2015 Genel Seçim Pazarlığı AB Üyeliği Üzerinden

advertisement
T: 020 7923 08 38 │ M: 0742 948 14 90 │ E: [email protected]
facebook.com/telgrafnewscom │ @telgrafnewscom
Haftalık Haber Gazetesi
Çarşamba, 22 Ekim 2014
439
2015 Genel Seçim Pazarlığı
AB Üyeliği Üzerinden
Son günlerde yürütülen tartışmalar, Avrupa Birliği
üyeliğinin genel seçim öncesi temel konu olabileceğini
gösteriyor.
Britanya’nın Avrupa Birliği üyeliği tartışmaları büyümeye
devam ediyor. Sağ kesimin, özellikle de Birleşik Krallık
Bağımsız Parti’nin (UKIP) son senelerde üyelikten
ayrılmak için yürüttüğü politikaya, başbakan David
Cameron da, sağ oylarını UKIP’e kaybetmemek için,
katıldı.
Mayıs 2015’te gerçekleşecek genel seçim için
Muhafazakar Parti’nin temel vaatleri içerisinde AB üyeliği
için referandum sözü olacak.
Avrupa Komisyonu başkanı, José Manuel Barroso’nın AB
üyesi olarak Britanya’nın, AB kanunları dışına çıkmasının
yasa dışı olabileceğini söylemesi üzerine Cameron, benim
tek ‘patronum Britanya halkı’ diye tepki verdi.
David Cameron’ın yılbaşından önce AB ile ilgili radikal
kararlar açıklaması bekleniliyor.
Dagenham’daki Ford araba fabrikasına yaptığı ziyarette
konuşan Cameron, ‘‘Britanya’da, bizim AB ile yeniden
pazarlamaya ihtiyacımız var, ardından da Britanyalı
insanların AB’de kalıp kalmayacağımıza Britanya halkının
karar vereceği referanduma ihtiyacımız var’’, dedi.
Cameron şöyle devam etti: ‘‘Bunun için uğraşacağım,
bunu teslim edeceğim ve bu yeniden anlaşmanın
merkezinde insanların göç konusundaki endişelerine hitap
etmemiz gerekiyor. Bu konunun düzeltilmesini istiyorlar ve
haksız değiller, ben de düzelteceğim.’’
İşçi Parti başkanı Ed Miliband’de AB üyeliği yana
siyasetini güçlendireceğinin sinyalini verdi.
Haberin devamı sayfa 2’de
Başkent Londra’da Kobane ile dayanışma
eylemleri devam ediyor. Pazar günü Londra
merkezde bulunan BBC binası önünde
yapılan bir araya gelen yüzlerce kişi yapılan
mitingden sonra Trafalgar meydanına kadar
yürüdü. Eyleme İşçi partili milletvekili David
Lammy ve Jeremy Corbyn’in yanı sıra çok
sayıda İngiliz insan hakları savunucusu, ve
devrimci sosyalist gruplar destek verdi.
Haberin devamı sayfa 6’da
2
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Baş sayfadaki haberin
devamı...
Eski ticaret bakanı, Gölge
Avrupa Bakanı olarak görevlendirilen Pat Mc Fadden
Britanya’nın AB üyeliğinin
devam etmesi için ‘‘kararlı,
ulusalcı’
bir
savunma
yapacağını ifade etti. Mc Fadden şöyle konuştu: ‘‘İşçi Parti,
Avrupa’nın Britanya için daha
iyi işlemesi gerektiğine, ve
işleyebileceğine inanıyor, ama
biz Britanya için doğru yolun
Avrupa’da değişim olarak
algılıyoruz, Avrupa’dan çıkışın
değil.’’
Muhafazakar Parti içerisinde, AB üyeliği savunucuları
da,
Cameron’ın
partiyi
UKIP’in takliti bir parti
yapmayı engellemek için
‘kanlarının son damlasına kadar’ savaşacaklarını ifade ettiler.
Cameron, AB üye ülkelerinden Birleşik Krallığa çalışmak
için gelen işçilerin haklarını
kısıtlamak istediği tahmin ediliyor.
UKIP gibi, AB karşıtı olan-
lar, AB’nin ticaret ve iş adamları
için zararlı olduğunu ve
Britanya’daki iş imkanlarının
öncellikle
Britanyalılara
sunulması gerektiğini savunuyorlar. AB üyeliği bittiği taktirde
Britanya serbest ticaret içerisinde olacak ve işyerleri AB
yasaları kapsamında çalışanları
ve tüketiciyi koruyan yasaları
kaldırabilecekler.
Muhafazakar
Parti’den,
istifa sonucunda, Rochester ve Strood bölgesinde ara
seçime girilecek. 20 Kasım’da
gerçekleşecek ara seçimde
Mark Reckless UKIP’in ikinci milletvekili olabilir. Douglas Carswell’in Muhafazakar
Parti’den UKIP’e geçmesi sonucunda, 9 Ekim’de Clacton’da
yapılan ara seçimde, UKIP ilk
milletvekilini kazanmış oldu.
Cameron’ın, UKIP’e daha fazla milletvekili ve oy kaybetmemek için AB karşıtı siyaset
izlediği düşünülüyor.
Başbakan 2013’de yaptığı
bir konuşmada 2017’de AB
üyeliğine ilişkin referandum
sözü vermişti.
Devlet çocuk yoksulluğunun
önüne geçemiyor
Ülkede artan çocuk
yoksulluğuna ilişkin çalışma
yürüten eski bakan, üç büyük
siyasi partinin konuyla ilgili
başarısız olduklarını açıkladı.
Alan Milburn, ‘ulusun durumu’ adındaki raporunda
Muhafazakar, İşçi ve Liberal
Demokrat Partilerinin çocuk
yoksulluğunun önüne geçmek
için gereken hırsı göstermediklerini belirtiyor.
Milburn, hükümetin 2020
senesine kadar hedeflediği
yoksullukla mücadele etme
konumuna ulaşamayacağını
ifade etti. Tahminlere göre
2020 senesine kadar 3.5 milyon çocuk yoksulluk içerisinde
olacak.
Raporda,
Muhafazakar
Parti’nin geçen ay açıkladığı sosyal yardım kesintilerinin yoksulluk durumunu daha da kötüye
götüreceği belirtiliyor.
Rapor hükümetin ve genel
seçimde iktidara gelecek par-
tinin sosyal konumların düzeltilmesi ve yoksulluğun
azaltılması için partilere önerilerde bulunuyor.
Birleşik Krallık’ta tarım krizi
Yapılan bir araştırmaya göre,
aşırı tarımdan dolayı, Birleşik
Krallığın kırsal topraklarında
100 civarında hasat kaldı.
Artan nüfusa karşı, düşen
toprak kalitesi, önlemler
alınmazsa, tarım krizine
yol açabileceğinin uyarısı
yapıldı.
Sheffield Üniversitesinin
yaptığı araştırma kentlerdeki
toprağın kırsal bölgelerde
Haftalık Haber Gazetesi
Rojnameya Nûçeyan a Heftane
Editör: Alaettin Sinayiç - [email protected]
Muhabirler: Esra Türk & Meltem Ay
Grafiker: Yüksel Adıgüzel
Yayın Sahibi: Tel News Ltd.
Adres: 33 Dalston Lane, London E8 3DF
bulunan bir çok çiftliğin
toprağından daha verimli
olduğunu tespit etti.
Kentlerdeki park, bölümlük bahçeler ve bahçelerden
alınan toprak örnekleri organik karbon gibi maddelerin
buralarda daha yüksek seviyelerde olduğunu gösteriyor.
Sheffield
Üniversitesinden Profesör Nigel Dunnett,
gelecek nesillere yiyecek
yetiştirmek için kentlerdeki
toprakları da kullanmayı
öğrenmemiz gerekeceğini belirtti.
Kırsal tarımda kullanılan
ilaçlı gübre toprağın besin
değerlerini düşürüyor.
Dunnett, doğanın da ciddi
bir şekilde zarar gördüğünü
ve polen taşıyıcı canlıların
azalmasının
yiyeceğin
azalması anlamına geldiğini
belirtti.
Telefonlar: 020 7923 0838 - 07429 481490
Web adresi: www.telgraf.co.uk
Haber için: [email protected]
Reklam için: [email protected]
Diğer tüm sorularınız için: [email protected]
Çarşamba, 22 Ekim 2014
3
4
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Doktorlar 11 yaşında
çocukların çete şiddeti
mağdurları olduğunu
açıkladılar
Doktorlar 11 yaşında çocukların çete bağlantılı saldırılardan
kaynaklı yaralanarak hastaneye müracaat ettiklerini belirtti.
Bıçak ve silah ile yaralanan gençlerin çete içerisinde
hayatlarının tehlikede olduğunu
anlatmak için hastanelerde sosyal danışman bulunması için
proje başlatılacak.
Londra’nın en yoğun travma
merkezlerinden birisi olan St
Mary’s hastanesinde, geçen
sene, görülen 2,500 yaralının
çeyreği 11-25 yaş arası
oldukları belirtildi.
Bu verilerin açıklanmasıyla
birlikte, St Mary’s hastanesi,
gençleri çetelerden çıkmalarına
destek olmak için, bölüme
üç sene boyunca gençlik
çalışanları yerleştireceklerinin
planlarını anlattılar. Benzer bir
proje daha önce Kings College hastanesinde gerçekleşti
ve gençlerin yaralandıklarında,
çetelerde yer alarak karşı
karşıya kaldıkları hayati tehlikeyi fark ettikleri tespit edildi.
Proje, yaralanan gençlerin
hayatlarının ne düzeyde tehlikede olduğunu fark ettiklerinde,
müdahale edip bağlı oldukları
çetelerden uzaklaştırmayı hedefliyor.
Proje
648,000
sterlin
tutarında ve İmperial College
Healthcare Charity (İmperial
College Sağlık Hizmeti Kuru-
Dr Asif Rahman
mu) ve Home Office (İçişleri
Bakanlığı) tarafından finanse
ediliyor.
Konuyla ilgili konuşan Dr.
Asif Rahman projeye destek
vermek isteyen çok sayıda
insanın olduğundan memnun
olduğunu belirtti. Rahman
şöyle devam etti: ‘‘Amacımız,
hastane ve toplum arasında
köprü kurmak ve gençler hastaneden taburcu edildiklerinde programa devam etmelerini sağlayıp sonuç olarak
da hastaneye geri dönmezler
umarım.’’
5
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Royal Mail Noel dönemi için
19 bin işçi işe alacak
Geçtiğimiz aylarda özelleştirilen posta
servisi, Royal Mail, Noel döneminin
yoğunluğuyla baş etmek için 19 bin işçi
işe almaya karar verdi.
Noel tatili döneminde halkın hediye paketlerini geciktirmemek ve yeni
özelleşen şirket kendini müşterilerine
kanıtlamak için Kasım ve Ocak ayları
arası ek işçi çalıştıracak.
Ek alınan işçiler şirketin var olan 124
bin çalışanına destek sağlayacak.
Geçtiğimiz sene, aynı dönemde 21
bin geçici işçi alan Royal Mail, günde
10 milyon paket taşımıştı.
Royal Mail yetkilisi, Sue Whalley, ‘‘Noel, Royal Mail için en yoğun
dönemimizdir ve tüm sen boyunca
müşterilerimize en iyi hizmeti sunmak için plan yapıyoruz. Her Noel, bu
bayram döneminin postasını idare edebilmek için maddi olarak, binlerce işçi
gibi, ek kaynak bağlıyoruz’’, dedi.
İşe başvurmak isteyenler www.
royalmailgroup.com/xmasjobs,
web
sayfasından bilgi alabilirler.
Diğer bir paket dağıtım şirketi, Yodel,
Noel döneminde 5 bin işçi işe alacak.
Marks and Spencer ve Sainsbury’s gibi
şirketler de aynı dönemde geçici işçi işe
almaları bekleniliyor.
6
İngiliz Milletvekili:
İnsanlıktan
yanaysanız Kürtlerin
tarafında olmalısınız
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Başkent Londra’da Kobane ile
dayanışma eylemleri devam ediyor.
Pazar günü Londra merkezde bulunan BBC binası önünde yapılan
bir araya gelen yüzlerce kişi yapılan
mitingden sonra Trafalgar meydanına
kadar yürüdü. Eyleme İşçi partili
milletvekili David Lammy ve Jeremy
Corbyn’in yanı sıra çok sayıda İngiliz
insan hakları savunucusu, ve devrimci
sosyalist gruplar destek verdi.
BBC televizyonu önünde toplanan kitleye
bir konuşma yapan İşçi partili milletvekili
David Lammy, İnsanlıktan, demokrasiden
yana olan herkesin Kürtlerin mücadelesinin
tarafında olması çağrısı yaptı. İngiliz milletvekili David Lammy şunları belirtti;
7
Çarşamba, 22 Ekim 2014
‘‘İşid’in barbarlığına karşı durmak
istiyorsanız, Kürtlerin yanında olmalısınız.
Kobane’ye acilen güvenli bir koridorun
açılması gerekir. Bu koridordan ihtiyaç duyulan, insani malzemeler ve YPG’nin ihtiyaç
duyduğu silahlar geçirilmeli. Şu soruyu sürekli sormamız gerekir, ‘İşid’in kullandığı silahlar nereden geldi’ diye. Tehlikeli bir süreçten
geçiyoruz. Eğer insanlıktan yanaysanız, eğer
demokrasiden yanaysanız, Kürtlerin mücadelesinin tarafında olmalısınız.’’
İşid Uzaydan iki günde inmedi
Kobane ile dayanışma eylemine katılan
diğer bir İşçi partili milletvekili Jeremy Corbyn ise yaptığı konuşmada işid’in iki günde
uzaydan inmediğini belirtti. Milletvekili Corbyn şunları belirtti:
‘‘Acilen Kobane’ye insani koridorun
açılması gerekir. Geçen hafta bir grup milletvekili arkadaşımla dışişleri bakanı ile
görüşerek Kobane’ye gerekli desteğin verilmesi çağrısında bulunduk. Kafamızda
iki tane büyük soru var. İlk soru, Türkiye
ile İşid arasındaki ilişki tam olarak nedir?
Türkiye’nin işid’e verdiği silah desteği konusunda ne söylüyorlar? İkinci soru ise: İşid
uzaydan gelmedi iki günde. 2003 Irak müdahalesinin bir sonucudur, Suudi Arabistan gibi
devletlerin akıttığı paranın bir sonucudur İşid.
Peki Suudi Arabistan’a silah veren kim, yine
ABD ve Britanya.’’
BBC önünde yapılan mitingde, İnsan
hakları savunucusu Peter Tachell, milletvekili
adayı Catherine West, İngiliz peder John
Ryan da birer konuşma yaptı.
Yapılan konuşmaların ardından uzun bir
kortej oluşturan kitle yürüyüşe geçti. Yürüyüş
boyunca İşid karşıtı İngilizce sloganların
atıldığı eyleme sosyalist ve anti faşist gruplar
da bayraklarıyla katılarak destek verdi.
Yürüyüş, Trafalgar meydanında sona
erdi.
Eğitim
Köşesi
OKTAY ŞAHBAZ
Urswick Ortaokulu Bilgisayar Bölüm Başkanı
[email protected]
Yeni bir müfredat
mı? Bence kalsın!
Yeni ilk okul ve ortaokul
müfredatı
son
dönemlerde
İngiltere’deki
eğitimciler
arasında çok konuşulan konulardan bir tanesi. Gerek bir
önceki eğitim bakanı Micheal
Gove, gerekse yeni eğitim bakanı
Nicky Morgan, yaptıkları her
konuşmada yeni bir müfredatın
ihtiyacına değinip, değişmesi
gerektiğini söylüyorlar. Ne kadar ilginçtir ki hem Gove, hemde
Morgan, bu müfredatın nasıl
olabileceğini, neler gerektirdiğini
belirlemede öğretmenler yada
eğitmenler ile konuşmaktansa
patron veya belli sektörleri temsil eden bireyler ile görüşmeyi
tercih ediyorlar. Daha da kötüsü
bu müfredatın sağlıklı bir şekilde
hazırlanıp hayata geçmesi için
öğretmenlere çok az zaman vererek deyim yerindeyse bir ‘son
dakika’ işi gerçekleştirildi.
