İlerici Kadınların Cevabı - İlerici Kadınlar Derneği

advertisement
E-BÜLTEN MAYIS 2015
Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması Programı’na
İlerici Kadınların Cevabı
2015’in Ocak ayında Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının
Korunması Programı”nı açıkladı. Yapılan basın toplantısında Davutoğlu, programı kadınların iş yaşamı için büyük bir değişim olarak
sundu. Programın ruhuna bakıldığında kadınların çalışma hayatına katılımını ikincil plana
atan bir anlayış hâkim. Program, kadınların
esas görevini annelik olarak görüyor ve annelik
kariyerinin çalışma hayatı yüzünden kesintiye
uğramaması için düzenlemeler yapıyor. Ayrıca
program nüfus artışının önündeki en büyük
engeli kadının çalışması olarak sunmakla kalmıyor, kadının çalışmasının aile için iyi bir şey
olmadığını da alt metin olarak sunuyor. Haliyle esnek ve kuralsız çalışmanın önünü açıyor.
Sonuçları kadınların çalışma hayatından tamamen uzaklaşmasına varacak bir kapıyı aralıyor.
Kadınların esas işlerinin çocuk bakımı ve ev işleri olarak sunulması, sermaye açısından ucuz
ve esnek işgücü anlamına gelirken, AKP için
daha muhafazakâr aileler demek. Kadınların
çalışma hayatını çocuk sahibi olmakla çatışma
haline sokan, sermayenin ucuz, niteliksiz ve
güvencesiz emek arayışıdır. Kadınların doğum
ve süt izinleri hakkıyla verildiğinde ve işyerinde
ücretsiz kreş imkânı sağlandığında bu çatışma
da ortadan kalkacaktır. Ancak AKP hükümeti
kadınlara bu temel hakları vermek yerine, biz
kadınları ucuz işgücü olarak görmekte ve en az
3 çocuk doğurtabilmenin yollarını aramaktadır.
“Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması Programı”nı hayata geçirmek için hazırlanan “Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının
Korunması Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısı” ise yakın zamanda
Meclis alt komisyonundan geçti.
Program doğrultusunda hazırlanan Yasa tasarısından Çeyiz ve Doğum Yardımı kısımları çıkarılarak seçim öncesinde acele bir biçimde, 7
Nisan’da yürürlüğe giren torba yasaya eklendi.
Doğum yardımı dedikleri; bir defaya mahsus
olmak üzere 1’inci çocuk için 200, 2’inci çocuk
için 400, üçüncü çocuk için 600 TL “doğum
yardımı” yapılması. Bu ödemeler için de ne gibi
yükümlülükleri yerine getirmek gerektiği, bu
paraları almak için ne kadar çalışıp ne kadar
prim ödenmesi gerektiği hakkında bir fikrimiz
yok. Çeyiz yardımı ise bu isimde bir hesap açtıranlara hesapta biriktirdikleri paranın %15’i
kadar yardım ödenmesini kapsıyor. Yakından
bakınca bu ödeneklerin seçim öncesi dağıtılan
ve oy yatırımından öteye geçmeyen ödenekler
olduğu anlaşılıyor.
Yasa tasarısı kadınlar için esnek çalışmanın
yaygınlaştırılması, emekliliğin hayal olması,
sigorta prim kaybı, güvencesiz çalışmaanlamına gelen bir saldırı paketi niteliğinde… Fakat
Davutoğlu, paketi müjde verir gibi açıkladı. Biz
de İlerici Kadınlar olarak Davutoğlu ne diyor,
Yasa tasarısı ne içeriyor yakından inceledik ve
kadınların çalışma hakkı için İlerici Kadınların cevabını ve ne yapılması gerektiğini kısaca
özetledik.
Yarı Zamanlı Çalışma
Davutoğlu ne diyor?
