kas doku

advertisement
KAS DOKUSU BİYOKİMYASI
Prof.Dr.Hafize UZUN
 Vücudun en büyük dokusudur
Yeni doğanda vücudun %25’ini oluşturan kas kütlesi, genç
erişkin dönemde % 40 düzeylerine çıktıktan sonra, yaşlı
dönemde %30’a kadar azalır.
 Vücut yakıtlarının ve ATP’ nin temel tüketicisidir.
Organizmada 3 tip kas bulunur.
İskelet kası (çizgili kas)
İstemli hareket
Kalp kası (çizgili kas)
İstemsiz hareket
Düz kas (çizgisiz kas)
İstemsiz hareket
•
•
•
•
Kaslarda
~ %72-78 su;
%19-20 protein;
%3 lipid ve
%1 glikojen
bulunur.
• Myozit = kas hücresi
• Sarkolemma = Hücre (plazma) membranı
Bir kas lifi hücresi(miyozit) içinde, sarkoplazma adlı
hücre içi sıvıya gömülüdür.
Kas lifleri birbirinden ayrı filamanlara (aktinmyozin)
bölünebilen birbirine paralel şekilde yerleşmiş
miyofibrillerden oluşur.
Her miyofibril sarkomer denilen ve kasılma yetisi olan
parçalardan oluşur
• Miyofibriller membranöz bir tübül sistemi
olan sarkoplazmik retikulum ile çevrilidir.
• Özelleşmiş bir ER türüdür. Yapısal olarak düz ve
tanecikli ER’den farkı, gerektiğinde kullanılmak
üzere yoğun oranda Ca ihtiva etmesidir.
• Kas hücrelerinde, hareketi sağlayan aktin-miyozin
fibrillerini bir ağ gibi sararak bu liflerin kasılması
için gereken Ca iyonlarını gerektiğinde dışarı
salar.
• Kasın kasılmadığı durumlarda ise, yüzeyindeki
Ca-Mg ATPaz proteinleri ile Kalsiyum’u tekrar
içine alarak hapseder.
•
Sarkolemmanın hücre içine doğru yaptığı
Transvers şekilli invaginasyonlara T tubul
denmektedir.
• Görevleri aksiyon potansiyelinin hücre içine
yayımını kolaylaştırmaktır.
• T Tubul her iki yanında bulunan sarkoplazmik
retikulum parçaları ile Triad adı verilen yapıları
oluşturmaktadır.
• Sarkoplazmik retikulum transvers (T) tübül
aracılığı ile sarkolemmaya bağlanmaktadır.
İSTEMLİ KASIN YAPISI
Kas Lifi
Elektron mikroskopta miyofibril enine ve boyuna
çizgilenmeler gösterir. Bu çizgilenmelere bant denir.
Miyofibril boyunca polarize ışığı kırma özelliği
değişen anizotrop bantlar A bandı; değişmeyenler
ise izotrop I bandı olarak tanımlanır
İki komşu Z çizgisi arasında kalan bölge
sarkomer; kasın fonksiyonel birimidir
Sarkomer, kas lifi boyunca 1500-2300 nm
aralıklarla tekrar eder.
Sarkomer uyarılabilen bir membran olan
T-tubul sistem ile sarılıdır. Bu sistem
sarkoplazmik retikulum ile ilişkili T
kanallarından meydana gelmiştir.
Miyofibrillerde iki tip filament bulunur.
1. Kalın filament: Miyozin içerir ve A
bandını kapsar.
2. İnce filament: Aktin, tropomiyozin,
troponin içerir. I bandını ve A bandının H
bölgesine kadar olan kısmını kapsar.
