aydınlatmada kompanzasyon

advertisement
AYDINLATMA SİSTEMLERİNDE REAKTİF GÜÇ
KOMPANZASYONU
Ömer UYSAL 1, Mehmet KURBAN 2
1, 2
Anadolu Üniversitesi, Mühendislik-Mimarlık Fakültesi, Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü
1
2
[email protected]
ÖZET
Elektrik enerjisi tüketimi dünyada ve dolayısıyla da
Türkiye’de her geçen gün hızla artmaktadır. Dünyada
ve özellikle ülkemizde son yıllarda önemli bir enerji
açığı göze çarpmaktadır. Güç faktörünün düşük
seviyelerde olması üretilen enerjinin verimli
kullanılmaması sonucunu doğurmaktadır. Bu nedenle
elektrik tesislerine kompanzasyon yapılarak güç
faktörü iyileştirilmeye çalışılmaktadır. Bu çalışmada,
kompanzasyonun gerekliliği, şebekeye ve tüketiciye
sağlayacağı faydalar anlatılmış ve aydınlatma
sistemlerinde, özellikle deşarj lambalarında reaktif
güç kompanzasyonunun yapılması ve bunun
getireceği faydalar üzerinde durulmuştur.
Anahtar Kelimeler: Kompanzasyon, Güç faktörü,
1.
2.
3.
4.
5.
[email protected]
Gerilim ve frekansın sabitliği
Güç faktörünün bire yakınlığı
Faz, gerilim ve akımların dengeli olması
Sürekli enerji verebilmesi
Harmonik miktarının belirli sınırlar içinde
kalması
Bu kaliteyi sağlayabilmek içinde reaktif güç
kompanzasyon cihazlarının kullanılması gerekir.
Endüstride kompanzasyonu gerektiren en önemli
yükler şunlardır; düşük uyarmalı senkron
makineler, transformatörler, bobinler, havai hatlar,
senkron motorlar, redresörler, endüksiyon fırınları,
elektrik ark ocakları, kaynak makineleri,
endüksiyon kaynak makineleri, lamba balastları,
haddehaneler, haddehanelerin elektrik tesisatı,
asenkron motorlar, v.b.
Kondansatör, deşarj lambası.
1.GİRİŞ
Elektrik enerjisi, günümüzde yalnız alternatif akım
enerjisi olarak üretilir ve dağıtılır. Tüketicilerin
şebekeden çektikleri alternatif akım, biri aktif diğeri
de reaktif akım olmak üzere iki bileşenden oluşur.
Alternatif akımın meydana getirdiği aktif güç tüketici
tarafından faydalı hale getirilir fakat reaktif akımın
meydana getirdiği reaktif güç ise faydalı güce
çevrilmez. Her ne kadar reaktif güç aktif güce
çevrilemezse de bundan tamamen de vazgeçilemez.
Elektrodinamik prensibine göre çalışan generatör,
transformatör, bobin ve motor gibi bütün işletme
araçlarının normal çalışmaları için gerekli olan
manyetik alan, reaktif akım tarafından meydana
getirilir.
Reaktif gücün şebekelerde ve tesislerde oluşan
istenmeyen
etkilerini
önlemek
amacıyla
kompanzasyon’a başvurulur. Elektrik tesislerinin ve
yükün ihtiyacı olan reaktif gücün belirli teknikler
kullanılarak
karşılanması
‘Reaktif
Güç
Kompanzasyonu’ olarak adlandırılır. İdeal
bir
alternatif
akım
şebekesinde, şebekenin her
noktasında gerilim ve frekans sabit ve harmoniksiz
olmalıdır. Ayrıca güç faktörü de bir veya bire yakın
olmalıdır. Bir alternatif akım şebekesinin kalitesi
şunlara bağlıdır:
Aydınlatmada kullanılan lambaların yardımcı
aygıtları yüzünden, şebekeden çekilen endüktif
nitelikte reaktif gücün bir çok sakıncaları vardır.
Bunların en önemlileri şunlardır: Üretim, iletim ve
dağıtım sistemlerindeki öğelerin gereksiz yere
yüklenmesi ve bu suretle besleme kapasitelerinin
azalmasıdır. Gereksiz olarak çekilen fazla akımın
enerji kayıplarına neden olmasıdır.
Bu sakıncalar, aydınlatmada, endüktif gücün,
kondansatörler sayesinde çekilen kapasitif güçle
kompanse edilmesi, yani giderilmesi ile ortadan
kaldırılabilir.
2. GÜÇ FAKTÖRÜ
Bir tüketicinin şebekeden çektiği güçler aşağıda
verilmiştir:
Görünür güç
Aktifgüç
Reaktif güç

