Uploaded by common.user18047

Metafor ve Manipülasyon: Güncel Sanatta Üretim Stratejisi

305
BİR ÜRETİM STRATEJİSİ OLARAK METAFOR
VE MANİPÜLASYON
METAPHOR AND MANIPULATION
AS A PRODUCTION STRATEGY
Öğr. Gör. A. Reva BOYNUKALIN
Çankırı Karatekin Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi,
[email protected]
Özet
Abstract
Güncel sanat pratikleri, gerçekliğin kanıksanmış
biçimler dışında algılanması ve bambaşka bir gözle
yeniden anlamlandırılması işlevini yerine getirmesi
açısından önem kazanmaktadır. Teknolojinin
olanaklarından da faydalanan günümüz sanatçıları,
yeni ifade biçimleri ararken önemli bir üretim stratejisi
olarak metafor ve manipülasyonu kullanmaktadır.
Current art applications are important in view of
perceive of reality in a different way and applying the
process of renaming. Todays artists taking advantage of
technology have been using metaphor and manipulation
production strategy while searching new expression.
Sanatsal dilin önemli yöntemlerinden olan metafor
ve manipülasyon, son yıllarda birçok sanatçıya yeni
anlatım olanakları sunarken anlam yoğunlaşması
ve çok katmanlılığı da içinde barındırmaktadır.
Sanatçılar, çeşitli görüntüler arasında montaj
ve kolaj çalışmalarında homojen yüzeyler elde
ederek görüntünün üzerinde sonsuz olasılıklar
kurgulayabilecekleri yeni ortamlar yaratmışlardır.
Metafor ve manipülasyonun, günümüz fotoğraf, resim,
heykel ve enstalasyon üretimlerindeki disiplinlerarası
duruşu; imgelemi canlandırma ve değiştirmedeki işlevi
bu araştırmanın kapsamını oluşturmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Metafor, manipülasyon, güncel
sanat
Metaphor and manipulation those are the important
methods of artistic explanation while recently offering
new posibilities of explanation have been containing
concentrated sense and multi layered. Artists have
created new media which they can establish endless
possibilities on the image by obtaining by obtaining
homogeneous surfaces between various images and
application of mounting and college. Interdiscipline
standing of metaphor on the production of todays
photo, painting, sculpture and installation has been
including the content of this research and also function
of changing image animation.
Keywords: Metaphor, manipulation, current art
306
BİR ÜRETİM STRATEJİSİ OLARAK METAFOR VE MANİPÜLASYON
Postmodernizmin çoğulcu yapısı ve gelişen
teknolojinin sanat ile kitle kültürü arasındaki bağları
güçlendirmesi, sanatçıların yaratma ve iletişim kurma
yöntemlerini farklılaştırmıştır. Bilgisayar teknolojisi
başta olmak üzere gelişmiş teknolojik olanaklar bir
dizi yeni kavramı beraberinde getirirken, yeni üretim
stratejilerine de yön verip desteklemiştir. Bu anlamda
metafor ve manipülasyon, güncel sanat pratikleri
içerisinde izleyiciye geleneksel sanat anlayışının dışında
yeni anlatım olanakları sunarken ifadeyi değiştirip
yoğunlaştırmıştır.
Günümüz sanatçıları etkileşim halinde olan
disiplinler arasındaki sınırları inceltmiş metaforik
anlatım imkânlarını geliştirmişlerdir. Metafor
ve manipülasyonun birbirinden uzak görünen
anlamları aynı potada birleştirme işlevi, gerçekliğin
kanıksanmış biçimler dışında algılanmasına ve yeniden
anlamlandırılmasına olanak vermiştir. Metafor ve
manipülasyon yöntemiyle birleştirilen kavramların ve
imgelerin birbirine yakınlık derecesi ne kadar az ise
etkisi ve gerilimi de o denli güçlü olacaktır. Örneğin
Picasso’nun 1942’de yaptığı “Boğa Başı” heykeli bir
bisikletin direksiyonu ve oturağının birleştirilmesiyle
oluşturulmuştur. Picasso birbirinden uzak görünen
bisiklet nesnesini sanatsal bir enerjiyle boğa başına
dönüştürmüş güçlü bir metafor oluşturmuştur. Gerçekte
çok ayrı olarak görünen görüntüler, nesneler ve imgeler
aralarındaki salt algısal bir ilişkiye dayanılarak bir araya
getirilir. “Bize birbiriyle bağıntısız gibi görünen bu
imgeler çok daha büyük bir duygusal etki yaratır, çünkü
onları birbirine bağlayan halkaları kavramaktan çok
sezinleriz” (Thomsan, 1991: 83).
