dünya bir pazardır

advertisement
DÜNYA BİR PAZARDIR
Şeyh Muhammed Nazım El-Hakkani En-Nakşibendi Hazretlerinin 21 Şubat 2013 Sohbeti,
Esselamu Aleykum. Ey Müslümanlar! Size selam olsun. Muminler buluştuğu vakitinde biri ifade eylesin;
birisi istifade eylesin. Usüldür bu. Cenab-ı Hakk'ın İsmi Celali'ni analım. Allahu Ekber Allahu Ekber Allahu
Ekber Velillah İlhamd. Elfu Selat Efu Selam Ala Seyyidina Muhammed Seyyidil Evvelin vel Ahirin ve Habibi
Rabbil Alemin. Allahumme Kavvi da'fi fi Ridak.
Hoş geldiniz. Hazır olan cemaatimiz hoş geldiniz. Günümüz hoş olsun. İmanınız gür olsun. Vücudunuz
afiyette olsun. Giydiğiniz libas iman ve İslam şerefini size giydirsin. Biz büyüklerin yolunu tutmaya gayret
ediyoruz. Dinimiz dini İslam'dır. Müslüman'ız. Şükür Allah'a Müslüman olduğumuza. Söyleyelim
meclisimiz nurani bir meclis olsun. Nur yağsın üzerimize.
Öyleyse bu sohbetimizi taçlandıralım. Taç koyalım, meclisimize ve sohbetimize. Onun tacı nedir?
Bismillahirrahmanirrahim'dir. Yüz defa kıyam etmek isterim de gücümüz, dimanımız, takatımız bir defa
kalkmaya müsayit oluyor. Diyelim Bismillahirrahmanirrahim. Kuvvet ver bize Ya Rabbi, küfrü yıkalım.
Bismillahirrahmanirrahim bütün hazinelerin anahtarıdır.
Zahiri ve manevi bize her hazinelerin kapısını açtıran Bismillahirrahmanirrahim'dir. Dünyanın hazineleri
nedir? Çör çöp. Ayıptır, mumin olan kimseye kötü dünyanın bir maksadını ikmal etmek için
Bismillahirrahmanirrahim demesi. Çarşıya giden adam gömeç alacak. Veyahut soğan alacak. Veyahut
sarmısak alacak. Altın verip de soğan alan adamın aklı yoktur. Çünkü bakır olan bir para da o işi görüyor.
Bakır, senin ne hacetin varsa onu yerine getirir.
Eskiden biz küçükken hatırlarız ki içkinin yevmiyesi, günlüğü üç kuruş. Veya iki kuruş. Böyleydi. İki kuruş;
yani bakır para. Bu bakır para, çarşıya gittiği vakitinde üç bakır veya iki bakır veyahut beş bakır ile
hacetini görürdü. Beş kuruş derdik. Pazara, çarşıya gidip de altın götüren adam yoktu. Pazara gitti. Yevmi
ihtiyacını temin edecek cebine altın koyup da gitmezdi. Ne için? Değmezdi, yani soğan alacak, sarmısak
alacak, patates alacak o kimse o pazara altınla gitmez.
İki bakır, iki kuruş. Üç kuruş veyahut bir şilin, veyahut yarım şilinle işini görür. Üç bakırla işini görür.
Hacetini bitirir, gelirdi. Cebine altın koyup da pazara giden adam yoktu. Yok ne gidecek. Cebine altın
koyup da çarşıya zerzevat çarşısı, gündelik yem yiyeceğin parası için altın koyup da gitmezdi, yok. Ne
yapacak. Gümüş de götürmezdi. Kıymetli birşey. Çünkü verdiğine göre kıymetli birşey eline geçsin.
www.saltanat.org
Page 1
Üç kuruş sebze çarşısında sana yetişir. Cebine altın koyup da oraya gitmez. Altının şerefi var. Altının
şerefi olduğunda altını şey pazarına, belediye çarşısına kimse götürmez. Altını nereye götürür?
