şeytanın rönesansı - Yeni Osmanlılar Saltanat Derneği :: Osmanlı

ŞEYTANIN RÖNESANSI
Şeyh Muhammed Nazım El-Hakkani En-Nakşibendi Hz.’nin 29 Temmuz 2012 Sohbeti,
Selamu aleykum.
Estağfirullahi El Azim ve Etubu İleyh.
Bizler en zor günlerde yaşıyoruz. Meded ya Sultanul Evliya, meded.
Allah (svt) buyurdu, "Ve şeytanın adımlarına tâbî olmayın. Muhakkak ki o, sizin için apaçık bir düşmandır"
(2:168)
Ve elfu elfu salat, elfu elfu selam ala Seyyidil Evvelin vel Ahirin Kerim Nebi, Ahir Zaman Nebisi,
Habibullah, Resulullah (sav). Zid'hu Ya Rabbi İzzen ve Şerefe Rıdvane ve Sultana. Vessalatu vesselam ala
sairul enbiya vel murselin, ve evliyaullah cemiyan.
Rabbimizden niyaz ederiz ki yakında Allah Azze ve Cel'den bir açılış olacak. Efendimiz (sav) bembeyaz,
aydınlık bir Şeriat ile geldi, Şeriat-ı Ahmediyye. Hiç şek ve şüphe yoktur ki o Allah'ın katından bütün
insanlara şeref vermek üzere gönderilmiştir.
İnsana en büyük düşman kimdir? Beşeriyet için, şeytandır. Şeytan Efendimiz (sav), onun ümmeti ve
bütün Ademoğlu için en büyük düşmandır ve binlerce tuzakları vardır Ademoğullarını aldatmak ve
hepsini Allah Azze ve Cel'in Nazarından düşürmek için. Ve hepsinin dünyalarını bela ve sıkıntı yurdu,
ahiretlerini de azap yurdu yapar. Ve şeytanın yanında sayısız tuzaklar vardır insanı yakalamak için. Ve
bütün gayretini göstermekten de hiç yorgun düşmez.
Şah-ı Nakşibendi Hz (Allah derecesini ali eylesin) dediler ki, "Şeytan ve kabilesinin 5 dakika bile olsun
uyuduğu bir yer var mıdır diye araştırdım ama bulamadım". Ademoğluna karşı olan hasedi ve onları
Allah'ın Gözünden düşürmek ve onları ateş ehlinden yapmak, maksadı budur. Allah onu cezalandırsın.
Ve onun yanında binlerce hile ve tuzakları vardır, yakalamak için. Sübhan Allah! Adem (as)'ın zamanın
başlayarak Adem'in evlatları arasında fesad çıkardı ve onlara dünyayı öyle bir cihetten gösterdi ki, çok
güzel bir şekilde gösterdi ve bu şekilde onları yakalayıp sayısız belalara düşürdü. Ve insanlar onun
peşinden koşar da Hak kelamını dinlemezler. Şeytan Adem (as)'ın düşmanıdır. Sonra bütün
peygamberlere düşman oldu, ta ki Evvelin ve Ahirin Efendisi Hz Muhammed'e (sav) yetişene kadar.
İnsanları ifsad etti, fesad, fesad...
Peygamberler (as) insanları muslih/ihlas edenlerden olmaya çağırdı ama şeytan müfsitlerden/fesad
çıkaranlardan olmaya çağırdı. Ve muslihleri müfsitler olarak gösterdi, ve insanlardan geriye kalan fesad
ehlini de muslihlerden gösterdi. Salat ehli Müslümanları, "siz müfsitlerdensiniz" dedi ve Peygamberlere
karşı olan taifeyi de "siz muslihlersiniz" diye gösterdi.
Lakin siz müfsitlersiniz, onlar müfsitlerdir deniyor: "Gerçekten onlar, fesat çıkaranlar, onlar değil mi?"
(2:12) Kur'an-ı Kerim. İş o noktaya geldi ve Efendimiz (sav) gösterdi.. Ahir Zaman Nebisi (sav). Ve hala bu
günümüze kadar o... Estağfirullah. şeytan hala bütün gayretini gösteriyor Ademoğulları arasında fesad
yapmak için ve gayesine de ulaştı. Bu günümüzde şeytan çok mutlu, gülüyor ki Ademoğlu arasında
www.saltanat.org
Page 1
binlerce hile yaptı ve birbirlerini öldürüp Allah Azze ve Cel'in emrine karşı gelecek noktaya getirdi. Esef
ediyorum ki Habibin Ümmeti şeytanın fesadını dinliyor, Seyyidil Mürselin Efendimizin (sav) nasihatini
dinlemiyor.
