İLEOSTOMİ VE KOLOSTOMİLİ HASTADA TAKİP VE HEMŞİRELİK BAKIMI Hazırlayan: Suhal GÜL OSTOMİ: İçi boşluklu bir organın vücut yüzeyine açma veya ağızlaştırma oluşturmak amacıyla yapılan cerrahi işlemlerin genel adıdır. Vücut yüzeyine ağızlaştırılan yere STOMA denir. BAĞIRSAK STOMASI: Bağırsağın karın duvarına ağızlaştırıldığı yapay bir açıklıktır. Ağızlaştırma ince bağırsak seviyesinde olabileceği gibi, kalın bağırsak seviyesinde de olabilir. İLEOSTOMİ: İnce bağırsağın karın cildine ağızlaştırılmasına ileostomi denir. KOLOSTOMİ: Kalın basğırsağın karın cildine ağızlaştırılmasına kolostomi denir. Değişik yöntemlerle yapılan bu işlemlerin amacı geçici veya kalıcı bir süre içn bağırsak içeriğinin karın duvarından dış ortama boşalmasını sağlamaktır. KOLOSTOMİ TORBASI: Cerrahi olarak oluşturulan ostomi yerine(stomaya) yerleştirilen torba-keseye kolostomi torbası denir Ağızda alınan yiyecekler ağızda iyice parçalandıktan sonra yemek borusu aracılığı ile mideye iner. Midede enzimler aracılığı ile sıvı bir karışım haline gelene kadar parçalanmaya devam eder. Sıvı haldeki besin maddeleri mideden ince bağırsağa geçer.Besin maddelerinin büyük bir bölümü ince bağırsaklardan emilerek kana karışır. İnce bağırsaklardan emilemeyen besin maddeleri kalın bağırsağa geçer ve dışkı halini alırr. Kalın bağırsaklar sıvı ve elektrolit emiliminde ve dışkının depolanmasında görev alırlar. Dışkı rektumda depolanır ve anüs yolyla dışarı atılır. Anüste bulunan bir kas kompleksi (anal sfrinkter) dışkılama işlemini istemli olarak kontrol eder Bağırsak ostomilerinin başlıca fonksiyonu. Bağırsak içeriğinin anüs yoluyla değil oluşturulan stoma aracılığı ile dışarı atılmasını sağlamaktır. Kolostomi veya ileostomi açılma endikasyouna göre geçici ya da kalıcı şekilde uygulanabilir. Kalın bağırsak tıkanmaları: invaginasyon(kalın bağırsak boğulması), Fıtık boğulması, yabancı cisim tıkanması, mekonyum tıkacı, Bağırsak kanamaları ve delinmesi Bağırsakta yapılan bir işlemin emniyetli iyileşmesini sağlamak Ciddi anüs hastalıkları ve yaralanmaları, Geçici stoma akut bir olayın iyileşmesine zaman kazandırmak , iyileşmenin güvenli bir şekilde gerçekleşmesini sağlamak amacıyla uygulanır, bir süre sonra kapatılır ve dışkılama tekrar anüs oluyla olur. Kalıcı stomalar ise yaşam boyu kalır. Kalın bağırsağın son kısmı anüsün çıkarılması gereken durumlar, Habis tümörler(kolorektal kanser, polip vb) Ameliyat sonrası ve doğumsal yapışıklıklar, Anüs kas yapısının görevini yapamadığı hastalıklar, Kalın bağırsağın son kısmında kalıcı hastalıklar, Perinede deformasyona neden olan geniş yanık ve yaralanmalar, Total kolonik Hirschprungs Hastalığı, Crohn hastalığı STOMAYA HAZIRLIK Ameliyat öncesinde karın duvarında cerrah yada stoma hemşiresi tarafından stomanın yerinin çizilmesinde yarara vardır. Cerrahi işlem genel anestezi altında ve yoğun bakı ünitesi bulunan hastahanelerde uygulanır., Ameliyat süresi yaklaşık 3 saat olmakla hastalığın şekline ve müdahale tipine göre değişir. Kolostomi