Question Ehlibeyt rivayetlerinde İslam peygamberi Allahın

advertisement
Question
Ehlibeyt rivayetlerinde İslam peygamberi Allahın nurundan yaratılmış söylenmektedir.
Vahabiler bunun yalan olduğunu söylerler ve diyorlar ki peygamberde bizim gibi çamurdan
yaratılmıştır. Hakeza bütün varlıklar onun için yaratıldığını da kabul etmiyorlar. Bilakis onlar
peygamber diğer varlıklar için yaratılmış olduğunu söylüyorlar. Sizin bu bağlamdaki görüşünüz
nedir?
Answer:
Yukarıdaki soru iki ayrı bölüme sahiptir. Dolayısıyla her birisini ayrı cevaplandırıyoruz.
Bir: Birçok rivayetlerde peygamberin (s.a.a) yaratılışı nurdan olduğunu açık bir şekilde (tasrih)
dile getirilmiştir. Ama bilinmelidir ki bu rivayetlerin maksadı peygamberin (s.a.a) nurani
hakikatidir, onun cismani boyutu değildir. Bilakis peygamber (s.a.a) maddi ve cismani
merhalede diğer insanlar gibi doğmuş ve diğer insanlar gibi yaşamıştır. Buna binaen Hz.
Muhammed (s.a.a) iki hakikate sahiptir. Birincisi onun nurani hakikatidir ki nuranidir. İkincisi
onun cismani hakikatidir ki diğer insanlarla farklı bir yönü yoktur.
İki: Varlıklar peygamberin (s.a.a) vücudunun bereketiyle yaratılmışlardır (ki rivayetler bu
hakikati açıklıyor). Diğer taraftan peygamber (s.a.a) beşeriyeti hidayet etmek ve onları
kamala ulaştırmak için peygamberlik makamına ulaşmıştır. Dolayısıyla vücutsal bakımından
beşeriyet peygamber için yaratılmış ama hidayetsel ve kılavuzluk bakımından peygamber
(s.a.a) diğer varlıkları hidayet ve onları kamala ulaştırmak için yaratılmıştır.
Detaylı cevaplar:
Yukarıdaki soru iki meseleye işaret etmektedir. Birincisi: Acaba peygamber-i Ekrem (s.a.a)
Allahın nurundan ve diğer insanlar da çamurdan yaratılmışlar mıdır?
İkinci soru şudur: Acaba varlıklar peygamberin (s.a.a) vücudunun hatırası için mi yaratılmış
yoksa peygamber diğer varlıkların hatırası için mı yaratılmıştır?
Birinci Sorunun İncelenmesi:
İslami rivayetlerde peygamberin (s.a.a) nurdan yaratılmış olduğu meselesi oldukça fazla konu
edilmiştir. Konuya başlarken söz konusu rivayetlerden bir kısmını hatırlatacağız:
Peygamber-i ekrem (s.a.a) şöyle buyuruyor: “Allahın yaratığı ilk yaratık benim nurum idi”.[1]
Cabir’den nakledilmiştir ki peygamber şöyle buyurmuş: “Yaratılan ilk şey benim nurumdur ki
Allahın nurundan vücuda gelmiştir”.[2]
Cabir b. Abdullah diyor: Allahın resulünden sordum: Allahın yaratığı ilk şey nedir? Peygamber
(s.a.a) şöyle cevap verdi: “Senin Peygamberinin nuru idi”.[3]
Cabir İmam Muhammed Bakırdan (a.s) naklediyor ki İmam şöyle buyurmuştur: “Allah u Teala
on dört bin sene ademin yaratılışından önce kendi büyük nurundan on dört nur yarattı. O
nurlar bizim ruhlarımızın nuru idi”. Cabır diyor: İmamdan o on dört nurun isimlerini sordum?
O şöyle buyurdu: “Muhammed, Ali, Fatime, Hasan, Hüseyin ve Hüseyin’in çocuklarından
dokuz kişidir ki dokuzuncusu onların kaimidir””.[4]
İmam Bakır (a.s.) şöyle buyuruyor: “Ey Cabir Allahın yaratmış olduğu ilk varlık Muhammed ve
onun hidayet edilmiş itretidir. Dolayısıyla bunlar Allah karşısında nurun eşbahleridirler”. Cabir
diyor: Eşbah nedir diye sorudum? Buyurdu: “nurun gölgesi, nurani bedenle ruhsuz bedenler ki
tek ve vahit bir ruhla teyit edilmiş ve o tek ruh ruhu’l - kudustur”.[5]
Yukarıdaki rivayetlerin bütününden şöyle anlaşılıyor ki peygamber-i Ekrem (s.a.a) nurani bir
vücuda sahiptir ki her şeyden önce yaratılmıştır. Buna binaen rivayetlerin tasrihine göre o
nurdan yaratılmıştır. Diğer taraftan tarihte beyan edilen şey şudur: Peygamber (s.a.a) fil
senesinde Cuma gününde rabiül evvel ayının 17 sinde dünyaya gelmiştir. Burada akla gelen
soru şudur: Bu durum peygamberin nurdan (varlıkların yaratılmadan önce) yaratıldığını
söyleyen bu rivayetlerle nasıl bağdaşır?
