mücadelesi temelinde işçi . sınıfının demokratik sendikal biri i!) i için iLERi! Sınıf 9 Ll'::,. IP~ BO ŞUBAT 1984 öZEL EK ŞOREŞ SENG A KARKERİ KURDİSTA.l'..; Tari'hten Bit Yaprak: g ŞEYH SAiT HAREKETi ( 1} ço!lu, O ' nu emperyalizmin kış ­ kırttığı "irticai" bir başkald ı rı olarak gösteren kalıplaşm ı s Kemalist tezleri asmıs değil. Çok Ilginçtir ; Türkiye'de -son yıllar­ da Türkiye'nin tarihi üzerine bazı araştırmaları yayımlanan M.Tuncay ve bir ölçüde de V . Küçük gibi bir-iki demokrat bl· Ilm adamı dışında- tüm sağ ve sol yazarlar, "Işçi sınıfı eydın­ lıın" yakın tarih üzerinde çok de!jlşlk görüşler Içinde olmaları· na ra!jmen Kürt ulusal direniş· leri ve özelllkle Şeyh Salt Hareketl konusunda aynı noktalarda blrleşlyorlar. Tümünün araş­ tırmalarında, bu hareket emperyalizmin kışkırttığı "Irticai" bir yıllardır örne!:jln harekettir. kendisini Işçi sınıfı davassına adamış "bilimsel sosyalist aydın" olarak sunan Oya Baydar gibi bir yazar bile, 1982'de yurtdı­ sında yeniden yayınladı!;lı "Türkiye işçi Sınıfı Tarihl-I·" adlı eserinde yarım yüzyılı aşkın süredir, yazıla gelen kalıplaşmış kof terane lle, Şeyh Salt H areketl'nl , emperyalizm tarafından genç ulusal bur]uvazlye karşı klşkırtılan, bu arada burjuvazinin emekçi halka ve komünist· !ere karsı saldırıya geçmesine hizmet eden gerici bir Isyan oo. larak de!jerıendlreblllyor. Baydar'ın öne sürdüklerl, ne bugünün burjuva-Kemalist yazarlarının ne de 1925'1n "Aydınlık Çevresl"nln ya da Orak-Çekiç Gazetesi'nin yazıp söylediklerinden farklı de!)ll. Acaba, Şeyh Salt Hareketi' nin Iddia edilen özellikleri , hiç bir kuşkuya yer bırakmıyacak araştırmalarla ortaya konmuş tarihsel gerçekler midir ki dünden bugüne, sa!;ldan sola hemen he- w w w .a rs iv a Kürdistan ulusal kurtulus mücadelesi tarihinde silinmez hatlarla yeralan direnislerden biri de "Şeyh Salt Ayaklanması" olarak bilinen Kürt halkının baş kaldınsıdır. Şeyh Salt Ayaklanması 1925 Şubat'ında baş gösterdi. O tarihten bu yana 59 yıl geçti. Geçen bu yarım ası­ süreye rağmen hem aş kın rı Kürdistan halkının mücadele sü· reelnin blçlmlenmeslnde önemli rol oynayan , hem de ortaya çık­ tığı dönemin toplumsal ve siyasal olaylarıyla varolan ya da var sayılan ba!)ları, etkileri nedeniyle Türkiye Işçi sınıfının ve dl!)er emekçilerin demokrasi ve özgürlük kavgalarını büyük ölçüde etkileyen bu hareket, ne Türkiye'li ne de Kürdistan 'lı komünlstlerce tarihteki yerine oturtuiabiimiş de!;lll. Gerçi Kürdistan halkının baş kaldırı hareketlerine bütünsel olarak göz attı!lımızda, üzerinde en çok durulan, en çok yazılıp çizilen hareketin Şeyh Salt Hareketi olduğunu görürüz. Hem ulusal kurtulus tarihini yazan Kemalist ve diğer burjuva tarih çiler hem de Işçi sınıfının tarihini kaleme alma I ddiasıyla ortaya çıkan "Işçi sınıfı aydın­ lan", kendi eserlerinde Şeyh Sa lt Hareketine yer vermelerine rağmen, dl!;ler hareketlere -örneğin yine tarihimizde çok önemli bir yerı olan 1937-38 Dersim Hareketl'ne- ya hiç de!;llnmemlş· ler ya da sadece adlarını anarak geçmlşlerdlr. Bu anlamda da aydınlı!la kavuşma şansı ve olana!)