r ı Sah

advertisement
ı
r
Sah
16
Ağustos
1
Yarın Bizimdir
196ü
H e r G ü n 4 Sayfa F i a 1 1 1 5 M i 1
B o z h u r t
GÜNLÜK
MÜSTAKİL
SİYASÎ
Y IL : 9
S A Y I: 1554
MUdttr ve tıntl y a z Sahibi j C E M A L TOGAN
Adres: Olrno Caddeni,. Lefkoşa • Kıbrıs.
Telgraf: ‘BOZKURT“ P.K. S t * T e l : « M I
Dizilip Basıldığı Yer: “BOZKURT Basımevi” .
GAZETE
Cumhuriyetin Kahraman Koruyucuları
Hürriyet Barış ve Güvenliğimiz Size Emanettir
Bu Topraklar Sizinle
Bir
Kere
Daha
Vatanlaşıyor
12 0 ,0 0 0 Kişilik Türk Kitlesi Olarak Sizi Bağrımıza Basmanın Heyecanı içindeyiz
Bugün, saat 12.00’de Mağusa’ya varacak olan Yarbay
Rem?.; Tırpan’ın komutasındaki
650 mevcutlu Türk askerî birli' ğl, dün saat 18.00’de tskenderundan Kıbrıs’a hareket etmiş­
tir.
Birliğin kadrosunda 43 su­
bay, 47 assubay ve 590 er bu­
lunmaktadır.
COŞKUN U Ğ U R L A N IŞ
Birlik, Kıbrıs’a hareketinden
önce İskenderun A tatürk Anıtı’na çelenk koyduktan sonra
halkın coşkun tezahüratıyla
uğurlanmışlardır.
Bugün öğle vakti Türk ve
Yunan askerî birlikleri ayni za­
manda adaya varacaklardır.
Türk B irliğinin gemisi, Mağusa
limanının kuzeyinde, Yunan
Birliğini nki ise güneyde demirliyeceklerdir. Askerî birlikler
karaya çıktıktan sonra Türk
Tebrik ve Teşekkür
Telgrafları
Eski Kıbrıs Başsavcısı
Sir James Henrv, Kıbrıs
Cumhuriyetinin kurulması
dolayısiyle yeni hükümette
ki Başsavcı Kriton Tomaridis’e bir telgraf göndererek
bu mes’ut olay münasebetiy
le tebrik ve iyi temennileri­
ni bildirmiştir. Tornaridis
de gönderdiği karşılıkta Sir
.lame.s’e teşekkür etmiştir.
B irliği Mağusa’nin kuzeyine
Yunan askerî birliği de kom i­
serlik binası önüne toplanacak
ve askerî taşıtlarla Lefkoşa’ya
hareket edeceklerdir.
K IB R IS L I T Ü RKLERİN
H A Z IR L IĞ I
Kıbrıs Türkleri, Mehmetçiği
bağırlarına basmak için sabır­
sızlanmaktadırlar. Türklerı Lef
koşa’dan Mağusa’ya kadar tak­
lar kurmuşlar; Türk Birliğinin
geçeceği yolu süslemişlerdir.
Binlerce Türk, köylerinden Lef
koşaya akın etmiştir. Vatan­
daşlarımız, Mehmetçiği m illî
kıyafetleriyle karşılamak için
tertibat almışlardır.
Türk ve Yunan Askerlerinin
Gelişleriyle İlgili Olarak Alman
*
Tertibat,______
BAZI YOl,C.AR BUGÜN TRAFİĞİ
K A P A jU BULUNACAK
Türk ve Yunun as\kerlerinin bugün Mağusa’yla çık­
maları sırasında S;fivunma
Bakanlığından îginlejti olma
yan kimselerin limana gir­
melerine izin verilmiyecektir. Dün akşam yayımlan­
mış olan bir tebliğde de Mağusa ve Lefkoşa’da muhte­
lif yolların muayyen saat­
lerde kapalı olacakları açık
larıınıştır.
Resmî tebliğe göre bugün
öğleden sonra saat 2-30’dan
Türk ve Yunan af kerterinin
geçmelerine kadar Mağusa
Belediye hudutlarından Lisi
ve Lefkonuk tarikiyle Lefkoşa Ve Mağusa arası yollar
K IB R IS ’TA H Ü K tîM SÜREN
DU RU M
Bugünkü istiklâl günü dola­
yısıyla Lefkoşa’run Türk kesi­
mi Türk bayrakları ve millî
renklerle süslenmiştir. Royter
Haberler Ajansının da belirtti­
ği gibi, Kıbrıs’taki Ingiliz ida­
resi son gününü yaşarken bu­
gün Türkiye’den K ıbnsa gel­
mesi beklenen Türk Birliği
Türk toplumu arasında büyük
bir heyecan yaratmıştır.
öte yandan Rum toplumunun
da semtlerini süslemeğe başla­
dıkları görülmüştür.
TÜRK A S K E R L E R tN tN
YÜRÜYÜŞÜ
T ürk askerlerinden bir grup,
Kıbrıs Türk B irliği Komutanı
Albay Turgut Sunalp’ın komu­
tası altında Evkaf Bahçesinde­
ki A tatürk büstüne gidecek ve
çelenk koyacaktır.
Yollarına Kalplerimizi Serdik
Ne Kerem Aslısını, ne de Mecnun Leylâsını bi­
zim seni beklediğimiz gibi beklemedi, seni özledi­
ğimiz gibi özlemedi Mehmet.
82 yıllık bir hasret bu,. Bu büyük ayrılığın
kısmen olsun sona erdiği böyle mes’ut bir günde
seni kucaklamanın heyecanını bu kalpler bilmem
nasıl taşıyacak !
Biz kardeşlerine ümit, heyecan ve meşhuru
âlem cesaretinden bir parça sundun, başımızı dikliştirdin Mehmetçik! Kalplerimiz çoktan unut tuğu huzuru yanık yüzünde buldu. Vakur duru­
şun, emniyet veren varlığınla seni bu topraklarda
görmenin sevinci içinde kendimizden geçmiş saat­
ler yaşıyor, bayramların en büyüğünü idrak edi­
yoruzKıbrıs topraklarına sen bir güneş gibi doğ­
dun Mehmet! Tam 650 parça güneş !
Anayurttan bize senden daha makbul bir ar­
mağan gönderi lemezdi.
Bastığın Kıbrıs yollarına 120 bin Türkün kal­
bini çiçek yerine serdik.
Gözlerimizdeki yaş sevinçten.
Hoş geldin Arslan Mehmetçik
Muhsin Şeref KÖK
B O Zi
MEHMETÇİĞİN GÖLGESİ
Ü
ÇYÜZ seksendokıız yıl sonra şanlı Mehmetçiğin göl­
gesi Kıbrıs ufuklarına bir kere daha düşmüştür. 1
Temmuz, 1570 sabahı Plyale Paşanın komutası a l­
tında Llnıasola çıkarm a yapan OsmanU donanması, K ıb­
rıs seferi Başkomutanı Lala M ustafa Paşa’nın 1 Ağustos
1571 de Mağusayı zaptedmesiyle Kibrisin fethini ta­
mamlamış ve muzaffer olarak tstanbula dönmllşttt.
Kibrisin Türke vatan olduğu o m utlu günün «zerin­
den dört aşıra yakın bir zaman geçmiştir. O tarihten bu
yana ada Anadolunun bir parçası haline gelınlş ve
Türklük dünyasının üstüne titrediği bir ülke olmuştur.
Üç asırdan fazla, süren T ürk idaresi esnasında Kıbrıs^
Türk ruhunun ve Türk zekâsının yarattığı eserlerle
bezenmiştir.
Seksenlkl yıl önce ada İngiliz İdaresine girerken, bu
İdarenin bu kadar devam edeceğini kimse düşünmemiş,
kimse tahmin etmemişti. Çünkü tnglllzler adaya kısa
bir zaman İçin gelmişler ve onu Osmanlı devletini Rus
tecavüzünden korumak için üs olarak kiralamış bulu­
nuyorlardı. F a k a t .netice hiç te beklenildiği gibi tecelli
etmedi, tnglllzler OsmanlI devletini Rus tecavüztlne k a r­
şı korumak şöyle dursun, anlaşm aların mürekkebi bile
kurumadan OsmanU devletinin bir parçası olan M ısın
İşgale 'başlamışlardı.
kşte böyle bir hava İçinde tnglllzler, İkinci l'ün ya
ttavaşına kadar K ıbns üzerindeki İdarelerini devam et­
tirmişler ve Türklerln mihver devletleriyle birlikte har­
be girmesini behane ederek adayı İmparatorluklarına
kattıklarını ilân etmişlerdi. F a k a t bu tek taraflı İlhak
devletler hukukuna a y k ın ve gayrı meşru İdi. Kıbrıs
ancak, Türklerln dar bir zamanında Lozan muahedesin­
de tasvibi üzerine İngiliz egemenliği altına girmiş ve
bir Ingiliz kolonisi olmuştur. Bu da gösteriyor kİ, Ingllizlerln Kıbrıs üzerindeki gerçek hakimiyetleri ve meşru
şebabetleri 82 yıla değil, ancak 87 yıla münhasırdır. Bu
kadar kısa bir zaman önce Türkün öz m alı olan bu ada*
ya bugün şanlı Türk ordusunun kahram an Mehmetçik­
leri tekrar ayak basacaklardır. F akat bu çıkış, bu ayak
Itasış 389 yıl öncekinden çok farklıdır. O zaman bir Ve­
nedik sömürgesini fethe gelen Türk ordusu, buglln P>*‘
tan fethedilmiş eski bir Türk vatanında sulhu ve sükû­
nu korumakla mükellef bulunuyor.
Türkiye ve onun bir parçası mesabesinde bulunan
Kıbrıs Türkleri barış İdealini benimsemiş ve bu uğurda
savaşmaya azmetmiştir. Bugün K ıbnsa ayak basacak
olan Mehmetçikler, bu memlekette banşın ve kardeşli­
ğin bekçiliğini yapacaklar ve ada halklarının huzur ve
emniyetini garanti altına alacaklardır.
Kıbns bugün yeni bir devre giriyor. A rtık bağımsız
Kıbns Cumhuriyetinin vatandaşlanyız. Kendi kendimizi
İdare edeceğiz. Başlanınız her Zamankinden diktir. İs­
tikbale güvenle bakıyonız. Çünkü zaferlerin şanlı kar­
talı kahraman Mehmetçik aramızdadır.
BOZKURT
trafiğe kapalı olacaktır.
Buna ek olarak Lefkoşa
kasabası içindeki Evagoras
Caddesi, Metaksas Meydanı,
Konstantinos Paleologhos,
Homer ve Stassinou Cadde­
leri, Diagoras Sokağı ve Epiriis meydanı, bugün sabah
saat 10.00’dan gcce yarınna
kadar ve Kral Altıncı George, Digenis Akritas, Santa
Rosa Sokakları ile Grivas
Digenis Caddesi, Makedoııitissa
Kavuşağı, Kolokoş
Kampı yakınları, Palluryotissadaki Ayios Aııdrea ve
VVright Sokakları, Themis
Belediye Orman Yolu, ve TDevamı tiçüneti sayfada
M
fem
ikinci
Tam 82 yıl geçti aradan
G ittin gideli özleminle
Kaleler ah çekti, hisarlar gerindi, esnedi burçlar
Kurudu pınarlar, yas tuttu dağlar
Kısır kaldı şu ana toprak
Yıprandı ne kalmışsa senden ve Tanrıdan
Dizlerinin dibinde kaygısız
Uyudu mmaa.
Sen Mehmed’din
Çağlar boyu kıtadan kıtaya yalın kılıcınla
Az gittin uz gittin
Tüm evren bilir özgür ışınlardan önce güneşi de
Sen fethettinDüşün bir kez o mutlu günü
1 Temmuz, 1570 sabahı Piyâle Paşa
Nasıl yönetmişti Limasol sularına
Donanma’yı Hümayun’u,
Besbelli ufkun ağaran perdelerinde
Bir yeni çağ açılıyordu
Sular al aldı, toprak düşen tohumla gebe
Kılınç şakırtısında, top gümbürtüsünde
Liman liman, körfez körfez, kıyı kıyı
Doğuş
Gezindi uyuyan Akdenizi boydan boya
Seslerin en güzeli, renklerin en ılığı
Düşün bir kez Mehmedim
Limasol kalesinden sonra Lârnakaya
Nasıl düşmüştü fethin ilk ışığı,
İlk aydınlığı
Düşün bir kez Mehmedim
Lefkoşa’ya da günlerden ne m utlu bir gün doğmuş
Güneş Kostanze tabyasına nasıl yaklaşmıştı.
Bu şehir bir devdi
Bu surlar alev
Her düştüğümüz yerde bir lâle açmış
Bayraktar şu tabya üstünde bayraklaşmıştı
n
Sen tarihin malısın, dünya avuçlarında,
Koştun nice yüzyıl bunca satvetinle
Bunca nehir geçtin, bunca dağ aştın
Uluslar ülkeler ayaklarında
Stepler sahralar daha güzeldi seninle
Seni görür, özgürlüğe aydınlıktan
Çiçekler açardı hep
8eni dinler, o gök çatlamasından
Düşmanlar kaçardı hep
ǤM Q M M S M Y i
-■te dh
«te
JîL
Karanlık yıkılırdı, doğardı güneş ‘
Her uzun gecenin sonunda bir yeni fethin
Şafakla dalgalı bayraklarında.
m
İşte buluştuk Mağosa önlerinde bir daha
Sıyrılıp zamanın unutuş örtüsünden
İşte buluştuk: Yüreğimiz, kanınuz, kemiğimiz
Hep ayniyiz, hep ayniyiz.
İşte buluştuk yeşerdi bahçeler bir daha
Tomurcuklar bir başka çiçek açtı bugün
İşte buluştuk: kadın, erkek, kız
Hep özgürüz, hep özgürüz.
İşte buluştuk, kutluyor bizi bir daha
Akkulede Lala Mustafa Paşa
İşte buluştuk, kelle koltuğunda doğruldu bir daha
Kapı önünde Cambulat Bey
İşte buluştuk, özgürlük bayrağı dalgalandı bir
daha
Namık Kemal’in tunca şekillenen büstünden
İşte buluştuk surlar sarsıldı bir daha
389 yıl önce patlıyan to p lam gümbürtüsünden
/
T m M m M OSMAN TÜRK AV
BOZKURT
KIBRIS - BİRLİĞİN K
Bugün Bir Millet Doğmaktadır..
Kıbnsı seven bütün dostlar bağımsızlığa kavuştuğu
için bugün şenlik yapmakta ve onun istikbaline, Orta­
doğu ve Dünya birliği için bir köprü olarak bakmakta­
dırlar.
Kıbnsm ve bütün milletlerin karşı karşıya bulun­
duğu durum Villiam Penn’in şu sözlerinde ifade edil­
miştir: “insanlar kendilerini ya Allahın idare etmesini
seçerler ya da kendi kendilerini salimlerin
eline bıra­
kırlar” Allahın ismi etrafında toplanmakla bir problem
çözülebilir. Bu şekilde boş eller iş, boş mideler yitecek
/e boş kalbler de hakikaten teskin edici bir ideoloji ile
lolaoaktır.
ALMANYA MADEN KUMPANYASINDAN
Geçmiş senelerde, yüzden fazla Kıbnslı Türk ve Rum
Manevî Si'âhlanmanın uluslararası Caux, İsviçre ve
Mackinac adası, Birleşik Amerika uluslararası toplantı­
larında hazır bulunmuştur. Onlar, dünyayı yeniden kur­
Başplskobos Makarios Alman ma savaşma bütün beş kıtadan gelen delegelerle katıl­
madencilerle bir arada, Başpls- mışlardır-
piskobos Makariog onlara şöy­
le demlgtl: “Siz daha üstün bir
İdeoloji takdim ediyorsunuz. İn­
sanlığı aeğiştirmek suretiyle
Kıbrıs’a gelen, Manevî Silâhlanma Ekibi
yeni bir dünya yaratılacaktır.'-1
Kıbrıs Müstakil İşçi Birlikleri
ve oyun takımları
Federasyonu eski memurların­
dan Andreas Vasiliu da reslmGeçen Şubatta ideolojik bir gezi esnasında uğramış d« -görülmektedir-
1930 Şubat ayında Dünya turuna çıktıklarında
41 devletin bugün kutlamakta
olduğu Cauxdan
Kongo’dan, ve birçok milletlerden, Kibri'•m bağımsızlık
günü münasebetiyle birçok tebrik ve yüksek takdir me­
sajları gelmiştir.
olduğumuz Kibri sa, biz Alman maden işçileri bağımsızlık­
larına kavuşmaları dolayısıyle en samimi tebriklerimizi
sunarız.
Hindliler Bağımsız Kıbrıs
Bu yılın Şubat ayında A l­
Cumhuriyetinin
doğuşunda»
manyalI madenciler ve eşleri
halkına ümit verdiler.
ile şirin adanıza yapmak şerefi­ hasıl olan ııeş’eyi Kıbrıs hal­
ne nail olduğum dört günlük
Geçen yıl fevkalâde Kıbrıs ziyareti daima minnetle anaca­ kı ile gururla paylaşırlar.
misafirperverliğini tadmak ğım.
rı şarkı ve müzikleri İle Kongo
oıuz. Bu harpte bir
i adî kuvveti ile değil,
[•irlik halin le Kıbrısuı
eseri ihtilâfa
sagkunanız
piiji, sini oymyan Alman Madencileri.
SIR HAMILTON
HERK
Parti Meb’uslarından
Kıbrıs halkına bu ilk ba­
ğımsızlık günleri münasebe­
tiyle içten gelen tebriklerimi
sunarım.. Ve eminim ki,
hemşehrilerimin birçoğu da
aynı arzudadır. Onlarda be­
nim gibi, geçmişteki kavga­
ların bizi ayırdığına üzülmek
te, fakat şimdi yeni bir baş­
langıç yapılmasını arzu et­
mektedirler.
Eğer bizi birbirimize bağ­
layan hâlâ daha mevcut ola­
bilecek ufak tefek farklardan
daha sağlam ve daimi oldumu müşahade edebilecek
rsak, geçmişin üzüntülerilıakikaten tekrarlamayız,
»uhakkak İd, insanları, inan
dıkları ve taptıklarından da­
ha fazla birbirine bağlayan
hiç bir kuvvet yoktur.. Niha­
yet siz ve ben, Kıbrıs halkı
ile Britanya halkı, dünyayı
düşüncesiz bir şahsın değil
de Allahın idare ettiğine ina­
nıyoruz; İnsanların Allah ta­
rafından irhaf edilen ebedî
bir ruha sahip bulunduğu­
m u za ve herbirimizin kenrli
başımıza veya mensup bulun
duğumuz millete en yüksek
hedefimize, sadece Allahın
bize gösterdiği manevî yolda
erişebileceğimize inanıyoruz.
