Psikodrama J - Refika Yazgaç Derslerim

advertisement
PSİKODRAMA DERS NOTLARI
Psikodrama J.L.Moreno'nun temellerini attığı yaygın olarak kullanılan felsefe, kuram ve
teknikler bütünüdür. Grekçe Psyche(ruh) ve drama(eylem) sözcüklerinden gelmektedir.
Moreno’ya göre bu, insan varlığını ya da durumun gerçeğini dramatik yöntemlerle
araştırmakta olan bir bilim dalıdır.
Psikodrama başka bir tanımla bir tür dramatizasyondan ya da başka bir ifade ile spontan
tiyatrodan yararlanılarak gerçekleştirilen bir ruhsal geliştirme tedavi yaklaşımıdır.
Ortada yazılı her hangi bir metin yoktur, bir spontan tiyatro sergileyerek izleyenleri
eğlendirmek ya da eğitmek de amaç değildir. Sahnede görülen spontan tiyatro, gerek
oyuncuların gerekse izleyenlerin ruhsal yönden gelişmelerini iyileşmelerini amaçlayan
karmaşık bir sürecin, ancak su yüzündeki bölümüdür.(2) Psikodrama’da her şey
mümkündür. Buradaki ‘’her şey’’ in altını çizmek isterim. Kişiler psikodrama sahnesine
geçmiş de yaşadıkları bir takım olayları getirebilecekleri gibi geleceğe ilişkin hayallerini,
rüyalarını, hatta deja-vu yaşantılarını ya da halüsinasyonlarını da getirebilirler. Ne tür
olursa olsun, geçirdiğimiz bir iç yaşantıyı psikodrama sahnesinde tekrar yaşama şansımız
vardır. Söz konusu ‘’tekrar yaşama’’, geçmişteki bir olayın yeniden yaşanması şeklinde
olabileceği gibi, geleceğe ilişkin bir hayalin provası şeklinde de olabilir. Psikodramanın
niteliğini ve temel özelliğini Moreno’nun Freud’a söylediği bir söz, kanımca veciz bir
şekilde özetlenmektedir. ‘’ Dr. Freud, siz yapay bir ortamda, insanların görmüş
oldukları rüyaları analiz ediyorsunuz. Ben ise onları, görmüş oldukları bir rüyayı
tekrar görmeleri için yüreklendiriyorum.’’ Gerçekten de Moreno’nun dediği gibi,
insanlar, niteliği ne olursa olsun bir takım yaşantılarını psikodrama sahnesinde
tekrarlama, yeniden yaşama şansına sahiptirler. Bir takım yaşantıların psikodrama
sahnesinde tekrarlanması, iyileştirici / tedavi edici işleve sahiptir. Moreno’nun bu işlevle
ilgili görüşü de ilginçtir. Ona göre ‘’İkinci kez yaşanan her gerçek, birinciden
kurtuluştur.’’ Belki şöyle dersek daha belirgin olabilir; eğer bir gerçeği ikinci kez
yaşarsak, bu gerçeği kontrolümüz altına alabiliriz. Yani ilk kez yaşadığımız bazı olaylar,
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
bizi kontrollerine alabilir; fakat biz bu olayları Psikodrama sahnesinde ikinci kez
yaşarsak, bu durumda biz onları kontrolümüz altına alırız. ‘’İkinci kez yaşanan her gerçek,
birinciden kurtuluştur.’’ demek yerine ‘’ ikinci kez yaşanan her gerçek, birincinin
verebileceği zarardan kurtuluştur.’’ diyebiliriz . Bir çocuk, havlayarak kendisini korkutan
bir köpeği yalnız kaldığında taklit ederek korkusunu hafifletmeye çalışır. Muhtemelen
eski çağlarda ilkel insanlar da böyleydi; kendilerini korkutan doğa olaylarını ve
hayvanların davranışlarını, dans ederek ya da benzeri yollarla tekrarlıyor, onlar
karşısında duydukları kaygıyı denetim altına almaya çalışıyorlardı. Kuramsal bir takım
temellere oturtulmuş, çeşitli tekniklerle bezenmiş Psikodrama’da ise, sistematik bir
‘’yeniden yaşama’’ etkinliği söz konusudur. Psikodrama yöneticilerinin organize ettikleri bu
etkinliklerin kişilerin katarsis sağlamalarına bir takım ağırlıklarından kurtulmalarına
yardımcı olur. Evrenin her köşesine sinmiş olan ve adeta sürekli çağıldayan bir cevher
vardır. Bu cevherin adı ‘’ yaratıcılık’’tır. Nesnelerde bulunan yaratıcılık, insanlarda da
bulunur. İnsanlar spontan olabildikleri ölçüde sahip oldukları yaratıcı gücü ürüne
dönüştürebilirler. Moreno’ya göre sosyometrinin amacı, insanların spontanlıklarını ve
yaratıcılıklarını kullanmalarına yardımcı olup bu dünyada tutunmalarını sağlamaktadır.