Görüntüleri değiştirerek farklı kolaj, montaj imkânları
elde eden günümüz sanatçıları manipülasyon yöntemiyle
yeni ve farklı anlatım olanakları elde etmişlerdir.
Özellikle dijital ortamda içerisinde görüntünün
formunu, rengini, biçimini değiştirerek, çeşitli
görüntüler arasında montaj ve kolaj çalışmalarında
homojen yüzeyler elde etme imkânına sahiptirler.
İmgenin üzerinde farklı olasılıkları kurgulayan
sanatçılardan biri olan Jeff Koons, tasarım sürecinde
görüntülerin biçim ve renklerini değiştirmeden popüler
kültürden aldığı imgeleri kendi anlatım yoluyla yeniden
kurgulamaktadır. Görüntü kopyalama veya ödünç alma
güncel sanat pratikleri içerisinde çokça yer alırken Jeff
Koons’un da üretim stratejilerinde kendini göstermiş,
Koons izinsiz olarak Rogers’in bir fotoğrafını bir heykeli
için model olarak kullanmıştır.
Art Rogers
Jeff Koons
Doksanlı yıllardan itibaren sanat tarihinde hâlihazırda
yer etmiş sanat eserlerinden yola çıkarak işlerini
üreten sanatçıların sayısı artmaktadır. Güncel sanat
çerçevesinde işlerini üreten sanatçılar hali hazırdaki
kültürel ürünleri yorumlayıp yeniden üretip, yeniden
sergileyebilmektedirler. Şimdiye değin görmezden
gelinen formların sanat dünyasına katılması ile
karakterize edilen sanatsal üretim stratejilerinden
manipülasyon, küresel kültürün hızla yayılan kaosunun
bir sonucu olmuştur. Bourriaud Postprodüksiyon adlı
kitabında güncel sanatın var olan imgeleri değiştirip
dönüştürme hareketini şu şekilde açıklamıştır:
“Kendi işlerini diğer insanların işlerine yerleştiren bu
sanatçılar, üretim, tüketim, yaratı ve kopya hazır-nesne
ve orijinal iş arasındaki geleneksel ayrımın kökünün
kazınmasında rol oynuyorlar. Manipüle ettikleri materyal
birincil değildir artık” (Bourriaud, 2004: 22).
Özellikle toplumun gerçek temsilleri gibi algılanan
fotoğrafların değiştirilmesi fotografik görüntüye olan
güvenin azalmasına yol açsa da bazı görüntülerin
manipüle edilmesi birçok alanda fark edilmez
hatta kabullenilir bir durumdur. Moda ve magazin
dergilerinde, günlük yaşantımızda çektirdiğimiz
fotoğraflardaki görüntülerde yapılan işlemler bu
çoğulcu yapı içerisinde eriyip gitmektedir. 27 Temmuz
1994 yılında Time dergisinin kapağını tasarlayan
sanatçı Matt Mahurin, O.J. Simpson’un bir vesikalığını
manipüle ederek onu gözaltına alınmış bir suçlu gibi
göstermektedir.
“Fotoğrafın kesfi, temel
olarak sanatın işlevlerini
sorgulamıştır. Fotoğraf, mekânik
karakteristiği, özellikle de
yeniden üretilebilirliği ile hem
kültürel hem de sosyal iletişimi
büyük oranda değiştirmiş ve bu
şekilde modernist bir estetiğin
yükselmesine yol açmıştır.
Diğer bir deyişle, geleneksel
sanat dünyası, modernist
öğretileri ile, fotoğrafı bir sanat
sekli olarak görürken resim,
formsal nitelikleri ile bir kez
daha “yüksek sanat” statüsüne
Matt Mahurin, Time, Temmuz çıkarılmıştır”(Mercedes, 1996:
45).
