232 Tavþanlardaki Endoftalmi Modelinde, Mikrobiyolojik Ajanlarýn Silikon Yaðý Ortamýndaki In Vivo Davranýþlarý Tavþanlardaki Endoftalmi Modelinde, Mikrobiyolojik Ajanlarýn Silikon Yaðý Ortamýndaki Ýn Vivo Davranýþlarý Ergin ER1, Süleyman KAYNAK2, Hakan ÖNER3, Nilüfer KOÇAK3, Nalan TEKÝN4, Sevin KIRDAR5, Ý.Hakký BAHAR6, Güray ÇINGIL2, Ataman GÜRE7 ÖZET Giriþ: Endoftalmide sýklýkla karþýlaþtýðýmýz Stafilokokus aureus, Stafilokokus epidermidis, Pseudomonas aeruginosa ve Kandida albikans'ýn in vivo silikon yaðý ortamýndaki üreme davranýþlarý araþtýrýldý. Gereç ve Yöntem: Yeni Zelanda tipi, beyaz, erkek, vücut aðýrlýklarý 2-3 kg arasýnda olan toplam 8 tavþan çalýþmaya dahil edildi. Mikroorganizmalarýn 24 saatlik kültüründen süspansiyon (107 /ml mikroorganizma) hazýrlandý. Her bir mikroorganizma için iki tavþan seçilip birer gözüne hazýrlanan süspansiyondan 0.1 ml enjekte edildi. Enjeksiyondan 48 saat sonra her bir mikroorganizma için iki tedavi yöntemi uygulandý. Birinci yöntemde tavþan gözüne pars plana vitrektomi yapýldý. Ýkinci yöntemde pars plana vitrektomi sonrasý silikon yaðý verildi. Postoperatif 10. günde operasyonlu gözlerden alýnan materyaller kültür ortamýna ekildi ve koloni sayýmý yapýldý. Bulgular: Enjeksiyondan 24 saat sonra tüm gözlerde klinik olarak endoftalmi geliþtiði tespit edildi. Stafilokokus aureus inoküle edilen, silikon verilerek ve verilmeyerek vitrektomi uygulanan tavþanlarýn gözlerinde hiç üreme olmadý. Stafilokokus epidermidis ve Pseudomanas auroginosa inoküle edilen tavþanlardan silikon yaðý enjekte edilen gözde koloni sayýsýnda azalma tespit edildi. Kandida albikans inoküle edilen tavþan gözlerinden silikon yaðý enjekte edilen gözde üreme olurken, silikon yaðý verilmeyen gözde üreme olmadý. Sonuç: Silikon yaðýnýn fiziksel ve kimyasal özellikleri itibarý ile, mikrobiyolojik ajanlarýn üreme kabiliyetlerini olumsuz yönde etkileyen bir nitelik taþýdýðý ve böylece silikonlu ortamlarda mikrobiyolojik ajanlarýn üremesinde bir baskýlanma oluþtuðu saptanmýþtýr. Anahtar Kelimeler: Endoftalmi, silikon yaðý, pars plana vitrektomi. 1 Uzman Dr., Niksar Devlet Hastanesi, Niksar- Tokat 2 Profesör Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fak Göz Hastalýklarý AD, Ýzmir 3 Uzman Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fak Göz Hastalýklarý AD, Ýzmir 4 Uzman Dr., Serbest Hekim, Antalya 5 Uzman Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fak Klinik Mikrobiyoloji ve Mikrobiyoloji AD, Ýzmir 6 Profesör Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fak Klinik Mikrobiyoloji ve Mikrobiyoloji AD, Ýzmir 7 Profesör Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fak Multidisiplin Laboratuvarý, Ýzmir Ret - Vit 2002; 10 : 232-239 233 THE IN VIVO BEHAVIOURS OF MICROBIOLOGICAL AGENTS IN SILICONE OIL IN THE ENDOPHTHALMITIS MODELS OF RABBITS physical and chemical properties and so inhibiting the growth of microbiological agents in silicon enriched media. Key Words: Endophthalmitis, silicone oil, pars plana vitrectomy. SUMMARY Purpose: The growth behaviours of Staphylococcus aureus, Staphylococcus epidermidis, Pseudomonas aeruginosa and Candida albicans commonly associated with endophthalmitis in vivo with silicone oil were investigated. Methods: 8 rabbits which were New Zelland type, white, male, weighing 2-3 kg were included into the study. Suspansions were prepared from the 24 hours cultures of microorganisms. 