Asırlar boyunca, insanlar bu
hakikati tekrar tekrar öğren­
mek mecburiyetinde kalmış­
lardır; ve bunu öğrendikleri
zaman, hiç bir şeyin imkân­
sız olmadığım farketmekte
ve kendi deyişlerince bir mu­
cizenin meydana
geldiğini
söylemektedirler.
Ve işte bugün, siz ve ben
Kıbrıs halkı ve Britanya hal­
kı, güzel adanızın istikbali
için'diz çöküp beraberce dua
edeceğiz.
R A JM O H A N GAN
MUR1EL. SM1TH
Meşhur Amerikan Nero Şar­
Son İki aydanberl Moral Silâh kıcısı şimdi Manevi Silâhlanma M ahatm a Ghandi’nin
ile birlikte bütün Dünyayı Tu­
lliiHİistanın tanı
lanma mensuplar* ile Kongo ra çıkmıştır ve tatlı namelerini
gazetecilerinden
duyurmaktadır.
ve sair yerlere giden Amerika
COIAVELL K A R D E ŞLER
Radyo ve televizyon mensupla­
Aramızdakilerin çoğu Manevî Silâhlanma kuvvetini bu­
lanacak kadar Komünistiler; diğerlerimiz ise koyu milliyetçi
leri Allahsız veya sönük birer Hristiyan idik. Dünyayı
yeniden harbe veya harabiyete sürüklememek için yaşayış
tarzımızda ve gayelerimizde kökten değişildik yapmak ih­
tiyacını duyduk. Manevi Silâhlanma bu uğurda bizi birleş­
ve fikir
tiren bir ideolojidir. Bu gaye yurtta Komünistliğe
7............
ayrılığına karşı gelmekte,
!___mizi Sski dnsmanlarımızla müttefik kılmakta ve Tanrınını :irad(^ İ ; ? e kuvv&OfiJ
dayanan yeni bir dünya ;
i y^-rdım etmektedir.
Bir fikir harbi içerisinde
memleketin gücü, büyüklüğü ve ;
ideolojisinin büyüklüğü ile ölçülü
sesini dünya işitecektir.,
olacaktır. Tanrı hakiki ”
yolunda I
Dr. Küçük Alm an madencilere şöyle demişti: “Memleketleri birleştirme lwı
ve her millete kuvvetli manevi temel vermeniz, Kıbrıs tarihinin jj” 5®
en büyük ihtiyacıdır.” Dr. Küçüksün arkasında duran ( Sağdan üçüncü) tanınmış
gazetecilerinden Peter Hovardadır.
, .
Cumhurbaşkanı Muavini Dr. Küçük, Caux’da bu .yıl yapılan toplantıya gönd
mesajda şunları söylemiştir: “Pek kısa bir zaman zarfında, herkes Manevi Sllâhl
m ı , Kıbrıstaki
tehirini hissetmeğe başlamıştır. Onun prensiplerinin verdiği
Kıbrıs probleminin en erken bir zamanda halledileceğine eminiz.
lir . i’ rank Buchman Almanya Başbakanı ile bir arada
Dr. Adenauer demiştir kİ: "Manevi 6>ıialılanma dünya suılıu için tamamiyle
elzem bir şeydir.”
Bu yıı başlarında, Dr. Buchman’ı Kıbnsı ziyaret etmeğe davet eden Başpiskobos
Makarios demiştir ki: “Samimî olarak inanıyorum ve Manevi Silâhlanma ile bemlkirlııı Kİ, Alıalıın umum altında sadece yeniden bir teşkilâtlanma sayesinde sulha
erişeceğiz.”
şerefine nail olduk. Bugün
Bağımsızlık gününüzde size
Kongo’dan en samimî teb­
riklerimizi gönderirken neşe
ve zevkimize payan yoktur
Buradaki sıkıntılı ve karı­
şık günlerimizde Kongo Rad­
yosu vasıtasıyle
Kıbrıstaki
başarı nümunesi bu memle­
ket ve Batı Afrikadaki mil­
yonlarca insana ümit vermiş,
buhranlarına kat’î çare bul­
muştur.
Kıbrıs dünyanın her tara­
fında hürriyetini tahdit eden
nefret, korku ve lıarisliğe karşıdurmak için yaşıyan vatan­
perver mücahidleri ile mem­
leketimiz, Amerika ve Kon­
go’ya yol göstermekte devam
edecektir. Sizin saflarınızda
o mücadeleye katılmaktan
büyük bir haz duymaktayız.
Senenin o muayyen anında
orda olmamız bize ileride neler
olacağım görebilmemiz fırsatı­
nı bahsetmişti. Manevi Silâh­
lanma ideolojisine bağlılığı ile
Afrika, Asya ve
Amerikanın
düşünüşüne tesir eden Kibrisin
kısa bir müddet için dahi olsa
bir parçası olmamıza müsaade
verilmişti. Bütün dünya Kıbrıs
mucizesi hakkında bilgiye sa­
hiptir. Bunun tesiri, birleşmiş
bir Avrupamn mukadderatı üze
rinde derin ve sonsuz olacaktır.
Eşsiz mevkiinden ötürü
Kıbrıs Cumhuriyetinin sesi
Orta Doğuda, Avrupai
likada ve Asyada sı
dikkatle dinlenecektir,
ya milletleri, liderleri ve to|
İıımları Allahın gö
Bu mucizenin Tanrıya inanan
insanlar ve milletlere değişiklik
getirmekte devam etmesi için
mücadele edeceğiz.
Memleketim olan Amerikaya
bir ideoloji getirmesine yardım
ettiğimden dolayı Kıbnsa bil­
hassa minnettarım.
PETER H OW ARD
Tanınmış İngiliz gazeteci ve muharrirlerinden; ve Bayan
Dr. F A Z IL KÜÇÜK
Howard Metavas, şimdi ölü olan eski Yunanistan Başbakan­
Kıbrıs Cumhurreisi Muavini
larından General Metaxas’ın yeğeni.
Kibrisin bağımsızlığına kavuştuğu bu günde size ve Kıbrıs halkına en samimî
tebriklerimi sunarım.
Tanrı Kıbrısa dünyanın ihtilâfh milletlerine örnek olmasını mukadder kılmış­
tır. Onun çalışan kadın ve erkekleri insaniyete yeni hizmetler sağlamak için ön­
derlik edeceklerdir.
İnsanoğlunun ve dünyanın yenibaştan yaratılmasını en önde tutan Kıbrıs,
milletler için yeni bir dünya nizamı müjdeliyecektir.
Eğer bugün bir memleket payidar olmak istiyorsa, hakkıyle yaşamak ve gerek
hudutları dahilindekilere ve gerekse haricindekilere Batı ile Doğunun benciliği­
nin fevkinde bir ideoloji aşılamalıdır.
Eskiden nasıl Ay. Pavlo adanızı bir baştan bir başa gezerek mucizeler yarat­
mışsa, bugün de nefretten korkudan, açgözlülükten azade hür bir millet olarak
yaşıyan Kıbrıs halkı dünyada birlik yolunda örnek mucizeler yaratacaktır.
Bu benim samimi temennimdir. Kızrıs Cumhuriyeti ve onun ilk Muavin
Reisicumhuru olan zatıalinize uzun ömürler dilerimFrank N.D. Buclıman
Kıbnslı delegeler, Birleşik Amerikada Mackinac adasında yapılan Ulusla rası Manevi
Silâhlanma toplantısında, ideoloji için dünya etrafında bir tur yapan ve Kıbnsa da
uğrayan Valking Buffalo ile bir arada. Konferansta Başpiskopos Makarlos’u temsllen
hazır bulunan P. Stavru (Solda) ve Dr. Küçük’ü temsilen hazır bulunan Ragıp Malyalı
(sağda) görülmektedir.
PATRICK
YVOLRIDGE - GORDON
İngiliz Mebuslarından
Bir Britanyalı Milletvekili
olmam hasebiyle son zaman­
larda Britanya ile Kıbrıs ara­
sındaki ayrılıktan ötürü son
derece üzgünüm. Bağımsız­
lık gününüz dolayısıyle sami­
mi
tebriklerimi sunarken
Kıbııstan öğrendiklerimden
dolayı minnettarlığımı bildi­
ririm.
Dünyadaki bütün prob­
lemlerimizin menşei insanın
hilkatinedir. İnsan hilkatin­
de radikat değişikliğe dayanmıyan herhangi bir çare, ça­
ğımızın ihtiyaçlarını karşılamoktan uzak kalacaktır.
Kıbrısta kurulan yeni bir­
lik, muhtelif ırklar arasında
görülen ve Komünistlerin
birbiri arkasına yeni yeni
milletleri taraftar olarak ka­
zanmasınaa yanyan karşılıklı
ik ve fikir ayrılığına
güvensizlik
bir hal çaresi bulabilir.
Britanyalılar ve Kıbrıslılar
hayatlarında manevî kıymet­
lere yer veren insanlar olduk
lanndan her millete ebedî
birliğin ve dostluğun yolunu
göstereceklerdir.
JAM ES DİCKSON
İsveç Kral Mabeyincisi ve
Parlamento üyesi
Bugün kıymetli Kıbrıs adası
Bağımsız Milletler safında yer
alıyor. Bu, Kibrisin problemle­
rinin hemen kaybolacağı ma­
nasına gelmemektedir. Fakat
Tanrının
delâleti ile Kibrisin
erkeği ve kadını, baş gösteren
güçlüklerini sulhçu yollardan
halletmek çarelerini bulacaklar
dır.
Kibnsta bir müddet kalmak
saadetini nail oldum.
Her bi­
ri birer ateşin İnkılâpçı olan
liderleriyle, halkıyle vemücahitleri ile tanıştım. Dünyanın
sıklet merkezi olan memleketi­
niz muazzam manevî kuvvetler
le meşbudur. Bu kuvvetler, ya­
pısı kanallar vasıtasıyle Kıbrısa bir zaman yekdiğeri İle çar­
pışan muhtelif ırklara mensup
kimselerin nasıl
mütecanis
bir varlık yaratabileceğini, şaş­
kınlık ve ihtilâf içinde bocala­
yan bir cihana öğretmesine fır­
sat verecektir.
Ada, bütün dünyaya bir ör­
nek teşkil edecek ve her yerde
bir üm it atmosferinin yaratıl­
masına yardım edecektir.
Yıkıcı kuvvetler, ayrılık nef­
ret ve kıskançlık tohumlarım
saçmak için ellerinden geleni
yapacaklardır.
Fakat sağlam
manevî kuvvetlerle mücehhez
Kıbrıs milleti Tanrının İnayeti
ile, fırtınalar İçinde dahi, birlik,
sulh ve refah yolunu bulabilir’
bulacaktır da.
Sızın bu bağımsızlık
günüO-ızcle. dunvanakı
nüzde,
dünyadaki diğer ka
rışık devletler Kıbrısa bak­
maktadır. Batının ve Doğu­
nun kuvvetli adanızı kendi
menfaatleri için kullanmak
isteyeceklerdir.. Sizin milleti­
niz, Allahın dirayetiyle, hem
komünist olan hem de olma­
yan kuvvetleri değişme ideo­
lojisi vereceksiniz.
En büyük saadet günü bu­
günde, Kıbrıs halkı değişme
cesaretini kendinde bularak
birleşmeli
ve Doğru için
mücadele etmelidir. Moral
Silâhlanma ile, Rıımlar deği­
şebilir, Türkler değişebilir ve
hatta tngilizler de değişebilir,
Sizin memleketiniz bütün
'
İnsanlığa,
Müs
O—7 Hristiyanlarla
*w
İV1U3
__
i
,
.
lümanlarm beraberce dostluk
içinde yaşayabildiklerini, baş
kalarının emellerine alet ol­
madıklarını ve Allahın ilhamı
altında yaşayabildiklerini is­
pat etme şansına sahiptir.
Büyük Cumhuriyetinizin
ve her Kıbrıslının
hayatı
sıkı, kifayet edici ve edebî
bir şekilde, namus, doğruluk,
şahsiyattan uzak ve sevgi
esasları üzerine kurulmuş ol­
sun. İşte o zaman Kıbrıs
öyle bir memleket olacaktır
ki, bütün dünya milletleri
şunu söyleyecektir. “Milletler işte bu şekilde yapmalı­
dır
yolda giden ve günlük hayat­
larında mutlak ahlâkî kaide­
lere riayet eden bir milletin
doğuşunu beklemektedirler.
Kıbrıs, özlenen öncü ınillet
olabilir
Hürriyete yeni kavuşan
Afrika ve Asya milletleri
doğru yolu aramaktadırlar
Kıbrıs o n la ra binb ir güçlükle
k a z a n d ık la r ı hürriyetlerini en
son ve en tehlikeli tahakküm
şekli olaıı K om ünistliğe karşı
nasıl koruyacaklarım göstere|bilir.
zuundakl görüş farklarının İzalesine b ^ S ıT *
ve Yun»nlstan’ın Kıbng mev­
tinden Vatan’ın Başyazar. Ahmet E m in V nı
° ^ " *stanb,,p’"n e" büyük caıeteieken: (Solda) James Coltart, Ingiltere’deki t Î!"8" ’
x d a ik1 meslektaşı İle komışurJean Rous, tanınmış Fransız Sosyalist
sa7eteler,n'n direktörü ve (s»**»'
Bu sayfa, Kıbrıs istikbalinin Birliğin Köprüsü olacağınğ inanan Kıbrıslılar^oe Ktbmltlann dostlan tarafı l
~ ~ — — "7"'— r k t ü l '/ k t ^
•ALI, 16 AĞUSTOS, 1960
»AYITA S
( B O I K D B t )
CUMHURİYET
İLÂN
EDİLDİ
Valinin Açış Konuşmasından Sonra
imza Töreni Yapıldı
D R . K Ü Ç Ü K , M A K A R İ O S , VECDİ TÜREL VE
HRÎST^ 0 S
B İ R E £ SÖYLEV VERDİLER
Skîij^dbrıs Valisi Bugün Adadan Ayrılıyor
jKg!\s\'
Reisicumhur Muavini Dr. F. K üçük’le eşi Bayan Süheylâ KüTlk Lidra P ala sta verilen d ü n k ü ziyafete teşrif ederlerken.
(Foto Bozkurt - B1LBAY)
Kıbrıs’ın bağımsızlığına
vuşması dolayısıyla yapılacak
törenler, dünden başlamış ve
Vali Sir Hugh Foot, dün öğle­
yin. hükümet adına Kordiploma
tikle iki yüz davetliye Lldra
Palas’ta bir ziyaret vermiştir.
DÜN A KŞA M K t TÖREN
Dün akşamki tören, geceyarısından az önce Cumhurbaşka­
nı Makarios, Cumhurbaşkanı
Y a r d ı m c ı s ı
Dr. F a­
zıl Küçük, Yunanistan ve Tür­
kiye Başkonsolosları ve Vali
Sir Hugh Foot’un Temsilciler
Meclisine gelmeleriyle başlamış
ve Valinin, açış konuşmasından
sonra atılan 21 pare topu, imza
töreni takip etmiştir.
Vesikaların, Sir Hugh Foot,
Yunanistan Başkonsolosu Hrls
tobulos, Türkiye Başkonsolosu
Vecdi Türel, Başpiskobos M a­
karios ve Dr. Küçük tarafından
imzalanmasından sonra konuş­
m alar yapılmıştır.
V A LİN İN K A B U L RESM İ
im za töreninden sonra Vilâ-
Konağında diplomatik ze­
vatla vedalaşmak üzere bir re3
m î kabul tertip eden Vali Sir
Hugh Foot’la eşi, bugün sabanleyin saat 8.00’de Cumhurbaş­
kanı Yardımcısı, ve Bakanlarla
vedalaşacak ve Vilâyet Kona­
ğından ayrılarak saat 9.00’da
Mağusa’ya hareket edecektir.
M E B 'U SLA RIN Y EM tN
TÖRENİ
Sabahleyin saat 10.00’da tem
silciler meclisinde meb’usların
yemin töreni yapılacaktır. Bu­
nu varışlarında Kıbrıs polisi ve
jandarma kuvvetlerinin ihtiraın
k ıt’ası tarafından karşılanacak
olan Cumhurbaşkanı ile Y ar­
dımcısının and içme töreni ta­
kip edecek; Bakanlar ise, Ba­
kanlar Konseyi binasında ye­
min edeceklerdir.
17 P A R E TOP
öte yandan saat 10.00’da Ma
ğusa’ya varacak olan Vali ile
eşi, ihtiram kıtasını teftiş et­
tikten sonra Chichester savaş
gemisiyle Kıbrıs’tan ayrılırken
17 pare topla selâmlanacaktır.
VALİNİN KONUŞM ASI
Kıbrıs Valisi Sir Hugh Foot,
dün akşam yaptığı konuşmada
29 Temmuz 1960’ta Kraliçe Elizabeth tarafından tasdik edi­
len ve İngiltere Parlâmentosu
tarafından geçirilen kanunun
birinci maddesini okumuş ve bu
madde tahtında veya başka su­
retle kendisine bahşedilen yet­
kilere dayanarak Majeste Kra­
liçenin Kıbrıs Cumhuriyeti Mec
İla Emirnamesini yaptığım ve
bunun 10 Ağustos 1960’da yü­
rürlüğe girdiğini anlatmıştır.
V ali> ayrıca, bu emirnameye
göre bağımsız Kıbrıs Cumhuri­
yetinin 1960 Ağustosunun ona!tıncı gününün başlarından iti­
baren kurulmuş olduğunu be­
lirtmiş ve sözlerine son vermiş­
tir.
de verdiği söylevde Kıbrıs Elen
halkı adına resmî vesikayı im ­
zalamasından bahtiyarlık duy­
duğunu bu günün hususî bir
önemi bulunduğunu, Kıbrıs’ın
bağımsızlığa kavuşmasıyla ken
dişine mes’elelerini tanzim gibi
esas bir hak tammış olmakla
kalınmadığını, demokratik mUesseselerin geliştirilm,esinde ve
beynelmilel hürriyet prensiple­
rinin tatbikinde yeni bir safha
açılmış olduğunu belirtmiştir.
SA M IM I VE S IK I İŞBİRLİĞİ
Makarios, sözlerine devam ederek yeni, devletin çalışabil­
mesi ve ilerleyebilmesi için il­
gili taraflar arasında samimî
ve sıkı işbirliği yapılması ve
ada sakinlerinin birbirlerine
saygı göstermesi gereği üzerin
İKfll
de durmuş ve Elenlerln, bu ko­
nuda elden gelen her gayreti Ziyafetten önce Slr Hugh Foot İle Reisicumhur Başpiskobos
M A K A R tO S’U N SÖYLEVİ
yapacaklarını bildirmiştir.
Makarios neşe İçinde sohbet ediyorlar.