genellikle karının sol tarafına yerleştirilirken, ileostomi sağ tarafına yerleştirilir Ameliyattan önce hastaya son gün sadece sıvı yiyeceklere izin verilir. Ameliyat öncesi gece yarısından sonra hasta aç bırakılır. Hastaya laksatif verilir veya lavman uygulanır. Postoperatif enfeksiyonları önlemek amacıyla bağırsaktaki bakterilere etki edici antibiyotikler doktorun önereceği şekilde uygulanır. Ameliyata girmeden önce NGS uygulaması ameliyat esnasında ve sonrasında bulantı ve kusmayı engeller. Ameliyat öncesinde üriner kateter uygulanır. Karın yüzeyine çıkartılan bağırsak ilk olarak kırmızı-pembe ve sağlıklı görünümdedir. İlk zamanlarda hafif kanama olabilir, ilk önceleri kabarık görünen barsak zamanla karın cildi yüzeyine kadar küçülür. Bağırsağin iç yüzeyinde sinirler az olduğundan ağrı duyumu yoktur, dokunmayla ağrı hissedilmez. Stoma bölgesinde anüste olduğu gibi dışkı kontrolünü ağlayan sfrinkterler yoktur bu nedenle ileostomili ve kolostomili hastalar bağırsak hareketlerini ve dışkı çıkışını kontrol edemezler Stoma bölümünden hastanın kontrolü olmadan devamlı dışkı çıkabilir bu amaçla stoması olan hastaya dışkıyı toplamak amacıyla kullanılıp atılabilen ostomi torbası uygulanır. Ameliyattan sonra 2. ve 3. günlerde kolostomi çalışmala başlar. Bağlanan torbaya önce gaz çıkışı ardından dışkı gelişi başlar.Bu gelişmeler herşeyin normal olduğunu gösterir. Ameliyat öncesi bakımın en önemli ‘‘Danışmanlık ve Eğitimdir’’ Bundan sonra yapılması gereken , dolan torbanın değiştirilerek yerine temiz torbanın konmasından ibarettir. Normal giysiler ile stoma belli olmaz ve kişi kendinde stoma olduğunu ifade etmeden diğer insanlar anlayamaz. Stoma uygulamasından sonra cerrah veya stoma hemşiresi tarafından hastaya stoma bakımı, bağırsak hareketlerini kontrol etme, ve beslenme konusunda gerekli eğitim ve danışmanlık hizmetini verilmelidir. Stomanın açıldığı yere göre dışkının kıvamı değişmektedir, stoma anüsten ne kadar uzakta ise dışkı o derece suludur. İleostomode dışkı sıvı halde yakıcı nitelikte ve fazladır.Stoma bakımı uygun yapılmazsa yakıcı olan dışkının deriyi tahriş etme riski yüksektir. Kalın bağırsakta gaz oluşumu daha fazla olduğu için kolostomisi olan bireylarin filtreli torba kullanmaları gerekir, bu torbalardaki filtre sistemi kötü kokuları uzaklaştırır. İleostomi ve kolostomi torbaları: Günümüzde farklı büyüklükte ve özellikte torbalar üretilmektedir. İnce koku geçirmeyen, sızıntı yapmayan ve giysilerin altından farkedilmeyecek yapıdadırlar. Tek kullanımlık(disposibl) veya alttan boşaltmalı olmak üzere 2 çeşittir. Tek parçalı ya da 2 parçalı oolabilirler. Cilde stoma torbasının yapışmasından kaynaklanabilecek cilt tahrişlerini önlemek ve cildin temziliğini sağlamak amacıyla çeşitli ürünler kullanılır. İrigasyon seti ve torbasından oluşur. Ostomi bakımı hastahanede yatış süresi içinde hekim ve hemşireler tarafından yapılır. Stoma bakımı Pek çok ülkede stoma bakım hemşiresi veya kolorektal cerrahi hemşiresi adı