Kuyumcular çarşısına götürür. Kuyumcular çarşısına giren adam, cevahir alacak adam bakırla gitmez
oraya. Altınla gider. Çünkü cevahir alacak. Bu belediye çarşısı.
Bandabulya derdik biz eskiden burada. Yani her vakit orada köylünün, kentlinin getirdiği eşya var;
sebzeler vardır. Oraya gider. Bakır parasıyla idaresini alır, gelirdi. Cevahir almak isteyen adam bir
merasim için, evlenmek için birşey alacak kimse kuyumcular çarşısına giderdi. Cebinde de altın ve gümüş
para vardı. Bandabulya derdik biz ona, yani her vakit açık bulunan soğan, sarmısak satan; gömeç, hıyar
satan; soğan, sarmısak satan; gömeç satan taze fasülye, kuru fasülye, domates satan çarşıdır o.
E oraya giden adam altın götürür mü? Bakır iş görür. Senin talebine göre cebine ya altın koyarsın veya
gümüş koyarsın. Veya bakır koyarsın. Alacağın şeyin karşılığını bilirsin. Çarşıya gidip pazarda altın
bozduran adam delidir. Akılsızdır. Onu kuyumcuya götürür de karşılığını da alır. Bakır alır, sonra o bakırla
çarşıya girer. İnsanoğlu düşünecektir. Dünya bir pazardır.
Bir alışveriş yeridir dünya. Ed dünya denie. Dünya zibil olan, çöp olan, fışkılık olan bir şeydir. Hiçbir
kimse altın koyup da soğan almaya gitmez. Şimdi insanlar da ne aldıklarını bilirler, ne sattıklarını bilirler.
Ne ettiklerini, ne eylediklerini bilmezler. Ulu orta giderler. Kelp, haşa minel huzur. Kasaba gidip de
kasaptan et almaz o. Benim rızkım der, attıkları kemik bana yetişir. Beleştir der o. Kapar kemiği, fırlar
gider.
E sen kendini kelpin yerine saydırırsan senin kıymetin mi var? Beleş der kelp. Kemik beleş. Attıkları
vakitte koşar kapar, alır gider. İnsanların ne kıymeti var? Aldıklarının ve sattıklarının kıymetini
bilmedikten sonra onun alışverişi nedir? Hiçtir. İnsan birşey kazanmak için uğraşır dünyada. Dünya için
insan uğraşmaz. Bütün gücünü, kuvvetini dünyayı toplamak için sarf etmez, yok.
Altını alır bir kimse cevher almak için. E cevher almadıktan sonra altını ne yapacaksın sen? Altın
dediğimiz gibi çarşıda soğan sarmısak almak için cebine altın koyup da giden var mı? Yok. Bakır koyar
gider. İnsan da böyle şimdi. Bugün kalktık. İşimiz nedir? Yapacağımız nedir? Eyleyeceğimiz nedir?
Kazanacağımız nedir? Kaybedeceğimiz nedir? Bunu bilmeyen adam yeri nerededir?
Yeri hayvanların sırasındadır. Altının kıymetini bilmeyen bir kimsenin sırası kemik arkasında koşturan
kelbe benzer. Yazıklar olsun. Yazıklar olsun ki bugüne çıktık. Ne istediğimizi bilmiyoruz. Ne için
yaşadığımızı bilmiyoruz. Ne kazanacağımızı bilmiyoruz. Bu insan değildir. Sırası nedir? Dört ayaklıların
sırasıdır. Onun için insan ki mükerremdir.
www.saltanat.org
Page 2
İnsan ki Cenab-ı Allah ona ikram etmiş, bir güzellik vermiş. Bir kuvvet ve azamet libası giydirmiş.
