Rahitis-Raşitizm (Fatma OĞUZ)

advertisement



Önceden sağlıklı olduğu ifade edilen 16 aylık erkek
hasta , bilateral karpopedal spazm ile acil birimine
başvurdu.
Annesi öncesinde uykulu olduğunu ve normalden daha
az aktif olduğunu farkettiğini ifade etti.
Nöbet , ateş , kusma, ishal hikayesi yok.
F. Oğuz
Öyküde özellikle ne sorar, nasıl
yaklaşımda bulunursunuz
F. Oğuz



F. Oğuz
Hikaye derinleĢtirildiğinde D-vitamini
desteği almadan anne sütü ile beslendiği
öğreniliyor.
Annesi çoğu kez formül mama ve inek sütü
ile beslemeye çalıĢmıĢ ancak baĢarılı
olamamıĢ.
5 aylıkken tahıl tüketmeye baĢlamıĢ ve son
zamanlarda da sofradan yemek yemeye
baĢlamıĢ.Aynı zamanda günde 4 öğün
yoğurt tüketiyormuĢ.



F. Oğuz
Annenin gebelik ve laktasyon dönemindeki
beslenme durumu bilinmiyor. Anne Ģort ve
kolsuz giyinip zaman zaman güneĢlendiğini
ifade ediyor.
Sıcak aylarda dıĢarda oynamaktaymıĢ ancak
hastaneye baĢvurusu sonbaharda olmuĢ.
13 aylıkken emeklemeye , 15 aylıkken de
yürümeye baĢladığı öğrenildi.










F. Oğuz
Boy :70,5 cm <3p
Tartı:8,13 kg <3p
Baş çevresi:47cm 25p
Frontal bossing
El ve ayak bileklerinde genişleme
Kostokondral eklemlerde belirginleşme
Gecikmiş diş gelişimi
Ön fontaneli kapalı
Chvostek pozitif
Trousse bulgusu pozitif
 TANI
?????
HANGİ TETKİKLERİ İSTERİZ?
 TEDAVİ?

F. Oğuz


F. Oğuz
Raşitizm gelişmekte olan kemik dokusunda
(epifizler kapanmadan önceki dönemde) büyüme
plağındaki mineralizasyon bozukluğu ile
karakterize bir hastalıktır.
Büyüme yavaşlar ve kemik yaşı geri kalır



F. Oğuz
İlk kez 17. yüzyılda Daniel Whİstler ve Francis
Glison tarafından İngiltere ‘ de ‘’English Disease’’
olarak tanımlanmış.
D-vitamini ve raşitizm arasındaki ilişki ise 1900’
lerin başından itibaren tanımlanmaya başlanmış.
Tüm dünyada görülen en sık metabolik kemik
hastalığıdır .
RAŞİTİZM – RAHİTİS
Kemik matriks sentez ve mineralizasyonu
(Osteoblastik aktivite)
D vit, PTH, kalsitonin ve
diğerleri
Kemik matriks yıkımı ve mineral yapımın çözünmesi
sonucu kemik yıkımı
(Osteoklasik aktivite)
F. Oğuz
1-VĠTAMĠN D HASTALIKLARI
 Nütrisyonel vitamin-D eksikliği
F. Oğuz

Konjenital vitamin-D eksikliği

Sekonder vitamin –D eksikliği
(malabsorbsiyon, artmıĢ atılım , azalmıĢ
karaciğer 25 hidroksilazı)

Vitamin-D bağımlı raĢitizm tip-1 ve tip-2

Kronik böbrek yetersizliği
2-KALSĠYUM EKSĠKLĠĞĠ

DüĢük alım (diyet, prematüreler)

Malabsorpsiyon( Primer hastalık, kalsiyum
emilimini engelleyen besinsel inhibitörler)
3-FOSFOR EKSĠKLĠĞĠ

AzalmıĢ alım (prematüreler, alüminyum
içerikli antiasidler)
F. Oğuz
4-RENAL KAYIPLAR




X e bağlı hipofosfatemik raşitizm
OD ve OR hipofosfatemik raşitizm
Herediter hiperkalsiürik hipofosfatemik
raşitizm
Fosfatonin fazla üretilmesi (tümör bağımlı
rickets, McCune Albright Sendromu, Epidermal
Nevus Sendromu, Nörofibromatozis


Fanconi sendromu
Distal renal tübüler asidoz (büyüme geriliği+
metabolik asidoz+ idrarı asidifiye edemez+
hiperkalsiüri+ nefrokalsinozis+ OD/OR)
F. Oğuz


