ANDREW J. PETTO Wisconsin-Milwaukee

advertisement
ANDREW J. PETTO Wisconsin-Milwaukee Üniversitesi Biyolojik
Bilimler Bölümü’nde anatomi ve fizyoloji alanında öğretim görevlisidir ve Reports of the National Center for Science Education’da
editörlük yapmaktadır. 30 yıldan fazla süredir kamu eğitimi alanında son derece aktiftir; özellikle evrim eğitimi, öğretmenler için
profesyonel gelişim programları, 6.-12. sınıf öğrencileri ve lisans
öğrencileri için özel yaz araştırma programları yürütmektedir.
Birçok Birleşik Devletler eyaletinde ve Güney Afrika’nın Western
Cape bölgesinde yaşam bilimleri ve evrim alanındaki bilim eğitimi standartları için danışmanlık yapmıştır. Mevcut araştırması,
üniversitelerdeki genel eğitim dersleri içeriği çerçevesinde, evrim
gibi temel ilkelerin öğrenciler tarafından nasıl öğrenildiği üzerine
odaklanmıştır.
LAURIE R. GODFREY Massachusetts-Amherst Üniversitesi’nde ant-
ropoloji profesörüdür ve Science Confront Creationism’in orijinal
baskısının editörüdür. Araştırma alanı insan olmayan primatların
anatomisi ve evrimidir. Nesli tükenmiş türlerde bireysel gelişimin
davranış ve “yaşam öyküsü stratejileri” ile ilgili sağladığı ipuçları
üzerine çalışmaktadır. Geçmişte yaşamış primatların komünitelerini tamamiyle yeniden yapılandırabilmek amacıyla, nesli tükenmiş
hayvanların davranışlarını ve “yaşama biçimlerini”, aynı zamanda
günümüze geçişlerini yeniden yapılandırmak için çeşitli yöntemler
kullanmaktadır. Asıl uzmanlık alanı Madagaskar lemurlarıdır ve
meslektaşlarıyla birlikte birkaç onyıldır yakın zamanlı “megafauna”
(dev lemurların da dahil olduğu) yok oluşlarını daha iyi anlamak
üzere Madagaskar’da saha çalışmaları yapmaktadır.
Ayrıntı: 1077
Bilim: 2
Yaratılış mı Evrim mi?
Bilim İnsanları Yaratılışçılığı Tartışıyor
Derleyenler: Andrew J. Petto & Laurie R. Godfrey
Kitabın Özgün Adı
Scientists Confront Creationism
Intelligent Design and Beyond
İngilizceden Çevirenler
Şeyma Eren, Çağatay Tarhan, Önder Kılıç
Yayıma Hazırlayan
İlbay Kahraman
Bu kitabın Türkçe yayım hakları
Ayrıntı Yayınları’na aittir.
Bu kitabın Türkçe yayım hakları Akcalı Ajans aracılığıyla alınmıştır.
© 2007 by Andrew J. Petto and Laurie R. Godfrey
Darwinism Comes To America by Ronald L. Numbers, Cambridge, Mass.:
Harvard University Press, Copyright © 1998 by the President and Fellows of
Harvard College
Kapak Fotoğrafı
Jason Edwards / National Geographic / Getty Images Turkey
Kapak Tasarımı
Gökçe Alper
Dizgi
Kâni Kumanovalı
Baskı ve Cilt
Kayhan Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti.
Merkez Efendi Mah. Fazılpaşa Cad. No: 8/2 Topkapı/İstanbul
Tel.: (0212) 612 31 85 - 576 00 66
Sertifika No.: 12156
Birinci Basım: Haziran 2017
Baskı Adedi 2000
ISBN 978-605-314-194-5
Sertifika No.: 10704
AYRINTI YAYINLARI
Basım Dağıtım San. ve Tic. A.Ş.
