Termodinamik ve Sosyal Sistemlerin Yakın Çevre İlişkilerinin

advertisement
Mühendislik, Ekonomik ve Sosyal
Sistemlerin Entropi Bakış Açısıyla
Benzerliği (Analojisi)
Prof. Dr.
Ünal ÇAMDALI
Y.B.Ü.
Müh. ve Doğa Bil. Fak.
Mak. Müh. Böl.
Böl. Başkanı
Fuzuli (1480-1556)
Dost bî-pervâ felek bî-rahm
devran bî-sükûn
Derd çoh hem-derd yoh düşmen
kavî tâli' zebûn
Türkçe divanının önsözünde şiirin özünü sevgi, temelini bilim oluşturur
demektedir. 'Bilimsiz şiir temelsiz
Edward A. Murphy
Friedrich Nietzsche
• Denizleri seviyorsan, dalgaları
da seveceksin,
Sevilmek istiyorsan, önce
sevmeyi bileceksin,
Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de
bileceksin…
Mustafa Kemal Atatürk
• ADALET VE MERHAMET DİLENMEKLE
MİLLET İŞLERİ, DEVLET İŞLERİ GÖRÜLEMEZ;
MİLLET VE DEVLETİN ŞEREF VE
BAĞIMSIZLIĞI TEMİN EDİLEMEZ. ADALET VE
MERHAMET DİLENMEK GİBİ BİR PRENSİP
YOKTUR. TÜRK MİLLETİ, TÜRKİYE’NİN
MÜSTAKBEL ÇOCUKLARI, BUNU BİR AN
HATIRDAN ÇIKARMAMALIDIR.
Ömer Hayyam
• Feleği döndürebilir misin muradınca?
Ne çıkar gök yedi kat değil sekiz katsa?
Er geç toprağa karışıp gidecek gövdeni
Ha ovada kurt yemiş, ha mezarda karınca.
Boltzman
Termodinamik
• Mühendislikte önemli bir yere
sahip olan Termodinamik, bir
enerji bilimidir.
• Yasaları evrenin en temel
yasalarındandır yani
evrenseldir.
• Bu yasalar evrenin düzeninin
anlaşılması açısından büyük
önem ifade ederler.
• Einstein klasik termodinamiğin
üzerinde derin bir etki
yapmasının nedenini; bu bilimin
önerilerinin yalın, ilişkili
olduğu alanların çok geniş
olmasına bağlaması (Rifkin ve
Howard, 1992) bu gerçeği ifade etmesi
açısından dikkate değerdir.
• Kaldı ki bazı evren
bilimcilerin evrenin tüm
düzenini termodinamiğin
mevcut dört yasasına
dayandırırılar.
• Zira bu yasalar, evrendeki
mikro kozmostan makro
kozmosa kadar bütün
sistemleri etkilemektedir.
• Evrendeki hiçbir şey bu
yasaların etkisi dışında
kalamaz.
• Bu yasalar bilindiği üzere termodinamiğin
sıfırıncı, birinci, ikinci ve üçüncü
yasalarıdır.
• Bu yasalardan sıfırıncı yasa sıcaklık
ölçümünün prensibini ortaya koyar.
• Yani, sıcaklık ölçüm sonuçlarının
gerçekliği bu yasaya dayanmaktadır.
Sıcaklık Ölçümü
 Fourier’in Fiziksel Homojenlik Prensibi
Mutlak Sıcaklık Ölçeğinin Elde
Edilişi
T1 sıcaklığındaki enerji kaynağı
Q1
Q1
Tersinir
Isı Mak.
A
WA
Q2
Tersinir
Isı Mak.
C
T2
Q2
Tersinir
Isı Mak.
B
WB
Q3
Q3
T3 sıcaklığındaki enerji kaynağı
WC
• Üçüncü yasa da kimyasal
bakımdan homojen olan ve
mükemmel kristal halinde
bulunan maddelerin mutlak
sıfır yani 0 K sıcaklığına
doğru yaklaştıkça
entropilerinin değerinin sıfır
olduğunu başka bir ifade ile
bu sıcaklıkta söz konusu
maddelerde düzensizliğin
mevcut olmadığını ifade
etmektedir.
