Hekimin edilmemesine göre altý aydan sekiz yýla kadar hapis cezasý ile para cezasý öngörülmüþtür. Ayný rapor düzenleme- hükümde gerçeðe aykýrý belgeyi bilerek kullanan kiþinin de hekimin aldýðý cezanýn sinde gözeteceði aynýsýný alacaðýný; gerçeðe aykýrý belge tek husus düzenlemesi için para veren ya da vaat eden hastalýðýn yahut menfaat temin ya da vaat eden kimse durumu ve hakkýnda dahi bir yýldan üç yýla kadar hapis cezasý öngörülmüþtür. tedavi 01. 04. 2005 tarihinde yürürlüðe girecek yönünden olan Türk Ceza Kanununda da sahte istirahat rapor/belge düzenlenmesi suç sayýlmýþtýr. raporu Kanunun 210. maddesine göre “Gerçeðe aykýrý verilmesinin belge düzenleyen tabip, diþ tabibi, eczacý, ebe, gerekip gerekme- hemþire ya da diðer saðlýk mesleði mensubu, üç aydan bir yýla kadar hapis cezasý ile mesidir. cezalandýrýlýr. Düzenlenen belgenin kiþiye haksýz bir menfaat saðlamasý ya da kamunun ya da kiþilerin zararýna bir sonuç doðurucu nitelik taþýmasý halinde, resmi belgede sahtecilik hükümlerine göre cezaya hükmolunur.” Resmi belgede sahteciliðin cezasý ise 3-8 yýl hapistir. Ayrýca, hekimlerin gerçeðe aykýrý belge/rapor vermeleri etik açýdan da kusur olarak nitelenmekte ve Türk Tabipleri Birliði Disiplin Yönetmeliði’nin 5.maddesinin (g) bendinde 15 günden 6 aya kadar meslekten men cezasýný gerektiren suç olarak belirlenmiþtir. Sonuç olarak Bütün bu belirlemeler göstermektedir ki hekimlerin herhangi bir menfaat karþýlýðý ya da hatýr için gerçeðe aykýrý belge ya da rapor vermeleri suç olup hiçbir þekilde kabul edilemez. Ancak hekimlerin herhangi bir þahsa rapor vermeden önce ilgili þahsýn çalýþtýðý kurumun amirini “aydýnlatmalarý” da ayný þekilde kabul edilemez. Böylesi bir tutum hekimin raporunun sahte olduðunu baþtan kabul ederek memurun amirinin de uygun görmesi durumunda sýrf memur yýllýk izin dýþýnda bir izin kullanabilsin diye hekimin yetkisinin kötüye kullanýlmasý sonucunu doðurur. Kamu hizmetlerinin aksamaya meydan vermeyecek þekilde planlanmasý ve yürütülmesi yetki ve görevi Ýdareye ait olmakla birlikte, bunu saðlamak için hasta olan kiþilere rapor verilmesini önlemeye yönelik uygulama yapýlmasý –ne kadar iyiniyetli de olsa- hiçbir hukuksal düzenlemede yeri olmayan bir yöntemdir. Hekimin verdiði rapora güvenilmemesi durumunda yapýlacaklar mevzuatta belirlenmiþ olup -memur da olsa- hastaya rapor verilmeden önce amirine “danýþýlmasýný” öngören bir düzenleme bulunmadýðýna göre ... Kaymakamlýðý’nýn ... tarihli yazýsý gereðinin yerine getirilmesi olanaklý deðildir. Dr. Orhan Odabaþý Ýletiþim için: [email protected] TTB- STE Kredi Puaný ve Kitap Kazananlar Kasým 2004 sayýmýzdaki Ödüllü Bulmaca’dan kredi puaný kazananlar 1- Arda Gafur, 2- Sami Terzi, 3- Yüksel Tur (Ankara), 4- Aylin Adalý (Aydýn), 5- Arife Hüsnügil (Eskiþehir), 6- Ömer Kýlýç (Gaziantep), 7- Cevat Aþkar (Hatay), 8- Serdal Kanuncu (Ýskenderun), 9- Kemal Demirkýran (Ýstanbul), 10- Ümit Zafer Karakuþ, 11- Metin Altýparmak (Kayseri), 12- Filiz Öztürk Örsdemir* (Kýrýkkale), 13- Ýsmail Cihat Tuna*, 14- Seher Yeþilyurt (Kütahya), 15- Mustafa Þahin (Malatya), 16- Hami Öner* (Sinop), 17- Mahmut Akdað, 18- Aynur Þahin, 19- Emel Konur, 20- Cengiz Semercioðlu, 21- Figen Akdað*, 22- Cengiz Kaplan, 23- Ýzzet Yýlmaz*(Tekirdað). Yýldýz (*) konulmuþ olanlar, TTB Yayýnlarýndan Dr. Umur Gürsoy’un “Enerjide Toplumsal Maliyet ve Temiz Yenilenebilir Enerji Kaynaklarý” adlý kitabý da kazandýlar. • 2005• cilt 14 • sayý 2 • VII