Hobyar Mah. Cemal Nadir Sok. No.: 3 Cağaloğlu – İstanbul
Tel.: (0212) 512 15 00 Faks: (0212) 512 15 11
www.ayrintiyayinlari.com.tr & [email protected]
twitter.com/ayrintiyayinevi
facebook.com/ayrintiyayinevi
instagram.com/ayrintiyayinlari
Derleyenler:
Andrew J. Petto & Laurie R. Godfrey
Yaratılış mı Evrim mi?
Bilim İnsanları Yaratılışçılığı Tartışıyor
Dr. Clarence Churchill Sherwood’un anısına–
bilime ve ailesine
bir ömür boyu bağlılığı için.
içindekiler
teşekkür.................................................................................................................9
önsöz: neden tekrar yaptık? / laurie r. godfrey & andrew j. petto
(çev. şeyma eren)...........................................................................................11
giriş: yaratılışçılık ile ilgili problemler (çev. şeyma eren)..............................14
bilim insanlarının yaratılışçılıkla yüzleşmesi (çev. şeyma eren)................23
birinci bölüm
yaratılışçılık ve “akıllı tasarım”
darwinizm, yaratılışçılık ve “akıllı tasarım” / ronald l. numbers
(çev. şeyma eren)...........................................................................................29
hafifletilmiş yaratılış bilimi: yeni evrim karşıtlığı olarak “akıllı tasarım” /
eugiene c. scott (çev. şeyma eren).............................................................57
kamayı kullanmak: evrim karşıtlığını canlı tutmak / john r. cole
(çev. şeyma eren)........................................................................................ 107
ikinci bölüm
bilimsel görüşler
fizik, kozmoloji ve yeni yaratılışçılık / victor j. stenger
(çev. şeyma eren)........................................................................................ 127
dünyanın, güneş sisteminin, galaksinin ve evrenin yaşları / g. brent
dalrymple (çev. şeyma eren)..................................................................... 146
yaratılışçılık ve hayatın kökeni: her şey “küçük ilık bir su birikintisinde”
mi başladı? / antonio lazcano (çev. çağatay tarhan)............................ 177
“geçiş biçimlerine” karşılık geçiş özellikleri / kevin padian &
kenneth d. angielczyk (çev. çağatay tarhan).......................................... 194
biyolojik karmaşıklık / robert dorit (çev. çağatay tarhan)........................ 230
mantık ve matematiğin aldatmacaya dönüşümü: william dembski’nin
“tasarım çıkarımı” / wesley r. elsberry (çev. çağatay tarhan).............. 248
insanın ortaya çıkışı: doğal bir süreç mi yoksa ilahi yaratılış mı? /
c. loring brace (çev. çağatay tarhan)....................................................... 271
üçüncü bölüm
bilimi anlamak
boşlukların tanrısı: cehaletin argümanı ve metodolojik doğalcılığın
sınırları / robert t. pennock (çev. şeyma eren - önder kılıç).................. 307
evrim “sadece bir kuram” mıdır? bilimsel metodolojiler ve evrimsel
biyoloji / norman a. johnson (çev. şeyma eren - önder kılıç)............... 335
görünmez incil: yaratılış biliminin mantığı / j. michael plavcan
(çev. şeyma eren - önder kılıç)................................................................... 357
niçin hedef evrimdir? otorite problemi / alice beck kehoe
(çev. şeyma eren - önder kılıç)................................................................... 376
evrimi neden öğretmeli? / andrew j. petto & laurie r. godfrey
(çev. şeyma eren - önder kılıç)................................................................... 399
yazarlar............................................................................................................. 435
dizin................................................................................................................... 440
teşekkür
Sör Isaac Newton, Robert Hook’a, başarısının “devlerin omuzlarında” yükselmesinden –çoğunlukla başkalarının uygun zemini
oluşturmasıyla ulaştığımız bir başarı– ileri geldiğini yazmıştı.
Yaratılış mı Evrim mi?’nin yeniden hazırlanan bu versiyonunda,
evrimi tanıtma ve bilimsel literatürü sözde bilimsel aldatmacadan
koruma işini asıl yapanların sıradan insanlar olduklarını belirtmek uygun olacaktır. Ebeveynlerin, öğretmenlerin, gazetecilerin,
ruhban sınıfının ve okul idarecilerinin sorularını ve endişelerini
dinlememiz sayesinde sözde bilim hakkında böyle kapsamlı bir
bilgi birikimine sahibiz. Onlar olmasaydı, pek çoğumuz bilimde ve
ilgili alanlarda, zamanımızı kendi dar uzmanlıklarımızda harcardık.
