قَالَ النَّبِيُّ صلى الله عليه وسلم

advertisement
MÜSLÜMANLA
RIN ÜMMET
ŞUURU
İLE BİRBİRLERİNİN DERTLERİ
İLE DERTLENMELERİ
TARİHTE İNSAN
Tarih boyunca
Dünyamız bir çok
savaş ,kargaşa ve
buhranlı
dönemlere şahitlik
etmiştir.İnsanlık, asırlar
boyu
uğraşarak kurduğu
büyük
Medeniyetleri, şahsi
çıkarlar sebebiyle,
bir çırpıda yıkabilmiştir.
.
İSLAM DİNİ’NİN İNSANLIĞA
KATKISI
 İnsanlığın çıkmazda olduğu dönemlerde
yüce Rabbimiz peygamberlerini
görevlendirmiş ve kullarına sahip olmaları
gereken yüce değerleri hatırlatmıştır.
 Yine böyle bir dönemde efendimiz
Hz.Muhammed (s.a.v) görevi devralmış ve
hayat çizgisini, yaratıcısının etrafında
döndürmeye kararlı olan müntesiplerini bir
araya getirerek,onları adeta tek bir insan
bünyesi şeklinde organize etmiştir.
Efendimiz (a.s) örnekliği kıyamete kadar
devam edecek olan ümmet binasını titizlikle
inşa etmiş, adına saadet denilen o kutlu
asırda, ümmet binasını oluşturan o
müminler, acıyı ve mutluluğu beraberce
yaşayabilen,her türlü zorluğu beraberce
göğüsleyebilen ve bu durumun aksini asla
düşünemeyen bir seviyeye gelmişlerdir.
ASR-I SAADET
 Asr-ı Saadet döneminde Ensar ve
Muhacir arasında ümmet olabilme
bilincinde eşsiz bir seviye
yakalanmıştır.
 Ensar , mallarının yarısını muhacir
kardeşleriyle büyük bir istekle
paylaşabiliyor,hatta efendimiz
(s.av)’in ganimet dağıtımında,
muhacir kardeşleri paylarını
almadan kendi haklarına el
sürmüyor, hayatlarının her alanında
kardeşlerini kendilerine tercih
ediyorlardı.
İSLAM DİNİ’NİN KATKILARINA UZAK DÜŞEN BİR DÖNEM
 Günümüzde ise insanlık, yine en
kasvetli dönemlerinden birini
yaşamakta,İslam dünyası ise ilk
öğretmeninin direktiflerinden
hayli uzak bir görünüm
sergilemektedir.
 Menfaat ve bencillik yine tavan
yapmış,ümmet ve ümmet
olgusunu
olgunlaştıran,dayanışma,infak,
isar gibi kavramlar değerini
yitirmiş,din kardeşinin çekmiş
olduğu sıkıntılara ancak tv
kanallarında denk gelindiğinde
sadece vahlamaktan başka hiçbir
şey yapma gereği
hissetmediğimiz bir hal almıştır.
ACABA NEDEN ?
 Acaba İslam aleminin ,İslami
reflekslerden uzak bu yürek
yakan halinin sebebi ne
olabilir ?
 Bizler hangi özelliklerimizi
yitirdikte; komşusu açken tok
yatamazken, Fırat’ın
kıyısında, kurdun kaptığı
koyunun dahi sorumluluğunu
üstlenirken bu durumlara
düşebildik ?
ÇARELER
 Cevaplardan belki en
önemlisi ümmet olma
özelliğimizi
yitirmemizdir.Evet
eksiğimiz ümmet olma
sorumluluğunun artık
günümüzde bir karşılık
bulamamasıdır.
 Müslümanların ümmet
şuuru ile birbirlerinin
dertleri ile dertlenmeleri
gerektiğini gözardı
etmeleridir.
ÜMMET
 Arayışlarımızı ümmet
kavramı üzerine
temellendirelim ve bu kavramı
lugavi açıdan inceleyelim.
 Ümmet kelimesi “e-m-m”
kökünden bir isim olup asıl
anlamı sınıf ve cemaat
demektir.Türkçe de;bir
Peygambere inananlar ve
semavi dinlere mensup
kavimler topluluğu,Kur’an’ da
ise genel olarak
din,müddet,zaman,önder ve
topluluk anlamlarında
kullanılmıştır.
 (DİB,Dini Kavramlar Sözlüğü,Ankara2006,S.671.)
Kur’an-ı Kerim’de altmış küsür yerde geçen
ümmet kavramının üç ayrı manada zikredildiğini
görüyoruz.