0.1 ml suspansion including 107 / ml microorganisms were injected into the eye of rabbits. 48 hours after the injection two different surgical approach were performed for each microorganism. In 4 eyes pars plana vitrectomy was performed and in the remaining 4 eyes silicone oil was injected after pars plana vitrectomy. Sample materials were taken from the operated eye at the 10th day and inoculated into the cultures, colony counting was done as well. Results: Endophthalmitis was observed clinically in all eyes 24 hours after injection. Staphylococcus aureus did not grow in either vitrectomised eyes or vitrectomised and silicone oil injected eyes at the 10th day. Colony- forming uints of Staphylococcus epidermidis decreased in silicone oil injected eyes as Pseudomonas aeruginosa. Candida albicans did not grow in vitrectomised eyes and did grow in silicone oil injected eyes. Conclusion: It was found that silicone oil had a characteristic that negatively effects the growth of microbiological agents due to its Ret - Vit 2002; 10 : 232-239 GÝRÝÞ: Endoftalmi, göz içi dokularýn mikroorganizmalar tarafýndan invazyonu sonucu ortaya çýkan klinik tablodur. Oftalmik cerrahide kapalý sistem yönteminin yaygýnlaþmasý, arka kapsülün saðlam býrakýlmasý gibi önlemlere karþýn endoftalmi hala görülebilmekte, tedavisinde etkili antibiyotiklerin kullanýlmasýna raðmen ciddi görme kayýplarýna neden olabilmektedir. Endoftalmi, intraoküler cerrahi ve penetran göz yaralanmalarýnýn en çok korkulan komplikasyonlarýndan birisidir. Kattan ve ark.1, otuz bin vakada yaptýklarý çalýþmada, PEKKE'de % 0.072, pars plana vitrektomide % 0.051, penetran kerotoplastide % 0.11, glokom filtran cerrahisinde % 0.06 oranýnda endoftalmi geliþtiðini rapor etmiþlerdir. Travmalardan sonra ise bu oran % 7.4'e kadar çýkabilmektedir2. Diðer bir çalýþmada kültür pozitif endoftalmilerin % 63- 70'i göz içi ameliyatlardan sonra, % 19- 22'si travmalardan sonra görülürken, % 1- 3'nün komþu dokulardan yayýlým yoluyla geliþtiði bildirilmiþtir3. Endoftalmi sonrasý göz içi dokularda deðiþen derecelerde ödem, enflamasyon, iskemi ve nekroz geliþebilmektedir. Retina yüzeyinde ve vitreus içinde geliþebilecek proliferatif deðiþikler, bu frajil ve iskemik retina üzerine traksiyon uygulayarak yýrtýk veya dev yýrtýk geliþmesine neden olabilir. Endoftalmili gözde siliyer membran teþekkülü, siliyer dekolman ve siliyer atrofiyle sonuçlanabil- 234 Tavþanlardaki Endoftalmi Modelinde, Mikrobiyolojik Ajanlarýn Silikon Yaðý Ortamýndaki In Vivo Davranýþlarý mektedir. Aðýr endoftalmi olgularýndaki retina dekolmanýnýn cerrahi tedavisinde, vitreus temizliði