“Yapacağımız düzenlemeyle analık izni bitiminden sonra ilk çocuk için 2 ay, ikinci çocuk için
4 ay, üç ve üzeri çocuklar için 6 ay olmak üzere
yarı zamanlı çalışma imkânı getireceğiz. Yani
anneler istemeleri halinde yarı zamanlı, günde
8 saat mesai ise 4 saat mesai yapmak suretiyle
geri kalan vakitlerinde yeni doğan çocuklarının
yanında bulunma imkânına sahip olacak ve
aradaki fark kesinlikle bir kesintiye uğramayacak yani tam ücret alarak yarı zamanlı çalışacaklar. Bu yarı zamanın ücretini işveren, geri
kalan tazmin edilecek olan izinli sayılan zamanı ise biz devlet olarak karşılayacağız”
Yasa tasarısı ne içeriyor
Yarı zamanlı çalışma boyunca işveren yarı
maaş ödeyecek. Bunun yanında son 3 yılda en
az 600 gün sigortalı olarak çalışmış olup yarı
zamanlı çalışma hakkı kazanmış işçi kadınlara
işsizlik fonundan ödeme yapılacak. Fakat yasa
şöyle diyor:
“Ödenek süresi, 4857 sayılı Kanunun 63 üncü
maddesinde belirtilen haftalık çalışma süresi-
nin yarısı kadardır. Yarım çalışma ödeneği, çalışılan aya ait aylık prim ve hizmet belgesinin
ilişkin olduğu aydan sonraki ikinci ay içinde
Fondan aylık olarak yapılır. Doğum sonrası yarım çalışma ödeneğinin günlük miktarı, günlük
asgari ücretin brüt tutarın %80’i kadardır.”
Bu da şu anlama geliyor: 4 saatlik işgünü ücretini işverenden alan işçi kadın kalan 4 saatlik
iş gününün ücretini asgari ücretin %80’i kadar alabilecek; yani kişi asgari ücretin yarısının
%80’ini alabilecek. Bu da özellikle 1000 lira
üzerinde maaş alan kadınlar için büyük bir hak
kaybı anlamına geliyor. Yani Davutoğlu’nun
dediği gibi devletin hak kaybını tanzim etmesi
söz konusu değil.
İlerici Kadınlar’ın Cevabı
Yarı zamanlı çalışma esnek
çalışma anlamına gelir
ve analık hakkı olarak
sunulamaz. Esnek çalışma düşük ücret,
yoğun emek sömürüsüdür. Kısa zamanda
çok iş yapıp az ücret
almaktır. İşverenin
yoğun emek sömürüsünün
yanında,
yapılan işi değersizleştirmesine ve psikolojik saldırısına zemin
hazırlamaktadır. Analık
hakkı için yasada var olan
doğum sonrası 8 haftalık ücretli
izin hakkı 24 haftaya çıkarılmalıdır.
Çalışan anne en az 6 ay boyunca hiçbir hakkını
kaybetmeden bebeğini büyütebilmelidir. Yani
doğum izni doğumdan önce 8 hafta doğumdan
sonra 24 hafta olmak üzere en az 32 haftaya
çıkarılmalıdır. Kadınların doğumdan sonra hiçbir hak kaybına uğramadan işe dönmesi devlet
tarafından yasalarla garanti altına alınmalıdır.
8 saatlik iş günü, eşdeğer işe eşit ücret ve analık
izni tüm emekçi kadınların vazgeçilmez haklarıdır. Çocuğun büyütülmesi sadece annenin
sorumluluğunda olamaz ve baba da çocukların büyütülmesindeki yükü paylaşmalıdır. Bu
nedenle bir bebeğin gelişimi de göz önüne alınarak babaya da en az 12 hafta babalık izni
verilmelidir.
Terfi ve Yükselme
Davutoğlu ne diyor?
“Doğum nedeniyle ücretsiz izinde geçen sürelerin derece, kademe ilerlemesinde değerlendirilmesini sağlayacağız”
Yasa tasarısı ne içeriyor?
“… memura, fiili çalışmaya bağlı ödemeler hariç olmak üzere mali haklar ile sosyal yardımlarına ilişkin her bir ödeme unsurunun yarısı esas
alınarak ödeme yapılır. Derece yükselmesi ile
kademe ilerlemesi, belli görevlere atanma veya
terfi süreleri ve 68 inci maddenin (B) bendi
uyarınca aranan süreler açısından
bu şekilde çalışılan dönemdeki
hizmet süreleri yarım olarak dikkate alınır.”
Bu da şu anlama geliyor: Kadın memurlar
yükselme ve kademelerde yarı zamanlı
çalıştıkları dönemde
dezavantajlı hale gelecek ve sadece çalıştıkları dönemde aynı
düzeyde ve ünvanda
çalışan erkek emekçilerle aynı işi yapsa dahi yükseltme ve terfi almada hak
kaybına uğrayacak. Bu memurlar için geçerli olsa da iş yaşamında
aynı uygulama özel sektörde de benzer sonuçlara yol açacak.