Z ve M çizgileri, aktin ve miyozin
filamentlerinin bağlanması için temel
tabakalar olarak işlev görmektedir.
Çizgili kaslarda filamentlerın yerleşimi
KAS PROTEİNLERİ
Taze bir kas kütlesinin %72-78’i su,
%19- 20 proteindir.
Aktin ve miyozin iki ana proteindir.
Aktin
Kas proteinlerinin % 25 ‘ni
oluşturur,ince filamentlerin proteinidir
G-aktin, globüler ve çözünür olup,
fizyolojik iyonik kuvvet koşullarında,
Mg2+ varlığında, filamentöz F-aktine
polimerize olarak çift sarmal yapı
oluşturur.
F-aktin çözünür olmayıp çentik veya
tekrarlayan bir yapı gösterir.
Her ikisininde katalitik etkileri yoktur.
Miyozin
• Kas proteinlerinin %55’ ini oluşturur; kalın
filamentlerin proteinidir.
• α-heliks yapısında 2 ağır zincir ve 4 hafif
zincirden oluşur. Ağır zincirler globüler baş kısım
ve çift sarmal -heliks kuyruk kısmından oluşur
Globüler baş ve fibröz kısım.
• Her iki ağır zincirin globüler baş yapısına bir çift
hafif zincir bağlıdır.
• Miyozinin baş kısmı F- aktin ile kompleks
oluşturur ve intrinsik ATPaz aktivitesi taşır; aktinmiyozin kompleksinin oluşumu bu aktiviteyi
artırır.
Tripsin ile;
Hafif meromiyozin (insoluble), -heliks
fiberlerinden oluşur. ATPaz aktivitesi
yoktur ve F- aktine bağlanmaz.
Ağır meromiyozin (hem fibröz, hemde
globüler ), soluble, ATPaz aktivitesi vardır
ve F- aktine bağlanır.
olmak üzere ikiye ayrılır.
Ağır meromiyozin papain ile;
S1 (ATPaz aktivitesi vardır) ve
S2 (fibröz karakterde olup ATPaz
aktivitesi yoktur, F- aktine
bağlanmaz)
olmak üzere ikiye ayrılır.
α-aktinin: Z çizgisinde bulunur, Fibriler (F) aktini Z
çizgisine bağlar. Fleksör grubu kaslar kasılırken,
ekstansör kaslar Titin ile gevşeyip, yay gibi gerilirler
(kas lifinin gerilmesini sağlar).
β- aktinin: F-aktine bağlanır ve ince filamentlerin
uzunluğunu kontrol eder.
Tropomiyozin
• Fibröz yapılı , iki
zincirden( ve )
oluşur. Tüm kaslarda
bulunur.
• Kasın ince
filamentlerinde aktin
çift sarmalının
oluğunda F- aktinle
birleşir ve aktinmiyozin etkileşimini
düzenler..
Troponin
Aktomiyozin etkileşiminin düzenlenmesini sağlar.
Sadece çizgili kasların ince filamentinde bulunur.
3 tipi bulunur:
Troponin T: Tropomiyozine ve diğer
troponinlere bağlanır.
Troponin I: F-aktin-miyozin etkileşimini inhibe
eder , diğer troponinlere ve aktine bağlanır.
Troponin C: Yapısı kalmodüline benzer. Ca2+
bağlayıcı peptid’dir. 4 kalsiyum iyonu bağlar.
Miyoglobin
• Miyoglobin, kasın kırmızı rengini
veren bir proteindir. Bir hem
grubu içerir, O2’i depolar ve
yüksek pO2 gradyanının varlığında
mitokondriye taşır.
• Yavaş kasılan iskelet kaslarında