F. Oğuz
Türkiye’ de süt çocukluğu dönemindeki nerdeyse
tüm nütrisyonel raşitizm vakalarının sebebi D
vitamini eksikliğidir.Daha büyük çocuklarda ise
kalsiyum eksikliği öne çıkabilir.
Türkiye’de maternal D –vitamini eksikliği,
D-vitamini desteği olmadan anne sütü ile
beslenme nütrisyonel raşitizme yol açan temel
sebeplerdendir.
1- Azalmış VİTAMİN-D SENTEZİ

Artmış deri pigmentasyonu

UV ışığına maruziyeti engelleyenler(Güneş
koruma kremleri , giyim tarzı,)

Coğrafi enlem
2- Azalmış D-vitamini alımı
3- Azalmış maternal D-vitamini depoları
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz

Ġntestinal Ca absorpsiyonu %10-15
azalmakta.

Total fosfor reabsorpsiyonu azalmakta

PTH sekresyonunda artıĢ

Kemikten Ca ve fosfor salınımında artma

Üriner fosfor sekresyonunda artıĢ
F. Oğuz

Kemik mineralizasyonunda azalma

Büyüme plağında disorganizasyon
SONUÇ
F. Oğuz
RAŞİTİZM



Raşitizm, 20 .yüzyıl başlarında Kuzey Avrupa ve
ABD de yaygın olarak görülmüştür.
Vitamin D takviyesi ile birlikte büyük oranda
giderilmiş olsa da gelişmiş ülkelerde bile hala bir
problem olarak süregelmektedir.
Gelişmekte olan ülkelerde ve ülkemizde de dikkat
çeken bir oranda görülmeye devam etmektedir
F. Oğuz


Rickets tanılı çocukların büyük çoğunluğunda
nutrisyonel eksiklik olduğundan , ilk
değerlendirme kalsiyum ve D vitamini alımını
sorgulama yönünde olmalıdır.
Endüstriyel toplumlardaki çocukların çoğu D
vitaminini , formül süt veya vitamin desteği
yoluyla almaktadır.
F. Oğuz
Güneş ışığı almak ,vitamin D deri yolu ile
sentez edildiği için önemlidir.


Gün ışığı altında ne kadar vakit geçirildiği , güneş
kremi kullanımı , kıyafetler (sosyokültürel,dini
nedenler) sorgulanmalıdır.
Deri pigmentasyonu fazla çocuklar , deride
azalmış D vitamini sentezi nedeni ile raşitizm
açısından risk altındadırlar.
F. Oğuz


Neonatal ve infant döneminde raşitik bulgular
olduğunda , infant emziriliyorsa; annede
maternal risk faktörleri sorgulanmalıdır (diyet ve
güneş ışığına maruziyet)
Gestasyonel yaş
F. Oğuz
Hastanın aldığı ilaçlar sorgulanmalıdır.

Fenitoin ve fenobarbital gibi bazı antikonvülzanlar
vitamin D emilimini; vitamin D atılımını arttırarak
azaltır.Ayrıca alüminyum içeren antiasidler fosfat
emilimi ile yarışır.
F. Oğuz







Büyüme geriliği
DiĢ çürükleri
Yürümede gecikme
Yalpalayarak yürüme
Pnömoni
Hipokalsemik semptomlar
SORGULANMALIDIR
Alopesi ( vitamin D
bağımlı rickets tip 2
açısından anlamlı)
F. Oğuz



Çok sık görülmemesine rağmen aile öyküsü
genetik nedenler açısından sorgulanmalıdır
Ailede boy kısalığı ,yürüme
güçlükleri,bacak deformiteleri
sorulmalıdır.Bazı aileler kendi tanılarından
habersiz olabilir(örneğin X ‘e bağlı hipofosfatemi)
İnfantil dönemde açıklanamayan kardeş ölümü
Fanconi Sendromunun en sık görülen nedeni olan
sistinozisi akla getirmelidir
F. Oğuz



Renal hastalık öyküsü sorgulanmalıdır (proteinüri,
hematüri ,idrar yolu enfeksiyonları vs.)
Hastadaki kronik böbrek yetmezliği öyküsü
önemli bir raşitizm nedenidir.
Poliüri ; KBY veya Fanconi Sendromunda
görülebilir.
F. Oğuz


