T.C. GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ

advertisement
T.C.
GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ
SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ
ĠġLETME ANABĠLĠM DALI
MUHASEBE - FĠNANSMAN BĠLĠM DALI
ULUSLARARASI FĠNANSAL RAPORLAMA STANDARTLARI
ÇERÇEVESĠNDE ARACI KURUMLAR ĠÇĠN FĠNANSAL
RAPORLAMA ÖNERĠSĠ
DOKTORA TEZĠ
Hazırlayan
Hale ORUÇ
Tez DanıĢmanı
Prof. Dr. Hasan KAVAL
Ankara – 2013
T.C.
GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ
SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ
ĠġLETME ANABĠLĠM DALI
MUHASEBE - FĠNANSMAN BĠLĠM DALI
ULUSLARARASI FĠNANSAL RAPORLAMA STANDARTLARI
ÇERÇEVESĠNDE ARACI KURUMLAR ĠÇĠN FĠNANSAL
RAPORLAMA ÖNERĠSĠ
DOKTORA TEZĠ
Hazırlayan
Hale ORUÇ
Tez DanıĢmanı
Prof. Dr. Hasan KAVAL
Ankara – 2013
ONAY
Hale ORUÇ tarafından hazırlanan “Uluslararası Finansal Raporlama Standartları
Çerçevesinde Aracı Kurumlar Ġçin Finansal Raporlama Önerisi” baĢlıklı bu çalıĢma,
15.01.2013 tarihinde yapılan savunma sınavı sonucunda oyçokluğu ile baĢarılı
bulunarak jürimiz tarafından ĠĢletme/Muhasebe-Finansman bilim dalında Doktora
Tezi olarak kabul edilmiĢtir.
Prof. Dr. Nalan Akdoğan (BaĢkan)
Prof. Dr. Ahmet Aksoy
Prof. Dr. Hasan Kaval
Prof. Dr. Semih Hüseyin Tokay
Prof. Dr. Nevzat Aypek
ÖNSÖZ
Sermaye piyasasından beklenen faydanın sağlanmasında önemli bir
iĢleve sahip bulunan aracı kurumların, fon aktarım mekanizmasının sağlıklı
ve etkin olarak çalıĢmasını sağlamak üzere mevcut ve potansiyel
yatırımcılara, düzenleyici ve öz düzenleyici kurumlara ve ilgili diğer menfaat
sahiplerine ihtiyaçlarını karĢılamaya yönelik gerçeğe uygun finansal bilgiyi
sağlayacak finansal rapor sunması gerekmektedir. Ancak ülkemiz sermaye
piyasası mevzuatında aracı kurum hesap planının, sermaye yeterliliği
düzenlemelerinin ve finansal rapor formatlarının Uluslararası Finansal
Raporlama Standartları ile uyumlu ülkemiz finansal raporlama standartlarına
tam uyumlu olmadığı ve bu nedenle finansal tabloların sağlıklı karĢılaĢtırma
ve analiz yapmaya elveriĢli olmadığı, ayrıca aracı kurumların finansal
durumlarının
güvenilir
Ģekilde
izlenmesi
imkanının
bulunmadığı
gözlenmektedir.
Bu kapsamda, söz konusu düzenlemelerde güncelliğini kaybeden
ve/veya eksik olarak düzenlenmiĢ hususların tespit edilerek, kamuya
açıklanan finansal tablolar için rehber niteliğinde uluslararası örnekleri ile
uyumlu bir format sunulması çalıĢmanın konusunu oluĢturmaktadır.
Bu çalıĢmanın hazırlanması süresince değerli desteğini esirgemeyen
Sayın hocam ve tez danıĢmanım Prof. Dr. Hasan KAVAL‟a sonsuz
Ģükranlarımı sunarım. ÇalıĢmam süresince yeterli ilgiden yoksun bıraktığım
aileme ve yetiĢmem için hiçbir Ģeyi esirgemeyen anneme ve babama
teĢekkürü bir borç bilirim.
Hale ORUÇ
Ankara - 2013
ii
ĠÇĠNDEKĠLER
ÖNSÖZ ........................................................................................................... Ġ
ĠÇĠNDEKĠLER ................................................................................................ ĠĠ
KISALTMALAR CETVELĠ ............................................................................. V
TABLOLAR LĠSTESĠ .................................................................................... VĠ
GRAFĠKLER LĠSTESĠ ................................................................................. VĠĠ
GĠRĠġ ............................................................................................................. 1
BĠRĠNCĠ BÖLÜM
ARACI KURULUġLAR
1.1. ARACI KURULUġ KAVRAMI VE ARACI KURULUġLARIN
SERMAYE PĠYASASI FAALĠYETLERĠNĠN KAPSAMI ............................... 5
1.2.SERMAYE PĠYASASINDA ARACILIK FAALĠYETĠ KAVRAMI .......... 13
1.3. ARACI KURUMLARIN FAALĠYETLERĠ ............................................ 16
1.3.1. Halka Arza Aracılık Faaliyeti ..................................................... 16
1.3.2. Alım Satıma Aracılık Faaliyeti ................................................... 19
1.3.3.Türev Araçların Alım Satımına Aracılık Faaliyeti ..................... 22
1.3.4.Menkul Kıymetlerin Geri Alım veya Satım Taahhüdüyle Alım
Satımı (Repo-Ters Repo) Faaliyeti ..................................................... 24
1.3.5. Portföy Yöneticiliği Faaliyeti .................................................... 25
1.3.6. Yatırım DanıĢmanlığı Faaliyeti .................................................. 27
1.3.7. Kaldıraçlı Alım Satım Faaliyeti ................................................. 29
ĠKĠNCĠ BÖLÜM
ARACI KURUMLARIN MUHASEBE SĠSTEMĠNĠN ĠġLEYĠġĠ
2.1. ARACI KURUM BELGE VE KAYIT DÜZENĠ ..................................... 33
2.2. ARACI KURUM HESAP PLANI ......................................................... 37
iii
2.2.1. Aracı Kurum Hesap Planının Özellikleri .................................. 38
2.2.2. Aracı Kurum Hesap Planında Özellik Arz Eden Hesaplar ..... 41
2.2.2.1.MüĢteriler Hesabı ................................................................. 41
2.2.2.2.Takas Merkezi Hesabı .......................................................... 42
2.2.2.3.Nazım Hesaplar .................................................................... 45
2.2.2.4.Kredi Hesabı ......................................................................... 45
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARI ĠLE SERMAYE YETERLĠLĠĞĠ
TABLOLARI
3.1. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARININ ÖNEMĠ ...................... 52
3.2. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARINA ĠLĠġKĠN
DÜZENLEMELER .................................................................................... 56
3.3. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARI AÇISINDAN ÖNEM ARZ
EDEN UMS/UFRS-TMS/TFRS’LER ......................................................... 61
3.3.1.UMS/TMS 32 Finansal Araçlar: Sunum ..................................... 62
3.3.2.UFRS/TRFS 7 Finansal Araçlar: Açıklamalar ........................... 64
3.3.3.UMS/TMS 39 Finansal Araçlar: MuhasebeleĢtirme ve Ölçme . 68
3.3.4.UFRS/TFRS 9-Finansal Araçlar: Sınıflandırma ve Ölçme ........ 72
3.4. SERMAYE YETERLĠLĠĞĠNĠN DEĞERLENDĠRĠLMESĠNE ĠLĠġKĠN
DÜZENLEMELER .................................................................................... 76
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARINA
YÖNELĠK ĠNCELEME
4.1. DÖNEN/DURAN VARLIK AYRIMI ..................................................... 86
4.2. MÜġTERĠLER HESABI ..................................................................... 89
4.2.1. MüĢteri Nakitleri......................................................................... 90
4.2.2. MüĢteri Nakitlerinin Kullanımı .................................................. 92
iv
4.3. ARACI KURUMUN TĠCARĠ PORTFÖYÜ ........................................... 96
4.4.REPO VE TERS REPO ĠġLEMLERĠ ................................................... 99
4.5. TAKAS VE ĠġLEM TARĠHĠ MUHASEBESĠ ...................................... 110
4.6. GELĠR TABLOSU MODELĠ ............................................................. 114
BEġĠNCĠ BÖLÜM
ARACI KURUM ÖRNEK FĠNANSAL TABLO FORMATLARI
5.1. ÖRNEK FĠNANSAL DURUM TABLOSU (BĠLANÇO) FORMATI .... 119
5.1.1. Genel Ġlkeler ............................................................................. 120
5.1.2. Finansal Durum (Bilanço)- Varlıklara ĠliĢkin Ġlkeler .............. 123
5.1.3. Finansal Durum (Bilanço)- Varlıkların Sunumu .................... 124
5.1.4. Finansal Durum (Bilanço)- Yükümlülüklere ĠliĢkin Ġlkeler .... 129
5.1.5. Finansal Durum (Bilanço)- Yükümlülüklerin Sunumu .......... 130
5.1.6. Finansal Durum (Bilanço)- Özkaynaklara ĠliĢkin Ġlkeler ....... 132
5.1.7. Finansal Durum (Bilanço)- Özkaynakların Sunumu ............. 133
5.2. ÖRNEK KAPSAMLI GELĠR TABLOSU FORMATI .......................... 134
5.2.1. Genel Ġlkeler ............................................................................. 135
5.2.2. Kapsamlı Gelir Tablosunun Sunumu ..................................... 141
SONUÇ ...................................................................................................... 148
KAYNAKÇA .............................................................................................. 152
ÖZET ......................................................................................................... 158
ABSTRACT ............................................................................................... 160
v
KISALTMALAR CETVELĠ
AB
:Avrupa Birliği
ABD
:Amerika BirleĢik Devletleri
ĠMKB
:Ġstanbul Menkul Kıymetler Borsası
MiFID
: Markets in Financial Instruments Directive/ Finansal Araç Piyasaları
Direktifi
MKK
: Merkezi Kayıt KuruluĢu A.ġ.
Repo
: Repurchase agreement-sermaye piyasası araçlarının geri alım
taahhüdü ile satımı
SAB
:Satın Alma BirleĢme
SGMK
: Sabit Getirili Menkul Kıymet
SPK
:Sermaye Piyasası Kurulu
SPKn
:Sermaye Piyasası Kanunu
Takasbank
:ĠMKB Takas ve Saklama Bankası A.ġ.
TMSK*
:Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu
TMS/TFRS
: Türkiye Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları
TSPAKB
: Türkiye Sermaye Piyasası Aracı KuruluĢları Birliği
UMS/UFRS
: Uluslararası Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları
UMSK
:Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulu
VOB
:Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon Borsası
*
KHK/660 sayılı “Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri
Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” (KHK) 02.11.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe
girmiştir. Söz konusu KHK ile kamu tüzel kişiliğini haiz ve idari özerkliğe sahip, “Kamu Gözetimi, Muhasebe
ve Denetim Standartları Kurumu” kurulmuştur. Bu KHK ile TMSK’nın kuruluş ve faaliyetlerinin dayanağı olan
SPKn’nun Ek 1 inci maddesi 02.11.2011 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmıştır.
vi
TABLOLAR LĠSTESĠ
Tablo 1: Aracı Kurum Sınıflandırmaları ....................................................... 11
Tablo 2: Halka Arz Faaliyetleri .................................................................... 19
Tablo 3: Aracı KuruluĢların Menkul Kıymet ĠĢlem Hacmi ............................ 21
Tablo 4: Aracı KuruluĢların VOB ĠĢlem Hacmi............................................. 23
Tablo 5: Aracı KuruluĢların Portföy Yönetimi Faaliyetleri ............................ 27
Tablo 6: Aracı KuruluĢların Kurumsal Finansman Faaliyetleri ..................... 29
Tablo 7: UMS/TMS 39 ve UFRS/TFRS 9 Arasındaki Belirgin Farklar ......... 74
Tablo 8: Sermaye Yeterliliği Tabanının Hesaplanmasında Kullanılacak
Değerleme Ġlkeleri ........................................................................................ 77
Tablo 9: Örnek Finansal Durum Tablosu (Bilanço) ................................... 146
Tablo 10: Örnek Kapsamlı Gelir Tablosu .................................................. 147
vii
GRAFĠKLER LĠSTESĠ
Grafik : Kaldıraçlı Alım Satım ĠĢlemleri Aylar Ġtibarıyla Toplam ĠĢlem
Hacmi…………………………………………………………………………...32
GĠRĠġ
Finansal piyasalarımızda aracılık faaliyeti esas olarak, 19 uncu yüzyılın
ikinci yarısında batılı sermaye çevrelerine ulaĢabilmek için aracılara ihtiyaç
duyulması sonucu Galata Bankerlerinin ön plana çıkması ile gündeme
gelmiĢtir. Galata Bankerleri 1854‟te alınan ilk Osmanlı dıĢ borcu (Kırım Harbi
dolayısıyla) ile baĢlayan ve 1881‟deki Muharrem Kararnamesi ile sona eren
dönemde –ki bu döneme “konsolid devri” de denir- çıkarılan tahviller ile
Osmanlı topraklarında faaliyet gösteren yabancı Ģirketlerin (özellikle
Ģimendifer, elektrik, gaz ve tramvay Ģirketlerinin) meĢrutiyetten sonra da yerli
Ģirketlerin tahvil ve hisse senetleri piyasasının oluĢmasında aracılık rolü
üstlenmiĢlerdir. Ancak daha sonra artan ekonomik olumsuzluklarla birlikte
Osmanlı Ġmparatorluğun gelirlerinin ipotek altına alınması, batı sermayesinin
Osmanlı piyasasında hâkimiyet kurmasına ve bankerlerin iflasına sebep
olmuĢtur.
Cumhuriyetin ilanından sonra ise, sermaye piyasası araçları üzerinde
denetimsiz olarak spekülatif iĢlemler yapan Rum azınlıklar ortaya çıkmıĢtır.
Ancak, 1929 ekonomik krizi ile yürürlüğe sokulan 1447 sayılı Menkul
Kıymetler ve Kambiyo Borsaları Kanunu ve 1567 sayılı Türk Parasının
Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ile söz konusu azınlıklar finansal
piyasalardaki rolünü yitirmiĢlerdir. Daha çok spekülatif amaçlarla oluĢturulan
finansal aracılık sisteminin ortadan kalkmasıyla 1980 lerde sermaye
piyasasının yasal olarak oluĢturulması sürecine kadar sermaye piyasasında
aracılık faaliyetlerine iliĢkin önemli bir geliĢme yaĢanmamıĢtır.
Sermaye piyasasında aracılık faaliyetleri ve aracı kuruluĢlar esas
olarak, 1980 sonrasında bankerlik krizini takiben sermaye piyasasının güven
ve açıklık içinde çalıĢmasının sağlanması ve yatırımcıların hak ve
yararlarının korunmasını teminen hazırlanan ve 30.07.1981 tarih ve 17416
sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanarak yürürlüğe giren 2499 sayılı Sermaye
Piyasası Kanunu (SPKn) ile düzenlenmiĢtir. SPKn çerçevesinde aracı
2
kuruĢların kuruluĢ, faaliyet esasları ve yükümlülükleri çeĢitli Sermaye
Piyasası Kurulu (SPK) Tebliğleri, Kararları ve Duyuruları ile belirlenmektedir.
Bu kapsamda düzenlemelerde, sermaye piyasasında bir güven kurumu
olarak faaliyet gösteren aracı kurumların finansal tablolarının ihtiyaca uygun,
anlaĢılabilir, güvenilir ve karĢılaĢtırılabilir nitelikte olmalarını teminen ayrı bir
hesap planı öngörülmüĢtür. Ancak, aracı kuruluĢ tanımı içinde yer alan
bankalar SPKn‟nun 50/(a) maddesi çerçevesinde kuruluĢ, denetim, gözetim,
muhasebe, mali tablo ve rapor standartları konularında kendi özel
kanunlarındaki hükümlere tabi bulunmaktadır. Bu nedenle bu çalıĢmada
bankaları kapsamayacak Ģekilde aracı kurumlar esas alınmıĢtır.
SPK‟nın 09.04.2008 tarih ve 26842 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan
Seri:XI, No:29 sayılı “Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya ĠliĢkin
Esaslar Tebliği”, ihraç ettiği sermaye piyasası araçları bir borsada iĢlem
gören ortaklıklar, aracı kurumlar, portföy yönetim Ģirketleri ve bu iĢletmelerin
bağlı ortaklıkları, iĢtirakleri ve iĢ ortaklıkları için, 01.01.2008 tarihinden sonra
baĢlayan hesap dönemlerine ait ilk ara finansal tablolardan itibaren geçerli
olmak üzere yürürlüğe girmiĢtir. Bu Tebliğe istinaden, iĢletmelerin finansal
tablolarını Avrupa Birliği tarafından kabul edilen haliyle Uluslararası Finansal
Raporlama Standartları‟na (UMS/UFRS) göre hazırlamaları gerekmektedir.
Ancak, Avrupa Birliği tarafından kabul edilen UMS/UFRS‟nin Uluslararası
Muhasebe Standartları Kurulu (UMSK) tarafından yayımlananlardan farkları
Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) tarafından ilan edilinceye
kadar
UMS/UFRS‟ler
standartlara
aykırı
uygulanacaktır.
olmayan,
TMSK
Bu
kapsamda,
tarafından
benimsenen
yayımlanan
Türkiye
Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları (TMS/TFRS) esas alınmaktadır.
Finansal tablo formatları için ise SPK tarafından 2008/16 sayılı ve 2009/2
sayılı Haftalık Bültenler ile 28 Nisan 2009 tarih ve 82 sayılı Ġstanbul Menkul
Kıymetler Borsası (ĠMKB) Bülteninde yayımlanan Duyuru ile uygulanması
zorunlu kılınan formatlar kullanılmaktadır.
3
Bunlardan ayrı olarak, aracı kurumların mali yapılarını güçlendirmeye
yönelik olarak SPK, 26.06.1998 tarih ve 23384 mükerrer sayılı Resmi
Gazete‟de yayımlanan Seri:V No:34 sayılı “Aracı Kurumların Sermayelerine
ve Sermaye Yeterliliğine ĠliĢkin Esaslar Tebliği” ile aracı kurumlar için
sermaye yeterliliği düzenlemelerini yürürlüğe koymuĢtur.
SPK
tarafından
aracı
kurumların
hesap
planına,
finansal
raporlamalarına ve sermaye yeterliliğine iliĢkin farklı zamanlarda yapılan söz
konusu düzenlemeler, zamanının gerektirdiği farklı ihtiyaçlara cevap veren
düzenlemeler niteliğindedirler. Ancak, söz konusu düzenlemelerin birbiri ile
uyumsuzluk gösteren ve/veya güncel geliĢmelere göre revize edilmeyen
hükümleri finansal bilgilerin anlaĢılabilir, ihtiyaca uygun, güvenilir ve
karsılaĢtırılabilir olma niteliklerini zarara uğratmaktadır. Dolayısıyla, aracı
kurumların sermaye piyasası mevzuatına tabi ortaklıklardan ve diğer
sermaye piyasası kurumlarından farklılık arz eden faaliyetleri, varlık ve
kaynak yapıları, karlarının kaynakları dikkate alınarak tüm düzenlemelerin
birlikte etkin iĢleyiĢi sağlanmalıdır.
Bu kapsamda, aracı kurum muhasebe sisteminin aracı kurumların
finansal durumu, faaliyet sonuçları ve finansal durumlarındaki değiĢmeleri
UMS/UFRS‟lere uygun olacak Ģekilde anlaĢılabilir, ihtiyaca uygun ve
güvenilir olarak yansıtılabilmesini sağlamak üzere gözden geçirilmesi ve
aracı kurumlar için UMS/UFRS‟lere uygun özel finansal tablo formatları
önerilmesi çalıĢmanın konusunu oluĢturmaktadır.
ÇalıĢma beĢ ana bölümden oluĢmaktadır. Birinci bölümde, ülkemizde
aracı kuruluĢ kavramı ve aracı kuruluĢların faaliyetleri ele alınmaktadır.
ÇalıĢmanın ikinci bölümünde, aracı kurumların faaliyetleri ile karĢı
karĢıya kaldığı riskler dikkate alınarak tüm menfaat sahiplerinin ihtiyaçlarının
karĢılanmasını
sağlamak
üzere
oluĢturulan
aracı
sisteminin önemi ve temel unsurları açıklanmaktadır.
kurum
muhasebe
4
Üçüncü bölümde, aracı kurum finansal tabloları incelenmektedir. Bu
bölümde aracı kurum finansal tablolarına iliĢkin ülkemiz düzenlemeleri, aracı
kurum finansal tabloları açısından önem arz eden Uluslararası Finansal
Raporlama
Standartları
ve
aracı
kurumların
özel
finansal
tabloları
kapsamında sermaye yeterliliğine iliĢkin düzenlemeler yer almaktadır.
ÇalıĢmanın dördüncü bölümünde, aracı kurumların yürüttüğü faaliyetler
ile Uluslararası Finansal Raporlama Standartları çerçevesinde, aracı
kurumların finansal durum (bilanço) ve gelir tablolarında dikkat çeken hesap
ve uygulamaların incelenmesi sonucunda tespit edilen sorunlar ve çözüm
önerilerine yer verilmektedir.
BeĢinde bölümde ise, ilgili Uluslararası Finansal Raporlama Standartları
çerçevesinde örnek finansal durum (bilanço) ve gelir tablosu formatları
önerilmektedir.
Sonuç
yapılmaktadır.
bölümünde
ise
çalıĢmanın
genel
bir
değerlendirmesi
BĠRĠNCĠ BÖLÜM
ARACI KURULUġLAR
Aracı
kuruluĢlar,
sermaye
piyasasında
fon
hareketlerinin
yönlendirilmesindeki rolü ile sundukları ürün ve hizmetlerin niteliği dikkate
alınarak, sermaye piyasası mevzuatı ile ayrıntılı olarak düzenlenmiĢtir.
Bu bölümde ülkemizde aracı kuruluĢ kavramı ve aracı kuruluĢların
sermaye piyasası faaliyetleri ele alınacaktır.
1.1. ARACI KURULUġ KAVRAMI VE ARACI KURULUġLARIN SERMAYE
PĠYASASI FAALĠYETLERĠNĠN KAPSAMI
Esas itibariyle aracı kuruluĢlar sermaye piyasasında orta ve uzun vadeli
ödünç verilebilir fonların, sermaye piyasası araçlarının alım satımı suretiyle
tasarruf sahiplerinden yatırımcılara aktarılmasında aracılık etmektedirler.
2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu‟nun (SPKn) gerekçesinde aracı
kuruluĢların sermaye piyasasındaki rolü ile ilgili olarak:
“Şirketler çıkardıkları menkul kıymetleri usulüne uygun olarak izahname
hazırlayıp sirküler ve ilanlar vasıtasıyla tasarruf sahiplerine duyurmak
suretiyle halka arz edebilirler. Tanınmış ve iyi durumda olan bir şirketin
çıkardığı menkul kıymetler hiç bir yardımcı faaliyet getirmeksizin tasarruf
sahiplerince kapışılabilir. Ancak, menkul kıymet arz eden her şirketin durumu
böyle olmayabilir. Gerek iş konusu, gerek rantabilitesi itibariyle iyi durumda
olan, ancak yeni kurulan, tanınmamış bir şirketin menkul kıymetleri, tasarruf
sahipleri bakımından başlangıçta o kadar cazip bulunmayabilir. İşte bu
durumda,
menkul
kıymetlerin
kuruluşlara ihtiyaç duyulur.”
denilmektedir.
halka
satılabilmesi
bakımından
aracı
6
Konuyla ilgili olarak SPKn‟nun;
- “Tanımlar” baĢlıklı 3 üncü maddesinde “Aracı KuruluĢ” ifadesinin aracı
kurumlar ile bankaları ifade ettiği,
-“Sermaye Piyasası Faaliyetleri” baĢlıklı 30 uncu maddesinde SPKn
kapsamına giren sermaye piyasası faaliyetlerinin;
i) Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) kaydına alınacak sermaye
piyasası araçlarının ihraç veya halka arz yoluyla satıĢına aracılık,
ii) Daha önce ihraç edilmiĢ olan sermaye piyasası araçlarının aracılık
amacıyla alım satımı,
iii) Ekonomik ve finansal göstergelere, sermaye piyasası araçlarına,
mala, kıymetli madenlere ve dövize dayalı vadeli iĢlem ve opsiyon
sözleĢmeleri dahil her türlü türev araçların alım satımına aracılık,
iv) Sermaye piyasası araçlarının geri alım veya satım taahhüdüyle
alım satımı,
v) Yatırım danıĢmanlığı,
vi) Portföy iĢletmeciliği ve yöneticiliği,
vii) Döviz, mal, kıymetli maden ve SPK tarafından belirlenecek diğer
varlıkların kaldıraçlı alım satımı, alım satımına aracılık ve bu iĢlemlere
yönelik hizmetlerin yerine getirilmesi ve
viii) Diğer sermaye piyasası kurumlarının faaliyetlerinden oluĢtuğu,
- 30 uncu maddesinde ayrıca aracılık faaliyetinin, sermaye piyasası
araçlarının SPKn‟nun 31 inci maddesi çerçevesinde yetkili kuruluĢlar
tarafından kendi nam ve hesabına, baĢkası nam ve hesabına, kendi namına
baĢkası hesabına alım satımını ifade ettiği,
-“Faaliyet Ġzni” baĢlıklı 31 inci maddesinde ise özetle sermaye piyasası
faaliyetlerinde bulunacak kurumların, SPK‟dan izin almalarının zorunlu
olduğu, yukarıda (i) ve (ii) olarak belirtilen sermaye piyasası faaliyetlerinin
münhasıran aracı kuruluĢlarca yürütüleceği,
belirtilmektedir.
Bankalar SPKn‟nun “Saklı Hükümler ve Ġstisnalar” baĢlıklı 50 nci
maddesi çerçevesinde sermaye piyasası faaliyetleri ile sınırlı olarak SPKn
7
hükümlerine tabidirler.
SPK‟nın 15.08.1996 tarihli ilke kararı öncesinde
bankacılık lisansına sahip bir kuruluĢun mali piyasaların her alanında faaliyet
gösterebilmesi sistemi (evrensel bankacılık sistemi) benimsenmiĢ olup,
bankalar bu çerçevede SPK‟dan aldıkları yetki belgeleri ile sermaye piyasası
faaliyetlerinde bulunabilmekteydiler. Bu Kararda, aracı kurumlar dıĢında
bankaların da aracılık faaliyetlerinde bulunmalarının uygun bulunmasındaki
temel sebep yaygın Ģube Ģebekesine sahip büyük itibar müesseseleri
olmalarıdır.
SPK‟nın
15.08.1996
tarihli
ilke
kararı
ile
sermaye
piyasası
faaliyetlerinde bulunan bankaların, faaliyetlerini 02.01.1997 tarihinden
itibaren mevcut aracı kurumlardan mevzuat çerçevesinde birini satın almak
veya yetki belgelerinin bir aracı kurum kurarak bu aracı kuruma devretmek
suretiyle yürütmeleri gerektiğine hükmedilmiĢtir. Bu Karar ve bu Karar
doğrultusunda çıkarılan "Bankalara iliĢkin 15.08.1996 tarihli Kurul Kararı'nın
Uygulama Esasları” Türkiye Bankalar Birliği‟nin açtığı dava sonucunda,
DanıĢtay‟ın 15.08.1996, 1996/9498 Esas, 1998/5507 Karar sayılı Kararı ile
“bankaların sermaye piyasası faaliyetinde bulunabilmeleri için Yasada
öngörülen esas ve koşullar dışında yeni zorunluluklar getiren, bu zorunluluğa
uymayan bankaların söz konusu faaliyetlerde bulunmalarını engelleyen dava
konusu işlemin 2499 sayılı Yasaya aykırı bulunmaktadır” gerekçesiyle iptal
edilmiĢtir. SPK‟nın söz konusu Kararının temel nedenleri arasında bankaların
hisse senedi faaliyetleri nedeniyle daha fazla risk almalarını ve iĢleri gereği
borsa Ģirketleri ile ilgili daha fazla bilgiye sahip olmaları nedeniyle içeriden
öğrenenlerin ticareti yapabilmelerini engellemek, bankaların mali durumları
bozuk olan bazı aracı kurumları almalarını teĢvik ederek aracı kurumların
mali yapılarını düzeltmek faktörleri sayılabilir. Nitekim bu Kararın ertesinde
bankaların çoğu kendi aracı kurumlarını kurmuĢlar, bazı bankalar da mali
durumu bozuk olan bir aracı kurumu satın alma yoluna gitmiĢlerdir.
Mevcut durumda; 15.08.1996 tarihli ilke kararının DanıĢtay tarafından
03.01.1998 tarihinde iptal edilmiĢ olmasına ve daha sonra Seri:V, No:46
8
sayılı “Aracılık Faaliyetleri ve Aracı KuruluĢlara ĠliĢkin Esaslar Hakkında
Tebliğ” (Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ) ile bankaların sermaye piyasası
faaliyetleri düzenlenmiĢ olmasına rağmen, bankalar ortak oldukları
aracı
kurumları aracılığıyla sermaye piyasası faaliyetlerini yürütmeye devam
etmektedirler.
Aracı kuruluĢ tanımı içerisinde yer alan “Aracı kurum” için ise sermaye
piyasası mevzuatında açık bir tanım bulunmamaktadır. SPKn‟nun “Aracı
KuruluĢların Faaliyet ġartları” baĢlıklı 34 üncü maddesinde aracı kuruluĢların
aracılık faaliyetlerine iliĢkin esasların SPK tarafından düzenleneceği, SPK‟nın
her bir aracılık faaliyetinin ayrı kuruluĢlar tarafından yapılmasına iliĢkin
düzenlemeler yapmaya yetkili olduğu, aracı kuruluĢların SPK tarafından
belirlenecek esaslar dahilinde, izin almak Ģartıyla, diğer sermaye piyasası
faaliyetlerinde de bulunabileceği hükme bağlanmıĢtır. Bu çerçevede; her ne
kadar aracı kurumların aracılık faaliyetleri dıĢında bazı sermaye piyasası
faaliyetlerini gerçekleĢtirmeleri mümkün ise de, aracı kurumlar esas olarak
sermaye
piyasasındaki
aracılık
faaliyetlerini
yerine
getirmek
için
kurulmaktadırlar. Bir baĢka deyiĢle, sadece aracılık dıĢında faaliyetlerde
bulunmak
üzere
(Ġnceoğlu,2004:19).
bir
Bu
aracı
kurumun
itibarla,
aracı
kurulması
kurumları
mümkün
“sermaye
değildir
piyasası
mevzuatında yer alan aracılık faaliyetlerini yerine getirmek üzere anonim
ortaklık Ģeklinde kurulmuĢ olan ve bu faaliyetlerini yerine getirmek üzere
SPK‟dan yetki belgesi almıĢ olan sermaye piyasası kurumları” olarak
tanımlamak mümkündür.
Aracılık
faaliyetleri
ve
aracı
kuruluĢların,
kuruluĢ,
faaliyet
ve
yetkilendirilmelerine iliĢkin esaslar SPK‟nın 07.09.2000 tarihli ve 24163 sayılı
Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:V, No:46 sayılı “Aracılık Faaliyetleri ve
Aracı KuruluĢlara ĠliĢkin Esaslar Hakkında Tebliğ” ile düzenlenmiĢtir.
Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in; “Aracı kurumların sermaye piyasası
faaliyetleri” baĢlıklı 4 üncü maddesinde, aracı kurumların, aracılık faaliyetleri
9
kapsamında aĢağıda sayılan her bir faaliyet için SPK‟dan yetki belgesi almak
kaydıyla;
a) Sermaye piyasası araçlarının ihracına veya halka arz yoluyla
satıĢına,
b) Daha önce ihraç edilmiĢ olan sermaye piyasası araçlarının alım
satımına,
c) Ekonomik ve finansal göstergelere, sermaye piyasası araçlarına,
mala, kıymetli madenlere ve dövize dayalı vadeli iĢlem ve opsiyon
sözleĢmeleri dahil türev araçların dayandığı kategoriler itibarıyla ayrı ayrı
veya bütün olarak türev araçların alım satımına,
aracılık edebileceği, ayrıca;
a) Sermaye piyasası araçlarının geri alım veya satım taahhüdüyle alım
satımı,
b) Yatırım danıĢmanlığı,
c) Portföy yöneticiliği,
faaliyetlerini, yapabileceği belirtilmektedir.
Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Bankaların sermaye piyasası faaliyetleri”
baĢlıklı 5 inci maddesinde bankaların,
a) Daha önce ihraç edilmiĢ sermaye piyasası araçlarının,
i) Borsa dıĢında,
ii) Hisse senedi iĢlemleri hariç olmak üzere borsada,
alım satımına aracılık,
b) Repo-ters repo,
c) Ekonomik ve finansal göstergelere, sermaye piyasası araçlarına,
mala, kıymetli madenlere ve dövize dayalı vadeli iĢlem ve opsiyon sözleĢmeli
dahil türev araçların dayandığı kategoriler itibarıyla ayrı ayrı ya da bütün
olarak türev araçların alım satımına aracılık,
faaliyetlerini yapabileceği, mevduat kabul etmeyen bankaların (kalkınma
ve yatırım bankaları) ise yukarıda bankalar için sayılan faaliyetlerin yanı sıra
sermaye piyasası araçlarının ihraç veya halka arz yoluyla satıĢına aracılık,
10
portföy yöneticiliği ve yatırım danıĢmanlığı faaliyetlerini de yapabileceği
hükme bağlanmıĢtır.
Bankalar sermaye piyasası mevzuatı uyarınca sınırlı olarak doğrudan
sermaye piyasası faaliyetinde bulunabilmelerinin yanı sıra bir aracı kurum
acentesi olarak da faaliyet gösterebilmektedirler. Seri:V, No:46 sayılı
Tebliğ‟in “Aracı kurum acenteleri” baĢlıklı 24 üncü maddesinde;
“…aracı kurumlar ile bankalar arasında yazılı acentelik sözleşmesi
imzalanabilir. Aracı kurumlar acentelik sözleşmesinde belirlenecek mahaller
içinde, acenteleri aracılığıyla alacakları emirler doğrultusunda aracılık
faaliyetleri çerçevesinde sermaye piyasası araçlarının alım satımında
bulunabilirler.”
hükmü yer almaktadır.
Bir aracı kurum ile acentelik sözleĢmesi imzalayan bankalar ayrıca,
acente sıfatıyla aĢağıdaki faaliyetlerde bulunabilirler:
a) Sermaye piyasası araçlarına iliĢkin alım ve satım emirlerinin aracı
kuruma iletilmesine ve gerçekleĢen emirlerin tasfiyesine aracılık etmek,
b) Acentesi olunan aracı kurumun halka arza aracılık faaliyetleri
kapsamında, taleplerin toplanması, bu taleplerin aracı kurum merkezine
iletilmesi ve paranın tahsili ya da geri ödenmesi gibi iĢlemleri kapsamak
üzere giĢe hizmeti vermek,
c) Acentesi olunan aracı kurum portföy yöneticiliği yetki belgesine sahip
ise acente sıfatıyla bu faaliyetin tanıtımını yapmak ve bu faaliyetle ilgili
sadece tahsil ve tediye iĢlemlerini yürütmek,
d) Acentesi olunan aracı kurum yatırım danıĢmanlığı yetki belgesine
sahip ise bu faaliyet kapsamında aracı kurumdan gelen doküman ve bilgileri
müĢterilere açıklamak ve yatırım danıĢmanlığı faaliyetinin tanıtımını yapmak.
e) Kurulun kaldıraçlı alım satım iĢlemleri hakkındaki Tebliği uyarınca
piyasa yapıcılığı faaliyetini yürüten aracı kurumun sunduğu hizmetlerin
acentesi olarak yatırımcılara tanıtımı ve sözleĢme akdedilmesine aracı
olunması.
11
Bu kapsamda; mevcut durumda mevduat kabul eden bankalar kurmuĢ
ya da satın almıĢ oldukları aracı kurumların acentesi olarak aracılık
faaliyetlerini yürütmektedirler (Özdemir,2008:17-20).
Ülkemiz aracı kurum sektörü sınıflandırmaları aĢağıda Tablo 1‟de
verilmektedir.
Tablo 1: Aracı Kurum Sınıflandırmaları
Adet
25
60
85
3
20
62
85
6
23
56
85
Banka Kökenli
Banka Kökenli Olmayan
Toplam
Kamu
Yabancı
Yerli Özel
Toplam
Büyük
Orta
Küçük
Toplam
Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011
Aracılık faaliyetlerinin sunulmasına iliĢkin Avrupa Birliği (AB) ve Amerika
BirleĢik Devletleri (ABD) uygulamalarına bakıldığında ise; aracılık faaliyetini
yerine getiren kiĢi ve kuruluĢların farklılık gösterdiği görülmektedir. AB
kapsamında finansal hizmetler Finansal Araç Piyasaları Direktifi (Markets in
Financial
Instruments
Directive
–
MiFID)
ile
düzenlenmiĢtir.
MiFID
kapsamında “sermaye piyasalarında yürütülen finansal faaliyetler”, “yatırım
şirketlerince yürütülmekte olan faaliyetler”, “yatırım Ģirketi” ise “üçüncü
şahıslara yatırım hizmetleri sunan ve/veya kar amaçlı olarak yatırım
hizmetlerinden biri ya da bir kaçının sunulması faaliyeti yürüten tüzel kişilik”
olarak tanımlanmaktadır. Bununla birlikte üye ülkelerce kendi yapacakları
tanımlamalar çerçevesinde üçüncü kiĢiler için yeterli koruma sağlayacak
hukuki bir yapının olması ve eĢdeğer bir düzenleme ve gözetime tabi
olunması kaydıyla gerçek kiĢilerin de yatırım Ģirketi sınıfına alınabileceği
hükme bağlamıĢtır. MiFID kapsamında yatırım hizmetleri; bir veya daha fazla
12
yatırım aracına iliĢkin emirlerin alınması ve iletilmesi, müĢteri hesabına iĢlem
gerçekleĢtirilmesi, kendi hesabına iĢlem gerçekleĢtirilmesi, portföy yönetimi,
yatırım danıĢmanlığı, halka arza aracılık ve yüklenim, çok taraflı alım satım
sistemlerinin iĢletimi olarak sıralanmıĢtır. Görüldüğü üzere, AB‟de sermaye
piyasası faaliyetleri ülkemize benzer Ģekilde sunulmakla birlikte, farklılık
aracılık iĢleminin tanımında ortaya çıkmaktadır. AB‟de sadece müĢteri
hesabına iĢlem gerçekleĢtirilmek ya da sadece kendi hesabına iĢlem
gerçekleĢtirmek üzere yatırım Ģirketi kurulması mümkündür.
ABD uygulamasında ise aracılık faaliyetleri esas olarak komisyoncubroker, tacir-dealer ile yatırım bankacısı-investment banker tarafından
yürütülmektedir (Ünal,1997:46-50). Ana hatları ile ifade etmek gerekirse,
birincil piyasa faaliyetleri yatırım bankaları tarafından, ikincil piyasa
faaliyetleri ise komisyoncu-tacirler tarafından yerine getirilmektedir (Tanör,
1999:247). Tacirler kendi hesabına bir komisyoncu-broker vasıtasıyla veya
baĢka bir yolla menkul kıymet satma ve satın alma iĢini meslek edinen
gerçek veya tüzel kiĢilerdir. Komisyoncular, baĢkaları hesabına alım satım
iĢlemleri yapan gerçek veya tüzel kiĢilerdir (Çıtak,1998:3-5). Daha genel bir
kavram olan yatırım bankacılığında, proje/Ģirket finansmanı kapsamında
sermaye temini, halka arz çalıĢmalarının yürütülmesi gibi hizmetlerin sunumu
ile birleĢme ve devralma iĢlemlerinde danıĢmanlık hizmeti verilmesinin yanı
sıra, yabancı para, menkul kıymet, türev araç ve mal alım satım iĢlemlerinde
aracılık hizmetleri de verilmektedir. ABD‟de 1929 yılında finansal piyasalarda
yaĢanan kriz sonrasında 1933 yılında kabul edilen Glass-Steagall Yasası ile
finansal hizmetler piyasasında yatırım bankacılığı ile ticari bankacılık
faaliyetleri birbirinden kesin çizgilerle ayrılmıĢ, yatırım bankacılığı faaliyetinde
bulunan kurumlarla ticari bankaların aynı hizmet ve ürünleri sunmaları ve
birbirleriyle ortaklık kurmaları yasaklanmıĢtır. Ancak, yatırım bankaları ile
ticari bankalar tarafından yürütülen faaliyetler arasındaki farklılıkların gittikçe
belirsiz hale gelmesi, teknolojideki geliĢmeler ile kanunlardaki boĢluklardan
faydalanan bankaların yatırım bankacılığına çok benzeyen finansal hizmetler
sunmaya baĢlamaları sonucunda 1999 yılında Gramm-Leach-Bliley Yasası
13
çıkarılmıĢtır. Söz konusu yasa ile ticari bankacılık ve yatırım bankacılığı
faaliyetlerinin, finansal holding çatısı altında birleĢtirilmesi önündeki engeller
kaldırılmıĢ olmakla birlikte, ticari bankaların yatırım bankacılığı faaliyetleri
gerçekleĢtirmemesi yönündeki sınırlama devam etmiĢ, sadece ticari
bankaların yatırım bankalarına iĢtirak etmelerine veya ortaklık kurmalarına
izin verilmiĢtir. Bu kapsamda, ABD düzenlemeleri bir bütün olarak
değerlendirildiğinde aracılık hizmeti de dahil finansal hizmetlerin büyük
finansal
yapılanmalar (financial
conglomorates)
tarafından
sunulduğu
görülmektedir. 2008 sonrası yaĢanan ve etkileri halen devam eden finansal
kriz sonrasında finansal hizmetlerin düzenlenmesine yönelik olarak DoddFrank Wall Street Reformu ve Yatırımcı Koruma Yasası (Dodd-Frank Wall
Street Reform and Consumer Protection Act) 21.07.2010 tarihinde yürürlüğe
konulmuĢ olup, yasa kapsamında finansal Ģirketlerin ölçüsüz risk alınmasını
engellemeye
yönelik
olarak
kendi
nam
ve
hesaplarına
iĢlem
gerçekleĢtirmelerinin (prop trading) engellenmesine yönelik yasaklamalar
getirilmiĢtir.
1.2.SERMAYE PĠYASASINDA ARACILIK FAALĠYETĠ KAVRAMI
Daha öncede ifade edildiği üzere, aracı kurumların temel iĢlevi sermaye
piyasasında aracılık faaliyetinde bulunmaktır. Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in
“Aracılık faaliyetlerinin tanımı ve türleri” baĢlıklı 3 üncü maddesinde;
“Sermaye piyasasında aracılık, sermaye piyasası araçlarının yetkili kuruluşlar
tarafından kendi nam ve hesabına, başkası nam ve hesabına, kendi namına
başkası hesabına ticari amaçla alım satımıdır. Sermaye piyasasında aracılık
faaliyetleri, halka arza aracılık, alım satıma aracılık ve türev araçların alım
satımının yapılmasına aracılıktan oluşur.”
denilmektedir.
14
Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟de yer alan tanım SPKn‟da yer verilen
tanıma benzemekle birlikte burada fark olarak, alım satımların “ticari amaçla”
yapılacağı belirtilmektedir.
Aracı kurumların “kendi nam ve hesabına iĢlem yapması” (dealer
fonksiyonu çerçevesinde), sermaye piyasası araçlarını ihraççılardan veya
diğer aracı kuruluĢlardan veyahut ikinci el piyasasından kendi nam ve
hesabına satın almasını veya kendi nam ve hesabına satmalarını ifade eder.
Diğer bir deyiĢle aracı kurum piyasa oyuncusu olarak bu iĢlemin asli tarafıdır.
Söz konusu faaliyet kar elde etmeye yönelik bir ticari faaliyet olup, bu
durumda aracı kurum kendi uhdesindeki bir sermaye piyasası aracını sattığı
veya kendi nam ve hesabına sermaye piyasası aracı satın aldığı için bu
faaliyeti aracılık faaliyeti olarak nitelendirmek mümkün değildir (Çetin:2008).
Aracı kurum burada fiyat farkından faydalanmakta olup, fiyat riski kendi
üzerindedir. Ancak yine de, bu tür faaliyetlerin aracılık olarak değerlendirilmiĢ
olmasının sebebi, aracı kurumların yapmıĢ oldukları bu alım ve satım
faaliyetleri sırasında bir anlamda sermaye piyasası araçlarını satın almıĢ
oldukları ve bu araçları satmıĢ oldukları kiĢiler arasında dolaylı da olsa bir
anlamda aracılık etmiĢ olmalarıdır (Ġnceoğlu, 2004:27).
Aracı kurumların kendi adına pozisyon alması finansal piyasadaki
dalgalanmalardan kaynaklanan faiz, kur ve fiyat değiĢmelerine bağlı olarak
ortaya çıkan piyasa riskine maruz kalmalarına, bu da sermayelerinin riske
edilmesine neden olmaktadır. Buna ek olarak; finansal varlıklardaki değer
kaybı aracı kurumun fon kaynaklarının azalmasına yani likidite riskinin
artmasına neden olmaktadır. Düzenleyici otoriteler açısından ise; aracı
kurumun kendi nam ve hesabına iĢlem yapması yatırımcılar arasında fırsat
eĢitliğini bozacak Ģekilde elinde bulunan bilgi ve belgeleri kendi lehine
kullanması sonucunu da doğurabilecektir ki, bu yönüyle bu tür iĢlemlerin SPK
gibi düzenleyici ve denetleyici kurumlar ile Ġstanbul Menkul Kıymetler Borsası
ve Türkiye Sermaye Piyasası Aracı KuruluĢları Birliği (TSPAKB) gibi öz
15
düzenleyici
kurumlar
tarafından
dikkatlice
izlenmesi
gerekmektedir
(CoĢkun,2010:67-70).
“BaĢkalarının nam ve hesabına iĢlem yapmak” fiili ise, sermaye
piyasası araçlarının alıcı veya satıcılarından birisinin doğrudan doğruya
temsilciliğini yapmasını, temsilciliğini yaptığı tarafın nam ve hesabına üçüncü
kiĢilerle hukuki muameleler icra etmesini ifade etmektedir. Burada aracı
kurum müĢteri ile aralarında imzalanan sözleĢme gereğince sermaye
piyasası araçlarını alıp satmakta ancak iĢlemde taraf olmamaktadır. Taraflar
müĢteri ile iĢlemin niteliğine gore satıcı ve alıcıdır (Manavgat,1991:66). Bu
halde yapılan iĢlemin tüm alacak ve borçları temsil edilen kiĢiye intikal eder
(KarakaĢ:2000:58).
Söz konusu iĢlemler aracı kurum için aracılık faaliyetlerinden gelir
doğuran temel iĢlemlerdir. Aracı kurumların bu iĢlemler sayesinde gelirlerinin
sürekliliğini garanti etmeleri esastır. Aracı kurumların faaliyet giderleri de
(pazarlama, satıĢ, araĢtırma, genel yönetim) esas itibariyle aracılık
faaliyetlerinin gerçekleĢtirilmesinde ortaya çıkması beklenen giderlerdir. Aracı
kurumlar baĢkası nam ve hesabına nakit ve kredili iĢlemler, sermaye
piyasası araçlarının alım satımı, portföy yönetimi, kurumsal finansman (halka
arz), yatırım danıĢmanlığı, repo ve ters repo iĢlemlerini yapabilirler. Aracı
kurumlar bu tür iĢlemleri sonucunda, müĢterilerin ödeme güçlerinin azalması
veya teminat yetersizliği riski ile karĢı karĢıya kalırlar (karĢı taraf-kredi riski).