"Liya'buduni". Bana kulluk etsinler diyerekten. Kulluk libasını giydirsin istiyor. Giysin istiyor kullarım. E
bunlar kulluk libası giymez hiç birisi. Ya. Dört ayaklıların giydiği libası ister. Yiyelim, içelim, sonra defi
hacet edip bitirelim. Yazıklar olsun.
İnsanın şerefini sıfırlandırmak için bütün şeytanın hıncı ve gayreti insana olan kıskançlığındandır. İnsanı
şeytan kadar kıskanan hiçbir mahluk yoktur. Ne diyor? "Benim alacağım rütbeyi onlar giydi. Onlara
Rabbım secde et dedi, etmem dedim." Haşa. Ademoğluna giydirdiği şeref elbisesi, hilatı giydirdiği taç
insanoğlunu yarattı ve başına taç giydirdi Cenab-ı Allah.
Kainatın Efendisi'ne taç giydirdi. Ve onun yolunda olanlarında hepsinin tacı vardır. Şeytan çatlıyor. A bu
taç bana olacaktı. Bana vermedi, Adem'e verdi. Ben de dedi emretse Allah, emrini tutmam dedi. Haşa.
Secde edin Adem'e. Başına şeref tacı giydirdim. Beni temsil ederler. Şeytan dedi etmem. Etmezsen def
ol. Huzurumdan def ol dedi. Onun için insanın şanı ve şerefi Cenab-ı Hak'tan ikramı başına giydiği taç
Bismillahirrahmanirrahim'dir. Ne güzel.
Taç giydirmek yerine başına başka birşey giyen kıymeti yoktur. İnsanı taçlandıran
Bismillahirrahmanirrahim'dir. İnnehu min Süleyman ve innehu Bismillahirrahmanirrahim. Süleyman'ın
kıymeti yok, Bismillahirrahmanirrahim olmasa. Maşa'Allah, Maşa'Allah. Bre Araplar, bre Türkler, bre
Hintliler! Bırak bu Türküm demeyi, nahnel Arap demeyi. Nahnu demokrasi demeyi, bırakın bunu.
Allah'ın size giydirdiği taç var. Bismillahirrahmanirrahim tacı ile taçlanın. Söyle, heybetlenesin. Bütün
kainat arkana düşsün. Sen gökyüzüne teleskopla bakarsın. O Mübarekler bir adımda senin baktığın yere
yetişir. Çünkü yeryüzünde Halife insandır. Cenab-ı Hakk'ın temsilcileri Enbiyalar Sultanı'dır; Efendimiz
(sav). Ondaki heybet görünse bütün dünya alt üst olur.
Maşa'Allah Resulü Kibriya Efendimiz'e. Onu da taçlandırdı. "İkra'bismi Rabbikellezî halak" Besmele'yle
oku ey Habibim dedi. Şerefin artsın. De ki Bismillahirrahmanirrahim, ben de birşey yoktur. Rabbim bana
bu tacı giydirdi. Secde edesin. Cenab-u Rabbul İzzet'e secde edesin, diyesin ki bütün mahlukatın içine bu
şeref tacını bize giydiren Mevlamız'dır.
Kimin hürmetine? Huzurunda en Sevgili olan, Habibim dediği Ahir Zaman Nebisi'nin Serveri Kainat,
Kainatın Efendisi onun adına olduğunu bilesin. Sana taç giydirilsin. Nişan verilsin. Nişanın nedir?