Karaciğer hastalığı, intestinal emilimi etkileyen
bazı nedenlerle vitamin D malabsorbsiyonu
olabilir.
Yağ malabsorbsiyonu çoğunlukla diyare ve yağlı
dışkılama veya yağda eriyen vitaminlerin
eksikliğine bağlı semptomlar ile kendini gösterir
(A , D , E , K)
F. Oğuz

RAŞİTİZMin belirtileri daha çok iskelet sisteminde
görülür.
F. Oğuz



F. Oğuz
Mineralizasyon yetersiz olduğunda büyüme
plağı incelir, büyüme plağı ve metafiz
bölgelerinde ve el ve ayak bileklerinde
genişlemeye yol açar.
Kemiklerin yumuşamasına neden olarak kas
hareketleri ve vücut ağırlığını taşıma
esnasında kolay bükülmelerine yol açar.
Kemiklerdeki bu yumuşama çeşitli kemik
deformitelerine yol açar.
F. Oğuz
KAFA KEMİKLERİNDE BULGULARI
 1- Kraniotabes
 2- Fontanel beklenenden geniş ve kenarları
yumuşak
 3- Frontal bossing
 4- Kaput guadratum
 5- Kaput natiform
 5- Kraniyosinostoz
 6- Enemal hipoplazisi
 7- Gecikmiş diş gelişimi
F. Oğuz
F. Oğuz
Craniotabese yol açan
diğer nedenler



Ostogenezis
imperfecta
Hidrosefali
Sifiliz
F. Oğuz

Yenidoğanlarda
sutur hatlarında
normal bir bulgu
olarak karşımıza
çıkabilir ancak
genellikle birkaç ay
içinde (maks. 4
ay)kaybolması
beklenir.
F. Oğuz
F. Oğuz
GÖĞÜS BULGULARI

1. Chapele costal- raşitik rosary ( 1 yaş
sonrasında daha belirgin)
Kıkırdak kemik birleşme yerlerinde
tesbih tanesine benzetilen şişliklerdir
F. Oğuz
GÖĞÜS BULGULARI

2. Harrison Oluğu
Kostalar yumuşaktır. Diyafragragma
kaslarının göğüs duvarına yapıştığı
yerde ,inspirasyon sırasında yumuşak
kostaların içeri çökmesine bağlı
horizontal çökme alanına
‘Harrison Oluğu’ adı verilir
F. Oğuz
GÖĞÜS BULGULARI

3. Pektus karinatus- ekcavatus
Harrison oluğu ve dar göğüs çeper nedeniyle
toraksın şekli çana benzer.
Bazı ağır vakalarda Pektus karinatus- kuş göğsü
veya pektus ekcavatus – kunduracı göğsü gelişir.
F. Oğuz

4. Solunum yolu enfeksiyonları ve
atelektazi
Kostalardaki yumuşama aynı zamanda hava
akışını azaltır ve atelektazi ve pnömoni gelişimine
ortam hazırlar.
F. Oğuz
VERTEBRA
Skolyoz
Kifoz
Lordoz

F. Oğuz

1-El ve ayak bileklerinde
geniĢleme
Büyüme plağındaki geniĢleme,el ve
ayak bileklerinde geniĢlemeye yol açar
F. Oğuz

F. Oğuz
2-Genu valgus ve Genu varus

3-Koksa vara

4-Hipotonisite

5-Ekstremite ağrıları
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz

Sütçocukluğu döneminde motor gelişim geri kalır.
(Hipotoni ve eklem gevşekliği vardır.)

Terleme ve buna bağlı isilik, pişik gibi deri bulguları

Huysuz, uykusuz

Tekrarlayan gastroenteritler ve kabızlık hecmeleri olabilir.
.

F. Oğuz
Enfeksiyonlara direnç düşmüş, sık üst ve alt solunum
yolu enfeksiyonları görülür
.
DĠĞER BULGULAR

1-Anemi

2-Pansitopeni

3-Kurbağa karın

4-Konspitasyon

5-Benign intrakranial hipertansiyon

6-Kardiyomiyopati
F. Oğuz
HĠPOKALSEMĠK BULGULAR
 1-Karpopedal spazm

2-Tetani

3-Nöbet

4-Laringeal spazma bağlı stridor
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz


F. Oğuz
Ülkemizde 140 raĢitik bebekte yapılan
çalıĢmaya göre serum D- vit düzeyi düĢük
saptanan bebeklerin %67,5 da fizik muayene
bulgusu saptandı.
Bu nedenle erken bebeklik döneminde
raĢitizim tanısının sadece fizik muayene ile
koymak mümkün olmayabilir.
25-OH-D
ng/mL
Ciddi
Vit-D ek.
<5
Vit-D eks.
<6-20
Vit-D
yetersiz.
21-29
Vit-D
yeterli
30-100
Vit-D
>150
entoksikas
yonu
F. Oğuz
Ca
FOSFOR
ALP
PTH
EVRE-I

EVRE-II
25-OH-D,
Kalsiyum
N
Fosfor
N
PTH
N
ALP
N
F. Oğuz
N
EVRE-III


F. Oğuz
Sol el bilek grafisi hem distal radius ve ulnanın
fizyal bölgesini göstermesi hem de hastanın
kemik yaĢının tespitine olanak sağlaması
yönünden faydalıdır.
Bir yaĢın altındaki çocuklarda diz grafisi de
distal femur, proksimal tibia ve fibula
fizlerinin değerlendirilmesinde ve kemik yaĢı
ölçümünde faydalıdır.

Uzun kemik uçlarında metafiz ve epifiz
arasında kalsifiye olmamıĢ bölgede geniĢleme

Kadeh manzarası, fırçamsı kenar oluĢumu

Diafiz epifizden daha geniĢ

Uzun kemik kırıkları

Kostokonral eklemlerde geniĢleme
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
0-3 yaĢ grubundaki
çocukların hepsinin
raşitizm açısından
değerlendirilmesi
ve kuĢkulu
olgularda
radyolojik ve
biyokimyasal
olarak tanının
kesinleĢtirilmesi
gereklidir
F. Oğuz
AMAÇ:
 Klinik, biyokimyasal ve radyolojik düzelme
sağlamak
 Vit-D rezervini oluĢturmak
Tedavide aktif olmayan D-vitamini
(kolekalsiferol-D3 ve ergokalsiferol –D2)
kullanılmaktadır.
F. Oğuz


F. Oğuz
1-DÜġÜK DOZ VE UZUN SÜRELĠ VĠT-D
TEDAVĠSĠ
2-STOSS TEDAVĠSĠ
Grup
günlük
(6 hf)
haftalık
stoss
idame
(6 hf)
< 1 ay
1000
50 000
1-12 ay
2000
50 000
150 000-300 000*
400-1000
1-18 y
2000
50 000
150 000-300 000*
600-1000
* Ağır eksiklik durumunda
F. Oğuz
tartışmalı
400-1000

YÜKSEK DOZ –TEK DOZ!!!

1930 dan itibaren kullanılmakta

F. Oğuz
Vitamin-D yağ ve kas dokusunda
depolanabilmekte ve yüksek doz ve tek doz
verilemesi ile haftalar boyunca aktif
metabolitine dönüĢerek raĢitizmi tedavi
etmekte.
F. Oğuz
Ancak yüksek doz D vit kullanıldığında
hiperkalsemi, hiperkalsiüri, poliüri,
hipofosfatüri, renal yetersizlik, kemik
lezyonları ve nefrokalsinoz olabileceği
bilinmeli ve asla önerilen dozların
üzerine çıkılmamalıdır.
F. Oğuz


F. Oğuz
Hipokalsemik bulguları olmayan ve yeterince
kalsiyum aldığından emin olunan hastalarda
D- vitamini öncesi 1-2 hafta Ca tedavisi
tartışmalı. Ancak diğerlerinde tartışmasız
öneriliyor.
Tetani ya da konvülsiyon 1-2 ml/ kg %10 caglukonat verilmesi .Ardından oral olarak
destek idame ettirilir(2-6 hafta)
1 AY SONRA
SERUM kalsiyum, fosfor ve alkali fosfataz
(Hücum tedavisi verilmiĢse 1-2 hf sonra
bakılmalı)
3 AY SONRA
Ca, P, AP, 25(OH)D, PTH
Radyolojik bulgu varsa R kontrol
F. Oğuz
3 aylık periodlarda serum düzeyi
normale gelene kadar 25-OH-D
düzeyleri tekrarlanmalı.

PTH ve kemik mineral dansitometrisi 6
ay arayla normale gelene kadar
tekrarlanmalı.