ı en çok olan yine Şeyh Salt Hareketl'dlr. Bu gerçe!:je ra!)men, Şeyh Salt Hareketı'ne 111şkln olarak günümüze' kadar yazılmış yazıların ku rd .o r M.CIWAN men tüm yazar ve "araşt1rmac n " lar, üzerinde böylesine görüş birliği Içindedirler? Bu yaz ı m ız ı n biraz çerçevesi n de boyu tl arı sonra gösterece!)lz ki, o dönemin Kemalist Iktidannın hiç b ir somut kan ı t ya da belge ortaya koym adan yalan ve iftlraya dayanan aç ı klamalarından ve bası ­ açıklamaları gerçekmiş nın bu gibi sunup de!jlşlk sav ve yorumlarla peklştlrme çabalarından başka, Şeyh Salt H areketl 'nin emperyalizm tarafından kışkır­ tıldı!:lına lllşkin arkada tek bir belge ve kanıt yoktur. Aksine, bu hareketin emperyalizm tarafından kuşku lle karsııandı!lına, hatta e mperyalizm O'nu bastır ­ mak Için Kemalist burjuvazlye büyük kolaylıklar sağladığına ı ­ lişkin somut gerçekler var orta.. da. Buna rağmen , sadece genç cumhuriyette tek hakim haline gelmek Isteyen Kemalist burJuvazin In yalan ve Iftira üzerıne kurulu kampanyaianna dayanarak burjuva milliyetçi yazarıar­ dan komünlstlere dek varan kesimler, Şeyh Salt Hareketl'nl, emperyalizmin kışkırttığı gerici bir hareket olarak gördüler ve " Irticai bastırma " gerekçesiyle Kürt halkına karsı girişilen terör ve katilama alkıs tuttular. Burada Kemalist yazarıann yazıp çiz diklerının üzerinde fazla durmak Istemiyoruz. Nihayet onlar, gerı­ cl-ırkçı Kemalist IdeoloJinin sahibi olarak çıkarlarının gereğini yaptılar. Ama komünistlik adına Iddia edilenlerin do!:jruıu k derecesi üzerinde durmanın büyük bir öneml var. Çünkü, komünlstlerln o gün Şeyh Salt Hareketi üzerine ortaya atı lan Iddialar, adı geçen dönem le ve salt kendi 2 -co!lu kez farkında olmahalde- beynimizin gözeneklerine dek sızan burjuva Ideolojisinin karanlık kör dünyasın­ dan kurtulmadıkca, bugün burjuvaziya karşı, ba!lımsız bir Ideolojik kavga sürdürmenin oıana­ ilı yoktur. Hem ulusal, hemde sınıfsal mücadelenin günümüzdeki varlıilı kökleri derine Inmeyen mevsimlik otlardan farksızdır. Topra!lın derın Ilkiertnden çıkıp gelen sarsılmaz kökler üzerinde yükseımedl!ll Icin uzun ömürlü ardıeri bir gelişme gösteremlyor. Türkiye ve Kürdistan devrimci demokratik hareketinin, aydın­ larının Içinde bulundukları durum niye böyledir? Bunun nedenlerini arayıp bu lmak başlı baş ı na bir arastırmayı Ister. Biz bu yazımızın çercevesinde sadece Şeyh Salt Hareketi'ne lllşkin çarpıklıkları gözler önüne sermaye yardımcı olmak amacıyla, bu olayın belli yön leri üzerinde duraca!lız. Belli yönler diyoruz, çünkü