İşte psikodrama bu amacın gerçekleşmesi için uygun bir etkinliktir; psikodrama
sahnesinde insanlar spontan olmayı öğrenebilirler ve böylece yaratıcı eylemler
sergileyebilirler. Psikodrama sahnelerinde ortaya çıkan bu
durumu
ise, günlük
yaşamlarına taşıma şansları vardır. Psikodrama’da bilinen belli teknikler vardır; yönetici
duruma göre bunları kullanır. Ancak Psikodrama’da yöneticiler, bilinen tekniklerle sınırlı
kalmak zorunda değildir, bir psikodrama yöneticisi, gerektiğinde yaratıcılığını kullanarak,
bilinenlerin
dışında
bir
takım
etkinlikler,
teknikler
üretebilir,
uygulayabilir.
Psikodrama’da rol kavramı/kuramı çok önemli bir yere sahiptir. Moreno’ya göre roller
ben’den çıkmaz, ben, rollerden çıkar. Yine Moreno’ya göre rol, kişiler arası bir yaşantıdır,
sosyal yaşantının ayrılmaz bir parçasıdır; hatta sosyal yaşam rollerden ibarettir. Özetle
tekrarlamak gerekirse psikosomatik, sosyal ve psikodramatik olmak üzere üç tür rol
vardır. Doğumla, hatta doğum öncesi dönemde başlayan bir süreç içinde rol gelişimi
ortaya çıkar. Psikodrama’da, ileride değineceğimiz çeşitli teknikler kullanılır.
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
Psikodrama kavramında insan, varlığının dört boyutuyla dinamik olarak bağlantılıdır.
Bunlar;
1)
Yaşamında oynadığı rollerin kapsamı.
Her birey bir çok fizyolojik, psikolojik, mesleki ve sosyal role göre duyar, düşünür ve
davranır. Her insan için bu roller arasında belirli bir uygunluk ya da uygunsuzluk ortaya
çıkar. Bunun sonucunda insan kendini kendi içinde uyumlu ya da uyumsuz olarak hisseder
ve en sonunda da huzursuz ya da iyi ve rahat olur.
2)
Yaşamı boyunca ilişkide bulunduğu insanlarla etkileşimler.
Bu ilişkiler her insanın çevresinde bir ağ oluşturur. Bu ağı oluşturan bireyler bir ilişki
içine girerler. Bundan bir grup dinamiği belirir ve kişi bu dinamik içinde yerini alır.
3)
Kişinin sosyal atomu.
Duygusal etkileşim içinde olduğu kişisel dünyası
4)
Mensup olduğu grup içerisinde sosyometrik statüsü.
Kişinin yer yüzündeki varlığı kendisinin içtenliğine, kendiliğine ve kurduğu gerçek
iletişime dayanır.
Psikodramayı, bireyin kendisi için kaygı ve üzüntü kaynağı olan bir psikolojik problemini
bir rol olarak alıp bir grup karşısında gerçek yaşamında olduğu gibi oynayarak ortaya
koymasıdır diye de tanımlayabiliriz. . Buna göre psikodrama tekniğinin uygulanabilmesi
için belirli bir ortamda bazı koşulların sağlanması gerekir. Psikodramada bir yönetici
danışman veya terapist ile grubu oluşturan danışanlar ya da izleyiciler vardır.
Danışanlardan biri kendi isteği ile grup karşısında kendi problemi ile ilgili rolünü oynar.