Yeni müfredat da ne var?
Yeni müfredatın en dikkat
çekici, yani Birleşik Krallık
değerlerinin öne çıkarılması.
Birleşik Krallık değerlerinin
ne olduğuna dahil belli bir
muğlaklık olsa bile burada daha
çok istenen ‘beyaz’ Birleşik
Krallık tarihi ve onun öğretilerine
dikkat çekmek. Bununda ne
olduğunu sorduğumuzda tarihe
şöyle bir bakıp Birleşik Krallığın
yaptığı sömürüleri görmemiz bu
tarihin ne olduğunu anlamamıza
yardımcı olacaktır. Yani, şu an
özellikle Tarih ve İngilizce derslerinde var olan göçmen ve siyah halkların tarihi, kültürü ve
edebiyatı gibi konuların ortadan
kaldırılması isteniyor. Bunun
yanında bir çok derste öğretilmesi
gereken konular belirsiz bırakılıp
tamamen okulun ve yönetimin
inisiyatifine bırakılıyor. Yeni
müfredatın en tehlikeli ve dikkat
çeken özelliklerden bir tanesi ise
çocuklarda araştırma, sorgulama
ve inceleme gibi yeteneklerin
şartlı yeteneklerden çıkartılıp
öğretilmemesi, yani, her şey ezberlenecek! Bir önceki eğitim
bakanı bu değişimin Birleşik
Krallık vatandaşı olmak isteyen ve burada yaşamak isteyen
herkes için önemli olduğunu
söylerken, yeni eğitim bakanı
Morgan bu değişimin radikal
İslam ideolojisi karşısında iyi
bir alternatif olduğunu söyledi.
Yeni müfredatta dikkat çeken
diğer bir nokta ise öğrenilmesi
gereken bilgi ve yeteneklerin tamamen iş verenlerin istekleri ve
doğrultusunda belirlenmesi oldu.
Kısacası ve açıkça, özellikle, bir
önceki eğitim bakanı Gove’dan,
son 2 yılda, şunları duyduk:
“Google şu konuda program
yazanları istiyor bizde bunları
yetiştirelim”; “şu ilaç firması şu
konuda eleman azlığını söylüyor
onun için bunu fen derslerinde
öğretelim”, gibi.
Böyle bir müfredat ne
gibi sorunlar yaşatır?
Birleşik Krallığın bir çok
azınlığa ev sahipliği yaptığını ve
bir çok halkın beraber yaşadığı
bir ada olduğunu eminim hepimiz biliyoruz. Bu anlamda ön
yargıların olmaması ve herkesin
bir birini anlaması, ırkçılık ve
ayrımcılık gibi kavramların
gelişmemesinde eğitim ve müfredat büyük bir rol oynuyor. Bir çok
çocuk ve öğrenci tarih derslerinde göçmen tarihini anlayıp göçmen halkların Birleşik Krallığın
yeniden inşa edilmesi için ortaya
koydukları çabayı öğreniyor. Bunun yanında İngilizce, coğrafya
ve din dersleri aracılığıyla diğer
halkların kültürlerini, inançlarını
ve edebiyatını öğrenip kendisi ile benzerlikleri anlayıp ön
yargıların gelişmesini engelliyor.
Yeni bir müfredat için şirketlerin
çıkarları
değil,
çocukların
ihtiyaçları dikkate alınmalı.
Öyle görünüyor ki son dönemlerde kışkırtılmaya çalışılan yerli
göçmen ayrımcılığı eğitime de
yansımış bir durumda. Bu konuda
açıklama yapan sayısız profesör,
rektör ve sendika başkanı hem
Gove hemde Morgan tarafından
dikkate alınmazken ‘Marksist’
olmak ile suçlandılar.
Aileler ve öğrenciler bu
konuda neler yapabilirler?
Öğretmenler son dönemlerde
her ne kadar en temelde ücret
ve emeklilik haklarına yapılan
saldırılara karşı greve gidiyor
olsalar da aslında bu anlamda
başlatmış oldukları ‘Stand up
for Education’ kampanyası
aynı zamanda her öğrenci için
adil ve kapsayıcı bir müfredat
talebini de kapsıyor. Bu anlamda her aileye ve öğrenciye
düşen en temel görev kendi
okullarında çalışan öğretmenlere
sahip çıkıp çocukları için iyi
bir müfredat ve iyi bir eğitim
sisteminin oluşmasındaki mücadelelerinde dayanışma içinde
olmalı. Hiç bir öğretmen greve
gitmeyi küçümsemez çünkü
öğretmen her zaman öğretmek
ister. Grev son çaredir, bunun
için öğretmenlerimizi anlayıp
greve gittiklerinde onlara destek
olalım.
8
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Dayanışma gecesine
yoğun ilgi
konuşmacı olarak katıldı. Panelde
katliamların insanların psikolojisi üzerindeki etkileri ve yarattığı
travmalar anlatıldı.
Son dönemde İşid çetelerinin Kürdistan’daki artan
saldırılarından kaynaklı yerlerinden olan Kürtler için
başkent Londra’da bir dayanışma etkinliği düzenlendi.
Pazar akşamı Portobello Pop
Up sinemada yapılan dayanışma
etkinliğine çok sayıda kişi katıldı.
Zengin bir programa sahip olan
gecede toplanan paralar Heyva
Sor a Kurdistan ve Rwanga Foundation aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacak.
Bir grup Kürt gencin biraraya
gelerek oluşturduğu Compassion
For Kurdistan adlı organizasyon
tarafından organize edilen etkinlik panel ile başladı. ‘Katliamların
Psikolojik Etkileri’ başlık panele Dr Brian Brivati, Mohammed Haidar ve Dr Shko Shorsh
Yapılan panelin ardından bir
grup genç ressamın yaptıkları
resimlerin sergisi yapıldı. Etkinlikte ayrıca Emel Said Kurda ve
Peyman Heydarian adlı sanatçılar
bir müzik dinletisi sundu. Müzik
dinletisinden sonra yapılan açık
artırmada sergide bulunan resimler dayanışma amacıyla satıldı.
Gecenin sonunda ise Ari Murad
tarafından çekilen ‘The Kurdish
Winter-2014’ adlı filmin gösterimi
yapıldı.
9
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Londra’da İşid
çetelerine karşı
anlamlı eylem
Başkent Londra’da İşid protestoları çeşitlenerek devam ederken, gençler
parlamento önünde çok ilginç ve anlamlı bir eyleme imza attı. Gençler
İşid çetelerinin kaçırıp pazarlarda sattıkları binlerce kadına dikkat çekmek
amacıyla parlamento önünde teatral bir tarzda ‘İşid kadın pazarı’ kurdu.
Birleşik Krallık parlamentosu önünde
bir araya gelen gençler teatral bir skeçle
İşid tarafından kaçırılıp pazarlarda
satılan kadınlara dikkat çekti. İşid
çetelerini canlandıran bir grup genç
İşid’liler gibi giyinirken, siyah çarşaflara
büründürülmüş, birbirine zincirlenerek
bağlanmış bir grup genç kadın da
kaçırılıp satılan kadınları canlandırdı.
Skeç’te kurulan ‘kadın pazarında’ genç
kadınlar açık artırma tarzıyla satıldı.
Açık artırmayı yöneten ‘İşid’li kadınları
satarken, kadınların 14-13 yaşında
olduğu, Hristiyan, Ezidi Kürt oldukları
vurgularını yaptı.
Teatral protestoyu izlemek için etrafta
yoğun bir kalabalık oluştu. Protestonun
sonunda toplananlara açıklama yapan
gençler, ‘bu sahnenin her gün Suriye
ve Irak’ta yaşandığını ve bu pazarlarda
BM verilerine göre Ağustos 2014’ten bu
yana kaçırılan 25 bin kadının satıldığını’
anlattı. Gençler ayrıca ‘Kobane’de
şuanda bu insanlık düşmanı çetelere
karşı YPG/YPJ güçleri kahramanca bir
direniş sergiliyor, Kürt halkı insanlık
adına bu barbar çetelere karşı savaşıyor’
dedi.
Teatral protesto ‘Kahrolsun İşid’, ‘İşid’e
karşı birleşin’ sloganlarıyla son buldu.
Gençlerin protestosu İngiliz medyasında
geniş yankı buldu
10
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Ünlü İngiliz
Komedyen Russel
Brand: ‘Kobane’de
İnsanlık adına
direnen savaşçıları
selamlıyorum’
On binlerce emekçinin maaşlarında ücret artışı talebiyle
düzenlediği eylemde, ünlü İngiliz komedyen Russel
Brand, Heyva-Sor vakfı gönüllüleriyle birlikte Kobane için
bağış topladı.
Başkent Londra’da bir araya gelen 60 bin civarında emekçi ücret
artışı talebiyle bir eylem düzenledi. İşçi Sendikaları Kongresi›nin
(TUC) organize ettiği eylemde
on binlerce kişi hükümetin kesintilerini protesto ederek, emekçilerin maaşlarına artış talep etti.
Embakment’ta toplanan on binlerce emekçi Hyde park’a kadar
yaptığı yürüyüşten sonra bir miting
düzenledi.
Emekçilere destek vermek
amacıyla eyleme katılan ünlü
İngiliz komedyen Russel Brand,
eylemde hazır bulunan Kürdistan
Kızılay’ı Heyva Sor gönülleriyle
birlikte, bir aydan fazladır yoğun
saldırılar altında olan Kobane için
bağış topladı. Kobane’deki durumu yakından takip ettiğini be-
lirten Russel Brand; ‘Kobane’de
İnsanlık adına direnen savaşçıları
selamlıyorum’ dedikten sonra Heyva Sor’a ait bağış kutusunu eline
alarak kendisi de bir süre bağış
topladı.
İşçi Sendikaları Kongresi’nin
(TUC)
başkent
Londra’da
düzenlediği yürüyüşün yanı sıra
Glasgow ve Belfast’ta da aynı
amaçla protesto yürüyüşleri düzenlendi.
Hyde Parkta yapılan mitingte
konuşan TUC Genel Sekreteri
Frances O’Grady, “Birleşik Krallık
tarihinin en uzun süreli kemer sıkma
programının ardından, ekonomik
iyileşmeyle birlikte maaşlarda artış
yapılmalı. Bu ülkede bir üst düzey
yönetici, bir işçiden 175 kat daha
fazla kazanıyor” diye konuştu.
11
12
Çarşamba, 22 Ekim 2014
13
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Londra Anarşist Kitap Fuarında
temel gündem Rojava oldu
Her yıl geleneksel olarak yapılan Londra
Anarşist Kitap Fuarına bu sene Rojava
devrimi damgasını vurdu. Cumartesi
günü başkent Londra’da bulunan Queen
Mary’s üniversitesinde bir araya gelen
çok sayıda Anarşist Rojava konulu
tartışmaya yoğun ilgi gösterdi.
Başta devam eden Kobane direnişi olmak üzere Rojava devriminin ana odak
noktası olduğu bu yılki Londra Anarşist
kitap fuarında, üzerinde ‘Yaşasın bağımsız
Rojava, Londra’dan Kobane’ye dayanışma’
yazılı büyük pankart fuar programı boyunca
ana salona asıldı. Anarşist
Kitap Fuarında yapılan Rojava devrimi konulu panele
ise ilgi çok yoğundu. Bu yıl
içerisinde Rojava’yı ziyaret
eden Kürt Anarşist Federasyonu (KAF) ve Haringey
dayanışma grubunun izlenimleri yapılan panel ile dinleyicilerle paylaşıldı.
‘Suriye Kürdistanı
Arap baharından
farklı bir rota çiziyor’
Rojava’yı ziyaret eden
heyetin üyesi Zaher Bahar panelde bir konuşma
yaparak, Rojava’da yaşanan devrimi ve
demokratik sistemi anlattı. ‘Demokratik
toplum hareketi’ olarak tanımlanan Rojava
devriminde, sistemin tabandan tavana doğru
örgütlendiği ve her kimliğin, kültürün,
inancın ve sosyal grubun eşit bir düzeyde
kendisini içerisinde temsil ettiği bir sistem
yaratıldığı belirtildi. Buna bağlı olarak ta
Rojava devriminin Arap baharından farklı
bir rota çizdiği belirtildi.
Kobane’de İşid’e karşı amansız bir
direnişin sergilendiği ve bu direnişin her
anlamıyla desteklenmesi gerektiği özellikle
vurgulandı.
‘‘PKK’nin ‘terör listesinden’ çıkarılması
Kazan/Kazan durumu yaratacak’’
Milletvekili George Galloway’in Russia
Today televizyonunda sunduğu Sputnik
adlı programa konuk olan Kürt aktivist
Memed Aksoy, Kobane’de yaşanan
son gelişmeleri değerlendirdikten sonra,
‘PKK’nin terör listesinden çıkarılmasının
herkes açısından ‘kazan/kazan’ durumu
yaratacağını belirtti.
Sinemacı-yazar Memed Aksoy, Birleşik
Krallık Saygı Partisi (Respect Party) milletvekili George Galloway tarafından Russia
Today televizyonunda sunulan Sputnik adlı
programa katılarak Kobane’de yaşanan son
gelişmeleri değerlendirdi.
Kobane, ismini tarihin
kitaplarına yazıyor
Programın sunucusu milletvekili George
Galloway programa, ‘Kobane Stalingrad
değil, ancak Suriye’nin Kürt şehri Kobane,
ismini tarihin kitaplarına yazıyor’ diyerek
başladıktan sonra İşid’in bölgede yaptığı
barbarlıkların kelimelerin ötesine geçtiğini
söyledi.
Kobane’deki son durumu anlatan
Memed Aksoy, YPG güçlerinin askeri
üstünlüğünden bahsettikten sonra kısa bir
süre sonra İşid’in Kobane’den tamamen
çıkartılacağını umduklarını belirtti.
George Galloway’in Türkiye’nin etkisi
ile ilgili soruyu sorarken, Türkiye’nin sınırın
yanı başında İşid’in yaptıklarını izlerken
parmağını kıpırdatmaması ve bununla birlikte Kuzey Kürtlerinin yardımlarını da
engellemeye çalışması, Türkiye’nin müttefikleri açısından bir ayıp olduğu yorumunu
yaptı.
Türkiye’nin, Rojava’da oluşan özerk Kürt
yönetiminden rahatsız olduğunu belirten
Aksoy, Türkiye’nin zamanında El Nusra’ya
birçok yardım yaptığını ve bu yardımların
bir şekilde İşid şahsında halen devam
ettiğini söyledi. Aksoy: ‘‘Türkiye’nin, Tampon bölge ve uçuşa yasak bölge gibi projelerle hedefinin İşid değil, Esad rejimidir.
Türkiye, Suriye ve ırak sınırı boyunca bölgeye hakim olacak bir Sünni iktidar istiyor,
bunun da kendi ideoloji amaçlarına hizmet
etmesini hedefliyor.’’
Genç kadınlar, geleceklerini
bu sistemde görüyor
Neden bu kadar genç kadın savaşçı var
cephede sorusuna Aksoy şu şekilde cevap
verdi; ‘‘Bu tamamen Kürt hareketinin ideolojik duruşundan kaynaklanıyor, Cinsiyet
eşitliğine, Seküler, demokratik, Komünal
topluma ve sisteme inanıyorlar. Bu insanlar geleceğini bu sistem içerisinde görüyor.
Rojava’daki sistem tüm kesimleri, kimlikleri
kendi içerisinde demokratik bir şekilde
barındırıyor, bu da gelecekte Ortadoğu’ya
model olacak bir sistem, bu yüzden bu gençler ve kadınlar kendi geleceklerini bu sistemin içerisinde görüp katılıyorlar.’’