yapýldýktan sonra retinanýn aðýr perflorokarbon altýnda yatýþtýrýlmasý ve siliyer dokunun yüzeyi ve vitreus taban temizliði tamamladýktan sonra silikon enjeksiyonunun yapýlmasý, bu gözlerin hem anatomik varlýklarýný devam ettirmekte, hem de umulmadýk görme artýþlarý saðlayabilmektedir. Lineer bir yapýya sahip olan sentetik, organik-inorganik polimerler ile siloksan (Si-O) ünitelerinden oluþmuþ ortak bir zincir içeren silikon yaðý, vitreoretinal cerrahide internal tampon olarak kullanýlmaktadýr. Silikon yaðý, sudan hafif olmasý, optik olarak saydam olmasý, tek damla halinde kalabilecek yüzeyler arasý gerilime sahip olmasý, deðiþik viskozitelerde üretilebilir olmasý ve herhangi bir toksik etki yapmamasý nedeni ile göz içine konabilen, uzun süreli tek tampon madde olarak günümüzde kullanýlmaktadýr. Optik olarak saydam olan silikon yaðýnýn endoftalmi tedavisinde vitrektomi ile kombine kullanýlmasý, vitrektomi sonrasý vitreus hemoraji insidansýný da azaltarak ortamýn saydam kalmasýný ve retinanýn izlenebilmesini mümkün kýlmaktadýr. Bu çalýþmada, endoftalmide sýklýkla karþýlaþtýðýmýz Stafilokokus aureus, Stafilokokus epidermidis, Pseudomonas aeruginosa ve Kandida albikans'ýn in vivo silikon yaðý ortamýndaki üreme davranýþlarý araþtýrýldý. GEREÇ VE YÖNTEM Çalýþma Kasým 1999- Mayýs 2000 tarihleri arasýnda Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fakültesi Deneysel Araþtýrmalar ve Hayvan Laboratuvarýnda gerçekleþtirildi. Çalýþma projesi Dokuz Eylül Üniversitesi Týp Fakültesi Etik Kuruluna bir proje olarak sunularak, çalýþma baþlamadan önce etik kurul raporu edinildi. Yeni Zelanda tipi, beyaz, erkek, vücut aðýrlýklarý 2-3 kg arasýnda olan toplam 8 tavþan çalýþmaya dahil edildi. Tüm tavþanlar çalýþmadan en az 3 gün önce labaratuvar ortamýna alýndýlar ve deney süresi boyunca saðlýklý olarak yaþatýldýlar. Hepsi eþit çevre koþullarýný paylaþtý ve tümü ayný tip yiyecekle beslendi. Yaygýn bir þekilde endoftalmiye neden olan etkenlerden Stafilokokus aureus, Stafilokokus epidermis, Pseudamonas aeruginosa, Kandida albikans'ýn üreme davranýþlarýna silikon yaðýnýn etkisi, in vivo olarak çalýþýldý. Mikroorganizmalarýn (bakteriler için kanlý agarda 35 °C de, Kandida albikans için Sabora dekstroz agarda 30 °C de) 24 saatlik kültüründen süspansiyon hazýrlandý. Her bir mikroorganizma için iki tavþan seçilip, ketamin intramüsküler enjeksiyonu ile saðlanan anestezi sonrasý her bir tavþanýn bir gözüne 1 ml'sinde 107 mikroorganizma içeren süspansiyondan 0.1 ml enjekte edildi. Enjeksiyon yapýlan tavþanlarýn gözleri 24-48 saatte konjonktival reaksiyon, kornea saydamlýðý, vitreus bulanýklýðý ve fundus reflesi yönünden takip edildi. Enjeksiyondan 48 saat sonra her bir mikroorganizma için iki tedavi yöntemi kullanýldý. Birinci yöntemde tavþan gözüne pars plana vitrektomi yapýldý. Ýkinci yöntemde pars plana vitrektomi sonrasý silikon yaðý verildi. Postoperatif 10. günde operasyonlu gözlerden alýnan materyaller kültür ortamýna ekildi ve koloni sayýmý yapýldý. Her iki tedavi yönteminin