َ َ‫ض َوال‬
‫طائِ ٍر‬
ِ ‫َو َما ِم ْن دَابَّ ٍة فِى اْالَ ْر‬
‫ير ِب َجنَا َح ْي ِه اِالَّ ا ُ َم ٌم ا َ ْمثَالُ ُك ْم َما‬
ُ ‫يَ ِط‬
ْ ‫فَ َّر‬
‫َى ٍء ث ُ َّم اِلَى‬
ِ ‫طنَا ِفى ْال ِكتَا‬
ْ ‫ب ِم ْن ش‬
‫ون‬
َ ‫َر ِب ِه ْم يُ ْحش َُر‬
“Yeryüzünde gezen her türlü canlı ve
(gökte) iki kanadıyla uçan her tür
kuş, sizin gibi birer topluluktan başka
bir şey değildir. Biz Kitap’ta hiçbir
şeyi eksik bırakmadık. Sonunda
hepsi Rablerinin huzuruna toplanıp
getirilecekler.” (En-am /38)
 1)Canlı topluluklar
manasında ümmet
kavramı.
 2) İnsan toplulukları
‫قَا َل ا ْد ُخلُواْ فِي أ ُ َم ٍم قَ ْد َخلَتْ ِمن قَ ْب ِلكُم ِمن‬
ْ‫نس فِي النَّ ِار ُكلَّ َما دَ َخلَتْ أ ُ َّمةٌ لَّعَنَت‬
ِ ‫اإل‬
ِ ‫ا ْل ِج ِن َو‬
ْ‫َّاركُواْ فِي َها َج ِميعًا قَالَت‬
َ ‫أ ُ ْختَ َها َحتَّى ِإذَا اد‬
َ َ ‫أ ُ ْخ َرا ُه ْم ألُوالَ ُه ْم َربَّنَا َهؤُالء أ‬
‫ضلُّونَا فَآتِ ِه ْم‬
َّ‫ف َولَ ِكن ال‬
َ
ٌ ‫عذَابًا ِض ْعفًا ِم َن النَّ ِار قَا َل ِلك ٍُل ِض ْع‬
َ ‫ت َ ْعلَ ُم‬
.‫ون‬
Allah(c.c.), şöyle buyuruyor: “Sizden önce gelip geçmiş cin ve
insan toplulukları ile birlikte ateşe girin.” Her topluluk
(arkasından gidip sapıklığa düştüğü) yoldaşına lânet eder.
Nihayet hepsi orada toplandığı zaman peşlerinden gidenler,
kendilerine öncülük edenler için, “Ey Rabbimiz! Şunlar bizi
saptırdılar. Onlara bir kat daha ateş azabı ver” derler. Allah, der
ki: “Her biriniz için bir kat daha fazla azap vardır. Fakat
manasında ümmet
kavramı.
 3) Nebilerin mesajını
benimseyen topluluk
manasında ümmet
kavramı.
ً ‫س‬
َ ‫اس َويَك‬
‫علَ ْي ُك ْم ش َِهيدًا َو َما‬
َ ‫سو ُل‬
َ ‫ش َهدَاء‬
ُ ْ‫طا ِلتَكُونُوا‬
َ ‫َو َكذَ ِل َك َجعَ ْلنَا ُك ْم أ ُ َّمةً َو‬
ُ ‫الر‬
ِ َّ‫علَى الن‬
َّ ‫ُون‬
‫ع ِقبَ ْي ِه َو ِإن‬
َ ‫علَى‬
َ ‫ب‬
َ َ‫َجعَ ْلنَا ا ْل ِق ْبلَةَ الَّ ِتي كُنت‬
ُ ‫الر‬
ُ ‫سو َل ِم َّمن يَنقَ ِل‬
َّ ‫علَ ْي َها ِإالَّ ِلنَ ْعلَ َم َمن يَت َّ ِب ُع‬
َ ‫ِين َهدَى اّللُ َو َما ك‬
َ ‫علَى الَّذ‬
‫وف‬
َ َّ‫يرةً إِال‬
ِ َّ‫اّلل بِالن‬
ٌ ‫اس لَ َر ُؤ‬
َ ِ‫كَانَتْ لَ َكب‬
َ ‫َان اّللُ ِليُ ِضي َع إِي َمانَ ُك ْم إِ َّن‬
.‫َّر ِحي ٌم‬
“Böylece, sizler insanlara birer şahit (ve örnek) olasınız ve
Peygamber de size bir şahit (ve örnek) olsun diye sizi orta bir ümmet
yaptık. Her ne kadar Allah’ın doğru yolu gösterdiği kimselerden
başkasına ağır gelse de biz, yönelmekte olduğun ciheti ancak; Resûl’e
tabi olanlarla, gerisingeriye dönecekleri ayırt edelim diye kıble
yaptık. Allah, imanınızı boşa çıkaracak değildir. Şüphesiz Allah,
insanlara çok şefkatli ve çok merhametlidir.” (Bakara / 143)
ZİHİNLERDE ÜMMET
 Çok farklı anlamlarda kullanılsa da
aslında ümmet kelimesi zihnimizde;
aidiyet duygusuyla birbirlerine
bağlı Müslümanlar birliği şeklinde
algılanmaktadır.