PKK’nin terör listesinden
çıkması barışa hizmet edecek
Galloway’in sorduğu PKK’nin terör
listesinden çıkarılması ile ilgili soruya,
Türkiye’de çözümün tek yolu PKK’nin
‘terör listesinden çıkması olduğunu belirten
Aksoy şunları söyledi.
‘‘Avrupa
Birliği
Türkiye’de
ve
Ortadoğu’da barışa hizmet etmek istiyorsa PKK’yi terör listesinden çıkarması
gerekiyor. Bu Türkiye’deki barış sürecini
de hızlandıracaktır. PKK’nin terör listesinde çıkarılması ‘kazan-kazan’ durumu
yaratacaktır.’’
14
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Elektrik Santralinde Yangın Çocuklara yönelik futbol
kursu başladı
Oxfordshire’de bulunan Didcot B
Elektrik Santralinde, Pazar akşamı
yangın başladı. Yangının sebebi henüz
bilinmezken, yetkililer şüpheli bir durum
görülmediğini belirttiler.
RWE npower’a ait olan santralın iki
hafta düşük kapasitede işlemesi bekleniliyor. Enerji bakanlığı, bu durumun
elektrik kesintilerine yol açmayacağının
garantisini verdi. Santral bir milyon eve
elektrik sağlıyor- Ulusal Grid bu evlere
elekrik vermeye devam ediyor.
Yangını kontrol altına almak için
25’in üzerinde itfaiye aracı ve yüz
civarında itfaiyeci çalıştı. Pazartesi
günü yangın kontrol altına alındı ve
yaralanan olmadı.
Gençlere dönük çalışmalarını yürüten
Ciwanen Azad Futbol Kulübü 8-11 yaş
arası çocuklar için futbol kursu açtı.
İki haftadır devam eden kurs Clissold
parkında yapılıyor.
Ciwanen Azad Futbol Kulübü tarafından
yapılan açıklamada amaçlarının, spor
aracılığıyla çocukların daha sağlıklı, saygılı
ve disiplinli bir birey olmalarına katkı sunmak olduğunu belirttiler.
Yetkin donanımlı eğitim kadrosu ve ful
ekipmanları ile 8-11 yaş grubu çocuklar
için Pazar günleri Clissold Parkta Futbol
kursları saat 12:30 - 14:30 arası yapılıyor.
Futbol kursunda Vücut ısınma - Vücut esneme, Pas Kontrol / Alış-Veriş, top sürme
teknikleri, şut atma teknikleri, kalecilik ve
futbol oyun konseptleri öğretilıyor.
Futbol kursı hakkında daha fazla bilgi almak için 07446964993 | 07956436763 nolu
telefonları arayabilirsiniz.
15
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Folkestone’da
işyerlerine ‘Kobane’
kumbaraları
İngiltere’nin Folkestone kentinde Kürt işveren Mücahit Güneş,
Kobane halkı ile destek ve dayanışma amacıyla ‘Bizde varız’
diyerek işyerlerine yardım kumbaraları kurdu. Şu ana kadar 12
işyerinde kumbara kurulurken, Folkestone’deki Kürt kadınlar da
Kobaneli kadın ve çocuklar için giyim malzemeleri topluyor.
İngiltere’nin
Folkestone
kentinde yaşayan genç Kürt
işveren
Mücahit
Güneş,
Kobane’de yaşanan savaştan
etkilenen kadın ve çocuklar için
‘yardım kumbaraları’ kurarak
bir kampanya başlattı. Güneş’in
başlattığı kampanyaya kentteki
diğer Kürt işverenler de destek
verirken, kampanya kapsamında
şu ana kadar 12 işyerinde kumbaralar bırakıldı.
Yaklaşık bir ay sürmesi planlanan kampanya bir yandan
Kobane için para toplanırken,
diğer yandan ise İŞİD çetelerine
karşı duyarlılık çağrısı yapılıyor.
İşyerlerinde kurulan kumbaralar
şimdiden dolmaya başlarken,
kampanya bir ay sürecek.
‘KOBANİ’YE KAYITSIZ
KALAMAYIZ’
Kampanya ile bilgi veren
Kürt işveren Mücahit Güneş,
Kobane’de
yaşananlara
‘insanım’ diyen hiç kimsenin
kayıtsız kalamayacağını belirt-
erek, “Öncelikle bir insan olarak
en önemlisi de bir Kürt ve
Kürdistanlı olarak Kobane’de
yaşananlara kayıtsız kalamayız.
Orada bir insanlık onuru için bir
direniş bir mücadele var. Ancak Kobane halkı ağır bir saldırı
altında ve özellikle kadın ve
çocuklar bu savaştan en büyük
etkilenenler oluyor. Bizde Kobaneli kadın ve çocuklar için
böyle bir kampanya başlatarak
‘bizde varız’ dedik” diye
konuştu.
Güneş, başlattığı kampanyaya
diğer Kürt işverenlerinde destek
verdiğini söyleyerek, eşi Özlem
Güneş’inde Kobaneli çocuk ve
kadınlar için giyim malzemeleri
toplayarak kampanyaya başka
bir açıdan destek olduğunu
belirtti. Güneş, kampanyadan
elde edilecek geliri bizzat kendisinin Kobane’ye giderek teslim
edeceğini ifade ederek, “Ben
zaten bireysel olarak Kobane’ye
destek oluyordum. Ama önemli olan herkesi bu desteğe
katmaktır. Kumbaraları bir
ay sonra açacağız ve bu kumbaralardan elde edilen paraları
ve diğer malzemeleri Suruç’a
giderek orada kampta kalan
Kobaneli kadın ve çocuklara
bizzat teslim edeceğim” dedi.
Güneş, herkesin Kobane için bir
şey yapabileceğini belirterek,
herkesi Kobane için daha fazla
dayanışmaya çağırdı.
16
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Heyva Sor a Kurdistan 8 ambulans
ve 3 kamyon yardım malzemesini
Rojava’ya gönderdi. Uluslararası Ortadoğu
Barış Araştırmaları Merkezi (IMPR) de 5 kamyondan oluşan temizlik malzemelerini Rojava’ya
yolladı.
Ambulanslar ile yardım malzemelerini taşıyan 8
kamyon Cumartesi günü Nusaybin-Kamişlo Sınır
Kapısı’ndan Rojava’ya geçirilerek, Rojava Heyva
Sor kurum yetkililerine teslim edildi. Giyecek,
temizlik malzemeleri ve engelli araçlarından oluşan
yardımlar, daha sonra Newroz Kampı sakinleri ile
ihtiyaç sahibi yurttaşlara dağıtılacak.
Londra’da Kobane’ye ile dayanışma
etkinlikleri devam ediyor.
Londra’da bir yandan Kobane ile dayanışma
amacıyla eylemler devam ederken, bir yandan
da maddi dayanışma etkinlikleri de devam
ediyor. Pazar sabahı Day-Mer tarafından
Londra Toplum Merkezinde organize edilen
Birleşik
Krallık’tan
Suriye’de
koalisyon
güçlerine destek
Birleşik Krallık savunma bakanlığı tarafından
yapılan açıklamada İşid çeteleriyle mücadele çerçevesinde Suriye’de keşif
uçuşları yapılacağını duyurdu. Savunma
Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, keşif
uçuşlarında kraliyet hava kuvvetlerine ait
insansız hava aracı “Reaper” ile istihbarat
sağlayan “Rivet Joint” uçaklarının kullanılacağı
belirtildi.
Bakanlık, keşif uçuşlarının istihbarat ve koalisyon güçlerinin Suriye’de IŞİD’e karşı yürüttüğü
hava operasyonuna destek amaçlı olacağını bildirdi. Uçakların Suriye’de herhangi bir hedefi bombalama yetkisinin olmadığına dikkat çekildi.
dayanışma kahvaltısına ilgi büyüktü.
Pazar günü Day-Mer tarafından organize
edilen dayanışma kahvaltısında toplanan paralar Kobane’ye gönderilmek üzere Heyva Sor
vakfına teslim edildi.
Kobanê halkıyla
dayanışma büyüyor
Alxas Kom’dan 250 çadır
Kobanê’ye yönelik DAİŞ çetecilerinin saldırıları
nedeniyle, Alxas Kom’un başlattığı kampanya
çerçevesinde Suruç’a 250 çadır gönderildi.
Suruç’a yerleşen Kobanêlilerin barınma sorununu çözmek için Kürdistan ve Avrupa ülkelerinde başlatılan yardımlaşma ve dayanışma
kampanyaları da büyüyor. Maraş’ın, Elbistan ilçesine bağlı köylerin dayanışma derneği, Alxas Kom,
tarafından Kobanê halkıyla dayanışmak amacıyla
başlatılan “Bir battaniye de sen al” kampanyası
çerçevesinde 250 çadır Suruç’a gönderildi.
Kobanê’de fedai eylem gerçekleştirerek
yaşamını yitiren Arîn Mîrkan isminin verildiği
çadır kentte getirilen çadırlar gönüllüler tarafından
kurularak, halkın kalacağı şekilde hazır hale getirildi. Kobanê ile dayanışmalarını sürdüreceklerini
ifade eden Alxas Kom Derneği Eş Başkanı Cevdet
Karakoç, Avrupa’da yaşayanların ve Kobanê’deki
vahşeti canlı göremeyenlerin acil dayanışma içerisinde olmalarını gerektiği çağrısında bulundu.
Karakoç, çadırlar kentte bir okul kurduklarını ve
yeni oluşturulacak bir çadır kentte de gönüllü pedagoglar tarafından hizmet verileceğini söyledi.
17
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Day-Mer’de Kadınlar için
yeni hizmet ve kurslar
Londra’da yaşayan Türk, Kürt ve Kıbrıslı Türk kadınlara yönelik olarak düzenli çalışmalar
yürüterek; kadınlara yüz yüze kaldıkları sorunları aşma, çocuklarına daha fazla yardımcı
olma, İngiltere’de mevcut olan sağlık ve sosyal haklardan daha fazla yararlanma ve kendilerine destek verebilecek kurum ve servislere yönlendirme konularında yardımcı olan Day-Mer,
kadınlar için iki yeni proje başlattı.
üzere Day-Mer’in başlattığı bir
proje. Proje, aile sorunlarına
bütünlüklü yaklaşım, ailelerin
sorun ve ihityaçlarına yönelik
bir destek sunmanın yanında
bu ailelere ilerleme kaydetmeleri için toplum yaşamına daha
etkin katılma, kişisel ve mesleki gelişimleri için de fırsatlar
yaratmayı amaçlıyor. Haziran
2014 tarihinde birebir ve grup
çalışmalarıyla başlayan proje
yakın gelecekte yetiştirme
kursları, gönüllülük fırsatları ve
Day-Mer’e özgü destek ve etkinliklerle sürecek.
Yaşam Yolu Projesi;
Kuzey Londra’da yaşayan
kadınlara daha fazla destek sunmak amacıyla başlatılan Yaşam
Yolu (Path Into LIFE) projesiyle eviçi şiddet sorunlarıyla
karşılaşan ailelere destek sunu-
lurken, Entegrasyon projesi ile
kadınlara İngilizce’nin yanısıra
vadandaşlık başvuruları, sosyal yardım ve iş bulmalarına
yardımcı olacak kurslar düzenleniyor.
Path Into LIFE (Yaşam
Yolu) Projesi
Path Into LIFE (Yaşam Yolu),
kadınların sorun ve ihtiyaçlarına
yönelik çalışmalar yürütmek
Aile içi şiddete maruz
kalan kadın ve gençleri desteklemek,
Sosyal yardımlar, barınma,
sağlık, ve egitim hizmetleri
konusunda tavsiye ve destek
saglamak.
Anne ve gençlere destek ve
eğitim/gelişim programlarına
ulaşmalarını sağlamak.
Day-Mer ve diğer
kuruluşlarda gönüllü
çalışma olanakları
sağlamayı hedefliyor.
Entegrasyon Projesi;
İngiltere’de oturum hakkına
sahip ama hala İngiltere
vatandaşlığına
başvurmamış
kadınların yararlanabildiği En-
tegrasyon projesi ile verilen
ücretsiz kurslar ve düzenlenen
etkinliklerle kadınların; bilgisayar kullanımı, eğitim ve kariyer özgeçmişi yazma (CV), temel matematik gibi konularda
eğitim almaları sağlanıyor.
Entegrasyon
Projesi’ne
katılanlar;
Yazılı ve sözlü İngilizce
ESOL kursu
City ve Guilds sertifikaları
alabileceğiniz (Matematik, Bilgisayar, CV
yazma) kursları
İş kurma ve işletme
gelişimiyle ilgili
danışmanlık ve destek
Topluma yönelik etkinliklere
gönüllü katılma olanağı
Vatandaşlık başvuruları
için danışmanlık
Genel Danışmanlık,
hizmetlerinden yararlanabilecek.
Projelere ilgi duyan yada
Day-Mer’in
kadınlar için
sunduğu hizmetlerden yararlanmak ve daha fazla bilgi almak isteyenler 020 7275 8440
numaralı telefonlardan proje
çalışanları Buket Bayrak ve
Özlem Yazlık ile görüşebilir,
yada [email protected] ve
[email protected] adreslerine
email gönderebilir.
18
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Kasırga Londra’da can aldı
Salı günü yaşanan şiddetli kasırgada
başkent Londra’da bir kadın üzerine
düşen ağacın altında kalarak yaşamını
yitirdi.
Gonzalo kasırgası olarak bilinen
ve hızı saatte 112 kilometreye erişen
şiddetli rüzgar, başkent Londra ve Britanya adasının kuzey kıyılarında ulaşım
başta olmak üzere hayatı olumsuz etkil-
edi. Ülkede birçok uçak ve vapur seferi
iptal edildi. Fırtına yüzünden devrilen
ağaçların yolları kapatarak ulaşımı
engellediği bildirildi.
Şiddetli rüzgarın devirdiği ağaçlar
yüzünden Britanya’da 3 kişi yaralandı.
Başkent Londra’da bulunan Hyde
Park’ta ise başına düşen ağaç nedeniyle
bir kadın hayatını kaybetti.
Londra’lı Anne İşid’e katılan oğlunu
Adana’dan alıp geri getirdi
Kuzey Londra’da yaşayan bir anne
İşid’e katılan oğlunu Türkiye’de bulup
geri getirdi. Bir süre önce Londra’dan
gidip İşid çetelerine katılan oğlunu
Adana’da bulup geri getiren Anne BBC
televizyonunda yayınlanan bir programa
katıldı.
Yaklaşık 4 ay önce Türkiye üzerinden
İşid çetelerine katılan Londra’lı genç
girdiği çatışmada omuzundan yaralandı.
Haberi duyan anne Londra’dan
Türkiye’ye gitti. Adana’da bulduğu
oğlunu alıp Londra’ya geri getiren anne,
oğlunun eskiden Hristiyan olduğunu sonradan İslam dinine geçtiğini belirtti.
Birleşik Krallıktan gidip İşid çetelerine katılanların sayısı devlet tarafından
600 civarında olduğu söylense de bu
sayının daha fazla olduğu tahmin ediliyor. Işid adlı vahşi çetelere katılan ingiliz vatandaşlarının hepsi Türkiye üzerinden gidiyor. Türk devleti her ne kadar
bunu red etse de son yaşanan olayda
Türkiye’nin İşid çetelerinin yuvası haline geldiği tekrar ortaya çıktı.
19
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Ukrayna ordusu
misket bombası
kullanmakla
suçlandı
İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human
Rights Watch), ellerinde, Ukrayna’nın,
Donetsk bölgesinde misket bombaları
kullandığına dair güçlü kanıtlar
olduğunu belirtti.
New York merkezli örgüt, Ukrayna ordusunun geçen ay ülkenin doğusunda bulunan ve isyancıların denetiminde olan
Donetsk’e düzenlediği saldırılarda, birçok
ülke tarafından yasaklanan, bu bombaları
kullandığını söylüyor.
HRW, misket bombası kullanımının
yaygın olduğunu da ifade
ediyor.