Söz konusu risk müĢterilerin takas tarihinde yükümlülüklerini yerine
getirememeleri veya kredili iĢlemlerde piyasa fiyat hareketleri sebebiyle
müĢterilerin ödeme güçlüğü içine düĢmelerini ifade etmektedir. Sonuç olarak,
kredi riski bu yönüyle aracı kurum için likidite riskini de beraberinde
getirebilmektedir.
16
Kendi namına baĢkası hesabına iĢlem yapılmasında ise, aracı kurum
818 sayılı Borçlar Kanunu 416 (1)1 inci madde hükmü çerçevesinde kıymetli
evrak alım satım komisyoncusu olarak iĢlem yapabileceği gibi iĢleme bizzat
alıcı ve satıcı olarak da girebilmektedir (KarakaĢ,2000:58). DıĢ iliĢkide taraf
aracı kurumken, iç iliĢkide hak ve borçlar müĢteriye geçmektedir. Bu itibarla
aracı kurum iĢlemleri üye sıfatıyla kendi adına yapmakta, ancak iĢlemler
esas
itibariyle
müĢteriler
hesabına
yapılmaktadır.
Portföy
yönetimi
sözleĢmelerinde sevk ve idaresinde yetkili kılındığı hesaplar bu gruba örnek
olarak gösterilebilir. Burada iĢlemden doğan hak ve yükümlülükler müĢteriye
ait olduğundan riskler baĢkası nam ve hesabına yapılan iĢlem riskleriyle aynı
kategoridedir.
1.3. ARACI KURUMLARIN FAALĠYETLERĠ
Aracı kurumların SPKn kapsamında yürütebileceği faaliyetler, halka
arza aracılık, alım-satıma aracılık, türev araçların alım-satımına aracılık,
menkul kıymetlerin geri alım veya satım taahhüdüyle alım-satımı, portföy
yöneticiliği, yatırım danıĢmanlığı ve kaldıraçlı alım-satım olarak belirlenmiĢtir.
1.3.1. Halka Arza Aracılık Faaliyeti
SPKn‟nun “Tanımlar” baĢlıklı 3 üncü maddesine ihraç, “sermaye
piyasası araçlarının ihraçcılar tarafından çıkarılıp, halka arz edilerek veya
halka arz edilmeksizin (tahsisli) satışı”, halka arz ise; “sermaye piyasası
araçlarının satın alınması için her türlü yoldan halka çağrıda bulunulması;
halkın bir anonim ortaklığa katılmaya veya kurucu olmaya davet edilmesi;
hisse senetlerinin borsalar veya teşkilatlanmış diğer piyasalarda devamlı
1
Borçlar Kanunu 416 (1) “Alım ve satım işlerinde komisyoncu, ücret mukabilinde kendi namına ve
müvekkil hesabına kıymetli evrak ve menkul eşya alım ve satımını deruhte eden kimsedir.”
17
işlem görmesi; bu Kanuna göre halka açık anonim ortaklıkların sermaye
artırımları dolayısıyla paylarının veya hisse senetlerinin satışı” olarak
tanımlanmıĢtır.
Bu kapsamda; Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Halka arza aracılık
faaliyetinin tanımı” baĢlıklı 38 inci maddesinde “halka arza aracılık faaliyeti”
Kurul kaydına alınacak sermaye piyasası araçlarının halka arz yoluyla
satıĢına aracılık edilmesi Ģeklinde tanımlanmaktadır. Halka arza aracılık “en
iyi gayret aracılığı” ve “aracılık yüklenimi” Ģeklinde yapılmaktadır.
“En iyi gayret aracılığı” SPK kaydına alınacak sermaye piyasası
araçlarının,
izahnamede
gösterilen
satıĢ
süresi
içinde
satılmasını,
satılamayan kısmın ise satıĢı yapana iadesini veya bunları daha önce satın
almayı taahhüt etmiĢ üçüncü kiĢilere satılmasını ifade eder. En iyi gayret
aracılığında aracı kurumlar ihraçcı nam ve hesabına hareket etmektedirler.
“Aracılık yüklenimi” ise SPK kaydına alınacak sermaye piyasası
araçlarının;
a)Halka arz yoluyla satılmasının ve satılamayan kısmının tamamının
bedeli satıĢ süresi sonunda tam ve nakden ödenerek satın alınmasının
(Bakiyeyi Yüklenim),
b)Bedeli, satıĢın baĢlamasından önce tam ve nakden ödenmek
suretiyle tamamının satın alınarak halka satılmasının (Tümünü Yüklenim),
c)Halka arz yoluyla satılmasının ve satılamayan kısmının bir kısmının
bedeli satıĢ süresi sonunda tam ve nakden ödenerek satın alınmasının
(Kısmen Bakiyeyi Yüklenim) veya bedeli, satıĢın baĢlamasından önce tam ve
nakden ödenmek suretiyle bir kısmının satın alınarak halka satılmasının
(Kısmen Tümünü Yüklenim),
satıĢını yapana karĢı taahhüt edilmesi olarak tanımlanmaktadır.
Tümünü yüklenimde aracı kurum sermaye piyasası araçlarının istenilen
koĢullarda satılamamasından kaynaklanan bütün riskleri üstlendiğinden aracı
kurumun kendi nam ve hesabına iĢlem gerçekleĢtirdiği kabul edilmektedir.
18
Sermaye piyasası araçlarının halka arz edilmesi ile ilgili olarak ihraççı
ve/veya hissedar ile birlikte ihraç fiyatı, miktarı ile halka arz sürecinin
belirlenmesine yönelik çalıĢmalar yapılması, izahname ve kayıt baĢvurusu
için sunulacak diğer bilgi ve belgelerin hazırlanarak SPK‟na baĢvuruda
bulunulması, bu belgelerde yer alacak bilgilerin doğruluğunun sağlanmasını
teminen her türlü danıĢmanlık hizmetinden yararlanılması, konsorsiyum
oluĢturulması, giĢe hizmetleri vermek üzere bir satıĢ grubu oluĢturulması,
talep toplanması halka arz edilecek sermaye piyasası araçlarının satıĢına ve
tanıtımına yönelik olarak yurt içi ve yurt dıĢı organizasyonlar düzenlenmesi
ve satıĢın organize edilmesi gibi kurumsal finansman faaliyetlerinin
yürütülmesi ve benzeri faaliyetler ile aracılık sözleĢmesinde belirlenen diğer
yükümlülüklerin yerine getirilmesi halka arza aracılık faaliyeti kapsamında
sayılır.
Bunlara ek olarak halka arza aracılık yetki belgesine sahip aracı
kurumlar, sermaye piyasası araçlarının halka arz edilmesi planlanan Ģirketle
ilgili olarak mali ve ekonomik tahliller ile pazar araĢtırmaları yapılması, ilgili
Ģirketin mali tablolarının sermaye piyasası mevzuatına uygunluğunun
sağlanması,
ilgili
mevzuat
çerçevesinde
gerekli
esas
sözleĢme
değiĢikliklerinin yapılması, kamuoyuna açıklanacak bilgi ve dokümanların
belirlenmesi yönünde çalıĢmalar yapılması gibi faaliyetleri de yürütebilirler.
Aracı kurumlar ve mevduat kabul etmeyen bankalar halka arza aracılık
faaliyeti kapsamında, sermaye piyasası araçlarının halka arz edilmeksizin
satıĢı (tahsisli satıĢ) sırasında, ilgili Ģirketin ihtiyacına cevap verecek Ģekilde
borçlanmayı temsil eden sermaye piyasası aracı ihraçlarının organize
edilmesinde ve bu ihraçların belli bir grup yatırımcıya ya da yerli-yabancı
kurumsal yatırımcılara tahsisinde de aracılık yapabilirler.
Aracı kurumlar halka arza aracılık faaliyetleri kapsamında acenteleri
olarak faaliyet gösteren bankalardan, taleplerin toplanması, bu taleplerin
aracı kuruma iletilmesi ve müĢteriler tarafından ilgili sermaye piyasası
19
aracının bedeli olarak tevdi edilen nakdin tahsili veya geri ödenmesi gibi
iĢlemleri kapsamak üzere giĢe hizmeti alabilir ve bu amaçla bir satıĢ grubu
oluĢturabilirler. Mevduat kabul etmeyen bankalar dıĢındaki bankalar bu tür
giĢe hizmetleri verilmesinin dıĢında hiç bir surette halka arza aracılık
faaliyetinde bulunamazlar.
Halka arza aracılık ve yatırım danıĢmanlığı yetki belgelerinin ikisine
birden sahip kurumlar ileride halka açılması planlanan Ģirketlere iĢtirak etmek
ya da iĢtirak edecek ortaklar bulmak suretiyle bu Ģirketlerin rehabilitasyonuna
yönelik çalıĢmalar yapılması gibi faaliyetleri de yürütebilirler.
Ülkemizde halka arz faaliyetlerine iliĢkin dönem içinde tamamlanan
proje sayıları aĢağıda Tablo olarak verilmektedir.
Tablo 2 : Halka Arz Faaliyetleri (Proje Sayıları)
Birincil Halka Arz
Tahvil Ġhracı
2010
Tamamlanan
25
21
2011
Tamamlanan
28
51
Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011
1.3.2. Alım Satıma Aracılık Faaliyeti
Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Alım satıma aracılık faaliyetinin tanımı ve
faaliyet esasları” baĢlıklı 45 inci maddesinde alım satıma aracılık, daha önce
ihraç edilmiĢ olan sermaye piyasası araçlarının aracılık sıfatıyla ve ticari
amaçla (kendi nam ve hesabına) alım satımı olarak tanımlanmıĢtır. Borsada
alım ve satım iĢlemleri yalnızca borsa üyesi aracı kurumlar aracılığı ile
borsaya kote edilmiĢ menkul kıymetler üzerinde yapılır. Aracı kurumlar,
Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Borsa dıĢı piyasalardaki alım satım iĢlemleri”
baĢlıklı 48 inci maddesi çerçevesinde alım satıma aracılık faaliyeti
kapsamında;
20
a) Borsada iĢlem görmeyen hisse senetleri için SPKn‟nun 40 ıncı
maddesi uyarınca oluĢturulacak piyasalarda,
b) SPK tarafından belirlenen esaslar dahilinde borsada iĢlem gören
hisse senetleri üzerinde,
iĢlem yapabilirler.
Aracı kurumlar, ilgili çerçeve sözleĢmenin imzalanması sonrasında
müĢterilerinden sermaye piyasası araçlarının alım satımına iliĢkin emirleri
kabul edebilirler. Borsada iĢlem yapmayı gerektiren emirler, ilgili mevzuatta
belirlenen esaslar çerçevesinde alınır ve yerine getirilir. Aracı kurumlar borsa
dıĢında yapılacak iĢlemlerde, müĢteri emirlerini, çerçeve sözleĢmesinde
belirlenen esaslara göre kabul ederler ve özen borcu çerçevesinde yerine
getirirler. Borsa dıĢında faaliyet gösteren aracı kurumlar, mevzuatta aksine
bir hüküm olmadıkça, iĢlem gerçekleĢtirilen sermaye piyasası araçlarının alıĢ
ve satıĢ fiyatlarını, iĢyerinde ilan etmek zorundadırlar.
Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “MüĢteri hesaplarındaki nakit alacak
bakiyelerinin kullanım esasları” baĢlıklı 50 nci maddesinde aracı kurumların,
çerçeve sözleĢmesinde müĢterinin verdiği yetkiye bağlı olarak, gün içinde
herhangi bir müĢteri emrine konu olmayan ve gün sonu itibarıyla alacak
bakiye veren müĢteri hesaplarındaki nakitleri, yetkili oldukları faaliyetler,
iĢletme politikaları ile müĢterinin tercihleri doğrultusunda, muhasebe
sistemlerinde hesap bazında izlemek kaydıyla, toplu olarak veya müĢteri
bazında değerlendirebilecekleri hükme bağlanmıĢtır. Söz konusu nakitlerin
toplu olarak değerlendirilmesi halinde elde edilen gelirlerin müĢteri
hesaplarına oransal olarak dağıtılması esastır. Bu durumda müĢteri
nakitlerinin miktar olarak belli aralıklar bazında gruplandırılarak elde edilen
getirilerin bu gruplar arasında farklı oranda yansıtılması da mümkündür.
Alım satım aracılığı, halka arza aracılık, repo-ters repo, portföy
yöneticiliği ve yatırım danıĢmanlığı yetki belgelerinin tamamına sahip olan
aracı kurumlar bu kapsamda, çerçeve sözleĢmesine hüküm koymak kaydıyla
21
müĢterilerine, hesaplarında kalan nakit alacak bakiyelerinin çeĢitli kurum ve
kiĢilere
olan
periyodik
ödeme
iĢlemlerinin
yerine
getirilmesinde
kullanılmasına iliĢkin hizmet verebilirler.
Alım satıma aracılık faaliyetinde bulunan aracı kurumlara bu faaliyetleri
ile bağlantılı olarak tanınan diğer bir imkan ise, çerçeve sözleĢme ile
müĢterilerin verdiği yetkiye bağlı olarak müĢteriler nam ve hesabına sermaye
piyasası araçlarının anapara, faiz, temettü ve benzeri gelirlerinin tahsili,
ödenmesi ile yeni pay ve bedelsiz pay alma haklarının ve hisse senetlerinden
doğan oy haklarının kullanılması hizmetleridir.
Alım satıma aracılık faaliyeti kapsamında aracı kuruluĢların hisse
senedi ve sabit getirili menkul kıymetlere iliĢkin iĢlem hacmi verileri aĢağıda
Tablo 3‟te verilmektedir.
Tablo 3: Aracı KuruluĢların Menkul Kıymet ĠĢlem Hacmi (Milyar TL)
2010
2011
1.270
Hisse Senedi
1.381
SGMK*
1.368
Kesin Alım-Satım
(141 Milyar TL
(KAS)
1.699
aracı kurum,
(127 Milyar TL aracı kurum,
1.227 Milyar TL banka olmak
1.572 Milyar TL banka olmak
üzere)
üzere)
6.658
Repo-Ters Repo
(1.065 Milyar TL
8.181
aracı kurum,
(1.129 Milyar TL aracı kurum,
5.125 Milyar TL banka olmak
6.513 Milyar TL banka olmak
üzere)
üzere)
Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011
Yukarıda Tabloda yer alan veriler aracı kuruluĢların alıĢ ve satıĢ
iĢlemlerinin toplamını ifade etmekte olup, iĢlem hacimleri, aracı kurum ve
bankaların
ĠMKB‟de
ve
ĠMKB
dıĢında
gerçekleĢtirdikleri
iĢlemleri
22
kapsamaktadır. Merkez Bankası ve Takasbank‟ın gerçekleĢtirdiği iĢlemlere
anılan Tablo‟da yer verilmemektedir.
Hisse senedi iĢlemlerinin her iki yıl için de yaklaĢık %4‟ü aracı
kuruluĢların kendi nam ve hesabına (kurum portföyü için), %1‟i yatırım fonları
ve portföy yönetimi amacıyla yaptığı iĢlemlerdir.
Sabit Getirili Menkul Kıymet (SGMK) iĢlemlerinde ise kesin alım satım
iĢlemlerinin sırasıyla 2010 ve 2011 yılları için yatırım fonu ve portföy yönetimi
amacıyla alınanları tüm iĢlemlerin yaklaĢık %33,6 ve %34, kurum portföyüne
yapılan iĢlemler ise %31 ve %18‟dir. Repo-ters repo iĢlemlerinde ise bu
oranlar yatırım fonu ve portföy yönetimi amacıyla her iki yıl içinde %30, kendi
portföyüne yapılan iĢlemler için ise sırasıyla %5,1 ve %5,7‟dir.
1.3.3.Türev Araçların Alım Satımına Aracılık Faaliyeti
Finansal piyasaları alım satım iĢleminin vadesine bağlı olarak spot
(nakit, peĢin) ve vadeli piyasalar olarak ikiye ayırabiliriz. Spot piyasada
yapılan bir sözleĢmede sözleĢmeye konu ürünün ve semeresinin ifası derhal
gerçekleĢtirilir (hisse senetleri piyasasında olduğu gibi), vadeli piyasada ise
sözleĢmeye konu ürünün veya bunun karĢılığı nakit tutarının ileride teslimi
öngörülmektedir (Ġnceoğlu,2004:38). Türev araçların alım satımı vadeli
piyasalarda gerçekleĢtirilmekte olup, uygulamada bu araçlar vadeli iĢlem
sözleĢmeleri (futures), opsiyon sözleĢmeleri, swap ve forward iĢlemler olarak
karĢımıza çıkmaktadır. Forward ve swap iĢlemler daha çok tezgah üstü
piyasalarda yapılmakta ve bu iĢlemlerde aracı kurumların devreye girmesine
gerek bulunmamaktadır. Vadeli iĢlem sözleĢmeleri ile opsiyon sözleĢmeleri
ise çoğunlukla organize borsalarda iĢlem gören sözleĢmeler olup, söz
konusu
iĢlemlerin
alınıp
satılabilmesi
için
aracı
kurumlara
ihtiyaç
duyulmaktadır.
Bu kapsamda ülkemizde türev araçların alım satımına aracılık faaliyeti,
ekonomik ve finansal göstergelere, sermaye piyasası araçlarına, mala,
23
kıymetli madenlere ve dövize dayalı vadeli iĢlem ve opsiyon sözleĢmeleri
dahil her türlü türev araçların aracı sıfatıyla ve ticari amaçla alım satımını
Ģeklinde tanımlanmıĢtır. Aracı kuruluĢlara, Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in
“Türev araçların alım satımına aracılık faaliyetinin tanımı” baĢlıklı 53 üncü
maddesi çerçevesinde söz konusu türev araçların dayandığı kategoriler
itibarıyla ayrı ayrı ya da bütün olarak türev araçların alım satımına aracılık
yetki belgesi verilebilir.
Sermaye piyasamızda türev araç olarak alım satımı gerçekleĢtirilen
enstrümanlar döviz sözleĢmeleri (TL-Dolar, TL-Euro, Euro/Dolar, Fiziki
teslimatlı TL-Dolar, Fiziki Teslimatlı TL-Euro), endeks sözleĢmeleri (ĠMKB-30
Endeksi, ĠMKB-100 Endeksi, ĠMKB 30-100 Endeks Farkı), faiz sözleĢmesi
(Gösterge DĠBS), emtia sözleĢmeleri (Pamuk, Buğday, Canlı Hayvan), altın
sözleĢmesi (altın ve dolar/ons altın) ve elektrik enerjisi sözleĢmeleri (baz yükpik yük) dir. Aracı kuruluĢların Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon Borsası (VOB) iĢlem
hacmine iliĢkin bilgiler aĢağıda Tablo 4‟te verilmektedir.
Tablo 4: Aracı KuruluĢların VOB ĠĢlem Hacmi (Milyar TL)
2010
749
Aracı Kurum
Banka
Vadeli
ĠĢlemler
Aracılık
2011
747
114
129
1
3
ġirketi
Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011
Aracı kurum portföy iĢlemleri toplam iĢlem hacminin her iki yıl içinde
yaklaĢık %11‟ini oluĢturmaktadır.
24
1.3.4.Menkul Kıymetlerin Geri Alım veya Satım Taahhüdüyle Alım Satımı
(Repo-Ters Repo) Faaliyeti
SPK‟nın 31.07.1992 tarihli ve 21301 sayılı mükerrer Resmi Gazete'de
yayımlanan Seri:V, No:7 sayılı “Menkul Kıymetlerin Geri Alma veya Satma
Taahhüdü ile Alım Satımı Hakkında Tebliğ" (Seri:V, No:7 sayılı Tebliğ) ile
düzenlenen repo iĢlemi, taraflarca anlaĢmaya varılmıĢ bir faiz oranı içeren
fiyat üzerinden, belirli bir vadede geri satın alma taahhüdü altında menkul
kıymet satılması yoluyla fon temin etme yöntemidir. Ters repo ise, repo
iĢlemini borç veren açısından tanımlamaktadır. Buna göre ters repo, menkul
kıymetlerin belirli bir vade ve fiyattan geri satım vaadiyle alımını ifade eder.
Anılan Seri:V, No:7 sayılı Tebliğ‟in “ĠĢlem Konusu Menkul Kıymetler”
baĢlıklı 5 inci maddesinde repo ve ters repo iĢlemine konu olabilecek menkul
kıymetler sayılmaktadır:
a) Devlet tahvilleri,
b) Hazine bonoları,
c) Banka bonoları,
d)
ÖzelleĢtirme
Ġdaresi
BaĢkanlığı
ve
Toplu
Konut
Ġdaresi
BaĢkanlığı'nca ihraç edilen borçlanma senetleriyle, mahalli idareler ve
bunlarla ilgili idare, iĢletme ve kuruluĢların Kanun uyarınca ihraç ettikleri
borçlanma senetleri,
e) Varlığa dayalı menkul kıymetler dahil olmak üzere menkul kıymetler
borsaları veya teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda iĢlem gören veya borsada
tescil edilmiĢ olan borçlanma senetleri.
Söz konusu düzenlemeler uyarınca, mevduat sertifikaları ve hisse
senetleri kapsam dıĢında bırakılmıĢtır. Öte yandan, menkul kıymetleri
temsilen Merkez Bankası tarafından verilen makbuzlar ile ÖzelleĢtirme
Ġdaresi BaĢkanlığı'nca ihraç edilen borçlanma senetleri karĢılığı verilen
makbuzlar dıĢında, saklama makbuzları üzerinde, Seri:V, No:7 sayılı Tebliğ
hükümleri çerçevesinde iĢlem yapılamaz.
25
Seri:V, No:7 sayılı Tebliğ‟in “ĠĢlem Hükümleri” baĢlıklı 8 inci maddesi
çerçevesinde repo iĢleminde menkul kıymetin mülkiyeti alıcıya geçer ve
getirileri de, çerçeve anlaĢmasında aksine hüküm bulunmadıkça bu kuruluĢa
veya kiĢiye ait olur. Vade tarihinde ise menkul kıymetin mülkiyeti,
kararlaĢtırılan bedelin ödenmesi ile tekrar yetkili kuruluĢa geçer. Ters repo
iĢlemi ile menkul kıymet alımında ise, menkul kıymetin mülkiyeti yetkili
kuruluĢa geçer ve getirileri de çerçeve anlaĢmasında aksine hüküm
bulunmadıkça yetkili kuruluĢa ait olur. Vade tarihinde, menkul kıymetin
mülkiyeti kararlaĢtırılan bedelin ödenmesi ile tekrar karĢı tarafa geçer.
Yetkili kuruluĢlar, Seri:V, No:7 sayılı Tebliğ‟in “Faaliyet Esasları” baĢlıklı
10 uncu maddesi çerçevesinde borsa‟da müĢteri nam ve hesabına, kendi
namına müĢteri hesabına veya kendi nam ve hesaplarına, borsa dıĢında ise
sadece kendi nam ve hesaplarına iĢlem yapabilirler.Yetkili kuruluĢlar repo
iĢlemlerinde kendi mülkiyetlerinde olmayan menkul kıymetleri kullanamazlar.
1.3.5. Portföy Yöneticiliği Faaliyeti
Portföy yöneticiliği, finansal varlıklardan oluĢan portföylerin her bir
yatırımcı adına, yatırımcının veya portföy yöneticisinin belirleyeceği risk-getiri
tercihi doğrultusunda ve portföy yönetim sözleĢmesi çerçevesinde maddi
menfaat sağlamak amacıyla vekil sıfatıyla yönetilmesi olarak tanımlanabilir.
SPK tarafından portföy yöneticiliği faaliyeti ve bu faaliyette bulunacak
kurumlara iliĢkin esaslar 21.01.2003 tarihli ve 25000 sayılı Resmi Gazete‟de
yayımlanan Seri:V, No:59 sayılı “Portföy Yöneticiliği Faaliyetine ve Bu
Faaliyette Bulunacak Kurumlara ĠliĢkin Esaslar Tebliği” (Seri:V, No:59 sayılı
Tebliğ) ile düzenleme konusu yapılmıĢtır.
Portföy
yöneticiliği
faaliyetini
alım
satıma
aracılık
ve
yatırım
danıĢmanlığı faaliyetlerinden ayıran bir takım özellikleri bulunmaktadır. ġöyle
26
ki, alım satıma aracılıkta aracı kurum tamamen müĢterinin emir ve direktifleri
doğrultusunda hareket etmekte, sevk ve idare müĢteride bulunmaktadır.
Yatırım danıĢmanlığı hizmetinde ise, yatırımcı yetkili kurumlardan mevcut
nakdinin hangi yatırımlara yöneltilmesi gerektiği konusunda bilgi talep
etmekte ve ondan tavsiye almakta; ancak yatırımlarını bizzat kendisi
yapmakta ve yönetmektedir. Portföy yönetiminde ise, müĢteri “portföye X
yatırım aracından almayın” gibi genel talimatlar verebilmekle birlikte nakdini
ve
menkul
kıymetlerini
yatırıma
yöneltmek
için
portföy
yöneticisini
görevlendirmekte ve ona söz konusu varlıklarını teslim etmektedir.
SPKn‟nun 30 uncu maddesinde sermaye piyasası faaliyetleri sayılırken
“portföy
iĢletmeciliği
ve
yöneticiliği”nden
bahsedilmektedir.
Portföy
iĢletmeciliği yetki belgesi sadece yatırım ortaklıklarına ve giriĢim sermayesi
yatırımlarıyla sınırlı olmak üzere giriĢim sermayesi yatırım ortaklıklarına
verilmekte ve yatırım ortaklıkları sadece kendi portföyünü yönetebilmektedir.
Oysa portföy yöneticiliği yetki belgesine sahip kurumlar üçüncü kiĢilerin
portföylerini yönetebilmektedirler. Aslında bu ayırım tamamen portföy
yönetim
hizmeti
alan
müĢterinin
niteliğine
göre
yapılmıĢtır.
Ancak
uygulamada bireysel olsun kurumsal olsun yapılan faaliyet portföy yöneticiliği
olarak adlandırılmaktadır.
Aracı kuruluĢların portföy yönetimi faaliyetlerine iliĢkin bilgiler aĢağıda
Tablo 5‟te verilmektedir.
27
Tablo 5: Aracı KuruluĢların Portföy Yönetimi Faaliyetleri
2010
2011
Aracı Kurum Sayısı
36
34
Portföy Yönetimindeki Yatırımcı Sayısı
1,572
1,887
Bireysel Yatırımcı Sayısı
1,416
1,710
A Tipi Yatırım Fonu Sayısı
39
39
B Tipi Yatırım Fonu Sayısı
67
68
Diğer Kurumsal Yatırımcı Sayısı
18
20
Diğer Kurum Sayısı
38
50
Yönetilen Portföy Büyüklüğü (Milyon TL)
4,254
3,660
Bireysel Yatırımcı Portföy Büyüklüğü
359
467
A Tipi Yatırım Fonu Portföy Büyüklüğü
271
260
B Tipi Yatırım Fonu Portföy Büyüklüğü
3,011
2,381
Diğer Kurumsal Yatırımcı Portföy Büyüklüğü
335
447
Diğer Kurum Portföy Büyüklüğü
278
105
Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011
Aracı kurumlardan toplanan verilerle hazırlanan tablo, bir yatırımcının birden fazla aracı
kurumda portföy yönetim hesabı olabileceği göz önünde tutularak değerlendirilmelidir.
1.3.6. Yatırım DanıĢmanlığı Faaliyeti
SPK tarafından yatırım danıĢmanlığı faaliyetine ve bu faaliyette
bulunacak kurumlara iliĢkin esaslar 22.04.2002 tarihli ve 24734 sayılı Resmi
Gazete‟de yayımlanan Seri:V, No:55 sayılı “Yatırım DanıĢmanlığı Faaliyetine
ve Bu Faaliyette Bulunacak Kurumlara ĠliĢkin Esaslar Hakkında Tebliği”
(Seri:V, No:55 sayılı Tebliğ) ile düzenlenmiĢtir.
28
Seri:V, No:55 sayılı Tebliğ‟in “Yatırım danıĢmanlığı” baĢlıklı 4 üncü
maddesinde yatırım danıĢmanlığı, “karşılığında herhangi bir maddi menfaat
temin etmek suretiyle, müşterilere sermaye piyasası araçları ile bunları ihraç
eden ortaklık ve kuruluşlar hakkında ve sermaye piyasası ile ilgili diğer
konularda yönlendirici nitelikte yazılı veya sözlü yorum ve yatırım
tavsiyelerinde bulunulması” olarak tanımlanmıĢtır.
Yetkili kurumlar Seri:V, No:55 sayılı Tebliğ‟in “Tanımlar” baĢlıklı 3 üncü
maddesinde, yatırım danıĢmanlığı faaliyetinde bulunmak üzere Kurulca yetki
belgesi verilen aracı kurumlar, portföy yönetim Ģirketleri ve mevduat kabul
etmeyen bankalar olarak öngörülmüĢtür.
Seri:V, No:55 sayılı Tebliğ‟in “Yatırım danıĢmanlığı yetki belgesine
sahip kuruluĢların faaliyette bulunabilecekleri diğer alanlar” baĢlıklı 6 ncı
maddesi uyarınca yatırım danıĢmanlığı faaliyetinde bulunmaya yetkili
kurumlar,
a) KiĢilerin veya Ģirketlerin uzun ve kısa vadeli finansal hedefleri, risk
tercihleri, nakit gereksinimleri, vergi mevzuatı karĢısındaki durumları dikkate
alınarak yatırım planlarının oluĢturulması.
b) ġirketlerin, aktif-pasif yönetimi çerçevesinde bilançolarının analiz
edilmesi, gelir kaynaklarının ayrıĢtırılması, finansman seçeneklerinin tespit
edilmesi, risklerin tanımlanması ve azaltılması veya gelirlerin artırılması
yoluyla mali profillerinin geliĢtirilmesi gibi konularda yazılı veya sözlü yorum
ve tavsiyelerde bulunulması.
c) ġirketlerin, yurt içi ve yurt dıĢı piyasalardan finansman ihtiyaçlarının
karĢılanması, alternatif finansman stratejilerinin belirlenmesi, mali risklerden
korunmaları konularında yazılı veya sözlü yorum ve tavsiyelerde bulunulması
ile finansman ihtiyacı olan ve finansman sağlayacak tarafların bir araya
getirilmesi konusunda çalıĢmalar yapılması.
29
d) ġirketlerin, birleĢme, bölünme, ele geçirme ve iĢortaklıklarının
kurulması ve benzeri sermaye veya ortaklık yapılarındaki değiĢikliklerle ilgili
yeniden yapılandırılma faaliyetleri ve tasfiye sürecinde yazılı veya sözlü
yorum ve tavsiyelerde bulunulması.
faaliyetlerinde de bulunabilirler.
Aracı kuruluĢların kurumsal finansman proje sayılarına iliĢkin bilgi
aĢağıda Tablo 6‟da yer almaktadır. Tablo sadece aracı kurumların halka arz
ve tahvil ihraçları hariç kurumsal finansman faaliyetlerini kapsamakta,
ülkemizdeki yatırım bankacılığı faaliyetlerinin tamamını yansıtmamaktadır.
Tablo 6: Aracı KuruluĢların Kurumsal Finansman Faaliyetleri (Proje Sayıları)
SAB*-AlıĢ
SAB-SatıĢ
Finansal Ortaklık
Sermaye Artırımı
Temettü Dağıtımı
ÖzelleĢtirme ProjeleriAlıĢ
ÖzelleĢtirme ProjeleriSatıĢ
Diğer DanıĢmanlık
2010
Tamamlanan
6
14
0
30
44
5
2011
Tamamlanan
11
11
1
52
42
2
0
2
25
36
Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011
*Satın alma ve birleĢmeleri ifade etmektedir.
1.3.7. Kaldıraçlı Alım Satım Faaliyeti
Özellikle 2005 sonrası dönemde ülkemizde kaldıraçlı alım satım
iĢlemleri olarak adlandırılan “foreks” iĢlemlerinin düzenleme olmadan
yapılması ve ortaya çıkan yatırımcı mağduriyetleri sonucunda 6111 sayılı
Kanun‟la değiĢik 2499 sayılı SPKn‟nun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının
(g) bendi ile, döviz, mal, kıymetli maden ve SPK tarafından belirlenecek diğer
varlıkların ticari amaçla kaldıraçlı alım satımı, alım satımına aracılık ve bu
30
iĢlemlerin gerçekleĢtirilmesine yönelik hizmetlere iliĢkin esasları düzenlemek
SPK yetkisine verilmiĢtir.
Bu kapsamda, SPK tarafından 27.08.2011 tarih ve 28038 sayılı Resmi
Gazete‟de yayımlanan Seri:V No:125 sayılı “Kaldıraçlı Alım Satım ĠĢlemleri
ve Bu ĠĢlemleri GerçekleĢtirebilecek Kurumlara ĠliĢkin Esaslar Hakkında
Tebliğ” (Seri:V No:125 sayılı Tebliğ)
ile kaldıraçlı alım satım iĢlemlerine
iliĢkin esaslar SPK tarafından düzenlenmiĢtir. Seri:V No:125 sayılı Tebliğ‟de
kaldıraçlı alım satım iĢlemi “yatırılan teminat tutarı karĢılığında, her türlü
döviz, mal, kıymetli maden ve Kurulca belirlenecek diğer varlıkların kaldıraçlı
olarak elektronik ortamda alım satımı iĢlemleri” olarak tanımlanmıĢtır.
Seri:V, No:125 sayılı Tebliğ‟in “Kapsam” baĢlıklı ikinci maddesi uyarınca
kaldıraçlı alım satım iĢlemlerine iliĢkin olarak;
a)
MüĢterilerden gelen emirlerin doğrudan kabul edilmesi ve/veya
gerçekleĢtirilmesi (piyasa yapıcılık),
b)
MüĢterilerden gelen emirlerin temsilci sıfatıyla kabul edilmesi ve
bu
emirlerin
gerçekleĢtirilmek
üzere
baĢka
kuruluĢlara
yönlendirilmesi (iĢlem aracılığı),
c)
BaĢka bir kuruluĢun kaldıraçlı alım satım iĢlemlerine iliĢkin olarak
sunduğu
hizmetlerin
yatırımcılara
tanıtımı,
sözleĢme
akdedilmesine aracı olunması veya sözleĢme yapmak isteyen
tarafların komisyon karĢılığında bir araya getirilmesi (tanıtım
aracılığı),
faaliyetleri düzenleme kapsamında alınmıĢtır.
31
Piyasa yapıcılığı faaliyeti2 kapsamında müĢterilerden gelen emirlerin
doğrudan kabul edilmesi ve/veya gerçekleĢtirilmesi ve iĢlem aracılığı faaliyeti
kapsamında müĢterilerden gelen emirlerin temsilci sıfatıyla kabul edilmesi ve
bu emirlerin gerçekleĢtirilmek üzere baĢka kuruluĢlara yönlendirilmesi
faaliyetleri münhasıran SPK tarafından yetkilendirilmiĢ sermaye piyasası
aracı kurumlarınca yürütülebilecektir.
Tanıtım aracılığı faaliyeti kapsamında baĢka bir kuruluĢun kaldıraçlı
alım satım iĢlemlerine iliĢkin olarak sunduğu hizmetlerin yatırımcılara
tanıtımı, sözleĢme akdedilmesine aracı olunması veya sözleĢme yapmak
isteyen tarafların komisyon karĢılığında bir araya getirilmesi faaliyetleri ise
münhasıran aracı kurumlar ve vadeli iĢlemler aracılık Ģirketleri tarafından
yürütülebilecektir.
Kaldıraçlı alım satım iĢlemlerinin barındırdığı risk dikkate alınarak
SPK‟nın 26.06.1998 tarihli ve 23384 sayılı mükerrer Resmi Gazete'de
yayımlananarak yürürlüğe giren Seri:V No:34 sayılı “Aracı Kurumların
Sermayelerine ve Sermaye Yeterliliğine ĠliĢkin Esaslar Tebliği”nin “Asgari
özsermaye yükümlülüğü” baĢlıklı 7 nci maddesiyle, aracı kurumların
yürüttükleri diğer faaliyetler kapsamında tabi oldukları asgari özsermaye
yükümlülüklerine ek olarak kaldıraçlı alım satım iĢlemlerinde, müĢterilerden
gelen emirlerin doğrudan kabul edilmesi ve/veya gerçekleĢtirilmesi faaliyetini
(piyasa yapıcılık) yürütmek istemeleri durumunda alım satım aracılığı faaliyeti
için sahip olunması gereken özsermaye tutarının 10 katı kadar; müĢterilerden
gelen
emirlerin
temsilci
sıfatıyla
kabul
edilmesi
ve
bu
emirlerin
gerçekleĢtirilmek üzere baĢka kuruluĢlara yönlendirilmesi faaliyetini yürütmek
istemeleri durumundaysa (iĢlem aracılığı) alım satım aracılığı faaliyeti için
sahip olunması gereken özsermaye tutarının 3 katı kadar özsermaye
bulundurmaları zorunlu tutulmuĢtur.
2
Piyasa yapıcılığında, yetkili kuruluş müşteri işlemlerine taraf olmaktadır. Yapılan foreks işleminde
müşterinin kar etmesi durumunda yetkili kuruluş zarar etmekte, müşterinin zarar etmesi durumunda
ise yetkili kuruluş kar etmektedir.
32
Kaldıraçlı alım satım iĢlemlerinin teminatlandırma yöntemlerindeki
farklılıklar ve aracı kurumların bu iĢlemleri piyasa yapıcısı ve müĢterilerine
karĢı taraf olarak gerçekleĢtirebildikleri de dikkate alınarak SPK‟nın
31.01.1992 tarihli ve 21128 sayılı Resmi Gazete'de yayımlananarak
yürürlüğe giren Seri:XI No:7 sayılı Aracı Kurum Hesap Planı ve Planın
Kullanım Esasları Hakkında Tebliğ‟de yapılan değiĢiklikle de, kaldıraçlı alım
satım iĢlemlerinin muhasebeleĢtirilmesine yönelik olarak Aracı Kurum Hesap
Planı revize edilmiĢtir.
Hali hazırda SPK‟dan yetki belgesi alarak veya Seri:V, No:125
Tebliğiyle tanınan geçiĢ sürecinden yararlanarak kaldıraçlı alım satım
iĢlemleri faaliyetini yürüten aracı kurumlarca Eylül 2011- ġubat 2012
döneminde gerçekleĢtirilen iĢlem hacimleri Grafik‟te gösterilmektedir.
Grafik: Kaldıraçlı Alım Satım İşlemleri Aylar İtibarıyla Toplam İşlem Hacmi (TL)
ĠKĠNCĠ BÖLÜM
ARACI KURUMLARIN MUHASEBE SĠSTEMĠNĠN ĠġLEYĠġĠ
Muhasebe sistemi oluĢturulmasına yönelik düzenlemelerin temel amacı,
faaliyetlerin yürütülmesi ve kontrolü için doğru, zamanlı, güvenilir ve ilgili
finansal bilginin üretilmesinin sağlanmasıdır. Bu amaçla kurulacak sistemde,
iĢletme için finansal sonuçlar doğuran olay ve iĢlemlere iliĢkin verilerin
toplanması, bu verilerin iĢletme ile ilgili olan belli baĢlı menfaat gruplarının
ihtiyaç ve amaçlarını gözönünde bulundurarak kayıt, sınıflandırma ve analiz
yoluyla iĢlenmesini,
elde edilen sonuçların sistemli bir biçimde raporlar
halinde ilgililere sunulmasını sağlamaktadır.
Bu bölümde, aracı kurum muhasebe sistemlerinin temel unsurları
niteliğinde belge kayıt düzenleri ve hesap planına iliĢkin düzenlemeler ele
alınacaktır.
2.1. ARACI KURUM BELGE VE KAYIT DÜZENĠ
Aracılık faaliyetinde belge ve kayıt düzeni, 31.01.1992 tarih ve 21128
sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan SPK‟nın Seri:V, No:6 sayılı “Aracılık
Faaliyetinde Belge ve Kayıt Düzeni Hakkında Tebliği” (Seri:V, No:6 sayılı
Tebliğ) ile düzenlenmiĢtir. Bu düzenlemelerin amacı aracı kuruluĢların
aracılık faaliyetlerinde düzenleyecekleri belgeler ile muhasebe iĢlemlerinde
uyacakları esasları belirlemektedir.
Aracı kuruluĢlar, aracılık faaliyetlerine iliĢkin muhasebe kayıt ve
iĢlemlerine dayanak teĢkil etmek üzere, bu Seri:V, No:6 sayılı Tebliğ‟de
açıklanan form ve belgeleri eksiksiz olarak düzenlemek, saklamak ve menkul
34
kıymet iĢlemleri ile ilgili muhasebe kayıtlarını bir gün içinde yasal defterlerine
iĢlemek zorundadırlar.
Aracı kurumlar, Ģubelerinde yürüttükleri aracılık faaliyeti ile ilgili
muhasebe kayıtlarını merkezlerinde veya Ģubelerinde tutarlar ve muhasebe
hesaplarının iĢleyiĢinde, SPK‟nın aracı kurumların hesap planına iliĢkin
düzenlemelerinde yer alan "AracıKurum Hesap Planı"nı esas alırlar.
Aracı kurumların aracılık faaliyetlerine iliĢkin düzenlemelerinde belirtilen
defter ve belgeler yanında aĢağıdaki belgelerin düzenlenmesi zorunludur.
a) Nakit Alındı-Ödendi Belgesi: MüĢterilerden tahsilat yapıldığında
"Nakit Alındı Belgesi", müĢterilere ödeme yapıldığında "Nakit Ödendi
Belgesi" düzenlenir. Müteselsil sıra numarası izleyen bu belgelerin en az iki
örnek olarak düzenlenmesi, nakit alındı belgesinin müĢteriye imzalatılması ve
belgelerin imzalı birer örneğinin müĢteriye verilmesi gerekir.
b) ĠĢlem Sonuç Formu: Yapılan alım satımların, verilen hizmetlerin ve
bunlar için alınan paraların mahiyetini göstermek üzere müteselsil numaralı
"ĠĢlem Sonuç Formu" düzenlenir.
c) Hesap Ekstresi: Aylık dönemler itibarıyla ilgili dönemi izleyen yedi
iĢgünü içinde aracı kurum tarafından, müĢterinin adresine esas olarak
taahhütlü posta veya özel kurye aracılığıyla gönderilen, borç, alacak ve
bakiye bilgilerini ihtiva eden bildirimini ifade eder3.
3
Aracı kuruluşlar, hesap ekstresini müşterinin yazılı talebi üzerine; müşteri tarafından beyan edilecek
elektronik posta adresine elektronik ortamda gönderilebilir ya da müşterilerinden borsaya iletilmek
üzere elektronik ortamda emir kabul eden aracı kurumlar tarafından müşterilerin ekstrelerine
elektronik ortamda erişimine imkân sağlanabilir. Hesap ekstresinin elektronik ortamda gönderildiğine
veya elektronik ortamda ekstreye erişim sağlandığına ilişkin ispat yükü aracı kuruluşa aittir. Ayrıca,
ilgili dönem içinde herhangi bir işlem yapmayan müşteriler ile hesap ekstresi gönderilmemesi
hususunda münhasıran sözleşme imzalanan müşterilere anılan belge gönderilmeyebilir.
35
d) Menkul Kıymet GiriĢ-ÇıkıĢ FiĢi: MüĢterilere veya aracı kuruluĢlara ait
menkul kıymetlerin aracı kuruluĢ menkul kıymet kasasına fiziken giriĢ ve
çıkıĢlarında düzenlenir ve belgelerin imzalı bir örneği müĢterilere verilir.
e) MüĢteri Emri Formu (ordino): Üzerinde, müĢterinin alım/satım
emirlerini, menkul kıymet tanımını, iĢlemin türünü (alım/satım), miktarını,
fiyatını, emrin geçerlilik süresini, müĢteri hesap numarasını ve adını taĢıyan
formu ifade eder.
f) Seans Takip Formu: Yatırımcı tarafından seans öncesinde, seans
sırasında ve seans sonrasında aracı kuruma iletilen emirlerin müteselsil sıra
numarası ile kaydedildiği belgeleri gösterir.
g) ĠĢlem Dağıtım Listesi (Menkul Kıymet ve MüĢteri Ġtibariyle):Menkul
kıymet alım sürecinde gerçekleĢen ve gerçekleĢmeyen iĢlemlerin müĢteri
bazında ve menkul kıymet bazında takibinin gerçekleĢtiği tablolardır.
Aracı kuruluĢların sermaye piyasası faaliyetleri dolayısıyla aldıkları ve
yaptıkları her türlü yazıĢma, sözleĢme, taahhüt, kefalet, diğer teminat
senetleri ve mahkeme ilanları gibi belgeler ile kimlik tespiti amacıyla alınan
ya da düzenlenen belgeleri, vekaletnameleri ve müĢteri tanıma kuralı
çerçevesinde düzenlenen belgeleri düzenli ve tasnif edilmiĢ bir biçimde
saklamaları zorunludur.
GerçekleĢip gerçekleĢmemesine bakılmaksızın müĢteri emirlerine iliĢkin
tüm "MüĢteri Emri Formları", elektronik ortamda alınan emirlere iliĢkin
belgeler ile faks kayıtları ve internet de dâhil olmak üzere elektronik ortamda
alınan müĢteri emirlerine iliĢkin elektronik kayıtlar düzenleme tarihinden
itibaren 5 yıl süreyle saklanır. Sözlü emirlerde iliĢkin ses kayıtları emir
tarihinden sonra gelen takvim yılı baĢından itibaren 2 sene süreyle saklanır.
Saklanması gereken belge ve kayıtlardan ihtilaflı olanların yukarıda belirtilen
36
süre ile kayıtlı olmaksızın ihtilaf
sonuçlanıncaya kadar muhafazası
zorunludur.
Aracı kuruluĢlar, aracılık faaliyetlerinin yürütülmesi sırasında her
müĢteri için ayrı bir hesap numarası verir ve bu numara müĢteri ile ilgili her
türlü iĢlem ve alt hesaplarda kullanılır. Hesap sahibi müĢterilerin çerçeve
sözleĢmelerinde yer alan adres bilgilerindeki değiĢikliklerin aracı kuruluĢlar
tarafından öğrenilmesini müteakip keyfiyetin derhal yetkili takas ve saklama
kuruluĢu ve/veya Merkezi Kayıt KuruluĢuna bildirilmesi zorunludur. Halka arz
iĢlemleri nedeniyle talepte bulunanlara hesap açılması zorunlu değildir.
MüĢteri kimliğinin belge ve kayıtlarda yer alması gerekmez, ancak
müĢteri kimliğinin belge ve kayıtlarda gösterilmesine iliĢkin diğer mevzuat
hükümleri saklıdır. Ġstenildiğinde hesap numarası sahibi müĢterilerin kimlik
bilgileri ve adresi aracı kuruluĢça Kurula veya Kurulca görevlendirilenlere
ibraz edilir.
Aracı kuruluĢlar, hesap numarası verdikleri müĢterilerinin kimlik
bilgilerinin doğruluğundan sorumludurlar.
Tutulması zorunlu olan tüm belge ve kayıtlarda, silinemez yazı
araçlarının kullanılması, silinti ve kazıntı yapılmaması; düzeltmelerin yanlıĢ
kaydın
görülmesine
engel
olmayacak
tarzda
yapılması,
boĢ
satır
bırakılmaması zorunludur.
Bunun yanında, aracı kuruluĢların türev araçların alım satımına aracılık
faaliyetlerinde düzenleyecekleri belgeler ve kayıt düzeni ise, SPK‟nın
27.08.2001 tarihli ve 24506 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe
giren Seri V, No:51 sayılı “Aracı KuruluĢların Türev Araçların Alım Satımına
Aracılık Faaliyetlerinde Düzenleyecekleri Belgeler ve Kayıt Düzeni Hakkında
Tebliğ”de yer almaktadır.