miyoglobin bulunur(kırmızı
kaslar), hızlı kasılan kaslarda
bulunmaz(beyaz kaslar).
• Miyoglobin, ağır kas
harabiyetinde ekstrasellüler
ortama çıkar ve idrarla
atılır(miyoglobinüri)
Diğer önemli kas
proteinleri ve fonksiyonları
Titin: Vücudun en büyük proteinidir. Kas
gevşemesinde fonksiyon görür. Z çizgisinden M
çizgisine uzanır. Sarkomerin aşırı geilmesini önler.
Nebulin: Aktin filamentleri boyunca Z
çizgisinde bulunur. Aktin filamentlerinin
uzunluğunu ve biraraya toplanmalarını düzenler.
Desmin:. Sarkolemma ile miyofibriller arasındaki
bağlantıyı sağlayan ara filamenttir (Z çizgisini
iskelet kası hücre zarına bağlar).
Distrofin: Aktini kas membranına bağlar ve intraselüler
stabiliteyi oluşturur. Plazma membranına bağlanır.
Genetik olarak eksikliği Duchenne tipi kas atrofisine
neden olur. Bu proteini kodlayan gende mutasyon
Duchenne ve ılımlı Becker müsküler distrofiye neden
olur.
Kalsinörin: Kalmodülin tarafından düzenlenen protein
fosfatazdır. İskelet kasında yavaş ve hızlı kas liflerinin
sayılarını kontrol eder. Kardiyak hipertrofide rol oynar
Miyozin bağlayan protein C: Miyozin ve titin’i bağlar.
Sarkomer’in yapısal düzenlenmesinde rol oynar.
KAS KONTRAKSİYONU
Kas kontraksiyonu asetil kolin aracılığı ile
sarkolemmanın depolarizasyonu ile başlar.
Kasılmada ana olaylar şu şekilde sıralanır.
ATP hidrolizi
ADP + Pi –Miyozin - F-aktin etkileşimi
ADP + Pi’ nin ayrılması
ATP ile tekrar birleşme(gevşeme fazı)
Kas kasılma ve gevşemesi, esas olarak S-1 miyozin
başının F-aktin filamentlerine döngüsel olarak bağlanıp
ayrılmasıyla gerçekleşir. ATP’nin hidrolizi bağlanma ve
ayrılmayı yönetir
Kas kasılması ve gevşemesinde görülen
biyokimyasal olaylar
 1- Kasılmanın gevşeme evresinde, miyozinin S-1
başı, ATP’yi ADP ve Pi’ye hidroliz eder ve aynı
anda bu ürünlere bağlı kalır. ADP-Pi-miyozin
kompleksi yüksek enerjili konformasyondadır.
 2-Kas kasılması uyarıldığında, S-1 başı, aktin’e
bağlanarak aktin-miyozin-ADP-Pi kompleksi oluşur.
 3- Bu kompleksin oluşması, Pi salınmasını teşvik
eder ve buda güç darbesini başlatır.
• ADP salınır ve miyozinin başında, kuyruğuna göre
daha büyük bir konformasyon değişikliği buna eşlik
eder, bu ise, aktini, sarkomer merkezine doğru 10 nm
kadar çeker. Bu güç darbesidir. Aktin-miyozin
kompleksi düşük enerji durumundadır
4- ATP molekülü
miyozinin S-1 başına
tekrar bağlanır. Aktinmiyozin-ATP kompleksi
oluşur.
5- Miyozin-ATP’nin
aktine olan affinitesi
düşük olduğundan aktin
salınr. Bu son basamak
gevşemenin kilit bileşeni
olup, ATP’nin aktinmiyozin
kompleksine
bağlanmasına bağlıdır.
ÖLÜM