Rol oynanırken ortamda gerekli düzenlemeler yapılır ve grubun bazı üyeleri oynanmakta
olan rolün gerektirdiği diğer rolleri alır;ancak,baş oyuncu problemini oynamak üzere
ortaya çıkan oyuncudur. Ortam tamamen özel olarak seçilmiş bir oda içinde duygusal ve
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
psikolojik ilişkilerin kurulmasına uygun bir terapi ortamıdır. Bu özelliklerden dolayı,
psikodrama devam eden bir grup terapisi veya bir grupla psikolojik danışma süreci içinde,
yerine göre zaman zaman başvurulacak bir tekniktir.
Psikodrama bireyin grup içinde problemlerini yaşantısal olarak oyunla sergileme fırsatı
vererek onun tüm duygularını ortaya koyması ve problemi hakkında daha çok
bilinçlenmesi sağlaması bakımından etkili bir terapi tekniğidir. Ancak, bu sonuçların
gerçekten ortaya çıkması için psikodramayı yöneten terapistin bu konuda yeterli ve
tecrübeli olması gerekir.
Psikodrama sürerken danışanın yani esas oyuncunun ortaya koyduğu davranışları ve bu
davranışlar arasındaki ilişkileri anlama ve gerektiğinde bir yönetici olarak terapistin
yapacağı girişimler, yorum ve yönlendirmeler çok önemlidir. Bunlar ise psikodrama
süresince terapistin çok uyanık ve etkin olmasını zorunlu kılar.
Psikodrama, oyun oynama bittikten sonra paylaşım ve tartışmalarla gruptaki diğer
üyelerin ve seyircilerin de katılmaları uygun olur. Bu şekilde gruptaki diğer üyeler
arasındaki psikolojik ilişkiler daha da ileri götürülerek psikodramanın terapötik etkisi
artırılabilir.
Psikodrama’da bir kişinin, Protagonistsin (Protos:birinci, agon: savaşçı) grup içinde
aslında kendisi için ve kendi koşullarına göre düzenlenmiş olan, ama bütün grubun da
kendi yaşantılarına göre katılıp rol aldığı bir oyunu sergiler. Böylece Psikodrama’da
özgürleşen insan kendi dışına çıkarak aynı şekilde özgürleşmiş ve kendi dışına çıkmış
insanlar önünde bir tiyatro oluşturmaktadır. Amaç yaşamını baştan yeniden kurgulamak
ve aynı olguyu çeşitli roller içinde yeniden gözlemleyebilmektir.
Psikodrama insanlar arası ilişkiler zemininde ruhsal olguların geliştiğini, ve ancak bu ve
benzeri ilişkiler ağı içinde daha uygun yollarda gelişebileceğini kabul eden ve çalışma
alanını yalnız klinik içinde bırakmayıp insanların ve toplulukların bulunduğu her yöne yayan
çağdaş akımların tipik bir örneğidir.
Günümüzde pek çok kuram geçerliliğini yitirmesine rağmen psikodrama, etkinlik ve
güncelliğini korumaktadır. Sosyometri toplulukların iç dinamiklerini anlama ve araştırma
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
yöntemi olarak varlığını sürdürürken psikodrama içinde de kullanım alanları bulmaktadır.
Freud'un son dönemlerine yetişen Moreno onu insanı kısıtlı bir laboratuarın içine
sokmakla eleştirir ve kendisinin bizzat onların yaşamına katılarak, gözleyerek, yaşayarak
ve yaşarken düzelterek önemli bir farklılık getirdiğini söyler. Moreno'nun grup
psikoterapisi bir süre sonra psikanalistleri etkilemiş ve psikanalitik grup psikoterapisi
gelişmeye başlamıştır. Daha sonra bu oluşum grup analizi olarak adlandırılmıştır.
Psikodramadan
etkilenen
Gestalt
terapistleri
de,
eylem
metotlarını
kullanmaya
başlamışlardır. Kullandıkları en önemli teknik olan "boş sandalye" tekniğini psikodramadan
almışlardır. Moreno'nun psikodramasından çok sonra iletişim grupları ve Rogerian grup
terapisi gelişmiştir. Bu anlamda Moreno'nun yaptığı gerçek bir devrimdir.