Bu insanlar ve topluluklarında evrime karşı itirazların yükselmesi
sebebiyle, Yaratılış mı Evrim mi? kitabının 1983’teki orijinal halini
güncellememiz gerektiğini düşündük ve aynı sebeple de başarılı
olmamız gerektiğinin farkındaydık.
Bunun gibi yeniden düzenlenmiş kitaplarda, katkıda bulunan
yazarların tümünün dayanağı, destekçilerden –bazıları ilgili disiplinlerden meslektaşlarımız, çoğu ise meslektaşlarımızın aklına
hiç gelmeyecek sorular soran alan dışı kişiler– oluşan bir ağdır. Bu
sorular sayesinde daha iyi bir kitaba sahibiz ve isimlerini sayamayacağımız kadar fazla sayıdaki bu insanlar olmasaydı, yazdıklarımız
bu kadar yararlı hale gelemezdi. Yorumlarının ve sorularının kattığı
değer, bu kitabın ayrılmaz bir parçası ve bundan bahsetmemek
büyük bir ihmalkârlık olur.
Toplumdaki evrim karşıtlığının geniş boyutları sebebiyle dünya
çapında yüzlerce meslektaşımızın bu meseleyle etkin biçimde uğraşmakta olduğunun farkındayız. Tümü bu kitaba değerli katkılar
9
Andrew J. Petto & Laurie R. Godfrey
Yaratılış mı Evrim mi?
sağlayabilir, kitabın değerini kayda değer derecede artırabilirdi,
ancak eklememiz ve dışarıda bırakmamız gerekenler konusunda
zorlu kararlar vermek zorundaydık. Daha fazlasını öğrenmek isteyen okurlarımıza, bu potansiyel iştirakçilerin buradaki ve ilgili
konulardaki mevcut kitaplarını tavsiye ederiz.
Pek çoğumuzun akademik yayınlarından farklı olarak, evrim
karşıtı bir kitap, henüz basılmadan önce geçersiz hale gelme riskiyle karşı karşıyadır. Biz bu kitaba başladığımızda devlet eğitim
kurullarında ve yerel okul yönetimlerinde evrime karşı itirazlar
mevcuttu. Yasal ve müfredatla ilgili sorunlar ortaya çıktıkça, bu
kitabın hazırlanması sürecinde de mevcut koşullar birkaç kez değişti
ve meselenin halen de “durulmadığı”nın –ve belki de hiç durulmayacağının– farkındayız. Bölümleri gözden geçirme sürecinde,
değişen evrim karşıtı ortamı yansıtmak için verdiğimiz mücadelede
kitabın yayımlanması birkaç kez ertelenirken W.W. Norton’daki
editörlerimizin gösterdiği sabra müteşekkiriz. Bizce –Norton’daki
editörlerimizin de bunu kabul ettiğini düşünüyoruz– kendi içinde
daha tutarlı ve daha güncel bir kitap elde ettik. Ohio’da ve Dover,
Pennsylvania’da “akıllı tasarım”ın uğradığı büyük sektelerin de evrim karşıtı düşüncelerin ambalajlarında dişe dokunur bir değişimle
–kültürden tamamen yok olmasına değil– sonuçlanacağına eminiz.
