Bilgisayarım var... ve müzik yapmak istiyorum.... ama nasıl? Etrafta o

advertisement
Bilgisayarım var... ve müzik yapmak istiyorum.... ama nasıl? Etrafta o kadar çok program, ses kartı vs..
varki hangisi bana uygun, hangisi ne işe yarar, nasıl kullanılır??? Hiç bifikrim yok. Ordan burdan bölük
pörçük kulaktan dolma şeylerle bişeyler yapmaya çalışıyorum ama hem zamanımı hem de paramı
boşa harcıyorum... Yok mu bana yardım edicek? ... diyorsanız doğru yere geldiniz. Bu yazıyı
yazmamızdaki amaç ister amatör, ister yarı-profesyonel olsun, bilgisayarla müzik konusunda neyi nasıl
yapmaya karar vermenize yardımcı olmak. Hızla ilerleyen yazılım ve donanım dünyasında bugünlerde
o kadar çok çeşitli ürünler ve imkanlar varki bu değil bu işe yeni merak saranlar, yıllardır bu işin içinde
olanlar bile ipin ucunu kaçırabiliyor.
Öncelikle nelerin mümkün olduğu konusunda kısa bir giriş yapıp daha sonra adım adım sizi
yönlendirmeye çalışacağız. Neler mi mümkün... ? Hemen herşey... Yeteri kadar yatırım yapılırsa, tüm
bir albümü bilgisayar temelli bir sistem içerisinde hazırlayabilmek mümkün (Jean Michelle Jearre'ın
son albümü gibi). Daha az harcayarak da aynısı mümkün ama kullanım kolaylığı, hız ve kaliteden
fedakarlık ederek. Öncelikle imkanlarımızın neler olduğunu ortaya koyalım sonra sizler kendinize
uygun olanları seçip kendi stüdyonuzu kurabileceksiniz...
* Bilgisayara gerçek sesleri (AUDIO) kayıt etmeniz mümkün (ister kendi sesiniz ister bir enstrüman
sesi). Bu kayıdın kalitesi direkt olarak kullanacağınız ses kartının kalitesine bağlıdır.
* Bilgisayara harici elektronik müzik enstrumanlarının MIDI mesajlarını kayıt etmek mümkün. AUDIO
ve MIDI'yi bir kez bilgisayara aldıktan sonra bunları kesip yapıştırıp, kopyalamak yani düzenlemek
mümkün.
Harici müzik enstrümanlarınız yoksa bir takım programlarla
bilgisayarın o sesleri çıkarmasını sağlamanız mümkün. (Virtual
instruments veya software sampler'lar ile) Yaptığınız müziği
(yanlızca MIDI kısmının) notaya dökmeniz mümkün.
Eski plak yada kasetlerinizdeki cızırtıları, gürültüleri temizleyip
bunları CD'ye basmanız mümkün.
Bitler, frekanslar...
Bilgisayarınıza AUDIO kayıt yapacaksanız, sonuçta elde
edeceğiniz seslerin kalitesi üzerinde en büyük etkiyi bu sesleri
kayıt etmekte kullanacağınız ses kartı yapacaktır. Günümüzde
Cubase SX 2.0 Project Window
çok kaliteli ses kartları piyasaya sunulmuştur. Bu alandaki en
üst nokta 192kHz, 24-bit kayıt yapabilen ses kartlarıdır. Burada hemen çok karıştırılan -ki bunun tek
sorumlusu ses kartı satıcılarının yanlış anlaşılmaya yol açaçak reklam kampanyalarıdır- bir konuya
açıklık getirelim: "bit meselesi"
Kimi dergilerde okumuşsunuzdur 32-bit hatta 128-bit ses kartlarından bahsedildiğini... ses kartlarının
"bit" adedinden bahsedildiğinde asıl anlaşılan, kartın sesleri dijital ortama aktarırken her bir ses
örneğini parçaladığı bilginin yoğunluğudur. Bilgisayar teknolojisinin ilk zamanlarında 8-bit ses kartları
vardı. Bu kartlardan elde edilen sesler pek gerçeğe yakın değildi. Zaman içinde gelişen teknoloji daha
yüksek bit hassasiyetine sahip ses kartlarını makul fiyatlar seviyesine indirmeyi başarınca bilgisayar
kullanıcılarıda 16-bit ses kalitesine kavuşmuş oldular. (Günümüzde satın alıp dinlediğimiz tüm müzik
CD'leri 16-bit 44.1kHz lik kayıtlar içermektedir).