S=U.I
(1)
P=U.I.Cos
Q=U.I.Sin

Bir tüketicinin şebekeden çektiği akımlar aşağıda
verilmiştir:
Aktif akım
Reaktif akım
Ia=I.Cos
Ir=I.Sin
Görünür akım
I  ( I a  I r )1 / 2
2


2

Yukarıda da görüldüğü gibi aktif güç, görünür gücün
Cosile çarpımıdır. Bu sebeple Cos’ye aktif güç
katsayısı
veya
kısaca
güç
katsayısı
adı
verilmektedir.[2]
Şekil 1. Güç üçgeni
Bir şebekeyi en iyi şartlarda kullanmak için reaktif
enerjinin tüketildiği yerde üretilmesi gerekmektedir.
Bu da düşük olan Cosφ değerini yaklaşık 0.95 ile 1
değeri arasındaki bir değere çıkarmak demektir. Güç
katsayısı, elektrik işletmeleri tarafından belirlenmiş
olan minimum 0.95 üzerinde tutulmak zorundadır.
Aksi halde kuruluşlar çektikleri reaktif güç içinde
ücret ödemek zorunda kalırlar. Bu durumda da güç
katsayısı mutlaka iyileştirilmelidir.
3.REAKTİF GÜÇ
KOMPANZASYONUNUN FAYDALARI
Düşük güç faktörü, tesiste aşağıdaki sorunlara neden
olur:


Üretici yönünden getirdiği sorunlar; kurulacak
bir tesiste generatör ve transformatörlerin daha
büyük güçte seçilmelerine neden olur, kumanda
kontrol ve koruma cihazlarının daha büyük ve
hassas olmalarına sebep olur. Kurulu bir tesiste
de; üretim iletim ve dağıtımda kapasite ve verim
düşer, iletkenlerde gerilim düşümü ve enerji
kayıpları artar, gerilim regülasyonu ve
işletmecilik zorlaşır.
Tüketici
yönünden
getirdiği
sorunlarsa;
kurulacak bir tesiste, abone transformatörünün
kumanda koruma ve kontrol donanımının daha
büyük olmasına ve tesisat iletkenlerinin daha
kalın kesitli seçilmesine neden olur. Kurulu bir
tesiste de getireceği sorunlarsa; abone
transformatörünün ve tesisatının kapasite ve
verimi düşer, şebekeden daha çok reaktif enerji
(kVAR/h) çekilir.
Sonuç olarak da görülen hizmet ve üretilen ürünün
maliyeti artar. Tüm bunların yanında gereksiz
yatırımlar yapılması ile milli ekonomiye zarar
verilmiş olur.
Birim enerji (kWh) başına reaktif enerjinin
dolayısıyla kayıpların az olması için; elektrik
motorlarının güç faktörleri yüksek olanları
seçilmelidir, elektrik motorları gereğinden büyük
güçte seçilmemeli ve yüksüz çalıştırılmamalıdır,.
Aydınlatma lambalarında ışık verimi yüksek olan
(Flüoresan lamba gibi) seçilmeli ve kompanze
edilmelidir. Sanayi tesislerinde reaktif enerji
kompanzasyonu yapılmalıdır
Güç faktörünün düzeltilmesinin şebekeye faydaları;
enerji nakil hatlarında hat sonunda çekilen aktif güç
sabit kalır ve gerilim düşümü azalır Tüketiciye
faydaları ise; gereksiz yatırım yapılmamış olur,
kayıplar azalır,
gerilim düşümü azalır, alıcılar
istenilen verimde çalışır, alıcılar için gerekli iletken
kesitleri daha düşük tutulur ve en önemlisi de
reaktif enerji bedeli ödenmez.
4. GÜÇ FAKTÖRÜNÜN
DÜZELTİLMESİ
Hem elektrik hem de kompanzasyon projeleri
yapılırken sistemin toplam gücünün belirlenmesi
gerekir ve bu güce Kurulu Güç denir. Fakat sisteme
bağlı olan bütün tüketiciler aynı anda çalışmazlar.
Aynı anda çalışması muhtemel olan tüketicilerin
sistemden çekeceği güce ise Talep Gücü denir.
Talep edilen gücün kurulu güce oranı ise
Eşzamanlılık (talep) faktörünü verir. Yani eş
zamanlılık faktörü gücün yüzde kaçının aynı anda
sistemden çekilebileceğini gösterir.
E
f

