Saygıdeğer Konuklar, Değerli Basın Mensupları, Sektörün değerli temsilcileri Hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Öncelikle geçtiğimiz Pazar günü Ankara’da gerçekleştirilen ve masum sivil vatandaşlarımızı hedef alan insanlık dışı, alçak saldırıyı lanetle kınıyorum. Bu menfur saldırıda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, geride kalan acılı ailelerine başsağlığı dileyerek sözlerime başlamak istiyorum. 1 Değerli konuklar, kıymetli misafirler, Ülkemiz imalat sanayisinin lokomotif sektörü olan, otomotiv dünyamızın seçkin üyeleriyle bir arada bulunmaktan mutluluk duyduğumu ifade etmeliyim. Sizleri canı gönülden selamlıyor, hepimiz için hayırlı bir toplantı olmasını diliyorum. Kıymetli Konuklar, (Küresel Ekonomik Durum) Dünya ekonomilerine baktığımızda, küresel krizin etkilerinin henüz tam olarak ortadan kaldırıldığını söylemek mümkün değildir. Finansal şoka uğrayan ülkelerin yaralarını sarma çabası göze çarpmaktadır. 2 Bilindiği üzere, küresel krizin çıkış noktası gelişmiş ülkeler olmakla birlikte, zamanla küresel krizin etkilerinin bu ülkelerden gelişmekte olan ülkelere doğru kaydığı gözlenmektedir. Bu durumda pek tabii geleceğe yönelik öngörüleri belirsizleştirmekte ve beraberinde küresel ekonominin büyümesinin önünde engel olmaktadır. Nitekim, uluslararası kuruluşların yayımlamış oldukları raporlar da bu durumu teyit eder görünümündedir. 3 Örneğin uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının yapmış oldukları son değerlendirmelere göre; 2016 için yapmış olduğu küresel büyüme tahmini %2,5’te sabit tutulurken gelişmiş piyasalar için tahminler %2,1’den %1,7’ye; gelişmekte olan piyasalar için ise tahminler %4,4’ten %4’e düşürülmüştür. Diğer taraftan, Uluslararası Para Fonu da (IMF) Ocak ayı içerisinde yayınladığı görünüm raporunda küresel büyüme öngörüsünü %3,6’dan %3,4’e düşürürken 2017 yılı için büyüme tahminini ise %3,8’den %3,6’ya revize etmiştir. 4 Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi ve son dönemlerde küresel ekonominin lokomotifi konumundaki Çin ekonomisinde de önümüzdeki döneme ilişkin öngörüler aşağıya doğru revize edilmiştir. Değerli Katılımcılar Bilindiği gibi, Dünya Ticaret Örgütü de önümüzdeki döneme ilişkin küresel ticaret beklentilerini aşağı yönlü revize etmektedir. DTÖ, son olarak 2015 Eylül ayında kamuoyuyla paylaştığı beklentilerinde; 2016 yılına ilişkin küresel ticaret büyüme öngörüsünü %4’ten %3,9’a düşürürken bu oran küresel kriz dönemlerinden sonra küresel ticaret hacminin en yavaş arttığı döneme işaret etmektedir. 5 Her ne kadar belirsizlik küresel ekonominin üzerine sisli dağ gibi görünse de otomotiv sektörünün bu tablodan kısmi olarak ayrıştığını söylemek mümkündür. Şöyle ki, dünya otomotiv üretimi 2015 yılı itibariyle yaklaşık %1’lik bir artış yaşadı. Buna ilaveten 2016 beklentilerinin de yaklaşık %4 büyüme olduğunu ifade edersek ne demek istediğimiz ortaya çıkmaktadır. Bu artışların da gelişmiş bölge ekonomileri kaynaklı olduğunu da belirtmem gerekir (Batı Avrupa, Kuzey Amerika gibi) 6 Saygıdeğer misafirler, (Türkiye genel ekonomik görünüm) Büyüme Daha önce de ifade ettiğimiz gibi küresel krizin derinlemesine etkisi ve buna yönelik çözüm bulma çabaları tazeliğini korumaktadır. Ülkemiz, küresel ekonomik büyüme ve dış ticaret konjonktürünün zayıfladığı bu dönemde başarılı grafiği ile dikkat çekmektedir. 20152017 Orta vadeli Program çerçevesinde 2015 yılı için büyümeyi %4, 2016 ve 2017 yıllarında ise büyümeyi %5 olarak hedefledik. Burada büyümeyi artırırken cari açığımızın da tedrici olarak düşürülmesi amaçlanmıştır. 