27, 1994
Dijital teknolojinin gelişmesi fotoğrafta
manipülasyonun etkisini artırmaya devam ederken
sanatsal değer, fotoğrafsal gerçeklik ve görüntüde
dürüstlük gibi, modernist ilkeler hakkındaki sorular
tekrar gözden geçirilmektedir. Günümüz sanatçıları, telif
haklarına rağmen görüntüyü manipüle edip göstergeler
ve anlamlardan oluşan bir ağ içine yerleştirmekten
kendilerini alamamışlardır. Güncel sanat pratikleri
biçimsel olarak heterojen olmakla beraber daha
önce üretilmiş olan formları bir yardım aracı olarak
kullanarak disiplinlerarası bir kesişme yolu aramaktadır.
Moda ve medya dünyasının sayısız akışlarıyla
kesişme yolunu bulmuş önemli sanatçılardan
BİR ÜRETİM STRATEJİSİ OLARAK METAFOR VE MANİPÜLASYON
Vanessa Beecroft’un çalışmaları performans ile moda
fotoğrafçılığının birleşiminden oluşur. Beecroft’un
doğduğu toprakların görsel mirasını kullandığı
performanslarındaki pozisyonlamaları Rönesans
tablolarının günümüzdeki yapay estetik anlayışına
projekte edilmiş bir hali gibidir. Genellikle kadın
modelleri kullandığı performanslarında moda dünyası
tarafından topluma dayatılan estetik kaygının üst
seviyede kurgulandığı toplu bir gösteri inşa etmektedir.
Kimi zaman bir havaalanı kimi zaman mermerden
heykellerle yan yana konumladığı kadın vücutları bazen
insandan öte üçüncü bir türün varlığına işaret eden
bir çarpıcılıktadır. Feminist kavramları, modanın ve
ikonik kadın figürünü steril bir ihtişamla manipülasyona
uğratmaktadır.
Vanessa Beecroft, .ALI, 2001,
c-print,
Vanessa Beecroft, hala ölüm!
Darfur hala sağır mı?, 2007,
performans, Venedik
John Miller televizyondaki oyun gösterilerinin
estetiğine dayanan bir dizi resim ve yerleştirmeler
üretirken, Wang Du, basında yayınlanan imgeleri
seçerek onların üç boyutlu ahşap heykeller olarak
kopyalarını çıkarmaktadır.
Bugünün sanatçıları formları yaratmaktan çok onları
programlamaktadır. İşlenmemiş materyalleri kullanmak
yerine günlük yaşamımızı oluşturan kaotik nesnelerle
nasıl anlamlı ve tekil bir ürün ortaya çıkarabileceğinin
cevabını aramaktadır. Güncel sanat pratikleri içerisinde
sanatçılar görüntüleri yalnızca popüler kültür
formlarından değil, diğer sanat disiplinlerinden de
ödünç alarak manipüle etmişlerdir. Rirkrit Tiravanija
farklı sanatçı çalışmalarını birleştirip manipüle
ederek yeniden anlamlandıran güncel sanatın önemli
isimlerden biridir. 1997 yılında Philip Johnson Moma’da
ki bir konstrüksiyonunu alarak çocukları burada resim
yapmaya davet etmiştir. Konstrüksiyonu izleyicinin de
katılımıyla gerçekleşen bir performansa dönüştüren
Tiravanija çalışmasına “İsimsiz, Oyun vakti” adını
vermiştir.
“Sanatçı satışa çıkmış ürünlerin, daha önce var olan
formların, çoktan işaretleri verilmiş sinyallerin, çoktan
yapılmış binaların, yollarında iz bırakılmış patikaların
evreninde, artık sanatsal alanı, modernist orjinallik
ideolojisinin yapacağı gibi alıntılanması ya da aşılması
gerekli olan işleri bir araya getiren bir müze olarak değil;
kullanılabilecek araçlarla dolu bilgi hazineleri, manipüle
edilecek ve sergilenecek verilerden oluşan stoklar olarak
görür.” (Bourriaud, 2004: 29)
Günümüz sanatçılarının amacı sanatın sınırlarını
sorgulamak değil aksine altmışlı yıllarda sınırları
sorgulama işlevini üstlenmiş olan formları kullanarak
farklı sonuçlar üretmektir. Manipülasyon ve metafor,
güncel sanat pratikleri içerinde bir üretim stratejisi
olarak kültürün tüm kodlarını, günlük yaşamın
tüm formlarını işlevsel hale getirir. 2003 yılında
küratörlüğünü Michele Thursz’un yaptığı Borusan Sanat
Galerisi’nde gerçekleştirilen “Kopyala, Çal, Paylaş” adlı
sergi yaşadığımız çağda bilginin mülkiyetsizleşmesini
ve ortamın bize sağladığı olanaklar dâhilinde
kopyalama ve çalma eylemleriyle bilgi alışverişinin
çağımızdaki yansımalarını aktarmaktadır. Michele
Thursz “Kopyalamak, çalmak ya da paylaşmak gibi
eylemler, bilginin, bir öykünün başka şekillerde
anlatılabilme yollarını açacak şekillerde kullanılmasını
sağlıyor,” (Thursz, 2003:3) diyerek manipülasyonun,
kültürel aktarım ve bilgi alışverişinde önemli bir strateji
olduğunu belirtmiştir.