TalepGücü
KuruluGüç

Elektrik ve dolayısıyla kompanzasyon projeleri
eşzamanlılık faktörü göz önüne alınarak yapılır.
Hesaplar yapılırken, eş zamanlılık faktörü
yardımıyla bulunan Talep gücü dikkate alınır. Eğer
kurulu güç dikkate alınsaydı, kullanacağımız
iletkenlerin çapları ve malzemelerin kapasiteleri
artacak , benzer şekilde transformatörün boyutu de
artacak dolayısıyla maliyet artacaktır.
Tesisin reaktif güç ihtiyacı karşılanırken aynı
zamanda güç trafosunun da reaktif güç ihtiyacı
karşılanmalıdır.
Harmoniklerin bulunmadığı ve şebekeden P aktif
gücün çekildiği bir işletmede, güç faktörünün
Cosφ1’den Cosφ2’ye yükseltilmesi için gerekli
kondansatör gücü iki prensibe göre hesaplanır.
Şebekeden görünür güç (S) sabit tutularak
kompanzasyondan sonraki P2 aktif gücünün daha
büyük bir değer alması sağlanır. (Şekil 2), yada P
aktif gücü sabit tutularak, çekilen görünür güç S2
gibi daha küçük bir değere indirgenir. (Şekil 3). [4]
İlk yönteme göre;
formülleri ile hesaplanabilir. Bu durumda gerekli
kondansatör gücü
Qc= Q2-Q1= P (Tanφ1-Tanφ2)

ifadesi yazılır. Görünür güçteki azalma ise şöyle
ifade edilebilir.
Şekil 2. S görünür gücün sabit olması durumunda
fazör diyagramı.
Bu durumda kompanzasyondan önce şebekeden
çekilen aktif ve reaktif güç ifadeleri;
P1 =S1 Cosφ1
Q1=S1 Sinφ1 =P1Tanφ1


kompanzasyondan sonra S1 görünür gücü sabit
tutulacağından aktif güç;
P2=S1Cosφ2 değerini alacaktır. Bu durumda
kompanzasyondan sonraki reaktif güç
Q2  S12  P22

olur. Gerekli kondansatör gücü de;
Qc= S1 (Sinφ1-Sinφ2)
1
1

)
Cos 1 Cos 2

Birinci yöntemle düzeltme yapılacak olursa, yükün
şebekeden çekeceği görünür güç azalacaktır. İkinci
yöntemde ise, yükün şebekeden çektiği aktif güç
artacaktır.
Ancak her iki yolla yapılan güç
katsayısını düzeltme işleminde daima yükün reaktif
gücü azalacak ve faz açısı küçülecektir. [5]
Gerekli kompanzasyon gücü aktif ve reaktif
değerler biliniyorsa
Qc 
Aq  Ap . tan  2
t

formülü yardımıyla hesaplanır. Burada;