Şeyh Salt Hareketi' nı bUtun yönleriyle deilerlendlrme bu yazının boyutlarını aşı­ yor. HAREKETIN INGILIZ EMPERYALIZMI TARAFINDAN KIŞKIRTILDIGI IDDIASI, YALAN VE DEMAGOJ! DiR öncelikle, hareketin 1nglllz emperyalizmi tarafından krşkır­ tıldrilına ve ondan yardım aldı­ !lına lllşkin Iddialar üzerinde duralım . Bu Iddia lik kez, lsyanın yaygınlaşması üzerine ıstlfa eden Fethi OKYAR Hükümeti yerine kurulan 1sm et Paşa (1 n önü) Hükümeti tarafından ortaya atıl­ dr. Resmi hükümet acıklamala­ rında, lsyanın "ele başlarının" 1nglllz emperyalizmi ile Iliş ki lclnde oldukları, ondan para ve silah yardımı aldıkları öne sürüldü. "Hükümetin ailzına bakan" o dönemin gazeteleri de olduilu gibi bu Iddiaları yayın­ ladılar ve kamuoyunu bu yönde oluşturmak Icin var gücleriyle caba gösterdiler. Daha sonra, hareketin yenilgisinin ardından kurulan lstlklal Mahkemesi'de aynı Iddialarla hareketin önderlerinden Seyit Abdülkadir ve oilıunu Idam etti. Bu arada haftalık Orak-Çekle Gazetesi de aynı .a w w w muştur. Jetnde bulunulan acıkir gerçeklik şunu apaçık ortaya koyuyor: Dünü araştırma, deilerlendtrme ve deneytmleri önümüzdeki mücadeleye aktarma çabala- suçlamalara yöneldi. KemalizmIn hısmına uğrayıp kapanmadan önceki 7. ve son · sayısı olan 5 Mart 1925 tarihli Orak-Çekle Gazetesi "i nglllzlerln Oynattıilı lrtıca Kuklası" başlıklı bir baş yazı yayınladı. O günden bu yana, Şeyh Salt Hareketi'nde i ngilfz parmailı­ nın rol aldrilı Iddialarına, kanıt olarak üç "olay" öne sürülür_ Bunlardan birincisi; l·stlklal Mahkemesinde de dile getirilen, Kürdistan Teall Cemiyet! Reisi ve Şeyh Salt Hareketi'nin önde gelenlerinden Seyit Abdülkadlr'ln, Istanbul'da sık sık · 1nglllzler'le görüştüÇjü ve onlardan para yar- ku rd .o r drilımız g rında rs iv a çevreleriyle sınırlı kalmadı. Türklye'll _komünlstler, harekete bakış acılarını KomJntern pJatformlarına da taşırdılar. Aynı görüşler, dolayısıyla Komlntern' tn çeşltll toplantıianna ve yayın­ Iarına da yansıdı. Daha sonra Türkiye tar ihi üzerıne araştırma yapan bilim adamları ve özelllkle Sovyetler Biriiili'ndeki kimi tarthcller bunlardan kaynak olarak yararlandılar. Ayn ı Iddialar, bu araştırmalarda da yer etti. Ardından 1970'ten sonra, harekete lllşkin Komlntern belgeleri ve sözkonusu tarihi araştırmalar, çevrtlerek Türkiye'de yayınlan­ dı. Bu sefer yeni nesil komünistler, sosyalist aydınlar, harekete emperyalizmin maşası gerici bir Isyan damgasını vururlarkan adı geçen çevlrllerl , kendilerine dayanak yaptular. "Işte bakın" dediler "yalnız biz deilll, Komlntern belgeleri, Sovyetler Biriiili bilim adamları da böyle yazı­ yor." Böylece ortaya bir komedi Cik tr: Yalan döndü dolaş tu, tekrar cıktril ı kaynaila dönünce "vay be, meilerse bu ls gerçekten böyleymlş" diye bizzat kaynailın kendisi bile dolaşıp dönene Inanmaya