Bu sorunun cevabı şudur: Rivayetlerde anlatılan şeyden maksat peygamberin (s.a.a) nurani
hakikatidir, onun cismani hakikati değildir. Ama peygamberi (s.a.a) cismani hakikati diğer
insanlar gibi ana babadan doğarak içinde yaşadığımız dünyaya gelmiştir. Yaşam süresindeki
merhaleleri, sabır, cihad ve ibadet sahnelerini yaşamıştır. Bu kabiliyetlerini sahip olduğu özgür
iradesiyle zuhur merhalesine ve fiiliyette geçiriyor. Bu cihetiyle biz insanlar için örnektirler[6]
buna binaen hazreti Muhammed (s.a.a) iki hakikat sahibidir. Bir: onun nurani hakikati ki
nurdandır. İki: Onun cismani hakikatidir ki dünya âlemindeki diğer insanlardan farklı bir yönü
yoktur. Onun (s.a.a) cimsi de diğer insanların cisminin çamurdan, nutfeden ve…yaratıldığı gibi
çamurdan, nutfeden ve…yaratılmıştır.
İkinci Sorunun İncelenmesi:
İkinci soru iki konuya sahiptir ki Acaba varlıklar O hazretin hatırası için yaratılmış mı yoksa o
Hazret diğer varlıklar için yaratımlı mıdır?
Bu konunun aydınlanması için allame Tabatabai’nin “el-Mizan” tefsirinde zikrettiği rivayeti
inceleyeceğiz.
“Cabir b. Abdullah’tan rivayet edilmiştir ki peygambere (s.a.a) arz ettim: Allahın yarattığı ilk
varlık ne idi? Peygamber (s.a.a) buyurdu: “Ey Cabir Peygamberin ruhu idi. Allah ilkin onu
yarattı. Sonra ondan her şeyi yarattı. Sonra onu kendi mahzerinde “kureyş” makamında
korudu. Allah onu ne kadar sakladığını biliyor. Sonra o nuru kaç kısma ayırdı. Arşı onun bir
kısmından, kürsüyü onun bir diğer kısmından, arşın taşıyıcılarını ve arşın sakinlerini onun
üçüncü kısmından yarattı. Dördüncü kısmı sevgi (hübb) makamında kendisinin bildiği miktarda
sakladı. Sonra bunu kaç kısma ayırdı. Kalemi onun bir kısmından, levh-i onun bir diğer
kısmından, cenneti onun üçüncü kısımdan yarattı ve dördüncü kısmı da kendisinin bildiği
miktarda korku (havf) makamında sakladı. Sonra onu da kaç kısma ayırdı. Melekleri onun bir
kısmından, güneşi onun ikinci kısmından, ayı onun üçüncü kısımdan yaratı. Dördüncü kısmı
kendisinin bildiği miktarda “reca” makamında sakladı. Sonra onu da kaç kısma ayırdı. Aklı
onun bir parçasından, ilim ve Hilmi onun bir diğer cüzünden, ismet ve tevfiki de başka bir
parçasından yarattı. Hakeza dördüncü kısmı kendisinin bildiği miktarda “haya” makamında
sakladı. Sonra heybet gözüyle nurumdan kalan kısma baktı bu nurdan nur yağmaya başladı.