altında çalışan özelleşmiş klinik hemşireleri tarafından yönetilmektedir. Stoma torbasının değiştirilmesi Stoma bakımı Stoma bakım hemşiresi Şimdi sizlerle stoma bakımı ve torba değişimini inceleyelim. İrigasyon seti ve torbasından oluşur. -İrrigasyon torbası yaklaşık 750-1000cc distle su, sabunlu su, veya serum fizyolojik ile doldurulur. -suyun sıcaklığı 37 derece olmalıdır. -irrigasyon torbası banyo ya da tuvalet gibi bir yerde görülebilecek şekilde omuz hizasına asılır. -İrrigasyon setinin havası çıkarılır. Setin konik ucu kayganlştırıcı jele batırılır. -Hasta alafranga tuvalet ya da sandalyeye oturtulur, çöp kutusu bacaklarının arasına koyulur. -Kolostomi torbası yada tıpa(kep) varsa çıkarılır -İrrigasyon setinin konik ucu stoma içerisine yerleştirilir. -klemp açılarak irrigasyon sıvısı yavaş yavaş bağırsak içerisine verilir. -sıvı verildikten sonra bir süre konik uç yerinde tutulur. -sonrasında sonda çıkarılır ve stoma üzerine irrigasyon torbası yerleştirilerek verilen sıvının geri gelmesi beklenir. -yaklaşık 45 dak sonra irrigasyon toebası çıkarılarak stomaya kep, bant, tıkaç ya da stoma torbası takılır. İrrigasyon işlemi sırasında stoma bölgesinde, kızarıklık, şişlik, döküntü vb komplikasyonların olup olmadığı gözlenir. -eldivenler çıkarılarak atılır. -yapılan işlemler, stomanın durumu, hastanın genel durumu kaydedilir. -Herhangi bir komplikasyon varsa hekime bildirilir. İşlem için hastaya bilgi verilerek izin alınmalıdır. Stoma bakımı doktorun isteğine uygun sürede ve sıklıkta yapılmalıdır Stoma ameliyattan sonra şiştir, ameliyattan sonra 1-2 ay içinde küçülür. Stoma çevresi doğru olarak ölçülmeli, adaptör uygun şekilde kesilmeli ve doğru yerleştirilmelidir. Her torba değişiminden sonra stoma çevresi ılık su ile iyice temizlenerek kurulanmalıdır. Günümüzde kolostomi ve ileostomi bakım sistemleri içinde, cildin tahriş olmasını önleyen, koruyucu veya tedavi edici bir çok ürün bulunmaktadır bu ürünler tercih edilmelidir. Stomada dokunma ve ağrı hissi yoktur. Bu nedenle cildi tahriş etmemek için kenarları ılık su ile ıslatılarak torba yavaşça çıkarılmalı ve uygulamalar nazikçe ve travmaya neden olmadan yapılmalıdır. Adaptör ve torba değişimi dışkının gelmediği sabah kahvaltısından önceki saatlarde, irigasyon ise yemek sonrası yapılmalıdır Stoma bakımının son yıllarda profesyoneller tarafından yapılması komplikasyonları önemli ölçüde azaltmıştır. Stoma komplikasyonları erken ve geç dönemde görülen komplikasyonlar olmak üzere 2 şekilde görülür 1-Metabolik Komplikasyonlar: Metabolik komplikasyonlar daha çok ileostomilerde ortaya çıkmaktadır. İleostomiden gelen bağırsak içeriği kalın bağırsağa uğramadığı için sıvı ve elektrolitlerin emilimi tam olarak gerçekleşememekte önemli miktarda su, tuz, sodyum ve bir miktarda potasyum kaybına neden olmaktadır. Buna bağlı önlem alınmayan hastalarda hızlı bir dehidratasyon tablosu gelişmektedir. Bu durumu önlemek için su ve tuz alımı arttırılmalı, yeterli ve dengeli beslenilmeli, ishalden aşırı sıcak ortamlardan ve yoğun egzersizlerden kaçınılmalıdır 2-Deri ile ilgili komplikasyonlar: Deri problemlerini önlemek için uygun stoma bakımı, stomanın çapına uygun torba takılmalı ve olası sorunlarda doktorun isteğine uygun tedavisi yapılmalıdır, ishale neden olan gıdalardan kaçınılmalıdır. 