Başpiskobos Makarios, tören
( Devamı Sayfa G da)
(Foto. Bözkurt - BİLB A Y)
Orgeneral Cemal Gürselin Kıbrıs
Cumhuriyetine Başarı Mesajı
liirsel, Karşılıklı Hak ve Menfaatlara Riayetkar Bir Kardeşlik
!ihniyetiyle Her Alanda Mesut Gelişmelerin Kaydedileceğini Belirtti
KIBRIS PARLAK BİR İSTİKBALE NAMZETTİR
Kjıbrıs Cumhuriyetinin ! Kıbrıs’ın ve Kıbrıs’lılarııı
lilânı münasebetiyle Türkiye kaderi ve istikbali ile daima
JTürkiye Devlet ve Hükümet yakından samimiyetle alaka
Başkanı Orgeneral Cemal lanmış olan Türk milletinin
İGürsel şu mesajı göndermiş Kıbrıs’lıların üstün vasıfla­
rının kendilerini lâyık kıldı
itir :
‘‘Genç; Kıbrıs Cumhuriye­ ğı bid idareye ve maddi re­
tinin teessüs ettiği şu anda fah seviyesine erişmesini
jilk Cumhurbaşkanı ve C im
[Jıurbaşkanı Muavini sıfatile
zatıâlilerinize en samimi teb
piklerimi ve bütün Kıbrıslıiara daha büyük bir huzur
ve refah içerisinde daimi
[muvaffakiyet ve saadet te­
dennilerimi ifade etmek iş­
it eı-im.
■IHMIIIIIMIIIMIIIIII İt «»•••(■•■(■••••MI (İKİMİ MI •>•••••
Ord. Prof. Hilmi ileri
Kıbrıs’ta
jLeymosun - Baf yolunda
Feci Bir Kaza
İyi Niyet ve Karşılıklı İşbirliği Cumhuriyeti
Başarıya Kavuşturacaktır
Hugh Cumhuriyetinin başarıya ka
fFöot, dün akşam İngilizce vuşacağı ve hiçbirinin ada( Devamı Sayfa 6 da)
; Haber Bülteninden sonra
l Kıbrıs Radyosunda yaptığı
vÇda konuşmasında hiisn-ü
niyet, karşılıklı işbirliği ve
ûnlayış sayesinde
Ivjıbrıs
Avusturya Konsoloslu­
ğu Baş Konsolosluk
|IM„ımı,„milinmıI»
Oluyor
Türkiye Büyükelçisinin
Avusturya’nın Fahri Kon
Bugün Muvasalatı
solosu Dr. G.N- Marangoz
Avusturya hükümetinin se­
Bekleniyor
lâmlarını Kıbrıs *'ıımhurrei
l,,,,,*'ll*IIHH#l |l *.|MIM||i||
V»,a
HEYET DAHA SONRA DR. KÜÇÜK’E
ÎADE-1 ZİYARETTE BULUNDU
kiye Kültür Derneği Temsil
cisi Kemal Oran’ı dün sabah
Lidra Palas’ta ziyaret etmiş
ve kendileriyle bir saat ka­
dar görüşmüştür.
Daha sonra Tümgeneral
Madaııağlu ilebaşkanhğında
bulunan hey’et, mensubları,
Dr. Küçiik’e iade-i ziyarette
bulunmuşlardır.
Ayni maksatla Kıbrıs’ta
bulunan Profesör
Derviş
Maııizâde, Nef’i Korytirek,
Halil Fikret Alasya, Semih
Atayuıt ve Zeki Sıdal’hı Eş
ref Soysal ve Yıldırım Er­
giden’iıı Dr. Küçük’ii maka­
mında ziyaret ederek bir
müddet görüştükleri bildiril
Türkiye Devlet ve Hükü­ iniştir.
met Başkanı Cemal Gürsel tllllllllUllUlMII'lUlllMIIIIIIMIIIIIIIIIIUIIIlNUlMllff
ile Yugoslavya’nın Ankara
Büyükelçisi, memleketleri
arasındaki siyasî, İktisadî
Adalet Bakanlığından bil
ve kültürel münasebetleri
geliştirme isteğini izhar et­ dirildiğine göre Bağımsızlık Lidra Palas otelinde verilen dünkil ziyafetten bir köşe. Resimde Reisicumhur Başpiskobos
Makarios Reisicumhur M ua­
günü dolayısiyle 106 mah­ vini Dr. F. Kiiçiik ile eşi, Slr Hııglı Foot, M üftü I)ânâ efendi ve davetli diğer bazı zevat gör (ilmektedir (Foto. B1LBAY)
mişlerdir.
Ankara’dan gelen haberle pusun cezaları affolunmuş,
re göre Cemal Gürsel ile el­ 83’ünüıı ise cezaları \bir av­
çi arasında uzun bir görüş­ dan birkaç seneye kadar ha
(Birinci sayfadan kalan)
fifletilmiştir.
me yapılmıştır.
ren yolları ile Kızılbaş yol- yolu, Sinan Paşa, Abdullah
lan, Dianello Fabrikası, Nel Paşa Sokakları ile MartineBağımsız Kıbrıs Cumhuri
son, Aleks Pallis, Hacı Yor go Meydanı Salamis Cadde
yetinin ilânı münasebetiyle
!/ /
gancis, Ay Pavlo sokakları si ve Simonidu sokağı.
Batı Almanya Başbakanı
ile Kikko Kampı yakınları,
Dr. Adenauer Cumhurbâşka
öğleden sonra 4.00 ile sekiz
nı Makarios’a bir telgrafta,
arasında trafiğe kapalı bu­
Kıbrıs’ın bağımsızlığa ka ret etmektedir.
Batı Almanya’nın Kıbrıs
vuşmasının arifesinde muh­ , Milliyetçi Çiti üumhurbaş lundurulacaktır.
Kıbrıs Makamlarının rica Cumhuriyetini
tanıdığını,
Mağusa’da şu yollar, sa­
telif devlet b a ş k a n la rın d a n kanı Çan-Kay-Şek ise, Kıb­
Cumhurbaşkanı Makarios rıs’ın cumhuriyete kavuşma bah saat 9.00’la öğleden son sı üzerine Majeste Kraliçe yeni cumhuriyetin dünya
Dün yılın en sıcak gü­
ile Cumhurbaşkanı 1 ardım sından duyduğu memnunlu­ ra saat 6.00 arasında taşıtla Hükümeti Birleşik Krallık sulhunu, uluslararası anla^
nü olmuş ve Lefkoşa Uçak alanında 42 derece
cısı Dr. Küçük’e tebrik ve ğu belirtmiş; dışişleri baka ra kapalı olacaktır.
Konsolosluk makamlarının yışı ve barış idealini geliştir
santigrat sıcaklık kayde­
iyi dilek mesajları gönderil nı ise ülkesinin yeni cumhu
Slıakespeare, Arsinoe, istiklâlden sonra Kıbrıs’a mede değerli hizmetlerde
dilmiştir.
riyeti tanımağa karar verdi \Vilcox sokakları, Beşinci aid konsolosluk vazifelerini bulunacağına inandığını be
inektedir.
Trodostan Kuzey Doftu
Majeste Kraliçe’nin Mesajı ğini belirterek iki ülke ara­ George Caddesi, Lârnaka yapmakta devam etmeleri­
lirtmiş ve iyi dileklerini sun
Mısır’a kadar uzanan so­
İngiliz Kraliçesi aşağıda­ sında normal diplomatik mü Yolu, Yeşil Deniz, Liman ne muvafakat etmişitir.
ftuk hava tabakası, doğu
muştur.
ki mesajı göndermiştir :
ya doğru kaymaktadır.
nasebetler kurulacağı umu­
“Bu Bağımsızlık gününde dunu izhar etmiştir.
Bununla beraber, bunun,
adaya ne zaman ulaşaca­
Kıbrıs halkına, Cumhuriye­
ğını şimdiden tâyin et­
tin refahı için en samimî te
mek zorsa da, bu akşaırı
mennüerimi izhar ederim.
olması muhtemeldir.
Kıbrıs’taki anlaşmanın mem
Btına göre bugün hava
leketlerimiz arasındaki bağ
yine sıcak olacak; hava
sıcaklığı İç bölgelerde
lamı idame ve takviyesine
öğrendiğimize göre eski
40,S; kıyı bölgelerinde i»e
Yeni Kıbrıs Cumhuriyetinin bütün Kıbnslı kardeşlerimize
dua eder ve inanırım.”
32-3(5 derece santigrattan
Bundan başka Fransa EOKA’cılardan bir Rum,
yukarı çıkacaktır.
uğurlu
olmasını
ve
sulh
ve
sükûn
içinde
istikrarlı
bir
varlık
temin
diin
öğleden
sonra,
tasamı
Cumhurbaşkanı De Gaulle,
Bugün öğleden sonra
orta şiddette veya sertçe
etmesini diler.
göndermiş olduğu tebrik me funda bir tabanca ve beş
deniz ıııelleutlerl zuhur
sajmda iki ülke arasında iş­ kurşun ile yakalanarak tev
kif
edilmiştir.
birliği yapılabileceğine işa­
Mahpuslar Affolundu
K IB R IS A G E L D İ: Bugün yapı­
lacak törenleri takip etınek ve
bu arada Mehmetçiklerin adaya
çıkışlarını tesbit etmek amacıyle, gazetemizin İstanbul M u­
habiri arkadaşımız Muhsin Şe­
ref Kök, dünkü T. H. V ııça&ı
ile adamıza gelmiştir. Kesim,
arkadaşımızı Hava Alanında
tesbit etmektedir
(Foto. Bozkurt - B1L.BAY)
[VALİ DÜN AKŞAM SON VEDA
KONUŞMASINI YAPTI
Türkiye’nin Kıbrıs Büyü­
kelçiliğine tâyin edilmiş bu
binan Emin Dirvana’nm bu
Rün Kıbrıs’a hareket etmesi
Cumhurbaşkanı Makariitimatnamesini sunması
beklenmektedir.
Dün aksam geceyarısı Lef koya’da TemshcJıer Meclisi salonunda yapılan K ıU n 8 C În n m îrîy e tF îrı^H Î*^iW îîu n d e ın b î^âh tîc !
Türk - Yugoslav
Münasebetleri
Geliştiriliyor
•Ullınıı... .
Kıbrıs Valisi Sir
Dr. Küçük Türkiyeden Gelen
Heyeti Ziyaret Etti
Cumhurbaşkanı Yardım
cısı Dr. Fazıl Küçiik, Kıbrıs
m dün gece yansından iti­
baren bağımsızlığa kavuş­
ması dolayısiyle yapılacak
törende Türkiye’yi temsilen
evvelki gün Kıbrıs’a gelen
Türkiye Millî Birlik Komite
si mensublarından Tümgene
rai Cemal MadanoğJu ile
Profesör Ömer Özek, Pro­
fesör Süheyl Derbil, ve Tür
İstanbul Teknik Üniversi
»e d ’ni temsilen Kıbrıs’ın baRımsızlık törenlerinde hazır
|bulunmak üzere Ordinaryüs
Profesör Hilmi İleri, dün öğ
Beden sonra adaya varmış
Itır.
Öte yandan Kıbrıs Türk
Ciiltür Derneği
Başkanı
IMehmet Ertuğrııloğlu da ay
|nı gayeyle dün akşam Kıb­
rıs’a gelmiştir.
Altı Kişi öldü, ik i Kişi
Yaralandı
Dün Leymosun - Baf yoUunun 96’ncı milinde bir oto
»üsle bir kamyonun çarpışij&ası sonunda Yoliistü (KoPoni) köyünde altı kişi ölP n-üş; iki kişi de ağır surette
»aralanmıştır. Ölenler ara­
lın d a bir kadın’la J1 yaşmKa bir çocuk da bıılunmak1tadır.
her zaman istemiş ve bunun ('anlaşmalara uygun bir şe­
ve
temini için mümkün olanı kilde ve karşılıklı hak
yamağa çalışmıştır. Şu anda menfa atlarına riayetkar bir
imzalanmış bulunan anlaş­ kardeşlik ve işbirliği zihni­
maların tesis etmiş olduğu yeti dahilinde çalışmaları
sağlam ve adil temeller iize ile kültürüel, siyasal ve sos­
rinde kurulmuş olaıı Kıbrıs yal alanlarda mesut gelişme
Cumhuriyetinin,
adadaki ler kaydedeceği şüphesizdir.
Kıbrıs Cumhuriyetinin,
Türk ve Rum cemaatlarının
( Devamı Sayfa 6 (la)
ve bütün Kıbrıs’lılarm bil
si Başpiskobos Makarios’»
tevdi edip, Kıbrıs Cumhuri­
yetinin ilânı dolayısiyle hü­
kümetinin Kıbrıs’taki Kon­
solosluğunu Başkonsoloslu­
ğa yükseltme kararını altlı­
ğını bildirmiştir.
Türk ve Yunan Askerle-rinin Gelişleriyle ilgili
BATI A L M A N Y A KI BRI S
CUMHURİYETİNİ TANIDI
Kıbrıs Cumhuriyetine İyi Dilek
Mesajları Gönderilmekte
Konsolosluk Vazifeleri
|
EOKA’cı Rum Tabanca
ile Yakalandı
Kıbrıs Türklerinin Bağrından Doğmuş Olan
LEFK0ŞA TÜRK BANKASI
s
( B O Z I D B 1 )
SAYFA 4
i
I
Oku! Müfettişi
Hulusi Menteş
Amerika’ya Hareket
Ediyor
BAŞLAYAN YENİ ÇAĞ
OSMAN TÜRKAY
Kıbrıs tarihinin bir faslı kapanmış
önümüzde yeni bir sayfa açılıyor. Bugün
Cumhuriyetin ilk gününü idrak ediyo­
ruz. Seksen iki yıl iki ay süren Ingiliz
sömürge idaresi sona ermiştir. Bu müd­
det içinde, Kıbrıs Türkü, gerek İngiliz
idaresinin tek taraflı baskısından, gerek­
se Rumların imha siyasetinden yıpran­
mış, madddeten zayıf bir duruma düş­
müştür.. Bununla beraber, milli benliği­
ni, Türklük azim ve şuurunu kaybetme­
yen Ada Türkleri her güçlüğü uenerek
dinamik bir kütle ,bir Türk toplumu ya­
ratmış ve yaşatmıştır.
Cumhuriyet devrine gelecekten emin
olarak girmekteyiz• Yeni rejimi yaşatmak
ve bu memlekette komşu toplumlarla
barış içinde var olmak azmindeyiz. Güç­
lüklerin henüz yenilmediğini, engellerin
aşılmadığını müdrikiz. Yeniden doğuyo­
ruz. Anayurdumuzun himayesi altında
kurulan bir idarede eşit şartlarla çalış­
mak ve yükselmek haklarını kazanmış
bulunuyoruz. Fakat kalkınma yükselme
ve kurtuluş savaşımızın henüz başladığı­
nı da biliyoruz. Bizi yolumuzdan dön­
dürmek, geriliğe sevketmek ve bu suret­
le sömürmek istiyecek olanlar karşıların­
da granit bir kütle bulacaklardır.
Barış idealini benimsemiş, ona bütün
varlığımızla bağlanmış bulunuyoruz. İki
toplum bu ideal uğrunda çalıştığı müd­
detçe ada refah ve saadete kavuşacaktır.
Karşı toplumun haklarına ve hürriyetine
saygımız vardır■Onların da bizim hak ve
hürriyetimize saygı göstermesini bekli­
yoruz. Ancak bu şekilde bir siyaset güt­
tüğümüz takdirde, barış içinde birlikte
var olmamız mümkün olacaktır.
Doğu Akdenizde bugün doğan bu
yeni devlet samimiyet ve iyi niyet saye­
sinde varlığını devam ettirecektir. Türk
toplumu, uyanan millî şuurun ve vatan
sevgisinin ışığı altında barış içinde çalışa­
cak ve sömürge idaresi esnasında kay­
bettiği zamanı telâfi etmenin yollarını
arayacaktır.
Cumhuriyet kurulmuş olmakla be­
raber, Kıbrıs ufuklarındaki kara bulutlar
henüz dağılmamıştır. Bu memleketin ba­
rışma ve huzuruna kem gözle bakan, iki
toplum arasına nifak tohumları saçan
bozguncular henüz meydanı terketmemişlerdir. İşte bundan ötürü, Türk
toplumu olarak yeni çağa ihtiyatla gire­
ceğiz. Daima uyanık olacağız. Hakları­
mızdan feragat ve fedakârlıkta bulunmıyacağız• Barışçı gayemizde
başarı
sağlamamız için mücadelenin henüz baş­
ladığını her zaman hatırlamamız gerek­ i
mektedir.
I
Seksen iki yıllık bir ayrılıktan sonra
şanlı Türk ordusunun kahraman Meh­
metçikleri, bugün bir Türk yurdu olan
Kıbnsa auak basacaklardır. Onları, kar­
şılamak, bağrımıza basmak bize sonsuz
bir gurur ve heyecan vermektedir.
Lala Mustafa Paşa’nm Mağusa’yı
fethinden 389 yıl 15 gün sonra aynı ka­
sabada Türk askerleriyle karşılaşmak,
şüphe yok ki tarihî önemi büyük bir hâ­
dise olacaktır.
Ada Türklüğü bugün hasret dolu
kucağını açmış Mehmedini bağrına bas­
maktadır. Onlar bu memleketin barışını
koruyacaklardır. Tarih boyunca devirleri
kapatıp yeni bir devir açan, zamanın
akışını durduran, tarihin seyrini değişti­
ren Türk ordusu, şüphe yok ki bu kutsal
görevi başaracaktır.
Bugün her zamankinden heyecanlı­
yız. Bugün her zamankinden umutlu­
yuz- Çünkü artık Mehmetçiklere kavuş­
muş bulunuyoruz. Sevincimizin, mutlu­
luğumuzun tek sebebi de işte budur.
Geçmiş, karanlık uçurum ve yıkıntılar
la doludur. Gelecek ise önümüzde ay­
dınlık bir ufuk aşmaktadır. Bu ufuğu ge­
nişletecek ve yeni çağın ışığı altında ka­
ranlıklan parçalayarak yolumuza devam
edeceğiz.
t a r z s a n
JfcVJL
ü mKKKmmmKmm
BİR HAFTA ÖLÜMLE MÜCADELE ETTİ!.
Amatör avcı olan Guy Lamour, Tam 164 saat aç-susuz,
kendisini kurtarmağa gelecek olan orman kolcularım
bekledi. Fakat ne gelen, ne de giden vardı. Hayatından
ümidini kesmişti..- Ama...
i
if
Bay Hulfisi Menteş
?
î
Kıbrıs Türk İlk Wiul Baş
y Müfettişi Bay Hulûsi Men­
?
teş, Londra yolııyle Ameri­
ka’ya gitmek üzere bugün
uçakla Kıbrıs’tan ayrılacak
¥
»*« tır. Bay Hulûsi Menteş İn­
giltere’de iki hafta kaldık­
tan sonra “America” adlı
yolcu vapuru ile Birleşik
y Amerika’ya hareket edecek
y
y tiry
y
y
Birleşik Amerika’nın bey­
nelmilel eğitim programı ge
reğince Amerika’da altı ay
kalacak olan IIulûsi Bey, öğ
y retmenlerin kendi sahaların
y da geliştirilmesini hedef tu­
y
tan bir kursa iştirak edecek
tir.
i
i
I
1
l
I
i
İ
1
i
Kiraiık Ey
Lefkoşada Mahmut Paşa
| sokağındaki 103 numaralı ev
? kiralıktır.
y
y
İki oda aşağıda, iki oda
V
yukarıda, mutfak, Tuvalet ve
altından yanma banyosa ve
akar suyu ve geniş avlusu.