başladı. Türkiye'li komünistler, sosyalist aydınlar, Işçi sınıfının ve dliler emekç llerin, Kemalist despotlzme karşı bailımsızlık, dem ok rast ve özgürlük mücadelesine lllşkin oldu!lu gibi Kürt ulusunun, kendi varlıilını koruma, ulusal demokratik haklarını elde etme kavgasına lllşkin de, gerçek olgular üzerine oturtulmus bir tarih kavrayışına sahip de!llller. Ulusal haklara kavuşma, ba!lımsızlık, demokrasi ve özgürlük mücadelesi tarihini ortaya cıkar­ ma cabalarında, acınacak bir yerdedlrler. Tarihsel araştırmala­ ra damgasını vuran, genellikle, özelde Kemalizm ve bir bütün olarak burJuva Ideolojisidir. Bu, öylesine bir etkinliktir ki, komünizm ve sosyalizm adına erkan bazı aydınlar bile farkında olmadıkları halde, Kemalizm IdeoloJisiyle btçtmlenmlş, düşünsel varlıklarının ana grdası bu cı­ dımı aldrğına Ilişkindir. 1kincisi; 1nglllz hükümetin In; Şeyh Salt Hareketi'ni bastırmak üzere, Türk askeri birliklerinin o dönemde Fransız e'gemenllill altındaki Suriye'den geçmekte olan demiryolları aracılığıyla tasınmasına tepki göstermesi olayıdır . üçüncü Iddiada 1nglllz silah dan, Şeyh Salt adına silah kataloglarının ' geldl{llne Ifabrikaların lişkindir. Sözkonusu · Iddialara kisaca deÇjlnmekte yarar var. Seyit Abdülkadlr'ln ya da hareketin bir başka önderinin 1ngUizler'den para veya silah yardımı aldık­ Iarına lllşkin bu güne kadar en ufak bir kanıt dahi gösterllememlstlr. Böylesine bir lllskiye dayanak yapılmak Istenen bir olay var. Fakat bu olay da, bizzat Türk hükümetinin tezgahladr!lı provakasyondur. Mete Tuncay "Türkiye Cumhuriyeti'nde Tek Parti Yönetimi'nin Kuruı­ ması (1923-31)" adlı tarihsel araştırmasında, Türkiye'nin, Şeyh Salt Hareketi'nde "bir ajan-provakatör kullandı!lı biliniyor" diye yazıyor ve düştüğü dlpn otla ş unlara yer veriyor : "Bu konuda en ayrıntılı bilgiler, olayı düzenleyen o zamanki istanbul Polis Müdürü Ekrem Bey (Em.Korgeneral Baytar) ve cevlrmen rolü oynayan emniyet görevlllerinden Mustafa Neclp Em re lle görüşen M .Toker'ln kitabında bulunmaktadır (Şeyh Salt ve lsyanı, s.52-59, BN.). Belediye Zabıtasına an N lzamettin Bey adında, Ingilizce bilmeyen, fakat 'yaman bir mu kalltt' olan bir kimse, . kendisine 'l nglltere 3 olduğu aniasılmakla w .a birlikte, bu lllski Seyit Abdülkadir'! oğlu ve yakınlanyla birlikte !dama götürmeye yetmiş­ tır." (Türkiye Cumhuriyeti'nde Tek Parti Yönetiminin Kurulması (1923-1931) Yurt Yay. s 130131) 1kinci Iddiaya gelince ; billndiği gibi, TOrk hükümeti, hareketı arkadan kuşatmak Icin, bazı ordu birliklerını Güney Demır yollan'yla taşıdı. Demir yolları­ nın önemli bir bölümü, o zaman Fransa'nın egemenliği altındaki w Suriye 'den geçiyordu . Türk hü· kUmeti Fransızlaı'la aniasarak bu gecls yolunu kullandı. Fransız emperyalizmi tara fından Türk hükümetine verilen bu olanaklar, Şeyh Salt Hareketi'nin bastırılmasında bUyük rol oynadı. 