3-Stoma İskemisi ve Nekrozu: Erken dönemde çoğu hastalar stoma iskemisi ve nekrozu açısından risk altındadırlar. Bu nedenle ilk 24-72 saat stomanın rengindeki değişimler yakından izlenmelidir. Stoma tümüyle siyah renk aldığında acil girişim yapılması gerekir. Barsak duvarının aşırı gergin olması, damarların çok sıkı bağlanması , torbanın çok sıkı takılması, stomanın dolaşımının bozulmasına dolayısıyla kan akımının azalmasına iskemi ve nekrozun oluşmasına neden olur. 4- Stoma Retraksiyonu: Stomanın geriye karına doğru kaçmasıdır, acil cerrahi girişim gerektirir. 5-Parastomal enfeksiyon: Stoma çevresinin enfeksiyonudur. Enfeksiyon stoma çevresindeki dikişlerin açılarak stomanın ciltten ayrışmasına neden olabilir. Stoma bakımında antiseptik kurallara uyulması, antibiyotik uygulanması, ve sıkı gözlem infeksiyon riskini azaltır. 6-Kanama: Stomanın temziliğinin yapılması sırasında bir miktar kanama normaldir ancak aşırı kanama müdahale edilmesi gereken bir durumdur. 7-Kolostomin çalışmaması: Ameliyattan 2. veye 3. günde kolostomi çalışmaya başlar bağlanan torbaya ilk önce gaz sonrasında dışkı gelmesi beklenir, beklenen süre içinde dışkı gelmemesi durumunda doktorun önerileri doğrultusunda işlem yapılır. 1-Stoma Stenozu: Stomanın iç çapının daralmasıdır, 2-Stomal Fistül: Genellikle stoma bakım sırasındaki travmalarda oluşur. Tedavisi cerrahidir. 3-Barsak Tıkanması: Barsak duvarında yapışıklıklar, tümörün tekrarlanması, dışkı sertleşmesine bağlı tıkanıklıklar oluşabilmektedir. Sorun nedene göre lavman çözülebildiği gibi cerrahi de olabilir. 4- Stoma Prolapsusu: stomadan önceki bağırsak kısımlarının stomadan dışarıya çıkmasıdır. Genellikle prolapsus ve herni birlikte olur. Prolapsus küçük ise elle bağırsak yerine konur, prolapsus aşırı derecede büyümüşse cerrahi tedavi uygulanır. 5-Parastomal Herni: Stomanın çevresindeki dokularda fıtık oluşmasıdır. Bağırsak düğümlenmesi ve bağırsak tıkanması riski taşıdığı için önemlidir. Karın içi basıncın artmış olması(kronik öksürük), peristomal infeksiyon, şişmanlık ve sepsis nedenler arasındadır. Hastanın yiyecekleri barsak ve stoma fonksiyonu üzerinde etkilidir. Hastaya beslenme ve yiyecek seçimi konusunda eğitim verilmelidir. -Özel bir diyet yoktur fakat ileostomili hastaların: az posa bırakan, hafif ve yumuşak gıdalar yemesi önerilir. -Yiyecekler iyi çiğnenmelidir. -Bu hastalar oldukça fazla su ve tuza ihtiyaç duyarlar, en az 1,5-2 lt sıvı tüketilmelidir. -Bazı lifli gıdalar bağırsak hareketlerini arttırarak ishale neden olabilir, dışkının kıvamını yumuşatan(şekerli, lifli, baharatlı ve yağlı) gıdalardan kaçınılmalıdır. -Lifli, kabuklu, çiğ sebzeler, çerezler bağırsakta tıkanıklığa