Son olarak, okurlar “akıllı tasarım”ı tırnak içine aldığımıza, fakat
diğer sözde bilimsel kavramlara bunu uygulamadığımıza dikkat
edecektir. Bunu uygun görmemizin birincil sebebi, “akıllı tasarım”ın
genel olarak mühendislikte ve endüstriyel tasarımda kullanılan
bir terim olmasıdır. Elbette ki belirtilen alanlarda, yaptıkları işin
uygulama yönünü, bunları kullanması gerekecek kişilerin bakış
açısından değerlendiren insan tasarımcıların işlerine atfen kullanılır. Seattle temelli Keşif Enstitüsü tarafından “akıllı tasarım
kuramı” şeklinde kullanılan evrim karşıtı kavram ise çarpıtılmış
yeni bir terim haline dönüşerek bu tabire tamamen alakasız bir
anlam yüklemiştir. Okurlarımızın, terimin yalnızca evrim karşıtlarınca bu şekilde kullanımına karşı çıktığımızı ve mühendisler
ile endüstriyel tasarımcıların terimi yerinde kullanımlarını ayrı
tuttuğumuzu anladıklarından emin olmak istiyoruz.
AJP&LRG
Milwaukee, Wisconsin ve Pelham, Massachusetts
Mayıs 2006
10
Andrew J. Petto & Laurie R. Godfrey
Yaratılış mı Evrim mi?
önsöz
neden tekrar yaptık?
laurie r. godfrey & andrew j. petto
1980’lerin başında Yaratılış mı Evrim mi? hazırlanırken, evrim
yandaşları sert bir dalganın tepe noktasına ulaşmışlardı. Devlet
mahkemesi ve federal mahkeme yakın zamanda devlet okullarında evrim öğretimini kısıtlayan veya “yaratılış bilimi”ne eşit
zaman ayrılmasını zorunlu kılan kanunları kaldırmıştı1. Pek
çok evrim yandaşı bu yasal zaferlerin getirdiği rahatlamayla bu
meselenin artık hallolduğunu varsayıyordu. Sonraki davaların,
özellikle de bir dönüm noktası haline gelen McLean v. Arkansas
Eğitim Kurulu2 davasının evrim lehine sonuçlanması, bu yöndeki
görüşleri gerçekten de cesaretlendirmiş gibi görünmekteydi.
Diğer bir yandan, evrime –ve özellikle evrim eğitimine– karşı
meydan okuma akımı, evrim karşıtlarının evrimin bilim eğitimindeki merkezi rolüne meydan okumaya karşı ısrarlı sadakatlerinin ve bağlılıklarının bir kanıtı olarak görülebilir. Geçmişe
bakıldığında, McLean v. Arkansas’ı takiben sakin geçen dönem,
evrim karşıtlarının evrime “bilimsel bir alternatif ” arayışlarında
kısmen bir diğer “yeniden düzenlenme”yi veya yeniden yaratımı
1. M. Matsumura, “Ten significant court decisions”, 2001, www.ncseweb.org/
resources/articles/5690_10_significant_court_decisi_2_15_2001.asp adresinden ulaşılabilir, (son ulaşım 27 Ağustos 2007).
2. 1982; 529 F.Supp. 1255.
11
Andrew J. Petto & Laurie R. Godfrey
Yaratılış mı Evrim mi?
temsil etmektedir. Dini sebeplerle evrime açıkça karşı çıkanlar
arasındaki daha seküler ve “bilimsel” gözüken bir çerçeve arayışında yeni bir strateji ortaya çıkmaktaydı. Bu strateji, Edwrds
v. Aguillard davasının yargıcı Antonin Scalia’nın içtihatinde dile
getirilmiştir: “Hıristiyan kökten dincileri de dahil olmak üzere
tüm Louisiana sakinleri, sekülerlik gereği, evrim karşıtı olabilecek tüm bilimsel kanıtların okullarında sunulması hakkına
sahiplerdir...3” Daha sonraları ise evrim eğitimini destekleyen
bilim eğitimi standartlarına karşı “evrim karşıtı kanıt” sloganı
ortaya çıkmıştır.4
Evrim karşıtlığı geri döndü ve artık yeni isimlere sahip. Fakat
bu kitaptaki pek çok bölümde göreceğimiz gibi, bu yeni isimler
aynı eski argümanlar –bazen yeni sesler ve yeni yüzler ile– üzerine yapıştırılmış yeni etiketlerden fazlası değildir. Bu kitabın
ilk baskısının yapıldığı 1983’ten günümüze bu argümanın özü
çok az değişti. Bununla birlikte pek çok insan evrim karşıtlığının geçmişinden ve entelektüel yönden acizliğinden haberdar
olmadığından, bilimsel bir araştırma programı olarak görme
gafletine düştükleri bu şeyi bilmeden desteklemekte. Böylelikle
de bu “yeni bilimsel alternatif ”in aslında eski usul “yaratılış bilimi”nin seküler tüketim için yeniden paketlenip etiketlenerek
sunulmuş hali olduğu fark edilmiyor.