"Ve hepiniz, Allah'ın ipine sımsıkı tutunun!" (3:103) Bunlar Allah Celle ve Ala'nın kelamı. Ama şeytan da,
"hayır, hayır, fırkalara ayrılın. Fırkalara ayrılın ki her birinizin bir saltanatı olsun" dedi ve olanlar oldu.
SübhanAllahil Aliyyil Azim. Çok sebepler var şeytanın tarafından, çok sebepler icat etti Ademoğlu için. Ve
insanların üzerine gelen ve iptila oldukları en büyük bela bu teknolojidir. Dünyayı harab etti bu. Dünyayı
harab etti, ve şeytan bütün gayretini gösteriyor ki herkes birbirini öldürecek şeyler hazırlasın. Ve bütün
dünyada başarılı oldu. En sonunda da Müslümanları tefrikaya düşürüp ayırmak, aralarında fesad çıkarıp
birbirlerine düşman etmek için bütün gayreti gösterdi.
Allah (svt) buyuruyor: "Mü'minler ancak kardeştir" (49:10) Birbirinizi düşman olmayın, kardeş olun.
Kardeş olun ey Allah'ın kulları. Dinlemediler ve bugün olan olaylara yetiştik. Üzgünüm Müslümanlar
tarafından Müslümanlara yapılanlar için.. Bu fecaatler, trajediler, inanılmaz..
İnanan inanmayan bütün insanlar soruyor: "bu hali ıslah etmek, düzeltmek için nasıl bir yol bulabiliriz?"
Biz de diyoruz ki onlara "madem şeytanın adımlarına tabisiniz, dünyada ve ahirette size cehennem
ateşinden başka yol yoktur". Ta ki adımlarınızı değiştirip Peygamberlerin (as) adımlarına tabi olana kadar.
Peygamberlere (as) ve Evvelin ve Ahirin Efendisinin (sav) adımlarına tabi olana kadar bu vuku bulan
katliamlardan bir çıkış yolu bulamazsınız. Çünkü bunlar şeytanın işleridir. "Şöyle yap, böyle yap", bunlar
şeytanın emirleri. Ama insanlar düşünmüyor, "Mü'minler ancak kardeştir"
Herkes ne ekerse onu biçer. Salih amel getirin, Allah yüzlerinizi aydınlatır. Şeytana tabi olmayın,
yüzleriniz kararır. Budur, ama artık olan olayların sebeplerini soran kimse kalmadı. Sübhan Allah!
Ve... insanlar, ilk olarak da Habibin Ümmeti küfür ehli tarafından ihanete uğradılar. İslam düşmanları
tarafından ihanete uğradılar. İlk olarak şeytan, Rönesans kapısından girdi. Herşeyi yeniledi, tecdid etti;
fikirleri yeniledi, düşünce şeklini yeniledi, amel ve hareketleri yeniledi: "geçmiştekilere tabi olmanıza
gerek yok herşeyin yenisini getirin. Dünyaya hükmedin, ve bilhassa bu Rönasans yoluyla İslam ahalisine
hükmedin". Bu, İslam'ı yıkmak için aralarında zuhur eden ilk büyük bela oldu.
İslam'ı yıkmak için ve son şey de Mekke Şerifi Prens ile oldu. Ona ihanet ettiler, İslam Hilafeti son
buluncaya kadar binlerce hile ile ihanet ettiler ona ve sonra da belki 40 devlet kurdular. Her biri "ben,
ben, ben" diye iddia eder. Ve bunun neticesinde, insanlar.. insanlar aralarında bölündüler, ayrıldılar. İlk
olarak Rönesans aralarında fesadı başlattı, kasıtları kendilerini ifsad etmek değil, kasıtları İslam idi.
Ve onlar Devlet-i Aliyye'ye de Tanzimat ile, Tanzimat Fermanı ile ihanet ettiler. "Kullandığınız şeyleri
bırakın, tanzimat yapın" dediler. Tanzimat nedir? Şeriat'dan daha iyi tanzimat olur mu? Ama onları
aldattılar ve olaylar başladı. Onlar akılsızdır. Gençler Asitane'den (İstanbul) Avrupa'ya yollandı eğitim için.
Ne öğrendiler? İslam'ı nasıl yıkacaklarını öğrendiler. Onlara Jön Türkler denirdi. Jön Türk, biliyor musun?