37
2.2. ARACI KURUM HESAP PLANI
Muhasebe sisteminin üretmiĢ olduğu bilgilerin sistematik bir Ģekilde
hazırlanabilmesi ve ilgililere sunulması hesap planları yardımıyla olmaktadır.
Hesap planı iĢletmenin faaliyette bulunduğu sektörün ihtiyaçlarına cevap
verecek Ģekilde oluĢturulmalıdır (Yalkın:2005,114).
SPK tarafından SPKn‟nun 16 ve 22 nci maddeleri4 uyarınca, SPKn
kapsamına giren aracı kurumların düzenlemek ve yayımlamak zorunda
oldukları mali tabloların sağlıklı karĢılaĢtırma ve tahliller yapılmasına elveriĢli
genel kabul görmüĢ muhasebe ilkelerine uygun Ģekilde düzenlemelerini
sağlayarak, mali durumlarının güvenilir bir Ģekilde izlenebilmesine imkan
hazırlamak amacıyla aracı kurumların özellik arz eden faaliyetleri göz önüne
alınarak SPK tarafından 31.01.1992 tarih ve 21128 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanan Seri:XI, No:7 sayılı "Aracı Kurum Hesap Planı ve Planın Kullanım
Esasları Hakkında Tebliğ" (Seri:XI, No:7 sayılı Tebliğ) yürürlüğe konulmuĢtur.
Seri:XI, No:7 sayılı Tebliğ, 01.03.1995 tarih ve 22217 sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanan Seri:XI, No:12 sayılı Tebliğ, 27.08.2001 tarih ve 24506
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Seri:XI, No:18 sayılı Tebliğ ve
16.01.2010 tarih ve 27464 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri: XI, No:
30 sayılı Tebliğler ile değiĢikliğe uğramıĢtır. Seri:XI, No:12 sayılı Tebliğ ile
aracı kurumların kredili iĢlemleri, ödünç iĢlemleri ve açığa satıĢ iĢlemlerine
iliĢkin hesaplar eklenmiĢtir. Seri:XI, No:18 sayılı Tebliğ ile, Seri:XI, No:7
4
Sermaye Piyasası Kanunu'nun 16 ncı maddesinin ilk fıkrasında "İhraçcılar ve sermaye piyasası
kurumları, konsolide olanlar dahil kamuya açıklanacak veya gerektiğinde Kurulca istenecek mali
tablo, rapor ve bilgileri tespit olunacak şekil ve esaslara, genel kabul görmüş muhasebe kavram ilke ve
standartlarına uymak suretiyle düzenlemek zorundadırlar." ifadesi yer almaktadır.
Sermaye Piyasası Kanunu'nun 22 nci maddesinin (e) bendinde de, kamunun zamanında yeterli ve
doğru olarak aydınlatılmasını sağlamak amacıyla, genel ve özel nitelikte karar almanın ve her türlü
mali tablo ve raporlar ile bunların bağımsız denetimlerinin, sermaye piyasası araçlarının halka arzında
yayımlanacak izahname ve sirkülerin ve araçların değerini etkileyebilecek önemli bilgilerin
kapsamını, standartlarını ve ilan esaslarını tespit etmenin ve bu konularda tebliğler yayımlamanın
Sermaye Piyasası Kurulu'nun başlıca görev ve yetkileri arasında olduğu düzenlenmiştir.
38
Tebliğinin ekinde yer alan Aracı Kurum Hesap Planı‟ndaki hesap numaraları
10 katsayısı ile çarpılarak yeniden düzenlenmiĢ ve Seri:XI, No:19 "Vadeli
ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmelerinin Muhasebesine ĠliĢkin Usul ve Esaslar
Hakkında Tebliğ"ine uygun olarak, Seri:XI, No:7 Tebliğinin ekinde yer alan
hesap planına aracı kurumların yapacakları vadeli iĢlem ve opsiyon
sözleĢmelerinde kullanmaları gereken hesap kalemleri eklenmiĢtir.
Bu geliĢmeleri takiben, Seri: XI, No: 30 sayılı Tebliğ ile SPK tarafından
21.01.2009 tarihli ve 27295 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe
giren
Seri:III, No:37 sayılı
“Aracı KuruluĢ Varantlarının Kurul Kaydına
Alınmasına ve Alım Satım ĠĢlemlerine ĠliĢkin Esaslar Tebliğinde DeğiĢiklik
Yapılmasına Dair Tebliğ"in yayımlanmasına paralel aracı kuruluĢ varantlarına
iliĢkin hesaplar eklenmiĢtir. Son olarak Seri: XI, No: 33 sayılı Tebliğ ile Seri:V,
No:125
sayılı
“Kaldıraçlı
GerçekleĢtirebilecek
Alım
Kurumlara
Satım
ĠliĢkin
ĠĢlemleri
Esaslar
ve
Bu
ĠĢlemleri
Hakkında
Tebliğ"in
yayımlanmasına paralel olarak aracı kurum hesap planına ilgili hesaplar
eklenmiĢtir.
2.2.1. Aracı Kurum Hesap Planının Özellikleri
Seri:XI, No:7 sayılı Tebliğ‟in "Hesap Planı ve Kullanılması" baĢlıklı 3
üncü maddesinde;
"Aracı kurumların Kanun'un 16 ncı, 22 nci maddeleri gereğince
düzenlemek zorunda oldukları, şekil ve içerikleri Kurul'un Seri:XI, No:1
Tebliğinde5 belirlenen mali tabloların hazırlanmasında dayanak teşkil eden
hesapların işleyişinde bu Tebliğ'in ekinde yer alan hesap planına uyulur.
Aracı
kurumun,
hesap
planının
genel
bütünlüğünü
bozmamak
bakımından ana hesapların numaralarını değiştirmemesi gerekir.
5
Aracı kurumlar 01.01.2008 tarihi ve sonrasında başlayan hesap dönemlerine ait ilk ara dönem
finansal raporlardan itibaren geçerli olmak üzere 9/4/2008 tarihli ve 26842 sayılı Resmi Gazete’de
yayımlanan “Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya İlişkin Esaslar Tebliği”ne tabi olmuşlardır.
39
Yardımcı defterlerde yer alacak tali hesaplar, aracı kurumun ihtiyacına
göre, desimal sistemi kullanılarak ve gerektiğinde daha alt hesaplar açılarak
tutulabilir. Ancak bu durumda ana hesabın Aracı Kurum Hesap Planında
öngörülen içeriğini değiştirecek şekilde alt hesaplar açılmamalıdır.
Aracı kurumlar bu Tebliğ uyarınca, tutacakları hesaplarında ayrıca,
vergi mevzuatının ilgili hükümlerine de uymak
zorundadırlar. Vergi
mevzuatının bu Tebliğ'de belirlenen uygulamalardan farklı uygulamalara yer
verdiği durumlarda, işletmelerin söz konusu mevzuat çerçevesinde gerekli
düzeltmeleri yapmaları kendi sorumlulukları içerisindedir."
ifadeleri yer almaktadır. Madde lafzından aracı kurumların ihtiyaçlarına
göre hesap açmalarına olanak tanımak amacıyla Aracı Kurum Hesap
Planının esnek bir yapıda düzenlendiği anlaĢılmaktadır.
Aracı Kurum Hesap Planı aĢağıda belirtilen hesap sınıfları ve hesap
gruplarından oluĢmaktadır:
I. DÖNEN VARLIKLAR: Hesap planının bu bölümünde Hazır Değerler,
Menkul Kıymetler, Kısa Vadeli Ticari Alacaklar, Diğer Kısa Vadeli Alacaklar,
Takas ve Saklama Merkezi, Verilen Avanslar ve Diğer Dönen Varlıklar
bulunmaktadır.
II. DURAN VARLIKLAR: Bu bölümde, Uzun Vadeli Ticari Alacaklar,
Diğer Uzun Vadeli Alacaklar, Finansal Duran Varlıklar, Maddi Duran
Varlıklar, Maddi Duran Varlıklar Amortismanı, Maddi Olmayan Duran
Varlıklar, Maddi Olmayan Duran Varlıklar Ġtfa Payları ve Diğer Duran Varlıklar
yer almaktadır.
III. KISA VADELĠ BORÇLAR: Hesap planının bu bölümünde Finansal
Borçlar, Ticari Borçlar, Diğer Kısa Vadeli Borçlar, Alınan Avanslar ve Borç ve
Gider KarĢılıkları bulunmaktadır.
40
IV. UZUN VADELĠ BORÇLAR: Kısa vadeli borçlara paralel olarak aynı
hesap gruplarının uzun vadeli olanları yer almaktadır. Buna ek olarak
özkaynaklar ile ilgili hesaplarda yer almaktadır.
V. SONUÇ HESAPLARI: Hesap planının sonuç hesapları bölümü, Esas
Faaliyetle Ġlgili Sonuç Hesaplarını, Diğer Faaliyetlerden Gelirler ve Karları,
Finansman Giderlerini, Olağanüstü Gelirler ve Karları, Olağanüstü Giderler
ve Zararları içermektedir.
VI. GEÇĠCĠ HESAPLAR6: Bu bölümde özellikle müĢteriler adına yapılan
menkul alıĢ ve satıĢ iĢlemler sonucunda ortaya çıkan hesaplar yer
almaktadır. Bu hesaplar geçici nitelik taĢır, alım satım sürecinde köprü
görevini görürler. Bu bölümde müĢteriler adına hisse senedi, finansman
bonosu, devlet tahvili, gelir ortaklığı senedi gibi kıymetlerin alıĢ ve satıĢ
süreci takip edilir.
VII. MENKUL KIYMETLER NAZIM HESAPLARI: Aracı kurumlara iliĢkin
olarak diğer kuruluĢlardan farklı olarak ortaya çıkan en önemli farklılıklar
nazım hesapların kullanımında ortaya çıkmaktadır. MüĢterilerin adına menkul
kıymet alımlarına aracılık esnasında emanet olarak ortaya çıkan hesaplar bu
bölümde dikkate alınmaktadır.
Seri:XI, No:7 sayılı Tebliğ‟de, hesap kodlanmasında desimal sistemle
karıĢık numara blokları sisteminin kullanıldığı, ara hesaplara kod verilmediği,
ara hesapların (-) iĢaretiyle belirlendiğini görülmektedir.
6
Aracı Kurum Hesap Planında yer almakla beraber, 6 nolu hesap sınıflarında yer alan hesapların
fonksiyonları, Seri:V, No:20 sayılı Tebliğ ile Seri:V, No:6 sayılı Tebliğ'de yapılan açıklama
değişikliği sonucunda kendiliğinden ortadan kalkmıştır. Diğer şirketlerden farklı olarak aracı
kurumlar tarafından direkt gelir ve gider hesaplarında muhasebeleştirme yapılmaktadır.
41
2.2.2. Aracı Kurum Hesap Planında Özellik Arz Eden Hesaplar
Aracı kurumların faaliyetleri dikkate alınarak Aracı Kurum Hesap
Planında yer verilen ve diğer iĢletmelerden farklılık arz eden hesapların
önemli görülenleri aĢağıda açıklanmaktadır.
2.2.2.1.MüĢteriler Hesabı
Aracı kurumların bir hizmet iĢletmesi olmaları ve müĢterileri nam ve
hesabına veya kendi namına müĢteri hesabına sermaye piyasası araçlarının
alıĢ satıĢını yapmaları nedeniyle, alıĢ için tahsil ettikleri tutarlar ile satıĢ için
borçlu oldukları tutarların izlendiği bir hesaba ihtiyaç duyulmuĢtur. Bu amaçla
Aracı Kurum Hesap Planında “Kısa Vadeli Ticari Alacaklar” hesap sınıfının
altında “MüĢteriler” hesabına yer verilmiĢtir. MüĢterinin hesap açmak
amacıyla para yatırması ya da menkul kıymet satıĢ iĢlemlerinde gerçekleĢen
satıĢların parasal tutarı hesaba alacak, menkul kıymet alıĢ iĢlemlerinde
gerçekleĢen alıĢların parasal tutarları ise hesaba borç kaydedilir. Kurtaj
ücretleri nakden tahsil edilebileceği gibi müĢteri hesabına borç olarak
kaydedilebilir.
Aracı kurumların gün bazında hangi müĢterisinden alacaklı hangi
müĢterisine
borçlu
olduğu
ve
tutarlarının
ayrı
ayrı
takip
edilmesi
gerekmektedir. Zira SPK‟nın Seri:V, No:6 sayılı “Aracılık Faaliyetinde Belge
ve Kayıt Düzeni Hakkında Tebliği” çerçevesinde genel olarak menkul kıymet
alıĢ/satıĢ iĢlemlerinin kaydedilmesinde iĢlem tarihi esas alınmakta, ancak
alıĢ/satıĢ iĢlemlerinden kaynaklanan yükümlülükler takas tarihi itibariyle
yerine getirilmektedir. Bu itibarla, aracı kurumlarca muhasebe sistemi
içerisinde söz konusu hesabın alacak ve borç bakiyesi netleĢtirilmemekte
kamuya açıklanan bilançolarda “Kısa Vadeli Ticari Alacaklar” hesap sınıfının
altında “MüĢterilerden Alacaklar”, “Kısa Vadeli Ticari Borçlar” hesap sınıfının
altında da “MüĢterilerden Borçlar” hesabına yer verildiği görülmektedir.
42
“MüĢterilerden Alacaklar” bakiyesi müĢterilerin menkul kıymet alımlarından
kaynaklanan parasal yükümlülüklerini gösterirken, “MüĢterilere Borçlar”
hesabı
ise
aracı
kurumun
müĢterilere
parasal
yükümlülüklerini
göstermektedir.
2.2.2.2.Takas Merkezi Hesabı
ĠMKB Takas ve Saklama Bankası A.ġ. (Takasbank), ĠMKB ve VOB
bünyesinde gerçekleĢen iĢlemlerin nakit ve menkul kıymet takasını
sonuçlandırmak üzere yetkilendirilmiĢ merkezi takas kuruluĢudur. Aracı
kurumların borsada alım satım iĢlemlerinden doğan menkul kıymet teslim
etme ve teslim alma taahhütleri ile alım satıma konu olan menkul kıymet
karĢılığındaki
ödeme
taahhütleri
Takasbank
aracılığıyla
hesaben
sonuçlandırılır. Bu amaçla ödeme taahhütlerinin izlenebilmesini teminen
Aracı Kurum Hesap Planın‟da “Dönen Varlıklar” hesap sınıfı altında “Takas
ve Saklama7 Merkezi” hesabı altında “Takas Merkezi” hesabına yer
verilmiĢtir. MüĢteri veya aracı kurumun kendi hesabına menkul kıymet satıĢı
gerçekleĢtiğinde satıĢın parasal tutarı “Takas Merkezi” hesabına borç, tersi
durumda da alacak kaydedilir. Takas Merkezi hesabının takas tarihi itibariyle
"0" bakiye vermesi gerekmekte olup, aksi takdirde aracı kurumun
Takasbank'a karĢı olan nakit yükümlülüğünü yerine getiremediği ve
temerrütte düĢtüğü anlaĢılmaktadır.
Aracı Kurum Hesap Planı‟nda benzer Ģekilde ayrıca SPK‟nın Seri:V,
No:51 sayılı “Aracı KuruluĢların Türev Araçların Alım Satımına Aracılık
Faaliyetlerinde Düzenleyecekleri Belgeler ve Kayıt Düzeni Hakkında Tebliği”
hükümleri çerçevesinde “Takas ve Saklama Merkezi” hesabı altında ayrıca
“Vadeli iĢlem ve Opsiyon sözleĢmeleri Takas Merkezleri (Portföy)” ve “Vadeli
7
Menkul kıymetlerin kayden saklanması Merkezi Kayıt Kuruluşu A.Ş. tarafından yapılmakta olup,
İMKB üyeleri, ihraççı şirketler ve kurumsal yatırımcılara yönelik fiziksel saklama hizmetinin
Takasbank tarafından verilmesine devam edilmektedir.
43
ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (MüĢteri)” hesaplarına yer
verilmiĢtir. Bu hesapların ne Ģekilde kullanılması gerektiği hususu Seri:V,
No:51 sayılı Tebliğ‟de detaylı olarak düzenlenmiĢtir.
Buna göre; vadeli iĢlem veya opsiyon piyasalarında açık pozisyon (uzun
yada kısa pozisyon tutulması bir baĢka deyiĢle vadeli iĢlem veya opsiyon
sözleĢmesi alınması veya satılması) nedeniyle müĢteri için takas kurumuna
verilen nakit teminatlar, “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas
Merkezleri (MüĢteri)” hesabının borç kısmında sözleĢmelerin takasını
gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı kuruluĢ bazında söz konusu
sözleĢmeler itibarıyla, “Ticari Borçlar” hesap sınıfı içerisinde “Vadeli ĠĢlem ve
Opsiyon SözleĢmelerinden Alacaklılar (MüĢteri Teminatları, Primler, Kar ve
Zarar)” hesabının alacak kısmında müĢteriler bazında sözleĢmeler itibarıyla
izlenir.
Vadeli iĢlem sözleĢmelerinde müĢteriye ait açık pozisyonların piyasaya
göre değerlemeye tabi tutulması sonucunda oluĢan değerleme farkları,
“Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (MüĢteri)” hesabıyla
sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı
kuruluĢ bazında ve sözleĢmeler itibarıyla kaydedilerek, “Vadeli ĠĢlem ve
Opsiyon SözleĢmelerinden Alacaklılar (MüĢteri Teminatları, Primler, Kar ve
Zarar)” hesabıyla müĢteriler bazında sözleĢmeler itibarıyla iliĢkilendirilir.
SözleĢmelerin vade sonunun gelmesi veya ters iĢlem sonucu açık
pozisyonların kapatılması halinde, bu hesaptaki tutarlar, müĢteriler hesabı ile
iliĢkilendirilir.
Aracı kurumun kendi hesabına iĢlemleri dolayısıyla verilen nakit
teminatlar ise “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri
(Portföy)” hesabında sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya
takas üyesi aracı kuruluĢ bazında sözleĢmeler itibarıyla izlenir. Vadeli iĢlem
sözleĢmelerinde aracı kuruluĢun kendi portföyüne ait açık pozisyonların
piyasaya göre değerlemeye tabi tutulması sonucunda oluĢan değer artıĢ ve
44
azalıĢları da, “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri
(Portföy)” hesabıyla sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya
takas üyesi aracı kuruluĢ bazında sözleĢmeler itibarıyla ve “Türev Piyasa
ĠĢlemleri Değerleme Farkları” hesabıyla sözleĢmeler bazında iliĢkilendirilir.
Aracı kurum tarafından müĢteriler için takas kurumuna ödenen opsiyon
primleri, “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (MüĢteri)”
hesabı altında sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas
üyesi aracı kuruluĢ bazında, söz konusu sözleĢmeler itibarıyla borç olarak
izlenir. Alım veya satım opsiyon sözleĢmelerinin müĢteri için satılması
neticesinde tahsil edilen primler, “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri
Takas Merkezleri (MüĢteri)” hesabına sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren
kurumlar veya takas üyesi aracı kuruluĢ bazında ve söz konusu sözleĢmeler
itibarıyla alacak, müĢteriye ödenmesi durumunda ise “Vadeli ĠĢlem ve
Opsiyon SözleĢmelerinden Alacaklılar (MüĢteri Teminatları, Primler, Kar ve
Zarar)” hesabına müĢteriler bazında sözleĢmeler itibarıyla borç yazılır.
Aracı kuruluĢun kendi portföyü için ödediği opsiyon primleri
“Vadeli
ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (Portföy)” hesabına
sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı
kuruluĢ bazında sözleĢmeler itibarıyla borç verilir. Tahsil edilen primlerde
“Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (Portföy)” hesabına
sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı
kuruluĢ bazında, sözleĢmeler itibarıyla alacak olarak izlenir.
Opsiyon sözleĢmelerinin piyasaya göre değerlemeye tabi tutulması
halinde oluĢan farklar da yine aracı kurum portföyüne veya müĢteri adına
olmasına bağlı olarak “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas
Merkezleri (Portföy)” ve “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas
Merkezleri (MüĢteri)” hesapları kullanılarak muhasebeleĢtirilmektedir.
45
2.2.2.3.Nazım Hesaplar
“Nazım hesaplar” aracı kurum hesap planında çok detaylı olarak
hazırlanmıĢ bir hesap grubudur. Aracı kurum faaliyetlerinin ve kullanılan
sermaye piyasası araçlarının çeĢitliliği sebebiyle çok sayıda nazım hesaba
ihtiyaç duyulmuĢtur. Bu grupta yer alan “Dağıtıma Tabi Tutulacak Menkul
Kıymetlerle Ġlgili Nazım Hesaplar” aracı kurumların örgütlenme Ģekline göre
menkul
kıymetlerin
bölüm,
Ģube
bazında
dağıtımı
amacıyla
kullanılmaktadırlar. Günümüzde geliĢen bilgisayar altyapısı sayesinde bu
hesapların kullanımına olan ihtiyaç ortadan kalkmıĢtır (Yanık:2007,223)
“Emanet Menkul Kıymetler Ġlgili Nazım Hesaplar” ise menkul kıymetlerin alıĢ
ve satıĢları sırasında nominal değerleri üzerinden ve fiziksel olarak
bulundukları
yer
bakımından
takiplerinin
yapılabilmesi
amacıyla
kullanılmaktadır (Yanık:2007,48) . Diğerleri ise halka arz, türev piyasalara
iliĢkin teminatlar,
repo ters repo taahhütlerinin takibine yönelik olarak
kullanılmaktadır.
2.2.2.4.Kredi Hesabı
Kredili menkul kıymet ĠĢlemleri, bir aracı kurum nezdinde müĢteri adına
kredi hesabı açılması koĢulu ile müĢteri ve aracı kurum arasında yapılacak
sözleĢme hükümleri çerçevesinde menkul kıymet alınmasını, açığa satıĢ8
iĢlemi ise sahip olunmayan sermaye piyasası araçlarının satılmasını ya da
satıĢına
iliĢkin
emrin
verilmesini
ifade
eder.
SatıĢa
iliĢkin
takas
yükümlülüğünün ödünç alınan sermaye piyasası araçları ile yerine getirilmesi
de açığa satıĢ sayılır.
8
Açığa satış işlemlerinde yatırımcılar satışa konu sermaye piyasası aracının değer kaybedeceği
varsayımı ile hareket ederek, yüksek olduğu düşünülen fiyat seviyesinden satışı gerçekleştirmekte ve
ve daha sonra fiyatın düşmesi ile satılan aracı daha düşük fiyattan satın alıp aradaki fiyat farkından
kazanç elde etmektedirler (Kesici:2011,69).
46
SPK‟nın
14.07.2003
tarihli
ve
25168
sayılı
Resmi
Gazete‟de
yayımlanan Seri:V, No:65 sayılı "Sermaye Piyasası Araçlarının Kredili Alım,
Açığa SatıĢ ve Ödünç Alma ve Verme ĠĢlemleri Hakkında Tebliği"nin “Yetkili
KuruluĢlar” baĢlıklı 4 üncü maddesinde, alım satıma aracılık yetki belgesine
sahip aracı kurumların Kurul'dan ayrıca izin almaksızın sermaye piyasası
araçlarının kredili alım, açığa satıĢ ve ödünç alma ve verme iĢlemlerini
yapabilecekleri düzenlenmiĢtir. Kredili ve açığa satıĢa konu olabilecek
menkul kıymetler ise ĠMKB tarafından Gözaltı Pazarı hariç tutularak ĠMKB
Pazarları‟nda iĢlem gören tüm hisse senetlerini ve borsa yatırım fonlarını
kapsayacak Ģekilde belirlenmektedir. Ancak, SPK‟nın 23.07.2010 tarih ve
21/657 sayılı kararı gereği oluĢturulan ve ĠMKB tarafından duyurularak
01.09.2010 tarihinden itibaren uygulamaya alınan A, B ve C sınıflandırması
kapsamında halka açık piyasa değeri için alt ve üst sınır belirlenmeksizin
Gözaltı
Pazarı‟nda
iĢlem
gören
paylar
C
listesi
kapsamında
değerlendirilmekte, B ve C listelerinde yer alan hisse senetleri, kredili iĢleme
ve açığa satıĢ iĢlemine konu olamamaktadırlar.
Seri:V, No:65 sayılı Tebliğ‟in “Kredi Hesabı ve Hesapların Ayrılması”
baĢlıklı 10 uncu maddesinde, aracı kuruluĢların sermaye piyasası araçlarının
kredili alımı ve açığa satıĢ iĢlemlerinde bulunacak gerçek veya tüzel kiĢiler
adına "Kredi Hesabı" açmak zorunda oldukları ve kredi hesabının, müĢterinin
aracı kuruluĢta bulunan diğer hesaplarından ayrı olarak iĢlemesi ve
izlenmesinin esas olduğu ifade edilmiĢtir. Kredili alım ve açığa satıĢ
iĢlemlerinin aynı anda olması halinde her iki iĢlem türü için de ayrı hesap
açılması gerekmektedir.
Bu çerçevede, aracı kurumların kredili menkul kıymet ve açığa satıĢ
iĢleminde bulunacak müĢterilerinin iĢlemlerinin izlenmesi amacıyla hesap
planlarında Kısa Vadeli Ticari Alacaklar hesap sınıfı içerisinde "Kredi
Hesabı"na yer verilmiĢtir.
47
Kredi Hesabının iĢleyiĢi ile ilgili olarak; Seri: V, No: 6 sayılı Tebliğ‟in
“Kredili Menkul Kıymet ĠĢlemlerinin MuhasebeleĢtirilmesi” baĢlıklı 27 nci
maddesinde aĢağıda yer verilen hükümler yer almaktadır.
a) Kredili menkul kıymet iĢlemine iliĢkin özkaynağı müĢteri tarafından
nakit olarak yatırılması halinde alınan parasal tutarlar “Kasa Hesabı”na borç
(komisyon+vergiler
dahil),
“Kredi
Hesabı-Kredili
Özkaynakları Hesabı”na alacak kaydedilir.
MüĢterilerin
Nakit
Özkaynağın menkul kıymet
olarak yatırılması halinde, alınan menkul kıymetlerin nominal tutarları “Kredili
MüĢterilerin Menkul Kıymet Özkaynakları-Saklama Merkezi ”na menkul
kıymetler itibariyle borç, “Kredi MüĢterilerin Menkul Kıymet Özkaynaklarından
Alacaklılar Hesabı”na müĢteriler bazında menkul kıymetler itibariyle alacak
kaydedilir.
Seri:V, No:65 sayılı Tebliğ‟in “Sermaye piyasası araçlarının kredili
alımıiĢlemlerinde özkaynak ve özkaynağın korunması” baĢlıklı 17 nci
maddesi uyarınca müĢterinin iĢlemin baĢlangıcında asgari %50 oranında
özkaynak yatırması gerekmekte olup, özkaynak kredili olarak satın alınacak
sermaye piyasası araçlarının cari piyasa değeri kadar nakit veya menkul
kıymetin peĢin olarak yatırılmasını ifade etmektedir.
Seri:V,
No:65
sayılı
Tebliğ‟in
“Sermaye
piyasası
araçlarının
değerlemesi” baĢlıklı 13 üncü maddesinde ise menkul kıymetlerin cari piyasa
değerinin ne Ģekilde belirleneceği düzenlenmiĢ olup, kredi hesabında
bulunan sermaye piyasası aracının değerlemesinde sermaye piyasası
aracının alımının yapıldığı günde sermaye piyasası aracının alıĢ fiyatı ve,
takip eden günlerde sermaye piyasası aracının bir önceki seansının ağırlıklı
ortalama fiyatının, sermaye piyasası aracına ait bir önceki seansta iĢlemin
olmaması ve ağırlıklı ortalama fiyatının elde edilememesi durumunda, en son
seansa ait en iyi alıĢ ve en iyi satıĢ fiyatlı emirlerin aritmetik ortalamasının
kullanılmasının esas olduğu belirtilmiĢtir. Yatırım fonu katılma belgeleri ise;
48
gün sonunda fon kurucusu tarafından açıklanan alıĢ fiyatları üzerinden
değerlenir.
Özkaynak olarak verilen konvertibl dövizler ise, varsa borsalarda ve
teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda oluĢan fiyatlar, fiyatların bulunmaması
halinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından ilan edilen döviz alıĢ
kurları üzerinden değerlemeye tabi tutulur. DĠBS‟lere iliĢkin değerleme ise
SPK‟nın aracı kurumların sermayelerine ve sermaye yeterliliğine iliĢkin
düzenlemelerinde yer alan değerleme ilkeleri çerçevesinde yapılır.
b) Kredili menkul kıymet alımlarının parasal tutarları alım-satım
sözleĢmeleri ve iĢlem dağıtım tablolarına uygun olarak “Kredi Hesabı-Kredili
MüĢteriler Hesabı”na ilgili müĢteri bazında borç, “Takas Merkezi Hesabı”na
alacak kaydedilir.
c)
Kredili
menkul
kıymet
alımlarının
nominal
tutarları,
“Kredili
MüĢterilerin Emanet Hisse Senetleri-Takas Merkezi Hesabı”na hisse
senetleri itibariyle borç, “Kredili MüĢterilerin Emanet Hisse Senetlerinden
Alacaklılar” hesabına müĢteriler bazında, hisse senetleri itibariyle alacak
kaydedilir.
Yine “Kredi” hesabı ile ilgili olarak; Seri: V, No: 6 sayılı Tebliğ‟ in “Açığa
SatıĢ
ve
Menkul
Kıymetlerin
Ödünç
Alınması
ĠĢlemlerinin
MuhasebeleĢtirilmesi” baĢlıklı 28 inci maddesi uyarınca açığa satıĢ ve
menkul
kıymetlerin
ödünç
alınması
iĢlemleri
aĢağıdaki
Ģekilde
muhasebeleĢtirilir:
a) Açığa satıĢ iĢlemlerine iliĢkin özkaynağın müĢteri tarafından nakit
olarak yatırılması halinde, alınan parasal tutarlar “Kasa Hesabı”na borç,
“Kredi Hesabı-Açığa SatıĢ MüĢterileri Nakit Özkaynakları Hesabı”na
müĢteriler bazında alacak kaydedilir.
49
Özkaynağın menkul kıymet olarak yatırılması halinde, alınan menkul
kıymetlerin nominal tutarları “Açığa SatıĢ MüĢterileri Menkul Kıymet
Özkaynakları-Saklama Merkezi ”na menkul kıymetler itibariyle borç, “Açığa
SatıĢ MüĢterileri Menkul Kıymet Özkaynaklarından Alacaklılar Hesabı”na
müĢteriler bazında, menkul kıymetler itibariyle alacak kaydedilir.
b) Açığa satıĢların parasal tutarları alım-satım sözleĢmeleri ve iĢlem
dağıtım tablolarına uygun olarak “Takas Merkezi Hesabı”na borç, “Kredi
Hesabı-Açığa SatıĢ MüĢterileri Hesabı”na iĢlem gününde ilgili müĢteri
bazında alacak kaydedilir.
c) Açığa satılan hisse senetlerinin nominal tutarları, “Emanet Hisse
Senetleri-Takas Merkezi Hesabı”na hisse senetleri itibariyle alacak, “Ödünç
Alınan Menkul Kıymetlerden Borçlular Hesabı”na müĢteri bazında, menkul
kıymetler itibariyle borç kaydedilir. Açığa satılan menkul kıymetlerin nominal
tutarları daha sonra “Ödünç Alınan, Menkul Kıymetlerden Alacaklılar
Hesabı”na ödünç alınan kiĢi veya kuruluĢ bazında, menkul kıymetler itibariyle
alacak, “Emanet Hisse Senetleri-Takas Merkezi veya Merkez Kasası
Hesabı”na menkul kıymetler itibariyle borç kaydedilir.
d) Ödünç alınan menkul kıymetler karĢılığında nakit teminat verilmesi
halinde, teminat tutarları “Ödünç Alınan Menkul Kıymetler Ġçin Verilen
Teminatlar Hesabı”na ödünç veren kiĢi veya kuruluĢ bazında borç, “Kasa
Hesabı”na alacak kaydedilir.
Ödünç alınan menkul kıymetler karĢılığında menkul kıymet teminatı
verilmesi halinde, verilen menkul kıymet teminatlarının nominal tutarları
“Ödünç Alınan Menkul Kıymetler Ġçin Verilen Menkul Kıymet Teminatları
Hesabı”na ödünç veren kiĢi ve kuruluĢ bazında menkul kıymetler itibariyle
borç, “Ödünç Alınan Menkul Kıymetler Ġçin Verilen Menkul Kıymet
Teminatlarından Alacaklılar Hesabı”na teminat hisse senedini veren
50
müĢteriler veya ġirket portföyü bazında, menkul kıymetler itibariyle alacak
kaydedilir.
Seri:V,
No:6
VerilmesiĠĢlemlerinin
sayılı
Tebliğ‟in
“Menkul
MuhasebeleĢtirilmesi”
baĢlıklı
Kıymetlerin
29
uncu
Ödünç
maddesi
uyarınca menkul kıymetlerin ödünç verilmesi iĢlemleri ise aĢağıdaki Ģekilde
muhasebeleĢtirilir:
a) Aracı kuruluĢların müĢteri emanetlerinden veya Ģirket portföyünden
ödünç verdiği menkul kıymetlerin nominal tutarları “Ödünç Verilen Menkul
Kıymetlerden Borçlular Hesabı”na ödünç verilen kiĢi ve kuruluĢ bazında
menkul kıymetler itibariyle borç, “Emanet Menkul Kıymetler-Takas Merkezi
veya Merkez Kasası Hesabı”na menkul kıymetler itibariyle alacak; “Ödünç
Verilen Menkul Kıymetlerden Alacaklılar Hesabı”na ödünç veren müĢteriler
veya Ģirket portföyü bazında, menkul kıymetler itibariyle alacak, “Emanet
Menkul Kıymetlerden Alacaklılar Hesabı”na müĢteriler veya Ģirket portföyü
bazında, ilgili menkul kıymetler itibariyle borç kaydedilir.
b) Ödünç verilen menkul kıymetler karĢılığında nakit teminat alınması
halinde alınan parasal tutarlar “Kasa Hesabı”na borç, ”Ödünç Verilen Menkul
Kıymetler Ġçin Alınan Teminatlar Hesabı”na ilgili kiĢi veya kuruluĢ bazında
alacak kaydedilir.
Ödünç verilen menkul kıymetler karĢılığında menkul kıymet teminatı
alınması halinde, alınan menkul kıymet teminatlarının nominal tutarları
“Ödünç Verilen Menkul Kıymetler Ġçin Alınan Menkul Kıymet Teminatlarından
Alacaklılar Hesabı”na ödünç alan kiĢi veya kuruluĢ bazında, menkul
kıymetler itibariyle alacak, “Ödünç Verilen Menkul Kıymetler Ġçin Alınan
Menkul Kıymet Teminatları-Saklama Merkezi Hesabı”na menkul kıymetler
itibariyle borç kaydedilir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARI ĠLE SERMAYE YETERLĠLĠĞĠ
TABLOLARI
Aracı kurumlar, sermaye piyasası araçlarını ihraç eden iĢletmeler ile
tasarruf sahipleri arasındaki menkul kıymet ve fon akımlarına yardımcı
olmakta, fon talep edenlerle fon arz edenlerin karsılaĢtırmakta, piyasa
katılımcılarına çeĢitli konularda bilgi sunmakta ve piyasadaki iĢlem
maliyetlerinin düĢmesine katkıda bulunmaktadırlar. Ancak, aracı kurumların
sistemin iĢleyiĢine katkıları yanında düzenlemelerle sınırları belirlenmiĢ
faaliyetlerini sürdürürken sermaye piyasalarının etkin bir baĢka deyiĢle
dürüst, eĢit ve adil bir Ģekilde isleyiĢini bozacak riskleri bulunmaktadır
(Kılıç,1997:15-17). Aracı kurumların faaliyet sonuçları ve riskleri hakkında
tüm menfaat sahiplerinin ulaĢabileceği en önemli araç finansal tablolardır.
Bunun yanında, her ne kadar aracı kurum faaliyeteri ile sermaye yapısı
ve yeterliliği arasında doğrudan bir iliĢki bulunsa da, ödenmiĢ veya çıkarılmıĢ
sermaye tutarları bir aracı kurumun mali durumunu yeterli derecede
yansıtmayabilmektedir. Dolayısıyla, bu noktada aracı kurumların aktif ve
pasif yapısının idare Ģekline bağlı olarak sermayesinin yeterliliğinin
incelenmesi gündeme gelmektedir.
Bu bölümde, aracı kurumların finansal tablolarına iliĢkin düzenlemelere,
aracı kurum finansal tabloları açısından önem arz eden Uluslararası Finansal
Raporlama
Standartlarına
ve
düzenlemelerine yer verilmektedir.
aracı
kurumların
sermaye
yeterliliği
52
3.1. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARININ ÖNEMĠ
Aracı
kurumların
faaliyetleri
ile
karĢı
karĢıya
kaldığı
riskler
çerçevesinde, aracı kurum finansal tablolarının önemi bu sistemden bilgi
sağlayan taraflar ve söz konusu tarafların bilgi ihtiyacı çerçevesinde ortaya
konulabilir.
Bir ekonomik sistemde devlet veya merkezi otoritenin (kamu) ekonomik
sisteme müdahale etmesinin gerekliliğini açıklamakta öncelikli olarak ele
alınan piyasa baĢarısızlığı teorisine göre; piyasa mekanizması ekonomide
etkin kaynak dağılımını gerçekleĢtirememekte, bir baĢka deyiĢle en çok
kaynağı en ucuz yöntemle en iyi gelir sağlayacağı alana aktaramamaktadır
(Tınıç,1985). Piyasanın yanlıĢ kararlar üretebilmesi kamunun fon aktarım
mekanizmasının iĢleyiĢine iliĢkin politikalar üretmesine zemin hazırlar
(Küçüksözen,1999:10). Piyasa mekanizmasının güven, açıklık ve kararlılık
içinde çalıĢmasının sağlanmasını için, finansal kaynakların en ucuz maliyetle
en
verimli
oldukları
alanlara
kaydırılması,
finansal
kaynağa
sahip
yatırımcıların en az bir zorluk ve harcama ile kaynaklarını piyasada bir
biçimden
diğer
bir
biçime
dönüĢtürebilmeleri,
yatırımların
gerçekçi
fiyatlanabilmesi için belirli bir çerçeve bulunması gerekmektedir.
Aracı kurumlar, diğer iĢletmelerden farklı olarak, sermaye piyasası
kurumu sıfatıyla, tasarruflarını borsada değerlendirmek isteyen yatırımcılarla
menkul kıymet ihraç eden ortaklıklar arasında bir köprü görevini görürler. Bu
itibarla sermaye piyasasının geliĢmesinde önemli bir role sahip olan aracı
kurumların mali yapılarının güçlü olması, mali yeterliliğinin korunması, aracı
kurumların faaliyetlerini gerçekleĢtirirken ortaya çıkabilecek dolandırıcılık ve
çıkar çatıĢması risklerinin engellenmesi piyasalarda istikrarın sağlanmasında
gerekli bir koĢuldur.
Bu koĢul sağlanmadığı takdirde, finansal sistemde
krizler ortaya çıkabilmekte, tasarruf sahipleri zarar görmekte, sermaye
piyasasına duyulan güven sarsılmakta ve tasarruf oranı azalarak finansal
sektör
ile
reel
sektör
arasındaki
aracılık
süreci
bozulabilmektedir
53
(Kılıç,1997:15-17). Bu nedenle aracı kurumların faaliyetlerine, muhasebe
sistemlerine, sermaye yeterliliğine ve benzeri hususlara iliĢkin esaslar kamu
otoriteleri tarafından düzenlenmekte ve denetlenmektedir. Bu noktada, aracı
kurumların karĢı karĢıya kalabileceği risklerin gözetimi ve denetiminden
sorumlu düzenleyici ve denetleyici otoritelerin aracı kurum muhasebe
sisteminin sağlayacağı bilgilerden yararlanan en önemli menfaat grubu
olduğu açıktır.
Muhasebe sisteminin ürettiği bilgiden faydalanan bir diğer önemli grup
olarak aracı kurum müĢterilerinin dikkate alınması gerekmektedir. Aracı
kurumların mali sorunları, genel anlamda tüm menfaat sahiplerinin güvenini
sarsmakla
birlikte
esas
olarak
aracı
kurumun
müĢterilere
karĢı
yükümlülüklerini yerine getirememesi sorununu gündeme getirmektedir. Mali
sorunların temelinde, rekabet ve iĢlem hacmine bağlı olarak aracılık
komisyonlarının düĢük kalması; kendi nam ve hesabına yaptığı iĢlemler ile
portföy yönetim iĢlemleri sonucu zarar etmesi; repo/ters repo iĢlemlerinde
fazi ve vade uyumsuzluğuna bağlı zarar edilmesi ve bunun gibi sebeplerle
aracı kurumun gelirlerinin giderlerini karĢılayamaması (Öztürk,2005:12-17),
aracılık yüklenmi yöntemiyle yapılan halka arza aracılıkta satıĢı taahhüt
edilen senetlerin satılamaması, yatırımcıların takas ve kredi yükümlülüklerini
tam ve zamanında yerine getirmemesi bulunmaktadır. Bu gibi durumlarda
müĢteri kayıplarının bir kısmı güvence fonları kapsamında karĢılanabilmekte
ancak koruma dıĢında kalan varlıklar için yatırımcının genel hukuk kuralları
çerçevesinde hak araması gerekmektedir. Bu ise hem zaman alıcı hem
maliyetli bir süreç olduğu için sermaye piyasalarına olan güveni büyük ölçüde
sarsmaktadır (Çakın,2010:4-7). Aracı kurumların düzenlemelere aykırı iĢlem
ve
uygulamalarla
da
ödeme
güçlüğüne
düĢmeleri
mümkündür
(Küçüksözen,1999:182).
Düzenlemelere aykırı iĢlem ve uygulamalar kapsamında “aracı
kurulumların veya çalıĢanlarının hileli veya ihmalkar davranıĢları sonucunda
yatırımcının zarara uğraması ve yatırımcıya ait varlıkların aracı kuruluĢ veya
54
çalıĢanları tarafından yatırımcının izni olmaksızın kullanılması” olarak
tanımlanabilen dolandırıcılık riskinin de dikkate alınması gerekmektedir.
Diğer taraftan, aracılık faaliyetlerinde çıkar çatıĢması ise, aracı kurumun
müĢterilere karĢı taĢıdığı sorumluluklarla kendi menfaatlerinin çatıĢmasından
kaynaklanmaktadır.
Çıkar çatıĢması9 aracı kurum ile müĢteri arasında olabileceği gibi, aracı
kurumun müĢterileri arasında da yaĢanabilir. Söz konusu çıkar çatıĢmalarına
örnek olarak; aracı kurumların yapılan iĢlem sayısına bağlı komisyon
üzerinden çalıĢmaları nedeniyle yatırım danıĢmanlığı kapsamında olsun ya
da olmasın müĢterilerine sundukları finansal tavsiyelerde iĢlem hacmini
artırıcı Ģekilde davranmaları verilebilir (Poser, 1995:31-38).
Aracı kurumun muhasebe sisteminin ürettiği bilgilere ihtiyaç duyan bir
diğer grup ise, aracı kurumların da borsalarda iĢlem gördüğü dikkate
alındığında aracı kurumların mevcut ve potansiyel yatırımcılarıdır. Yatırım
kararları beklenilen getiriler ve risk tercihlerine bağlı olarak alınırlar. Bu
nedenle karar alınırken aracı kurumların gelecekte yaratacağı nakit
giriĢlerinin tutarına, zamanlamasına ve belirsizliğine iliĢkin değerlendirme
yapılır. Bu değerlendirmenin yapılmasında ülkenin ekonomik ve siyasi
durumu, sektöre iliĢkin niteliksel ve niceliksel bilgiler önemli olsa da
yatırımcılar tarafından ihtiyaç duyulan en kritik bilgi aracı kurumların
muhasebe sistemi tarafından üretilen finansal bilgidir.
9
Ancak, tarafların
Seri:V No:46 sayılı Tebliğin “Faaliyetler Süresince Uyulması Gereken İlkeler” başlıklı 11 inci
maddesinin (b) bendinde aracı kuruluşların “İşlemlerini gerçekleştirirken müşterilerinin çıkarını ve
piyasanın bütünlüğünü gözeterek dürüst davranmaları, bu amaç doğrultusunda müşterileriyle olan
ilişkilerinde çıkar çatışmalarını önlemeye çalışmaları ve buna uygun bir organizasyon oluşturmaları,
doğrudan veya dolaylı olarak kendileri ile müşterileri arasında bir çıkar çatışması olduğunda,
öncelikle müşterilerinin menfaatini gözetmeleri, müşterileri arasındaki çıkar çatışmalarının
önlenememesi halinde müşterilerine adil davranmaları”, (d) bendinde ise “Müşterileriyle olan
ilişkilerinde müşteri ismine saklama uygulaması ve yatırımcıyı korumaya ilişkin diğer düzenlemeler
ile müşteriyi ilgilendiren tüm konularda yeterli bilgilendirme ve şeffaflığı sağlamaları” gerektiği
hükme bağlanmıştır.
55
büyük bir kısmının iĢletmelerden doğrudan kendilerine bilgi sağlanmasını
talep etme imkanı bulunmadığından, yararlanabilecekleri en güvenilir bilgi
kamuya açıklanan finansal raporlardır. MüĢteriler, kredi kurumları, finansal
analistler de aynı Ģekilde bilgi ihtiyaçlarını aracı kurum muhasebe
sistemlerinin bir ürünü olan finansal raporlardan sağlamaktadırlar.
Bunlardan ayrı olarak aracı kurum yönetimi de planlama, karar verme
ve kontrol sorumluluklarını yerine getirebilme açısından iĢletmeye iliĢkin
finansal bilgiye ihtiyaç duyar. Ancak, yönetim gereksinim duyduğu bilgiyi
iĢletme içi kaynaklardan elde edebileceğinden, yönetimin sadece finansal
raporlarda sunulan bilgiye bağlı kalması gerekmez.
Bu çerçevede, her ne kadar ülkemiz finans sektörü içerisinde aracı
kurum sektörünün göreli ağırlığı (103 aracı kurumun finansal sektörün aktif
büyüklüğü açısından 2010 % dağılıma göre yüzdesi %0,6‟dır.) dikkate
alındığında (BDDK,2010:25) sektör için sistemik risk tehdidi bulunmadığı
görülmekle birlikte, bir güven kurumu olan (bu özellik müĢterilerin nakit veya
menkul kıymetlerini emanet olarak bırakmalarından kaynaklanmaktadır) aracı
kurumların finansal durumunda yaĢanacak olumsuzlukların, düzenlemelere
aykırı iĢlemler kapsamında dolandırıcılık ve çıkar çatıĢmalarının sermaye
piyasasının geliĢimine zarar vereceği açıktır. Bu amaçla düzenleyici ve
denetleyici kurumlar tarafından azami sayıdaki asli kullanıcının ihtiyaçlarını
karĢılayacak Ģekilde aracı kurumların risklerinin tam, zamanında ve doğru
olarak takibine elveriĢli bir muhasebe sisteminin oluĢturulması ve bu sistemin
gözetimi büyük önem taĢımaktadır (CoĢkun,2010:52-55).
Aracı kurum muhasebe sisteminde toplanan verilerin iĢlenmesi suretiyle
elde edilen sonuçların sistemli olarak sunulmasında bir araç olan finansal
tabloların temel fonksiyonu, özellikle mevcut ve potansiyel yatırımcılara,
düzenleyici ve öz düzenleyici kurumlara ve ilgili diğer menfaat sahiplerine
ihtiyaçlarını karĢılamaya yönelik gerçeğe uygun finansal bilgiyi sağlamaktır.