Bismillahirrahmanirrahim'dir. Unutma eyyuhel Arab! Ötekiler Acem zaten. Lisanı bilmeyiz diyebilir. Lakin
eyyuhel Arab. Ey Arablar ki İslam'ı Cenab-ı Allah İslam Peygamberi'ni sizden gönderdi. Onun yolunu takip
etmezsiniz. Bırakırsınız. Onun getirdiği, gökyüzünden inen Şeriatı Garravun Ahmediyye'yi bırakasınız, ve
düşesiniz demokrasi, (...)rasi.
www.saltanat.org
Page 3
Demokrasi ne demek? Bu idare aylakçıların idaresi. Bu idare asıl ismi; bu demokrasi dediklerinin asıl
ismini söyleyeyim dünya işitsin. Avantacı (p...)dir. Avantacı. Anladın mı avantacı nedir? Avantacıların işi
bu. O kalabalığın içinde ben de birşey kapıvereyim. Yok. Bu avantacılık olan bu demokrasid dediği bela
bütün dünyayı alt üst etti. Hiçbir yerde rahat yok, huzur yoktur. Ne için?
Demokraside Besmele yok ki. Besmelesiz demek avantacı demek. Besmele çekse avanta olmaz.
Bismillahirrahmanirrahim diyemez. Avantacı bunlar hepsi. Demokrasi, nedir demokrasi? Senin ne işin var
be? Biz Kur'an-ı Azimuşşan'ı gönderdik. Senin şerefini izhar için, yapacağın yolu, yürüyeceğin yolu sana
bildirmek için Şeraitımı gönderdim diyor Cenab-ı Allah.
Bırakasın da şeytanın zurnasını çalasın. Şeytanın zurnası ne? Demokrasi, demokrasi. Yok. Demokrasi
değil. Avantacı, avantacı. Ey ulema Arab söylesene bu demokrasi dediği avantacılıktır. Ne kadar peşine
kendi gibi avanak varsa toplayıp avantadan bu dünyayı lup diye yutmak isteyenler içindir. Kıymetleri
yoktur. Demokrasi demek, avantacıların idaresi demektir. Avantaya konacak.
Arkasında bir sürü bilmem nesi çıplak bir sürü kendisi gibi iki ayaklı ama aslında dört ayaklı avantacıların
işidir bu. Ey ulema söylesenize be! Demokrasi avantacılıktır. Bu kadar rey kazandık, biz hükümete geçtik.
"İn turîdu illâ en tekûne cebbâren fîl ardı" (28:19). İstedikleri yeryüzünde bizden kuvvetli olmasın. Bütün
insanlar bizim hayvanımız olsun. Enselerine binelim. Avantacı rejimini yürütelim.
Yazıklar olsun Müslüman olanlara ki bu avantacı yolunu tuttular. Bütün dünyaya yaydılar. Bütün dünya
bugün deli oldu, şaşırttı. Ne için? Avantacı bir tane değil, beş tane değil. Yığın ile. Hepsi hücum ediyor.
Avantacılıkla dünyayı luplamaya. Lup diye yutmaya. Onun için kavgaları bitmez bunların. Biri iner, biri
çıkar. O da avantacı, bu da avantacı. Demokrasi ne demek, alışın ulemalar. Söyleyin avantacılıktır.
Demokrasi avantacılıkların avantacıların yoludur. Çünkü Besmele çekemez üstüne. Çekerse çarpılır. Ağzı
bir tarafa gider. Bir tarafı tutmaz olur. Allah'a karşı geldiklerinden ne huzurları kalır, ne rahatları kalır, ne
şerefleri kalır. Hepsi avantacı. Demokrasi arkasına düşenlerin hepsi avantacıdır. Sen kapmayasın, ben
kapayım. Avanta benim olsun. E senin ne be? Senin dört ayağın mı var? Sen ne çıkarsın meydana? İki
ayaklısın sen de, o da. Fark ettiren nedir?
Seni fark ettiren senin şerefindir. Çünkü sen avantaya tenezzül etmezsin. Milletin içerisine çıkıp
demezsin ki biz en birinci sizi idare edeceğiz. Kör edeceksiniz. Ey avantacılar! Yarına yetişmeyesiniz. Ey
ihlassız olanlar! Akşamı bulmayasınız. Ey Besmele'yi terk edenler, olduğunuz yerde yıkılıp kalasınız. Bu
şiddet ve hiddet gökyüzündendir. Dinle!