Öyle başladı ve gençlerin akıllarına girmeye başladılar ve yeni bir fırka oldu "jön Türk" diye. "Yeni Türk"
manasında. Ümmeti terk ettiler, biz "Habibin Ümmetiyiz" diyerek terk ettiler ve kavmiyet iddiasına
girdiler,ki Efendimiz kavmiyete/milliyetçiliğe lanet etti.
Arapların arasına da fitne yapıncaya kadar sızdılar ve Araplara dediler ki: "nasıl oluyor da siz kendinizden
olmayan bir adamın altında yaşıyorsunuz?" Onlar da parçalanana kadar dinlediler bunu. Biz Türk
www.saltanat.org
Page 2
Müslümanlar, Müslüman Arapların eteklerini öperdik Efendimizin (sav) neslinden oldukları için. Ama
aldattılar ve İslam'ın esas unsuru arasında düşmanlık yarattılar: Önce Müslüman Araplar, ikinci olarak da
İslam'ı himaye eden Kılıç Sahibi Müslüman Türkler, Osmanlılar. Ve Araplar arasında bitmeyen fitneler
çıkardılar, aynı şekilde Türklerin arasında da. "Kendinize Osmanlı demeyi bırakın, Türk olun". Halbuki
aslında biz Ümmeti Muhammediyiz. Derdik ki, "Adem'in neslinden ve Ümmeti Muhammediyiz". Şimdi bu
Ürdünlü, bu Iraklı, Kürt, Türk, Çerkez, Mısırlı, Libyalı, Mısırlı. Bugün içinde bulunduğumuz durumun
neticesi budur. İslam'a ve İslam'a tutunana ihtiramı bıraktılar, ve onlara karşı durdular.
Jön Tükler Osmanlıya ne yaptı? Aynı şeyi Müslüman Kardeşler yaptı. Müslüman Kardeşler nedir? Bizler
şeytanların kardeşleri miyiz? Ne için böyle ünvanlar getiriyorlar? Nasıl "Müslüman Kardeşler" dersin?
Nedir bu tefrika, bölünme? Nedir bunun manası? Şeriata uygun değildir bu. Şeriatta var mı Müslüman
Kardeşler? "Mü'minler ancak kardeştir" (49:10)
Ve ne olduysa oldu.. İnsanlar saygı göstermesi gereken kimselere saygıyı bıraktılar. Allah'ın izzet sahibi,
muhterem kullarına ihtiramı terk ettiler, onları attılar, ihtiramı terk ettiler ve onların yerine şeytana tabi
olan asileri getirdiler. O şeytan adaletle emreder mi?
Bizi destekle ya Rabbi. Bizi destekleyin ey Allah'ın kulları. Ve intikamını alın, İslam aleminin intikamını
alın. O asileri birbirlerinin üzerlerine yolla, birbirlerinin üzerine gönder ki ne kendilerinden ne
isimlerinden eser kalmasın. Bizler Müslümanlarız. Sancağımız İslam sancağıdır. Şimdi 40 devlet var, her
birinin bayrağı başka. Allah, Allah... İslam saflarını birle, Melik gönder bize ya Rabbi. Sen'in yolunda
savaşalım.
Efendimizin (sav) vaadidir, Mehdi (as) gelecek. Mehdi (as) gelene kadar Araplar arasında karmaşa olacak.
Hususen belirtildi ki, savaş olacak Arapların arasında, Mehdi (as)'ın zuhurundan tam önce. Ve bu oluyor
şimdi. Peygamberlere, evliyalara, şühedaya, Sahabe-i Kiram'a ihtiramı kaldırdılar, ve düştüler.
Ya Şeyh! Bir tanesi bile Halid bin Velid Hz'ne gidip demedi ki "Ya Seyyidi, sensin buranın sahibi. Biz aciz
kaldık, onlardan intikamımızı al" Hayır, demediler. Bir saniyede yapabilirdi ama ona müracat etmediler.
Bağdat yanıyor. Bir kimse bile gidip demedi ki, "Ya Seyyidina Baz-ı Geylani, bu müfsitlerden bizim
intikamımızı al". Biri bile böyle söylemedi. Türkler dahi söylemedi. Allah, Allah, Allah...
Ve bizler Allah'ın nusretini, zaferini bekliyoruz. Ümid ederiz ki Seyyidil Evvelin vel Ahirin tarafından vaad
edilen zuhur edecek, ve Hakkın Kılıcı ile zuhur edecek! Arş'ın Kılıcı olacak o. Olacak bu. Humus yanıyor.