56
Aracı kurumların mali yönden baĢarısız olma riskine karĢı düzenleyici
otoritelerce temel olarak kredi, piyasa ve likidite riskinin takibinin yapılması ve
menfaat sahiplerinin ihtiyaçlarının karĢılanmasında doğru, tam va zamanlı
bilginin üretilip sunulmasını teminen finansal tabloların hazırlanması ve
sunulmasına iliĢkin standartlar belirlenmesi kaçınılmazdır. Burada da,
ekonominin reel sektöründe faaliyet gösteren iĢletmeler ile mevduat kabul
etme ve kredi kullandırma fonksiyonu bulunmaması nedeniyle aynı sektörde
faaliyet gösteren bankalardan farklı esasların dikkate alınması gerekmektedir
(Yıldıran,1998:11-12).
3.2.
ARACI
KURUM
FĠNANSAL
TABLOLARINA
ĠLĠġKĠN
DÜZENLEMELER
Aracı kurumlar yasal defterlerini ve kanuni finansal tablolarını Türk
Ticaret Kanunu ve vergi mevzuatınca belirlenen muhasebe ilkelerine uygun
olarak tutmakta ve hazırlamaktadır. Bundan ayrı olarak, SPKn kapsamında
hazırlanacak ve kamuya duyurulacak finansal tablolar hakkında sermaye
piyasası mevzuatına uyulur.
SPKn‟nun
16
ncı
maddesine
dayanılarak
hazırlanan
SPK‟nın
09.04.2008 tarihli ve 26842 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:XI,
No:29 sayılı “Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya ĠliĢkin Esaslar
Tebliği”nin10 (Seri:XI, No:29 sayılı Tebliğ) “Kapsam” baĢlıklı 2 nci
maddesinde “Bu Tebliğ, 4 üncü maddede tanımlanan iĢletmelerin finansal
raporlarının hazırlanması ve ilgililere sunulmasında uygulanır.” hükmü yer
almaktadır.
Seri: XI, No: 29 sayılı Tebliğ‟in 4 üncü maddesinde;
10
Bu Tebliğ, 1 Ocak 2008 tarihinden sonra başlayan hesap dönemlerine ait ilk ara finansal tablolardan
geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir.
57
- ĠĢletme:
“Ġhraç ettiği sermaye piyasası araçları bir borsada iĢlem
gören ortaklıklar, aracı kurumlar, portföy yönetim Ģirketleri ve bu iĢletmelerin
Tebliğ‟in 5 inci maddesinde belirlenen finansal raporlama standartlarında
tanımlanan bağlı ortaklıkları, iĢtirakleri ve iĢ ortaklıkları”,
- Finansal raporlar: “Finansal tablolar, yönetim kurulu faaliyet raporları
ve sorumluluk beyanlarından oluĢan raporlar”
- Finansal tablolar: “Dipnotlarıyla birlikte bilanço, gelir tablosu, nakit
akım tablosu ve öz sermaye değiĢim tablosu”
olarak tanımlanmıĢtır.
Yıllık ve üçer aylık dönemler itibariyle düzenlemekle yükümlü bulunan
aracı kurumlarca Seri: XI, No: 29 sayılı Tebliğ‟in 5 inci maddesi uyarınca
finansal tabloların hazırlanmasında Avrupa Birliği tarafından kabul edilen
haliyle Uluslararası Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları11 uygulanır
ve finansal tabloların Avrupa Birliği tarafından kabul edilen haliyle
UMS/UFRS‟lere göre hazırlandığı hususuna dipnotlarda yer verilir.
Bu kapsamda, benimsenen standartlara aykırı olmayan, Türkiye
Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) tarafından yayımlanan TMS/TFRS12
esas alınır13.
Seri: XI, No: 29 sayılı Tebliğ‟in “GeçiĢ döneminde uygulanacak finansal
raporlama standardı” baĢlıklı 2 numaralı Geçici Maddesi çerçevesinde
11
UluslararasıFinansal
Raporlama
Standartları
(UMS/UFRS):
Uluslararası
Muhasebe
StandartlarıKurulu (UMSK) tarafından yayımlanan Uluslararası Muhasebe/Finansal Raporlama
Standartları ile bunlara ilişkin ek ve yorumları ifade etmektedir.
12
Türkiye Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları (TMS/TFRS): Türkiye Muhasebe Standartları
Kurulu (TMSK) tarafından yürürlüğe konulmuş olan Türkiye Muhasebe/Finansal Raporlama
Standartları ile bunlara ilişkin ek ve yorumları ifade etmektedir.
13
2 Kasım 2011 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan ve yürürlüğe giren 660 sayılı Kanun
Hükmünde Kararname ile TMSK kuruluş maddesi olan 2499 sayılı kanunun ek 1. maddesi iptal
edilmiş ve Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu’nun (“Kurum”) kurulması
Bakanlar Kurulu’nca kararlaştırılmıştır. Bu Kanun Hükmünde Kararname’nin geçici 1. maddesi
uyarınca, Kurum tarafından yayımlanacak standart ve düzenlemeler yürürlüğe girinceye kadar, bu
hususlara ilişkin mevcut düzenlemelerin uygulanmasına devam edilecektir.
58
Avrupa Birliği tarafından kabul edilen UMS/UFRS‟nin UMSK tarafından
yayımlananlardan
farkları
TMSK
tarafından
ilan
edilinceye
kadar
UMS/UFRS‟ler uygulanmalı ve finansal tabloların UMS/UFRS‟lere göre
hazırlandığı
hususuna
benimsenen
dipnotlarda
standartlara
aykırı
yer
verimelidir.
olmayan,
Bu
TMSK‟ca
kapsamda,
yayımlanan
TMS/TFRS‟ler esas alınmalıdır. Mevcut durumda Avrupa Birliği tarafından
kabul edilen UMS/UFRS‟nin UMSK tarafından yayımlananlardan farkları
TMSK tarafından ilan edilmediği için aracı kurumlarca söz konusu Geçici 2
nci madde çerçevesinde finansal tablolar hazırlanmaktadır.
SPK, 2008/16 sayılı Haftalık Bültende yer alan duyurusu ile SPK Karar
Organı‟nın 17.04.2008 tarih 11/467 sayılı Kararı uyarınca, Seri:XI, No:29
Tebliği‟ne göre hazırlanacak ilk finansal tablolardan itibaren geçerli olmak
üzere, bilanço ve gelir tablosu formatları ile bunlara iliĢkin açıklamaların ne
Ģekilde yapılacağını kamuya duyurmuĢtur. Duyuruda genel nitelikte olarak,
finansal tablo formatlarında yer verilen hesap kalemlerinin asgari olarak
belirlendiği, ihtiyaç duyulması halinde, UMS 1‟de yer alan kriterler göz
önünde bulundurularak, yeni hesap kalemleri eklenebileceği, finansal tablo
formatlarında yer verilen hesap kalemlerinin asgari olarak belirlenmiĢ
olmasının, kullanılmayan (karĢılaĢtırmalı verileriyle birlikte bakiyesi sıfır olan)
kalemlerin finansal tablo ve dipnotlardan çıkarılmasına engel olmadığı, ticari
alacak/borçlar,
finans
sektörü
faaliyetlerinden
alacak/borçlar,
diğer
alacak/borçlar, finansal yatırımlar, stoklar, borç karĢılıkları, maddi ve maddi
olmayan duran varlıklar, varlık değer artıĢları kalemlerinde; önemlilik arz
etmesi nedeniyle finansal tablo kullanıcılarının dikkatine sunulması gerektiği
düĢünülen alt kalemlerde, bilançoda ana kalemin altında açılım yapılmak
suretiyle yer verilebileceği, önemlilik arz eden alt kalem iliĢkili taraf iĢlemiyse,
söz konusu sunumun yapılmasının mecburi olduğu,
alt sınıflamalarda
UMS/UFRS‟lerde yer verilen ayrımların kullanılmasına özen gösterilmesi
gerektiği, alt sınıflamalardaki ayrıntının, UMS/UFRS ilkelerine ve kalemin
boyutu, niteliği ve iĢlevine dayandığı, bir hesap kaleminin birden fazla
59
dipnotla iliĢkili olması durumunda tüm dipnotlara referans verilmesi gerektiği
ifade edilmiĢtir.
Söz konusu Duyuruda aracı kurumlar için özel olarak;
a) Ticari alacak ve borçlara iliĢkin dipnotta, ilave olarak, müĢterilerden
alacaklar, kredili müĢterilerden alacaklar, takas ve saklama merkezinden
alacaklar, müĢterilere borçlar, takas ve saklama merkezine borçlara da yer
verilir.
b) Esas faaliyet gelirlerine iliĢkin dipnotta,
SatıĢ gelirleri içinde,
- SatıĢlar altında, hisse senetleri ve geçici ilmuhaber satıĢları, özel
kesim tahvil satıĢları, finansman bonosu satıĢları, diğer özel kesim senet ve
bono satıĢları, devlet tahvili satıĢları, hazine bonosu satıĢları, diğer kamu
kesimi senet ve bono satıĢları, yatırım fonu satıĢları, yabancı sabit getirili
menkul kıymet satıĢları, yabancı hisse senedi satıĢları, diğer yabancı menkul
kıymet satıĢları, diğer menkul kıymet satıĢları;
- Hizmetler altında, hisse senedi alım/satım aracılık komisyonları, DĠBS
alım/satım aracılık komisyonları, özel sektör sabit getirili menkul kıymet
alım/satım aracılık komisyonları, yabancı menkul kıymet alım/satım aracılık
komisyonları, vadeli iĢlemler alım/satım aracılık komisyonları, repo-ters repo
aracılık komisyonları, borsa para piyasası aracılık komisyonları, halka arz
aracılık komisyonları, halka arz yüklenim komisyonları, halka arz yönetim
komisyonları, iĢletme birleĢmesi aracılık komisyonları, yatırım danıĢmanlığı
gelirleri, diğer danıĢmanlık gelirleri, sermaye artırımı/temettü dağıtımı aracılık
gelirleri, yatırım fonu yönetim komisyonları, yatırım fonu satıĢ komisyonları,
portföy yönetim komisyonları, saklama komisyonları, diğer komisyon ve
gelirler ayrı ayrı gösterilir.
60
- Esas faaliyetlerden faiz gelirleri altında ayrıca müĢterilerden alınan faiz
gelirlerine de yer verilir.
- Ġndirimler içinde, hizmet gelirlerinden indirimler altında, müĢterilere
komisyon iadeleri, acentelere ödenen komisyonlara da yer verilir.
-SatıĢların maliyeti içinde ise hisse senetleri ve geçici ilmühaber alıĢları,
özel kesim tahvil alıĢları, finansman bonosu alıĢları, diğer özel kesim senet
ve bono alıĢları, devlet tahvili alıĢları, hazine bonosu alıĢları, diğer kamu
kesimi senet ve bono alıĢları, yatırım fonu alıĢları, yabancı sabit getirili
menkul kıymet alıĢları, yabancı hisse senedi alıĢları, diğer yabancı menkul
kıymet alıĢları, diğer menkul kıymet alıĢları ayrı ayrı gösterilir.
c) Faaliyet giderlerine iliĢkin dipnotta, ilave olarak,
Pazarlama, SatıĢ ve Dağıtım Giderleri altında, hisse senedi iĢlem
payları ve tescil ücretleri, sabit getirili menkul kıymet iĢlem payları ve tescil
ücretleri, borsa para piyasası iĢlem payları, takas ve saklama giderleri, diğer
pazarlama, satıĢ ve dağıtım giderlerine, Genel Yönetim Giderleri altında:
personel ücret ve giderleri, amortisman giderleri, üyelik aidat, gider ve katkı
payları, komisyon ve diğer hizmet giderleri, vergi, resim ve harç giderleri,
diğer genel yönetim giderlerine yer verilir.
d) Finansal gelir/giderlere iliĢkin dipnotta, ilave olarak, DĠBS faiz
gelirleri, özel sektör sabit getirili menkul kıymet faiz gelirleri, yabancı menkul
kıymet faiz gelirleri, mevduat faiz gelirleri, borsa para piyasası faiz gelirlerine
de yer verilir.
denilmektedir.
Konuya iliĢkin olarak, ayrıca Seri:XI, No:29 sayılı Tebliğin ve finansal
tablo formatlarının ilk uygulama yılı olmasından kaynaklanan tereddütlerin
giderilmesini
teminen,
yayımlanmıĢtır.
2008/18
sayılı
Haftalık
Bülten
ile
Duyuru
61
Daha sonra 2009/2 sayılı Haftalık Bülten ile, finansal tabloların
hazırlanmasında dikkat edilecek hususlar ile 2008/16 sayılı Haftalık Bülten
aracılığıyla kamuya duyurulmuĢ olan, Seri:XI, No:29 “Sermaye Piyasasında
Finansal
Raporlamaya
ĠliĢkin
Esaslar
Tebliği”ne
tabi
iĢletmelerin
kullanacakları finansal tablo formatlarının “Finansal Araçlardan Kaynaklanan
Risklerin Niteliği ve Düzeyi”ne iliĢkin dipnotunun değiĢtirildiği, 2008/18 sayılı
Haftalık Bültende yayımlanan duyurunun 8 numaralı bendinin yürürlükten
kaldırıldığı kamuya duyurulmuĢtur.
28.04.2009 tarih ve 82 sayılı ĠMKB Bülteni ile de Kapsamlı Gelir
Tablosu sunumuna iliĢkin UMS 1 Finansal Tabloların SunuluĢu kapsamında
yapılacak değiĢiklik hakkında kamuoyuna bilgi verilmiĢtir.
3.3. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARI AÇISINDAN ÖNEM ARZ
EDEN UMS/UFRS-TMS/TFRS’LER
Aracı kurumların faaliyetleri dikkate alındığında finansal raporlama
standartları açısından özellikle finansal araçlara iliĢkin düzenlemelerin
dikkate
alınması
gerekmektedir.
Bu
kapsamda
mevcut
UFRS/UMS-
TMS/TFRS‟ler arasında uygulanması zorunlu olan dört adet standart
bulunmaktadır (IASC:2009).
 UMS/TMS 32 Finansal Araçlar: Sunum; finansal araçların borç veya
özkaynak olarak sunulmalarına ve sınıflandırılmalarına iliĢkin ilkeleri
belirlemektir.
 UMS/TMS 39 Finansal Araçlar: MuhasebeleĢtirme ve Ölçme;
UFRS/TFRS 9 Finansal Araçlar Standardını erken uygulamayan Ģirketler
açısından finansal varlıkların, finansal borçların ve finansal olmayan
kalemlerin alım veya satımına iliĢkin sözleĢmelerin muhasebeleĢtirme ve
ölçülmesine yönelik ilkeleri belirlemektir.
62
 UFRS/TRFS
7
Finansal
Araçlar:
Açıklamalar;
finansal
tablo
kullanıcılarının finansal araçların iĢletmenin finansal durumu ve performansı
açısından önemini ve iĢletmenin dönem içerisinde ve raporlama dönemi
sonunda finansal araçlar nedeniyle maruz kaldığı risklerin niteliği ve düzeyi
ile iĢletmenin sözü edilen riskleri yönetme Ģeklini değerlendirebilmeleri için
gerekli olan bilgilerin finansal tablolarda açıklanmasınına iliĢkin ilkeleri
belirlemektedir.
 UFRS/TFRS 9 Finansal Araçlar: Sınıflandırma ve Ölçme; finansal
varlıkların sunumu ve ölçülmesine iliĢkin esasları göstermektedir. 2015 yılına
kadar uygulanma zorunluluğu bulunmayan Standardın erken uygulama
imkanı bulunmaktadır. Ancak bu durumda; UMS/TMS 39 kapsamında riskten
korunma muhasebesi, finansal tablolardan çıkarılma, gerçeğe uygun değer
ölçümü ve değer düĢüklüğüne iliĢkin hükümler geçerli bulunmaktadır.
3.3.1.UMS/TMS 32 Finansal Araçlar: Sunum
Anılan Standartta finansal araç, bir iĢletmenin finansal varlığı ile diğer
bir iĢletmenin finansal borcunda ya da özkaynağa dayalı bir finansal araçta
artıĢa neden olan herhangi bir sözleĢme olarak tanımlanmaktadır. Finansal
araç finansal varlık (nakit ve benzerleri, alacaklar, alacak senetleri, bir baĢka
iĢletmenin hisse senetleri (iĢtirakler ve bağlı ortaklıklar hariç), hazine bonosu,
devlet ve özel kesim tahvilleri gibi borçlanma senetlerine yapılan yatırımlar),
finansal borç (ticari borçlar, borç senetleri, krediler, bedeli nakden ödenecek
mal ve hizmet alımına iliĢkin tahakkuklar, ihraç edilen borçlanma senetleri),
özkaynağa dayalı finansal araçlar (hisse senedi, hisse alım hakkı veren
finansal araçlar (varant ve satın alma opsiyonu), bazı imtiyazlı hisse senetleri
vb) ve türev araçları (swap, future, opsiyon iĢlemleri) kapsamaktadır.
63
Standart kapsamında finansal varlık aĢağıdaki varlıklardan herhangi
biridir:
a)
Nakit;
b)
BaĢka bir iĢletmenin özkaynağına dayalı finansal araç;
c)
(i)
BaĢka bir iĢletmeden nakit ya da baĢka bir finansal varlık
almak için veya
(ii)
Potansiyel olarak iĢletmenin lehine olan koĢullarda
finansal varlık veya borçların baĢka bir iĢletme ile takas edilmesi için
düzenlenen sözleĢmeden doğan hak veya
d)
ĠĢletmenin özkaynağına dayalı finansal aracıyla ödenecek ya da
ödenebilecek olan ve
(i)
ĠĢletmenin değiĢken sayıda özkaynağına dayalı finansal
aracını almak zorunda olduğu ya da olabileceği bir türev olmayan
sözleĢme veya
(ii)
ĠĢletmenin belirli sayıda özkaynağına dayalı finansal
aracını, belirli bir nakdini ya da baĢka bir finansal varlığını takas
etmesi dıĢındaki Ģekillerde ödenecek ya da ödenebilecek bir türev
sözleĢme.
Finansal borç ise; aynı Standartta aĢağıdaki borçlardan herhangi biri
olarak tanımlanmıĢtır.
a)
(i)
BaĢka bir iĢletmeye nakit ya da baĢka bir finansal varlık
verilmesi için veya
(ii)
Potansiyel olarak iĢletmenin aleyhine olan koĢullarda
finansal varlık veya borçların baĢka bir iĢletme ile takas edilmesi için
düzenlenen sözleĢmeden doğan yükümlülük veya
b)
ĠĢletmenin özkaynağına dayalı finansal aracıyla ödenecek veya
ödenebilecek olan ve:
(i)
ĠĢletmenin değiĢken sayıda özkaynağına dayalı finansal
aracını vermek zorunda olduğu ya da olabileceği bir türev olmayan
sözleĢme veya
64
(ii)
ĠĢletmenin belirli sayıda özkaynağına dayalı finansal aracının,
belirli bir nakit tutar ya da baĢka bir finansal varlık ile takas edilmesi dıĢındaki
Ģekillerde ödenecek ya da ödenebilecek bir türev sözleĢme. Bu nedenle,
herhangi bir para birimi cinsinden belirli bir tutar karĢılığında iĢletmenin
özkaynağına dayalı finansal araçlarının elde edilmesine iliĢkin hak, opsiyon
ya da teminatlar; iĢletmenin, bunları, özkaynağına dayalı ve aynı sınıftaki
türev olmayan finansal araçlarını ellerinde bulunduranların tümüne oransal
olarak sunması durumunda özkaynağa dayalı finansal araç niteliğindedir.
UMS/TMS 32 uyarınca, bir finansal varlık ve borcun birbirine mahsup
edilmesi (netleĢtirilmesi) kural olarak mümkün değildir. Bunun iki istisnası
vardır: ya nettleĢtirme konusunda yasal bir düzenleme olabilir ya da net
esasa göre ödemede bulunma ya da varlığı edinme ve borcu ödeme
iĢlemlerini eĢ zamanlı olarak gerçekleĢtirme durumu söz konusu olabilir. TMS
32‟deki bir baĢka düzenleme ise, iĢletmenin kendi hisse senetlerini satın
alması durumunda bu iĢlemlerin nasıl muhasebeleĢtirileceğine yöneliktir.
Eğer bir iĢletme yasaların izin verdiği ölçüde kendi hisse senetlerini geri satın
alırsa, satın alınan hisse senetleri iĢletme bilançosunda öz sermayeden
düĢülerek raporlanır. Hisse senetlerinin geri alıĢından, tekrar satıĢından,
ihracından ya da iptalinden dolayı gelir tablosuna herhangi bir kazanç ya da
kayıp yansıtılmaz.
3.3.2.UFRS/TRFS 7 Finansal Araçlar: Açıklamalar
Söz konusu standart uyarınca, finansal tablo kullanıcılarının iĢletmenin
finansal durum ve performansı açısından finansal araçların önemini
değerlendirmelerine imkan veren bilgiler kamuoyuna açıklanır.
Bu kapsamda; finansal durum tablosu (bilanço) ile ilgili olarak;
UMS/TMS 39‟da tanımlanan aĢağıdaki sınıflardan her birine iliĢkin defter
değeri, finansal durum tablosu (bilanço) veya dipnotlarda açıklanır:
65
a) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal
varlıklar; (i) ilk muhasebeleĢtirmede bu Ģekilde sınıflananlar ile (ii)
UMS/TMS 39‟a göre alım satım amaçlı elde tutulan olarak
sınıflananlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle;
b) Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar;
c) Kredi ve alacaklar;
d) Satılmaya hazır finansal varlıklar;
e) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal
borçlar; (i) ilk muhasebeleĢtirmede bu Ģekilde sınıflananlar ile (ii)
UMS/TMS 39‟a göre alım satım amaçlı elde tutulan olarak
sınıflananlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle ve
f)
Ġtfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal borçlar.
Kapsamlı gelir tablosu ile ilgili olarak da aĢağıda yer alan gelir, gider,
kazanç ve kayıp kalemleri kapsamlı gelir tablosunda veya dipnotlarda
açıklanır:
a) AĢağıdakilerden elde edilen net kazanç veya kayıplar:
(i)
Ġlk muhasebeleĢtirme sırasında gerçeğe uygun değer farkı kar
veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırılmıĢ finansal varlıklar
veya finansal borçlar ile UMS/TMS 39 uyarınca alım satım
amaçlı elde tutulan olarak sınıflandırılan finansal varlık veya
finansal borçlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle, gerçeğe uygun
değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal varlık veya
finansal borçlar;
(ii) Dönem
içerisinde
diğer
kapsamlı
gelir
içerisinde
muhasebeleĢtirilmiĢ kazanç veya kayıplar ile özkaynaklardan
çıkarılarak kar veya zarar içerisinde yeniden sınıflandırılan
tutarlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle, satılmaya hazır finansal
varlıklar;
(iii) Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar;
(iv) Kredi ve alacaklar ve
(v) Ġtfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal varlıklar;
66
b) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan finansal
varlıklar veya finansal borçlara iliĢkin toplam faiz geliri ve toplam faiz
gideri (etkin faiz yöntemi kullanılarak hesaplanan);
c) AĢağıdakilerden kaynaklanan ücret gelir ve gideri (etkin faiz
oranının belirlenmesinde kullanılan tutarların dıĢında kalan):
(i) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan
finansal varlıklar veya finansal borçlar ve
(ii) Varlıkların bireyler, vakıflar, emeklilik fayda planları ve kurumlar
adına
saklanması
veya
yatırım
olarak
değerlendirilmesi
sonucunu doğuran emanet ve diğer saklama faaliyetleri;
d) Değer düĢüklüğüne uğramıĢ finansal varlıklara iliĢkin olarak TMS 39
Paragraf UR 93 uyarınca tahakkuk ettirilen faiz geliri ve
e) Her bir finansal varlık sınıfına iliĢkin değer düĢüklüğü zararı tutarı.
Bunun dıĢında ayrıca temel olarak;
- ĠĢletmenin bir finansal varlığı UMS/TMS 39‟un 51 ila 54 üncü
Paragraflarına uygun olarak yeniden sınıflandırması durumunda ilgili sınıflara
eklenmek ve çıkarılmak suretiyle her bir sınıf itibariyle yeniden sınıflanan
tutar ve söz konusu yeniden sınıflandırmanın nedeni;
- Teminatlara iliĢkin olarak; iĢletmenin borçları veya koĢullu borçları
için teminat olarak verdiği finansal varlıkların defter değeri ve verilen teminata
iliĢkin kayıt/kural ve koĢullar;
- Finansal riskten korunma muhasebesi ile ilgili olarak; her bir finansal
riskten korunma iĢleminin niteliği; finansal riskten korunma aracı olarak
belirlenmiĢ olan finansal araçların niteliği ve raporlama dönemi sonundaki
gerçeğe uygun değerleri ve korunulan riskler
- Gerçeğe uygun değer ile ilgili olarak; her bir finansal varlık ve
finansal borç sınıfının gerçeğe uygun değeri, anılan değerin bunlara iliĢkin
defter değeriyle karĢılaĢtırılması
hususlarında finansal tablolarda açıklama bulunmalıdır.
67
Standart ayrıca, raporlama dönemi sonu itibariyle finansal araçlardan
kaynaklanan risklerin niteliği ve düzeyini finansal tablo kullanıcılarının
değerlendirmelerine olanak sağlayan bilginin açıklanmasını gerektirmektedir.
Yapılması gereken açıklamalarda, finansal araçlardan kaynaklanan riskler ile
bunların nasıl yönetildiği üzerinde durulmaktadır. Anılan riskler, bunlarla
sınırlı olmamakla birlikte, genellikle, kredi riski, likidite riski ve piyasa riskini
içerir.
Kredi riski finansal aracın taraflarından birinin yükümlülüğünü yerine
getirmemesi nedeniyle diğer tarafta finansal bir kayıp veya zarar meydana
gelmesi riskidir. Aracı kurum sektöründeki kredi riski esas olarak müĢterinin
nakit ve kredili iĢlemlerindeki teminat açıklarından ve takas tarihinde
temerrüde düĢme riskinden kaynaklanmaktadır.
Likidite riski ise; bir iĢletmenin finansal borçlardan kaynaklanan
yükümlülükleri yerine getirmekte zorlanması riskini ifade eder. Aracı kurumlar
özelinde bu risk esasen kendi porföylerindeki sermaye piyasası araçlarının
istenen hızda ve fiyatta satılamamasından kaynaklanan zararları ifade
etmektedir.
Son olarak piyasa riski, piyasadaki fiyat değiĢiklikleri karĢısında,
finansal araçların piyasa değerinde ya da iĢletmeye olabilecek nakit
akıĢlarında meydana gelebilecek değiĢiklikleri kapsamaktadır. Finansal
aracın türüne göre piyasa riski faiz oranlarındaki değiĢim riski olabileceği gibi
döviz kurlarındaki değiĢim riski ya da benzer baĢka bir finansal risk de
olabilir.
Standart uyarınca finansal araçlardan kaynaklanan her bir risk türü için
aĢağıdaki niteliksel ve sayısal bilgiler açıklanır:
a)
Maruz kalınan riskler ve ortaya çıkma Ģekilleri;
b)
Ġlgili risklerin yönetimine iliĢkin hedefler, politikalar ve süreçler
ile bunların ölçümünde kullanılan yöntemler ve
68
Bir önceki dönemden bu yana (a) veya (b)‟de meydana gelen
c)
değiĢiklikler.
d) Raporlama dönemi sonu itibariyle ilgili risklere maruz kalma
durumuna iliĢkin özet sayısal veriler. Sözü edilen açıklamada, yönetim
kuruluna veya icra kurulu baĢkanına yapılan raporlamalar gibi, iĢletmenin kilit
yönetici personeline sağlanan bilgiler esas alınır.
3.3.3.UMS/TMS 39 Finansal Araçlar: MuhasebeleĢtirme ve Ölçme
Standart
çerçevesinde
finansal
bir
varlık
veya
borç
ilk
muhasebeleĢtirilmesi sırasında gerçeğe uygun değerinden ölçülür. Bir
finansal aracın ilk muhasebeleĢtirilmedeki gerçeğe uygun değeri, genellikle,
iĢlem fiyatıdır. Bununla birlikte, alınan veya verilen bedelin bir kısmının
finansal araca iliĢkin olmaması durumunda, ilgili finansal aracın gerçeğe
uygun değeri bir değerleme yöntemi kullanılarak tahmin edilir.
UFRS/TFRS 9 Standardını erken uygulama opsiyonunu kullanmayanlar
için finansal araçlar aĢağıdaki kategoriler olarak sınıflandırılmıĢtır:
a) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal
varlıklar veya finansal borçlar: Bunlar, ticari amaçla elde tutulanlar ve ilk
kayda alınma sırasında bu kategoride tanımlanmıĢ olan finansal varlıklar ve
borçlardır. Bir finansal varlık veya borç aĢağıdaki durumlarda ticari amaçla
elde tutulan olarak sınıflandırılabilir:
(i) Esas itibariyle, yakın bir tarihte satılmak veya geri satın alınmak
amacıyla edinilmiĢ veya yüklenilmiĢtir;
(ii) Ġlk muhasebeleĢtirme sırasında, birlikte yönetilen ve son
zamanlarda kısa dönemde kar etme konusunda belirgin bir
eğilimi
bulunduğu
yönünde
delil
bulunan
araçlardan oluĢan bir portföyün parçasıdır veya
belirli
finansal
69
(iii) Bir türev üründür (finansal teminat sözleĢmesi olan veya etkin
bir finansal riskten korunma aracı olan türev ürünler hariç),
Bir finansal varlık veya borcun ilk kayda alınma sırasında bu kategoride
sınıflandırabilmesi için ise;
(i) Söz konusu iĢlemin, varlık veya borçların farklı temeller esas
alınarak ölçülmesinden veya bunlar üzerindeki kayıp ve
kazançların
farklı
muhasebeleĢtirilmesinden
muhasebeleĢtirme
temeller
kaynaklanan
tutarsızlığını
ortadan
esas
bir
alınarak
ölçüm
kaldırmakta
veya
veya
önemli ölçüde azalması sonucunu doğurması ya da
(ii) Bir finansal varlık veya finansal borç grubu veya her ikisinin
birden, belgelendirilmiĢ bir risk yönetim veya yatırım stratejisi
çerçevesinde gerçeğe uygun değer esas alınarak yönetilmesi,
performanslarının buna göre değerlendirilmesi ve iĢletmenin kilit
yönetici personeline ilgili grup hakkında bu esasa göre bilgi
sunulması gerekmektedir.
Söz konusu finansal varlıklar bilançoya gerçeğe uygun değerleri (iĢlem
maliyetleri hariç) ile yansıtılmakta ve kayda alınmalarını müteakip gerçeğe
uygun değerleri üzerinden değerlemeye tabi tutulmaktadırlar. Gerçeğe uygun
değer karĢılıklı pazarlık ortamında, bilgili ve istekli gruplar arasında bir
varlığın el değiĢtirmesi ya da bir borcun ödenmesi durumunda ortaya çıkması
gereken tutarı ifade etmektedir.
Bu finansal varlıkların değerlemesi sonucunda oluĢan değer artıĢ
farkları ilgili menkul kıymet hesabına borç, gelir tablosu hesaplarına alacak
olarak yansıtılmaktadır. Faiz ve temettü gider/gelirleri de gelir tablosunda ilgili
bölümlerde muhasebeleĢtirilir (UFRS/TFRS 7 çerçevesinde tutarlı olmak
kaydıyla söz konusu gelir/giderin ya gerçeğe uygun değer farkları kar/zarara
yansıtılan finansal varlıklar olarak sınıflandırılan varlıklara iliĢkin net
70
gelir/gider olarak ya da ayrıca faiz ve temettü gider/gelirleri olarak
gösterilmesi mümkündür.).
Aktif bir piyasada kayıtlı bir piyasa fiyatı bulunmayan ve gerçeğe uygun
değeri güvenilir bir Ģekilde ölçülemeyen özkaynağa dayalı finansal araçlara
yapılan yatırımlar gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan
olarak tanımlanmaz.
b) Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar: Belirli veya sabit ödemeleri
olan, sabit bir vadesi bulunan ve yönetimin vadeye kadar nakit değerine
ihtiyaç duymaksızın elde tutma niyetinde olduğu finansal varlıklardır (tahvil,
bono, varlığa dayalı menkul kıymetler vb). Bu kategorideki varlıklar için
muhtemel kazanç fırsatları değerlendirilmez. Bu gruba giren finansal varlıklar
“itfa edilmiĢ maliyet” esasına göre değerlenir. Hisse senetleri veya benzeri öz
sermaye araçları sabit bir vadeye sahip olmadıkları için bu gruba girmezler.
Ġtfa edilmiĢ maliyet finansal varlık veya borcun ilk muhasebeleĢtirme
sırasında ölçülen değerinden ana para geri ödemeleri düĢüldükten, anılan ilk
tutar ile vadedeki tutar arasındaki farkın etkin faiz yöntemi kullanılarak
hesaplanan birikmiĢ itfa payı düĢüldükten ve değer düĢüklüğü ya da tahsil
edilmeme durumuna iliĢkin her turlu indirimin yapılmasından sonra geriye
kalan tutarı ifade etmektedir. Etkin faiz yöntemi ise, finansal varlık veya
borcun itfa edilmiĢ maliyetlerinin hesaplanmasıyla ilgili faiz gelir veya
giderlerinin iliĢkili olduğu döneme dağıtılması yöntemidir. Etkin faiz oranı da
finansal aracın beklenen ömrü boyunca veya uygun olması durumunda daha
kısa bir zaman dilimi suresince yapılacak gelecekteki tahmini nakit odama ve
tahsilatlarını tam olarak ilgili finansal varlık veya borcun net defter değerine
indirgeyen orandır.
Etkin faiz yöntemi kullanılarak hesaplanan faizler kar veya zararda
muhasebeleĢtirilir. Ayrıca, itfa edilmiĢ maliyetinden gösterilen finansal varlık
ve borçlar açısından, ilgili finansal varlık veya borç finansal durum tablosu
71
(bilanço) dıĢı bırakıldığı veya değer düĢüklüğüne uğradığı durumda ortaya
çıkan kazanç veya kayıp ile itfa iĢlemi nedeniyle ortaya çıkan kazanç veya
kayıp, kar ya da zararda muhasebeleĢtirilmektedir.
c) Krediler ve alacaklar: Bu varlıklar, doğrudan borç vermek ya da mal
veya hizmet satmak suretiyle oluĢan, aktif bir piyasaya kayıtlı olmayan
varlıklardır. Bu varlıklar, önceden belirlenebilir veya sabit ödemeleri olan,
aktif bir piyasada iĢlem görmeyen, türev ürün niteliği taĢımayan varlıklardır.
Bu gruba dahil olan varlıklar arasında; aktif bir piyasaya kayıtlı olmayan
borçlanma araçları, bankadaki nakit mevcudu ve diğer geleneksel kredi ve
alacaklar yer almaktadır. Krediler ve alacakların değerlemesinde de itfa
edilmiĢ maliyet yöntemine göre değerleme yapılması benimsenmiĢtir.
d) Satılmaya hazır finansal varlıklar: Bunlar;
-
Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal
varlıklar,
-
Vadeye kadar elde tutulacak varlıklar veya
-
Krediler ve alacaklar dıĢında kalan ve türev olmayan finansal
varlıklar olarak tanımlanmıĢtır.
UMS/TMS 39, satılmaya hazır finansal varlıkların değerlemesinde,
gerçeğe uygun değer esasını benimsemiĢtir. Buna göre, satılmaya hazır
finansal varlıkların gerçeğe uygun değerinde, diğer bir ifadeyle piyasa
değerinde, meydana gelen değiĢim sonucunda oluĢan kazanç ya da kaybın,
değer düĢüklüğü zararları ve kur farkı kazanç ve kayıpları hariç olmak üzere,
söz konusu finansal varlık bilanço dıĢı bırakılıncaya kadar diğer kapsamlı
gelir içerisinde muhasebeleĢtirilmesi gerekmektedir. Ayrıca, ilgili ödemeyi
elde etme hakkının oluĢması durumunda satılmaya hazır özkaynağa dayalı
finansal
araçlardan
muhasebeleĢtirilir.
kaynaklanan
temettüler,
kar
veya
zararda
72
Ancak, bir finansal varlığın borsaya kayıtlı olmaması ve dolayısıyla aktif
bir piyasa fiyatının bulunmaması ya da böyle bir varlığın türev finansal iĢleme
konu
olması
durumunda,
gerçeğe
uygun
değer
güvenilir
olarak
ölçülemeyecektir. Bu durumda, satılmaya hazır finansal varlığın değerleme
ölçüsü, gerçeğe uygun değer yerine maliyet bedeli olacak ve bilanço
tarihinde bu varlık maliyet bedeli ile raporlanacaktır.
Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan finansal
varlık veya finansal borçların ilk muhasebeleĢtirilmesi sırasında, ilgili finansal
varlığın edinimi veya finansal borcun yüklenimi ile doğrudan iliĢkilendirilebilen
iĢlem maliyetleri de söz konusu gerçeğe uygun değere ilave edilir.
3.3.4.UFRS/TFRS 9-Finansal Araçlar: Sınıflandırma ve Ölçme
Kasım 2009‟da yayınlanan ve UMS/TMS 39‟un belirli konularda 2015
yılında yerini alacak olan UFRS/TFRS 9 uyarınca finansal varlıklar;
a)
Ġlgili varlıkların yönetimi için iĢletmenin kullandığı yönetim modeli
ve
b)
Söz konusu varlıkların sözleĢmeye bağlı nakit akıĢ özellikleri
esas alınarak, daha sonraki dönemlerde itfa edilmiĢ maliyeti veya
gerçeğe uygun değeri üzerinden ölçülerek sınıflandırılır.
UFRS/TFRS 9‟da finansal varlıkların itfa edilmiĢ maliyet esasına göre
değerlenebilmesi için temel olarak iki koĢulu yerine getirmesi gerektiği
belirtilmiĢtir. ġirketin yönetim modelinin (Ģirketin finansal varlıkları yönetme
politikası anlaĢılmalıdır. Bu politika her enstrüman için öngörülen niyeti ifade
etmemektedir) amacı finansal varlıkları nakit akımları için elde tutmaksa (bu
kategoriden satıĢlar nadir olmalıdır) ve bu nakit akımları yalnızca anapara ve
faiz ödemelerini içeriyorsa, finansal varlıklar itfa edilmiĢ maliyet esasına göre
değerlendirilir.
73
Ġtfa
edilmiĢ
sınıflandırılmasında;
tutulmuyorsa
maliyetten
özkaynak
ve/veya
ayrı
olarak,
enstrümanı
UMS/TMS
32
özkaynak
alım
uyarınca
satım
yatırımlarının
amaçlı
özkaynak
elde
tanımını
karĢılamıyorsa ve/veya Ģirket gerçeğe uygun değer değiĢikliğini diğer
kapsamlı gelir tablosuna yansıtma opsiyonunu tercih etmiyorsa gerçeğe
uygun değer değiĢikliklerini gelir tablosuna kaydetmelidir. Gerçeğe uygun
değer değiĢikliğini diğer kapsamlı gelir tablosuna yansıtma opsiyonunun
tercih edilmesi halinde tüm değer değiĢiklikleri ile kar/zararın diğer kapsamlı
gelir tablosuna, temettülerin ise gelir tablosuna kaydedilmesi değer
düĢüklüğü için ise herhangi bir kayıt yapılmaması gerekmektedir.
Standartta ayrıca; iĢletmenin iĢ modelinin değiĢmesi gibi nadir görülen
durumlar dıĢında yeniden sınıflama yasaklanmıĢ, tüm hisse senedi
yatırımlarının gerçeğe uygun değerle ölçülmesi öngörülmüĢ (UMS/TMS
39‟da yer alan ve gerçeğe uygun değeri güvenilir bir biçimde belirlenemeyen,
borsaya kote olmayan Ģirketlerin hisse senetlerine yapılan yatırımların
maliyet ile ölçüm muafiyetini ortadan kaldırılmaktadır. Ancak, maliyetin bu
yatırımların gerçeğe uygun değerinin tahmin edilmesinde ne zaman
kullanılabileceğine iliĢkin bir rehber sunulmuĢtur), Ģirketlere, alım satım
amaçlı olarak sınıflandırmadığı hisse senedi yatırımlarının gerçekleĢmiĢ ve
gerçekleĢmemiĢ tüm gerçeğe uygun değer kazanç ve kayıplarını kapsamlı
gelir tablosunda muhasebeleĢtirme seçeneği tanınmıĢ (bu tür bir düzenleme
finansal araç bazında ilk muhasebeleĢtirmede yapılmakta ve sonraki
dönemlerde değiĢtirilmemektedir, ancak bu yatırımlardan elde edilen
temettüler gelir tablosunda muhasebeleĢtirilmelidir.), standart kapsamına
giren tüm türev ürünlerin gerçeğe uygun değer ile ölçülmesi düzenlenmiĢtir.
UMS/TMS 39 ve UFRS/TFRS 9 arasındaki belirgin farklar aĢağıda
Tablo olarak verilmektedir (salient-differences-between-ias-39-and-ifrs-9,
http://accountingforinvestments.com, 20.01.2012).
74
Tablo 7: UMS/TMS 39 ve UFRS/TFRS 9 Arasındaki Belirgin Farklar
Parametre
Isim
Uygulanabilirlik
Kapsam
Borçlanma
Araçlarının
Sınıflandırması
UMS 39
Finansal
Araçlar: Finansal Araçlar
MuhasebeleĢtirme ve Ölçme
Uygulanmaktadır.
1 Ocak 2015 tarihinden itibaren
geçerlidir
(erken
uygulama
mümkün)
Tüm yönleri ile finansal Sadece finansal varlıklar dahil.
varlık
ve
finansal Standart finansal yükümlülükleri,
yükümlülükler-riskten
finansal
araçların
kayıttan
korunma muhasebesi dahil
çıkarılmasını, değer düĢüklüğünü
ve riskten korunma muhasebesini
içermiyor
Gerçeğe Uygun Değer Farkı Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kar
Kar veya Zarara Yansıtılan veya Zarara Yansıtılan Finansal
Finansal Araçlar
Araçlar
Satılmaya
Varlıklar
Hazır
Vadeye
Kadar
Tutulacak Yatırımlar
Özkaynak
Araçlarının
Sınıflandırması
Finansal Ġtfa EdilmiĢ Maliyetle Ġzlenecek
Finansal Araçlar
Elde
Kredi ve Alacaklar
Gerçeğe Uygun Değer Farkı Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kar
Kar veya Zarara Yansıtılan veya Zarara Yansıtılan Finansal
Finansal Araçlar
Araçlar
Satılmaya
Varlıklar
Sınıflandırma esasları
UFRS 9
Hazır
Finansal Gerçeğe Uygun Değer Farkı
Diğer Kapsamlı Gelir/Giderlere
Yansıtılan Finansal Araçlar
Ġlk
muhasebeleĢtirmede ĠĢ modeli ve sözleĢmeye dayalı
Vadeye kadar tutma niyeti, nakit akıĢ özelliklerine göre
kısa vadeli kar için ticaret sınıflandırma yapılır.
yapma, türev, kredi veya
alacaklar, ya da belirli
kısıtlamalara
tabi
olup
olmamasına
bağlı
sınıflandırma yapılır.
75
Ölçüm
Borçlanma Araçları
Vadeye kadar elde tutulacak
veya kredi ve alacak olarak
sınıflandırılmıĢ
ise
itfa
edilmiĢ maliyeti üzerinden
ölçülür.
Ölçüm
- Özkaynak Araçları
Gerçeğe uygun
opsiyonu
değer
odelinin amacı sözleĢmeye dayalı
nakit akımlarını elde etmek ve
sözleĢmeye dayalı nakit akımları
sadece anapara ve anapara tutarı
üzerinden faizi temsil ediyorsa itfa
edilmiĢ maliyet üzerinden ölçülür.
Diğer sınıflamalar gerçeğe
uygun değeri ile ölçülür.
Bir
muhasebe
uyumsuzluğu
ortadan kaldırmak veya azaltmak
amacıyla
yukarıdaki
kriterleri
karĢılayan borçlanma araçları
Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kar
Zarara
Yansıtılan
Finansal
Araçlar
olarak
muhasebeleĢtirilebilir.
Gerçeğe uygun değer
Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kar
veya Zarara Yansıtılır
İstisna:
Borsada
iĢlem
görmeyen
özkaynak ĠĢletme
alım
satım
amaçlı
araçları
gerçeğe
uygun olmayan bir özkaynak aracını ilk
değerleri yeterince güvenilir muhasebeleĢtirme
sırasında
olmadığı durumlarda maliyet Gerçeğe Uygun Değer Farkı
değeriyle ölçülür.
Diğer Kapsamlı Gelir/Giderlere
Yansıtılan Finansal Araçlar olarak
geri
dönülmez
Ģekilde
tanımlayabilir.
ĠĢletme,
finansal
varlığı ĠĢletme, muhasebe uyumsuzluğu
kayda
alma
sırasında ortadan kaldırmak veya azaltmak
Gerçeğe Uygun Değer Farkı amacıyla ilk kayda alma sırasında
Kar
Veya
Zarara finansal varlığı Gerçeğe Uygun
Yansıtılacak
olarak Değer Farkı Kar veya Zarara
atayabilir.
Yansıtılacak olarak atayabilir.
Yeniden Sınıflandırmalar
- Borçlanma araçları
Dört
kategori
arasında IĢletmenin iĢ modelinin amacı
yeniden sınıflandırılma belirli değiĢirse, yeniden sınıflandırma
koĢullar altında mümkündür. mümkündür.
Yeniden Sınıflandırmalar
- Özkaynak Araçları
Gerçeğe Uygun Değer Farkı
Kar veya Zarara Yansıtılan
Finansal
Araçlar
ile
Satılmaya Hazır Finansal
Varlıklar arasında yeniden
sınıflandırma mümkündür.
ĠĢletme özkaynak aracını ilk
muhasebeleĢtirme sırasında geri
dönülemez
Ģekilde
Gerçeğe
Uygun
Değer
Farkı
Diğer
Kapsamlı
Gelir/Giderlere
Yansıtılan Finansal Araçlar olarak
belirlediği için mümkün değildir.
76
3.4.
SERMAYE
YETERLĠLĠĞĠNĠN
DEĞERLENDĠRĠLMESĠNE
ĠLĠġKĠN
DÜZENLEMELER
Sermaye piyasasının istikrar içerisinde geliĢip büyüyebilmesi için en
fazla ihtiyaç duyulan unsur güvendir. Bu güvenin tesis edilmesinde aracı
kurumların iflas riskiyle karĢılaĢmadan sağlam bir mali yapıyla faaliyetlerine
devam edebilmesinin sağlanması büyük önem arz etmektedir.
Aracı
kurumların güven yaratmadaki en önemli aracı ise sermayeleridir.
Aracı kurumların sahip oldukları sermayenin büyüklüğü finansal gücün
bir ölçüsü olarak da görülebilir. Bu nedenle aracı kurum sermayesinin
fonksiyonları ile sermaye yapısı ve yeterliliği arasında doğrudan bir iliĢki
bulunmakla birlikte, ödenmiĢ veya çıkarılmıĢ sermaye tutarları bir aracı
kurumun mali durumunu yeterli derecede yansıtmayabilmektedir. Gerçekten
de bir aracı kurumun ödenmiĢ sermayesi ne kadar büyük olursa olsun, aktifin
iyi idare edilememesi halinde mali güçlük içine düĢülmesi mümkün
bulunmaktadır (Özdemir: 2004,3).