 Bir Müslüman kardeşimize ümmet
nedir? diye sorduğumuzda;
Dünyanın neresinde olursa olsun
herhangi bir Müslümanın,kendisinin
kardeşi olduğunu ifade
edebilmektedir.
 Anlıyoruz ki ümmet algısı tam
olmasa da zihinlerdeki yerini
korumaktadır. Bu noktada asıl
sorunumuzun, ümmet olma
noktasında, pratik hayatımızda bir
canlılık emaresinin olmamasıdır.
DİNİ SORUMLULUK
 ُ‫ست َ ِقي ًما فَات َّ ِبعُوه‬
ْ ‫اطي ُم‬
ِ ‫ص َر‬
ِ ‫َوأ َ َّن َهذَا‬
‫ع ْن‬
ُّ ‫َو َال تَت َّ ِبعُوا ال‬
َ ‫سبُ َل فَتَفَ َّرقَ ِب ُك ْم‬
.‫ون‬
َ ُ‫صا ُك ْم ِب ِه لَعَلَّ ُك ْم تَتَّق‬
َّ ‫س ِبي ِل ِه ذَ ِل ُك ْم َو‬
َ .
“İşte bu, benim dosdoğru
yolum. Artık ona uyun. Başka
yollara uymayın. Yoksa o
yollar sizi parça parça edip
O’nun yolundan ayırır. İşte
size bunları Allah sakınasınız
diye emretti”.(En’am / 153)
Son Nebi’nin mesajını
benimseyen mü’minler
topluluğu,o mesajın
yüklediği sorumluluklar
noktasında sorunlar
yaşamakta,dini farizaları
yerine getirirken yine aynı
dinin, ümmet olma gibi
sosyal hayatla ilgili çok
önemli bir farizasında
başka yollara tevessül
edebilmektedirler.
 Allah ve Rasulü, bizleri,
düşünceleri ve eylemleri bir
olan bir ümmet olarak görmek
istediğinden, ümmetin sadece
bu iki kaynağa dayanmalarını,
her meselelerini olduğu gibi,
kardeşlik hukuku ile ilgili
sorunlarını da bu iki kaynağa
başvurarak helletmeleri
gerektiğini dile getirmiş,
mü’minler arasındaki bir
ayrılığı da asla tasvip
etmemişlerdir.
َ َ‫سولَهُ َو َالتَن‬
‫ب‬
َ ‫عوا فَتَ ْف‬
ُ ‫از‬
ُ ‫هللا َو َر‬
َ ‫شلُوا َوتَ ْذ َه‬
َ ‫َواَطيعُوا‬
َ ‫صا ِب‬
‫رين‬
ْ ‫ري ُح ُك ْم َوا‬
َّ ‫هللا َم َع ال‬
َ ‫ص ِب ُروا اِ ن‬
“Allah’a ve Resûl’üne itaat edin ve
birbirinizle çekişmeyin. Sonra
gevşersiniz ve gücünüz, devletiniz
elden gider. Sabırlı olun. Çünkü Allah
sabredenlerle beraberdir.”
( Enfal, 8/46)
Peygamber Efendimiz şöyle
buyuruyor:
"Kim itaatten dışarı çıkar ve
cemaatten ayrılır ve bu halde
ölürse, cahiliye ölümü ile ölür"
(Müslim, İmâret 13. III, 1476)
ÜMMETE GİDEN YOL HARİTASI
 Ümmet olabilme seviyemizi artırmada Kur’an-ı
Mübin’in ve Sünnet-i Seniyye’nin rehberliğinde
hareket edeceğiz.
 Yüce kitab bizlere ,ümmet olmanın ilk basamağında
KARDEŞLİK kavramını sunmaktadır.
“Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse
kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı
gelmekten sakının ki size merhamet edilsin."
