BU SENARYOYU KİMLER YAZIYOR İşte madde madde açıklaması

advertisement
BU SENARYOYU KİMLER YAZIYOR
İşte madde madde açıklaması
04.06.2010 01:05
Karakter boyutu :
Gazze’ye giden IHH gemilerine İsrail müdahalesi halen tartışılıyor. Peki İsrail’in
müdahalesi uluslararası hukuk açısından ne ifade ediyor. Konuyu Marmara
Üniversitesi Hukuk Fakültesi Uluslararası Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Elemanı
Reşat Volkan Günel değerlendirdi:
1) Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’ne göre genel olarak 3 tip gemi vardır.
Savaş gemisi – Kamu hizmetine tahsis edilmiş devlet gemisi – Ticari gemi. Mavi Marmara
gemisi hiçbir tipe girmemektedir. Açık denizlerin serbestliği ilkesinin temeli, sömürgeci
devletlerin rahatça ticaret yapabilmesine dayanır. Ticaret kesintisiz olmalıdır.. Bu nedenle
açık denizde ticaret gemilerinin seyrüsefer serbestliği söz konusudur (İstisnaları vardır). Bu
çerçevede düşünüldüğünde bu gemi hangi tip gemidir? İnsani yardım gemisi deniliyor..
Bu hakkı ona kim vermiştir? BM Barış gücü ve Kızıl haç örgütü devletlerden yetki almak
için ve onlar tarafından tanınabilmek için boşuna mı uğraşmaktadır? Buna göre söz gelimi
herkes ellini kolunu sallayıp ben insani hareket için geliyorum diyerek istediği örgüte istediği
yerde yardıma gidebilir mi?
2) BM Deniz Hukuku Sözleşmesi madde 110 (d) bendi “Geminin
tabiiyetsiz olduğundan şüpheleniliyorsa barış zamanında dahi
gemiye ziyaret hakkı doğar" demektedir… 92. madde 2. bend der ki;
“İki veya daha fazla devletin bayrağı altında seyreden ve bunları işine
geldiği gibi kullanan bir gemi, bu tabiiyetlerden hiç birini diğer devletlere
karşı ileri süremez ve tabiiyetsiz bir gemi gibi işlem görür”. Mavi Marmara
Komor bandıralı ama Türk bayrağı çekmiş bir gemidir. Bu hileli durum bile
İsrail’in gemiye çıkması için haklı bir sebep yaratır.
Geminin sicili için bknz. http://www.ship.gr/inmarsat/index.htm
3) Kaldı ki, Uluslararası hukukta en temel ayrımlardan biri savaş hukuku-barış hukuku
ayrımıdır. Haklı veya haksız, Gazze bölgesi şu an için fiilen İsrail Devleti’nin kontrolünde bir
savaş bölgesidir. Bu bağlamda her ne kadar yazılı bir hukuk kuralı olmasa da örf adet hukuku
kuralları çerçevesinde devletlerin uygulamasına göre, savaş bölgesine yönelen ve açıkça
rotasını buraya kıran bir gemiye açık denizde de (uluslararası sular) olsa, savaşan
taraflar müdahalede bulunabilmektedir. Buna göre Gazze’ye yönelen ve açıkça rotasını
buraya kıran bir gemiye açık denizde de (uluslararası sular) olsa, İsrail devleti savaş hukuku
kuralları çerçevesinde müdahale edebilir.
4) Açık Denizlerde Bayrak Devletinin Yargı Yetkisinden bahsederiz. Mavi Marmara ise
Komor Cumhuriyeti Bayraklı bir Komor Gemisidir. Bu gemiye videolarda gördüğümüz
Türk bayrağı çekilmiş resimler hukuka aykırıdır. Türkiye’nin bu gemi üzerinde yetkisi
yoktur. Ancak olan olaylarda kendi vatandaşına karşı suç işlendiği iddiası ile Türk Ceza
Kanunu’na göre sorumluların şahsı hakkında Türk mahkemelerinde yargılamaya
gidilebilir. Sorumlular (İsrail askerleri) Türkiye’ye gelmediği sürece de böylesi bir ceza
yargılaması somut bir sonuç ifade etmez. Diğer yandan, devletler hukuku bağlamında
devletlerin egemenlik amacı ile yaptığı fiillerden ötürü hiçbir devlet yabancı bir mahkemede
yargılanamaz. Bu bağlamda İsrail Devleti hiçbir surette Türk mahkemelerinde yargılanamaz.
Uluslararası Adalet Divanı'na gitmek meselesi ise her iki tarafın rızası ile kullanılabilecek bir
seçenektir, şikayet mercii değildir.
5) Savaş hukukunda sivilleri öldürmek kesinlikle yasaktır diye bir hüküm yoktur. Savaş
hukukuna göre kural, sivillere en az zararı vermek yükümlülüğüdür. Mesela savaş hukuku
kurallarını düzenleyen 12 Ağustos 1949 tarihli Cenevre Sözleşmelerine Ek ve Uluslararası
Silahlı Çatışmaların Kurbanlarına İlişkin Protokol 57. madde 2. fıkra “sivil halktan
ölümlerin, sivillerde yaralanmaların ve sivil karakterdeki objelerde hasarların vuku
bulmasının engellenmesi ya da her halükarda en aza indirilmesi" der... Bu durumda İsrail
eğer o gemiye torpil atarak batırsaydı kesinlikle orantısız güçten bahsedilebilirdi. Fakat
buradaki olayda orantısız güç meselesi dahi belirsizdir. (Herhangi bir soruşturmada,
görüntülerdeki demir çubuklarla silahlı askere saldırmak onları denize atmak fiilleri de meşru
müdafaa açısından bu aşamada değerlendirilmeye alınır)
6) İHH denilen örgüt milli görüşçüdür. Diğer yandan FKÖ ve HAMAS da farklı örgütlerdir.
FKÖ “ben laik bir Filistin devleti kuracağım” diyor. Hamas “ben şeriat devleti
kuracağım” diyor. Ayrıca Türkiye’nin de altına imza koyduğu belgelere göre Hamas bir terör
örgütüdür. Deniz Gezmiş'in zamanında mücadelesine katıldığı Filistin bu mevcut Filistin
midir? Türkiye Cumhuriyeti Devleti kimin yanındadır?
7) Türkiye “İran” yapılmak isteniyor iddiası altında, Türkiye’yi dini tabanlı bir uluslararası
çatışmaya götüren ve içerde dinci bir darbeye zemin hazırlayan bu senaryoyu kimlerin kaleme
aldığını ortaya çıkarmak gerekir
Download