T.B.M.M. B : 31 29 . 11 . 1988 O : 1 niza gelmiş bulunuyorum. Bu

T.B.M.M.
B : 31
niza gelmiş bulunuyorum. Bu vesileyle,
hepinizi saygıyla selamlarım.
Yalnız, konuya geçmeden evvel, za­
man zaman kamuoyunda ne ilaçtır, ne de­
ğildir şeklinde bir kavram kargaşası oldu­
ğu için, ilacın tariA ile sözlerime başlamak
istiyorum.
Beşerî ve veteriner hekimlikte, teşhis,
tedavi edici, koruyucu ve besleyici olarak
kullanılan kimyevî, nebatî, biyolojik mad­
delerin farmasötik teknolojiye uygun ola­
rak, bilimsel standartlarda hazırlanıp, özel
bir isim ve özel bir ambalajla tababette
kullanılmak üzere satışa çıkarılan, belirli
dozlarda, her nevî basit veya bileşik ter­
kiplere ilaç adı verilir. İlaç endüstrisi de,
seri halinde bu mamulü üreterek, tedavi­
ye sunan sanayi dalıdır. Halen, bu endüst­
rimizde 8'i yabancı sermayeli olmak üze­
re, 119 ilaç fabrikası ve laboratuvan vardır.
İlaç endüstrisi, üretim teknolojisi açı­
sından devamlı gelişen ve gelişmesi gere­
ken bir sanayi dalıdır. Özellikle, ilacın et­
kili, emin, kaliteli olması zorunluluğu, en­
düstriyi sürekli olarak bu amaçlara uygun
ve en modern, en rantabl teknolojiyi bul­
maya yöneltmekte, böylece her geçen gün
yeni yöntemler geliştirilmektedir.
İlaç, belki de dünyada ikinci kalitesi
olmayan tek endüstri mamulüdür; çünkü,
başka bir malın üreticisi, ürettiği malın
standartlara uygun olmadığını fark ettiy­
se, bunun fiyatını düşürür ve ikinci kalite
olarak satar; ancak, ilaçta böyle bir durum
söz konusu değildir. Önceden belirlenmiş
standartlarda, uygun üretim yapılmamış­
sa, bu malın adı ilaç değildir.
Bu sektörde, kalite kontrolü, her şe­
yin üzerindedir. Genel olarak, bir ilacın
üretimi iki gün sürer ise, kalite kontrolü
on günden daha fazla sürer. Bunun nede­
ni, ilaç endüstrisinin ürettiği bir mamul­
29 . 11 . 1988
O : 1
de, eğer bir hata olur ise, o hatanın bede­
li insan hayatıdır. İlaç piyasaya verildik­
ten sonra, onun hatasını düzeltmek imkâ­
nı da yoktur.
Türk ilaç endüstrisi, ilaç ihtiyacımı­
zın tamamını değilse bile, yüzde 97'sini
karşılayabilecek durumdadır. Bu, yüksek
bir değerdir. Teknik olarak ne kadar
komplike olursa olsun, Türkiye'de üretil­
meyecek ilaç yoktur anlamına da gelir.
Endüstri, teknik yönden en yüksek
seviyede bilgi isteyen bir endüstridir. Ül­
kemizde bugün, Batı standartlanna uygun
üretim yapılmaktadır. Dünya Sağlık Teş­
kilatınca belirlenen dünyanın 170 ülkesin­
den ancak 36'sının bu üretimi yapabildik­
leri de bir gerçektir. Dünyada pek az ül­
kenin sahip olduğu bu endüstrimizin, tek­
noloji satacak düzeye eriştiğini de görmek­
ten mutluluk duymaktayız. Bugün, birçok
ülke, Türk teknolojisiyle ilaç hammadde­
si üretmekte, ülkemizde üretilen ilaçlar­
dan kullanmaktadır. Türk firmaları, Irak,
İran, Mısır, Kuveyt, Cezayir, Fas ve Su­
dan devletlerinin ilaç ihalelerine katılmak­
ta, başarılı sonuçlar almaktadır.
Değerli milletvekilleri, ilacın, sanayi
devriminden sonra büyük bir gelişme gös­
tererek, sağlık hizmetlerinin en önemli un­
surlarından biri haline gelmesiyle birlik­
te, toplumlar, ilaca büyük bir hassasiyet
göstermeye başlamıştır. Toplumun her ke­
simi, ilacın emniyeti, etkenliği, bulunabi­
lirliği, kalitesi ve bunların sonucu olarak
da fiyatıyla daha fazla ilgilenmeye başla­
mıştır. Toplumların büyük bir çoğunlu­
ğunda, özellikle sosyal güvenlik şemsiyesi
dar olanlarda, ilaca ve özellikle ilaç fiyat­
larına karşı büyük bir kontrol özlemi var­
dır; ülkemizde de bu eğilim mevcuttur.
Değerli milletvekilleri, bugünkü fiyat
sistemine geçmeden önce, bundan evvel­
ki uygulamanın bilinmesinde yarar vardır.