neden olabilir. -İlk 6-8 hafta bu yiyeceklerden kaçınılmalı, sonrasında ise bu besinler az tüketilmeli, küçük parçalara ayrılarak iyice çiğnenmelidir. Yüksek lifli gıdalar iyice çiğnenmelidir -Kolostomili hastada da özel bir diyet yoktur, her şeyi yiyebilirler ancak, besinlerin iyi dengelenmiş olması gerekir. -Ancak aşırı kilo alma, yetersiz beslenme, gaz veya koku problemleri ile kaRşılaşmamak için yiyecek seçimine dikkat edilmelidir. -Stomanın pozisyonu, herni oluşmaması içe çökmemesi açısından hastanın kilosu dengede tutulmalıdır. Stomalı Hastada Beslenem ile ilgili: kabızlık, ishal, koku ve gaz çıkarma gibi sorunlar oluşabilir. Kabızlığı önlemek için: -düzenli olarak yemek yenilmeli, -hafif egzersiz ve yürüyüşler yapılmalı, ağrı kesici alımı azaltılmalı, dışkının kıvamını koyulaştırıcı yiyecekler: elma püresi, havuç, yulaf ezmesi gibi yiyecekler yenilmelidir -uzun süre aç kalmanın yetersiz sıvı alımına, bağırsaktaki sıvının azalmasına, kabızlık ve bulantıya neden olacağa unutulmamalıdır Öncelikle ishale neden olan durum belirlenmelidir. -Bazı yiyecekler, bazı ilaçlar (antibiyotik vb.), iyi yıkanmış sebze ve meyveler, temiz olmayan suyun içilmesi ishale neden olabilir. -İshal durumunda hasta: -Bol sıvı içilmeli, -Engel yoksa tuz alımı arttırılmalı, -İshal süresinde dışkıyı sıvılaştıran yiyecek ve içecekler tüketilmemelidir. Üzüm, bira, alkol, erik, bezelye, taze sebze ve meyveler, aşırı yağ ve çikolata vb İshal süresinde dışkıyı katılaştıran besinler tüketilmelidir. Muz, şeftali, elma, pirinç lapası, patates püresi vb. -İshal geçene kadar irrigasyon uygulanmamalıdır. -Cilt tahrişini engellemek izin cilt bakımı daha özenli yapılmallıdır. -Bir defada aşırı yemek yemeninde ishale neden olabileceği bilinmelidir. -Günümüzde torbalar koku geçirmeyen plastikten yapılmıştır, ancak sızma ya da uygun olamayan temizlik yapılması durumunda koku oluşabilmektedir. -Filtreli torba kullanılması durumunda torba 12 saatte bir değiştirilmelidir. Beslenme şekli de koku oluşumunu etkilemektedir. Örneğin balık, yumurta, soğan, sarımsak, peynir, lahana, karnıbahar, kuru baklagiller, B kompleks vitaminlerinin koku oluşumunu arttırdığı bilinmektedir. Kokuyu azaltan yiyecekler ise: Yoğurt, ayran, nane, taze maydanoz, kızılcık suyu, yaban mersini vb yiyecekler kokuyu azaltırlar. Torbanın içine sıkılan kokuyu azaltıcı spreyler, koku emici tozlar, aspirin tableti ve çantada taşınan vanilin esansı kullanılabilir. Besinlerin sindirimi sırasında bütün bireylerde gaz oluşumu meydana gelir. -Fakat stomalı bireyler gaz oluşumunu kontrol edemezler, Çünkü stomada anüste bulunan sfrinkter bulunmaz. -Stomalı hastada gaz çıkışının sesli ve kokulu olması hastanın sosyal ilişkilerden uzaklaşmasına neden olabilmektedir. Bu nedenle hastanın sosyal yaşantısında sorun yaratmayacak yiyeceklerin seçilmesi önemlidir. -Düzenli yemek yenilmeli öğün atlanmamalıdır. -Aşırı yememeli sık sık, az az yenilmelidir. -Yiyecekler iyice çiğnenmelidir. -Yemek yerken