Aq= Reaktif Enerji (VARh)
Ap=Aktif Enerj (Wh)
t= İşletme süresi (s)
Bu durumda aktif güçteki artma ise;
P2-P1= S1 (Cosφ2-Cosφ1)
S1  S 2  P (

5. LAMBA TÜRLERİ
kadar olacaktır.
Diğer yöntem ise aktif gücün sabit olmasıdır.
Şekil 3. P aktif gücünün sabit olması durumunda
fazör diyagramı.
Şebekeden çekilen aktif ve reaktif güç ifadeleri,
kompanzasyondan önce;
P1 =S1 Cosφ1
Q1=S1 Sinφ1 =P1Tan φ1


kompanzasyondan sonra;
P =S2 Cosφ2
Q2=S2 Sinφ =P Tan φ2


Aydınlatmadaki kompanzasyon, kullanılan lamba
türüne bağlıdır. Lamba türleri üç sınıfa
ayrılabilirler:
Elektrolüminesan Lambalar : Şekil 4’ te çalışma
ilkesi gösterilen bu sınıftaki lambalar kapasitif akım
çektiklerinden, santral ve şebekenin endüktif
yükünü arttırmak yerine azaltırlar ve bu yüzden yük
durumunu genel olarak düzeltirler. Ne varki bu
lambalar, Teknolojinin bugünkü düzeyinde, çok az
ışık verdiklerinden, bunlardan normal aydınlatmada
yararlanılamamaktadır. Bu lambalar, ölçme
aygıtlarının kadranlarını aydınlatmak, pasif
korumada ışıklı şinyaller oluşturmak ve yatak
odalarında loş bir aydınlatma sağlamak gibi
amaçlarla kullanılırlar.
Akkor telli lambalar : Bu sınıfa giren lambalar,
salt
omik
birer
direnç
gibi
şebekeyi
yüklediklerinden, endüktif yük çekmezler ve bu
bakımdan ideal alıcı durumundadırlar. Ancak bu
lambaların ışıksal verimleri, 100 W dolaylarındaki
güçlerde %2 mertebesinde olduğundan ışıktan
ziyade ısı vermektedirler. Bu yüzden gelecekte
kullanım alanları azalacaktır.
2
1
******
******
******
******
3
6. DEŞARJ LAMLABALARININ
REAKTİF GÜÇ KOMPANZASYONU
Şekil 4. Elektrolüminesan lamba
1
2
3
Yukarıdaki
açıklamalardan,
aydınlatmada
kompanzasyonun
deşarj
lambalarının
kompanzasyonundan ibaret olduğu anlaşılıyor ve bu
nedenle yalnızca bunların üzerinde duracağız.
Yansıtıcı elektrot
Flüoresan dielektrik
Saydam elektrod
Deşarj lambaları : Gerçek flüoresan lambalar,
gerekse cıva buharlı lambalarla sodyum buharlı
lambaları kapsayan bu sınıftaki lambalar, şebekeye
ancak bir balast yardımı ile bağlanırlar. Bir empedans
veya transformatörden oluşan balast, şebekeyi
endüktif bir yükle yükler.
Deşarj lambalarının ışıksal verimleri, akkor
lambalarınkine göre çok daha yüksektir. Bu özellik
tablo 1. de açık olarak görülebilir:
Deşarj lambalarının “gerilim / akım” karakteristiği,
şekil 5 de görüldüğü üzere, negatiftir, yani
lambanın kutuplarındaki gerilim, akımın artmasıyla
azalır. Kararlı bir çalışma için , pozitif bir
karakteristik elde etmek amacıyla, şekil 6 da
görüldüğü gibi, seri olarak bir empedans bağlanır.
Eğer şebeke gerilimi deşarjı başlatıp sürdürebilecek
değerde değilse, genel olarak bir ototransformatörle
yükseltilir ve bu taktirde, ayrıca seri bir empedans
bağlamak yerine, bu empedansa eşdeğer olacak