sonuçlarý birbiriyle karþýlaþtýrýldý. Tüm tavþanlara mikroorganizma enjeksiyonu için 5 mg/kg, cerrahi için 10 mg/kg ketamin intramüsküler enjeksiyon anestezisi 235 Ret - Vit 2002; 10 : 232-239 muayene bulgularý toplu olarak görülmektedir. Mikroorganizmanýn inokülasyonundan 48 saat sonra her bir mikroorganizmanýn geliþtirdiði deneysel endoftalmi tedavisinde iki yöntem izlendi. Birinci yöntemde dört tavþanýn endoftalmi geliþen gözlerine pars plana vitrektomi, ikincisinde ise dört tavþanýn endoftalmi geliþen gözlerine pars plana vitrektomi sonrasý silikon yaðý enjekte edildi. Deneklerden operasyondan sonraki onuncu günde alýnan materyalden ekim yapýldý. Stafilokokus aureus inoküle edilen, silikon verilerek ve verilmeyerek vitrektomi uygulanan tavþanlarýn gözlerinde hiç üreme olmadý. Stafilokokus epidermidis ve Pseudomanas auroginosa inoküle edilen tavþanlardan silikon yaðý enjekte edilen tavþan gözündeki koloni sayýsýnda azalma tespit edildi. Kandida albikans inoküle edilen tavþan gözlerinden silikon yaðý enjekte edilen gözde üreme gözlenirken, silikon yaðý verilmeyen tavþan gözünde üreme olmadý. Tablo 2'de çalýþmadaki tüm mikroorganizmalarýn postoperatif 10. günde kültürlerindeki koloni sayýlarý görülmektedir. uygulandý4. Anestezi sonrasý pupiller dilatasyon için % 10 fenilefrin ve %1 tropikamid kullanýldý. Göz spekulumu ile göz kapaklarý açýlýp glop ortaya çýkarýldý. Konjonktival diseksiyon sonrasý limbusun 1 mm gerisinden sklerotomi açýldý. Alt temporal kadrandan açýlan sklerotomiden 4 mm'lik infüzyon portu takýldý ve 6/0 vikril ile tespit edildi. Vitrektomi probu ile diðer sklerotomiden girilip vitrektomi yapýlýp sklerotomi yerleri 6/0 vikril ile kapatýldý. Silikon yaðý enjekte edilecek tavþan gözlerine vitrektomi sonrasý 10 ml plastik enjektör ile infüzyon portundan 1.5 ml silikon yaðý (viskozitesi 5000 sentistoks) vitreus boþluðuna enjekte edildi. Postoperatif 10. günde silikon yaðý verilen 4 tavþana 10 mg/kg, sadece vitrektomi yapýlanlara 5mg/kg ketamin intramüsküler verilerek operasyon yapýlan gözde limbusun 1 mm gerisinden 26-gauge insülin enjektörü kullanýlarak vitreus kültürü için 0.2-0.3 ml materyal alýndý. BULGULAR Çalýþmada sekiz tavþanýn tek gözlerine yapýlan mikroorganizmalarýn inokülasyonundan 24 saat sonra klinik olarak endoftalmi geliþtiði tespit edildi. Tablo 1'de gözlerin TARTIÞMA Önceleri endoftalmi tedavisindeki temel TABLO-1: Mikroorganizma inokülasyonundan 24 saat sonra yapýlan muayene bulgularý. ORGANÝZMA Kornea ödemi Vitreus bulanýklýðý Fundus reflesi Staf.aureus Konjonktiva reaksiyonu + Hafif Yoðun Alýnamýyor Staf.aureus + Hafif Yoðun Alýnamýyor Staf.epidermidis + Hafif Yoðun Alýnamýyor Staf.epidermidis + Hafif Yoðun Alýnamýyor P.aurigonosa + Yoðun Yoðun Alýnamýyor P.aurigonosa + Yoðun Yoðun Alýnamýyor K.albikans + - Hafif Alýnýyor K.albikans + - Hafif Alýnýyor 236 Tavþanlardaki Endoftalmi Modelinde, Mikrobiyolojik Ajanlarýn Silikon Yaðý Ortamýndaki In Vivo Davranýþlarý TABLO-2: Postoperatif 10. gündeki kültürlerin koloni sayýlarý. Organizma