YILDA BĠR
25(OH)D
F. Oğuz


Ca ve fosfor düzeyleri 6-10 gün yükselmeye
başlar. (STOSS TEDAVİ!)
PTH normal seviyeye gelmesi 6-8 hafta
ALP normal değerine gelmesi ve radyolojik
bulguların düzelmesi 3-6 ayı bulmaktadır.
(Radyolojik düzelmenin baĢlaması 4 hf içinde
Hücum tedavisinde 2.hf da gözlenir)

F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz
F. Oğuz

Gebe ve emzirenlere D vitamini desteği.

Yeterli süre güneĢ ıĢığından yararlanma

Anne sütüyle beslenen bebeklere D vitamini
desteği.

F. Oğuz
Beslenme eğitimiyle yeterli D vitamini ve
kalsiyum alımının sağlanmasıalımının
sağlanması.

F. Oğuz
Specker ve arkadaĢlarına göre, bebekte
normal düzeylerde 25(OH)D
sağlanabilmesi için bebeklerin ne kadar
süre güneĢ görmeleri gerektiği
annelerinin D vitamini düzeylerine göre
değiĢmektedir. Annelerin D vitamini
düzeyleri normalse, bebeklerin gün
içinde, üzerlerinde yalnızca bez varken
10 dakika, giyinik olarak 30 dakika
güneĢ görmeleri yeterlidir.


Bütün hamilelerin gebelik boyunca süt ve
süt ürünleri ile birlikte multivitamin
preparatı alması sağlanmalıdır.
Ek gıdalara geçiĢle birlikte, kalsiyumdan
zengin yoğurt ve peynir gibi süt
ürünlerinin tüketimi teĢvik edilmelidir.
http://www.ttb.org.tr/STED/sted0505/saglik_bakanligi.pdf
F. Oğuz


F. Oğuz
Adölesan dönemi için günde 3 bardak süt
içmeleri ve kolalı içeceklerden kaçınmaları
önerilmelidir.
Anne sütünün önemi üzerinde durulmalı, ama
anne sütü alsalar dahi, bütün bebeklere
doğumdan sonraki ilk haftadan itibaren günde
400 ünite (Günde 3 damla) D vitamini
verilmelidir.
http://www.ttb.org.tr/STED/sted0505/saglik_bakanligi.pdf


F. Oğuz
Bacak deformiteleri ortopedik giriĢim
gerektirecek düzeyde olabilir ancak
genelikle metabolik sorun iyileĢmeden
yapılmamaktadır.
Hastanın deformiteleri kendiliğinden
çözülemeyip fonksiyonel problemlere yol
açabilmektedir.
ÖNLEM:
Anne sütü alan infantlarda günlük 400
IU/gün vitamin D desteği, daha büyüklerde
600 IU/gün vitamin D desteği verilmelidir.
F. Oğuz
F. Oğuz


F. Oğuz
Kanıtlara göre çocuklarda 25-OH-D
konsantrasyonu en az 50nmol/L(20
ng/mL) olmalıdır.
D –vit desteğine laboratuar
değerlendirmeleri ( 25-OH-D, PTH ,
kemik mineral dansitesi) ile karar
verilmelidir.
YAġ
0-6 AY
210
7-12 AY
600
1-3 YAġ
800
4-8 YAġ
800
9 -13 YAġ
14-18 YAġ
F. Oğuz
KALSĠYUM (mg/gün )
1300
1300








F. Oğuz
Ca: 4,9 mg/dL
P:3,4 mg/dL
ALP:949 U/L
(ALT,AST ,ALB : NORMAL)
PTH:304,9 pg/mL
EKG : uzun QTc:0,48 sn.
25-OH-D: 10 ng/mL
Radyolojide: uzun kemiklerin distalinde kadeh
manzarası ve metafizlerde fırçamsı kenar görüldü.





F. Oğuz
Hasta yoğun bakım ünitesine alındı.
3 doz Ca-glukonat ıv olarak verildi ve kalsiyum
düzeyi normale geldi.
Tetanisi düzeldi ve QTc aralığı normale geldi.
Sonraki takiplerinde 75mg/kg/gün oral kalsiyum
desteği baĢlandı.
Hastaya oral 100 000 D vitamini 2 saat aralıklarla
12 saatlik periyotta toplam 600 000 IU olacak
Ģekilde verildi. 6.gününde hastaneden taburcu
edildi.


F. Oğuz
Takiplerinde; stoss tedavisinden 2 ay sonra
biyokimyasal parametreler ve radyolojik
bulgular iyileĢti.
Tam radyolojik iyileĢme ise stos tedavisinden 4
ay sonra izlendi.
Download