Hücre içi ATP azalır

S-1 baş kısmına bağlanacak ATP kalmaz

F-aktin ayrılamaz

Kas gevşemesi oluşmaz

Rigor mortis (ölüm katılığı)
Kasılma ve Gevşemenin Düzenlenmesi
Çizgili kaslarda; aktine dayalı düzenlenme
F-aktin- tropomiyozin kompleksine, troponinler
bağlanır.İnhibitör troponin sistemidir. Troponin I;
miyozin başının F-aktine bağlanmasını inhibe eder.
Dolayısıyla miyozin başının ATPaz aktivasyonu
engellenir
Tp I, tropomiyozin molekülleri yolu ile F-aktinin
konformasyonunu değiştirerek buinhibisyonu yapar.
Düz kaslarda; miyozine dayalı düzenlenme

ortak olarak her iki düzenlemede de
Ca2+iyonları rol oynar.
• Düz kaslarda miyozin hafif zincirleri, çizgili
kaslardan farklıdır.
• Miyozin p-hafif zincirleri miyozin başlarının Faktine bağlanmalarını engellerler.
• Kasılmanın başlayabilmesi için miyozin p-hafif
zincirinin fosforillenmesi gereklidir.Bu miyozin
hafif zincir kinaz ile gerçekleşir
Çizgili iskelet kasında kasılma ve gevşemenin
aktine dayalı düzenlenmesi,
Kasılmada Ca+2 un rolü
Ca+2 ATPaz etkisiyle sarkoplazmik retikulumun
(SR) içine aktif transportla Ca+2 pompalanır