(Hucurât, 49/10)
 Ümmet binasını oluşturan
ْ ‫ين‬
َ ِ‫ان ِم َن ا ْل ُم ْؤ ِمن‬
‫ص ِل ُحوا بَ ْينَ ُه َما‬
ْ َ ‫اقتَتَلُوا فَأ‬
ِ َ‫َو ِإن َطائِفَت‬
‫علَى ْاأل ُ ْخ َرى فَقَاتِلُوا الَّتِي تَ ْب ِغي‬
َ ‫فَ ِإن بَغَتْ ِإ ْحدَا ُه َما‬
‫ص ِل ُحوا بَ ْينَ ُه َما‬
ْ َ ‫اّلل فَ ِإن فَاءتْ فَأ‬
ِ َّ ‫َحتَّى ت َ ِفي َء ِإلَى أ َ ْم ِر‬
ُ ‫س‬
‫س ِطينَ ِإنَّ َما‬
ِ ‫ب ا ْل ُم ْق‬
ِ ‫ِبا ْلعَ ْد ِل َوأ َ ْق‬
ُّ ‫اّلل يُ ِح‬
َ َّ ‫طوا ِإ َّن‬
َ ُ‫ا ْل ُم ْؤ ِمن‬
‫اّلل‬
ْ َ ‫ون إِ ْخ َوةٌ فَأ‬
َ َّ ‫ص ِل ُحوا بَ ْي َن أَ َخ َو ْي ُك ْم َواتَّقُوا‬
َ ‫لَعَلَّ ُك ْم ت ُ ْر َح ُم‬
.‫ون‬
"Eğer inananlardan iki grup birbirleriyle
savaşırlarsa aralarını düzeltin. Eğer biri ötekine
karşı haddi aşarsa, Allah’ın buyruğuna dönünceye
kadar haddi aşan tarafa karşı savaşın. Eğer
(Allah’ın emrine) dönerse artık aralarını adaletle
düzeltin ve (onlara) adaletli davranın. Çünkü
Allah, adaletli davrananları sever. Müminler
ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin
arasını düzeltin. Allah'a karşı gelmekten
sakının ki, size merhamet edilsin.“
(Hucurât, 49/9-10.)
Mü’minler topluluğunun
kardeşlik bağları ,her
zaman istediğimiz sıhhatte
olmayabilir.Daha da
önemlisi kardeşler
arasında çıkabilecek
sorunlar büyük kıyımlara
dahi dönüşebilir.İslam
toplumunda meydana
gelebilecek sorunların
halledilmesinde izlenecek
olan yol haritasını yine
Kur’an-ı Mübin’de
görebiliyoruz.
: ‫ي صلى هللا عليه وسلم‬
ُّ ‫قَا َل النَّ ِب‬
،ُ‫ الَ يَ ْظ ِل ُمه‬،‫س ِل ِم‬
ْ ‫س ِل ِم أ َ ُخو ا ْل ُم‬
ْ ‫ا ْل ُم‬
Muhammed (S.A.V)’den,
‫ َو َال يَ ْحق ُره الت َّ ْق َوى‬،ُ‫والَ يَ ْخذُلُه‬
ümmet şuuru ile bir araya
‫ب‬
َ ‫ير ِإلَى‬
ْ ‫ ِب َح‬.‫ص ْد ِر ِه‬
ِ َ‫َه ُهنَا و ي‬
ِ ‫س‬
ُ ‫ش‬
gelen Mü’minler arasındaki
‫ام ِر ٍئ ِم َن‬
ْ
kardeşlik hukukunun
sapasağlam
‫ ك ُِل‬.‫س ِل ُم‬
ْ ‫الش َِّر أَن يَ ْح ِق َر أ َ َخا ا ْل ُم‬
yürütülebilmesinin ip uçlarını
‫س ِل ِم َح َرا ٌم ِِ دمه‬
َ ‫س ِل ِم‬
ْ ‫علَى ا ْل ُم‬
ْ ‫ا ْل ُم‬
alabilmekteyiz.
ُ ‫و َمالُهُ َو ِع ْر‬
‫ضه‬
Müslüman Müslümanın kardeşidir. Ona (ihânet etmez),
zulmetmez, onu mahrum bırakmaz, onu tahkîr etmez.
Takva şuradadır-eliyle göğsünü işaret etti Kişiye şer
olarak, müslüman kardeşini tahkir etmesi yeterlidir.
Her Müslümanın malı, kanı ve ırzı diğer Müslümana
haramdır. Müslim, Birr, 10. IV, 1976.
 Yine Efendimiz Hz.