Vitrektomi (koloni sayýsý) Vitrektomi+silikon (koloni sayýsý) Staf.aureus 0 0 Staf.epidermidis 15x103 1x102 P.auroginosa 4x105 2x104 K.albikans 0 yaklaþým topikal, intravenöz ve intramüsküler antibiyotik kullanýmý idi. Sistemik antibiyotik kullanýmýnda, etken ajanýn hedef bölgeye ulaþýmýndaki en önemli engel olan kan-beyin bariyerinin analoðu olarak kan-retina bariyeri bulunmaktadýr ve bu bariyer sefolosporin, penisilin ve aminoglikozit gibi özelikle hidrofilik antibiyotiklerin geçiþi için çok uygun deðildir5. Bu problemi çözebilmek amacýyla intravitreal antibiyotik enjeksiyonu geliþtirilmiþtir5. Sistemik antibiyotik uygulama sonrasý koroid-retina kompleksindeki antibiyotik konsantrasyonunun vitreustakinden 1000 kat fazla olduðu belirtilmektedir6. Enflamasyon varlýðýnda kan-retina bariyerinin bozulmasýna baðlý olarak vitreustaki antibiyotik konsantrasyonu artmaktaysa da, minimum inhibitör konsantrasyonu düzeylerine ulaþabildiði þüphelidir. Endoftalmide pars plana vitrektominin kullanýlmasý beraberinde birçok avantajý da getirmiþtir7. Bu metod sayesinde kültür için yeterli örnek alýnabilmekte, ek olarak enfeksiyonlar için kullanýlmakta olan insizyon yaparak enfeksiyonu drene etme prensibi de uygulanabilmektedir5. Endoftalmide etkenin belirlenmesinde en etkin yol, hem vitreustan, hem de ön kamaradan örnek elde etmektir. Bode ve ark.'larý8, vitreus kültürü pozitif olan olgulardan ancak % 43'ünde aköz hümörde 10 kültür pozitifliði elde etmiþlerdir. Yine vitreusdan yapýlan yaymalarda bakteri görülme olasýlýðý, ön kamaradan yapýlan yaymalara göre 4 kat fazla bulunmuþtur9. Endoftalmi tedavisinde vitrektominin rolü deneysel hayvan modelinde de çalýþýlmýþtýr. Talley ve ark.'larý10, tavþan gözünde deneysel Stafilokokus aureus endoftalmisinin tedavisinde pars plana vitrektomi ile birlikte intravitreal sefazolin + gentamisin uygulamýþlardýr. Ýki haftalýk takip sonucunda bütün gözlerde kültür negatif bulunmuþ ve 9 gözün 7’sinde oküler ortamýn temiz olduðu gözlenmiþtir. Bir baþka çalýþmada, deneysel Stafilokokus epidermidis endoftalmisinde yalnýzca pars plana vitrektomi uygulanan 9 gözden 6'sýnýn bir hafta sonra kültür negatif olduðu bildirilmiþtir11. Kontrol grupsuz yapýlan diðer bir çalýþmada antibiyotikli sývýyla birlikte pars plana vitrektomi uygulanan gözlerin tümünde 4 haftalýk takip sonunda kültür negatifliði elde edilmiþtir5. Akut bakteriyel endoftalmi tedavisinde vitrektomi endikasyonlarýnýn kesin tanýmý yoktur ve hala araþtýrýlmaktadýr. Irvýne12, bazý erken dönemdeki vakalarda vitrektomiye gerek olmadýðýný, takip süresinde kliniði kötüleþen vakalarda en iyi tedavi seçiminin vitrektomi olduðunu bildirmiþtir. Hastalýðýn baþýndan Ret - Vit 2002; 10 : 232-239 itibaren 72 saat geçmiþ ve ultrasonografide organize vitreus opasiteleri tespit edilmiþse vitrektomi sývýsýna antibiyotik eklenmesi tavsiye edilmektedir5. Virülan patojenlerin neden olduðu aðýr endoftalmili olgularda ise erken vitrektomi tavsiye edilmektedir13. 