Burada, “akıllı tasarım kuramı” gibi daha yeni “alternatifler”e
ve yaklaşımlara değinerek,
1) bunların, kitabın ilk baskısının yapılmasında harekete
geçirici etken olan “yaratılış bilimi” ile bağlantısını açıkça
göstermek ve
2) daha güncel evrim karşıtı materyallerin ve ifadelerin eleştirisini yapmak çabasındayız.
Geçtiğimiz yirmi yılda evrim karşıtlığı girişimi çok yönlülüğüyle birçok disiplinde etkili oldu. Doğa bilimleri ile sosyal ve
beşeri bilimlerden uzmanlar, bu kitapta, bu sürüp giden kültürel
3. A. Scalia, Edwards v. Aguillard 482 ABD 578, 1987. Justice Scalia, with whom
the Chief Justice joins, dissenting, Edwards v. Aguillard 482 U.S. 578.
4. E. Meikle, “Ohio Reflections”, NCSE Reports, Cilt 22 (6), 2002, s. 4-5; A. J.
Petto, “Creeping creationism in PA’s science education standards”, NCSE Reports, Cilt 20 (4), 2000, s. 13-15.
12
Andrew J. Petto & Laurie R. Godfrey
Yaratılış mı Evrim mi?
olay ile ilgilenen okurlar için bir bakış açısı sağlamakta. Ancak
buradaki bölümler geniş ve artan kaynakların eşik değerinin
biraz daha ötesinde.
Evrimin bilimler arasında sağlamlaştırdığı yerine rağmen
kamu alanında evrimi savunma ihtiyacının –özellikle devlet
okullarındaki öğretimi ile ilgili olarak– süreceğini bekliyor
olmamız sebebiyle bu ikinci basımı hazırladık. İki çıktı almayı
umuyoruz:
1) profesyonel disiplinler arasında evrimin sahip olduğu
bilimsel desteğin gücünü halka anlatması ve
2) bilimsel ve beşeri alanlardaki meslektaşlarımızı yazmaya,
konuşmaya ve kendi toplulukları içerisinde evrim karşıtlığına karşı koyacak şekilde faaliyet göstermeye yöneltmesi.
Evrim karşıtlığı ne geçiştirilecek bir meseledir ne de mantıkla
veya entelektüel bütünlük ile ilişkilidir. Ancak bununla birlikte,
kültürel tarihte, güncel yönelimlerde ve kurumsal olarak derin
yer edinmiş bir konudur. Biz bu yenilenmiş basımda yirmi
birinci yüzyılın başlangıcındaki evrim karşıtlığının karmaşık
dünyasını gözler önüne seriyoruz. Okurlarımızı, evrime ve
evrim eğitimine destek ile bağlantılı kendi profesyonel ve sivil
alanlarında, buradaki bölümleri birer sıçrama tahtası olarak
kullanmaya davet ediyoruz.
13
Andrew J. Petto & Laurie R. Godfrey
Yaratılış mı Evrim mi?
giriş:
yaratılışçılık ile ilgili
problemler
Bu kitabın başlığı Yaratılış mı Evrim mi? olsa da, içeriğine bakıldığında sadece bilim hakkında olmadığı anlaşılmaktadır. Kitabın üç ana bölümünde konunun mevcut durumu özetleniyor:
Yaratılışçılığın Birleşik Devletler’deki kökeni, tarihi ve kültürel
derinliğe sahiptir (I. bölüm); yaratılışçılık bilim için yalnızca
sözde bir meydan okumadır (II. bölüm) ve felsefe ve bilim
eğitimi ile ilgili karmaşık sorular barındırır (III. bölüm). Diğer
bir deyişle yaratılışçılık, tek bir problemden ziyade, birbiriyle
gevşekçe bağlı olan, her biri yalnızca bilime yapılan parasal
yatırım için değil, aynı zamanda bilimsel eğitimin kalitesi ve
en nihayetinde modern liberal toplumlardaki konuşma özgürlüğü için de tehlike arz eden çeşitli başlıkların bir araya gelerek
oluşturduğu bir bütündür.