• Diğer iki yasa da
yani
termodinamiğin
birinci ve ikinci
yasaları enerji ile
ilgili yasalardır.
• Bu yasalardan özellikle enerjinin korumu
ve entropi yasası olarak da bilinen,
termodinamiğin birinci ve ikinci
yasaları; evrenin işleyiş mekanizmasının
anlaşılması açısından oldukça dikkate
değerdir.
• Bunlar aynı zamanda enerji
dönüşümlerinin prensiplerini de ifade
ederler.

evren= 0
• Enerjinin Korunumu Yasası tıpkı
maddenin korunumu yasası gibi pek çok
kimse tarafından bilinen bir yasadır.
• Bu yasaya göre enerji yoktan var, varsa da
yok edilemez.
• Sadece form değiştir.
• Örneğin termik
santrallerde kömür,
doğal gaz ve benzeri
fosil yakıtların
kimyasal
enerjisinden, elektrik
enerjisi üretilir.
• Burada daha önce
kimyasal formda
bulunan enerji, form
değiştirerek elektrik
enerjisine
dönüştürülmüştür.

 = 0
evren
• Bu dönüşüm yani değişim sonucunda
toplam enerji miktarı değişmemiştir.
Entropi Yasası
Δ S Evren > 0
• Clausius başta, enerjinin korunumu yasası gibi
entropinin korunumu yasasını bulacağını
umuyordu;
• sonuçta evrenin, entropinin korunmaması yasası
ile yönetildiğini gördü.
• Ancak entropi
yasasına göre ise bu
değişim sonucunda
tersinmezliklere bağlı
olarak bir miktar yoktan
düzensizlik, kaos
veya termodinamikteki
ismi ile entropi
üretilmiştir.
• Bu ise enerjinin
kalite değerini
azaltarak
değiştirmiştir.
• Yani enerjinin toplam
miktarı sabit kalsa da
kalitesi sabit
kalamamıştır.
• Bu dönüşüm sonucunda da enerjinin bir kısmı
faydalı formundan faydasız forma yani
ekserjiden anerjiye dönüşmüştür.
• Bir başka ifade ile enerji dönüşüm oranı %100
olsa da; ekserji dönüşüm oranı %100
olamamıştır.
• Termodinamikçiler bu
durumu ekserjinin
yıkımı olarak
tanımlarlar ki bu
tanım
termodinamiğin ikinci
yasasının bir başka
ifadesidir.
• Çevresi ile birlikte
değerlendirildiğinde
evrendeki tüm
süreçler entropi
üretimi ile
sonuçlanırlar.
• Bu da madde ve
enerjiyi hasara
uğratarak kalitesini
azaltır.
• Fakat yaşamın
sürdürülebilir olması
için bu süreçlere
ihtiyaç vardır.
• Yaşam bu süreçler
üzerinden sürdürülür.
• Yaşamın kendisi
adeta entropi
üretmektedir
denilebilir.
• Yaşam bu anlamda
sürekli olarak evrenin
entropisinin
artmasına neden olsa
da bu durum
kaçınılmazdır.
• Evrende entropinin
azalması ile
sonuçlanacak bir
sürecin gerçekleşmesi
mümkün değildir.
• Kısaca evrendeki
her süreç entropi
diğer bir tanımla
düzensizlik veya
kaos
üretmektedir.
• Bu da niteliği
azaltan bir
değişime neden
olmaktadır.
Romalı Horace
• Zaman
dünyanın
değerini
düşürür
Edvard Munch (Çığlık-Skrik)
Arthur S. Eddington
• Entropi yasasının, tüm doğa yasaları
içinde en önemli yere sahiptir.
• Evren hakkındaki bir teorinin,
Maxwell’in formülleriyle, hatta daha
önceden yapılmış bazı deneylerle
uyumsuz olsa bile doğru olma
şansının bulunabileceğini;
• ama entropi yasası ile çelişiyorsa
hiçbir şansının olmadığını söyler.