Anlamlandırma sürecinin vazgeçilmezi olan metafor,
sanatsal imgenin oluşumunda etkili olan; yaratma,
gerçekliğin algılanması gibi güncel sanat pratikleri
içerisinde önemli bir üretim stratejisidir. Metaforun
imgelem için vazgeçilmez olduğunu vurgulayan Daniel
Chandler bir metaforu anlamanın, en az metaforu
yapmak kadar yaratıcılık ve çaba gerektirdiğini
belirtmiştir. Max Black “metaforlar bize öyle mercekler
ya da tüller sunuyor ki ilgili görüngüleri bunların
arkasından bakarak görüyoruz,” (Black 1962: 12) der.
Güncel sanat üretimleri kapsamında da metaforlar,
karmaşık olanı anlaşılır, soyut olanı somut hale
dönüştürmektedir. Özellikle metafor yoluyla yaratılmış
olan imgede “birbirine hasım düzeyler” (Beuys 1992:
34) arasındaki mesafe ve gerilim önemli olmuştur.
Birbirinden uzak, bağdaştırılamaz veya uyuşmaz
sandığımız imgeler, metaforlar sayesinde kaynaşıp
yepyeni ve daha güçlü bir imgeye dönüşür.
2011 yılında Viyana Galarie Hubert Winter’da Nil
Yalter’in “Bellek Fragmanları” sergisi gerçekleşmiştir.
Sergide yer alan “The AmbassaDRESS” adlı fotoğraf,
desen ve bir video ile yerleştirmeden oluşan çalışma,
metaforun oluşma aşamasında izleyici katkısına iyi
bir örnektir. Burada yapıtın çeşitliliği, izleyicinin bakış
açısının farklılaşmasına olanak tanıyan bir yaklaşımın
ürünüdür. Sanatçı izleyiciyi detaylara sürükler,
görsel kompozisyonlar kurar, imgeler yoluyla anlam
yaratılmasına teşvik eder. “The AmbassaDRESS” başlıklı
çalışmanın merkezinde yer alan elbise kadın kimliğinin
metaforudur. “Yalter bu çalışmasında izleyiciyi kesin
addedilebilecek bir mıntıkaya hapsetmez. Bariz bir
mesaj yoktur. Hikâyeler, fragmanlar ve sanatçıya ait
yorumun mesafesi tarafından özgürleştirilen izleyici
vardır” (Yücel, 2011: 37).
Dijital fotoğrafçılık ve resim sanatı arasındaki
ilişkilerin artmasıyla resim, hızla çoğalan görüntü
akışından etkilenmiştir. Manipülasyon ve metafor
307
308
BİR ÜRETİM STRATEJİSİ OLARAK METAFOR VE MANİPÜLASYON
kullanarak görüntü sıkıştırma ve boya simülasyonu
resme, her ne kadar soğuk ve sanal bir ifade katsa da
daha güncel bir sıfat kazandırmıştır. Gelişen teknolojinin
olanaklarından yararlanarak işlerini bilgisayar üzerinden
geliştiren Julian Opie, çalışmalarına içinden hızla
geçmekte olduğumuz dünyanın metaforunu yansıtmıştır.
Seyahat ve hareket kavramlarını kendi araba kültürü
çağrısı “Imagine you are driving” (Araba kullandığınızı
hayal edin) ile güncelleştirmiştir.
eden, göçebe bir mekân oluşturmaktadır. Sanatçının
kendi külliyatının metaforu olan İkona’sında kendi
mekânından ve yaşadıklarından hareket etmiş ve onu
başka bir duruma dönüştürmüştür.
