İr.,. , 0:1

advertisement
1:64
M.
muhatap telâkki etmek istiyorlar. Bunu neye
hamletmeli? .
Çünkü orada işçi vatandaşa denilecektir ki;
sen sürilnüyorsun, işçi vatandaşa denilecek ki;
milyonerler zuhur ediyor, işçi vatandaşa deni­
lecek ki; peri masaüanndaki efsanevi hayatı yaşıyan insanlar var, sen sürünüyorsun. Hattâ
birtakım telkinlerle bu iş olmaz, bir gün geleeek işçi vatandaşlar, siz vazifenizi yapacaksınız,
ihtilâle gideceksiniz. îşto 1848, işte 19 ncu asır
hâdiseleri. Açık söyiiyeyim ki, böyle hareket ve
faaliyetlere karşı daima müteyakkızız.
Şimdi, müsaade ederseniz bu yazılardan bir­
kaç parça okuyayım.
TURAN GÜNEŞ (Kocaeli) -t- Konferansları
da oku.
ÇALIŞMA VEKİLÎ MÜMTAZ TARHAN
(Devamla) — Konferansları da, yazıları da oku­
yacağım. Delil istediniz, kanaate varacak bir
delil bulacaksınız.
Şimdi okuyacağım kısmı cevabımda arz et­
miştim. Bu profesörün siyasetle uğraşmasını bir
tarafa bırakın, Başvekilin İzmir'de verdiği nut­
ka karşı, hayat pahalılığı vardır, şeklinde çeşitli
ispatlar yapmaya uğraşan ve siyasi bir muhale­
fet yapan kısmını bir tarafa bırakıyorum. (Sağ­
dan, «vay, vay» .sesleri, gülüşmeler)
Kanunun mehettiği şeyi yapmamak bir pro­
fesör için vazifedir. Bir profesörün kendi hare­
ketleriyle fena. örnekler vermesi takdirinde onu
iyi bir profesör şeklinde vasıflandıramayız.
Şimdi, bakınız ne diyor : (Milyoner olmanın
yolu), başlığını taşıyan başmakaleden bazı parça­
lar :; «Bugünün • medeni memleketlerinde milyo­
nerlik yolu kapanmıştır. Aksine, çeşitli tedbir­
lerle milyonerlerin sayısı azaltılmaktadır. Fil­
hakika kollektivist bir doktrine sahibolmıyan
memleketlerin fertlerin maddi varlıkları arasın­
da bâzı farklar, • lıattâ. esaslı, farklar mevcuttur
ve bu,hal istikbalde de- devanı edecektir. Ancak,
bu, refah ile sefalet arasındaki derin uçurumun
kapatılmasına çalışılmadığı mânasına gelmemeli-
İr.,. ,
Artık sivrilmls uçlar torpillenmekte, büyük
servetleri elinde tutan aile anonim şirketleri git­
tikçe çözülmektedir. İşte gerçek demokrasi yolu
budur... Memleketimizde İse durum maalesef fe­
rahlatıcı bir manzara göstermemektedir. Diğerbütün sahalardan sarfınazar fakat sırf su gayri-
0:1
menkul spektüŞgyoijıı karşısında icra mevkiinde
olan .makamların ve şahısların bizde bugünden
yarma birtakım milyonerlerin türemesine, bâzı
parazitlerin, bir kimsenin normal şartlar altın­
da bütün bir nesil boyunca toplamaya imkan bulamıyacağı servetlere bugünden yarına »ahibolmalarma meydan vermektedir... Bu durumun
haşin bir hakikat olarak devam etmekte olması­
na rağmen, bugüne kadar mevzuubahis sahada
hiçbir ciddî tedbir alınmış değildir. Anlaşılan
iktisat siyasetimi^ 1830 - 1840 arasında Fransa
Kralı olan Lui'Filip'in politikasına muvazi bir
seyir takibetmektedir : (Enriehissez - Vous!) »
BMRULLAH NUTKU (Trabzon) — Ne var
bunda? Bu makalenin altına imzamı korum..
ÇALIŞMA VEKtLl MÜMTAZ TARHAN
(Devamla) — Şimdi okuyacağım fıkraya da ko­
yulu
Şimdi efendim, asıl sınıf mücadelesi ruhunu
ifade eden bir pasaj daha okuyayım, orada bil­
hassa bir sosyalist partisi kurulmadıkça ve bu
sosyalist partisinin birtakım havarileri olma­
dıkça bu memleketteki işçi, hayatından ümidini
kesecektiı» demek istiyor. Ve şunu telkine çalı­
şıyor. (Konferanslardan) uzun uzun söyledik­
ten sonra memleketimizde henüz çözülmemiş
olan bir seri sosyal meselelerin çözülmesi için
tavsiyelerde bulunuyor ve diyor ki : (Bugünkü
büyük siyasi fırkalarımız gerek tarihi teşekkül
vo kuruluşu itibariyle olsun, gerek iç bünye ve
işleyiş itibariyle bulunsun, Avrupai, modern bi­
rer fırka olmaktan uzaktırlar. Bugünkü siyasi
fırkalarımız kısmen ve şahsi ve hususi münase­
betler neticesinde doğmuş farklı doktiriulere
dayanmıyan birer teşekküldür. Fırka program­
ları arasında iktisadi ve içtimai dünya görüşü
itibariyle doktriner* farkların bulunmayışı söy­
lediklerimizi ispata, yarar mahiyettedir. A'aturka metotlarla modern -siyasi teşekküllerin
uzun zaman idare ve idamesi güçtür. -Binaen-aleyhi her sosyal sınıf ve zümrenin alâka ve
menfaatlerini temsil iddiası ile ortaya çıkan
siyasi partilerin Avrupai ölçülerle kıymetlendirilmelerine. imkân yoktur. , Mamafih, içinde bu­
lunduğumuz şartların siyasi fırkalarımızı «her
partide çeşitli doktrinlere bağlı, bâzan da bir­
birine zıt şahsiyetlerin t oplanmasma» yol açmış
bulunması da ihtimal harici değildir. Fakat bu
şartların siyasi fırkalarımızın bugünkü portre­
lerini değiştirmek için birer sebep teşkil edemi-
Download