Lise Öğrencileri İçin Sosyal Medya Bağımlılığı Ölçeği’nin Geçerlik ve Güvenirliği: Bir Uyarlama Çalışması Ömür UYSAL MEB, Muğla Meslekî ve Teknik Anadolu Lisesi, Muğla / TÜRKİYE, e-posta: [email protected] Fatih DEMİRCİ MEB, Gebze Halk Eğitim Merkezi, Kocaeli / TÜRKİYE, e-posta: [email protected] Melih ENGİN Uludağ Üniversitesi, İnegöl İşletme Fakültesi Yönetim Bilişim Sistemleri Bölümü, Bursa / TÜRKİYE, e-posta: [email protected] Bildiri Özeti: Bireyin günde ortalama 3 saatini sosyal medya ortamlarında geçirdiğini belirtmesi, geride bıraktığı son bir yılın toplamda bir buçuk ayını aralıksız olarak sosyal medya ortamlarında harcadığı anlamına gelmektedir. Günümüzde sosyal ağların insanların iletişim, işbirliği ve hatta öğrenme süreçlerini yeniden şekillendirmekte olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Çevrimiçi ortamlar, hayatı kolaylaştırması nedeniyle keyfî olmaktan çıkıp tüm yaş grubundan bireyler tarafından neredeyse yaşamın her alanında kullanımına ihtiyaç duyulan bir teknoloji durumundadır. Bu nedenle gençlerin hızlı bir şekilde uyum sağlayabildiği teknolojik ilerlemelerin paralelinde geliştirilen uygulamaların faydalı ya da zararlı olarak nitelendirilmesi yerine, etkilerinin ortaya çıkaracağı sonuçların taşıdığı risklerin değerlendirilmesi gerekmektedir. Özellikle okul çağındaki öğrencilerin içinde bulundukları gelişim dönemlerine göre sosyal medya ortamlarını kullanım amaçları, sıklığı, süreleri ile bu ortamlara yükledikleri anlamlar ve nedenlerinin araştırılması, karşılaşılabilecek riskleri azaltmak adına önemlidir. Bireylerin sahip olması gereken sayısal yetkinliklerin yetersiz olması durumunda ortaya çıkabilecek amacı dışında ya da aşırı kullanımı alanyazında; kullanım bozukluğu ya da bağımlılık olarak ele alınmaktadır. Aslında günlük yaşam içinde sıradan alışkanlık halini almış gibi gözüken sosyal ağ sitelerinin takibi, son zamanlardaki aşırı ve düzensiz kullanımlardan dolayı sadece davranış boyutunda kalmayıp fark edilmeden bağımlılığa dönüştüğü ortadadır. Alanyazında sosyal ağ bağımlılıklarını belirlemek üzere geliştirilmiş ölçme araçları incelendiğinde; Facebook bağımlılığı (Andreassen, Torsheim, Brunborg, ve Pallesen, 2012; Ryan, Chester, Reece ve Xenos, 2014), Twitter bağımlılığı (Saaid, Al Rashid, ve Abdullah, 2014) gibi belirli sosyal medya ortamlarına yönelik araçlara sıkça rastlanmaktadır. Ancak, mevcut ortamların değişimi ya da yeniden düzenlenmesi ile yeni sosyal medya ortamlarının sunulması durumlarında geçerliğini yitirmeyecek, geneli kapsayan bir ölçme aracının varlığının alana katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Tüm bunlardan hareketle bu çalışmanın amacı; Van den Eijnden, Lemmens ve Valkenburg (2016) tarafından geliştirilen “Sosyal Medya Kullanım Bozukluğu” ölçeğinin lise öğrencileri için Türkçe’ye uyarlaması yapılarak geçerlik ve güvenirlik çalışmasını gerçekleştirmektir. Ölçek Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) tarafından yayımlanan, “Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı” kılavuzunun son hali olan 5. versiyonu’nun (DSM-5) 3. bölümündeki bir rahatsızlık olarak ele alınan çevrimiçi oyun bozukluğu (Internet Gaming Disorder-IGD) ölçütleri temel alınarak geliştirilmiştir. Çevrimiçi oyun bozukluğu (IGD) DSM-5 ekinde geçici bir bozukluk olarak yer almasına karşın, sosyal medya bağımlılığı başlığı kılavuzda yer almamaktadır. Kullanılan bu ölçütlerle geliştirilen 27 maddelik ölçeğin 9 maddelik kısa formunun, okulların rehberlik hizmetlerinde lise öğrencilerinin sosyal medya bağımlılıklarının ve oluşabilecek risklerin önceden belirlenebilmesinde geçerli ve güvenilir bir araç olarak kullanılabileceği düşünülmektedir. Anahtar Sözcükler: sosyal medya bağımlılığı, sosyal medya kullanım bozukluğu, ölçek uyarlama Validity and Reliability of Social Media Disorder Scale for High School Students: An Adaptation Study Ömür UYSAL Ministry of Education, Mugla Vocational and Technical Anatolian High School, Muğla/ TURKEY, e-mail: [email protected] Fatih DEMİRCİ Ministry of Education, Gebze Public Education Center, Kocaeli/ TURKEY, e-mail: [email protected] Melih ENGİN Uludag University, Inegol Faculty of Business, Department of Management Science And Information Systems, Bursa / TURKEY, e-mail: [email protected] Abstract: The fact is that an individual spends totally a month and a half of the last year continuously in social media environment by spending averagely 3 hours a day in social media. It is an undeniable fact that nowadays, social networks reshape communication, cooperation and even learning processes. Since they make life easier, online environments are out of arbitrary and have become a technology that is needed to be used almost in every part of life by the individuals from all age groups. That’s why it is needed to assess the risks of the effects of using the applications, which were developed parallel to technological progress that young people can adapt quickly instead of qualifying these applications as useful or harmful. Especially, investigating the purpose, frequency and duration of use of social media of the school age students according to their developmental period and investigating what kind of means they attribute to these environments and the reasons is important to reduce the risks that may arise. In literature, abuse or over-use which may emerge due to the lack of digital empowerment, which an individual must have, is defined as disorder or addiction. Actually, it can be assumed that due to extreme and irregular use in recent times, following social networks which are seen as an ordinary habit in daily life, is not defined in terms of behaviour but transform to addiction without notice. In literature, when the scales which were developed to determine social network addiction are examined, it is frequently encountered to the instrument which were developed for specific social media environments like Facebook Addiction (Andreassen, Torsheim, Brunborg, & Pallesen, 2012; Ryan, Chester, Reece & Xenos, 2014), Twitter addiction (Saaid, Al Rashid, & Abdullah, 2014). However, it may be considered that presence of a generic instrument for measuring social media addiction which will not lose its validity in case of changing or rearranging existing social media environments or which may be used in new social media environments will contribute to the literature. Therefore, the present study aims to adapt “The Social Media Disorder Scale” which were developed by Van den Eijnden, Lemmens and Valkenburg (2016) to Turkish and to test the validity and reliability of the survey. The scale was developed in the basis of Internet Gaming Disorder-IGD which was defined as a disease in the 3. Section of the latest version of Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (DSM-5) published by American Psychological Association. Although the latest version of the Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders (DSM-5) recognizes Internet gaming disorder as a tentative disorder in the appendix of this manual, social media addiction still has no status in the DSM-5. It is assumed that the short form with 9 items of the scale with 27 items which was developed according to these basis is a valid and reliable instrument which can be used in high schools to determine the social media addiction of the students and to determine the risks. Keywords: social media addiction, social media disorder, Scale adaptation