EKOLOJİ

advertisement
EKOLOJ
20.yüzyıl, kapitalizmin yalnızca emekçileri ve yoksulları sömürmekle kalmayıp gezegenimizi
de bir daha geriye döndürülmesi 100 yıllar sürecek ekilde tahrip etmesine ve ya malamasına
tanık oldu. Devlet kapitalizminin ya andı ı ülkeler ise liberallerle do ayı sömürmek
konusunda adeta yarı tılar. Reel sosyalist ülkelerin iktisadi bakı açıları, üretim biçimleri ve
kendi ba larına kutsallı ı sorgulanamaz kalkınma, verimlilik gibi amaçları, bu devletlerin
piyasa ekonomilerini benimseyen devletlerden ekolojik açıdan pek farklı olmadıklarının bir
göstergesiydi.
20. yüzyılın sonlarına do ru ise küreselle en kapitalizmin sömürüsünün yo unlu u daha da
arttı. Küresel ısınma, iklim de i iklikleri, do al ya am alanlarının tahrip olması gibi
konularda birkaç göstermelik zirve dı ında egemen sistem, karlılık oranlarında dü ü lere
neden olacak kalıcı olmayan çözümlere dahi yana madı. Bu ba lamda küresel tekellerin ve
devletlerin belirledi i politikaların reforme edilebilece ini savunan çevreci örgütlerin i e
yaramazlı ı ortaya çıktı. Yegane varolu amacı sermaye birikimi olan küreselle en kapitalist
irketler rekabet güçlerini koruyabilmek ve piyasa içinde kendilerini var edebilmek için
büyümek ve bu yüzden emekçileri ve do ayı daha fazla sömürmek zorundadırlar. Emek
sömürüsünden taviz vermek zorunda kaldıkları dönemlerde do a sömürüsünün yo unlu unu
arttırmak isteyeceklerdir. Çevrecilik adı altında yapılanlar ise sadece bir makyaj ve imaj
tazeleme çalı masından öteye gitmemektedir.
Bu ba lamda gerçek bir de i im için sistem içi çevreci talepleri a an, insanın do ayla ve
toplumla olan ili kilerini yeniden düzenleyecek bir bakı açısına ihtiyaç vardır. nsanı kendi
hayatına ve eme ine kar ı yabancıla tırılan üretim ve tüketim ili kilerinin tümü sorgulanmalı
ve bunun sonucunda günümüz toplumunun temel sorunları olan “nasıl daha verimli
olabiliriz?”, “Nasıl daha çok üretebiliriz?” sorularındaki nasılların yerine “niye”ler ve “kimin
için”ler konulmalıdır. Sermayenin verimlili i yerine insanı da içerisine alan ekolojinin
verimlili i gözetilmelidir. Bugün kapitalist mantıkta verimlilik, aynı maddi ko ullarda daha
fazla kar elde edebilmektir. Yani daha fazla kar elde etmek için do anın sömürülmesi bugün
daha fazla verimlilik anlamına gelebilir. Bizim için ise verimlilik, insan ihtiyaçlarının
kar ılanması için ekolojik tahribata yol açmadan insan eme inin kullanımını azaltmayı
amaçlayan bir kavramdır. Yani hem daha çok bo zaman hem de daha sa lıklı bir ya am
ortamı. Serbest piyasa kapitalizmi ve devlet kapitalizmi, verimlili in artması amacıyla
insanları kölele tirirken do ayı da ekolojik dengenin kar ılayamayaca ı bir üretim ve tüketim
döngüsü içine aldı. Bunun sonucu olarak da bize refah, “uygarlık” , geli mi lik, ilerleme
olarak sunulan “yenilikler”, bir yandan do ayla aramızdaki organik ili kiyi ciddi ekilde
zedelerken bizim hayatlarımızı da mekanikle tirip monotonla tırdı.
Ekolojik bozulmanın tersine döndürülebilmesi ve insan ile insan dı ındaki do anın yeniden
ekillenebilmesi için sınıflı toplumun ortadan kalkması bir ön arttır. Çünkü mevcut ekolojik
kriz, ezenlerin kendi kısa vadeli çıkarları do rultusunda milyarlarca insanı umursamadan
hareket edebilmelerinin sonucudur. Zenginler do adaki yıkımın olumsuz etkilerinden
kendilerini bir ölçüde soyutlayabilirken bu olumsuzluklarla bütünen kar ı kar ıya kalanlar
ezilenler olmaktadır. Ezilenler, sadece kendi hayatlarını de il kendilerini sömürenlerin de
dahil oldu u dünyamızdaki canlı ya amı olumsuz etkileyen küresel kapitalist sömürü
mekanizmasının çarkına çomak sokabilecek yegane güç konumundadır.
Egemenlerin, ekolojist taleplerle ortaya çıkan mücadeleleri, i çi taleplerine kar ıtmı gibi
gösterme çabası, sınıf içerisinde yanılsama ve bölünme yaratmak amacı ta ır. Oysa ki fark
edilmesini istemedikleri gerçek, ekolojist mücadele ile sınıf mücadelesinin içiçe oldu udur.
Download