Tabii burada unutulmaması gereken çok önemli bir nokta var: her 16-bit ses kartının aynı kalitede
olmayacağı... Temelde 16-bit olmalarına rağmen bu dönüştürme işlemleri için kullanılan algoritmalar,
kullanılan elektronik aksamın kalitesi, devre tasarımının kalitesi gibi unsurlar sonuçta elde edilecek
sesin üzerinde çok büyük rol oynarlar. Kötü bir 24-bit dönüştürücü, çok iyi tasarlanmış bir 16-bit
dönüştürücüden çok daha kötü sonuç verebilir. Özetle 20 USD'lik 16-bit lik bir ses kartından 200
USD'lik 16-bitlik bir ses kartındaki kaliteyi beklememek gerek.
Digidesign 192 I/O Interface
Bu arada teknoloji de yerinde durmuyor tabi, artık 24-bit ses kartları bulmak mümkün. Aradaki bu 8-bit lik fark ses
kalitesi üzerinde inanılmaz bir artış sağlamıştır.
Diyeceksiniz ki, sonuçta yapılan çalışmalar CD ye basıldığında 16-bit olarak transfer ediliyorlar, peki neden 24-bit?
Herşeyden önce analog ortamdan dijital ortama geçilirken en yüksek hassasiyette bilgi aktarılması, aktarım sırasındaki
kayıpları minimize eder, daha sonra bu bilgiler üzerinde yapılan çalışmaların hepsi 24-bit üzerinden yapılacağından
daha geniş bir çalışma alanı sağlanmış olur. İş CD'ye aktarım noktasına geldiğinde dithering denilen bir işlem ile veriler
24-bit ten 16-bit'e indirgenir. Bu indirgeme için birçok algoritmalar kullanılmaktadır, bunların arasında en popüler ve
kaliteli olan Apoogee firmasının geliştirdiği UV22 kodlamasıdır. Özetleyecek olursak, en son aşamada 16-bit'e
indirgenmesine rağmen kayıtların 24-bit yapılması kulakla rahatlıkla farkedilebilecek bir kalite farkı ortaya
çıkarmaktadır.
Sesin kalitesini belirleyen tek unsur bit adedi değildir. Hemen hemen aynı önemi taşıyan örnekleme frekansı kriteride
ses üzerinde ciddi etki yaratır. Örnekleme frekansının anlamı, ses sinyalinin dijital ortama aktarıldığı sırada ne kadar
sıklıkta örneğinin alınması gerektiğidir. Örneğin 44.1 kHz denildiğinde 1 saniyelik bir dönüştürme sırasında ses
sinyalinin 44.100 adet örneği alınmaktadır. Fiziksel formüller ile ispatlandığı üzere, insan kulağının max. 22.05 kHz
duyabildiği kabul edilecek olursa, dijital ortama aktarılmış bir sesin fark edilemeyecek kadar az kayıpla tekrar analog
şekle dönüştürülebilmesi için 22.05 kHz nin iki katı yani 44.1kHz ile örnekleme yapılmalıdır. Günümüzde 32, 44.1, 48
ve artık 96/192kHz frekansları standart olmuştur. 96kHz şimdilik yanlızca profesyonel kalitedeki ses kartlarında
mevcuttur.
Bilgisayar ve müzik
Bitler ve frekanslar konusunda bu kadarlık bir ön bilgiden sonra bilgisayarla nasıl müzik yapılabileceğine bakalım.
Bilgisayar ile müziğin temel taşları neler?
Herşeyden önce bilgisayarınızda bir ses kartı bulunmalı. Biraz önce anlatmaya çalıştığımız gibi yapacağınız çalışmanın
ses kalitesini doğrudan etkileyecek bir unusurdur ses kartınızın kalitesi... İki tür ses kartı kullanılabilir:
M-Audio AudioPhile 24/96
1. İçinde kendi sesleri olan ses kartları
2. İçinde ses bulunmayan, yanlıza bilgisayara ses aktarımı için kullanılan ses kartları.
