-
-
-
-
_
_
_
SAYFA:
5
muyorlardı. Ebu Bekir, Peygamberin bir hafız olan başkatibin'l çağırdı ve ondan
aşağıda zikredilen. tarzda Kur'an'ın tamam bir nüshasını hazırlamasını istedi:·
1) Hafızasına güvenmemesini, 2) Hz. Muhammed'in önünde okunmak suret•:yle
sahihlik kazanmış Kur'an sayfalarının birer nüshalannın kendi'sine geti'rınelerini
müs:üm~ardan istemesin!:, 3) Aynı zamanda bu ayetlerin her biri için şahit
ve beyyine olarak en azından iki ayrı nüsha getirilmesiru tenbi'h etti. Peygamberin vefatından birkaç ay sonra bu çalışma gerçekleştü'ildi. Bu -ı;Resmi»_
- - - - - - - - - - - - - - - - nüsha sayesindedir ki blırkaç yıl sonra üçüncü Halife Osman bundan yedi nüsha istinsah edip her bi.ri.Il!: ayrı ayrı Mescid-i Nebevi'de halkın huzurunda
çkuttu. Ve hiç biritnde nüsha farkı bulunmadığını tesbit ve temin ettikten son~
~ ra onları imparatorluğunun ayrı büyük merkezlerine gönderd~ •ki, bu devlet, Peygamberin ölümünden 15 yıl sonra Anadolu'dan Çin'e kadar yayılmış bulunuyordu. İşte bu nüshalardır ki halk kendileri için nüshalar çakarmağa sevkediıl­
miş ye bütün diğer metinler gayr: muteber olarak ilan edilmişti.
Her dev.iTde müslüman hükümetler ha,fızlar yetiştirme işini terviç etmiş ve bu
işin öğrenl:ıni için okuL'lar açınışlardır.
·
Hicretin birinci asrından matbaanın U!timaline kadar olan devrede İslam
dünyanın her yerinde, her devrinde meydana getir•:Imiş el yazması Kur'an nüs~
halarına sahip bulunınaktayız. Almanya'da Münih Üniversitesi Kur'an üzerinde
tetkikat yapmak gayesiyle bir enstitü teşkil etmiştir. Bu enstitünün birer hı~
ristiyan misyoner olan müdürleri üç nesil boyunca bütün dünyada Kur'an yaz~
ma nüShalarının söy.lenildiğine göre 50.000 civarında fotokop>:ıerini bir araya
toplamışlardır. Onlar (bu suretle) şimdi ~ullanılmaıkta olanla eski Kur'an arasında fark olup olmadığını bulmak için pi.ir dikkat variant( metin farkı) peşin~
de koştular. Ufak tefek müstensi'h hataları müstesna hiçbir şey bulunamadı. İkin
ci Dünya Savaşı sıralarında bN.· Amerikan bombası, müdürüyle birlikte bu kol 7
leksiyonu havaya uçurmuştur. Bu gün herhangi .bir memleltetin yazılı Kur'a:Q
nüshaları ve yine her hangi bir bölge hafızlarının ezberleri aralarında mutlak
manada lı"çbir fark .olmaksızın hep birbirinin aynıdır.
~aı1 ife Osman'a izafe edilen Kur'an nüshalarından biri Taşkeht'te, diğeri de
İstanbul'da bulunınaktadır.
Paris Milli Kütüphanesil de bazı parçal·ara sahip
bulunmaktadır ki, bu giiYl hususlarda çok titiz davranan Prof. iBlacere'·in müta:.
laasına göre hicretin ikinci asrııun tarihini taşımaktadır.
Bu yıl, Hazreti Peygamber'e Kur'an'ın ilk parçasının vahyedilişinin 140()
üncü Karneri yıl dönümü-tes'id ediılecektir. Olayın anma merasimine İslam dün~
yasının her yerinde ha.zır!lanılnıaktadır. Paltistan Ctiiı:ılı.urbaşkanı Eyüp Hari
Kur'an'-ın tam metninin saf altından yapılınış 1pliklerle ipek üzerine işlenmesi
emrin1 venniş ve bu çalışmanın başlangıcı için tertiplenen merasime de baş~
kaJılık etmiştir.
au~n ~zden ~azla
lisan, iste~ tamvami, 1ster -kısmi Kur'an'ın tercemesin~. sa•
· hiptir. Bu diller arasında bır çogunda çok sayıda· tercemeler vardır. Türk:
çe, Urduca ve Farsça'da yüzden çok tercüme mevcuttur. Fransızca'da hemen
hemen otuza yakın tercüme bulunduğu gibi, söy\!endiğine göre iki yeni :tercü~
me de baskıdadır.
·
İnanmıyanlara has .şahsi görüşler:n dağuracağı zarara maruz kalmamak içlıi
mü'minler tarafından yapılan tercümeleri tercih etmek lazınıdır.
Kur'an'ın, tarih üzeriıle ·ne gibi bir tesiır i cra ettiğini öğrenmek !;steyenlerin
onun Arap lisanında~ vahyedili.şi esnasında bu mıntıka sakinlerinin dünyanın en geri kimseleri olduklarını, o kadar ki Kur'an'ın kendi dillıerinde yazılmış ilk kitap olduğunu hatırlamaları icabeder. Peygamber~in vefatından yal~
nız 15 yıl sonra müslümaııl,ar Atlantik'ten, P!!Siflik'e kadar eski dünyaın üç
kıtası üzerinde hüküm sürüyorlardı ve sonra 1000 seneden fazla bir zaman boyuncE- onqarın vatanları kültür yuvası ve Yahudilere karşı olduğu kadar diğerkar§ı da gi.I':şiirniş zulüm ve tehkil hareketlerinde bir sığınak, bir melce'
vazifesi görmüştür.
Sömürgecilerin ·istila dalgalan karşısında onların hükumetleri nihayet zazaman, insanlık bundan pek bir şey kazanmışa benzemiyor. Fakat
İslam ve Kur'an'ın münıin dostları hala berhayattırlar. Onlar yaıbancı:Iarıı:ı, bo~
yunduruğuna giıren memleketlerden bir ·kısınını geri aldıldan · gibi: eliin da
. Amerika ve Avrupa da dahil .olmak üzere Dünyanın her yerinde ihtida hareket~
leri yoluyla yine toprak kazanmaktadırlar.
yıf düştiiğü
·------------
Download