Ginsberg'in Teoremi
• (1) kazanamazsınız,
• (2) berabere kalamazsınız,
• (3) oyundan çıkamazsınız.
İktisadın Termodinamik
Sınırları
• İktisadın hiç bir kanunu, cansızlar
dünyasının madde ve enerji ilişkilerini
tanımlayan termodinomik yasalarıyla
çelişemez.
• Sıfırıncı Kanun: Sıcak suyla, soğuk su
karıştılırsa, ortaya ılık su çıkar. Ilık suyun
sıcaklığı, sıcak sudan düşük, soğuk sudan
yüksek olur. Birbiriyle temas eden sistemler,
sıcaklık bakımından denkleşir.
• Zenginle arkadaşlık eden fakirin,
durumu düzelir.
• 1. Kanun: Hiç bir enerji, yoktan var edilemez;
varsa yok edilemez. Enerji, cins değiştirir.
• Her gider, birisinin geliridir.
• 2. Kanun: Hiç bir enerji, kayba uğramadan cins
değiştiremez.
• Hiç kaynak ziyan etmeden iş yapılamaz.
• 3. Kanun: Mutlak enerjisiz bir ortam elde etmek
mümkün değildir. En soğuk ortamda bile bir
sıcaklık vardır. Sıcaklıkta ‘mutlak sıfır’ noktası
ancak hesaben bulunabilir.
• En fakir ortamda bile bir zenginlik
mevcuttur. Pratikte ‘mutlak yoksulluk’
yoktur.
Zararın Termodinamiği
• Entropi, enerjinin hal
değiştirmesi için, bir
kısmının mutlaka ‘‘yok’’
olması (veya sonsuzda
depolanması) gerektiğini
söyler.
• İşletme ekonomisinin esası
budur. Yani, dönüşüm
sırasında entropiye giden
‘‘para’’ (enerji) miktarını
minimize etmektir.
Termodinamik Analiz
• Bu yasalar kullanılarak
mühendislik hatta
ekonomik ve
sosyoekonomik sistemlerin
enerji ve ekserji
analizlerini
gerçekleştirmek
mümkündür.
• Özellikle termodinamiğin ikinci yasası esas
alınarak yapılan ekserji analizlerinde sistem ve
çevresi birlikte göz önüne alınır.
• Sistem bu anlamda çevresinden bağımsız
olamaz.
• Klasik termodinamik bakış
açısıyla yapılan
analizlerde, çevre hep sabit
kabul edilerek sistem
değişimleri incelenir.
• Ancak ender de olsa
çevredeki değişimlerin
sistem üzerindeki etkisinin
analizini yapmak da
gerekebilir.
• Örneğin sadece çevrenin değişiminin,
sabit sistem üzerindeki etkisinin
belirlenmesi şeklinde ki bir analizin
sonucu; pek çok kimse için şaşırtıcı
gelebilecektir.
• Bu sonuca göre;
sistemin ekserji değeri
çevrenin değişimine
bağlı olarak değişmiştir.
• Yani sistem kendi
içerisinde sabit kaldığı
halde, çevreye göre
sabit kalamayarak
değişeme uğramıştır.
• Bu değişim sonucunda
da tersinmezliklere
bağlı olarak entropi
üretilmiştir.
• Dolayısıyla sonuç
olarak çevre bu
noktada sistem için
önemli bir etken ve
referanstır.
• Bu sistem açısından
kaçınılmaz bir
durumdur.
• Gerçek dünyada bütün sistemler hep
değişken bir çevre içerisinde yer alırlar.
• Bundan da öte, gerçekte ne sistem ne de
çevresi hiçbir zaman sabit kalamaz.
• Dolayısıyla çevre de sistem de hep değişir.
• Yani her ikisi de her an değişim
halindedir.
• Örneğin sabah çevrenin sıcaklığı, basıncı,
nemi vb değerleri ile akşam ki farklıdır.
• Kaldı ki bu değişim her an gerçekleşir.
• Çevrede hiçbir fiziksel değer değişmese
bile zaman değişmiştir. Artık akşamki
çevre sabahki çevre değildir.