420 endoftalmili gözde yapýlan bir çalýþma sonucuna (EndoftalmiVitrektomi Çalýþma Grubu) göre acil pars plana vitrektomi, istatiksel görsel sonuçlar açýsýndan en çok baþlangýç görme keskinliði ýþýk hissi olanlarda faydalý bulunmuþtur13. Endoftalmi tedavisinde pars plana vitrektominin bilinen avantajlarýnýn yanýsýra dezavantajlarý da mevcuttur. Avantajlarý14; 1- Vitreus kültürü için materyal almak, 2- Oküler medianýn saydamlýðýný saðlamak, 3- Potansiyel toksik bakteri ve ürünlerinin uzaklaþtýrýlmasýný saðlamak, 4- Göz içinde yaþayabilen mikroorganizmalarýn sayýsýný azaltmak, 5- Ýntravitreal antibiyotik tedavisini ve göz içinde ilaç sirkülasyonunu kolaylaþtýrmak. Koroidal hemoraji, retina dekolmaný, retinada iatrojenik yýrtýk ve bunlarla iliþkili olarak iyileþmede gecikme pars plana vitrektominin dezavantajlarý olarak sayýlmaktadýrlar14. Nelsen ve ark.'larý15, endoftalmide intravitreal enjeksiyon ve vitrektomi sonrasý retina dekolman oranýný % 21, tedavi uygulanmayanlarda ise %9 olarak bildirmiþlerdir. Bu çalýþmada aktif enfeksiyon olan gözlerde retina dekolmaný varlýðýnýn kötü prognoz olduðu da belirtilmiþtir. Endoftalmi sonrasý retina dekolmaný insidansý % 10-16 olarak bildirilmiþtir16. Endoftalmili gözlerde retina dekolman riskini artýran bir çok faktör mevcuttur. Þiddetli enflamasyonun retina ve vitreusta meydana getirdiði 237 deðiþiklikler sonucu ve/veya cerrahi komplikasyon olarak retinal yýrtýklar oluþabilmektedir16. Bu enfekte gözlerde mikroorganizmalarýn direkt hasarý veya kiþinin immün sisteminin cevabýna baðlý olarak doku hasarý meydana gelmektedir. Ayrýca vitrektomi enstrümanlarýnýn direkt temasý, vitrektomi probundaki yüksek aspirasyon gücü ve aþýrý manipülasyonlar, bu iltihaplý ve frajil retinalarda yýrtýk veya diyaliz geliþmesine neden olabilmektedirler. Bunun yanýsýra, endooküler hücre proliferasyonu, membran oluþumu ve kontraksiyonu ve sonuçta sekonder retraksiyon fenomeni geliþebilmektedir. Bu durum da enfeksiyon ve enflamasyon nedeniyle beslenmesi bozulmuþ retinada yýrtýk oluþumuna neden olabilir. Tüm bu risk faktörlerinden dolayý endoftalmi geçiren gözlerde retinayý riske atmayacak þekilde pars plana vitrektomi yapýlýrken aþýrý manipülasyondan kaçýnmak gerekmektedir. Bu nedenle arka hiyoloidi alacak kadar ileri bir vitrektomi yapýlmamalýdýr. Endoftalmi tedavisinde vitrektomi ile kombine silikon yaðý kullanýmýnda optik olarak saydam olan silikon, vitrektomi sonrasý vitreus hemoraji insidansýný azaltarak ortamýn saydam kalmasýný ve retinanýn izlenebilmesini mümkün kýlmaktadýr. Pars plana vitrektomi sonrasý, hücresel membran oluþumu geliþen gözlerde membran elevasyonunun, silikonlu gözlerde silikonu olmayan gözlere göre daha az olduðu bildirilmiþtir17. Diðer bir çalýþmada silikon yaðýnýn uzun dönemde enflamasyonu 18 artýrmadýðý da belirtilmiþtir . Silikon yaðý, globun stabilisazyonunu saðlayarak ve pron pozisyon nedeniyle mekanik olarak retinal ödemin azalmasýný hýzlandýrabilmekte; endoftalmi cerrahisinde önemli olan silier cisim temizlenmesinin 238 Tavþanlardaki Endoftalmi