Ev kökten tamire tabi tutu
larak yeni bir hale getirilmiş­
tirMüracaat: Lefkoşada İstik­
lâl Caddesinde 16 ve 18 Nu­
mara.
KÖSE
Her nevi bisiklet akşamı
satış mağazası
Ayrıca yeni bisiklet, gaz
ocağı ve lüks satılır ve ta­
mir olunuiEMAL H.KÖSE
Afrikayı uyandıran liderler
HASRET SONU
16 AĞUSTOS, 1960
Lumumpa para çaldığı için h a p * ^
Nkrumah bir kulübede dogmuştu - Seku lu
sadece ilkokulu bitirmiştir - T o m Mboya dışa
da bile kabilesinin kepini giyer -Dr. Banda hap
se girdikten sonra kahraman olmuştu.
tisini kurmuş ve seçimleri
kazanmıştır- Böylece e*»
adiyle “Altın Sahili Bftşve
kili olmuştur. Gana ıstık la e
kavuştuğu zaman Nkrumah
tecrübeli bir lider olarak -ş
başına geçmiş, bu yılın Tem
muz ayında Gana İngiliz Mu
letler Camiasına dahil hir
Cumhuriyet ilân edilince de
işkaıı seçilmiştir.
r_ÂSTÎNK K. BANDA
aland Milliyetçi Lideri
eçen sene hapse girdik-^
sonra Dr. Banda millî
_ir kahraman olmuştur. 54
yaşındaki bu milliyetçi lide­
rin 40 senesi fakru zaruret
İçinde geçmiştir. 12 yaşında
iken oto - stop yaparak Gü
ney Afrika’ya gitmiş orada
tutunamayınca Amerika’ya
Afrika’ya geçmiş ve binbir
zorlukla 1937 de Nashville’
deki Tıp Kolejini bitirmiştir
Bilâhare Londraya gitmiş
ve doktorluk yapmağa baş­
lamıştır. Bu sırada Nyasaland’daki
Afrikalıların
Londra’daki temsilcisi ol­
muş ve 1958 de memleketi­
ne dönmüştür. İstiklâl için
mücadelesi kanlı hâdiselere
yol açmış, neticede
tevkif
edilmiştir. Banda 1 Nisan­
da serbest bırakılmış ve İn­
giltere ile istiklâl için müza
kerelere
iştirak etmiştirDr. Banda hâlen bu uğurda
mücadelesine devam etmek­
tedir.
PATR1CE E. LUMUMBA
Kongo Cumhuriyeti
Başvekili
Belçika Kongosu 30 Ha­
ziran 1960 da istiklâline ka
vuştuğu zaman, zayıf, top sakallı 34 yaşındaki Lumum
ba Başvekil olmuştur. Fa­
kat memleket bağımsızlığını
elde eder etmez asayiş bo­
zulmuş
ordu ayaklanmış,
K\vAME NKRUMAH
Katanga
eyaleti
kendi başı­
Gana Cumhuriyeti Başkanı
na
istiklâlini
ilân
etmiştir.
Afrika milletleri arasın­
da Ganayı başta istiklâle ka Lumumba duruma hâkim
vuşturduğu için Nkrumah olamamış ve Birleşmiş Mil­
bütün kıt’ada büyük
bir letleri yardıma çağırmıştır.
Kongo’da tahsilini yapan
kahraman olarak sayılmak­
Lumumba
19 yaşında Staııta ve sevilmektedir. Gana’
leyville’deki
bir postahanenın C Mart 1957 de istiklâle
kavuşması, İngiliz bayrağı de çalışarak hayata atılmış­
yerine Gana bayrağının dal tır. On bir yıl sonra para
galanmağa başlaması bütün çalmaktan sanık olarak hap
Afrika için tarihî bir hadise sedilmiştir. Geçen senenin
Ekim ayında siyasî faali­
olmuştur,
Nkrumah bundan 51 yıl yetten dolayı tevkif edilmiş
önce çamurdan yapılmış bir Ondan sonra hürriyet için
bir kulübede dünyaya ge!- çetin bir mücadeleye giriş­
miş ve misyonerlerin işlet­ miş ve Belçikalılarıl^ooııgo’
tiği bir okulda tahsilini yap­ yu terketmeğe zorlamıştırmıştır. Bilâhare zengin am­ Seçimlerde bütün rakipleri
cası onu Amerika’ya tahsi­ ni yenerek liderliğe yüksel­
le yollamış, o da 1939 da miştir.
Lincoln Üniversitesini bitir
SEKUTURE
miştir. Gana’ya döndüğü za
man hürriyet mücadelecine
21 Eylül 1958 de yapılan
başlamış ve bu yüzden hap- referandumda Fransız AL
sedilmiştir. Sonra Halk Pav- rikasma dahil 8 bölgeden bi
Kongo’daki son hâdiseler
dünyanın alâkasını devrimi
zin enbüyük milliyetçilik ce
reyanlarına sahne olan A f­
rika kıt’ası üzerinde tekrar
toplamıştır.
Asırlardan beri yabancı
boyunduruğu altında, ipvidaî bir hayat yaşamış olan
milyonlarca insan, son Mr
kaç sene içinde millet v<v~
m kazanmış ve bağımsı*.-kavuşmuştur. İlk defa r
rak milliyetçilik hissinizi,
hürriyet arzusunu du>
bu insanlar, kuvvetli lide^ j
lerin gayreti ve mücadele­
si sayesinde, istiklâllerini el
de etmişler ve dünya devlet
ieri safında yer alabilmiş­
lerdir.
Hâlen Afrika’nın en faz­
la bahsedilen 5 liderini aşa­
ğıda tanıtıyoruz:
TOM MBOYA
Kenya İşçi Federasyonu
Genel Sekreteri
, Henüz 30 yaşında olan
Mibyo çocuk yüzlüdür, fa­
kat mücadelecidir ve iyi bir
politikacıdır- Tom 1955 de
dünya çapında şöhret kazan
mıştır. O zaman Mombosa li
maıımda patlak veren bir
grevi zinci işçilerin lehinde
halletmeğe muvaffak olmuş
tur.l958’de kendisi Akra’da
yapılan Afrika Milletleri
Kongresine Başkan seçilmiş
ve bu mevkii Nkrumah ile
paylaşmıştır. Tom yabancı
memleketlerde bile daima
mensup bulunduğu Luos ka
hilesinin sembolü olan ltep’i
giyen Kenya’da siyasî faali­
yet menedildiği zaman içti­
mai toplantılar yaparak mü
cadelesine devam eder.Bu se
ne Londra’da yapılan Ken­
ya üzerindeki görüşmelere
iştirak etmiştir.
Coşmak da
..............
Sevinçten hüngür hungur ağlamak ria
Hakkıdır Kıbrıs Türk’nim!
Seneler sonrası
Mehmetçiklerimizdir tekrar gelen;
Bu ne kavuşmaktır kardeşler?!
Hakikat oldu koca bir özlem —
İşte hasret sonu!...
Şayet bu sabah horozlar
Erken ötüyorsa,
Şayet ay batmak bilmiyorsa,
Sabah yıldızı gitmiyorsa.
Şayet minareler başkaysa
Bugünün tarifsizliğindedir.
Bütün bunlar Mehmetçiğim:
...........
Senin için
Hep vallaha hep senin yuzundendır!
Çılgın çılgın ağlarız da,
Ağlarken güleriz de!
Ne demek seneler sonrası
Bu kavuşmak?
Ne demek bu hasretin sonu,
Ne demek yarınların gelişi?
Şükür Tanrım!
Şükür bugünü de gösterdin bize!!
Şükür bir ana gelmedi bu ayrılık!
Nasıl yaşıyabilirdik
Döneceğini bilmeseydik Mehmed ım?
Gam yemeyiz artık
ölsek bile?
Sen varsın ya aramızda,
Sen varsm ya başımızda,
Gözümüz kalır mı arkada?
Hoş geldin seksen iki yıldan sonra!
Hoş geldin sen Mehmetçiğim!
Gel sarmaşdolaş öpüşelim,
Gel ağlaşıp dertleşelim!...
SEDAT TÖRî
ş— — — — — — — — — — —
Kitap
Satışı
15 Ağustos’dan itibaren Ortaokul, Lise j
ve Kollej Kitaplarımızın satışına başlandı­
ğını kıymetli öğrencilerimize müjdelerim, j
LÜTFÎ KİTABEYİ
bloktan da azamî faydalan­
mak istediği anlaşılmakta
dır. Nitekim kendisi hem
Washington’u hem de Mos­
kova’yı ziyaret etmiş, ikisin
den de yardım koparmıştır.
Seku Trııe’nin tahsili kıt­
tır. Sadece ilk mektebi bitir
miştir. Fakat kendisi şöylfi
demektedir: “Mektepte P
olduğunu öğrenmiştim. fani dünya yalnız Doğıu'
Batıdan mürekep değüdir.1
sıı la da 4 istikamet iflevcu'
HH*JJJjB
i i m m m ı ın n n n t n n M iııı t ıı m n M il M i l M t l lt ii H i i llllltlM
rini teşkil eden Gine, ‘‘Ha­
yır” diyen tek devlet olmuş
ve böylece Fransaya bağlı
kalmak istemediğini bildir­
miştir. Beş gün sonra Gine
müstakil bir devlet olmuş
ve 38 yaşındaki milliyetçi li
der Seku Türe Cumhurbaş­
kanı ilân edilmiştir. İşçi sen
dikalarmda faal durumu do.
layısıyle Ture’ye daima bir
Marksist gözü ile bakılmış­
tır. Mamafih kendisinin ev­
velâ milliyetçi olduğu ve iki
Gime Caddesi 49 ve 150
Halk arasında sık sık tek­ ceylân avlamak içüı kurduk­ Bir taraftan açlık, susuzluk,
TEL : 72552 - LEFKOŞA
rarlanan çok güzel bir dar­ ları tuzaklardan birine düş­ diğer taraftan soğuk, onu
bımesel vardır: “Öldürmeyen müştü. Düştüğü yer hayli tam manasıyle perişan bir
Allah, öldürmez” diye. Ne za derindi- Ve tuzağın kurulu­ hale getirmişti., iler haliyle
man ve kinıiıı
tarafmdan ğuna bakılırsa, burası çok kurtarıcılardan ziyade ölümü
Eski adresim olan Asma
beklediği belli oluyordu.
söylendiği bilinmiyen bu söz eskiden kazılmıştı.
Ormanın hemen hemen İnç
hakikaten çok doğrudur. Ba­
Av çukurunun içme düş­ Altı Sokak No. 3 - 5 den
karsınız yolda yürüyen bir insan uğramayan yerlerinden tüğünün altıncı
gününde dükkânımı Alaybey Sokak
birinde
bulunduğu
için
adam, başına düşen minimi­
mutlüş bir lııtma koptu. Rüz No. 17 ye naklettiğimi ve
ni bir saksının sedmesi ile Guy Labour'un vazıyeti çok garlar, dalları knıyor, ağaçla­ halis kahve satışına yeni­
oracıkta ölüverir de alev alev fenaydı. İçinde bulunduğu rı deviriyor, ortalığı birDnme den başladığımı sayın miiş T â J m n n n n n n n n m ı n m n ı ı i M ' n m ı m ı ı m ı n t i m i m ı m ı
ı ı u ı t n ı n ı ı ı t ı ı n n ı t n ı ı ı ı ı ı n ı ı ı ı n ı m m ı m m t n m m m i i m m m n n n m m i t i»
yanan bir ormanın ortasında bu derin çukurdan kurtulup, katıyorlardı. Bu intına Guy’- terilerime müjdeler, fintla İTlıiElı ı ı i i i ı n ı ı i i i n ı ı t ı ı n ı ı ı i M . . . n ı ı ı ı ı ı ı n n n ı n n n ı ı i ü i ı
■ •••■ •n n n n n m n m n n m n n n m n n n m m n n m n m n n m n m m m n m tm m ı ■
•ı m t ı m i n i m n n ı n ı m ı t m m m m ı
bulunan bir insan, kimseden karısının ve çocuklarının ya­ uıı asabım iyice bozmuş onu nmızın rekabet kabul etme
yardım görmeden, sapasağ­ nma tekrar ulaşabilmesi an­ yarı çılgın bir hale getirmiş­ diğim bildiririz.
MEHMET REFÎK
lam olarak ortaya çıkar.. cak büyük bn mucizenin sa­ ti*
Hem de hiç bir yerine hiç yesinde olabilirdi. Büyük
bir şey olmadan.. Bu gibi en­ ama çok büyük bir mucize­
GÜNLERCE Guy Labo­
teresan vakalara, sık sık rast­ nin-.
ur’u arayan ekipler ve ailesi
###
lar veya duyarız.
onu bulamayınca artık öldü­ ni tercih ediniz.
O AKŞAM KOCASINIM
Geçenlerde Paris civarın
ğüne iyiden iyiye kanaat ge­
51 Mecidiye Sokağı
dald ormanlardan birinde eve dönmediğini gören ba­ tirmişlerdi. Zira bir insanm
Cahit Ahmet
vukubulan ve günlerce gaze­ yan Labour, ertesi gün vazi­ bu kadar zaman, aç susuz bn
LEFKOŞA
teleri meşgul eden bir hâdise yeti hemen mahalli emniyet şekilde yaşaması imkânsız
şimdiye kadar duyduklarımı­ ekiplerine bildirdi. Ormanın bn şeydi. Her zaman olduğu
zın en enteresanı, en garibi içinde orman korucuları em gibi birkaç gün soma bu
ve en orijinalidir. Vaka, Guy niyet mesupları, herkes tara- hâdise de unutuldu. Gazete­
Labour adındaki bir Fransı- dan sevilen ve takdir edilen ler artık ondan bahsetmiyor­
zın avlanmak üzere, evden Guy Labour'u bulabilmek ga lardı.
Limasol Gazipaşa Cadde­
çıkması ile başlar-.
yesiyle bir an içinde ormanı
Fntma dindiği zaman, or­
•••
sindeki
Modem Mobilya evi
hallaç pamuğuna çevirmeye man kolcuları, yapılan tahri­
... KIRK YAŞLARINDAKİ başlamışlardı. Fakat hiç biri­ batı tespit etmek için orma­ ni Ankara Caddesi’ndeki
uzun boylu, yakışıklı bir si onun
ıstırap ve korku nın içine daldılar. Yıkılan dal Kooperatif binalarına nak­
adam olan Guy Labour, içinde kıvrandığı yerde bu­ ların, ağaçların arasından ge­ lettiğimi savın Limasol ve
Her Pazar yaptığı gibi o gün lunduğuna ihtimal vermedik­ çerek ormanın derinliklerine kazası halkına bildiririmde tüfeğini omuzlayarak tek leri içüı oraya gitmiyorlardı - daldılar. Guy’un altı günden
Modem Mobilya Evi
başına ava gitmek üzere günler insafsızca ilerliyor­ beri ölümü beklediği yere
Sahibi
evden ayrılmıştı. Hava soğuk du.
doğru ilerlemeğe başladılar.
MEHMED
ÖZEL
•• •
fakat güneşliydi.
Saatler sonra ormanın iyi­
★ W. WOODWARD, LTD., LONDRA
Labour, güzel bir parça
GUY LABOUR’UN hah cene derinliklerine dalan nakletmişlerdi.
vurmak amacıyle
ormanın hakikaten çok fenaydı.. Ya­ kolcular
bütün ormanı çın
ŞU ANDA PAR1STE bir
şimdiye kadar hiç girmediği nında bulunan yiyecek bitti­ çm çınlatan bir silâh sesi duy
hastahanede doktorların müş
(Dünyaca meşhur Woodward ağrı ilâcı imaltçıları)
ve bilmediği yerlerinden biri- ği için saatlerden beri aç dukları zaman gayri ihtiyarî
fik ellerinde bulunan Guy
risinde dolaşıyordu.. Neşeli ve susuzdu. Geceleyin çıkan oraya doğru koşuştular.
Labour içinde bulunduğu bu
bir Fransız melodisini mırıl­ ayaz içindi ki kanı dondur­
Silâhı atan, tam altı gün­ bâdiıeden nasıl olup da kur­
danarak avını arıyordu. La- muştu adeta. Üç gündenberi den beri bu derin çukurun
tulduğuna bir türlü akıl erdibour’un neşesinden eser kal­ buradaydı Ve daha kimbilir içinde aç susuz ölümü bek­
rememektedir Ve günlerce
mıyordu. Zira saatlerden kaç gün bu menhus yerde leyen Guy Labour’du- Or­ çektiği açlık meşakkatin acı­
beri ancak bir tek kekliğe kalacaktı. Kimbilir belki de man kolcularının ormanın
sını sevgili çocuklarının ve
rastlamış fakat onu da vura oradan lüç kurtulamazdı. Ve­ içinde aksiseda yapan sesle­ karısının çehresini, yorgun
★ LIQUFRUTA LABORATUVARLARI LONDRA.
mamıştı- Anlaşılan bu gün yahut Orman kolcuları ancak rini duyduğu zaman son bir
parmaklarıyla sık sık okşa­
avdan yana hiç nasibi yok­ kemiklerini bulabilirlerdi- Yu gayretle içinde bir tek kur­
makla fazlasıyla çıkarmakta­
tu.
karıda da söylediğimiz gibi, şun bulunan tüfeğine uzan­ dır.
(Dünyaca meşhur LIQUFRUTA Nebati öksürük
Hava yavaş yavaş kararı­ Guy Labour’un kurtulması mış ve tetiğe asılmıştı.
Karısının söylediğine göre
yordu. Bütün gün tepesinde hakikaten \
İlaha kalmıştı.
Silâhın patlaması üzerine Guy Labour, başına gelen
İlâcı İmalâtçıları)
parıldayan güneş yavaş ya­
Guy Labour, kuyuya düş­ orman kolcuları bir hamlede bu felâketin bir benzeriyle
vaş karlı dağların arkasında tükten sonra belki çıkabilirim oraya seğirtmişler adeta tanın bir daha karşılaşmamak için
kaybolmak üzereydi. O gün­ ümidi ile çırpınmış soma tü­ mayacak halde olan amatör ava çıkmamaya yemin etmiş­
kü kötü talihine küfrederek feğindeki beş mermiden dör­ Guy Labour’u sağ ve salim tir. Fakat zannımızca onun
söylene söylene eve döner­ dünü havaya sıkmış bundan olarak karşılarında gördük­ yaptığı bu hareket hiç doğ­
ken koskoca ormanın ortasın­ da bir netice alamaynıca çu­ leri zaman da hayli heyecan- ru değildir. Zira Allah bir ke­
da Guy Labour için hiç de kurun içine oturup, kadere lanmıışlar ve hiç vakit kaybet re onu öldürmek istesin.. Ar­
Kıbrıstaki Acentleri : PETERS DRUG H O II
lıoş olmayan bir hâdise vuku boyun eğmişti.