1ngııtere, Türk birliklerine egemenliği altındaki topraklardan Için, diplomatik verdiği geçiş yollardan tepki gösterdi. Kemalist burJuvazi, bu tepkiyi, 1nglllz emperyalizminin Şeyh Salt Hareketi'ni desteklediği biçimde sundu. Oysa Ingiltere'nin tepki- w g .o r rd rs iv tutmamış mutlaka sözetmek gerekli oluyor. Belge 4 Mart 1925 tarihini taşıyor ve bir ıstihbaratı değil Istihbarat da dahil Dısls­ le rl Bakanlığı'n ın elin d eki tüm bilgilere d ay anılarak Londra'da ve Dıslslerl Bakanlığı 'nda h az ır­ lan an bir raporu ıcerlyor. Buna göre 1nglllz Dıslslerl B akan lı ğ ı ' nda hazırlanan bu rapor, TürkiKürt ayaklanmasının ye'deki T ürk iye doğruya 'doğrudan taratından planl anmış olabileceğini' Iddia e diyor ... Ing iliz Dıs­ lslerl Bakanlığı elemanlan Türkiye'nin Doğu ' daki Kürt isyanı­ nı cıkarması Için üç temel gerekçe ileri sti rüyorlar. Bu gerekce lerden Ilki, aslierin elebasıarının · sınırı 'asarak kurtarmak üzere• "ka rde ş lerini Musul'a girmelerı oluyor. l nglllzler, önce Musul 'a girileceğini ve sonra Kürtler'In bütün bölgeyi Türkiye'ye teslim e decekleri· n ı d üş ünüyorlar. i kinci gerekçe olarak, Irak Kürtleri'nin Türkiye'deki başarılı bir ayaklanmad an sonra kendilerinin de ayakKürtlerı lle lanmaları, Türkiye blrlestlkten sonra Ankara'ya bağlanmaları göste rillyor. üçüncü gerekce olarak, Türk hükü· KüRTHALKI SADECE metlnln Kürt ayaklanmasını baKENDI GüCüNE hane ederek Irak s ınırın a asker DAYANARAK y ığması öne sürülüyor. AYAKLAN Ml ŞTIR üc gerekç e daha sonra, lrde1 lnglllz Dışişleri Bakanlığı ar-,lenlyor ve genişletiliyor. Ingiliz s lvierini Inceleyerek , "Türk-I n- Dışişleri Bak an lığı 'n da hazırlaglllz Ilişkileri (1919-1926)" adlı nan ra porda, Türkler 'In Musul'u yapıtı yayıniayan tarihcl ömer oradaki Kürtleri i nglllz denetiminde bırakmamak Için alm ak Kürkçüoğlu , Ingiliz'lerin Hareket'te doğrudan doğruya rolle- Istedikleri bellrtlllyordu . Çünkü , rinin olup olmadığı sorusuna ce- Musul Kürtleri, zamanla, l nglllz vap ararken "bu konuda 1ngll- etklnll!llnde bağımsız b ir Kürtere 'n In kesin ·rolünü ortaya ko- dlstan fikri n ın çekirdeğin ı olusyacak bir belgeye rastlıyama- tu ra blllrdl. Böyle bir Kürt Devl e tı Ise, şimdi Türkiye'nin yönedık " demek zorunda kalmıştır. ömer Kürkçüoğlu, l nglllzler'ln tim ı a ltın d a bu ıuna n bazı top"kesln rolünü ortaya koyan" raklan da elde etmek ısteyebl­ hiçbir kanıt bulamam ıs ama bu ıecektl. 1nglllzler, bu nedenle arada , aynı dönemde l nlglllzier- de Türkiye 'nin Kürt Isyan ını cı­ In de hareketin arkasında "TOrk karmıs olduğunu düşünüyorl ar­ kıskırtması" · ölablleceğlne Ilis- dı. Daha da Ileri gidiyorlar : 1nkin kuşkularının olduğu belge- glllzler, sınıra yaklaşıldı !lı zaman lere rastlam~s- "Tarihçi ömer çok sayıda 'ka ca!lın' , as ilerin aKürkçüoğlu Ingiliz Dışişleri Ba- rasın a katılarak lrak' a kaçacağı­ kanlı!lı arşivlerinde yer alan E na Ihtimal veriyorlar. 