Top yapmakla kuvvet bulunmaz. Top yaparsınız avantacılık sizde kalsın diye. Yazıklar olsun sizin
insanlığınıza, ve anlayışlarınıza. Şeytani anlayış bu. Şeytan bir mezhep kuracağım dedi ki bütün alem eli
ağzında kalsın, parmağı. Nereden çıktı bu?
www.saltanat.org
Page 4
Eskiden bir Sultan vardı. İdare ederdi, yetişirdi. Şimdi önüne gelen ben Sultanım diyor. Önüne gelen
avantacıların reisi benim diyerekten, çıkar; size bunu yapacağım, şunu yapacağım. Hepsi yalan, dolan.
Zehir zembelek, birbirlerine düşecekler ki tutunmalarına imkan yok. Ey insanoğlu! Ve bilhassa
Müslümanlar! Ve bilhassa Arab Müslümanlar! Hala bunu anlamadınızsa sizin İslamınız nerede be?
Müslümanlığınız nerede? Siz de avantacı. Hangi memleket varsa bu demokrasi arkasına düşen hepsi
lupçu, avantacı. Farkınız yok. Çünkü işiniz aynı. Yersiniz sonra büyük ziyaret yerinizi sizin şeydir, yüz
numara. Gidersin 3 defa, 5 defa, 10 defa. Bu söze riayet etmeyenlerin çıkış yerlerini kapatır. Gazab inerse
üstlerine çatlarlar. Ve yaptıklarının cezasını buradan çekmeye başlarlar.
De Bismillahirrahmanirrahim. Korkma, ürkütürsün. Neredesiniz Mısır'ın alimleri? Nerede Şeriatu
Garravun Ahmediyye! Siz düstur yapasınız. Size bu selahiyeti kim verdi? Allah'ın gönderdiği kitap düstur
değil mi bre size? Araplar bilhassa. Her biriniz bir direğe asılacaktır; bu Şeriata hakaret ettikleri için. Öyle
bir hastalık tutacak onları ki bağırdıkları zaman yeri göğü titretecekler.
Dertlerine derman bulunmayacak. Derdinize derman Bismillahirrahmanirrahim'dir, de! Sen dünyanın
üzerinde Cenab-ı Hakk'ın halifesisin. Söyle, Kur'an-ı Azimuşşan'ı söyle. Dünyanın, Kur'an-ı Kerim
yetişmedi mi size de düstur düstur kılacağım. Maşa'Allah. Bre nereden buldun be bu düsturu? Sen
kimsin? Abdesthaneye gidip gelen adam düstur yapabilir mi? Gökyüzünden size düstur geldi.
Düstur gökyüzünden indi. Bre avantacılar, yok olasınız! Yarına da kalmayasınız. Ortalığı fesat ettiler.
Anladık. Avrupa'nın maksadı küfür dünyası. Küfür dünyası İslam geldiğinden beri İslam'a düşmandırlar.
Efendimiz'e saygısız ve imansızdırlar. Bunların yolunu ne tutarsın sen? Avrupa İslam'ı imha etmek için her
şeyi yaptılar. Bizim ahmaklar da zannettiler ki iyi iş yapıyoruz.
Biz de onların yolunda gidelim. Onların yolunda gittiniz rezil oldunuz. El açıyorsunuz. Birbirinizi
yiyorsunuz. İslam bunu mu emretti? İslam'da manevi güç olmasa İslam durur mu? Sizin güvendiğiniz
topunuz, tayyareniz. Bre topunuzun, tayyarenizin bir tanesi muminin bir tanesi işaret etse aşağı düşürür.
Ne zannettiniz siz İslam'ı?