S E , Lefkoşa.
meksizin hemen onıı bulundu tık hiç bir şey Azrailin onun İS
Günler ilerledikçe Guy’un ğu yerden çıkarıp' yanlarına yakasına yapışmasına mani
buldu. Biraz da dikkatsizlik
......................... m..
eseri olarak Guy, avcıların hali büsbütün fenalaşıyordu. alarak en yakın hastahaneye olamaz.
ES.
171...I........I...... İl........I............... ... .....I l||,U,| ,,
Halis Kahve
Yeşilada Kuru Kahvesi’
Limasol ve Civar
Köyler Halkına
KI BRI S
B
HALKINA
u tarihî günde en candan tebriklerimizle bağımsız
istikbaliniz için saadet ve feyiz temennilerimizi
sizlere bildirmek fırsatını bulduğumuzdan dolayı bahtiyarız.
... YIŞ&L ORTAMA
AKTARILMSŞTH
■••»HMHııiHHiHinıijjj »*mmi!mmıumt«tj»mnjn«*»»t««»m,t,w
....................... „ ■ "■ •tınım
ı,tllll
............
»»mıı ni'uımımtım mm,,
...........•"••HM.tOMM, ... ........... ...... O.......
1*1.1 16 ACÜSTOS, 14«0
HAVVA 6
Aç kalmadan Zayıflama
Metodu
TAN YERİ
Cumhuriyete Girerken
Başarı ile tecrübe edilen yeni bir formüle göre,
belli başlı bütün gıda maddelerini yemek
serbest, fakat.
Yazan: AHMET ALPER
Kıbrıs Türklüğü! Yıllardır özlediğin gün ni­
hayet geldi. Kollarını
açmış anasına kavuşmak
için çırpınıp duruyordun. İşte emiıı ellerde ebedi­
yete kadar yaşıyabilirsin artık- Bu eeller seni bun­
dan böyle basarının, hürriyetin ufuklarında yük­
seltecek.
Hürriyeti ileriki günlerde tadacaksın.
Ozaıııaıı hakiki hürriyetin ne demek olduğunu öğ­
reneceksin. Hayatın ne hoş olduğunu o zaman göre
çeksin. Bunları gördükçe yaşama, çalışma ve yük­
selme gücün artacak.
“'Korkma! Sönmez bu şafaklar üzerinde yü­
zen al sancak.
Ufuklarını bir kızıllık kaplıyacak- Her taraf
al bayraklarla süslenecek, 15u yıldız göklerimizde
bütün gurur ve ihtişamı ile hürriyet rüzgârı ile
dalgalanacak artık.
Kıbrıs Türklüğü! Unutma 16 Âğustos’u, unut
ma. Bugün sen en kutsal vazifeni yerine getiriyor­
sun. Türk süngüsünün parıltısı gözlerinde alevle­
niyor. Fakat bu alev hak, hııkuk, adalet ve hürri­
yetin alevidir. Onun için korkma artık. Bütün ha­
yallerin gerçekleşti. Yağız Mehmetçiklerinin göl­
gesinde rahat uykularına dalabilirsin.
Nazarlarımızı çok gerilere çevirelim. Sene
1571- Türk kılıçlarının şakırtılarını duyar gibi
oluyorum. Allah, Allah sesleri geliyor sanki sur­
lardan. Bayraktar’ın kahramanlığını, bayrağını
görüyor gibiyim. Güzel Kıbrısımız alınmıştır. Fa­
kat altmış bin şehit kaııı bu mübarek toprakları
kızıllaştırmıştı. 389 seneden sonra yine bu müba­
rek topraklar üzerinde yıkılmaz bir kalenin sağ­
lam temelleri atılıyor. Bu kale ki artık ebediyete
kadar gittikçe sağlamlaşarak Türklüğün sarsılmaz
müdafaasını yapacak. Mehmetçiklerin süngüsü, şe
ref. namus ve hürriyetin bekçisi olacak.
Atalarımıza hitap ediyorum. Ey Bayraktar­
lar! Ey Cambulatlar! Artık rahat uyuyabilirisiniz.
Çünkü şehit düştüğünüz şu mübarek topraklar
üzerinde dünyayı dize getiren Mahmetçikler ada­
ya ayak basmak üzere.
Ey Uluslar, Kubilaylar, Kasanlar! Geçen giiıı
lerde seve seve canınızı verdiğiniz bu topraklarda;
artık hür yaşayacaktır. İşte ııaınus, şeref bekçileri
arslaıı Mehmetler “Dağ başını duman almış,’ marşı
ile sahillerimize yaklaşıyorlar. Kalkın Uluslar,
Kubilaylar, Mustafalar kalkın. Bugünleri siz de
görün. Sizin sayenizde, sizin akıttığınız kanlar bigörün. Sizin sayenizde, sizin akıttığınız kanla bize bu günleri bahşettiniz, Ruhunuz şadohuıı.
Ne mutlu sana Kıbrıs Türkü, Mehmetlerine
kavuşmuyorsun. Onları bağrına
basıyorsun. l(i
Ağustos senin en mes’ut günün oluyor. Sana yegâne düşen vazife, mazinin
karanlık günlerini
unutmak, atiye parlak gözlerle bakarak eskisinden fazla çalışmak, Bayraktarların, Ulusların ruhıınu şadetmektir.
Kahraman Mehmetler! Kıbrıs Türkünün lıasretini gideriyorsunuz. Bu öyle bir hasretlik ki üç
asır-.. Kıbrıs Türkü seni bağrına basarken ökadar
mes’ut, okadar sevinçlidir
ki; onları analarına
bağladınız. Sîzlere bütün Kıbrıs Türkü hoş geldiniz derken, vazifelerinizde başarılar temenni odiyorlar Kahraman Mehmetler..
Avrupa, müstemlekeleri­
ni, vahşi bir hayvanın
kendinden küçük ve âciz
mahlûkları öldürmesi gi­
bi elde etti- Friedrich Nietzche
AvrupalIlar A frika’yı didilim parçalarlarken,
titanın kuzey - batı ucunjlaki Şerifiye’liler de istik­
lallerinden endişe etmeğe
başlamıştı. Hattâ bir Fas
[Sultanı daha 1870 de Ameri
an mandası için Washingon’a müracaat etmişti. Faat batıya (California) doğ
ht yayılmakla meşgul Amo'ika sultanın teklifine müs
&et cevap vermemişti. Bu
liretle de, uzun zamandır
fa s ’a göz diken Fransa’nın
Karşısında esaslı bir engel
Jalmamıştı.
»F a k a t Fransa kuvvet kul
"anarak, açıktan açığa Fas’ı
jişgal etmedi.
Cezayir ve
Tunug’uri işgalinden sonra
Fas’ın da Fransız İmparator
Buğuna ilhakı, dünya efkâ­
rını, kolayca, Fransa aleyhi
pe çevirebildi. 1092 de bir
kuvvet haline gelen Fransa
İüııya efkârını topyekün
aybetmeyi de arzu etmedi­
ğinden Fas’ı başka bir yolla
fgali tasarladı; muhtelif
J-vrupa devletleriyle pazar­
lığa girişti, anlaşmalar yap
tı. İngiltere ile anlaşarak
kendisini Fas’ta serbest bı­
rakmayı taahhüt ettiği tak­
dirde, Mısır’da istediğini
yapılabileceğini söyledi. Bu
Şeytanî anlaşmada
büyük
rol oynıyan Ispanya’ya da
BULMACA
Hazırlayan: M. Ş.
123456789
ı
□ n n rr n n r T
2 □□■□□□□□□
“Nasd zayıflamalı” sua­ men kesin. Patates, makar­ 3 □ ■ □ □ □ □ □ □ □
line şimdiye kadar binbir na ve pilavı haftada bir de­ 4
cevap verilmiştir. Eğer şim fa ve az miktarda yiyin.
s □ □ □ *□ □ □ □ ■
diye
kadar duyduğunuz
Bilhassa şu meyva hırı ter 6 ■ □ □ ■ □ □ □ □ □
öğütlerden bir netice alama cih edin : Armut, elma, gray
7
dınızsa, aşağıda sunduğu­ trut, şeftali,
üzüm, incir,
s
muz en son formülü tatbik muz.
ediniz. Muhtelif tecrübeleri
Ş't sej)/.eler de şayanı tav- s n n n n n n n —
iyi netice veren bu met d'lun sLyei'iı-, Lahana, trup, ıspa­
Şokları sağa;
size de faydalı olacakı mu­ nak, iotnates. taze fasulye,
1. Hırs, lıiddet, Bir çift.
hakkaktır.
^
iy
patlıcan.
2. Nota.
Avustuıyanın baş
Zayıflamağa çalışırken şu^
.ateş - hıyar salatası- şehri. 3. Hakkında mulıabbet
noktayı hatırıni2tUü> kat-iyyemek olarak bol bol gösterilen. 4. Öbür taraf. 5ycn çıkarmayın; PeiMz kâ-y
^bilirsinizBir emirdir, İran Kraliçesi.
fi değildir; vücut harekeli­ :.VTBİKATA GEÇELİM..
6. Kazanın büyüğü.
Eski
de şarttır.
Yani perU1^Şimdi bu metodun mese- devir lisesi. 7. Yapan, garkın
jimnastik beraber gitmeli­ â perhizin ilk gününde na­ beceriksiz. 8- Teessür, yürür­
dir.
sıl kullanılabileceğini izalı ken attığımız. 9. K adınların
Perhizi yaparken aldığı­ edelim:
belden agağı giydikleri.
nız gıdanın çeşidine dikkat
Kahvaltı: Meyva, Kışın
Yukarıdan aşağıya:
ediniz. Bir gün protein ala­ portakal suyu, yazın bir şef
1. Suda yüzen kümes hay­
caksınız, ertesi gün sebze tali veya iizüm suyu. Çay ve vanı, Adalar denizi. 2. Harf
meyva yemeğe dikkat ediniz va sütlü kahve. Bir dilim ek okunuşu. Bir kurula her ay
Bu ti]) değişik gıda alma mokle peynir.
ödenen para- 3. Konuşma. 4.
sistemi vücudun, yağları da
Öğle Yemeği: Sebze çor­ Öyledir demektir. 5. Yeni te­
lıa çabuk kaybetmesini ko­ bası veya sebze yemeği. (Yu rim acele. Buncu ancak ve­
laylaştırır- Böyle bir perhiz karıda zikredilen sebzeler­ ren söyler. 6. Ala, eski devir
aynı zaman acıkmanızı da den). Salata. (Yağı az olma mekteplerindendü. 7. İnsan
önliyeeektir.
lı). Meyva.
topluluğu. 8- (Hayvan yuva­
KORKMADAN YEYİN !
Arzu edilirse, iki sebze sına) manasınadır. Hatve. 9.
Tavsiye edeceğimiz per­ yemeği
yenebilir. Meselâ, En şefkatli kalp onda bulu­
hiz,
zannettiğiniz kadar birincisi taze fasulye, İkin­ nur. Tersi bağ edatı.
sert olmıyacaktır. Nitekim cisi kabak olabilirDÜNKÜ BULMACAMIZIN
istediğiniz kadar et, balık
Akşam Yemeği: Sebze çor
HALLİ
ve yumurta yiyebilirsiniz. bası veya sebze yemeği, (Me
Soldan sağa:
Et ve balığın haşlanmış ol­ selâ yazm türlü). Sebze ye­
1. İki, Daima. 2- Mehmet­
ması şart değildir. Yumur­ meği alacaksanız başta do­
tayı sahanda da yapabilir­ mates suyu içebilirsiniz. Süt çik. 3. Ala, Miras. 4. Nil,
Adi, 5. Ameliye. 6- Tetik, dul.
siniz.
]âç veya muhallebi (Çok az 7. Gezi, 8. Çekil, Nur. 9. İki
Keza
istediğiniz kadar şekerli olmak veya sakarin
kat, Na.
peynir yiyebilirsiniz. Be­ ile yapılmak şartiyle). Pu­
yaz peynir, kaşar buna da­ ding de olabilir.
Yukarıdan aşağıya:
hildir.
Bu,
Sebze Listesidir. 1. İmalât, Çi- 2. Kel, Melek.
Yine istediğiniz kadar seb
Ki. 4. İlişik- 5.
Eğer birinci gün bununla 3. İhanet,
ze ve meyva yiyebilirsiniz.
Demlik,
La.
6. Ati- 7. İcra
başlıyorsanız, ikinci giiıı pro
Buna mukabil mümkün
tein Listesi’ni tatbik ediniz eden. 8. Miad, Uzun, 9- Aksi,
olduğu kadar az şeker yi­
Kahvaltı: Yumurta. (Sa­ Lira.
yin. Kızartmalarda un kul­
handa da pişirilebilir; yal­
lanmayın. İçkiyi kesin- Hem
nız az margarin yağı ile ha­ veya haşlanmış et. Garnitür
yalnız alkollü içkileri değil,
zırlayın). Bir dilim ekmekle olarak az sebze. Peynir.
gazoz, şerbet ve suyu dahil
Bir gün Protein bir gün
peynir. Çay veya kahve.
mümkün mertebe az için. Su
sebze listesine göre bu per­
samamak için çay faydalı­
Öğle Yemeği: Haşlanmış hizi
asgari
10
g ü ıı
dır,
veya ızgara balık. Kızart­ devam ettiriniz. Muhakkak
Günde iki bardak süt içe­ malara tercih ediniz). Yo­ bariz bir fark göreceksinizbilirsiniz. Bütün gün alaca­ ğurt veva peynir. Balık ye­ Eğer daha fazla zayıflamak
ğınız ekmek 3 dilimi geçme rine et
de olabilir. Arzu istiyorsanız perhizi 20 güne
melidir. Tuz kullanırken de edilirse yemeğe bir omlet çıkarın.
dikkatli olun.
ile başlaııabüir.
Ondan
sonra da şunu
Akşam Yemeği: Konsome unutmayın: Yemeklerinizde
Biskiiit, pasta gibi şeker­
li maddelerini, tatlıları ve veya herhangi et suyundan bol sebze, meyva, et, balık
fazla şekerli müskiratı lıe- yapılmış bir çorba. Izgara yumurta, peynir ve süt... Fa
M :
|
X
'**
»*«
!*!
$
't*
X
$
X
X
<§>
!*!
|
£
$|
£
DÛMMNMHFHtL
Bu yazılar( yazarın müsaadesi alınmadan iktibas edilemez.
63
Fas istiklâlini kaybediyor
Fas’ta yer vâdederek satın
aldı. Beri yanda Almanya İmparatoru Kaiser Wi!helın
de Fas ganimetine ortak ol­
mak istiyordu. Fransa, ingii
tere’nin de desteklemesiyle,
Fransız Ekvatüriyal Afrika
sı’nda Cameroons’un yanın­
da büyük bir parça vererek
Almanya’yı da satın aldı.
Şayet Almanya tazyik etme
şeydi, hâdiseler,
belki de,
bambaşka bir şekilde gelişe
cek, Fas yabancı işgaline gir
miyecekti. Fransa, Almanya
ya Sahra’nm güneyinde rüş
vet vererek, kuzeyde emeli
ne nail olmuştu.
Fas’a'müdahale için Fran
sanın eline 1912 de mükem­
mel bir fırsat
geçti. Fas
şehirindeki sultan, onu tah­
tan indirmek istiyeıı binler­
ce Berber tarafından kuşa­
tılmıştı. Şimdi, Fransa’nın
yapacağı tek şey sultanın
yardım isteğine “evel’ de­
mekti. Fransa, derhal
bir
ordu gönderdi , muhasarayı
dağıttı ve sonra da isyaııkâı
tebaalarına
karşı sultanı
“muhafaza” edeceğini ilân
etti.
Durum normale avdet et
tiği vakit Fas, kendini üo.
parçaya
ayrılmış buldu:
Fransız Fas’ı, İspanyol Fas’ı
ve Beynelmilel Bölge.
Fransa, tabiatiyle, aslan
payını kapmıştı. Memleke­
tin ve halkın
yüzde 90 i
(315,000 km kare ve 8 - 9
milyon) Fransızlara geçmiş
ti- Maamafih bu, teorik ola­
rak doğruydu. Birçok Fas
şehir ve kasabaları yıllarca,
Fransız işgaline karşı müca
dele etti; Fransa onları te­
ker teker sindirmek zorumla
kaldı. Güney Atlaslardaki
mücadele 20 vıl sürdü. Fran
sa’nın Fas’ı tam mân asiyle
işgal edemediğini bile söyler
sek mübalâğa etmiş olma­
yız.
Ispanya’nın hissesine,
o
\
Fas köylerinden birinde bir bayram günü.
memleketin kuzey
doğu
ucunda küçük bir parça düş
müştü.
(49000 km kare,
1.082.000 kişi.) Ispanyollar
da, Fransızlar gibi, parçala­
rını uzun müddet gerçek ma
nasiyle işgal edemediler. lspanyollar, bölgeleri merke­
zi Tetuan’ın gerilerindeki
Rif dağlarında yaşıyan Ber
borlerle senelerce çarpışma­
ğa mecbur kaldı.Bıı Berberlediıı lideri Abdülkerim (★)
1920 lerde isyan etti; Ispan
yolları, mağlûbiyetten, an­
cak Fransız vardımı kurtar
dı.
Çarpışmalar sonunda Ab­
dülkerim kaç1.’ fakat yeni
bir isyandan korkan tspanyollar hem-u hemeiı her köy­
de karakollar kurdularBeynelmilel Bölgeye
(Tanca) gelince, buralı ga­
yet küçük bf alanı kaplıyor
du (41 km2),
nüfusu da
170.000 idi.
Tanca, stratejik önemin­
den dolayı hiçbir memleke­
tin inhisarına bırakılmamış­
tır. Tanca’yı, yeni çağlarda
ilk işgal eden Portekizliler
oldu, tngilizlerin burasını
işgal etmesi gerektiği husu­
sunda
ilk teklif General
Monk’tan (sonra Albemavle
Riikii oldu) geldi. Generalin
1657 de hükümetin yazdığı
raporda aşağıdaki satırlar
okunmaktadır: “Boğazın ağ
zında, Barbary
tarafında,
Portekizlilerin Tan gar de­
dikleri bir kale vardır. Bu
kale bizim için çok faydalı
olabilir.. Yüz kişi kaleyi ko
rayabilir ve yarım düzüne
firkateyn de Boğazda, düş­
manlarımızın bütün trafiği­
ne engel olabilir.”
Mank’un teklifi derhal
nazarı itibare alınmadı fa-
kat 1662 de Portekiz Tan­
ca - ve Bombay’ı! - Ingilizlere terketti. Portekiz pren­
sesi Catherine’nin II. Char­
les’l a evlenmesi üzerine bu
stratejik önemi haiz iki şe­
hir II- Charles’e yüzgöriim
lüğü olarak verildi! Fakat
Bombay’ı değil) terketti; zi
İngiltere 1684 te Tanca’yı
ra •‘şelıir İrlandalI asi asker
lerin ve Fas’lı eşkiyaların
yuvası olmuştu.”
