Diyabet - Hisar Intercontinental Hospital

advertisement
Hipoglisemi
Hiperglisemi
(Kan Şekerinin
Yükselmesi ve Düşmesi)
Diyabet
BR.HLİ.045
HİPOGLİSEMİ
Kan şekeri düzeyinin 50 mg/dl veya altına düşmesi
hipoglisemi olarak tanımlanır. Hipogliseminin oluşumuna
zemin hazırlayacak nedenler ortadan kaldırıldığında
hipoglisemi riski de uzaklaştırılmış olur. Aksi takdirde
insülin veya oral antidiyabetik ilaç kullanan herkeste
hipoglisemi görülebilir.
Hipogliseminin Nedenleri Nelerdir?
 Gereğinden fazla dozda insülin veya oral şeker hapı
kullanmak,
 Yemekleri ve ara öğünleri düzensiz saatlerde yemek,
 Öğünlerde gereksinimden az karbonhidrat almak,
 İlaçları yanlış zamanda kullanmak,
 Her zamankinden fazla egzersiz yapmak,
 Alkol kullanmak,
 Kadınlarda adet kanamasının başlaması,
 İnsülin enjeksiyonlarının yerini değiştirmek,
 Sindirim güçlüğü, mide boşalmasının gecikmesi,
 Soğuk/ılık ortamdan çok sıcak ortama geçmek.
Hipogliseminin Belirtileri Nelerdir?
Hipogliseminin şiddeti hafif, orta ve ağır olabilir.
Hipogliseminin şiddetine göre klinik bulgular farklıdır:
Hafif şiddette hipoglisemi bulguları;
Açlık, titreme, terleme, solukluk, dudakta ve dilde
karıncalanma, çarpıntı, huzursuzluk.
Orta şiddetteki hipoglisemi bulguları;
Baş ağrısı, karın ağrısı, bulanık görme, uyuşukluk,
konuşma zorluğu, taşikardi (kalp atım hızının artması),
sinirlilik, solukluk, terleme.
Ağır şiddetteki hipoglisemi bulguları;
Bilinç kaybı, konvülsiyonlardır.
Gece hipoglisemi belirtileri ;
Kabus görme, terleme, sabah baş ağrıları
uyanma.
ve yorgun
Gece hipoglisemi sebepleri;
Öğleden sonra akşam saatleri yoğun egzersiz yatış saatinde
uygulanan fazla insülin dozu veya akşam ara öğün öncesi
fazla gelen insülin dozu geceyi riske sokar. Genel olarak
yatış saatinde 120mg/dl seviyelerinin altında olmamakta
fayda vardır, geç emilen karbonhidratlı yiyeceklerin
yatmadan alınmasıyla düşme engellenebilir. Sabah
ölçümlerinde yüksek değerlerle karşılaşılırsa şafak (dawn)
fenomeni veya somogyi etkisi düşünülmelidir. Şafak (dawn)
fenomeninde büyüme hormonu&kortizol vb. etkisiyle
sabaha karşı şeker yükselmesi görülür. Somogyi etkisinde
ise gece şeker düşmesi yaşanmışsa, düzenleyici hormonlar
nedeni ile tepkisel olarak sabah şeker yükselir. Ayrım ancak
gece 02:00‐04:00 saatlerinde parmaktan şeker ölçümüyle
mümkündür.
Hipoglisemi Tedavisi Nasıl Yapılmalıdır?
Kan şekeri ölçme aletiniz varsa, kan şekerinizi ölçerek
ölçüm sonucuna göre; eğer kan şekerinizi hemen ölçme
imkanınız yoksa, hipoglisemi bulgularına göre hipoglisemi
tedavisinin yapılması gerekir.
Hipogliseminin Şiddetine ve Klinik Bulgularına Göre
Hipoglisemi Tedavisi
Hipogliseminin
şiddeti
Klinik bulgular
Tedavi
Hafif
Açlık, titreme, terleme,
solukluk, dudakta ve
dilde karıncalanma,
çarpıntı, huzursuzluk
Ana öğünler veya ara öğünlerden
15‐30 dakika öncesinde
hipoglisemi oluşmuşsa vakit
geçirmeden yenilmesi gereken
öğün hemen yenilmelidir.
Hipoglisemi öğün sonrası oluşmuş
ise 1 çay bardağı meyve suyu
veya limonata içilebilir.
Orta
Baş ağrısı, karın ağrısı,
uyuşukluk, bulanık görme,
konuşma zorluğu, hızlı
nabız, sinirlilik, solukluk,
terleme
Ilık suda eritilmiş 1‐2 tatlı kaşığı
şeker / 4‐5 adet kesme şeker / 1
su bardağı meyve suyu / bir su
bardağı süt alınmalıdır.