Gerçeğin aksiyonla yeniden keşfedilmesi olan psikodrama kaynağını insandaki üç önemli
temel özellikten alır. Bunlar:Eylem, yaratıcılık ve spontanlıktır.İnsan eyleme dönük bir
varlıktır. Hareketsiz bir yasamdan söz etmek mümkün değildir. Bu eylem ihtiyacının
doyurulabilmesi eylemin yeterli ve uygun olmasına bağlıdır, bu ise insanin yaratıcılığı ve
bu yaratıcılığın sergilemesine olanak tanıyan spontanlığı sayesinde gerçekleştirilir.
Spontanlık yeni ya da eski durumlara kişinin yeni ve uygun tepkiler verebilme halidir.
Spontanlık ve yaratıcılık arasındaki ilişki Moreno'nun şu benzetmesinde anlamını bulur :
"Eğer kişi spontan ise ve yaratıcı değilse, bu samuray kılıcı taşıyan bir köylüye benzer;
kılıcı kullanmasını bilmediği için kendini bile kesebilir. Eğer kişi yaratıcı ama spontan
değilse, bu kılıcı olmayan bir samuray savaşçısına benzer; kılıç olmadığı zaman bildikleri
bir isine yaramaz".
Psikodrama, insanin yaratıcılığının ve spontanlığının sınırlarını yakalamasını ve ulaşılan bu
noktada eylem ihtiyacını karşılamasını hedefler. Psikodrama grup psikoterapileri içinde
belki de uygulama alanı en gelişmiş olan grup psikoterapisidir. Tedaviden eğitime,
endüstri psikolojisinden tiyatroya uzanan geniş bir yelpaze içinde kendine kendine
uygulama alanları bulur. Doğası gereği hızlıdır. Birçok önemli çalışmanın bir kaç saatin
içine sığdığına tanık olunur. İnsanın üç temel ilişki kurma biçimi olan empati, tele ve
tranferans, tüm ilişkilerde varlığını gösterir. Tele: İnsanlar arası kaynaşma yani
Moreno’nun sosyalizasyon yaratıcı iş birliği, “sevgi ve beraberliktir” Ancak kapsamlı bir
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
ilişki biçimi olarak karşılıklı gerçek nedenlere dayalı mücadele de bu tür ilişki içine
alınmalıdır. Moreno, iki ya da daha fazla insan arasında ki ilişki biçimine tele süreci adını
verir.Tele bir an için karşılıklı olarak diğer kişinin iç dünyasını ve o anda kendisini nasıl
hissettiğini, duruma göre de onun içinde bulunduğu yaşam koşullarını kendi içinde yaşaya
bilmektir. Böylece tele tek yönlü bir empati değil, iç dünyaların karşılaşmasıdır.
Psikodrama
sağlıksız
ilişki
kurma
biçimi
olan
tranferansların
çözümlenmesini
(Transferans: Tam olarak gerçeğe dayanmayan bir kişiler arası ilişki biçimidir. Bir insan
duygusal aktarım yoluyla diğer bir insanla ilişki içine girdiğinde, bu kişi artık onun için
kendi gerçeği olan bir kişi değil, daha çok diğerinin bilinç dışı istek ve anılarının taşıyıcısı
olarak görünür.buna transferaz denir.)
buna karşılık olarak sağlıklı ilişki kurma biçimleri olan tele ve empatinin geliştirilmesini
hedefler. Bütün bunları gerçekleştirirken sayısız ısınma tekniklerinden ve yardımcı
tekniklerden ve vazgeçilmez olan üç temel teknikten yararlanır.
Bu üç temel teknik: Eşleme, rol değiştirme ve ayna teknikleridir.
Eşleme tekniği en güçlü psikodrama tekniğidir, kaynağını rol gelişiminin ilk iki
aşamasından alır. Kişi eşleme yaptığı kimsenin durumunu, iç yaşantısını sezip onları o imiş
gibi dile getirir. Protogonistin söyleyemediği, söylemek istemediği veya o anda bilincinde
olmadığı duygularını dile getirir. Eşlemeyi yapan kişinin o anda duygu, düşünce ve
gereksinimlerini bir kenara bırakması gerekir. Eşleyen kişi mantık ve kuramsal saplantı ve
düşüncelerden uzak kalması gereklidir. Bu şekilde yaşantılarını, hatıralarını, istek ve
fantezilerini bastıran protogonistin bunları hatırlamasına, tekrar yaşamasına yardımcı
olur. Bunu rol değiştirme ve ayna teknikleri izler.