İstirahat başlar (Ca+2; 10-7-10-8 mol/L)

Ca+2 SR’de kalsekuestrine bağlanır

Bir sinir impulsu ile sarkolemma uyarılınca

Sinyal T-tubul sistemi ile SR,
sarkomere iletilir

SR’de Ca+2 salıveren kanal (=RYR=Ryanodin*
reseptörü) açılır

SR’den sarkoplazmaya kalsiyum iyonu akar
(sarkoplazma Ca+ ,10-5 mol/L )

İnce filamentde troponin C’deki Ca+2 bağlayan
kısımlar hızla dolar

TpC-4Ca+2 oluşur

Bu yapı TpI ve TpT ile etkileşir,bunların
tropomiyozinle olan ilişkisini değiştirir

Tropomiyozin yer değiştirir veya Faktinin konformasyonunu değiştirir

Miyozin-ADP-Pi ile F-aktin etkileşir,
kasılma başlar

Kas Gevşemesi;
Ca+2 ATPaz etkisiyle, sarkoplazmik Ca+2
10-7mol/L altına düştüğünde,
TpC-4 Ca+2 den Ca+2 iyonlarının kaybı ile,
Troponin I, tropomiyozinle etkileşmesi
yoluyla F-aktin-miyozin etkileşimini inhibe
ettiğinde,
ATP varlığında (miyozin başı F-aktinden
ayrılır)
meydana gelir
İskelet kasında Ca+2 kasılma ve
gevşemeyi troponinler, tropomiyosin
ve
F-aktin aracılı bir allosterik
mekanizmayla kontrol eder
DÜZ KAS
• Düz kaslarda aktin/miyozin iskelet ve kalp kasının
aksine düzenli bir yapı göstermez. Bu nedenle
çizgilenme yoktur.
• Düz kaslarda Z çizgisi bulunmaz. Bunun yerine
dens body bulunur. Dens cisimler membrana
bağlanırlar.
• T tübülüs sistemi yoktur. Kaveola denen
sarkolemmanın yaptığı invaginasyonlar bulunur.
• Düz kasta Troponin olmadığı için, hücre içine Ca++
girince kalmoduline bağlanır.
• Kalmodulin, hemem hemen tüm ökaryotik
hücrelerde bulunan bir protein olup dört Ca2+
bağlama bölgesi bulunur. Ca2+ iyonunun başlıca
hücre içi reseptörüdür.
• Kalsekestrin, iskelet ve kalp kası sarkoplazmik
retikulumunda en sık rastlanan CaBP’dir. Bu
protein elli kalsiyum bağlama bölgesi içerir.
Kalsekestrinin yüksek depolama kapasitesi kasılma
için gereken Ca2+’nın 20mM’a kadar
depolanmasını sağlar
Düz Kasların Miyozine Dayalı Düzenlenmesi
Kasılma
Düz kas sarkoplazmasında Ca+2 bağımlı miyozin hafif
zincir kinaz enzimi bulunur
↓
Kalmodulin-4 Ca+2, miyozin hafif zincir kinaz enziminin
alt birimine bağlanır
↓
Miyozin p-Hafif zincirler fosforillenir
↓
Miyozin-F-aktin etkileşiminin inhibisyonu sona erer
↓
Kasılma siklusu başlar
Gevşeme
Sarkoplazmada Ca+2 10,7 mol/L den
aşağıya düşerse
↓
Ca+2, kalmodulinden ve bu da miyozin hafif
zincir kinazından ayrılır
↓
Kinaz inaktive olur
↓
Miyozin hafif zincir protein fosfataz, p-hafif
zincirden fosfatı uzaklaştırır
↓
Defosforillenmiş miyozin p-hafif zinciri
↓
Miyozinin F-aktine bağlanmasını ve ATPaz
aktivitesini inhibe eder
↓
Miyozin, F-aktinden ayrılır
↓
Gevşeme
Düz kas kasılmasının Ca tarafından
düzenlenmesi
KALDESMON
Düz kaslarda kasılmayı Ca2+’a bağımlı olarak düzenleyen
bir proteindir
İntrasellüler Ca 2+ iyon konsantrasyonu düşük düzeylerde
olduğu zaman
kaldesmon tropomiyozine ve aktine bağlanarak aktin ile
miyozinin bağlanmalarını ve kasılmayı engeller.
Ca2+ iyon konsantrasyonunun yükselmesi ile kaldesmon,
Ca2+- kalmoduline bağlanarak aktinden ayrılır ve aktin
serbest kalır
Düz kasta relaksasyonvazodilatasyon
EDRF (Endothelium derived relaxing
factor
( = NO nitrik oksit)
NO, sitozolik NO sentaz etkisiyle
argininden sentezlenir
NO sentazın 3 izoenzimi bulunur
1. eNOS (endotelyal)
2. n NOS (nöronal)
3. i NOS (indüklenebilir makrofaj
enzimi)
Kofaktörleri; NADPH,FAD, FMN,
hem,tetrahidrobiyopterin
NO Biyolojik Fonksiyonları
Vazodilatasyon
Trombosit adezyon ve agregasyonunun
inhibisyonu
Nörotransmitter
Kan basıncı regülasyonu
Makrofajların bakterisidal ve tümörosidal
etkilerine aracılık eder.
Asetil kolin damar düz kaslarının
gevşemesine neden olarak etki eden bir
vazodilatatördür. Ancak düz kas üzerine
doğrudan etkisi yoktur.
Asetilkolin, reseptörler aracılığı ile damar
endotel hücreleriyle etkileşir
Reseptörler fosfoinozitol siklusuna
kenetlenir