şekilde, transformatör kaçak mağnetik akılı olarak
imaledir; bunun bağlantıları şekil 7 ve şekil 8 de
gösterilmiştir.
U
Tablo 1. 1000 lm ışık akısı üretmek için çeşitli
lambaların güç tüketimi
Lamba Türü
Akkor
Flüoresan
Cıva buharlı
Sodyum buharlı
Yüksek basınçlı
Sodyum buharlı
Alçak basınçlı
Güç(W)
65-80
15-20
12-18
8-10
6-7
Deşarj lambalarının yüksek ışıksal verimleri yanı sıra,
çok uzun ömür süreleri vardır. Normal akkor
lambaların ömrü 1000 saat, halojenli akkor
lambaların ömrü 2000 saatlik olmasına karşılık,
deşarj lambalarının ömür süreleri 10000 saatten
fazladır.
Akkor lambalar gibi, yardımcı aygıt kullanmadan,
şebekeye bağlanmaları olanaksız olmasına karşın,
yüksek verimleri ve uzun ömürleri dolayısıyla, bu
lambalar günden güne rağbet görmektedir. Son
zamanlarda, imalatçılar, bir akkor lamba gibi basit bir
duya vidalanabilen, balastı ile deşarj hücresini
kapsayan flüoresan lambalar geliştirildiğinden, deşarj
lambalarının daha çok yaygınlaşması beklenebilir. Bu
yüzden,
aydınlatmada
endüktif
gücün
kompanzasyonu sorunu büyüt boyutlara ulaşacağı
kesindir.
I
Şekil 5. Ark tipinde desarj karekteristiği
Teorik olarak, seri empedans bir endüktans veya
kapasitanstan oluşturulabilir; ancak kapasitans
kullanıldığı taktirde, alternatif akımın her yarım
periyodunda meydana gelen akım tepeleri yüksek
bir değere ulaşacağından, lambanın elektrotları
çabuk yıpranır ve dolayısıyla ömrü kısalır. Bu
nedenle seri empedans, endüktif bir reaktanstan
oluşturulur.
Şekil 6. Endüktif balastlı kurgu
Şekil 9 daki diyagramda P lambanın (yani deşarj
tüpü ile balastın) etkin gücünü göstermektedir:
P=40W+10W=50W. Q1 ve Q2 kompanzasyondan
önceki ve sonraki endüktif güçlerdir ; aynı şekilde
S1 ve S2 görünen güçlerdir.
Şekil 7. Ototransformatörlü kurgu :
Lambanın çalışma geriliminin şebeke geriliminden
büyük olması hali.
Şekil 9. Kompanzasyon diagramı
Şekil 8. Ototransformatörlü kurgu :
Lambanın çalışma geriliminin şebeke geriliminden
küçük olması hali.
Diyagramdan görüldüğü gibi:
Q1 = P * tan φ1 = 50W * tan ( arc cos ( 0.55 )) var L
/ W = 75.92 varL / W
Lambaların, balastları dolayısıyla, şebekeden
çektikleri
endüktif
güç,
devreye
bağlanan
kondansatörlerin çektikleri kapasitif yükle kompanse
edilir(Şekil 6,7,8). Kompanzasyondan önce, endüktif
güç ten dolayı güç faktörü cosφ küçüktür;
kompanzasyondan sonra, endüktif gücün büyük bir
kısmı giderdiğinden, güç faktörü ve dolayısıyla cosφ
yükselmiş olur. Buna göre : Kompanzasyon, cosφ nin
düzeltilmesi, yani bire yakın bir değere yükseltilmesi
demektir.
Q2 = P * tan φ2 = 50W * tan ( arc cos ( 0.95 )) varL
/ W = 16.43 varL / W
Kompanzasyon gücü hesabı : Kompanzasyon için
kullanılacak kondansatör, yukarıdaki şekillerde