Bu tekniklerin en önemlisi, en vazgeçilmez olanı rol değiştirme tekniğidir. Her birey
çeşitli roller sergiler, yani belli bir rol repertuarına sahiptir; ve bu repertuar
geliştirilebilir. İleride daha ayrıntılı tartışacağız, ancak burada kısaca, rol oynama ve rol
değiştirme arasındaki farka değinmek istiyorum. Bir üyenin psikodrama sahnesinde belirli
bir rolü sergilemesine ‘’rol oynama’’ adı verilir. Örneğin bir annenin yaptıklarını yapan bir
üye anne rolünü, bir öğretmenin yaptıklarını yapan bir üye ise öğretmen rolünü sergilemiş
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
olur. Rol değiştirmede ise bir üye karşısındaki kişinin yerine/rolüne geçerek, o kişinin
rolünü oynamaya, bir anlamda onunla empati kurmaya çalışır. Aslında rol oynama ile rol
değiştirme birbirinden tamamen bağımsız değildir; rol değiştiren bir üye aynı zamanda
rol de oynamaktadır. Ancak rol oynama daha genel bir anlam, rol değiştirme ise daha özel
bir anlam taşır.
Baş oyuncu olan protagonist rol değiştirme sayesinde empatiyi gerçek anlamı ile birlikte
yaşamaya başlar ve tele ilişkilerinin gelişimini beslemeye başlar. Başkalarını anlamak
istiyorsanız rol değiştirmelisiniz. Psikodrama sahnesinde kişi hayatta alması mümkün
olmayan rolleri dahi alabilir, yasayabilir ve oynayabilir. Rol değiştirme tekniği çocuğun
‘’sen’’i tanıması, sen ayırımı yapması ve konuşma yeteneğinin gelişimi ile ilgilidir.
Ayna tekniği: Çocuk gelişiminin “her şey gerçek” aşamasındaki durumdan kaynağını alır.
Bu aşamayı kendini tanıma diye adlandırır. Çocuk bu aşamada kendisini çevreden ayırır ve
kendi varlığını dış dünyadan ayrı olarak algılayabilir. Ayna tekniğinde bir yardımcı terapöt
veya bu yönde deneyimli bir grup üyesinden, yani yardımcı benden yararlanabilir. Belli bir
gözlem döneminden sonra yardımcı ben danışanı, sahnede tıpkı aynadaki görüntüsü olduğu
gibi, onun rolüne girerek grup içinde, serviste, yaşamda nasıl bir davranış içindeyse öyle
oynar. Bu canlandırma sırasında danışan grup içinde kendisini seyreder. İlişki biçimini,
gösterdiği tepkileri, rahatsız edici yönlerini, diğerlerinin tepkilerini görür, kendisini
ilişkide bulunduğu kişinin yerine koyar. Çoğu kez bu teknik rolü canlandırılacak kişiye bilgi
vermeden, kişi hazırlanmadan yapılır.
Bir psikodrama oturumu üç bölümden oluşur.
Bunlar :
·
Üzerine çalışılacak olan konunun belirlendiği ısınma aşaması,
·
Konunun çalışıldığı oyun aşaması,
·
Ortaya çıkan ürünün son seklinin verildiği görüşme aşaması.
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
Bir psikodrama oturumu her uygulaması içinde bu aşamaları içermek zorundadır.
Psikodramanın Temel Öğeleri
Protagonist: Psikodramatik oyunun kahramanı başoyuncusudur. Gruba katılan danışan
veya üyelerden biridir ve kendi yaşamını ortaya koyduğu zaman protagonisttir.
Yönetici: Psikodrama yöntem ve tekniklerini kullanarak protogonistin
probleminin
incelemesine yardımcı olan uzman kişidir.
