TBMM 13 . 12 . 2006 B:31 0:7 ANAVATAN PARTİSİ GRUBU ADINA MUZAFFER R KURTULMUŞ OĞLU (Ankara) Sayın Başkan, sayın milletvekilleri, görüşülmekte olan 1229 sıra sayılı Kimyasal Silahların Geliş­ tirilmesi, Üretimi, Stoklanması ve Kullanımının Yasaklanması Hakkında Kanun Tasarısı üzerinde Anavatan Partisi adına soz almış bulunuyorum Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum Sevgili aıkadaşlarım, kimyasal silahlar sadece Türkiye'nin ve Türkiye'nin komşularının soru­ nu değildir, dünya sorunudur Kimyasal silahlar, özellikle askerî operasyonlarda insanları öldürme, yaralama ve kapasitelerini bozma amacıyla kullanılan araçlardır Modem anlamda kimyasal silah­ lar ilk kez Birinci Dünya Savaşı'nda kullanılmıştır Bu surpıız atak, kitlesel yaralanmalara, birlik­ lerin moral kaybına ve daha önemlisi çok değişik bir korunmanın gerekliliğini ortaya çıkarmıştır > Birinci Dünya Savaşı'nin sonunda en tahrip edici kimyasallardan olan ımıstard a|anı üretilerek kullanıldı İkinci Dünya Savaşı'nda, çoğu ülkelerin bu silaha sahip olmalatı ve misilleme tehlikesi­ nin ortaya çıkması nedeniyle bu silahlar kullanılmadı, fakal, sınır gazı gibi kimyasalın üretilmesi, ülkelerin bu silahları stoklama seviyelerini yükseltmesine yol açtı Almanların elindeki kimyasal si­ lahlar ve teknik bilgiler, İkinci Dünya Savaşı sonunda savaşı kazanan ulkeletın eline geçmiş olup bunların 1969-1986 yıllan arasında, Vietnam, Laos, Kamboçya ve Afganistan'daki iç savaşlarda kullanıldığı bildirilmiştir 1980'h yıllarda, Iran-lrak Savaşında mustard ve sınır gazı kullanıldığına dair konfirme edici raporlar mevcuttur Günümüzde, yirmiden fazla ülkede kimyasal silah üretimi­ nin devam ettiği, özellikle Irak'ın, 1980 başlarından ben tonlarca mustard gazı, tabun ve sarın aja­ nı ürettiği ve stokladığını açıklayan istihbarat raporları bıldııılmıştır Kimyasal savaş programına sahip bu ülkelerdeki gelişmeleri doğrulamak oldukça zordur Çunku, bu silahların üretiminde kullanılan birçok kimyasal madde, diğer birçok kanunlar dahilinde üretilen farmasotık ve endüstriyel ürünlerin oluşumunda da kullanılmaktadır Kimyasal silah üretimindeki bu gelişmeler karşısında, bunların üretilmesini yasaklayıcı tedbir­ lerin ve yaptırımların alınmasıyla ilgili olarak i 925 yılında Cenevre Protokolüyle başlayan birçok anlaşma gerçekleştirilmiştir Türkiye Cumhuriyeti, kimyasal sılahlaıın geliştirilmesinin, üretiminin, sloklanmasınm ve kullanımının yasaklanmasını öngören Kimyasal Silahlar Sözleşmesi'nı, 29 Nisan 1997 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla onaylamıştır Diğer taraftan, 1970'lerın sonlarından itibaren, basın organları, kimyasal silahların çeşitli böl­ gesel savaşlarda ve terörist faaliyetlerde zaman zaman kullanıldığı iddialarında da bulunmuşlardır Laos'ta, Kamboçya'da, Vietnam'da, Afganistan'da ve son olarak da Iran-lrak Savaşı ile Japonya'da bu silahların kullanıldığı, yapılan incelemeler sonunda meydana çıkmıştır Uluslararası butun kısıt­ lamalar ve yasaklamalara rağmen, ülkelerin pek çoğunun, özellikle ülkemizin komşuluk yaptığı ül­ kelerin kimyasal silahları geliştirme çabaları içerisinde olduğu, bilinen bu geıçek olarak, yıllardır karşımızda durmaktadır İçinde bulunduğu m uz jeopolitik arena goz onuna alındığında, bir tut guç ve güven göstergesi olan bu silahların, askerî amaçlar dışında, terörist grupların eline geçmesi ve kullanılması riskinin gun geçtikçe artması nedeniyle, bu gazlara karşı sivil toplumun korunması da buyuk önem kazanmıştır Kimyasal ve biyolojik silahlar, konvansıyonel silah üretmeyen ve bu zafiyetlerini dengelemek isteyen, özellikle totaliter rejimle yönetilen ve terörizme destek veren ülkeler taralından tercih edil­ mekte ve bir şantaj unsuru olarak da kullanılabilmektedir Silahsızlanma yönündeki butun çabalara ve yapılan anlaşmalara rağmen, özellikle biyolojik ve kimyasal silahların maliyetlerinin ucuz olması ve gelişmiş bir teknolojiye ihtiyaç göstermemesi, ül­ kemizin de içinde bulunduğu bölgeyi ve Orta Doğu'yu dünyanın en yoğun kimyasal ve biyolojik si­ lahlanma bölgesi hâline getirmiştir Bu silahların savunma amaçlarla kullanımı, özellikle son yırını yıld. süratle artma eğiliminde­ dir Burada, gazın kaynaklarının bulunması, farklı alanlarda kimyasal ve biyolojik gazı atma sistem­ lerinin geliştirilmesi, bu gazların üretilebilmeleri, bunların atmaya yönelik plan ve prosedürlerine -333-