SÜNNETULLAH
 Rabbimiz Kur’an-ı Keriminde
ْ ‫ذين ت َفَ َّرقُوا َو‬
َ َّ‫َو ََل ت َ ُكونُوا كَال‬
‫اختَلَفُوا‬
ُ َ‫ِم ْن بَ ْع ِد َما َجا َء ُه ُم ْالبَ ِين‬
‫ات َواُولئِ َك‬
‫عذَابٌ عَظي ٌم‬
َ ‫لَ ُه ْم‬
“Kendilerine apaçık
deliller geldikten sonra
parçalanıp ayrılığa
düşenler gibi olmayın. İşte
onlar için büyük bir azap
vardır.” (Al-i İmran, 3/105)
bir sünnetullahtan
bahseder:Bizlerden önceki
kavimlerden kendilerine kitap
verilenler olmuş,bizler gibi,bir
ve beraber olma, ümmet olma
ve asla ayrılığa düşmeme
notasında
uyarılmışlardır.Fakat bu
değişmez kardeşlik yasasına
muhalif bir yol
benimsediklerinden dolayı
helak olmuşlardır.
 Din-i Mübin-i İslam’ın
kıyamete kadar değişmez
kardeşlik yasasına
rağmen, günümüzde
Mü’minler arasında
gelinen binbir türlü ayrılık
ve problemler silsilesi
karşısında bizler, net bir
şekilde, kollektif bir
hareketin içinde olmamız,
Müslüman toplumlarla
birlikte hareket etmemiz
gereğini artık anlamalıyız.
ْ‫اّلل َج ِميعًا َوالَ تَفَ َّرقُوا‬
ِ ‫َوا ْعت َ ِص ُمواْ ِب َح ْب ِل‬
ْ ‫َو‬
‫علَ ْي ُك ْم ِإ ْذ كُنت ُ ْم أ َ ْعدَاء‬
َ ‫اّلل‬
ِ َ‫اذك ُُرواْ ِن ْع َمة‬
‫صبَ ْحتُم ِبنِ ْع َمتِ ِه‬
ْ َ ‫ف بَ ْي َن قُلُو ِب ُك ْم فَأ‬
َ َّ‫فَأَل‬
‫شفَا ُح ْف َر ٍة ِم َن النَّ ِار‬
َ ‫علَ َى‬
َ ‫ِإ ْخ َوانًا َوكُنت ُ ْم‬
‫فَأَنقَذَكُم ِم ْن َها َكذَ ِل َك يُبَ ِي ُن اّللُ لَ ُك ْم آيَا ِت ِه‬
َ ‫لَعَلَّ ُك ْم ت َ ْهتَد‬
.‫ُون‬
“Hep birlikte Allah’ın ipine (Kur'ân’a)
sımsıkı sarılın. Parçalanıp bölünmeyin.
Allah’ın size olan nimetini hatırlayın.
Hani sizler birbirinize düşmanlar idiniz
de O, kalplerinizi birleştirmişti. İşte
O’nun bu nimeti sayesinde kardeşler
olmuştunuz. Yine siz, bir ateş
çukurunun tam kenarında idiniz de O
sizi oradan kurtarmıştı. İşte Allah size
âyetlerini böyle apaçık bildiriyor ki
doğru yola eresiniz” (Al-i İmran/103)
: ‫ي صلى هللا عليه وسلم‬
ُّ ِ‫قَا َل النَّب‬
ُ ‫ده ْم َوت َ َرا‬
َ ِ‫مث َ ُل ال ُم ْؤ ِمن‬
‫ح‬
ِ ‫ين في ت َ َوا‬
ُ َ ‫ِم ِه ْم َوت‬
‫س ِد إذَا‬
َ ‫عاط ِف ِه ْم َمث َ ُل ال َج‬
ْ ‫ع‬
ْ ‫ا‬
ُ ُ‫شتَكَى ِم ْنه‬
‫سا ِئ ُر‬
َ ُ‫ض ٌو تَدَاعَى لَه‬
َّ ‫س ِد ِبال‬
.‫س َه ِر َوال ُح َّمى‬
َ ‫ال َج‬
“Resulullah (a.s.v.) buyurdular ki:
Birbirlerini sevmede, birbirlerine
merhamette, birbirlerine şefkatte
mü'minlerin misâli, bir bedenin
misâlidir. Ondan bir uzuv rahatsız
olsa, diğer uzuvlar uykusuzluk ve
hararette ona iştirak ederler.”