Bu
amaçla,
oluĢabilecek
aracı
zararlara
kurumların
karĢı
maruz
yeterli
kalınan
özsermaye
riskler
nedeniyle
bulundurmalarının
sağlanmasını teminen SPK, 26.06.1998 tarih ve 23384 mükerrer sayılı
Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:V No:34 sayılı
“Aracı Kurumların
Sermayelerine ve Sermaye Yeterliliğine ĠliĢkin Esaslar Tebliği” ile, aracı
kurumlar için sermaye yeterliliği kavramını ortaya koymuĢtur. Seri:V No:34
sayılı
Tebliğ‟in uygulanmasına yönelik açıklamalarda, ödenmiĢ sermaye
yanında, aktifin ve pasifin idare ediliĢ Ģeklinin mali yapı açısından önem
taĢıdığı
gerçeğinden
hareketle
Seri:V
No:34
sayılı
Tebliğ‟in
asli
fonksiyonunun, aynı ödenmiĢ sermayeye sahip iki aracı kurumun, aktif
yapısına bakılarak farklı değerlendirmeye tabi tutulması olduğu ifade
edilmiĢtir.
77
Seri:V No:34 sayılı Tebliğ ile getirilen en önemli kavram “sermaye
yeterliliği tabanı”dır. Sermaye yeterliliği tabanı hesaplamalarında geçerli olan
özsermaye, aracı kurumların Seri:V No:34 sayılı Tebliğ ile getirilen
değerleme hükümleri çerçevesinde değerleme günü itibarıyla (Seri:V No:34
sayılı Tebliğ uyarınca düzenlenmesi zorunlu raporların düzenleme gününü
ifade eder) hazırlamıĢ oldukları bilançolarında yer alan ve aracı kurumun net
aktif toplamının ortaklık tarafından karĢılanan kısmını ifade etmektedir.
Burada, özsermaye tanımının yeninde yapılmasına duyulan ihtiyacın sebebi,
aracı kurumların finansal tabloları her ne kadar mevcut durumda Seri:XI,
No:29 sayılı Tebliğ ile getirilen uluslararası finansal raporlama esasları
dahilinde hazırlanmakta ve finansal tablolarda gerçeğe uygun değer esası
benimsenmiĢ
olsa
da,
muhasebe
kayıtlarının
tarihi
maliyet
esası
çerçevesinde tutulması ve dolayısıyla sermaye yeterliliği hesaplamaları için
bu kayıtlardan alınan verilerin Seri:V, No:34 sayılı Tebliğ çerçevesinde cari
değer esasına uygun hale getirilmesi sağlamaktır.
Seri:V No:34 sayılı
Tebliğ‟in “Özsermaye ve sermaye yeterliliği
tabanının hesaplanmasında kullanılacak değerleme ilkeleri” baĢlıklı 5 nci
maddesi çerçevesinde varlık ve yükümlülüklerin cari değerleri aĢağıdaki
Tabloda yer verildiği Ģekilde hesaplanmaktadır:
Tablo 8: Sermaye Yeterliliği Tabanının Hesaplanmasında Kullanılacak Değerleme
Ġlkeleri
Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer
piyasalarda
iĢlem
gören
sermaye
piyasası araçları ve kıymetli madenler
Değerleme gününde ilgili borsalarda oluĢan
ağırlıklı ortalama fiyatlar veya oranlar
üzerinden; gün içinde iki seans uygulanan
borsalarda ikinci seansta gerçekleĢen
ağırlıklı ortalama fiyat veya oranlar
üzerinden; değerleme gününde alım satıma
konu olmayanlar ise son iĢlem tarihindeki
ağırlıklı ortalama fiyatlar veya oranlar
üzerinden değerlenir
Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer
piyasalarda iĢlem görmeyen uluslararası
ticarete konu kıymetli madenler
Değerleme günündeki normal alım satım
fiyatları üzerinden değerlenir.
78
Dövizler
Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer
piyasalarda iĢlem gören vadeli iĢlem ve
opsiyon sözleĢmeleri
Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer
piyasalarda iĢlem görmeyen vadeli iĢlem
ve opsiyon sözleĢmeleri
Borsalarda veya teĢkilatlanmıĢ diğer
piyasalarda iĢlem gören veya aktif bir
piyasası
olan
diğer
varlıklar
ve
yükümlülükler
Alacak ve borçlar
Repo ve ters repo iĢlemleri
Borsalarda
ve
teĢkilatlanmıĢ
diğer
piyasalarda oluĢan fiyatlar, bu Ģekilde
oluĢan fiyatların bulunmaması halinde ise
TCMB tarafından ilan edilen döviz kurları
üzerinden, bu Ģekilde ilan edilmiĢ bir kuru
bulunmaması
halinde
uluslararası
piyasalarda oluĢan çapraz kurlar dikkate
alınarak değerlenir.
Değerleme günündeki uzlaĢma fiyatı veya
takas
kurumunca
belirlenen
diğer
göstergeler esas alınarak; bu Ģekilde bir fiyat
veya göstergenin bulunmaması halinde,
piyasalarda oluĢan ağırlıklı ortalama fiyat;
böyle bir fiyatın bulunamaması halinde söz
konusu sözleĢmelerin en son iĢlem gördüğü
günde oluĢan ağırlıklı ortalama veya
uzlaĢma fiyatı; değerleme gününden önceki
5 iĢ günü içinde bir fiyatın elde edilememesi
halinde rayiç bedel dikkate alınarak
değerlenir.
SPK‟nın muhasebe tebliğlerinde öngörülen
tarihi maliyet ilkesi çerçevesinde değerlenir.
Değerleme gününde ilgili piyasada oluĢan
ağırlıklı ortalama fiyatlar ve oranlar dikkate
alınarak değerlenir.
Vadesi bir aydan daha uzun tüm alacak ve
borçlar yukarıda belirtilen özel hükümler
hariç olmak üzere alacağın veya borcun
vadesine en yakın vadeye sahip devlet iç
borçlanma senetleri için değerleme gününde
borsalarda
ve
teĢkilatlanmıĢ
diğer
piyasalarda
oluĢan
faiz
oranlarının
ortalaması dikkate alınarak, bileĢik faiz
esaslarına göre, Türk Lirası dıĢındaki borç
ve alacaklar ise ilgili ülkenin hazinesi
tarafından ihraç edilmiĢ borçlanma araçları
için borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer
piyasalarda oluĢan faiz oranları dikkate
alınarak değerlenir.
Repo iĢlemine konu olan sermaye piyasası
aracının Seri:V No:34 sayılı Tebliğ uyarınca
hesaplanmıĢ cari değeri sözleĢme fiyatından
(repo iĢlemindeki satıĢ tutarı ve ters repo
iĢlemindeki satın alma tutarına, sözleĢme
hükümleri çerçevesinde iĢlem tarihinden
değerleme gününe kadar geçen süre için
bileĢik olarak hesaplanmıĢ faizin eklenmesi
suretiyle bulunan tutar) düĢükse, aradaki
fark net dönem karından indirilir. Tersi
durumda aradaki fark net dönem karına
ilave edilir. Ters repo iĢlemi için ise
hesaplama tam tersidir.
79
Değerleme hükmü getirilmemiĢ varlıklar veya yükümlülükler, SPK‟nın
muhasebe tebliğlerinde belirtilen hükümler çerçevesinde değerlemeye tabi
tutulur. Sermaye yeterliliği tabanı hesaplamalarında indirilen kalemler, Seri:V
No:34 sayılı Tebliğ ve SPK‟nın muhasebe tebliğlerinde yer alan hükümler
çerçevesinde değerlemeye tabi tutulmayabilir.
Değerleme sonucu oluĢan farklar dönem karı ile iliĢkilendirilir; dönem
karı üzerinden ödenmesi gereken vergiler için karĢılık ayrılır. Vergi karĢılığı,
gerçekleĢmesi halinde vergi mevzuatı çerçevesinde vergiden muaf veya
istisna tutulacak olanlar hariç, tüm gelir unsurları dikkate alınarak ve vergi
mevzuatı çerçevesinde gerçekleĢmiĢ kabul edilerek hesaplanır.
Yapılacak hesaplamalarda iĢlem tarihleri ve takas tarihleri farklı olan
iĢlemler takas tarihleri itibariyle dikkate alınır. Diğer taraftan, alıĢ satıĢ fiyatı
farklılık gösteren hesaplar “ihtiyatlılık” kavramı gereğince değerlemeye tabi
tutulmaktadır. Örneğin döviz borcu bulunan aracı kurumun bu yükümlülüğünü
yerine getirmesi için döviz alması gerekeceğinden kullanılması gereken kur
döviz satıĢ kuru olmalıdır (Aslan:1999,21).
Sermaye yeterliliği tabanı söz konusu değerleme ilkeleri kullanılmak
suretiyle bulunan özsermaye toplamından aĢağıdaki likit olmayan ve
sermaye çıkıĢı niteliğinde olmayan varlık kalemlerin indirilmesi suretiyle
hesaplanır:
a) Duran varlıklar;
i) Maddi duran varlıklar (net),
ii) Maddi olmayan duran varlıklar (net),
iii) Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢdiğer piyasalarda iĢlem görenler hariç
olmak üzere, değer düĢüklüğü karĢılığıve sermaye taahhütleri düĢüldükten
sonra kalan finansal duran varlıklar,
iv) Diğer duran varlıklar,
b) MüĢteri sıfatı ile olsa dahi, personelden, ortaklardan, iĢtiraklerden,
bağlı ortaklıklardan ve sermaye, yönetim ve denetim açısından doğrudan
80
veya dolaylı olarak iliĢkili bulunulan kiĢi ve kurumlardan olan teminatsız
alacaklar ile bu kiĢi ve kurumlar tarafından ihraç edilmiĢ ve borsalarda ve
teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda iĢlem görmeyen sermaye piyasası araçları.
Seri: V, No: 125 sayılı Kaldıraçlı Alım Satım ĠĢlemleri ve Bu ĠĢlemleri
GerçekleĢtirebilecek Kurumlara ĠliĢkin Esaslar Hakkında Tebliğ‟in 2 nci
maddesinin (a) bendi kapsamında faaliyette bulunan aracı kurumların
sermaye yeterliliği tabanının hesaplanmasında, bu kalemlere ek olarak, aracı
kurumların kaldıraçlı alım satım iĢlemlerine iliĢkin olarak, değerleme günü
itibariyle müĢteri bazında hesapladıkları müĢterilerine karĢı yükümlülükleri
toplamının %5 i de indirilmektedir.
Seri:V No:34 sayılı Tebliğ hükümleri doğrultusunda aracı kurumların
aĢağıdaki
yükümlülüklerin
tümünü
yerine
getirmeleri
gerekmektedir
(Uludağ,2001:131-148):
a) Asgari özsermaye yükümlülüğü
b) Sermaye yeterliliği tabanı yükümlülüğü
c) Genel borçlanma sınırı
d) Likidite yükümlülüğü
a) Asgari özsermaye yükümlülüğü, aracı kurumların özsermayelerini
kontrol altına alan bir yükümlülüktür. Aracı kurumlar, herhangi bir risk
karĢılığı olmasa bile asgari bir tutarda özsermaye bulundurmak zorundadır.
Bu tutar, aracı kurumların alım satım aracılığı faaliyetinde bulunabilmeleri için
sahip olmaları gereken özsermaye tutarına, her bir sermaye piyasası faaliyeti
için aĢağıda belirtilen oranlarda özsermaye ilave edilerek hesaplanır.
Bu kapsamda; ilave faaliyetler için belirlenmiĢ oranlar aĢağıdaki gibidir:
81
Ġlave Faaliyet
Ġlave Özsermaye Oranı (%)
Halka Arza Aracılık
50
Repo-Ters Repo
50
Portföy Yöneticiliği
40
Yatırım DanıĢmanlığı
10
Toplam
150
Ayrıca, kaldıraçlı alım satım iĢlemlerinde, müĢterilerden gelen emirlerin
doğrudan kabul edilmesi ve/veya gerçekleĢtirilmesi faaliyetini yürütmek
isteyen aracı kurumlar, alım satım aracılığı faaliyeti için sahip olunması
gereken özsermaye tutarının on katı kadar, müĢterilerden gelen emirlerin
temsilci sıfatıyla kabul edilmesi ve bu emirlerin gerçekleĢtirilmek üzere baĢka
kuruluĢlara yönlendirilmesi faaliyetini yürütmek isteyen aracı kurumlar ise
alım satım aracılığı faaliyeti için sahip olunması gereken özsermaye tutarının
üç katı kadar özsermaye bulundurmak zorundadır.
2012 yılı için Seri:V No:34 sayılı Tebliğ‟in 7‟nci maddesi çerçevesinde
aracı kurumların sahip oldukları yetki belgelerine göre asgari özsermayeleri
aĢağıdaki gibi belirlenmiĢtir.
Yetki Belgesi
Asgari Özsermaye (TL)
Alım Satım Aracılığı
832.000
Halka Arza Aracılık
417.000
Repo-Ters Repo
417.000
Portföy Yöneticiliği
334.000
Yatırım DanıĢmanlığı
87.000
Kaldıraçlı Alım Satım
-Piyasa Yapıcılık
9.152.000
-ĠĢlem Aracılığı
3.328.000
82
Asgari özsermaye tutarları Maliye Bakanlığınca ilan edilen yeniden
değerleme oranının %20‟sinin altına inmemek kaydıyla her yıl SPK
tarafından belirlenir. Aracı kurumlar, belirlenen yeni özsermaye tutarlarını
ilgili yılın en geç 6 ncı ayının sonu itibarıyla sağlamak zorundadır.
Özsermayenin en az %25‟inin ödenmiĢ veya çıkarılmıĢ sermaye olarak
sağlanması zorunludur.
Diğer taraftan, özsermaye için belirlenen asgari tutarların sağlanması,
özsermayenin yeterli düzeyde olduğu anlamına gelmemektedir. Sermaye
yeterliliği tabanı yükümlülüğünün sağlanabilmesi için bu tutarın en az aktifte
bulundurulan duran varlıklar kadar artırılması zorunludur. Diğer bir deyiĢle
asgari
özsermaye
yükümlülüğü,
asgari
sermaye
yeterliliği
tabanı
yükümlülüğünün sağlanması amacıyla söz konusu maddede belirtilen
tutarlardan çoğu zaman fazla olmak zorundadır.
b) Sermaye yeterliliği tabanı yükümlülüğü, aracı kurumların sermaye
yeterliliği tabanını kontrol altına alan bir yükümlülüktür. Sermaye yeterliliği
tabanı, sermaye yeterliliği tebliğine göre hesaplanan özsermayeden sermaye
yeterliliği tebliğinin 4‟üncü maddesinde belirtilen bazı likit olmayan varlıklar ile
sermaye çıkıĢı niteliğindeki kalemlerin indirilmesi suretiyle bulunmaktadır. Bu
Ģekilde bulunan sermaye yeterliliği tabanı tutarının; aracı kurumun yetki
belgesine göre sahip olması gereken asgari özsermaye tutarı, risk karĢılığı,
değerleme gününden önceki üç aylık faaliyet giderleri kalemlerinin herhangi
birinden
(bunların
toplamından
değil)
az
olmaması
gerekmektedir.
Dolayısıyla, aracı kurumun asgari özsermaye tutarından, risk karĢılığından,
değerleme gününden önceki üç aylık faaliyet giderinden hangisi büyükse söz
konusu tutar, aracı kurumun sermaye yeterliliği tabanı yükümlülüğü
olmaktadır. Burada son üç aylık faaliyet gideri; sene baĢından itibaren söz
konusu ayların sonu itibariyle oluĢan kümülatif faaliyet giderleri toplamını
değil,
yalnızca
kapsamaktadır.
bu
aylar
içinde
oluĢan
faaliyet
giderleri
toplamını
83
Risk karĢılığı, aracı kurumların karĢılaĢabilecekleri çeĢitli risklerin
toplamını parasal olarak ifade eden bir büyüklüktür. Seri:V, No:34 Sayılı
Tebliğ‟e göre risk karĢılığı, aĢağıda belirtilen tutarların toplamını ifade eder:
i.Pozisyon Riski: Varlıkların ihraçcısından veya bu varlıkların iĢlem
gördüğü piyasalarda oluĢan fiyat dalgalanmaları ile alacak ve borçların cari
değerlerindeki
değiĢmelerden
kaynaklanan
riskleri
ifade
eder.
Aracı
kurumlar, bu risk için Seri:V, No:34 Sayılı Tebliğ‟in 1 numaralı ekindeki
tabloda belirtilen oranlarda karĢılık hesaplarlar. Bu oranlar genellikle
bilançonun likiditesi yüksek olan kalemleri için düĢük, likiditesi düĢük olan
kalemleri için ise yüksek tutulmuĢtur. Dolayısıyla, bilanço kompozisyonu
likiditesi düĢük olan varlıklardan oluĢan bir aracı kurumun pozisyon riski
tutarı, bilanço kompozisyonu likiditesi yüksek olan varlıklardan oluĢan bir
aracı kuruma göre daha yüksek olacaktır.
Pozisyon riski, aracılık yüklenimi çerçevesinde satın alınanlar dahil
sermaye piyasasıaraçları, borçlar ve alacaklar, altın ve kıymetli madenler,
dövizler, vadeli iĢlemlere konu emtia, opsiyon ve vadeli iĢlem sözleĢmeleri,
ödünç alınan ve verilen menkul kıymetler, repo sözleĢmesi çerçevesinde
satılan
sermaye
piyasasıaraçları
için
hesaplanır.
Ters
repo
iĢlemi
çerçevesinde satın alınmıĢ sermaye piyasası araçları ve özsermayeden
tamamı indirilen kalemler için pozisyon riski hesaplanmaz.
Pozisyon riski hesaplamalarında, hesaplama yapılacak varlık ve
yükümlülüklerin
net
pozisyonu
dikkate
alınabilir.
Net
pozisyon,
aracıkurumların sermaye piyasası aracı, döviz, kıymetli maden gibi
yükümlülüklerinin aynı cinsten olmak üzere varlıklar içerisinde yer alması
durumunda, bunların birbirlerinden mahsup edilmesi sonucunda bulunan tek
kalem varlık veya borcu ifade eder.
ii. KarĢı Taraf Riski: KarĢılığında yeterli teminat bulunmadan borç
verilmesi, diğer taahhütlerde bulunulması, varlıkların ödünç, emanet veya
84
teminat olarak tevdi edilmesi gibi nedenlerle, varlıkların geri alınmasında
ortaya çıkan riskleri ifade eder. Söz konusu varlıkların cari değerinin, teminat
olarak karĢı taraftan alınan varlıkların cari değerinin pozisyon riski oranında
azaltılmıĢ tutarını aĢan kısmı teminat açığı olarak tanımlanmıĢtır. Teminat
açığı, her bir kiĢi ya da kurum bazında hesaplanır. Ancak aracı kurumların
kurucusu veya yöneticisi olduğu yatırım fonları ile ilgili iĢlemlerde ortaya
çıkan teminat açığı için karĢı taraf riski hesaplanmaz. KarĢı taraf riski, yurt
içinde veya dıĢında kurulmuĢ olan takas kurumları ve merkez bankaları için
teminat açığının %0‟ı, Türkiye‟de kurulmuĢ bankalar, aracı kurumlar, sigorta
Ģirketleri, yatırım fonları ve yatırım ortaklıkları için %5‟i, diğer tüm kiĢi ve
kurumlar için ise %100‟ü olarak bulunur.
iii. YoğunlaĢma Riski:
Aracı kurumun belirli bir varlık veya
yükümlülüğünün, sermaye yeterliliği tabanının önemli bir oranını oluĢturması
halindeki riski ifade eder. Bir ihraçcıya ait sermaye piyasası araçlarının veya
bir kiĢi veya kurumdan olan alacak toplamının veya pozisyon riski
hesaplanması öngörülen kalemlerin herhangi birisinin sermaye yeterliliği
tabanının belirli oranlarına ulaĢması durumunda, pozisyon riski için
öngörülen oranların Seri:V No:34 sayılı Tebliğ‟de belirtilen katları (3 ile 9
arasında değiĢecek ve ilgili kalemin tutarının sermaye yeterliliği tabanına
oranının artmasına bağlı olarak artacak Ģekilde) kadar ayrıca yoğunlaĢma
riski için karĢılık ayrılır.
iv. Döviz Kuru Riski: Döviz kuru riski, her bir döviz cinsi itibarıyla
hesaplanacak net açık pozisyonların toplamından oluĢur. Dövizle ilgili net
açık pozisyon aĢağıdaki Ģekilde hesaplanır:
a) Vadelerine bakılmaksızın, her bir döviz cinsi itibariyle varlıklardan
yükümlülüklerin düĢülmesiyle bulunan tutarlar,
b) Vadelerine bakılmaksızın, her bir döviz cinsi itibariyle vadeli iĢlem
sözleĢmeleri ve benzeri diğer sözleĢmeler ile kaldıraçlı alım satım iĢlemleri
85
çerçevesinde tutulmakta olan açık uzun ve kısa pozisyonların netleĢtirilmesi
sonucu bulunan tutarlar,
c) Döviz üzerine düzenlenmiĢ opsiyon sözleĢmelerinin cari değerinin,
opsiyonun deltası ile çarpılması sonucu bulunan tutarlar.
Yapılan hesaplamalar sonucunda her bir döviz cinsi itibari ile bulunan
açık pozisyonlar Seri:V No:34 sayılı Tebliğ‟in 5 inci maddesinde yer alan
hükümler çerçevesinde Türk Lirasına çevrilir. Döviz cinsine bakılmaksızın
pozisyonlar uzun ve kısa olmak üzere ayrıayrı toplanır. Döviz kuru riski
hesaplamalarında, söz konusu net açık uzun ve net açık kısa pozisyon
toplamından büyük olan tutar dikkate alınır. Bu Ģekilde bulunan toplamın
aracı kurumun sermaye yeterliliği tabanının %2 sini aĢması halinde, aĢan
kısmın %8 i döviz kuru riski olarak dikkate alınır.
Döviz kuru riski hesaplamaları, bu hesaplamaya konu varlıklar ile ilgili
olarak yapılan risk hesaplamalarına ilave olarak ayrıca yapılır. Sermaye
yeterliliği tabanıhesaplamalarında tamamı indirilen varlıklar döviz kuru riski
hesaplamalarında dikkate alınmaz.
c) Genel borçlanma sınırı, aracı kurumların aracılık yüklenimi
nedeniyle oluĢan borçları veya taahhütleri, takas kurumlarına ve müĢterilere
olan borçları dahil, bilançoda yer alan tüm kısa ve uzun vadeli borçları
toplamı, sermaye yeterliliği tabanının 15 katını aĢamaz. Borçların tutarının
belirlenmesinde, bunların cari değerleri dikkate alınır.
d) Likidite yükümlülüğü, aracı kurumların sermaye yeterliliği tebliğinde
getirilen değerleme hükümleri çerçevesinde değerleme günü itibariyle
hazırlanmıĢ bilançolarında yer alan dönen varlıkları ile kısa vadeli borçları
arasındaki oranı ifade eder. Bu oranın (dönen varlıklar/kısa vadeli borçlar) en
az 1 olması gerekmektedir. Sermaye yeterliliği tabanı hesaplamasında
indirilen kalemler ile pozisyon riski veya karĢı taraf riski %100 olarak
belirlenen
kalemler
dönen
varlık
olarak
dikkate
alınmaz.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARINA
YÖNELĠK ĠNCELEME
Ülkemizde aracı kurum finansal tablolarına yönelik eleĢtiriler esas
olarak;
-
Aracı kurumların diğer ticari iĢletmelere (alım satım veya üretim
satıĢ yapan iĢletmelere) benzetilmesinden,
-
Aracı kurum faaliyetlerinin, müĢteri nam ve hesabına, kendi nam
ve
hesabına,
müĢteri
namına
ve
kendi
hesabına
yapılabilmesinden,
-
MüĢteri
varlıklarının
kullanımına
iliĢkin
sınırlamalar
bulunmasından,
kaynaklanmaktadır.
Bu durum özellikle aracı kurumların kendi nam ve hesabına yürüttüğü
faaliyetler ile sonuçlarının izlenmesinde sıkıntı yaratmaktadır.
Bu bölümün konusunu, aracı kurumların yürüttüğü faaliyetler ve
Uluslararası Finansal Raporlama Standartları çerçevesinde aracı kurum
bilanço ve gelir tablolarında dikkat çeken hesap ve uygulamaların
incelenmesi sonucunda tespit edilen sorunlar ve çözüm önerilerinin sunumu
oluĢturmaktadır.
4.1. DÖNEN/DURAN VARLIK AYRIMI
Bilançonun
biçimsel
yapısı,
kapsamı
ve
içeriğine
yönelik
düzenlemelerin genel esasları UMS/TMS 1 Finansal Tabloların SunuluĢu
Standardı‟nda yer almaktadır. UMS/TMS 1‟de bilançonun cari/cari olmayan
varlık ve yükümlülük (kaynak) ayrımına göre sınıflama ve likidite esaslı
87
sınıflama
olmak
üzere
iki
yöntemden
birine
göre
sunulabileceği
belirtilmektedir. Yöntemin seçiminde iĢletmenin normal faaliyet döngüsünün
açıkça
belirlenip
belirlenememesi ve
hangi yöntemin
güvenilir bilgi
sağlayacağı hususu dikkate alınmalıdır. Güvenilir bilgi, finansal tablo
kullanıcılarının doğru ve tutarlı ekonomik kararlar almalarına yardımcı olacak
bilgidir (Örten, Kaval ve Karapınar: 2007, 20).
UMS/TMS 1‟de normal faaliyet döngüsü, iĢleme tabi tutulmak üzere
tedarik
edilen
varlıkların
nakit
ve
nakde
dönüĢme
süreci
olarak
tanımlanmıĢtır. Bu süreç, borçlanarak veya nakden stok alımı, sonra
stokların satılarak nakde veya alacağa ve son olarak da alacakların tahsiliyle
nakde dönüĢmesi ve borçların ödenmesi Ģeklinde iĢlemektedir. ĠĢletmenin
normal faaliyet döngüsünün açıkça belirlenemediği durumlarda likidite esaslı
sunuĢ tercih edilmelidir (Bayrı:2010,89).
UMS/TMS 1 (63)‟te likidite esaslı sunumun esas alınabileceği
iĢletmelere yönelik olarak
“Finansal iĢletmeler, açıkça belirlenebilen bir
faaliyet döngüsü içinde mal ve hizmet sunumunda bulunmadıklarından,
varlıkların ve borçların kısa ve uzun vadeli olarak sunulması yerine, likiditeye
göre artan veya azalan sırada sunulması daha güvenilir ve tutarlı bilgiler
sağlar.” hükmüne yer verilmektedir.
Aracı
kurum
yükümlülüklerin
ise
bilançolarında
kısa
varlıkların
vadeli/uzun
vadeli
dönen/duran
yükümlülükler
varlıklar,
olarak
sınıflandırıldığı görülmektedir. Esasen aracı kurumlar icrası için izin alınan
faaliyetler ve bunlara iliĢkin iĢ ve iĢlemler dıĢında hiçbir sınai ve zirai
faaliyette bulunamamakta ve sermaye piyasası faaliyetlerini yürütebilmek için
gerekli olanın üstünde taĢınmaz mal edinememektedirler. Bu itibarla,
ülkemiz örneğinde aracı kurum bilançosunda yer alan varlıklar ağırlıklı olarak
borsada iĢlem gören menkul kıymetlerden oluĢmakta olup,
aracı kurum
bilançosu varlık yapısına göre sigorta Ģirketleri ve bankalara göre kısa
vadeli/likit bir yapıya sahip bulunmaktadır. Diğer taraftan, mevduat toplama
88
izni bulunmayan aracı kurumlar bankalar gibi göreli istikrarlı bir yabancı
kaynağa da sahip değildirler. Aracı kurum bilançolarının pasif yapısı ağırlıklı
olarak öz kaynaklardan oluĢurken, yabancı kaynakların en önemli bölümünü
de kredi piyasalarından (repo -ters repo, Takasbank para piyasası, bankalar
vb.) iĢletme sermayesi için kullanılan kısa vadeli krediler oluĢturmaktadır.
Bundan ayrı olarak, Seri:V No:34 sayılı Tebliğ risk karĢılıklarının ve
yükümlülüklerin hesaplanmasında dönen ve duran varlık ayrımını on iki aylık
süre esasına dayalı olarak yapmaktadır.
Dinamik
belirlenebilen
bir
bir
sektörde
faaliyet
faaliyet
gösteren
döngüsü
içinde
aracı
kurumlar
hizmet
açıkça
sunumunda
bulunmamaktadırlar. Söz konusu dinamiklik hem piyasalardaki volatilitenin
fazla olmasından hem de aracı kurumların piyasayı etkileyen ve piyasadan
etkilenen bir yapı oluĢturmalarından ileri gelmektedir. Örneğin piyasadaki bir
aĢağı trend, hem aracı kurumların portföylerindeki menkul kıymetlerin
değerini düĢüreceği için aracı kurum özskaynaklarını azaltacak, hem de
çeĢitli müĢteri teminatlarının değerini düĢüreceği için aracı kurumların karĢı
taraf risklerini arttıracaktır. Diğer bir ifade ile aracı kurumların iĢ iliĢkisinde
oldukları kurum ve kuruluĢlarla aynı sektörde yer almaları, piyasada ortaya
çıkabilecek bir değiĢimin zincir etkisi nedeniyle aracı kurumlar üzerindeki
etkisinin daha da artmasına sebep olmaktadır (Özdemir:2004,22-23).
Bu kapsamda; finansal sistemin temel aktörü konumunda olan
bankaların payı bulunan aracı kurumların sektörün %33 ünü oluĢturduğu,
aracı kurumların bankaların konsolide bilançosuna dahil edildiği, bankaların
da bilançolarının likidite esaslı sunulduğu hususları da dikkate alındığında,
aracı
kurumlar
açısından
da
bilançoda
likidite
esaslı
sunum
benimsenmesinin faydalı olacağı düĢünülmektedir. Bu Ģekilde sunum aracı
kurumların sermaye yeterliliği kapsamında risk karĢılıklarının ve likidite
yükümlülüklerinin
hesaplanmasında
sağlanmasına hizmet edebilecektir.
vade
yapılarının
da
çeĢitliliğinin
89
Bu durumda, UMS/TMS 1 (61) uyarınca; (a) raporlama döneminden
(bilânço tarihinden) itibaren on iki ay içinde ve (b) raporlama döneminden
(bilanço tarihinden) itibaren on iki ayı aĢan sürede ödenmesi ve tahsili
beklenen tutarları birlikte içeren her varlık ve borç kalemi için on iki aydan
uzun vadede gerçekleĢmesi beklenen tahsilat ve ödeme tutarlarının
dipnotlarda açıklanması gerekmektedir.
4.2. MÜġTERĠLER HESABI
Aracı kurumlarda “MüĢteriler” hesabı diğer iĢletmelerdeki müĢteri veya
alıcılar hesabından farklı bir karakter göstermektedir. MüĢteriler hesabı aracı
kurumların bir hizmet iĢletmesi olmaları ve müĢterileri nam ve hesabına veya
kendi namına müĢteri hesabına sermaye piyasası araçlarının alıĢ satıĢını
yapmaları nedeniyle, alıĢ için tahsil ettikleri tutarlar ile satıĢ için borçlu
oldukları tutarların izlenmesine olan ihtiyaç ile oluĢturulmuĢtur.
Aracı kurumların gün bazında hangi müĢterisinden alacaklı hangi
müĢterisine
borçlu
olduğu
ve
tutarlarının
ayrı
ayrı
takip
edilmesi
gerekmektedir. Aracı kurumların bilançolarında bu nedenle söz konusu
hesabın alacak ve borç bakiyesi netleĢtirilmeden, “Kısa Vadeli Ticari
Alacaklar” hesabı içerisinde “MüĢterilerden Alacaklar”, “Kısa Vadeli Ticari
Borçlar” içerisinde de “MüĢterilerden Borçlar” hesabı olarak verilmektedir.
“MüĢterilerden Alacaklar” bakiyesi müĢterilerin menkul kıymet alımlarından
kaynaklanan parasal yükümlülüklerini gösterirken, “MüĢterilere Borçlar”
hesabı
ise
aracı
kurumun
müĢterilere
parasal
yükümlülüklerini
göstermektedir.
Anılan hesabın bu Ģekilde izlenmesi, aracı kurumların müĢteri
nakitlerinin
kullanımına
iliĢkin
düzenlemelere
uyumunun
gözetilmesi
açısından da önem arz etmektedir. ġöyle ki, müĢteri adına tutulan ve aracı
kurumun “Nakit ve Benzerleri” hesabında izlenen tutarların bilançoda
90
“MüĢterilere Borçlar” hesabının bakiyesi (MüĢteriler hesabının alacak
bakiyesi olarak da ifade edilmektedir) içerisinde yer alması gerekmektedir.
taktirde
Aksi
aracı
kurumun
müĢteri
nakitlerini
kullandığından
Ģüphelenilebilinir (Uysal:2005).
MüĢteriler
hesabı
için
önemli
nitelikteki
hususlar
aĢağıda
değerlendirilmektedir.
4.2.1. MüĢteri Nakitleri
Aracı
kurumların
banka
hesabında
nemalandırılmayan (döviz cinsinden olanlar dahil)
tutulan,
müĢterilerin
nakitleri esasen aracı
kurumun müĢterilere olan borçlarıdır.
Aracı kurumlar için müĢteri nakdinin ne Ģekilde muhasebeleĢtirileceği
en kritik noktalardan biridir. Bu konunun iki önemli alt baĢlığı bulunmaktadır.
- MüĢteri adına tutulan nakitler varlık olarak finansal tablolara
yansıtılmalı mıdır?
- Varlık olarak yansıtılması durumunda söz konusu varlığa iliĢkin
yükümlülük ile netleĢtirilme yapılabilir mi? (IFRS hot topic 2008-06:
http://www.gtturkey.com/UD_OBJS/PDF/IFRS/IFRS%20hot%20topic%20200
8-06%20accounting%20for%20client%20money.pdf:20.12.2010)
UMS/TMS 32 çerçevesinde aracı kurumların müĢteri nakitlerini (ve söz
konusu paraya iliĢkin yükümlülüklerini) “varlık” tanımını karĢıladığı sürece
finansal tablolarında varlık olarak göstermesi mümkündür. UMS/TMS 32 (11)
uyarınca nakit para finansal varlık olarak sınıflandırılmaktadır. Ancak yine
aynı madde çerçevesinde finansal varlıkların “varlık” olma kriterlerini
sağlaması esastır. Kavramsal Çerçeve 49 (a) ve (b) de;
a)
Varlık, geçmiĢte olan iĢlemlerin sonucunda ortaya çıkan ve
halihazırda iĢletmenin kontrolünde olan ve gelecekte iĢletmeye ekonomik
91
fayda sağlaması beklenen değerler
b)
Borç, geçmiĢ olaylardan kaynaklanan ve ödenmesi iĢletmenin
ekonomik fayda sağlayabilecek değerlerinde bir çıkıĢa neden olacak mevcut
yükümlülükler
olarak tanımlanmıĢtır.
Bu
kapsamda
müĢteri
nakdinin
“varlık”
olarak
değerlendirilip
değerlendirilemeyeceği hususunda aracı kurum ile müĢteri arasında yapılan
sözleĢme koĢullarının değerlendirilmesini gerektirmektedir. Söz konusu
sözleĢmeler uyarınca müĢteri parasının aracı kurum tarafından kontrol edilen
bir kaynak durumunda olması ve müĢteri parasına iliĢkin ekonomik
faydalardan aracı kurumun yararlanması söz konusu ise müĢteri paralarının
varlık olarak gösterilmesi mümkündür.
Aracı kurumların müĢteri hesabına yaptığı iĢlemlerde hizmet karĢılığı
komisyon elde edilmektedir. Aracı kurum banka nezdinde müĢteri paraları
için ayrıca hesap açamamakta bir baĢka deyiĢle bankadaki hesap ile ilgili
kredi riski aracı kurum üzerinde bulunmaktadır. Bu durumda UMS/TMS 32
(45) uyarınca alacaklı ve borçlu taraf farklılaĢtığından müĢteri alacak ve
borcunun netleĢtirilmesi imkanı bulunmamaktadır. Ayrıca, takasa karĢı
yükümlülüklerin yerine getirilmesinde aracı kurum sorumlu taraftır. Bunun
yanında sözleĢmeye bağlı olarak aracı kurum müĢteri parasının günlük
değerlenmesinden elde edilen getiriden faydalanabilmektedir.
Bu itibarla, aracı kurumların banka hesabında tutulan, müĢterilerin
nemalandırılmayan (döviz cinsinden olanlar dahil)
nakitlerinin açılan
hesaplarda bulunan tutarlarının takibi açısından aracı kurumun kendi nakit ve
nakit benzeri varlıklarından ayrı olarak izlemesi gerekmektedir. Dolayısıyla,
müĢteri nakitlerinin “Nakit ve Benzerleri” hesabında aracı kurumun kendi
nakdinden ayrı ve karĢılığında müĢterilere yükümlülük (Aracı kurumlarca
müĢteri adına tutulan bakiyeler hukuki olarak aracı kurum varlıklarından
ayrıĢtırılamadığından, aracı kurumlarca müĢteri adına tutulan bakiyelerin
92
karĢılığı
“MüĢterilere
Borçlar”
hesabında
izlenmektedir.)
gösterilerek
bilançoya varlık olarak alınması uygun olacaktır. Hesabın açıklamasına
aĢağıda yer verilmektedir:
Müşteri Nakitleri: Aracı kurumun banka hesabında tutulan, müşterilerin
nemalandırılmayan (döviz cinsinden olanlar dahil) nakdi bu kalemde yer alır.
Nemalandırılan müşteri nakitleri burada yer almaz.
Ancak bu durumda yapılan değerlendirmenin UMS/TMS 1 (122)14
uyarınca dipnotlarda açıklanması gerekmektedir.
4.2.2. MüĢteri Nakitlerinin Kullanımı
MüĢteriler hesabı ile ilgili olarak tartıĢılması gereken önemli konulardan
biri de müĢteri nakitlerinin (geçici nitelikteki alacak bakiyeleri olarak ta ifade
edilmektedir) değerlendirilmesinin muhasebeleĢtirilmesine iliĢkindir.
Aracı
kurumların
gün
sonlarında
değerlendirmesine iliĢkin esaslar
oluĢan
müĢteri
nakitlerini
Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “MüĢteri
hesaplarındaki nakit alacak bakiyelerinin kullanım esasları” baĢlıklı 50 nci
maddesinde;
“Aracı kurumlar, çerçeve sözleşmesinde müşterinin verdiği yetkiye bağlı
olarak, gün içinde herhangi bir müşteri emrine konu olmayan ve gün sonu
itibarıyla alacak bakiye veren müşteri hesaplarındaki nakitleri, yetkili oldukları
faaliyetler, işletme
politikaları
ile
müşterinin
tercihleri doğrultusunda,
muhasebe sistemlerinde hesap bazında izlemek kaydıyla, toplu olarak veya
müşteri bazında değerlendirebilirler. Söz konusu nakitlerin toplu olarak
değerlendirilmesi halinde elde edilen gelirlerin müşteri hesaplarına oransal
14
Anılan paragraf uyarınca işletmeler finansal tablolarında muhasebeleştirilen tutarları en fazla
etkileyen ve muhasebe politikalarının uygulanma sürecinde yönetimin yapmış olduğu tahminler
haricinde bulunduğu yargıları muhasebe politikarının özetinde veya dipnotlarına açıklamalıdır.
93
olarak dağıtılması esastır. Bu durumda müşteri nakitlerinin miktar olarak belli
aralıklar bazında gruplandırılarak elde edilen getirilerin bu gruplar arasında
farklı oranda yansıtılması da mümkündür.
Aracı kurumların, çerçeve sözleşmesinde açıkça belirtmek kaydıyla
müşteri hesaplarında kalan nakit alacak bakiyelerinin kullanımında alt limit
belirlemeleri mümkündür. Belirlenen bu alt limite ilişkin değişikliklerin de
müşterilere yazılı olarak bildirilmesi zorunludur. Belirlenen alt limitin altında
kalan nakitlerin kullanımına ilişkin esaslara sözleşmede ayrıca yer verilir.
Müşteri nakitlerinin bu madde uyarınca değerlendirilmesi söz konusu
nakitleri Yatırımcıları Koruma Fonu güvencesinden çıkarmaz.
Bankalar nezdinde tutulmakta olan müşteri nakitlerinin aracı kurum
müşterileri için açılacak olan münferit bir hesapta, aracı kurumun kendi nakit
varlığından ayrı olarak izlenmesi esastır. Müşteriler adına açılacak olan
hesap açıkça ilgili aracıkurum müşterilerine ait olduğu belirtilecek şekilde
tanımlanır ve amacı dışında kullanılamaz. Müşteri nakit varlıklarının
saklandığı hesaplar kredi teminatıolarak gösterilemez.
Alım satım aracılığı, halka arza aracılık, repo-ters repo, portföy
yöneticiliği ve yatırım danışmanlığı yetki belgelerinin tamamına sahip olan
aracı kurumlar bu kapsamda, çerçeve sözleşmesine hüküm koymak
kaydıyla; müşterilerine, hesaplarında kalan nakit alacak bakiyelerinin çeşitli
kurum ve kişilere olan periyodik ödeme işlemlerinin yerine getirilmesinde
kullanılmasına ilişkin hizmet verebilirler.”
Ģeklinde belirlenmiĢtir.
Söz konusu madde çerçevesinde gün sonunda müĢteri hesaplarında
oluĢan geçici nitelikteki alacak bakiyeleri aracı kurumlar tarafından
değerlendirilebilmektedir.
Esasen genel olarak vadeli mevduat, yatırım fonları, ters repo ve
Takasbank Borsa Para Piyasasında15 değerlendirilen müĢteri nakitleri, aracı
15
Takasbank Para Piyasası kısa dönemli nakit fazlası olup, bunu organize bir şekilde plase edemeyen
aracı kuruluşlar ile kısa dönemli nakit ihtiyacı olan ve bu ihtiyacını uzun vadeli varlıklarını elden
94
kurumun müĢteriye borcu niteliğinde olup, bu iĢlemlerin izlenmesi müĢterilere
iliĢkin varlık ve yükümlülüklerin bir bütün olarak takibi açısından önem arz
etmektedir. Ancak, söz konusu iĢlemler aracı kurumların finansal tablolarında
birbirinden farklı hesaplarda takip edilmektedir. Hatta söz konusu iĢlemler
hakkında hiçbir bilgi verilmeyerek müĢteri hesabına yapılan söz konusu
iĢlemlerin aracı kurum ticari portföy iĢlemleri ile birlikte sunulduğu da
görülmektedir.
Bu noktada örnek olarak Takasbank Borsa Para Piyasasında
değerlendirilen müĢteri nakitleri incelenecektir. Takasbank‟ın 123 numaralı
Genel Mektubu uyarınca; Takasbank Para Piyasası‟na para veren üyelerin
“147-Borsa Para Piyasasından Alacaklar”, bu piyasadan para kullanan
üyelerin ise “372-Borsa Para Piyasasına Borçlar” hesabını kullanmaları
gerekmektedir. Verilen iĢlem teminatlarının da “918-Borsa Para Piyasasına
Verilen Teminatlar” hesabına teminatın türü itibariyle borç, “968-Borsa Para
Piyasasına Verilen Teminatlardan Alacaklılar” hesabına alacak kaydedilmesi
gerekmektedir.
Uygulamada aracı kurumların hem kurumun hem de müĢterilerinin
borsa piyasasından alacağını “Nakit ve Benzerleri” altında yer alan “Borsa
Para Piyasasından Alacaklar” hesabında göstermekte ve konuyla ilgili
dipnotlarda da herhangi bir açıklamaya yer vermedikleri görülmektedir. Borsa
para piyasasına borçlarının gösteriminde ise; “Kısa Vadeli Finansal Borçlar”
altında “Borsa Para Piyasasına Borçlar”; “Kısa Vadeli Finans Sektörü
Faaliyetlerden Borçlar” altında “Borsa Para Piyasasına Borçlar” veya “Diğer
Finansal
Yükümlükler”
ve
“Diğer
Ticari
Yükümlükler”
hesapları
kullanılmaktadır.
çıkarmadan karşılamak isteyen aracı kuruluşların karşılaştıkları ve doğan yükümlülüklerin
Takasbank'ın garantisi altında olduğu piyasa olarak tanımlanabilir.
95
Esas olarak müĢteri hesabına yapılan iĢlemlerin izlenebilmesini teminen
müĢterilerin
değerlendirilen
değerlendirilmeyen
müĢteri
nakdinin
aracı
nakitlerinden
kurum
ayrı
portföyünden
olarak
takip
ve
edilmesi
sağlanmalıdır. Neticede iĢlem aracı kurum adına ancak müĢteri hesabına
yapılan bir aracılık iĢlemidir. Aracı kurum iç iliĢkide hak ve yükümlülükleri
müĢteriye yansıtmaktadır. Dolayısıyla, müĢteri nakitlerinin bu piyasada
değerlendirilmesinde, hem “Takasbank Borsa Para Piyasasından Alacaklar
(MüĢteri)”, karĢılığında “MüĢteri Nakitleri” hesabı çalıĢırken, hem de müĢteri
hesabına yatırımlardan kaynaklanan yükümlülüklerin ayrıca takibi için
“MüĢteriler” hesabı borçlandırılarak, karĢılığında da kısa vadeli yeni bir ticari
borç hesabı oluĢturulmalıdır. Burada aracı kurumun ticari borç yükü
değiĢmeyecektir.
Bu itibarla, aracı kurum bilançolarının analiz edilebilme yeteneğinin
artırılmasını teminen müĢterilere iliĢkin hesapların Ticari Alacaklar içerisinde
aĢağıda verilen kırılım ile izlenmesi uygun olacaktır:
Müşterilerden Alacaklar: Aracı kurumun müşterilerinin kredili işlem
dışındaki faaliyetlerinden kaynaklanan alacaklarının gösterildiği kalemdir.
Müşterilerden takas alacakları, temerrüde düşen müşterilerden alacaklar gibi
alacaklar bu kalemde muhasebeleştirilir.
Kredili Müşterilerden Alacaklar:
Kredili işlem sözleşmesine dayalı
işlemlerden doğan müşteri alacakları yer alır.
Müşterilere Borçlar (-):Takastan alınıp müşteri hesaplarına yansıtılacak
olan tutarlar da dahil müşteri hesaplarındaki bakiyeler burada yer almalıdır.
Müşteri
Hesabına
Yatırımlar
(-):
Müşteri
hesaplarındaki
nakitlerin
değerlendirilmesinden kaynaklanan yükümlülükler örneğin para piyasasından
alacakları, müşterilere repo işlemlerinden doğan borçlar bu kalemde
gösterilir.
96
4.3. ARACI KURUMUN TĠCARĠ PORTFÖYÜ
Aracı kurumların bir kısmı ana faaliyetleri olan aracılık faaliyetinin
yanında kendi öz kaynaklarını bir banka veya bir finansal kurum gibi iĢletme
eğilimi göstermektedirler. Bu özellikle ülkemizde olduğu gibi para ve sermaye
piyasalarına doğrudan giriĢin kısıtlı olmasından kaynaklanmaktadır. Kısa
dönemli nakit fazlası olup, bunu organize bir Ģekilde plase edemeyen aracı
kuruluĢlar Takasbank Para Piyasasında kısa dönemli nakit ihtiyacını uzun
vadeli varlıklarını elden çıkarmadan karĢılamak isteyen aracı kuruluĢlara fon
temin edebilmektedirler. Bunun yanında kendi nam ve hesaplarına kendi
menkul kıymet portföylerinden repo yapabilmekte ödünç menkul kıymet alıp
verebilmektedirler. DeğiĢik türdeki menkul kıymeti günlük ve spekülatif olarak
iĢleme tabi tutabilmekte ve böylece para ticareti yapabilmektedirler. Bunun
sonucunda diğer iĢletmelerden farklı bir Ģekilde para ve sermaye piyasası
araçlarından meydana gelen portföy oluĢturmaktadırlar. Bu portföyün değeri
piyasa geliĢmelerine ve aracı kurumun yönetme yeteneğine göre günlük
olarak değiĢebilmekte çok dikkatli yönetme ve izlenme gereği doğmaktadır.