Fakat İngiltere Tanca ile
olan ilgisini hiçbir zaman ta
mamen kesmedi. Meşhur İn
giliz Amirali Nelsoıı demiş
ti ki “Tanca ya daima, Fas
gibi bitaraf bir devletin elin
de kalmalı, ya da İngiltere’
nin.” Tanca, bu sebepten do
layı, beyııelmilelleştiriiınişti. Tanca’ııın durumu. 1906
Algeciras (İspanya) Konfe­
ransında gözden geçirildi ve
beynelmilel statü de 1923 te
İngiltere, Fransa ve tspan
ya tarafından imzalandı
1945 te İkinci Dünya Harbi
sona ermek üzereyken, Tan
ca ile ilgili anlaşma. Paris’te
İngiltere, Fransa, Amerika
Aradığım
şey yatağın
üzerinde idi. Bu, göğsünde
üç kanlı delik bulunan g’enç
güzel ve çırılçıplak bir kal­
dın vücudu idi.
Başı duvardan yana dö­
nük olan kadının yüzü gö­
rülmüyor, yalnız vücudu­
nun harikulâde tenasübü
ilk bakışta kendini belli
ediyordu.
Sol memesinin üzeri halfifçe yırtılmıştı. Kurşun
buradan girerken, başı yu­
karı dikilmiş olan bu nazik
vücut parçasını önce sıyır
mış, sıyırırken de yırtmış,
geniş bir yara husule getir
mişti. Diğer iki delik, me­
menin hemen ultmda ve
birbirine pek yakındı.
Cesedin yanma yaklaşıp
hafifçe başını çevirdim .
Vücut henüz soğumamıştı.
Birden irkildim. Canlıya
benzeyen iki iri göz m üt­
hiş bir korkunun tesiri al­
tında bana bakıyordu. Sem
ra Tunç gözleri açık ölmüş­
tü. Yüzündeki ifade, ölümü
ne tekaddüm eden saniye­
ler zarfında ne kadar bü­
yük bir korku ve heyecan
geçirdiğini belli ediyordu.
Dişleri sıkılmış, yüz adale­
leri tekallüs etmişti.
Bir husus nazarı dikkati
mi celbetti. Üç yaradan sı­
zan kan yatakta pek bü­
yük bir iz yapmamıştı. Hal
kat içki, fazla şekerli ve
hamurlu gıda maddeleri
ASLA!. Bu da tek başına kâ
fi değil: Mümkün olduğu
kadar vücut hareketi lâzım
Evde sabahları İsveç Jim ­
nastiğine
hiç olmazsa 10
dakika ayırın. Otobüse ve­
ya dolmuşa binmekten vaz­
geçip yürüyün. Bilhassa ma
sa başında çalışanlar için en
şayanı tavsiye vücut hareke
ti yürümektir.
Bu zayıflama formülünü
harfiyen bir ay tatbik ettik­
ten sonra aynanın karşısına
geçince, büyük fark karşı­
sında siz de hayret edecek­
siniz.
ve Rusya arasında görüşül­
dü. Bölge üe yakın alâkala­
rı olmadığmdan, Amerika
ve Rusya müzakerelerde fa
al bir rol oynamadı. Konfe
raııs neticesinde Tanca’nıa|
sekiz devletin temsilcilerin­
den ibaret bir Kontrol Ko­
misyonu tarafından idaresi
kararlaştırıldı. Bu sekiz dev
let de Amerika, İngiltere,
Fransa, İspanya, İtalya, Bel
çika, Portekiz ve Kolanda
idi. (Rusya, Ispanya’nın bu­
lunduğu bir komisyona tem
silci göndermeyi reddetmiş­
ti.)
Tanca, Fas’ın bir parça­
sı olana kadar bu komisyon
tarafından idare edilmiştir.
★ Halen 70 lik bir ihtiyar
olan Abdülkerim Mısır’
da yaşamaktadır- İspanyollar, Fas’tan tamamiyle ayrılmadıkça dönmiye
ceğini söylemiştir.
buki göğüs nahiyesinden,
hem ue üç delik açılmış bir
gövdeden ııe kadar fazla
kan akacağını çoluk çocuk
bile pekâlâ bilirdi.
Kafamı kaşıyarak
bu
acaip halin cevabım bul­
maya çalışırken ayağıma
bir şey değdi. Eğihp bBJatım. Büyük çaplı bir taban
canın menevişli çeliğini ta
nıdım. Semra'nın karyola­
dan sarkan elinin hizasın­
da duruyordu.
Vay enayiler vay...
Hâdiseye bir intihar süsü
vermek istemişlerdi demek
Baksanıza, bizim polis de
budala idi çünkü?
Odayı gözden geçirdiğim
zaman açık duıaıı daktilo­
nun da hikmeti meydana
çıktı. Üzerinde taküı olan
Kağıda şunlar yazılmıştı:
“Artık tahammülüm kal­
madı.
İntihar edeceğim.
Hayata beni bağlayacak en
küçük
bir labıtaya bile
sahip değiLm. Dünyanın
boş ve mânâsız olduğunu
görüyorum.
ölümümden
hiçkimse mesul değildir.
Babacığım beni afetsin. El
veda.
SEM RA TUNÇ”
Daktilodaki kâğıdın üze­
rinde imza yoktu. Kâğıt
da nazarı dikkati celbetsin
kolay görünebdsiıı diye ma
kineden çıkartılmamıştı.
Bunu bizzat Semra mı,
yoksa katil m i yazmıştı?
Orasını şimdiden
kestir­
mek güçtü. Fbkaft bildiğim
tek şey, ben ne kadar Ha­
beşistan imparatoru isem,
bu cinayet de o kadar inti­
hardı.
Cebimden kalemimi çı­
karıp ucunu yerdeki taban
canın namlusuna soktum.
Böylelikle silâhın üzerinde
hiç
iz bırakmıyacaktım.
Bu,
7.65 mm. çapında
Smith And AVesson rovelveri idi. Tamburunda
üç
dolu, üç de boş kovan var­
dı. Anlaşılan boş kovanlar
rin çekirdekleri zavallı kı­
zın güzel göğsünde gömü­
lü idi. Tabancayı aldığım
yere bıraktıktan sonra oda
yı gözden geçirmeye başla­
dım.
Gardroba ve tuvalet ma­
1
» f 1 wpi"
sasına göz atmak, bu odu.
nın Semra Tune’a ait oldu­
ğunu anlamaya kâfi geli­
yordu. Zira, aynuııın önün
de müteaddit şişeler, kava
nozlar, ruj, allık, pudra ve
buna, mümasil bir sürü tu­
valet levazımatı vardı.
Gardrop ise rengârenk
hafif, yazlık elbise ile dolu
idi. Elbiseleri inceden incelye muayene ettim. Kanlı
veya göğsünde delik olanı
na rastlamadım. Göğüs ce­
bimden mendilimi çıkarıp
telefona ilerledim ve ahize
yi bununla kaldırdım. Tek
rar kalemin ucu ile Cazip
Tunç’un Ada’daki evinin
numarasını çevirdim.
Bir saat evvel konuştu­
ğum uşak çıktı. Ona hanı­
mını sordum:
— “Gelmedi efendim dallıa,” dedi. “Biz de bekliyo­
ruz.”
— “Sabah çıkarken bir
şey söylememiş mi idi?”
— “Ne gibi efendim?”
— “Döneceği saate da­
ir..”
— “Hayır efendim. Yal
mz arkadaşları ile konuş­
muş olacak ki, onlar da mü
temadiyen telefonla kendi­
sini arıyorlar. Kulüpte bek
lediklerini bildirdiler.”
Demek Semra evden in­
tihar etmek için değil, tek­
rar geri dönmek için çık­
mıştı.
— “Hanımın üzerinde sa
bah ne elbise vardı?.”
Bu sualim uşağı bir hay
li şaşırttı.
— “Anliyamadım efen­
dim?.”
Bir arkadaşı dİ duğumu
grup halinde gezmeye gitti
ğimizi, benim evde bir ce­
ket kaldığını, onun olup
olmadığım öğrenmek için
sorduğumu söyledim.
Uşak pek inanmamıştı
ama, terbiyeli bir insan ol­
duğu için daha fazla kurca
lamadan anlattı.
Semra’nın üzerinde ko­
yu yeşil
keten pantolon
ile beyaz çizgili açık yeşil
bir bluz varmış. Başmu getniş kenarlı bir hasır şapka
ile ayağına hasır sandallar
giyiyormuş.
(Devamı Var)
...ı> r"
ÖSS
Enternasyonal Socony Mobil
Petrol Kumpanyaları Ailesi
16 AĞUSTOS 1960 da CUMHURİYETİN
İL â n i m ü n a s e b e t iy l e k ib r is
HALKINI TEBRİK ETMEKTEDİR.
Mobil Oil Türk A.Ş.
Mobil Oil Hellas A.E.
Mobil Oil Co. Ltd. (B.K.)
MOBIL OİL KIBRIS
KIBRIS
RADYOSU
16 Ağustos 1960
SABAH Y A Y IN I
06.29 Açılış ve Program
06.30 Marşlar
06.45 Serhat Türküleri
07.00 Haberler
07.15 Dr. Fazıl Küçük’ün
Kıbrıs
Cumhuriyeti­
nin ilâm dolayısıyle
yaptığı konuşma
07.30 Kahramanlık Türkü­
leri
07.55 Radyo San’atkârları
Bir Arada
08.30 Türkçe Şarkılar
09.00 Rauf Raif Denktaş’m
Kıbrıs Cumhuriyetinin
ilâm dolayısıyle yaptı­
ğı konuşma
PROGRAMI
lar
12.55 Akordiyon Melodileri
13.00 Halk
Türküleri ve
Oyun Havain
13.30 Ayla Büyükataman’dan Şarkılar
14.00 Haberler
14.15 İngilizce Program
15.00 Kapanış
LİMİTED’in
Müstahdem, Satıcı, müşteri ve dostlanna
iy i temennilerini sunmak hususunda ulus­
lararası meslektaşlarının arzusuna
hassaten iştirak etmektedirler.
Orta Okul ve Lise Kitapları
AKŞAM Y A Y IN I
Orta Okul ve Lise kitapları tam takım
16,59 Açıhş ve Program
17-00 Köçekçeler ve Oyun
olarak kitabevimize gelmiş olup, ucuz fiatHavaları
larla satışa başlanmıştır.
17.30 Kadın Saati
Sizin de şimdiden bir takım ayırtmanız
18.00 özel Müzik Programı
menfaatiniz
icabıdır.
18.55 Akordiyon Melodisi
Kitabevimizde ayni zamanda her nevi
19.00 İngilizce Program
19.30 Haberler
kırtasiye ve okul çantaları en ucuz fiatlar19.45 Dr. Küçük’ün Kıbrıs
la satılmaktadır.
09-10 Karma Türk Müziği
Cumhuriyetinin
ilân
NECDET DtfKMECtOGLU
Oyun Havaları
dolayısıyle yaptığı ko­
KİTABEYİ -MAGUSA
10.00 Andiçme
Törenlinin
nuşmanın tekrarı
Naklen Yayını
20.00 Mehter Takımı
11.00 özel Çocuk Saati
20.30 Halk Türküleri
Yayınında Kıbrıs Cumhu
dan Eserler
ÖĞLE Y A Y IN I
20.45 Saz eserleri
riyetinin Kurulması ile
22 45 Marşlar
12 00 Ses Sanatkârlarından 21.00 özel Müzik programı 23.00 Kapanış
ilgili Rumca
özel bir
Şarkılar
22-00 Haberler
Program takdim edilecek
t&M TELEVİZYON
, j
12.30 Beraber ve Solo Şarkı­ 22.15 Türk Bestekârlarıntir.
Bu aşkamki Televizyon
Ü A U , t#
(BOZKCRİ)
SA Y FA 6
Kıbrıs ingiltereye Nasıl Terkedilmişti?
1878 de Kıbrıs tngıllzlere verildiği zaman Türkiye’ye göç edenlerden bir grup.
Cumhuriyet İlân M id i
RESİMLERLE OLAYLAR
( üçüncü Sayfadan Kalan )
h a r i ç t e k i m jd s ü l . v e t
ve taahhütler
Kıbr»* toplumlartaa 1
rıyetıeruu bagetten
ma. sagmauuanm
Mnkarios’a göre yeni C’ltnh ı- Dumıaıı üöyle <xc her ı"Ç
riyet, hariçte mes’ulivat ve ta­ sıy&»etmi uutip
ve KJars veyahut bunlardan
ahhütlerini yerine gct>eceİ5 gii •suraRil oır (:>arı§
birini Rusya devletinin elin
cünün yettiği kadar uluslarar- aşınanın vazıtenıu olm,
de kalır da bu devlet tayin
arası problemlerin •îultı rotuy­ ıiave etmtyur.
edilen topraklar
dışında
Gürsel in Mesajı
la halline, İşbirliğinin S -üşme­
Türkiye’den herhangi bir ve
sine ve barışın takviyesine yar­
Türkiye Deviat v©
ıl ım edecek; ve adanın bir bü­
ri istilâ etmek hevesine ka­
ıuet ttagK om O rgen^ ^
tün olarak gelişmesi ve refaha
pılırsa, İngiltere devleti bu­
mal Uurseiın mesajım gfc
kavuşmasını özliyecektir.
ralara silâhlı kuvvet gönder
d u k tu ıı
s o n ra T urK m ,,,'
K IB R IS ’IN R O I.Ü N E
mek hususunda zattı şaha­
O LA CA K t
K ıb r ıs Başkonsolosu y j j 1
neyle bir anlaşmayı kabul
Cumhurbaşkanı, sözlerine
Türel yaptığı kornism^1
Kibrisin rolünün birleştirici ma
eder- Buna mukabil, padi­
Kıbrıs
anlaşmalarım nıı?4j;.
hiyette olduğunu söylemekte
şah da Anadolu’da bııl timin
devam etmiş ve ‘‘Kı ırıs, şimdi maütau dur duğu memnJ
Hristiyaıı ve sair tebanm
bu rolü, bağımsız ve lıür h>r iuğu ifade etmıg ve bu mu
himayelerini sonradan dev­
devlet olarak daha büvttc çap­ nasebetle
t'uııüııuM,a5k(llı|
letler arasında kararlaştırı­
ta devanı ettirecektir” denıişUe
i
ardııncısuu
kutlayafllt
lacak surette İngiltere dev­
t.r
Kıbrıs
Ulara
refah
v« saaûet
BİRLEŞM
İŞ
M
İLLETİ.EK
letine vadede? ve Türkiye,
TEŞKİLATI VE K IB R IS
her alanda da büyük Ü4tji
İngiltere devletinin taahhü­
Makarios, k o n u ş m u ş :
*u
mu kaydetmelerini dilenip
dünü yerine getirmesi için
söz.'rrle bitirmiştir: "Ven-i .IrvKıbrıs adasını tasarruf ve
t bu tarihî anda hür davetler lir.
Vecdi Türel, konupm..,
camiasına girerken, Birleşik
idaresinin altında bulundur
devletler Teşkilâtının prensip sırasında Kıbrıs aıüa^maİBmasını kabul eder.”
ve beyanları çerçeve?! dahilin­
de, tekmil mes’uliyetlerıni o- nııııı hazırlanmasında çalı,
Bu vesikaya ilâveten, ada
muzlayıp
manevî
vazifesini şanlara da takdir ve teaekvaridatının senedeıi seneye
hakkıyle ifa edeceğini oevan kiir duygularını beyan et­
Osmanlı hâzinesine yatırıl­
eder.’’
miştir.
d r . k ü ç ü K ’ü n s ö y l e v i
KÖMÜRCÜ R A D IN ” Tanınmış Italyan yıldızı Sophia Loren,
ması şartı da ilân edilmiş­
Yunan Başkonsolosu {j
Dr. Küçük, imza töreninde
Ven
Roma’da,
“Kömürcü
Kadın”
İsimli
bir
film
çevirmekte­
tir. Bu protokole Abdii! Ha
bir konıişı
dir, Filmin baş rolünde bulunan Sophia Loren, son dünya han- yaptığı konuşmaya Kıbr’s tari­ Ilristopulos
midin “Hukuku şahaneme
hinde açılan bu yeni devri se­ yapmış ve Yunanistan Kr,’
esnasında, Roma’da yaşamış bulunan bir kömürcünün
asla halel gelmemek şartıyvinçle kutlarken,
omuzlara
maceralarını canlandırmaktadır.
bakanı Kjbnstantiıı Kara,
ağır ve mes’uliyetli bir yük ale muahedenameyi tasdik
maıılis’in
Cumhurbaşkanı
lındığınin
unutulmamasinm
ye­
ederim.” kaydına İngiltere
rinde olduğunu söylemekle baş Makarios’a gönderdiği nies*
sefiri,bıışartı aynen kabul
lamış ve memleket menfaatla jı okumuştur. Başbakan Ka
ettiğini bildiren bir taahhüt
rıyla halkın refahının herşeylıı raman!is bu mesajında, Kılı
name vermiştir.
ü3tünde tutulması bilindiği tak
dirde gayeye kolayca erişilece­ nsın bağımsızlığım kutla­
Bu şartlar arasında ayrı­
ğinde şüphe olmadığını anlat­ makta, bunun Kıbrıs j»
mıştır.
ca “Rusya Kars ve Ardahaönemi
belirtilmekte ı
TÜRK TOPLUMITNUN AZMİ Cumhuriyete parlak bir
ııı tahliye ettikten ve OsDaha sonra Türk toplumumanlılar içiıı bir Rus tehli­
nun takip edeceği siyasetin, ol­ t ikbal temenni edilmekte­
kesi kalmadığı görüldükten
gun ve münevver bir toplumun dir.
göstereceği dürüst ve açık bir
sonra İngiltere Kıbrıs’ı iade
En sonunda Sir Ilı
hareket olacağını belirten K ü­ Foot, Kraliçe Elizabeth
edecekti.”