Yardımcı
Ben: Psikodrama yöneticisi ve protogonistin yanında rol alan kişidir.
Protogonistin yaşamındaki bir kişiyi ya da protogonistin bir parçasını, bir yönünü
canlandırır.
İzleyici: Psikodrama’ya katılan diğer kişilerdir. Gerekirse aktif katılımda bulunurlar .
Sahne: Çapı en az 12-15 adımlık bir alan olmalıdır . Bazı eşyalar bulundurulabilir.( masa,
sandalyeler, yastık, minder) Daha ayrıntılı bir sahneye gerek yoktur. Çeşitli renkteki
ışıklar ve müzik yardımcı olabilir.
Psikodrama
teknikleri
;
aksiyon
metotları,
encounter(karşılaştırma)
teknikleri,
geliştirme oyunları, tiyatro oyunları, yapılandırılmış yaşantılar, sözsüz alıştırmalar olarak
kullanılır . Bunlar Moreno geliştirmiştir. Moreno ' dan sonra da yönlendirilmiş fantezi,
psikosentez, duyumsal uyanıklık,
Gestalt terapi, yaratıcı drama gibi alanlardan
uyarlanmış fikirlerle gelişmeye devam etmektedir.
Antogonist : Protagonistten sonraki en önemli kişi genellikle eşi veya çatışma halindeki
kişidir.
Co-terapist : Yardımcı yönetici, lidere yardım eder.
Psikodrama duygusal problem çözümünü içeren "protagonist merkezli " bir oyun
biçimidir. Genellikle derin duygusal yaşantılara doğru gidiş söz konusudur.
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
Psikodrama Oturumunun Aşamaları
Genelde bir psikodrama oturumu üç aşamadan oluşur. Bunlar ısınma, oyun ve görüşme
aşamalarıdır. Ancak bazı durumlarda bir oturum, yalnızca ısınma ve görüşme
aşamalarından ya da yalnızca oyun ve görüşme aşamalarından oluşabilir. Oturumun kaç
aşamadan oluşacağını grup yöneticisi ve sürecin niteliği belirler.
Isınma aşamasının temel amacı, ısınan oyuncular arasında bir baş oyuncu çıkmasıdır. Eğer
ısınma teknikleri sonucunda bir baş oyuncu ortaya çıkarsa, oyun aşamasına geçilir.
Psikodrama’da ikinci aşama oyun aşamasıdır. Bu bölümde genelde, baş oyuncunun getirmek
istediği oyunu sergilenir. Yönetici ve baş oyuncu sahneye gelir. Baş oyuncunun getirmek
istediği yeterince belirginse yönetici hemen oyunu başlatabilir. Fakat olay yeterince
belirgin değilse yönetici olayı somutlaştırmak için bir müddet görüşmeye devam eder.
Çeşitli sorular sorar. Onun o andaki duygularını ve ihtiyaçlarını kavramaya çalışır.
Yönetici baş oyuncudan, canlandırılacak olayın geçtiği ortamı tanımlamasını ister. Baş
oyuncu, olayın nerede, ne zaman geçtiğini, ortamda kimlerin olduğunu, belirtmelidir.
Dekorun canlandırılması ve tanımlanması önemlidir. Dekordan sonra sıra oyunca yer
alacak kişilere gelir. Baş oyuncu oyunda yer alacak yardımcı oyuncuları sahneye davet
eder. Bu arada yönetici oyun boyunca baş oyuncunun yanında bulunacak ve gerektiğinde
onun rolünü alacak olan bir eş ego seçmesini söyler. Dekor ve oyuncular tanımlandıktan ve
hazırlandıktan sonra sıra dramatizasyona gelir. Oyunlaştırmanın nasıl yapılacağı
konusunda önceden belirlenmiş kesin kurallar yoksa da uyulması gereken bazı temel
ilkeler vardır.
1)
2)
Psikodrama’da olayların anlatılması değil, oyunlaştırılması esastır.
Şimdi ve burada ilkesine uyulması gerekir. Geçmiş ve gelecek ancak şu an ile
bütünleşebildiği taktirde önemlidir.