Modelinde, Mikrobiyolojik Ajanlarýn Silikon Yaðý Ortamýndaki In Vivo Davranýþlarý ardýndan oluþabilecek siliyer dekolmaný baskýlamasý sayesinde uzun vadede fitizis geliþmesini önleyebilmektedir. Enflamasyon sonucu veya cerrahi sýrasýnda iatrojenik olarak geliþebilecek hol ve yýrtýk alanlarýnýn yatýþýk kalmasýný saðlayarak subretinal sývý artýþýný da engelleyebilir. Endoftalmi tedavisinde vitrektomi sonrasý silikon yaðý uygulanmasýnýn uzun vadede göz içindeki mikrobiyolojik ajanlarýn azalmasýnda payý olduðunu düþünmekteyiz. Bu etki silikonun direkt toksik etkisiyle veya indirekt olarak mikroorganizmalarýn silikonlu ortamda proliferasyon için yeterli alan, oksijen ve besin kaynaðý bulamamalarý olarak düþünülmektedir. Silikon yaðý ile dolu gözlerde oluþan endoftalmiyle ilgili yapýlan iki çalýþmada da silikon yaðýnýn mikroorganizmanýn büyüme oraný üzerine etkisi olup olmadýðý 19, 20 . gösterilememiþtir Çalýþmamýzda sadece Stafilokokus aureus inoküle edilen tavþanlarýn vitrektomi yapýlan gözlerinden ve vitrektomi sonrasý silikon yaðý verilen gözlerinden ameliyat sonrasý alýnan örneklerde üreme tespit edilmedi. Stafilokokus epidermidis ve Pseudomonas aeruginosa inoküle edilen gözlerden alýnan örnekte sadece vitrektomi yapýlan gözdeki koloni sayýsý, vitrektomi sonrasý silikon yaðý verilen gözdeki koloni sayýsýndan fazla bulundu. Kandida albikans inoküle edilen gözlerde ise sadece vitrektomi yapýlan gözde üreme olmaz iken, vitrektomi sonrasý silikon yaðý verilen gözde üreme tespit edildi. Kandida albikans inokülasyonu ile alýnan bu sonuç, diðer mikroorganizmalar ile elde edilen sonuçlardan farklý olarak silikonun mikroorganizmalarýn üremelerini baskýlayýcý etkisini desteklememektedir. Fakat bu sonucun Kandida albikans inoküle edilip vitrektomi sonrasý silikon yaðý verilen gözde mikroorganizma sayýsýný azaltacak oranda yeterli vitrektomi yapýlamadýðýndan dolayý olduðunu düþünmekteyiz. Silikon yaðý kimyasal olarak perisilikon sývýda enflamatuar hücre azalmasýný saðlayabilir ve mikrobiyolojik olarak bakterilerin üremesini baskýlayýcý etkisi olabilir. Bu etkiler silikonun direkt toksik etkisi ile olabileceði gibi indirekt olarak mikroorganizmanýn büyümesi için gerekli ortamý oluþturmamasý nedeni ile de olabilir. Bununla birlikte silikon yaðýnýn antibiyotiklerin etkisine benzer olarak mikroorganizmalarýn metobolizmalarýna müdahale edici bir özellik taþýdýðýna dair bir bulgu tespit edilmedi. Az sayýda denek ile yapýlan bu çalýþmada uygulanan vitrektomi miktarý standart olmayabileceði için istatistiksel olarak kesin bir sonuç vermemesine raðmen daha kapsamlý çalýþmalara yön verebileceðini düþünmekteyiz. Sonuç olarak, silikon yaðýnýn fiziksel ve kimyasal özelliklerinin mikrobiyolojik ajanlarýn üreme kabiliyetlerini olumsuz yönde etkileyen bir nitelik taþýdýðý ve böylece silikonlu ortamlarda bellibaþlý mikrobiyolojik ajanlarýn üremesinde bir baskýlanma oluþtuðu saptanmýþtýr. KAYNAKLAR 1. Kattan HM, Flynn HW, Pflugfelder HC, et al: Nasocomial endophthalmitis survey. Current incidence of injection after intraocular surgery. Ophthalmology 1991; 98: 227-38. 