gösterildiği gibi (kapasitenin küçük olması amacıyla),
gerilimin en yüksek olduğu tarafa bağlanır.
Ototransformatörlü kurgu halinde : eğer 20 W dan
büyük flüoresan lambalarda olduğu gibi, lamba
kutuplarındaki gerilim, kondansatör lambanın
kutupları arasına bağlanır(şekil 7) ; aksi taktirde,
kondansatör, şebeke gerilimiyle beslenecek şekilde
monte edilir(şekil 8).
C = QC / ( U2 * ω ) = 60 / ( 2202 * 314 ) ≈ 4 μF dır.
Kondansatör gücünü veya kapasitesini saptamak için,
uygulanan sistem ne olursa olsun, hesap yöntemi
değişmez. Örnek olarak 40 W’ lık bir flüoresan lamba
alınırsa, balastın kayıpları yaklaşık 10 W dır ;
gerilimin sinüssoidal olmasına karşın, akım her ne
kadar tam sinüssoidal değilse de, güç faktörü cosφ ile
gösterilebilir ve kompanzasyondan önce cosφ1 = 0.55
olarak kabul edilebilir. Tam bir kompanzasyon pahalı
ve gereksiz olacağından, kompanzasyondan sonraki
güç faktörü genel olarak cosφ2 = 0.95 şeklinde seçilir.
Burada kondansatör gücü için :
QC = Q1 – Q2 = 75.92 varL - 16.43 varL ≈ 60 var =
-60 varC
bulunur. Kondansatör kapasitesi, bu takdirde ( U =
220 V, ω = 314 rad / s olduğu göz önünde
bulundurularak ):
“Duo” kurgusu ile kompanzasyon : Pırıldama
olayına yol açmayan bu kurguda, şekil 10 da
gösterildiği gibi, iki deşarj lambasından yararlanılır;
lambalardan biri endüktif diğeri kapasitif balastla
donatıimış olup her birinden geçen akımlar arasında
900 lik bir faz farkı vardır. Bundan dolayı
lambalardan birinda ışık akısı minimumdan
geçerken diğrinda maksimumdan geçer ve bu
yüzden bileşke ışık akısı hemen hemen sabit olup
ışık titremesi önlenmiş olur.
Şekil 10. “Duo” kurgusu
Kurguya ait diyagram şekil 11 de gösterilmiştir. Bu
diyagramdaki S1 ve S2 fazörleri lambaların görünen
güçleri olup bunlara karşılıklı olan akımların
doğrultusundadır. Görüldüğü gibi bileşke akımın
doğrultusunu veren S bileşke gücünün U gerilimi ile
oluşturduğu açı S1 ile U arasındaki açıdan çok daha
küçüktür. Bu şekilde endüktif güç kompanzasyonu
yapmaktadır.[4]
Şekil 11. “Duo” kurgusu diagramı
7. AYDINLATMADA KOMPANZASYONUN
SAĞLADIKLARI
1. Kompanzasyondan dolayı iç tesisattaki gerilim
düşümü etkilenmez. Gerçekten, hattın direnci R,
reaktansı X, akım şiddeti I ve faz farkı φ olduğuna
göre, gerilim düşümü :
ΔU = RIcos φ + XIsin φ
şeklindedir. İç tesisatta X = 0 olduğundan ve
kompanzasyon gücü yani
ΔU = RIcos φ
Olarak yazılabilen gerilim düşümü,kompanzasyondan
sonra eski değerinden sapmaz.
2. Üretim, iletim ve dağıtım öğelerinin,
kompanzasyon sayesinde, gereksiz yere yüklenmeleri
önlenmiş olur. Örneğin, ( 40W + 10W ) lık flüoresan
bir lambanın güç faktörü 0.55 0lduğu taktirde:
generatör, hat, transformatör v.b. ögeler 50 VA ile
yükleneceğine 91 VA ile yüklenmiş olacaklardır.