İlerici Kadınlar’ın Cevabı
Kadınlar için kadın olmaktan kaynaklı her
türlü özellik yükselme için engel olarak sunulamaz. Her türlü cinsiyet temelli ayrımcılık
yasaklanmalı, doğum ve emzirme gibi doğal
süreçler kadınların iş yaşamında bir ayrımcılık
konusu olmaktan çıkarılmalıdır. Ücretli analık
izni, işyerinde ücretsiz kreş ve ev işlerinin ücretsiz ve kolektif bir biçimde karşılanması devlet
tarafından güvence altına alınmalıdır.
Tam ve Güvenceli İstihdam
Davutoğlu ne diyor?
“… çocuk 5,5 yaşına kadar ‘Ben çocuğumla
kalmak eğitimiyle ilgilenmek, onu eğitime hazırlamak istiyorum’ diyen annelere, ebeveynlere 30 saate kadar kısmi çalışma hakkı getireceğiz. Böylece bu dönemde ebeveyn işinden
olmayacak, 30 saat çalışarak hem iş garantisi
devam etmiş olacak hem profesyonel hayattan
kopmayacak ama çocuğunu da eğitime hazırlayacak şekilde birlikteliği çocuğuyla geçirme
imkanı bulacak.”
Yasa tasarısı ne içeriyor?
“Geçici iş ilişkisi; askerlik hizmetinin ifası durumunda
askerlik süresince, doğum, analık ve süt izni
ile ücretsiz izin hallerinde izin süresince,
ebeveynlere doğumdan sonra tanınan
kısmi süreli çalışma
süresince, mevsimlik tarım işlerinde
ise en fazla altı ay
için kurulabilir.”
Bu da şu anlama geliyor: Hem yarı zamanlı
çalışan anne hak kaybına uğrayacak, hem de onun
yerine geçici iş ilişkisi kurulan
kadın emekçi. Bu da esnek çalışan,
düşük ücretli, sigorta pirimi eksik ödenen, düzensiz sürelerle çalışan kadınlar demek. Yasa
tasarısı ile esnek çalışmanın yaygınlaşması, hak
kayıplarının derinleşmesi ve yoğunlaştırılmış
mesainin kadın emekçilerin kaderi haline gelmesi söz konusu. Kamudaki tam ve güvenceli
istihdam hakkı bile kadınların elinden alınmaya çalışılıyor. Bu tablo, kadın emeğinin ucuz
işgücü olarak pekiştirilmesi ve kadın istihdamının tamamen güvencesizleştirilmesi anlamına
geliyor.
ve bir avantaj olarak sunulmakta oysa tam ve
güvenceli çalışma bir haktır. Tüm iş kollarında kadınların tam ve güvenceli çalışma hakkı yasalarla garanti altına alınmalıdır. Analık
hakkından doğan, işten uzak kalma süresi boyunca kadın emekçilerin maaşı hiçbir kesintiye uğramamalı ve doğrudan çalışan kadınlara
ödenmelidir. Çalışan kadınların çocukları ile
geçirecekleri nitelikli zaman için her türlü sosyal olanaklar devlet tarafından seferber edilmelidir.
Emeklilik ve Sigorta Primleri
Davutoğlu ne diyor?
“... Bir taraftan ailemizi korurken, diğer taraftan kadınlarımızın sosyal hayatta yer alması, çalışma hayatına aktif şekilde
katılmalarını temin etmek lazım.”
Yasa tasarısı ne içeriyor?
“… sigortalı sayılanlardan, doğum
veya evlatlık edinmeye bağlı olarak ilgili mevzuatına göre
yarım zamanlı çalışma
hakkından yararlanarak aylıkları yarım ödenenlerin fiili hizmet süreleri
ile prim ödeme gün sayıları;
peşin ödenen aylığının ilgili olduğu
dönem için tam olarak, izleyen aybaşından
itibaren ise yarım olarak hesaplanır ve peşin
aylığın ilişkili olduğu ayın yarım zamanlı olarak çalışılan günlere ilişkin sigorta primi veya
emekli keseneği, sigortalı ve işveren paylarının
yansı, genel sağlık sigortası primi hariç kurumunca ilgili sigortalıya borç çıkarılır.”
Bu da şu anlama geliyor: Esnek çalışmanın
yaygınlaşması ile kadınlar için emeklilik hayal
olacak, sigorta primleri eksik ödenen kadınlar
borçlu çıkarılacak.