Örgüt,
ayrıca
Uluslararası
Kızılhaç
Örgütü’nden İsviçreli bir
yetkilinin de 2 Ekim’de ofisi
dışında misket bombalarının
kullanıldığı bir saldırıda
öldüğünü de savundu.
Ukrayna, 2008 yılında
imzalanan
ve
misket
bombalarının
kullanımını
yasaklayan
uluslararası
anlaşmayı imzalayan ülkeler arasında bulunmuyor.
Buna karşın, Ukraynalı bir
güvenlik yetkilisi ordunun “yasaklanmış
silahlar” kullanmadığını ve sivil bölgeleri
bombalamadığını savundu.
Terörle Mücadele operasyonlarının
sözcüsü Vladislav Seleznyov söz konusu
suçlamaları «saçmalık» olarak nitelendirdi.
Bu arada, Ukrayna›nın Rusya›yla arasında
doğalgaz anlaşmazlığının çözümü için
yeni müzakereler başlatılıyor. Ukrayna›nın
doğalgaz borcunun ve geri ödeme planının
ayrıntıları Brüksel›de yapılacak bir
toplantıda ele alınacak. Bu toplantıyla
Rusya›nın Haziran ayında kapattığı vanaları
kışın etkisini hissettirmesinden önce açması
umuluyor.
Rusya, doğalgazı Ukrayna’ya karşı siyasi bir silah olarak kullanmakla suçlanıyor.
Ukrayna’nın doğusundaki Donetsk ve
Luhans bölgelerinde, güvenlik güçleri
ile Rusya yanlısı milisler arasındaki
çatışmalarda Nisan ayından bu yana 3 bin
700›ü aşkın kişi hayatını kaybetti. Taraflar
arasında 5 Eylül›de varılan ateşkese karşın
çatışmalar son bulmuş değil.
Birleşik Krallık’tan Ebola ile mücadele
çerçevesindeki çalışmaları devam ediyor
Birleşik Krallık Uluslararası Kalkınma
Bakanı ve beraberindeki 100 kişilik ekip
Ebola salgınıyla mücadele kapsamında ülkesinin Sierra Leone’de yürüttüğü
çalışmaları incelemek amacıyla bu ülkeye gitti.
Sierra Leone’ye gitmeden önce
açıklamalarda bulunan Justine Greening,
salgının Birleşik Krallığa ulaşmasının engellenmesi için en etkili yolun Batı Afrika’daki
salgını durdurmak olduğunu söyledi. Greening, “Biz bu nedenle Sierra Leone’de tedavi için 700 yatak temin ediyoruz, klor
ve koruyucu kıyafet gibi hayati önem
taşıyan malzemeler gönderiyoruz ve yüzlerce sağlık çalışanına eğitim sağlıyoruz.
Ebola’yı yenmek için İngiliz ordusunun
sağlık çalışanlarının ve mühendislerinin İngiltere’nin çabalarına nasıl öncülük
ettiğini kendi gözlerimle görmek için
sabırsızlanıyorum” dedi.
Uluslararası Kalkınma Bakanı Justine Greening, İngiliz ordusunda görevli 100 sağlık çalışanıyla Salı günü
Oxfordshire’da bulunan Brize Norton Askeri Üssü’nden salgından en çok etkilenen
ülkelerden Sierra Leone’ye gitti.
Birleşik Krallık ekiplerinin Ebola’ya karşı
verdiği mücadelede yardım çabalarının nasıl
yürütüldüğünü incelemek ve daha fazlı katkı
sunmak üzere Sierra Leone›ye giden Greening, ziyaret kapsamında Birleşik Krallık
tarafından inşasına devam edilen Ebola tedavi merkezlerini ve yerel toplum bakım
ünitelerini gezecek.
Ülke içerisinde de tedbirler alınmaya devam ediliyor
Birleşik Krallığın Ebola’ya karşı ülke
içerisinde aldığı önlemler devam ediyor. Virüsün ülkeye yayılmasının önlenmesi amacıyla bir hafta önce en büyük
havaalanı Heathrow’da Ebola virüsü
taraması başlatılmıştı. Aynı uygulama
salgın riski altında olan ülkelerden gelen yolculara uygulanmak üzere bugün
Gatwick Havaalanı’nda da kullanıma
girdi. Tarama uygulamasının kısa bir süre
içinde Londra’daki Eurostar tren istasyonu
olan St. Pancras’ta, Birmingham ve Manchester havaalanlarında da başlatılması
öngörülüyor.
Kız arkadaşını
öldüren Pistorius
için beş yıl hapis
Geçtiğimiz sene 14 Şubat’ta kız arkadaşı
Reeva Steenkamp’ı öldüren, Güney
Afrikalı, Paralimpik sporcu, Oscar Pistorius beş sene hapis cezası aldı.
Cezanın kısa olduğunu düşünen insanlar
Twitter üzere tepki verdiler.
Pistorius’ın avukatları, ev hapisi isteminde bulunmuşlardı. Hakim Masipa,
kararını açıklamasının ardından savunma
ekibi, Pistorius’ın, 10 ay içerisinde serbest
bırakılabileceğini savundu.
Steenkamp’ın ailesine mahkeme sürecinde destek veren Afrika Ulusal Kongre’ye
(ANC) bağlı kadın kolları, Güney Afrika’da
kadın cinayetlerinin büyük sorun olduğuna
dikkat çekmek istediklerini ifade ettiler. Ka-
rara itiraz edeceklerini açıklayan kadın grubu, ülkede her sekiz saatte bir, bir kadının
öldürüldüğünü belirttiler.
Beraber kaldıkları evin yatak odasının
banyosunun kapalı kapısı arkasında
Steenkamp’ı vuran Pistorius, evde
hırsız olduğunu düşünerek ateş ettiğini
savunmuştu. Mahkeme, Pistorius’ı cinayetten suçsuz, kasıtsız cinayetten suçlu
buldu.
Pistorius Kgosi Mampuru cezaevine
sevk edildi.
20
Çarşamba, 22 Ekim 2014
21
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Felçli hasta
hücre nakliyle
ayağa kalktı
Türkiye BM Güvenlik
Konseyi’ne giremedi
Felçli bir adam burun boşluğundan
alınan hücrelerin omuriliğine nakledilmesini içeren yeni bir tedavi yöntemi
sayesinde tekrar yürümeye başladı.
Güvenlik Konseyi geçici üyeliği için,
Yeni Zelanda, İspanya ve Türkiye yarıştı.
‘Batı Avrupa ve diğerleri’ grubunda bu yıl
sonu boşalacak olan iki koltuk için yarıştı üç
ülke yarışıyordu.
Seçimler New York’taki BM Genel
Kurulu’nda yapıldı.
Oylamaların ilk turunda Yeni Zelanda
145 oy alarak Güvenlik Konseyi üyeliğine
hak kazandı. 109 oy alan Türkiye ile 121 oy
alan İspanya ise ikinci tura kaldılar.
İkinci tur seçimi sonunda Madrid 120,
Ankara ise sadece 73 oy alabildi.
BM Genel Kurul Başkanı Sam Kutesa,
ikinci turdan da bir netice alınamayınca en
fazla oyu alacak ülkenin kazanacağı üçüncü
tura geçildiğini bildirdi.
Üçüncü turdaki oylamada geçici üyeliğe
İspanya seçildi.
BM Güvenlik Konseyi seçimleri için
bir haftadır New York’ta bulunan Dışişleri
Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu›da seçimleri BM
Genel Kurulu’nda izledi.
‘İlkelerimizden vazgeçemezdik’
Çavuşoğlu «Daha fazla oy almak için ilkelerimizden vazgeçemezdik» dedi.
Konsey’de ‘Batı Avrupa ve diğerleri’
grubundan Lüksemburg ile Avustralya’nın
görev sürelerinin bu yıl sonunda dolması
üzerine boşalacak koltuğa, 1 Ocak 2015
tarihinden itibaren Yeni Zelanda ile İspanya
oturacak.
40 yaşındaki Polonyalı hasta Darek Fidyka 2010’da bıçaklı bir saldırıya maruz
kaldıktan sonra göğüs bölgesinin altını kullanamaz duruma gelmişti.
Dünyada ilk kez denenen çığır açıcı yeni
tedavinin uygulanması sonrasında, Fidyka,
artık destekli şekilde yürüyebiliyor.
Polonya’da bir grup doktorun Londra’dan
araştırmacıların katkısıyla gerçekleştirdiği
hücre naklinin ayrıntıları Cell Transplantation (Hücre Nakli) adlı tıp dergisinde
yayımlandı.
BBC televizyonunun Panorama adlı
programından bir ekip uzmanlardan aldığı
özel izinle projeyi ve felçli hastanın iyileşme
sürecini bir yıl boyunca takip etti.
Darek Fidkya ‘’Yarısını hissedemediğin
vücudunun yeniden hayata geri dönmeye
başlaması sanki yeniden doğuyormuşsun
gibi’’, dedi.
Doktorlar tedavi için koku duyusunu
belirleyen ve kısaca OEC diye adlandırılan
hücreleri kullandılar. Bu hücrelerin özelliği,
insanın koku alma sistemindeki sinir liflerinin devamlı yenilenmesini sağlamaları.
Darek Fidkya’nın koku hücrelerini laboratuvarda çoğalttıktan sonra omuriliğindeki
Türkiye Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde istediği koltuğu alamadı.
yaralanmış bölgeye enjekte eden doktorlar,
iki yıldır felçli olan ve fizyoterapide hiçbir
ilerleme sağlayamayan hastanın üç ay gibi
kısa bir süre zarfında sol bacağındaki kasları
oynatabildiğini gördü.
Tedavi üzerinden geçen iki yıl içinde
metal desteklerle ilk adımlarını atmaya
başlayan Darek Fidkya’nın idrar torbası,
bağırsakları ve cinsel organları da kısmen
canlanmış durumda.
Polonya’daki uzman ekibin lideri Wroclaw Üniversite Hastanesi’nden cerrah Pawel Tabakow, ‘’Omuriliğin yeniden hayata
döndürülmesi uzun yıllar imkansız olarak
görülürdü; şimdi bir gerçeğe dönüşmesi çok
heyecan verici’’, dedi.
Polonya’daki doktorlara İngiltere’den
Nicholls Omurilik Yaralanması Vakfı
(NSIF) ve İngiltere Kök Hücre Vakfı (UKSCF) katkıda bulundu.
Araştırmada yer alan taraflardan hiçbiri
çıkan sonuçtan kâr elde etmeyeceklerini vurguluyorlar. Polonyalı doktorlar ve
İngiltere’deki iki vakıf, şayet bir patent
alınması gerekiyorsa bunu tıp camiasıyla
bedava paylaşmak için temin edeceklerini
belirttiler.
Türkiye’nin içinde bulunduğu grup
dışında diğer bölgeler için Konsey’e
yalnızca birer ülke aday olmuştu.
Türkiye, 2008 yılında Güvenlik Konseyi
için gittiği seçimde rakibi olan Avusturya ile
İzlanda karşısında 151 gibi rekor oyla ilk
turda birinci gelmiş ve büyük bir diplomatik
zafere imza atmıştı.
Türkiye 48 yıl aradan sonra yeniden BM
Güvenlik Konseyi’nin geçici üyesi olmaya
hak kazanmıştı.
Türkiye’nin yanı sıra 2008 yılındaki
BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliği
yarışında Avrusturya 133, İzlanda ise 87 oy
alabilmişti.
Konsey’in 5 daimi üyesi ile 10 geçici
üyesi ülke bulunuyor.
10 geçici üyenin her biri 2 yıl için seçiliyor.
Daimi üyeler ABD, İngiltere, Fransa,
Rusya ve Çin’in Konsey’de veto hakkı bulunurken geçici üyelerin böyle bir hakkı bulunmuyor.
22
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Matematik bölümü
mezunu, tecrübeli
ve referanslı
öğretmenden özel
Matematik dersi
• 11+ Entrance Exams
• KS3 & KS4
• GSCE & A LEVEL
Sınavalarına hazırlık.
Birebir veya grup halinde dersler verilir.
Özlem Kuş 0744 316 7873
23
24
Çarşamba, 22 Ekim 2014
25
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Barselona’da 110
bin kişi bağımsızlık
referandumu için
yürüdü
İspanya›da geniş özerkliğe sahip
Katalonya’nın Barselona kentinde 110
bini aşkın kişi sokaklara çıkarak siyasilere bağımsızlık referandumu sürecini
tamamlamaları çağrısında bulundu.
Katalan Ulusal Meclisi (ANC) isimli iktidar dışında kalan organizasyon ve Òmnium Cultura isimli büyük kitle desteğine sahip derneğin çağrısı üzerine sokaklar adeta
bir insan denizine dönüştü.
Sarı tişörtler giyen eylemciler, halkın
siyasi sınıf karşısındaki kararlılığını göstermek için sokaklarda olduklarını belirttiler.
9 Kasım’da yapılması öngörülen
bağımsızlık
referandumu
konusunda
son günlerde özerk bölgenin başkanı Artur Mas ile Katalonya Cumhuriyetçi Sol
(ERC) Başkanı Oriol Jonqueras arasında
anlaşmazlık yaşandı.
Mas, 9 Kasım’daki referandumun, halka
danışma şeklinde yapılmasından ve Madrid
ile diyalogun sürmesinden yana tavır koydu.
ERC ise bu tutumu reddetti.
Eylemin organizatörleri siyasi birliğe ve
üç ay içinde bağımsızlık talebinin merkezde
olacağı genel seçimlere gitme çağrısında
bulundu.
ANC’nin Başkanı Carme Forcadell, “Ülkenizi siyasi çıkarlarınızın önüne koymanızı
istiyoruz. Sizi seçen bu halkın onurlu temsilcileri olduğunuzu gösterin” dedi.
Moda tasarımcısı Oscar De La
Renta 82 yaşında hayatını kaybetti
Moda dünyasının büyüleyici tasarımcısı
Oscar de la Renta, Connecticut eyaletinin, Kent şehrindeki evinde hayatını
kaybeti.
2006 yılında kansere yakalanan Oscar de
la Renta, geçen sene modayla ilgili bir paneldeki konuşmasında, hastalığını yendiğini
açıklamıştı.
Oscar De La Renta’nın giyindirdiği
kişiler arasında, Amy Adams, Sarah Jessica
Parker ve Penelope Cruz gibi isimler de yer
alıyor.
Bu yıl Venedik’te Amerikalı film
yıldızı George Clooney’le evlenen Amal
Alamuddin’in giydiği fildişi tül elbisede
de de la Renta imzası bulunuyordu. Eylül
ayındaki New York moda haftasındaki defilesinde büyük alkış toplayan ünlü modacı,
bu yıl içerisinde ‘’The Style, Inspiration and
Life of Oscar De La Renta’’ adlı kitabını
çıkarmıştı.
1932
yılında
doğan
Dominik
Cumhuriyeti’nin Santa Domingo şehrinde
doğan ve 18 yaşında İspanya’ya Madrid
San Fernando Akademisi’nde resim eğitimi
için giden Oscar De La Renta, daha sonra
modaya yoğunlaşarak bu alanda büyük
başarılara imza atmaya başladı. 1960
yılında Jacqueline Kennedy’nin giydiği
‘’couture’’ elbiseler sayesinde büyük bir üne
sahip oldu.
Kırmızı halı giysileri ve gelinlik modelleriyle bilinen Oscar De La Renta, Metro-
politan Operası, Carnegie Hall ve WNET
gibi kuruluşlar ile ‘’Çocuklar için New
Yorklular’’ ve ‘’Amerikan Toplumu’’ gibi
hayır kurumlarının yönetim kurulu üyeliği
görevlerinde bulundu.
26
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Müslim: DAİŞ
tehdidi sürüyor
78’liler Girişimi tarafından düzenlenen “Kobanê konuşuyor” konulu panele Sykpe üzerinden
bağlanan Kobanê Kantonu Başbakanı Enver Muslim, DAİŞ’e ait noktaların koalisyon güçleri
tarafından vurulduğunu ancak DAİŞ saldırısı ile tehlikesinin halen devam ettiğini belirterek, YPG/
YPJ direnişi karşısında askeri başarı elde edemeyen DAİŞ’in, sivil halka yöneldiğini söyledi.