konuşulmamalı, ağız kapatılarak yiyecekler yavaş yavaş çiğnenmelidir. -Asitli yiyeceklerden( kola,bira, soda vb.)kaçınılmalıdır. -Gaz yapan yiyecekler: lahana, pırasa, mısır, salatalık, turşu, yumurta, turp, süt ürünleri vb yiyeceklerin az tüketilmesinde fayda vardır. -sigara ağız yoluyla nefes alma, pipet kullanma, dondurma emme vb durumlar gaz oluşumunu arrttırır kaçınılmalıdır. -Rahat bir sofra ortamında, konsantre olarak, iyi çiğneyerek yemek yenilmelidir. -İleostomi yada kolostomi işlemi hastayı değişik bir yaşam deneyimi ile karşı karşıya bırakmaktadır. -Gizli sürdürülen normal bir yaşam alışkanlığının belirgin hale gelmesi, mahremiyetin ortadan kalkması, bağımsızlığın ortadan kalkması ve cinsel yaşamda yaşanan sorunlar hastanın yaşayacağı endişeler arasında yer alır. -Çocuk ve bebeklere uygulandığında çocuk dışlanabilir, hırpalanabilir, aile büyükleri ve kardeşler ciddi hayal kırıklığı ve şok yaşayabilirler. -Evli çiftlerde en büyük tepkilerden biri partnerin tepkisidir. Birey bu durumu eşine çocuklarına nasıl açıklayacağını, eşi ve çocukları tarafından dışlanacağını ve sevgisiz kalacağını düşünür. -Yaşlılarda fiziksel kapasite azaldığında yada mentel açıdan gerileme söz konusu olduğunda stomayla ilgili sorunlar daha fazla görülmektedir. -Hemen hemen her hastasa durumun kabulüyle ilgili 4 evre vardır. Bu evreler:Şok, inkar, kabul ve adaptasyondur. -Bazı hastalar bu durumu daha kolay kabullenebilirken bazılarında daha uzun zaman alabilir. Stomalı hastalar genellikle kendilerini diğer hastalardan soyutlarla bu nedenle bu hastalarla iletişim kurmak ve onları dinlemek çok önemlidir. -Bu işlemin gerekliği ve hayat kurtarmak için bu durumun gerekliliği anlatılmalıdır. Binlerce hastanın hayatı bu uygulama sayesinde kurtulmuştur. -Çoğu hasta artık yaşam kalitesinin hiçbir zaman önceki gibi olamayacağını düşünür, her geçen gün yeni malzeme ve cihazların geliştirildiğini ve yaşanabilecek problemlerin en aza indirilebileceği anlatılmalıdır. -Bilgi hastanın yaşına, blgi düzeyine, öğrenme gereksinimine, ankisiyete düzeyine göre verilir. Küçük çocuklara bu durum anlatılırken, anne ve babalarının katılımı sağlanarak, oyunlar, resimlerle anlaması sağlanmalıdır. -Verilecek iyi bir bakım, danışmanlık, eğitim ve psikolojik destekle zaman içinde hastalar bu duruma adapte olur ve eskiden yapabildiği tüm aktiviteleri yapabilecek duruma gelirler. -Hastaların kendisi söylemeden hiç kimse onların torba ile yaşadığını dışarıdan anlayamaz, torba giysilerin altında ve kokuya neden olmadığı için dışarıdan farkedilmesi çok kolay olmaz. -Stoması olan hastalar, fizyolojik, psikolojik, ve sosyal açıdan olmak üzere pek çok problemle karşılaşabilmektedirler. -Pek çok kişide içine kapanma, yalnız kalma, işi bırakma, sosyal aktivitelerden vazgeçme, iş değiştirme gibi durumlar olabilmektedir. -Kaşılaşılan bu sorunlar, uygun bakım, hasta ve yakınlarına verilecek eğitim ve danışmanlık hizmetleri ile azaltılabilmekte, hatta zamanında önlenebilmektedir. -Stoma