7 Diğer taraftan, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının yapmış oldukları son değerlendirmelerde; Türkiye için 2016 yılı büyüme beklentisi %3’ten %3,5’e revize edilirken 2015’ten gelen güçlü verilerin yakın vadede ekonomik ivmede artışa işaret ettiği ifade edilmiştir. Borçlanma ve Borç stoku Küresel krizin başlangıcından bu yana pek çok ülkenin borç dengelerinin sarsıldığını ve bu ülkelerde kamusal dengelerin sağlanamadığını görmekteyiz. 8 Avrupa Birliği Ülkelerinin genel yönetim bütçe açıklarına baktığımızda Maastricht Kriteri olan %3’ün oldukça yukarısında seyreden ülkeler olduğunu görmekteyiz. Bunlardan İspanya, İngiltere ve Fransa gibi Avrupa’nın önde gelen ekonomilerini yer almaktadır. Bu durum genel manzara hakkında bize fikir verecektir. Ülkemize baktığımızda ise bu yönden oldukça başarılı bir performans ortaya koyduğumuzu belirtmek isterim. 2002 yılından bu yana kamu net borç stokunun milli gelire oranını yüzde 61,5'ten yüzde 7,6'ya düşürmüş bulunmaktayız. Aynı dönemde kamu net dış borç stokunun milli gelire oranını da yüzde 9 25,2'den yüzde eksi 5,1'e düşmüş ve kamu sektörü fazla verir hale gelmiştir. Küresel anlamda kamu dengeleri üzerine toparlanma sinyalleri veren bir diğer husus da borç stoklarıdır. Neredeyse bütün gelişmiş ekonomilerde %100’ün üzerinde bir oran var. Maasttricht kriterleri bunu %60 olarak belirlemiş. Bizdeki durum ise göz kamaştırmaktadır. Ülkemiz de bu oran %33,7’dir. Borçlanma vadelerine baktığınızda 2002 yılında Hazinemiz 9,4 ay vade ile borçlanırken 2015 yılı üçüncü çeyrek itibariyle 70,4 aya kadar uzamıştır. Yani neredeyse 8 katlık muazzam bir fark!!! 10 Bankacılık Sektörü Bankacılık sektörümüze göz attığınızda küresel ekonomideki belirsizliklere rağmen bankacılık sektörünün temel rasyolarının güçlü ve sağlıklı yapısını koruduğunu belirtmek isterim. Sektörün en önemli göstergelerinden biri olan aktif toplamı 2015 yılında 2014 yılına göre yüzde 18 oranında büyüyerek 2,4 trilyon lira olmuştur. Toplam krediler de yıllar itibariyle bir artış eğilimindedir. 2009 yılında 392,6 milyar TL, olan krediler 2015 yılında 1.4 trilyon TL’ye ulaşmıştır. 11 Değerli Konuklar (imalat sanayii, otomotiv) Şüphesiz küresel, bölgesel ve jeopolitik belirsizliklere rağmen hükümetimizin yapısal reformlara önem vererek kararlı duruşunu koruması mali disiplinin sağlanması ve sanayi üretimimizin artmasıyla ekonomik gelişmeyi de beraberinde getirmektedir. Kriz sonrası dönemde toplam sanayi üretimimiz yıllık ortalama %5,8 büyümüştür. İmalat sanayiimiz ise söz konusu dönemde yıllık ortalama %6,2 büyümüştür. Küresel ekonomilerde süregelen piyasa oynaklıkları göz önüne alındığında imalat sanayimiz istikrarlı büyüme yapısıyla dikkat çekmektedir. 12 Otomotiv sektörü İmalat sanayiimizin lokomotif sektörü olan otomotiv sektörü toplam ihracatımızın yaklaşık %15’ini, imalat sanayi ihracatımızın ise %16’sını oluşturmaktadır. Otomotiv Endüstrisi” sektörü 2002 yılında 4,1 milyar dolar ihracat gerçekleştirir iken, bu rakam 2010 yılında %312 artış ile 17 milyar dolara ulaşmıştır. 2015 yılında ise bir önceki yıla göre %5 azalma ile 21,2 milyar dolar olmuştur. 13 2015 yılı otomobil satışları bir önceki yıla göre %23,5 artmıştır. 2015 yılında, Türkiye %25,2 artış ile Avrupa otomotiv satışları sıralamasında 6. ülke, küresel piyasalarda ise 16. ülke konumunda yer almıştır. TÜİK verilerine göre, 2015 yılında Türkiye 2. el araçları toplam pazarı %13,4 artarak 6 milyon 360 bin adet olarak gerçekleşmiştir. TCMB verilerine göre; 2010-2015 yılları karşılaştırıldığında; Toplam Taşıt Kredi Stoku’nun 2,3 katına çıktığı görülmektedir. 