( Müslim, Birr,17. IV, 1999-2000)
 Vücudumuzun küçük bir
yerinde ortaya çıkabilecek en
küçük bir sıkıntı nasıl ki tüm
bedeni rahatsız ediyorsa,
Dünyanın neresinde olursa
olsun, İslam beldelerinin
herhangi birinde oluşacak bir
yangın tüm İslam beldelerini
titretmelidir. Artık en yakın
komşu kardeşlerimizin
evlerindedir yangın ve
unutmayalım ki Allah ve
Rasülü bizlerden ümmet
şuuruna dayalı bir refleks
beklemektedir.
Günümüz Müslümanlarının
ümmet şuurundan uzak bir
görüntü sergiledikleri
aşikardır. Bu durumun en
büyük sebeplerinden biri son
ikiyüz yıldır Batı dünyasının
kardeşlik bünyemize zerkettiği
kapitalist hayat tarzıdır.
Menfaatler söz konusu
olduğunda,öz kardeşimizi dahi
ezip geçmemiz gerektiğini
bizlere fısıldayan bu zehir
karşısında yüce Nebi (S.A.V)
bizlere aramızdaki kardeşliğin
nasıl olması gerektiğini
haykırmaktadır.
‫ي صلى هللا عليه وسلم‬
ُّ ِ‫قَا َل النَّب‬
،ُ‫ والَ يَ ْخذُلُه‬،ُ‫ الَ يَ ْظ ِل ُمه‬،‫س ِل ِم‬
ْ ‫س ِل ِم أ َ ُخو ا ْل ُم‬
ْ ‫ا ْل ُم‬
‫ير ِإلَى‬
ِ ُ‫قره الت َّ ْق َوى َه ُهنَا وي‬
ُ ‫ش‬
ُ ‫َو َال يَ ْح‬
‫ام ِر ٍئ ِم َن‬
َ
ْ ‫ ِب َح‬.‫صد ِْر ِه‬
ْ ‫ب‬
ِ ‫س‬
‫علَى‬
َ ‫س ِل ِم‬
ْ ‫ ك ُِل ا ْل ُم‬.‫س ِل ُم‬
ْ ‫الش َِّر أَ يَ ْح ِق َر أ َ َخا ا ْل ُم‬
ُ ‫س ِل ِم َح َرام ودمه و َمالُهُ َو ِع ْر‬
‫ضه‬
ْ ‫ا ْل ُم‬
“Müslüman Müslümanın kardeşidir.
Ona (ihânet etmez), zulmetmez, onu
mahrum bırakmaz, onu tahkîr etmez.
Takva şuradadır-eliyle göğsünü işaret
etti Kişiye şer olarak, müslüman
kardeşini tahkir etmesi yeterlidir. Her
Müslümanın malı, kanı ve ırzı diğer
Müslümana haramdır.”
(Müslim, Birr, 10. IV, 1976.)
İSAR
 Ümmet olma yolunda kardeşlik
َ ‫اإلي َم‬
َ ‫َوالَّذ‬
‫ان ِمن قَ ْب ِل ِه ْم‬
َ ‫ِين تَبَ َّوؤُوا الد‬
ِ ْ ‫َّار َو‬
َ ‫ون َم ْن َها َج َر ِإلَ ْي ِه ْم َو َال يَ ِجد‬
َ ُّ‫يُ ِحب‬
‫ُون فِي‬
َ ‫ُور ِه ْم َحا َجةً ِم َّما أُوتُوا َويُ ْؤ ِث ُر‬
‫علَى‬
َ ‫ون‬
ُ
ِ ‫صد‬
َ ‫س ِه ْم َولَ ْو ك‬
َ ‫و‬
َ ُ‫صةٌ َو َمن ي‬
َ ‫صا‬
َ ‫َان بِ ِه ْم َخ‬
ِ ُ‫أَنف‬
َ ‫س ِه فَأ ُ ْولَئِ َك ُه ُم ا ْل ُم ْف ِل ُح‬
.‫ون‬
ُ
ِ ‫ش َّح نَ ْف‬
“Onlardan (muhacirlerden) önce o
yurda (Medine’ye) yerleşmiş ve imanı da
gönüllerine yerleştirmiş olanlar, hicret
edenleri severler. Onlara verilenlerden
dolayı içlerinde bir rahatsızlık
duymazlar. Kendileri son derece ihtiyaç
içinde bulunsalar bile onları kendilerine
tercih ederler. Kim nefsinin
cimriliğinden, hırsından korunursa, işte
onlar kurtuluşa erenlerin ta
kendileridir.” (Haşr-9)
temelini attıktan sonra
sorumluluklarımızda ardısıra
gelmeye devam eder. Kendini
bu ümmetin bir ferdi olarak
görenlerin artık en büyük
özelliği kardeşlerinin
menfaatini kendi menfaatinin
üstünde görmesidir. Dinimiz bu
durumu isar kavramıyla açıklar.