torbasının değişimi, stoma ünitelerince, ürünlerin satıldığı firmalarca, ayrıntılı olarak anlatılmakta ve şekitli dökümanlar verilmektedir. -Dışkıda bulunan kimyasal maddelerin neden olduğu cilt problemleri, uygun deri bakımı ve 2 parçalı torba kullanımı ile önlenebilmektedir. -Stoma ve bakımla ilgili konuların diğer aile bireyleri ve çocuklara da anlatılması, durumun kabullenilmesi sağlanmalıdır. -Stomalı hastalar istedikleri herşeyi yiyebilirler ancak hayatlarını kolaylaştırmak sorunları en aza indimek için besin seçimine dikkat etmeleri gerekir. -Hasta bol su almalı hafif egzersizler yapmalıdır. -Günümüzde kullanılan torba sistemleri elbiseden belli olmayacak şekildedir o yüzden kişinin kıyafetlerinde değişiklik yapmasını gerektirmez. -Ağır yük gerektiren işler dışında(yük taşıma gibi) herhangi bir problem olmadan kişi 6-8 hafta sonra, iş hayatına dönebilir. Stoma bakımı için gerekli malzemeleri yanında taşıması kolaylık sağlar. -Stoma torbası takılı iken yada torba çıkarılarak banyo yapılabilir, torbalar suya dayanıklıdır. -Havuz, deniz, kaplıca doktora danışılarak kolayca yapılabilen aktivitelerdir. Denize girerken torba yerine su geçirmeyen stoma kepi takmaları önerilir. -Torba takılacaksa mutlaka denize girmeden önce boşaltılmalıdır. Banyo yada sauna gibi yerlerde torba yapışkanı gevşeyebilir yedeği alınmalıdır. -Kolostomi ile ileostomi kişinin spor yapmasına engel bir durum değildir. Ameliyattan sonra 6-8 hafta sonra hafif sporlar yapılabilir.(boks, güreş, ağır kaldırma hariç) -Düzenli yapılan yüzme, yürüyüş, bisiklete binme, yararlı egzersizlerdendir. Kişi egzersize başlamadan önce torbası boşaltılmalı, stomayı kapatan özel bir spor elbisesi giymelidir. Yolculuğe çıkmadan önce yanında bulundurulacak bir el çantasının içinde bakım malzemeleri, yedek torba bulundurulmalı, gazlı-asitli içecekler içilmemeli, bol su içmeye özen gösterilmeli, sakıncası yoksa tuz alımı arttırılmalı, bol su içmeye özen gösterilmeli, ishalden korunmak için çeşme suyu içilmemeli, iyi yıkanmamış açıkta satılan yiyecekler yenmemelidir, yolculuktan önce torba mutlaka boşaltılmalıdır. -Stoma cinsel hayatı sürdürmeye engel değildir, özel iç çamaşırları ile bu bölge kapatılabilir, stoma kepi takılabilir. - Stomalı kadınlar eğer tıbbi bir sakınca yoksa hamile kalabilirler. Ancak büyüyen karın nedeniyle stomanın genişliği artabilir, bakımı zorlaşabilir böyle bir durumda yardım alınabilir ya da bölgeyi incelemek için ayna kullanılabilir. -Stomalı kadının emzirmesine engel yoktur, bebeği emzirmeden önce torbanın boşaltılması sızıntıya engel olur. -Stomalı kadınlar doğum kontrol hapı kullanmak yerine başka yöntemler tercih etmelidirler çünkü hapın emilmesinde sorun yaşayabilirler. -Stomalı erkeğin baba olmasında hiçbir sakınca yoktur. -Stomalı birey doktor önerisi olmadan hiçbir ilaç kullanmamalıdır. Dışkıda değişiklik yaratabilir. -Stomadaki komplikasyonlar iyi takip edilmeli erken dönemde tedavisi sağlanmalı gerekli önlemler zamanında alınmalıdır.