Muslim, DAİŞ saldırıları kırılana kadar mücadelelerine devam edeceklerinin sözünü verdiklerini
dile getirerek, uluslararası kamuoyuna yardımların devam etmesi çağrısında bulundu.
78’liler Girişimi, Kobanê direnişini yerinde gözlemleyen gazetecilerin katılımıyla
Beyoğlu Cezayir Toplantı Salonu’nda
“Kobanê konuşuyor” konulu panel düzenledi. Gazeteciler Celal Başlangıç, Fehim
Taştekin, Mete Çubukçu, Ragıp Duran ve
Veysi Altay’ın konuşmacı olarak katıldığı
panele sivili toplum kurumlarının temsilcileri de katıldı. 78’liler Girişimi Sözcüsü
Celalettin Can’ın açılış konuşmasını yaptığı
panelde Skype üzerinden Kobanê Kantonu Başbakanı Enver Muslim ile bağlantı
yapıldı. Kobanê’deki son gelişmeleri aktaran
Müslim, konuşmasına başlamadan önce salonda bulunanlara YPG/YPJ savaşçılarının
selamlarını iletti. Kobanê saldırılarının 37’inci
gününde olduğunu belirten Muslim, YPG/
YPJ savaşçıların direnişinin DAİŞ çetelerinin sonunun başlangıcı olduğunu ifade etti.
Kobanê direnişinin tarihsel olduğunu vurgulayan Muslim, “Biz gençlerimize güveniyoruz. YPG ve YPJ’li gençlerimizin direnişi
sayesinde Kobanê direniş kalesi unvanı aldı”
dedi. DAİŞ çetelerinin askeri saldırılarının
yanı sıra psikolojik saldırılarına da dikkat
çeken Muslim, “Bir yandan basın yoluyla
saldırı başlattılar diğer taraftan da askeri savaş
yürütüyorlar” diye konuştu.
DAİŞ saldırılarının YPG ve YPJ’li
savaşçılar tarafından boşa çıkarıldığını vurgulayan Muslim, şunları aktardı: “Kobanê’deki
DAİŞ saldırıları kırılana kadar, kanımızın son
damlasına kadar çatışma sözü verdik ve yerine getiriyoruz. YPG’nin dışında Arap halkı
ve diğer halklardan oluşan Burkan El Fırat
da bu direnişte yer aldı. Hep birlikte bu sözü
verdik. Kobanê’yi çetelerden koruyacağız.”
DAİŞ’in yalnızca Kürt halkı değil, dünya ve
Türkiye halkları için de tehdit olduğuna vurgu
yapan Muslim, “DAİŞ eğer bizi bertaraf ederse Türkiye’yi de bertaraf eder” dedi.
DAİŞ’e ait noktaların koalisyon güçleri
tarafından vurulduğunu ancak DAİŞ saldırısı
ve tehlikesinin halen devam ettiğini söyleyen
Muslim, YPG/YPJ direnişi karşısında askeri
başarı elde edemeyen DAİŞ’in, sivil halka
yöneldiğini belirtti. Muslim, uluslararası kamuoyuna yardımların devam etmesi çağrısında
bulundu. Türk basınında çıkan, “DAİŞ
YPG’ye ait mühimmat depolarını patlattı”
şeklindeki haberlerin gerçeğe aykırı olduğunu
belirten Muslim, “Cephanelerin infilak edildiği
haberleri gerçeğe aykırıdır. Birimlerimiz bu
cephede direnişlerini sürdürüyor” ifadelerini
kullandı.
Halen devam eden koridor tartışmaları ve
Peşmergenin Kobanê’ye geldiği yönündeki
iddialara ilişkin de konuşan Muslim, şöyle
devam etti: “Şu ana kadar bizimle herhangi
bir ilişkide bulunulmadı. Kanton yönetimiyle
halen resmen bir ilişki kurulmadı. Koridor
açılmasını olumlu karşılıyoruz ancak Cizire
kantonu ve Kobanê kantonu arasında da bir
koridor açılması gerekiyor. YPG/YPJ güçlerinin birlikte mücadelesi için.”
Muslim’in ardından telefon bağlantısı
yapılan PYD Eş Başkanı Asya Abdullah ise,
DAİŞ saldırıların sadece bir halka, toprağa
değil, insanlık tarafından yapılan tüm değerlere
yönelik olduğunun altını çizdi. DAİŞ’in tüm
gücünü toplayarak Kobanê’ye saldırmaya
devam ettiğni söyleyen Abdullah, YPG/YPJ
güçlerinin bu saldırıları bertaraf etmek için
savaşmaya devam ettiğini söyledi.
27
Çarşamba, 22 Ekim 2014
Neden Kobane ve
Erdoğan’ın feryadı?
Kürtler tarih boyunca hep başkaları için çalıştılar, çabaladılar,
sayısız savaşlara katıldılar, öldüler ve öldürdüler. Her savaşta
Kürtler ön cephelerde yer aldı. “Vurun Kürt uşağı namus günüdür”,
diyerek pohpolandılar. Oysa ki, Kürtler hep başkalarının çıkarları
için ölüyorlardı. Devletin deyimiyle Kürtler, 28 kez “biz de varız”
diye isyan ettiler. Netice alamadılar. 30 sene önce Kürt Ulusal Mücadele Örgütü (PKK) kuruldu. O günden bu yana, Kürtler kendileri
için çaba sarf etmeye başladılar. Çok bedel ödediler ve ödüyorlar
halen. Son olarak Şengal’de İŞİD’in yaptığı soykırımda binlerce
Kürde sahip çıkmaları ve bir ayı geçkin, Emperyalistlerin besleyip,
silahlandırdığı İŞİD, Kobane’de yarattığı dram, tüm dünyanın gözleri önünde ceryan ediyor.
Neden Kobane hedefte?
Öncelikle belirtmek gerekir ki,
şehirleri iki saatte işgal edip insanların
kafasını kesip, kestikleri kafalarla top
oynayacak kadar insanlıktan çıkmış
emperyalist destekli İŞİD çetesine
karşı bir aydır verilen direnişin zaferidir Kobane.
Kürtler orada yeni bir yaşam sistemi kurdular: Rojava ve Kobane’nin
toplumsal
sözleşmesinde:
“Kürt,
Süryani, Ermeni, Arap, Çeçen, Türkmen, Müslüman, Hıristiyan, ... ve
Ezidi’nin ortak yönetimidir” diyor.
Yani, Ortadoğu’da tüm halkların birlikte kardeşçe yaşayacağı demokratik
bir sistem kurdular.
Kurulan bu ekonomi, tüketim değil
geçimlik (orada yaşayan halkların
ihtiyaçlarına göre) ekonomi üzerine
uğraş verirler. Bu ekonomik modelinin temellerinde ekolojik oluşudur.
O toprak parçasında yaşayanlar kendi ihtiyaçlarını kendileri belirler.
Güvenlerini kendileri sağlar. Ekonomi
tekelleşmeyi,
iktidarlaşmayı,
merkezleşmeyi esas almaz. Ekonomik
ihtiyacın doğrudan teminidir. Orada
yaşayan “gemisini yürüten kaptan”
yerine bütün topluma aittir. Bu model cinsiyet eşitsizliğe karşıdır. Kadın
yaşamın her alanında, kotaya göre
değil, erkekle eşit haklara sahip ve her
alanda görev alır. Kurumların başında
biri erkek ve biri de kadın bulunur.
Eşbaşkan sistemi. Bu modelin adı:
Komünal Ekonomidir.
İşin ana fikri: ABD, Emperyal
devletler ve Türkiye bu modelin
Ortadoğu’ya yerleşmesini istemiyorlar. Bu yüzdendir Kobane’nin
dört tarafı sarılmış durumda. Para
babaları fazla kazanmak için, nasıl ki,
kömür ocaklarında yaşam odalarını
yapmıyorlarsa; Türkiye’de Kobane
için yaşam koridorunu açmıyor. Gaye
bu sistemi boğmaktır. Şayet bu sistem,
Türkiye ve Ortadoğu’ya yerleşirse,
Kürdistan’daki petrol başta olmak
üzere tüm zenginlik kaynakları kolayca sömürülemeyecek.
Dünyanın büyük güçleri, “Biz
çıkarımıza bakalım”, güdüsüyle, öncelikli olan petrol sahalarını savunmakla
meşguller. Dostlar pazarda görsün
misali bazen IŞİD mevzilerine bomba
atıyorlar. Yoksa, 50’den fazla ülke
koalisyon kurdu. Bunların hava savunma güçleri bir çeteyi, 1-2 günde
yok etme gücü yok mu, güldürmeyin
insanı?
Halk neden sokağa çıktı?
Bir- Kobane’nın üç tarafı IŞİD
çetesiyle, bir tarafı da AKP eliyle
kapatılmıştı. Kobane’de binlerce halk
katliamla karşı karşıyaydı.
İki- Van’da polis “Yaşasın IŞİD”
diye bağırıyordu.
Üç- Erdoğan yaptığı konuşmada,
“Bugün yarın Kobane düşecek. Öbür
gün Haseke’de, Arfin’de olacak”, diyerek, İŞİD’le yaptığı anlaşmayı deşifre
ediyordu. Çünkü hükümet yandaşları
ve paydaşlarının zihin dehlizlerinde
İŞİD’le akrabalığı sağlandı. İŞİD’e
kullandırılan mescitler, camilerde, dini
kurslarla duygudaşlık yaratıldı.
Dört- Kırk kişi öldürüldü. Bini aşkın
kişi gözaltında, yüzlercesi de cezaevinde.
Beş- Erdoğan, Gazi direnişindekilere
“Çapulcu” demişti. Şimdide, “vandallar”, “3-5 sokak serserisinin karşısında
boyun eğecek değiliz”, demişti.
Tüm ülkede sokağa çıkan milyonlarca insani “serseri”, “vandal” diye
tanımlamıştı.
Altı- Başbakan Davutoğlu, “Gereği
yapılacaktır”; “İşte Bingöl’de bedelini
ödediler.” Demişti. Demek ki, infazlar
bilgisi dahilinde yapılmıştı.
YediÇok
eskide
Erdoğan,
“Nijerya’da bile bir Kürt oluşumu
olsa, ona da karşı çıkarız” demişti.
Yani başında ki, Rojava, Kobane’de
oluşacak demokratik bir örgütlenmeye tahammül edemiyor. Elinde gelse,
tüm dünyadaki Kürtleri bir kaşık suda
boğacak.
Sekiz- Kürtler örgütlendikçe, hele
Rojava devrimiyle Ortadoğu’ya ve
dünyaya model olmak için, ortaya
çıktıkça, Erdoğan çileden çıkıyor.
Cumhurbaşkanı olduğunu unutuyor,
ağzına geleni söylüyor. Kobane’de
katliam olmasın diye, Tüm Türkiye’de
sokağa çıkanlara, “Bu alçaklar, bu
teröristlerin kimler ve neye saldırdığına
iyi bakın. Kürt kardeşlerime, baş
örtülü inançlı Kürt kardeşlerime
saldırıyorlar”, diyor. Oysaki, bir aydır
hiç bir yerde başörtü sorunu gündeme
getirilmemişti. İncilere devam ediyor:
“Ordumuz güçlü, emniyet birimlerimiz
dikkatli, istihbarat teşkilatımız organize. Hesap soracağız” diyerek halka
tehditte bulunuyordu.
Sokağa çıkıp, demokratik hakkını
kullananlara
hükümet
yetkilileri,
“kurşunlayın, kesin, biçin. Bu böyle
kalkanla falan olmaz, polise yeni yetkiler vereceğiz”, diyorlar.
İktidara gelmek, yokuş aşağı
düşmeye başlamak olduğunu da bilen
yok hükümet cenahında...
DokuzHükümet
yetkililerin
kullandıkları dil ile ölen insanlara
değil, zarar gören kamu mallarının
belirtmelerinin dehşet verici bir şey
olduğuna vurgu yapan kişiler, halkı
linç girişimine teşvik ediyorlardı.
On- Erdoğan Rize’de yaptığı
konuşmada: “Kobane’nin, Ankara’yla,
İstanbul’la,
Diyarbakır’la,...
ve
Suruç’la ne alakası var?” diyor. Sayın Erdoğan, Suriye’nin,
Kosova’nın, Gazze’nin, Kıbrıs’ın, ....
ve Musul’un Türkiye ile ne alakası
varsa; saydıklarının Kürtlerle o derece
alakalıdır. Saydıkların, soydaşların
sadece, bunlar da amca, dayı, hala,...
emmi çocuklarıdır.....
Sayın Erdoğan, bir zaman Rusya
gezinizde, bir işçi size Kürt sorununu
sormuştu. Sizler cevaben: “Siz Kürt
sorunu yok derseniz, yok olur”,
demiştiniz. Dünyanın başına bela olan
şu IŞİD çetesine yok derseniz, yok olur
mu?
Sayın Erdoğan, sanırım 2-3 yıl
önceydi. Bir konuşmanızda “Polisimiz yaşlı, kadın, çocuk demeden
gereğini
yapacaktır”,
demiştiniz.
Ondan bir hafta sonra polis Amed
(Diyarbakır)’de dördü çocuk olmak
üzere on kişiyi öldürmüştü. Bugünlerde polise yeni yetkiler verilecekmiş.
Bir vatandaş yasal tepkisini dile getirmek isterse bile taranacak, hakim
kararı olmaksızın, “sen ileride suç
işleyecek tiptesin, şüphelisin”, diye 24
saat gözaltına alınacakmış. AKP yetkilileri, Kürtlere ve Türkiye toplumuna
hakaret yağdırmakla, isyanı ve şiddeti
teşvik ediyorlar.
AKP bir yanda yukarıda değindiğim
şekilde davranacak, Kobane’ye ve
Rojava’ya karşı soykırım ve tasfiye
siyasetini yürütecek, diğer taraftan
Türkiye’de Kürt sorununu çözecek.
Adama demezler mi haydi sende?
Türkiye’nin bir çok ilinde ve dünyada, iyi insanların kalbi Kobane’de
attı. Kobane için sokaklara çıktılar. Bir
çok değer hala yaşıyor yeryüzünde.
Buna dayanarak bir geleceğimiz var
ve henüz her şey bitmedi diyebiliriz.
Bağnazlığın ve tutuculuğun, çıkarın
kör ve sağır ettiği zihinsel kirlenmeye
rağmen halklar evrensel ahlaka sahip
çıktılar.
Son olarak demek isterim ki,
güneşin doğuşunu en iyi Kobane’den
doğacağını gördükleri için, gençler
Kobane’ye sahip çıkıyorlar.
Ali ERDOĞAN
[email protected]
28
Çarşamba, 22 Ekim 2014
29
Çarşamba, 22 Ekim 2014
21 Mart 20 Nisan
Bu hafta Akrep burcunda gerçekleşecek olan tutulma hayata daha derin
bakmanızı gerektiren durumlar ve ani değişiklikler getirebilir. Özellikle parasal
konularda ve ilişkilerde hareketli günler geçirebilirsiniz. Bazı korku ve endişeler
ortaya çıkarken, ortaklaşa konuların ne kadar önemli sonuçlar getirdiğini görebilirsiniz. Yılın bu döneminde tek başına hareket etmek pek kolay değil ve bu durum
sizin üzerinizde bağlayıcı etkiler yaratmakta. Ancak bu dönemde yaratıcı konularda, çocuklarla ilgili uğraşlarda ve aşkta sizi dinamik kılan imkanlar da var.