İsar; din kardeşinin hak ve
menfaatlerini kendi hak ve
menfaatlerinden önde tutmaktır.
 (Süleyman Uludağ,Tasavvuf Terimleri
Sözlüğü, Marifet Yay.,İstanbul
1999,s.272.)
 İsarın zıddı olan
bencillik,insanın yalnız
kendisiyle ilgilenmesi,ilişkide
bulunduğu herkesi ve her şeyi
kendi yararına kullanma
isteği anlamına
gelmektedir.Günümüz sözde
modern dünyasının
oluşturmaya çalıştığı insan
tipi bu şekildedir.Ancak yüce
dinimiz asla bencil bir insan
tipini kabul etmez, hatta din
kardeşinin sorunlarına
kayıtsız kalmayı İslam dışı
olarak telakki eder.
‫ي صلى هللا عليه وسلم‬
ُّ ِ‫قَا َل النَّب‬
“İnsanların en düşük
karakterlileri bencil ve
korkak kimselerdir”
(Ebû Dâvûd, Süleyman b. el-Eş’as, Sünen,
Cihâd, B. 21, Çağrı Yay., İstanbul 1990.)
“Müslümanların
derdiyle ilgilenmeyen
onlardan değildir.”
(Heysemî, Mecmeu’z-zevâid, c. X, s. 248.)
َ ‫ىا أَيُّ َها الَّ ِذ‬
‫ق‬
ٌ ‫س‬
ِ ‫ين آ َمنُوا إِن َجاء ُك ْم فَا‬
‫ِبنَبَ ٍأ فَتَبَيَّنُوا أَن ت ُ ِصيبُوا قَ ْو ًما‬
‫علَى َما فَعَ ْلت ُ ْم‬
َ ‫ص ِب ُحوا‬
ْ ُ ‫ِب َج َهالَ ٍة فَت‬
َ ‫نَا ِد ِم‬
‫ين‬
“Ey iman edenler! Size bir
fasık bir haber getirirse,
bilmeyerek bir topluluğa
zarar verip yaptığınıza
pişman olmamak için o
haberin doğruluğunu
araştırın.”(Hucurat – 6)
 Ümmet olabilme yolunda kardeşliği
ve onun gereklerini yerine getirirken
bir yandan da oluşturulan bu yapının
korunması gereklidir.Bu noktada
atılacak ilk adım; Tarihimiz boyunca
hiçbir zaman bizlere hayırlı bir rüya
görmeyen,kendilerine tabi
olmadıkça asla bizlerden razı
olmayacak olan fısıltı sahiplerine
kulaklarımızı tıkayıp yüzümüzü
kardeşlerimize dönmeli, sorunları
direk yüz yüze çözmeli ve art niyet
sahiplerine fırsat tanımamalıyız.
 Oluşturulan ümmet
binasını korumada bir
َ ‫ يَا أَيُّ َها الَّ ِذ‬diğer önemli madde
‫يرا‬
ْ ‫ين آ َمنُوا‬
ً ِ‫اجتَنِبُوا َكث‬
َّ ‫ض ال‬
َّ ‫ِم َن ال‬
‫ظ ِن ِإثْ ٌم َو َال‬
َ ‫ظ ِن ِإ َّن بَ ْع‬
kardeşlerimiz hakkında
ُ ‫سوا َو َال يَ ْغتَب بَّ ْع‬
ً ‫ضكُم بَ ْع‬
‫ضا‬
َّ ‫ ت َ َج‬zandan kaçınmak ve
ُ ‫س‬
‫ب أ َ َحدُ ُك ْم أَن يَأ ْ ُك َل لَ ْح َم أ َ ِخي ِه َم ْيتًا‬
ُّ ‫ أَيُ ِح‬arkalarından
‫اب‬
ٌ ‫اّلل ت َ َّو‬
َ َّ ‫اّلل ِإ َّن‬
َ َّ ‫ فَ َك ِر ْهت ُ ُموهُ َواتَّقُوا‬hoşlanmadıkları biçimde
.‫َّر ِحي ٌم‬
hareket etmemektir
“Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının. Çünkü zannın
bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini
araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz
ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan
tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah
tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.”(Hucurat-12)
 Kur’an-ı Mübin ümmet olgusu
üzerinde bu kadar ayrıntılı bir
şekilde durmasına rağmen
maalesef günümüz dünyasında
olduğu gibi ümmet arasında çok
kanlı hesaplaşmalar görülmeye
devam etmektedir. Bizi bizden iyi
bilen yüce Yaratıcımız yaraya
merhem arayanlara çareyi en güzel
bir şekilde vermektedir.