Orta
Bilinç kaybı, konvülsiyon
Ağızdan gıda alınmayacak
durumda şuur kaybı mevcutsa,
damardan dextrozlu mayi veya
glukagon enjeksiyonu gereklidir.
Glukagon enjeksiyonu cilt altına
veya adaleye zerk edilmelidir.
Hipoglisemi Tedavisinde 15/15 Kuralı Nedir?
Eğer kan glikoz düzeyi 70 mg/dl'nin altında ise 15 g
karbonhidrat (örneğin; bir portakal veya elma) alınır.
Hareket etmeden ve başka bir besin yemeden
15 dakika beklenir ve 15. dakikada tekrar kan şekeri
ölçülür. Hipoglisemiyi tedavi ettikten 15 dakika sonra kan
şekeri 80 mg/dl'nin altında ise tekrar 15 g karbonhidrat
(nişastalı besin) tüketilir.
Hipoglisemi engellendikten 15 dakika sonra kan şekeri
80 mg/dl'nin üstünde ise bir sonraki öğün zamanı
düşünülür. Eğer bir sonraki öğüne 1 saat veya daha
fazla bir süre var ise tekrar 15 g karbonhidrat (örneğin; bir
portakal veya elma) tüketilir.
Hipoglisemi Tedavisi için Alınması Gereken
Tedbirler Nelerdir?
Hipoglisemi tedavisi için gerekli olan en önemli tedbir,
diyabetlinin yanında, iş yerinde, çantasında, arabasında
kesme şeker veya enjekte edilebilen glukagon
bulundurmasıdır.
Diyabetlinin çevresindeki insanlar hipoglisemisi olan
diyabetlideki huzursuzluk, solukluk, terleme, dalgınlık ve
davranış bozukluğunu fark edebilirler. Bu nedenle gerek
diyabetli kişinin, gerek çevresinin (aile, okul arkadaşları,
öğretmenleri gibi) hipoglisemi belirtileri ve tedavisi
konusunda bilgilendirilmesinde son derece yarar vardır.
Ayrıca diyabetlinin yanında taşıyacağı diyabet kartı da,
hipoglisemideki alınacak acil önlemleri içermelidir.
Yaşadığınız bir hipoglisemi atağından sonra bu
hipogliseminin nedeni neydi? Hangi etkiler bu durumu
yaşamanıza sebep oldu? gibi soruları kendinize
sorduğunuzda ve bulduğunuz nedeni daha sonra
tekrarlamadığınız takdirde hipoglisemi riskinden
uzaklaşmış olursunuz.
Egzersizin Oluşturacağı Hipoglisemi Riski İçin Neler
Yapılmalıdır?
Egzersizin oluşturabileceği hipoglisemi riski daha çok
insülin kullanan diyabetlilerde söz konusudur. Bu kişilerin
egzersiz tipine ve egzersiz süresine göre beslenme
planlarına ilave ek bir öğün daha almaları gereklidir. Tip 2
diyabeti olan şişman kişilerin egzersiz önerisinde ilave bir
öğün almaları gerekmez. Egzersiz yapmak, kilo verme
hızlarını artırır.
İnsülin enjeksiyonu yapan kişilerde yemeklerden hemen 3
saat sonra veya öğünden önce yapılan egzersizin yarattığı
en büyük risk, hipoglisemidir. Bu nedenle egzersiz,
öğünlerden 1‐2 saat sonra yapılmalıdır. Bu uygulama,
hipoglisemi riskini azaltması dışında, yemek sonrası
(postprandiyal) glisemi yüksekliğinin önlemesi nedeniyle
önerilir.
Kan şekeri düzeyi 100 mg/dl'nin altında iken egzersiz
yapılması hipoglisemi riski oluşturur. Kan şekeri düzeyi
240 mg/dl'nin üstünde iken yapılan egzersiz ise kan
şekerinin daha çok yükselmesine ve keton cisimlerinin
artmasına neden olur.
Eğer kan şekeri 100 mg/dl'nin altında ise egzersiz
yapılmaması veya 1 bardak süt, 2 dilim ekmek (kepekli
olmamalı) ve 1 adet meyve (portakal veya elma) yedikten
sonra egzersiz yapılması gerekir.
Kan şekeri 120‐160 mg/dl arasında ise, 1 saat süreyle
egzersiz yapılacak ise, hipoglisemi riskinden korunmak
için 25‐30 gram karbonhidrat içeren bir öğün yenilmesi
gerekir. Bu öğün bir tost veya bir bardak süt, 2‐3 adet
bisküvi olabilir. Kan şekeri 160‐240 mg/dl arasında iken
ilave bir öğün almak gerekmez.