21 Nisan 21 Mayıs
Bu hafta karşıt burcunuz Akrep’te gerçekleşecek olan tutulma sizi de yakından
ilgilendirmekte. Son altı aydır süregelen konuların artık geride kaldığını görmeye
başlayabilirsiniz. Bir bakıma hasat mevsimindesiniz ve şimdiye kadar yaptıklarınızın
olumlu ve yorucu sonuçlarını alabilirsiniz. Bu hafta tamamlanması gereken işler,
kişisel düzeninizi, iş ortamını ilgilendiren konuların yanında, eşinize, evliliğe yönelik
durumlara da odaklanmak gerekebilir. Sizi bağlayan alışkanlıklardan kurtulmak
açısından uygun koşullar var. Evle ilgili olumlu gelişmeler mümkün.
22 Mayıs 21 Haziran
Bu dönemde Terazi burcundaki birikim size yaratıcı alanda akıcı uğraşlar,
kendinizi daha iyi ifade edebileceğiniz olanaklar getirmeye devam etmekte. Aşkta
daha dinamik ve eğlenceli bir dönemde olabilirsiniz. Bunun yanı sıra 24’ünde
gerçekleşecek olan tutulma mesleki değişikliklere, iş ortamına ait yeni koşullara
işaret etmekte. Bu durum daha fazla çaba ve iş yükü getirmekle birlikte, gelecek
açısından olumlu bir görünüm getirmekte. Yine bu dönemde ilişkiler, ortaklaşa
konular canlılığını sürdürürken, yakın çevreden de çok haber gelebilir.
22 Haziran 22 Temmuz
Bu hafta ailenizi ve yakınlarınızı ilgilendiren pek çok konu söz konusu. Terazi
burcundaki vurgu kişisel konulara ve ailevi hareketliliğe işaret ederken, evinizde
de trafik yoğun olabilir. Bir yandan bitişler, bir yandan da yenilikler içerisindesiniz.
24’ündeki tutulma sevdiklerinizle ilgili konulara, çocuklarla ilgili uğraşlara yeni
bir dinamizm getirmekte. Bu dönemde güzel olan şeyler için harcamalarınızı
arttırabileceğiniz gibi, kişisel kazançlarınızı da daha iyi hale getirebilirsiniz. Yaratıcı
olduğunuz konulara konsantre olmakta zorluk çekmeyeceksiniz.
23 Temmuz 23 Ağustos
Bu hafta Terazi burcundaki gezegen birikimi yakın çevreniz, iletişim içerisinde
olduğunuz kişiler ve anlaşmalar açısından hareketli bir gündem yaratırken,
24’ündeki tutulma dikkatinizi daha içsel ve özel konulara yöneltebilir. Yakın
çevrenizle ilişkileriniz, süregelen konuşmalar, görüşmeler olabilir. Tutulma ile
birlikte, ailevi alanda, belki babanızla ilgili durumlara bir vurgu oluşmakta. Bu yeni
dönemde üzerinde düşünmeniz gereken pek çok yeni koşul ve çevresel değişiklik
söz konusu olabilir. Önümüzdeki dönemde meşgul bir süreç sizi bekliyor.
24 Ağustos 22 Eylül
Bu dönemde maddi konular, birikimleriniz, harcamalarınız daha çok vurgulanırken,
sahip olduğunuz yetenekleri harekete geçirmeye bakın. İşinize ait gelişmeler,
özellikle ortaklı durumlar önemini sürdürmekte. Yine bu dönemde yakın çevrenizle
ilgili konular, görüşmeler yeni koşullar getirebilir. 24’ündeki tutulma sırasında
alacağınız haberler düşüncelerinizi, bakış açınızı yenileyebilir. Zihinsel alanda
yoğun günlerde olabilirsiniz. Bu dönemde tam olarak kontrol edemediğiniz koşullar
ve bir parça gururunuzu ilgilendiren olaylarla karşılaşabilirsiniz.
23 Eylül 23 Ekim
Bu hafta burcunuzdaki gezegen birikimi gözleri sizin üzerinize çekerken, kişisel
planda önemli değişiklikler yapmaya devam edebilirsiniz. Olayları daha iyi
yönetebildiğiniz ve kendinize olan güveninizin daha yüksek seyrettiği günlerdesiniz. Terazi burcundaki Venüs niyetleriniz yönünde yeni adımlar atabildiğinizi
anlatıyor. 24’ünde gerçekleşen tutulma ise işinize ve parasal konulara hızlı yenilikler ve daha fazla çalışma isteği getirmekte. Bu dönemde ortaklaşa konularda
daha etkin ve inandırıcı olabilirsiniz. Dengeleri değiştirebilirsiniz.
24 Ekim 22 Kasım
Kuşkusuz bu hafta burcunuzda gerçekleşecek olan tutulma altında hayatınızda
yeni koşulların belirdiğini görebilirsiniz. Bu dönemde kontrol edemediğiniz konular,
özellikle ilişkiler yüzünden kendinizi yorgun hissediyor olsanız da, 24’ünden itibaren
yepyeni gelişmeler var. Bu dönemde dümene geçtiğinizi görebilirsiniz. Kişisel konular, bedeninize, sağlığınıza ait koşullar daha iyi sonuçlar getirebilir. Aynı zamanda
kendinize güveniniz yükselirken, son zamanlarda parasal konular ve harcamalar
alanındaki aşırılıkları dengeleyebileceksiniz.
23 Kasım 21 Aralık
Bugünlerde elde olmayan nedenler ve kontrolünüz dışındaki gelişmeler yüzünden
dalgalanma yaşayabilirsiniz. Terazi burcundaki gezegen birikimi gelecek beklentileriniz yönünde pozitif bir tutum içinde olduğunuzu anlatıyor. Aynı zamanda bu
dönemde uzaklarla ilişkiler, yabancılarla ilgili gelişmeler, akademik uğraşlar güzel
haberler sunabilir. Sosyal alanda da aktif ve eğlenceli bir dönemdesiniz. Ancak
24’ündeki tutulma geçmişten kaynaklanan bazı ortaklı konuları, duygusal açıdan
yorucu olabilecek durumları tetikleyebilir.
22 Aralık 20 Ocak
Bu dönemde kariyer evinizdeki gezegen birikimi sizi mesleki alanda ve ortaklıklar
konusunda oldukça hareketli kılmakta. Yeni kararlar, ortaklıklar ve evlilik
hayatınızı ilgilendirebilecek gelişmeler içerisinde olabilirsiniz. Oldukça aktifsiniz
ve önümüzdeki günlerde sizi daha cesur ve girişken kılabilecek durumlar içerisine
girebilirsiniz. 24’ündeki tutulma gelecek beklentilerinizi yenileyebileceğiniz koşullar
getirmekte. Daha güçlü ve mücadeleci olmak yönünde farklı bir tutum izleyebilirsiniz. Ortaklı kazançlar, maddi imkanlar ortaya çıkabilir.
21 Ocak 18 Şubat
HAFTALIK BURCUNUZ
Bu dönemde Terazi burcundaki birikim sizi uzaklarla, yabancılarla ve hayatınızı
renklendirebileceğiniz koşullarla daha yakın kılmakta. Yeni kişilerle tanışmak,
başkalarının düşüncelerinden yararlanmak konusunda oldukça şanslı ve girişken
olabilirsiniz. Sosyal alanda kendinizi ortaya koymak açısından yapabileceğiniz çok
şey var. 24’ünde gerçekleşen tutulma ise özellikle mesleki konulara, statünüze ve
ortaklı işlere yeni bir dönem getirmekte. Bu dönemde sorumluluklar ağır basarken
kendinizi daha iyi gösterebileceksiniz.
19 Şubat 20 Mart
KARİKATÜRLER
Son zamanlarda Terazi burcunda gerçekleşen birikim özellikle ortaklı parasal konulara, paylaşımlara ve eşinizin maddi durumuna yönelik pek çok konu ve değişiklik gündeme getirdi. Bu dönemde bazı endişeler söz konusu olsa da, 24’ünde gerçekleşen
tutulma kendinize olan güveninizi arttırmakta. Bu yeni dönemde sizi sıkan koşullardan
sıyrılmaya başlarken, duygusal bir yenilenme içerisine girebilirsiniz. Benzer şekilde
uzaklar, yolculuklar hedefleriniz yönünde daha önemli bir yer tutabilir. İş ortamındaki
yoğunluklar da devam etmekte.
30
Çarşamba, 22 Ekim 2014
£10
SERi iLANLAR 0742 948 1490
Bu sayfada
1 kutu ilan
İlanlarınızı [email protected] adresine gönderebilirsiniz
İlanlarınızı Pazartesi günü saat 16.00’ya kadar gönderebilirsiniz.
GOOD LUCK
ŞOFÖR OKULU
Kısa sürede fazla para harcamadan
ehliyet almak, güvenli sürücü olmak
için vitesli & otamatik direksiyon
dersleri verilir.
Erken test günü alınır
Ali 07723921216
Sağlıklı ve zinde bir vücuda sahip
olmak için henüz gec değil, özel ve grup
dersleri ile kendinizi yeniden
kesfetme zamanı.
MEM Painting
and Decoration
Deniz Dogrusoz
Personal Trainer
Her türlü boya ve dekorasyon
işi itina ile yapılır.
Mahmut Söylemez
07455947693
07984 513 968
www.deniz-personal-tranining.com
Satılık Off License
Walthamstow pazarı
yakınlarında.
Buisness Rate: £2,140
Rent: £12,500
Fiyat telefonda verilecektir.
*Boş veya stock ile beraber
07429994404
07402722322
SE MOBILE
HAIRDRESSER
Hair Cutting
Colouring
Bridal Packages
Colour Correction
07760801783
YETER
CLEANİNG
İşyerleri ve Evler itina
ile temizlenir.
07803506942
07909539577
TOPCU MOBILE CAR MECHANIC
Her türlü araba tamiri işleriniz yapılır
REPAIRS
SERVICING
DIAGNOSTICS
PRE-MOT/FAILURES
AHMET TOPCU
07415106521
07405756462
Özel Türkçe
Dersi
Türkçe diksiyon ve gramer
dersleri verilir.
Diren Yalçın
07504 662756
BALINZA LAUNDRY &
CLEANING SERVICES
Her türlü çamaşır yıkama işi
yapılır. Evden alıp eve teslim
servisimiz mevcuttur.
07428336181
OREL
BOOKKEEPING
& ADMIN
07768282295
[email protected]
One 2 One
English
for children and adults
Yıldız Adıgüzel
Qualified English Language Teacher
SATS, GCSE, A LEVEL, ESOL,
IELTS & BUSINESS ENGLISH
For more information and Free consultation:
t 0753 4491 623
e [email protected]
31
Çarşamba, 22 Ekim 2014
£30
SERi iLANLAR 0742 948 1490
Bu sayfada
1 kutu ilan
İlanlarınızı [email protected] adresine gönderebilirsiniz
İlanlarınızı Pazartesi günü saat 16.00’ya kadar gönderebilirsiniz.
SATILIK
OFF-LICENCE
Premier food hall
Supermarket off-licence
774 Holloway road, Archway,
London N19 3JQ
Taking: 17000 - Kira: 17500
Rates: 7500
Hasan 07951671062
Acil Kebab &
Breakfast şefi
aranıyor
38 Greenwich,
Church Street SE10 9BL
Ali bey: 020 8293 0168
ENTERPRISE INTERPRETING
CENTRE (EIC)
Tecrübeli Tercümandan(BSc &MSc)
•
•
•
•
•
Her turlu tercümanlık hizmetleri
Her turlu devlet yardımları için başvurularınız yapılır.
Bütün çalışma izinleri, (Insurance)
Form doldurma - Banka Hesabi
Çocuk yardım parası -Tax credit- Ev kira Yardımı
Çalışma saatleri: Pazartesi- Cuma, 09:00-17:00
Address: (Tottenham’da Can Perde Sarayı’nın Karşısı/Lordship
Lane’nin sağındaki ilk bina)
639 ENTERPRISE CENTRE (Room 41-42)
639 HIGH ROAD, TOTTENHAM, N178AA
TEL: 07474515118
Email:[email protected]
KUZEY LONDRA’DA YENİ DÖNEM
SİNEMA KURSLARI BAŞLIYOR
Artık “Anlatsam film olur” demek yerine, senaryolarınızı kendiniz yazıp, filme
çekme şansınız var.
Kısa film, senaryo yazımı, belgesel atölyelerimiz 1 Kasım’da başlıyor.
Ödüllü yönetmen Mizgin Müjde Arslan öncülüğünde sinema alanında uzman
eğitmenlerle hayallerinizi gerçekleştirin.
Daha fazla bilgi için:
[email protected] - 07424189112
NEW SESSION OF CINEMA COURSES
STARTS IN NORTH LONDON
Would you like to write your own script and make a film from your own
experiences and stories?
The award-winning filmmaker Mizgin Müjde Arslan and professionals in the film
industry will guide you to learn how to make a film from beginning to the end.
Starting date of the course: 1st November 2014
Please contact us for further information:
[email protected] - 07424189112
9
Çarşem, 22 Kewçer 2014
NETEWEYA
DEMOKRATÎK
Neteweya Demokratîk, ne tenê peyvek an jî şêwazeke ji rêzê
ye. Dema ku mirov li rîşeyên wê dinêre, dibîne ku Neteweya
Demokratîk forma herî baş, guncav û bikêrhatî ye ku di serî de
civaka kurd, hemû civakên herêmê di jiyana xwe de pêk bînin
Ev nêzîkî sih-çil sal in ku li Kurdistan, Rojhilata Navîn û li Ewropayê
têkoşîna azadiyê tê meşandin. Ji gelek
aliyan ve her çend hê jî hinek astengî
hebin jî, têkoşîna azadiyê gihîştiye
astekî bilind û ji bo azadî û serfiraziya
gelê kurd û gelên herêmê derfet û mecal
ji her demekê zêdetir in. Di vê çarçoveyê de dema ku mirov li pêşketinên
heyî û destkeftên gelê kurd ên heyî
dinêre, mirov dibîne, ji bo ku Neteweya
Demokratîk bi hemû ling û şaxên wê ve
bê avakirin, derfet hene.
DÎROKA TRAJÎK
Weke ku tê zanîn, gelê kurd bi salên
dûr û dirêj e ku rastî tunekirin, talan,
qirkirin û tevkujiyan tê. Her wiha li
hemberî van hemû pêkanînan jî her
tim ala berxwedan û azadiyê jî bilind
kiriye. Li hemberî zordariyê gelek
caran serê xwe hildane û têkoşiya ne. Ji
ber gelê kurd weke pêşengê pêkanîna
demokrasî û azadiya herêmê ye, bi avakirina Neteweya Demokratîk re jî dika-
re careke din bi vê rola xwe ya dîrokî
rabe û wê rola xwe ya dergûşbûna ji
mirovahiyê re dîsa bidomîne. Neteweya Demokratîk, ne tenê peyvek an jî
şêwazeke ji rêzê ye.
Dema ku mirov li rîşeyên wê dinêre,
dibîne ku Neteweya Demokratîk forma herî baş, guncav û bikêrhatî ye ku
di serî de civaka kurd, hemû civakên
herêmê di jiyana xwe de pêkbînin. Dîsa
di vê mijarê de xalên herî sereke yên
ku derdikevin pêşberî me, xalên weke
komun, kooperatîf û meclis in ku di
avabûna Neteweya Demokratîk de hêmanên sereke ne. Niha li Kurdistanê
pirsgirêkên weke aborî, çandî, jiyanî,
hunerî, demokrasî û azadiyê têne jiyankirin. Bi rastî jî kîjan şêwe û teşe dikare van pirsgirêkan çareser bike û bike
ku civak serfiraz bijî. Di vir de jî rola
pêkanîn û damezrandina van hêmanan
heye. Ji bo ku civakeke demokratîk bê
avakirin, ew koletiya ku hatî sepandin
ji holê bê rakirin û civakekî pêşketî û
li gorî rola wê ya dîrokî bê sazkirin, ev
hêmanên ku em behsa wan dikin divê
bi awayekî rêkûpêk bêne bikaranîn û
xebitandin.