1nglllzler, 1360/1091/44, FO 371/10867, e!ler bu yapılırsa, şöyle bir haFrom Foreign Office Memoran- berıe karşı karşıya geleceklerinf dum (Mr. Morgan) kodlu bir bel- düşünüyorlar : ~Başarılı asiler, geden sözedlyor. (Türk-Ingiliz Musul'daki kardeşlerinf kurtarlllskileri 1919-1926, sayfa 312 mak kararlılığıyla ve kaçak Türk ve 313) Bu belgeden burada askerlerinin de yardımıyla, sınısin In Şeyh Salt Hareket i ll e ilgisi yoktu. O dönemde, Fransa'nın, Türkiye'nin 1nglltere'ye karşı kullanılabilecek asker i birllklere , "kendi toprağından" ge cls Izni vermeme yükümlülüğü dem lryovardı. Türk birlikleri, lu aracılığıyla doğuya gönderildiğinde, Ingilizler bu vesileyle birliklerin Musul'a karsı aynı harekete geclrlleblleceğl endlseslyle, Fransa'ya tepki göstermlslerdl. Bilindiği gibi , sözkonusu tarihte Musul, 1nglllzler'ln lşga­ llndeydl ve Türkler'le 1nglllzler arasında bir anlaşmazlık konusuydu. ingiliz silah fabrikalarından Şeyh Sa lt adına kataloglar geldiğine lllşkin Iddial ar da bugüne kadar kanıtlanmış değil. Kaldı ki böylesi bir olay doğru olsa bile, Şeyh Salt Hareketi'nin Ingiliz emperyalizmiyle işbirliği 1· çinde olduğuna Ilişkin herhangi bir kanıt olamaz. Günümüzde bile hükümetlere bağlı olmadan özel girişimin elinde, uluslar·a rası silah ticareti yaygınken, o dönemlerde bu tür kanallarla silah ticareti haydi haydi olanaklıydı. ak u Hariclye Vezaretl Umum-u Şar­ kiye Müdürü Mr. Templon' (veya Templeton) süsü vererek, eski KUrdistan Teall Cemiyet! ve sabık ŞOra -yi Devlet Reisi Seyit Abdülkadir'In Kör Salt adlı bir yakınıyla ' 1924 güzü-1925 llkbahan arasında çeşitli kereler görusmüşttir. Toker, Mr. Templon' un 1925 Mart'ında Seyit Abdülkadir'! Cad de bostan 'daki ya! ısın­ da Iki kez ziyaret ettiğini yazmaktaysa da, ancak Ikinci görüş­ mede çevlrmen kullanıldığını belirttiği Icin, kendi lfadelerine göre, Ilk görüşme bize kuşkulu geliyor. Bu nokta oldukca önemlidir; çünkü son karşılaşma ­ da Seyit Abdülkadir lik görüş ­ mede ayaklanma bölgesine gitmek Için Istediği 80.000 liralık şahsi tazmlnat cekini kabul etmemis ve yine lcerlğl önceki konuşmada kararlaştınlan sözleşme metnin! kabul etmemiş­ tir . (Toker, Osmanlı B an k ası Nakdlye Müdürü Muamelat-1 Bere Keresteclyan 'ın -sonradan milletvekili- Işbirliği lle nasıl karşılıksız ·bir çek düzenlediğini ve c alıntı 1nglllz resmi kağıt­ Ianna sözleşmenin nasıl turkce ve lnglllzce yazıldığını açıklı­ yor.) Böylelikle , kışkırtmanın ı 4 KüRTLER "EMPERYA LiST GAVUR"A KARŞIVOl Buna karşın, hem kurtulus saboyunca hem de daha sonraki dönemde (ay akl an m alar sırasında) Kürtler'ln, Osmanli Devleti'ni bir müslüman "kavmi" olarak, emperyalist "gavur" a, Rum ve Ermenller'e karşı müslüman Türk toplumun yanın­ da yeraldıklarına dair pek çok belge ve olay var. Bir kere halkın büyük bir ço1)unluğu, Kurtuluş Savaşı yıllarında hem do1)uda Fransız emperyalizm ine karşı sonuna kadar direndi hem de batı cephesinde Türk halkıyla birlikte savaştı. Ermeni milliyetçilerının lşblrli1)1 tekliflerini Kürt aşiret reisieri ve beyleri lklrcimslz redettiler. öte yandan Kürdistan 'ın ba1)ımsızlı1lından, Kürt ulusal haklarının kazanılmasından yana olan ve bu yoldan çeş ltll ba1)ımsız örgütsel faaliyetlere girişen milliyetçi Kürt aydın ve gençleri ya da aşiret reisieri bile, Kemalist yöneticilerde n, Kürt halkının haklarının tanı n masını talep etmelerine ra1)men, daha çok hükümetle görüşmeler yoluyla ve dostça Ilişkiler çerçevesinde bu taleplerı elde etme yolu na gittiler. örne1)in 1920'de hükümetin giriştiği saldırı sonucu başgös­ teren Koçglrl Ayaklanması'nın önderleri, hükümetten Kürt halkının urusal haklarının tanınma­ sını Istemelerine ra1)men, bunu görüşmeler yoluyla çözmeyi esas aldiiar. Ancak Türk ordusunu n gaddarllğıyla nam yapan Nurettin Paşa komutasında saldırıya geçmesi üzerinedir ki Kürt aşiretleri de silaha sarıl· dil ar. Yine 1918'de Istanbul'daki Kürt Teall Cemlyetl'nde n, "yapılan genel bir toplantıda gençler, KUrdistan lstlklalinln llanına karar verilmesını ve Kürdistan'da bundan sonra bir tek ecnebl kuvvet _ kalmamasını Istediler. Meclis Reisi Seyit Abdülkadir bu lsteğe muhalefet ediyor ve Türklerin şu dUş kün zamanın­ da onlara darbe lndlrmekliğlml­ zln KUrtlUk şlarına yakışmadığı- ak u rd vaşı .a w ların girişimleriyle sınırlı kaldı1)ı w w ve "Mustafa Kemal'e karşı hiçbir harekette bulunmamaıarı" için 1nglllzler'ce lhtar edildlklerı biliniyor. Ama bu dönem, öyle bir dönem ki Mustafa Kemal dahil hemen hemen herkes 1nglllzler'le görüşüyordu . örne1)1n Mustafa Kemal Işgal altın­ dakl istanbul'da 1918 Yili sonunda, Istanbul Hükümeti'nd e aktif bir görev alabilmek ve kendince baz ı çıkış yolları bula- g yaptı. nı Ileri sürüyor, şimdiilk TUrkIere yardım etmekllğlmiz lüzumunua Israr ediyordu . " (Kürdistan Tarihinde Dersım . M.Nurl Dersim!. s,l20) Lozan Konferans ı sırasında, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki Kürt kökenli milletvekillerinin, Kürtlerin Türklerle birlikte yaşamak Istediklerine lllşkin çekilen telgraflarını herkes bilir: "Lozan Sulh Konferansı'nda Sevre Muahedesl bahls mevzuu olurken, Kürtlerin Türklerden ayrılmak Isteyip Istemediklerı hususunda temas eden bir sonu vakl olmuştu. Bu clhet 1922' de bir telgrafla BM Meclisi'nden lstızah edildi. Aktedilen mahrem bir celsede, Mustafa Kemal Kürt mebusıarının fikrini lstlmzac etmek istedi. Ben söz aldım ve Kürtlerin Türklerden ayrılmaya­ caklarını katı bir llsanla beyan ederek, bu