2002 yılında trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı 7 milyon 475 bin 44 iken, 2015 yılında taşıt sayısı %167,5 oranında, yani 2,7 kat artarak 19 milyon 994 bin 472 adete yükselmiştir. 14 Bakanlığımız sektöre yönelik faaliyetleri Öncelikle Bakanlık olarak görev ve hedefimiz; Türkiye’nin, “ticaretin daha kolay ve daha güvenli yapıldığı ülke” olmasını sağlamaktır. Ülkemizdeki 3 milyonu aşkın ticari işletme, 800 Milyar dolar mal ve hizmet üretmektedir. 350 milyar doları aşan dış ticaretimiz, gümrük kapılarımızdan gerçekleştirilmektedir; 78,7 milyon tüketicimiz, bu mal ve hizmetlerden faydalanmaktadır. 15 Sınırlarımızdan her yıl milyonlarca insan ve araç, giriş ve çıkış yapmaktadır. Tüm bunlarla ilgili işlemler ve süreçler Bakanlığımızca takip edilmekte, güvenli ve kolay ticaretin yol alacağı kanallar, hızla ve büyük bir titizlikle inşa edilmektedir. Bakanlığımızın yenilikçi yaklaşım ve uygulamalarla; ülkemizi, gümrük hizmetlerinin ve ticaretin en kolay ve en güvenli yapıldığı, dünyanın sayılı ticaret merkezlerinden biri haline getirmek vizyonu kapsamında; Bakanlığımızca yürütülen bazı uygulamaları sizinle paylaşmak isterim: 16 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun ile ikinci el motorlu kara taşıtı alım satımının düzenlenmesine ilişkin yönetmelik çalışmaları, sektör talepleri dikkate alınarak yürütülmektedir. Bakanlığımızın uygulamaya sokmuş olduğu “yetkilendirilmiş yükümlü statüsü” kapsamında 14 Mart 2016 tarihi itibariyle 27 firma sertifika sahibi olmuştur. 17 İzinli Gönderici uygulaması kapsamında Ortak Transit Rejiminde de transit beyannamesi verilebilmesi için sistemde gerekli düzenlemeler yapılarak uygulamanın etkili bir şekilde işlemesi sağlanmıştır. ÖTV’nin eksik ödenmesi sorunu ile ilgili olarak; gümrük beyannamelerinde kayıtlı bir kısım bilgiler Maliye Bakanlığına aktarılmaya başlanmıştır. Diğer taraftan, 5607 sayılı Kanunda bulunan “kullanılmış” ve/veya “eski” kabul edilen ancak bu durumu beyan edilmemiş araçlar 4458 sayılı Gümrük Kanunu kapsamına alınmıştır. 18 Gümrük vergisi muafiyeti ve katma değer vergisi istisnasının uygulanmasına ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. Saygıdeğer konuklar Ekonomide kalkınma planları ile onuncu kalkınma planı dahilinde açıklamış olduğumuz öncelikli dönüşüm programları, orta vadeli programlar ve 2023 stratejisine bakıldığında; bizim, ekonomik meseleleri kısa vadeli değil uzun vadeli ve geniş bir perspektiften ele aldığımız görülecektir. 19 Diğer taraftan Türkiye başta Avrupa Birliği olmak üzere dünyayla bütünleşme çabalarını sürdürerek, küresel bir aktör olma yolunda devam edecektir. Bu çerçevede, Türkiye önümüzdeki süreçte yalnız kendi refahı ve huzuruna yönelik politikalar geliştirmeyecek, uluslararası ilişkiler ve reel politik çerçevesinde bütüncül bir yaklaşım sergileyerek bölgesinde istikrarın ve kalıcı barışın temini için elinden gelen bütün çabayı gösterecektir. 20 Sözlerime son verirken, ülkemiz ekonomisi açısından önemli bir piyasa aktörü olan siz değerli otomotiv sektör temsilcilerinin sektörümüzü ileriye taşıyacağına olan inancımız bakidir. Bu noktada; Bakanlığımızın “kolay ve güvenli ticaret” vizyonu çerçevesinde sektörünüzün en büyük destekçisi olacağını bilmenizi isterim. Olağan Genel Kurulunuzun hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi en derin sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. 21