Egzersiz sırasında aktif olarak kullanılacak vücut bölgesine
insülin enjeksiyonu yapılmamalıdır. Bisiklete binilecekse
bacağa, cam silinecekse kola insülin enjeksiyonu yapılması
doğru değildir. Aksi uygulamalar hipoglisemiye neden
olabilir. Egzersiz ve besin alımı dengelenmediği zaman
hipoglisemi oluşabilir. Eğer kan şekeri ölçüm cihazınız
varsa değişik zamanlarda, farklı sürelerle yaptığınız
egzersiz tiplerine karşı vücudunuzun verdiği yanıtı
saptayabilirsiniz. Örneğin akşam yemeğinden bir saat
sonra yürüyüş yapacaksanız, akşamki insülin dozunuzu
kolunuza enjekte etmelisiniz. Akşam öğün öncesi kan
şekerinizi 165 mg/dl olarak ölçtüğünüzü varsayalım, bu
durumda egzersiz öncesi ilave bir öğün almanıza gerek
yoktur.
Hipoglisemiyi Farketmeme Nedir?
Bazı kişilerde hipoglisemi belirtisi olmayabilir ancak kan
şekeri ölçüldüğünde hipoglisemi olduğu saptanabilir. Bu
problem 'hipoglisemiyi farketmeme' olarak isimlendirilir.
Hipoglisemiyi farketmeme her diyabetlide olmaz, daha
çok uzun yıllardır diyabetle yaşayan bireylerde görülür.
Nöropati (sinir hasarı), sıkı kan şekeri kontrolü, bazı kalp ve
tansiyon ilaçları hipoglisemiyi farketmeme nedeni olabilir.
Hipoglisemiyi farketmeyen diyabetlilerin sık kan şekeri
ölçümü yapması ve belirti olmamasına karşın ölçüm
sonucunda hipoglisemi saptanırsa derhal hipoglisemi
tedavisini yapmaları gerekir.
HİPERGLİSEMİ
Kan şekerinin normal sınırların üzerinde bulunmasına
hiperglisemi adı verilir. Hiperglisemi diyabetin
komplikasyonlarından biridir ve oldukça sık karşılaşılan bir
sorundur.
Kan Şekeri Düzeyini Yükselten Nedenler
 Tıbbi beslenme tedavisine uymayarak çok fazla yemek
yenmesi,
 Her zaman yapılan egzersizin yapılmaması, hareketsiz
kalınması,
 Ağızdan alınan şeker düşürücü ilaçların yeteri kadar
alınmaması ya da insülinin yeterli miktarda
yapılmaması,
 Enfeksiyonlu bir hastalık geçiriyor olmak,
 Stresli bir dönemde olmak,
 Kan şekerinin yükselmesine neden olan kortizon gibi
ilaçları kullanmak,
 Her zaman aynı dozda kullanılan ilaçların artık yetersiz
geliyor olması, kan şekeri düzeyini yükseltebilir.
Hipergliseminin Belirtileri Nelerdir?
 Sık sık, özellikle gece boyunca idrara çıkmak,
 Ağzın normalden fazla kuruması ve çok fazla su içme
ihtiyacı duyulması,
 Her zamankinden daha fazla acıkmak,
 Halsizlik, yorgunluk hissetmek, bulanık görmek
 Açılan yaralarının çok yavaş iyileşmesi,
 Deride kuruma ve özellikle cinsel organlarda sık
mantar enfeksiyonu oluşması, kuruluk, kaşıntı.
Bu belirtilerden bir veya birkaçının olması kan şekerinin
yükseldiğini gösterir.
Hipergliseminin Tedavisi
Öncelikle hipergliseminin nedeni araştırılarak daha sık kan
şekeri kontrolü yapılmalıdır. Kan şekeriniz 250 mg/dl.'nin
üzerinde ise kesinlikle egzersiz yapmayıp istirahat
edilmeli; idrarda ketona baktırılmalıdır. Eğer mide
bulantısı yoksa bol su tüketilmelidir. Diyet ve kullanılan
ilaçlar tekrar gözden geçirilmeli, kan şekeri düşmüyor,
aksine sürekli yükseliyorsa mutlaka doktora başvurun.
Çünkü kontrol altına alınmayan yüksek kan şekeri komaya
sokabilir.
UNUTMAYIN!
Kan şekerini düşürücü hiçbir yiyecek yoktur. Çok yüksek
kan şekerleri doktor kontrolünde ayarlanabilir.
World Hospital Standarts Approved
by JCI Acreditation Certificate
Saray Mah. Siteyolu Cad. No:7
34768 Ümraniye / İstanbul
Telefon:+90 216 524 13 00 (Pbx)
[email protected]
BR.HLİ.045
Download