Eyyuhel Arab! Bırak bu avantacı mezhebini. Teesüf ederim ki Mısır'da, Ezher'de bu kadar ulema ne
söylemezsiniz? Söyle! De ki bu Allah'ın bir zayıf kulu bize hatırlatıyor bunları. Düşünelim, ne
demiyorsunuz? Bre Ezher uleması İslam'da düstur yok mu ki bu avantacılar çıkıp düstur yapacak. Ne
hakkı var bre onların düstur yapmaya?
Her düstur yapan, yaptığı düsturun içine batıyor. Allah şerlerini başlarına döndürsün. Ehlül İslam'a
kuvvet versin. Diyelim Bismillahirrahmanirrahim ve korkmayalım. Tövbe Ya Rabbi, tövbe Estağfirullah.
Bizi affeyle Allah'ım. Hadi biz Acem diyelim. Lisan, lisanımız Türkidir veya Farisi'dir. Lakin Araplar ki, "İnnâ
enzelnâhu Kur'ânen Arabiyyen". Anlamayasınız ki bu demokrasi avantacılık olduğunu. Anlayamadınız mı?
www.saltanat.org
Page 5
Yazıklar olsun giydiğiniz İslam libasına. Ey Rabbimiz, bizim hakkımızı onlardan alacak kuvveti gönder Ya
Rabbi. Tard olsunlar. Görecekleri yolu görmedikleri için kör kalsınlar. "Ve men kâne fî hâzihî a'mâ fe huve
fîl âhıreti a'mâ ve edallu sebîlâ" (17:72) Bakar da görmeyenler; çekecekleri vardır. Diyelim biz de
Bismillahirrahmanirrahim. Ya Rabbi bizi affeyle. Tövbe Ya Rabbi, tövbe Ya Rabbi, tövbe Estağfirullah.
Allah'ım ben zayıf kulunum Ya Rabbi. Zayıf kulunum Ya Rabbi. Utanıyorum, güceniyorum. Rabbime karşı
yaptığımızdan kainatın Sultanı Efendimiz'e karşı tutumumuzdan utanıyorum. Ki onun hürmetine biz var
olduk. Onun hürmetine birşey bulup yiyoruz. Ya Rabbi bize tövbeyi nasib eyle. Ya Rabbi Habibi'nin
şefaatine bizi mazhar eyle. Vaktin Sahibi'ni gönder.
Bu aylakıçılardan, bu avantacılardan bizi kurtar Ya Rabbi. O avantacılar birbirlerini yesinler. Tükensinler.
Amin amin amin ve Selamun alal Murselim. Vel Hamdulillahi Rabbul Alemin. Tövbe Ya Rabbi, tövbe Ya
Rabbi, tövbe Estağfirullah. Fatiha.
İyi kırbaçtır bu. Dinleyenlere ne mutlu. Tûba dinleyenlere, işittik ve kabul ettik diyenlere. Ey Rabbımız.
Tövbe Ya Rabbi, tövbe Estağfirullah. Tövbe Ya Seyyidi Ya ResulAllah. Tübna ve Ricana İleyk. Gönder Ya
Resul Allah bize. İslam Sultanı gönder Ya Rabbi. Avantacılardan bizi kurtaracak Sultan gönder Ya Rabbi.
Nesli pakinden. Fatiha.
Ezher ulemasına ayıplar olsun. Hint, Çin, Arap ve gayrı Arab ulemasına ayıplar olsun. Tövbe Ya Rabbi,
tövbe Estağfirullah. Eyyuhes Semiun. Ben de dinliyorum. İstiyorum İslam açılsın. Kuvveti zahir olsun. Biz
ne toplarından, ne füzelerinden, ne bilmem nelerinden korkmayız. Yıldırırız. Lakin siz müstahak
olduğunuz için bizi bıraktı onların ellerine. Tövbe Ya Rabbi, tövbe. Fatiha.
Video Link: http://saltanat.org/videopage.php?id=6783&name=2013-02-21_tr_DunyaBirPazardir.mp4
www.saltanat.org
Page 6
Download