Eyvah! Kaygı Kaygılanmak Normal Midir? Kaygı (anxiete), bedensel tepkilerin (titreme,kaslarda gerginlik, v.s)eşlik ettiği bir endişe duygusudur.Kaygı da diğer duygular gibi doğal bir duygudur yaşamın içinde her an vardır. Yetişmesi gereken bir iş, sınav, sağlık, arkadaşlar ve aileyle ilgili sorunlar birçok insanı kaygılandırabilir. Aslında kaygı, bir ölçüde bizim günlük sorunlarla baş edebilmemiz için hazırlıklı olmamızı, bir tehlike durumunda da hızlı karar verip kurtulmamızı sağlar. Normalde bu tür kaygı hafiftir ve baş edilebilir düzeydedir. Kaygı bozukluğu durumlarında ise (Yaygın Anksiyete Bozukluğu) kişide sürekli, aşırı ve durumla uygun olmayan bir endişe durumu” söz konusudur. Aşırı endişe, kişinin günlük yaşamını olumsuz yönde etkiler ve hatta olağan yaşam etkinliklerini sürdürmesini engeller. Bu kişiler her durumda olası en kötü sonucu düşünürler, herşey kendi denetimlerinin dışındadır, iyi bir olasılık ya da geriye dönüş mümkün değildir Kaygı, genetik yatkınlık, aşırı stres içeren durumlar, travmatik olaylar ve ergenin yaşadığı çevre gibi bir takım faktörlerden kaynaklanabilir. Kaygı bozuklukları kişinin duygu, düşünce ve davranışlarını etkiler ve eğer tedavi edilmezse, sosyal, mesleki ve kişiler arası ilişkilerde önemli problemlere yol açabilir. Kaygı bozuklukları çoğunlukla ergenlik döneminde ortaya çıkar ve birçok yaşam olayının ortaya çıkmasına neden olur. Kaygı bozukluklarına toplumda oldukça sık rastlanır ve yaşam boyu kaygı bozukluğu yaşama oranı %25 civarındadır. Kadınlarda kaygı bozuklukları yaşanma oranı erkeklere göre daha sıktır. Akademik problemler Ergen eğer kaygıyla baş etmekte zorluk yaşıyorsa akademik problemler de geliştirebilir. Ergenin kaygısı, kendi akademik performansı ile de ilgili olabilir. Sınav kaygısı yaşayan ergen, sınavlarda aşırı heyecan yaşadığı için bildiklerini hatırlamakta zorluk çekebilir ve sınavdan düşük notlar alabilir. Akademik kaygı, öğrencinin okula devam etme isteğini azaltabilir, yoğun kaygıdan dolayı ders çalışmaz hale gelebilir. Akademik kaygının başlıca sebepleri arasında, ergenin mükemmeliyetçi yapısı, ailenin ergenden beklentilerinin yüksek olması ya da ergenin kendisine yüksek hedefler koyması sayılabilir. İlişkiler Ergen kendi yaşadığı kaygıyı tanımlayamıyor olabilir ve bu durum onun kaygıyla baş etmesinde güçlük yaşamasına sebep olabilir. Bu durumda ergen duygusal iniş çıkışlar gösterip çabuk sinirlenebilir. Huzursuz hali ve çabuk sinirlenmeye olan eğilimi ile aile ve arkadaşları ile arasında problem yaşayabilir. Depresyon Kaygı depresyon halini tetikleyebilir. Genellikle depresyon ve kaygı beraber gelişme eğilimindedir. Kronik olarak kaygılı ya da korkulu olma hali, daha sonra depresyona dönüşecek olan, umutsuzluk ve yorgunluk hislerini tetikleyebilir. Uyku Problemleri Kaygı uyku problemlerini tetikleyebilir. Ergen durmadan okul ödevleri, akranlarla ilişkiler, ebeveynlerle çatışmalar, üniversiteye giriş ya da bir spor takımı için seçmelere katılma gibi şeyler hakkında endişelenirse, hissettiği kaygı uyku düzenini etkileyebilir. Uyumaları gereken zamanda, o kadar kaygılı olur ki, kendini endişelenmekten alıkoyamaz. Kaygı, uykuya dalmayı ergen için olduğundan daha zor hale getirebilir, çünkü her zaman yeterince uyku alıp alamama konusunda endişe duyacaktır. Fiziksel problemler Bazı ergenler kaygıyı fiziksel belirtilerle birlikte yaşarlar. Kaygı baş ağrılarına, kas gerilmeleri, terlemeye, yorgunluğa, mide ağrılarına ve mide bulantılarına neden olabilir. Eğer ergenlik döneminde kaygı ergenin günlük yaşam kalitesini bozacak düzeyde ise mutlaka bir profesyonelden destek almak gerekir. Erken tedavi edilmezse, kaygı bozuklukları birçok soruna yol açabilir: Okul devamsızlığında artış veya okulu bitirememe Yaşıtlarıyla sağlıklı ilişki kuramama Özgüven eksikliği Alkol veya uyuşturucu kullanımı Çalışma koşullarına uyum sağlamakta zorlanma Yetişkinlikte kaygı bozukluğu Kaygı Bozuklukları Türleri Genel kaygı bozukluğu: Çocuklarda ve ergenlerde görülen genel kaygı bozukluğu, günlük yaşama ilişkin gerçek dışı yoğun endişe haliyle kendini gösterir. Bu kişiler akademik performansları, spor faaliyetleri, hatta