Aracı kurum yönetimi sermayesini ve dolayısıyla ortakların varlığını bu
portföyü yöneterek artırmaktadırlar. Bu nedenle bu portföy içindeki varlıkların
topluca tek bir kalem veya ana baĢlık olarak görülme ihtiyacı doğmaktadır.
Bu bilanço kalemi ile diğer sermaye benzeri kalemler karĢılaĢtırılmaya
çalıĢılmakta, bu sektöre özgü rasyolar kurulmaya çalıĢılmaktadır. Örneğin;
portföyün
toplam
aktifteki
payı,
portföyün
ödenmiĢ
sermayeye
ve
özkaynaklara oranı. Uygulanmakta olan SPK tarafından belirlenmiĢ finansal
tablo formatlarında böyle bir hesap kalemine yer verilmemiĢtir. Özellikle
portföy iĢletmeciliği yapan aracı kurumların buna ihtiyacı bulunmaktadır.
Yine aracı kurumlar menkul kıymet yatırımlarını uzun vadeli de
yapabilmektedirler. Portföylerinin bir kısmını alım satım amacının dıĢındaki
varlıklara yatırabilirler. Bu yolla temettü veya faiz geliri gibi sabit veya
değiĢken oranda bir getiri elde etmeyi beklemektedirler. Bu yatırımlar
UMS/TMS 39 çerçevesinde vadeye kadar elde tutulacak ve satılmaya hazır
97
finansal varlıklar olarak sınıflandırılmaktadır. Bunlar da bilançoda ayrı bir
varlık grubu olarak yer almalıdır.
TMS 39‟da temel olarak dört finansal araç çeĢidi ve buna ek olarak
türev ürünler tanımlanmaktadır. Her bir grubun niteliğine bağlı olarak
muhasebeleĢtirilmesine ve ölçülmesine yönelik ilkeler diğerinden farklılık arz
etmektedir. Konuyla ilgili olarak;
-UMS/TMS 1 (59) da “Farklı varlık grupları için farklı ölçüm esaslarının
kullanılması, bunların nitelik veya fonksiyonlarının farklı olması ve bu nedenle
farklı kalemler olarak sunulmasını önerir.”
-UFRS/TFRS 7 (6)
da TFRS‟nin finansal araç sınıfları itibariyle
kamuoyuna açıklama yapılmasını gerektirdiği durumlarda, iĢletme, açıklanan
bilginin niteliğine uygun bir Ģekilde ve finansal araçların özelliklerini de
dikkate almak suretiyle finansal araçları sınıflara ayırır. ĠĢletme, finansal
durum tablosunda (bilançoda) sunulan kalemlerle gerekli mutabakatın
yapılmasına yönelik yeterli düzeyde bilgi sunar.
-UFRS/TFRS 7 (8)
de TMS 39 ya da TFRS9‟da belirtildiği üzere
aĢağıda belirtilen sınıflardan her birine iliĢkin defter değeri finansal durum ya
da dipnotlarda açıklanır.
-UMS/TMS 1 (58/b) de ĠĢletme, ilave kalemlerin ayrı olarak
sunumunun değerlendirilmesine iliĢkin karar vermesi aĢamasında, varlıkların
iĢletmedeki fonksiyonunu dikkate alarak değerlendirme yapar.”
denilmektedir. Bu kapsamda; uluslararası uygulamalara bakıldığında
ülkemizden farklı olarak finansal sektörde faaliyet gösteren Ģirketler için
kısa/uzun
vadeli
finansal
varlık
ayrımına
verilen/verilmeyen için ayrı olmak kaydıyla
gidilmediği,
teminata
“alım atım amaçlı finansal
varlıkların” “nakit ve benzerleri” hesabından sonra gelmek üzere ayrı bir
98
hesap, diğer finansal varlıkların ise “riskten korunma amaçlı türev finansal
varlıklar” ve “ticari alacaklar”ı takiben ayrı bir hesap olarak gösterildiği de
görülmektedir.
Bu itibarla;
-Kısa/uzun vadeli finansal yatırımlar yerine aracı kurumun kendi
yatırımlarının somut bir Ģekilde izlenmesini teminen bilançoda para ve
sermaye piyasası araçlarına yapılan yatırımları içerecek Ģekilde “Aracı
Kurum Ticari Portföyü” olarak bir ana hesap grubu bulunması, burada ticari
amaçlı portföy ( banka ve para piyasalarından alacaklar, gerçeğe uygun
değer farklılıkları kar/zarara yansıtılan finansal varlıklar, türev finansal
varlıklar) ile yatırım amaçlı portföy (satılmaya hazır finansal varlıklar ile
vadeye kadar elde tutulacak finansal varlıklar) ayrımına yer verilmesi ve bu
ayrıma bağlı olarak finansal araçların değerleme farklılıkları dikkate alınarak
ilgili portföy içerisinde gösterilmesinin,
-Uygulamada olduğu gibi teminata verilen menkul kıymetlerin duran
varlık olarak sınıflandırılmaması ve farklı değerlemeye tabi tutulmaması,
(aracı kurumlar kendi portföyleri için aldıkları alım satım amaçlı bir menkul
kıymeti teminata vermeleri sebebiyle bu menkul kıymetleri satıĢa müsait
olarak değerlendirmek suretiyle bilanço tarihlerindeki değerlemede dönem
karı yerine özkaynakta değer farkları izleyebiliyorlar),
-Bloke edilen, repo iĢlemine konu edilen, ödünç verme iĢlemine konu
olan menkul kıymetlerin bilançodan çıkarılmaksızın finansal tablolarda
izlenmesi ve hakkında dipnotlarda bilgi verilmesi;
-Teminat olarak alınan menkul kıymetlerin ise varlık olarak finansal
tablolara alınmaması- ki bunun iki temel nedeni vardır: hem alacağı hem de
alacağına karĢılık teminat olarak alınan menkul kıymetin varlık olarak
bilançoda gösterilmesi bilançoyu ĢiĢirecektir, hem de teminat hem alıcı hem
99
de satıcının finansal tablolarında finansal tablodan çıkarılma Ģartlarını
taĢımadığından gözükmeye devam edecektir- dipnotlarda bilgi verilmesinin
(Epstein,2009:188-189),
-UFRS/ TFRS 7 (6) uyarınca finansal araçların sınıfları itibariyle
kamuoyuna açıklama yapılmasının gerektirdiği durumlarda, açıklanan bilginin
niteliğine uygun bir Ģekilde ve finansal araçların özelliklerini de dikkate almak
suretiyle finansal araçların sınıflara ayrılması, UMS/TMS 1 (58) uyarınca
ilave kalemlerin ayrı olarak sunumunun değerlendirilmesinde varlıkların
iĢletmedeki fonksiyonunun dikkate alınması gerektiğinden, aracı kurumlar
tarafından türev araçların alım-satım ve riskten korunma olmak üzere iki
farklı amaç için elde tutuldukları dikkate alınarak riskten korunma amaçlı
türev ürünlerin ayrı olarak takibine uygun ayrı hesap grubu oluĢturulmasının,
-Aktif bir piyasası olmayan ve maliyet değeri ile değerlenen finansal
varlıkların ayrı bir grup olarak değil de dipnotlarda yer almasının,
uygun olacağı düĢünülmektedir.
4.4.REPO VE TERS REPO ĠġLEMLERĠ
SPK‟nın Seri:V, No:7 sayılı “Menkul Kıymetlerin Geri Alma veya Satma
Taahhüdü ile Alım Satımı Hakkında Tebliğinin “Kayıt Esasları” baĢlıklı 13
üncü maddesinde yetkili kuruluĢların repo ve ters repo iĢlemlerini, iĢleme
konu olan menkul kıymetler ile iĢlem tarafları itibariyle menkul kıymet ve
müĢteri bazında, iĢlemden doğan taahhüt ve sorumluluklarını da bilançoda
aktif ve pasif hesaplarının altında ayrı birer kalem olarak göstermek suretiyle
izleyecekleri hükme bağlanmıĢtır. Dolayısıyla, SPK tarafından repo ve ters
repo iĢlemleri kesin alıĢ–satıĢ olarak değerlendirilmektedir.
100
SPK‟nın Seri:V, No:6 sayılı “Aracılık Faaliyetinde Belge ve Kayıt Düzeni
Hakkında Tebliği” çerçevesinde; aracı kuruluĢların kendi nam ve hesabına
yaptıkları iĢlemlerin muhasebeleĢtirilmesinde; repo iĢlemlerinin parasal tutarı
ise müĢteri hesaplarına borç, Yurtiçi SatıĢlar-Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına
alacak kaydedilir. Daha sonra repo yapılan menkul kıymetlerin hareketli
ağırlıklı ortalama maliyet yöntemine göre belirlenen maliyet tutarları Yurtiçi
SatıĢların Maliyeti - Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına borç, Menkul KıymetlerĠlgili Menkul Kıymetler Hesabına alacak kaydedilir. Repo iĢlemlerinin nominal
tutarları ise Emanet Menkul Kıymetlerden Alacaklılar-ġirket Portföyü
Hesabına ilgili menkul kıymetler itibariyle borç Emanet Menkul Kıymetlerden
Alacaklılar Hesabına müĢteriler bazında, menkul kıymetler itibariyle alacak
kaydedilir.
Repo iĢleminin vadesinde ödenmesi taahhüt edilen parasal tutarlar,
Repo Taahhütlerinden Borçlular Hesabına repo iĢlemlerin vadeleri itibariyle
borç, Repo Taahhütlerinden Alacaklılar Hesabına repo iĢlemlerinin vadeleri
bazında, müĢteriler itibariyle alacak kaydedilir.
Repo iĢleminin vadesinde ödenen parasal tutarlar Menkul Kıymetler
Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına borç, ilgili müĢteri hesaplarına alacak
kaydedilir. Repo iĢlemlerinin nominal tutarları bu amaçla açılan hesaplarda
ters kayıt yapılması suretiyle kapatılır. Benzer Ģekilde Repo Taahhütlerinden
Borçlular/Repo Taahhütlerinden Alacaklılar Hesapları da ters kayıtlarla
kapatılır.
Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse; örneğin aracı kurum
portföyündeki 1000 TL nominal değerli, maliyeti 600 TL olan 17080414T
tanımlı tahvili vade sonunda 900 TL ödeyerek geri almak üzere 850 TL‟na
MüĢterisi H‟ye satmıĢtır. Bu iĢlemde muhasebe kayıtları aĢağıdaki gibi
olacaktır:
101
a) ĠĢlem tarihinde yapılan kayıtlar;
----------------------------------------------------/-------------------------------------------------1200 MüĢteriler
850
5000 Yurtiçi SatıĢlar
850
- 17080414T
----------------------------------------------------/-------------------------------------------------5200 Yurtiçi SatıĢların Maliyeti
600
-17080414T
1160 Kamu Kesimi Tahvil Senet ve Bonoları
600
- 17080414T
----------------------------------------------------/-------------------------------------------------8800 Emanet Devlet Tahvillerinden Alacaklılar 1000
-ġirket Portföyü
-17080414T
8800 Emanet Devlet Tahvillerinden Alacaklılar
1000
-MüĢteri H
-17080414T
----------------------------------------------------/-------------------------------------------------9310 Repo Taahhütlerinden Borçlular
900
- Vade
9810 – Repo Tahhütlerinden Alacaklılar 900
- Vade
- MüĢteri H
----------------------------------------------------/-------------------------------------------------b) ĠĢlem vadesinde yapılan kayıtlar;
----------------------------------------------------/-------------------------------------------------1160 Kamu Kesimi Tahvil Senet ve Bonoları 900
- 17080414T
1200 MüĢteriler
900
----------------------------------------------------/-------------------------------------------------8800 Emanet Devlet Tahvillerinden Alacaklılar 1.000
-MüĢteri H
-17080414T
8800 Emanet Devlet Tahvillerinden Alacaklılar
1.000
-ġirket Portföyü
-17080414T
----------------------------------------------------/-------------------------------------------------9810 Repo Tahhütlerinden Alacaklılar
900
- Vade
- MüĢteri H
9310 Repo Tahhütlerinden Borçlular
900
-Vade
----------------------------------------------------/--------------------------------------------------
102
Aracı kuruluĢların kendi nam ve hesaplarına yaptıkları ters repo
iĢlemlerinin parasal tutarları Menkul Kıymetler-Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına
borç, müĢteri hesaplarına alacak kaydedilir. Ters repo iĢlemlerinin nominal
tutarları ise Emanet Menkul Kıymetlerden Alacak Hesabı”na müĢteriler
bazında ilgili menkul kıymetler itibariyle borç, Emanet Menkul Kıymetlerden
Alacaklılar - ġirket Portföyü Hesabına ilgili menkul kıymetler itibariyle alacak
kaydedilir.
Ters repo iĢlemleriyle vadesinde ödenmesi taahhüt edilen parasal
tutarlar Ters Repo Taahhütlerinden Borçlular Hesabına ters repo iĢlemlerinin
vadeleri bazında, müĢteriler itibariyle borç, Ters Repo Taahhütlerinden
Alacaklılar Hesabına ters repo iĢlemlerinin vadeleri itibariyle alacak
kaydedilir.
Ters repo iĢleminin vadesinde alınan parasal tutarlar Yurtiçi SatıĢlarĠlgili Menkul Kıymet Hesabına alacak, ilgili müĢteri hesaplarına borç
kaydedilir. Daha sonra ters repo yapılan menkul kıymetlerin hareketli ağırlıklı
ortalama maliyet yöntemine göre belirlenen maliyet tutarları Yurtiçi SatıĢların
Maliyeti-Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına borç, Menkul Kıymetler-Ġlgili Menkul
Kıymet Hesabına alacak kaydedilir.
Ters repo iĢlemlerinin nominal tutarları bu amaçla açılan hesaplarda
ters kayıt
yapılması suretiyle kapatılır. Benzer Ģekilde Ters
Repo
Taahhütlerinden Borçlular/Ters Repo Taahhütlerinden Alacaklılar Hesapları
da ters kayıtlarla kapatılır.
Yukarıda
özetlenen
düzenlemeler
çerçevesinde,
aracı
kurumlar
portföylerinde bulunan menkul kıymetleri kendi nam ve hesabına repo
iĢlemine konu ettiğinde; menkul kıymeti portföyünden çıkartmakta ve iĢlemi
ticari iĢletmelerdeki emtia satıĢına benzer Ģekilde muhasebeleĢtirmektedirler.
Bu uygumanın finansal raporlamaya yansıtılması durumunda menkul kıymet
repoda bulunuyor ise bilançoda görülmemekte, nazım hesaplarda geri alım
103
taahhüdü yer almakta ve bu hususa bilanço dipnotlarında yer verilmektedir.
Gelir tablosunda ise menkul kıymetin alıĢ maliyeti ve satıĢ hasılatı
açıklanmaktadır. Repo baĢlangıcı ve bilanço tarihi arasında aracı kuruluĢ
aleyhine gerçekleĢen faiz gideri için ise gider reeskontu yapılmaktadır.
Dolayısıyla aracı kurumların fon temini ihtiyacı çerçevesinde kendi nam
ve hesabına yaptığı repo iĢlemlerinde spekülatif bir iĢlem yapılıyormuĢ gibi
menkul kıymetin aracı kurumun portföyünden çıkarılması, herhangi bir mal
satıĢı gibi değerlendirilerek
“Yurtiçi SatıĢlar- Yurtiçi SatıĢların Maliyeti”
hesaplarının kullanılması bilançonun varlık ve yükümlülük bölümlerinin eksik
gösterilmesine, menkul kıymetin piyasa fiyatının altında veya üstünde repoya
konu edilmesi nedeniyle gerçekte var olmayan satıĢ zararı veya karı ortaya
çıkmasına, finansman giderinin gelir tablosunda ana faaliyet gideri olarak
görülmemesine ve ilgili menkul kıymetlere iliĢkin riskin sermaye yeterliği
hesaplamalarında dikkate alınmamasına neden olabilmektedir (Kaval,
2001:25-46).
Konuyla
ilgili
Uluslararası
Finansal
Raporlama
Standartlarına
baktığımızda ise; repo ve ters repo iĢlemine konu olan menkul kıymetler söz
konusu kıymeti elinde bulunduranlar yönünden finansal varlık, ihraç edenler
yönünden ise finansal borç olarak sınıflandırılmaktadır. Finansal varlık ve
borçlar ise UMS/TMS 32‟de finansal araç olarak tanımlanmaktadır.
UMS/TMS 32‟nin ekinde yer alan Uygulama Rehberinin UR7 numaralı
paragrafında, finansal araçların alınmasına, verilmesine veya değiĢtirilmesine
iliĢkin sözleĢmeden doğan hak ya da sözleĢmeye dayalı yükümlülüğün
kendisinin bir finansal araç olduğu ve sözleĢmeden doğan haklar veya
sözleĢmeye dayalı yükümlülükler zincirinin bir nakit elde edilmesine veya
ödemesine neden olması durumunda finansal araç tanımına uyacağı
belirtilmektedir.
104
UMS/TMS 32 (19) da nakit ya da baĢka bir finansal varlıkla ödemekten
kaçınma gibi koĢulsuz bir hak doğurmayan sözleĢmeye dayalı finansal
yükümlülükler finansal borç olarak tanımlanmakta ve örnek olarak repo
iĢleminde olduğu gibi karĢı tarafın geri satma hakkı kullanmasına bağlı olan
sözleĢmeye dayalı yükümlülükler verilmektedir. Dolayısıyla, repo yoluyla
sağlanan fonlar için finansal borç sınıflandırılması uygun düĢmektedir.
Bu
kapsamda;
repo
ve
ters
repo
iĢlemlerinden
kaynaklanan
hak/yükümlülükler finansal araç olarak kabul edilmektedir. Söz konusu
iĢlemlerle ilgili en temel sorun repo/ters repo iĢlemine konu menkul
kıymetlerin bilançoda ne Ģekilde gösterileceğidir.
UMS/TMS 39 (17) de finansal varlıkların bilanço dıĢı bırakılması için
ilgili varlığa ait nakit akıĢlarına iliĢkin sözleĢmeden doğan hakkın süresinin
dolması veya aynı standardın 18 ve 19 uncu paragraflarında belirtilen Ģekilde
finansal varlığın devredilmesi ve söz konusu devir iĢleminin 20 nci paragraf
uyarınca bilanço dıĢı bırakılmayı gerektirmesi hallerin gerçekleĢmesi
gerekmektedir.
UMS/TMS 39 (18) de özetle; ilgili varlığa ait nakit akıĢlarını elde etme
hakkı sağlayan sözleĢmeye bağlı hakların devredilmesi veya nakit akıĢlarını
elde etme hakkını elde bulundurmakla birlikte, bir anlaĢma gereğince nakit
akıĢlarının bir veya birden fazla alıcıya ödenmesi konusunda sözleĢmeden
doğan bir yükümlülüğün bulunması durumunda iĢletmelerin bir finansal
varlığı devredeceği ifade edilmektedir.
UMS/TMS 39 (20) de finansal varlığın devredilmesinde söz konusu
finansal varlığın mülkiyetinden kaynaklanan risk ve yararların ne ölçüde elde
bulundurulmaya devam edildiğinin değerlendirilmesi istenilmektedir. Finansal
varlığın mülkiyetinden kaynaklanan bütün risk ve yararların önemli ölçüde
devredilmesi durumunda (UMS/TMS 39 (20/a)), ilgili finansal varlığın
bilançodan çıkarılması; bütün risk ve yararların önemli ölçüde elde
105
bulundurulmaya devam edilmesi durumunda (UMS/TMS 39 (20/b)) ise, ilgili
finansal
varlığın
bilanço
yansıtılmasına
devam
edilmesi
zorunlu
tutulmaktadır. UMS/TMS 39 (29) da; devredilen varlığın mülkiyetinden
kaynaklanan bütün risk ve yararların önemli ölçüde elde bulundurulmaya
devam etmesi halinde yapılan devir iĢleminin bilanço dıĢı bırakma sonucunu
doğurmaması halinde iĢletmenin, devredilen varlığın tamamını bilançoya
yansıtılmaya devam edeceği ve elde edilen tutarın finansal borç olarak
muhasebeleĢtirileceği ifade edilmektedir. Buna göre; iĢletme, daha sonraki
dönemlerde, devredilen varlıktan sağlanan her türlü geliri ve finansal borçtan
kaynaklanan her türlü gideri muhasebeĢtirmeye devam eder.
UMS/TMS 39 (36) da ise; devredilen bir varlığın bilançoya yansıtılmaya
devam edilmesi durumunda, söz konusu varlık ve buna bağlı borcun karĢılıklı
olarak netleĢtirilmemesi gerektiği, benzer Ģekilde, iĢletme, devredilen
varlıktan sağlanan her türlü geliri, devredilen varlığa bağlı borç nedeniyle
oluĢan her türlü gider ile karĢılıklı olarak netleĢtirme yoluna gitmeyeceği
belirtilmektedir.
UMS/TMS 39 un ekinde yeralan Uygulama Rehberinin UR40 nolu
paragrafında, mülkiyetten kaynaklanan bütün risk ve yararların önemli ölçüde
elde bulundurulduğu durumlara örnek olarak geri alım fiyatının sabit olduğu
veya satıĢ fiyatı artı borç verenin getirisini içerdiği bir satıĢ ve geri alım iĢlemi
verilmektedir.
Bilanço dıĢı bırakma ilkelerinin uygulanmasına iliĢkin örneklerin yer
aldığı anılan uygulama rehberinin 51 nci paragrafında da “geri alım
sözleĢmeleri ve menkul kıymet borçlanmaları” yeralmaktadır. Buna göre; bir
finansal varlığın, aynı varlığı sabit bir fiyattan veya satıĢ fiyatı artı borç
verenin getiri payı ile devredene geri vermek üzere yapılan bir sözleĢme ile
satılması veya ilgili varlığın devredene geri verileceği konusunda anlaĢılarak
borçlanılması durumunda anılan varlık bilanço dıĢı bırakılmaz. Zira devreden
mülkiyetten kaynaklanan bütün risk ve yararları büyük ölçüde elinde
106
bulundurmaktadır. Devralanın varlığı satma ya da rehin etme hakkı elde ettiği
durumda devreden ilgili varlığı kendi bilançosunda kredi veya geri alım
sözleĢmesinden doğan alacak olarak yeniden sınıflandırır.
Ayrıca Kavramsal Çerçeve‟nin 35 inci paragrafında da, iĢletmenin bir
aktifini belgelere göre baĢka bir iĢletmeye satmıĢ ve yasal sahipliğini
devretmiĢ ancak bu aktifin ekonomik getirilerinden faydalanmaya devam
etmek için de diğer tarafla anlaĢmıĢ olması durumunda bu iĢlemin satıĢ
olarak raporlanmasının doğru olmayacağı ifade edilmektedir.
Bu kapsamda, aracı kurumların kendi nam ve hesabına yaptıkları
repo/ters repo iĢlemlerinin muhasebeleĢtirilmesinde repo yoluyla sağlanan
fonların finansal borç Ģeklinde, repoya konu menkul kıymetlerin de bilanço
dıĢına çıkarılmadan finansal tablolarda izlenmesi gerektiği açıktır. Ancak
yukarıda verilen düzenlemeler ve değerlendirmeler çerçevesinde aracı
kurumların anılan iĢlemleri muhasebeleĢtirmesine iliĢkin esaslar Uluslararası
Finansal Raporlama Standartlarına uygun bulunmamaktadır.
Buna ek olarak; Seri: V, No: 6 sayılı Tebliğin 21 ve 25 inci maddeleri
uyarınca; aracı kuruluĢların kendi portföylerinde gerçekleĢtirdikleri repo ve
ters repo iĢlemlerinin muhasebe kayıtları, hisse senedi alım-satımı
iĢlemlerine paralel olarak, “sürekli envanter yöntemi”ne göre yapılmakta, repo
ve ters repo yapılan menkul kıymetlerin birim maliyetleri “hareketli ağırlıklı
ortalama maliyet” yöntemine göre hesaplanmaktadır. UMS/TMS 39‟da
öngörülen ölçüm yöntemleri nedeniyle, repoya konu edilen menkul kıymetin
satıĢı iĢleminde maliyet hesaplaması için ağırlıklı ortalama maliyet esasının
kullanılması da (ters repo yoluyla devralınan menkul kıymetin vade sonunda
geri satılması iĢleminde de maliyet hesaplaması için ağırlıklı ortalama maliyet
kriteri kullanılmaktadır) yine UMS/TMS 39‟a uygun düĢmemektedir.
Ancak, aracı kurumlar kamuya açıklanan finansal tablolar açısından
Uluslararası
Finansal
Raporlama
Standartlarına
uymak
zorunda
107
olduklarından,
aracı
muhasebeleĢtirmenin
kurumların
etkileri
finansal
düzeltilmektedir
tablolarında
bu
hatalı
(Delikanlı:2011,1-31).
Bu
noktada, söz konusu iĢlemlere konu menkul kıymetlerin mülkiyetinin devir
iliĢkisi, devralan tarafa kıymeti öngörülen süre içerisinde repo iĢlemine konu
edebilme, rehnedebilme gibi haklar sağladığından, repoya konu menkul
kıymetlerin ayrı bir Ģekilde sınıflandırılarak finansal tablolarda gösterilmesi ve
ters repo iĢlemindeki menkul kıymet kaydının da ilgili taraftan alacak kaydı
Ģeklinde yapılması uygun olacaktır (Akın, 2005:427-438).
Bu noktada aracı kurumlarda repo ve ters repo iĢlemin sınıflandırılması
ve
bu
iĢlemlerin
değiĢik
risk-getiri
profilleri
dikkate
alınarak
muhasebeleĢtirilmesinde aĢağıdaki esaslar dikkate alınmalıdır.
a) Aracı kurum önemli bir ticari portföy yönetmiyor ve günlük atıl fonlarını
ĠMKB Repo-Ters Repo Pazarı‟nda veya ĠMKB dıĢında ters repo
Ģeklinde değerlendiriyor ise; ters repo alacaklarının “nakit benzeri”
olarak kabul edilmesi, elde edilen faiz gelirlerinin de gelir tablosunda
diğer gelir/giderler olarak gösterilmesi,
b) Aracı kurum önemli bir ticari portföye sahip ve toplam fonlarının bir
kısmını alım-satım amaçlı menkul kıymetlere yatırmak yerine ĠMKB
Repo-Ters Repo Pazarı‟nda veya ĠMKB dıĢında ters repo iĢleminde
değerlendiriyor ise; ters repo alacaklarının ticari portföyün parçası
olarak kabul edilmesi ve bilançoda “Aracı Kurum Ticari Portföyü”
içinde gösterilmesi, elde edilen faizlerin diğer gelir/giderler gibi
nitelenmeyip ticari iĢlemlerin sonuçlarının yansıtıldığı veya gösterildiği
ana faaliyet sonuçları kapsamında raporlanması,
c) MüĢterilerin nakitlerinin ĠMKB Repo-Ters Repo Pazarı‟nda veya ĠMKB
dıĢında ters repo iĢleminde değerlendirilmesi durumunda her ne kadar
iĢlem aracı kurum adına yapılıyor ise de ters repo dönüĢünde gelirler
(faizler) müĢterilere dağıtılacağından, ters repo alacaklarının yukarıda
3..2.2. bölümünde belirtildiği üzere “MüĢteri Hesabına Yatırımlar”
hesabı kullanılmak suretiyle ayrı olarak bilançoda takip edilmesi,
108
d) Aracı kurum kendi portföyünde yer alan menkul kıymetlerin bir kısmını
repo iĢlemine konu etmesi durumunda (böylece esas yatırımını yaptığı
menkul kıymeti elden çıkarmadan para ticareti yapmıĢ olmaktadırlar),
repoya konu menkul kıymetlerin bilançoda ticari portföy içinde
tutulmaya devam etmesi, alınan nakdin “Finansal Borçlar” içerisinde
izlenmesi,
e) Aracı kurum kendi portföyünde yer alan menkul kıymetleri müĢteri
nakitlerini değerlendirmek amacıyla repo iĢlemine konu ederse; ilgili
menkul kıymetin bilançoda izlenmeye devam etmesi, müĢterilerin ters
repo alacağının yine “MüĢteri Hesabına Yatırımlar” içinde izlenmesi,
f) Aracı kurum ters repo iĢlemi ile kendisine gelen menkul kıymetleri
repo iĢlemine konu ederse; ters repo ile aldığı menkul kıymetlere
bilançoda yer verilmemesi, verilen fonların “ters repo alacakları” olarak
aracı kurum ticari portföyünün altında yer alması ve ayrıca finasal
borçlar içerisinde ters repo borçlarına yer verilmesi
uygun olacaktır.
Konuyla ilgili finansal tablolarda yapılması gereken açıklamalar
incelendiğinde ise; aracı kurumların finansal tablolarında repo ve ters repo
iĢlemleri ile ilgili olarak UFRS/TFRS 7 kapsamında verdikleri açıklamaların
repo konusu menkul değer tutarı ve ters repo alacaklarının tutarı ile sınırlı
kaldığı görülmektedir.
UMS/TMS
39
(15)
ila
(37)
kapsamındaki
muhasebeleĢtirme
uygulamaları için verilmesi gerekli görülen açıklamalar UFRS/TFRS 7 (13) ve
(14)
16
paragraflarında
belirlenmiĢtir16.
Bu
paragraflar
birlikte
Tamamıyla finansal durum tablosu (bilânço) dışı bırakılmayan devredilen finansal varlıklar
Bir işletme finansal varlıklarını, tamamı veya bir kısmı finansal durum tablosu (bilânço) dışı
bırakılma koşullarını karşılamayacak şekilde devretmiş olabilir. 42B(a) Paragrafında
düzenlenen amaçların karşılanması için her raporlama tarihinde, tamamıyla finansal durum
tablosu (bilânço) dışı bırakılmamış olan devredilen finansal varlıkların her bir sınıfı için
aşağıdaki hususlar açıklanır:
(a) Devredilen varlıkların niteliği.
109
değerlendirildiğinde, repo iĢlemi ile ilgili olarak finansal tablolarda, repoya
konu olan menkul kıymetlerin tutarı, niteliği, risk ve yararları ile repo
iĢleminden kaynaklanan borçların defter değeri hakkında açıklamalar
yapılması gereği ortaya yıkmaktadır. Ters repo iĢleminde ise ters repoya
konu olan menkul kıymetin gerçeğe uygun değeri (piyasa fiyat), bu kıymetin
yeniden herhangi bir iĢleme konu edilip edilmediği ve kullanılabilme kural ve
koĢulları hakkında bilgi verilmesi gerekmektedir.
UFRS/TFRS 7 (39) uyarınca ise; finansal borçların sözleĢmeye dayalı
vadelerinin kalan kısmını gösteren bir vade analizi ve ortaya çıkabilecek
likidite riskini yönetme Ģekli hakkında da bilgi verilmesi öngörülmektedir.
Dolayısıyla, repo iĢleminden kaynaklanan geri ödemelerin vadeleri ve bu
ödemelerin
çözümleneceği
gerçekleĢtirilmesinde
hususunda
da
yaĢanabilecek
açıklama
sorunların
yapılması
nasıl
zorunluluğu
bulunmaktadır. UFRS/ TRFS 7 standardının ekinde yeralan Uygulama
Rehberinin B11 nolu paragrafında, vade analizinin 1 aydan az, 1 ay - 3 ay
arası, 3 ay -1 yıl arası ve 1 yıl-5 yıl arası Ģeklinde yapılabileceği, B14 no‟lu
paragrafında ise vade analizlerinde açıklanacak sözleĢmeye dayalı tutarların,
sözleĢmeye dayalı indirgenmemiĢ (iskonto edilmemiĢ) nakit akıĢları olacağı
belirtilmektedir. Dolayısıyla, repo iĢlemlerinde de geri ödeme taahhüt tutarları
iskonto edilmeksizin aynı vade aralıkları itibarıyla gruplandırılarak açıklama
yapılmalıdır.
(b) Sahipliğe ilişkin olarak işletmenin getirilerinin ve maruz kaldığı risklerin niteliği.
(c) Raporlayan işletmenin devrettiği varlıkların kullanımına ilişkin devir işleminden
kaynaklanan kısıtlamalar da dahil olmak üzere, devredilen varlıklar ve bunlara ilişkin
borçlar arasındaki ilişkinin niteliğinin tanımı.
(d) İlgili borçlara ilişkin tarafın (tarafların) yalnızca devredilen varlıklara rücu etme hakkının
bulunması halinde, devredilen varlıkların gerçeğe uygun değerini, ilgili borçların gerçeğe
uygun değerini ve net pozisyonunu (transfer edilen varlıkların gerçeğe uygun değeri ile
ilgili borçların gerçeğe uygun değeri arasındaki fark) düzenleyen tablo.
(e) Söz konusu işletmenin devredilen varlıkların tamamını muhasebeleştirmeye devam etmesi
halinde, devredilen varlıklar ve ilgili borçların defter değerleri.
(f) Söz konusu işletmenin, devam eden ilgi ölçüsünde devredilen varlıkları
muhasebeleştirmeye devam etmesi halinde (orijinal varlıkların devir işleminden önceki
defter değeri toplamı, işletmenin muhasebeleştirmeye devam ettiği varlıkların defter
değeri ve ilgili borçların defter değeri.
110
Ayrıca UFRS/TFRS 7‟de finansal varlıklardan kaynaklanabilecek piyasa
riski hakkında da bilgi verilmesine iliĢkin kurallar öngörülmektedir. Piyasa
riski unsurlarından olan faiz riskinin ve repoya konu olan menkul kıymetin
döviz cinsinden ya da dövize endeksli olması halinde yabancı para riskinin
bu kapsamda verilecek bilgilere ve söz konusu riskler ile ilgili yapılacak
duyarlılık analizlerine repoya konu edilen menkul kıymetlerin de dahil
edilmesi gerekmektedir.
Bu
kapsamda,
aracı
kurumların
söz
konusu
iĢlemlerle
ilgili
açıklamalarının UFRS/TFRS 7 çerçevesinde geliĢtirilmesi gerekmektedir.
4.5. TAKAS VE ĠġLEM TARĠHĠ MUHASEBESĠ
TMS/UMS 39 (38) uyarınca finansal varlıkların normal yoldan alımı
veya satımı17 takas tarihi muhasebesi veya iĢlem tarihi muhasebesi
kullanılarak muhasebeleĢtirilir. Kullanılan yöntem, bir finansal varlık sınıfına
ait tüm finansal varlıkların her türlü alıĢ ve satıĢ iĢlemlerine tutarlı biçimde
uygulanır.
ĠĢlem tarihi, iĢletmenin bir varlığı almayı veya satmayı taahhüt ettiği
tarihtir. ĠĢlem tarihi muhasebesi;
(a) elde edilecek olan varlığın ve buna iliĢkin ödemede bulunma
borcunun iĢlem tarihinde muhasebeleĢtirilmesini, ve
(b) iĢlem tarihi itibariyle, satılan varlığın bilanço dıĢı bırakılmasını,
satıĢtan kaynaklanan kazanç ya da kaybın muhasebeleĢtirilmesini ve alıcının
yapacağı ödemeye iliĢkin bir alacak muhasebeleĢtirilmesini gerektirir.
17
Bir finansal varlığın, genellikle yasal düzenlemeler veya ilgili piyasa teammülleri çerçevesinde
belirlenen bir süre içerisinde teslimini gerektiren bir sözleşme çerçevesinde satın alınması veya
satılmasıdır.
111
Genellikle, mülkiyetin el değiĢtirmesinin söz konusu olduğu durumlarda,
takas tarihine kadar varlık ve buna bağlı borç üzerinde faiz tahakkuk etmeye
baĢlamaz.
Takas tarihi, bir varlığın iĢletmeye teslim edildiği veya iĢletme tarafından
teslim edildiği tarihtir. Takas tarihi muhasebesi;
a)
varlığın
iĢletme
tarafından
elde
edildiği
tarihte
muhasebeleĢtirilmesini ve
b) varlığın iĢletme tarafından teslim edildiği tarih itibariyle bilanço dıĢı
bırakılmasını ve yine aynı tarih itibariyle elden çıkarma kazanç ya da
kaybının muhasebeleĢtirilmesini gerektirir.
Takas tarihi muhasebesinin uygulanması durumunda, iĢletme, teslim
aldığı varlıklarda olduğu gibi, ticari iĢlem tarihi ve takas tarihi arasındaki
dönem boyunca varlığın gerçeğe uygun değerinde meydana gelen
değiĢimleri muhasebeleĢtirir. BaĢka bir ifadeyle, gerçeğe uygun değerdeki
değiĢim, maliyetinden veya itfa edilmiĢ maliyetinden gösterilen varlıklar için
muhasebeleĢtirilmez (değer düĢüklüğü zararları hariç).; diğer yandan
gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırılan
finansal varlıklar için kar veya zararda, satılmaya hazır olarak sınıflandırılan
finansal varlıklar için ise diğer kapsamlı gelir içerisinde muhasebeleĢtirilir.
Finansal bir varlığın satın alınma iĢlemi kapsamında dikkate alınması
gereken
tutarlara
iliĢkin
aĢağıdaki
örneği
vermek
mümkündür
(Deloitte:ĠGAAP:2011,1154-1156).
Örnek:
-
ĠĢlem tarihi: 29 Aralık 20X1 (finansal varlığın gerçeğe uygun değeri
1.000)
-
Dönem sonu: 31 Aralık 20X1 (finansal varlığın gerçeğe uygun değeri
1.002)
112
-
Takas tarihi: 4 Ocak 20X2 (finansal varlığın gerçeğe uygun değeri
1.003)
Finansal varlığın iĢlem günündeki gerçeğe uygun değeri iĢlem değeri
olarak kabul edilmektedir.
ĠĢlem Tarihi Muhasebesi
Ġtfa edilmiĢ maliyet
üzerinden
değerlenen
borçlanma
araçları
(örnek,
UMS
39
uyarınca
vadeye
kadar elde tutulacak
yatırımlar
ya
da
krediler ve alacaklar,
ya
da
UFRS
9
uyarınca itfa edilmiĢ
maliyet
üzerinden
değerlenen varlıklar)
Mizan GiriĢleri
29.12.20X1
Varlık 1.000
Yükümlülük 1.000
Açıklama
UMS 39 uyarınca
satıĢa hazır finansal
varlıklar
ya
da
UFRS 9 uyarınca
gerçeğe
uygun
değer farkı diğer
kapsamlı
gelire
yansıtılacak
özkaynağa
dayalı
varlıklar
Gerçeğe
uygun
değer farkı kar veya
zarara
yansıtılan
finansal araçlar
Varlık 1.000
Yükümlülük 1.000
Varlık 1.000
Yükümlülük 1.000
Varlık
ve
yükümlülüğün
hesaplara yansıtılması
Varlık
yükümlülüğün
hesaplara
yansıtılması
Varlık
yükümlülüğün
hesaplara
yansıtılması
-
Varlık 2
Özkaynak 2
Varlık 2
Kar/ Zarar 2
Değer artıĢı
Değer artıĢı
Varlık 1
Özkaynak 1
Değer artıĢı
Yükümlülük 1.000
Kasa 1.000
Alım
iĢlemi
kapsamında
nakit
ödeme
yükümlülüğünün
yerine getirilmesi
Varlık 1
Kar /Zarar 1
Değer artıĢı
Yükümlülük 1.000
Kasa 1.000
Alım
iĢlemi
kapsamında
nakit
ödeme
yükümlülüğünün
yerine getirilmesi
ve
ve
31.12.20X1
Açıklama
04.01.20X2
Açıklama
Açıklama
Yükümlülük 1.000
Kasa 1.000
Alım
iĢlemi
kapsamında
nakit
ödeme
yükümlülüğünün
yerine getirilmesi
113
Takas Tarihi Muhasebesi
Ġtfa edilmiĢ maliyet
üzerinden değerlenen
borçlanma
araçları
(örnek,
UMS
39
uyarınca
vadeye
kadar elde tutulacak
yatırımlar
ya
da
krediler ve alacaklar,
ya
da
UFRS
9
uyarınca itfa edilmiĢ
maliyet
üzerinden
değerlenen varlıklar)
Mizan GiriĢleri
29.12.20X1
-
UMS 39 uyarınca
satıĢa hazır finansal
varlıklar UFRS 9
uyarınca
Gerçeğe
uygun değer farkı
diğer
kapsamlı
gelire yansıtılacak
özkaynağa
dayalı
varlıklar
Gerçeğe
uygun
değer farkı kar veya
azarar
yansıtılan
finansal araçlar
-
-
31.12.20X1
Açıklama
Alacaklar 2
Özkaynak 2
Alacaklar 2
Kar/Zarar 2
Değer artıĢı
Değer artıĢı
Alacaklar 1
Özkaynak 1
Değer artıĢı
Varlık 1.003
Kasa 1.000
Alacaklar 3
Alım
iĢlemi
kapsamında
nakit
ödeme
yükümlülüğünün
yerine getirilmesi ve
iĢlem
tarihi
sonrasındaki makul
değerdeki değiĢikliğin
hesaplara
yansıtılması
Alacaklar 1
Kar/ Zarar 1
Değer artıĢı
Varlık 1.003
Kasa 1.000
Alacaklar 3
Alım
iĢlemi
kapsamında
nakit
ödeme
yükümlülüğünün
yerine getirilmesi ve
iĢlem
tarihi
sonrasındaki makul
değerdeki değiĢikliğin
hesaplara
yansıtılması
04.01.20X2
Açıklama
Varlık 1.000
Kasa 1.000
Açıklama
Alım
iĢlemi
kapsamında
nakit
ödeme
yükümlülüğünün yerine
getirilmesi
Örnekten de görüldüğü üzere seçilen yöntem dönem sonu sonuçlarını
farklılaĢtırmaktadır.
Takas
tarihi
muhasebesi
kullanıldığında
dönem
sonlarında bilançoda menkul kıymet portföyüne bir değer yansıtılmamaktadır.
Esasen, takas tarihi muhasebesinin kullanılması önemli tutarda nakit
açığı olan iĢletmelerin yararınadır. Çünkü, eğer iĢletmenin hesaplarında
iĢlem gününde kullanabileceği sınırlı finansal kaynak var ise, hesaplara
planlanan fonlar geçinceye kadar iĢletme nakit açığı riski ile karĢı karĢıya
114
kalacaktır.
Bu
muhasebeleĢtirmenin
diğer
bir
faydası
ise,
iĢlemin
gerçekleĢmemesi durumunda yaĢanacak sıkıntıları baĢtan engellemesidir.
Zira, iĢlem tarihinden sonra iĢlemin gerçekleĢmesi konusunda sıkıntı ortaya
çıkarsa bu muhasebe kayıtlarının düzeltilmesini gerektirmektedir. Diğer
taraftan iĢlem tarihi muhasebesi ise kayıtlarının güncelliğinin sağlanması ve
takibinin yapılması konusunda faydalı olmaktadır.
Ülkemizde aracı kurum dipnotlarına bakıldığında hem kendi portföy
iĢlemleri hem de müĢteri hesabına yapılan iĢlemlerde kullanılan esasa yer
vermeyen çok sayıda aracı kurum bulunduğu görülmektedir. Finansal
tabloların analize elveriĢli hale getirilmesini teminen aracı kurum finansal
tablo dipnotlarında finansal varlıkların normal yoldan alım satımının kayıtlara
yansıtılmasında
uygulanan
esasa
yer
verilmesi
ve
UMS/TMS
39
çerçevesinde ve sermaye piyasası düzenlemelerinde seçilecek yönteme
iliĢkin bir zorunluluk bulunmamakla birlikte, iĢlem tarihi muhasebesi daha
ayrıntılı bilgi verme özelliğine sahip olduğundan tercih edilmesi yönünde
uygulama yönlendirilmelidir.
4.6. GELĠR TABLOSU MODELĠ
Aracı kurumların gelecekteki nakit ve benzerlerini yaratma imkanlarının
değerlendirilmesine temel teĢkil eden gelir ve giderlerin aracı kurum
yapısının ve faaliyetlerinin özellikleri dikkate alınarak raporlanması gerekir.
Bu
husus,
aracı
kurumların
ekonomide
üstlendikleri
fonksiyonlar
çerçevesinde yöneticilerin performaslarının değerlendirilmesi açısından da
önem taĢımaktadır. Diğer bir deyiĢle karın hangi faaliyetlerden elde edildiği,
yönetimin amaçlara uygun çalıĢıp çalıĢmadığı, ulaĢılan kar düzeyinin
yatırılan sermayeye oranla yeterli olup olmadığı, ulaĢılan karın ve kar
marjlarının aynı sektördeki diğer iĢletmelerle karĢılaĢtırıldığında nasıl bir
görünüm verdiği hususlarda gelir tablolarının yeterli bilgi verebilir düzeyde
olması gerekmektedir (Kaval, 2011).
115
Ülkemizde
SPK
tarafından
belirlenen
standarda
uygun
olarak
yayımlanan kapsamlı gelir tablolarında satıĢ gelirleri ve satıĢ maliyetleri
olarak aracı kurumun kendi nam ve hesabına yaptığı iĢlem sonuçlarının yer
aldığı, hizmet gelirlerinin yan/ diğer faaliyetlerden gelir ve giderler olarak
sınıflandırıldığı,
gösterildiği,
faiz
gelir
gelir/giderinin
tablolarının
finansman
fonksiyon
faaliyetleri
esasına
göre
içerisinde
hazırlandığı
görülmektedir (AktaĢ,2005:122-129).
Esasen TMS/UMS 1 de kapsamlı gelir tablosu için zorunlu bir
bölümlemeye yer verilmemektedir. Konuyla ilgili olarak anılan standardın 86
ncı paragrafında “… Finansal performansın unsurlarının açıklanması için
gerekli olduğu takdirde, iĢletme kapsamlı gelir tablosuna veya (eğer
sunulmuĢsa) bireysel gelir tablosuna ek kalemler ekler ve kullanılan
kalemlerin sıralamasını düzeltir. ĠĢletme, önemlilik ve gelir ve gider
kalemlerinin nitelik ve iĢlevlerini kapsayan unsurları dikkate alır…” Ģeklinde
bir belirleme yapılmakta, 82 nci paragrafta kapsamlı gelir tablosunda asgari
olarak yer alacak kalemler verilmekte, 98 inci paragrafta ise önemli olduğu
takdirde ayrı ayrı yer alacak kalemler sıralanmaktadır.
Bu kapsamda, aracı kurumların esas faaliyetleri içerisinde komisyon ve
ücret gelirleri/giderleri ve faiz gelir/gideri, temettü geliri ile alım satım amaçlı
varlıkların realize edilmiĢ veya edilmemiĢ gerçek değer değiĢikliklerinin ayrı
ayrı izlenebileceği bir format oluĢturulması gerekmektedir (Ross, 1994:8186).
Aracı kurumların gelirlerinin ağırlıklı olarak kendi nam ve hesabına
yaptığı alıĢ-satıĢ iĢlemlerinden elde edilmesi ve aracı kurumların spekülatif
olarak piyasayı etkileyebilme güçleri de dikkate alınarak, söz konusu formatta
aracı kurumların ticari portföy iĢletme faaliyetine iliĢkin sonuçlarının diğer
hizmetlerinden
ayrı
(Kalaycı:2001,124).
olarak
sunulması
büyük
önem
taĢımaktadır
116
UFRS/TFRS 7 20(a) uyarınca ilk muhasebeleĢtirme sırasında gerçeğe
uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan olarak sınıflanmıĢ finansal
varlıklar ile UFRS/TFRS 9 uyarınca zorunlu olarak gerçeğe uygun değeri
üzerinden ölçülen finansal varlıklardan kaynaklananlar ayrı ayrı gösterilmek
suretiyle, gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılarak ölçülen
finansal varlıklardan kaynaklanan net kazanç veya kayıpların 18 kapsamlı gelir
tablosu veya dipnotlarda açıklanacağı belirtilmektedir.