2. Novak MA, Rice TA, Michels RG, et al: Vitreus hemorrhage after vitrectomy for diabetic retinopaty. Ophthalmology 1984; 91: 1485-89. 3. Aaberg TM, Abrams GW: Changing indications and techniques for vitrectomy in management of complications of diabetic retinopathy. Ophthalmology 1987; 94: 775- 79. Ret - Vit 2002; 10 : 232-239 4. Paylor R, Peyman GA, Badri S: Effects of intravitreal injection of fluorosilicone oil after vitrectomy in the rabbit eye. Can J Ophthalmol 1987, 22: 251- 53. 5. Meredith TA: Vitrectomy for infectious endophthalmitis. In Ryan SJ: Retina The CV Mosby Co. St. Louis, 1989; Vol 3 P: 601-09. 6. Kaynak S, Durak Ý, Bahar ÝH, et al: Endoftalmide pars plana vitrektomi. Ret-Vit 1993; 1: 179-86 7. Peyman GA, Raichand M, Bennett TO: Management of endophthalmitis with pars plana vitrectomy. Br J Ophthalmol 1980; 64: 472-75. 8. Bode DD Jr, Gelender H, Forster RK: A retrospective review of endophthalmitis due to coagulase-negative staphylococci. Br J Ophthalmol 1985; 69: 915-19. 9. Pandolfi M, Hedner U: The effect of sodium hyaluronate and chondroitin sulphate on the coagulation system in vitro. Ophthalmology 1984; 91: 864-66. 10. Talley AR, D'Amico DJ, Talamo JH, et al: The role of vitrectomy in the treatment of postoperative bacterial endophthalmitis. An experimental study. Arch Ophthalmol 1987; 105: 1699-1702. 11. Cottingham AJ Jr, Forster RK: Vitrectomy in endophthalmitis result of study using vitrectomy, intraocular antibiotics, or a combination of both. Arch Ophthalmol 1976; 94: 2078-81. 12. Irvine AR: The role of vitrectomy in endophthalmitis Trans Pac Coats Oto-Ophthalmol Soc 1977; 58: 185-88. 13. Endophthalmitis Vitrectomy Study Group: Results of 239 the endophthalmitis vitrectomy study. A randomised trial of immediate vitrectomy and intravenous antibiotics for the treatment of postoperative bacterial endophthalmitis. Arch Ophthalmol.1995; 113:1479-96. 14. D'Amico DJ, Noorily SW: Postoperative endophthalmitis. In Albert DM, Jakobiec FA (eds): Principles and practice of ophthalmology WB Saunders Co. Philedelphia 1994; Vol 2, P: 1159-69. 15. Nelsen PT, Marcus DA, Bovino JA: Retinal detachment following endophthalmitis. Ophthalmology 1985; 92: 1112-17. 16. Foster RE, Rubsamen PE, Joondeph BC, et al: Concurent endophthalmitis and retinal detachment. Ophthalmology 1994; 101: 490-98. 17. Gonvers M, Thresher R: Temporary use of silicone oil in the treatment of proliferative vitreoretinopaty: An experimental study with a new animal model. Graefes Arch Clin Exp Ophthalmol 1983; 221: 4653. 18. Laroche L, Pavlakis C, Saraux H, et al: Ocular findigs following intravitreal silicone oil injection. Arch Ophthalmol 1983; 101:1422-25. 19. Chong LP, de Juan E Jr, McCuen BW, et al: Endophthalmitis in silicone oil-filled eye. Am J Ophthalmol 1986; 102: 660-61. 20. Zimmer-Galler IE, Santos A, Haller JA, et al: Management of endophthalmitis in silicone oil-filled eye. Retina 1997; 17: 507-09.