İlerici Kadınlar’ın Cevabı
İlerici Kadınlar’ın Cevabı
Kadınlar için kısmi zamanlı çalışma bir hak
Emeklilik tüm emekçilerin hakkıdır. Emekçi
leştirecek geçici iş ilişkisi kabul edilemez. Özel
istihdam büroları kapatılmalı, kadınların tam
zamanlı ve güvenceli çalışma hakkı yasalarla
garanti altına alınmalıdır.
Kreş ve Gündüz Bakım Evleri
Davutoğlu ne diyor?
“Kreş ve bakımevleri vergi teşviklerinden istifade edecek, böylece çalışan kadınlarımızın çok
daha iyi şartlarda çocuklarını bırakabilecekleri
ortamlar oluşturulacak”
Yasa tasarısı ne içeriyor?
kadınlar hem işlerinde hem de ev işlerinde çalışmakta ve çifte mesai yapmaktadır, bu nedenle yıpranma payı da göz önünde bulundurularak, çalışan kadınlara herhangi bir hak kaybı
olmaksızın erken emeklilik hakkı verilmelidir.
Özel İstihdam Büroları
Davutoğlu ne diyor?
“Kadınlarımız, istemeleri halinde çalışacaklar
ama çalışırken aile hayatından ya da çocukların görmek istediği muhabbetten, ilgiden fedakarlık etmeyecek”
Yasa tasarısı ne içeriyor?
Geçici iş ilişkisi; askerlik hizmetinin ifası durumunda askerlik süresince, doğum, analık ve
süt izni ile ücretsiz izin hallerinde izin süresince, ebeveynlere doğumdan sonra tanınan kısmi
süreli çalışma süresince, mevsimlik tarım işlerinde ise en fazla altı ay için kurulabilir.
İlerici Kadınlar’ın Cevabı
Geçici iş ilişkisi adı altında özel istihdam büroları, kadın işçileri patronlara kadın emeğini
istedikleri gün ve saatler içinde kiralayabilme
olanağı sağlayacak. Bu da kadınları farklı günlerde, farklı saatlerde işe çağrılan köleler haline dönüştürecek. Hizmet, gıda ve tekstil gibi
düzensiz çalışmanın söz konusu olduğu sektörlerde yoğunlaşan kadın emeğini tamamen köle-
“Bu kapsamda, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın açılış izni ile faaliyet gösteren özel
kreş ve gündüz bakımevlerinin faaliyete geçtiği
vergilendirme döneminden, …… beş vergilendirme dönemi itibarıyla elde edilen kazançların
gelir vergisinden ve kurumlar vergisinden istisna tutulmasına yönelik düzenlemenin yapılmasına, belediyelere kreş ve gündüz bakımevlerini
açma yükümlülüğü getirilmesi hedeflenmektedir.”
Bu da şu anlama geliyor: Yasa tasarısı sadece
kreş sahiplerine teşvik niteliği taşıyor. Bu teşvikin kreş ücretlerine yansıyıp yansımayacağı
meçhul. Yansıması halinde bile kadın emekçilerin çok büyük bir kısmı kreş ücretlerinde belli bir indirim yapılmasına rağmen bunu
karşılayamaz durumdadır. Belediyelere kreş ve
gündüz bakımevi açma yükümlülüğü getirilirken bölgedeki nüfusu, çocuk sayısını ve coğrafi
durumu gözeten herhangi bir ölçüt belirtilmiyor. Bu durumda belediyelerin kaç çocuk için
hizmet vereceği veya açılacak kreş ve gündüz
bakımevlerinin yeterli olup olmayacağı belirsiz.
İlerici Kadınlar’ın Cevabı
Tüm kadınların analıktan kaynaklı hak kaybına uğramaması, gerçekten çocuğuyla duygusal
bağını sürdürmesi ve emzirme ihtiyacının karşılanması için tüm işyerlerinde ücretsiz kreşler
açılmalıdır. Kreş ve bakım masraflarının tümü
devlet tarafından karşılanmalıdır. Küçük ölçekli işletmeler için bölgesel ortak kreşler açılmalı,
annelerin kolayca ulaşımı sağlanmalıdır. Çocukların duygusal ve zihinsel bakımdan gelişimi devlet güvencesi altına alınmalıdır.
TAM ZAMANLI VE GÜVENCELİ ÇALIŞMA
8 SAATLİK İŞ GÜNÜ
DOĞUMDAN ÖNCE 8
DOĞUMDAN SONRA 24 HAFTA ÜCRETLİ İZİN
ÜCRETSİZ KREŞ
ERKEN EMEKLİLİK
ilericiKadinlarKonferansi
@ilericikadin
Download