Sarkis, İkona, 2010
Julian Opie “Imagine You Are Driving” 1998
Opie bu çalışmasında, karayolu seyahatinde ulaşmaya
çalıştığımız ufuk çizgisine doğru giderken içinde
bulunduğumuz kapalı, hareketsiz, ağırlıksız ortamı
iki boyuta indirgemiştir. Yolda giderken görmezden
geldiğimiz yerleştirilmiş işaretler ve metinler Opie’nin
resminde de yoktur. Dünyayı ekrandan görmek çağdaş
bir deneyim için özlü bir metafordur. De Kerchove;
Opie gibi birçok sanatçının yeni metaforlar ve yeni
ifade biçimleri aramalarını şöyle açıklamıştır: “Sanat
yeni teknolojilerin kültür üzerinde yarattığı patlama
etkisini dengeleyen bir karşıt güçtür. Sanat, kullanılan
ve eleştirilen o teknolojinin metaforik yanıdır”(Tanni,
2001: 2).
Metaforların kimi durumlarda genel bir eğilimi, kimi
durumlarda bazı nesnelerin ya da malzemelerin çoğul
okumaya izin veren anlamsal içeriklerini nitelemekte
kullanıldığı göze çarpmaktadır. 2000 yılında Necmi
Sönmez, Sarkis’in Fransa’daki sergisini değerlendirirken,
sanatçının çalışmalarında kullandığı halı ve kilimlerin
“algı boyutlarını genişletecek bir metafor olarak” devreye
girdiğini belirtir. Bu halıların dünyamızın metaforu
olup olmadığı konusunda Sarkis’in yorumunu aktarır;
“Birbiriyle sorunları olan ülkeler ve etnik grupların
metaforu oluyor. Mesela Çin halısıyla Tibet halısı
yan yana Hindistan ve Pakistan halıları var yan yana”.
Sönmez, halı ve kilimlerin ses ve video imgeleri ile
yan yana gelince başka bir izlek ve anlam katmanının
oluştuğuna dikkat çekerek birbirinden güzel halı ve
kilimlerin “hazır çağrışımları” betimlemek için değil
yeni bir “anlam bütünlüğü” kuracak şekilde yan yana
getirildiğini belirtir. (Sönmez, 2000: 123) 2010 yılında
Güncel Sanat Sergileri kapsamında küratörlüğünü Rene
Block’un yaptığı Sarkis’in “Bir İkona” isimli sergisinde
de girişte bulunan büyük ahşap bir sandığın içine
yerleştirilmiş, 22 ayar altın varakla kaplanmış labirenti
anımsatan bir evin maketi yer almaktadır. Sarkis,
“İkona” adını verdiği bu maketiyle Çaylak Sokak’taki
evinini metaforu olan, tıpkı bellekte saklı olanı ima
Güncel sanat pratikleri içerisinde metaforun çok
anlamlılığı; endüstri ile doğa, mantık ile eylem
arasındaki ilişkiyi kurabilmesinden, imge ile gerçeğin,
gündelik ikon ile resmin, günümüz ile geleceğin,
özel olan ile kavramsal olanın diyalektik birlikteliğini
sağlayabilmesinden kaynaklanır. David Newman, Katie
McNeely’nin işlerini değerlendirirken doğa ve kültür
arasındaki diyalektik ilişkiye değinerek kültürün ikinci
doğa haline geldiğini, sanatçının heykellerinde “doğa
ve kültür arasındaki mümkün yapısal ilişkilerin oluş
halinde ya da yokluk içinde metaforlaştırılmış olarak
sunulduğunu” belirtir (Newman, 1998: 3).
Metaforlar özel imge ya da nesneler aracılığı ile de
yaratılabilirler. Hans Bellmer ve Cindy Sherman gibi
birçok sanatçı, sanatta bireyselliğin anlaşılması için ve
bireyin gelişiminde önemli kültürel işlevler yüklenen
oyuncak bebekleri kullanmışlardır. Bu oyuncak
bebeklerin “sanatta bireysel kimlik açısından insan
oluşun evrensel anlamı üzerinde düşünmek için bir
metafor olarak işlev gördüklerine” dikkat çekilmektedir
(Carter, 1993: 8). Metaforik yaklaşımın, beden ile ilişkili
anlamsal içerikleri harekete geçirmekte kullanılması
sıkça rastlanan bir durumdur. Dennis Oppenheim’ın
beden metaforundan yola çıkılarak; laboratuar, fabrika
ya da oyun parklarını çağrıştıran yapıtlarının işlevleri
düşünceyi harekete geçirmektir.