Birinci tür ses kartlarını hemen hepiniz duymuşsunuzdur, Creative, Terratec, Aztek gibi firmaların ürettiği günümüzdeki
PC'lerin hepsinde bulunan ses kartları.
İkinci tür ise daha profesyonel kartlardır. Bu kartlar sadece stereo giriş / çıkış sağlayanından tutunda 64 kanal analog
ve dijital giriş / çıkış sağlayanına kadar çok çeşitleri vardır. Bu kartların üreticilerine örnek olarak, M-Audio, Digidesign,
Steinberg gibi firmaları verebiliriz.
Karar verilmesi gereken ikinci unsur ise bilgisayarınıza bir müzik klavyesi bağlamak
isteyip istemeyeceğiniz. Her nekadar notaları mouse aracılığı ile girebiliyor olsanızda, bir
müzik klavyesinden girmek kadar kullanışlı olmayacağı kesin...
Burada karşımıza MIDI kavramı çıkıyor. En basit anlamı ile MIDI müzik enstrumanlarının
bilgisayar ve birbirleri ile veri alışverişini sağlayan bir protokoldür. Günümüzde satın
alacağınız hemen her elektronik müzik enstrumanının MIDI portu vardır. Bu
M-Audio Oxygen-8
enstrümanların bilgisayara veri aktarımını sağlamak içinse bilgisayara bir MIDI ara
birimi takılmalıdır. Burada karşımıza yine iki seçenek çıkıyor:
1. Bilgisayarın üzerindeki ses kartındaki 1 giriş/çıkışlı MIDI arabirimini kullanmak
2. Harici olarak kullanılabilecek 1 giriş / çıkıştan tutunda 8 giriş / çıkış sağlayanına kadar farklı özelliklerde MIDI
arabirimleri kullanmak. M-Audio ve Steinberg bu tür arabirimler üretmektedir.
Bilgisayara yanlızca bir müzik klavyesi bağlayacaksanız en akıllıca çözüm son derece ucuz olan bir ses kartı / MIDI
adaptörü ile ses kartınızın MIDI portunu kullanmaktır. (1.seçenek). Terratec firması bu tür kablolar üretmektedir. Eğer
2 veya daha fazla MIDI cihazınızı bilgisayara bağlayacaksanız o zaman 2. seçenek daha uygun olacaktır. M-Audio,
Steinberg bu tür MIDI arabirimleri üretmektedir.
Artık müzik klavyenizde bilgisayara bağlandığına göre çaldığınız notaları programlar
aracılığı ile bilgisayara kaydetmeye geldi iş. Bu tür programlara sequencer denilmekte.
Steinberg, Emagic, MOTU ve Cakewalk bu tür programlar yapan belli başlı firmalardır.
Sequencer programları ile çaldığınız notaları bilgisayara kayıt edebilir, yanlışları
düzeltebilir, kopyalayabilir, düzenleme yapabilirsiniz. Ses kartınızdaki sesleri kulanarak
istediğiniz enstrümanın seslerini çıkartabilirsiniz. Hatta önce piyano partisyonu kaydedip
daha sonra bir başka kanal açıp orayada kemanları ve daha sonra davulları vs. kaydedip
bütün bir parçayı oluşturabilirsiniz. Hepsi yanlızca bir klavye, ses kartı ve program ile...
Cubase SX Score Editor
Şimdi de sıra canlı sesleri kaydetmeye geldi.... bu iş için başlangıç olarak ses kartınızdaki mikrofon girişini ve basit bir
mikrofon kullanabilirsiniz. Günümüzdeki sequencer programları artık hem MIDI hemde Audio kayıt imkanı vermektedir.
Cubase SL veya Cubase SX bunlardan biridir. Canlı seslerinizide bilgisayara kaydettikten sonra bu sesler üzerinde de
aynı MIDI gibi işlem yapabilirsiniz. Hatta... fazlası bile mümkün. Seslere çeşitli efektler verebilir,tonlayabilir, tonunu
değiştirebililir süresini kısaltıp uzatabilirsiniz...