çük, Zürih ve Londra anlaşma­
larına sadık kalınacağım, her ve Başbakan MaeMillan’ıı
Görülüyor ki bu derece
cemaate bahşedilen hak ve hür mesajlarını okumuş ve tire
sarih bir anlaşmaya îııgilte
riyetlere saygı gösterilecek, ne son verilmiştir.
adada yaşıyan her ferdin izzet-i
re riayet etmemiş ve mevcut
nefis ve şerefine en ufak ıir
şartlar vukubulduğu halde
tecavüzde
bulunulmıyacağıaı
Kıbrıs’ı Osmanlılara iade et
söylemiş ve İstiklâlin devam ememişti.
debilmesi için ebedî olr barış,
nizam ve asayişin şart olduğu­
1878 den sonra arka arka
nu anlatarak Türk cemaatinin
ya devam eden harbler İs­
bunu yapmağa azlml» okluğu­
tiklâl Harbine kadar gelmiş
nu tebarüz ettirmiştir
Dünkü Türkiye ga­
ve yeni Türkiye Devleti Lo
KÜÇÜK ÜN RİCA SI
zeteleri,
Kıbrıs’ta <’um
zan Konferansında Kıbrıs
Türk ve Rumlardan bu top­
huriyetin
bugün ilân
raklara saadet ve bahtiyarlık
üzerindeki bütün hakların­
edileceğini,
Siyasî faa
tohumlarım
ekmek
için
elele
dan vazgeçmişti. Bu, mecbu
vererek çalışmalarım rica eden
liyetin 1901’de başlıya
riyet tahtinde ve Yeni Tür­
Dr. Küçük, “önümüzde yapı­
cağını, ticarî alanda
kiye Devletinin selâmeti
lacak sayısız İşler vardır. Yo­
yeni vergi konulmaya
lumuzun
çetin
ve
sarp
olduğun
için yapılmıştı.
cağını, Mesken davası
da hepimiz müttefik bulunuyo­
ruz. Fakat hüsnü niyet daire­
m hal için kanun ha­
Bugün NATO camiası dev­
sinde hareket edilecek olunursa
zırlandığını, bu ay oletlerini huzura kavuşturan
bütün müşkilleri en erken bir
tu/, albayın general o- |
zamanda yenebileceğimize şüp­
Kıbrıs Cumhuriyeti, komü­
he yoktur” demiş ve sözlerin*
lacağım yazmaktadır- |
nist dünyaya karşı tek ccpşunları ilâve etmiştir: "Beşere
lar.
he halinde kalması icap
yeni bir hayat bahşedecek ve
eden ve bu gaye ile bilişen ALM ANYADA BİR tSBAİL’L l : Bugün, Almanya’da en çok bahusus Kıbrıs gibi dünya m il­
■--------------------- ----sevilen yıldızlardan biri; İsrail’in meşhur yıldızlarından Dallah
devletleri hakikî idealleri Lawie’dir.
letleri arasında şerefli oir mev­
Daiiah, halen Alman ya’da oynamakta olan “Vanan
ne kavuşturmuştur. Bunu, Kum " İsimli filminin galası İçin Franklurd’a gelmiş bulun­ ki ihraz etmiş bir kitleye hak­
kı olanı verecek yine bizleriz.
İngilterenin dünya sulhuna maktadır. Rus asıllı bir baba İle Alman asıllı bir anneden Onun
da hakkı istiklâl, hürri­
doğmuş
bulunan
Dallah,
Parisli
bir
modacı
Ue
evlidir.
karşı samimî hislerle bağîı
yet, izzet-i nefis ve şerefinin
oluşunun bir ifadesi olarak
rencide edilmemesidir.
TAKIP E D İLE C E K Y O L
kabul etmek yerinde olur...
Dr. Küçük, konuşmasında,
Türkiye. Yunanistan ve tnefl!-
Dünkü Türkiye
Basınından Özetler
Kıbrıs muvakkat kaydı ile Ingilizler tarafından işg al edilirken.
1878 yılının 4 Haziranın­
da, İstanbul’da İngiltere ile
Osmanlı Devleti ricali ara­
sında yapılan özel bir ıniaşma ile Kıbrıs'ı muvakkat
bir zaman ile îngilizlvrc dev
redilmişti. 1877 — 78 Os­
manlI - Rus Harbi neticesin
de Osmanlı imparatorluğu­
nun harbten mağlûp çıka­
rak topraklarıum büyük bir
kısmını Rusya’ya terletme­
si Osmanlı imparatorluğu
için büyük bir darbe oldu.
İngiltere ise böyle bir anlaş
mayi Avrupa muvazenesi
aleyhine bulduğundan der­
hal itiraz etti. Bunun üzeri­
ne Berliııde Avrupa’nın bü­
yük devletlerinin de katıla­
cağı bir kongrede barış şart
lan gözden geçirilecek ve
hafifletilecekti. İşte İngilte­
re bu konferansın arifesin­
de, Osmanlı Devletine ıniira
caatla kendisini kongrede
koruyacağını bana mukabil
bazı askerî sebeblerde Akde
nizde bir üsse sahip olması
gerektiği, bu iş için, de Kıb­
rıs’ın en elverişli yer oldu­
ğunu bildirerek, Kıbrıs’ın
kendisine verilmesini teklif
etti. Yapılan müzakereler
neticesinde taraflar anlaş­
maya vararak aşağıdaki mu
ahedeyi imzaladılar. Mualıe
dede şöyle deniliyordu.
“Eğör Batum ve Ardahan
Amerikan Başkonsolos­
luğu Bugün Büyük
Elçilik Seviyesine
Yükseliyor
Org. GürseFin Kıbrıs Cu Birleşik
Amerika Dışişle­
ri Bakanlığı, Kıbrıs halkı­
mkriyetme Mesajı
Her Sınıf Okuyucunun Takdirini Kazanan
B O Z K U R T
( Üçüncü Sayfadan Kalan )
Türkiye, Yunanistan ve İn­
giltere ile mevcut anlaşma­
lar ve bu dört memleket ara
sında daha da kuvvetlene­
cek olan sıkı dostluk ve müs
bet işbirliği sayesinde Kiıbrıslıların refah ve hayat se
viyelerini süratle arttırabil­
irsek için geniş imkânlara
sahip olacağına ve her ba­
kımdan parlak bir istikbale
namzet bulunduğuna kani­
im. Kıbrıs’lılara ve
genç
Kıbrıs Cumhuriyeti Hükü­
metine engin muvaffakiyet­
ler ve saadetler dilerim.”
Yepyeni bir idarehanede hazırla­
nıp yepyeni tesislere sahip bir matba­
ada en modern usullerle basılmakta
ye her gün bir yenilikle okuyucunun
huzuruna çıkmaktadır.
B OZ KURT
BİR DÂVA VE FIKÎR
GAZETESİDİR.
Her gün bir başyazı.
En tanınmış kalemlerin Sosyal,
Siyasal, Kültürel ve Edebî konular­
daki fıkralarını B O Z K U R T ’ tan
takip edebilirsiniz.
ENTERESAN KÖŞE:
Size dünyanın yedi iklim dört
köşesinden sırlar getirir.
Vali Dün Akşam Son
Konuşmasını Yaptı
( üçüncü Sayfadan Kalan )
KOCASINA JZIN ALAN K A D IN : Başkan Elsenhower, Coloradoda Denyerde bulunduğu esnada 17 yaşında genç ve güzel
bir kadın olan Mrs. Betty Steed, kocasının, hava üssünde bir
hafta İzinsiz kaldığını canının çok sıkıldığını anlatmıştır.
Başkan Elsenhower, göz yaşlan içinde derdini anlatan kadını
dinlemiş ve kocasına derhal İzin verilmesini emretmiştir
SPOR SAYFASI’ nda
Günün en heyecanlı ve en önemli
spor haberlerini, en tanınmış kalem­
lerin fıkra ve yorumlarını bulabilir­
siniz.
’
Dünyanın Etrafında
:
Adım Adım:
Şimdiye kadar Türkçe yazılmış
en büyük ve en ilgi çekici ropörtaj
serisidir. Nejat Muallimoğlu bu röportajlarında size adım adım dünyayı
dolaştıracaktır.
Günün siyasî haberlerini, aktüali tesini resimleriyle ve yorumlarıyle
BOZKURT'tan takip ediniz.
BOZKURT her gün size bir yenilik vadediyor.
Her gün bir BOZKURT alınız.
da eski kara günlere dönme
ği aklından geçirmeyeceği
konusunda iyimserlik izhar
etmiştir.
Kıbrıs’ın bağımsızlığa ka
vuşmasmdan duyduğu sevin
ci belirten Vali, “Bu a kşam
[bir İngiliz kolonisinde uvuyacaksınız Fakat yarın sa­
bah bağımsız bir cumhuri­
yette uyanacaksuıız” demiş
tir.
Bazı kötümser kimselerin
cumhuriyet idaresinde hal­
kın birbirine geçeceğine da­
ir ilen sürdükleri yersiz fi­
kirleri tenkid edeıı vali, u cu
rumun kenarına kadar yak
taştıktan sonra geri dönen
nalkın tekrar böyle bir ka­
ranlığa sürüklenmesine im­
kan olmadığım belirtmiştir.
Memlekete Britanya’dan
ve sair kaynaklardan’ dökü­
lecek olan sermaye ile Kıbns”n kısa zamanda refaha
kavuşabileceğini, ve başka­
larını hayrette bırakacak de
reeede ilerleme kaydedece­
ğini
söyleyen Sir Huglı,
bundan sonra geleceğinize
bizzat kendiniz yön verecek
smız demiştir.
Vali, konuşmasının sonun
nın bağımsızlığa kavuşması
ve Kıbrıs Ilükûmeti’ııi tanı­
yarak, İG Ağustos, bugün­
den itibaren Lefkoşa’dakı
1başkonsolosluğunu Biiyiik
Kleilik seviyesine yükseltti­
ğini bildirmiştir.
İlk Amerikan Büyük Elçi
liginin Kıbrıs’a varacağı
nuıııa kadar
Ij- Douglı,s
Heck, Birleşik Amerika ma*
lahatgüzarı olarak vazife
recektir.
Boınba Atıldığı Haberi
Asılsızdı
Son dakikalarda AşflP
Pyrgo yakınlarında Rtım'
lar tarafından bomba atıbb
ğuıa dair verilen haberin
asılsız olduğu anlaşılınıştıi’Bununla ilgili olarak M’
gisine müracaat ettiği®'*
Lef koşa Merkezî Polisi mes
ui memura, bu konuda so­
ruşturma ve araştırma î’8'
pıldığını, fakat bomba
rast 1ntimad ığı nı bildirnıiştir.
Cumhuriyet Şenlikleri
Esnasında Vuruldu
Düıı geceyarısındarı s011'
ra Cumhuriyetin il&nl Jf",
likleri esnasında (lime ^
desiııde basımevimiz .v1" '
nındaki bir evin balkon1111
da bulunan Oülten Yu®1
adında bir kadın yüzünde
vurularak ağır surette yftT‘'
lanmıştır.
Yaralı hastam
ney,, kaldırılarak tedavi,l
tıntı alınmıştırJ.
Cumhuriyete Girerken!
I jefkoşa’da Eski
zarı Meydanındaki
Türk ve ecnebi »poW'
çok iyi tanıdığı Ali
Kıbrıs Cumhuriyetine»
(yirmi) ayrı ayrı
; ..j
AVNt ANDA: Uçaklar geliş tlkce ınQQnı„
çullanış şekU de geliştirilmesi gereken hl
?’1aVtt yolunu
ırtaya çıkmaktadır. Hava alanları moderl. . . i l ? , 1" olarak
fer İhtiyaçlarına göre geliştirilmeğe ç a lıs ıim ^ t î v* 8eyrU'
futbol ve atlet potinleri
ııeseleyl halletmiş en modern hava a?anlnnnd
w
bn
girmektedir
- Fransisko atom. Resimde gttrüldtttttT.M * P *
0la,, da başarı temennisinde h l ?
° nCfk
ve Ikınftl yapabHmektedîr''a lunmnç vr K,bm
veda etmiştir-
W klîln
Kurt Baba, »ö 49
lbpkoşa
uv/*uuıvr
■r ı ■
» * m
î
Küçücük
■
ETİ
LTD.
ŞUBELER-AMBARLAR
4» İthalâtçılar - İhracatçılar
MERKEZİ DAİRE
*
MAĞUSA -LEFOŞA -LÂRNAKA -BAF
TELEFON: 2742,3017,2073 & 2074
LİMASOL -KIBRIS Tel: 2156 (4 Hat)
ııitis Şirketi,
Nikolas ve
Kostas Lanitis
adlarında
iki enerjik kardeş tarafın­
dan 1896 yılında kurulmuş­
tur. Şirket ilkin Kıbrıs şa­
rabı ile kuru üzümünün ih­
racatı ile meşgul oluyordu.
Bütıin işler yalnız iki kar­
deş tarafından yapılıyordu.
Kuru üzümleri kaşalara iki
kardeş yerleştiriyor şarabı
onlar teslim alıyor miııhalıabereyi onlar yapıyor, eş­
yaların vapurlara yükletilmcsine onlar nezaret ediyor
lardı. Bütün bu işleri biti­
rebilmek için birçok geceler
sabahlara kadar çalışıyor­
lar ve yalnız ellerindeki
işleri bitirmekle kalmıyor
fakat ayni zamanda çalış­
malarını harup ihracatına
da teşmil ediyorlardı. Çok
çalışmaları ve sabırlı olma­
ları sayesinde Nikolas
ile
Kostas, N. P. Tfanit is Şir­
ketinin temelini atmışlardı.
Bugün, Bağımsız Kıbrıs
Cumhuriyeti iyi ümitlerle
tür devletler safına katıluııaktadır.
Kıbrıs halkı artık, zengin
nimetlerini vermek için iş
»vermek istiyen bağımsız bir
[sahaya girmektedir. Kıbrıs
Ihalkı istikbalini bu sahada
[yaratacaktır. Memleketinin
[kendisine bahşettiği ümit
[verici
imkânları müdrik
[olarak terakki ve refahını
[kendi kuvvetleri üstüne te[melleştimek ve hayat sevi[yesiniıı istikrarlı bir şekilde
[yükselmesini sağlamak için
tabii kabiliyet ve vasıflarını
seferber edecektir. Bereket
[versin ki Kıbrıslılar
bir
memleketin daimî İktisadî
|inkişafını sağlıyan başlıca
[şartı teşkil eden bu İktisadî
[prensibe karşı doğuştan
mütemayildirler. Kıbrıs’ın
en büyük
ticari teşkilâtı
olan N- P. Lanitis Ltd. Şir­
ketinin tarihî gelişimini taI kibettiğimiz zaman bu tema
i yülii, yâni kendi kendine
i gelişme temayülünü büyük
ölçüde kavrayabiliriz. N. P.
! Lanitis Şirketi Ltd., yalnız
j Kıbrıslıların teşebbüsü ile
[yaratılmış küçük bir devlet
t olarak vasıflandırılabilir.
2371, 2141 (3 Hat)
Kostas P- Lanitis
Filhakika N. P. Lanitis
Şirketi; tarafsızca ve hiçbir
fark gözetilmeksizin tatbik
edilen kanunları, nizamları
ve prensipleriyle
küçük
çapta bir devlettir. Bu kü­
çük devlet
Kıbrıs’ın her
sınıf halkına fayda sağlamjaktadıı*. “Çalışkanlık ve
dürüstlük sayesinde umumi
roplake,
menfaat.” İşte Şirketin ku­
rulduğu
tarihten
beri
benimseyerek
takibettiği
parola budur.
Kıbrıs için muazzam sayı­
labilecek bir şirketler grupunu etrafında toplayan ve
daha da genişlemek imkân­
larına sahip olan N. P- La-
Tecrit
Birinci Dünya Harbinden
birkaç
sene evvel Panos
Lanitis, iki kardeşin gayret
leriııi kendi çalışma! ari yİ e
takviye etmeğe başlamıştı.
İki kardeşin bir yeğeni olan
Panos Lanitis Şirketin bu­
günkü başkamdir. Dört yıl
İngiltere ile İsviçre’de tica­
rî ve İktisadî mevzular üze­
rinde ihtisas yapan Panos
Laııitis’in yeni bir eleman
olarak çalışmalara katılma­
sı Şirkete, ihracat tempo­
sunu artırmak ve buna pa­
ralel olarak, o zamana ka­
dar
Kıbrıs’ta bilinmiyen
sun’i gübre ithalinden baş­
layarak ithalât ile de, uşraşmak imkânını vermişti.
Şirket,
Kıbrıs’ta, sunî
gübre kullanılmasını yay­
makta büyük güçlüklerle
karşılaşmıştı- Çiftçiler su­
nî gübreyi soğuk bir alâka­
sızlıkla karşılamışlardı; kü
le benziyen bu acayip tozun,
mahsullerini artıracağı hu­
susunda
kendilerini ikna
etmek çok zordu. Nikolas
Lanitis bu faydalı mamülü
çiftçilere
kabul ettirmek
için meccanen veriyordu.
Fakat tarlalarını mahvetme
sinden korkan çiftçiler sunî
gübreyi kullanmakta yine
tereddüt
gösteriyorlardı.
Bn sonunda Nikola Lanitis,
sunî gübrenin faydalarını
tecrübe ile ispat ederek
çiftçilerin tereddüdünü da­
ğıtmaya muvaffak olmuştu.
N. Lanitis» çiftçilere sunî
gübreyi ayni tarlada tecrü­
be etmelerini tavsiye etmiş­
ti. Bir tarlanın yarısını su­
nî gübre lie gübreleyen öbür
yarısını da gübresiz bıra­
kan çiftçiler, tarlanın güb­
relenmiş kısmının diğer kıs­
mından çok daha
fazla
mahsul verdiğini hayretle
görmüşler ve o zamandan
sonra sunî gübreyi kullan­
mağa başlamışlardı.
Şirketin faaliyetinin dai­
mî surette yeni sahalara
teşmil edilmesinin bir neti­
cesi olarak yeni personelin
istihdamına
başlanmıştı.
plâkaları,
buklar, demir, İğne, .Su bo­
yazıha­
neler Çekmeceler,
Raflar,
şun, Kayışlar, Boya, Keten
Sandalyeler, Yazı
makine­
tohumu
leri, Hesap makineleri
ve akşamı. Aletler,
Lamarinalar
Kalay, Kur­
yağı, İnşaat
ve
Harup (öğütülmüş ve öğü
Endüstri malzemesi ithalat­
tiilmemiş), Harup çekirdeği,
çıları ile toptan ve paraken-
kuru
de satıcıları.
üzüm ve sair Kıbrıs
mahsulleri ihracatçıları.
ZİRRAT VE
KİMYEVÎ GÜB RELER ŞUBESÎ
Kimyevî gübre Tohum­
luk patates, Kükürt, Asit ve
sair Kimyevî
maddeler it­
ZÎRAÎ VE BÖCEK
ÖLDÜRÜCÜ 1LÂÇLAR ŞUBESÎ
İNŞAAT MALZE­
MESİ ŞUBESÎ
Her çeşit Kereste, Kont-
Her şube bir bütündür ve
nispeten büyük ölçüde ba­
ğımsızdır.
Her ne kadar
mes’ul idarecisi başkanlığa
karşı mes’ul ise de salâhiyet
Çerçevesi geniştir. Şubesi­
nin gelişmesi büyük ölçüde
kendi faaliyetine bağlıdır
ve teşebbüs sahası hemen
hemen hudutsuzdur. Genel
olarak
Şirketin teşkilâtı
ve
Şirket, işlerinin daha
sistemli bir şekilde yapıl­
masını sağlamak için çeşitli
faaliyetlerini aşağıdaki şu­
belere taksim etmiştir:.
ma
maksatları
sula­
için her
sairenin ithalatçı ve toptan
perakende satıcıları.
