1373 Sayılı Karar

advertisement
Kara Harb Okulu
BMGK’nin 1373 (2001) Sayılı Kararının
51. Madde Çerçevesinde
Yorumlanması
Kıvılcım Romya
Haziran 2009
1373 Neden Önemlidir?
1624 (2005) [on prohibition of incitement to commit terrorist acts]
1618 (2005) [on condemnation of terrorist attacks in Iraq]
1440(2002) [on condemning the act of taking hostages in Moscow, Russian Federation]
1438(2002) [on the bomb attacks in Bali, Indonesia]
1377(2001) [on the adoption of declaration on the global effort to combat terrorism]
1373(2001) [on international cooperation to combat threats to
international peace and security caused by terrorist acts]
1368(2001) [condemning the terrorist attacks of 11 September 2001 in New York, Washington, D.C. and
Pennsylvania, United States of America]
1269(1999) [on international cooperation in the fight against terrorism]
1267(1999) [on measures against the Taliban]
1189(1998) [on the terrorist bomb attacks of 7 Aug. 1998 in Kenya and Tanzania]
731(1992) [on the destruction of Pan American flight 103 and Union des transports aériens flights 772]
2/12
1373 Sayılı Kararın Öncesi...
11 Eylül Saldırıları
 Dört yolcu uçağı;
Dünya Ticaret Merkezine,
ABD Savunma Bakanlığı,
Pennsylvannia.
 Yaklaşık 3000 kişi ölür
 Milyarlarca dolarlık mali
kayıp
3/12
12 Eylül 2001
1368 (2001)
28 Eylül 2001
1373 (2001)
4/12
1368 Sayılı Karar
Güvenlik Konseyi;
Birleşmiş Milletler Antlaşması ilke ve amaçlarını hatırlatarak,
Terörist eylemler sonucunda, uluslararası barış ve güvenliğin tehdit
edildiği ve bozulduğunu belirleyerek,
Birleşmiş Milletler Antlaşmasına göre doğal hak olan ferdi veya
kolektif meşru müdafaa hakkını tanıyarak,
 Terörist saldırıları açık bir şekilde kınar,
 1269 (1999) sayılı karar gereğince kabul edilen sözleşmenin
kabulüne davet eder,
 Terörizmin bütün şekilleri ile mücadele edilmesine davet eder,
 Konunun gündemde tutulmasına karar verir.
Önleyici Müdahale
5/12
1373 Sayılı Karar - 1
Güvenlik Konseyi;
10 Ekim 1999 gün 1269 (1999) sayılı ve 12 Eylül 2001 gün 1368 (2001) sayılı kararlarını,
New York, Washington, D.C. ve Pennsylvania'da 11 Eylül 2001 tarihinde meydana gelen terörist
saldırıları kesin olarak kınayarak bu çeşit faaliyetleri önlemekteki kararlılığını,
Diğer uluslararası terörizm eylemleri gibi, bu eylemlerin de uluslararası barış ve güvenliğe karşı
tehdit oluşturduğunu,
1368 (2001) sayılı kararda da tekrarlandığı gibi, Birleşmiş Milletler Sözleşmesince tanınan ferdi
ve toplu halde meşru müdafaa hakkını,
Birleşmiş Milletler Sözleşmesi doğrultusunda, terörist eylemlerin uluslararası barış ve
güvenliğe karşı yaptığı tehdit ile her türlü vasıtayı kullanarak mücadele etmek ihtiyacını teyit
ederek,
Dünyanın pek çok bölgesinde hoşgörüsüzlük ve aşırılığın kışkırttığı terörist eylemlerin
arttığından endişe duyarak,
Devletleri acilen, işbirliğinin artırılması ve terörizmle ilgili uluslararası sözleşmelerin tam olarak
ifası yoluyla terörist eylemleri önlemek ve bastırmak için müşterek çalışmaya davet ederek,
Devletlerin, ülkelerinde tüm yasal yolları kullanma yoluyla, her türlü terörist eylemin finanse
edilmesini ve hazırlanmasını önlemek ve bunlarla mücadele etmek için ilave tedbirler alarak
uluslararası işbirliğini tam olarak gerçekleştirmeye duydukları ihtiyacın önemini takdir ederek,
Genel Kurul'un, Güvenlik Konseyi'nin 13 Ağustos 1998 gün ve 1189 (1998) sayılı kararı ile de
tekrar edilen, Ekim 1970 tarih ve 2625 (XXV) sayılı kararındaki, "her Devletin kendi ülkesinde, bir
başka Devletin topraklarındaki terörist faaliyetleri organize etmek, kışkırtmak, yardımcı olmak
ve yer almaktan kaçınma görevi olduğu" konusundaki prensiplerini tasdik ederek,
6/12
1373 Sayılı Karar - 2
BM Sözleşmesinin VII. bölümü çerçevesinde hareket ederek devletlerin;
Terörist faaliyetlerin finansmanını önleyeceklerini ve bununla mücadele
edeceklerini,
Aktif veya pasif olarak terörist eylemlere karışan kişi veya kuruluşlara,
terörist gruplara eleman temini ile mücadele ve teröristlere silah temininin
ortadan kaldırılması da dahil olmak üzere, her ne surette olursa olsun
destek vermekten kaçınacaklarını,
Terörist şahıs ve şebekelerinin faaliyetleri veya hareketleri; sahtesi
yapılmış veya tahrif edilmiş seyahat belgeleri; silah, patlayıcı veya hassas
maddelerin kaçakçılığı; iletişim tekniklerinin terörist gruplarca kullanılması
ve kitle imha silahlarının terörist grupların eline geçmesi tehdidi konuları
ile ilgili olmak üzere, operasyonel bilgilerin teatisinin artırılması ve
hızlandırılması yollarını aramasını,
Güvenlik Konseyi bünyesinde Konseyin tüm üyelerinin katılımıyla bir
komite oluşturulmasını.
