taşeron işçilerin sözleşmelerini çerçeve sözleşmeyle

advertisement
“TAŞERON İŞÇİLERİN SÖZLEŞMELERİNİ ÇERÇEVE SÖZLEŞMEYLE
İMZALAYALIM İSTİYORUZ”
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, taşeron emekçiler için sağlanan toplu sözleşme hakkının
istenildiği gibi yürütülemediğini belirterek, “Çalışma Bakanımızla görüştük, bakanlık bir çalışma
yürütecek, umut ediyoruz ki; taşeron işçilerin toplu sözleşmelerini bir çerçeve sözleşmeyle
imzalayalım” dedi.
Arslan, 23 Şubat 2017 tarihinde Kon TV’de “Ankara Konuşuyor” programına konuk oldu.
Programda HAK-İŞ’in taşeron ve mevsimlik işçilerin sorunlarının çözümüne yönelik çalışmalarını
anlatan Arslan, kamuda çalışan taşeron ve mevsimlik işçilerin durumunun Türkiye’nin en sorunlu
alanlarından biri olduğunu söyledi.
Arslan, şunları kaydetti:
“HAK-İŞ olarak, Türkiye’nin en sorunlu alanlarından biri olan kamuda çalışan taşeron işçilerin
durumu konusunda yaklaşık 10 yıldır mücadele veriyoruz ve yine 10 yıldır bu sistemin
sürdürülebilir olmadığını, kamuya ciddi bir maliyet getirdiğini, taşeron emekçilerinin pek çok
haktan yoksun bırakıldığını ve kamu hizmetleri yapmasına rağmen özel sektörde çalışıyor gibi
gösterilmesinin yaşattığı binlerce sorunlarla mücadele ederek bu günlere geldik. Mücadelemizi
yoğunlaştırmak için taşeron işçileri sendikalarımızda örgütledik. Şu anda HAK-İŞ’e bağlı
sendikalarımızda 250 bin civarında taşeron üye var. Bunların toplu sözleşme hakları için
mücadele ettik. 2014 yılında çıkarılan bir yasayla bunlar için toplu sözleşme yapma hakkını elde
ettik. Bunun yanında kıdem tazminatı, yıllık izinler vb. haklarını güvence altına aldırdık. Ama hala
sorunları çözemedik. Belediyeleri de dahil ettiğimizde 750 bin civarında taşeron işçi var. Hükümet
bu taleplerimizi önce bir yasa çıkararak belli bir noktaya taşıdı ama, şu anda toplu iş sözleşmesi
sistemini istediğimiz gibi işletemiyoruz. Evet, sözleşmeler yapılıyor ama sorunlarımız var. Diğer
kamu kurumlarında çalışan işçiler ve memurlar ile ilgili hükümetle sendikalar arasında yapılan
çerçeve anlaşmasını maalesef taşeron işçiler için yapamadık. Sayın Çalışma Bakanıyla da
görüştük, bakanlık bir çalışma yürütecek, umut ediyoruz ki taşeron işçilerin toplu sözleşmelerini
bir çerçeve sözleşmeyle imzalayalım.”
Asıl sorunun, taşeron işçilerin geleceği meselesi olduğuna işaret eden Arslan, şu öneride
bulundu: “Taşeron emekçiler kamuda işçi statüsünde istihdam edilsin; hem ülke, hem çalışanlar,
hem maliyemiz kazansın, hem de ülkemizde iş barışı sağlansın.”
Eski Başbakan Davutoğlu’nun, “kamuda çalışan taşeron işçiler istihdam edilecek, yerel
yönetimlerde çalışanlar için de başka bir model getirilecek” söyleminin emekçileri umutlandırdığını
ancak, Özel Sözleşmeli Personel statüsü gerilmek istendiğini hatırlatan Arslan, “ÖSP
uygulamasına ciddi itirazımız var. Hükümetle görüşmelerimizi devam ettiriyoruz. Biz ÖSP gibi bir
çözümü asla kabul etmiyoruz. Bu taşeron işçiler için yeni bir sorun alanı olacak. Burada bir hukuki
problem de söz konusu, diyorlar ki; ‘kıdem tazminatı hakkından vazgeçeceksiniz, iş
güvencenizden vazgeçeceksiniz, ikramiye haklarınız olmayacak; öbür taraftan memur statüsünde
ama memur ücretlerini vermeyeceğiz, sadece memur zamlarından yararlanacaksınız.’ Dolayısıyla
ortada getirilmek istenen ne işçi ne memur arada bir model, geçmişteki 4/C’liler gibi, bunun
sürdürülebilir olma imkanı yok. O nedenle hükümete bu önerileri getirdik. Referandumdan sonra
bütün kamu personel rejimini birlikte masaya yatıralım, 4 C’liler sorunu var, sözleşmeliler sorunu
var, geçici mevsimlik işçi sorunu var, memurların sorunu var, bunları tek bir yapı içerisinde
değerlendirelim, bir reform yapalım durumu var. Buz bunu destekliyoruz. Biz sorunu çözmek
istiyoruz. Taşeron işçilerini kamuda işçi statüsünde devam ettirecek bir modelin gerçekleşmesi
konusunda çaba sarf ediyoruz” diye konuştu.
“MEVSİMLİK İŞÇİLERİN SORUNUNU GÜNDEMDE TUTMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Programda geçici mevsimlik işçilerin durumunu da değerlendiren Arslan, şunları söyledi: “Orman
Bakanlığı ve Çaykur’da ağırlıklı olarak 23 bin civarında üyemiz var. Bu arkadaşlar yılın belli
dönemlerinde çalıştırılıyor, belli dönemlerde de işten çıkarılıyor. Diyoruz ki; işten çıkarıldıkları
durumlarda ya bu arkadaşlarımıza işsizlik maaşı ödensin ya da başka kurumlarda çalışabilsinler.
Bunu da Çalışma Bakanımızla konuştuk, inşallah bunu referandumdan sonra yoğun bir şekilde
tartışmaya, gündemimizde tutmaya devam edeceğiz.”
Download