Yani, besleme kapasitesi, yaklaşık yarı yarıya
azalacaktır. Eğer, güç faktörü kompanzasyon
yapılarak, 0.95 değerine çıkarılacak olursa, elektrik
tesisleri yalnız 52.6 VA ile yüklenmiş olup endüktif
güçten doğan işgal oranı %82 den %5 e indirilmiş
olur. Genel olarak kompanzasyon, elektrik tesislerinin
besleme kapasitesini yükseltir ve bu suretle
ekonomide bir geliştirme faktörü oluşturur.
3. Çekilen akımların küçülmesini sağladığından,
kompanzasyon, hat ve diğer öğelerde meydana gelen
joule kayıplarının azalmasını sağlar. Bu kayıplar
akımın karesiyle orantılı olduğundan, azalma oranları
oldukça önemlidir. Örneğin, güç faktörü 0.55 den
0.95 e çıkarsa, azalma oranı
[(1/ (0.55))2 - 1/ (0.95))2] * (0.55)2 = %66
mertebesinde olur. Buna göre, kompanzasyon, bir
tasarruf faktörü olduğundan, ekonomi için de büyük
önem taşımaktadır.[4]
Joule kayıplarından yurt çapında yapılabilen enerji
tasarrufunu, yalnızca aydınlatma için belirlemek
için, her konutta 40W lık flüoresan bir lambanın
günde 12 saat veya iki lambanın günde 6 saat
yandığı ve sortilerin 2 * 1 mm2 lik kesitte ve 5
metre uzunluğunda olduğunu varsayalım. Toplam
konut sayısının 10.000.000 olduğunu kabul edip,
güç faktörünün 0.55 den 0.95 e yükseltilmesiyle
yılda
Enerji Tasarrufu.= 10.000.000 *(2.5m / mm2) *
(1Ωmm2 / 56m) * [(40+10)W / (220V * 0.55)]2 h/g
* 365g/yıl = 881 MWh
Elektriğin 1 Wh = 130.000 TL olduğuna göre
Toplam kazanç = 881.106 * 130.103 = 114.530.109
Toplam kazanç = 114.1012 (yüz on dört trilyon)
Kadar bir enerji sağlayacağı görülür.
7.SONUÇ
Yapılan hesaplamaya göre, 114 trilyon liralık bir
kazanım sağlanmıştır. Ülkemizde 600 milyon lira
ile geçinmeye razı bir çok aile yaşamaktadır. Bu
verileri göre 190.000 ailenin geçim kaynağının
sağlanması demektir. Bu ailelerin 4 kişi olduğu
düşünülürse 760.000 kişinin sıkıntıdan kurtulması
sağlanabilir.
Ekonomi, yaşadığımız yüzyıl için büyük önem
taşımaktadır. Ülkemizdeki ekonomik sıkıntı
sebebiyle bir çok insan işsiz kalmış ve sıkıntı ile
yaşamaktadır. Böylesine basit bir işlemle, 760.000
insanın rahata kavuşması, mühendisliğe yakışır bir
çözümdür.Bu basit ve önemli çözüm gösteriyor ki,
aydınlatmada kompanzasyon yapılması kesinlikle
şarttır.
KAYNAKLAR
[1] S.R.Barrold, B:K.Patel “A thyristor reactive
power compensator for fast-varying industrial
loads” Int.J.Electronics, vol.51, no.6, pp.763767,1981
[2] M.E.Güven, İ. Coşkun, Elektroteknik-3, Ankara,
1982
[3] T.J.Miller, Reactive power control in electric
company corparate research and development
center schenectandy, Newyork, John Willey and
Sons,1982
[4] M. Bayram, Hızlı değişen olaylarda reaktif güç
kompanzasyonu”, EMO Seminer Notları, İstanbul,
1983
[5] TMMOB EMO Ajandası,1999
Download