MG Konseyi B : 105 Dediğim gibi, Şimdiye «kadar hiçbir

advertisement
M. G. Konseyi
B : 105
Dediğim gibi, Şimdiye «kadar hiçbir yerde, ne
uluslararası anlaşmalarda, me uygulamamızda, ne tat­
bikatımızda bu IkuUanıMı. Kaldı iki, burada gözden
kaçırılmaması licap eden nokta; Bir mahkeme, yetıkıü bir mahkemenin yetkili hukuka göre verdiği bir
kanunun tenfMnıi önlemiş, bizta işimize gelmediği
için. Endişemiz bundan ibarettir.
Tabiî, takdir sizindir.
'BAŞKAN — Bu husus Danışma Meclisinde mü­
nakaşa edilmedi mi?
HİCRİ FİŞEK (Adalet Komisyonu Sözcüsü) —
(Hayır edilmedi.
BAŞKAN — Hükümetten geldiği gibi geçti.
IHİCRİ FİŞEK (Adalet Komisyonu Sözcüsü) —
Evet,
METE GÜNEL (Adalet Bakanlığı Temsilcisi) —
Efendim, İstanbul tasarısında yer alan, «kamu yara­
rı» düşüncesi tasarıya yansırken mutlaka büyük bir
yarar düşünülmüştür. Toplum1 olarak düşünürseniz,
ödenmesine karar vermek veya vermemekte de ka­
mu yararı olur. Tasan, böyle bir hüküm öngörmü­
yor, böyle düşünmüyor. Sayın Hocamızın ve Paşa­
mızın endişelerine ben oradan hak veriyorum.
Demini sizin de isabetle buyurduğunuz gibi, «Ka­
mu düzeni, kamu yararını her zaman içine alabilir
mi?» 'Bizim anladığımız anlamdaki kamu yararını
içine alabilir mi? Ama, «alır» diyorlar. Uygulama­
nın içinde bulunan Sayın Başkanımın ifadesi de vur­
guluyor.,
Eğer alıyor ve böylece düşünülüyorsa, kamu ya­
rarı hakikaten ürkütücü olabilir. Yani, çok ufağına
da gitmek, kamu yararı yönünden, «Bu da kamu
yararıdır; tenfiz kararı vermiyorum» demek, hâkim­
ler yönünden düşünülebilir...
BAŞKAN — Arkadaşın söylediği gibi, 5 inci mad­
de, «Yetkili yabancı hukukum 'belirli bir olaya uy­
gulanan hükmünün Türk kamu düzenline açıkça ay­
kırı olması halinde» diye geçti. Ondan sonra, 31 in­
di madde «Yer itibariyle yetkinin' kamu düzeni ve­
ya münhasıran yetki esasına göre tayin edilmediği
hallerde...» diye öyle geçti. Simidi bunu 'böyle yapa­
caksak, ötekilerine de ayrıca, «kamu yararını» ilave
etmek lazım. Eğer buraya 'ilave edersek, o madde­
lere de .ilave etmek gerekir; bu gerçi tenfiz işi ama...
KEMALETTİN ALİKÂŞİFOĞLU (Adalet Ba­
kanlığı Temsilcisi) — Sayın Başkanım, şimdi konu
orada ayrı. Orada, bir kanunun uygulanıp uygulan­
maması meselesi var. Bir misal vereyim: Suudi Ara­
bistan'da - 'birden fazla kadınla evlenme söz konu— 27
20 . 5 . 1982
O : 3
sudur. Geldi, Türkiye'de bir Suudi Arabistanlı ev­
lenecektik-. Bu, kamu düzenine aykırı bir işlemdir;
Türkiye'de asla ve asla böyle bir evlilik olmaz. Al­
manya'da yeğeni 'ile evlenme söz konusudur; burada,
geldi Alman, bir yeğeni ile evlenmek istiyor... Bun­
da kamu düzenli söz konusudur. Orada ıbdr kanunun
uygulanıp uygulanmaması söz konusudur. Yalnız, bizi,
en az, şu tartışmalarda mutlu eden husus, kamu dü­
zeninin burada alabildiğine yararı da içine alabilecek
şekilde düşünülüyor ise ki, bu zabıtlara geçti o za­
man hakikaten biz, meseleyi biraz daha soğukkanlı
kabul edebiliriz. Ancak, Anayasanın düzeni içerisin­
de gerek 11 inci maddeyi alın, gerek 31 inci mad­
deyi alın, orada aynı zamanda kamu düzem ve kamu
yararı söz konusudur. Mesele Türk hukuk açısından
söz konusu olduğu zaman, yani kişilerin hürriyetle­
rinin kısıtlanması, mülkiyet hakkının kısıtlanması söz
konusu olduğu zaman biz her ikisini birden alırız;
kamu düzeni ve kamu yararını aranz. Kişilerin hür­
riyetlerinin özüne yöneldiğimiz zaman biz, iki başlı
hareket ederiz; ama burada tabiî sözleşmelerde sa­
dece kamu düzeninin var olduğu bilinci içindeyiz.
Şimdi burada söz konusu kamu düzenini, biraz daha
alıştığımız mananın dışında düşünüyoruz; ama hiç­
bir zaman, arkadaşımın işaret ettiği gibi, iki kişi ara­
sındaki bir alacak borç ilişkilerinde kamu yararı söz
konusu olmayacağını biz de kabul ediyoruz; ama
kamu düzenini belirli sınırlar içerisinde tutmanın da
son derece tehlikeli olduğunu kabul ediyoruz.
Biz, bu düşünceler içerisinde, böyle bir mana içe­
risinde meseleye kamu düzenine yaklaşıyorsak, özür
dilerim, burada yarardan bir yerde vazgeçme olanağı­
mız olabilir; ama Anayasa Hukuku açısından mesele
müzakere edildiği zaman, iki başlıdır; hiçbir zaman
tek başlı değildir. 5 inci maddede ve 31 inci madde­
de söz konusu edilen hususla, burada söz konusu edi­
len husus tamamen birbirinden farklıdır.
Onu arz etmek isterim.
HÂKİM TUĞGENERAL MUZAFFER BAŞKAYNAK (Adalet Komisyonu Başkanı) — Sayın
Başkanım, eski metinlerde geçen kamu yararı veya
kamu düzeni, burayla hiç bağlantılı değildir; burada,
özellikle bir yabancı mahkemenin verdiği ilamın, ka­
rarın, Türkiye'de geçerliliği için aranacak şarttır.
BAŞKAN — Biz o kararları hemen tasdik mi et­
mek istiyoruz, yoksa bazı kısıtlamalar mı getirmek
istiyoruz?
HÂKİM TUĞGENERAL MUZAFFER BAŞKAYNAK (Adalet Komisyonu Başkanı) — Birtakım
yargılamalar getiriyoruz.
Download