Tarihsel olarak (bu kitabın I. bölümü) yaratılışçılık (bazı materyalist Eski Yunan felsefecilerinin spekülasyonlarına rağmen)
elbette ki evrim kuramından önce gelir. En önemlisi, Charles
Darwin 1859’da Türlerin Kökeni’ni1 yayımladığındaki baskın
1. C. Darwin, On the origin of species by means of natural selection, or the preservation of favored races in the struggle for life, New York, A. L. Burt [1859] 1910
(çeviri Öner Ünalan, Türlerin Kökeni, Evrensel Basım Yayın).
14
Andrew J. Petto & Laurie R. Godfrey
Yaratılış mı Evrim mi?
yaklaşım doğal teolojiydi. Aslına bakarsanız Darwin, doğal
dünyanın özelliklerini amaçlı bir tasarımcının eylemlerine atfeden William Paley gibi kişilerin argümanlarına doğrudan
cevap vermek için oldukça fazla zaman harcamıştır.2 Paley çok
iyi bir doğa bilimciydi (eklemeden olmaz; Michael Behe, William Dembski ve Phillip Johnson gibi “akıllı tasarım”ın modern
destekçilerine benzemiyordu) ve Darwin onu dikkate alıyordu.
Modern yaratılışçıların iddia ettiklerinin aksine, Darwinizm,
sözde bir biyolojik “dogma” konumuna geldikten sonra, bilim
camiası içinde de kuvvetle sorgulanmıştır. Örneğin Bowler 3,
yeni Lamarckçılığın4 yirminci yüzyıla kadar Avrupa’da ve Birleşik Devletler’de, bilimsel çevrelerde nasıl ayakta kaldığının
hikâyesini detaylarıyla anlatır. Zamanın pek çok profesyonel
bilim insanı, Darwin’in kuramını reddediyor ve biyolojinin
geleceğinde belirsizlik görüyordu. Fakat genetik kanunlarının
yeniden keşfi –ve doğal seçilim ve değişim (modifikasyon)
yoluyla türeme kuramlarıyla birleşmesi– yirminci yüz yılın
ortalarında yeni Darwinci sentez olarak adlandırılan yönelime
yol açtı.5 Modern yaratılışcılar bu önemli bilimsel bileşimi dikkate almayı reddetseler de, kuantum mekaniği fizikte ne kadar
şüpheliyse evrim kuramı da biyolojide o kadar şüpheli haldedir
(bilim, doğası gereği yalnızca koşullu cevaplar sunabileceğinden,
bu durum, elbette ki, ikisinin de “doğru”luğunu kanıtlamaz).
Bilimsel yeni Lamarckçılığın yirminci yüzyılın bitimindeki
mağlubiyetinden bu yana yaratılışçıların ve “akıllı tasarım” (AT)
yanlılarının (Eugenie Scott’un bu kitapta belirttiği gibi, en iyisi
2. W. Paley, Natural theology: or, Evidences of the existence and attributes of the
Deity, collected from the appearances of nature, Londra, Faulder 1802.
3. P. J. Bowler, The Eclipse of Darwinism, Baltimore, John Hopkins University
1983.
4. Jean-Baptiste Lamarck, çevresel değişimlerin, canlıların farklı organlarını
kullanarak karşılık vereceği “ihtiyaçlar” yarattığı görüşündeydi. Bunun üzerine,
organların büyümesi veya küçülmesiyle, ebeveynlerin maruz kaldığı bu değişimlerin kalıtım yoluyla döllere aktarılması sonucu, evrim gerçekleşmekteydi.