AVAKIRINA KOMUNAN
Li her gundekê, li her tax û kolanekê
avakirina komunan, li her navçe û bajarekê avakirina meclis û kooperatîfan,
bingehê Neteweya Demokratîk in ku dikarin di çareserkirina hemû pirsgirêkên
civakê de bi rola sereke rabin. Dibe
ku me li jor tenê behsa çend pirsgirêkan kiribe lê belê ew qas pirsgirêkên
civakî hene ku heya mirov bi awayekî
xurt û têrker li hemberî wan pirsgirêkan tênekoşe, ne gengaz e ku wisa bi
hêsanî bêne çareserkirin. Weke mînak û
pirsgirêka herî girîng pirsgirêka azadiya
jinê ye. Bi rastî jî her kesek (ango her
zilamek, xortek) di vê mijarê de çi qas
lê hûrdibe û xwe di ber vê pirsgirêkê de
berpirsyar dibîne. Yek ji şertên sereke
yên Neteweya Demokratîk ev e. Her
wiha di mijare hevbeş û dabeşkirina
aboriya komunal û demokratîk de em
çiqas hewl didin û xwe di ber de berpirsyar dibînin? An jî ka me çiqas komun, meclis, kooperatîf û komelên din
famkirî ne? Li ser bingehê rastiya ku bê
komun, meclis û kooperatîf civaka kurd
dê nekaribe demokratîk bibe û bi rola
xwe ya dîrokî rabe, divê em xwe di ber
pêkanîna van hêmanan de berpirsyar
bibînin û ti caran ji vê erka xwe venegerin.
MECLISÊN GEL
Di mijara meclisan de jî, di mijara
komun û kooperatîfan de jî her tişt ji
dewletê tê hêvîkirin. Her weke ku her
tişt ji dewletê hatiye hêvîkirin û dewlet
dikare ji me re her tiştî bîne, tevdigerin
û wer dihizirin ku dê ev pirsgirêk bi vî
awayî çareser bibin. Ji ber wê ye ku di
mijara axaftin û perwerdehiya zimanê
dayîkê de jî daxwaz ji dewletê tên kirin.
Her wiha di mijara aboriyê de jî li benda
dewletê dimînin ku dewlet bê hinek gavan biavêje. Niha di vir de nakokiyekî
bingehîn derdikeve holê ku tê gotin
dewlet dijî azadî, demokrasî û serfiraziyê ye. Lê di van mijaran de weke dewlet
dikare bibe alîkar an jî dikare ava bike
difikirin û li benda vê yekê dimînin.
Jixwe dewlet naxwaze civakek bi vîna
xwe bijî û pergala xwe ya konfederal ve
pergala dewletê ya mêtinger û zordar ji
holê rabike. Jixwe yê ku ev pergal li ser
civakan sepandiye dewlet bi xwe ye û
wê tu caran jî bi rizaya dilê xwe vê yekê
nepejirîne.
PERWERDEYA PIRZIMANÎ
Weke mînakekî din, pirsgirêka perwerdeya bi zimanê dayikê heye û ev
demeke dirêj e ku li ser vê mijarê
guftûgoyên berfireh tên meşandin. Lê
dîsa di vê mijarê de jî ji dewletê bendewariyek heye. Niha li vir pirsgirêk
tenê pirsgirêka qanûnî nîn e. Weke
ferd û civak ka ez bixwe vê yekê pêktînim an na, mijara nîqaşan e. Weke ku
Rêber APO got; “hûn dikarin destpêkê
dibistanên bi zimanê dayikê bixwe vebikin”, divê ne tenê di mijara ziman
de di gelek mijarên din de em bi xwe
ava bikin û bimeşînin. Destpêkê ez ê bi
xwe bi zimanê baxivim, li derdora xwe
belav bikim, bi sazî bikim, rêbixim û
bimeşînim… Destpêkê ez ê hewlbidim
aboriya xwe komunal bikim, li derdora
xwe belav bikim, bi sazî bikim, rêbixim û bimeşînim… Destpêkê ez ê ji bo
koperatîfan bixebitim, li her deverê
belav bikim, bi sazî bikim, rêbixim û
bimeşînim…
PERGALA CIVAKÊ
Ev pergal pergala civakê bi xwe ye
ku civak vê pergalê dimeşîne, xwedî lê
derdikeve, bi rê dixe, diparêze, pêşdixe
û bi rê ve dibe. Ev hêmanên ku em
behsa wan dikin, naşibin saziyên dewletî û weke wan jî naxebitin. Bi temamî
di çarçoveya demokrasî û vîna gel de
dimeşin û bi serkirdehiya civakê bixwe ve têne birêvebirin. Heya ku destpêkê ev hêman bi awayekî rêkûpêk
neyên pêkanîn, ne em dikarin behsa
demokratîkbûnê bikin û ne jî em dikarin
pergala Konfederalîzma Demokratîk bi
awayekî baş damezrînin.
Dema ku behsa neteweya demokratîk
tê kirin, di serî de li van hêmanên wê tê
temaşekirin û li gorî xebitîn û meşandina
van hêmanan asta demokratîkbûnê tê
diyarkirin. Her weke ku di cewherê
gerdûn û xwezayê de heye, her civak,
her civat, her ferd û baweriyek jî dikare
di çarçoveya Neteweya Demokratîk de
bijî û xwe îfade bike. Niha ji bo ku em
xwe bigihînin wê asta ku tê xwestin,
divê her kesek ji aliyê xwe ve têbikoşe
û sazî û dezgehên vê yekê bi awayekî
rêkûpêk ava bike.
EGÎD NÛMAN / A.Welat
8
Çarşem, 22 Kewçer 2014
DIBISTANA DAWIYA
HEFTEYÊ YA
CEYLAN ONKOL
CEYLAN ÖNKOL
HAFTA SONU
OKULU
Qeydiyên heyama nu ya kursa Kurdî, Îngîlîzî û
Matematîk dest pê kiriye. Dibistan jibo xwendevanên
temenê wan di navbera 6 û 13´an de ye.
Kürtçe, İngilizce ve Matematik kursları için yeni
dönem kayıtları başlamıştır. Kurs, 6-13 yaş arası
öğrenciler içindir.
HALKEVI / MALAGEL
33 Dalston Lane, London, E8 3DF
020 7249 6980
7
Çarşem, 22 Kewçer 2014
DYA ji hewayê ve çek danî Kobanê!
Artêşa Amerîkayê da xuyakirin,
ku yekemcar ji bo hêzên Kurd
ên li Kobanê, ji hewayê çek
hatiye dayîn. Hat diyarkirin ku
çek ji aliyê Herêma Kurdistana
Federal ve hatine şandin.
Li gorî daxuyaniya ji aliyê Navenda Fermandariya Asya Navîn û
Rojhilata Navîn a Amerîka Centomê, “Çek, cebilxane û materyalên
tenduristiyê yên ji aliyê meqamên
Kurd ên li Iraqê ve hatine tedarikkirin” ji hewayê ve radestî Kobanê
hatine kirin.
Centomê da zanîn ku li Kobanê
rojên Şemî û Yekşemê 11 êrîşên
hewayî hatine kirin. Tê gotin ku
ji dawiya meha Îlonê û vir ve 135
caran ji hewayê êrîş li hemberî hedefên li Kobanê û derdora wê hatine
kirin.
Centomê ragihand ku ev êrîşên
hewayî yên ‘bi berxwedana li erdê
re bû ye’, rê li ber mirina bi sedan
endamên çeteya DAIŞ’ê vekirine,
gelek ekîpman û pozîsyon hatine
îmha kirin yan jî texrîpkirin. Centomê da xuyakirin ku rewşa li Kobanê ‘qirofek e’.
Di vê navberê de Berdevkê
Fermî yê Yekîneyên Parastina Gel
(YPG) Rêdûr Xelîl bi rêya telefonê
tevlî Bernameya Kobanê Taybet a
Ronahî TV bû û diyar kir ku Amerîkayê bi rêya balafiran çek û cebilxane gihadin hêzên wan.
Wezareta Karên Derve ya
Amerîkayê di dawiya hefteya bihurî de yekemcar dabû xuyakirin
ku bi PYD’ê re yekser hevdîtinan
dike.
Ji Wezîrên karê Derve yên YE li
Tirkiyeyê banga sînoran veke
Wezîrên karên Derve yên YE
bang li Tirkiyeyê kirin da ku
ji bo alîkariyên ji Kobanê re
sînoran veke. Çavkaniyeke
dîplomatîk ê Ewropî ku ji AFP’ê
re axivî wiha got: “Ev bang
li gel bicihanîna pêwîstiyên
bingehîn, derbasbûna çekan jî
digire nava xwe.”
Wezîrên Derve yên Yekîtiya
Ewropa di civîna Wezîrên Derve
ya li Luxembourg de banga li Tir-
Yên li çiyayên
Şengalê
dicemidin
Serma, baran û herî. Mirov
nikarin bêjin ev hîn bûne, bi
salan li van çiyan jiyan e. Êzidî
berê li lûtkeyên van çiyayan
û qûntarên wan jiyane lê ev
40 sal e li deştan, gundan
jiyane. Rejîma Baas û dîktator Saddam ev mirov bi zorê ji
çiyayan kirine û li deştan bicih
kirine. Nifşek li deştan mezin
bûne û ev nifş niha yên ku li
lûtkeyan jiyan derbas kirine,
temsîl dike.
Deşt germ e, tîna rojê deştê
diqemirîne. Ev nifşê ku bi vê germahiyê mezin bûn hênikbûna çiyayê
Şengalê ji bîr kirine.
Ev nifşê li vê deştê mezin bûne
li aliyekî, lê zarokên ku ji her tiştî
beyî agahî mezin bûne, di rojeke
Tebaxê de bi carekê de xwe li lûtkeyên çiyayan dîtin. Ew hê jî tu tiştî
nizanin.
Ev çend roj e li lûtkeyê çiyayê
Şengalê baran dibare. Lê serma tu
navberê nade. Li çiyayê Şengalê ji
dehezaran zêdetir kes hene. Piraniya
van zarokan jin û zarok in.
kiyeyê kirin da ku ji bo alîkariya ji
Kobanê re sînoran veke.
Di daxuyaniyê de wiha hat gotin;
“Rewşa li Kobanê çavkaniya fikareke cidî ye” û banga ji bo alîkariyên ji bûyerên li Kobanê rû didin re
sînoran vekin hat kirin.
Çavkaniyeke
dîplomatîk
ê
Ewropa ku ji Ajansa Nûçeyan a
Fransa- AFP’ê re axivî, got ku vekirina sînor li gel bicihanîna pêwîstiyên gelê li Kobanê dijî jî divê ji bo
derbasbûna çekan ji şervanan re jî
bê vekirin.
Li çiya tenê du gund hene. Kolka
û Kerse. Ev der bi mirovên ku ji
komkujiyê rizgar bûne û welatê xwe
terk nekirine tijî ye. Lê yên ku din jî
koçî Bakur û Rojavayê Kurdistanê
kirine.
Baran ku ev çend roj e dibare
bandorek mezin li ser konan kir.
Hundirê hemû konan tijî av bû.
Hundir jî û derve jî sar e. Rêya wesayîtan herî ye. Pêlavên mirovan
çend kîlo herî digire.
Jiyan li dora jin û zarokan digere. Jinan di vê pergala jiyana nû
de tenûrên xwe danîne û nan dipijirînin. Em çûn cem wan. Me pirsî û
wan re jî got; Hûn rewşa me dibînin.
Nan dirêjî me kirin. Me got ku bila
zarok bixwin. Wan jî got; “Hûn jî
zarokên me ne. Cil û bergên xwe
şûştibûn û raxistibûn. Hinek li dora
tankêrên avê civiyane û avê digirin.
Lingên wan bê gor e û pêlavên wan
plastîk bû. Hinek jî derdora konan
rast dikin.
Zarok hê dicemidin, li derve ne.
Hinekan destê xwe kirine bêrika
xwe, hinekan kirine bin çengê xwe.
Aliyê wan ê dişibe hev jî piraniya
wan bê pêlav bûn. Hinek tazî pêlê
erdê dikin. Hinek jî bi terlikên ku ji
havînê mane. Dicemidin.
Temenê wan pir biçûk be jî
zarokên keç zêdetir hestiyar in.
Dema dayikên wan kar dikin, ew
jî li xwişk û birayên xwe yên biçûk
dinêrin.
Bila zarokên Şengalê jî şekir bixwin. Li ber çavên me bin ev zarok,
bila li ber çavên me mezin bibin.
Sînan Denîz
DYA: Me pêwîstiya destekkirina
PYD’ê ji Tirkan re vegot
Alîkara Berdevkê Wezareta
Karên Derve ya DYA Marie
Harf destnîşan kir ku ew PYD’ê
weke rêxistineke terorîst nabînin. Harf da xuyakirin ku wan
ji Tirkan re bi awayekî vekirî ji
Tirkan re vegotine ku destekkirina komên Kurdan ên mîna
PYD’ê yên li dijî çeteyên DAIŞ’ê
şer dikin, gelekî girîng e.
Di roja duyemîn a desteka DYA
ya ji bo Kurdên li Kobanê şer dikin
de, ji DYA daxuyaniya “PYD rêxistineke terorîst nîne” hat. Alîkara
Berdevk Marie Harf di brîfînga
rojane ya ji bo çaplemenhiyê de
diyar kir ku PYD li gorî qanûnên
Dewletên Yekbûyî yên Amerîkayê
îllegal nîne, lê belê rewşa heyî ya
bi PKK’ê re rê li ber hesasiyetê
vedike.
Harf daxuyaniya li ser detayên mijarê ji Qesra Spî re hişt.
riya ji hewayê ji Kobanê re hatiye
kirin Harf detay neda û anî ziman ku di vê mijarê de Erdogan û
Obama demekê bi hev re axivîne û
‘agahî’ ji Tirkiyeyê re hatiye dayîn.
Harf her wiha destnîşan kir ku
wan ji Tirkan re bi awayekî vekirî
gotine ku di wê baweriyê de ne,
destekkirina komên Kurd ên mîna
PYD’ê gelekî girîng e.
Der heqê pirsa li ser axaftina
navbera Wezîrê Karên Derve yê
DYA John Kerry û hempîşeyê wî
yê Tirk de Harf got, “Di vir de ya
bingehîn gotinên Obama ye. Lê
belê der heqê detayan de agahî li
ber destê min nîne.”
‘GIRÎNG E KOMÊN
KURD ÊN MÎNA PYD’Ê
Li gel israra rojnamevanan jî li
ser dem, hejmar û naveroka alîka- BÊN DESTEKKIRIN’
Li ser pirsa, “Çekên ku rêveberiya herêmî ya Iraqê ji PYD’ê re
şandiye, çekên DYA yên dane yan
jî firotine Iraqê ye yan na” Harf diyar kir ku DYA naxwaze çekên wê
bê bikaranîn, lewma dibe ku îhtimal cuda be.
Der barê pirsa li ser daxuyaniya Fermandariya Hêzên Navendî ya DYA de ku di daxuyaniya
li ser alîkariya ji hewayê ya ji bo
hêzên çekdar ên li Kobanê de navê
ti komê bilêv nekir de Harf got,
“Eleqeya vê bi komekê re nîne,
pêwendiya vê bi komeke şervanên
Kurd û hejmareke kêm a şervanên
ne Kurd ên hewl didin li Kobanê
û derdora wê DAIŞ’ê biqewirînin,
heye.”
‘DIVÊ JI BO KOBANÊ
HEWLDANÊN DIN
JÎ BÊN KIRIN’
Harf li ser pirsekê ragihand ku
hînê xeteriya ketinê ya Kobanê
heye, lewma ew bawer in pêwîstî bi
hewldanên nû heye. Harf da zanîn
ku êrîşên hewayî xisareke cidî
dane DAIŞ’ê, lê belê ji bo têkoşîna
hêza ji bejahî ve jî dimeşînin dewam bike, pêwîste teqwiye bên kirin, DYA jî wê alîkariyên xwe yên
bi vî rengî dewam bike.