randevularına zamanında gitme gibi konularda müthiş endişe duyarlar. Bu genç insanlar kendileriyle aşırı ilgilidirler, gergindirler ve güven duymaya son derece ihtiyaç duymaktadırlar. Herhangi bir fiziksel nedeni olmaksızın karın ağrısı ve diğer birçok rahatsızlıktan yakınabilirler. Ayrılık kaygısı bozukluğu: Ayrılık kaygısı bozukluğu çeken çocuklar için okula veya kampa gitmek üzere anne babalarından ayrılmak, bir arkadaşlarının evinde kalmak veya yalnız kalmak çok zordur. Genellikle anne babalarına “yapışırlar” ve uykuya dalmakta güçlük yaşarlar. Ayrılık kaygısı bozukluğu depresyon, mutsuzluk, kendini soyutlama veya aile bireylerinden birinin ölebileceği korkusu ile birlikte seyredebilir. 25 çocuktan birinde görülen bir kaygı bozukluğu türüdür. Fobiler: Fobileri olan çocuklar ve gençler, bir takım durumlar veya objeler karşısında gerçekdışı ve aşırı korku duyarlar. Fobilerin birçoğunun özel isimleri vardır ve bu kaygı bozukluğu genellikle hayvanlar, fırtınalar, su, yükseklik veya kapalı alanlarda kalamama gibi durumlarla ilişkilendirilebilir. Eleştirilebilecekleri veya başkaları tarafından acımasızca yargılanabilecekleri düşüncesi sosyal fobileri olan çocuklar ve ergenler için dehşet vericidir. Fobileri olan genç insanlar korktukları durumlardan veya objelerden kaçınmaya çalışacaklardır, dolayısıyla bu durum yaşamlarına büyük ölçüde kısıtlamalar getirecektir. Panik Bozukluğu: Çocuklarda ve ergenlerde görülen, nedensiz bir şekilde tekrarlanan “panik ataklar” panik bozukluğu belirtileridir. Panik ataklar, çarpıntı, terleme, baş dönmesi, mide bulantısı, aniden ölecekmiş hissine kapılma gibi şikâyetler eşliğinde görülen yoğun korku durumlarıdır. Bir kere panik atak geçirmiş olan kişiler için bu durum o kadar ürkütücüdür ki, sürekli yeni bir atak geçirme korkusuyla yaşarlar. Bu nedenle okula gitmek veya ailelerinden ayrı kalmak istemeyebilirler. Obsesif Kompülsif Bozukluk: Obsesif kompülsif bozukluk (OKB) yaşayan çocuklar ve ergenler tekrarlanan düşüncelerin ve davranışların esiri olurlar. Bu düşüncelerin veya davranışların çok anlamsız ve çok rahatsız edici olduğunun farkına varsalar bile böyle bir zinciri kırmak gerçekten çok zordur. Tekrarlan el yıkamalar, saymalar veya eşyaları tekrar tekrar düzenleme gibi durumlar kompülsif bozukluklardan sadece bazılarıdır Travma Sonrası Stres Bozukluğu: Çocuklarda ve ergenlerde yaşadıkları çok stresli bir olaydan sonra travma sonrası stres bozukluğu gelişebilir. Örneğin, cinsel tacize uğramak, şiddet görmek veya şiddete tanık olmak, bombalama veya doğal afetler gibi felaketler yaşamak birer travma sayılabilir. Travma sonrası stres bozukluğu çeken genç insanlar maruz kaldıkları olayı hafızalarında, düşüncelerinde tekrar tekrar yaşarlar. Bunun sonucunda, yaşadıkları travmayla ilişkilendirilebilecek her türlü şeyden kaçınmaya çalışırlar. Ani bir uyarı karşısında aşırı tepki gösterebilirler veya uyuma zorluğu çekebilirler. Kaygı Bozukluklarının Tedavi Yöntemleri: Kaygı bozuklukları çeken çocuklar ve ergenler çeşitli tedavi ve hizmetlerden yararlanabilirler. Doğru bir teşhis sonrasında önerilebilecek tedavilerden bazıları şöyledir: Bilişsel-davranışsal terapi (kişiye düşünce ve davranış şekillerini değiştirerek korkularıyla baş etmeyi öğretir) Gevşeme teknikleri Biofeedback (kişiye kalp hızı, kan basıncı, deri sıcaklığı ve kas gerginliği gibi otonom reaksiyonları nasıl kontrol edeceğini öğreten davranış eğitimi programı) Aile terapisi Anne baba eğitimi İlaç tedavisi Anne- Baba Ve Öğretmenlere Öneriler: Çocuk ya da öğrencilerinde tekrarlanan kaygı bozukluğu semptomlarını fark eden anne babalar ve öğretmenler önce okul Psikolojik Danışmanının gözlem ve desteğine başvurmalıdır.Gözlenen öğrencideki semptomların bir kaygı bozukluğundan mı yoksa başka herhangi bir sorundan mı kaynaklandığı anlaşıldıktan sonra, gereken ilaç tedavisi ya da psikoterapi için öğrenci, okul psikolojik danışmanı tarafından bir psikolog ya da psikiyatriste yönlendirilmelidir. KAYNAKÇA: http://www.psikiyatri.org.tr http://www.e-psikiyatri.com/kaygi-bozukluklari-23971 Birinci Basamak Psikiyatri El Kitabı, Kaplan Harold http://www.feyzabayraktar.com