7/12
1373 Sayılı Karar ve Meşru Müdafaa
 1368 ve 1373 sayılı kararlarının giriş bölümlerindeki , “Birleşmiş
Milletler Sözleşmesince tanınan ferdi ve toplu halde meşru
müdafaa hakkı” ifadesi ile açıkça ABD'nin Afganistan'a yönelik
meşru
müdafaa
hakkının
tanınmış
olduğu
sonucuna
ulaşılamamaktadır. Çünkü, ortada somut bir yetkilendirme
olmayıp, genel ve soyut ifadeler kullanılmıştır.
 Güvenlik Konseyi terörizme 1373 sayılı kararda açıkça silahlı
saldırı ifadesini kullanmamıştır.
 1373 sayılı karardaki madde, VII. Bölüm altında alınan uygulama
kararlarının olduğu bölümde değil kararın giriş bölümünde yer
almaktadır.
8/12
1373 Sayılı Karar ve Meşru Müdafaa
 1373 sayılı karar, Konsey’in kararın uygulanması için, “gereken her
türlü tedbiri alacağı” yönündeki açıklaması ile sona ermektedir.
Söz konusu ifade tartışılırken, Konsey’in Irak’ın Kuveyt’i işgali
sonrasında aldığı 678 sayılı kararı hatırlatmakdır. 678 sayılı kararda
barışın temini için kuvvet kullanımı da dâhil her türlü önlem alma
konusunda devletlere yetki verilirken, 1373 sayılı kararda böyle bir
yetkinin verildiğini söylemek mümkün değildir.
 1373 sayılı kararda alınan önlemler terörist örgütlerin
malvarlıklarının dondurulması, terörist eylemlerin finansmanının
engellenmesi, terörizme karşı işbirliğinin geliştirilmesi, ortak
uygulama alanlarının yaratılması ve terörler mücadele komitesi
kurulması ile ilgilidir.
 Meşru müdafaa hakkının kullanılması için Güvenlk Konseyi’nin
yetki vermesi gerekmemektedir.
9/12
1373 Sayılı Karar ve Meşru Müdafaa
 Kararın başında yapılan “uluslararası barış ve güvenliğin tehdidi”
tespiti aslında bir yenilik olmayıp; benzer nitelikte saptama
PAN AM 103 yolcu uçağına karşı düzenlenen saldırılardan sonra
alınan 731(1992) sayılı Güvenlik Konseyi kararında da yapılmıştır.
 VII. Bölümü’nde yer alan 39. maddenin kendisine verdiği yetkiyi
kullanarak söz konusu saldırıların uluslararası barış ve güvenliği
tehdit ettiğini saptamış; böylece BM Antlaşması’nın çatısını
oluşturan ortak güvenlik sisteminin işletilmesi için bir yol açılmıştır.
Güvenlik Konseyi ilgili tespiti yapmış olmakla birlikte, ne ABD ve
İngiltere ne de başka bir ülkeye kuvvet kullanma konusunda açıkça
yetki vermiştir.
10/12
1373 Sayılı Karar Nasıl Yorumlanmalıdır?
 1373 sayılı kararın uygulama kısmına ortaya konulan ve kararın
amacını oluşturan önlemlerin dikkate alınması da gereklidir.
 Kararın terörist olaylar karşısında meşru müdafaa hakkının
kullanımına ilişkin politik bir kabul olabileceği söylenebilir.
 Kararda yer verilen ifadelerin 11 Eylül gibi saldırılar karşısında da
meşru müdafaa hakkının kullanıldığında Güvenlik Konseyi’nin
bunu tanıyabileceği yönünde bir gösterge olarak yorumlamak
gereklidir.
 Kararda yer verilen ifadelerin Güvenlik Konseyi’nin terörizmi
uluslararası barış ve güvenliğe yönelik bir tehdit olarak tanıdığı ve
11 Eylül saldırıları gibi aşırı olaylarda kollektif güvenlik sistemini
ileri de çalıştırabileceği olarak yorumlamak gereklidir.
11/12
Sonuç
1373 sayılı karar devletlerin terörist saldırılara karşı
meşru müdafaa hakkı konusunda yeni bir yasal
dayanak oluşturmamaktadır.
12/12
Download