Bu kapsamda aracı kurumun kendi portföyü için ticari amaçla alım
satımı yaptığı finansal araçlardan kaynaklanan gelirin net olarak verilmesi
(değer değiĢiklikleri,faiz gelir/gideri, temettü dahil) ve
ticari amaçla alım
satımı yapılan finansal araçlardan kaynaklanan satıĢların maliyeti hesabının
kapsamlı gelir tablosu formatından çıkarılması gerekmektedir.
Bir baĢka önemli husus ise; ücret, komisyon ve faiz gelir/giderinin
netleĢtirme olmaksızın faaliyet sonuçlarına alınması gerekliliğidir. Zira,
UFRS/TRFS 7 20/(b) uyarınca itfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal
varlıklar veya gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılarak
ölçülmeyen finansal borçlara iliĢkin toplam faiz gelir ve giderlerinin ve aynı
maddenin (c) bendi uyarınca gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara
yansıtılmayan itfa edilmiĢ maliyetle ölçülen finansal varlıklar veya finansal
borçlar ve varlıkların bireyler, vakıflar, emeklilik fayda plânları ve kurumlar
adına saklanması veya yatırım olarak değerlendirilmesi sonucunu doğuran
emanet ve diğer saklama faaliyetlerine iliĢkin ücret gelir ve giderlerinin ayrı
ayrı
olarak
kapsamlı
gelir
tablosu
veya
dipnotlarda
açıklanacağı
belirtilmektedir.
18
Anılan maddenin UFRS/TFRS 9 yayımlanmadan önceki halinde, ilk muhasebeleştirme sırasında
gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırılmış finansal varlıklar veya
finansal borçlar ile UMS/TMS 39 uyarınca alım satım amaçlı elde tutulan olarak sınıflandırılan
finansal varlık veya finansal borçlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle, gerçeğe uygun değer farkı kâr
veya zarara yansıtılan finansal varlık veya finansal borçlardan elde edilen net kazanç ve kayıpların
kapsamlı gelir tablosunda veya dipnotlarda kamuoyuna açıklanması” gerektiği belirtilmektedir.
117
Aracı kurumun faaliyet gider dağılımlarına bakıldığında ise, faaliyet
giderlerinin ağırlıklı olarak (2011 yılı için %53) personel giderlerinden
oluĢtuğu, bu giderleri “hisse senedi, sabit getirili menkul kıymetler,
Takasbank Para Piyasası iĢlem payları ile takas ve saklama giderlerini”
temsil eden iĢlem paylarının (2011 yılı için %8) oluĢturduğu, bunların
haricinde de faaliyet giderleri arasında “vergi, resim, harç, üyelik aidat ve
amortismanlar vb.” bulunduğu görülmektedir.
TMS/UMS 1 99-105 numaralı paragraflar kapsamlı gelir tablosunun
sunum Ģekil esasları ile ilgili esasları düzenlemektedir. Söz konusu esaslar
çerçevesinde
fonksiyonlarına
giderler
uygun
ya
niteliklerine
Ģekilde
(türlerine,
çeĢitlerine)
gruplandırılacaktır.
Bu
iki
ya
da
modelde
düzenlenebilen gelir tablosundan hangisi daha tutarlı ve güvenilir bilgi
sağlıyor ise buna göre düzenlenecektir. Burada tutarlı olmaktaki kasıt, kar
zarar tablosu bir performans ölçüm aracı ise; bu performansın kaynaklarına
daha iyi nüfus edebilmeye yardımcı olmaya uygunluktur. Bu gruplamanın
yapılmasında (modelin seçiminde) giderlerin sık tekrarlanma, toplam içindeki
ağırlık, ileriye yönelik projeksiyonlarda daha doğru tahmin yapabilmeye
yardımcı olma, kar ve zarar yaratma potansiyelini daha iyi yansıtabilme
açılarından değerlendirilecek ve hangi model buna uygun ise o seçilecektir.
Yani bir modelin diğer modele üstünlüğü söz konusu değildir ve bu tamamen
finansal
tabloları
kullananlara
iĢletmenin
kar
yaratma
potansiyelini
yansıtabilme özelliğine bağlıdır (Kaval:2011).
Ayrıca anılan maddelerde bu iki model arasında seçim yapmayı iĢletme
yönetiminin seçimine bırakılmıĢ, ancak bu seçimde yönetim tamamen
serbest bırakılmamıĢtır. Her bir modelin farklı iĢletmelerde ve sektörlerde
farklı sonuçlar verebileceğini, hangisinin daha baĢarılı sonuç vereceğinin
sektörün ve iĢletmenin niteliğine bağlı olduğunu belirttikten sonra yönetimin
en tutarlı ve güvenilir sunuĢ Ģeklini belirlemesini istenmektedir. Giderlerin
satıĢ veya üretim düzeyiyle doğrudan veya dolaylı bir Ģekilde artıĢ veya
azalıĢ gösterebileceği, dolayısıyla bu durumu hangi yöntem daha iyi
118
yansıtıyor ise bu modelin seçilmesinin daha uygun olduğu hatırlatılmaktadır.
Yine giderlerin niteliklerine uygun Ģekilde sınıflandırıldığında (çeĢit esası
seçildiğinde) ileride nakit akıĢlarının tahmininde daha yararlı bilgiler
sağlayabileceğini belirttikten sonra, eğer fonksiyon esası seçilir ise ek
bilgilerin sunulmasına ihtiyaç bulunduğunu belirtilmektedir.
Bu noktada üretim iĢletmesi niteliğinde olmayan aracı kurumların gelir
ve gider unsurları dikkate alınarak, kar ve zarar yaratma potansiyelinin daha
iyi yansıtılabilmesini teminen aracı kurum gelir tablosunda dönemin tüm
maliyet gideri ile toplam yaratılan gelirin karĢılaĢtırılmasının, diğer bir deyiĢle
gelir tablosunun fonksiyon esasına19 göre değil, çeĢit esasına göre
hazırlanmasının daha uygun olacağı sonucuna varılmaktadır.
19
-
Fonsiyon esasına (satışların maliyeti) göre sunumun temel özellikleri (Kaval:2011);
Sınırları belirlenmiş bir dönemde satış gelirleri ile bu satışlar için katlanılan maliyetler
karşılaştırılmakta ve işletmenin o dönemde ana faaliyetlerinden elde ettiği brüt satış karı veya zararı
bulunması,
-
Giderlerin işletmenin fonksiyonlarına uygun şekilde sınıflanması (üretimi temsilen Satılan
Malın Maliyeti, Pazarlama Satış Dağıtım, Genel Yönetim, Araştırma Geliştirme, Finansman
giderlerine)
-
Giderlerin fonksiyonlara göre dağıtımlarında ve üretim giderlerinin ürünlere dağıtılması
sürecinde doğruluk ve güvenilirlikten uzaklaşılabilme riskinin bulunması,
-
EBİT (Faiz ve Vergiden Önceki Kar/Zarar) ve EBİTDA (Faiz, Vergi, Amortisman ve İtfa
Paylarından Önceki Kar/Zarar) gibi rakamların işletme dışındaki kullanıcılar tarafından finansal
tablolar ve dipnotlarında yer alan bilgilerden doğrudan görülemeyişidir.
BEġĠNCĠ BÖLÜM
ARACI KURUM ÖRNEK FĠNANSAL TABLO FORMATLARI
SPK tarafından yayımlanan finansal tablo formatları finansal tablo
düzenlemekle yükümlü her iĢletme tipi için ayrı olarak belirlenmemiĢ, hesap
kalemleri asgari olarak verilmiĢtir. Söz konusu formatlarda aracı kurumların
faaliyetlerinin büyük ölçüde para ve sermaye piyasaları ile ilgili olduğu, buna
bağlı varlık ve kaynak yapılarında finansal varlık ve yükümlülüklerinin ağırlıklı
olarak yer tuttuğu, hem kendi portföyleri hem de müĢterileri hesabına finansal
piyasalarda iĢlem yapabildikleri hususları ile gelir/giderlerinin niteliği dikkate
alınmamıĢtır.
Bu itibarla UFRS/TFRS esas alınarak yukarıda belirtilen eleĢtiri öneriler
çerçevesinde aracı kurumlar için örnek niteliğinde finansal durum (bilanço) ve
kapsamlı gelir tablosu oluĢturulmuĢtur. Söz konusu finansal tablo formatları
ve kalemleri aĢağıda açıklanmaktadır.
5.1. ÖRNEK FĠNANSAL DURUM TABLOSU (BĠLANÇO) FORMATI
Kavramsal Çerçeve (47) uyarınca finansal durumun ölçümlenmesi ile
doğrudan ilgili unsurlar finansal durum tablosunda (bilanço) varlıklar,
yükümlülükler ve özkaynaklar olarak verilir.
Aracı Kurum Finansal Durum (Bilanço) Tablosu UFRS/TFRS‟nin
aĢağıda belirtilen ilkeleri kapsamında sunulmalıdır.
120
5.1.1. Genel Ġlkeler
Genel olarak önerilen finansal durum tablosunun hazırlanmasında
dikkate alınan raporlama standartları ve maddeleri Ģunlardır:
UMS/TMS 1 (51) ĠĢletme, her finansal tablosunu ve dipnotlarını açıkça
tanımlamalıdır. Ayrıca iĢletme, aĢağıdaki bilgileri de açık bir biçimde
göstermeli ve bilgilerin doğru dürüst anlaĢılması için gerektiğinde bunları
tekrarlamalıdır:
a)
Raporlayan iĢletmenin adı veya diğer kimlik bilgileri ve bu
bilgide önceki raporlama döneminden bu yana olan değiĢiklikler,
b)
Finansal tabloların tek bir Ģirketi mi yoksa Ģirketler grubunu mu
içerdiği,
c)
Raporlama dönemi sonu (bilanço tarihi) veya finansal tablo ve
dipnotların kapsadığı dönem,
d)
UMS/TMS 21 „de tanımlandığı gibi, sunum para birimi ve
e)
Finansal tabloda sunulan tutarların yuvarlanma derecesi.
UMS/TMS 1 (29) ĠĢletme, benzer kalemlerden oluĢan her bir önemli sınıfı,
finansal tablolarda ayrı bir biçimde gösterir. ĠĢletme, nitelikleri ve iĢlevleri
itibariyle farklı olan kalemleri de, önemsiz olmadıkları takdirde, ayrı olarak
sunar.
Temel olarak UMS/TMS 1 (57) de belirttiği üzere anılan standart finansal
durum tablosunda (bilançoda) kalemlerin hangi sıra ve bicimde sunulacağını
açıklamaz. UMS/TMS 1 (54) sadece, ayrı olarak sunulmaya yeter ölçüde
birbirlerinden nitelik ve iĢlev olarak farklı olan kalemlerin, bir listesini verir.
Ġlgili kalemin boyutu, niteliği veya iĢlevi veya benzer kalemlerin bir araya
toplanması isletmenin finansal durumunun anlaĢılması için uygun olduğu
takdirde,
yeni
kalemler
eklenir
ve
isletmenin
finansal
durumunun
121
anlaĢılmasına uygun bilgi sağlamak amacıyla, isletmenin ve iĢlemlerinin
niteliğine göre, kullanılan tanımlar ve kalemlerin sıralanması veya benzer
nitelikteki kalemlerin bir araya toplanması düzeltilebilir.
UMS/TMS 1 (55) ĠĢletmenin finansal durumunu anlamada bu tür bir sunum
uygun olduğu takdirde, finansal durum tablosunda (bilançoda) ek kalemler,
baĢlıklar ve ara toplamlar gösterilir.
UMS/TMS 1 (58/b) ĠĢletme, ilave kalemlerin ayrı olarak sunumunun
değerlendirilmesine iliĢkin karar vermesi aĢamasında, varlıkların iĢletmedeki
fonksiyonu doğrultusunda değerlendirme yapar.
UMS/TMS 1 (59) Farklı varlık grupları için farklı ölçüm esaslarının
kullanılması, bunların nitelik veya fonksiyonlarının farklı olması ve bu nedenle
farklı kalemler olarak sunulmasını önerir.
UMS/TMS 1 (60) Bir iĢletme, likidite temeline dayalı sunumun daha güvenilir
ve yararlı bilgi sağladığı durumlar hariç, dönen ve duran varlıklarını ve kısa
ve uzun vadeli borçlarını finansal durum tablosunda (bilançoda) ayrı ayrı
sınıflandırarak sunacaktır. Bu istisna uygulandığında, isletme bütün varlık ve
borçlarını likidite sırasıyla sunar.
UMS/TMS 1 (61) Hangi sunum yöntemi kullanılırsa kullanılsın; (a) raporlama
döneminden (bilânço tarihinden) itibaren on iki ay içinde ve (b) raporlama
döneminden (bilanço tarihinden) itibaren on iki ayı aĢan sürede ödenmesi ve
tahsili beklenen tutarları birlikte içeren her varlık ve borç kalemi için iĢletme,
on iki aydan uzun vadede gerçekleĢmesi beklenen tahsilat ve ödeme
tutarlarını açıklayacaktır.
UMS/TMS 1 (63) Bazı isletmeler için, örneğin mali iĢletmeler, açıkca
belirlenebilen bir faaliyet döngüsü içinde mal ve hizmet sunumunda
bulunmadıklarında, varlıkların ve borçların kısa ve uzun vadeli olarak
122
sunulması yerine, likiditeye göre artan veya azalan sırada sunulması daha
güvenilir ve tutarlı bilgiler sağlar. Bu nedenle önerilen finansal durum tablosubilanço likidite esaslı hazırlnmıĢtır.
UMS/TMS 1 (32) ĠĢletme, bir UFRS/TFRS zorunlu kılmadıkça veya izin
vermedikçe varlıkları ve borçları ya da gelirleri ve giderleri netleĢtiremez.
UMS/TMS 1 (38) Cari dönem finansal tablolarında raporlanan tüm tutarlara
iliĢkin olarak önceki dönem ile karĢılaĢtırmalı bilgiler sunulmalıdır.
UMS/TMS 1 (113) Bir iĢletme dipnotları, mümkün olduğu ölçüde, sistematik
bir biçimde sunar. Finansal durum tablosu (bilanço), kapsamlı gelir tablosu,
(eğer sunulmuĢsa) bireysel gelir tablosu, özkaynak değiĢim tablosu ve nakit
akıĢ tablosundaki her kalem, dipnotlarda verilen ilgili bilgiye atıfta
bulunacaktır.
UMS/TMS 1 (54) Finansal durum tablosu (bilanço), en azından, aĢağıdaki
tutarları gösteren hesap gruplarını kapsamalıdır.
a)
Maddi duran varlıklar,
b)
Yatırım amaçlı gayrimenkuller
c)
Maddi olmayan duran varlıklar ,
d)
Finansal varlıklar ((e), (h) ve (i) Ģıklarında gösterilenler hariç);
e)
Özkaynak yöntemine göre muhasebeleĢtirilen yatırımlar
f)
Canlı varlıklar;
g)
Stoklar,
h)
Ticari ve diğer alacaklar;
i)
Nakit ve benzerleri ;
j)
Satılmak üzere elde tutulan varlıkların toplamı ile UFRS/TFRS
5‟e göre satılmak üzere elde tutulan ve elden çıkarılacaklar grubuna
dahil olan varlıkların toplamı,
k)
Ticari ve diğer borçlar;
123
l)
KarĢılıklar;
m)
Finansal borçlar ( (k) ve (l) Ģıklarında gösterilenler hariç);
n)
UMS/TMS 12‟de tanımlandığı gibi, dönem vergisiyle ilgili borçlar
ve varlıklar;
o)
UMS/TMS 12‟de tanımlandığı gibi, ertelenmiĢ vergi borçları ve
ertelenmiĢ vergi varlıkları;
p)
UFRS/TFRS 5‟e göre elden çıkarılacaklar grubuna dahil olan
satılmak üzere elde tutulanlar olarak sınıflandırılan borçlar,
q)
Özkaynaklarda gösterilen kontrol gücü olmayan paylar (azınlık
payları); ve
r)
Ana Ģirketin ortaklarına ait çıkarılmıĢ sermaye ve yedekler.
5.1.2. Finansal Durum (Bilanço)- Varlıklara ĠliĢkin Ġlkeler
Varlıklar; Kavramsal Çerçevede “geçmişte olan işlemlerin sonucunda
ortaya çıkan ve halihazırda işletmenin kontrolünde olan ve gelecekte
işletmeye
ekonomik
fayda
sağlaması
beklenen
değerler”
olarak
tanımlanmaktadır. Varlıklara iliĢkin raporlama standartları aĢağıdaki gibidir:
UFRS/TFRS 7 (6) Bu TFRS‟nin finansal araç sınıfları itibariyle kamuoyuna
açıklama yapılmasını gerektirdiği durumlarda, iĢletme, açıklanan bilginin
niteliğine uygun bir Ģekilde ve finansal araçların özelliklerini de dikkate almak
suretiyle finansal araçları sınıflara ayırır. ĠĢletme, finansal durum tablosunda
(bilançoda) sunulan kalemlerle gerekli mutabakatın yapılmasına yönelik
yeterli düzeyde bilgi sunar.
UFRS/TFRS 7 (8 (a-i), (a-ii), (b), (c) ve (d))
AĢağıdaki sınıflardan her birine iliĢkin defter değeri, finansal durum tablosu
(bilânço) veya dipnotlarda açıklanır:
a)
Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal
varlıklar:
124
i-Ġlk muhasebeleĢtirmede bu Ģekilde sınıflandırılanlar
ii-Alım satım amaçlı elde tutulan olarak sınıflananlar
b) Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar
c) Kredi ve Alacaklar
d) Satılmaya hazır finansal varlıklar
Örnek formatta dipnotta açıklanacağı varsayılmıĢtır.
UFRS/TFRS 7 (14/a) UMS/TMS 39 Paragraf 37(a) uyarınca yeniden
sınıflandırılmıĢ bulunan tutarlar da dahil olmak üzere, iĢletmenin borçları
veya koĢullu borçları için teminat olarak verdiği finansal varlıkların defter
değeri hakkında iĢletme kamuoyuna açıklamada bulunur.
UMS/TMS 39 (37/a) Devreden tarafın devralan tarafa nakit dıĢı teminat
(borçlanma aracı veya özkaynağa dayalı finansal araç gibi) sağlaması
durumunda,
anılan
teminatın
devralan
ve
devreden
tarafından
muhasebeleĢtirmesi, devralanın teminatı satma veya yeniden teminat olarak
gösterme hakkına sahip olup olmadığına ve devredenin ödemelerini düzenli
olarak yerine getirip getirmediğine bağlıdır. Devralan tarafın sözleĢme veya
teamül gereğince ilgili teminatı satma veya yeniden teminat gösterme
imkanına sahip olması durumunda, devreden taraf, teminata verdiği varlığı
finansal durum tablosunda (bilançosunda) diğer varlıklardan ayrı olarak
yeniden sınıflandırır (örneğin kredilendirilmiĢ bir varlık, teminata verilmiĢ
özkaynağa dayalı finansal araç veya geri satın alma alacağı Ģeklinde).
5.1.3. Finansal Durum (Bilanço)- Varlıkların Sunumu
Yukarıda verilen esaslar çerçevesinde Aracı Kurum Finansal Durum
(Bilanço) Tablosunda asgari olarak özellik arz eden ve aĢağıda detayları
verilen varlık kalemlerinin yer alması gerekmektedir.
125
A.Nakit ve Benzerleri
Bu hesap aracı kurumun;
-Merkez ve merkez dıĢı örgütlerinin kasalarında bulunan ulusal ve
yabancı paraların TL karĢılığı nakitlerini,
- Bankalar ve diğer finans kurumlarında bulunan ulusal ve yabancı
paraların TL karĢılığı vadesiz mevduatlarını, ve
- Kısa vadeli nakit yükümlülükler için elde bulundurulan ve yatırım
amacıyla veya diğer amaçlarla kullanılmayan tutarı belrili bir nakde kolayca
çevrilebilen kısa vadeli ve yüksek likiditeye sahip ve değerindeki değiĢim riski
önemsiz varlıklarını (henüz tahsil için bankaya gönderilmemiĢ veya ciro
edilmemiĢ olan çekler-vadeli çekler hariç-, tahsil edilecek posta-banka
havaleleri, aracı kurumun elinde bulunan menkul kıymetlere iliĢkin vadesi
gelmiĢ kuponlar gibi),
temsil eder. Ayrıca, aracı kurum önemli bir ticari portföy yönetmiyor ve
günlük atıl fonlarını ĠMKB Repo-Ters Repo Pazarı‟nda veya ĠMKB dıĢında
ters repo Ģeklinde değerlendiriyor ise; ters repo alacaklarının da “nakit
benzeri” içerisinde izlenmesi uygun olacaktır.
Bu baĢlık altında ayrıca aracı kurumun banka hesabında tutulan,
müĢterilerin nemalandırılmayan (döviz cinsinden olanlar dahil)
“MüĢteri
Nakitleri”ne ayrıca yer verilmelidir.
B.Aracı Kurum Ticari Portföyü
a) Ters Repo Alacakları:
Aracı kurumlardan kendi adına kurum ticari portföyü bulunduranların
kendi nam ve hesabına yaptığı ters repo iĢlemlerinde ödünç verilen fonlar bu
hesapta izlenir. Vade sonundaki taahhüt edilen alacak ve alınan menkul
kıymetlerin nazım hesaplarda izlenmesi esastır. Bunlar itfa edilmiĢ maliyeti
üzerinden değerlenecek kredi ve alacak olarak değerlenirler.
126
b) Takasbank Para Piyasasından Alacaklar:
Aracı kurumların Takasbank Para Piyasası‟nda verdiği borç tutarları bu
hesapta izlenir.
c) Vadeli Mevduat Alacakları
d) Gerçeğe Uygun Değer Farkları Kar/Zarara Yansıtılan Finansal
Varlıklar
Bu kategorideki finansal varlıklar iki alt kategori içermektedir:
-Alım Satım Amaçlı Finansal Varlıklar
-Gerçeğe Uygun Değerle Gösterilen Finansal Varlıklar
Bu varlıklara örnek olarak;

Hisse Senetleri ve Yatırım Fonları

Özel Kesim Tahvil, Senet ve Bonoları

Kamu Kesimi Tahvil, Senet ve Bonoları

Riskten Korunma Amaçlı Olmayan Türev Araçlar
verilebilir.
C . Riskten Korunma Amaçlı Türev Finansal Varlıklar
UMS/TMS 39 da üç farklı çeĢit riskten korunma iliĢkisi tanımlanmıĢtır:
Gerçeğe uygun değer riskinden korunma (muhasebeleĢtirilmiĢ bir varlık veya
borcun ya da muhasebeleĢtirilmemiĢ bir kesin taahhüdün veya bu tür bir
varlık, borç ya da taahhüdün belirlenebilir bir bölümünün gerçeğe uygun
değerinde meydana gelen, belirli bir risk unsuru ile iliĢkilendirilebilen ve kar
veya zararı etkileyebilecek nitelikteki değiĢikliklere karĢı gerçekleĢtirilen bir
finansal
riskten
korunma
iĢlemidir),
nakit
akıĢ
riskinden
korunma
(muhasebeleĢtirilmiĢ bir varlık veya borca ya da gerçekleĢme ihtimali yüksek
tahmini bir iĢleme iliĢkin belirli bir riskle iliĢkilendirilebilen ve net kar veya
zararı etkileyebilen nitelikteki nakıĢ akıĢı değiĢikliklerinden korunmak için
gerçekleĢtirilen bir finansal riskten korunma iĢlemidir) ve yurtdıĢındaki
iĢletmede bulunan net yatırım riskinden korunma.
127
Bu
çerçevede
elde
tutulan
türev
finansal
araçların
araçların
değerlemesinden doğan farklar bu hesap ile ilgisine göre kar/zarar veya
özkaynak hesabı karĢılıklı çalıĢtırılarak muhasebeleĢtirilir.
D. Ticari Alacaklar
Bu hesap grubu, aracı kurumun esas faaliyetinden kaynaklanan
iĢlemleri dolayısıyla alacaklı bulunduğu tutarları içerir. Hesabı aĢağıdaki
Ģekilde bölümlendirmek mümkündür.
a) MüĢterilerden Alacaklar: Kurumun müĢterilerinin kredili iĢlem
dıĢındaki faaliyetlerinden kaynaklanan alacaklarının gösterildiği kalemdir.
MüĢterilerden takas alacakları, temerrüde düĢen müĢterilerden alacaklar gibi
alacaklar bu kalemde muhasebeleĢtirilir.
b) Kredili MüĢterilerden Alacaklar: Kredili iĢlem sözleĢmesine dayalı
iĢlemlerden doğan müĢteri alacakları yer alır.
c) MüĢterilere Borçlar (-): MüĢteri hesaplarındaki bakiyeler, takastan
alınıp müĢteri hesaplarına yansıtılacak olan tutarlar burada yer almalıdır.
d)
MüĢteri
Hesabına
değerlendirilmesinden
Yatırımlar
kaynaklanan
(-):
MüĢteri
yükümlülükler(müĢteri
nakitlerinin
nakdinin
değerlemesi amacıyla kullanılan tutar); müĢterilerin Takasbank Para
Piyasasından alacakları, müĢterilere repo iĢlemlerinden doğan borçlar ve
aracı kurum fonlarının satıĢından azalan müĢteri alacakları bu kalemde
gösterilir.
e) Takas ve Saklama Merkezinden Alacaklar: Aracı kurumun alımsatımlarının tamamlandığı T günü iĢlemlerine iliĢkin, Takasbank‟tan T+1 ve
T+2 günü alacakları bu kalemde takip edilir. MüĢteri adına Takasbank‟ta
bulundurulan VOB iĢlem teminatları da burada takip edilir.
f) ĠliĢkili Taraflardan Ticari Alacaklar: Aracı kurumun esas faaliyetinden
kaynaklanan iĢlemleri dolayısıyla, iliĢkili taraflardan (ortaklar, iĢtirakler, bağlı
ortaklıklar, iĢ ortaklıkları, personel vb) ticari alacaklarıdır. Aracı kurumun
iliĢkili olduğu bir kuruma verdiği kurumsal yatırım danıĢmanlık hizmeti
karĢılığındaki alacağı bu hesaba örnek teĢkil eder.
128
E. Diğer Alacaklar
a) ĠliĢkili Taraflardan Ticari Olmayan Alacaklar
b) Vergi Dairelerinden Alacaklar
c) Verilen Depozito ve Teminatlar:
Aracı kurumun VOB, ĠMKB, Takasbank üyesi olmaları ve iĢlem
yapabilmeleri için bulundurmaları gereken üyelik teminatları b u r a d a yer
alır.
d) Diğer ÇeĢitli Alacaklar
F. Yatırım Amaçlı Potföy
Bu kategorideki finansal varlıklar iki alt kategori içermektedir.
-Vadeye Kadar Elde Tutulacak Finansal Varlıklar
-Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar
G.Özkaynak Yöntemine Göre Değerlenen Finansal Varlıklar
H.Kiralama ĠĢlemlerinden Net Alacaklar
I.Maddi Duran Varlıklar
K.Maddi Olmayan Duran Varlıklar
L.ErtelenmiĢ Vergi Varlığı
M.Diğer Varlıklar
Yukarıdaki hiçbir varlık sınıfına girmeyen ve yüksek rakamlara
ulaĢmayan kalemler bu baĢlık altında toplanır. Örneklemek gerekirse:
a) Gelecek Aylara/Yıllara Ait Giderler
b) PeĢin Ödenen Vergi ve Fonlar
c) Gelir Tahakkukları
129
5.1.4. Finansal Durum (Bilanço)- Yükümlülüklere ĠliĢkin Ġlkeler
UMS/TMS
Kavramsal
Çerçevede
özkaynak,
iĢletmenin
varlıklar
toplamından yabancı kaynakların indirilmesi suretiyle kalan kısım olarak
tanımlanmıĢtır. Yükümlülüklere iliĢkin raporlama standartları ise aĢağıdaki
gibidir:
UFRS/TFRS 7 (8 (e-i), 8 (e-ii) ve (f)) AĢağıdaki sınıflardan her birine iliĢkin
defter değeri, finansal durum tablosu (bilânço) veya dipnotlarda açıklanır:
a) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal
borçlar:
i-ilk muhasebeleĢtirmede bu Ģekilde sınıflandırılanlar
ii-Alım satım amaçlı elde tutulan olarak sınıflananlar
b) Ġtfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal borçlar.
UMS/TMS 1 (59) Farklı varlık grupları için farklı ölçüm esaslarının
kullanılması, bunların nitelik veya fonksiyonlarının farklı olması ve bu nedenle
farklı kalemler olarak sunulmasını önerir.
UFRS/TFRS 7 (6) Bu UFRS/TFRS‟nin finansal araç sınıfları itibariyle
kamuoyuna açıklama yapılmasını gerektirdiği durumlarda, iĢletme, açıklanan
bilginin niteliğine uygun bir Ģekilde ve finansal araçların özelliklerini de
dikkate almak suretiyle finansal araçları sınıflara ayırır. ĠĢletme, finansal
durum tablosunda (bilançoda) sunulan kalemlerle gerekli mutabakatın
yapılmasına yönelik yeterli düzeyde bilgi sunar.
UMS/TMS 1 (58/b) ĠĢletme, ilave kalemlerin ayrı olarak sunumunun
değerlendirilmesine iliĢkin karar vermesi aĢamasında, varlıkların iĢletmedeki
fonksiyonu doğrultusunda değerlendirme yapar.
130
5.1.5. Finansal Durum (Bilanço)- Yükümlülüklerin Sunumu
Yukarıda verilen esaslar çerçevesinde Aracı Kurum Finansal Durum
(Bilanço) Tablosunda aĢağıda detayları verilen yükümlülüklerin yer alması
uygun olacaktır.
A.Finansal Borçlar
TMS/UMS 32 de tanımlanan finansal yükümlülüklerden, borçlanma
niteliğine sahip olanlar (diğer bir ifadeyle ilk muhasebeleĢtirmeden sonra,
etkin faiz yöntemiyle hesaplanan itfa edilmiĢ maliyetinden ölçülenler.
TMS/UMS 39 (47) ) bu grupta gösterilir. Bu grup; kredi kurumlarına olan kısa
vadeli borçlar ile kısa vadeli para ve sermaye piyasası araçları ile sağlanan
fonları kapsar.
a) Alınan Krediler
Banka ve diğer finans kuruluĢlarından sağlanan kredilere iliĢkin
tutarları içeren hesap kalemidir.
b) Takasbank Para Piyasasına Borçlar
c) Repo SözleĢmeleri KarĢılığında Elde Edilen Fonlar
d) Gerçeğe Uygun Değer Farkları Kar/Zarara Yansıtılan Finansal
Yükümlülükler
Açığa satıĢ iĢlemlerine iliĢkin yükümlülükler ve türev araçların değer
düĢüĢ zararları burada yer almaktadır.
e) Ġhraç Edilen Menkul Kıymetler
Aracı kurumun ihraç ettiği finansman bonoları, tahvil gibi para ve
sermaye piyasası araçları karĢılığında sağlanan fonlar bu hesapta gösterilir.
B . Riskten Korunma Amaçlı Türev Finansal Yükümlülükler
UMS/TMS 39 da tanımlanan üç farklı çeĢit riskten korunma iliĢkisi
çerçevesinde elde tutulan türev finansal araçların araçların değerlemesinden
131
doğan farklar bu hesap ile ilgisine göre kar/zarar veya özkaynak hesabı
karĢılıklı çalıĢtırılarak muhasebeleĢtirilir.
C.Ticari Borçlar
Esas faaliyetler çerçevesinde ortaya çıkan borçlar bu hesap grubunda
gösterilir. Bu grupta aĢağıdaki hesap kalemleri yer alır.
a) Satıcılar: Kurumun esas faaliyeti çerçevesinde her türlü mal ve
hizmet alımından kaynaklanan senetsiz borçların yer aldığı hesap kalemidir.
b) Takas ve Saklama Merkezine Borçlar: Takasbank ve/veya Merkezi
Kayıt KuruluĢu A.ġ.‟ye (MKK) ya olan takas ve/veya saklama borçlarını
kapsar.
c) ĠliĢkili Taraflara Ticari Borçlar
D.Diğer Borçlar
Esas faaliyetlerden kaynaklanmayan borçları temsil eder. Bu hesap
altında yer alması gereken kalemlere örnek olarak aĢağıdakiler verilebilir.
a)
Alınan Avanslar
b)
Alınan Depozito ve Teminatlar
c)
ĠliĢkili Taraflara Ticari Olmayan Borçlar
d)
Vergi Dairelerine Borçlar
E.KarĢılıklar
UMS 37 kapsamında ayrılan karĢılıklar dıĢındaki karĢılıklar ile (garanti
maliyetleri, ödeme talepleri, cezalar, olası zararlar, yeniden yapılandırma
karĢılıkları, ekonomik açıdan dezavantajlı sözleĢmeler için ayrılan karĢılıklar,
sigorta teknik karĢılıkları, genel karĢılıklar gibi finans sektörü faaliyetlerinde
ayrılan karĢılıklar vb.) çalıĢanlara sağlanan faydalara iliĢkin karĢılıklar bu
grupta gösterilir.
132
a) Borç KarĢılıkları
b) ÇalıĢanlara Sağlanan Faydalara ĠliĢkin KarĢılıklar
c) Diğer KarĢılıklar
F. Dönem Karı Vergi Yükümlülüğü
UMS 12 kapsamındaki gelir vergisinin takip eden dönemde vergi
idaresine ödenmesi beklenen kısmı bu kalemde gösterilir.
G .ErtelenmiĢ Vergi Yükümlülüğü
H.Diğer Yükümlülükler
Yukarıdaki hiçbir yükümlülük sınıfına girmeyen kalemler bu baĢlık
altında toplanır.
a)
Gelecek Aylara/Yıllara Ait Gelirler
b)
Gider Tahakkukları
5.1.6. Finansal Durum (Bilanço)- Özkaynaklara ĠliĢkin Ġlkeler
UMS/TMS Kavramsal Çerçevede yükümlülük, “geçmiĢ olaylardan
kaynaklanan ve ödenmesi iĢletmenin ekonomik fayda sağlayabilecek
değerlerinde bir çıkıĢa neden olacak mevcut yükümlülükler” olarak
tanımlanmıĢtır. Özkaynaklara iliĢkin raporlama standartları aĢağıdaki
gibidir:
UMS/TMS 1 (78/e) Alt sınıflamalardaki ayrıntı, UFRS/TFRS‟lerin hükümlerine
ve tutarların büyüklüğü, niteliği ve iĢlevine dayanır. 58 inci Paragrafta
belirtilen unsurlar da, alt sınıflamaların belirlenmesinde kullanılan ölçülere
karar vermek amacıyla kullanılır. Her kalem için açıklama ve sunum farklıdır,
örneğin; özkaynaklar ve yedekler, ödenmiĢ sermaye, hisse primi ve yedekler
133
gibi çeĢitli sınıflara ayrılır.
5.1.7. Finansal Durum (Bilanço)- Özkaynakların Sunumu
Yukarıda verilen esaslar çerçevesinde Aracı Kurum Finansal Durum
(Bilanço) Tablosunda aĢağıda detayları verilen özkaynak kalemlerinin yer
alması gerekmektedir.
A.Ana Ortaklığa Ait Özkaynaklar
a)
ÖdenmiĢ/ÇıkarılmıĢ Sermaye
Aracı kuruma tahsis edilen veya i ana sözleĢmelerinde yer alan ve
Ticaret Siciline tescil edilmiĢ bulunan sermaye tutarı bu hesapta yer alır.
Kayıtlı sermaye sisteminde bulunan aracı kurumlarda çıkarılmıĢ sermaye
gösterilir. Kayıtlı sermaye tavanı ayrıca dipnotlarda belirtilir.
b)
Aracı Kurumun Kendi Hisseleri (-)
Bu grupta iĢletmenin sermaye olarak ihraç etmiĢ olduğu kendi
paylarını geri alması ve konsolide finasal tablolarda karĢılıklı iĢtirak sebebiyle
sermaye düzeltmesi niteliğindeki kendi hisseleri yer alır.
c)
Sermaye Yedekleri
Hisse senedi ihraç primleri, iptal edilen ortaklık payları gibi sermaye
hareketleri dolayısıyla ortaya çıkan ve iĢletmede bırakılan tutarların izlendiği
hesap grubudur.
d)
Kar Yedekleri ve Fonlar
Kanun, anasözleĢme hükümleri ya da ortaklıkların yetkili organları
tarafından alınan kararlar uyarınca dağıtılmamıĢ veya iĢletmede alıkonulmuĢ
karları kapsar.
e)
Kar Veya Zarara Aktarılamayan Diğer Kapsamlı Gelirler
(Giderler)
Bu grupta, diğer kapsamlı gelir unsuru olarak tanımlanan ve ortaya
çıktıkları dönemde doğrudan özkaynak unsuru olarak kaydedilen ve hiçbir
durumda
sonuç
hesaplarına
aktarılamayacak
diğer
kapsamlı
gelir
134
unsurlarının izlenmesinde kullanılan hesaplar yer alır. Örnek vermek
gerekirse;
- Maddi ve maddi olmayan duran varlık yeniden değerleme artıĢları
- Özkaynağa dayalı finansal varlıklar gerçeğe uygun değer farkları
- ErtelenmiĢ Vergi Gelir/Gider Etkisi
f)
Kar Veya Zarara Aktarılabilen Diğer Kapsamlı Gelirler (Giderler)
Bu grupta, diğer kapsamlı gelir (gider) unsuru olarak tanımlanan ve
ortaya çıktıkları dönemde doğrudan özkaynak unsuru olarak kaydedilen ve
sonuç hesaplarına aktarılabilen diğer kapsamlı gelir (gider) unsurlarının
izlenmesinde kullanılan hesaplar yer alır. Örnek vermek gerekirse;
- Fayda planlarındaki aktüeryal kazanç ve kayıplar
- Nakit akıĢ riskine iliĢkin riskten korunma araçlarına bağlı olarak
oluĢan kazanç veya kayıpların etkin kısımları
- Yabancı para çevrim farkları
- ErtelenmiĢ Vergi Gelir/Gider Etkisi
g)
Net
GeçmiĢ Yıllar Kar/Zararları
dönem
karı
dıĢındaki
birikmiĢ
kar/zararlar
bu
kalemde
netleĢtirilir.
h)
Net Dönem Karı/Zararı
Aracı kurumun ilgili dönem sonunda elde ettiği kar/zararı ifade eder.
B.Azınlık Payları
Konsolide finansal tablo sunan aracı kurumların konsolidasyon kapsamındaki
bağlı ortaklarının doğrudan ya da dolaylı olarak kuruma ait olmayan
özkaynakları burada yer alır.
5.2. ÖRNEK KAPSAMLI GELĠR TABLOSU FORMATI
UMS/TMS 1 (81) uyarınca iĢletmeler bir dönemde muhasebeleĢtirilen
tüm gelir ve gider kalemlerini:
a) Tek bir kapsamlı gelir tablosunda veya
135
b) Kar veya zarar bileĢenlerini gösteren bir tablo (bireysel gelir tablosu)
ve kar veya zararla baĢlayan ve diğer kapsamlı gelir bileĢenlerini gösteren
ikinci bir tablo (kapsamlı gelir tablosu) olmak üzere iki tabloda sunarlar. Bu
seçim (tek tablo yaklaĢımı veya iki tablo yaklaĢımı), muhasebe politikası
seçimidir. Dolayısıyla, tek tablo yaklaĢımından iki tablo yaklaĢımına geçilmesi
veya bunun tam tersi bir uygulama, muhasebe politikalarında yapılan bir
değiĢikliği ifade etmektedir.
Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yapılan Duyuruda “UMS 1‟de
yapılan son değiĢikliklerle birlikte zorunlu hale gelen “Kapsamlı Gelir
Tablosu”
sunumlarında,
iĢletmeler
iki
alternatiften
herhangi
birini
kullanabileceklerdir.” açıklamasına yer verilmiĢtir.
Örnek Aracı Kurum Kapsamlı Gelir Tablosu UFRS/TFRS‟nin aĢağıda
belirtilen ilkeleri kapsamında sunulmalıdır.
5.2.1. Genel Ġlkeler
Genel olarak kapsamlı gelir tablosu ile ilgili raporlama standartları
aĢağıda verilmektedir:
UMS/TMS1 (10/b) Tam bir finansal tablolar seti döneme ait kapsamlı gelir
tablosunu içerir.
UMS/TMS 1 (12) 81 nolu Paragrafta izin verildiği Ģekliyle, bir iĢletme kar ya
zararın bölümlerini ya tek bir kapsamlı gelir tablosunun ya da bir bireysel gelir
tablosunun parçası olarak sunabilir. Gelir tablosu sunulduğunda, gelir
tablosu, tam bir finansal tablolar setinin bir parçasıdır ve kapsamlı gelir
tablosundan hemen önce gösterilmelidir.
UMS/TMS 1 (38) Bir baĢka UFRS/TFRS‟de tersine bir hüküm yoksa iĢletme,
136
cari dönem finansal tablolarında raporlanan tüm tutarlara iliĢkin olarak önceki
dönem ile karĢılaĢtırmalı bilgileri sunmalıdır.
UMS/TMS 1 (113) Bir iĢletme dipnotları, mümkün olduğu ölçüde, sistematik
bir biçimde sunar. Finansal durum tablosu (bilanço), kapsamlı gelir tablosu,
(eğer sunulmuĢsa) bireysel gelir tablosu, öz kaynak değiĢim tablosu ve nakit
akıĢ tablosundaki her kalem, dipnotlarda verilen ilgili bilgiye atıfta
bulunacaktır.
UMS/TMS 1 (84) Bir iĢletme, Paragraf 82(a)-(f) arasındaki kalemleri ve 83(a)
Paragrafındaki açıklamaları bireysel gelir tablosunda sunabilir.
UMS/TMS 1 (82) Kapsamlı gelir tablosu asgari olarak, söz konusu dönemle
ilgili aĢağıdaki tutarları gösteren kalemleri içerir:
a) Hasılat,
(aa) Ġtfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal varlıkların finansal
durum tablosu (bilânço) dıĢı bırakılmasından kaynaklanan kazanç veya
kayıplar,
b)
Finansman maliyetleri,
c)
Özkaynak yöntemi kullanılarak muhasebeleĢtirilen iĢtirakler ve
iĢ ortaklıklarının kar veya zarar payları,
(ca) Bir finansal varlığın yeniden sınıflandırılması neticesinde
gerçeğe uygun değeri üzerinden ölçülmesi durumunda, önceki defter değeri
ile yeniden sınıflandırma tarihindeki gerçeğe uygun değeri arasındaki farktan
kaynaklanan kazanç ya da kayıplar,
d)
Vergi gideri,
e) (i) Durdurulan faaliyetlere iliĢkin vergi sonrası kar ya da zarar ile
(ii) SatıĢ maliyeti düĢülmüĢ gerçeğe uygun değerin ölçülmesinde
veya durdurulan faaliyetleri oluĢturan elden çıkarılacak grup ya da grupların
veya varlıkların elden çıkarılmasında muhasebeleĢtirilen vergi sonrası
kazanç ya da zarar
toplamını içeren tek bir tutar,
137
f)
Kar veya zarar,
g)
(h maddesinde belirtilen tutarlar hariç olmak üzere) niteliğine
göre sınıflandırılan gerçekleĢmemiĢ kar ya da zarar bileĢenlerinin her biri,
h)
Özkaynak yöntemi kullanılarak muhasebeleĢtirilen iĢtirakler ve
iĢ ortaklıklarının gerçekleĢmemiĢ kar veya zarar payları,
Toplam kapsamlı gelir.
i)
UMS/TMS 1 (83)
Kapsamlı gelir tablosunda, aĢağıdaki kalemlere iliĢkin
açıklama yapılır:
a)
Dönem kar veya zararının
(i)
Kontrol gücü olmayan paylar (azınlık paylarına) ile
(ii)
Ana ortaklığın sahiplerine
isabet eden kısmı ve
b)
Döneme iliĢkin toplam kapsamlı geliri
(i)
Kontrol gücü olmayan paylara (azınlık paylarına) ve
(ii)
Ana ortaklığın sahiplerine
isabet eden kısmı.
UMS/TMS 1 (85) Bir iĢletme ek kalemleri, baĢlıkları ve ara toplamları, böyle
bir sunum iĢletmenin finansal performansının anlaĢılması için uygun olduğu
takdirde, kapsamlı gelir tablosunda ve (eğer sunuluyorsa) bireysel gelir
tablosunda sunar.
UMS/TMS 1 (87) ĠĢletme, hiçbir gelir veya gider kalemini kapsamlı gelir
tablosunda veya bireysel gelir tablosunda ya da dipnotlarda olağan dıĢı
kalemler olarak göstermez.
UMS/TMS 1 (99) ĠĢletme, hangisi güvenilir ve daha tutarlı bilgi sağlıyorsa,
giderlerin iĢletme içindeki niteliklerine veya iĢlevlerine dayanan, bir gruplama
kullanarak kar ya da zararda muhasebeleĢtirilen giderlerin analizini
sunacaktır. Bu çalıĢmada çeĢit esaslı sunum benimsenmiĢtir.
138
UFRS/TFRS 7 (20) ĠĢletme aĢağıda yer alan gelir, gider, kazanç ve kayıp
kalemleri hakkında kapsamlı gelir tablosunda veya dipnotlarda kamuoyuna
açıklamada bulunur:
a) AĢağıdakilerden elde edilen net kazanç veya kayıplar:
(i) Ġlk muhasebeleĢtirme sırasında gerçeğe uygun değer farkı kar
veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırılmıĢ finansal varlıklar veya finansal
borçlar ile UMS/TMS 39 uyarınca alım satım amaçlı elde tutulan olarak
sınıflandırılan finansal varlık veya finansal borçlar ayrı ayrı gösterilmek
suretiyle, gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal varlık
veya finansal borçlar;
(ii)
Dönem
içerisinde
diğer
kapsamlı
gelir
içerisinde
muhasebeleĢtirilmiĢ kazanç veya kayıplar ile özkaynaklardan çıkarılarak kar
veya zarar içerisinde yeniden sınıflandırılan tutarlar ayrı ayrı gösterilmek
suretiyle, satılmaya hazır finansal varlıklar;
(iii) Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar;
(iv) Kredi ve alacaklar ve
(v) Ġtfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal varlıklar;
b) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan finansal
varlıklar veya finansal borçlara iliĢkin toplam faiz geliri ve toplam faiz gideri
(etkin faiz yöntemi kullanılarak hesaplanan);
c) AĢağıdakilerden kaynaklanan ücret gelir ve gider (etkin faiz oranının
belirlenmesinde kullanılan tutarların dıĢında kalan):
(i) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan finansal
varlıklar veya finansal borçlardan; ve
(ii) Varlıkların bireyler, vakıflar, emeklilik fayda planları ve kurumlar
adına saklanması veya yatırım olarak değerlendirilmesi sonucunu doğuran
emanet ve diğer saklama faaliyetlerinden;
d) Değer düĢüklüğüne uğramıĢ finansal varlıklara iliĢkin olarak
UMS/TMS 39 (UR 93) uyarınca tahakkuk ettirilen faiz geliri
e) Her bir finansal varlık sınıfına iliĢkin değer düĢüklüğü zararı tutarı.