Neden ayağa kalktınız? Humus'un Sahibi, Halid bin Velid Hz'ne gidin. Seyfullah'tır kendisi! Ona söyleyin,
"biz aciz kaldık ya Sultan". O da size evlerinize girmenizi emredecek. "Sizin mesuliyetinizi ben taşıyorum"
diyecek. Bu yeni bir haberdir, ya Şeyh git söyle kendilerine: "Eğer bana gelip 'Ya Sultan' deseydiler,
onların bir devletine değil bütün dünyaya yeterdim, kifayet ederdim". Dün gece bana at üzerinde
göründü ve bu devletlere işaret etti. "Eğer onlar bana gelseydiler ya Şeyh, kafi idi". Bütün dünyaya
kifayet eder, maşa Allah. Kendi aralarında bir harp çıkardılar. Onlara felah yok. Saflarınızı düzeltin.
İstikamet üzere dosdoğru olun. Allah ve Resulü (sav) sizi destekler. Allah Allah Allah...
Ben en zayıf kulum, benimle konuşuyorlar. Lakin insanlar taatı bıraktılar ve şeytanın adımlarına tabi
oldular. Halbuki Allah "Şeytanın adımlarına tabi olmayın" buyurur. Bırak olsunlar! Ya Şeyh, bırak olsunlar.
Eğer Allah'ın yoluna tabi olmazlarsa, onlara hiçbir kurtuluş yolu yok. Bırak onları, ne yapıyorlarsa
yapsınlar. Siz çocuklarınızı alıp evlerinize girin. Kapılarınızı kapatın ve orada Rabbinizle olun ve
www.saltanat.org
Page 3
korkmayın. "Kim evine girip kapısını kapatırsa o emn-u emandadır". Efendimizin (sav) kelamı. Silah
taşımayın, gereği yok. Lazım değil. Sultan var, Halid bin Velid, Seyfullah!
1945 senesinde Humustaydım. Kafirlerin en kötülerinden bazı Fransızlar bombardıman yapıyorlardı.
Memleketi bombalıyorlardı, sonra bir roket Halid bin Velid Hz'nin camisinin minaresine geldi. Ben
şahidim, oradaydım. Miskin derviş.. Mübarek öfkelendi. Sultan! Öyle rastgele bombalıyorlardı, 1945
senesinin başında. İkinci Dünya Savaşında. İki saat içinde, orayı bombardıman eden Fransızlar iken Halep
tarafından İngiliz kuvvetleri geldi. Ağır tankları ile gelip yukarı çıktılar. Orada bekliyordum, Fransızları
ezdiler. Bitti, onlarda kuvvet vardır. Lakin bunlar Evliyayı, Sahabe-i Kiram'ı kendileri gibi zanneder. Hayır,
hayır! Onların Efendimizin (sav) gözünde kıymet ve itibarları vardır. Ya Seyyidi ya Resulullah. Senin
Yolunda savaşacak Melik yolla bize. Bu kelam akşam namazına kadar sürer. Lakin ben aciz bir kulum. Siz
Haşmetli Prensin kalbi mutmain olsun.
Ey İslam ahalisi, Allah'ın salih kulları ile beraber olun, Allah sizi korur. Mümkün olduğunda süfeha, düşük
kimselerle olmayın. Ne bu dünyada ne ahirette hiç şansınız olmaz. Tövbe ya Rabbi, tövbe Estağfirullah.
Ey insanlar, evlerinize girin ve silahlarınızı bırakın. Kim kapısını kapatırsa, onların tarafında bir kuvvet
varsa bizde 10 misli kuvvet var. Bırakın girsinler ve gitsinler. Savaşmayın, savaşmayın.
Allah Allah, bize Melik yolla- Mehdi (as)’ı yolla. İslam'ın işlerini tertib etsin. Bütün dünyanın işlerini tertib
etsin.
Ya Rabbi, bizler küfürden ve kafirlerin yaptıklarından beriyiz. Onlardan teberra ediyoruz, uzak duruyoruz
Ya Rabbi. Onların kuvvetleri kendi aralarında şiddetli olsun, bizim üzerimizde değil kendi üzerlerinde.
Tövbe ya Rabbi.
Ya Ümmü Hiram, Hala Sultan Hz, ya Hazret-i Risalet, ben zayıf bir kulum..
Allah Allah Allah Allah Cella Celalullah Cellet Azametullah. Cellet Kudretullah.
Ya Rab, Fatiha. Habibi Ekrem hürmetine.
Video Link: http://saltanat.org/videopage.php?id=4612&name=2012-07-29_ar_Renaissance.mp4
www.saltanat.org
Page 4