ELEKTRİK EŞYA­
LARI VE SIHHÎYE
ŞUBESİ
motor ve startörleri Maki­
ları” Su motorları, Traktör
neli sabanlar, İnşaatta kul­
lanılan makineleri Kompre­
bükülebilen teller, priza ve
emniyetler Ev ve endüst­
Ziraî ilâçlar ve böcek öl­
dahil, endüstriyel ve
türlü makine, Deniz motor­
Borular, Kablolar, Kolay
sörler, Skuterler, Marangoz
aletleri, Maden
sanayiinde
kullanılan aletler, Yoğurma
makineleri Otomobil akşa­
ithalâtçı
riyel elektrik eşyaları, Buz­
ve tevziatçıları. Ayrıca her
luklar, Çamaşır makineleri,
türlü ziraatçılık için ilâçlar
Mutfak eşyası, Merkezi ısıt­
rai Makinelerle
ithal etmektedir.
ma teçhizatı, Banyo takım­
ları ve genel
olarak her
çeşit Elektrik ve Sıhhiye
yaların ithalâtçı - ve satıcı­
ları.
eşyası ithalatçı, toptancı ve
TİCARET EŞYALARI
TEFTİŞ ŞTJBESÎ
dürücü ilâçların
halatçıları.
KERESTE VE
İkinci Dünya üHarbinden
sonra
Kostas Lanitis’in
oğulları Nikos ile Evagoras
İngiltere’de, birincisi ikti­
sat, İkincisi de hukuk tah­
sili yaptıktan
sonra Kıb­
rıs’a gelerek Şirketi modern
esaslar üzerine teşkilâtlan­
dırmak işini üzerlerine al­
dılar. Bu yeni elemanların
Şirkete girmesi Şirketin ta­
rihinde bir dönüm . noktası
olmuş, yeni ve hızlı geliş­
melerin başlangıcını teşkil
etmiştir. Daha sonra Nikos
Panu Lanitis, İngiltere’nin
en büyük politekniği Lafpura’da tahsilini tamamlıyarak Kıbrıs’a gelmiş ve mü­
Mobilya, Madeni
ruları
ŞUBESÎ
Kereste inşaat malzemesi,
makineler ve sair eşyalar
ithal edilerek muhtelif özel
şubelere tevzi edildi
Şirketin faaliyetlerine ye
ni bir ruh hakim olmakta
ve her sahada yeni nıetodlar kullanılmaktadır. Yeni
şubeler kurulmakta,
ma­
ğazalar Kıbrıs’ın bütün ka­
sabalarına yayılmakta, me­
murlar ihtisas yaparak dai­
mi surette ilerlemektedirler. İleri gelen Şirket mü­
messilleri en iyi ticaret eş­
yalarını seçmek için kıt’aları aşmaktadırlar. Şirket
idarecilerinden Bay Stavros
Pittas haklı olarak “uçan
Kıbrıslı” diye vasıflandırıl
mıştır-
MOBÎLYA VEYA
DAİRE EŞYALARI
ŞUBESÎ
Çimento Demir ve sair çu­
İHRACAT
tehassıs bir makinist olarak
makine şubesinin idaresini
üzerine almıştı. Geçenlerde
de Andreas Panu Lanitis
Londra ve Cambridge Üni­
versitelerinde uzun yıllar
çalıştıktan sonra Şirketin
bugünkü müdiran heyetini
bir hukukçu olarak tamam
hımıştır.
SUGORTA ŞUBESÎ
iler türlü sigorta işleri
perakendecileri.
yapılır. İngiltere’nin “AT­
LAS”
Sigorta Şirketinin
Kıbrıs mümessilleri.
her memura yükselmek im­ zetilmeden yapılır. Yeter ki
kânı verecek mahiyettedir. memurlar Stavros Pittas ve
Yoannis Marangos
gibi
Bu, he r memura, kendi ka­ uzun ve Başarılı hizmetler­
biliyetlerine göre geniş nıes de bulunsunlar. Bu iki efen
Şirket Konseyinin
leki imkânlar bahşetmekte­ dinin,
dir. Bütün mevkiler
me­ azası olmaları, N. P. Lanitis
murlar için
ulaşılabilecek Şirketinin basit bir aile mümevldlerdir; terfiler
en essesesi hudutlarını aş/ığmı
yüksek mevki olan müdür­ ve gittikçe artan sayıda ai­
kimselerin
lüğe kadar hiçbir ,fnrk gö­ leye yabancı
MAKİNE ŞUBESÎ
'
Panos Lanitis
Diesel
menfaat sağlamalarına im­ memurların İktisadî seviye­
kân veren bir Şirket haline sini yükseltmektir. Ayni
geldiğini göstermektedirmaksatla on altı sene evvel
bir ihtiyat sandığı ile me­
N. P. Laııitjs Şirketi, bir­ murların bütün aile efradı­
kaç seneden beri, yüksek na da tedavi imkânları bah­
memurlarına, Şirkette serşeden bir tıbbî tedavi mümaleyeli olmadığı halde, ka­
zancı
üzerinden ikramiye essesesi kurulmuştu. Şirket,
ödemeği adet edinmiş bulun ayrıca, bir tekaüdiye sandı­
maktadır. Bundan maksat ğı kurmayı düşünmektedir.
KIBRIS İNŞAAT VE YOL
“LANtTIS KARDEŞLER” N. & F. LANİTİS EMLAK üzümü müstahsilleridir
Y A PI ŞİRKETİ LTD.
ŞİRKETİ
ŞİRKETİ LTD.
“LANITÎS” ÇİFTLİĞİ
(CYBARCO)
LTDKıbrıs’ın en büyük meşKıbrıs’ın en büyük em
Kıbrıs’ta sofra îizümü ve
rubat, tasfiye edilmiş yağ lâk sahipleri şirketlerinden
v.s, Sanayii
Coca-Cola’yı biridir Şirket adanın her turunçgil yetiştiren eıı büKıbrıs’ın
en büyük ve
Kıbrıs’ta şişelere doldurma tarafında şehirlerde ve avnı yük ve en modern çiftliğin tam teçhizattı inşaat ve yol.
salâhiyetini haiz şirkettir.
zamanda en büyük
sofra sahipleridir.
\
uçak, alanı, liman v.s. yapı
makineleri
Bugün N. P, Lanitis Şir­
keti yarım milyon liralık
yatırılmış sermayeye s.hiptir. 226 memur ve tahminen
100 işçi çalıştırmaktadır.
Açtığı krediler birçok de­
falar bir milyon lirayı bul­
maktadır ki bunun büyük
Lir k’smı suni gübre,, zira­
at ınakh’ -leri ve in^aa* m»!
şirketidir.
PANOS LANİTİS VE
‘ AMATHUS ’ DENİZCİLİK OĞULLARI
fYATIRIMŞİRKETİ LTD
LAR) LTD.
de 4
mı, Vinçler ve genel olarak
Endüstriyel, Elektrik ve Zi­
bu cins eş­
Oociete Generale do Surveillance S. A, (ineve’ııin
Kıbrıs Genel Mümessilleri
zemesi iizcrinded:r- Her in­
tanın, aksı ispat edilinceye
kadar dürüst olduğu görü­
şüne nıanaıı Şirket, müşte­
rilerine ve bilhassa köylü
çiftçilere büyük kolaylıklar
yapmaktadır Şirketin çift­
çilere karşı özel bir sempa­
ti göstermesi adet olmuştur
çünkü gerek Şirketin kuru­
cuları gerekse onların torun
lan ziraat ışleriyîe fnpspttl
olduklarından Kıbrıslı çift­
çilerin karşılaştıkları güç­
lükleri iyi bilirler.
TRİKOMO ZİRAAT
ŞİRKETİ LTD.
SİNEMA FİLM LERİ
İTHAL ŞİRKETİ
“DEANA” LTD.
N. P. Lanitis Şirketi, bir
milyon liradan fazla serma­
ye yatırdığı aşağıdaki kar­
deş şirketlerle de alâkadar
olmakta ve onları kontrol
etmektedir:
Harup, turunçgil, zeytin
Hava ve deniz yolları şirMuhtelif müesseslerle ve sair ağaçlar yetitirmekSinema ve benzeri müesketlerinin Kıbrıs’ta en bii- alâkalı sermaye yatırım şir- le uğraşan büyük bir şirket- seseler için film ithalâtçıyük acenteleri.
keti.
tir.
lan.
Bütün bu kardeş şirketler 708 memur ile 4 binden fazla işçii çalıştırmakta dır. Yukarıdak i malûmattananlaşüacnğı
dımlarda bulunmuştur ‘ ve bugün kurulmakta olan Bağımsız Kıbrıs Cumhuriyeti nin iktisaden gelişmesiııdeoynıyacağı rol
^eçhile N, P.Lanitis Şirketi
Jutd., Kıtrısın S tic a îif f^inkişafma şimdiye kudur munzam yar­
-
( B O Z R Ü ;n x )
8AYFA 8
B
o
z
k
u
f t
Spor
m K S sM
F. Bahçe B. Takımı Kıbrısa
Gelecek
İstanbul — Fenerbahçe
kulübü, 18 ve 19 Eylül tarih
lerinde biri G. Saray’la, di­
ğeri mahallî bir takımla ol­
mak üzere iki maç için Ada
na’dan yapılan teklifi red­
detmiştir. Sarı - Lâcivertti­
ler, Millî Ligden önce G. Sa
ray ve Beşiktaşla karşılaş­
mamayı prensip olarak ka-
Dörtlü Turnuva
Pazar günü îstanbulda
Kasımpaşanın tertip etliği
dörtlü turnuva maçlarında,
Kasımpaşa -Beyoğluspor ile
1- 1 berabere kalmış ve Ka
ragümrük - Taksim î 2 . 0
mağlûp etmiştir,
İzmirde yapılan maçta
Altay - Göztepeyi 2 - 1 yen­
miştir.
An kar* — Beşikti^ yUp.
İstanbul — Pazar günü
Feriköy ile yaptığı maçı tığı ikinci maçınde; Ua, but
Fenerbahçe 2 0 - kazanmış­ sene Biripcı Kümeye vükst
P T j
’ i i ’e İ - l
tır. Sarı - lacivertli takım len
galip gelmesine rağmen berabere k e s ilm iş tir Maç
beklenen oyununu gösLer- uyutucu oİf aktan çıkamadı
mekten yine uzak kalmıştır. Her iki takılı da bütün kar­
(B) Takımı Kıbns’a
Feriköy ise mağlûp olması­ şılaşma boyunca tek giizel
Gidecek
na rağmen, kuvvetli rakibi hareket yapamadı.
Fenerbahçe (B) takımı­
karşısında ezilmediİlk devrede Beşiktaş penın Eylül ayı başında Kıb­
naltiden Ahmet vasıtasiyle
rıs’a gelmesi muhtemeldir.
Golleri, ilk devrede Yük­ tek golünü^ikinci devrede
Sarı - Lacivertli kulüp ida­
sel ve ikinci devrede. Selçuk d>Arif PTT ııiıı golünü kay
recileri, Yeşil Ada’da bulu­
kaydetmiştir.
, ^ delmiştir.
nan bir organizatöre, tertip
lenen beynelmilel sergi miin^&ebertyle' Kîbrıs’V gelecek
lerini bildirmişlerdir. Mektuba müsbet cevap vei’UdîgT
takdirde, profesyonel kadro
dan üç futbolcu ile takviye
,edilen <B) takımı yine Ada
da iki veya üç karşılaşma
yapacaktır.
rarlaştırdıklarını, ancak ta­
rih uygun bulunduğu tak­
dirde, iki mahallî takımla
maç yapabileceklerini ceva­
ben bildirmişlerdir.
Doğan Sigorta
Sizin Sigortanızdır
Bu Akşam Saat 8.15 de
BÜYÜK MİLLÎ FİLM
Kemal Haşan PARALİK
KIBRIS TÜRKLERİNİN YEGANE TENEKE
YE TEL ÖRGÜ FABRİKASI
KALPAKLILAR ”
Baş Rollerde: Çolpan İLHAN, Sadri ALIŞIK,
ilâveten Renkli İngilizce Film.
ÇARŞAMBADAN İTİBAREN
Yeni Film.
“ ÜÇ KIZIN HİKÂYESİ”
V ./
r> /'*-■%.
X
\
\,w.f
w
\
y w\
w"
Baş Rollerde: Muhterem NUR, Sema PEKİZ,
Leylâ SAYAR, Ekrem BORA.
\cmdint
mm
(iı
\t
*
Yıldu
taklarım
saıı’uı bv
yukarıda
bir ilj
diz T<-m:
)>i yalın/,
Tahir’in oi
İUitvii)
Fenerbahçe - Ferlköyü Beşiktaş P.T.T. He de
1 -1 Berabere Kal^y
2 - 0 Yendi
Lefkoşa TAKSİM Sinemasında
U
M ili
Mm
mi
W -S** ;
..... .—
><7
geç bir haft
tii Ziya i So
müessese şalıı
üpR: Sarı - lâciverttiler K a d ı k ö y iindeki kendi Şj**'1- lan ve hesa
’U 2-0 mafclftp etti. (B) kadrosu ise Yeş««- lil İbrahim
eref’ln bir akınım F-ariköy kalecisi Necdet uçarak
lan bildi
f keserken görülüyor.
FERİKÖY KALECİ
larında İki maç
rekie 2-2 berabere
LEYMOSüflTMAYIS LİSESİ
ÖĞRENCİLERİNE MÜJDE
1960 - 61 Ders yılı okul kitaplarımız en son.fl)askı
Vıımze
ve tam set olarak satışa başladığımızı
muş
fiatla
müjdeleriz. Hiç bir Kitabemin veremeyeceği
jdymo*
TİCARETEVİ
Kitaplarınızı yalnız HÜRRİYET
sundan temin edebilirsinz.
Fiat Listemize Dikkat
Ortaokul Birinci Sınıf
Tam set olarak £1. 10ü
Orta İkinci Sınıf
Tam set olarak £1. 000
Orta Üçüncü Sınıf
Tam set olarak £1. 100
OLtMPfVAT HAB ERLERİ: italyanlar, ollınplj
Lise Birinci Sınıf
87 millete mensup sporcuların bilhassa komr
çekleri zorlukları ^özününe a la ra k muhtelif
Tam set olarak £1. 200
ber ekipleri kurmuşlardır. Aynı renk elbise g
Lise İkinci Sınıf Fen Kolu
Romalı rehberler, gelen misafir sporcuların
ile alâkadar olacaklardır.
Tam set olarak £1. 700
Lise İkinci Sınıf Edebiyat Kolu
•••••••••••••••••••••«
Tam Set Olarak £2. 000
Lise üçüncü Sınıf Fen Kolu
Tam Set Olarak £2.250
YALNIZ BU AKŞAM SAAT 8.!
Lise Üçüncü Sınıf Edebiyat Kolu
Mehmetçiklerin Adaya Basms
Tam Set Olarak £2. 250
H A L K Sinemasını
v
III \
■
I sık \ \;
|
tiyle m
loşluğu
ter Mt
»Salı
lacağı
Cumhuriyetin İlânı münasebet
Umumî Arzu Üzerine
EN MUAZZAM MİLLÎ TÜRK FİLMİ
j
MEÇHUL
Oogruûan ûogruv3
\.„ /
Tavuk
w
*
ip
En büyük ihtiyaçlarımızdan olan Tel -ör­
gü, yağ ve hellim tenekeleri, konserve kutulan,
boya şişesi kapakları, islim iğneleri ve oluk gi­
bi her çeşit teneke işleri muvaffakiyetle imal
olunurAdres: Kaı ababa Sokak No. 9 -11.
Veyahut: Kuyumcular Çarşısı Tel: 72281
Lefkosa.
KAHRAMANLAR
pjii!l! H:j::S
!i:i; V;!'
W
MAGGI
BiIdiri k
Küçük Kaymaklı
Türk
Spor Kulübünün 21 Ağustos,
1960 Pazar günü ü.e. saat
10'da genel kurul toplantısı
25, 26 ve 27 Ağustos
olacağından bütün üyelerin
KIBRIS CUMHURİYETİNİN KURULUŞUN­
DAN SONRA KIBRISTAKİ
EN BÜYÜK HADİSE
tanı vaktinde hazır bulunma­
ları bildirilir.
Gündem:
1- Bir senelik faaliyet ra­
porunun okunması.
2. Müfettişlerin raporu.
3. Yeni heyeti idare seçimi.
4. Muhtelif mevzular.
Sekreter
Satılık Otomobil
II
ÂN VAR
IV
Austin Asa Salon iyi du­
rumda AB 99 numaralı bir
araba satüıktır. İstekliler:
Lefkoşa ݧ Dairesinde Fikri
Hastın’a müracaat edebilir­
ler. T el: 4000/4256
..............
Baş rollerde: Ayhan Işık, Sezer Sezin, Tursi
Seyfioğlıı,.
jg jy H ]
Iîu F ilme ilâveten bir de İngilizce Heyeca^
Haıp Filimi
HELL GATS OF NAVY
Not
—
MEÇHUL
K A H R A M A jfl^
Perşembeden itibaren Lârns
NET
Sinemasında gösterilr
„
ı
a
Lübnan Millî Oyunlar Festivali
LEFKOŞA’DA ATİNEUM’DA
Çünkü daima
LIF E B U O Y
TUVALET SABUNUNU KULLANIR
Bir bakkal dük kânında galıgmak çok yorucu
bir istir, fakat gişelerin arkasında oraya buraya
koşmak kendini blç yormaz. Siz de her t a m u
“U F E B U O Y ” Tuvalet Sabunu sayesinde tazelenınekle kendinizi daha İyi hissedeceksiniz. Hisset­
tiğiniz canlılık gok uzun sürer.
“L IF E B U O Y " Sabununun zen­
gin köpüğü kir ve kurumuş te­
rin her eserini .defeder ve size
pek hoş bir serinlik verir. Ha­
fif ve nazik "U F E B U O Y ” Tu­
valet sabununu kullanmakle
bütün ffün devam eden tazeliği
ıt m ln edlaia.
1 2 0 Dansöz
Müzisyen veJŞarkıcı
•
S* S
[M*
LÜBNANDAN GELEN TANTANALI TEMA­
ŞA VE RÜYALARINIZDAKİ MÜZİKİ
4
»/TUMil I
M M R„
— .... .............
1
n m m m
m ensupları^ftraff b a ttl sav'urarker,Sen
I,iibnan Halk Oyunları toplrtjjjj
başlarına koruyucu muhafa7aln o--’ Caf t
klz,ar da kendilerini korumak
niyet armağanı olarak K ılın -•' T F1^melîte<iırlei' Bunlar Lübnan hükümetin)» >
A.ğustos’ta verece^ ınüsamereH^0n
Ha,k
t o p u n u n 25,26 r
Mayistro Tevfik
♦ 6 ?:Vnanacak olan ovanlarda cereyan e d e e ^
f
y Moussauhdes mahalli düzenlemelerle
tir.
Download