139
UFRS/TFRS 7 (24) ĠĢletme aĢağıdakiler hakkında ayrı ayrı açıklamada
bulunur:
a)
Gerçeğe uygun değer riskinden korunma iĢlemleri açısından
aĢağıda yer alanlardan kaynaklanan kazanç veya kayıplar:
(i)
Finansal riskten korunma aracına iliĢkin kazanç veya kayıplar;
(ii)
Finansal riskten korunma konusu kalemde meydana gelen ve
ve
korunan riskle iliĢkilendirilebilen kazanç veya kayıplar.
b)
Nakit akıĢ riskinden korunma amaçlı iĢlemlerden kaynaklanan
ve kar veya zararda muhasebeleĢtirilen etkin olmama durumu/etkinsizlik; ve
c)
YurtdıĢındaki iĢletmede bulunan net yatırım riskinden korunma
amaçlı iĢlemlerden kaynaklanan ve kar veya zararda muhasebeleĢtirilen
etkin olmama durumu/etkinsizlik.
UFRS/TFRS 5 (33 /a ve d) ĠĢletme aĢağıdakileri kamuoyuna açıklar:
a)
Kapsamlı gelir tablosunda aĢağıdakilerin toplamını gösteren tek
bir tutar:
(i)
Durdurulan faaliyetlerin vergi sonrası kar veya zararı ve
(ii)
Gerçeğe
uygun
değerden
satıĢ
maliyetlerinin
düĢülmesi
suretiyle ölçülmesi veya durdurulan faaliyetleri oluĢturan varlık veya varlık
grubunun (gruplarının) elden çıkarılması sırasında muhasebeleĢtirilen vergi
öncesi kazanç veya kayıplar.
b)
Sürdürülen veya durdurulan faaliyetlerden elde edilen, ana
ortaklığın sahiplerine ait gelir tutarı. Bu açıklamalar dipnotlarda veya
kapsamlı gelir tablosunda sunulabilir.
UMS/TMS 18 (35 /b) ĠĢletme tarafından aĢağıdaki hususlar açıklanır:
a) mal satıĢları
b) hizmet sunumları;
c) faiz;
140
d) isim hakları;
e) temettüler;
UMS/TMS
33
Bir
(66)
iĢletme
kapsamlı
gelir
tablosunda,
sürekli
faaliyetlerinden ana ortaklığın adi hisse senedi sahiplerine düĢen kar veya
zarar için adi hisse baĢına kazanç tutarlarını ve de sulandırılmıĢ hisse baĢına
kazanç rakamlarını sunar.
UMS/TMS 33 (68) Durdurulan bir faaliyetini raporlayan bir iĢletme, kapsamlı
gelir tablosu veya finansal tablolara iliĢkin notlarda, durdurulan faaliyeti için
adi hisse baĢına kazanç ve hisse senetlerinde artıĢ olması durumunda hisse
baĢına kazanç tutarlarını açıklar.
UMS/TMS 1 (90) Bir iĢletme, yeniden sınıflandırma düzetmeleri de dahil
olmak üzere diğer kapsamlı gelirin her bir bölümüyle ilgili gelir vergisi tutarını
ya kapsamlı gelir tablosunda ya da dipnotlarda açıklar.
UMS/TMS 1 (91) Bir iĢletme, diğer kapsamlı gelirin bileĢenlerini;
a)
ilgili vergisel etkilerin net tutarı ya da
b)
bileĢenlere iliĢkin toplam gelir vergisi tutarı olarak gösterilen ilgili
vergisel etkiler dikkate alınmadan önceki tek bir tutar olarak sunar.
UFRS/TFRS 7 (20 /viii)
Gerçeğe uygun değer farkı diğer kapsamlı gelire
yansıtılarak ölçülen finansal varlıklardan kaynaklanan net kazanç ya da
kayıplar.
UMS/TMS 16 (77/f) Maddi duran varlık kalemlerinin yeniden değerlemeye
tabi tutulması durumunda yeniden değerleme değer artıĢının dönem içindeki
değiĢimi açıklanır.
UMS/TMS 1 (82/h,i) Kapsamlı gelir tablosu söz konusu dönemle ilgili
özkaynak
yöntemi
kullanılarak
muhasebeleĢtirilen
iĢtirakler
ve
iĢ
141
ortaklıklarının gerçekleĢmemiĢ kar veya zarar payları ve toplam kapsamlı
gelir tutarını içermelidir.
UMS/TMS 19 (93A) bir iĢletme, aktüeryal kazanç ve zararları oluĢtukları
dönemde muhasebeleĢtiren bir politika uygularsa, aĢağıdakiler için de
uygulanmıĢ olmak koĢuluyla Paragraf 93B-93D‟ye uygun olarak bunları diğer
kapsamlı gelirde muhasebeleĢtirebilir:
a)
TanımlanmıĢ fayda esaslı planların tümü; ve
b)
Aktüeryal kazanç ve zararlarını tümü.
UMS/TMS 1 (92) Bir iĢletme, diğer kapsamlı gelirin bileĢenleri ile ilgili
yeniden sınıflandırma düzeltmelerini açıklar.
UFRS/TFRS 7 (23/c ) Nakit akıĢ riskine iliĢkin olarak; dönem içerisinde diğer
kapsamlı gelir içerisinde muhasebeleĢtirilen tutar kamuya açıklanır.
UMS/TMS 1 (106/b) ĠĢletme, tabloda her bir özkaynak bileĢeni için,
UMS/TMS 8‟e göre muhasebeleĢtirilen, geçmiĢe yönelik uygulama ve
düzeltmelerin etkilerini göstererek özkaynak değiĢim tablosunu sunacaktır:
5.2.2. Kapsamlı Gelir Tablosunun Sunumu
Yukarıda verilen esaslar çerçevesinde Aracı Kurum Kapsamlı Gelir
Tablosu aĢağıda verilen Ģekilde sunulmalıdır:
SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER
A ve B. Komisyon ve Ücret Gelirleri\Giderleri
Hisse senedi, devlet iç borçlanma senedi, özel sektör
borçlanma
araçları, yabancı menkul kıymet, vadeli iĢlem, repo/ters repo, para piyasası,
142
halka arza aracılık komisyonları, kurumsal finansman ve danıĢmanlık gelirleri,
yatırım fonu yönetim komisyonları, yatırım fonu alım-satım komisyonlarını
kapsar. Bu gelirlerden aĢağıdaki indirimlerin yapılması gerekmektedir.
a) MüĢterilere Komisyon Ġadeleri: MüĢterilere ödenen komisyon
iadelerini içerir.
b) Acentelere Ödenen Komisyonlar: Komisyon paylaĢım anlaĢması
uyarınca yapılan acentelere ödemeleri kapsar.
c) Diğer Ġndirimler: Yukarıdaki sınıflandırmada yer almayan diğer
harcamaları kapsar.
C.Net Ticari Portföy Gelirleri\Giderleri
UFRS/TFRS 7 20(a) uyarınca ilk muhasebeleĢtirme sırasında gerçeğe
uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan olarak sınıflanmıĢ finansal
varlıklar ile UFRS/TFRS 9 uyarınca zorunlu olarak gerçeğe uygun değeri
üzerinden ölçülen finansal varlıklardan kaynaklananlar ayrı ayrı gösterilmek
suretiyle, gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılarak ölçülen
finansal varlıklardan kaynaklanan kazanç veya kayıpların net olarak
gösterilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda bu hesap aracı kurumun kendi
portföyündeki menkul kıymetlerin satıĢından elde ettiği net
gelirleri
kapsamaktadır. MüĢterilerin iĢlemleri yer almaz. Bu kalemde ayrıca aracı
kurum ticari portföyüyle ilgili tüm değer değiĢimleri ve kur farkları yer
almaktadır. Hesabın menkul kıymet bazında ayrıntılarına dipnotlarda yer
verilmelidir.
D ve E. Faiz Geliri\Gideri
UFRS/TFRS 7 (Ek B5) uyarınca faiz gelir ve gideri ile temettü gelirleri
ilgili menkul kıymetin gerçeğe uygun değer farkı kar/zarara yansıtılan olarak
sınıflandırılması
durumunda
ticari
faaliyet
gelir/gideri
olarak
sınıflandırılabileceği gibi ayrı ayrı faiz geliri, faiz gideri ve temettü geliri olarak
143
gösterilebilir. Ancak tutarlı uygulama (faiz gelir/gideri ile temettü için ayrı esas
belirlenmesi tutarlılığı bozmaz) ve tüm açıklamaların yapılması esastır.
- Faiz Gelirleri
Nakit ve Nakit Benzerinden Alınan Faizler, Para Piyasası ĠĢlemlerinden
Alınan Faizler, Ticari Alacaklardan Alınan Faizler, Menkul Değerlerden
Alınan Faizler, Diğer Faiz Gelirlerini ve bunların kur farklarını kapsar.
- Faiz Giderleri
Kredilere Verilen Faizler, Para Piyasası ĠĢlemlerine Verilen Faizler,
Ticari Borçlardan Verilen Faizler, Ġhraç Edilen Menkul Kıymetlere Verilen
Faizler ve Diğer Faiz Giderleri ve bunların kur farklarını kapsar.
F.Diğer Faaliyet Gelirleri ve Giderleri
Temettüler,
özkaynak
yöntemine
göre
değerlenen
yatırımlardan
kaynaklanan kazanç ve kayıplar (ayrı gösterilmek kaydıyla), maddi duran
varlık satıĢ kazanç/kaybı vb kapsamaktadır.
BRÜT FAALĠYET KARI/ZARARI
G. Personel Ücret ve Giderleri (-)
H. ĠĢlem Giderleri (-)
1. Hisse Senedi ve SGMK ĠĢlem Payları ve Tescil Ücretleri: Hisse senedi
v e s abit getirili menkul kıymet iĢlemlerine iliĢkin ĠMKB'ye ödenen iĢlem
payları, terminal ücretleri, data hattı, oda kirası gibi ĠMKB'ye ödenen diğer
ücretler.
2.VOB ĠĢlem Payları: Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon Borsası iĢlemlerine
iliĢkin Borsaya ödenen iĢlem payları ve terminal ücretleri gibi VOB‟a ödenen
diğer ücretler bu kalem altında gösterilir.
144
3.Para
Piyasası
ĠĢlem
Payları:
Para
piyasası
iĢlemleri için
Takasbank'a ödenen iĢlem paylarını kapsar.
4.Takas ve Saklama Giderleri: MKK, Takasbank ve yabancı saklama
kurumlarına ödenen tutarları kapsar.
I. Diğer Giderler (-)
Amortisman ve Ġtfa Payları; Vergi, Resim ve Harç Giderleri vb. giderleri
kapsamaktadır.
SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER VERGĠ ÖNCESĠ KAR/ZARARI
J. Vergi Gelir/Gideri
1.Dönem Vergi Gelir/Gideri
2.ErtelenmiĢ Vergi Gelir/Gideri
SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER DÖNEM NET KAR/ZARARI
K. Durdurulan Faaliyetlerin Vergi Sonrası Dönem Net Karı/Zararı
Aracı kurumun elden çıkardığı veya
“satıĢ amacıyla elde tutulan”
olarak sınıfladığı faaliyetlerinden elde edilen vergi sonrası dönem karı/zararı
bu kalemde muhasebeleĢtirilir.
DÖNEM NET KARI/ZARARI
L- ÖZKAYNAKLARA KAYDEDĠLEN DĠĞER KAPSAMLI GELĠR (GĠDER)
UNSURLARI
a)KAR VEYA ZARARA AKTARILAMAYAN DĠĞER KAPSAMLI GELĠRLER
(GĠDERLER)
- Maddi Duran Varlıklar Yeniden Değerleme ArtıĢları
145
- Maddi Olmayan Duran Varlıklar Yeniden Değerleme ArtıĢları
- Özkaynağa Dayalı Finansal Araçlar Gerçeğe Uygun Değer Farkları
- Diğer Kapsamlı Gelirler (Giderler)
- ErtelenmiĢ Vergi Gelir (Gider) Etkisi
b)KAR VEYA ZARARA AKTARILABĠLEN DĠĞER KAPSAMLI GELĠRLER
(GĠDERLER)
- Yabancı Para Çevrim Farkları
- Nakit akıĢ riskine iliĢkin riskten korunma araçlarına bağlı olarak oluĢan
kazanç veya kayıpların etkin kısımları
- Fayda Planlarındaki Aktüeryal Kazanç ve Kayıplar
- Diğer Kapsamlı Gelirler (Giderler)
- ErtelenmiĢ Vergi Gelir (Gider) Etkisi
M. DĠĞER KAPSAMLI KAR (ZARAR)
N. TOPLAM KAPSAMLI KAR (ZARAR)
Bu kapsamda SPK‟nın yayımladığı formatlar çerçevesinde hazırlanan
finansal durum tablosu (bilanço) ve kapsamlı gelir tablosu ile önerilen
finansal durum tablosu (bilanço) ve kapsamlı gelir tablosu karĢılaĢtırmalarına
aĢağıda yer verilmektedir.
146
Tablo 9: Örnek Finansal Durum Tablosu (Bilanço)
A YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.ġ. / 2011/Yıllık
Finansal Durum Tablosu (Bilanço) Mevcut
Finansal Tablo Türü
Dönem
Raporlama Birimi
Finansal Durum Tablosu (Bilanço) Yeni
Cari Dönem
Konsolide
31.12.2011
TL
V A R L I K L A R
DÖNEN VARLIKLAR
Nakit ve Benzerleri
Kasa
Bankadaki nakit
Vadesiz mevduat
Vadesi üç aydan kısa vadeli mevduat
B tipi nakit fonlar
Ters repo işlemlerinden alacaklar
Finansal Yatırımlar
Gerçeğe uygun değer farkları k/z yansıtılan finansal varlıklar
Vadeye kadar elde tutulacak finansal yatırımlar
Ticari Alacaklar
Vadeli işlem müşteri takas alacakları
Müşterilerden alacaklar
Kredili müşterilerden alacaklar
Takas ve saklama merkezinden alacaklar
İlişkili taraflardan ticari alacaklar
Finans Sektörü Faaliyetlerinden Alacaklar
Diğer Alacaklar
Verilen depozito ve teminatlar
VOB işlem teminatları
Diğer
Stoklar
Canlı Varlıklar
Diğer Dönen Varlıklar
Peşin ödenen vergi ve fonlar
Gelecek aylara ait giderler
Diğer
Finansal Tablo Türü
Dönem
Raporlama Birimi
V A R L I K L A R
2.979.355.376
1.776.419.835
13.673
8.314.174
1.760.522.206
5.912.915
1.656.867
505.385.176
481.809.219
23.575.957
640.066.519
241.989.401
173.694.235
145.039.270
23.401.590
55.942.023
51.893.591
25.539.103
25.921.332
433.156
5.590.255
2.120.651
1.659.625
1.809.979
SatıĢ Amacıyla Elde Tutulan Duran Varlıklar
DURAN VARLIKLAR
Ticari Alacaklar
Finans Sektörü Faaliyetlerinden Alacaklar
Diğer Alacaklar
Finansal Yatırımlar
Satılmaya Hazır Finansal Yatırımlar
Vadeye kadar elde tutulacak finansal yatırımlar
Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen Yatırımlar
Canlı Varlıklar
Yatırım Amaçlı Gayrimenkuller
Maddi Duran Varlıklar
Maddi Olmayan Duran Varlıklar
ġerefiye
ErtelenmiĢ Vergi Varlığı
Diğer Duran Varlıklar
TOPLAM VARLIKLAR
83.969.659
4.396.212
18.016.549
12.425.374
5.591.175
51.135.382
8.738.453
1.484.139
191.918
7.006
3.063.325.035
K A Y N A K L A R
KISA VADELĠ YÜKÜMLÜLÜKLER
Finansal Borçlar
BPP borçları
Banka kredileri
Repo işleminden sağlanan fonlar
Diğer
2.372.722.900
1.816.056.324
1.544.802.000
255.968.503
15.285.821
Diğer Finansal Yükümlülükler
Türev araçlardan yükümlülükler
Diğer
Ticari Borçlar
Müşterilere borçlar
Vadeli işlemler müşteri takas borçları
Takas ve saklama merkezine borçlar
Diğer
Diğer Borçlar
Ödenecek vergi yükümlülükleri
Ödenecek sosyal güvenlik kesintileri
Diğer
Finans Sektörü Faaliyetlerinden Borçlar
Devlet TeĢvik ve Yardımları
Dönem Karı Vergi Yükümlülüğü
Borç KarĢılıkları
ÇalıĢanlara Sağlanan Faydalara ĠliĢkin KarĢılıklar
Diğer Kısa Vadeli Yükümlülükler
Gider tahakkukları
Diğer
38.803.614
32.293.694
6.509.920
501.849.008
246.922.365
226.281.815
25.538.700
3.106.128
4.556.271
3.373.044
986.386
196.841
637.527
670.397
6.973.448
3.176.311
3.100.989
75.322
SatıĢ Amacıyla Elde Tutulan Duran Varlıklara ĠliĢkin Yükümlülükler
UZUN VADELĠ YÜKÜMLÜLÜKLER
Finansal Borçlar
Diğer Finansal Yükümlülükler
Ticari Borçlar
Diğer Borçlar
Finans Sektörü Faaliyetlerinden Borçlar
Devlet TeĢvik ve Yardımları
Borç KarĢılıkları
ÇalıĢanlara Sağlanan Faydalara ĠliĢkin KarĢılıklar
ErtelenmiĢ Vergi Yükümlülüğü
Diğer Uzun Vadeli Yükümlülükler
ÖZKAYNAKLAR
ANA ORTAKLIĞA AĠT ÖZKAYNAKLAR
ÖdenmiĢ Sermaye
Sermaye Düzeltmesi Farkları
KarĢılıklı ĠĢtirak Sermaye Düzeltmesi (-)
Hisse Senedi Ġhraç Pirimleri
Değer ArtıĢ Fonları
Yabancı Para Çevrim Farkları
Nakit AkıĢı Riskinden Korunma Yedeği
Kardan Ayrılan KısıtlanmıĢ Yedekler
Diğer Yedekler
GeçmiĢ Yıllar Kar/Zararları
Net Dönem Karı/Zararı
AZINLIK PAYLARI
TOPLAM KAYNAKLAR
Cari Dönem
Konsolide
31.12.2011
TL
3.080.895
118.763
82.554
2.262.602
616.976
687.521.240
399.917.152
260.000.000
-
-
4.890.131
1.302.324
941.499
200.325
35.563
21.185.401
72.431
68.737.637
52.403.229
287.604.088
3.063.325.035
Nakit ve Benzerleri
Kasa
Bankadaki nakit
Vadesiz mevduat
Müşteri Nakdi
Diğer Nakit Benzerleri
Aracı Kurum Ticari Portföyü
Vadeli mevduat alacakları
Ters repo alacakları
Gerçeğe uygun değer farkları k/z yansıtılan f.v.
Riskten Korunma Amaçlı Türev Finansal Varlıklar
Ticari Alacaklar
Müşterilerden alacaklar
Vadeli işlem müşteri takas alacakları
Kredili müşterilerden alacaklar
Müşterilere borçlar (-)
Müşteriler hesabına yatırımlar (-)
Takas ve saklama merkezinden alacaklar
İlişkili taraflardan ticari alacaklar
Diğer Alacaklar
Verilen depozito ve teminatlar
Diğer
Yatırım Amaçlı Portföy
Vadeye kadar elde tutulacak f.v.
Satılmaya hazır finansal varlıklar
9.984.714
13.673
8.314.174
4.200.571
4.113.603
1.656.867
2.248.244.340
1.760.522.206
487.722.134
393.144.154
173.694.235
241.989.401
145.039.270
245.265.498
1.656.867
23.401.590
55.942.023
56.289.803
51.460.435
433.156
41.592.506
29.167.132
12.425.374
Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen F.V.
Maddi Duran Varlıklar
Maddi Olmayan Duran Varlıklar
ErtelenmiĢ Vergi Varlığı
Diğer Varlıklar
Peşin ödenen vergi ve fonlar
Gelecek aylara ait giderler
Diğer
51.135.382
8.738.453
1.484.139
191.918
5.597.261
2.120.651
1.659.625
1.816.985
TOPLAM VARLIKLAR
2.816.402.670
K A Y N A K L A R
Finansal Borçlar
Takasbank Para Piyasasına Borçlar
Alınan Krediler
Repo işleminden sağlanan fonlar
Diğer
Riskten Korunma Amaçlı Türev Finansal Yükümlülükler
Ticari Borçlar
Vadeli işlemler müşteri takas borçları
Takas ve saklama merkezine borçlar
Diğer
Diğer Borçlar
Ödenecek vergi yükümlülükleri
Ödenecek sosyal güvenlik kesintileri
Diğer
KarĢılıklar
Borç Karşılıkları
Çalışanlara Sağlanan Faydalar
Dönem Karı Vergi Yükümlülüğü
ErtelenmiĢ Vergi Yükümlülüğü
Diğer Yükümlülükler
Gider tahakkukları
Diğer
ÖZKAYNAKLAR
ANA ORTAKLIĞA AĠT ÖZKAYNAKLAR
ÖdenmiĢ Sermaye
Sermaye Düzeltmesi Farkları
Aracı Kurum Kendi Hisseleri
Sermaye Yedekleri
Kar veya Zarara Aktarılamayan Diğer Kapsamlı Gelir/Gider
Değer Artış Fonları
Kar veya Zarara Aktarılabilen Diğer Kapsamlı Gelir/Gider
Yabancı Para Çevrim Farkları
Nakit Akışı Riskinden Korunma Yedeği
Kardan AyrılmıĢ Kısıtlı Yedekler
Diğer Yedekler
GeçmiĢ Yıllar Kar/Zararları
Net Dönem Karı/Zararı
AZINLIK PAYLARI
TOPLAM KAYNAKLAR
1.822.685.007
1.544.802.000
255.968.503
21.914.504
32.293.694
255.009.197
226.281.815
25.538.700
3.188.682
4.556.271
3.373.044
986.386
196.841
9.906.447
670.397
9.236.050
637.527
616.976
3.176.311
3.100.989
75.322
687.521.240
399.917.152
260.000.000
-
-
4.890.131
1.302.324
941.499
941.499
164.762
200.325
35.563
21.185.401
72.431
68.737.637
52.403.229
287.604.088
2.816.402.670
147
Tablo 10: Örnek Kapsamlı Gelir Tablosu
A YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş./2011/Yıllık
Kapsamlı Gelir Tablosu (Mevcut)
Kapsamlı Gelir Tablosu (Yeni)
Finansal Tablo Türü
Cari Dönem
Konsolide
Finansal Tablo Türü
Cari Dönem
Konsolide
Dönem
Raporlama Birimi
01.01.2011 - 31.12.2011
TL
Dönem
Raporlama Birimi
01.01.2011 - 31.12.2011
TL
SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER
Satış Gelirleri
Satışların Maliyeti (-)
Esas Faaliyetlerden Faiz ve Vadeli İşlem
Gelirleri, Net
Hizmet Gelirleri, Net
46.099.142.355
46.043.217.253
47.129.598
106.486.654
Esas Faaliyetlerden Diğer Gelirler
Ticari Faaliyetlerden Brüt Kar (Zarar)
Faiz, Ücret, Prim, Komisyon ve Diğer
Gelirler
Faiz,
Ücret, Prim, Komisyon ve Diğer
Giderler (-)
Finans Sektörü Faaliyetlerinden Brüt Kar
(Zarar)
BRÜT KAR/ZARAR
21.127.531
SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER
Komisyon ve Ücret Gelirleri
Komisyon ve Ücret Giderleri
Net Komisyon ve Ücret Gelirleri
/Giderleri
220.696.124
4.511.446
216.184.678
Net Ticari Portföy Gelirleri/Giderleri
55.925.102
Faiz Geliri
Faiz Gideri
Net Faiz Geliri/Gideri
105.038.428
147.950.723
-
42.912.295
230.668.885
Pazarlama, Satış ve Dağıtım Giderleri (-)
-
27.257.493
Genel Yönetim Giderleri (-)
Araştırma ve Geliştirme Giderleri (-)
Diğer Faaliyet Gelirleri
Diğer Faaliyet Giderleri (-)
FAALĠYET KARI/ZARARI
Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen
Yatırımların Kar/Zararlarındaki Paylar
Esas Faaliyet Dışı Finansal Gelirler
-
123.659.948
2.315.752
2.119.576
3.118.891
76.436.377
-
4.150.742
39.530.816
Esas Faaliyet Dışı Finansal Giderler (-)
SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER VERGĠ
ÖNCESĠ KARI/ZARARI
-
12.907.755
Sürdürülen Faaliyetler Vergi Gelir/Gideri
- Dönem Vergi Gelir/Gideri
-
14.015.367
12.210.953
- Ertelenmiş Vergi Gelir/Gideri
SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER DÖNEM
KARI/ZARARI
-
1.804.414
-
98.908.696
Diğer Faaliyet Gelirleri/Giderleri
Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen
Yatırımların Kar/Zararlarındaki Paylar
Diğer
22.944.404
-
BRÜT FAALĠYET KARI/ZARARI
Personel Giderleri (-)
4.150.742
27.095.146
252.141.889
77.027.457
İşlem Giderleri (-)
Diğer Giderler (-)
SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER VERGĠ
ÖNCESĠ KARI/ZARARI
29.377.069
46.828.667
98.908.696
Vergi Gideri (-)
14.015.367
Dönem Vergi Gideri (-)
Ertelenmiş Vergi Gideri (-)
SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER DÖNEM
NET KARI/ZARARI
12.210.953
1.804.414
84.893.329
84.893.329
DURDURULAN FAALĠYETLER
-
DURDURULAN FAALĠYETLER VERGĠ
SONRASI DÖNEM NET KARI/ZARARI
DURDURULAN FAALĠYETLER
DURDURULAN FAALĠYETLER VERGĠ
SONRASI DÖNEM KARI/ZARARI
DÖNEM NET KARI/ZARARI
DÖNEM KARI/ZARARI
DĠĞER KAPSAMLI GELĠR:
Finansal Varlıklar Değer Artış Fonundaki
Değişim
Duran Varlıklar Değer Artış Fonundaki
Değişim
Finansal Riskten Korunma Fonundaki
Değişim
Yabancı Para Çevrim Farklarındaki Değişim
Emeklilik Planlarından Aktüeryal Kazanç ve
Kayıplar
Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen
Ortaklıkların Diğer Kapsamlı Gelirlerinden
Paylar
Diğer Kapsamlı Gelir Kalemlerine İlişkin
Vergi Gelir/Giderleri
DĠĞER KAPSAMLI GELĠR (VERGĠ
SONRASI)
TOPLAM KAPSAMLI GELĠR
84.893.329
84.893.329
-
3.098.279
-
126.150
-
359.889
ÖZKAYNAKLARA KAYDEDĠLEN DĠĞER
KAPSAMLI GELĠR (GĠDER)
UNSURLARI
a) KAR VEYA ZARARA AKTARILABĠLEN
DĠĞER KAPSAMLI GELĠRLER
(GĠDERLER)
Finansal Varlıklar Değer Artış Fonundaki
Değişim
-
3.098.279
b) KAR VEYA ZARARA AKTARILABĠLEN
DĠĞER KAPSAMLI GELĠRLER
(GĠDERLER)
Finansal Riskten Korunma Fonundaki
Değişim
-
126.150
Yabancı Para Çevrim Farklarındaki Değişim
359.889
-
c) ERTELENMĠġ VERGĠ GELĠR GĠDER
ETKĠSĠ
110.172
-
3.474.146
81.419.183
DĠĞER KAPSAMLI KAR (ZARAR)
TOPLAM KAPSAMLI KAR (ZARAR)
110.172
-
3.474.146
81.419.183
SONUÇ
Aracı kurumların mali yönden baĢarısız olma riskine karĢı düzenleyici
otoritelerce temel olarak kredi, piyasa ve likidite riskinin takibinin yapılması ve
menfaat sahiplerinin ihtiyaçlarının karĢılanmasında doğru, tam va zamanlı
bilginin üretilip sunulmasını teminen aracı kurum finansal tablolarının
hazırlanması ve sunulmasına iliĢkin standartlar belirlenmesi kaçınılmazdır.
Ülkemizde bu amaçla Sermaye Piyasası Kurulu tarafından aracı
kurumların hesap planına, finansal raporlamalarına ve sermaye yeterliliğine
iliĢkin düzenlemeler yapılmıĢtır. Söz konusu düzenlemeler farklı ihtiyaçlara
cevap vermeleri sebebiyle birbiriyle tamamen tutarlı ilkeler içermemektedir.
Ancak söz konusu düzenlemelerin birbiri ile uyumsuzluk gösteren ve/veya
güncel geliĢmelere göre revize edilmeyen hükümleri finansal bilgilerin
anlaĢılabilir, ihtiyaca uygun, güvenilir ve karsılaĢtırılabilir olma niteliklerini
zarara
uğratmaktadır.
Özellikle
aracı
kurumların
finansal
raporlama
yükümlülüğüne iliĢkin olarak Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarının
uygulanması zorunluluğu getirilmesi aracı kurum hesap planına ve sermaye
yeterliliğine
iliĢkin
düzenlemelerin
yeniden
ele
alınması
ihtiyacını
doğurmuĢtur.
Hesap planına iliĢkin düzenlemelerin Uluslararası Finansal Raporlama
Standartları
ile
uyumlu
olmaması
hem
uyumsuzluk
yaratan
hesap
iĢleyiĢlerinin etkilerinin finansal raporlarda düzeltilmesi zorunluluğu getirmiĢ,
hem de yasal zorunluluklarla çeliĢen bir uygulamaya yol açmıĢtır. Bu husus
muhasebe sisteminin etkinliğini azaltmakta aynı zamanda da denetim ve
gözetimi zorlaĢtırmaktadır. Sermaye yeterliliği düzenlemeleri ise Uluslararası
Finansal Raporlama Standartları öncesinde yürürlüğe girmiĢtir. Sermaye
yeterliliği
düzenlemeleri
çerçevesinde
yapılan
değerlemelerde
düzenlemelerin yürürlük tarihinde geçerli olan “maliyet esası” yerine “cari
değer esasına” dayalı değerleme yapılmaktadır. Ancak, Uluslararası Finansal
149
Raporlama Standartları ile özellikle aracı kurum finansal tabloları açıdından
önem arz eden finansal araçlara iliĢkin “gerçeğe uygun değer yaklaĢımı”
benimsenmekte olduğundan iki farklı değerleme yapmak yerine Uluslararası
Finansal
Raporlama
Standartları çerçevesinde
oluĢturulan
bilgilerden
faydalanmanın muhasebe sisteminde verimlilik yaratacağı düĢünülmektedir.
Diğer
taraftan,
Uluslararası
Finansal
Raporlama
Standartları
kapsamında Sermaye Piyasası Kurulu tarafından tüm iĢletmeler için baz
oluĢturacak finansal tablo seti yayımlanmıĢtır.
Ancak, bu kapsamda
yayımlanmakta olan aracı kurum finansal tabloları sermaye piyasası faaliyet
türlerini ve aracı kurumların iĢ akıĢları, örgütsel yapı ve faaliyet döngüsünü
yansıtmamakta olup, çok farklı esaslarda hazırlanabilmektedir. Dolayısıyla
aracı kurum finansal tablolarından herhangi bir analiz ve değerlendirmenin
tam olarak yapılması imkanı bulunmamaktadır.
Bu amaçla tez çalıĢmasında aracı kurum muhasebe sisteminde sorun
teĢkil edebilecek uygulamalar tespit edilerek, öneriler getirilmiĢ ve aracı
kurumlar için UMS/UFRS‟ye uygun örnek finansal durum (bilanço) ve gelir
tablosu formatı geliĢtirilmiĢtir. Formatların geliĢtirilmesinde temel olarak;
-
Aracı
kurum
bilançoları
açısından
likidite
esaslı
sunumun
benimsenmesi,
-
Aracı
kurumların
banka
hesabında
tutulan,
müĢterilerin
nemalandırılmayan (döviz cinsinden olanlar dahil) ve esasen aracı
kurumun müĢterilere olan borcu niteliğinde olan müĢteri nakitlerinin
aracı kurum nakitlerinden ayrı ve karĢılığında müĢterilere yükümlülük
gösterilerek sunulması,
-
MüĢterilerin değerlendirilen nakdinin ve buna iliĢkin yükümlülüğün ayrı
olarak takip edilmesi, müĢteri hesaplarının hep birlikte “Ticari
Alacaklar” hesap grubu içerisinde sunulması,
150
-
Aracı kurum kaynaklarının esas olarak tahsis edildiği aracı kurumların
portföyünün bilançoda para ve sermaye piyasası araçlarına yapılan
tüm yatırımları içerecek Ģekilde “Aracı Kurum Portföy Yatırımları”
olarak ayrı bir hesap grubu olarak sunulması, burada ticari amaçlı
portföy (banka ve para piyasalarından alacaklar, gerçeğe uygun değer
farklılıkları kar/zarara yansıtılan finansal varlıklar, türev finansal
varlıklar) ile yatırım amaçlı portföy (satılmaya hazır finansal varlıklar ile
vadeye kadar elde tutulacak finansal varlıklar) ayrımına yer verilmesi
ve bu ayrıma bağlı olarak finansal araçların değerleme farklılıkları da
dikkate alınarak ilgili portföy içerisinde gösterilmesi,
-
Aracı kuruluĢların repo ve ters repo iĢlemi muhasebeleĢtirilmesinin
UFRS/TFRS‟ye uyumlu hale getirilmesi ve bu kapsamda ilgili hesap
kalemlerinin yeniden ele alınması,
-
UMS/TMS 39 çerçevesinde ve sermaye piyasası düzenlemelerinde
yöntem konusunda bir zorunluluk olmamasına rağmen varlıkların alım
satımının kayıtlara yansıtılmasında iĢlem tarihi muhasebesinin esas
alınmasının, her durumda müĢteri ve aracı kurum hesabına yapılan
iĢlemlerde kullanılan muhasebeleĢtime esasına dipnotlarda yer
verilmesi,
-
Gelir tablosunun çeĢit esasına göre yeniden sınıflandırılması, bu
kapsamda aracı kurumun kendi portföyü için ticari amaçla alım satımı
yaptığı finansal araçlardan kaynaklanan gelirin net olarak verilmesi
(değer değiĢiklikleri,faiz gelir/gideri, temettü dahil), satıĢların maliyeti
hesabının
çıkarılması,
ücret,
komisyon
ve
faiz
gelir/giderinin
netleĢtirme olmaksızın esas faaliyet sonuçları içerisinde ayrı baĢlıklar
altında verilmesi,
hususları dikkate alınmıĢtır.
151
Ancak, her durumda aracı kurum hesap planı, finansal raporları ve
sermaye yeterliliğine esas düzenlemelerin Uluslararası Finansal Raporlama
Standartlarında yaĢanacak geliĢmeler kapsamında tekrar değerlendirilmesi
gerektiği tabiidir.
152
KAYNAKÇA
AKIN, Emine Ebru; “Özün Önceliği Ġlkesinin Ters Repo ĠĢlemlerinin Ticari
ĠĢletmeler
Tarafından
MuhasebeleĢtirilmesi
Üzerine
Etkisi”,
Atatürk
Üniversitesi Ġktisadi Ġdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt:19, Sayı:2, Eylül
2005,427-438.
AKTAġ, Rafet; “Sermaye Piyasası Kurulu‟nun Belirlediği Finansal Tablo
Formatlarının Aracı kurumlar Açısından Ġncelenmesi”, Mali Çözüm Dergisi,
Sayı:73, Aralık 2005, 122-129.
BABUġCU, ġenol; Basel II Düzenlemleri Çerçevesinde Bankalarda Risk
Yönetimi, Ankara, Akademi Colsulting and Training, 2005.
ASLAN, Sinan; Aracı Kurumlarca Düzenlenecek Özel Finansal Tablolar,
Ġstanbul, Türkmen Kitabevi, 1999.
BAYRI, Osman; “Tekdüzen Muhasebe Sistemine ve Türkiye Muhasebe –
Finansal Raporlama Standartlarına Göre Bilançonun Biçimsel Yapısı,
Kapsamı ve Ġçeriğinin KarĢılaĢtırmalı Analizi”, Mali Çözüm Dergisi, Sayı:98
2010, 89-116.
BDDK; “Finansal Piyasalar Raporu”, Sayı:20, 2010.
Ġnternet:http://www.bddk.org.tr/websitesi/turkce/Raporlar/Finansal_Piyasalar_
Raporlari/9433fpr_aralik_2010.pdf
CAN, Evrim; “Operasyonel Risk ve Yönetimi”, SPK Yeterlilik Etüdü, 2003.
COġKUN, Yener; “Aracı Kurumların Risk Haritası”, SPK Dergisi; No:3, 2010,
52-75.
153
ÇAKIN
Tuğba,
“Yatırımcıların
Korunması
Kapsamında
Aracılık
Faaliyetlerinde ĠĢ YapıĢ Kurallarına ĠliĢkin YurtdıĢı Düzenlemeler ve
Türkiye Ġçin Öneriler, SPK Yeterlilik Etüdü, 2010.
ÇETĠN, Nusret, TÖREMĠġ, Ebru; “Menkul Kıymet Borsalarında Alım Satıma
Aracılık Faaliyeti Kapsamında Aracı Kurumlarla Yatırımcılar Arasındaki
ĠliĢkinin Hukuki Niteliği”, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi; C. XII,
2008, 77-102.
ÇITAK, Serdar; Amerika BirleĢik Devletleri Finans Sistemi Ġçinde Aracı
Kurumlar, Ankara, SPK Yayınları, No:121, 1998.
DELĠKANLI, Ġhsan Uğur; “Repo ĠĢlemlerinde Finansal Raporlama ve UMS 39
ve UFRS 7 DeğiĢikliğinin Etkisi”, ĠMKB Dergisi Cilt:11 Sayı:44, Ġstanbul,1-29.
DELOITTE;
ĠGAAP 2011, A Guide to IFRS Reporting, 4 th Edition,
LexisNexis, 2011.
EPSTEIN, Barry j., JERMAKOWĠTCZ, Eva K.; IFRS: Interpretation and
Application of IFRS, Wiley, 2009.
GrantThornton, “IFRS Hot Topic: Accounting for Client Money”,internet
sitesi:http://www.gtturkey.com/UD_OBJS/PDF/IFRS/IFRS%20hot%20topic%
202008-06%20accounting%20for%20client%20money.pdf, 20.12.2010)
IASC, Financial Instruments, IASC Foundation Education, 2009.
ĠNCEOĞLU, Mehmet Murat; Sermaye Piyasasında Aracı Kurumların
Hukuki Sorumluluğu, Ankara, Seçkin Yayınevi, 2004.
154
KALAYCI, ġeref; Intermediation in Capital Markets a Comparative
Study:Turkey and USA, Ankara, SPK Yayınları No:137, 2001.
KARAKAġ, Tülay: Portföy Yönetim SözleĢmesi, Banka ve Ticaret Hukuku
AraĢtırma Enstitüsü, Ankara, 2000.
KAVAL, Hasan; Muhasebe Denetimi, Ankara, Gazi Kitabevi, 2.Baskı,
2005.
KAVAL, Hasan; “TMS Kapsamında ÇeĢit Esasına Göre Kar/Zarar ve Diğer
Kapsamlı
Gelirler
Tablosu”,
E-YaklaĢım,
2011
http://www.ozdogrular.com/content/view/17824/
KILIÇ, Saim; Sermaye Piyasasında Yatırımcının Korunması, Ankara, SPK
Yayınları No:95, Ankara, 1997.
KÜÇÜKSÖZEN,
Cemal;
Yatırımcının
Korunması:
Türk
Sermaye
Piyasasının Bu Açıdan Değerlendirilmesi, Ankara, SPK Yayınları No:131,
1999.
MANAVGAT, Çağlar: Sermaye Piyasasında Aracı Kurumlar, Banka ve
Ticaret Hukuku AraĢtırmaları Enstitüsü, Yayın No:251, Ankara, Feryal
Matbaacılık 1991.
ÖRTEN, Remzi, KAVAL, Hasan ve KARAPINAR, Aydın; Türkiye Muhasebe
– Finansal Raporlama Standartları, Ankara, Gazi Kitabevi, 2007.
ÖZDEMĠR, Emrah; “Aracı Kurumlarda Sermaye Yeterliliği Düzenlemeleri
Uygulama Sorunları ve Çözüm Önerileri”, Ankara, SPK Yeterlilik Etüdü,
2004.
155
ÖZDEMĠR, Sinem Burcu; “Bankaların Sermaye Piyasası Faaliyeti Ġcra
Etmeleri Ġçin Uyulması Gereken Esaslar”, Ankara Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk (Ticaret Hukuku) Anabilim Dalı Tezsiz Yüksek
Lisans Projesi, Ankara, 2008.
ÖZTÜRK, Cenk; “Borsa Aracı Kurumlarında Denetim ve Yatırımcının
Korunması”, T.C. Ġstanbul Üniversitesi Yüksek Lisans Tezi, 2005.
POSER, Norman, Broker- Dealer Law and Regulation, Aspen Law &
Business, New York,1995.
ROSS, Richard; Handbook of Stockbrokerage Accounting, Prentice
Hall,1994.
SUBRAMANI, R. Venkata,
IFRS
9”,
Ġnternet
sitesi:
“Salient Differences Between IAS 39 And
salient-differences-between-ias-39-and-ifrs-9,
http://accountingforinvestments.com, 20.01.2012.
TANÖR, Reha: Türk Sermaye Piyasası (1.Cilt), Beta, Ġstanbul 1999.
TINIÇ, Seha; “The Strategy for Developing Efficient and Liquid
Securities
Market:
Competition
or
Public
Regulation?”,
Recent
Developments in Capital Markets in Turkey, Proceedings of the OECD-CMB
Conference, Ankara, 1985.
TSPAKB; Türkiye Sermaye Piyasası 2011, 2012.
Ġnternet: http://www.tspakb.org.tr/tr/LinkClick.aspx?fileticket=zB8cOmoZrE%3d&tabid=153&mid=588
156
ULUDAĞ
TÜRKER,
Dilek;
Aracı
Kurumların
Mali
Yapılarını
Güçlendirmeye Yönelik Bir Yöntem: Sermaye Yeterliliği, Ankara, SPK
Yayınları No:134, 2001.
ÜNAL, Oğuz KürĢat; Aracı Kurumlar:Türk ve ABD Hukukunda Aracı
Kurumlar, Ankara, YaklaĢım Yayınları, 1997.
YALKIN, Yüksel Koç; Genel Muhasebe, Ankara, Nobel Yayın Dağıtım, 2005.
YANIK, Serhat; Aracı Kurum ĠĢlemleri ve Muhasebes”, Ġstanbul, Türkmen
Kitapevi, 2007.
YILDIRAN, Tuncay; “Mali Oranlar ve Diskriminant Modeli ile Aracı Kurumların
Mali Açıdan BaĢarılı BaĢarısız Olarak Sınıflandırılması” SPK Yeterlilik Etüdü,
1998.
ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARI, www.kap.gov.tr
SERMAYE PĠYASASI MEVZUATI
http://www.spk.gov.tr/apps/Mevzuat/?submenuheader=-1
Sermaye Piyasası Kanunu
Sermaye Piyasası Tebliğleri
Seri:V, No:6
Seri:V, No:7
Seri:V, No:34
Seri:V, No:46
Seri:V, No:51
Seri:V, No:55
Seri:V, No:59
Seri:V, No:65
Seri:V, No:125
Seri:XI, No:7
Seri:XI, No:29
157
ULUSLARARASI
www.iasb.org
FĠNANSAL
RAPORLAMA
STANDARTLARI,
TÜRKĠYE FĠNANSAL RAPORLAMA STANDARTLARI, www.tmsk.org.tr
158
ÖZET
ORUÇ,
Hale.
“Uluslararası
Finansal
Raporlama
Standartları
Çerçevesinde Aracı Kurumlar Ġçin Finansal Raporlama Önerisi”,
Doktora Tezi, Ankara, 2013.
Aracılık faaliyeti sermaye piyasası mevzuatında sermaye piyasası araçlarının
yetkili kuruluĢlar tarafından kendi nam ve hesabına, baĢkası nam ve
hesabına, kendi namına baĢkası hesabına ticari amaçla alım satımı olarak
tanımlanmıĢ ve aracı kurumların yapabileceği sermaye piyasası faaliyetleri
halka arza aracılık, sermaye piyasası araçlarının alım satımına aracılık, repo
ters repo iĢlemleri, yatırım danıĢmanlığı ve portföy yöneticiliği olarak
belirlenmiĢtir. Bu faaliyet çeĢitliliğine bağlı olarak aracı kurumların karĢıya
kaldığı riskler de çeĢitlidir. Aracı kurumların faaliyetlerinin ve risklerinin takibi
tüm menfaat sahipleri ve piyasa mekanizmasının etkin isleyiĢi için öncelik arz
etmekte olup, bu risklerin izlenmesinde finansal tablolar en önemli rolü
oynamaktadırlar. Sermaye Piyasası Kurulu tarafından, aracı kurum risklerinin
takibi ve tüm ilgili taraflar için yeterli kamuyu aydınlatma sağlanması
amaçlarıyla aracı kurumlar için özel bir hesap planı oluĢturulmuĢ, sermaye
yeterliliğine
iliĢkin
düzenlemeler
yapılmıĢ
ve
finansal
raporlamada
uluslararası finansal raporlama standartlarına uyum zorunluluğu getirilmiĢtir.
Ancak aracı kurumların kamuya açıklanan ve bu yönüyle tüm menfaat
sahipleri için bilgi sağlamada en önemli fonksiyonu üstlenen finansal
tablolarının aracı kurum sektörünün ve aracı kurum faaliyetlerinin yapısını
tam olarak yansıtmadığı görülmüĢtür. Bu kapsamda aracı kurum bilanço ve
gelir tablolarında dikkat çeken hesap ve uygulamalar incelenerek tespit
edilen sorunlar ve çözüm önerileri çerçevesinde aracı kurumlar için
uluslararası finansal raporlama standartlarına uyumlu örnek bilanço ve gelir
tablosu formatları oluĢturulmuĢtur.
159
Anahtar Sözcükler
1. Aracı Kurum
2. Finansal Tablo
3. Uluslararası Finansal Raporlama Standartları
4. Risk
5. Kamuyu Aydınlatma
160
ABSTRACT
ORUÇ, Hale. “Proposal for Financial Reporting of Brokerage Firms in
line with International Financial Reporting Standards”, PhD Thesis,
Ankara, 2013.
In capital market legislation, intermediation is described as “buying and
selling of capital market instruments by authorized institutions in their own
name and for their own account, in the name and for the account of another,
and in their own name and for the account of another; while the capital
market activities which brokerage firms are allowed to engage in are
determined as intermediation for public offering, intermediation for
the
trading of capital market instruments, repurchase and reverse-repurchase
transactions,
investment
consultancy
and
portfolio
management.
Consequently, brokerage firms are exposed to varied risks arising from these
activities. Surveillance of the these risks are crucial for all market participants
and for the effective market functioning and information displayed in the
financial statements are of utmost importance. The Capital Markets Board, in
order to track the risks of brokerage firms and to provide public disclosure in
full and in time for all related parties, constituted a special chart of accounts
for brokerage firms and formed the regulations regarding capital adequacy in
harmonization with the International Financial Reporting Standards. On the
other hand, it has been confirmed that the publicly available financial
statements do not reflect the operational and financial results on firm and
industry level. In this respect, financial statements are examined and
solutions are developed/proposed for the problems identified while illustrative
financial statement formats are also formed for brokerage firms based on
International Financial Reporting Standards.
161
Key Words
1. Brokerage Firm
2. Financial Statement
3. International Financial Reporting Standards
4. Risk
5. Public Disclosure
Download