• Sabah evinden işine giden bir kişinin her gün
bindiği taksi veya dolmuş şoförüne: Bu gün
benim işyerim nerede? Diye saçma gibi
görünen bir sorusu, modern fizik açısından da
çok anlamlıdır.
• Zamanın değişimi çevreyi en azından uzaydaki
konumu itibari ile değiştirmiştir.
• Dilimizdeki her şey
değişir deyimi bu gerçeği
yansıtması açsısından
oldukça manidardır.
• Sabitlik ancak teoride yani
düşüncededir,
sonsuzluktadır...
• Bunlar hep bilinen ama üzerinde çok az
düşünülen fiziksel dünyanın
termodinamiksel bakış açısına dayalı
gerçekleridir.
• Çok sıradanmış gibi gelir çoğumuza.
• Zaten pek çok bilinen ve birçok
kimseye sıradanmış gibi görünen
fiziksel gerçeklerin çoğunun durumu
da böyledir.
• Ancak bu tür fiziksel gerçekler,
içlerinde çok derin anlamlar da
barındırırlar.
Tıpkı şelalelerin kendiliğinden hep
yüksekten aşağıya doğru akması
gibi…
Kendiliğinden aşağıdan yukarıya
akamaması gibi…
• Sosyal dünyanın gerçekleri bu noktada
fiziksel dünyadan pek farklı değildir.
• Termodinamiğin yasaları fiziksel dünyada
olduğu gibi sosyal dünyada da etkilidir.
• Zira sosyal sistemler de termodinamik
yasalardan etkilenmektedirler.
• Rifkin ve Howard’ın ifadesi ile
termodinamik yasalar fiziksel
dünyayı yönetirken sosyal dünyayı
da etkilemektedir.
• Bu durum sosyal bilimciler
tarafından Baily’in Sosyal
Entropi Teorisi ile açıklanmaya
çalışılmıştır (Mitar, 2010).
• Ancak sosyal dünyadaki her birey veya
toplumun tek başına tıpkı fiziksel sistemler gibi
bir sistem olduğu, bir başka birey ya da toplum
için de fiziksel çevre gibi çevre olabileceği
söylenebilir.
• Bu oluşumlarda sevgiye-ekonomik
beklentilere dayalı duygu boyutunun çok
önemli bir yeri olduğu da bir gerçektir.
• Ne var ki termodinamik yasalara göre her iki
dünyada da değişim kaçınılmazdır.
• Ancak sosyal dünyadaki çevre değişimlerinin
sistem üzerindeki yani birey veya toplum
üzerindeki etkisinin sonucu, fiziksel
sistemlerdeki değişim sonucu üretilen entropiye
karşılık gelen elem ve hüzündür.
• Zaten entropinin sosyal dünyadaki anlamı
karmaşa üretimi olarak ifade edilmektedir
(Mavrofides vd, 2011)
• Bu da fiziksel sistemlerde olduğu gibi sosyal
sistemlerin duygu dünyalarında tersinmez
dönüşümler yani kalıcı izler bırakabileceklerdir.
• Bu bağlamda yukarıda da ifade edildiği gibi
sosyal sistemlerin mühendislik sistemlerinden
pek farkı yoktur.
• Burada da değişimler,
dönüşümler sonucunda tıpkı
fiziksel sistemlerde üretilen
entropiye benzer hatta onun bu
yaşamdaki karşılığı olabilecek
olan acı, keder ve hüzün gibi
duygular üretilecektir.
• Yani mühendislik sistemlerindeki süreçlerin
meydana getirdiği değişim sonucunda entropi
gibi yeni bir olgu, bir boyut ortaya çıkarken buna
karşılık sosyal sistemlerde ise sistem ve
çevresinin değişimi sonucunda entropinin bu
sistemdeki karşılığı olan acı, keder ve hüzün
gibi üçüncü bir duygusal boyut ortaya
çıkmaktadır.
• Bu benzerlik şaşırtıcıdır.
Dolayısıyla sosyal
sistemlerde ayrıca duygu
boyutunun da analizi
gerekmektedir.