Nihayet ondan da yüz yirmi dört bin damla ayrıldı. Allah bu damlaların her birisinden bir
peygamber ve resul yarattı. Sonra o ruhlar nefes vermeye başladılar. Allah onların bu
nefeslerinden evliyaların, şehitlerin ve Salihlerin ruhlarını yarattı”.[7]
Başka bir rivayette şöyle zikredilmiştir:
“Ey peygamber sen olmamış olsaydın dünyayı yaratmazdım”.[8] “Ey Muhammed izzetim ve
celalime yemin ederim eğer sen olmamış olsaydın Ademi yaratmazdım”.[9]
Yukarıdaki rivayetlerden şu netice alınabiliniyor: Allah u Teala peygamberin nurundan her şeyi
ve vücutsal kemali yaratmıştır. Yani vücut ve varlık hayırdır. Her vücut vücutsal bakımından sahip oldukları had ve sınır ve noksanlıkları dikkate almaksızın- hayırdır. Bu esasa binaen
bütün varlıklar ve bütün mevcudat ve vücutsal kemal bu ilk varlığın cilveleri ve masumun
nurundandır. Yaratıkların tümü bu nurun farklı mertebelerin tecellileridir. Başka bir ifadeyle
“masumun nuru” diğer varlıkların var olmasına neden olmuştur. Diğer varlıklar bu hakikatin
eseri ve nüzul etmiş farklı mertebelerde yer alan suretidirler.[10]
Öyle ise şöyle denilmesi mümkündür: bütün varlıklar peygamberin değerli ve kapsamlı
nurundan yaratılmışlardır. Bu gerçek felsefe bakımından da ispatlanmıştır ki “vacibu’l-vücut”
ile “mümkünü’l - vücut” arasındaki bağı kuran halka, varlıkların en değerli yaratığıdır.[11] Bu
halka Allah ile diğer varlıklar arasında feyiz vasıtasıdır. Yaratıkların en hayırlısı hazreti
Muhammed’iyenin hakikatidir.
Buna binaen bir taraftan beşeriyet peygamber-i erkemin vücudunun bereketiyle yaratılmış. Şu
anlamda ki hiçbir varlığın yaratılışı peygamber yaratılmadan önce mümkün değildi. Bu nedenle
alemdeki (beşeriyet olmak üzere) bütün varlıklar peygamberin kamil vücuduna borçludurlar
ve onun yaratılışın vasıtasıyla varlık alemine ayak basmışlardır. Diğer taraftan peygamber-i
ekrem beşeriyeti hidayet etmek ve ahlakı tamamlamak[12] ile görevlendirilmiştir.
Nihai sonuç şudur: Bir taraftan varlıklar o hazretin vücudunun bereketiyle yaratılmışlardır.
(göründüğü gibi rivayetler de bunu açıklamışlardır). Diğer taraftan o hazret beşeriyeti hidayet
etmek ve onları kemale ulaştırmak için peygamberlik makamına varmıştır. Dolayısıyla vücutsal
bakımından beşeriyet peygamberin hatırası için yaratılmıştır. Hidayet ve kılavuzluk bakımından
peygamber de diğer varlıkları kemale vardırmak için yaratılmıştır.Refrence:
[1] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharu’l Envar”, Beyru: Müesesei el-vefa, 1404, hicri/kameri,
c, 1, s, 97.
[2] A.g.e., c. 15, s. 24.
[3] A.g.e., c. 25, s. 21.
[4] A.g.e., c. 25, s. 4.
[5] Küleyni, ebu Cafer b. Yakubi Razi, “Usuli Kafi”, baskı, 1,Tahran: el-Mektebetu el-islamiye,
1388, h.ş., c. 1, s. 442; Küleyni, ebu Cafer b. Yakubi Razi, “Usuli Kafi”, baskı, 4,Tahran: Darul
Kutubul İslamiye, 1365, h.ş., c. 1, s. 442.
[6] Nerm efzar pursiman, (CD).
[7] Tabatabayi, Muhammed Hüseyin, “Tefsiri el-Mizan”, farsça tercümesi; Musevi Hemedani,
Seyit Muhammed Bakır, baskı, 5, Kum: defteri intişarat-i camietu Mudderisin Havze ilmiye
Kum, 1374, ş, c. 1, s, 185 ve186.
[8] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharu’l Envar”, Beyru: Müesesei el-vefa, 1404, hicri/kameri,
c, 16, s, 406.
[9] MECLİSİ, Muhammed Bakır, “Biharu’l Envar”, Beyru: Müesesei el-vefa, 1404, hicri/kameri,
c, 40, s, 18- 21.
[10] Nerm efzar pursiman, (CD).
[11] Gaffari, seyit Muhammed Halid, “Ferheng Istılahai Asar Şeyhi İşrak, encümen-i, Asar ve
Mefahiri ferhengi, s, 84.
[12] Nuri, “Mustedrekil- Vesail”, Kum: Müesesei Alulbeyt, 1408, h. k., c. 11, s. 18.
-----------------------------Kaynak:www. islamquest.net
Sunulan cevaplar zorunlu olarak Ehl-i Beyt (a.s) Kurultayı’nın görüşünü yansıtmamaktadır
Download