Buna karşılık, Darwinci modeller, avantajlı varyasyonlara sahip olanların hayatta kalmadaki ve üremedeki değişkenliklerine dayanır ve evrim, bu varyasyonların çevre tarafından “sınanması” ile gerçekleşir, böylece bazılarının bu
özellikleri taşıyan döller bırakmasıyla, gelecek nesiller arasındaki belirli varyasyonların orantısında değişimler oluşur.
5. E. Mayr ve W.B. Provine, The evolutionary synthesis. Perspectives on the unification of biology, Cambridge, MA, Harvard University Press 1980.
15
Andrew J. Petto & Laurie R. Godfrey
Yaratılış mı Evrim mi?
yeni yaratılılışçılar olarak anılmaları) verdiği bu savaş; en iyi
haliyle, kıtı kıtına geçerliliği olan bir felsefeye dayanmaktadır
ve en kötü haliyle de birilerinin dar görüşlü dini ideoljilerinin
ısrarla dünyanın geri kalanına kabul ettirilmesi çabasıdır. Ayrıca
Scopes’un istisnai “maymun davası” dışında, savaşları, yirminci
yüzyıl boyunca çok sayıda yasal yenilgiyle sekteye uğramıştır.
Bununla birlikte, yaratılışçılar, yasaları ve düzenlemeleri yüzsüzlükle atlatarak ve okul yönetim kurulları ile öğretmenlerin
gözlerini korkutup “olayı” görmezden gelmelerine veya hafifletmelerine sebep olarak, yerel seviyede, çok daha başarılı oldular.
Okumak üzere olduğunuz bu kitap ve benzerlerine ihtiyaç duyulmasının sebeplerinden biri de budur. (Bir diğer sebep ise evrim
anahtar kelimesi kullanılarak internette bir arama yapıldığında
karşılaşılan sonuçların çoğunlukla çocuklar üzerinden yapılmış
yaratılışçı propaganda olmasıdır.)
Belirttiğim gibi, yaratılışçıların ve AT destekçilerinin bilimsel
(II. bölüm) herhangi bir dayanağı yoktur, ancak yine de seslerini
duymaktayız. Yaratılışçılarla yaptığım konuşmalarda, tartışmayı
“köken bilimi”yle6 ilgiliymiş gibi gösterme hilesinin tekrar tekrar
kullanıldığını tecrübe ettim. Çevrenizdeki kolejlerde veya üniversitelerde bir “Köken Bilimi” bölümü aramaya uğraşmayın;
yaratılışçılıkla ilgili pek çok şey gibi bu da yalnızca bir belagat
aracıdır. “Köken” kelimesi yaratılışçılar tarafından üç şekilde
kullanılır: insanın kökeni (bazen herhangi bir türün kökeni
şeklinde de kullanılıyor, ancak artan sayıda yaratılışçı, mikroevrimi, belirsiz biçimde tanımladıkları canlı organizma “çeşitleri”
üzerinden kabul etmekte), yaşamın kökeni ve evrenin kökeni.
Bilimle yüzeysel bir ilişki içinde olan bir kimse bile bunların
birbirinden çok uzak üç disipline (evrimsel biyoloji, biyofizik ve
kozmoloji) ait başlıklar olduğunu ve yalnızca ilkinin doğrudan
evrim kuramıyla ilişkili olduğunu fark edecektir. Darwinci mekanizmalar ancak bir gezegende yaşam ortaya çıktıktan sonra
etkin hale gelebilir; son baktığımda ise gezegenler ve galaksiler
doğal seçilime tabi olabilecek yavrular doğuramıyordu. Diğer
bir deyişle, “köken” tabirinin böyle kullanımları en iyi ihtimalle
yanıltıcıdır; yaratılışçı Truva atının üzerine çekilmiş ince bilim
cilasını ele verir.
6. Science of origins.
16
Andrew J. Petto & Laurie R. Godfrey
Yaratılış mı Evrim mi?
Download