• Burada duygu da entropi
kadar karmaşık bir yapı
içermektedir.
• Literatürde sınırlıda olsa bu ve benzer konularda
çalışmalar mevcut olmakla
• birlikte (Lee v.d., 2008: 45-54; Belavkin, 2004;
Nizami, 2009: 1853-1858;
• Maniatis, 2008: 40-44), bunların sayılarının
henüz yeterli olmadığı düşünülmektedir.
• Lee, Woo-Seok, Yong-Wan Roh, Dong-Ju Kim, Jung-Hyun Kim,
Kwang-Seok Hong (2008) Speech Emotion Recognition Using
Spectral Entropy, Intelligent Robotics And Applications,
Proceedings Book Series: Lecture Notes in Artificial Intelligence
Part II, 531: 45-54.
• Belavkin, Roman V. (2004), “On Relation between Emotion
and Entropy”,
http://www.eis.mdx.ac.uk/staffpages/rvb/publications/rvbaisb04.pdf.
• Maniatis, Georges, Eustathios Reppas and Vassilis Gekas (2008),
“In-depth Analogies among Entropy, Information and
Sensation. The concept of Time in Thermodynamics”, New
Aspects Of Engineering Mechanics, Structures, Engineering
Geology, Book Series: Mathematics and Computers in Science and
Engineering, 40-44.
• Kaldı ki duygu boyutunun termodinamiksel
analizi konusunda tıp ve sosyal bilimlerden
gelen bilgi birikimlerine de oldukça ihtiyaç
olduğu bir gerçektir.
• Ancak şurası da bir gerçek ki değişim burada da
her boyutta gerçekleşecektir.
• Bu bağlamda gelecekte bütün sistemler ve
onların çevreleri yani her şey, fiziksel, biyolojik
ve sosyal dünya yani tüm evren değişecektir.
• Çünkü bu değişim evrenin değişmez yasasıdır.
Yani değişmeyen sadece bu yasa
olacaktır.
• Bu yasa entropi yasasının bir başka ifadesinden
başka bir şey değildir.
• Kimi fizikçiler için bu, evrenin en
korkunç ve an acımasız yasasıdır.
• Zira bu yasaya göre, ünlü
termodinamikçi Clausius’un ifade
ettiği gibi, evrendeki ölen şeyler
doğan şeylerden daha fazla olacak
ve ölüm her zaman yaşama galip
gelecektir.
• Bu durum her yaşamın bir sonu
olduğunu ortaya koyması
açısından da anlamlıdır.
• Ne var ki bu acı gerçek evrenin ve
içerisindekilerin kaderidir...
• Dolayısıyla sosyal yaşamda da evrensel yasalar
ile uyumlu olan eylemler, bireylerin ve bunun
sonucunda da toplumların yaşam süreçlerinde
en azından daha sağlıklı, daha mutlu ve daha
huzurlu bir yaşam sürmeleri açısından önem
ifade etmektedir.
• Bu uyum daha alt yasalar için bile geçerlidir.
• Aksi takdirde, her şey sabit
kalacakmış gibi evrensel
yasaya aykırı olarak yapılan
kabullere dayalı verilen gerek
bireysel gerekse de toplumsal
kararlar ve bunun
soncunda oluşturulan sosyal
yapılar belli bir süre sonra
termodinamiğin entropi
yasasına göre bireylere veya
toplumlara yüksek entropili
yani daha mutsuz ve daha
hüzünlü bir yaşam olarak
yansıyacaktır.
• Sonuç olarak evrendeki
tüm düzenler
termodinamik yasalardan
etkilenerek bir değişim
sürecinden
geçmektedirler.
• Bunun sonucunda da
entropi üretimi
kaçınılmazdır.
• Entropi üretimini
durdurmak mümkün
değildir ancak azaltmak
mümkündür.
• Bu anlamda sosyal yaşamda da
değişim vb termodinamik
yasalar ile diğer evrensel
yasaları dikkate alarak
geliştirilen yaşam tarzları,
yaşamın evrene uyumu
açısından oldukça büyük önem
ifade etmektedir.