Li dijî Ebola du derziyên nû hatin peydakirin
Li dijî vîrûsa Ebola ya gefê li
jiyana bi deh hezaran mirovên li
welatên Rojavayê Afrîkayê dixwe, derziyên nû hatin peydakirin.
Hikûmeta Qanadayê da xuyakirin ku derziyên beriya niha hatine
çêkirin, ji navenda Rêxistina Tenduristiyê ya Cîhanê (WHO) ya li
Cenevre re hatine şandin.
Vîrûsa Ebola ji meha Adarê û
vir ve di serî de li Lîberya, Sîerra
Leone û Gîneyê, li gelek welatên
Rojavayê Afrîka, DYA, Spanya,
Fransa û Norwêcê belav bûye.
Li gorî WHO, heta niha zêdeyî 9
hezar kes bi şewba ji ber vîrûsa
ebola ketine û ji van kesan jî 4
hezar 555 kesî jiyana xwe ji dest
dane.
Di daxuyaniya ji aliyê WHO
ve hat dayîn de hat diyarkirin ku
derziya bi navê VSV-EBOV a li
Qanadayê li dijî Ebola hatiye çêkirin, di tecrûbeyên li ser heywanan
hatine kirin de encamên erênî bi
xwe re aniye. Di adxuyaniyê de hat
ragihandin ku derziya li dijî ebola
di asta ceribandina li ser mirovan
de ye û wê di demeke nêz de biryar bê dayîn ku bi çi rengî were
belavkirin û bikaranîn.
Hatibû ragihandin ku derziya
VSV-EBOV a li Qanadayê hat amadekirin di meha Tebaxê de temam
bûye, lê belê ji ber mijarên lojîstîk
û etîk hînê zelal nebûn, şandina ji
Afrîkayê dereng ketiye. 800 derziyên ku hînê li laboratûvareke li
Qanadayê ye, tê payîn ku ji îro û pê
ve bi 3 beşan ji navenda WHO ya
li bajarê Swîsre Cenevreyê re bên
şandin.
Derziya ku mafê wê yê bazarê
aydî kargeha Amerîkî ya bi navê
NewLink Genetics e, nayê zanîn
ku wê bi giştî ji bo çend nexweşan
bê bikaranîn.
Kargeha dermanan a bi navê
GlaxoSmithKline ya navenda wê
li Brîtanyayê ye jî da xuyakirin
ku ji lêkolînên wan ên li ser derziya li dijî ebola encam derketiye
û derziya hatiye hilberandin wê
necamên wê yên textê îsal diyar
bibin. Kargehê diyar kir ku eger
ev derzî encameke baş bide, wê ji
destpêka sala 2015’an û pê ve were
bikaranîn.
Li aliyê din, Civîna Bilind a
Tenduristiyê ya Cîhanê ku duh li
paytexta Elmanya Berlînê destpê
kir wê heta sibê dewam bike.
Zêdeyî hezar pisporên ji rêxistinên
zanistî, polîtîka û rêxistinên civakî
yên sivîl beşdarî civînê bûne û li
ser şewba ebola radiwest in.
6
Çarşem, 22 Kewçer 2014
Çarşem, 22 Kewçer 2014
5
4
Çarşem, 22 Kewçer 2014
Bi Sedan Kurdistanî li navenda
Londonê jibo Kobanê meşiyan
Roja Yekşemê bi sedan Kurdistanî li pêşiya televizyona
BBC kombûn û mîtîngek li dar
xistin. Kurdistaniyên li pêşiya
televizyona BBC kombûyîn
mitîngek li dar xistin.
Parlementerê Partiya Karkeran David Lammy di çalakiyê de wiha axivî:
“Ger hûn dixwazin li dij wehşeta Daîş´ê
bisekinin, divê hûn piştevaniya Kurdan
bikin. Li Kobanê bi lezgînî pêwistî bi korîdora ewle heye. Pêwistiya YPG bi çekan heye, û divê ew bi cîh were anîn.”
Parlementer Jeremy Corby jî bal
kişand ser têkiliya di navbera Daîş û
Tirkiye´de û alîkariya ku Tirkiye dide
Daîş´ê pirsî. Corbyn anî ziman ku Daîş
ji ezmanan nehatiye û encama polîtîkayên mûdaxaleya Iraqê ye.
Wekî din parastvanê mafê mirovan
Peter Tachell, namzetê parlamenteriyê
Catherine West, û keşeyê Îngîlîz John
Ryan jî tevlî çalakiyê bûn axivîn.
Piştî axaftinan girseyê bi qortejeke
dirêj dest bi meşê kir. Di tevahiya meşê
de dirûşmeyên dijî Daîşê hatin avêtin û
belavok hatin belav kirin. Gelek komên
sosyalist anarşîst jî bi alên xwe tevlî çalakiyê bûn. Meş li qada Trafalgarê bi dawî
bû.
3
Çarşem, 22 Kewçer 2014
Russel Brand piştgirî da Kobanê
Di çalakiya ji bo zêdekirina heqdestên
bi deh hezaran kedkaran de, komedyenê navdar ê Îngilîz Russel Brand bi
dilxwazên weqfa Heyva Sor re ji bo
Kobanê alîkarî kom kir.
Rojeva bingehîn a Fûara
Pirtûkan a Anarşîst, Rojava bû
Li Fûara Pirtûkan a London Anarşîst ku
her sal tê lidarxistin, îsal şoreşa Rojava
mora xwe lê xist. Gelek anarşîstên
roja Şemiyê li Zanîngeha Queen Mary
a li paytext Londonê hatin cem hev,
eleqeyeke mezin nîşanî nîqaşa li ser
Rojava dan.
Di Fûara Pirtûkan a London Anarşîst de,
ku di serî de berxwedana Kobanê, şoreşa Rojava xala bingehîn a rojevê bû, pankarta bi
nivîsa “Bijî Serxwebûna Rojava, ji Londonê
heta Kobanê piştevanî” li salona bingehîn a
fûarê heta dawiya fûarê daliqandî ma. Panela bi mijara Şoreşa Rojava jî rastî eleqeyeke
mezin hat. Federasyona Anarşîstên Kurd û
Koma Piştevaniyê ya Haringey ku îsal Roja-
va ziyaret kirin, çavdêriyên xwe bi beşdaran
re parve kirin.
ROJAVA JI BIHARA
EREB CUDATIR E
Li paytexta Îngilîstan Londonê, nêzî
60 hezar kedkar bi daxwaza zêdekirina
heqdestên xwe çalakiyek lidar xistin. Di
çalakiya ku ji aliyê Kongreya Sendîkayên
Karkeran (TUC) ve hat lidarxistin de, bi
deh hezaran kesî, jêbirên hikûmetê protesto kirin û xwestin heqdestên kedkaran
bên zêdekirin. Bi deh hezaran kedkarên
li Embakmentê civiyan, heta Hyde Parkê
meşiyan û li vir mîtîngek lidar xistin.
Bi armanca destekkirina kedkaran, komedyenê Îngilîz ê navdar Russel Brand jî
tevlî çalakiyê bû. Brand di çalakiyê de bi
dilxwazên Heyva Sor a Kurdistanê re, ji
bo Kobanê ya zêdeyî meheke rastî êrîşan
tê bexş kom kir. Russel Brand da xuyakirin
ku ew rewşa li Kobanê ji nêz ve dişopîne û
got, “Ez şervanên li Kobanê li ser navê mirovahiyê li ber xwe didin, silav dikim” û ji
bo demekê bi qutiya bexşînê ya Heyva Sor
geriya û alîkarî kom kir.
Sekreterê Giştî yê TUC’ê Frances
O’Grady di mîtînga li Hyde Parkê axivî
û got, “Li dû bernameya herî demdirêj a
teserûfê ya dîroka Qraliyeta Yekbûyî, divê
bi başbûna aborî de heqdest bê zêdekirin. Li
vî welatî, rayedarekî payebilind 175 qat ji
karkerekî zêdetir qezenç dike.”
Li gel meşa Kongreya Sendîkayên
Karkeran (TUC) a li paytext Londonê, li
Glasgow û Belfastê jî bi heman armancê
meşên protestoyî hatin lidarxistin.
Ji heyetê Zaher Bahar di axaftina xwe
ya li panelê de behsa sîstema demokratîk
û şoreşa li Rojava tê jiyîn kir. Hat ragihand
ku di şoreşa Rojava ya weke “Tevgera civaka demokratîk” tê pênasekirin de, sîstem
ji jêrê ber bi jorê ve xwe birêxistin dike, her
nasname, koma çandî, bawerî û civakî bi
wekhevî di asta herî bilind de tê temsîlkirin.
Hat destnîşan kirin ku li gel ve yekê şoreşa
Rojava ji bihara Ereban cuda ye.
Di panelê de hat ragihandin ku li Kobanê
li dijî DAIŞ’ê berxwedaneke bêhempa tê
nîşandan û hat gotin ku divê ev berxwedan
ji her alî ve bê destekkirin.
Bi derxistina PKK’ê ji
‘lîsteya terorê’ re wê her
kes qezenç bike!
Aktîvîstê Kurd Memed Aksoy ê mêvanê bernameya bi navê Sputnik a televîzyona Russia Today a bi pêşkêşiya parlamenter George
Galloway bû, piştî ku rewşa dawî ya li Kobanê nirxand diyar kir, ku
derxistina PKK’ê ji nav ‘lîsteya terorê’ re wê her kes qezenç bike.
Sînemavan-nivîskar
Memed
Aksoy beşdarî bernameya Sputnik
a televîzyona Russiya Today bû,
ku ji aliyê parlamenterê Partiya
Hurmetê ya Qratiya Yekbûyî (Respect Party) George Galloway ve
hat pêşkêşkirin û rewşa dawî ya li
Kobanê nirxand.
KOBANÊ NAVÊ XWE DI PIRTÛKÊN
DÎROKÊ DE DINIVÎSÎNE
Pêşkêşvanê bernameyê parlamenter George Galloway bi gotina
“Kobanê ne Stalingrad e, lê belê
bajarê Kurdan ê li Sûriyeyê Kobanê, navê xwe di pirtûkên dîrokê de
dinivîsîne” dest bi bernameyê kir û
destnîşan kir ku barbariya DAIŞ li
herêmê dike, êdî bi gotinan nayê
vegotin.
Memed Aksoy rewşa dawî ya
li Kobanê anî ziman û piştî behsa
serdestiya leşkerî ya hêzên YPG’ê
kir, anî ziman ku ew hêvîdar e di
dema herî kurt de DAIŞ ji Kobanê
bê derxistin.
Aksoy da zanîn ku Tirkiye ji
rêveberiya xweser a Kurdan a li
Rojava aciz e û destnîşan kir ku
Tirkiyeyê demekê alîkarî dida El
Nûsra û ev alîkariyên Tirkiyeyê bi
rê û rêbazekê di kesayetiya DAIŞ’ê
de dewam dikin. Aksoy got, “Di
hedefa projeyên Tirkiyeyê yên
weke Herêma Tampon û herêma li
firîna balafiran qedexe de, ne DAIŞ
rejîma Esad heye. Tirkiye dixwaze
ji Sûriye heta Iraqê li seranserê
sînor desthilatdariyeke Sunnî
bibîne û dixwaze ev yek jî xizmetê
ji armancên wê yên îdeolojîk re
bike.”
JINÊN CIWAN PÊŞEROJA XWE
DI VÊ SÎSTEMÊ DE DIBÎNIN
Ji bo pirsa “Çima ewqas jinên
ciwan li eniya şer in” Aksoy ev
bersiv da: “Ev yek bi sekna îdeolojîk a tevgera Kurd ve girêdayî ye. Ji
wekheviya zayendî, civaka û sîstema demokratîk û komunal bawer
dike. Ev mirov pêşeroja xwe di
nava vê sîstemê de dibînin. Sîstema li Rojava hemû derdor û nasnameyan bi awayekî demokratîk
di nava xwe de vedihewîne. Ev
yek jî wê bibe sîstemeke model a
ji bo Rojhilata Navîn. Lewma ev
jin û ciwan pêşeroja xwe di nava
vê sîstemê de dibînin û beşdar dibin.”
DERXISTINA PKK’Ê JI
‘LÎSTEYA TERORÊ’ WÊ
XIZMETÊ LI AŞTIYÊ BIKE
Ji bo pirsa li ser derxistina navê
PKK’ê ji ‘lîsteya terorê’ Aksoy diyar kir ku yekane rêya çareseriya li
Tirkiyeyê derxistina navê PKK’ê
ji ‘lîsteya terorê’ ye û got, “Eger
Yekîtiya Ewropa dixwaze ji aştiya
li Tirkiye û Rojhilata Navîn re
xizmetê bike, hingî divê PKK’ê ji
‘lîsteya terorê’ derxîne. Bi vê yekê
re wê pêvajoya aştiye ya li Tirkiyeyê bilez e. Derxistina PKK’ê ji
‘lîsteya terorê’ wê rewşa ‘qezenç
bike-qezenç bike’ biafirîne.”
2
Çarşem, 22 Kewçer 2014
Bersiva Hefteya Borî
Gotinên Pêşiyan
“Gihayê hewşê tahl e.”
“Bike lê nebêje.”
Kobana Min
Dixwazim te bikujim ey bindestî!
Dixwazim wek volkanekê
Bi ser te de birijim ey olperestî!
Kobanistana minê
Ma ava te heye?
Ma nanê te heye?
Ma guleyên te hene?
Yan jî dilê xwe ji te re bişînim?
Ehmeh Huseynî
“Berxê mirî ji gur natirse.”
“Bila mirov bêtext be, lê ne bêbext be.”
“Bi benê dînan danekeve bîran.”
“Bi ciwanî bike, bi pîrî bixwe.”
MUHASEBECİNİZDEN MEMNUN MUSUNUZ?
MUHASEBE │ SİGORTA │ MORTGAGE │ EMEKLİLİK │ DÖVİZ ÖDEMELERİ
185 Angel Place, Edmonton, London N18 2UD - Tel: 020 3397 2575 - Fax: 084 5280 1901
[email protected] - www.ulus-group.co.uk
T: 020 7923 08 38 │ M: 0742 948 14 90 │ E: [email protected]
facebook.com/tegrafnewscom │ @telgrafnewscom
Rojnameya Nûçeyan a Hefteyî
Çarşem, 22 Kewçer 2014
439
“Ger Hûn li aliyê
mirovahiyê bin, divê
Hûn li cem Kurdan bin”
Tevî ku li paytext Londonê tevahiya mehê bi çalakiyên
piştevaniya Kobanê derbasbû, roja Yekşemê jî li navendê
çalakiyek girseyî hat li dar xistin. Bi sedan Kurdistanî û dostên
wan li pêşiya televizyona BBC kombûn û banga piştevaniya
Kobanê kirin. Parlementerên Partiya Karkeran David Lammy
û Jeremmy Corbyn jî tevlî çalakiyê bûn û ji girseyê re axivîn.
Parlementer David Lammy di axaftina xwe de bal kişand ser
rewşa Kobanê û wisa got: “Ger Hûn li aliyê mirovahiyê bin,
divê Hûn li cem Kurdan bin.” Parlementer Jeremy Corbyn jî di
axaftina xwe de banga alîkariya lezgîn kir û têkiliya di navbera
Daîş û Tirkiye de pirsî.
Rupel 4
Avukat Handan Özbek yönetiminde tecrübeli ekibimizle aşağıdaki alanlarda hizmetinideyiz:
İltica / Ankara Antlaşması / Göçmenlik
(Vize başvuruları - evlilik, ziyaretci, aile, oğrenci, vs.
yüksek mahkeme temyiz ve itiraz başvuruları)
İş yeri, lease ve ev alım satımı
Kaza Davaları / Trafik kazaları
Noter işlemleri / Noter tastik hizmetleri
Yasal beyanameler
İsim değiştirme belgesi
Vasiyetname
TEL: 02088092253 - FAX: 02088802252 - EMAIL: [email protected] - ACİL: 07772990112 - 72A Grand Parade, Green lanes, London N4 1DU
Download