İnozitol trifosfat etkisiyle hücre içine Ca+2
salınımı

Hücre içi Ca+2 düzeyi artar

EDRF serbestleşir

EDRF komşu düz kasa difüzlenir

Guanilat siklazı aktifler

Hücre içi c-GMP düzeyi artar

c-GMP bağımlı protein kinazlar stimule olur

spesifik kas proteinleri fosforillenir

Gevşeme
NO’nun düz kaslardaki etkisi
Nitrogliserin, Anjina pektoris’de kullanılan
koroner arter vazodilatatör olup, NO
salınımı ve c-GMP’yi artırır.
Viagra (sildenafil sitrat), c-GMP
fosfodiesterazı inhibe ederek etkisini
gösterir
Kas kasılma-gevşemesi için
enerji (ATP) kaynakları
Glikoliz
Oksidatif Fosforilasyon(oksijen
yedeğine bağlıdır)
Kreatin Fosfat(gevşeme sırasında ve
ATP gereksinimi yok ise oluşur)
Adenilat Kinaz(2ADP →ATP+AMP)
ATP’nin kastaki çeşitli kaynakları
İskelet kasında temel yakıt deposu:
Hafif kas işinde enerjinin %60’ı ve daha fazlası yağ asitleriyle
keton cisimlerinden sağlanır.
Ağır ve uzun kas işinde enerjinin %60’ı ve daha fazlası kas
glikojeni ve kan glukozundan sağlanır.
Yemekten sonra kan glukoz düzeyi yüksektir; glukozun
oksidasyonu ve glikojene dönüşümü baskın olaylardır; glukoz,
laktata dönüşebilir.
İki yemek arasında ise kan glukoz düzeyi düşüktür; yağ
asitleriyle keton cisimleri enerji kaynağı olarak kullanılırlar.
Uzun süren açlıkta yağ asitleri ve keton cisimlerine ek olarak
proteinler de enerji kaynağı olarak kullanılırlar
İskelet Kasında Bulunan Lif Tipleri
Tip 
Miyoglobin bol (kırmızı görünümlü)
Mitokondri içerir → Aerobik
metabolizma
Oksidatif lifler
Kasılma hızı yavaş
Uzun süreli kasılma sağlar
Tip 
Miyoglobin yoktur (beyaz
görünümlü)
Mitokondri birkaç tane
Anaerob metabolizma(anaerobik
glikoliz)
Glikolitik lifler
Kasılma hızlı
Kısa süreli kasılma sağlar
100 m Koşucusu
Tip  lifler hakim
Ana enerji kaynağı ilk 4-5 saniye için
kreatin fosfat
Ana yakıt; kas glikojeninden türetilen
glukoz, anaerobik glikoliz ile
metabolize edilir
Kas glikojeni hızla tükenir
Maraton koşucusu (42.2 Km)
Tip  lifler hakim
ATP nin başlıca kaynağı aerobik metabolizmadır
Ana yakıtlar; kan glukozu ve yağ dokusu
TG kaynaklı FFA
Kas glikojeni yavaş hızda yıkıma uğratılır
Maraton koşusunda
Kan glukozu 4 dakika
Karaciğer glikojeni 18 dakika
Kas glikojeni 70 dakika
FFA ise 4000 dakika
Kasa gerekli enerji sağlayabilir
İskelet Kası Biyokimyasının Temel
Özellikleri
Aerobik ve anaerobik koşullarda çalışır
Koşullara bağlı olarak hem aerobik metab.
(yavaş liflerde) hem de anaerobik glikoliz
(hızlı liflerde) yapılır
Myoglobin, oksijen deposudur
Kasılma ile ilişkili ana bileşenler :
Aktin, myozin, tropomyozin, troponin
kompleksi, ATP, Ca+2
Ca+2metabolizması ile ilişkili proteinler : Ca+2ATPaz, Ca+2 salıveren kanal, kalsekuestrin’dir.
Toklukta glukozun çoğu glikojen
sentezinde kullanılır.İnsülin glukoz tutulumunu
arttırır
Maroton koşucularında glikojen depolarını
doldurabilmek için önceden glukoz
yüklemesi yapılabilir
Epinefrin kas glikojenolizini stimule eder
Glukagon kas glikojenolizini stimule
edemez, çünkü kasda reseptörü
bulunmaz
İskelet kasında Glukoz 6-fosfataz
bulunmadığından kan glukozuna
doğrudan katkı yapamaz
Anaerobik glikolizle kasda oluşan laktat,
karaciğere taşınır,glukoneojenezle glukoz