Software synthesizer (SS)
Son bir kaç yıldır SS'ler oldukça popüler olmaya başladılar. Bunlar kendi başlarına veya
sequencer programların içinde virtual-instrument olarak kullanılmaktadırlar. Temel olarak,
günümüzde kullanılan synthesizer ve müzik aletlerinin seslerini fiziksel olarak modellenerek
bilgisayarın bu sesleri çıkarmasını sağlama esasına dayanırlar. Günümüz teknolojisi ile bu işlem
kulaklarınıza inanamamamıza yol açacak kadar gerçekçi yapılabilmektedir. Bunlara en iyi örnek
olarak Reason programını ve Pro-52 programını verebiliriz. Bunlardan birincisi kendi başına
çalışabilen komple bir müzik stüdyosu olup Cubase programı ile entegre çalışabilmektedir,
ikincisi ise cubase içinde bir vst-instruments olup eski Prophet-5 synthesizer'inin aynısını hatta
fazlasını kullanıcılara sunmaktadır.
İşte size birkaç örnek konfigürasyon:
1. Yeni başlayan amatör:
- Seskartı
- MIDI adaptörü
- Sequencer programı
2. Yeni başlayan yarı-amatör:
- Yüksek kaliteli ses kartı
- Sequencer programı
3. Yarı-amatör:
- Audio kayıt kartı
- MIDI arabirimi (min 1 giriş / 3 çıkış)
- Harici ses modülü (leri)
- Üst seviye sequencer programı
- Software synthesizer programları
4. Pofesyonel:
- Audio kayıt kartı (çok giriş / çıkışlı)
- MIDI arabirimi ( 8 giriş / çıkış)
- Harici ses modülü (leri)
- Hardware sampler
- Üst seviye sequencer programı
- Software synthesizer programları
- Software sampler programları
Reason V2.5
Örnek konfigürasyonlar:
1. Revolution 7.1 / Cubase SL
2. Audiophile2496 / Cubase SL
3. Delta1010LT / M-Audio Midisport 2*4 / Cubase SX / Reason V3.0
4. Delta1010 / M-Audio Midisport 8*8 / Cubase SX / Reason V3.0 / Halion
Daha fazlasını istiyorum...
O zaman bu işle tam profesyonel olarak ilgilenmeye
başlayacaksınız demektir. Burada farklılaşan tek nokta
kullanacağınız ses kartı ve bunların yan ünitelerinin
çalışma prensibidir. Bu seviyedeki ses kartları (ProTools
HD) tüm DSP işlemlerini (kayıt, playback, efektler vs. Vs..)
kendi üzerinde halledecek, Yani bilgisayarın hızı ne olursa
olsun yapılan işlemler sistemi yavaşlatmayacaktır.
Halbuki önceki sistemlerde eklenen her kanal, her efekt
ilgisayarın gücünden bir miktar alıp götürecektir. Protools
sisteminde ise kartın üzerindeki DSP'ler yettiğince
yüklenilebilir. Bir yerde kartın gücü yetersiz mi kaldı? Hemen yanına bir DSP kartı daha ekleyip devam etme şansınız
var. Bu sistemlerin en önemli özelliği proje ne kadar ağır olursa olsun hep hızlı olmaları ve sıfıra yakın geçikme ile
çalışabilmeleridir. Bunun yanında eklenebilecek moduler giriş / çıkış ünitelerinin çeşitliliğide çok önemli bir "+" dır.
Protools sisteminde 96 kanala kadar ses giriş çıkışı sağlanabilir.
Digidesign ProControl Sistemli Stüdyo
Tabii tüm bu artılarının getireceği bir dezavantaj da var... Fiyatlar minimum 7,000-8,000 USD cıvarından
başlamaktadır. Buna rağmen getirdiği artılar (güvenli ve sağlıklı çalışma ve yüksek kalite bunların en önemlilerinden
biridir...) günümüzde bir çok profesyonel kullanıcının bu sistemi seçmesine sebep olmaktadır.
Burada Digidesign sisteminin bir artısından bahsetmeden geçemeyeceğiz: Digidesign'ın DIGI003 / DIGI003R sistemi
kendi içinde komple bir kayıt / edit /mix sistemi olmakla beraber Protools sistemleri ile de %100 dosya uyumludur.
Yani evinizde yaptığınız çalışmaları Harddsik'inizi alıp Protools kullanan herhangi bir stüdyoya götürüp orda devam etme
imkanınız mevcut.
Kolay Gelsin!
Download