3)
Psikodrama sahnesinde entellektüel tartışmalara girişilmesi değil, duyguların
yaşanması esastır. Bir baş oyuncunun duygularını kenara itmesi, diğer bir ifadeyle
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
spontanlığının azalması halinde yönetici, öncelikle empati kurarak, yeterli olmazsa
uyararak bu baş oyuncunun duygularından kopmamasını sağlamaya çalışmalıdır.
4)
Yönetici psikodramanın hiçbir safhasında, özellikle de oyun sırasında doğrudan
yorum yapmaz. Yorum sayılabilecek sorular sormaz.
5)
Psikodrama’da oyunun yazarı baş oyuncudur. Rolleri dağıtan, oyunu sürükleyen
baş oyuncudur. Yöneticinin bu tablodaki yerinin esnek olmasında yarar vardır. Bir
yönetici sahnedeki oyuna müdahale etme-etmeme boyutunda nerede bulunacağına
iyi karar vermelidir.
Yönetici, oyunu başlattıktan sonra, oyunun baş oyuncu tarafından akıcı bir şekilde
sürdürüldüğünü gördüğünde, kenara çekilebilir, hatta geçici bir süre için sahneden
çıkabilir. Ancak şu üç durumda yönetici sahneye dönmelidir;
a) Baş oyuncu bunaldığında b) Oyun statikleştiğinde c) yöneticinin kafasında belli bir
oyun stratejisi izlemek gerektiği fikri uyandığında yönetici oyuna müdahale edebilir.
Yöneticinin gerektiğinde oyuna müdahale etmesi onun katalizörlük işlevini zedelemez.
Hangi psikodrama tekniklerinin uygulanacağına şüphesiz ki yönetici karar verir ancak
yönetici kendisini tekniklerin uygulanışında zorlayıcı ve tek söz sahibi ve saymamalıdır.
Yöneticinin önerdiği bir tekniği eğer baş oyuncu uygulamak istemezse, yönetici bu konuda
ısrarcı olmamalıdır. Çünkü Psikodrama’da amaç, baş oyuncuya, kendisi ile ilgili bir takım
gerçekleri zorla göstermek değil, onun duygusal açıdan rahatlamasına, katarsis
sağlamasına ve iç görü kazanmasına yardımcı olmaktır.
Yöneticiler, baş oyuncuların o andaki duygularını ve ihtiyaçlarını dikkate alarak, her
konuya özgü ayrı bir oyun stratejisi koymak zorundadırlar. Oyun süreci içinde,
psikodrama tekniklerinden hangilerinin ne şekilde nasıl uygulanacağına sürece bakarak
yönetici karar verecektir
Oyun sonunda tüm üyeler toplanarak görüşme aşaması gerçekleştirilir. Bazen ısınma
aşamasında ortaya bir baş oyuncu çıkmaz: bu durumda oyun aşaması atlanarak görüşmeye
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
geçilir. Grup ısınma aşamasında ve oyun sırasında uygulanan teknikler üzerinde tartışır.
Rol geri bildirimi ve özdeşim geri bildirimi yapılır. En önemli değişiklik grup üyeleri
arasında duygusal bir canlılık oluşturmaktır.
KAYNAKLAR
2)
Prof.Dr. Üstün DÖKMEN (Sosyometri ve Psikodrama, Sistem Yayıncılık Ocak
1995)
4)
ALTINAY
Deniz, Psikodramada Grup Psikoterapisi 400 Isınma Oyunu ve
Yardımcı teknik, Sistem Yayıncılık, İstanbul, 2003
5)
ALTINAY Deniz, Psikodrama Grup Psikoterapisi el kitabı Yaşama Dair Çok Şey,
Sistem yayıncılık, İstanbul, 2003
6)
MORENO J.L., Sosyometrinin temelleri, Who Shall Survive, Çeviren Nurettin
Şazi Kösemihal ,İstanbul Matbaası,Istanbul, 1969
7)
ÖZBEK, A., & A.LEUTZ, G.
Psikodrama Grup Psikoterapisinde Sahnesel
Etkileşim J. L. MORENO'ya göre psikodrama,
Abdülkadir Özbek Psikodrama
Enstitüsü Yayını., Ankara2003
Refika YAZGAÇ
Uzm. Psikolojik Danışman
Psikodramatist
Psikodrama
Download