sentezlenerek tekrar kan yolu ile kasa taşınır
(Cori siklusu)
Uzun süreli açlıkta ve maratonda ana
enerji kaynağı plazma serbest yağ asidleri
(FFA) dir
.
Uzun süreli açlıkta keton cisimlerini
kullanabilir
İskelet kası dallı zincirli amino asidlerin enerji
amaçlı metabolize edildiği yerdir.Açlık ve
diyabette katabolizma artar
İskelet kas proteinleri en önemli lipid dışı
enerji kaynağıdır
Uzun süreli kalori yetersizliğinde kas
kütlesinde çok büyük kayıplar olur
Hücre içi proteinlerin parçalanmasıyla açığa çıkan amino asidler
yeniden protein sentezinde kullanılabilir veya diğer
organlara taşınarak anabolik
yollara girer
Uzun süreli açlıkta proteolizle
serbestleşen amino asidler
glukoneogenezde kullanılabilir
Başlıca alanin ve glutamin sentezler ve dolaşıma verir.Bu
bileşikler dallı zincirli amino asidlerin yıkımından oluşan amino
gruplarının taşınmasında ve glukoneogenezde yer alır
Alanin (glukoz-alanin siklusunu
oluşturur) ve Glutamin (başlıca barsak ve
böbreklere yönelir)
Aktin ve miyozin proteolizi sırasında
oluşan posttranslasyonel
modifikasyonla 3-metil histidin oluşur ve
idrarla atılır. Bu şekilde miyofibriler
proteinin yıkım hızı belirlenir.
Kas liflerinin yıkım hızının güvenilir bir
indeksi; idrarda metillenmiş amino
asidlerin ölçülmesidir
İnsülin, kas hücrelerine glukozun
transportunu uyarır.
Tip I ve Tip II DM’da glukozun kas
hücreleri tarafından alınması
azalmıştır. Bu durum hiperglisemiye
katkıda bulunan faktörlerden biridir.
Sitoplazmada Bulunan Filamentler
1. Aktin filamentleri
Kasdaki kadar organize olmasa da myozinle etkileşerek
hücre hareketine neden olur
2. Mikrotübüller
Mitotik iğ oluşumunda ve fonksiyonunda
gereklidir
Endositik ve ekzositik veziküllerin
hareketinde önemlidir
Cilia ve flagellanın ana yapısını oluşturur
Akson ve dendritlerin ana yapısını
oluşturur
Mikrotübül proteinleri
Kinezinler, dineinler, dinamin ve
myozinler olup bunlara “moleküler
motorlar” adı verilir
Dinein yokluğunda flagella hareket
edemez, erkekte sterilite ve kronik
solunum yolları enfeksiyonları olduğu
“Kartagener Sendrom” görülür
Mikrotübüllere bağlanarak onların
fonksiyonlarını etkileyen ilaçlar
Kolsişin (akut gutlu artrit),
Vinblastin (bazı kanserlerin
tedavisinde)
Taxol (over Ca’da)
Griseofulvin (antifungal)
Ara flamentler
İp gibi yapı oluşturan uzun fibröz
moleküllerdir
Örnek ; Keratinler, vimentinler
Sinir hücrelerinde çok önemlidir
(nörofilamentler)
Keratinleri kodlayan genlerde mutasyon
nedeniyle cilt mekanik streslere direnç
gösteremeyerek kolayca yırtılabilir
Çizgili kasta filamanların düzenlenmesi Gevşemiş Durum
A bandı; Işığı absorblama özellikleri her yer-de farklıdır (anizotrop).
Orta kısmında H bölgesi vardır. Bu bölgenin ortasında M çizgisi bulunur.
I bandı; Işığı absorblama özellikleri her yerde aynıdır (izotrop). Orta
bölgesinde Z çizgisi bulunur. İki komşu Z çizgisi arasına sarkomer denir.
Sarkomer kasın fonksiyonel birimidir. Z bölgesi aktin, desmin ve az
oranda filamin, vimentin ve synemin içerir. Sarkomer uyarılabilen bir
membran olan T-tubul sistem ile sarılıdır Bu sistem sarkoplazmik retikulum
ile ilişkili T kanallarından meydana gelmiştir.
İstirahat fazı
ATP- Miyozin