Bir üretim stratejisi olarak metafor ve manipülasyon
günümüz teknolojisinin yanında günümüz sanatının
da değişmez parçası haline gelmiştir. Güncel
sanat pratikleri çerçevesinde yapılan sergi, bienal
ve trienallerdeki akılda kalıcı yapıtlar bir şekilde
metaforik bir anlatım sunmaktadır. “Sanatın bugünkü
dönüşümü, her zamankinden daha çok elle tutulamayan
mecazlara doğru olduğu gözlemlenmektedir”
(Erzen, 1995: 105). Fotoğraf, resim, enstelasyon ve
video sanatı manipülasyon yoluyla montajlanan,
çoğaltılan ve yeniden değerlendirilen bir üretim
sürecinin vazgeçilmez medyumları olarak karşımızda
durmaktadır.
Güncel sanatta değerini yitirmiş malzemeler ve
bedensel parçalanmalar sıkça kullanılmakta, sözcükler
BİR ÜRETİM STRATEJİSİ OLARAK METAFOR VE MANİPÜLASYON
ve işaretler anlamlarından ayrılmıştır. Beden, akıl,
zaman ve mekân arasındaki bağıntıları kurmak için
nesneler ve imgeler çoğu zaman yetersiz kalmaktadır.
Günümüzün sanatsal sorunu artık “Nasıl yeni olan bir
şey ortaya çıkarabiliriz?” değil; “Günlük yaşamımızı
oluşturan kaotik nesneler yığınından nasıl tekillik
ve anlam üretebiliriz?”dir. Metafor ve manipülasyon
bir üretim stratejisi olarak güncel sanat pratikleri
içerisinde tüm bu anlam üretimine katkı sağlamaktadır.
Postmodernizm derinlik yerine yüzeye, gerçek yerine
simülasyona, ciddiyet yerine oyuna öncelik tanımıştır.
Duchamp’ın da dediği gibi eğer sanat tüm devrin
insanları arasında süregelen bir oyun ise metafor ve
manipülasyon bu oyunun günümüz versiyonudur.
KAYNAKÇA
BEUYS, J.; “Üç Gün”, Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği Yayın
Dizisi, İstanbul, 1992.
BLACK, M.; “Models and Metaphors. Studies in Language and
Philosophy”, Ithaca, New York: Cornell University Press, 1962.
BOURRIAUD, N.; POSTPRODÜKSİYON, Çev. Nermin Saybaşlı,
Bağlam Yayıncılık, İstanbul, 2004.
CARTER, C.; “Dolls in Contemporary Art”, A Metaphor of Personel
Identity, Milwaukee, Patric and Beatrice Haggerty Museum of
ArtMuesıum Publishing, 1993.
ERZEN, J. N.; “Sanatın Bugünkü Dönüşümü Mecazlara Doğru mu?”
Arrdamento Dekorasyon, Sayı: 12 1995.
FOSTER, H.; TASARIM ve SUÇ, Çev: Elçin Gen, İletişim Yayıncılık,
İstanbul, 2004.
KUSPIT, D., MATERIAL as SCULPTUREL METAPHOR, New York,
Abbaville Press, 1986.
MERCEDES, D.; THE MANIPULATION of PIXELS, Art Education,
Mayıs 1996.
NEWMAN, D.; Gestures of Forms: The Sculpture of Katie McNeely,
curator‘s essay for the exhibition Katie McNeely, Studio Gallery,
Brookhaven College, September 3 - 29, 1998.
SÖNMEZ, N.; “Belleğin Dönüşümü”, Sanat Dünyamız, Sayı: 76, Yapı
Kredi Yayınları, İstanbul, 2000.
TANNI, V.; “NewNewPortrait: State of mind” http://www.zanni.org/
2001.
TANYILDIZI, B.; Çağdaş Resim Sanatında Dijital Görüntü Estetiği,
Yüksek Lisans Tezi, İzmir, 2008.
THOMSON, G.; İNSANIN ÖZÜ, Çev: Celal Üster, Payel Yayınevi,
İstanbul, 1991.
THURSZ, M.; “Copy It, Steal It, Share It”, http://artcontext.net/glyphiti/
docs/about.html, 2003.
YÜCEL, D. “Nil Yalter: Bellek Fragmanları”, Artist Dergisi, TemmuzAğustos, İstanbul, 2011.
309