sözlerimi Hazretl Muaviye'den bugüne kadar cereyan etmiş olan hadiseleri sayıs­ ıırarak tarihten Ispata çaliştım. Bu sözlerimden son derece m em nun olan Mustafa Kemal, sevincinden ayaklarını yere vuruyor ve beni çılgınca alkısıı­ yordu. Hatta ertesi gün Kürt milli klyafetlyle meclise gelmekfiğimi benden rica etti. Ben ve dl1:jer Kürt mebus arkadaşlarım ertesi gün Kürt ml,lll klyafetlyle meclise geldik ve Lozan Konferansı'na telgraflar çekerek Kürtlerin Türklerden ayrılmaya­ cağını bildlrdlk." (Hasan Hayri, Dersim Mebusu, aktaran M.Nuri Dersim!, a.g .e. s,l88-189) BIJindl1:!1 gibi daha sonra; lstlklal Mahkemesi'n de Hasan Hayri mecliste Kürt klyafetlyle dolastı1:iılçln Idam edildi. Şeyh Salt Hareketi'nin 1nglllz emperyalizm inin kışkırlması olmadığını ortaya koyan önemli bir konu daha var. 1ngillzler'ln bizzat harekete karşı olmaları ve Kürt hareketine karşı Mustafa Kemal hareketini desteklemeıerlnin ç ı karlarına daha uygun olması sorunu. Bu soruna ve Şeyh Salt Hareketi'nin "gerici" bir hareket olup olmadı1:iına ilişkin soruna da önümüzdeki sayıda de1:jlnece1:jlz . .o r bilmek Için çeşitli kere ler, 1ngiJiz ve 1talyanlar'l'a görüşmeler rs iv rı geçerek, muhtemelen Türkiye' ye teslim etmek üzere, Musul'u e le geçirmek lstemektedlr ler." (Türkiye üzerine Tezler CIIt 2 . Tekin V ayınevi s. ı 95 -196-197 Yalçın Küçük) iste, ingiliz belgeleri, tamı tamına bunları ortaya koyuyor. Kürt halkı ulusal haklan u1)ru· na sadece kendi gücüne dayanarak Şeyh Salt Ayaklanması' nı başlattı1!ı zaman "açıkça olmasa bile, kapalı kapılar arkasında, bu Isyandan dolayı Türkiye 1nglltere 'yi; 1ngııtere 'de Türkiye'yi suçladı" (a.g.y. s,l97) Bununla birlikte, 1ngillz yetkilileri, Ikili görüşmelerde, defalarca Kürtlere herhangi bir yardımda bulunmayaca1)ı ve Türk hükümetinin çabalarına yardım­ cı olaca1)ı güvencesini verdi. Türk hükümetine, Isyan boyunca, i nglllzler hareketin yayılma­ ması ve ba1)ımsızlı1)a varacak boyutlara sıçramaması Için çaba sarfederlerke n, Isyan'ın bastırıl­ masından sonra ordu birliklerinin zulmünden kaçıp kurtulmak isteyen bazı KUrtleri (örne1)1n Şeyh Salt'In o1)1unu) geri çevirdi. Zaten daha Lozan Anlaşma­ sı'nda bile, 1nglllzler ve Türkler' in isimleri do1)rudan do1)ruya geçmemekle birlikte sınır bölgesinin her iki yanında 75 kilometre derinlikteki alanlarda başgös­ terecek KUrt ayaklan malarında (ki anlaşmada adları eshas-ı müselleh olarak geçiyordu) işbirll1) i yapmalan kararlastırılmıstı. öte yandan Kürtler'In de, hareket boyunca 1nglllz emperyalizminden yardım talep ettiklerine lllşkin herhangi bir kanıta, bugüne kadar rastlan abii m Iş de1!11. Gerçi, 1ngllizler'ln Istanbul' u Işgal ettiklerı dönemde, Bedirhan ller adına 1nglllzler'le bazı görüşmelerin oldu1)u yazılmakta ise de , bunun sadece bu unsur- Devamı gelecek sayıda