Miyozinin S-1 baş kısmı ATP’yi
hidrolizler

ADP-Pi-Miyozin kompleksi yüksek
enerjili bir konformasyona sahiptir

Stimulasyon fazı :
Ca+2, troponin, tropomiyozin ve aktini
içeren olaylar yoluyla kasılma uyarılınca

Aktin- miyozin- ADP- Pi kompleksi

Önce Pi sonra ADP salınır

Aktini sarkomerin merkezine çekerek
miyozin başında büyük bir konformasyonel
değişim gerçekleştirir

Aktin-miyozin (Düşük enerjili)

ATP, S-1 baş kısmına bağlanır

Aktin-miyozin-ATP kompleksi

Aktin salıverilir

Kas gevşemesi

ATP’nin hidroliziyle yeni bir siklus başlar
İskelet Kasında Olayların Sırası
Kasılma
Motor nöronun deşarjı

Nörotransmitter (Asetil kolin) salınımı

Asetil kolin, reseptörlerine bağlanır

Membranın uç kısmında Na+, K+ geçirgenliği
artar

Membranın uç kısmında potansiyel oluşur

Kas liflerinde aksiyon potansiyeli oluşur

Depolarizasyon membranın iç kısmına yayılır

SR’den Ca+2 salınımı

İnce ve kalın filamentlere Ca+2 diffüzyonu

TpC’ye 4 Ca+2 bağlanır

Aktin-miyozin arasında çapraz bağlar
oluşur

İnce filamentler, kalın filamentler boyunca
kayar

Kasılma
Değişik Durumlarda İskelet
Kasının Kullandığı Metabolik
Yakıtlar
Yemekten sonra →Glukoz
Kısa süreli açlıkta →FFA
Uzun süreli açlıkta →FFA, asetoasetat, hidroksibütirat
Anoksi →Glukoz, glikojen
Tetanik kasılma →Glukoz
Kalp kası
Hem iskelet kasına hem de düz kasa benzer özelliklere sahip.
Aktin ve miyozinin düzenli dizilişine bağlı olarak çizgili
görünüm.
Düz kas gibi kendi kendine uyarılma özelliği.
Kalp kası hücrelerinin birbirleri ile birleştikleri bölgelerde her iki
hücrenin membranları çok sayıda kıvrımlar yapar  ara disk (discus
intercalaris)
Diskler iki yapı içerir:
1. Desmozomlar ve intermediate bağlantılar
2. Oluklu bağlantılar (gap junction)
Desmozomlar & intermediate bağlantılar
Kalp kası hücrelerinin birbirine yapışmasını sağlar, böylece bir
hücrede oluşan gerim, eksen boyunca diğer hücrelere iletilir.
Oluklu bağlantılar iyonların serbest difüzyonuna izin verir; iyonlar
kalp kası liflerinin uzun eksenleri boyunca kolayca hareket ederler
 aksiyon potansiyelleri bir hücreden diğerine oluklu bağlantıları
geçerek kolayca ilerler.
Bu özellik kalp kasına bir fonksiyonel sinsisyum niteliği kazandırır
 Kalpte herhangi bir miyofibrilde oluşan aksiyon potansiyeli
kolayca bütün kalbe yayılır.
Kalpte iki sinsisyum bulunur: atriyal ve ventriküler
Bu sistemler atriyoventriküler kapakları çevreleyen fibröz doku ile
ayrılmışlardır.
Aksiyon potansiyeli atriyum sinsisyumundan ventrikül
sinsisyumuna ancak özel ileti sisteminin A-V demetiyle geçebilir.
Bu, atriyumların ventriküllerden hemen önce kasılmasını sağlar.
KAS HASTALIKLARI
Miyastenia gravis
Miyonöral kavşakta bulunan asetilkolin reseptörlerine karşı
antikorların oluştuğu otoimmün bir hastalıktır.
Kalıtsal değildir.
Otoantikor-reseptör kompleksinin endositozla alınması ve
yıkımı (fokal lizis) sonucunda reseptör sayısında belirgin
azalma olur. Kompleman sistem proteinleri hücre hasarında
önemli rol oynar. Kas kasılamaz ve çabuk yorulur.
Nükleus, mitokondri, parietal hücre, düz kas ve tiroid
hücrelerine karşı antikorlar ve romatoid faktör (RF)
bulunabilir. Vakaların %40’ında anti-DNA antikorları
saptanır.
Polimiyozit
Kas dokusunda enflamasyon ve kas lifi hasarına
yol açan otoimmün bir hastalıktır. Görülme
sıklığı 5-10/100000’dir; kadınlarda daha fazla
görülmektedir.
Anti-nükleer antikor (ANA) ve RF artışı vardır.
Serumda CPK, aldolaz ve LDH enzimleri
artmıştır; enzim aktiviteleri sıklıkla steroid
tedavisi ile normale döner.
Müsküler distrofi
Alt motor nöronda yapısal anormallik olmaksızın,
iskelet kaslarının progressif dejenerasyonu ile
karakterize, kaslarda güçsüzlük ve atrofiye sebep
olan, genetik bir grup hastalıktır.
Bu grup içinde en önemli iki hastalık X’e bağlı
geçiş gösteren Duchenne Müsküler Distrofi
(DMD) ve Becker Müsküler Distrofi (BMD)
dir.
Her iki hastalık etyolojisinde de Xp21 de yer alan
distrofin gen anomalileri vardır. Serumda CPK,
aldolaz, LDH ve AST enzimleri artar.
Yüksek serum enzim düzeyleri steroid tedavisinden
etkilenmez.
Miyotonik distrofi
Müsküler distrofilerden farklı olarak distrofin
normaldir.
Serum enzim artışları hafif ve düzensizdir. miyotoniler
(anormal kasılma durumları),
Aktin ve miyozinin intrasellüler yıkılımı sırasında
oluşan 3-metilhistidin idrarla atılır; idrarın 3metilhistidin içeriği kas miyofibril proteinlerinin
yıkımının güvenilir bir göstergesidir.
Download