ْ ‫ين‬
َ ِ‫ان ِم َن ا ْل ُم ْؤ ِمن‬
‫ص ِل ُحوا‬
ْ َ ‫اقتَتَلُوا فَأ‬
ِ َ ‫وإِن َطائِفَت‬
‫علَى ْاأل ُ ْخ َرى فَقَاتِلُوا‬
َ ‫بَ ْينَ ُه َما فَ ِإن بَغَتْ ِإ ْحدَا ُه َما‬
ْ‫اّلل فَ ِإن فَاءت‬
ِ َّ ‫الَّتِي تَ ْب ِغي َحتَّى تَ ِفي َء ِإلَى أَ ْم ِر‬
ُ ‫س‬
‫ب‬
ْ َ ‫فَأ‬
ِ ‫ص ِل ُحوا بَ ْينَ ُه َما ِبا ْلعَ ْد ِل َوأ َ ْق‬
ُّ ‫اّلل يُ ِح‬
َ َّ ‫طوا ِإ َّن‬
َ ُ‫ين ِِنَّ َما ا ْل ُم ْؤ ِمن‬
َ ‫س ِط‬
‫ص ِل ُحوا بَ ْي َن‬
ْ َ ‫ون ِإ ْخ َوةٌ فَأ‬
ِ ‫ا ْل ُم ْق‬
َ ‫لَعَلَّ ُك ْم ت ُ ْر َح ُم‬
‫اّلل‬
َ َّ ‫أَ َخ َو ْي ُك ْم َواتَّقُوا‬.‫ون‬
"Eğer inananlardan iki grup birbirleriyle savaşırlarsa aralarını düzeltin. Eğer biri
ötekine karşı haddi aşarsa, Allah’ın buyruğuna dönünceye kadar haddi aşan tarafa
karşı savaşın. Eğer (Allah’ın emrine) dönerse artık aralarını adaletle düzeltin ve
(onlara) adaletli davranın. Çünkü Allah, adaletli davrananları sever. Müminler
ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah'a karşı
gelmekten sakının ki, size merhamet edilsin.“(Hucurât, 49/9-10.)
 SONUÇ
 1) Yaklaşık1500 yıllık tarihimizde ümmet şuurundan bu
kadar uzak kalarak kardeşlerimize sırt çevirdiğimiz bir
dönem belki de hiç yaşanmadı.
 2)Çare olarak atacağımız ilk adım ; tarihimize bakarak
medeniyetimizde çok geniş çapta bulunan; Müslümanların
ümmet şuuru ile birbirlerinin dertleri ile dertlenme
örneklerini zihin tarihimizden şöyle bir geçirmek
olacaktır.
 3) Ait olduğumuz ümmet teşekkülüne, tüm alemin
ihtiyacı olduğunu, yine medeniyetimizin tüm dünyaya
yaşatmış olduğu enfes seviyeyi tekrar hatırlamalıyız.
 4)Bilmeliyiz ki bu sorumluluk bizlere imandan sonra
yüklenen en büyük görevdir.
 5)Bu yüce görev dahilinde harabeye dönen kardeşlik
binamızı tekrar onarmalı, ümmet şuuru ile
kardeşlerimizin dertleri ile dertlenme ameliyesini bir
an önce hayata geçirmeliyiz.
 6) Ümmet binasının korunmasında yine ümmetin her bir
ferdine görev ve sorumluluklar düşmektedir. Din-i Mübini İslam çerçevesinde sorumluluklarımızı öğrenmeli ve
yine aynı çerçevede ümmet binasının korunmasındaki
mesuliyetimizin de idrakine varmalıyız.
 8) Bu ulvi sorumluluktan kaçındığımız takdirde,
Sünnetullah gereği sonumuzun helaki kaçınılmazdır.
 9) Henüz Alem-i İslam nefes alıp
vermededir.Medeniyetimiz son sözünü söylememiştir.
 10) Bizler ceddimize bakarak ümmet olma yolunda
tüm kardeşlerimize Mehmet Akif’in dilinden
sesleniyoruz :
 Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez;
 Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.
 ALLAH (CC) YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN.
Download