• Bu uyum gerek bireyler
gerekse de toplumlar
açsısından onların lehine
bir durumdur.
• Zira bu süreçte yaşamın
evrensel yasalara uyumu
arttıkça; entropi artışı
durdurulamazsa da söz
konusu artış en az olarak
gerçekleşecektir.
• Aksi takdirde uyumsuzluk,
entropinin çok daha fazla
artması demektir ki bu da
bireylerin veya
toplumların duygu
dünyalarında tıpkı entropi
gibi üretilerek hayal
kırıklığı, elem ve
hüzün olarak ortaya
çıkacaktır.
• Bu ise istenen bir şey
değildir.
• İstenen şey elemden
kaçıp hazza
koşmaktır.
Fizik Yasaları Dikkate Almamanın
Belki de Bir Sonucu
• Türk Futbolunda kaos, evrendeki düzensizliğe
benzemektedir.
• Futbolumuzda Entropi Hastalağı var.
Teknik Direktör
Bir Sonuç
• Bireyleri ve sosyal yaşamı gözlemleyip analiz ederek
buradan hayata dair bazı sonuçlar elde eden ünlü Fransız
Nobel Tıp Ödüllü hekim Dr. Alexis Carrel’in, Man, The
Unknown (İnsan Denen Meçhul) kitabında, evrensel
yasalara karşı hareket etmeye çalışmanın ve onları
dikkate almamanın bir kabahat olduğunu belirtmesi,
ortaya konmaya çalışılan gerçeğin diğer bir ifadesidir.
Bir Ümit
• Bu çalışmanın, evrensel yasalara aykırı olarak
geliştirilen yaşam ve ümit anlayışlarının
yerine, evrensel yasalara uyumlu olarak
geliştirilen yaşam ve ümit anlayışlarının egemen
olması ile ilgili çabalara, küçük de olsa bir katkı
yapması, yazarın bu konudaki ümidinin
gerçekleşmesi noktasında büyük bir anlam ifade
edecektir.
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi • 67-2
Kaynaklar
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Ashall, F., Olağanüstü Buluşlar, Tübitak Popüler Bilim Kitapları, 2006.
Büyüktür, A.R., Termodinamik Cilt 1, Uludağ Üniversitesi Basımevi, 1986.
Cansen, E., İktisadın Termodinamik Sınırları, Hürriyet Gazetesi 25.06.2005 Tarihli köşe yazısı,
http://webarsiv.hurriyet.com.tr/2005/06/25/663404.asp.
Carrel, A., İnsan Denen Meçhul ((Man, The Unknown)), Hayat Yayınları, 1999.
Çamdalı, Ü. and Tunç, M., Energy and Exergy Efficiencies for Society, Journal of the Energy
institute, 81(2), 118-122, 2008.
Çengel, A.Y. ve Boles, A.M., Mühendislik Yaklaşımıyla Termodinamik, Literatür Yayıncılık,
2. Basım, 1996.
Göğüş, Y., Çamdalı, Ü. ve Kavsaoğlu, M.Ş., Exergy Balance of A General System with
Variation of Environmental Conditions and Some Applications, Energy, 27, 625-646, 2002.
Greene, B., Evrenin Dokusu, Tübitak Popüler Bilim Kitapları, 2005.
Guillen, M., Dünyayı Değiştiren Beş Denklem, Tübitak Popüler Bilim Kitapları, 2001.
Lenihan, J., Bilim İş Başında, Tübitak Popüler Bilim Kitapları, 2000.
Mavrofides, T., Kameas, A., Papageorgiu, D. ve Los, A., On the Entropy of Social
Systems: A Revision of the Concepts of Entropy and Energy in the Social Centext, Systems
Research and Behavioral Science, 28, 353-368, 2011.
Mitar, M., Baily’s Social Entropy Theory as an Explicit Theoretical Approach for an Empirical
Assessment of Security of Contemporary Societies, Qual Quant, 44, 941-955, 2010.
Rifkin, J. ve Howard, T., Entropi Dünyaya Yeni Bir Akış, Ağaç Yayıncılık, 1992.
Download